80 results on '"Tokur, Süleyman"'
Search Results
2. The effects of boron toxicity on root antioxidant systems of two chickpea (Cicer arietinum L.) cultivars
- Author
-
Ardıc, Murat, Sekmen, Askım Hediye, Turkan, Ismail, Tokur, Süleyman, and Ozdemir, Filiz
- Published
- 2009
- Full Text
- View/download PDF
3. The effects of boron toxicity on root antioxidant systems of two chickpea (Cicer arietinum L.) cultivars
- Author
-
Ardc, Murat, Sekmen, Askm Hediye, Turkan, Ismail, Tokur, Süleyman, and Ozdemir, Filiz
- Published
- 2009
4. ORIGANUM HYPERICIFOLIUM SCHWARZ ET DAVIS VE O. SIPYLEUM L. ÜZERİNDE MORFOLOJİK, ANATOMİK VE EKOLOJİK ARAŞTIRMALAR
- Author
-
TEMEL, Mehmet and TOKUR, Süleyman
- Subjects
Origanum L. (Lamiaceae),anatomi,morfoloji,ekoloji - Abstract
Bu çalışmada, farklı lokalitelerde yayılış gösteren 2 endemik Origanum L.türünün (Origanum hypericifolium Schwarz et Davis, O.sipyleum L.) iç ve dış morfolojileri incelenmiş; ekolojik özellikleri ortaya konmuştur. İncelenen türlerde morfolojik olarak çok belirgin farklar görülmedi. Kök anatomisinde mantarlaşmış dokularda farklılıklar görülürken, gövdede ise tek sıralı epidermis, köşe kollenkiması, 1-2 sıralı endodermis, açık kollateral iletim demetleri ve öz kolları benzerlik; parankimatik öz hücreleri farklılık göstermektedir. Yapraklar dorsiventral, tek sıralı epidermis, bol kloroplastlı mezofil hücrelerine sahiptir. Epidermis hücre şekli, stoma indeksleri ve sesil salgı cepleri birbirinden farklılık gösterir. Ekolojik açıdan, türlerin yetişme ortamları, toprağın fiziksel ve kimyasal özelliklerinde farklılıklar vardır
- Published
- 2015
5. Akarçay Havzasında Yapay Sinir Ağları ile Aylık Akım Tahmini
- Author
-
TEMEL, Mehmet, İÇAĞA, Yılmaz, and TOKUR, Süleyman
- Subjects
Yapay Sinir Ağları,Aylık akım,Modelleme,Akarçay - Abstract
Türkiye Akarçay havzası aylık akım gözlemleri altı yaklaşım kullanılarak Yapay Sinir Ağları (YSA) ile modellenmiştir. Modellemede aylık akımlar çok katmanlı algılayıcı YSA kullanılmıştır. Altı yaklaşım, ayın takvim sıra sayısı, önceki yılın gözlemleri ve bu gözlemlerin standardize değerleri şeklinde üç girdi değeri ile bunların iki farklı şekilde ağa tanıtılmasından oluşmuştur. Sonuçlar ortalama mutlak hata, determinasyon katsayısı ve Nash-Sutcliffe yeterlilik ölçütü ile sınandı. Araştırma soncu, ay sıra sayısının girdi olarak kullanıldığı YSA modellerinin iyi sonuç verdiğini göstermiştir. Karmaşık ve doğrusal olmayan sistemlerde YSA’nın başarılı modelleme yaptığı kabul edilebilir. YSA’nın içyapısı açıkça anlaşılamamış olmakla beraber başarılı sonuçlar aylık akım tahmini için kullanılabileceğini göstermektedir.
- Published
- 2015
6. BATI ANADOLU BÖLGESİNDE YAYILIŞ GÖSTEREN ORİGANUM L. (LAMİACEAE) TAKSONLARININ PALİNOlOJİK ÖZELLİKLERİ
- Author
-
TEMEL, Mehmet and TOKUR, Süleyman
- Subjects
Origanum L.,Lamiaceae,Polen morfolojisi - Abstract
Bu çalışmada, 1996-1998 yılları arasında Batı Anadolu bölgesinden toplanan Origanum L. (Lamiaceae) cinsine ait 13 taksonun polen morfolojileri incelenmiştir. Polenler radyal simetrili, izopolar ve hekzakolpattır. Polen şekli; O. solymicum’da oblat sferoid olup, diğerlerinde suboblattır. Bazı türlerin kutup ve ekvator eksen boyutları geniş bir varyasyon göstermektedir. Bazı taksonların Amb şekilleri sirkular, bazıları ise eliptiktir.
- Published
- 2015
7. Comparative Anatomy of Origanum vulgare L. (Lamiaceae) Subspecies
- Author
-
TEMEL, Mehmet and TOKUR, Süleyman
- Subjects
Origanum vulgare,Lamiaceae,anatomi ,Origanum vulgare,Lamiaceae,anatomy - Abstract
Bu çalışmada, O. vulgare L. (Lamiaceae)’nin üç alttürünün ( O. vulgare L. subsp. hirtum (Link.) Ietswaart, O. vulgare L. subsp. viride (Boiss.) Hayek, O. vulgare L. subsp. vulgare Ietswaart) anatomik özellikleri karşılaştırmalı olarak incelendi. Kök, gövde ve yaprak kesitlerinin fotoğrafları çekildi ve değerlendirildi. Kök e nine kesitlerde en dışta rizoderm tabakası bulunmaktadır. O. vulgare L. subsp. vulgare kökleri gövde metamorfozuyla oluştuğu için kalınlaşma ince ve parankimatik öz bulunmasına rağmen O. vulgare L. subsp. hirtum ve O. vulgare L. subsp. viride ’de merkez sil indiri tamamen odunlaşmıştır. Kollateral açık iletim demetleri hem kök hem de gövdede bulunmaktadır. Gövde belirgin 4 köşelidir. Kütikulanın altında tek sıralı epidermis, köşelere doğru tabaka sayısı artan 3 - 5 tabakalı kollenkimatik doku, korteks hücreleri , 1 - 2 sıralı endodermis, köşelerde daha yoğun iletim demetleri, 3 - 5 sıralı hücrelerden oluşan floem, kambiyum, trake ve trakeidleri belirgin ksilem, kambiyumdan öze uzanan 1 - 2 sıralı öz ışınları ve nişasta taneli, çeperleri az - çok kalınlaşmış öz parankimas ı hücreleri bulunmaktadır. Yapraklar amfistomatik, stoma tipleri mezomorf, stoma sayısı yaprak alt yüzeyinde üst yüzeye nazaran daha fazladır. Yaprak epidermisleri peltat salgı tüyleri içermektedir. Yaprak ayası kalınlığı inceden kalına doğru sırasıyla O. vulgare L. subsp. hirtum , O. vulgare L. subsp. viride ve O. vulgare L. subsp. vulgare şeklindedir., In this study, the anatomical properties of three Origanum vulgare L.(Lamiaceae) subspecies ( O. vulgare L. subsp. hirtum (Link.) Ietswaart, O. vulgare L. subsp. viride (Boiss.) Hayek, O. vulgare L. subsp. vulgare Ietswaart) were investigated comparatively. Sections of roots, stems and leaves were photographed, and then evaluated. Rhisodermis were in outermost part of roots with different thickness. Although the thickness of O. vulgare L. subsp. vulgare is thin and has parenchymatic pith; the central cylinde r of O. vulgare L. subsp. hirtum and O. vulgare L. subsp. viride are lignified completely. Collateral vascular bundles are found in both stems and roots. Stems are four cornered. Unilayer epidermis, 3 - 5 layered collechymatous tissues at the corners, cortex , 1 - 2 layered endodermis, phloem, cambium, xylems at the corners, pith rays and parenchymatic pith cells with starch are located from outer to inner. This part was completely covered by xylem elements. The leaves are different thickness, amphystomatic and have mesomorf type stomata. The stomata in abaxial surfaces are more than in adaxial surfaces. The thickness of the leaf blade shows difference for three subspecies. The leaves bear peltate glandular trichomes on the epidermis.
- Published
- 2014
8. The Flora of Balıkdamı Wetland and Its Surroundings (Sivrihisar, Eskişehir - Turkey)
- Author
-
KOYUNCU, Onur, ATAŞLAR, Ebru, TOKUR, Süleyman, ERTEN, Meltem Erdir, and ARDIÇ, Murat
- Subjects
Flora,Balıkdamı Wetland,Eskişehir,Turkey - Abstract
The present study involves the flora of Balıkdamı Wetland and its surroundings in Sivrihisar, Eskişehir, Turkey. This 2-year study (2002-2003) examined the plant samples collected in this region and determined that there are 51 families, as well as 250 taxa belonging to 173 genera (247 species, 1 subspecies, and 2 varieties). All of these taxa belong to the Angiosperms (201 Dicotyledons, 49 Monocotyledons) subdivision. The largest families are Brassicaceae (31), Poaceae (29), and Fabaceae (25) in terms of the number of species and subspecies included. Genera represented by the highest number of species are Alyssum L. (5), Centaurea L. (5), and Consolida L. (4). The phytogeographical distribution is as follows: 47 Irano-Turanian (18.8%), 27 Euro-Siberian (10.8%), 23 Mediterranean (9.2%), and 153 unknown or other-regional elements (61.2%). The number of endemic taxa within the study area is 29 (11.6%). Fifty-one taxa are new records for the B3 square.
- Published
- 2014
9. The Moss Flora (Musci) of the Sündiken Mountains
- Author
-
SAVAROĞLU, Filiz and TOKUR, Süleyman
- Subjects
Bryophytes,moss,flora,Sündiken Mountains - Abstract
In this study carried out in the Sündiken Mountains, 83 taxa were identified by the authors. These belong to 21 families and 42 genera of bryophytes. Of these, 64 taxa are new for the B7 grid-square adopted by Henderson.
- Published
- 2014
10. Bellevalia clusiana Griseb. (Hyacinthaceae)'nin Sitotaksonomik Özellikleri
- Author
-
YAYLACI, Ö. Koray, KOYUNCU, Onur, ÖZTÜRK, Derviş, and TOKUR, Süleyman
- Subjects
Bellevalia clusiana Griseb.,Hyacinthaceae,Sitotaksonomi,Geyve,Sakarya,Türkiye - Abstract
Bu çalışmada endemik bir tür olan Bellevalia clusiana Griseb.’nın sitotaksonomik özellikleri incelenmiştir. Bitkinin kök ucu hücrelerinde yapılan sitolojik incelemelerde 2n=16 kromozomlu ve tetraploid olduğu tespit edilmiştir. Bölünür hücrelerin kromozomlarında yapılan çalışmalar sonucunda karyotip ve idiyogramı hazırlanmıştır. Kromozom boyları 4,827-9,975 μm arasında bulunmuştur. Sentromer pozisyonlarına göre ise kromozomlardan sekizinin submetasentrik (submedyan), dördünün metasentrik (medyan), ve dördünün de subtelosentrik (subterminal) olduğu görülmüştür.
- Published
- 2014
11. ORIGANUM VULGARE L. (LAMIACEAE) ÜÇ ALTTÜRÜNÜN KOROLOJİSİ VE HABİTAT ÖZELLİKLERİ
- Author
-
TEMEL, Mehmet and TOKUR, Süleyman
- Subjects
Origanum vulgare,Lamiaceae,chorology,ecology ,Biology ,Biyoloji ,Origanum vulgare,Lamiaceae,koroloji,ekoloji - Abstract
In this study, the chorology and habitat properties of three Origanum vulgare L. (Lamiaceae) subspecies (O. vulgare L. subsp. hirtum (Link) Ietswaart, O. vulgare L. subsp. viride (Boiss.) Hayek and O. vulgare L. subsp. vulgare Ietswaart) collected from 72 different locality were investigated. Taxa are distributed in uncultivated areas and mountains, arid, sunny, less humidity, valley and road edges, meadow slopes, scrub, open areas of Cedrus species, serpantine and calcareous rockies, field edges, stepes, and 0-4000 m altitudes. The physical and chemical properties of soil samples were comparatively given for each taxon. While the soil of three taxa are different from each other in physical and chemical properties, the values of pH and organic matter are close to each other., Bu araştırmada 72 farklı lokaliteden toplanan Origanum vulgare L. üç alttürünün (O. vulgare L. subsp. hirtum (Link) Ietswaart, O. vulgare L. subsp. viride (Boiss.) Hayek, O. vulgare L. subsp. vulgare Ietswaart) korolojik ve habitat özellikleri incelenmiştir. Taksonlar boş ve dağlık bölgelerde, kurak, güneşli, az nemli, dere kenarları, yol kenarları, çayırlı bayırlar, makilik alanlar, sedir ormanı açıklıkları, serpantin ve kalkerli kayalıklar, tarla kenarları ve step alanlarda, 0-4000 metreler arasındaki yüksekliklerde yetişmektedir. Toprak örneklerinin ayrı ve karşılaştırmalı fiziksel ve kimyasal özellikleri verilmiştir. Üç alttür toprakları fiziksel ve kimyasal özellikleri bakımından birbirinden farklılık göstermesine rağmen pH ve organik madde değerleri birbirine çok yakındır.
- Published
- 2014
12. Weed Flora in Some Agricultural Fields of Eskisehir and Environs
- Author
-
SÖKER, Asuman, KOYUNCU, Onur, YAYLACI, Ömer Koray, and TOKUR, Süleyman
- Subjects
Türkiye ,flora ,Crop fields ,Eskişehir ,Architecture ,Crop fields,Weed,Flora,Eskişehir,Türkiye ,yabancı ot ,Mimarlık ,Tarım alanları ,weed - Abstract
2003-2004 yıllarında Eskişehir ve çevresinde tarımı yapılan bazı kültür bitkilerinin 36 farklı lokalitesindeki tarla yabancı otları araştırılmıştır. Buna göre; 45 familyada 207 cinse ait 213’ü tür, 71’i alttür ve 43’ü varyete kategorisinde olmak üzere toplam 327 tür ve türaltı takson belirlenmiştir. Taksonların fitocoğrafik bölgelere göre dağılımı ise şöyledir; Avrupa-Sibirya (25), Akdeniz (29), İran-Turan (45) ve 222 takson ise çok bölgeli ya da fitocoğrafik bölgesi bilinmeyendir. Taksonlardan 23’ü endemik olup endemizm oranı % 7.03’dır. Endemik taksonların 17’si LC, 3’ü NT ve 3’ü CD risk kategorisindedir. Tarla yabancı otlarının bulundukları kültür bitkisine göre dağılımları ise şöyledir; buğday (186), şeker pancarı (102), arpa (44), kabak (37), nohut (33), domates (27), yulaf (17), mısır (16), biber (12) ve lahana (12)’dır. Araştırma alanın tamamında belirlenen tarla yabancı otlarının yaşam süreleri ise şöyledir; 141 takson tek yıllık, 29 takson iki yıllık ve 157 takson çok yıllıktır. Ayrıca alanda 312 taksonun otsu ve 15 taksonun odunsu yapıda olduğu belirlenmiştir., In this research, 36 different locality of Eskişehir and environs, weeds of some crop plants during 2003-2004 were investigated. Accordingly, 207 genus and 327 taxa as 213 species, 71 subspecies and 43 varieties belong to 45 families, have been determined. The distribution of taxa according to phytogeographical regions are as follows; the European-Siberian (25), Mediterranean (29), Irano-Turanian (45) and 222 taxa phytogeographical multireginal or unknown. 23 of these taxa are endemic and endemism ratio is 7.03 %. Risk categories of these endemic taxa; 17 taxa belongs to LC, 3 taxa belongs to NT and 3 taxa belongs to CD. The distribution of weeds in which the crop plants are; wheat (186), sugar beet (102), barley (44), squash (37), chickpea (33), tomato (27), oat (17), corn (16) and pepper (12) and cabbage (12). Lifetimes of weeds was determined that; 141 taxa annual, 29 taxa biennial and 157 taxa perennial. Also in the area, 312 taxa herbaceous and 15 taxa woody was determined.
- Published
- 2012
13. The Flora of Hekimdağ (Bozdağ), Eskişehir
- Author
-
Ardıç, Murat, Koyuncu, Onur, and Tokur, Süleyman
- Subjects
Türkiye ,Bozdağ ,Eskişehir ,Flora ,Hekimdağ ,Turkiye - Abstract
Bu çalışmada Eskişehir Hekimdağ (Bozdağ) Florası araştırılmıştır. Çalışma alanı Davis(1965) tarafından uygulanan grid kareleme sistemine göre B3 karesinde yer almaktadır. Araştırma alanından toplanan örneklerin teşhis edilmesi sonucunda 59 familyaya ait 219 cins ve bu cinslere ait 467 tür ve türaltı takson tespit edilmiştir. Tespit edilen taksonların fitocoğrafik bölgelere göre dağılımı ise şöyle-dir; Akdeniz elementleri (49), Avrupa-Sibirya elementleri (31), İran-Turan elementleri (19), Öksin elementleri (6), çok bölgeli ve fitocoğrafik bölgesi bilinmeyen (362)’dir. En fazla takson içeren familyalar sırasıyla; Asteraceae (50), Fabaceae (38), Lamiaceae (24), Poaceae (21) ve Liliaceae (18)’dir. En çok takson içeren cinsler ise sırasıyla; Centaurea (7), Alyssum (6), Silene, Astragalus, Trifolium, Lathyrus ve Campanula (5)’dir. Araştırma bölgesinde 43 endemik takson tespit edilmiş olup alandaki endemizim oranı % 10.86’dır. Tespit edilen taksonların 13’ü B3 karesi için yeni kare kaydı niteliğindedir., In this study the flora of Eskişehir Hekimdağ (Bozdağ) were investigated. According to Davis's grid system, the research area lies in B3 square. The plant samples collected in this region and determined that there are 59 families, as well as 467 species and subspecies taxa belonging to 219 genera. The phytogeographical distribution is as follows: 49 Mediterranean, 31 Euro-Siberian, 19 Irano-Turanian, 6 Euxin and 362 unknown or other-regional elements. The largest families are Asteraceae (50), Fabaceae (38), Lamiaceae (24), Poaceae (21) and Liliaceae (18) in terms of the number of species and subspecies included. Genera represented by the highest number of species are Centaurea (7), Alyssum (6), Silene, Astragalus, Trifolium, Lathyrus ve Campanula (5) . The number of endemic taxa within the study area is 41 (10.86%). 13 taxa are new records for the B3 square.
- Published
- 2011
14. Düzeltme: Batı Anadolu Bölgesinde Yayılış Gösteren Origanum L. (Lamiaceae) Taksonlarının Palinolojik Özellikleri
- Author
-
Temel, Mehmet, Tokur, Süleyman, and Afyon Kocatepe Üniversitesi., Fen-Edebiyat Fakültesi, Biyoloji Bölümü, Osmangazi Üniversitesi., Fen-Edebiyat Fakültesi, Biyoloji Bölümü
- Published
- 2010
15. Palynological Properties of Western Anatolian Origanum l. (lamiaceae) Taxa
- Author
-
Temel, Mehmet, Tokur, Süleyman, Afyon Kocatepe Üniversitesi., Fen-Edebiyat Fakültesi, Biyoloji Bölümü, Osmangazi Üniversitesi., Fen-Edebiyat Fakültesi, Biyoloji Bölümü, TR123535, and TR5376
- Subjects
Origanum L., Lamiaceae, Polen morfolojisi - Abstract
Bu çalışmada, 1996-1998 yılları arasında Batı Anadolu bölgesinden toplanan Origanum L. (Lamiaceae) cinsine ait 13 taksonun polen morfolojileri incelenmiştir. Polenler radyal simetrili, izopolar ve hekzakolpattır. Polen şekli; O. solymicum’da oblat sferoid olup, diğerlerinde suboblattır. Bazı türlerin kutup ve ekvator eksen boyutları geniş bir varyasyon göstermektedir. Bazı taksonların Amb şekilleri sirkular, bazıları ise eliptiktir. In this study, the pollen morphologies of 13 Origanum L. (Lamiaceae) taxa collected from Western Anatolian region between the years 1996 and 1998 were investigated. The polen grains are radial symmetrical, isopolar and hexacolpate. The pollen shape of O. solymicum is oblate spheroidal, but the other taxa are suboblate. Pore and ecvatorial axis length of some species show wide variations. Amb figures of some taxa are circular, and some are ecliptic.
- Published
- 2008
16. THE MORPHOLOGICAL, ANATOMICAL AND ECOLOGICAL INVESTIGATIONS ON ORIGANUM HYPERICIFOLIUM SCHWARZ ET DAVIS AND O. SIPYLEUM L
- Author
-
Temel, Mehmet, Tokur, Süleyman, Afyon Kocatepe Üniversitesi, Fen-Edebiyat Fakültesi, Biyoloji Bölümü, Osmangazi Üniversitesi, Fen-Edebiyat Fakültesi, Biyoloji Bölümü, TR123535, and TR5376
- Subjects
Origanum L. (Lamiaceae), Anatomi, Morfoloji, Ekoloji - Abstract
Bu çalışmada, farklı lokalitelerde yayılış gösteren 2 endemik Origanum L.türünün (Origanum hypericifolium Schwarz et Davis, O.sipyleum L.) iç ve dış morfolojileri incelenmiş; ekolojik özellikleri ortaya konmuştur. İncelenen türlerde morfolojik olarak çok belirgin farklar görülmedi. Kök anatomisinde mantarlaşmış dokularda farklılıklar görülürken, gövdede ise tek sıralı epidermis, köşe kollenkiması, 1-2 sıralı endodermis, açık kollateral iletim demetleri ve öz kolları benzerlik; parankimatik öz hücreleri farklılık göstermektedir. Yapraklar dorsiventral, tek sıralı epidermis, bol kloroplastlı mezofil hücrelerine sahiptir. Epidermis hücre şekli, stoma indeksleri ve sesil salgı cepleri birbirinden farklılık gösterir. Ekolojik açıdan, türlerin yetişme ortamları, toprağın fiziksel ve kimyasal özelliklerinde farklılıklar vardır.
- Published
- 2006
17. Satılmışoğlu Köyü (Eskişehir/Türkiye) Kurşun (Pb2²⁺) Pollusyonlu Tarım Alanlarının Toprak Mikrofungusları
- Author
-
İlhan, Semra, Haliki, Alev, Ateş, Mustafa, and Tokur, Süleyman
- Subjects
Soil Microfungi ,Agricultural Fields ,Eskişehir ,Toprak Mikrofungusları ,Wheat Fields ,Lead Pollution ,Kurşun Kirliliği ,Tarım Alanları - Abstract
The microfongal flora of the agricultural fields exposed to lead pollution due to a nearby lead recovery factory in the vicinity of Satılmışoğlu Village, Eskişehir, was investigated both qualitatively and quantitatively. Thirty six soil samples from nine selected areas were taken seasonally for a whole year (1997). Probable effects of lead pollution aside, seasonal variations and some ecological parameters on soil microfungi were investigated. The results obtained showed the number of microfungi in one-gram oven dried soil to range between 40 000 and 310 000 CFU. Apart from determining the number of microfungi, we also isolated and defined 45 species of 13 genera (Aspergillus, Cladosporium, Fusarium, Geosmithia, Helminthosporium, Macrosporium, Paecilomyces, Penicillium, Rhizoctonia, Rhizopus, Stachybotrys, Thielaviopsis and Trichoderma). The most commonly distributed species in the research area were determined to be Penicillium aurantiogriseum, Trichoderma sp., P. puberulum, Rhizopus sp., P. simplicissimum and T. koningii. It was observed a variance in the diversity of Penicillium species in the station with the highest levels (380 ppm) of contamination. It was thought that these species, P. albidum, P. aurantio-virens, P. canescens, P. cyclopium and P. lanoso-coeruleum may be resistant and/or tolerant to lead ions., Bu araştırmada, Eskişehir iline bağlı Satılmışoğlu Köyü yakınında faaliyet gösteren kurşun geri kazanım fabrikası çevresindeki kurşun bulaşmış tarım topraklarının mikrofungus florası kalitatif ve kantitatif olarak araştırılmıştır. Seçilen 9 farklı alandan mevsimsel olarak bir yıl (1997) boyunca 36 toprak örneği alınmıştır. Mevsimsel değişimler ve bazı ekolojik parametreler ile birlikte kurşun kirliliğinin toprak mikrofungusları üzerine olası etkileri araştırılmıştır. Bu araştırmadan elde edilen bulgular, bir gram fırın kurusu topraktaki mikrofungus sayısının 40 000- 310 000 CFU arasında olduğunu göstermiştir. Toplam 13 cins (Aspergillus, Cladosporium, Fusarium, Geosmithia, Helminthosporium, Macrosporium, Paecilomyces, Pénicillium, Rhizoctonia, Rhizopus, Stachybotrys, Thielaviopsis and Trichoderma), 45 tür izole edilerek tanımlanmıştır. Araştırma bölgesinde Penicillium aurantiogriseum, Trichoderma sp., P. puberulum, Rhizopus sp., P. simplicissimum and T. koningii’nin en yaygın olan türler olduğu bulunmuştur. En yüksek kurşun konsantrasyonuna (380 ppm) sahip olan istasyonda Penicillium tür çeşitliliğinde farklılık gözlenmiştir. Bu türler P. albidum, P. aurantio-virens, P. canescens, P. cyclopium and P. lanosocoeruleum olup kurşun iyonlarına dirençli ya da hoşgörülü olabilecekleri düşünülmüştür.
- Published
- 2006
18. The Determination of the Seed Germination Behaviours of Some Origanum L. (Lamiaceae) Taxa
- Author
-
Temel, Mehmet and Tokur, Süleyman
- Subjects
Çimlenme ,Lamiaceae ,Seed ,Temperature ,Sıcaklık ,Germination ,Tohum ,Origanum L - Abstract
Bu çalışmada, Batı Anadolu bölgesinde yayılış gösteren Origanum L. (Lamiaceae) cinsine ait 13 taksonun (O. saccatum P. H. Davis, O. solymicum P. H. Davis, O. hypericifolium O. Schwarz et P. H. Davis, O. sipyleum L., O. leptocladum Boiss., O. husnucan-baserii H.Duman, Z. Aytaç& A.Duran, O. bilgeri P. H. Davis, O. minutiflorum Schwarz & P. H. Davis, O. majorana L., O. onites L., O. vulgare L. subsp. hirtum (Link.) Ietswaart, O. vulgare L. subsp. viride (Boiss.) Hayek ve O. vulgare L. subsp. vulgare) tohum çimlenme davranışı incelenmiştir. İki gün -20°C ve +4 °C sıcaklığa maruz bırakılan tohumların oda şartlarında, etüvdeki sürekli karanlık ortamdan daha iyi çimlendiği gözlenmiştir., In this study, seed germination behaviours of 13 Origanum L. (Lamiaceae) taxa (O. saccatum P. H. Davis, O. solymicum P. H. Davis, O. hypericifolium O. Schwarz et P. H. Davis, O. sipyleum L., O. leptocladum Boiss., O. husnucan-baserii H.Duman, Z. Aytaç & A.Duran, O. bilgeri P. H. Davis, O. minutiflorum Schwarz & P. H. Davis, O. majorana L., O. onites L., O. vulgare L. subsp. hirtum (Link.) Ietswaart, O. vulgare L. subsp. viride (Boiss.) Hayek ve O. vulgare L. subsp. vulgare) distributed in Western Anatolia were investigated. It was observed that the seeds exposed to -20 °C and 4 °C had germinated better in room conditions than continuous darkness in an incubator.
- Published
- 2005
19. Lycopersicon esculentum Mill. Fideciklerine Selenyum Etkilerinin Analitik ve Mikro Analitik Yöntemler ile İncelenmesi
- Author
-
ÇOLAK, Güler, ÇATAK, Ercan, TOKUR, Süleyman, BAYKUL, Celalettin, GÜRLER, Remzi, and CANER, Necmettin
- Subjects
Lycopersiconescilentum,Selenium,Plant Nutrient Elements ,Fen ,Lycopersicon escuttentum,Selenyum,Bitki Besim Elementleri ,Science - Abstract
In that study, effects of the selenium concentrations to the seventeen days old Lycopersicon escilentum Mill. cv. H-2277 (tomato) seedlings which were grown in Murashige-Skoog basal nutrient medium to the absorption levels of some macro and micro nutrignt glements and the mobilization in the root, the hypocotyl and the cotyledons, have been investigated by analytic and micro analytic methods. As the amount of added seleniumto the nutrient solutions was increased, the absorption of iron, calctum, potassium and nitrogen for the seedlings was decreased the selenium was added to (he series. It was observed that the absorption of molibden entirely was inhibited. As the contents of phosporus and cobalt in the selenium concentrations of seedlings for 1, 10 and 50 ppm,the contents of magnesiumin the selenium concentrations of 1 and 10 ppm and the selenium concentration of 1 ppm were higher then the control groups, the contents of elements whiclı were defined above in the higher concentrations of seleniumı decreased the contents of some macro and micro nutrient elements of the root, the hypocotyl and cotyfedon epidermal cells were determined that they varyaccording to the application of selenium., Bu çalışmada Murashige-Skoog temel besi ortamlarında yetiştirilen 17 gün yaşlı Lvçopersicon esculentum Mill. cv. H-2274 (domates) fideciklerinin besin çözeltilerinden bazı makro ve mikro besin elementleri alım düzeyleri ile söz konusu bitki besin elementlerinin kökçük, hipokotil ve kotiledonlardaki mobilizasyonu üzerine artan selenyum konsantrasyonlarının etkileri analitik vemikro analitik yöntemler ile incelendi. Çalışmamızda besin çözeltilerine artan konsantrasyonlarda selenyum uygulanması fideciklerin toplam azot, potasyum, kalsiyum ve demir alımlarında düşüşlere neden olurken, selenyum uygulanan serilerde molibden alımının tümüyle inhibe edildiği görüldü. 1, 10 ve 50 ppm selenyum konsantrasyonlarında fideciklerin fosforve kobalt içerikleri, 1 ve 10 ppm selenyum konsantrasyonlarında magnezyum içerikleri ve 1 ppm selenyum konsantrasyonunda da sodyum içerikleri kontrol grup değerinden yüksek iken, daha yüksek selenyum konsantrasyonlarında fideciklerin söz konusu element içeriklerinde düşüşler kaydedildi.Kökçük, hipokotil ve kotiledon epidermal hücrelerinin bazı makro ve mikro besin elementleri içeriklerinin de selenyum uygulamalarına bağlı olarak değişebildiği saptandı.
- Published
- 2004
20. Eskişehir Ve Çevresinde Yetişen Bazı Hypericum L. Türleri Üzerinde Morfolojik Ve Anatomik Çalışmalar
- Author
-
Erkara, İsmühan Potoğlu and Tokur, Süleyman
- Subjects
anatomi ,anatomy ,H. perforatum ,morphology ,H. montbretii ,H. origanifolium ,morfoloji - Abstract
DergiPark: 246272 trakyafbd Bu çalışmada Eskişehir ve yöresinde doğal yayılış gösteren Hypericum montbretii Spach., H.origanifolium Willd. ve H. perforatum L. türlerinin bazı morfolojik ve anatomik özellikleri saptanmaya çalışılmıştır. Araştırma bölgesinde H. perforatum’un Hypericum montbretii ve H. origanifolium. türlerine göre daha geniş yayılış gösterdiği görülmüştür. H. montbretii ve H. origanifolium türlerinin sepallerinde siyah glandlar bulunmasına karşın bu glandlar H. perforatum türünün sepallerinde yoktur. İncelenen türlerin kök enine kesitlerinde, öz bölgesi tamamen ksilem hücreleri tarafından örtülmüştür. Gövde enine kesitlerinde türlerin öz bölgesinde genç gövdelerde iri parankimatik hücreler vardır, yaşlı gövdelerde ise öz boşluğu oluşmaktadır. İncelenen türlerin yaprak anatomileri birbirlerine çok benzemektedir. Yapraklar ekvifasial ve amfistomatiktir ve amarillis tip stomalara sahiptirler. Mezomorfik olan yapraklarda şizo-lizigen tipte salgı cepleri vardır. Stomalar komşu hücrelerine göre de anizositik ve diasitik tiptedirler. Türlerin yapraklarının alt yüzeylerindeki stoma frekansları, üst yüzeylerine göre daha yüksektir. The purpose of the present study is to determine some morphological and anatomical characteristics of the species of Hypericum montbretii Spach., H. origanifolium Willd. and H. perforatum L. that show natural distribution in Eskişehir and its surrounding area. H. perforatum was determined to exist more abundantly in the research area in comparison with H. montbretii and H. origanifolium. While H. montbretii and H. origanifolium have black glands, H. perforatum lack such glands. Upon the examination of the root cross-rections, the pith was determined to be completely covered by xylem cells. As to stem cross-sections, it was observed that large parenchymatic cells were present in the pith of the young stems, while old stems were observed to have formed cavity in their pith. The species examined were determined to bear resemblance to one another in consideration of their leaf anatomy. Leaves are equifacial and amphistomatic and they have amaryllis type stomata. They are mesomorphic and there are schizo-lisigenous type secretion pockets in the leaves. Compared to adjacent cells, stomata are anisositic or diasitic. Stomata on the lower surface of the leaves show higher frequencies than those on the upper surface.
- Published
- 2004
21. Lycopersicon esculentum Mill, Fideciklerine Farkll Konsantrasyonlarda Uygulanan Alüminyum Etkilerinin LV SEM ile incelenmesi
- Author
-
ÇOLAK, Güler, BAYKUL, Celalettin, GÜRLER, Remzi, ÇATAK, Ercan, CANER, Necmettin, and TOKUR, Süleyman
- Subjects
Lycopersicon esculentum,Alüminyum. Epidermal Sistem ,Fen ,Science ,Lycopersicon esculentum,Aluminium,Epidermal System - Abstract
In that study, growing up inhibitions of Lycopersicon esculentum Mill. cv. H-2274 seedlings has been studied by low vacuum Scanning Electron Microscope (LV-SEM) and EDX (Energ Dispersive X-Ray Microanalysis) analysis. They were observed according to aluminum concentrations. As aluminum concentrations especially beginning from 200 ppm caused to decreases, effects of alüminum which were applied in low concentrations caused to increases in the growing of root hairs. The aluminum concentration from 50 ppm on, the growing in the length was obsen,'ed and showed that it was low in the epidermal cells of hypocotyl, It is also found that the number of stomata in the epidermal cells decreased according to the addition of aluminum. Contents of some macro and micro nutrient elements for the root and hypocotyl cells of Lycopersicon esculentum Mill. cv. H-2274 seedlings were found that they changed with effects of the addition of aluminum in the toxic concentration (500 and 1000 ppm)., Bu çalışmada Lycopersicon esculentum Mill. cv. H-2274 (domates) fideciklerinde artan alüminyum konsantrasyonlarına bağlı olarak gözlenen büyüme inhibisyonları düşük vakumlu Scanning Elektron Mikroskobu Mikrograflan (LV-SEM) ve EDX Analizleri (Enery Dispersive X-Ray Microanalysis) ile incelendi. Çalısmamızda düşük konsantrasyonlarda uygulanan alüminyum kök emici tüyleri gelişiminde artışlara neden olurken, özellikle 200 ppm alüminyum konsantrasyonundan itibaren de söz konusu idi, 50 ppm alüminyum konsantrasyonundan itibaren hipokotil epidermal hücrelerinde uzama büyümesinin önemli ölçüde indirgendiği gözlenirken, alüminyum uygulamalarrna bağli olarak kotiledonları anatomik yapılarında kaydedilen en belirgin farklılık alt epidermal hücrelerde stoma sayılarında saptanan düşüştü. L. esculentum Mill. cv. 1-1-2274 (domates) fideciklerinin kökçük ve hipokotil epidermal hücrelerinin bazı makro ve mikro besin elementleri içeriklerinin de toksik konsantrasyonlarda (500 ve 1000 ppm) uygulanan alüminyumun etkisiyle değisebildiği görüldü.
- Published
- 2003
22. INVESGATION OF EFFECTS OF ALUMINIUM TO THE ABSORPTION LEVELS OF LYCOPERSICON ESCULENTUM MILL. SEEDLINGS FOR THE MACRO AND MICRO NUTRIENT ELEMENTS BY ANALYTIC AND MICRO ANALYTIC METHODS
- Author
-
Çolak, Güler, Baykul, M. Celalettin, Gürler, Remzi, Caner, Necmettin, Tokur, Süleyman, and Çatak, Ercan
- Subjects
Lycopersicon esculentum. Aluminium,Planı Nutrient Elements ,Lycopersicon esculentum,Alüminyum,Bitki Besin Elementleri - Abstract
Bu çalışmada Murashige-Skoog temel besi ortamlarında yetiştirilen 15 gün yaşlıLycopersicon escu/entum Mill. cv. H2274 (domates) fideciklerinin bazı makro ve mikro besinelementleri alım düzeylerine artan konsantrasyonlarda uygulanan alüminyumun etkilerianalitik ve mikro analitik yöntemler ile incelendi. Çalışmamızda besin çözeltilerine artankonsantrasyonlarda alüminyum uygulanması, L. escu/entum Mill. cv. H2274 (domates)fideciklerinin alüminyum içeriklerinde artışlara neden olurken, alınan alüminyumun büyükölçüde köklerde birikim yaptığı görüldü. Besin çözeltilerine artan konsantrasyonlardaalüminyum ilavesi L. escu/entum Mill. cv. H2274 (domates) fideciklerinin toplam azotalımlarında çok belirgin bir farklılık yaratmazken, fıdeciklerin özellikle fosfor. kalsiyum,magnezyum ve sodyum alımlarında alüminyum ilavelerine bağlı olarak düzenli düşüşlergözlendi. Besin çözeltilerine 100 ppm alüminyum ilavesi fideciklerin toplam potasyum, demirve kobalt alımlarında belirgin düşüşlere neden olurken, inceleme kapsamına alınan hiçbirseride kökçük, hipokotil ve kotiledonlarda molibden elementine rastlanmadı. Çalışmamızdakökçük. hipokotil ve katiledon epidermal hücrelerinin bazı makro ve mikro besin elementleriiçeriklerinin de alüminyum uygulamalarına bağlı olarak değişebildiği saptandı., In that study, effects of alumini um which was applied in differcnt concentrations tofıfteen days old Lycopersicon escu/entum Mill. cv. H-2274 (tomato) seedlings, grown in theenvironment of Murashige-Skoog basa! medium have been studicd by analytic and microanalytic methods. Aluminium was added to the solutions of nutrient by inercasing theconeentration quantities of aluminium in L.esculenlunı Mill. cv. H-2274 (tomato) seedlings was increased. The collection of alumini um in the roots was observed. The absorption of thenitrogen was not observed. Absorptions of phosphorus, calcium, magnesium and sodiumlinearly decreased according to the addition of the aluminium to seedlings. As a result of theaddition of 100 ppm alumini um to the solutions of the nutrient, molybdenum was notobserved in the roots. hypocotyls and the coytledons, as the total amount of absorption ofseedlings for potassium, iron and cobalt decreases. In that study. contents of same macro andmicro nutrient elemenis for the ep idermal cells of the root, the hypocotyl and the cotyledonwere determined. In that study contents of same macro and micro nutrient elements for theepidermal cells of the root, the hypocotyl and the cotyledon were determined. That theyvaried according to the amount of added aluminium.
- Published
- 2002
23. Some Taxa of Moss (Musci) in the Kütahya District
- Author
-
Savaroğlu, Filiz Birgi, Tokur, Süleyman, and Yücel, Ersin
- Subjects
Karayosunu ,Kütahya ,Flora ,Musci ,Hora ,Moss - Abstract
Bu çalışmada, Kütahya ve çevresinden toplanan Karayosunu örnekleri değerlendirilerek 11 familyaya ait 15 cins ve bunlara bağlı 26 takson tanımlanmıştır. Bunlardan 1 tanesi Henderson (1961) tarafından benimsenen kareleme sistemine göre B6 karesi için, 22’si Kütahya için yeni kayıttır., In this study, 26 species of Musci were identified from Kütahya and its environment. These 26 species belong to 11 families and 15 genera of Musci. One of these species is a new record for the B6 grid-square adopted by Henderson (1961). On the other hand 22 species of Musci are recorded for the first time from Kütahya.
- Published
- 2001
24. EFFECT OF COPPER ON MORPHOLOGICAL AND PHYSIOLOGICAL PROPERTIES OF SOME SOLANACEAE SPECIES
- Author
-
ÇATAK, Ercan, ÇOLAK, Güler, TOKUR, Süleyman, and BİLGİÇ, Orhan
- Subjects
Bakır,Nicotiana tabacum,Lycopersicon esculentum ,Copper,Nicotiana tabacum,Lycopersicon esculentum - Published
- 2000
25. Bazı Domates ve Tütün Genotiplerinde Kadmiyum Etkilerini İnceleyen İstatiksel Bir Çalışma
- Author
-
Çatak, Ercan, Çolak, Güler, Tokur, Süleyman, and Bilgiç, Orhan
- Subjects
Kadmiyum,Nicotiana tabacum,Lycopersicon esculentum ,Cadmium,Nicotiana tabacum,Lycopersicon esculentum - Abstract
Bu çalışmada fotoperyot uygulanan ve karanlık şartlarda yetiştirilen Lycopersicon esculentum Mill. (domates) ve Nicotiana tabacum L. (tütün) türlerinde artan konsantrasyonlarda uygulanan kadmiyum elementinin etkisiyle bitkilerin morfolojik ve fizyolojik bazı özelliklerinde gözlenen değişimler incelendi. 13 farklı konsantrasyonda kadmiyum içeren besin çözeltilerinde gerçekleştirilen çalışmada, tohumların çimlenme yüzdelerinde 1000 ve özellikle 2000 ppm kadmiyum konsantrasyonları ile birlikte dikkat çekici azalmalara tanık olunurken, kök ve hipokotil gelişimlerinin yüksek konsantrasyonlarda uygulanan kadmiyumun etkisi ile önemli ölçüde indirgendiği tespit edildi. Domates fideciklerinde özellikle 200 ppm kadmiyum konsantrasyonu ile birlikte kökçük, hipokotil ve kotiledonlarda önemli ölçüde Cd+2 birikimi saptanır iken, aynı konsantrasyonda kadmiyum etkisine maruz bırakılan tütün fideciklerinde Cd+2 katyonu belirlenemedi. Her iki bitki türünde de çimlenme yüzdeleri, fideciklerde metal iyonlarının birikimi, kök, hipokotil ve kotiledon gelişimleri gibi değerlendirme kapsamına alınan tüm parametrelerde kadmiyum toksitesinin belirleyen en önemli faktörün genotip etkisi olduğu gözlendi, In this study, we investigated some changes which had been observed in some morphological and physiological properties of Lycopersicon esculentum Mill. (tomato) and Nicotiana tabacum L. (tobacco) plants onwhich had been carried out photoperiod and were grown in dark conditions by the effect of increasing cadmium concentrations. In the nutrient solutions, which include 13 different concentrations of cadmium, as we had been seeing the evident decreases in the germination percentages of seed together with the 1000 and especially 2000 ppm concentrations of cadmium, it was determined that the growing of the root and hypocotyl had been essentially reduced by the effect of cadmium application in the high concentrations. As the accumulation of Cd+2 had been determined in the root, hypocotyl and cotyledones of the tomato seedlings, especially together with a concentration of 200 ppm cadmium, we were not able to determine Cd+2 cation in the tobacco seedlings, which were exposed to the effects of cadmium in the same concentration. We investigated that the most important factor which determines the toxicity of cadmium was the genotype effect in all parameters, which were taken in the determination extent such as the growing of germination percentage, accumulation of metal ions in seedlings, root, hypocotyl and cotyledone in both plant species
- Published
- 2000
26. Effects of Nickel Application in Different Concentration on Some Tomato and Tobacco Genotypes
- Author
-
Çatak, Ercan, Çolak, Güler, Tokur, Süleyman, and Bilgiç, Orhan
- Subjects
Nikel ,Nickel ,Lycopersicon Esculentum ,Nicotiana Tabacum - Abstract
Fotoperyot uygulanan ve karanlık şartlarda yetiştirilen Lycopersicon esculentum Mili, (domates) ve Nicotiana tabacum L. (tütün) türlerinde NiCl₂.6H₂0 formunda tercih edilen ve toplam 13 farklı konsantrasyonda uygulanan nikel elementinin etkisiyle bitkilerin morfolojik ve fizyolojik bazı özelliklerinde gözlenen değişimleri incelemeyi amaç edindik. Çalışmamızda tohumların çimlenme özelliklerinde 1000, 2000 ve özellikle 5000 ppm nikel konsantrasyonlarından itibaren önemli sayılabilecek düşüşlere tanık olunurken, kökçük, hipokotil, kotiledon ve ek kök gelişimlerinin de yüksek konsantrasyonlarda uygulanan nikelin etkisi ile önemli ölçüde indirgendiği belirlendi. L. esculentum Mili, (domates) fideciklerinin Ni⁺² katyonu analizleri açısından değerlendirme kapsamına alman tüm serilerinde, kökçük, hipokotil, kotiledon ve testalarda nikel birikimleri tespit edilirken, N. tabacum L. (tütün) fideciklerinde birikimler 100 ve özellikle 200 ppm nikel konsantrasyonlarından itibaren belirlenebildi. Her iki bitki türünün kontrol gruplarında ise Ni⁺² katyonu saptanamadı., In this study, we aimed to investigate some changes, observed in the morphological and physiological properties of Lycopersicon esculentum Mill, (tomato) and Nicotiana tabacum L. (tobacco) plants related to nickel application in form of NiCl₂-6H₂0 in 13 different concentration and being grown in dark conditions by using photoperiod. We observed significant decreases in the germination percentages of seed starting from 1000,2000 and 5000 ppm concentrations of nickel and determined the essentially reduced growing of the root, hypocotyls, cotyledones and lateral root by the effect of nickel application in high concentrations. We determined nickel accumulation in the root, hypocotyl and cotyledones of the tomato seedlings in all of examined series but only since 100 especially 200 ppm nickel concentrations in N. tabacum L. seedlings. We were not able to determine Ni⁺² cation in the control groups of both plants.
- Published
- 2000
27. EFFECTS OF SOME PLANT GROWTH REGULATORS ON THE SHOOT REGENERATION OF HYPOCOTYL EXPLANTS OF BETA VULGARIS L.(SUGAR BEET)
- Author
-
Çolak, Güler and Tokur, Süleyman
- Subjects
Beta vulgaris,şeker pancarı,in vitro,doku kültürü ,Beta vulgaris,sugar beet,in vitro,tissue culture - Abstract
Bu çalışmada Beta vulgaris L.cv. KWSTR-239 (şeker pancarı) tohumlarının in vitro şartlarda çimlendirilmesi sonucu elde edilen hipokotil eksplantlarının Murashige-Skoog temel besi ortamlarında, bazı bitki büyüme düzenleyicilerinin organogenetik etkilerine bağlı olarak adventif tomurcuk verme ve sürgün rejenere etme imkanları araştırıldı. Çalışmada oksin olarak Naftalenasetik asit (NAA) ve 2,4Diklorofenoksiasetik asit (2,4-D), sitokinin olarak Kinetin (K) ve 6Benzilaminopurinin (BAP) 8 farklı kombinasyon ve konsantrasyonu kullanıldı. Neticede Beta vulgaris L.cv.KWSTR-239 (şeker pancarı) hipokotil eksplantlarının adventif tomurcuk verimi ve sürgün rejenerasyonunda en etkin oksin-sitokinin kombinasyonu NAA-BAP olarak belirlendi. Bunu NAA-K kombinasyonu ile elde edilen sonuçlar izledi. Ancak 2,4-D-K kombinasyonu içeren besi ortamlarında kültüre alınan hipokotil eksplantlarında, birbirini takip eden üç alt kültür gerçekleştirilmesine rağmen hiçbir zaman organogen faaliyetlere tanık olunamadı, In this study, it has been investigated that the possibilities of adventive bud giving and shoot regenerate of hypocotyl explants, obtained from Beta vulgaris L. cv. KWSTR-239 (sugar beet) which made sprouded in vitro conditions, depending upon organogenetic effects of some plant growth regulators in Murashige-Skoog baçsal medium. Different eight combinations and concentrations of Naphthaleneacetic acid (NAA) and 2,4-Dichlorophenoxyacetic acid (2,4-D) and 6Benzylaminopurine (BAP) and Kinetin (K) were used as auxine and cytokinin, respectively at the study. As conclusion, it was determined that the most effective combination of auxine-cytokinin is NAA-BAP in the adventitive bud giving and shoot regeneration of hypocotyl explants of Beta vulgaris L. cv. KWSTR-239 (sugar beet), and the results of combination of NAA-K follow this. In spite of realizing the sub-culture which follow each other within the mediums including the combination of 2,4-D-K, it doesn't observed any organogenic activities
- Published
- 1999
28. Karyological studies on the fourOrnithogalumL. (Asparagaceae) taxa from Eskişehir (Central Anatolia, Turkey)
- Author
-
Öztürk, Derviş, primary, Koyuncu, Onur, additional, Koray Yaylacı, Ö., additional, Özgişi, Kurtuluş, additional, Sezer, Okan, additional, and Tokur, Süleyman, additional
- Published
- 2014
- Full Text
- View/download PDF
29. Pollen morphology of some Gypsophila L. (Caryophyllaceae) species and its taxonomic value
- Author
-
ATAŞLAR, EBRU, primary, ERKARA, İSMÜHAN POTOĞLU, primary, and TOKUR, SÜLEYMAN, primary
- Published
- 2009
- Full Text
- View/download PDF
30. The effects of boron toxicity on root antioxidant systems of two chickpea (Cicer arietinum L.) cultivars
- Author
-
Ardıc, Murat, primary, Sekmen, Askım Hediye, additional, Turkan, Ismail, additional, Tokur, Süleyman, additional, and Ozdemir, Filiz, additional
- Published
- 2008
- Full Text
- View/download PDF
31. Anatomical Investigations on Campanula L. Taxa That Distributed in (B3) Eskisehir Region
- Author
-
OCAK, Atila, primary and TOKUR, Süleyman, additional
- Published
- 1996
- Full Text
- View/download PDF
32. BATI ANADOLU BÖLGESİNDE YAYILIŞ GÖSTEREN ORİGANUM L. (LAMİACEAE) TAKSONLARININ PALİNOIOJIK ÖZELLİKLERİ.
- Author
-
TEMEL, Mehmet and TOKUR, Süleyman
- Subjects
PALYNOLOGY ,ORIGANUM ,POLLEN ,SPHERICAL astronomy ,ECLIPTIC ,FERN gametophytes - Published
- 2008
33. The Flora of Balikdami Wetland and Its Surroundings (Sivrihisar, Eskişehir - Turkey).
- Author
-
Koyunco, Onur, Ataşlar, Ebru, Tokur, Süleyman, Erdİr Erten, Meltem, and Ardiç, Murat
- Subjects
LEGUMES ,ANGIOSPERMS ,ALYSSUM ,HORTICULTURE ,PLANTING ,AGRICULTURE - Abstract
Copyright of Turkish Journal of Botany is the property of Scientific and Technical Research Council of Turkey and its content may not be copied or emailed to multiple sites or posted to a listserv without the copyright holder's express written permission. However, users may print, download, or email articles for individual use. This abstract may be abridged. No warranty is given about the accuracy of the copy. Users should refer to the original published version of the material for the full abstract. (Copyright applies to all Abstracts.)
- Published
- 2008
34. The Moss Flora (Musci) of the Sündiken Mountains.
- Author
-
Savaroğlu, Filiz and Tokur, Süleyman
- Subjects
- *
MOSSES , *PLANT species , *BRYOPHYTES , *BOTANY - Abstract
In this study carried out in the Sündiken Mountains, 83 taxa were identified by the authors. These belong to 21 families and 42 genera of bryophytes. Of these, 64 taxa are new for the B7 grid-square adopted by Henderson. [ABSTRACT FROM AUTHOR]
- Published
- 2006
35. Karyological studies on the four OrnithogalumL. (Asparagaceae) taxa from Eskişehir (Central Anatolia, Turkey)
- Author
-
Öztürk, Derviş, Koyuncu, Onur, Koray Yaylacı, Ö., Özgişi, Kurtuluş, Sezer, Okan, and Tokur, Süleyman
- Abstract
In the current study, karyotypes of four taxa in the genus of OrnithogalumL. were examined. These taxa grow naturally in Eskişehir (Central Anatolia). Studies were carried out on somatic chromosomes, using the root tips squash technique and based on staining with acetic orcein stain, for the most actively dividing meristematic cells of the collected root tips. Their counts were based on chromosomes observed during mitotic division. For species included in the OrnithogalumL. (Asparagaceae) genus, O. montanumCirillo has 2n =14 with basic chromosome number x =7; O. comosumL. has 2n =20, basic chromosome number x =10, O. pyrenaicumL. has 2n =24, basic chromosome number x =12; and O. sigmoideumFreyn & Sint. has 2n =14, basic chromosome number x =7; it was found that they have diploid chromosomes. O. montanumand O. sigmoideumchromosome numbers are 2n =14 (diploid races), but their basic karyotypes are different, including chromosome size, and position of centromere. Mean chromosomal length of the all taxa subject to the study is 1.20–7.63 μm. Chromosomal morphologies of all taxa include median, submedian and subtelocentric chromosome pairs. In addition to, karyograms and idiograms of all studied taxa were done.
- Published
- 2014
- Full Text
- View/download PDF
36. Düzeltme: Batı Anadolu Bölgesinde Yayılış Gösteren Origanum L. (Lamiaceae) Taksonlarının Palinolojik Özellikleri [Afyon Kocatepe Üniversitesi Fen Bilimleri Dergisi 08(1) 1-6 (2008)].
- Author
-
Temel, Mehmet and Tokur, Süleyman
- Subjects
PUBLISHED errata ,LITERARY errors & blunders ,PUBLISHING ,LAMIACEAE ,PALYNOLOGY - Published
- 2010
37. Bazı Cicer (nohut) türleri üzerinde taksonomik ve morfolojik araştırmalar
- Author
-
Tokur, Süleyman, Ege Üniversitesi, Fen Bilimleri Enstitüsü, Botanik Anabilim Dalı, and Botanik Anabilim Dalı
- Subjects
Botany ,Anahtar kelime mevcut olmadığı için bu alan boş bırakılmıştır ,Botanik - Abstract
Bu araştırmada Türkiye'de doğal yayılış gösteren Cicer bijugum K.H.Rech. ve C.arietinum L un kültür varyeteleri incelenmiştir. Elde edilen sonuçlar şunlardır: Bu araştırmada C.arietinum L.türünün 12 kültür varyetesinin morfolojik özelliklerine göre revizyonu yapılmış ve aşağıdaki seksiyonlarda toplanmıştır. A) Oriente ırkı: cv.turcico-brunneum G.Pop. cv. turcico-fulvum G.Pop. B) Asiaticum ırkı: cv.turcico-lateritium G.Pop. cv.turcico-nigritum G.Pop. cv. turcico-sublutescens G. Pop. et A. Pavl. cv. turcico-brunneo-violaceum G. Pop. C)Mediterraneum ırkı: cv. hispanico-flavescens G. Pop. cv. hispanico-albo-testaceum Prosorova. cv.hispanicosubflavescens G. Pop. et A. Pavl. D)Eurasiaticum ırkı: cv.turcico-castaneum G. Pop. cv. turcico-rubescens G. Pop. cv. turcico-eborinum G. Pop. Bunların C.arietinum L.cv.turcico-nigritum G.Pop'un Elazığ ili tarım alanlarından temin ettiğimiz örnekler arasında bulunduğu ve C.arietinum L.cv.hispanico-albo-testaceum prosorova'nın Bursa, Orhaneli, Okçular köyünde diğer tarım formları ile karışık halde kültür edildiği Türkiye'de ilk defa saptanmıştır. C.bijugum K.H.Rech.yurdumuzun Doğu ve Güneydoğu Anadolu bölgelerinde, Kuzey Anadolu bölgesinde Giresun, Şebinarahisar'da doğal yayılış gösterdiği saptanmıştır. Ancak Doğu ve Güneydoğu Anadolu bölgelerinde yetişen örneklerin tohum kabukları düz kirli bej, Kuzey Anadolu bölgesinde yetişenlerin tohum kabukları mozaik şeklinde siyah benekli kirli bej rengindedir.Yapılan incelemelerde araştırmada anılan tüm Cicer formlarının polenler "Trikolporat" tiptedir.Yapılan istatistiki çalışmalar sonucu C.arietinum L.cv.turcico-fulvum G.Pop ve C.arietinum L.cv.turcico-brunneum G.Pop kültür varyetelerinin yurdumuzda doğal yetişen C.bijugum K:H:Rech. İle aynı grupta olduğu görülmüştür. Bu nedenle C.bijugum K:H:Rech ve bu kültür varyeteleri arasında elde ettiğimiz biyometrik verilere göre bir benzerlik olduğu anlaşılmıştır. Yapılan karyolojik çalışmalarda C.arietinum L:,C.bijugum K.H.Rech ve C.pinnatifidum Jaub.et Spach türlerinde kromozom sayısının 2n=16 olduğu görülmüştür.Türlerin polen ana hücrelerinde Meiosis bölünmenin Diploten ve Diakinesis safhalarında nukleolusa yapışık iki kromozom olduğu izlenmiş, bu nedenle bu üç türde bir çift satellitli kromozomun bulunduğu sonucuna varılmıştır. C. Arietinum L. un bazı kültür varyetelerinde polen ana hücrelerinin meiosis bölünmesinde normal "bivalent"ler yanında "univalent" kromozomlara da rastlanmıştır. Yukarıda belirtilen bölgelerde doğal yetişen C. Bijugum K.H.Rech. polen ana hücrelerinde meiosis bölünmesinin düzenli olarak görülmesine karşılık, yurdumuzun pek çok yerinde doğal olarak yetişen C. Pinnatifidum Jaub.et Spach türünde ender olarak kromozom sayıları değişik polen ana hücrelerine rastlanmıştır.
- Published
- 1978
38. Vascular Plant Diversity in Geyve Gorge Sakarya/Turkey and its Environs
- Author
-
KOYUNCU, Onur, YAYLACI, Ö Koray, ÖZTÜRK, Derviş, and TOKUR, Süleyman
- Subjects
Biodiversity,Flora,Geyve,Sakarya,Turkey ,Biyoçeşitlilik,Flora,Geyve,Sakarya,Türkiye - Abstract
In this study, Geyve gorge Sakarya and the surrounding diversity of vascular plants were investigated. As a result of the diagnosis; taxa identified 537 genera and 1150 species, 8 subspecies and 1 variety in 113 different families, in research area. These taxa reserved in Pteridophyta section 12 and Spermatophyta section 1138. Spermatophyta of section 9 of the taxa included in the section Gymnospermae and Angiospermae 1129. Belonging to the lower part of Angiospermae 911 taxa Dicotyledonae and 218 taxa Monocotyledonae belongs to the class. According to the taxa phytogeographic region distributions are as follows; 148 taxa the Euro-Siberian character; [these 120 Euro-Siberian, and 26 Euxine and 2 Hirkano-Euxine], 109 taxa Mediterranean character [70 of them Asian, 37 Eastern Mediterranean Mountain , 1 the Western Mediterranean, and 1 Omni-Mediterranean element], 65 taxa, Irano-Turanian, and 828 taxa of the multi phytogeographical region or unknown region. The rate of endemism in the region, 72 are endemic taxa were identified in the study area and 6.26%, respectively. 72 taxa are endemic and non-endemic taxa 2, risk categories of 64 LC, 5 VU, 3 NT and 2 EN. Life forms in the region, according to the taxa are as follows; Hemicriptophytes to 421, 300 Terofit, 206 Kriptofit, 111 Chamaephytes, 64 Makrofanerofit, 30 Nanophanerophyte and 15 Vascular parasites and 3 Hidrofit. 13 families were the largest in terms of number of taxa included in the numerical distribution are as follows; Asteraceae 124 , Lamiaceae 84 , Fabaceae 80 , Poaceae 76 , Brassicaceae 57 , Apiaceae 52 , Liliaceae 45 , Scrophulariaceae 41 , Boraginaceae 38 , Caryophyllaceae 37 , Orchidaceae 33 , Rosaceae and Ranunculaceae 27 . 21 Number of taxa included in the genus is the largest in the numerical distribution are as follows; Euphorbia 16 , Trifolium 15 , Veronica 15 , Salvia 15 , Vicia 14 , Astragalus 13 , Centaurea and Orchis 12 , Lathyrus and Allium 11 , Alyssum, Silene, Hypericum and Carex 10 , Verbascum and Orobanche 9 , Ranunculus, Geranium, Stachys, Ornithogalum and Crocus 8 . In addition, 175 taxa were as a new record of the A3 square. The data obtained from research studies in the area with the adjacent regions were compared. Recommendations are made for protection of the floristic structure identified threats to the region, Bu çalışmada Geyve Sakarya ve çevresinin damarlı bitki çeşitliliği araştırılmıştır. Yapılan teşhisler sonucunda; araştırma alanında, 113 farklı familyadaki 537 cinse ait 1141’i tür, 8’i alttür ve 1’i varyete kategorisinde olmak üzere toplam 1150 tür ve türaltı takson belirlenmiştir. Bu taksonlardan 12’si Pteridophyta bölümüne, 1138’i ise Spermatophyta bölümüne aittir. Spermatophyta bölümüne ait olan taksonlardan 9’u Gymnospermae ve 1129’u Angiospermae alt bölümüne dahildir. Angiospermae alt bölümüne ait taksonlardan 911’i Dicotyledonae, 218’i ise Monocotyledonae sınıfına dahildir. Bölgede belirlenen taksonların fitocoğrafik bölgelere göre dağılımları ise şöyledir; 148 takson Avrupa-Sibirya karakterli [bunlardan 120’si Avrupa-Sibirya, 26’sı Öksin ve 2’si Hirkano-Öksin’dir], 109 takson Akdeniz karakterli [bunlardan 70’i Akdeniz, 37’si Doğu Akdeniz Dağ , 1’i Batı Akdeniz ve 1’i Omni-Akdeniz elementidir], 65 takson İran-Turan ve 828 takson ise çok bölgeli ya da fitocoğrafik bölgesi bilinmeyendir. Araştırma alanında belirlenen taksonlardan 72’si endemik olup bölgedeki endemizm oranı % 6,26’dır. Endemik 72 takson ve endemik olmayan 2 taksonun, 64’ü LC, 5’i VU, 3’ü NT ve 2’si EN risk kategorisindedir. Bölgede belirlenen taksonların hayat formlarına göre dağılımları ise şöyledir; 421’i Hemikriptofit, 300’ü Terofit, 206’sı Kriptofit, 111’i Kamefit, 64’ü Makrofanerofit, 30’u Nanofanerofit, 15’i Vasküler parazit ve 3’ü Hidrofittir. İçerdiği takson sayısı bakımından en büyük 13 familya sırasıyla şöyledir; Asteraceae 124 , Lamiaceae 84 , Fabaceae 80 , Poaceae 76 , Brassicaceae 57 , Apiaceae 52 , Liliaceae 45 , Scrophulariaceae 41 , Boraginaceae 38 , Caryophyllaceae 37 , Orchidaceae 33 , Rosaceae ve Ranunculaceae 27 . İçerdiği takson sayısı bakımından en büyük 21 cins ise şöyledir; Euphorbia 16 , Trifolium, Veronica ve Salvia 15 , Vicia 14 , Astragalus 13 , Centaurea ve Orchis 12 , Lathyrus ve Allium 11 , Alyssum, Silene, Hypericum ve Carex 10 , Verbascum ve Orobanche 9 , Ranunculus, Geranium, Stachys, Ornithogalum ve Crocus 8 . Ayrıca, belirlenen 175 taksonun A3 karesi için yeni kare kaydı niteliğinde olduğu belirlenmiştir. Ayrıca elde edilen veriler araştırma alanın yakın bölgelerinde yapılan çalışmalar ile karşılaştırılarak yorumlanmıştır. Bölgede floristik yapıyı tehdit eden unsurlar belirlenerek koruma önerilerinde bulunulmuştur
39. Anatomical, morphological and ecological studies on Origanum onites and O. majorana Lamiaceae
- Author
-
TEMEL, Mehmet and TOKUR, Süleyman
- Subjects
Origanum,anatomy,morphology,ecology ,Origanum,anatomi,morfoloji,ekoloji - Abstract
The aim of this study was to examine the morphological, anatomical and ecological features of two Origanum L. species Origanum onites L., O. majorana L. distributed in West Anatolian region. For morphological studies, O. majorana has tomentose hair, erect or ascending and paniculate inflorescence. O. onites has glandular pilose hair and corimbus inflorescence. There are differences in root anatomy. O. majorana has much hairy stem. Both species have uni-layer isodiametric epidermis, collenchyma, 1-2 layer endodermis, collateral vascular bundles, pith rays, but pith has different shape of parenchymatous cells. Leaves of both species are dorsiventral and uni- layer epidermal structure. O. majorana has much hairs. Stomatal frequency and peltate glandular trichomes are different. Habitats, physical and chemical properties of soil show differences ecologically, Bu çalışma Batı Anadolu Böldesi’nde farklı lokalitelerde yayılış gösteren 2 Origanum L. türünün Origanum onites L., O. majorana L. anatomik, morfolojik ve ekolojik özelliklerini incelemek amacıyla yapılmıştır. İncelenen türlerden O. majorana' da gövdenin tomentos tüylü, dik veya yaslanıcı, çiçek durumunun ise panikulat olduğu; O. anites' de ise gövdenin glandular pilos tüylü, çiçek durumunun ise yalancı korimbus şeklinde olduğu görülmüştür. Kök anatomisinde mantarlaşmış dokularda farklılıklar görülürken, gövdede ise O. majorana' da tüyler bulunmaktadır. Her iki tür tek sıralı izodiyametrik epidermal hücre, köşe kollenkiması, 1-2 sıralı endodermis, açık kollateral iletim demetleri ve öz kolları bakımından benzerlik; parankimatik öz hücreleri ise farklılık göstermektedir. Her iki türün yaprakları dorsiventral ve tek sıralı epidermal yapı gösterir. O. majorana’ da tüyler daha yoğundur. Stoma frekansları ve peltat salgı tüyleri birbirinden farklılık göstermektedir. Ekolojik açıdan, türlerin yetişme ortamları, toprağın fiziksel ve kimyasal özellikleri farklıdır
40. HEKİMDAĞ (BOZDAĞ) FLORASI, ESKİŞEHİR.
- Author
-
ARDIÇ, Murat, KOYUNCU, Onur, and TOKUR, Süleyman
- Subjects
- *
ENDEMIC plants , *PLANTS , *BOTANY - Abstract
In this study the flora of Eskişehir Hekimdağ (Bozdağ) were investigated. According to Davis's grid system, the research area lies in B3 square. The plant samples collected in this region and determined that there are 59 families, as well as 467 species and subspecies taxa belonging to 219 genera. The phytogeographical distribution is as follows: 49 Mediterranean, 31 Euro-Siberian, 19 Irano-Turanian, 6 Euxin and 362 unknown or other-regional elements. The largest families are Asteraceae (50), Fabaceae (38), Lamiaceae (24), Poaceae (21) and Liliaceae (18) in terms of the number of species and subspecies included. Genera represented by the highest number of species are Centaurea (7), Alyssum (6), Silene, Astragalus, Trifolium, Lathyrus ve Campanula (5) . The number of endemic taxa within the study area is 41 (10.86%). 13 taxa are new records for the B3 square. [ABSTRACT FROM AUTHOR]
- Published
- 2010
41. Bazı orman ağaçlarının kaplı fidan üretiminde kap boyutlarının fidanın morfolojik ve fizyolojik özelliklerine etkileri
- Author
-
Perk, Bilgen, Tokur, Süleyman, Alptekin, C. Ünal, Biyoloji Anabilim Dalı, Alptekin, Ünal, and ESOGÜ, Fen Edebiyat Fakültesi, Biyoloji Anabilim Dalı
- Subjects
Fertilizer Dose ,Gübre Dozu ,Seedling production ,Botany ,Anatolian Black Pine ,Container Depth (Container Type) ,Toros Sediri ,Kaplı Fidan ,Botanik ,Seedling height ,Anadolu Karaçamı ,Taurus Cedar ,Kap Derinligi (Kap Tipi) ,Seedling growth ,Biology ,Biyoloji - Abstract
Yarı kurak bölgelerde yapılan ağaçlandırma çalışmalarında, kaplı fidan kullanımı başarıyı önemli ölçüde arttırmaktadır. Dikimde tutma başarısını kap derinliği yani boyutu da etkilemektedir.Türkiye'de yarı kurak alanların ağaçlandırmalarında en çok kullanılan türler Anadolu karaçamı (Pinus nigra Arn. subsp. pallasiana (Lamb.) Holmboe) ve Toros sediri (Cedrus libani A.Rich)'dir. Bu türlerin fidanlık aşamasındaki üretiminde uygun kap derinliği ve gübre dozunun belirlenmesi ağaçlandırma başarısını etkilemektedir. Bu çalışma Eskişehir Orman Fidanlığı'nda her iki tür için, şekilleri aynı, ancak derinlikleri farklı ( 10 cm, 13 cm, 16 cm, 19 cm, 22 cm) beş kap tipi ve dört farklı gübre dozunda (kontrol, kontrolden %75 az, kontrolden %50 az ve kontrolden %25 az) üretilen fidanların bazı morfolojik ve fizyolojik özelliklerinin ölçülmesi ve değerlendirilmesini içermektedir. Bu çalışmada uygulanan kontrol gübre dozu, kitlesel fidan üretiminde uygulanan dozdur. Uygulamalar her iki tür için de 1+0 yaşlı fidanlarda yapılmıştır. Kap derinliği ve gübre dozu fidanların morfolojik ve fizyolojik özelliklerini etkilemiştir.Karaçamda fidanlar en iyi gelişmeyi sırasıyla 22 cm ve 16 cm kap tiplerinde ve kontrolden %25 az gübre dozunda göstermiştir. Sedirde ise en iyi gelişme, 16 cm kap tipinde ve kontrolden %25 az gübre dozunda üretilen fidanlarda tespit edilmiştir. Utilization of container seedlings substantially increases success of plantations in semi-arid regions. Container depth i.e. size also affects planting success.Anatolian black pine (Pinus nigra Arn. subsp. pallasiana (Lamb.) Holmboe) and Taurus cedar (Cedrus libani A.Rich) are the mostly used species in plantation of semi-arid areas. Determination of optimum container depth and fertilizer dosage for production of these species at nursery stage affects plantation success. Some morphological and physiological properties of seedlings of both species grown at different containers and different fertilizer dosages in Forest Nursery of Eskişehir Province were measured and evaluated in this study. Five types of containers that have same shape but differing in depth ( 10 cm, 13 cm, 16 cm, 19 cm, 22 cm) were used. Fertilizer doses were arranged according to control dose that is used in mass seedling production. Four different fertilizer dosages (control, 75% less than control, 50% less than control and 25% less than control) were applied in the study. These applications were done with 1+0 aged seedlings for both species. Container types and fertilizer dosages were effective on many morphological and physiological properties of seedlings.The best growth was observed in 22 cm and 16 cm container types respectively and at the fertilizer dosage that 25% less than control in Anatolian black pine. Taurus cedar seedlings were showed best growth in 16 cm container type and at the fertilizer dosage that 25% less than control. 172
- Published
- 2011
42. Morphological, anatomical and cytotaxonomical investigations on some Allium L. species naturally distributed on the Geyve and its environs
- Author
-
Tosun, Zehra, ESOGÜ, Fen Bilimleri Enstitüsü, Tokur, Süleyman, and Biyoloji Anabilim Dalı
- Subjects
Doğal Yayılış ,Botany ,Geyve ,Botanik ,Biology ,Biyoloji - Abstract
GEYVE VE ÇEVRESİNDE DOĞAL YAYILIŞ GÖSTEREN BAZI ALLIUM L.TÜRLERİ ÜZERİNDE MORFOLOJİK, ANATOMİK ve SİTOTAKSONOMİKÇALIŞMALARZehra TOSUNÖZETAnatomik ÇalışmalarBu çalışmada araştırma bitkilerinin kök, gövde ve yaprak enine kesitleri ileyaprak yüzeysel kesitleri incelenmiştir. Allium ampeloprasum L., A. scorodoprasumL., A. szovitsii Regel ve A. stamineum Boiss. türlerinin gövde enine kesitlerindesklerankimatik bir halka bulunmaktadır. A. ampeloprasum L., A. scorodoprasum L.,A. szovitsii Regel ve A. stamineum Boiss. türlerinin gövde enine kesitlerinin genelgörünüşleri yuvarlak-yuvarlağımsı oldukları görülmüştür. Gövdelerde iletimdemetleri dairesel, dağınık bir diziliş gösterip kapalı kolleteral tiptedirler. A.ampeloprasum L. ve A. scorodoprasum L. türlerinin gövde enine kesitlerindemerkezde parankimatik hücrelerden meydana gelmiş bir öz bölgesi bulunmaktadır. A.stamineum Boiss. ve A. szovitsii Regel türlerinde ise merkezde geniş bir öz boşluğubulunmaktadır. Gövde enine kesitlerinde kambiyum tabakası bulunmadığı içinbitkilerin gövdeleri tek yıllık bitkilerin karakteristik anatomik özelliklerinigöstermektedir.Araştırma bitkilerinin yaprakları bifasial tiptedir. A. ampeloprasum L., A.scorodoprasum L., A. szovitsii Regel türlerinin yaprak enine kesitinde alt ve üstepidermisin üzerinde kalınca bir kütikula tabakası bulunmaktadır. A. stamineum Boiss.türünde ise sadece üst epidermiste kalın bir kütikulaya rastlanmıştır, alt epidermisteise kütikula oldukça ince bir tabaka halindedir. Yaprak yüzeysel kesitlerinde,epiderma hücrelerinin boyuna uzamış, birbirine paralel sıralar halindeoldukları görülmüştür. Stomalar anomositik tiptedirler.Araştırma bitkilerinin stoma frekansları yaprak üst epidermisinde enyüksek, %59, A. scorodoprasum L. türünde; en düşük ise, %30, A. szovitsii Regeltüründe bulunmuştur. Yaprak alt epidermisinde ise stoma frekansı en yüksek, %53,A. ampeloprasum L. ve en düşük, %28, A. szovitsii Regel türlerinde saptanmıştır.Ancak A. stamineum Boiss.' un yaprak alt yüzeyinde stomaya rastlanmamıştır.Sitotaksonomik ÇalışmalarAraştırma bitkilerinden A. ampeloprasum L. un 2n= 40 ve A. myrianthumBoiss. bitkisinin ise 2n= 16 kromozomlu diploid bitkiler oldukları saptanmıştır.A. ampeloprasum L. ve A. myrianthum Boiss. türlerinin kromozomlarıoldukça büyük olup kromozom morfolojilerinin incelenmesi için 6 saatkolşisin+buz ve 8-hidroksi kinolin+buz uygulaması yapılarak ancakkromozomların birbirinden ayrılması sağlanabilmiştir. Her iki türde de herhangibir mitoz anomalisine rastlanmamıştır. MORPHOLOGICAL, ANATOMICAL AND CYTOTAXONOMICALINVESTIGATIONS ON SOME ALLIUM L. SPECIES NATURALLYDISTRIBUTED ON THE GEYVE AND ITS ENVIRONSZehra TOSUNSUMMARYAnatomycal StudiesIn this study root, stem and leaf cross sections and leaf surface sections of theresearch plants were studied. There exists a cykleranchymatic hoop on the body crosssections of the Allium ampeloprasum L, A. scorodoprasum L, A. szovitsii Regel and A.stamineum Boiss. species. The general appearances of the stem cross sections of the A.ampeloprasum L, A. scorodoprasum L., A. szovitsii Regel and A. stamineum Boiss.species were observed to be general round-roundish. The transmission bunches on thestems shows circular, scattered arranging and they are in closed collateral types. Thereis a core area consisting of the parenchymatic cells on the center of the stem crosssections of the A. ampeloprasum L, A. scorodoprasum types. There is a wide corespace on the center of the A. stamineum Boiss. and L, A. szovitsii Regel species. Sincethere is not a cambium layer on the stem cross sections, the stems of the plants showsthe characteristic anatomical features of the one year plants .The leaves of the research plants are in bifasial type. There is a thick cuticlelayer on the bottom and upper epidermis of the leaf cross sections of the A.ampeloprasum L., A. scorodoprasum L., A. szovitsii Regel species. On A. stamineumBoisss. species only a thick cuticle has been seen on the upper epidermis and the cuticleon bottom epidermis is in form of very thin layer. It was observed that the epidarmacells on the leaf cross sections lengthened longitudinally and in row parallel to eachother.The stoma frequencies of the research plants on leaf upper epidermis was foundhighest % 59 in A. scorodoprasum L. species, and lowest %30 in A. szovitsii Regelspecies. On leaf bottom epidermis stome frequency has been detected highest % 53 onA . ampeloprasum L. and lowest %28 on A. szovitsii Regel species. But no stoma hasbeen found on the leaf bottom surface of the A. stamineum Boiss.Cytotaxonomical StudiesIt has been detected the research plants A. ampeloprasum is 2n=40 and A.myrianthum Boiss. is 2n=16 chromosome diploid plants.The chromosomes of the A. ampeloprasum L. and A. myrianthum Boiss. species areextremely big only the discrimination of the chromosomes for the examination of theirmorphologies have been provided after the application of kolşisin+ice and 8- hidroxykinolyn+ice for 6 hours. No mitosis anomaly has been detected on each specie. 82
- Published
- 2007
43. Eskişehir ve çevresinde doğal yayılış gösteren bazı Ornithogalum L. türleri üzerinde morfolojik, anatomik ve sitotaksonomik çalışmalar
- Author
-
Öztürk, Derviş, Tokur, Süleyman, Biyoloji Anabilim Dalı, and ESOGÜ, Fen Edebiyat Fakültesi, Biyoloji Bölümü
- Subjects
Ornithogalum L ,Karyotip ,Anatomi ,İdiyogram ,Sitotaksonomi ,Biology ,Biyoloji - Abstract
Anatomik ÇalışmalarBu çalışmada araştırma bitkilerinin kök, gövde ve yaprak enine kesitleri ile yaprak yüzeysel kesitleri incelenmiştir. Anatomik özellikler bakımından türler arasındaki benzerlik ve farklılıklar belirlenmiştir. Ornithogalum L. türlerinden O.fimbriatum Willd., O. armeniacum Baker, O. alpigenum Stapf, O. comosum L., O. lanceolatum Labill., O. montanum Cyr., O. oligophyllum E.D.Clarke, O. prenaicum, O. sphaerocarpum Kerner, O. sigmoideum Freyn & Sint. ve O. umbellatum L. tek yıllık bitkilerin karakteristik anatomik özelliklerini göstermektedirler.Yaprak enine kesitlerinde; O. fimbriatum Willd., O. alpigenum Stapf, O. comosum L., O. lanceolatum Labill., O.prenaicum L. ve O.sphaerocarpum Kerner yaprak kesitleri bifasiyaldir. O.armeniacum Baker, O.montanum Cyr., O.oligophyllum E.D.Clarke, O.sigmoideum Freyn & Sint. ve O.umbellatum L. isolateral tipte yaprak oldukları gözlenmiştir. Yaprak yüzeysel kesitlerinde, epiderma hücrelerinin boyuna uzamış, birbirine paralel sıralar halinde oldukları görülmüştür. Stomalar anomositik tiptedirler.Sitotaksonomik ÇalışmalarBu araştırmada Eskişehir'de doğal yayılış gösteren Liliaceae familyasından Ornithogalum L. genusuna ait bazı türlerin sitotaksonomik özellikleri incelenmiştir.Bu çalışmada, O. comosum L., O.pyrenaicum L., O.montanum Cyr. ve O.sigmoideum Freyn & Sint. türlerinin kromozom sayımları ve karyotip analizleri yapılmıştır. Karyotip çalışmalarda soğanların çimlendirilmesiyle elde edilen kök uçları kullanılmıştır. Elde edilen sonuçlara göre, O. montanum Cyr. 2n=14, O. comosum L. 2n=20, O .pyrenaicum 2n=24, O. sigmoideum Freyn & Sint 2n=20'dir ve diploid bitkiler oldukları saptanmıştır. Çalışılan türlerde herhangi bir mitoz anomalisine rastlanmamıştır.Anahtar Kelimeler: Anatomi, Ornithogalum L., Karyotip, İdiyogram, Sitotaksonomi. Anatomic StudiesIn this study, transversely cross-section of the root, body and leaf and superficial cross-section of the leaf of the studied plants has been examined. The recemblance and the diversities between the species in point of anatomic features has been determined. There is a sclerantimatic circle (ring) in the transversely cross-section of body of the species of Ornithogalum L. In the transversely cross-section of body there is a core region in the center, formed parankimatic cells. Because of not having cambium layer in the transversely cross-section of the bodies, the bodies of the plants show same charecteristic anatomic features with the single years old plants. On the transversely anatomic cross-section of the body there has been observed pilos type feathers on the O. fimbriatum, O. armeniacum species. On the O. alpigenum, O. comosum, O. lanceolatum, O. montanum, O. oligophyllum, O. prenaicum, O. sphaerocarpum, O. sigmoideum and O. umbellatum there has not been observed any feathers conformation (structure).In the transversely cross-section of leaf, O. fimbriatum, O. alpigenum, O. comosum, O. lanceolatum, O. prenaicum and O. sphaerocarpum leafs cross-section are bifasial. O. armeniacum, O. montanum, O. oligophyllum, O. sigmoideum, O. umbellatum , its been observed that isolateral leayf type. In the superficial cross-section of the leaf, its been observed that the epiderma cells has been extenden lengthwise and paralel lines. The stomas are anomositik type.Cytotocsonomic StudiesIn this research, Cytotaxonomic features of the some species has been exemined which belongs to Ornithogalum L. genus in the Liliaceae family which has been naturally spreaded in Eskişehir. In this study choromosome numbers and caryotype analises of the, O. comosum L., O. sphaerocarpum Kerner, O. montanum Cyr. and O. sigmoideum Freyn & Sint. species has been studied. On the caryotype studies the root tip (end) which has been derived by germinating the onions has been used. According to the result that we gathered its been determined that O. montanum 2n=14, O. comosum 2n=20, O. sphaerocarpum 2n=24 and O. sigmoideum 2n=20 and its been determined also they are diploids. Non of the species has anomalies thats been studied in our research.Keywords: Anatomy, Ornithogalum L., Karyotype, Cytotaxonomy, Eskişehir. 131
- Published
- 2007
44. Geyve (A3: Sakarya)'de doğal yayılış gösteren bazı bitkiler üzerinde sitotaksonomik çalışmalar
- Author
-
Yaylacı, Ömer Koray, Tokur, Süleyman, Biyoloji Anabilim Dalı, and ESOGÜ, Fen Edebiyat Fakültesi, Biyoloji Anabilim Dalı
- Subjects
Sitotaksenemik ,Doğal Yayılış ,Botany ,Botanik ,Biology ,Biyoloji - Abstract
ÖZETBu araştırmada Geyve (A3: Sakarya)'de doğal yayılış gösteren Liliaceaefamilyasından Bellevalia clusiana Griseb., Ornithogalum pyrenaicum L., Muscaricomosum (L.) Miller, Scilla autumnalis L. ve Caryophyllaceae familyasından Silenegallica L., türlerinin bazı morfolojik ve sitotaksonomik özellikleri incelenmiştir.Bu çalışmada, Bellevalia cinsinin endemik türlerinden olan Bellevalia.clusiana'nın, Ornithogalum pyrenaicum, Muscari comosum, Scilla autumnalis ve Silenegallica türlerinin kromozom sayımları ve karyotip analizleri yapılmış ayrıca bazımorfolojik özellikleri incelenmiştir.Karyotipik çalışmalarda Bellevalia clusiana, Ornithogalum pyrenaicum, Muscaricomosum ve Scilla autumnalis türlerine ait soğanların çimlendirilmesiyle elde edilenkök uçları kullanılmıştır. Silene gallica'nın kök uçları ise türün tohumlarınınçimlendirilmesiyle elde edilmişlerdir. Somatik hücrelerin bulunduğu kök uçlarına öntespit 8-Hidroksikinolin, tespit % 100 saf glasial asetik asit ve hidroliz 1 N HCl gibiişlemlerden sonra aseto orsein boyama metodu uygulanmıştır. Bölünmenin en fazlaolduğu kök ucu primer meristem hücrelerinde, metafaz kromozomları sayısal vemorfolojik yönden incelenmiştir.Bu çalışmada, yurdumuzda doğal yayılış gösteren Liliaceae (Liliopsida) veCaryophyllaceae (Magnoliopsida) familyalarına dahil beş türün bazı sitotaksonomiközellikleri belirlenmiştir. Elde edilen sonuçlara göre; Bellevalia clusiana 2n=16,Ornihogalum pyrenaicum 2n=24, Muscari comosum 2n=18, Scilla autumnalis 2n=14,Silene gallica 2n=24'tür. Türlerin kromozom sayıları bundan önce bazı araştırıcılartarafından Türkiye dışında da yayılış gösteren bu türlerde tespit edilen kromozomsayıları ile uyum göstermektedir.Bellevalia clusiana türünde kromozomların metasentrik (I. kromozom),subtelosentrik (II. kromozom) ve submetasentrik sentromer durumlu (III. ve IV.kromozomlar) oldukları belirlenmiştir.Ornithogalum pyrenaicum türünde de kromozomların metasentrik (I., VII.,VIII., XI. ve XII. kromozomlar), submetasentrik (II., IV., V., IX. ve X. kromozomlar)subtelosentrik sentromer (III. ve VI. kromozomlar) durumludurlar.Bu çalışmada ayrıca türlerin bazı morfolojik özellikleri üzerinde de durulmuştur.Anahtar Kelimeler: Bellevalia clusiana Griseb., Ornithogalum pyrenaicum L., Muscaricomosum (L.) Miller, Scilla autumnalis L., Silene gallica L., Kromozom sayısı,Karyotip, Sitotaksonomi, Endemik, Geofit SUMMARYIn this research, Bellevalia clusiana Griseb., Ornithogalum pyrenaicum L.,Muscari comosum (L.) Miller and Scilla autumnalis L. species belonging to theLiliaceae and Silene gallica L. species belonging to the Caryophyllaceae, which arenaturally distributed in the Geyve (Sakarya) area located in A3 grid squares have beenstudied morphologically and cytotaxonomically.In this research, chromosomes of Bellevalia clusiana, which is an endemicspecies of Bellevalia, Ornithogalum pyrenaicum, Muscari comosum, Scilla autumnalisand Silene gallica were counted and karyotype analysis were done; also some of theirmorphological peculiarities were examined. In the karyotypical study, the root tipswhich were obtained from seedlings originated from the onions belong to the Bellevaliaclusiana, Ornithogalum pyrenaicum, Muscari comosum and Scilla autumnalis species,on the other hand the root tips which were obtained from seedlings originated from theseeds belong to the Silene gallica species were used. After the processes such as pre-fix(8-Hidroksikinolin), fix (Glacial acetic acid 100 %), and hydrolysis (1 N HCl) on theroot tips where somatic cells exist, the Aceto-orcein stain method was applied. Themetaphase chromosomes on the primary root tips where meristematik cell divisionswere most active, were counted and studied morphologically.The present communication involves studies on the chromosome numbers offive species; belonging to the families Liliaceae (Liliopsida) and Caryophyllaceae(Magnoliopsida), widely distributed in Turkey. Results show that the chromosomenumber of Bellevalia clusiana is 2n=16, Ornihogalum pyrenaicum is 2n=24, Muscaricomosum is 2n=18, Scilla autumnalis is 2n=14 and Silene gallica is 2n=24. Our resultsare fullagrement with the counts made on these species by investigators in othercountries.The chromosomes of Bellevalia clusiana species were determined that chromosomesare metasentric (I. chromosome), subtelosentric (II. chromosome) and submetasentric(III. and IV. chromosomes) centromer. Also the chromosomes of the Ornithogalumpyrenaicum species are of the metasentric (I., VII., VIII., XI. and XII. chromosomes),submetasentric (II., IV, V., IX. and X. chromosomes) and subtelosentric (III. and IV.chromosomes) centromer. In addition, in this study, some morphological peculiaritieswere examined.Key Words: Bellevalia clusiana Griseb., Ornithogalum pyrenaicum L., Muscaricomosum (L.) Miller, Scilla autumnalis L., Silene gallica L., Chromosome number,Karyotype, Cytotaxonomy, Endemic, Geophyte. 63
- Published
- 2006
45. Bor toksisitesinin nohut (Cicer arietinum L.)bitkisinde bazı fizyolojik ve biyokimyasal özellikler üzerindeki etkileri
- Author
-
Ardıç, Murat, Tokur, Süleyman, Türkan, İsmail, Biyoloji Anabilim Dalı, and ESOGÜ, Fen-Edebiyat Fakültesi, Biyoloji Bölümü
- Subjects
Antioxidant Enzymes ,Bor toksisitesi ,Botany ,Antioksidant enzimler ,Botanik ,Nohut (Cicer arietinum L.) ,Biology ,Chickpea (Cicer arietinum L.) ,Biyoloji ,Boron Toxicity - Abstract
BOR TOKSİSİTESİNİN NOHUT (Cicer arietinum L.) BİTKİSİNİN BAZIFİZYOLOJİK VE BİYOKİMYASAL ÖZELLİKLERİ ÜZERİNDEKİ ETKİSİMURAT ARDIÇÖZETBor elementi (B); bitkiler için gerekli optimum miktarı ile toksisite sınırı, çok yakınolan bir mikro elementtir. Kurak ve yarıkurak bölgelerde soğuk hava ile birlikte sıklıklagörülen bor toksisitesi, ülkemizin özellikle Orta Anadolu Platosunda önemli bir problemolarak karşımıza çıkmaktadır.Nohut (Cicer arietinum L.) bitkisinin anavatanı Anadolu olup ilk çağlardangünümüze değin tarımı yapılan ekonomik değeri yüksek olan bitkilerden biridir.Bu çalışmada, bor stresine karşı dayanıklılık dereceleri bilinmeyen; iki nohut (Cicerarietinum L.) kültür formuna (kuraklığa toleranslı Gökçe ve kuraklığa duyarlı Küsmen 99)100 mM ve 400 mM B uygulamasının oluşturduğu toksisite stresi; büyüme parametreleri(kök ve gövde), bağıl su içeriği, net fotosentetik verim, bitkilerde biriken B miktarı, prolin,malondialdehit miktarları ve süperoksit dismutaz izozimleri (SOD), askorbat peroksidaz(AP), katalaz (CAT), peroksidaz (POX) ve glutasyon reduktaz (GR) gibi antioksidantenzim aktiviteleri bakımından karşılaştırmalı olarak incelenmiştir.Gökçe ve Küsmen 99 nohut çeşitlerinde B toksisitesi; etkisini ilk önce araştırmabitkilerinin yapraklarında nekrotik bölgelerin oluşumuyla göstermiş, daha sonra da kök vegövde gelişiminin etkilendiği görülmüştür. Küsmen 99'da gelişim evresinde meydanagelen zarar Gökçe kültür çeşidine kıyasla daha fazladır. Bitkilerde B sırasıyla en fazlayapraklarda, gövdelerde, en az ise köklerde birikmiştir. Küsmen 99 nohut çeşidinde birikenB miktarı Gökçe nohut çeşidinden daha fazladır.Gökçe ve Küsmen 99 nohut çeşitlerinde süperoksitdismutaz (SOD), askorbatperoksidaz (AP) ve prolin miktarlarında artış; peroksidaz (POX) miktarlarında ise azalmabelirlenmiştir. Gökçe nohut çeşitinde katalaz (CAT) ve glutasyon redüktaz (GR)miktarında artış; Küsmen 99 nohut çeşitinde katalaz (CAT) ve glutasyon redüktaz (GR)miktarında azalma belirlenmiştir.Çalışmamızda B toksisitesinin her iki nohut çeşidinde de strese karşı savunmamekanizmaları işlemiş, kuraklığa toleranslı Gökçe nohut çeşidinin, kuraklığa duyarlıKüsmen 99 nohut çeşidine göre B toksisite stresine daha dayanıklı olduğu belirlenmiştir.Anahtar kelimeler: Antioksidant enzimler, Bor toksisitesi, Nohut (Cicer arietinumL.) EFFECTS OF BORON TOXICITY ON SOME PHYSIOLOGICAL ANDBIOCHEMICAL CHARACTERISTICS OF CHICKPEA (Cicer arietinum L.)MURAT ARDIÇSUMMARYThe boron element is a microelement with optimum amount and its toxicityboundaries are very close to each other. Boron toxicity, frequently seen in arid andsemiarid regions in cold weather, is an important problem in the Central AnatolianPlateau.The chickpea plant, which originated in Anatolia, has high economical value andit has been cultivated since ancient times.In this study, the effect of boron toxicity stress on two chickpea varieties (Gökçe,which is tolerant to drought and Küsmen 99, which is sensitive to drought), withunknown boron stress tolerance capacity, were investigated comparatively through twodifferent (100 mM and 400 mM) boric acid concentrations. Boron has been studied interms of growth parameters, relative water content, net photosynthetic efficiency,accumulation of Boron elements in the plant, proline, malondialdehyde contents andactivities of some antioxidant enzymes such as superoxide dismutase isozymes,ascorbate peroxidase, catalase, peroxidase and glutathione reductase in two chickpea(Cicer arietinum L.) cultivars differing in boron toxicity tolerance comparatively.The first boron toxicity effect appeared as necrotic formation on leaves and laternegative effect was observed on shoots and roots. Damage to Küsmen 99 was biiggerthan that to Gökçe. Boron element was accumulated in both cultivars by order ofleaves, shoots and roots. Boron was accumulated much more in Küsmen 99 than inGökçe.It has been determined that in Gökçe and Küsmen 99, activities of superoxidedismutase (SOD), ascorbate peroxidase (APOX) and proline increased, peroxidase(POX) decreased. On the other hand, in Gökçe, activities of catalase (CAT),glutathione reductase (GR) increased. In Küsmen 99, activities of catalase (CAT),glutathione reductase (GR) decreased.These findings suggest that both Gökçe, which is tolerant to drought, and Küsmen99, which is sensitive to drought defense system against effect of boron toxicity,worked. Gökçe cultivar is more tolerant to boron than is Küsmen 99.Key words: Antioxidant enzymes , Boron toxicity, Chickpea (Cicer arietinum L.) 95
- Published
- 2006
46. Eskişehir ili atmosferik polenleri
- Author
-
Potoğlu Erkara, İsmühan, Tokur, Süleyman, Pehlivan, Sevil, and Diğer
- Subjects
Biology ,Biyoloji - Abstract
ÖZET Eskişehir ili atmosferik polenlerini saptamak amacıyla yapılan bu çalışmada araştırma bölgesi atmosferinde 2000-2001 yıllan arasında, iki yıllık süre içinde 45 taksona ait toplam 47082 adet polen tespit edilmiştir. Bunların 19141 'i 2000, 27941 'i ise 2001 yılında saptanmışlardır. Araştırma bölgesinde yer alan Meşelik Kampusu' nde 2000-2001 yılları arasındaki bu iki yıllık süre içinde 42 taksona ait toplam 6885 adet polen tespit edilmiştir. Bu polenlerin 2543 'ü 2000, 4342'si ise 2001 yılında saptanmışlardır. Araştırma süresince Yunus Emre Kampüsü'nde 44 taksona ait toplam 29246 adet polen tespit edilmiştir. Bu polenlerin 1 1387'si 2000, 17859'u ise 2001 yılında belirlenmişlerdir. Araştırma süresince îki Eylül Kampüsü'nde ise 44 taksona ait toplam 10960 adet polen tespit edilmiş olup bunların 5208'i 2000, 5752'si ise 2001 yılında saptanmışlardır. Araştırma bölgesinde bu iki yıllık süre içinde saptanmış olan toplam polen miktarının 38519'u odunsu (%81), 8275 'i otsu (%18) ve 288 'i ise tanımlanamayan taksonlara (%1) aittirler. Eskişehir atmosferinde tespit edilen 45 taksondan 26'sının odunsu, 19'unun ise otsu bitkiler oldukları görülmüştür. 2000-2001 yıllan arasında yapılan bu aeropalinolojik çalışmada araştırma bölgesinde Pinaceae, Salix sp., Chenopodiaceae / Amaranthaceae, Cupressaceae ve Poaceae familyası bitkilerinin polenlerinin atmosferde, Eskişehir havasında, belirli süreler içinde en yoğun polenler oldukları saptanmıştır. Bu aeropalinolojik çalışmada gravimetrik metod ve Durham aracı kullanılmış olup bu iki yıllık, 2000-2001 yılları arasında, süre içinde gerek takson çeşitliliği gerekse polenlerin yoğunluğu bakımından en. fazla polen Mayıs ayında tesbit edilmiştir. Her bir taksonun polenlerinin cm2'ye düşen yıllık, aylık ve günlük miktarları bulunarak araştırma bölgesi için 2000-2001 yıllarına ait bir polen takvimi hazırlanmıştır. Sonuçlar meteorolojik faktörlerle karşılaştırıldığında, havadaki polen konsantrasyonu ile meteorolojik koşullar arasında yakın bir ilişkinin bulunduğu saptanmıştır. Yağışlardan sonra, artan hava sıcaklığı ve rüzgar ile tozlaşmanın da arttığı, ayrıca yüksek sıcaklık ve nisbi nemin de havadaki polenlerin sayısal olarak da artmasına olumlu etkiler yaptıkları görülmüştür. Anahtar Kelimeler: Eskişehir, polen, polen takvimi VI SUMMARY The purpose of this study was to determine atmospheric pollens in the city of Eskişehir between 2000 and 2001, and 47 082 pollens belonging to 45 taxa were determined in two years. Of these pollens, 19 141 were determined in 2000, while the rest (27941) were determined in 2001. 6885 pollens belonging to 42 taxa were determined on the campus of Meşelik, Osmangazi University during this period. Of these, 2543 were determined in 2000 and 4342 were determined in 2001. 29 246 pollens belonging to 44 taxa were determined on the campus of Yunus Emre, Anadolu University. Of these, 1 1 387 were determined in 2000, while 17 859 were determined in 2001. 10 960 pollens belonging to 44 taxa were determined on the campus of İki Eylül, Anadolu University during this period (2000-2001). Of these, 5208 were determined in 2000 and 5752 were determined in 2001. 38 519 (% 81) of all the pollens determined were arboreal and 8275 (% 18) were non-arboreal, while 288 (% 1) could not be identified. 26 of the 45 taxa found in the atmosphere of Eskişehir were arboreal, while 19 were non-arboreal. As a result of this aeropaynological study, Pinaceae, Saiix, Chenopodiaceae / Amaranthaceae, Cupressaceae and Gramineae (Poaceae) were determined to be the most abundantly pollens occurring in certain periods of the year in the study area. Durham and the gravimetric method were used for the application of our study. With respect to both diversity of the taxa and density of the pollens, the highest amounts of pollens were recorded in May (54.36 %). A calendar was established for the pollens determined in 2000-2001 in view of annual, monthly and daily numbers of taxa fail per cm2. A comparison between the results and meteorological factors revealed a close relationship between pollen concentrations in the air and meteorological conditions. An increase in pollination due to increasing temperatures and the wind was determined. In addition, it was concluded that high temperatures and relative humidity were also effective in increasing the number of pollens in the air. Key words: Eskişehir, pollen, pollen calendar 240
- Published
- 2005
47. Balıkdamı (Sivrihisar-Eskişehir) bölgesi epilitik ve epifitik alglerinin flora yönünden araştırılması
- Author
-
Çoban, Orhan, Tokur, Süleyman, ESOGÜ, Fen Edebiyat Fakültesi, Biyoloji Anabilim Dalı, and Biyoloji Anabilim Dalı
- Subjects
Sivrihisar ,Algae flora ,Botany ,Botanik ,Epilithic alga ,Biology ,Balık Damı ,Biyoloji ,Epiphytic alga - Abstract
Bu çalışma Ekim 2002 ile Ağustos 2003 tarihleri arasında, Eskişehir ili sınırlarıiçinde yer alan Sivrihisar Balıkdamı bölgesinde yapılmıştır (B3). Çalışmada bölgede yeralan epilitik ve epifitik algler floristik olarak incelenmiştir.Araştırma bölgesinde belirlenen 5 istasyondan epilitik ve epifitik alg örnekleritoplanmıştır. Yapılan incelemede epilitik ve epifitik alg toplulukları içerisinde,diatomelerin hem tür hem de hücre sayısı olarak oldukça önemli bir kısmınıoluşturdukları saptanmıştır. Bu çalışmada Bacillariophyta'ya ait 42, Chlorophyta'ya ait5, Cyanophyta'ya ait 1 ve Rhodophyta'ya ait 1, takson olmak üzere toplam 49 algtaksonu tespit edilmiştir. Cocconeis pediculus Ehr., Gomphonema truncatum Ehr.,Navicula cuspidata Kütz., Cymbella affinis Kütz. ve Oscillatoria tenuis C.A. Agardh' unen çok gözlenen taksonlar oldukları belirlenmiştir.Anahtar kelimler: Flora, Alg, Epilitik, Epifitik, Balıkdamı, Sivrihisar, Eskişehir,Türkiye This study, was carried out between October 2002 and August 2003 onSivrihisar Balıkdamı zone which is in the border of Eskişehir. This Study, Epilitic andepiftic algae which to be found in anea, have been examined as a floristic.Epilitic and epifitic algae were obtained from five stations chosen investigationzone. Acording to the results of the study, the diatoms have been found significant interm of the numbers of type and cell among th epilitic and epifiticalgae communities. 49taxa in total belonging to Bacillariphyta?s 42, Chlorophyta?s 5, Cyanophyta?s 1,Rhodophyta?s 1 have been determined. Cocconeis pediculus Ehr., Gomphonematruncatum Ehr., Navicula cuspidata Kütz., Cymbella affinis Kütz., Oscillatoria tenuisC.A. Agardh. have been found as the most observed ones within all taxa determined.Key word: Flora, Algae, Epifitic, Epilitic, Balıkdamı, Sivrihisar, Eskişehir,Turkey 57
- Published
- 2005
48. Sündiken Dağlarının karayosunu (musci) florası
- Author
-
Savaroğlu, Filiz, Tokur, Süleyman, Çetin, Barbaros, and Biyoloji Anabilim Dalı
- Subjects
Botany ,Botanik ,Biology ,Biyoloji - Abstract
ÖZET Bu çalışmada, araştırma alanı Sündiken Dağlarından 2000-2002 yıllan arasında 21 familyaya ait 42 cins ve bunlara ait tür ve tür altı kategorisinde 83 takson tanımlanmıştır. Bu taksonların 64' ü Henderson' un kareleme sistemine göre B7 karesi, 69' u ise Eskişehir için yeni kayıt niteliğindedir. İçerdikleri takson sayısı bakımından en büyük familyalar; Pottiaceae (11), Bryaceae (11), Brachytheciaceae (11), Grimmiaceae (8), Orthotrichaceae (5) ve Hypnaceae (5)' dir. İçerdikleri en fazla tür sayılarına göre de; Bryum (10), Grimmia (6), Brachythecium (6), Hypnum (5), Orthotrichum (4), Tortula (4), Syntrichia (3), Encalypta (3) ve Philonotis (3) başlıca büyük cinslerdir. Diîrichum subulatum Hampe, Pottia commutata Limpr., Pohlia delicatula (Hedw.) Grout, Bryum intermedium (Brid.) Bland., Mnium thomsonü Schimp., Philonotis rigida Brid. ve Entodon concinnus (De Not.) Paris yurdumuzda çok seyrek rastlanan türler olup bitkilerin yetiştikleri lokaliteler bu çalışmada ilk kez verilmiştir. Araştırma bölgesinde tespit edilmiş olan yapraklı karayosunu türlerinin büyük çoğunluğu (% 67.46) diğer deyişle 56 takson akrokarp, diğer (% 32.53) 27 takson ise pleurokarptir. Bu olgu araştırma bölgesinin yan kurak karakterli oluşu ile ilgilidir. Anahtar Kelimeler: Bryophyta, Karayosunu, Flora, Sündiken Dağları. Vİ SUMMARY A total of 83 taxa and 42 genera belonging to 21 families were determined in our study, conducted in the Sundiken Mountains between 2000 and 2002. 64 of these taxa were recorded as B7 grid-square in accordance with the system by Henderson. Another 69 of these taxa were recorded for the first time in Eskişehir. The largest families in terms of their taxa numbers were as follows; Pottiaceae (11), Bryaceae (11), Brachytheciaceae (11), Grimmiaceae (8), Orthotrkhaceae (5) and Hypnaceae (5). As to the number of the species they include, they were as follows; Bryum (10), Grimmia (6), Brachythecium (6), Hypnum (5), Orthoîrichum (4), Tortula (4), Syntrichia (3), Encalypta (3) and Philonotis (3). Such species as Diirichum subulatum Hampe, Poitia commutata Limpr., Pohlia delicatula (Hedw.) Grout, Bryum intermedium (Brid.) Bland., Mniwn thomsonii Schimp., Philonotis rigida Brid. and Entodon concinnus (De Not.) Paris are some of the rarest species found in our country and these localities have been mentioned for the first time. The majority of the moss species determined in the study area were taxa acrocarp (56 taxa, % 67.46) and the rest were pleurocarp (27 taxa, % 32.53). This was attributed to the fact that the study area has a semi-arid characteristic. Key Words: Bryophyte, Moss, Flora, Sundiken Mountains. 321
- Published
- 2005
49. Eskişehir ve çevresinde tarım alanlarında görülen tarla yabancı otlarının floristik açıdan incelenmesi
- Author
-
Söker, Asuman, Tokur, Süleyman, Biyoloji Anabilim Dalı, and ESOGÜ, Fen Bilimleri Enstitüsü, Biyoloji Anabilim Dalı
- Subjects
Eskisehir ,Ziraat ,Flora ,Tarla Yabancı otu ,Botany ,Agriculture ,Botanik ,Biology ,Biyoloji - Abstract
IVÖZETBu çalışma Eskişehir ili ve çevresinin bazı tarım alanlarındaki yabancı ot florasıüzerinde gerçekleştirilmiştir. 2003-2004 yılları arasında yapılan bu çalışma sonucundaincelenen tarım alanlarında 43 familya ve 176 cinse ait 335 tür ve türaltı takson tespitedilmiştir.Çalışma alanında tesbit edilmiş olan türlerin 34'ü endemik olup bunların toplamtür sayısına oranı % 10,14'dür. Bu 335 tür ve türaltı taksonun 63'ü (% 18,8) ran-Turan,14'ü (% 4,2) Akdeniz, 10'u (% 3) Doğu Akdeniz, 21'i (% 6,3) Avrupa-Sibirya ve 3'ü (%0,9) Karadeniz fitocoğrafik bölge elementi olup 224 tür ve türaltı taksonun (% 66,8)büyük çoğunluğu çok bölgeli, kozmopolit bitkiler, çok azı ise fitocoğrafik bölgesibilinmeyen taksonlardır.Araştırma bölgesinde tespit edilmiş olan bu bitkilerin hepsi Kapalı TohumluBitkiler (Angiospermae) olup bunların 298'i Çift Çenekli Bitkiler (Magnoliopsida) ve37'si Tek Çenekli Bitkiler (Liliopsida) tür ve türaltı taksonlarıdırlar.Araştırma bölgesindeki bazı tarım alanlarından saptanmış olan tür ve türaltı sayısıbakımından en zengin ilk 10 familya sırasıyla ile Asteraceae (59), Fabaceae (30),Poaceae (26 ), Brassicaceae (22 ), Lamiaceae (17), Apiaceae ve Boraginaceae (16),Scrophulariaceae (13), Papaveraceae ve Ranunculaceae (12), Caryophyllaceae veLiliaceae (10), Polygonaceae ve Chenopodiaceae (9)'dir.Tarla yabancı otu niteliğinde bulunan bu bitkilerin 160'ı tek yıllık (annual), 29'uiki yıllık (biennial) ve 146'sı ise çok yıllık (perennial) bitkilerdir. Perennial bitkilerin 9'urizomlu, 11'i soğanlı (bulb), 6'sı yumrulu (tuberli), 5'i kütük (stout woody stock), 4'ükök koçan (root stock), 7'si çalı ve 2'si ise stolonlu bitkilerdir.Ayrıca en fazla tür ve türaltı taksonlar içeren cinsler sırası ile Centaurea L. (9);Allium L., Anthemis L., Consolida (DC.) Gray, Polygonum L. ve Veronica L. (6);Amaranthus L., Cirsium Mill. ve Vicia L. (5); Orobanche L., Papaver L., Scabioasa L.,Achillea L., Carduus L., Verbascum L., Euphorbia L., Gallium L. ve Medicago L.(4)'dur.Diğer taraftan endemik olan bu taksonların 10'u Eskişehir için, 34'ü ise B3 karesiiçin endemik bitkilerdir.VBu çalışmada belirlenmiş olan bitkilerden 95'i Eskişehir için, 50'si ise B3 karesiiçin yeni kayıt niteliğindedirler.Bu çalışmada incelenen tarım alanlarında tespit edilmiş olan tarla yabancıotlarından, 112'si şeker pancarı (Beta vulgaris L. provar. altissima (Doll) Helm.), 208'ibuğday (Triticum sativum L.), 34'ü nohut (Cicer arietinum L.), 46'sı arpa (Hordeumvulgare L.), 36'sı domates (Lycopersicum esculentum Miller), 22'si yulaf (Avena sativaL.), 13'ü lahana (Brassica oleracea L. var. oleracea L.), 12'si biber (Capsicum annuumL.), 19'u mısır (Zea mays L. ) ve 36'sı kabak (Cucurbita pepo L.) tır.Anahtar Kelimeler: Flora, Tarla Yabancı otu, Eskişehir VIABSTRACTThis study was carried out in the agricultural areas of Eskişehir and environs.Research conducted over a period of two (2003-2004) years determined that there are 335species and susp. taxon belonging to 43 families and 176 genera.The number of endemic species found in the area is 34, which corresponds to %10,14 of the total number of species. Of the 335 species and susp. taxa of flora 63 (%18,8) are ran-Turanian, 14 (% 4,2) are Mediterranean, 10 (% 3) are East Mediterranean,21 (% 6,3) are Euro-Siberian and 3 (% 0,9) are Euxin phytopgeographic area elements.The remaning 224 species (% 66,8) could either be found in more than one area, or theirphytopgeographic area is unknown.All of the 335 species belong to Spermatophyta divison and Angiospermaesubdivision. 298 species and susp. taxon of Angiospermae belong to subclassDicotyledonae, whereas remaning 37 species and susp. taxon belong to the subclassMonocotyledonae in the studied area.The greatest families on the basis of species diversity are Asteraceae (59),Fabaceae (30), Poaceae (26), Brassicaceae (22), Lamiaceae (17), Apiaceae (16) andBoraginaceae (16), Scrophulariaceae (13), Papaveraceae and Ranunculaceae (12),Caryophyllaceae and Liliaceae (10), Polygonaceae and Chenopodiaceae (9).The status of the agricultural wild plants of 160 are annual, 29 are biannual and164 are perennial. 9 of the perennial plants are with rhizome, 11 are with bulb, 6 are withtuberous, 5 are with stout woody stock, 4 are with root stock, 7 are scrup and 2 are withstolon.Likewise, the greatest genera on the basis of the species and susp. taxa diversityare Centaurea L. (9) Allium L., Anthemis L., Consolida (DC.) Gray, Polygonum L. veVeronica L. (6), Amaranthus L., Cirsium Mill. ve Vicia L. (5), and Orobanche L.,Papaver L., Scabioasa L., Achillea L., Carduus L., Verbascum L., Euphorbia L.,Gallium L., Medicago L. (4).On the other hand, 10 of the endemic taxa are endemic for Eskişehir, 34 areendemic for B3 square.In this study 95 of the determined plants are new record for Eskişehir, 50 are forB3 square.VII112 of the agricultural wild plants which are determined in the studied agriculturalfields from sugar beet, (Beta vulgaris L. provar. altissima (Doll) Helm.) 208 are fromwheat (Triticum sativum L.), 34 are from chickpea (Cicer arietinum L.), 46 are frombarley (Hordeum vulgare L.), 36 are from tomatoes (Lycopersicum esculentum Miller),22 are from oats (Avena sativa L), 13 are from cabbage (Brassica oleracea L. var.oleracea L.), 12 are from papper (Capsicum annuum L.), 19 are from corn (Zea mays L.),36 are from pumpkin (Cucurbita pepo L.).Keywords: Flora, Wild Plant, Eskişehir. 169
- Published
- 2005
50. Investigations of floristical and etnobotanical aspect of Geyve (Sakarya) and its environs
- Author
-
Koyuncu, Onur, ESOGÜ, Fen Edebiyat Fakültesi, Biyoloji Anabilim Dalı, Tokur, Süleyman, and Biyoloji Anabilim Dalı
- Subjects
Türkiye ,Sakarya ,Flora ,Etnobotanik ,Botany ,Geyve ,Botanik ,Biology ,Biyoloji - Abstract
GEYVE (SAKARYA) VE ÇEVRESİNİNFLORİSTİK VE ETNOBOTANİK AÇIDAN İNCELENMESİOnur KOYUNCUÖZETBu çalışmada Geyve (Sakarya) ve çevresinin floristik ve etnobotanik özellikleribelirlenmeye çalışılmıştır. Araştırma alanı Grid kareleme sistemine göre A3 karesindedir. Mart2002-Eylül 2005 yılları arasında yapılan bu çalışma sonucunda araştırma alanında 107 familya ve461 cinse ait 932 takson (tür ve türaltı) yer aldığı saptanmıştır.Araştırma alanında, içerdiği takson sayısına göre en büyük 5 familya sırasıyla Asteraceae118 (%12.23), Fabaceae 78 (%8.38), Lamiaceae 63 (%6.77), Brassicaceae 57 (%6.13) vePoaceae 49 (%5.27)'dir. Araştırma alanında en fazla tür ve türaltı takson içeren ilk 5 cins isesırasıyla Veronica 14 (%1.5), Trifolium 14 (%1.5), Orchis 14 (%1.5), Salvia 11, (%1.18) veCentaurea 10 (%1.07)'dır.Çalışma alanındaki endemik tür ve türaltı takson sayısı 54 olup endemizm oranı %5.79'dur. Florayı oluşturan türlerin fitocoğrafik bölgelere göre dağılımı ise Avrupa-Sibiryaelementi 148 (%15.88), Akdeniz elementi 107 (%11.48) ve İran-Turan elementi 57 (%6.12)' dir.Araştırma bölgesinin etnobotanik yapısı incelendiğinde 47 familya ve 66 cinse ait 89 tür vetüraltı taksonun yöre halkı tarafından yiyecek, yakacak, süsleme, süs bitkisi ve tıbbi amaçlarlakullanıldığı tespit edilmiştir. Araştırma bölgesinde Aesculus hippocastanum (At kestanesi)'ungövde kabukları ağrı gidermede, Cerasus avium (Kiraz)'un meyva sapları siroz hastalığıtedavisinde, Cupressus sempervirens (Servi)'in kozalakları öksürük tedavisinde, Cynodon dactylon(Ayrık)'un stolonları ayak şişliklerinin giderilmesinde, Coryllus avellana (Yabani Fındık)'nıngövde kabukları nefes darlığında, Zea mays (Mısır)'ın koçan püskülleri idrar ve iltihap söktürücüolarak, Pistacia terebinthus subsp. palaestina (Menengiç)'nın gövde ve yapraklarının ayakmantarlarının tedavisinde kullanıldığı ilk kez tespit edilmiştir.Anahtar Kelimeler: Flora, Etnobotanik, Geyve, Sakarya, Türkiye INVVESTIGATIONS OF FLORISTICAL AND ETHNOBOTANICALASPECT OF GEYVE (SAKARYA) AND ITS ENVIRONSOnur KOYUNCUSUMMARYIn this research the aim was to determine Geyve's (Sakarya) and its surrounding'sfloristical and etnobotanical features. The research field is at A3 square according to Gridsystem. In this research taking place between March 2000 - September 2005 and 932 taxabelong to 107 families and 461 genera were identified.Acording to the number of taxa, Asteraceae 118 (12.23%), Fabaceae 78 (8.38%),Lamiaceae 63 (6.77%), Brassicaceae 57 (6.13%) and Poaceae 49 (5.27%) are the largestfamilies. The largest genera are Veronica 14 (1.5%), Trifolium 14 (1.5%), Orchis 14 (1.5%),Salvia 11 (1.18%) and Centaurea 10 (1.07%).The number of endemic taxa are 54 and endemism rate is 5.79%. The disturbution ofphytogeographic elements is as follows: Euro-Siberian 148 (15.88%), Mediterranean 107(11.48%) and Irano-Turanian 57 (6.12%).When the etnobotanical form of the investigation field is researched, it is found thatthe 89 taxa belonged to 47 families and 66 genera are used for eating, burning, adornmentplant and in medicine. This research also cover the therapeutic treatments of several diseasessuch as; stem barks of Aesculus hippocastanum (At kestanesi) hasbeen used as ache analgesic,fruit stalks of Cerasus avium (Kiraz) has been used successfuly in medical treatment ofcough; the stolons of Cynodon dactylon (Ayrık) has been used to get ride of foot swollen,stem cortexes of Coryllus avellana (Yabani Fındık) has been used to treat asthma, the corntassels of Zea mays (Mısır) has been used as diuretics and as inflammatory drug and the stemsand leaves of Pistacia terebinthus subsp. palaestina (Menengiç) has been used as antifungaltreatment of foot.Key words: Flora, Ethnobotanic, Geyve, Sakarya, Turkey, 252
- Published
- 2005
Catalog
Discovery Service for Jio Institute Digital Library
For full access to our library's resources, please sign in.