33 results on '"Kafes, Mahmut"'
Search Results
2. ESKİ VE YENİ KAYNAKLARDA FIKHULLUGA KAVRAMI
- Author
-
KAFES, Mahmut
- Subjects
Arkeoloji ,Fıkhulluga (filoloji),ilmulluga (dilbilim),bu iki terimin karşılaştırılması ve değerlendirilmesi,dünyada ve Araplarda dil çalışmaları,başlıca eski ve yeni fıkhulluga kaynakları ,Archaeology ,Comparison and evaluation of two tenns philology and linguistics,language research in the world and in Arabs,principlly old and new philological recources (bibliographies) - Abstract
Language is a phcnomcnon which bcgan with man and which wiU cnd up with him. Though investigations about language ARE not so old as mankind history, it is a fact that a remarkable development has already been made. Ali these developments happened within a few centuries when scientific and strategical sludies about language srarted. Philology (fiqhulluga) is a term related with language and involves in the place/places of language families where they originated, the relationship between languages, their smilarites and differences, vocal features, dialects, word and sentence structures, scriptural and article of theirs. in other words: it is a study made so as to know about previous civlizations, a transforming, dating, analyzing of literaryworks depending on intemal and external criteria comparing and evaluating different letter forrns and hand~scriptures., Dil insanla başlayan ve onunla bitecek olan bir olgudur. Her ne kadar dile dair çalışmalar insanlık tarihi kadar eski olmasa da bu konuda epeyce mesafe alındığı bilinen bir gerçektir. Bu gelişmelerin çoğu dil konusunda bilimsel ve metotlu çalışmaların yapılmaya başlandığı birkaç yüzyıl içerisinde gerçekleşmiştir. Fıkhulluga (filoloji, betikbilim) dil ile ilgili bir terim olup dilin ilk ortaya çıktığı yerin/yerlerin dil ailelerinin, diller arasındaki ilişkilerin, birbirlerine olan yakınlık ve uzaklık derecelerinin, ses özelliklerinin, kelime ve cümle yapılarının, lehçelerinin, yazı ve metin olarak gelişmişlik derecelerinin üzerinde durur. Veya şöyle de denebilir: Yazılı yapıtlar aracılığıyla geçmiş uygarlıkları tanımayı amaçlayan, iç ve dış ölçütlere dayanarak betiklerin (edebi yapıtlar) aktarılması , tarihlendirilmesi, çözülmesi, değişik betik biçimlerinin ve el yazmalarının karşılaştırılması ve değerlendirilmesidir.
- Published
- 2016
3. THE ARABİC DIVAN OF KANSU GAVRI
- Author
-
YAVUZ, Orhan and KAFES, Mahmut
- Subjects
Arkeoloji ,Archaeology ,Kansu Gavri,arabic divan,literary arts,mulemma,muvashah ,Kansu Gavrî,arapça divan,edebî sanatlar,mülemmâ,muvaşşah - Abstract
Bu çalışmada son Memlük Sultanı Kansu Gavrî’nin İstanbul Millet Kütüphanesi Ali Emîrî Efendi Bölümü, Arabî Nu: 4639’da kayıtlı bulunan Arapça Divanı üzerinde durulmuştur. Önce Gavrî’nin eserleri, sonra da söz konusu Divan’ın içindeki şiirler ve konuları hakkında bilgiler verilmiştir. Ayrıca Arapça şiirlerin tamamı Türkçeye tercüme edilmiştir., The present study focuses on Mamluk Sultan Kansu Gavri’s Arabic divan, which is in İstanbul Millet Library Section of Ali Emirî Effendi Arabi registry number 4639. Information was given first about Gavri’s works and then the poems in the mentioned divan and their themes. Moreover, all of the Arabic poems were translated into Turkish.
- Published
- 2016
4. TEORİK VE PRATİK AÇIDAN YABANCI KELİMELERİ ARAPÇALAŞTIRMA (TA'RİB) YÖNTEMLERİ
- Author
-
KAFES, Mahmut
- Subjects
Arkeoloji ,Archaeology ,Arablcize,Academy of Arabic Language in Kairo,foreign words entered Arabic ,Arapçalaştırma,Kahire'deki Arap Dil Akademisi,Arapçadaki yabancı sözcükler,Ta'rib - Abstract
The Exchange of words between languages is social and cultural fad. Likewlse ali other languages Arabic has alsa got its share of this facts. Deue/opments wlthin seueral fields (such as economy, politics, industry, agriculture, sociology, religion snd literature) and lnuentions haue not only affeded societies but alsa affeded their /anguages as well and made word exchange lneuitable. in this article, the reasons why foreign words entered Arablc, ways to distınguish them, their adaptations into Arabic language, types of arablcize, the prindples and methods to be followed to arabiclze, vlews and treatments of linguisti, Diller arasındaki kelime alı§ueri§i sosyolojik bir olgu ue bir insanlık gerçeğidir. Diğer pek çok dil gibi Arapça da bu olgu ve gerçekten kendine dü§en payı almrştır. Dünyada birçok alanda (ekonomi, siyaset, tic.aret, ziraat, sanayi, sosyoloji, din ue edebiyat gibi) gerçekle§tirilen geli§meler ve ortaya konulan bulu§lar toplumları etkilediği gibi dillerini de etkilemiş, karşılıklı kelime ue terim alışverişi kaşınılmaz hale gelmi§tir. Bu makalede, yabancı sözcüklerin Arapçaya giriş nedenleri, onları tanıma yolları, Arapçaya adaptasyon/arı, Arapçalaştırma tar/eri, Arapçalaştırmada uyulacak usul ue metotlarla dilcilerin bu konudaki görüşleri ue tutumları ele alınmıştır. Ayrıca Kahire'deki Arap Dil Akademisinin konuyla ilgili almış olduğu kararın da bir değerlendirmesi yapılmıştır.
- Published
- 2016
5. THE MEANINGS OF THE FIKHULLUGA AND THE ILMULLUGA TERMS
- Author
-
KAFES, Mahmut
- Subjects
Arkeoloji ,Archaeology ,Fıkhulluga,İlmulluga,el-Ulumu’l-arabiye,Arap dili,dil çalışmaları,dilciler ,Fıkhulluga (philogy),Ilmulluga (Linguistics),el-Ulumu’l-arabiyye (Arabic knowledge),Arabic,language studies,philologist - Abstract
Bu çalışmada fıkhulluga (filoloji) ve ilmulluga (dilbilim) terimlerinin anlam ve içerikleri üzerinde durulmuş, her iki terimin Arap edebiyatındaki yeri ve önemi incelenmiştir. Fıkhulluga terimi Arap edebiyatında ilk defa IV./X. yüzyılda, ikinci defa da XX. yüzyılın ortalarında ortaya çıkmıştır. Asırlar süren bu boşlukta fıkhulluga teriminin Araplarca tekrar kullanıldığı belirlenememiştir. Ayrıca fıkhulluganın ilk ortaya çıktığı dönemdeki anlamıyla yirminci yüzyılın ortalarında ortaya çıktığı dönemdeki anlamı da birbirinden farklı olmuştur. Biz bu çalışmada ortaya çıkan bu farklılıklar ve sebepleri üzerinde durmayı yeğledik ve her iki terimden kastedilen anlamların neler olduğunu belirlemeye çalıştık. İlmulluga terimi dünyada XIX. yüzyılın başlarında kullanılmaya başlanmış ve geçen bir iki asırda büyük gelişme göstermiştir. Araplarda bu terim ilmulluga adıyla ve Avrupa’da anlaşıldığı şekliyle XX. yüzyılın başlarında tanınmaya başlamıştır. Önceki dönemlerde Araplarda dil çalışmaları, el-Ulumu’l-arabiye adıyla ve Arapçaya tahsis edilmiş bir şekilde yapılmakta idi. Arapların dil çalışmalarında Arapça; nahiv, sarf, belağat, şiir, nesir, metin, edebiyat ve tarihi gibi çeşitli yönlerden ele alınmakta idi., We focused on meanings and signs of Fıkhulluga (philology) and Ilmulluga (linguistics) and examined the importance and meaning of both terms in Arab literature in this study. Fıkhulluga firstly appeared at 4/10th centuries in Arab literature;however, there was a long interval until mid-20th century concerning the issue. This term was not used by Arabs at that time. Moreover, the previous implied meaning of Fıkhulluga was quite different from the subsequent meaning of Fıkhulluga. We focused on these differences and their reasons in this study and tried to determine implied meanings of both terms. The term Ilmulluga came into being in the early 19th century throughout the world and it flourished very well in the last two centuries. This term started to be known as Ilmulluga and the form in Europe in the early 20th century in Arabs. In ancient times, language studies in Arabs were conducted under the name of el-Ulumu’l Arabiyye(Arabic knowledge) and by dedicating to Arabic. Arabic was studied in several subjects such as nahiv (grammar), sarf (morphology), stylistics, poem, prose, text analysis, literature and history, etc.
- Published
- 2016
6. ARAPÇADA KELİME OLUŞTURMA YÖNTEMLERİ VE ARAPÇA'NIN DİGER DİLLER ARASINDAKİ YERİ
- Author
-
KAFES, Mahmut
- Subjects
Arkeoloji ,Archaeology ,Forming words,Languages in Terms of Structure and Origine,Some Features of Arabic and fts Place Among World Languages ,Kelime oluşturma,yapı ve köken itibariyle diller,Arapçanın bazı özellikleri ve dünya dilleri arasındaki yeri - Abstract
One of the strudural features of languages Is the way of deriuation. Linguistics worked on this subject in detail. They diuided languages into three categories; such as isolated, conjugated and f/exible languages. Deriuating new words in Arabic, which is put into conjugated group is mainly made by adding some letters to the root within cerlain methods and principles. This is called eshteqoak that is putting words into some syl/able measures or changing the marks of them. First, Arabic which is from Sumee languages was investfgated in order to establish its place within this language family accordino to it origine. Secondly, its own features were studied. Then its p/ace amoung other world languages was pointed out., Dlllerdekl yapısal özelfikferden biri de kelime oluşturma/türetme yöntemidir. Dilciler bu konu üzerinde geniş olarak durmuşlar ue b.u yönüyle dilleri ayrımlı, bitişimli ve bükümlü olmak üzere üçe ayırmışlardır. Bükümlü diller gurubunda yer alan Arapçada kelime oluşturma yônteml daha çok iştikak diye tabir edilen ve bazı usı71 ue esaslara bağlı kalınarak kök kelimeden kelime/kelimeler türetme yoluyla. olmaktadır. Örneğin belfi uezlnlere sokulmak ueya hareke değişik/iği yapılmak suretiyle türetilmesi gibi. Ayrıca köken olarak Sami dil/er topluluğundan olanArapçanın, önce bu dil ailesi içindeki yeri ve onun kendine has bazı özelllkleri üzerinde durulmuş sonra da diğer dünya dilleri arasındaki konumuna yer ueri/mfştlr.
- Published
- 2016
7. Descriptions of plants and animals in the muallaqat
- Author
-
Kafes, Mahmut, Selçuk Üniversitesi, Edebiyat Fakültesi, Arap Dili ve Edebiyatı Bölümü, and TR25066
- Subjects
Muallakalar ,Câhiliye dönemi ,Eski Arap şiiri ,Muallaqat ,Bitki ve hayvan tasvirleri ,Ancient arabic poetry ,Pre-islamic era ,Description of animals and plants - Abstract
Câhiliye dönemi edebiyatının en seçkin örneklerini teşkil eden eski Arap şiiri, -özellikle muallaka adıyla anılan kasideler- değişik panayırlarda kalabalık halk kitlesinin huzurunda okunmuş, oluşturulan dil üstadları tarafından beğenildikten sonra halk arasında yaygınlaşmıştır. Eski Arap şiirinin en iyi örnekleri olarak kabul edilen muallakalar sergilenmek üzere pek çok kişinin ziyaret ettiği Kabe’nin duvarlarına asılmıştır. Bu şiirler sıradan çöl hayatını yansıtmakta, o dönemin Araplarının en önemli geleneklerini içermektedir. Ayrıca edebî sanatlar açısından da oldukça zengin olan bu şiirler göç yerlerinin, otlakların başta deve olmak üzere yabani olsun evcil olsun diğer çöl hayvanlarının ve çöl bitkilerinin tasvirlerini de konu edinmiştir. Ezberlenerek muhafaza edilen şiir, hıfzının kolaylığı sebebiyle nesirden daha çok rağbet görmüştür. Öyle ki o dönemin şiirlerinin dilden dile asırlarca intikali ezber yoluyla sağlanmıştır. Eski Arap şiiri, Arap dilinin en önemli kaynaklarındandır. Muallakaları oluşturan şiirlerin ve şairlerin hangileri ve sayılarının kaç olduğu konusunda bir görüş birliği yoktur. Bazıları onların sayısını yedi ile sınırlarken bazıları dokuz, bazıları da on olduğu görüşündedir. Ancak yedi sayısı çoğunluğun üzerinde ittifak ettiği sayıdır. Buna göre yedi muallaka şairi şunlardır. İmriu’l-Kays, Tarafa b. el-Abd, Zuheyr b. Ebî Sulmâ, Antera b. Şeddâd, Amr b. Kulsûm, Lebîd b. Rebîa ve Haris b. Hıllıze. Câhiliye dönemi Arap şiiri pek çoğunda olduğu gibi muallaka şiirlerinde daha çok göç yerlerinin, göçün olmazsa olmazlarından olan develerin, çöl hayvanlarının, bazı çöl bitkilerinin ve ağaçlarının tasvirlerini görmekteyiz., The Arabic poetry which displays the most distunguished samples of preislamic era literature, particularly eulogies (qasidah) called “muallaqa”, were read in different fairs in front of people and became popular in society after the appreciation of the literature autorities. Muallaqat, the best of them, were hanged on Kâbe wall so as to be seen by visitors. These poems represented ordinary desert life and revealed the most important customs of Arabs living in that time. On the other hand, these poems, flawless in a litarary sense, handled migration places, pastures and description of desert animals, wild or domestic, foremost among them the camel and desert plants. Poetry, which was preserved by being memorized was appreciated more than prose due to its easiness to be memorized. Such that the period’s poems have been transfed via memorisation for ages. Ancient Arab poetry is one of the most important resources of Arabic. There is no consensus on which poems consist Muallaqat, the number of Muallaqat and the poets who composed them. Some limit their number to seven, some think they were nine and some think they were ten. But the number seven is the consensus number of majority. According to this consensus these muallaqa potes are: İmru’l-Kays, Tarafa b. el-Abd, Züheyr b. Ebi Sülmâ, Antera b. Şeddâd, Amr b. Külsüm, Lebid b. Rebia ve Hâris b. Hıllıze. As in many Arabic poetry of the pre-islamic era, in muallaqa poems we see mostly the description the migration places, the camels without which a migration can not be imagined, the desert animals, some desert plants and trees.
- Published
- 2016
- Full Text
- View/download PDF
8. Ebû Ubeyd El-Kâsım B. Sellâm and the work named El-Lugât Elletî Nezele Bıhâ’l-Kur’ânu’l-Kerîm attrıbuted to hım
- Author
-
Kafes, Mahmut
- Subjects
Ayet ,Lehçe ,Kabile ,Quran ,Dialect ,Tribal ,Ebû Ubeyd ,Verse ,Kur’an-ı Kerim ,Surah ,Dil ,Abu Ubayd ,Sûre ,Language - Abstract
URL: http://sefad.selcuk.edu.tr/sefad/article/view/128, Din, dil ve edebiyat alanlarında ortaya konulan ilk eserlerin müelliflerinden biri olan Ebû Ubeyd el- Kâsım b. Sellâm hicri birinci asrın ortalarında dogmus, döneminin önemli ilim merkezlerinde tahsilini tamamlamıs, kadılık ve egitmenlik görevlerinde bulunmustur. Anlamları kapalı kelimeler (garîbulluga) konusunda ilk eser verenlerden biri olarak bilinir. Ebû Ubeyd’e nispet edilen el-Lugât elletî nezele bihâ’l-Kur’ânu’l-Kerîm adlı eser Kur’ân’da, lehçelerinden kelimeler bulunan önemli Arap kabilelerini konu alır. Ancak zaman zaman baska dillerden Arapça’ya geçmis olup Kur’ân’da yer alan bazı yabancı kökenli kelimelere de deginmistir. Kabile sayısı yaklasık kırkı, dil sayısı da (Farsça, Süryânîce, .brânîce, Habesçe, Rumca, Kıptîce ve Berberîce) olmak üzere yediyi bulmaktadır. Kelimeler, Kur’ân’daki sûre ve âyet sırasına göre dizilmis, hangi lehçe ya da dilden geçtigi kelimenin hemen ardından belirtilmistir. Birden fazla lehçe ve dillerden alınanlara da dikkat çekilmistir., Abu Ubayd al-Qasim b. Sellam, one of the first authors who has the first works set forth in the religion, language and literature fields, was born in the middle of the first century based on the hijri calender, completed his education in the major centers of knowledge of the era, and carried out Qadi and training duties. He is known as one of the first linguists who worked on the words that have closed meaning (garîbullugah). The work named el-Lugât elletî nezele bihâ’l-Kur’ânu’l-Kerîm, attributed to Abu Ubayd, is concerned with significant Arab tribes whose dialectic expressions can be found in the Quran. However, from time to time, it includes some foreign words that entered from other languages into Arabic and which are mentioned in the Qur'an, too. The number of tribes reaches forty and the number of languages, consisting of Persian, Syriac, Hebrew, Ethiopian, Greek, Coptic and Berber, reaches seven. Words are lined up according to the order of the surahs and verses of the Qur'an, and immediately after the word, it is stated which dialect or language it was borrowed from. Also, words borrowed from multiple dialects and languages are drawn attention.
- Published
- 2015
9. MUALLAKALARDA BİTKİ VE HAYVAN TASVİRLERİ / DESCRIPTIONS OF PLANTS AND ANIMALS IN THE MUALLAQAT
- Author
-
KAFES, Mahmut, primary
- Published
- 2016
- Full Text
- View/download PDF
10. Tawqee in Arabic literature
- Author
-
Kafes, Mahmut
- Subjects
Rhetoric ,Complaint ,Tevki ,Kıssa ,Dilekçe ,Şikayet ,Concise ,Tawqee ,Petition ,Nesir ,Brief ,Belağat ,Clerk ,Prose - Abstract
URL:http://sefad.selcuk.edu.tr/sefad/article/view/23, Tevki Arap edebiyatında bir nesir türüdür. Terim olarak tevki; halife, emir, vezir, vali ve benzeri idareci kesimin kendilerine iletilen talep (dilekçe) ve sikâyetlerin altlarına kendilerinin ya da izin verdikleri kisilerin yazdıkları kısa ve etkili ibarelerdir. Genellikle birer cümleden olusur ve cümleler daha çok ayet, hadis, atasözü ve siir metinlerinden iktibas edilir. Bu durum, tevkiin daha etkin olmasını saglar. Tevki aynı zamanda yazan kisinin, kendisine iletilen meseleye bakıs açısını da yansıtır. Tevkiin ilk defa Sâsânî )mparatorlarının yazılarında görüldügü, )slamiyette ise ilk önce dört büyük halife ile basladıgı, Emevî ve Abbâsi dönemlerinde artarak sürdügü belirtilmistir. Tevki cümleleri aslında ibarelerde kolaylık, kelimelerde sıklık ve zerafet, dizinde mükemmellik gibi özelliklere de sahiptir. Verilmek istenen mesajın kısa ve en etkili (belig) ibarelerle verilmesi Araplarda oldukça yaygın olan bir adettir. Bazıları söyle demistir: Edebiyatçıların gönlünde icaz ve ihtisar öteden beri hep var olup gelmistir; tevki, atasözleri ve vecizeler bunun tipik birer örnegidir. Tevkie, kisinin kendisine yapılan haksızlıkları ve zulümleri dile getirdigi için kıssa, sikâyet ve istekler kumas veya deri parçaları üzerine yazıldıgı için rakâ adları da verilmistir. Tevki ile amaçlanan sey, yaptıgı yanlıslıklar karsısında muhatabı uyarmak, söz konusu yanlıslardan dönmesini saglamak ve daha da önemlisi kendisinden üstte hesap verecegi bir makamın bulundugunu ona hatırlatmaktır. Özellikle halife ve vezirlerin yazdıkları tevkilerin geregi büyük ölçüde tamamen yerine getirilmistir. Öte yandan tevki, üst makamlardaki kisilerin sözlerinin alt makamlardakilere etkili bir sekilde ulasmasını saglayan bir araçtır. Tevki metinleri aynı zamanda karsıdakilerin ibret almasına ve onlardan ders çıkarmasına katkıda bulunan ibarelerdir. Tevki daha sonraları mensur, pervane, ferman, berat, tugra, mühür gibi anlamlarda da kullanılmıs olup devlet ricali arasında resmi yazısma niteligi tasımaktadır., Tawqee is a type of prose in Arabic language. As an expression, tawqee is some kind of brief and authoritative post script like concise statement for demands or complaints in petitions made to the caliphs, commanders, viziers, governors, and etc. added by themselves or the authorized ones. These statements generally made up with one sentence which is quoted from Qur’an verses, hadiths or poetry texts. This makes tawqee more effective. Tawqee also reflects the consideration of the person to whom the matter is referred. Tawqee was for the first time noticed in Sassanid Emperors’ scripts. It started to be used first in the time of four caliphs’ era and kept on to be used in progressing during Umayyad’s and Abbasid’s eras. Tawqee sentences in fact include some peculiarities, such as; clear expressions in their sentences with kind and eloquent words and perfect word order. It is very common in Arabs to use eloquent and rhetoric and effective, concise words to convey the message. Some people say that brief and limited expressions have always been within the hearts of authors. Tawqees, proverbs and typical examples of this. Tawqees are short because they explain the injustice and oppressions they are subjected to. They are called reqa because the complaintsand petitions are written onpieces of cloth or leather. The objective in tawqee is to worn the people about the mistakes they make, to get them withdraw and refrain from those mistakes, and more important than this is to remind them that there are superior authorities to whom they will have to account for their tyranny. Especially the tawqees written by caliphs and viziers answered immediately and almost completely. On the other hand, tawqee is a means of communication that transfer the senior officials or supervisors’ statements in an effective way to the juniors or inferior officials. Tawqee texts contribute to the opponents take lesson through the misfortunes. Later, it was stared to use tawqee in place of notice(manshoor), propeller (parwana), franchise(baraat), Sultan’s signature (toghra)and seal. Thus, it began to have a function of correspondence through the government offices.
- Published
- 2014
11. The Arabic divan of Kansu Gavri
- Author
-
Yavuz, Orhan and Kafes, Mahmut
- Subjects
Arapça divan ,Edebî sanatlar ,Muvashah ,Mülemmâ ,Kansu Gavrî ,Literary arts ,Mulemma ,Arabic divan ,Muvaşşah - Abstract
URL:http://sefad.selcuk.edu.tr/sefad/article/view/52, Bu çalısmada son Memlük Sultanı Kansu Gavrî’nin stanbul Millet Kütüphanesi Ali Emîrî Efendi Bölümü, Arabî Nu: 4639’da kayıtlı bulunan Arapça Divanı üzerinde durulmustur. Önce Gavrî’nin eserleri, sonra da söz konusu Divan’ın içindeki siirler ve konuları hakkında bilgiler verilmistir. Ayrıca Arapça siirlerin tamamı Türkçeye tercüme edilmistir., The present study focuses on Mamluk Sultan Kansu Gavri’s Arabic divan, which is in stanbul Millet Library Section of Ali Emirî Effendi Arabi registry number 4639. Information was given first about Gavri’s works and then the poems in the mentioned divan and their themes. Moreover, all of the Arabic poems were translated into Turkish
- Published
- 2012
12. The meaning of the Fıkhulluga and the ilmulluga terms
- Author
-
Kafes, Mahmut
- Subjects
Dil çalışmaları ,Fıkhulluga ,Philologist ,Fıkhulluga (philogy) ,Arabic ,Ilmulluga (Linguistics) ,El-Ulumu’l-arabiyye (Arabic knowledge) ,Dilciler ,İlmulluga ,El-Ulumu’l-arabiye ,Language studies ,Arap dili - Abstract
URL: http://sefad.selcuk.edu.tr/sefad/article/view/75, Bu çalışmada fıkhulluga (filoloji) ve ilmulluga (dilbilim) terimlerinin anlam ve içerikleri üzerinde durulmuş, her iki terimin Arap edebiyatındaki yeri ve önemi incelenmiştir. Fıkhulluga terimi Arap edebiyatında ilk defa IV./X. yüzyılda, ikinci defa da XX. yüzyılın ortalarında ortaya çıkmıştır. Asırlar süren bu boşlukta fıkhulluga teriminin Araplarca tekrar kullanıldığı belirlenememiştir. Ayrıca fıkhulluganın ilk ortaya çıktığı dönemdeki anlamıyla yirminci yüzyılın ortalarında ortaya çıktığı dönemdeki anlamı da birbirinden farklı olmuştur. Biz bu çalışmada ortaya çıkan bu farklılıklar ve sebepleri üzerinde durmayı yeğledik ve her iki terimden kastedilen anlamların neler olduğunu belirlemeye çalıştık. İlmulluga terimi dünyada XIX. yüzyılın baslarında kullanılmaya başlanmış ve geçen bir iki asırda büyük gelişme göstermiştir. Araplarda bu terim ilmulluga adıyla ve Avrupa’da anlaşıldığı sekliyle XX. yüzyılın baslarında tanınmaya başlamıştır. Önceki dönemlerde Araplarda dil çalışmaları, el-Ulumu’l-arabiye adıyla ve Arapçaya tahsis edilmiş bir şekilde yapılmakta idi. Arapların dil çalışmalarında Arapça; nahiv, sarf, belagat, şiir, nesir, metin, edebiyat ve tarihi gibi çeşitli yönlerden ele alınmakta idi., We focused on meanings and signs of Fıkhulluga (philology) and Ilmulluga (linguistics) and examined the importance and meaning of both terms in Arab literature in this study. Fıkhulluga firstly appeared at 4/10th centuries in Arab literature;however, there was a long interval until mid-20th century concerning the issue. This term was not used by Arabs at that time. Moreover, the previous implied meaning of Fıkhulluga was quite different from the subsequent meaning of Fıkhulluga. We focused on these differences and their reasons in this study and tried to determine implied meanings of both terms. The term Ilmulluga came into being in the early 19th century throughout the world and it flourished very well in the last two centuries. This term started to be known as Ilmulluga and the form in Europe in the early 20th century in Arabs. In ancient times, language studies in Arabs were conducted under the name of el-Ulumu’l-Arabiyye (Arabic knowledge) and by dedicating to Arabic. Arabic was studied in several subjects such as nahiv (grammar), sarf (morphology), stylistics, poem, prose, text analysis, literature and history, etc.
- Published
- 2011
13. İBN FÂRİS'İN es-SÂHİBÎ FÎ FIKHI'L-LUGA VE es-SEÂLİBl'NİN FIKHU'L-LUGA VE SIRRU'LARABİYYE ADLI ESERLERİNİN İÇERİK VE METOD YÖNÜNDEN KARŞILAŞTIRILMASI
- Author
-
KAFES, Mahmut
- Subjects
İbn Faris,es-Sahibi fı fıkhı'1-luga,es-Sealibî,Fıkhu'lluga ve sırru'l-arabiyye,eserlerin içerikleri ve karşılaştırılması - Abstract
Bu çalışmada, birbirlerine yakın dönemlerde yaşamış olan tanınmış iki Arap dilcisi İbn Paris ve Ebu Mansur es-Sealibi'nin hayatlarına ve sosyal yönlerine dair kısa bir bilgi sunulduktan sonra es-Sahibi fı fıkhı'l-luga ve Fıkhu'l-luga ve sırru'larabiyye adlı eserlerinin içerikleri hakkında bilgiler verilmiş, metodları incelenmiş, her iki eser birbiriyle karşılaştırılarak, benzerlik ve farklılık gösteren yönleri ortaya çıkarılmaya çalışılmştır.
- Published
- 2010
14. EBÛ UBEYD el-KÂSIM B. SELLÂM VE ONA NİSPET EDİLEN el-LUĠÂT ELLETÎ NEZELE BİHÂ’L-KUR’ÂNU’L-KERÎM ADLI ESER / EBÛ UBEYD El-KÂSIM B. SELLÂM AND THE WORK NAMED EL-LUGÂT ELLETÎ NEZELE BIHÂ’L-KUR’ÂNU’L-KERÎM ATTRIBUTED TO HIM
- Author
-
KAFES, Mahmut, primary
- Published
- 2015
- Full Text
- View/download PDF
15. The concept of philology in old and new bibliographies
- Author
-
Kafes, Mahmut
- Subjects
Fıkhulluga ,Philology ,Linguistics ,Dilbilim ,İlmulluga ,Filoloji - Abstract
URL: http://sefad.selcuk.edu.tr/sefad/article/view/499, Dil insanla başlayan ve onunla bitecek olan bir olgudur. Her ne kadar dile dair çalışmalar insanlık tarihi kadar eski olmasa da bu konuda epeyce mesafe alındığı bilinen bir gerçektir. Bu gelişmelerin çoğu dil konusunda bilimsel ve metotlu çalışmaların yapılmaya başlandığı birkaç yüzyıl içerisinde gerçekleşmiştir. Fıkhulluga (filoloji, betikbilim) dil ile ilgili bir terim olup dilin ilk ortaya çıktığı yerin/yerlerin dil ailelerinin, diller arasındaki ilişkilerin, birbirlerine olan yakınlık ve uzaklık derecelerinin, ses özelliklerinin, kelime ve cümle yapılarının, lehçelerinin, yazı ve metin olarak gelişmişlik derecelerinin üzerinde durur. Veya şöyle de denebilir: Yazılı yapıtlar aracılığıyla geçmiş uygarlıkları tanımayı amaçlayan, iç ve dış ölçütlere dayanarak betiklerin (edebi yapıtlar) aktarılması , tarihlendirilmesi, çözülmesi, değişik betik biçimlerinin ve el yazmalarının karşılaştırılması ve değerlendirilmesidir., Language is a phcnomcnon which bcgan with man and which wiU cnd up with him. Though investigations about language ARE not so old as mankind history, it is a fact that a remarkable development has already been made. Ali these developments happened within a few centuries when scientific and strategical sludies about language srarted. Philology (fiqhulluga) is a term related with language and involves in the place/places of language families where they originated, the relationship between languages, their smilarites and differences, vocal features, dialects, word and sentence structures, scriptural and article of theirs. in other words: it is a study made so as to know about previous civlizations, a transforming, dating, analyzing of literary works depending on intemal and external criteria comparing and evaluating different letter forrns and hand~scriptures.
- Published
- 2007
16. The methods of forming words in Arabic and its place among other languages
- Author
-
Kafes, Mahmut
- Subjects
Arapça ,Kelime oluşturma ,Arabic language ,Forming words - Abstract
URL: http://sefad.selcuk.edu.tr/sefad/article/view/521, Dlllerdekl yapısal özelfikferden biri de kelime oluşturma/türetme yöntemidir. Dilciler bu konu üzerinde geniş olarak durmuşlar ue b.u yönüyle dilleri ayrımlı, bitişimli ve bükümlü olmak üzere üçe ayırmışlardır. Bükümlü diller gurubunda yer alan Arapçada kelime oluşturma yônteml daha çok iştikak diye tabir edilen ve bazı usı71 ue esaslara bağlı kalınarak kök kelimeden kelime/kelimeler türetme yoluyla. olmaktadır. Örneğin belfi uezlnlere sokulmak ueya hareke değişik/iği yapılmak suretiyle türetilmesi gibi. Ayrıca köken olarak Sami dil/er topluluğundan olan Arapçanın, önce bu dil ailesi içindeki yeri ve onun kendine has bazı özelllkleri üzerinde durulmuş sonra da diğer dünya dilleri arasındaki konumuna yer verilmiştir., One of the strudural features of languages Is the way of deriuation. Linguistics worked on this subject in detail. They diuided languages into three categories; such as isolated, conjugated and f/exible languages. Deriuating new words in Arabic, which is put into conjugated group is mainly made by adding some letters to the root within cerlain methods and principles. This is called eshteqoak that is putting words into some syl/able measures or changing the marks of them. First, Arabic which is from Sumee languages was investfgated in order to establish its place within this language family accordino to it origine. Secondly, its own features were studied. Then its p/ace amoung other world languages was pointed out.
- Published
- 2006
17. Theoretical and practical foreign language interpretation (ta'rib) methods
- Author
-
Kafes, Mahmut
- Subjects
Academy of Arabic Language in Kairo ,Arapçadaki yabancı sözcükler ,Ta'rib ,Kahire'deki Arap dil akademisi ,Foreign words entered Arabic ,Arabicize ,Arapçalaştırma - Abstract
URL: http://sefad.selcuk.edu.tr/sefad/article/view/540, Diller arasındaki kelime alı§ueri§i sosyolojik bir olgu ue bir insanlık gerçeğidir. Diğer pek çok dil gibi Arapça da bu olgu ve gerçekten kendine dü§en payı almrştır. Dünyada birçok alanda (ekonomi, siyaset, tic.aret, ziraat, sanayi, sosyoloji, din ue edebiyat gibi) gerçekle§tirilen geli§meler ve ortaya konulan bulu§lar toplumları etkilediği gibi dillerini de etkilemiş, karşılıklı kelime ue terim alışverişi kaşınılmaz hale gelmi§tir. Bu makalede, yabancı sözcüklerin Arapçaya giriş nedenleri, onları tanıma yolları, Arapçaya adaptasyon/arı, Arapçalaştırma tar/eri, Arapçalaştırmada uyulacak usul ue metotlarla dilcilerin bu konudaki görüşleri ue tutumları ele alınmıştır. Ayrıca Kahire'deki Arap Dil Akademisinin konuyla ilgili almış olduğu kararın da bir değerlendirmesi yapılmıştır., The Exchange of words between languages is social and cultural fad. Likewlse ali other languages Arabic has alsa got its share of this facts. Deue/opments wlthin seueral fields (such as economy, politics, industry, agriculture, sociology, religion snd literature) and lnuentions haue not only affeded societies but alsa affeded their /anguages as well and made word exchange lneuitable. in this article, the reasons why foreign words entered Arablc, ways to distınguish them, their adaptations into Arabic language, types of arablcize, the prindples and methods to be followed to arabiclze, vlews and treatments of linguisti
- Published
- 2006
18. ARAP EDEBİYATINDA TEVKİ / TAWQEE IN ARABIC LITERATURE
- Author
-
KAFES, Mahmut, primary
- Published
- 2014
- Full Text
- View/download PDF
19. Ebu Hayyan el-Endelüsi'nin hayatı ve el-Bahru'l-Muhit isimli tefsirindeki metodu
- Author
-
Kafes, Mahmut, Turan, Abdülbaki, Enstitüler, Sosyal Bilimler Enstitüsü, Temel İslam Bilimleri Ana Bilim Dalı, and Temel İslam Bilimleri Anabilim Dalı
- Subjects
Religion ,Ebu Hayyan el-Endelüsi ,Biyografi ,Din ,Biography ,Commentary ,Interpretation ,İslam dini ,Islam religion ,Islam ,Tefsir - Abstract
220 SUMMARY Ebû Hayyân, who was one the famous scholors of his era in language and grammar lived in (654/1256- 745/1345) the first half of the 8 th. century Hegira; the 14 th. A. D. He had more than sixty works in prose and verse on language-principally in science of grammar, recitation of Qur'an and commentary. Unfortunately, we have to express that - handwriting and printed- totally only twenty copies could reach our time. Some studies on the field of grammar that Ebû Hayyân rose in fame have sepcially been made lately. `Ebû Hayyân en-Nahvî` written by Dr. Hatice el-Hadîsî is proir to these studies. We sellected, `el-Bahru'1-Muhît` the well-known commentaror of Ebû Hayyân which he was considered authority in his field, our subject matter of thesis/and tried to determine the steps he followed giving some examples we chose in various volumes and pages. In the first part of our study we gave a detailed information about Ebû Hayyân's life, childhood, surroundings, domestic position, knowledge, literary character, teachers, students, and works. In the second part, having made a general explonation how his commentory was written, its bibliography and simplifications and his ideas about commentaries and commentarors, we thought it would be a good service to make a short explanation about narrative and comprehetional commentaries which were the two basic parts of sicence of commentary. Then studying Ebû Hayyân's intenpretation from this point of view we tried fo put forward the subjects he dwelled on `el-Bahru'1-Muhîf is more a structural narrative commentary. The interpretor gave detailed explonation about his method in the preface of his work. According to this method the work used in verses were studied in a lingual, ethimological way and also their literary meanings. Then the views of successor and predecessor scholars about varient reading verses and their meanings were repo rted. Last of all they studied gramatically and analized all words used in221 verses. They made explanations and literary arts in related verses. They paid great attention to avoid dealing with jurisprudance, and theology and referred the readers to related search books and encouraged them to look into sources. Ebû Hayyân was extremelly careful about not to use tell-tales and absolitely against them. Also, we complained about some commentarors that they narrated a great number of made -up stories in their books without making any check. Though he approximated the viewes of sufies with great care he presented a negative mode agains philosophers and those out of Sunnies ideas. In short, the commentary of Ebû Hayyân was the one which gave detailed information especially about sceince of language, grammar and recitation of Qur'an. His commentary was pressed several times in eight volumes and abridged by him and also by his student îbn Mektûm (749/1348). The two abridged works were pressed together on the margins around the main text of commentary. 221
- Published
- 1994
20. OSMANLILAR DÖNEMİNDE MISIR'DA BİLİMSEL FAALİYETLER VE NAHİV İLMİNİN DURUMU.
- Author
-
KAFES, Mahmut
- Subjects
EGYPTIAN history, 1517-1882 ,ARABIC language education ,HISTORY of foreign language education ,ARABIC language -- Syntax ,SCIENCE & state ,OTTOMAN Empire ,HISTORY ,INTELLECTUAL life - Abstract
Copyright of Pursuit of History is the property of Selcuk University, Faculty of Arts & Sciences and its content may not be copied or emailed to multiple sites or posted to a listserv without the copyright holder's express written permission. However, users may print, download, or email articles for individual use. This abstract may be abridged. No warranty is given about the accuracy of the copy. Users should refer to the original published version of the material for the full abstract. (Copyright applies to all Abstracts.)
- Published
- 2014
21. İbnü Cinnî'nin El-Hasâis ve Suyûtî'nin El-Müzhir Fî Ulûmi'l- Luga Adlı Eserlerinin Metod ve İçerik Yönünden Karşılaştırılması.
- Author
-
KAFES, Mahmut
- Abstract
Copyright of Selcuk University Social Sciences Institute Journal is the property of Selcuk University Social Sciences Institute Journal and its content may not be copied or emailed to multiple sites or posted to a listserv without the copyright holder's express written permission. However, users may print, download, or email articles for individual use. This abstract may be abridged. No warranty is given about the accuracy of the copy. Users should refer to the original published version of the material for the full abstract. (Copyright applies to all Abstracts.)
- Published
- 2014
22. Compared Of Al-Hasais By Ibnu Cinni And Al-Muzhir’s Fi Ulumi’l-Ga By Suyuti In Term’s Of Method And Contend
- Author
-
Kafes, Mahmut, Selçuk Üniversitesi, Edebiyat Fakültesi, Arap Dili ve Edebiyatı Bölümü, and Kafes, Mahmut
- Subjects
Suyûtî ,topic ,gramer ,literature ,al-Hasais ,al-Müzhir ,edebiyat ,neviler ,compore ,İbnü Cinnî ,mukayese ,bâblar ,grammar ,Hasâis ,types ,İbnü Cinnî,Hasâis,Suyûtî,Müzhir,Arap dili,edebiyat,gramer,mukayese,bâblar,neviler ,Müzhir ,Ibn Cinni ,Language of Arabic ,Ibn Cinni,Suyuti,al-Hasais,al-Müzhir,Language of Arabic,literature,grammar,compore,topic,types ,Arap dili ,Suyuti - Abstract
İbnü Cinnî’nin el-Hasâis ve Suyûtî’nin el-Müzhir adlı eserleri Arap dilinin önde gelen iki önemli kaynağıdır. Her iki eser de Arap dilinin her hangi bir alanında çalışma yapan bir kişinin yararlanması gerektiği eserlerdendir. el-Hasâis’de daha çok Arap gramerine ait konulara ağırlık verilmiş, özellikle gramerdeki illet (sebep, gerekçe) konusu detaylı bir şekilde işlenmiştir. elMüzhir’de ise ağırlıklı olarak dil ve edebiyat konuları işlenmiştir. Bu yüzden ikisinin ortak ele aldığı konu sayısı oldukça sınırlıdır. İbnü Cinnî daha çok hocası Ebû Ali el-Fârisî’nin görüşlerini ön plana çıkarmış ve en çok rivayeti ondan yapmıştır. Genel itibariyle naklettiği rivayetlerin ve görüşlerin doğruluğunu tartışmış ve beğendiklerini öne çıkarmıştır. Onların yanı sıra kendi görüşlerine de yer vermiştir. Bazen bir konuyla ilgili sadece kendi görüşünü belirttiği de olmuştur. Yüz altmış civarında bölümden oluşan elHasâis’de Arap dilinin temel pek çok konusuna yer verilmiştir. el-Müzhir’de ise Suyûtî daha çok başkalarının görüşlerini nakletmiş, ancak görüşünü naklettiği müellifin adını ve eserini vermeyi ihmal etmemiştir. Başka eserlerden aktardığı rivayetler bazen birkaç sayfayı bulmakta, bazen de birkaç kısa cümleden oluşmaktadır. Elli bölümden oluşan ve çoğunluğu derleme olan eserde müellif daha çok kendinden önce yazılmış olan sözlüklerden yararlanmış, değişik anlamlara gelen kelimelerin anlamlarını da nakletmiştir. Ayrıca tarih, tabakât, şiir ve ahbâr kitaplarından da nakillerde bulunmuştur. Ancak Suyûtî başka eserlerden naklettiği bilgileri titiz bir ayıklamaya tabi tuttuktan sonra eserine almış ve kısaltmalar yapmıştır. Bu çalışmada iki eserin karşılaştırması yapılmış, birlikte ele aldıkları konular, her birinin ayrı ayrı ele aldığı konular belirlenerek adları ve içerikleri hakkında bilgiler verilmiştir. Konu başlıklarından birebir örtüşenler ve bazı kelime değişiklikleriyle ayrışanlar belirtilmiştir. Çalışmada ayrıca her iki müellifin hayatı ve hocaları hakkında da bilgi verilmiş, önemli eserlerinin – özellikle Arap diline ait olanların – isimlerine yer verilmiştir., The Works of Ibnu Cinnî el-Hasâis and the works of Suyûtî al-Muzhir are the leading sources of Arabic language. Both works are worth getting use of them for the researchers in any fields of Arabic language. al-Hasais mostly deals with grammer, especially the topic of illet (reson and requirement) stuied in detail. As for, al-Muzhir it mainly deals with the topics of the language and literature. Therefore, the common points studied are very limited in deed. Ibnu Cinni mostly mentioned his teacher’s Abu Ali elFârisî’s views, mainly and most of the relations from him. Genarally, he discussed the authenticity of the views and relations which he narrated and gave the ones he favored priority. Beside those, he replaced his own views as well. Sometimes, on some topics, he remarked only his own opinions. He dealt with lots of basic topics of Arabic language in al-Hasais, which consists of nearly 160 parts. As for in al-Muzhir, Suyuti narrated others’ thouhts, but he did not omit to remark the author’s name and his work he quoted from. The narrations which he quoted out of other works sometimes took several pages, and sometimes contained a few short sentences. Within the work which consists of fifty parts, the writer mainly got use of the dictionaries written former and repotted the meaning of the words that mean different meanings. In addition to this, he also related from books of history, categories (tabaqat), poetry and news (akhbar). However, Suyuti did not put the knowledge quoted from other works before he had carefully investigated them. He also shortened them. In this study the two works have been compared. The same and different subjects the authors studied were pointed out by notifying the names and contents of them in each book. Intimately same topics and the ones differing ones with some word changes were remarked for one another. Within this study, the bibliography of both writers and information about their teachers were also presented. The book titles of outstanding works, especially the topics related with the language of Arabic were mentioned.
23. Kur'an-ı Kerim'de muhkem ve müteşabih
- Author
-
Kafes, Mahmut, Turan, Abdülbaki, and Diğer
- Subjects
Religion ,Muhkem ,Din ,Müteşabih ,Islam - Abstract
94
- Published
- 1988
24. Said Havrâniyye'nin Hikâyelerinde Sosyal Problemler
- Author
-
Dede, Gül Betül, Kafes, Mahmut, and Selçuk Üniversitesi
- Subjects
Hikâye ,Arabic Language and Literature ,Arap Dili ve Edebiyatı ,Said Havrâniyye ,Sosyal Problem ,Story ,Social Problem ,Said Hourania - Abstract
Hangi dönemde yaşarsa yaşasın bir yazarın doğup yetiştiği çevreden, karşılaştığı insanlardan ve olaylardan etkilenmemesi mümkün değildir. Toplumsal gerçekçi bir kimliğe sahip olan Saîd Ḥavrâniyye'nin de yaşadığı ve şahit olduğu olaylardan etkilendiği, hikâyelerinde açıkça görülmüştür. Ḥavrâniyye yazdığı hikâyelerinde, yaşadığı dönemin sosyal problemlerine ışık tutmuş ve çözüm aramıştır. 20. yüzyılın başlarında askeri darbeler ve beraberinde gelen siyasi istikrarsızlıkların yanı sıra, Fransız işgali, savaşlar ve maddi sıkıntılar gibi sorunlarla karşılaşan Suriye halkı zor bir süreçten geçmiştir. Ḥavrâniyye de yaşanan bu sıkıntıların yanı sıra aile hayatı ile ilgili sorunlar ve sağlık gibi birçok konuya değinmiştir. Modern Suriye hikâyeciliğinde önemli bir yer edinmiş olmasına rağmen kendisi ile ilgili herhangi bir çalışmanın yapılmamış olduğu tespit edilmiştir., No matter what period s/he lives in, it is impossible for a writer not to be affected by the environment s/he was born and raised in, the people and events s/he comes across. Said Hourania who has a social realist identity was also affected by the events he lived and witnessed and it can be seen in his stories. In his stories, Hourania shed light on the social problems of his time and sought solutions. At the beginning of the twentieth century, the Syrian people went through a difficult process, facing problems such as military coups and accompanying political instability, as well as the French occupation, wars, and financial difficulties. In addition to these difficulties, Hourania touched upon many issues such as family life problems and health as well. Although he has an important place in modern Syrian storytelling, the fact that no study has been done about him has been an important factor in our preference for this subject. In this study, the social problems that Said Hourania mentioned in his stories are discussed.
- Published
- 2021
25. İBNU'L-MU'TEZ VE KİTABU'L-BEDÎ' ADLI ESERİ
- Author
-
Bozan, Mustafa, Dereli, Muhammet Vehbi, Kafes, Mahmut, Küçüksarı, Mücahit, and Temel İslam Bilimleri Anabilim Dalı
- Subjects
Eastern Linguistics and Literature ,Doğu Dilleri ve Edebiyatı - Abstract
İbnu'l-Mu'tez ve Kitabu'l-Bedî' adlı eseri adındaki bu çalışma, giriş ve iki bölümden oluşmaktadır.Giriş kısmında Arap dilinin doğuşu ve tarihi süreçteki gelişimi anlatılmıştır. Bununla birlikte bu kısımda belagat ilmi ve bu ilmin alt başlıkları özet olarak incelenmiştir.Birinci bölümde el-bedî' adlı eserin müellifi hakkında bilgi verilirken İbnu'l-Mu'tez'in yaşadığı dönem ve o dönemin siyasal-sosyal özellikleri kısaca anlatılmıştır. İbnu'l-Mu'tez'in hayatı, ilmî ve edebî şahsiyeti ve eserleri üzerinde durulmuştur.İkinci bölümde ise eser genel olarak değerlendirilmiştir. Eser hakkında genel bilgilendirmelerden sonra eserin metodu ve ele aldığı konular bablar halinde verilmiştir. İbnu'l-Mu'tez, hicri III. asırda, Abbasi Devletinin II. evresi sayılan ve siyasi karışıklığın yoğun olduğu bir dönemde yaşamıştır. Kitabu'l-Bedî', onun en önemli eserlerindendir. Arap edebiyatında edebi sanatları inceleyen ilk müstakil eser olması bakımından ayrı bir yere sahiptir. This study titled `Ibnu'l-Mu'tez and Kitabu'l-Bedî` consists of an introduction and two chapters. The introduction part tells about the birth and historical progress of the Arabic language. This section, however, also abridges the science of eloquence and its subheadings. The first chapter provides information on the author of the book el-Bedi'. The period of Ibnu'l-Mutez's life, and the political-social properties of the era have been briefly introduced. Then Ibnu'l-Mutez's life, science, literary personality and books have been dwelled upon. The second chapter evaluates the book with a general view. Pursuant to a general briefing on the book, the method and subjects of the book have been introduced in sections. Ibnu'l-Mu'tez lived in an area of intense political chaos, which can be considered the 2nd phase of the Abbasid State in the third century of hicrah. Kitabu'l-Bedi is one of his most important books. It has its distinct place in Arabic literature because it is the first dedicated book to examine literary arts. 126
- Published
- 2019
26. Hasîb Keyyâlî'nin hikâyelerinde sosyal problemler
- Author
-
Bildik, Yusuf, Kafes, Mahmut, Doğu Dilleri ve Edebiyatları Anabilim Dalı, and Enstitüler, Sosyal Bilimler Enstitüsü, Doğu Dilleri ve Edebiyatları Ana Bilim Dalı
- Subjects
Hikaye ,Arabian literature ,Syria ,Arap Edebiyatı ,Hasib Kayyali ,Linguistics ,Keyyali, Hasib ,Doğu Dilleri ve Edebiyatı ,Sociology of literature ,Short Story ,Eastern Linguistics and Literature ,Arabic Literature ,Edebiyat Sosyolojisi ,Literature sociology ,Sosyal Problem ,Dilbilim ,Story ,Hasîb Keyyâlî ,Social Problem ,Social problems - Abstract
Yazarların, içinde bulunduğu toplumun sevinç ve kederlerinden etkilenmeleri ve bunları eserlerine yansıtmaları tabii bir olaydır. Toplumsal gerçekçi bir yazar olan Hasib Keyyâlî, yirminci yüzyılda Suriye'de yaşamış ve hikâyelerinde o dönemin sosyal problemlerine çözümler aramıştır. Yirminci yüzyılda Fransız işgali, askeri darbeler, savaşlar ve ekonomik krizler gibi çeşitli olaylar yaşamış olan Suriye halkı, zor bir dönemden geçmiştir. Milliyetçi bir kimliğe sahip olan Keyyâlî de bu sorunlara kayıtsız kalmamış ve hikâyelerle farkındalık oluşturmaya çalışmıştır. Bunun yanında toplumun yozlaşması, aile hayatında yaşanan sorunlar, bürokrasi ve eğitim gibi birçok konu da Keyyâlî'nin üzerinde durduğu meselelerdendir. Yapılan araştırmalar sonucu, Modern Suriye edebiyatı için önemli bir isim olmasına rağmen, Türkiye'de Keyyâlî hakkında çalışma yapılmamış olmadığı ve bu nedenle Keyyâlî üzerinde bir çalışma yapılmasının uygun olduğu görülmüştür. Yazarın eserlerinin çoğunluğunu oluşturan hikâyeler de çalışmanın çerçevesini oluşturmuştur. Bu çalışmada Hasîb Keyyâlî'ye ait hikâye kitaplarında değinilen sosyal problemler ele alınmıştır. Çalışma giriş ve iki bölümden oluşmaktadır. Girişte Suriye'nin 20. Yüzyıl siyasi, sosyal ve edebi durumundan bahsedilmiştir. Birinci bölümde yazarın hayatı, edebi kişiliği ve eserleri ele alınmış, ikinci bölümde hikâyelerinde yer alan sosyal problemler incelenmiştir. Yapılan değerlendirmeler ve sonuç bölümü ile çalışma tamamlanmıştır., It is of course an event for authors to be influenced by the joy and sorrow of their community and reflect on their work. Hasib Kayyâlî, a socially realistic writer, lived in Syria in the twentieth century and searched for solutions to the social problems of that period in his stories. In the twentieth century, the Syrian people who had experienced various events, such as the French occupation, military blows, wars and economic crits, had a difficult period. Kayyâlî, who had a nationalist identity, was not indifferent to these problems and sought to create awareness with the stories. In addition, many issues such as corruption of society, problems in family life, bureaucracy and education are among the issues that Kayyâlî has stood on. As a result of the researches, although it is an important name for Modern Syrian literature, there was no study about Keyyâlî in Turkey. Therefore, it was observed that it was appropriate to make a study on Keyyâlî. The stories that constitute the majority of the author's works have also formed the framework of the study. In this study, the social problems addressed in the story books of Hasîb Keyyâlî are discussed. The study consists of the introduction, and two parts. At the entrance, Syria's 20th. century was mentioned in the political, social and literary situation. In the first chapter, the author's life, literary personality and works were discussed and social problems in the second chapter were examined. The work has been completed with the evaluations and result section.
- Published
- 2019
27. İbrâhim Opijac el-Mostarî ve Şerhu'l-Misbâh adlı eserinin edisyon kritiği
- Author
-
Köksoy, Mesut, Kafes, Mahmut, Doğu Dilleri ve Edebiyatları Anabilim Dalı, and Enstitüler, Sosyal Bilimler Enstitüsü, Doğu Dilleri ve Edebiyatları Ana Bilim Dalı
- Subjects
Sharh al-Misbah ,Bosnia ,Arabian literature ,Grammar ,Misbah ,Bosnia-Herzegovina Sarajevo ,Arabic ,Şerhu’l-Misbah ,Linguistics ,İbrahim Opijac el-Mostari ,Doğu Dilleri ve Edebiyatı ,Edition critique ,İbrahim Opijac al-Mostari ,Mostar ,Bosna ,Eastern Linguistics and Literature ,Lamp ,Dilbilim ,Syntax - Abstract
Bu çalışmada Osmanlı döneminde Mostar'da yaşamış İbrahim Opijač el-Mostari (ö. 1137/1724-25)'nin hayatı ve eserleri ile nahiv alanında el-Mutarrizi (ö. 610/1213)'nin te'lif ettiği el-Misbah adlı muhtasar eseri üzerine yazdığı Şerhu'l-Misbah adlı eseri incelendi. Çalışma giriş ve üç bölümden oluşmaktadır. Giriş bölümünde İbrahim Opijač el-Mostari'nin yaşadığı Bosna Hersek'in Osmanlılar dönemindeki siyasi, sosyal ve ilmi durumu ile Osmanlılar döneminde Bosna Hersek'te Arap grameri üzerine yapılan çalışmalar ele alındı. Birinci bölümde Şerhu'l-Misbâh'ın temel metnini oluşturan el-Misbah adlı eserin musannifi el-Mutarrizi'nin hayatı, eserleri ve Harezmşahlar dönemindeki siyasi ve ilmi duruma genel bakış ile el-Misbâh'ın içeriği ve üzerine yapılan şerh ve haşiyeler hakkında bilgi verildi. İkinci bölümde ilk olarak İbrahim Opijač el-Mostari'nin adı, lakabı, nisbesi, ünvanları, doğumu, çocukları, vazifeleri, hocaları, ilmi ve edebi kişiliği ile eserleri hakkında detaylı bilgi verildi. Ardından Şerhu'l-Misbah'ın adı, müellife aidiyeti, ilim dünyasındaki yeri ve yazma nüshaların tavsifi ele alındı. Daha sonra İbrahim Opijač el-Mostari'nin şerhte takip ettiği metot incelendi. Son olarak Şerhu'l-Misbah'ın metin tesisinde takip edilen yoldan bahsedildi. Üçüncü bölümde Şerhu'l-Misbah'ın tahkik edilmiş metni verildi. Metnin sonuna ayet, hadis, şiir, mesel, dil ekolleri, Arap lehçeleri, şahıs, eser ve yer adları, tahkik işleminde faydalanılan kaynaklar ve konu başlıklarının fihristleri eklendi. Sonuç bölümünde İbrahim Opijač el-Mostari ve eseri Şerhu'l-Misbah'ın incelenmesi sonucu elde edilen bulgular paylaşıldı., In this study the life and the works of İbrahim Opijac al-Mostari (d. 1137/1724-25) who lived in Ottoman era in Mostar along with his work named Sharh al-Misbah which he wrote as a commentary on a abridged work called al-Misbah composed on syntax by al-Mutarrizi (d. 610/1213) were examined. The study consists of three part with the introductory part. In the introductory part political, social and scientific status of Bosnia and Hercegovina in Ottoman era which İbrahim Opijac al-Mostari lived in and the works done on Arabic grammer in Bosnia and Hercegovina in Ottoman era were handled. In the first part information about the life, the works of al-Mutarrizi the author of the work al-Misbah which is a base text of Sharh al-Misbah, general overview of the political and scientific status in Khwarazmshah period along with the context of al-Misbah and the comentaries and the glosses composed on al-Misbah was given. In the second part firstly, detailed information about Ibrahim Opijac al-Mostari's name, nickname, relational name, titles, birth, children, duties, teachers, scientific and literal personality and works were revealed. Then Sharh al-Misbah's title, belongingness to the author, place in the science world and manuscript copies were dealt with. Thereafter the method pursued by İbrahim Opijac al-Mostari in the commentary was examined. Finally the way followed in critical edition of the text of Sharh al-Misbah was mentioned. In the third part edited text of Sharh al-Misbah was revealed. Indexes of Quranic verses, bayts, hadiths, mathals, grammer schools, Arabic dialects, person, works, place names, sources used in critical edition and topics were added at the end. In conlcusion the findings acquired by studying İbrahim Opijac al-Mostari and his work Sharh al-Misbah were shared.
- Published
- 2019
28. Yahyâ b. Muhammed el-Mesâlihî and analysis of his work which is named of Risâle fi'n-Nahv
- Author
-
Güler, Şükrü, Kafes, Mahmut, Selçuk Üniversitesi, Sosyal Bilimler Enstitüsü, Doğu Dilleri ve Edebiyatları Anabilim Dalı, and Selçuk Üniversitesi, Sosyal Bilimler Enstitüsü, Yüksek Lisans
- Subjects
Investigation ,Yahyâ b. Muhammed el-Mesâlihî ,Risale Fi'n-Nahv ,Arabic ,İ’râb ,Arabic language ,Yahya b. Muhammed el-Mesalihi ,Text analysis ,Risâle ,Doğu Dilleri ve Edebiyatı ,Syntactic component ,Tahkik ,Eastern Linguistics and Literature ,Pamphlet ,Syntax ,El- Mesâlihî ,Metin inceleme ,Nahiv ,Arap dili - Abstract
Bu çalışmanın konusu; devrinin önde gelen âlimlerinden ders alıp dil ve hadis ilimleri alanında muteber kabul edilen eserlere şerhler yazmış olan; ancak dağum tarihi tam bilinmemekle birlikte XIX. yüzyılın başlarında Şam'da vefat eden Yahyâ b. Muhammed el-Mesâliḫî'nin nahiv alanında telif ettiği Risâle Fi'n-Naḥv isimli eserinin tahkik ve metin incelemesidir. Tahkikini gerçekleştirdiğimiz el-Mesâliḫî'nin bu eseri, nahiv ilminin temeli olan i'râb konusunu ele almaktadır. Müellif eserinde nahiv kurallarını örnekleriyle muhtasar bir şekilde açıklamış ve her bir örneğin detaylı i'râbını yapmıştır. Çalışmamız bir giriş ve üç bölümden oluşmaktadır. Giriş bölümünde eser nahiv konuları ve i'râb üzerinde durduğu için nahvin tanımı ve ortaya çıkış sebepleri ile i'râbın tanımı ve önemi, i'râb çeşitleri ve alametleri üzerinde durulmuştur. Birinci Bölüm Yahyâ b. Muhammed el-Mesâliḫî'nin hayatı ve eserleri şeklinde iki kısma ayrılmış, kaynaklarda geçen bilgiler titizlikle incelenmiş ve ortaya konulmuştur. İkinci Bölümde Risâle kavramının tanımı ve Risâle Fi'n-Naḥv adıyla kaleme alınmış eserlerden bahsedildikten sonra çalışmamızın temeli olan eserin; içeriği, konusu, müellifin metodu ve tahkikte takip edilen metod hakkında bilgiler verilmiştir. Üçüncü Bölümde müellif nüshasına ulaşamadığımız yazma eserin tahkiki ve metin incelemesi yapılmıştır. Müellifin istişhad ve örnek olarak verdiği ayet, hadis ve şiirler tahkikli metinde dipnotlarda gösterilmiş, istenilen bilgilere kolay ulaşılması amacıyla çalışmanın sonuna index eklenmiştir., The subject of this study is the investigation and text examination of the work Risale fi'n- Nahv written by Yahya b. Mohammed el- Mesâlihî in the field of "nahv". He took courses from leading scholars of his generation and wrote commentaries on the works considered to be the best in the field of language and hadith sciences. Although the exact date of birth is unknown, Yahya b. Mohammed al- Mesâlihî died in Damascus in the beginning of the XIX. Century. This work of al- Mesâlihî we have examined deals with the subject of "i'râb" which is the basis of "nahv". The writer briefly explained the nahv rules with examples and examined each sample into his work in detail. Our work consists of an introduction and three chapters. In the introduction part; definition of "i'râb" and its importance, types of i'râb and its signs have been emphasized. The first part has been divided into two parts in the form of the Yahya b. Mohammed el- Mesâlihî's life and works. The information in the sources has been thoroughly examined and put forward. In the second part; after definition of "Risâle" concept and mentioning the works which were written in the name of Risâle fi'n- Nahv, information about the content of the book based on our work, its subject, the author's method and the method followed in the examination has been given. In the third part; the manuscript that we could not reach to its original copy has been verified and the text examined. The verse, hadith and poems given by the author as an example in the verified tex have been shown in the footnotes and an index has been added at the end of the study in order to reach the desired information esaily.
- Published
- 2018
29. İbn Hişâm ve 'Evdahu'l-Mesâlik' adlı eserindeki metodu
- Author
-
Faiz, Ahmad, Kafes, Mahmut, Enstitüler, Sosyal Bilimler Enstitüsü, Doğu Dilleri ve Edebiyatları Ana Bilim Dalı, and Doğu Dilleri ve Edebiyatları Anabilim Dalı
- Subjects
Grammar ,Arabic ,İbn Hişam ,Eastern Linguistics and Literature ,Evdahu'l-Mesalik ,Commentary ,Linguistics ,Dilbilim ,Doğu Dilleri ve Edebiyatı ,Manzum Elfiyye - Abstract
İbn Mâlik ve Elfiye adlı eserinin Arap gramerinde önemli bir yeri vardır. Aynı şekilde onun şerhi olan Evdahu'l-mesâlik ve müellifi İbn Hişâm da Arap grameri alanında oldukça tanınmışlardır. Biz bu çalışmamızda İbn Hişâm'ın şerhini (Evdahu'l-mesâlik) ele aldık ve metodunu inceledik. Bu şerhte önsözden sonuç kısmına kadar onun takip ettiği yöntem ve eserinde geçen beyitler dikkatlice ele alınarak incelenmiş, önceki şârihlerden farklı olarak ortaya koyduğu yenilikler belirlenmeye çalışılmıştır. Arapça ilimlerde, özellikle de nahivde önemli bir yere sahip olan İbn Hişâm'ı her yönüyle tanıtmak ve nahivdeki dehasını daha açık şekilde ortaya koymak öncelikli hedefimiz olmuştur. Çalışmamızın birinci bölümünde İbn Hişâm'ın hayatı, eserleri ve yaşadığı dönem hakkında bilgi verilmiş, ikinci bölümde ise müellifin Evdahu'l -mesalik adlı eserindeki metoduna ve Elfiye şerhinde kullandığı kaynaklara değinilmiştir. Konuları ele alış yöntemi belirlenmeye ve İbn Malik'in görüşleri karşısındaki tutumu tespit edilmeye çalışılmıştır. Çalışma, nahve dair delillerin ve müellifin onları kullanış şeklinin ele alınması ve şevahidinin değerlendirilmesiyle sona ermiştir, Ibn Malik's Elfiye is considered as a very important work in the Arab Language and its history. Furthermore, a precious book which annotated Elfiye written by İbn Hisham entitled "Evdahul Mesalik" contributes to venture Elfiye as a fundamental in the Arabic grammar. This research investigates "The Method of Ibn Hisham in The Book of Evdahul Mesalik". Ibn Hisham's methods in the commentaries (şerh) from the foreword until the conclusion are comprehensively considered as an important work particularly nahve scholars through the sensitivity of explaining each couplet and ignite the way of innovation unlike the previous principal commentators who examined Ibn Malik's. Ibn Hisham whom introduces all aspects and is intended to demonstrate the genius of this trend more clearly. In this research, the information about Ibn Hisham's lifetimes and his works is covered in the first section. Whereas, the methods in his book entitled "Evdahul Mesalik" which covers the references of the author used in Elfiye Şerh, the approaching method of Ibn Hisham including his review and comments, the opinions of Ibn Malik about his point of view, the explanation of the evidences of Ibn Hisham theories about nahve and how they are used and also the verification of Ibn Hisham theories and thoughts in the Quran, Hadiths, poems and proverbs, is described in advance in second section.
- Published
- 2015
30. Arap dilinde zâid harfler
- Author
-
Bidav, Yılmaz, Kafes, Mahmut, Doğu Dilleri ve Edebiyatları Anabilim Dalı, and Selçuk Üniversitesi, Sosyal Bilimler Enstitüsü
- Subjects
Dilbilgisi ,Grammar ,Arabic ,Arabic letters ,Bağlaç ,Linguistics ,Plus letters ,Conjunction ,Harfler ,Doğu Dilleri ve Edebiyatı ,Eastern Linguistics and Literature ,Arapça harfler ,Dilbilim ,Letters ,Zait harfler - Abstract
İnsanoğlu yaratıldığı ilk günden itibaren iletişim aracı olarak dili kullanmıştır. Bir dilin en küçük yapı taşı harflerdir. Arapça' da harf, tek başına bir anlam ifade etmemekte, diğer kelimelerle birlikte olduğunda onlara tamamlayıcı anlamlar katmaktadır. Harfler hece (alfabe-mebânî) ve mâna (meânî) harfleri olmak üzere iki kısma ayrılmaktadır. Hece harflerindeki ziyâdelik, çeşitli nedenlerle kelimenin aslî harflerine bir veya birden çok harf ilave edilmesi ya da kelimenin aslî harflerden birinin tekrarlanması şeklindedir. Başka bir ifadeyle zâid harf, sözcüğün kök harfleri dışında ona eklenmiş olan harflerdir. Arapça'daki zâid harflerin kısmen Türkçe' deki yapım ve çekim ekleri yerine geçtiğini söylemek mümkündür. Nitekim Türkçedeki yapım ve çekim ekleri kelimenin köküne sonradan eklenen harfler olup onlara değişik anlamlar katmaktadır. Arapça'da kelimelere eklenen zâid hece harfleri سَأَلْتُمُونِيهَا kelimesini oluşturan harflerdir. Mâna harflerindeki ziyâdelik, bir kısım meânî harflerinin irab açısından her hangi bir fonksiyonu olmadığı halde, edebi ve belaği yönden cümlenin anlamını pekiştirmek, zayıf âmili güçlendirmek, lafzı güzelleştirmek ve cümlede ahengi sağlamak gibi çeşitli amaçlarla kullanılmasıdır. Bunlar إنْ, أَنْ, ما, لا, مِنْ, بِ, لِ, ك, في, و, أَلْ, ثُمَّ, إلى, ف harfleridir. Bu harfler için ziyâde (fazlalık), lağv (boş, hükümsüz), sıla (bağlaç), haşv (ek, ilave), muḳham (araya girmiş) ve en çok ise tekîd (vurgu), sözcükleri kullanılmaktadır., From the first day when mankind created, has used language as a communication tool. Letters are the smallest element of a language. In Arabic letters, it does not mean anything alone. But it makes sense when combined with other words. Letters, syllables (alphabet-Mabâne) and letters means is divided into two parts. Additional letters, in addition to letters which are added to the root letters to her word. It is possible to say that the additional letters in Arabic, partially replace attachments making shots in Turkish. Indeed, affixes letters in Turkish are subsequently added to the root word and to give them different meanings. In Arabic, additional syllables Word are make up from سَأَلْتُمُونِيهَا letters. Maâni letters of the sentence has no function in terms component. However, these letters are used in harmony to provide a variety of purposes and to reinforce the meaning of the sentence, strengthen the weak elements, beatufy the word and phareses. These letters are إنْ, أَنْ, ما, لا, مِنْ, بِ, لِ, ك, في, و, أَلْ, ثُمَّ, ف. These letters are named additional, invalid, connector, extra and emphasis.
- Published
- 2015
31. Arapçada âmil ma'mûl ilişkisi ve Arap gramerindeki yeri ve önemi
- Author
-
Birer, Küddusi, Kafes, Mahmut, Selçuk Üniversitesi, Sosyal Bilimler Enstitüsü, and Doğu Dilleri ve Edebiyatları Anabilim Dalı
- Subjects
Grammar ,Arabic ,Relationship ,İlişki ,Doğu Dilleri ve Edebiyatı ,Arap grameri ,Agent ,Ma'mûl ,Eastern Linguistics and Literature ,Arabic words ,İrâb ,Arabic grammar ,Âmil ,Önem ,Significance - Abstract
Bu çalışmada âmil ve ma'mûl ilişkisi, gramerdeki yeri ve önemi konuları ele alınmıştır. Her dilin kendine has sözdizimi ve sözdizimi özellikleri bulunmaktadır. Arapça bir cümlede önce yer alan unsur âmil, etkilenen unsur ma'mûl, bu işlem ise amel diye adlandırılmaktadır. Arap gramerinin neredeyse tamamını içine alan âmil ve ma'mûl, kelimelerin birbirlerinden etkilenerek değişikliğe uğraması ve bu değişikliğe neden olan etkenleri işleyen bir konudur. Çalışmamızı üç bölümde ele aldık. Birinci bölümde, âmil ve önemini, âmil çeşitlerini ve âmil konumunda olan kelimeleri ele aldık. İkinci bölümde, ma'mûl ve önemi ile ma'mûl çeşitlerine yer verdik. Son bölümde ise âmil- ma'mûl konusunda dilbilimcilerin görüşlerini işledik. Sonuç bölümünde ise konuyla ilgili genel kanaatimizi belirttik., In this study âmil and ma'mûl relationship, role and importance of grammar, which were discussed. Each language has its own syntax and syntax features. The elements of a sentence in Arabic before the âmil, the affected component ma'mûl, if this process is called amel. Arabic grammar, which covers almost the entire âmil and ma'mûl, suffered, and this change of words from each other risk factors that cause changes in the influence of a functioning issue. We have discussed our work in three sections. The first section, âmil and the importance of âmil and âmil which is the kinds of words we have discussed. In the second part, we have included ma'mûl and the importance of the types of ma'mûl. In the last section We have processed the views of linguists about the âmil -ma'mûl. In the results section, the general opinion, on the issue already mentioned.
- Published
- 2012
32. XX. yüzyılda Azerbaycan'da Arap dili alanında yapılan çalışmalar ve Arapça öğretimi
- Author
-
Sultanov, Aladdin, Kafes, Mahmut, Selçuk Üniversitesi, Sosyal Bilimler Enstitüsü, and Doğu Dilleri ve Edebiyatları Anabilim Dalı
- Subjects
Azerbaycan ,Arabic teaching ,Azerbaijan ,Türk Dili ve Edebiyatı ,Arap Dili ve Edebiyatı ,Arabic philology ,Arapça öğretimi ,Turkish Language and Literature - Abstract
98
- Published
- 2005
33. Azerbaycan Cumhuriyeti İlimler Akademisi M. Fuzuli Enstitüsü Kütüphanesindeki Arapça nahve dair yazma eserler
- Author
-
Mahmudov, Süleyman, Kafes, Mahmut, and Diğer
- Subjects
Azerbaijan ,Arabic ,Eastern Linguistics and Literature ,Libraries ,Syntax ,Doğu Dilleri ve Edebiyatı ,Manuscripts - Abstract
161
- Published
- 2001
Catalog
Discovery Service for Jio Institute Digital Library
For full access to our library's resources, please sign in.