1. Fâtımî-Midrârî Siyasî ve Askerî ilişkileri (297-362/909-973)
- Author
-
Furkan Erbaş
- Subjects
islamic history ,shi‘a ,khāricism ,fāṭimids ,midrārīds ,i̇slâm tarihi ,şîa ,hâricîlik ,fâtımîler ,midrârîler ,Islam ,BP1-253 - Abstract
Kurulduğu andan itibaren yayılmacı bir politika izleyen Fâtımîler, kısa süre içerisinde Mağrib’in genelini ele geçirme başarısı göstermiştir. Bölgede bulunan hanedanlıklardan biri olan Mağribü’l-Aksâ’daki Sicilmâse merkezli Hâricî Midrârîler, Fâtımîlerin yayılmacı politikasının etkisi altında kalmıştır. Fâtımîlerin kurulmasından önce bağımsız hareket eden Midrârîler, Fâtımîlerin tarih sahnesine çıkmalarıyla siyasî ve askerî olarak geri plana düşmüşlerdir. Midrârîler, Fâtımîlerin ilk halifesi Ubeydullâh el-Mehdî’nin Mağribü’l-Aksâ’da hâkimiyet kurma teşebbüsleri neticesinde Fâtımî vasalı haline gelmişlerdir. Çok geçmeden Mağrib’in farklı bölgelerinde arka arkaya meydana gelen iç isyanlar, Fâtımîlerin hâkimiyet altına aldığı hanedanlık ve emirlikleri kontrol altında tutmasını zorlaştırmıştır. Bu durum, kısa sürede Endülüs Emevî Devleti’nin Mağrib coğrafyasına müdâhil olmasına sebebiyet vermiştir. Fâtımîler ile Endülüs Emevî Devleti arasında Mağrib’de süren iktidar mücadelesinin şiddetlenmesiyle Midrârî Hnedanlığı, iki taraf arasındaki mücadelenin etki alanına dâhil olmuş ve çok geçmeden Endülüs Emevî Devleti’nin nüfuzu altına girmişlerdir. Daha sonra Midrârîler halifelik ilân ederek Fâtımîlere karşı açıktan düşman olduklarını göstermişlerdir. Ancak bu adımları Fâtımîler tarafından bir kez daha itaat altına alınmalarına sebebiyet vermiştir. Yarım asırdan daha uzun bir süre devam eden ikili ilişkiler hem hanedanların birbiriyle etkileşimini göstermesi açısından hem de Mağrib gibi zor bir coğrafyada hızlı değişen dengeleri ortaya koyması açısından dikkat çekici nitelikte olmuştur. Bu çalışmada Şiî ve Hâricî iki ayrı mezhebî geleneğe mensup hanedanlığın birbirleriyle mücadelesi incelenmiştir. Konu, Mağrib’de Şiî-Hâricî ilişkileri hakkında ortaya konulan çalışmaların niceliği ve yetersizliği dolayısıyla önem arz etmekte olup özgündür. Bununla birlikte tespit edebildiğimiz kadarıyla her iki tarafın mezhebî aidiyetlerinin doğrudan bir çekişme zemini teşkil ettiğine dair kaynaklarda malumat bulunmamasından ötürü ikili ilişkilerin siyasî ve askerî yönü ve bunların yansımaları ele alınmıştır. Çalışmanın hedefi aslî kaynaklar ışığında Fâtımî-Midrârî ilişkilerinin çerçevesini ortaya koymaya yönelik olacaktır. Ayrıca ilgili dönemde Mağrib’in genel durumu hakkında da bilgi sahibi olmamıza imkân tanıyacaktır.
- Published
- 2024
- Full Text
- View/download PDF