Search

Objective: Adolescence is a phase that takes place 10-19 years of life, in which many changes in the physiological, anatomical, structural and psychological aspects and finally switch to adulthood. Adolescent pregnancies are associated with adverse obstetric and neonatal outcomes. In this study, we aimed to determine the the effect of adolescent age on maternal and neonatal outcomes.Method: In this single-centre retrospective study, maternal and neonatal data were collected from medical records at Malatya Turgut Ozal University Hospital between August 2020 to August 2021.Results: 326 patients met full inclusion criteria (137 adolescent pregnants and 189 control group). The adolescent mothers had lower educational status and were less likely to get adequate antenatal care (p

In this study, it is aimed to investigate theorganizational behavior dimension and organization culture perceptions of theemployees in the wood panel board sector and to determine the relationshipbetween organizational behavior dimension and organization culture. Inaddition, it has been determined whether organizational behavior dimensions andorganization culture levels differ according to enterprises. In this context,researches were carried out in plywood and particle board enterprises operatingin the forest industry industry sector in Ordu and Samsun provinces and a questionnaire was applied to 224 people byface-to-face survey method. Organizational behavior dimension was examined in19 dimensions and organization culture was examined based on Goffe and Jones(2003) classification. As a result of the study, it has been found that theaverage values of organizational behavior tendencies are high and the mostdominant organizational cultures in particle board and plywood enterprises arecommunity culture and profit-making culture, respectively. In addition, it wasfound that there is a weak positive relationship between behavior dimensionsand organization culture, in general., Buçalışmada, ahşap panel levha sektöründe faaliyet gösteren işletmelerdeçalışanların örgütsel davranış boyut ve örgüt kültürü algılarının araştırılmasıve örgütsel davranış boyut ile örgüt kültürü arasında nasıl bir ilişkiolduğunun belirlenmesi amaçlanmıştır. Ayrıca, örgütsel davranış boyutlarının veörgüt kültürü düzeylerinin işletmelere göre farklılık gösterip göstermediğibelirlenmiştir. Bu kapsamda, Ordu ve Samsun illerinde orman endüstri sanayisektöründe faaliyet gösteren kontrplak ve yonga levha tesislerinde araştırmalaryapılmış ve yüz yüze anket yöntemiyle 224 kişiye anketuygulanmıştır. Örgütsel davranış boyutu 19 boyutta ve örgüt kültürü ise Goffeve Jones (2003)’in sınıflandırması baz alınarak incelenmiştir. Çalışmasonucunda, örgütsel davranış eğilimleri ortalama değerlerinin yüksek olduğu veyonga levha ve kontrplak işletmelerinde en baskın örgüt kültürlerinin sırasıylatopluluksal kültür ve kar amacı güden kültür olduğu bulunmuştur. Ayrıca, genelolarak davranış boyutları ile örgüt kültürü arasında pozitif yönlü zayıf birilişkinin olduğu bulunmuştur.

Bu tez, heterojen karga¸sa altında az sayıda ikincil menzil hücresi kullanarak çalışan, aynı zamanda Doppler uyumsuzluklarına karşı gürbüz olan bir uyarlamalı radar detektörü tasarımıyla ilgilidir. Bu amaçla heterojen kargaşa altında alınan gözlemler önce özel tasarlanmış bir hızlı-zaman işleme matrisiyle işlenip, hedef yankısının ikincil menzil hücrelerindeki uzantıları temizlenmektedir. Sonrasında bu temizlenmiş verileri kullanarak, Burg tarafından önerilen parametrik spektrum kestirim metoduyla kargaşanın kovaryans matrisi kestirilmektedir. Kestirilen bu kargaşa uzayı ile hedefin içinde olduğu tahmin edilen hedef uzayı kullanılarak, Generalized Eigenspace operasyonu ile hedef uzayını içerip kargaşa uzayından kaçan, düşük boyutlu bir uzay bulunmaktadır. Hızlı-zaman ekseninde temizlenmiş gözlem verileri, bu yeni bulunan uzaya düşürüldükten sonra, düşük boyutta Kelly detektörü kullanılarak tespit mekanizması çalıştırılmaktadır. Bu tezde yukarıda anlatılan her adım detaylı olarak açıklanmış, Matlab ortamında yapılan gerçekleme sonuçlarıyla da önerilen detektörün başarımı değerlendirilmiş ve literatürdeki diğer detektörlerle kıyaslanmıştır. This thesis is about the design of an adaptive radar detector under heterogeneous clutterenvironment using a small number of secondary data, which is at the same timerobust to Doppler mismatch. To this end, the observations taken from heterogeneousclutter environment are first processed with a specially designed fast-time preprocessingmatrix, cleansing the target contamination in the secondary range cells. Usingthese clean secondary data, the covariance matrix of the clutter is estimated via theparametric spectral estimation method proposed by Burg. Using this clutter spaceand the target space in which the targets are assumed to be in Generalized Eigenspaceoperation, a reduced dimension space which includes the target space and escapesthe clutter space is found. After the observations which are purified in the fast-timedimension are projected in this newfound space, the detection mechanism is activatedusing the reduced dimension Kelly detector. In this thesis, all steps described hereare explained in detail and the performance of the proposed detector is evaluated andcompared with the other detectors in the literature by using the MATLAB simulationresults. 128

İmalat sektörü ve ülke ekonomisi içindeki payı her geçen gün artan orman ürünleri sanayi, yarattığı katma değer ve sağladığı istihdam açısından ülkemizin önemli sektörlerindendir. Literatürde kültürü konusunda tam olarak bir fikir birliğine varılamamış olsa da, işletmelerdeki mevcut kültürleri anlamak, onları doğru bir şekilde yorumlayabilmek ve gerekli görüldüğü zamanlarda stratejik olarak bir yol gösterici olarak kullanabilmek oldukça önemli bir konudur. Günümüz rekabet şartları altında, kültürün önemini tam olarak kavrayamamış örgütlerin uzun dönemde varlıklarını devam ettirebilmeleri oldukça güçtür. Bu kapsamda, Ordu ve Samsun illerinde Orman endüstri sanayi sektöründe faaliyet gösteren Kontrplak ve Yonga Levha Tesislerinde araştırmalar yapılmış ve yüz yüze anket yöntemiyle 224 kişiyle anket uygulanmıştır. Elde edilen veriler çalışanların yaş, medeni durum, işletmedeki pozisyonları, işletmedeki toplam hizmet süreleri, eğitim düzeyleri üzerinden değerlendirilmiş, işletmelerin mevcut örgüt kültürü eğilimleri saptanmaya çalışılmış ve örgütsel davranış boyutları ile örgüt kültürü eğilimleri arasındaki ilişkinin varlığı araştırılmıştır. Bu amaçla elde edilen veriler Anova, t-testi ve korelasyon analizleri kullanılarak yorumlanmıştır. Örgütsel davranış boyutları ve örgüt kültürü eğilimlerine göre anlamlı düzeyde farklılık ortaya koyan ifadeler belirtilmiş, farklılık yaratan ve ilişki gösteren yargıların sonuçları tablolar halinde yorumlanarak gösterilmiştir. Anahtar Kelimeler; Örgüt Kültürü, Orman Ürünleri Sanayi The forest products industry whose manufacturing sector and share in the country's economy is increasing day by day, and it is one of the most important industry for Turkey because of its value added and provide employment opportunity. Notwithstanding there is no consensus in the current literature, it is an important topic to understand the existing cultures in the business, interpret their cultures correctly, and when it is necessary, using the culture as guidance. Under today's competitive conditions, it is quite difficult for organizations that have not fully understood the importance of the culture to continue their existence in the long run.Within this scope, the thesis investigation and a face-to-face questionnaire were applied to 224 people in plywood and chipboard plants which operate in the forest industry at Ordu and Samsun. The current organizational culture trends of business are tried to be identified with the help of the obtained data which are the age, marital status, positions in business, total service periods in operation, education levels; and the existence of an association between organizational culture trends, and dimensions of organizational behavior have been researched. The data obtained for this purpose were interpreted using Anova, t-test and correlation analyzes. It was stated that organizational behavior dimensions and meaningful differences according to organizational culture trends, also the results of judgments that make a difference and relate as interpreted in the tables.Key Words; Organizational Culture, Forest Products Industry 108

Tez (Doktora) -- İstanbul Teknik Üniversitesi, Fen Bilimleri Enstitüsü, 2009, Thesis (PhD) -- İstanbul Technical University, Institute of Science and Technology, 2009, Bu tez çalışmasında yön bulma (DF, direction finding) sistemleri ile telsiz vericilerinin sayılarının ve yerlerinin tespiti için yeni bir yöntem önerilmiştir. Çoklu yansımalı ortamlarda yol sayısını bulmak için ilk basamakta uzamsal yumuşatma algoritması uygulanır. Telsiz vericilerinin sayısının ve yerinin tespitinde MDL (Minimum Description Length) tabanlı ITC (Information Theoretic Criteria) algoritması ile önce ortamdaki yol sayısının daha sonra MUSIC algoritması ile vericilerin yönlerinin belirlenmesi önemli bir aşamadır. MUSIC spektrumundaki her bir tepe her bir yolun geliş açısına karşılık düşer. Ancak çoklu yansımalı ortamlarda bir vericiden çıkan işaret birden fazla yoldan yayılacağından, bu yolların yönünün tespiti için ek çalışmalar gerekecektir. MVBF (Minimum Variance Beamforming) huzme şekillendirme algoritması kullanılarak her yoldan/yönden gelen işaretlerin zaman ekseni verileri elde edilir ve aralarındaki korelasyon katsayıları hesaplanır. Korelasyon katsayısı kullanılarak çoklu yansımalı ortamlarda vericilerden direkt olarak gelen yol tespit edilmektedir. Anten kalibrasyon hatalarının etkisini azaltmak için MVBF huzme şekillendirme algoritmasına alternatif gürbüz uyarlamalı huzme şekillendirme algoritmaları da uygulanmıştır. Sınıflandırma probleminin çözümünde MVBF metoduna alternatif olarak izdüşüm ile beraber LRT (Likelihood Ratio Test) metodu da kullanılmıştır. MVBF ve LRT tabanlı bu iki yöntem ilk defa bu probleme uygulanarak vericilerin konum tespiti yapılmıştır. Performans analizleri gerçek zamanlı deney sonuçlarıyla sunulmaktadır. Önerilen tekniklerin etkinliğinin testi, tam yansımasız oda içerisinde iki kaynaklı denemelerle yapılmış, benzer çalışmalar dış ortamda da gerçekleştirilmiştir., In this thesis, a new method has been proposed in order to determine both the number and the location of the sources by using direction finding (DF) systems. An effective way for the joint detection and localization of multiple RF transmitters in a multipath environment is to enumerate the number of paths using the minimum description length information-theoretic algorithm and then to measure the angle of arrival of each path using an antenna array with a high resolution direction finding algorithm such as MUSIC. But enumeration of paths through ITC (Information Theoretic Criteria) first requires the application of spatial smoothing in a multipath environment, Those possible propagation paths are the angles corresponding to the peaks of the MUSIC pseudospectrum. Since more than one path may correspond to a single emitter source, further processing is required. The time domain signals of these paths/directions are then extracted with minimum variance beamforming (MVBF) in order to estimate their correlation coefficients with each other. These correlation coefficients are used to decide whether or not these paths correspond to the same emitter. In addition to the MVBF beamforming algorithm, some different robust adaptive beamforming algorithms are used to tolerate the calibration errors of the antennas. LRT (Likelihood Ratio Test) after projection are also used to solve the classification problem besides MVBF. Hence, in this work, the number of emitters and their angle of arrivals are jointly estimated using MVBF and LRT for the first time. Performance analysis of the method is presented via real-time laboratory experimentation and is discussed in this thesis. To demonstrate the effectiveness of the proposed technique, experiments with two sources are conducted in an anechoic test chamber, plus, some outdoor experiments have been performed., Doktora, PhD

TELSİZ VERİCİLERİ KİMLİK TESPİT SİSTEMİ TASARIMI ÖZET Herhangi bir verici tarafından üretilen sinyalin bazı karakteristiklerinin sadece o vericiye özgü olduğuna inanılır. Geçici rejim işareti, taşıyıcı işaretinin kapalı konumdan açık konuma geçerken oluşturduğu değişimden çıkar. Bu açılış cevabı her verici için farklıdır, farklı model veya seri nolu olmasına bakılmaksızın. Bu açılış işaretini inceleyerek bu nu herhangi bir vericiden alınmış işarete eşleyebiliriz. Buna göre; eğer açılış işaretinden güvenilir şekilde vericiye özgü özellikler çıkarabilirsek, herhangi bir vericiyi tanıyabiliriz. Bu çalışmamızda verici geçici rejim işaretlerinin yakalanması ve modellenmesi ile ilgili metodu sunuyoruz. İlk olarak geçici rejim işareti yakalanır, sonra önemli özellikler bu işaretten elde edilir. Sonunda da bu özellikler olasılıklı yapay sinir ağları sınıflandırılır. Geçici rejim işaretinin önemli özelliklerinin çıkarılması işlemi fraktal metodu kullanılarak gerçekleştirilir. Bu işlem sonucunda çıkan işaret elde edilen ilk geçici rejim işaretine göre daha sadeleşmiş ve daha da önemlisi daha az uzunluğa sahiptir. vııı TRANSMITTER IDENTIFICATION SYSTEM DESIGN ABSTRACT Some characteristics of signals generated by a transmitter are believed to be unique to a given transmitter. The transient response is defined as the change in carrier strength from the off-state to the on-state. The turn-on response is unique for every transmitter, regardless of its make or model. By analyzing the turn-on response we can map a given intercepted signal to a particular transmitter. Therefore, if we can reliably extract the unique parameters of the turn-on transient, then we can identify a given transmitter. In this study, we presents a method of extracting and modelling radio transmitter transients for classification. First, transient is taken, then significant features are extracted from the transients. Finally, this feature is applied to a probabilistic neural network for classification. Characterization of significant features within a transient is achieved through the use of fractal analysis. The resulting signal is a much more stable and consistent representation of the primarily transient signal, and more importantly, can be significantly reduced in size. IX 68