42 results on '"Keçeci, Ayla"'
Search Results
2. The predictive effect of identity functions of nursing students on their global social responsibility tendencies: A cross-sectional study
- Author
-
Işık, Burçin and Keçeci, Ayla
- Published
- 2024
- Full Text
- View/download PDF
3. Assessment preferences of nursing and medical students: A correlational research
- Author
-
Kececi̇, Ayla, Dogan, Celal Deha, and Gonullu, Ipek
- Published
- 2022
- Full Text
- View/download PDF
4. The predıctıve effect of identıty functıons of nursıng students on theır global socıal responsıbılıty tendencıes: A cross-sectıonal study
- Author
-
Işik, Burçin, primary and Keçeci, Ayla, additional
- Published
- 2023
- Full Text
- View/download PDF
5. İntramüsküler Enjeksiyon Uygulamalarında Kullanılan 'Z Tekniği' Konusunda Hemşirelerin Engelleri
- Author
-
YÜKSEL BAŞ, Derya, primary and KEÇECİ, Ayla, additional
- Published
- 2023
- Full Text
- View/download PDF
6. Evaluation of patient relatives’ opinions on physical restraint
- Author
-
Özdemir, Ömer Fahri, primary and Keçeci, Ayla, additional
- Published
- 2022
- Full Text
- View/download PDF
7. A Simulation Game For Nursing Education: “The Ward”
- Author
-
AÇIL, Ayşegül, primary and KEÇECİ, Ayla, additional
- Published
- 2022
- Full Text
- View/download PDF
8. Nurse faculty members’ ego states: Transactional Analysis Approach
- Author
-
Keçeci, Ayla and Taşocak, Gülsün
- Published
- 2009
- Full Text
- View/download PDF
9. The Relationship Between Leader Effectiveness and Emotional Intelligence: A Study on Female Academicians
- Author
-
ELÇİ, Meral, MURAT EMİNOĞLU, Gülay, SİVRİKAYA ŞERİFOĞLU, Funda, ÇEVİKER AY, Şule, and KEÇECİ, Ayla
- Subjects
İşletme ,emotional intelligence,leader effectiveness,female academicians ,duygusal zeka,lider etkinliği,kadın akademisyenler ,Management - Abstract
Bu çalışmanın amacı, akademik hayatta duygusal zekanın lider etkinliği üzerindeki etkilerini incelemektir. Bu amaç doğrultusunda, farklı illerde görev yapan 118 kadın akademisyen tarafından tamamlanan Duygusal Zeka ve Liderin Etkinliği anketinden türetilen veri kümesinin normal dağılıma uygun olduğu tespit edildikten sonra; geçerlilik ve güvenirlik analizleri ile, korelasyon ve regresyon analizleri uygulanmıştır. Çalışmada elde edilen veriler SPSS istatistik programı ile analiz edilmiş ve yorumlanmıştır. Hipotez testlerinden elde edilen sonuçlar, duygusal zekanın akademisyenlerin liderlik etkinlikleri üzerinde önemli bir etkiye sahip olduğunu göstermiştir.Gerçekleştirilen hipotez testlerinde, Duygusal Zekanın “Başkalarının Duygularının Farkında Olma”, “Motivasyon” ve “Başkalarının Duygularını Yönetme” alt boyutları ile; “Lider Etkinliği” arasında istatistiki olarak anlamlı ve pozitif ilişkiler tespit edilmiştir. Ancak; duygusal zekanın “Kendi Duygularının Farkında Olma” ve “Kendi Duygularını Yönetme” boyutları ile “Lider Etkinliği” arasında istatistiki olarak anlamlı ilişkiler bulgulanamamıştır., The aim of this study is to examine the effects of emotional intelligence on leader effectiveness in academic life. For this purpose, data were collected from 118 female academicians by survey method. The data collected in the study were analyzed with the SPSS statistical program and the findings were interpreted. The results obtained from the hypothesis tests showed that emotional intelligence has a significant effect on the leadership effectiveness of academics.In the hypothesis tests carried out, with the sub-dimensions of Emotional Intelligence "Awareness of Others’ Emotions", "Motivation" and "Managing Others' Emotions"; statistically significant and positive relationships were found between the "Leader Effectiveness”. But, no statistically significant relationships were found between the dimensions of emotional intelligence, "Awareness of One's Feelings" and "Managing Your Own Emotions" and "Leader's Effectiveness".
- Published
- 2021
10. How do Turkish nursing students plan their career after the graduation?: a questionnaire survey
- Author
-
Yildirim, Dilek, Keçeci, Ayla, and Bulduk, Serap
- Published
- 2011
- Full Text
- View/download PDF
11. Patients’ Relatives View About Physical Restriction Using Mixed Method Research
- Author
-
Özdemir, Ömer Fahri, primary and Keçeci, Ayla, additional
- Published
- 2021
- Full Text
- View/download PDF
12. Academic dishonesty among nursing students: A descriptive study
- Author
-
Keçeci, Ayla, Bulduk, Serap, Oruç, Deniz, and Çelik, Serpil
- Published
- 2011
- Full Text
- View/download PDF
13. Çalgı Derslerindeki Öğretmen-Öğrenci İletişiminde 'Transaksiyonel Analiz Ego Durumları'
- Author
-
Turhal, Ersin, Kalyoncu, Nesrin, Keçeci, Ayla, BAİBÜ, Güzel Sanatlar Fakültesi, Müzik Bölümü, Kalyoncu, Nesrin, and Bölüm Yok
- Subjects
Ego States ,Transaksiyonlar ,Çalgı Dersi ,Communication ,Transaction ,İletişim ,Ego Durumları ,Sanat ,Transaksiyonel Analiz (TA) Kuramı ,Musical Instrument Lesson ,Transactional Analysis (TA) Theory - Abstract
Bu araştırma, Eric BERNE’nin “Transaksiyonel Analiz (TA) Kuramı”na dayanmaktadır. Çalışma; bir Anadolu Güzel Sanatlar Lisesinde, bireysel çalgı derslerindeki öğretmen-öğrenci iletişiminde kullanılan “ego durumlarını” ve “transaksiyonları” belirlemek amacıyla yapılmıştır. Çalışma grubu, araştırmanın yapıldığı lisede görev yapan çalgı öğretmenleri (N=15) ile öğrencilerin (N=83) tümünü kapsamaktadır. Araştırma verileri, Arı (1989) tarafından geliştirilen “Ben Durumları Ölçeği” kullanılarak toplanmıştır. Araştırma sonucunda, öğretmenlerin “Koruyucu Ebeveyn” ve “Yetişkin” ego durumlarını ağırlıklı olarak kullandıkları saptanmıştır. Öğrenciler kendilerine göre “Koruyucu Ebeveyn”, öğretmenlerine göre ise “Uygulu Çocuk” ego durumlarını ağırlıklı olarak kullanmaktadır. Her iki taraf da en az “Eleştirel Ebeveyn” ego durumunu kullanmaktadır. Öğretmen ve öğrenci iletişiminde, “tamamlayıcı transaksiyon” gerçekleştiği saptanmıştır., This research is based on Eric BERNE’s “Transactional Analysis (TA) Theory”. The study was carried out to determine the “ego states” and the “transactions” in terms of Transactional Analysis, which are mainly used in teacher-student communication in one-to-one musical instrument lessons at an Anatolian Fine Arts High School in Turkey. Research sample was consisted of all music students (N=83) and the instrument instructors (N=15) at the school. The research data were collected by “The Ego States Scale” developed by Arı (1989). The results indicated that the teachers mainly use “Nurturing Parent” and “Adult” ego states. The students use mainly “Nurturing Parent” ego state according to themselves, and “Adapted Child” according to their teachers. Both of the groups use “Critical Parent” ego state least. It was found that “complementary transaction” occurred in the teacher-student communication.
- Published
- 2018
14. An Evaluation of Academic Personel Status in Health Vocational School: Current State/Expectations
- Author
-
Keçeci, Ayla
- Subjects
Sağlık,Sağlık Hizmetleri,Meslek Yüksekokulu ,Temel Sağlık Hizmetleri ,Nükleer Tıp ,Farmakoloji ve Eczacılık ,Radyoloji ,Kimya ,Tıp ,Çevre Bilimleri ,Tıbbi Görüntüleme ,Diş Hekimliği ,Genetik ve Kalıtım ,Medicine ,Tıbbi ,Halk ve Çevre Sağlığı ,Biyoloji - Abstract
Eğitimli insan gücü yetiştirilmesinde etkin rol oynayan üniversitelerde mesleki ve teknik eğitim, dört yıllıkmesleki-teknik eğitim fakülteleri ve iki yıllık meslek yüksekokulları ile gerçekleştirilmektedir. Bunlardan meslekyüksekokulları (MYO), iş piyasasının ihtiyaç duyduğu ara elemanların yetiştirilmesi amacıyla kurulmuşken,anılan fakültelerin amacı mesleki orta öğretim kurumlarının öğretmen ihtiyaçlarını karşılamaktır. Ancak istenilennitelikteki ara insan gücünü yetiştirecek eğitimcilerin, verilmek istenilen bu eğitim sürecinde karşılaşılan bazısıkıntılar, mesleki eğitimi de olumsuz yönde etkileyebilmektedir. Bu derlemenin amacı, insan sağlığınaodaklanan mesleklerde çalışacak ara insan gücünü yetiştiren Sağlık Hizmetleri Meslek Yüksekokullarındakiakademik personelin durumu ve karşılaştıkları sorunlar ile çözüm yollarını irdelemektir. Genel birdeğerlendirmeyle ele alındığında Sağlık Hizmetleri Meslek Yüksekokullarında eğitici/öğrenci oranının diğermeslek yüksekokullarına göre yüksek olduğu, akademik personelin bireysel ve mesleki gelişimi destekleyecekmekanizmaların bulunmadığı, alan dışı görevlendirmelerin yapıldığı ve bazı yönetsel sorunların yaşandığıgörülmüştür. At universities, which constitute the most important source of qualified labor, vocational and technical training iscarried out through four-year vocational and technical education faculties and two-years vocational schools.Vocational schools (VS) are intended to meet the intermediate staff needed by the labor market while vocationalfaculties are aimed at training teachers needed by vocational secondary schools. However, trainers who will trainthe intermediate human power in the desired quality experience some difficulties in this process andconsequently vocational education can be affected negatively. This review explores the current status andproblems, as well as solutions, of academic staff of Vocational Schools of Health Services, which provide theintermediate human power to work in the occupations focused on human health. In general, it was observed thatthe trainer/student ratio in Vocational Schools of Health Services was higher than other vocational schools, therewere no mechanisms to support individual and professional development of academic staff, and there wereirrelevant assignments and some administrative problems.
- Published
- 2018
15. Hemşirelik Eğitiminde Dönüşüm: Kanıta Dayalı Eğitim
- Author
-
KEÇECİ, Ayla and DEMİRAY, Ayşe
- Subjects
Health Care Sciences and Services ,Hemşirelik,hemşirelik eğitimi,hemşirelik öğrencileri,kanıta dayalı hemşirelik ,Sağlık Bilimleri ve Hizmetleri ,Nursing,nursing education,nursing students,evidence-based nursing - Abstract
Hemşirelik eğitimi sürecinin temel bileşeni olan öğrencilerin öğrenme süreçlerinin gerçekleştirilmesinde öğretim elemanları önemli rol oynamaktadır. Genel olarak hemşire eğitimcinin; öğrenenlerin duygu, düşünce ve davranışlarına yönelik olarak kalıcı izli değişim/gelişimler yaratmaları beklenmektedir. Eğitimcinin bu rolünü en etkin düzeyde gerçekleştirebilmesi için lider bir eğitimci olma rolüne hazır olması ve aynı zamanda sürekli olarak kendini geliştirmesi gerekmektedir. Eğitimcilik rolünü yerine getirirken kendisine rehberlik edecek en önemli kavram kanıta dayalı eğitimdir. Kanıta dayalı eğitim köklerini tıp, hemşirelik, psikoloji ve sosyal hizmet alanlarından almakta olup, literatürde kanıta dayalı uygulamaların artık kanıta dayalı eğitime doğru evrildiği görülmektedir. Bu derlemenin amacı da, hemşirelik ve hemşirelik eğitiminde kullanılan kanıta dayalı eğitim uygulamalarını irdelemek ve eğitim sürecinde yararlanılabilecek bazı kanıtları sunmaktır., Teaching staff plays an important role in the realization of learning process of the students, which is the basic component of the nursing education process. In general, nurse educators are expected to create permanent changes/developments in the feelings, thoughts and behaviors of the learners. In order for the educator to carry out this role most effectively, it is necessary that this educator should be ready for the role of becoming a leading educator besides improving oneself constantly. The most important concept that will guide a nurse educator when fulfilling this role is evidence-based education. Evidence-based education draws its roots from the fields of medicine, nursing, psychology and social services and it is seen that evidence-based practices in literature are now evolving towards evidence-based education. The aim of this review is to examine evidence-based education practices and to present some evidence that can be used in the education process.
- Published
- 2017
16. “Gebelik Stresi Değerlendirme Ölçeği”nin Türkçe’ye Uyarlanmasi Ve Faktör Analizi
- Author
-
Aksoy, Sena Dilek, primary, Aksoy, Sena Dilek, additional, Dutucu, Nafiye, additional, Özdilek, Resmiye, additional, Acar Bektaş, Hatice, additional, and Keçeci, Ayla, additional
- Published
- 2019
- Full Text
- View/download PDF
17. Çalgı Derslerindeki Öğretmen - Öğrenci İletişiminde “Ransaksiyonel Analiz Ego Durumlari”
- Author
-
Turhal, Ersin, primary, Kalyoncu, Nesrin, additional, and Keçeci, Ayla, additional
- Published
- 2018
- Full Text
- View/download PDF
18. Transformation In Nursing Education: Evidence-Based Education
- Author
-
Keçeci, Ayla and Demiray, Ayşe
- Subjects
Hemşirelik - Abstract
Hemşirelik eğitimi sürecinin temel bileşeni olan öğrencilerin öğrenme süreçlerinin gerçekleştirilmesinde öğretim elemanları önemli rol oynamaktadır. Genel olarak hemşire eğitimcinin; öğrenenlerin duygu, düşünce ve davranışlarına yönelik olarak kalıcı izli değişim/gelişimler yaratmaları beklenmektedir. Eğitimcinin bu rolünü en etkin düzeyde gerçekleştirebilmesi için lider bir eğitimci olma rolüne hazır olması ve aynı zamanda sürekli olarak kendini geliştirmesi gerekmektedir. Eğitimcilik rolünü yerine getirirken kendisine rehberlik edecek en önemli kavram kanıta dayalı eğitimdir. Kanıta dayalı eğitim köklerini tıp, hemşirelik, psikoloji ve sosyal hizmet alanlarından almakta olup, literatürde kanıta dayalı uygulamaların artık kanıta dayalı eğitime doğru evrildiği görülmektedir. Bu derlemenin amacı da, hemşirelik ve hemşirelik eğitiminde kullanılan kanıta dayalı eğitim uygulamalarını irdelemek ve eğitim sürecinde yararlanılabilecek bazı kanıtları sunmaktır Teaching staff plays an important role in the realization of learning process of the students, which is the basic component of the nursing education process. In general, nurse educators are expected to create permanent changes/developments in the feelings, thoughts and behaviors of the learners. In order for the educator to carry out this role most effectively, it is necessary that this educator should be ready for the role of becoming a leading educator besides improving oneself constantly. The most important concept that will guide a nurse educator when fulfilling this role is evidence-based education. Evidence-based education draws its roots from the fields of medicine, nursing, psychology and social services and it is seen that evidence-based practices in literature are now evolving towards evidence-based education. The aim of this review is to examine evidence-based education practices and to present some evidence that can be used in the education process
- Published
- 2017
19. Self-regulated learning in nursing: A study from a health education course
- Author
-
Keçeci, Ayla, primary
- Published
- 2017
- Full Text
- View/download PDF
20. How Effective Are Patient Education Materials in Educating Patients?
- Author
-
Keçeci, Ayla, primary, Toprak, Sadiye, additional, and Kiliç, Seçil, additional
- Published
- 2017
- Full Text
- View/download PDF
21. How Effective Are Patient Education Materials in Educating Patients?
- Author
-
Keçeci, Ayla, Toprak, Sadiye, and Kiliç, Seçil
- Subjects
- *
EDUCATIONAL evaluation , *TEACHING aids , *ACADEMIC medical centers , *NURSES , *PATIENT education , *PHYSICIANS , *READABILITY (Literary style) , *STATISTICS , *PRINT materials , *INTER-observer reliability , *DATA analysis software , *DESCRIPTIVE statistics - Abstract
The aim of this research was to evaluate the patient education materials prepared and published by nurses and physicians in terms of the qualitative properties of these materials, including readability, understandability, and actionability. A total of 38 patient education materials prepared by nurses and physicians in a university hospital in Turkey were evaluated. The readability of the materials was assessed using the formulas proposed by Atesman and Cetinkaya. The Patient Education Materials Assessment Tool (PEMAT) form was used for estimating the understandability and actionability. Data were analyzed using the percentile and mean values, and the Kendall's Tau-c and correlation tests were used for interobserver agreement. According to the assessments based on the readability formulas, 55.3% of the materials were moderately difficult, while 81.6% had instructional-level readability (U.S. Grades 8 and 9) with a moderate to low level of understandability and actionability. Consequently, the patient education materials evaluated in our study had a moderate level of readability, understandability, and actionability. [ABSTRACT FROM AUTHOR]
- Published
- 2019
- Full Text
- View/download PDF
22. Hemşirelik Öğrencilerinin Kitap Okuma Alışkanlığına İlişkin Tutumları: Bir Sağlık Yüksekokulu Örneği
- Author
-
AKÇAKAYA, Mine, DEMİR, Turan, GÜNDOĞAN, Seçil, IŞIK, Arzu, ŞENOL, Rukiye, TÜRKSOY, İmran, YEŞİLYAPRAK, Nigar, KEÇECİ, Ayla, ÇELİK, Serpil, and A. AKKAŞ, Özlem
- Subjects
Okuma,okuma alışkanlığı,hemşirelik,hemşirelik eğitimi - Abstract
Amaç. Okuma alışkanlığının, bireylerin yaşamları boyunca elde ettikleri bilgileri, becerileri, anlayışları güçlendirip artıran ve aynı zamanda bu değerlerin bireysel ve toplumsal yaşama uyarlanmasına olanak sağladığı göz önünde bulundurulduğunda, konusu insan olan hemşirelik öğrencilerine ve dolayısıyla hemşirelik mesleğine katkı sağlayacağı düşünülmektedir. Buradan hareketle bu araştırma bir sağlık yüksekokulu hemşirelik bölümünde öğrenim gören öğrencilerin kitap okuma alışkanlıklarına ilişkin tutumlarını belirlemek amacıyla planlanmıştır. Yöntem: Araştırmada bazı sosyo-demografik bilgilere yönelik anket formu ve Gömleksiz (2004) tarafından geliştirilen "Kitap Okuma Alışkanlığına İlişkin Tutum Ölçeği" kullanılmıştır. Verilerin değerlendirilmesinde yüzde, frekans, Varyans analizi (ANOVA), Mann-Whitney U testi, Kruskal-Wallis istatistik testleri uygulanmıştır. Bulgular: Araştırmaya katılan öğrencilerin %75.3'ü kız, %78.9'unun en çok roman ve hikaye türü kitaplar okuduğu belirlenmiştir. Sonuç: Hemşirelik öğrencilerinin bireysel gelişim amacıyla kitap okudukları, daha çok roman-hikaye türünde kitapları tercih ettikleri, kız öğrencilerin erkek öğrencilere göre kitap okumaya ilişkin tutumlarının daha olumlu olduğu, babanın eğitim durumunun okuma alışkanlığına ilişkin tutumları etkilediği ancak annenin eğitim durumunun, daha önce yaşanılan yerin ve ekonomik gelirin okuma alışkanlığına ilişkin tutumları etkilemediği, genel olarak sınıf artıkça okuma alışkanlığına ilişkin tutumların olumlu yönde etkilendiği belirlenmiştir.
- Published
- 2012
23. Nurse faculty members’ communication skills: From student perspective
- Author
-
Keçeci, Ayla and Arslan, Sevda
- Subjects
Communication ,Faculty Members ,Nurse ,education ,İletişim, öğretim elemanı, öğrenci, hemşire ,Nursing ,Hemşirelik ,Social Sciences ,Education - Abstract
This research was conducted to evaluate nurse faculty members’ communication skills from students’ perspective in a nursing department of health school. Descriptive research design included 167 students, and the research sample was 114 students with a response rate of 68%. A questionnaire included several socio-demographic characteristics and Çetinkanat (1998)’s Teacher Communication Skills Scale (T.C.S.S), which has five sub-dimensions namely empathy, transparency, equality, efficiency and sufficiency. In its first use of this scale the internal consistency was 0, 81 whereas it is 0, 93 in this study. The results of this study reveal that students evaluate nurse faculty members more on sufficiency and less on efficiency dimensions. Besides, statistically significant differences were determined among faculty members’ communication skills in terms of students’ class membership and gender. Female students and third year students have more positive and constructive evaluations than male and last year students. It is suggested that carried out courses of measurement and evaluation methods for devoloping effectiveness dimension. Also ıt is suggested that are investigated in huge nursing student population about this subject., Amaç: Bu araştırma, hemşire öğretim elemanlarının iletişim becerilerini öğrenci gözüyle değerlendirmek amacıyla planlanmıştır.Yöntem: Tanımlayıcı nitelikte planlanan araştırmanın evrenini 167 öğrenci, örneklemini 114 kişi oluşturmuştur. Evrenin %68’ine ulaşılmıştır. Araştırmada öğrencilerin bazı sosyo-demografik özelliklerini belirlemek için soru formu ve Çetinkanat(1998) tarafından geliştirilen Öğretmen İletişim Becerileri Ölçeği (Ö.İ.B.Ö) kullanılmıştır. Ölçeğin empati, saydamlık, eşitlik, etkililik ve yeterlilik olmak üzere beş alt boyutu bulunmaktadır Ölçeğin; ilk yapılan çalışmada iç tutarlılık katsayısı.81 olarak belirlenmiş olup, bu çalışmada .93 olarak bulunmuştur. Bulgular ve sonuç: Araştırma sonuçlarına göre öğrenciler öğretim elemanlarını en fazla etkililik en az yeterlilik boyutunda değerlendirmiş, öğrencilerin sınıfları ve cinsiyetlerinin öğretim elemanlarının iletişim becerilerine yönelik görüşleri etkilediği belirlenmiştir. Öğretim elemanlarının iletişim becerilerini erkek öğrenciler kızlara göre; üçüncü sınıf öğrencileri diğer sınıf öğrencilerine göre daha olumlu değerlendirmişlerdir. Etkililik boyutundaki davranışların geliştirilmesine yönelik ölçme ve değerlendirme konularında gerekli eğitimlerin yapılması, hemşirelik eğitim sisteminde etkililik boyutuna yönelik olarak büyük ölçekte araştırmaların yapılması önerilmektedir.
- Published
- 2012
24. Critical Thinking in Nursing Education: Anatomy of a Course
- Author
-
Kaya, Hülya, Şen, Hatice, and Keçeci, Ayla
- Subjects
thinking ,nursing education ,critical thinking ,qualitative research ,nursing students - Abstract
Kaya, Hulya/0000-0001-6769-7613 WOS: 000291711100012 This study aimed to determine student opinions before and after the Critical Thinking course included in the curriculum of a school of nursing in Turkey. The study employed a descriptive phenomenological qualitative method and purposeful sampling. The study population consisted of a total of seven students attending the Critical Thinking course. Research data were collected through the Individual In-depth Interview technique and analyzed with the use of a descriptive analysis method. The findings revealed that the critical thinking course had a positive effect on students' opinions about critical thinking. To sum up, critical thinking should be offered as a separate course within curriculum, its efficiency should be subject to continuous assessment and the course should be continuously improved.
- Published
- 2011
25. The effects of ego states on democratic attitudes: Nursing students’ opinions of nursing faculty members
- Author
-
Keçeci, Ayla, primary and Çelik Durmuş, Serpil, additional
- Published
- 2015
- Full Text
- View/download PDF
26. A new approach to communication in nursing education: transactional analysis
- Author
-
Keçeci, Ayla
- Subjects
İletişim, Eğitimde İletişim, Hemşirelik Eğitimi, Transaksiyonel Analiz ,ComputingMilieux_COMPUTERSANDEDUCATION ,Eğitim ,Psikoloji ,Hemşirelik ,Social Sciences ,Education - Abstract
Nursing education is a process that based on theoretical and practical teaching-learning experiences. In this process, it is proposed that professional knowledge is given to students and reflected to their behoviours, help to develop themself, provide to communicate effectively with healthy/ill person, family and society, other professional members and friends. Communication between faculty and students in the teaching-learning process is vitally important to be able to learn desired behaviors. Because the communication process will affect both the individuals' behaviors as well as their learning, healthy communication needs to be established and maintained, particularly in educational environments. Education today, particularly professional and university level education is defined as an interactive process. Failure to have reciprocal relationships in this interactive process will have a negative effect on education . Based on this information the evaluation of the teacher-learner relationship will be evaluated from a different aspect, the individual and communication theory which is the Transactional Analysis., Hemşirelik eğitimi, kuramsal ve uygulamalı öğretim-öğrenim yaşantılarını içeren bir eğitim sürecidir. Bu eğitim sürecinde, öğrenciye mesleği için gerekli kuramsal bilgiler verilerek bu bilgileri davranışa dönüştürmesinin yanında, kendini geliştirmesi ve etkili bir şekilde ifade edebilmesi, hasta/sağlıklı birey/aile/toplumla, diğer disiplin üyeleriyle ve arkadaşlarıyla etkili iletişim kurması ve sürdürmesi amaçlanmaktadır. Öğretme-öğrenme sürecinde eğitimci ve öğrenci arasındaki iletişim, amaçlanan davranışların öğrenilebilmesinde, bireysel ve mesleki alanda gelişmenin sağlanmasında yaşamsal bir öneme sahiptir. İletişim süreci hem bireylerin davranışlarını hem de öğrenmelerini etkileyeceğinden, özellikle eğitim ortamında sağlıklı bir iletişimin kurulması ve sürdürülmesi gerekmektedir. Günümüzde eğitim, özellikle mesleki ve yükseköğretim düzeyindeki eğitim interaktif bir süreç olarak tanımlanmaktadır. Bu interaktif süreçte karşılıklı ilişkilerin istenen yönde gerçekleşmemesi eğitim etkinliklerini de olumsuz yönde etkileyecektir.Bu doğrultuda ele alındığında, makalede iletişim süreçlerinde yaşanan/yaşanabilecek sorunlara ve bu sorunların çözümüne farklı bir açıdan bakmayı sağlayacak, bir kişilik ve iletişim kuramı olarak ele alınan, Transaksiyonel Analiz (İşlemsel Çözümleme) yaklaşımı açıklanmıştır.
- Published
- 2007
27. Hemşirelik yüksekokulu öğrencileri ve öğretim üyeleri arasındaki iletişimin transaksiyonel analiz ego durumları açısından değerlendirilmesi
- Author
-
Keçeci, Ayla, Taşocak, Gülsün, and Hemşirelik Anabilim Dalı
- Subjects
Nursing ,Hemşirelik - Abstract
Ogretme-ogrenme siirecinde egitimci ve ogrenci arasmdaki iletisim, amaglanandavraru§larm ogrenilebilmesinde ya§amsal bir oneme sahiptir. Iletisim siireci hembireylerin davranislanni hem de ogrenmelerini etkileyeceginden, ozellikle egitimortaminda saglikli bir rtetisimin kurulmasi ve surduriilmesi gerekmektedir. Ogrenciegitimciili§kisinin niteligi egitim surecinin hemen her asamasinda ogretme-ogrenmeetkinhginin verimli olabilmesine temel olusturmaktadrr. Gunumiizde egitim, ozelliklemesleki ve yuksekogretim diizeyindeki egitim interaktif bir siireg olaraktarumlanmaktadrr. Karsilikli iliskilerin istenen yonde gergeklegmemesi egitimetkinliklerini de olumsuz yonde etkileyeceginden egitimci-ogrenci arasindaki ileti§imdaha da onem kazanmaktadrr. Egitim siirecine bakildigrnda, insan davranislariningehstirilinesi, degi§tirilmesi ya da yonlendirilrnesinde en biiyuk rol egitimciye aittir.Egitimci ve ogrenci netisiminin dogasini anlamak igin gok gesitli ara§tirmalaryapilmi§tir ve yapilmaktadir. Bu arastirmada hemsire ogretim xiyesi ve ogrenciueti§imine farkli bir agidan bakmayi saglayacak, bir kisilik ve ileti§im kurami olanTransaksiyonel Analiz Yaklasrmi rehber alrnmi§tir.Arastirmada nitel ve nicel veri toplama yontemlerinden odak grup goriismesi,gozlem ve anket yontemi ile veriler elde edilmiftir. Arastirmada elde edilen nicelverilerin analizinde yiizdelik, Mann-Whitney U testi, Krusskall-Wallis testi, VaryansAnalizi(ANOVA), post-hoc Scheffe ve Dunnet'C testi, Spearman ve Pearson CZarprmMoment Korelasyon katsayisi yontemleri; nitel verilerin analizinde ise Betimsel Analizyontemi kuUarulmistir. Nicel verilere gore ogretim uyesinin agrrlikla Yetiskin, en azElestirel Ebeveyn ve Dogal (^ocuk ego durumunu sergiledikleri; ogrencilerin ya§lan,siruflan, annelerinin egitim durumu, ogretim iiyesi ile olan ttetisimlerini algilamadiizeyi, ogretim uyesinin yasi, akademik derecesi, gahsma yih, ogretim iiyesi olarakgalisma yih, medeni durumu ve gocuk sahibi olma durumlarinin ogretim uyelerininego dururnlanru kullanmalarma yonelik ogrenci g6ru§lerini etkiledigi belirleruni§tir.Nitel verilere gore ise netisimin genel olarak iyi oldugu, agirlikh olarak paraleltransaksiyonlann, daha seyrek olarak gapraz ve gizil transaksiyonlann gergekle§tigi,ogretim uyesinin Elestirel Ebeveyn ego durumunu ogrencinin Uygulu ^ocuk egodurumunu kullandigi transaksiyonlann tercih edilmedigi, list siruilara dogrunetisimin olumluya gittigi, yararsiz Koruyucu Ebeveyn davranislarinin olabildigibelirlenrnistir.Anahtar Kelimeler : Iletisim, Hemsirelik ogrencisi, Hem§irelik Egitimi, Hem§irelikEgitiminde Iletisim, Transaksiyonel Analiz It has vital importance communication between faculty and student duringteaching and learning process in learning aimed behaviors. It is necessary to developand maintain a healty communication speacially in education circumstances becausecommunication process effect on both individuals' behaviors and their learning. Thequality of relationship of student-educator bases on for effective teadiing-learningactivities in almost every stage of education process. Today education, specially at thelevel of occupational and higher education is described as an interactive process. Thecommunication between educator-student comes into question much because mutualrelationships don't come true in demanded way which can effect educational activitiesin negative way. The biggest role belongs to educator in developing, changing andguidancing human beings behaviors when it is looked the education process.Various researches had been done and is to be done to understand the nature ofcommunication between educator and student. Transactional Analysis Approachwhich is a personality and communication theory is used as an guidance to be able toprovide to look at differently the communication of nursing faculty and student in thisresearch.Data were obtained with focus group interview, observation, and questionairemethods which are qualitative and quantitative in this researh. Quantitavive dataobtained from researh were evaluated with percentage, Mann-Whitney U test,Krusskall-Wallis test, one way variance analysis (ANOVA), post-hoc Scheffe ve DunnetC test, Spearman ve Pearson moment correlation coefficients technique; in evaluationof qualitative data were used descriptive analysis methods.According to quantitative data, it was determined that faculties demostratedtheirselves as an Adult, the least Critical Parent Ego State and Natural Child Ego State;students ages, grades, their mothers' education level, percevied level ofcommunication with faculty member, faculty's age, faculty's academic degree, lenghtof work experience, working year as a faculty, marital status, status of having childrenhad effect on students' opinions directed towards faculties' using ego states. Accordingto qualitative data, it was determined that communication was generally good, paraleltransactions came trust predominantly, cross and hidden transactions came trueseldomly, faculty used the Critical Parents Ego States, students used Adapted ChildrenEgo States and not were prefered transactions, communication went into positive waytoward to upper grades, bootless Nurturing Parent Ego State's behaviors were.Key Words : Commuication, Nursing Student, Nursing Education, Communicaton inNursing Education, Transactional Analysis 217
- Published
- 2007
28. Creative drama: Can it be used to nursing education
- Author
-
Keçeci, Ayla, primary
- Published
- 2014
- Full Text
- View/download PDF
29. The Society's View of Nursing in Turkey
- Author
-
Keçeci, Ayla, primary, Çelik Durmuş, Serpil, additional, Oruç, Deniz, additional, and Öner Kapisiz, Özge, additional
- Published
- 2014
- Full Text
- View/download PDF
30. Medical Errors
- Author
-
Durmuş, Serpil Çelik, primary, Keçeci, Ayla, additional, Akkaş, Özlem, additional, Keskin, Selma, additional, Demiral, Nurcan, additional, and Saygan, Safiye, additional
- Published
- 2013
- Full Text
- View/download PDF
31. Is Nursing a Profession in Turkey?
- Author
-
Çelik, Serpil, primary, Keçeci, Ayla, additional, and Bulduk, Serap, additional
- Published
- 2011
- Full Text
- View/download PDF
32. How do Turkish nursing students plan their career after the graduation?: a questionnaire survey
- Author
-
Yildirim, Dilek, primary, Keçeci, Ayla, additional, and Bulduk, Serap, additional
- Published
- 2010
- Full Text
- View/download PDF
33. Medical errors: an important indicator of quality of care and patient safety.
- Author
-
Durmus, Serpil Celik, Keçeci, Ayla, Akkas, Ozlem, Keskin, Selma, Demiral, Nurcan, and Saygan, Safiye
- Abstract
This study aimed to determine nurses' tendency toward medical errors and identify the types of medical errors made. This article examined medical error trends of nurses with a survey. It is recommended that medical errors be recorded, various training activities be offered, and standards regarding nursing care and patient safety be determined. [ABSTRACT FROM AUTHOR]
- Published
- 2013
- Full Text
- View/download PDF
34. Evaluation of patient relatives’ opinions on physical restraint
- Author
-
Özdemir, Ömer Fahri and Keçeci, Ayla
- Abstract
Background Most of the research on physical restraint is focused on determining patients’ experiences of restraint, the consequences of restraint, and healthcare professionals’ perceptions and attitudes. The aim of this study was to determine the opinions of the relatives of patients, who are a critical component of care, about physical restraint. The study used the mixed methods research approach, which combines quantitative and qualitative data collection methods.Method The study population consisted of 984 relatives of patients hospitalized in units where physical restraint was commonly applied between January 2018 and December 2018, and the sample consisted of 277 relatives of patients. The qualitative sample of the study consisted of 22 patient's relatives who were interviewed using the maximum diversity sampling method, a purposive sampling method. The quantitative data were analyzed using frequency, percentage, Chi Square (X2-Chi Square) test, and the qualitative data were analyzed using content analysis.Results The results showed that consent for physical restraint was generally obtained from spouses, physical restraint was applied to prevent self-harm, but relatives of the patients were insufficiently informed and worried about complications. It was also found that the most frequent reasons for physical restraint were self-harm and facilitation of treatment and care for the male patients and the feeling of helplessness for the female patients.Conclusion It was determined that the relatives of patients regarded physical restraint for treatment positively, but they were worried about complications, and they were mostly insufficiently informed before the intervention.
- Published
- 2022
- Full Text
- View/download PDF
35. Evaluation of nurses' attempts of care bundle of preventing urinary tract infections
- Author
-
Yiğit, Rümeysa Nur, Keçeci, Ayla, and Yiğit, Rümeysa Nur
- Subjects
hemşirelik bakımı ,üriner kateter ,üriner sistem enfeksiyonu ,nursing ,urinary catheter ,bakım paketi ,hemşirelik ,urinary tract ınfection ,care bundle ,nursing care - Abstract
Bu araştırma yoğun bakım ünitesinde çalışan hemşirelerin, bakım paketine ilişkin görüş ve deneyimlerinin incelenmesi ve hemşirelerin üriner kateter bakım paketini kullanmasına yönelik engellerin ortaya çıkartılması amacıyla planlanmıştır. Nitel araştırma yöntemlerinden olan fenomenolojik desen kullanılan araştırmada, amaçlı örnekleme yöntemlerinden maksimum çeşitlilik örneklemesinden yararlanılmıştır. Araştırmanın örneklemini araştırmaya katılmayı gönüllü olarak kabul eden 30 hemşire oluşturmuştur. Araştırma verileri Şubat-Mart 2020 tarihleri arasında bireysel derinlemesine görüşme ve gözlem tekniği kullanılarak toplanmıştır. Görüşme verilerinin analizinde içerik analizi kullanılmıştır. Gözlem verilerinin analizi için frekans ve iki gözlemci arasındaki uyumu belirlemek için Cohen's Kappa testi yapılmıştır. Görüşmelerden sonra yapılan içerik analizinde bakım paketi parametrelerine ilişkin uygulamalar, ÜSE risk faktörleri, yoğun bakımda sık karşılaşılan enfeksiyonlar, bakım paketine ilişkin görüşler (olumlu-olumsuz), kullanımı engelleyen unsurlar ve öneriler olmak üzere yedi (7) tema ve bu temalardan dokuz (9) alt tema elde edilmiştir. Araştırmada üriner sistem enfeksiyonlarının önlenmesinde kullanılan bakım paketi uygulamasının çoğu hemşire tarafından kullanıldığı, bakım paketini kullanan hemşirelerin çoğunun bakım paketinin hemşire ve hasta açısından olumlu yönleri olduğu, bakım paketini kullanmayan hemşirelerin ise paketi daha önce duymadıkları, hastane yönetiminin bu uygulamayı iletmemesi nedeniyle kullanmadıkları ve bu uygulamayı bilen hemşirelerin de ön yargı nedeniyle kullanmadıkları belirlenmiştir. Ayrıca bakım paketinin her kullanıcı tarafından standardize edilmesi, bu konuda hemşirelere eğitim verilmesi, bakım paketi içeriğinin genişletilmesi ve ayrıntılandırılması, enfeksiyon kontrolüne ilişkin bileşenlerin bakım paketi parametrelerine eklenmesi gerektiğine ilişkin önerilerde bulunulmuştur. This research was planned in order to study the views and opinions of nurses working in the intensive care unit about the care package and to identify barriers for nurses' use of the urinary catheter care package. In the research in which the phenomenological design which is one of the qualitative research methods was used,maximum diversity sampling which is one of the purposive sampling methods was used. The sample of the study consisted of 30 nurses who voluntarily agreed to participate in the study. Research data were collected between February-March 2020 by using individual in-depth interviews and observation techniques. Content analysis was used in the analysis of the interview data. For the analysis of the observation data, the Cohen's Kappa test was used to determine the frequency and the agreement between the two observers. In the content analysis made after the interviews,including practices regarding the care package parameters, risk factors for USE, common infections in the intensive care unit, views on the care package(positive-negative), factors preventing use and suggestions, seven (7) themes and these nine (9) sub-themes were obtained from the themes. With this research, it was determined that that the care package practice used for the prevention of urinary tract infections were used by most of nurses, where most of the nurses using the care package have positive views in terms of nurses and patients,that the nurses who do not use the package have not heard of the package before and did not use the application because the hospital management did not transmit this application and that the nurses who knew about this application did not use the application for preconceptions. In addition, suggestions were made that the care package should be standardized by each user, the nurses should be trained on this subject, the content of the care package should be expanded and detailed, and components related to infection control should be added to the care package parameters.
- Published
- 2021
36. Şok dalgaları ile taş kırılmasında (ESWL) tens ve müzik dinletisi uygulamalarının ağrı ve anksiyete düzeyine etkisi
- Author
-
Toprak, Sadiye, Keçeci, Ayla, Demiray, Ayşe, Hemşirelik Bilimi Anabilim Dalı, and Toprak, Sadiye
- Subjects
Nursing ,Hemşirelik - Abstract
Bu çalışma, şok dalgaları ile taş kırma işlemi (ESWL) sırasında TENS uygulanmasının ve müzik dinletilmesinin işleme bağlı oluşan ağrı ve anksiyeteye etkisini değerlendirmek amacıyla, yarı deneysel olarak planlanmıştır. Araştırma evrenini 27.07.2018-17.02.2019 tarihleri arasında Düzce Üniversitesi Sağlık Uygulama ve Araştırma Merkezi Üroloji Anabilim Dalı Taş Kırma Ünitesinde ESWL ile tedavi edilen hastalar oluşturmuştur. Araştırmanın örneklemine sayısı güç analizi yöntemi ile belirlenen, çalışma kriterlerine uyan gönüllü 68 hasta dahil edilmiştir. Örneklem randomize olarak iki gruba ayrılmış, 34 hasta müzik grubunu ve 34 hasta TENS grubunu oluşturmuştur. Araştırmanın verileri `Hasta Tanıtım Formu`, `Durumluk Kaygı Ölçeği STAI-I`, `Görsel Kıyaslama Ölçeği GKÖ` ve `Ağrı İzlem Formu` ile toplanmıştır.Hastalara ilk seansta rutin taş kırma işlemi uygulanmıştır. İkinci seansta ise müzik grubundaki hastalara işlem esnasında kendi tercih ettikleri müzik türü kulaklık ile dinletilmiş, TENS grubundaki hastalara ise TENS uygulanmıştır. Elde edilen veriler SPSS 21 paket programı ile analiz edilmiştir. Verilerin normal dağılmamasından dolayı, gruplar arası karşılaştırmalarda Mann-Whitney U testi, grup içi karşılaştırmalarda ise Wilcoxen işaret testi kullanılmıştır.TENS uygulanarak veya müzik dinletilerek yapılan ESWL sonrasında ölçülen GKÖ puanları ve STAI-I değerleri işlem öncesine göre anlamlı derecede düşük bulunmuştur (p0,05). Sonuç olarak; ESWL işlemi sırasında TENS uygulamanın ve müzik dinlemenin işleme bağlı oluşan ağrı şiddetini ve anksiyete düzeyini azalttığı, bunun yanı sıra TENS uygulamanın müzik dinlemeye göre hastanın memnuniyetini daha fazla artırdığı belirlenmiştir. The aim of this study was to evaluate the effects of TENS and listening to music on pain and anxiety in shock wave crushing during extracorporeal shock wave lithotripsy (ESWL) process. It was planned as quasi-experimental. The research population consisted of patients treated with ESWL in the Department of Urology at Düzce University Research and Application Hospital, between 27.07.2018-17.02.2019. 68 volunteer patients whose number was determined by power analysis method and which met the study criteria, were included in the sample of the study. The sample was randomly divided into two groups, 34 patients were music group and 34 patients were TENS group. The sample was divided into two groups randomly, 34 patients constituted the music group and 34 patients constituted the TENS group. The data of the study were collected using `Patient Information Form`, `State Anxiety Inventory STAI-I`, `Visual Analogue Scale `VAS` and `Pain Monitoring Form`. Routine stone breaking procedure was applied to the all patients in the first session. In the second session, patients in the music group listened to their preferred music type with headphones during the ESWL procedure, and 34 patients in the TENS group received TENS during ESWL./ In the second session patients in the music group listened to their preferred music type with headphones and TENS was applied to the patients in the TENS group during ESWL process. The data obtained from the study were analyzed with SPSS 21 package program. Due to the data is not normally distributed, Mann-Whitney U test was used for comparisons between groups and Wilcoxen sign test was used for intragroup comparisons. VAS scores and STAI-I values were found significantly lower in both groups after ESWL with TENS and music (p 0.05). As a conclusion; It was determined that TENS application and listening to music decreased pain intensity and anxiety level during ESWL, as well as TENS application increased patient satisfaction more than listening to music. 93
- Published
- 2020
37. Diz osteoartriti olan hastalarda, ısırgan-zencefil esansiyel yağlarıyla yapılan masajın ve buz uygulamasının ağrı üzerine etkinliğinin değerlendirilmesi
- Author
-
Sert, Cansu, Keçeci, Ayla, Hemşirelik Anabilim Dalı, and Sert, Cansu
- Subjects
Massage ,Aromatherapy ,Ice application ,Masaj ,Buz uygulama ,Zencefil ,Nursing ,Ginger ,Diz osteoartrit ,Nettle ,Knee Osteoarthritis ,Isırgan ,Aromaterapi ,Hemşirelik - Abstract
Bu araştırma, diz osteoartritli hastalarda ısırgan-zencefil esansiyel yağlarıyla yapılan masajın ve buz uygulamasının ağrı düzeyleri üzerine etkinliğinin değerlendirilmesi amacıyla yapılmıştır. Araştırmanın evrenini Metin Sabancı Baltalimanı Kemik Hastalıkları Eğitim ve Araştırma Hastanesi ortopedi polikliniğine başvuran 360 hasta oluşturmaktadır. Bu kapsamda araştırmaya güç analizi yapılarak belirlenen ısırgan-zencefil yağlarıyla aromaterapi yapılacak 22, buz uygulaması yapılacak 22 ve kontrol grubunu oluşturacak 22 olmak üzere 66 birey dahil edilmiştir. Bireylere haftada iki (2) kere olmak üzere sekiz (8) uygulama yapılmıştır. Her uygulama sonrası hastalardan sayısal derecelendirme ölçeği (NRS) ve Olgu Rapor Formunu (ORF) doldurmaları istenmiştir. Elde edilen veriler istatistik programı yardımıyla değerlendirilmiştir. Katılımcıların %86,4'ünün kadın olduğu, %59,1'inin çalışmadığı, %95,5'inin sağlık güvencesine sahip olduğu belirlenmiştir. Masaj grubunun %63,6'sının, buz grubunun %36,4'ünün ve kontrol grubunun %40,9'unun hikayesinde operasyon geçirdiği saptanmıştır. NRS 1.seans değeri masaj grubunda en yüksek değerde iken, NRS 8.seans değeri en düşük masaj grubunda olmuştur. Her üç grupta da NRS 8.seans değerlerinin anlamlı derecede düştüğü görülmekle beraber, en fazla düşüşün masaj grubunda olduğu görülmektedir. Elde edilen sonuçlara göre esansiyel yağlarla yapılan masajın diz osteoartritli hastalar için alternatif ve etkili bir tedavi yöntemi olarak kullanılabileceği düşünülmektedir.Anahtar kelimeler: Aromaterapi, Buz uygulama, Diz osteoartrit, Isırgan, Masaj, Zencefil. The aim of this study was to evaluate the effectiveness of nettle and ginger essential oil massage and ice application on pain levels in patients with knee osteoarthritis. The population of the study consisted of 360 patients who applied to the Orthopedic Outpatient Clinic of Metin Sabancı Baltalimanı Bone Diseases Training and Research Hospital. In this context, 66 individuals, 22 for aromatherapy, 22 for ice application and 22 for control group, were included in the study with the power analysis. Eight (8) treatments were administered to the individuals two (2) times a week. After each application, patients were asked to complete the numeric rating scale (NRS) and Case Report Form (ORF). The data obtained were evaluated with the help of statistical program. It was determined that 86.4% of the participants were women, 59.1% were not working and 95.5% had health insurance. It was determined that 63.6% of the massage group, 36.4% of the ice group and 40.9% of the control group had a history of surgery. NRS 1st session value was highest in massage group whereas NRS 8th session value was lowest in massage group. Although the NRS 8th session values decreased significantly in all three groups, the highest decrease was seen in the massage group. According to the results, massage with essential oils can be used as an alternative and effective treatment method for patients with knee osteoarthritis.Key words: Aromatherapy, Ginger, Ice application, Knee Osteoarthritis, Massage, Nettle. 91
- Published
- 2019
38. Hemşirelerin kas içi enjeksiyon uygulamalarında kullanılan 'Z tekniği'ne ilişkin görüşlerinin değerlendirilmesi
- Author
-
Yüksel, Derya, Keçeci, Ayla, Hemşirelik Esasları Anabilim Dalı, and Yüksel, Derya
- Subjects
Students-nursing ,injection ,Hemşireler ,Z technique ,kas içi enjeksiyon ,Nurses ,Nursing ,Z tekniği ,intramuscular injection ,Hemşirelik ,Öğrenciler-hemşirelik ,enjeksiyon - Abstract
Bu çalışmanın temel amacı, hemşirelerin kas içi enjeksiyon uygulamalarında kullanılan Z tekniğine yönelik görüşlerinin ve kullanımını engelleyen faktörlerin belirlenmesidir. Belirtilen amacın gerçekleştirilmesi için fenomenolojik desende niteliksel bir araştırma yapılmış ve örneklem seçiminde amaçlı örnekleme yöntemlerinden maksimum çeşitlilik örneklemesi kullanılmıştır. Araştırmanın örneklemini çalışmaya gönüllü olarak katılan Düzce Üniversitesi Sağlık Uygulama ve Araştırma Merkezinde en az bir yıl süre ile çalışan 38 hemşire oluşturmuştur. Araştırma kurum ve etik kurul izinlerinin alınmasıyla birlikte 2016-2017 tarihleri arasında gerçekleştirilmiştir. Araştırmanın verileri yüzyüze görüşme tekniğinin kullanıldığı yarı yapılandırılmış derinlemesine bireysel görüşme ile toplanmıştır. Görüşme kayıtları araştırmacı tarafından deşifre edilmiş ve görüşmeler neticesinde 528 sayfalık veri elde edilmiştir. Söz konusu verilerin çözümlenmesinde nitel veri analizi yöntemlerinden içerik analizi ve nitel veri analizi programlarından NVivo 11 programı kullanılarak kodlanmıştır. Görüşmenin içerik analizi sonucunda kişisel deneyimlere ilişkin görüşler, kullanımı etkileyen faktörler, meslektaşlara ilişkin görüşler, Z tekniğinin uygulandığı hastalıklar, ilaçlar ve yaygınlaşmaya ilişkin öneriler olmak üzere yedi (7) tema belirlenmiştir. Görüşme verileri bu temalar ve alt temalar altında kurum, sağlık çalışanı, eğitim ve hasta açısından değerlendirilmiştir.Araştırmada hemşireler Z tekniği kullanımını olumlu yönde etkileyen en önemli faktörler olarak sızıntıyı önleme, doz kaybı yaşamama ve daha az ağrı deneyimleme; engeller olarak alışkın olunan teknikleri bırakmak istememe ve hizmetiçi eğitim program içeriğinde yer verilmeme olarak belirtmişlerdir. Bununla birlikte, Z tekniği kullanımı önündeki engellerin eğitim döneminden başladığı ve çalışılan kurumda da devam ettiği belirlenmiştir.Sonuç olarak, Z tekniği kullanımına ilişkin engellerin çoğunlukla eğitim ve rol model eksikliğinden kaynaklandığı görülmüştür. Ayrıca çalışma ile Z tekniği uygulamasına ilişkin standartların belirlenmesi, geliştirilmesi ve yaygınlaşmasına ilişkin düzenlemelere gereksinim olduğu belirlenmiştir. Anahtar kelimeler: Hemşireler, enjeksiyon, kas içi enjeksiyon, Z tekniği The main purpose of this study was to determine the nurses' views about the Z technique used in intramuscular injection applications and the factors that hindered its use. In order to realize the mentioned aim, a qualitative research was carried out in the phenomenological design and maximum diversity sampling, which is one of the purposive sampling methods, was used in sampling selection. The sample of the study consisted of 38 nurses who worked at Düzce University Health Application and Research Center for at least one year. The research was conducted between 2016-2017 with the permission of the institution and ethics committee. The data of the study was collected through semi-structured in-depth individual interviews using face-to-face interviews. The interview records were deciphered by the researcher and 528 pages of data were obtained as a result of the interviews. In the analysis of the data, content analysis, qualitative data analysis methods and NVivo 11, which is one of the qualitative data analysis programs, were coded. As a result of the content analysis of the interview, seven (7) themes were identified: opinions about personal experiences, factors affecting use, opinions about colleagues, diseases where the Z technique was applied, medications, and recommendations for dissemination. Interview data were evaluated in terms of institution, health worker, education and patient under these themes and sub-themes.In the study, nurses were the most important factors that positively affected the use of Z technique, preventing leakage, not losing dose and experiencing less pain; they did not want to leave the familiar techniques as obstacles and not to be included in the in-service training program content. However, it was determined that the barriers to the use of Z technique started in the training period and continued in the institution studied.As a result, it was seen that the obstacles related to the use of Z technique were mostly due to lack of education and role models. In addition, it was determined that there is a need for regulations regarding the determination, development and dissemination of standards related to the application of Z technique.Key words: Nurses, injection, intramuscular injection, Z technique 109
- Published
- 2019
39. Fiziksel kısıtlamaya ilişkin hasta yakınlarının görüşlerinin karma yöntem ile değerlendirilmesi
- Author
-
Özdemir, Ömer Fahri, Keçeci, Ayla, Özdemir, Ömer Fahri, and Hemşirelik Anabilim Dalı
- Subjects
Restraint-physical ,Fiziksel tespit ,Nursing ,Patient Relative ,Hemşirelik ,Physical Restraint ,Mixed Method - Abstract
Araştırma, hasta yakınlarının fiziksel kısıtlamaya ilişkin görüşlerini değerlendirmek amacıyla karma tipte tasarlanmıştır. Araştırmanın evrenini Düzce Üniversitesi Sağlık Uygulama ve Araştırma Merkezi'nde yatan ve fiziksel olarak kısıtlanan(Dahiliye, Göğüs Hastalıkları, Dahiliye Yoğun Bakım Ünitesi, Anesteziyoloji ve Reanimasyon Yoğun Bakım Ünitesi, KVC Yoğun Bakım Ünitesi, Beyin ve Sinir Hastalıkları Yoğun Bakım Ünitesi) hastaların yakınları oluşturmuştur (N:984). Örneklem ise %95 güven, %91 güç ve %5 duyarlılıkla fiziksel kısıtlaması olan ve araştırmaya katılmaya gönüllü hastaların yakınlarından oluşmuştur (n:277). Nitel örneklemini ise derinlemesine bilgi elde edebilmek ve farklılıkları ortaya koyabilmek için amaçlı örnekleme yöntemlerinden maksimum çeşitlilik örneklemesi kullanılarak görüşülen 22 hasta yakını oluşturmuştur. Örneklem genişliğine karar vermede veri doygunluğu dikkate alınmıştır. Araştırma için ilgili kurum izinleri alınmış olup, veriler Ocak 2018-Aralık 2018 tarihlerinde toplanmıştır. Araştırmanın nicel verileri, `Veri Toplama Formu` ile nitel verileri ise yüz yüze görüşme yöntemi ile `Bireysel Derinlemesine Görüşme Formu` kullanılarak elde edilmiştir. Verilerin değerlendirilmesinde non-parametrik veri analizleri (Monte Carlo, Chi Square-X2-Ki Kare) ve içerik analizi yöntemleri kullanılmıştır. Araştırma sonuçlarına göre erkek hastaların daha çok kısıtlandıkları, bilinci kapalı olan hastalara daha fazla fiziksel kısıtlama uygulandığı, yoğun bakım ünitelerinde fiziksel kısıtlama kullanım oranının diğer servislere göre anlamlı derecede yüksek olduğu, hasta yakınlarına kısıtlama ile ilgili verilen bilgilerin yeterli olmadığı ve alternatif yöntemlerin de uygulanması gerektiği, hasta yakınları tarafından tedavi amacıyla yapılan fiziksel kısıtlama uygulamasına olumlu bakıldığı, ancak hastalarda görülen komplikasyonların(dolaşımda bozulma, kas gücünde azalma, osteoporoz, basınç yaralanması, deri bütünlüğünde bozulma, ajitasyon, uykusuzluk, deliryum, beden imajında bozulma, duyuda yoksunluk vb.) gelişmesi bakımından olumsuz olarak algılandığı belirlenmiştir.Anahtar Sözcükler: Fiziksel Kısıtlama, Hasta Yakını, Karma Yöntem The study was designed to evaluate the views of the patients' relatives about physical restraint. The population of the study consisted of patients who were physically restricted (Internal Medicine, Chest Diseases, Internal Medicine Intensive Care Unit, Anesthesiology and Reanimation Intensive Care Unit, KVC Intensive Care Unit, Brain and Nerve Diseases Intensive Care Unit) in Düzce University Health Application and Research Center. (N = 984). The sample consisted of relatives of patients who had physical limitations with 95% confidence, 91% strength and 5% sensitivity and volunteered to participate in the study (n: 277). The qualitative sample consisted of 22 patient relatives who were interviewed using maximum diversity sampling, one of the purposeful sampling methods, in order to obtain in-depth information and reveal the differences. Data saturation was taken into consideration when deciding the sample size. Authorizations were obtained for the research and data were collected between January 2018-December 2018. The quantitative data of the research was obtained by using `Data Collection Form` and the qualitative data was obtained by using face to face interview method and `Individual In-depth Interview Form`. Non-parametric data analysis (Monte Carlo, X2-Chi Square) and content analysis methods were used to evaluate the data. According to the results of the study, male patients were more restricted, more physical restraint was applied to unconscious patients, physical restraint usage rate was significantly higher in other intensive care units than the other wards, information given to the relatives of the patient was not sufficient and alternative methods should be applied, physical restraint performed by the relatives of the patient for treatment purposes, but the complications seen in patients (deterioration in circulation, muscle strength, osteoporosis, pressure injury, disruption of skin integrity, agitation, insomnia, delirium, deterioration of body image, sensory deprivation, etc.) was perceived as negative.Key words: Physical Restraint, Patient Relative, Mixed Method 82
- Published
- 2019
40. Bir Simülasyon Oyununun Hemşirelik Öğrencilerinin Yansıtıcı Düşünme Becerilerine Etkisi
- Author
-
Açil, Ayşegül, Keçeci, Ayla, Açıl, Ayşegül, and Hemşirelik Anabilim Dalı
- Subjects
Reflective thinking ,Nursing ,Hemşirelik ,Nursing students ,Nursing education ,Simulation game - Abstract
Araştırma, hemşirelik son sınıf öğrencilerinin yansıtıcı düşünme becerilerine `Klinik` isimli simülasyon oyununun etkisini incelemek amacıyla karma yöntem kullanılarak yapılmıştır. Power analizi sonucu 23 öğrenci gönüllülük ilkesi kapsamında araştırmaya dahil edilmiştir. Araştırma sürecinde öğrencilere haftada bir gün olmak üzere yedi (7) hafta boyunca `Klinik` isimli simülasyon oyunu uygulanmıştır. `Kişisel Bilgi Formu`, `Kolb Öğrenme Stilleri Envanteri`, `Yansıtıcı Düşünme Düzeyi Belirleme Ölçeği`, `Çözümleme Aşaması Görüşme Formu`, `İki Kolonlu Öğrenme Yazıları` ve `Oyun Görüş Anketi` aracılığı ile veriler toplanmıştır. Nicel verilerin analizinde tanımlayıcı istatistikler, bağımlı gruplar için t testi, Kruskall Wallis testi, nitel veri analizinde ise içerik analizi kullanılmıştır. Yedi (7) hafta boyunca uygulanan `Klinik` simülasyon oyununun öğrencilerin yansıtıcı düşünme düzeylerini anlamlı düzeyde arttırdığı, simülasyon oyununun öğrenciler tarafından eğlenceli bulunduğu, öğrencilere ekip duygusu hissettirdiği ve farklı bakış açıları kazandırdığı belirlenmiştir. Grup cevaplarının duyulması ise öğrenciler tarafından oyununun olumsuz bir yönü olarak belirtilmiştir. Sonuç olarak yansıtıcı düşünme becerileri gelişen öğrencilerin simülasyon oyununun yarattığı ekip çalışması ve işbirliği ortamında var olan bilgi ve düşüncelerini diğer öğrencilerle karşılaştırarak eksik bilgi, beceri ya da yanlış öğrenmelerinin farkına vardıkları bu doğrultuda yeni bilgiler edindikleri ve eksik bilgilerini tamamladıkları belirlenmiş olup, oyunla ilişkili olarak öğrencilerin motivasyonlarının arttığı ya da azaldığı saptanmıştır. Aynı zamanda öğrencilerin farklı görüşleri analiz ederek bakış açılarının ve etkili karar verme becerilerinin geliştiği ve öz güven kazandıkları da belirlenmiştir. Bu doğrultuda hemşirelik öğrencilerinin eğitim sürecinde yansıtıcı düşünme düzeylerini geliştirmeye yönelik farklı yöntem ve stratejiler kullanılarak eğitim programlarının yeniden gözden geçirilmesi ve yapılandırılması önerilmektedir.Anahtar sözcükler: Hemşirelik, Hemşirelik öğrencileri, Hemşirelik eğitimi, Simülasyon oyunu, Yansıtıcı düşünme. The study was carried out using mixed method to examine the effects of simulation game `The Ward` on senior nursing students' reflective thinking skills. 23 students were voluntarily participated in the study as a result of power analysis. During study, simulation game `The Ward` was conducted with students once a week for seven (7) weeks. Data were collected using `Personal Information Form`, `Kolb Learning Styles Inventory`, `Reflective Thinking Level Scale`, `Debriefing Form` , `Two-Column Writings` and `Game Wiev Survey`. Descriptive statistics, t test for dependent groups, Kruskall Wallis tests were used for analyzing quantitative data, and content analysis for qualitative data. It was detected `The Ward` administered for seven (7) weeks significantly improved students' reflective thinking skills, was considered fun, got people to feel a sense of team work and acquire new perspectives. That group answers were heard by others was stated as a negative aspect of the game. As a result, it was found students who improved their reflective thinking skills noticed their shortcomings and mislearnings by comparing their existing knowledge and opinions to those of others' in setting of teamwork and cooperation created by the game, and consequently students' motivation increased or decreased. It was also determined students improved their perspectives and effective decision-making skills by analysing different views and developed confidence. Accordingly, it is suggested nurses' educational programme be reexamined and restructured using new methods and strategies aimed at improving students' reflective thinking skills.Keywords: Nursing, Nursing students, Nursing education, Reflective thinking, Simulation game. 134
- Published
- 2019
41. Psikiyatri kliniklerinde çalışan hemşirelerin transaksiyonel analiz kuramına göre ego durumları
- Author
-
Yönder, Melike, Keçeci, Ayla, Psikiyatri Hemşireliği Anabilim Dalı, and Yönder, Melike
- Subjects
Ego ,Psychiatric nursing ,Hemşire-hasta ilişkileri ,Hemşirelik araştırmaları ,Psikiyatrik hemşirelik ,Benlik ,Transactional analysis ,Nursing ,Nursing research ,Nurse-patient relations ,Hemşirelik ,Transaksiyonel analiz - Abstract
YÖK Tez No: 289228 Araştırmanın amacı, psikiyatri kliniklerinde çalışan hemşireler ile hastalar arasındaki iletişimi Transaksiyonel Analiz Kuramı ego durumları açısından incelemek ve hemşire-hasta iletişiminde en çok kullanılan ego durumunu saptamaktır. Araştırmada anket uygulaması ve gözlem olmak üzere nicel ve nitel araştırma yöntemleri birlikte kullanılmıştır. Nicel veriler, ?Kişisel Bilgi Formu? ve?Ego Durumları Ölçeği? ile toplanmıştır. Nitel veriler, doğrudan katılımlı gözlem yöntemi ile elde edilmiştir. Verilerin değerlendirilmesinde Mann Whitney U, Kruskal-Wallis, Korelasyon analizleri, Kendall's Tau-c katsayısı kullanılmıştır. Araştırma sonuçlarına göre psikiyatri hemşireleri araştırmacıya, sorumlu hemşirelere ve kendilerine göre Yetişkin ve Koruyucu Ebeveyn ego durumlarını ağırlıklı olarak kullanmaktadırlar. Hemşirelerin hastalarla olan iletişimlerinde kullandıkları ego durumları ile yaşı, medeni durumu, eğitim düzeyi, meslek yılı, meslekten memnuniyet durumu arasında anlamlı fark olduğu, iletişim süreçlerinde çoğunlukla Tamamlayıcı transaksiyonların gerçekleştirildiği belirlenmiştir. The aim of this study is to determine the most used ego states in communication between nurse and patient related to Transactional Analysis Theory. Quantitave and qualitative research methods were performed with using questionnare and observations. Quantitative data were collected by using ?Personal Information Form? and ?Ego State Scala?. Qualitative data were performed by directly participated observation method. Quantitative data obtained from research were evaluated with Mann-Whitney U test, Kruskal-Wallis test, Correlation Analysis and Kendall?s Tau-c tests. According to results of this study, psychiatric and mental health nurses use Adult and Nurturing Parent ego states related to researcher, administrative nurses and nurses. A significant difference were indicated between ego states which nurses used in communication with patients and nurses? ages, marital status, education level, work experience, job satisfaction. It was also determined that Complementary Transactions came trust predominantly in communication process.
- Published
- 2012
42. Çalgı eğitiminde öğretmen-öğrenci iletişiminin ?transaksiyonel analiz ego durumları? açısından incelenmesi: Bir anadolu güzel sanatlar lisesi örneği
- Author
-
Turhal, Ersin, Kalyoncu, Nesrin, Keçeci, Ayla, and Güzel Sanatlar Eğitimi Ana Bilim Dalı
- Subjects
Anatolian high school of fine arts ,Fine Arts ,Communication ,Eğitim ve Öğretim ,Self concept ,Teachers ,Transactional analysis ,Teacher-student comminication ,Instrumental education ,Education ,High schools ,Education and Training ,Güzel Sanatlar ,Müzik ,Art education ,Students ,Music ,Musical instruments - Abstract
Bu çalışma, Anadolu Güzel Sanatlar Lisesinde çalgı öğretim sürecindeki öğretmen-öğrenci iletişiminde Transaksiyonel Analiz açısından ağırlıklı olarak kullanılan ?ego durumları? ve ?transaksiyon türlerini? belirlemek amacıyla yapılmıştır. Çalışmada ayrıca; bazı sosyo-demografik özellikler ve çalgı çalma sürecini etkileyebilecek faktörlerin, ego durumları ile ilişkisinin belirlenmesi de amaçlanmıştır.Araştırma, Karadeniz Bölgesi'nden seçilen bir Anadolu Güzel Sanatlar Lisesinde görev yapan çalgı öğretmenleri ve çalgı derslerini alan tüm öğrenciler ile sürdürülmüştür. Araştırma verilerini toplayabilmek için, öğretmenlere ve öğrencilerine ?Kişisel Bilgi Formları? ve ?Ego Durumları Ölçeği? uygulanmıştır. Verilerin işlenmesinde, SPSS 11.5 paket programı kullanılmıştır. Verilerin öncelikle betimsel istatistikleri yapılmıştır. Veriler; parametrik testlerden ?Varyans Analizi (ANOVA)?, ?t-testi?, ?Pearson Korelasyon? ve ?Spearman Korelasyon?; non-parametrik testlerden ise ?Kruskall-Wallis?, ?Mann Whitney U? testi testleri kullanılarak işlenmiştirAraştırmada, öğretmenlerin kendilerine ve öğrencilerine göre ağırlıklı olarak ?Koruyucu Ebeveyn? ve ?Yetişkin? ego durumlarını kullandıkları saptanmıştır. Öğrenciler ise kendilerine göre ağırlıklı olarak ?Koruyucu Ebeveyn?; öğretmenlerin görüşlerine göre de ?Uygulu Çocuk? ego durumunu kullanmaktadırlar. İki gurup da genel olarak en düşük ?Eleştirel Ebeveyn? ego durumunu kullanmaktadır. Bazı sosyo-demografik özellikler ile çalgı çalmaya ilişkin değişkenler ve ego durumları arasındaki ilişkiye de bakılmış; araştırılan değişkenlere göre ego durumlarında anlamlı bir fark saptanmamıştır. Ego durumları, sadece çalgıyı seçme biçimi ve ders başarısına göre anlamlı fark göstermiştir: Çalgısını öğretmeninin önerisi ile seçenlerin daha çok ?Uygulu Çocuk?; çalgı ders başarı notları yüksek olan öğrencilerin de daha çok ?Yetişkin? ve ?Koruyucu Ebeveyn? ego durumunu kullandıkları saptanmıştır. The aim of the study is to determine the ego states and transaction types that are mainly used in teacher-student communication during instrument training in terms of Transactional Analysis in Anatolian High School of Fine Arts. In addition, this study was carried out in order to determine the relation between some demographic features and factors that can affect the process of instrument playing with ego states.The participants of the study were the instrument teachers working in one Anatolian High School of Fine Arts from Black Sea Region and all the students having an instrument course. Personal Information Forms and Ego States Scales were applied to the teachers and students in order to collect the research data. SPSS 11.5 was used in analyzing the data. Descriptive statistics of the data was performed first. The data were processed using the parametric tests ?variation analysis (ANOVA)?, ?t-test?, ?Pearson?s Correlation? and ?Spearman Correlation?; and the non-parametric tests ?Kruskall-Wallis? and ?Mann Whitney U?.The results indicated that from the teachers? and students? point of view, teachers mainly use ?Protective Parent? and ?Adult? ego state. Students, on the other hand, think that they mainly use ?Protective Parent? ego state and teachers think that students use ?Adapted Child? ego state. The two groups generally use the lowest ?Nuturing Parent? ego state. On examining the relation between some socio-demographic features, variables related to instrument playing and ego states, significant difference was not seen in terms of variables searched. Ego states showed significant difference only in terms of the type of instrument chose and course success: it was seen that those who chose the instrument by suggestion of his/her teacher used ?Adapted Child? ego state and those whose instrument course marks are high used ?Adult? and ?Protective Parent? ego states most. 96
- Published
- 2010
Catalog
Discovery Service for Jio Institute Digital Library
For full access to our library's resources, please sign in.