ÖZET ^-Göller, hazneler ve akarsularda depolanan su dünyadaki kullanılabilir suyun 1%'inin yansı olmasına karşın insanlığın ihtiyacı için kolay erişebilir mevcut su kaynaklarının en önemlileridir. Eğer akarsu rejimleri zamana bağlı olarak değişmeseydi, bu yüzeysel su kaynaklarının yönetimi son derece kolay olur ve mevcut suyun çoğunlukla rekabet halindeki çeşitli ihtiyaçlar arasındaki paylaşımı ile ilgili kararlar verilirdi. Oysa gerçekte, akarsu rejimleri değişken yapıdadır ve değişkenlikleri dünyanın çoğu bölgesinde son derece fazladır. Bu nedenle, su kaynaklan planlanması çok daha karmaşık hale gelmektedir. Tipik bir akarsu gelişim zincirinde, başlangıçta ihtiyaç küçüktür ve doğal akımlarla karşılanabilir. Bir akarsudan çevrilmesi gereken su, doğal akış miktarım aştığında, artan talep ancak başka bir su kaynağından (yer altı suyu gibi) ya da yüzeysel bir biriktirme haznesinden sağlanabilir. Çoğu durumda da uygun çözüm, tek bir haznenin oluşturulması ve artan ihtiyaca bağlı olarak yem haznelerin ilave edilmesidir..JJ3elirli bir ihtiyacı karşılamak için (ihtiyaç arttıkça) akarsu dan elde edilmesi gereken depolama hacmi aslında üç ana faktöre bağlıdır. Bunlar, akarsu akışının büyüklüğü ve değişkenliği, ihtiyacın büyüklüğü ve karşılanacak olan bu ihtiyacın güvemtfliik derecesidir. Depeloma ihtryacmın tahminine yönelik çok sayıda yöntem önerilmektedir. /-Bu çalışmada düşük akım hidrolojisinden yararlanarak kurak dönemlerde ihtiyacın akarsulardan karşılanabilmesi için gerekti depolama hacminin belirlenmesi hedeflenmektedir. Kısaca bu çalışmada:a) Gerekli hazne kapasitesinin tahmini için mevcut yöntemler araştırılarak en uygun olanlarının belirlenmesi; b) Seçilen bu yöntemlerin Türkiye deki bir akarsu havzası için uygulanması; ve c) Her bir yöntemden hesaplanan hazne hacimleri karşılaştırılmalı ve tek bir hazne için uygun depolama hacminin saptanması. /-Gerekli hazne hacminin belirlenmesi, mevcut bir gözlem ağından sağlanan veriler kullanılarak gerçekleştirilmelidir. Bu yüzden, Gediz Nehri havzasındaki Yiğitler alt havzası metotların uygulanması için seçilmiştir. Bu havzada düzenli gözlem ve homojen akarsu akışı bulunmaktadır. Yiğitler alt havzasında 1976-1994 yıllan arasında 19 yıllık gözlem kayıtları vardır. Bu havzanın seçilmesinin diğer bir nedeni de burda DSPnin 25,43 bm3'lük bir baraj projesinin bulunmasıdır. Böylece, metotların uygulanmasından elde edilen hacimler Yiğitler barajının planlanan hacmi ile karşılaştınlabilir. Sunulan bu çalışmada hazne hacmini belirlemek amacıyla literatürde bulunan bir çok metot kullanılmıştır. Bu metotlar aylık veya yıllık akım değerlerini ve bu akım değerlerinin temel istatistiklerini kullanmaktadır. Bu yüzden ilk önce m3/sn değerinde olan günlük akışlar 106 m3'mk aylık akıma çevrilmiştir ve daha sonra aylık ve yıllık akım değerleri için örnek istatistikleri hesaplanmıştır. Çünkü bazı bazı yötemlerde geçerli bir dağılım fonksiyonunun seçimi gerektiğinden yılık akımlar için uygun dağılım fonksiyonu da araştırılmıştır. Son olarak da, yöntemler Yiğitler akım gözlem istasyonuna ait alam verileri kullanılarak uygulanmıştır. Bu çalışmada elde edilen sonuçlann özeti aşağıda verilmiştir: Yiğitler Nehrindeki bir depolamanın ön tasannu için; - Hardison carryover tekniği önerilmektedir. Fakat bu metotla hesaplanan hacim yıllık otokorelasyon katsayısına göre düzenlenmelidir. - Dincer metodu gerekli hacmi abartılı hesaplamasına rağmen önerilmektedir. Bu metotta hesaplanan hacim eğer varsa otokorelasyon katsayısına göre düzenlenmelidir.- Hacim sürek eğrisi ve düşük akım yaklaşımından bulunan sonuçta kabul edilebilir. Fakat yukarıda önerilen metotlar kadar iyi sonuç vermezler. Yiğitler Nehrindeki bir depolamanın nihai planlanması için; - Behaviour analiz metodu basit, kolay anlaşılır ve son tasarım için tatminkar sonuç verir. Bu metot sonucunda, gerekli hazne hacminin başlangıç koşullarından etkilenmediği bulunmuştur. Çünkü, Yiğitler akarsuyundaki tarihsel akım verileri kurak dönem ile başlamamaktadır. Sonuç olarak; her bir tasarım metodu kendine ait sınırlamalara ve özelliklere sahiptir. Çoğu durumda tüm yöntemler uygun olabilir. Diğer durumlarda, problemin özelliğine bağlı alarak, belirli yöntemlerin uygulanabilirliği araştırılması gereklidir. Bu nedenle, her bir yöntemin kabullerini ve sınırlarını bilmek son derece önemlidir. ABSTRACT -Although the water stored in lakes, reservoirs, and streams is less than a half of one percent of the earth's fresh water, its easy accessibility (and frequent replenishment) makes it the most important source of supply for the needs of mankind. Management of these surface water resources would be relatively simple if river discharges were constant in time; the main decisions to be made would deal with allocating the available flow among the various (and often competing) demands. The reality is, however, that river flows are stochastic in nature, the degree of variability being extreme for many areas of the world. In this latter environment, water resources planning becomes much more difficult. In a typical sequence of streamflow development, the initial demand is small and can be met from the natural flows. Later, when the required diversion rate from a river exceeds the natural flow rate, the excess demand can only be met from an alternative supply (e.g. groundwater) or from surface storage. In most instances, the appropriate response is the construction of a single reservoir, followed later by additional reservoirs as the demand continues to grow. VThe storage required on a river to meet a specific demand depends primarily on three factors: the magnitude and the variability of the river flows, the size of the demand, and the degree of reliability of mis demand being met. A large number of procedures have been proposed to estimate storage requirements. (.This study deals with low flow hydrology and the estimation of storage needed to supplement river flows to meet demands during drought periods. That is, it is intended here to:Ç&) examine and select the most suitable methods for estimation of required storage; b) apply these selected methods to a test case in Turkey; and c) compare the calculated reservoir capacities found by each method and try to determine the appropriate storage capacity of a single reservoir. jThe estimation of required storage has to be carried out on available data provided by an existing streamgaging network. Therefore, as a sample case, the Yiğitler sub- basin in the Gediz River Basin is chosen to apply the methods, since it has regularly observed, homogeneous daily streamflow observations. The available records cover a period of 19 years between 1976-1994. Another reason why the Yiğitler sub-basin is selected is that there is a dam project with a capacity of 25,43 hm3 planned by DSL Thus, the results obtained by the application of the methods can be compared with the planned reservoir capacity of Yiğitler Dam. The presented study uses most of the methods given in literature to find the required reservoir capacity. These methods are based on the monthly or annual flow data and use the basic statistics of these data sets. For this reason, first the monthly flows in 106 m3 are obtained from dairy flows in m3/sn; and then `the sample statistics of monthly and annual flows are calculated. The fitted distribution function for the annual flows is also analyzed, since some methods need the selection of a valid distribution function. Later, the methods are applied to the flow data of Yiğitler streamgauging station. The conclusions obtained in this study can be summarized as below: For preliminary design of a storage on Yiğitler River; - Hardison's Carryover Technique is recommended. It should be noted that, the storage estimate is adjusted to account for annual auto-correlation. - Dincer's Method is also recommended despite the fact that required storage is overestimated. The estimate also needs to be adjusted for annual auto-correlation, if present.- Mass Curve and Minimum Flow Approach are considered as acceptable procedures, though not as good as those recommended above. For final design of a storage on Yiğitler River; - Behaviour Method is a relatively simple method, easily understood, and satisfactory for final design. It was found that the required reservoir capacity is not affected by the initial conditions since the historical data of Yiğitler River did not start with a drought period. Overall, each of the design procedures has its attributes and limitations. For most problems, all would be suitable. For others, the choice may be determined on the applicability of the particular method to the problem concerned; thus, knowledge of the assumptions and limitations of each method is important. 116