21 results on '"Albayrak, Raif Serkan"'
Search Results
2. SÜRDÜRÜLEBİLİRLİK RAPORLARININ KURUMSAL MARKA BAKIŞ AÇISI İLE ANALİZİ: ARÇELİK ÖRNEĞİ
- Author
-
ARSLAN, Zeynep and ALBAYRAK, Raif Serkan
- Subjects
Sürdürülebilirlik Raporlaması ,Sustainability Reporting ,Corporate Image ,Semantic Network Analysis ,Conceptual Mapping ,Kurumsal İmaj ,Kurumsal Marka ,Semantik Ağ Analizi ,Kavramsal Haritalama ,Social ,Kurumsal Sürdürülebilirlik,Kurumsal Marka,Kurumsal İmaj,Sürdürülebilirlik Raporlaması,Semantik Ağ Analizi,Kavramsal Haritalama ,Corporate Sustainability,Corporate Brand,Corporate Image,Sustainability Reporting,Semantic Network Analysis,Conceptual Mapping ,Corporate Sustainability ,Corporate Brand ,lcsh:H1-99 ,Kurumsal Sürdürülebilirlik ,lcsh:Social sciences (General) ,Sosyal - Abstract
Çalışmada, bir sürdürülebilirlik raporu örneği kullanılarak,kurumsal marka kavramlarının sürdürülebilirlik unsurlarıyla nasılilişkilendirildiği tartışılmıştır. Araştırmanın kurumsalsürdürülebilirliğe ilişkin değişkenleri, BİST Sürdürülebilirlik Endeksi’ne dâhilolma kriterlerini temel alan 54 adet unsurdan oluşmaktadır. Kurumsal markayailişkin değişkenler ise, Hatch ve Schultz’un (2003) vizyon, kültür ve imajmodelini temel alan 51 adet unsurdan oluşmaktadır. Buna göre, Arçelikfirmasının 2015 yılına ait kurumsal sürdürülebilirlik raporu, ilk adımda toplam105 unsura göre kodlanarak tematik içerik analizi yapılmış, bu analiz sonundaortaya çıkan kavramlar arası yakınlık ilişkileri Semantik Ağ Analizikullanılarak görselleştirilmiş ve kümeleme analizine tabii tutulmuştur. Analizsonucunda 3 adet bulgu ortaya çıkmıştır. İlki; Arçelik’in sürdürülebilirlikraporunda, sürdürülebilirliğin ekonomik-sosyal boyutu ile çalışanları odaknoktaya aldığı, sürdürülebilirliğin uygulamasını öncelikle onlar üzerindegerçekleştirdiği ve çalışanlar vasıtasıyla diğer çoklu paydaşlara ulaşmaktaolduğudur. İkincisi, sürdürülebilirliğin çevresel ve ekonomik boyutları ilemüşteriler ve tedarikçilerin yakın ilişkide kullanılmasıdır. Sonuncusu,çalışanlar ve tedarikçiler arasında etik algı, müşterilere karşı ise çevreyeduyarlı imaj oluşturmanın amaçlandığıdır. Bu çalışmanın alan yazına iki katkısıbulunmaktadır. Birincisi, sürdürülebilirlik raporlarının önceden belirlenen birperspektiften (kurumsal marka) incelenmesi ve ikincisi kavram frekanslarıyerine analizde kavramlar arası ilişkilerin kullanılmasıdır., Inthis study, the conceptual relationship of corporate brand concepts withsustainability aspects are investigated within a sustainability report. The concept liston corporate sustainability consists of 54 aspects based on the criteria forinclusion in the BIST Sustainability Index. The concept list oncorporate brand consist of 51 aspects based on the vision, culture and imagemodel of Hatch and Schultz (2003). First, the corporatesustainability report of Arçelik was coded using a total of 105 aspects and thethematic content analysis was made. Then, co-occurrence relationship of concepts is displayed as networks and conceptclusters are found using Semantic Network Analysis. We report three mainfindings. First; with the economic-social dimension of sustainability, Arçelikplaces its employees at the focal point, implementing sustainability on themfirst, and reaching out to multiple stakeholders through employees. Latter, the environmental and economic dimensions of sustainability andcustomers and suppliers are closely related. Finally, it is aimed to create an ethical perception betweenemployees and suppliers and an environmentally friendly image to customers.This research has two contributions to the literature on analysis ofsustainability reports: first, it specifies a certain perspective (corporatebrand) in the analysis ofreports and second, it proposes to analyze conceptual relationships rather thanthe frequency of concepts.
- Published
- 2019
3. Towards a New Approach in Social Simulations: Meta-language
- Author
-
Albayrak, Raif Serkan, primary and Süerdem, Ahmet K., additional
- Published
- 2009
- Full Text
- View/download PDF
4. KURUMSAL SÜRDÜRÜLEBİLİRLİK KAVRAMI, STRATEJİK ÖNEMİ VE SÜRDÜRÜLEBİLİRLİK PERFORMANSI ÖLÇÜMÜ
- Author
-
Dalgıç Turhan, Gönenç, primary, Özen, Tutku, additional, and Albayrak, Raif Serkan, additional
- Published
- 2018
- Full Text
- View/download PDF
5. YARATICI ENDÜSTRİLERDE YENİLİKÇİ İŞ DAVRANIŞI ÖLÇEĞİNİN YÖNETİCİLERE UYGULANMASI VE DOĞRULANMASI: REKLAMCILIK SEKTÖRÜ ÖRNEĞİ
- Author
-
KIROĞLU, Işıl, primary and ALBAYRAK, Raif Serkan, additional
- Published
- 2017
- Full Text
- View/download PDF
6. Design and Analysis of Student ECTS Credit Feedback Surveys using Pairwise Comparisons
- Author
-
ALBAYRAK, Raif Serkan
- Subjects
ECTS Credit,Pairwise comparison,Thurstone Scaling,Measurement Error Model ,AKTS Kredisi,İkili Karşılaştırma,Thurstone Ölçeği,Ölçüm Hata Modeli ,Social ,ComputingMilieux_COMPUTERSANDEDUCATION ,Sosyal - Abstract
Student ECTS Credit Feedback Surveys are implemented in order to fine tune ECTS credits of courses which are mainly calculated and allocated by the instructors according to the workload components they declared in the course descriptions. However, accumulated experience shows that the current design of surveys requires immense cognitive load on part of the student. At present, survey questions are posed in such a way that it requires the student to undertake a self-appraisal process regarding the workload of learning activities for a particular course. This article discusses an alternative design for adjusting ECTS credits; a holistic perspective based on pairwise comparisons of workloads of courses. Binary relationships are unfolded using Thurstone scaling and then rescaled to ECTS units through a measurement error model. Monte Carlo simulations are used to demonstrate the robustness of the estimators, Öğrenci AKTS Kredisi Geri Bildirim Anketleri; derslere ait olan ve öğretim elemanları tarafından ders tanımında bildirilen iş yükü unsurları baz alınarak hesaplanan ve belirlenen AKTS kredileri hakkında geri dönüt elde etmek amacıyla uygulanırlar. Ne var ki, uygulamada, anketlerin mevcut tasarımının öğrenci için yoğun bilişsel yük teşkil ettiği görülmüştür. Mevcut anket soruları, öğrencinin her bir ders için gereken öğrenme aktivitelerinin getirdiği iş yüküne dair bir özdeğerlendirme sürecine girmesini gerektirmektedir. Bu makale AKTS kredilerini ayarlamak için alternatif bir tasarım sunmaktadır; derslere bağlı işyüklerinin ikili karşılaştırmasına dayanan bir bütünsel perspektif. İkili ilişkiler Thurstone ölçeği kullanılarak ortaya çıkarılır ve bir ölçüm hata modeli aracılığıyla AKTS birimleri olarak yeniden ölçeklendirilirler. Monte Carlo simülasyonları ile tahminleyicilerin özellikleri raporlanmıştır.
- Published
- 2015
7. A dynamic cultural perspective on the formation of embeddedness in social network structures
- Author
-
Albayrak, Raif Serkan, Suerdem, Ahmet, Diğer, and Business Administration
- Subjects
İşletme ,Social networks ,Embeddedness ,Business Administration - Abstract
272 pages Yerleşiklik yaklaşımı, organizasyon ve sosyal ağ teorilerini birleştirip, sosyal ilişkilerin yapısına odaklanır ve aktörler arasındaki sosyal bağların, birey veya grup bazında, benzersiz fırsatlar ve bu fırsatlara erişimi tanımlayarak iktisadi davranışı betimlediğini iddia eder. Bugün, her ne kadar literatür yerleşikliğin önemi ve sonuçları konusunda engin bir bilgi birikimi oluşturmuş olsa da, yerleşikliğin ortaya çıkışı soruları büyük ölçüde ihmal edilmiştir. Mevcut çalışma, sosyal ağlarda yerleşikliğin ortaya çıkışını inceleyen dinamik bir model oluşturmak maksadıyla kültürel bir perspektife matematiksel bir somutluk kazandırdı. Kültürün sembol sistemleri ve uygulamalar şeklindeki çağdaş tanımının getirdiği prensiplerden faydalanarak bir yapı-bozum cebiri elde edildi. Bu cebir bireylerin davranışlarını mikro bazda açıklayabilirken aynı zamanda makro bir bakış açısına da sahiptir. Bu mantık çerçevesinde, yerleşik ağların oluşumunun dinamiklerini araştırmak üzere bir simülasyon modeli oluşturuldu. Simülasyon modelinin kavramsal geçerliliği, yerleşik karakteristik gösteren iki Türk işadamları derneğinden, TÜSİAD ve MÜSİAD, elde edilen verinin nitel çözümleme yoluyla incelenmesiyle elde edildi. Model ayrıca teknik olarak doğrulandı ve operasyonelliği onaylandı. Simülasyon sonuçlarına göre, sosyal grubun kültürel tutarlılığı, sadece oluşan yerleşik ağ yapılarının topolojik özelliklerini değil aynı zamanda bu yapılar içinde stratejik öneme sahip yerleşimlerin kararlılığını da etkilemektedir. Embeddedness approach combines organization theory with social network theory by focusing on the structure of social relations and argue that social ties among actors, individual or collective, shape economic action by creating unique opportunities and access to those opportunities. Although by now literature accumulated a huge knowledge base on the consequences of embeddedness, the emergence of embeddedness is neglected to a large extend. The current study formalizes a cultural perspective to implement a dynamic model in an aim to investigate formation of embeddedness in social networks. Principles derived from contemporary definition of culture as a system of symbols and practices lead to a derivation of a deconstructionist algebra. This algebra permits an explanation of the actions of individuals in micro scale while maintaining a macro perspective. A simulation model that implements this logic is developed in order to elaborate the dynamics of embedded network formations. The simulation model is conceptually validated by empirical data obtained from two businessmen associations, TÜSİAD and MÜSİAD in Turkey, that have embedded characteristics. The model is also verified and operationally validated. The outcomes of the simulation suggest that not only topological properties of emerged embedded network structures but also the stability of strategically superior allocations in these networks depend on the cultural coherence of actors constituting the social group.
- Published
- 2007
8. Convexity and lattice properties of choice functions
- Author
-
Albayrak, Raif Serkan, Aleskerov, Fuad, and Diğer
- Subjects
Choice function ,Ekonometri ,Econometrics ,Lattices ,Convex sets - Abstract
ÖZET Seçim Fonksiyonlarının Konvekslik ve Latis Özellikleri Raif Serkan Albayrak Tercih fonksiyonlarında konvekslik nosyonu tanımlandı. İki adet konvekslik tanımı verildi. Bu tanımların eşit olduğu ispatlandı. Konveks kümelerin latis yapılan incelendi. Konveks kümelere otomorfik olan özel küme latisleri tanımlandı ve yapılan incelendi. ABSTRACT Convexity and Lattice Properties of Choice Functions by Raif Serkan Albayrak The notion of convexity for choice functions is introduced. Two notions of convexity are given. The equivalency of these notions is proved. Lattice properties of convex sets are given. Special class ofset lattices in choice function spaces which are automorphic to convex sets are defined. The structure of these lattices is studied. IV 30
- Published
- 1999
9. Design and Analysis of Student ECTS Credit Feedback Surveys using Pairwise Comparisons.
- Author
-
Albayrak, Raif Serkan
- Subjects
- *
TRANSFER of students , *COLLEGE credits , *TRANSFER students , *ACADEMIC workload of students , *SCHOOL credits , *UNIVERSITIES & colleges - Abstract
Student ECTS Credit Feedback Surveys are implemented in order to fine tune ECTS credits of courses which are mainly calculated and allocated by the instructors according to the workload components they declared in the course descriptions. However, accumulated experience shows that the current design of surveys requires immense cognitive load on part of the student. At present, survey questions are posed in such a way that it requires the student to undertake a self-appraisal process regarding the workload of learning activities for a particular course. This article discusses an alternative design for adjusting ECTS credits; a holistic perspective based on pairwise comparisons of workloads of courses. Binary relationships are unfolded using Thurstone scaling and then rescaled to ECTS units through a measurement error model. Monte Carlo simulations are used to demonstrate the robustness of the estimators. [ABSTRACT FROM AUTHOR]
- Published
- 2014
10. AKTS KREDİSİNİN HESAPLANMASI: YAŞAR ÜNİVERSİTESİ UYGULAMASI.
- Author
-
Albayrak, Raif Serkan and Gürkan, Behzat
- Subjects
ACADEMIC workload of students ,CAREER development ,QUESTIONNAIRES ,QUANTITATIVE research ,DATA analysis ,PERFORMANCE evaluation ,COMPARATIVE studies ,UNIVERSITIES & colleges - Abstract
Copyright of Hacettepe University Journal of Education is the property of Hacettepe University Journal of Education and its content may not be copied or emailed to multiple sites or posted to a listserv without the copyright holder's express written permission. However, users may print, download, or email articles for individual use. This abstract may be abridged. No warranty is given about the accuracy of the copy. Users should refer to the original published version of the material for the full abstract. (Copyright applies to all Abstracts.)
- Published
- 2011
11. EDİTÖR MESAJI.
- Author
-
Albayrak, Raif Serkan
- Published
- 2014
12. EDİTÖRDEN.
- Author
-
ALBAYRAK, Raif Serkan
- Published
- 2015
13. Yaratıcı endüstrilerde bireysel inovasyon eğilimini etkileyen faktörler: Reklamcılık sektöründe bir alan araştırması
- Author
-
Kiroğlu, İşil, Albayrak, Raif Serkan, and İşletme Ana Bilim Dalı
- Subjects
Creativity ,Advertising sector ,Product development ,İşletme ,Advertising ,Individual innovativeness ,Industry ,Reklamcılık ,Industrialization ,Creative industries ,Innovation ,Business Administration - Abstract
Topluma faydalı olacak ve ekonomik katkı sağlayacak yeni bir ürün veya hizmet yaratmak, inovasyon olarak adlandırılmaktadır. İnovasyon dört temel adımdan oluşan bir süreçtir: problemi keşfetme, yeni fikirler üretme, fikirlerine destek arama, fikirlerini uygulamaya çevirme. Örgütsel veya bireysel boyutta başarılı bir inovasyon faaliyeti için inovasyon yapma eğilimi taşıyan bireye ihtiyaç vardır. Bu tezin amacı, inovasyon yapmaya eğilim gösteren bireysel yapıyı ortaya koymak, etkilendiği kişisel ve çevresel unsurları keşfetmektir. Bireyin inovasyon yapma eğilimini etkilediği kabul edilen kişisel unsurlar, bireyin kendisinde bulunan yetenekler ve becerilerdir. Yetenekler doğuştan edinilirken, beceriler çevre etkisiyle şekillenir. Kişisel unsurlar `kişilik özellikleri, yaratıcı düşünme yeteneği, sezgisel algı yeteneği, sosyal ağ kurma yeteneği, motivasyon yönü ve girişimcilik eğilimi`dir. Çevresel unsurlar ise `kültür, aile ve eğitim`dir. Bu unsurların her birinin inovasyon yapma eğilimi üzerindeki etkisi incelenmiştir.Bu bağlamda, İstanbul Ticaret Odası'na bağlı olarak faaliyet gösteren reklam ajansları içinden, Nielsen Araştırma Hizmetleri (Tüketici ve Medya Grubu)' nin verilerine dayanarak MediaCat tarafından yayınlanan 2015 Yılının En Büyük 100 Reklam Ajansı arasından 44'üne ulaşılmış `İdari (İ), Yaratıcı (Y), Yaratıcı ve İdari (Y+İ)` pozisyonlarda çalışan 343 kişiden soru formları yoluyla veri toplanmıştır. Toplanan veri istatistiki olarak analiz etmek üzere, kişisel ve çevresel başlıkları altında toplanan 10 tane değişken için ayrı ayrı Artık Analizi (RDA) modelleri geliştirilmiştir. Araştırmanın temel hipotezi ve 30 tane araştırma sorusu, Y+İ grubunun yanıtlarının tüm değişkenler yoluyla inovasyon yapma eğilimini daha iyi açıkladığı yönünde sonuçlanmıştır. Innovation is defined as the process of developing or generating a novel product or service that has economic value. Innovation consists of four main steps: exploring the problem, idea generation, championing, and application. In order to make successful innovations at individual or organizational size, individuals are needed who tend to innovate. The aim of the thesis is to explore personal and social environmental factors pertaining innovative individual. Personal factors that affects innovation tendency are the abilities and skills people have from birth. While an individual is born with abilities, skills are shaped by the social environment. Personal factors are `personality characteristics, creative thinking ability, intuitive perception ability, social networking ability, direction of motivation, and entrepreneurship tendency`. As for environmental factors `culture, family, and education` are considered. The dependency of innovation tendency on each factor is analysed.Among 100 Biggest Advertising Agencies of 2015 44 agencies participated this analyses. From those 44 companies, 343 survey has been collected from staff working as `Administrative (İ), Creative (Y), Creative - Administrative (Y+İ)` positions. Statistical analysis has been undertaken by Redundancy Analysis methodology. In order to answer the main research questions 30 Redundancy models have been dealt for each group. This thesis concludes that the models developed for `Y+İ group` explain innovation tendency better than models dealt for other groups. 328
- Published
- 2017
14. Unfolding strategic drivers of corporate sustainability practices
- Author
-
Dalgiç Turhan, Gönenç, Albayrak, Raif Serkan, and İşletme Ana Bilim Dalı
- Subjects
Strategic management ,Sustainability ,İşletme ,Strategic planning ,Strategic orientation ,Corporate sustainability ,Business Administration - Abstract
Kurumsal sürdürülebilirlik literatüründe kurumları, kurumsal sürdürülebilirlik uygulamalarına yönelten temel etmenler daha önce incelenmiştir. Ancak her biri son derece kapsamlı olan bu etmenlerin alt bileşenlerinin kompozisyonları bugüne kadar incelenmemiştir. Bu çalışma, daha önce literatürde belirtilen kurumsal sürdürülebilirlik etmenlerinin alt bileşenlerini, kurumsal sürdürülebilirlik uygulamalarındaki kompozisyonu bakımından ele almaktadır. Ayrıca sözü edilen kompozisyonu, önceki deneyimler, mevcut uygulamalar ile gelecek beklenti ve öngörüleri bakımından incelemektedir. Son olarak kurumların sahip olduğu demografik özelliklerin, bu kompozisyon üzerinde fark yaratıp yaratmadığı araştırılmaktadır.Bu amaçlarla, veri toplamak için tamamen yeni bir ölçme aracı geliştirilmiştir. Bu çalışma öncesinde, bütüne tamamlayan veri ile karşılaştırmalı etki analizi yapabilen herhangi bir yazılım bulunmadığı için, sözü edilen ölçek aracılığı ile toplanan veriler, karşılaştırmalı etki analizi yöntemiyle, R yazılımında ilk defa geliştirilen bir yazılım paketi kullanılarak test edilmiştir. Elde edilen bulgular, biri haricinde, araştırma hipotezlerini desteklemiştir. Ayrıntılı olarak, sürdürülebilirlik etmenlerinin kompozisyonları belirlenmiştir. Sürdürülebilirlik çalışmalarının ilk başladığı dönem ile günümüzdeki durum ve gelecek beklentileri bakımından sürdürülebilirlik etmenlerinin kompozisyonları arasında anlamlı farklılıklar bulunmuştur. Ayrıca demografik özelliklerin de kompozisyonlar üzerinde farklılıklara neden olduğu saptanmıştır. Söz konusu araştırma, yöntem konusunda geliştirdiği yenilikler ve kurumsal sürdürülebilirlik alanında daha önce çalışılmamış olan bir konuyu ele alması bakımından özgün değer taşımakta ve teorik katkıda bulunmaktadır. Ayrıca sunduğu analizler ile de uygulayıcılara, karşılaştırmalı değerlendirmeler ve gelecek planlaması yapma bakımından katkı sağlamaktadır. Main drivers of corporate sustainability practices have been investigated by recent studies in corporate sustainability literature. However, the composition of the components of each of these comprehensive drivers has not been studied to date. This study discusses the composition of components of previously stated corporate sustainability drivers in terms of corporate sustainability practices. In addition, the mentioned composition is investigated in regard to past experiences, present implementations, and future expectations and foresights. Finally, whether the demographic characteristics of the organizations generate differences on the composition or not is also studied.For these purposes, a completely new measurement instrument was developed to collect data. Collected data through this scale was tested by using correspondence analysis method via a new software package developed for the first time in R software program as there was absolutely no software capable of performing correspondence analysis to compositional data until now.Findings provide support to research hypotheses with one exception. Particularly, the composition of the components of sustainability drivers has been identified. Significant differences in compositions have been explored in terms of the period that sustainability implementations first start, the current situation and the future expectations. Further, it is also determined that the demographic characteristics generate variations on the compositions.This research has inherent value and theoretical contribution in terms of new developments in regard to methodology and in addressing a topic that has not been studied previously in the field of corporate sustainability. It also contributes to practitioners in regard to benchmarking and future planning through the analyses provided. 296
- Published
- 2017
15. Örgütsel değişimin postmodern epistemolojiyle bilişsel incelemesi
- Author
-
Kesici, Eda Evla, Albayrak, Raif Serkan, and İşletme Ana Bilim Dalı
- Subjects
Organizational change ,İşletme ,Delphi technique ,Postmodernism ,Change ,Epistemology ,Cognitive function ,Cognitive processes ,Business Administration - Abstract
Örgütsel değişim, kavramsal anlamda kesinlik taşımamasının yanı sıra, farklı çerçevelerden bakıldığında farklı şekillerde açıklanabilen, karmaşık bir olgudur. Örgütsel değişimin değerlendirilmesinde, analiz birimi grup veya kurum olabileceği gibi, birey de olabilmekte, bunun yanı sıra bu fenomenin analizine farklı epistemolojiler yol gösterebilmektedir. Bu çalışmada ise, kavramın karmaşıklığına istinaden, örgütsel değişim birey düzeyinde ele alınmıştır. Bilişsel teorinin de önerdiği gibi, her bireyin zihinsel olarak eşsiz olduğundan yola çıkılarak, çalışanların kurumlarını eşsiz bir bilişsel örüntüyle değerlendirdiği varsayılmıştır. Bu kapsamda örgütsel değişim; 'izafi olarak değişen bir zaman aralığında, bireyin algı eşiğini geçen farklılaşmanın, birey tarafından ifade edilmesiyle var olan ve boyutları bireyin algısına göre ifade edilebilecek bir süreç veya çıktı' olarak tanımlanmıştır.Bu yaklaşım; gerçeğin sorgulandığı, çoksesliliğin vurgulandığı, mevcut kalıpların reddedildiği ve örgüt çalışmalarında gittikçe daha fazla ilgi çeken postmodern epistemoloji ile örtüşmektedir. Postmodern epistemolojiye göre araştırmacı örgütsel gerçekliği örgüt paydaşlarının gözünden, herhangi bir kalıba sokmadan tanımlamaktadır. Bu çalışma da postmodern epistemolojiye uygun olarak, örgütsel değişimi, keşifsel olarak derinlemesine analizle, öznelci bakış açısına göre birey temelli farklılıklar üzerine odaklanarak ve genellenebilir bir açıklama aramaksızın değerlendirmiştir. Bu kapsamda ilk aşamada, örgütsel değişim yazınında listelenen genellemeci kavramlar yerine, belli bir kurumda çalışanların örgüte özel olarak ifade ettikleri değişime ilişkin kavramlar ortaya çıkartılmıştır. Daha sonra, bu kavramlar arasında neden sonuç ilişkisinin birey bazında nasıl anlaşıldığı, bilişsel haritalar kullanarak elde edilmiştir. Bilişsel haritalar, bireylerin değişimle ilgili bilişsel algıları arasında çeşitli boyutlardaki benzerlik ve farklılıkların belirlenmesini sağlamıştır.Araştırma örneklemi; ALVE (takma ad) firmasındaki tüm beyaz yaka çalışanlarıdır ve 109 çalışandan oluşmaktadır . İlk aşamada daha küçük bir örneklemle Delphi Tekniği kullanılarak ve içerik analizi ile değişime konu olan kavram listesi elde edilmiştir. Elde edilen değişime konu olan kavram listesi kullanılarak, 109 bilişsel harita elde edilmiştir. Çalışmada kullanılan bilişsel harita uygulamasının değişimin farklı boyutlarını anlayacak şekilde geliştirilmesini takiben, geliştirilen haritalama tekniği 'Değişim Odaklı Bilişsel Harita' (DOBH) olarak adlandırılmıştır. Elde edilen haritalar, kavram sayısı, ilişki sayısı, en uzun sıralı kavram sayısı, grup sayısı gibi ayırt edici özellikler kullanılarak değerlendirilmiştir. Sonrasında DOBH arasındaki farklılık ve benzerlikler, Karşılıklı Etki Analizi kullanılarak incelenmiş ve haritalar 10 farklı boyut altında ifade edilmiştir. Ayrıca boyutlardaki kavramlar arasında ilişki haritaları oluşturulmuştur. Elde edilen sonuçlar, çalışanların örgütsel değişimi ne şekilde anlamlandırdığına dair genel bir çerçeve sunarken, belirli demografik özelliklerin, moderatör etkisi de göz önünde bulundurularak, sonuçlar üzerinde açıklayıcı etkisinin olduğunu göstermiştir. Kavram ilişkilerine uygulanan Karşılıklı Etki Analizinden elde edilen boyutlar ise, kurumdaki değişim sürecini aydınlatan temel ilişki haritalarının elde edilmesini sağlamıştır. Çıktıların kurum özelinde anlam taşıdığı düşünüldüğünde, çalışmanın yazına ve sektöre sağladığı katkıya açıklık getirilmesi ihtiyacı doğmaktadır. Postmodern yaklaşımda, elde edilen veri, herhangi bir hipotez olmaksızın keşifsel bir yaklaşımla elde edildiği için, buradaki en temel sorun, elde edilen çıktıların özetlenmesidir. Bununla bağlantılı olarak, bireye özgü bilişsel haritaları bir bütün olarak incelemek, sınıflandırmak ve hatta boyutlandırmak zorlu bir süreçtir. Bu tezde önerilen karma yöntem sayesinde, kavram ilişkilerinden yola çıkılarak, aslında her biri birer bilişsel harita olan, örgütsel değişimin kavram boyutları elde edilmiştir. Bu boyutlar üzerinden kurumun örgütsel değişimle ilgili genel algısı tespit edilebilmiştir. Elde edilen değişimle ilgili boyutların, baskın olarak tek bir kuramı işaret etmeksizin, farklı kuramlarla ilişkili olduğu ve bu kuramlar arasındaki etkileşimi ortaya koyduğu görülmüştür. Bu açıdan bakıldığında, postmodern yaklaşımın bu kuramları bünyesinde barındırabilen, kapsayıcı bir yaklaşım olduğu ortaya konulmuştur.Bu tez, yazında gerçekleştirilen uygulamalarla kıyaslandığında, yazındaki sayının çok üzerinde bir sayıda bilişsel harita elde edilmiştir. Uygulama aşaması, klasik bilişsel harita uygulamasına kıyasla, örgütsel değişimin belirli bileşenlerini anlamak için zenginleştirilerek, Değişim Odaklı Bilişsel Harita (DOBH) uygulaması geliştirilmiştir. Ayrıca bilişsel harita uygulamasından elde edilen verinin incelenmesinde, ilk defa Karşılıklı Etki Analizi kullanılarak değişimi özetleyen boyutlar elde edilmiştir.Yazında, örgütsel değişime yönelik genellemeci yaklaşımlar eleştirilirken, kuruma özel bir çalışmanın nasıl yapılması gerektiğine yönelik bir kılavuz niteliğinde çalışma bulunmamaktadır. Bu kapsamda, örgütsel değişimi postmodern epistemoloji ile incelemeyi hedefleyen bir çalışmada kullanılabilecek veri toplama ve analiz yöntemi, ilk defa bu çalışmada sunulmuştur.Anahtar sözcükler: Örgütsel değişim, postmodern epistemoloji, bilişsel teori, bilişsel harita Organizational change is a complex phenomenon that lacks certainty in a conceptual sense, and can be defined in a variety of ways depending on perspective. When evaluating organizational change, the unit of analysis can be institutions or groups, as well as single individuals. In addition, various epistemologies can instruct the analysis of this phenomenon. This study, with consideration for the complexity of this concept, analyses organizational change on an individual level. Based on the cognitive uniqueness of individuals, as cognitive theory suggests, it is assumed that each employee will evaluate their institution with a unique cognitive pattern. In this context, organizational change is defined as 'a process or output that exists within a relatively shifting time period, which's existence and dimensions can be expressed according to the individual's perception through the individual's expression of differentiation that registers above his/her threshold of perception,'.This approach fits with postmodern epistemology; which questions reality, emphasizes polyphonicism, rejects existing standards, and which is receiving increasing attention within the field of organizational studies. Postmodern epistemology also has the capacity to lead the researcher to understand the reality of organizations through subjective perspectives of organizational stakeholders. In accordance with the postmodern epistemology, this study evaluates organizational change through the exploratory in-depth analysis of a single institution, focusing on individual-based differences from a subjective point of view, and without searching for generalizations.To this end, instead of predefined and generalized concepts listed in organizational change literature, change related concepts specific to the institution, as revealed by its employees are obtained. Then, via cognitive mapping, individual perceptions about cause and effect relations among these concepts are ascertained. Cognitive mapping enables to determine similarities and differences in various dimensions of change related to individual cognitive perceptions.The research sample is made up of all white-collar employees in the company ALVE (pseudonym) and consists of 109 employees . In the first stage, a conceptual list was acquired using the Delphi Technique and through content analysis with a smaller sample group. Using the same concept list related to the subject of change, 109 Cognitive Maps were obtained. Following some improvements in cognitive mapping technique, the modified mapping method used is called 'Change Oriented Cognitive Map' (COCM). The maps are evaluated using distinctive map properties such as number of concepts, number of relations, number of longest order, number of groups etc. Differences and similarities between the COCM's were then examined using the Multiple Correspondence Analysis and the maps were expressed under 10 dimensions. In addition, relationship maps between the concepts in dimensions were developed.While the results provide a general framework of how employees make sense of organizational change, considering moderator effect, certain demographics are recognized to give explicative results. Relationship maps that illuminate the change process of the institution were developed through the dimensions obtained from the Multiple Correspondence Analysis. Considering that the output only makes sense in relation to the institution, it is necessary to clarify this study's contribution to the literature and to the sector. Since the data is obtained with the exploratory approach, without any hypothesis, according to the postmodern approach the main challenge is to summarize the output. In addition to this, examining, classifying and even defining the dimensions of the whole institution through the evaluation of individual cognitive maps is a challenging process. By means of the hybrid method proposed within this thesis, conceptual dimensions related to organizational change are obtained by examining concept relations, and each of the dimensions are also represented as a cognitive map. Through dimensions, the institution's general perception of organizational change is established. It was seen that organizational change related dimensions do not predominantly point to a single theory, but are related to several theories and reveal the interaction between these theories. From this point of view, the postmodern approach is established as an overarching approach covering a broad range of theories.Compared to existing practices in the literature, this thesis presents a quantity of cognitive maps well above the average of previous studies. The classical cognitive application process has been enhanced, and the Change Focused Cognitive Map (CFCM) has been proposed in order to understand the specific components of organizational change. In addition, for the first time in the literature, during the evaluation of the data obtained from the cognitive map application, Correspondence Analysis was used to obtain the dimensions summarizing the organizational change.While the literature criticizes approaches that generalize the process of organizational change approaches, which generalize the process, it also lacks a guideline on how to assess an institution-specific study on this research area. Within this context, this study is the first to present a data collection and analysis method, which can be applied to research aiming to analyze organizational change through postmodern epistemology.Keywords: Organizational change, postmodern epistemology, cognitive theory, cognitive mapping. 383
- Published
- 2017
16. Assessing organizational culture with OCAI: An application to a Turkish company
- Author
-
Durbay, Gülşah, Albayrak, Raif Serkan, and İşletme Ana Bilim Dalı
- Subjects
Measurement methods ,İşletme ,Businesses ,Leaders ,Organizational culture ,Companies ,Business Administration ,Measurement and evaluation - Abstract
Bu tezde, Örgüt Kültürü Ölçüm Enstrümanı (ÖKÖE) ile yapılan ölçümün bu konuda umut verici bir yöntem olduğu önerilmektedir. ÖKÖE, stratejinin temel bakış açılarına odaklanır. Dolayısıyla lider, organizasyonun yeteneklerini geliştirmek için gereken altyapıyı oluştururken bu bakış açılarını kullanabilir. Şirket çapında ÖKÖE uygulaması ve lideriyle akademisyen olan objektif bir uzmanın 4 saatlik görüşmesi sonrasında, bu tezde ÖKÖE'nin faydaları eleştirel bir bakış açısıyla incelenmektedir. Bu görüşmede liderin herbir çıktıyı kendi bakış açısı ile yorumlaması istenmiş ve stratejik sonuçlarına dair düşünceleri sorulmuştur. Sonuç olarak, ÖKÖE yapısının, liderin şirketin ne olduğunu anlaması konusunda umut verici bilgi sağladığı düşünülmektedir. Liderin şirket hakkındaki varsayımlarını gözden geçirdiği ve birçok durumda düşüncelerini sorguladığı görülmüştür. Ancak ÖKÖE'nin bizim için en dikkate değer başarısı, şirkette yıllarca biriken deneyimin objektif bir uzman tarafından ne kadar hızlı bir şekilde anlaşılabildiğini gözlemlemektir. After a company wide application of OCAI and 4 hours of interview with its leader and an objective expert who is an academician, this thesis, studied benefits of OCAI in a critical perspective. We have asked each to interpret every output and comment on what they understand from it and its strategical consequences. Our conclusion is that OCAI framework provides promising information for the leader to understand what the company is. Leader reviewed his assumptions regarding the company and re-questioned his thoughts in many instances. Yet most remarkable success of OCAI for us is to observe the objective expert in how fast he comprehend years of accumulated experience in the company. 82
- Published
- 2017
17. Aktörlerin gözünden aile işletmelerinin kurumsallaşamama sebeplerinin incelenmesi
- Author
-
İduğ, Mustafa, Albayrak, Raif Serkan, and İşletme Ana Bilim Dalı
- Subjects
Establishment clause ,İşletme ,Businesses ,Family enterprises ,Institutionalization ,Manager effectiveness ,Managers ,Management problems ,Business Administration - Abstract
Bu çalışmanın temel amacı, aile işletmelerinde kurumsallaşma sürecinde yaşanansorunların irdelenmesi ve kurumsallaşamamaya neden olan faktörlerin incelenmesidir.Çalışmada öncelikle, yapılan yazın araştırması ile aile işletmeleri ve aile işletmelerindekurumsallaşma kavramları tanımlanmış, daha sonra aile işletmelerinde kurumsallaşmasürecinde yaşanan sorunlar ve kuramsallaşmaya engel olan sebepler değerlendirilmiştir. Buçerçevede, bu çalışmada aile işletmeleri kavramı, kurumsallaşmanın ilkeleri, aileişletmelerinin olumlu ve olumsuz yönleri, kurumsallaşmanın önündeki temel engellerincelenmiştir. Çalışmanın uygulama bölümünde ise, önceden belirlenmiş olan aileişletmelerinde çalışan ile üyeleri, sahip yöneticiler, görev yapan diğer personel ve profesyonelyöneticilerden oluşan farklı gruplar üzerinde nitel bir araştırma gerçekleştirilmiştir. Buaraştırmada, yüz yüze görüşme tekniği kullanılarak görüşme yapılan katılımcılardankurumsallaşma, sürdürülebilirlik, kurumsal işletme yapısını oluşturan unsurlar vekurumsallaşmanın önündeki engeller gibi konularda bilgi elde edilmeye çalışılmıştır. Eldeedilen görüşme raporları içerik analizine tabi tutulmuş ve bu analizler neticesinde çalışmanıntemel konusu ve ana kavramları çerçevesinde değerlendirmeler yapılmıştır. The aim of this study is to investigate the problems of institutionalization process infamily businesses and to examine the main causes, problems and barriers that prevent thefamily businesses to be institutionalized. In the study, firstly a preliminary literature study hadbeen done and in the light of the literature, the concepts of family business, institutionalizationand institutionalization of family businesses were defined. Then, the basic problems ofinstitutionalization in family business and the barriers for institutionalization were evaluated.In this framework, this study examined the concepts of family business, institutionalization,the principles of institutionalization, the positive and negative sides of family businesses andthe barriers that prevent institutionalization of family businesses. In the application part of thestudy, a qualitative research had been conducted on a group of participants working in familybusinesses as employees, family members, professional managers, and owners. In thisresearch, interview method was utilized in order to obtain information regarding the opinionsof the participants in terms of institutionalization enhancing sustainability in familybusinesses, the factors that establish institutionalized management structure and the barriersor causes that prevent the family businesses to be institutionalized. The data obtained from theinterviews were analyzed via content analysis and as a result of these analysis generalevaluations were provided regarding the main purpose and concepts of the study. 134
- Published
- 2017
18. A semi-automated text classification and code organization system for academic papers
- Author
-
Öztürk, Alican, Karabulut, Korhan, Albayrak, Raif Serkan, and Bilgisayar Mühendisliği Ana Bilim Dalı
- Subjects
Linguistics ,Dilbilim ,Computer Engineering and Computer Science and Control ,Bilgisayar Mühendisliği Bilimleri-Bilgisayar ve Kontrol - Abstract
Bu tezde, yerel olarak girilmiş 'kodlar'ı (belgedeki anahtar kelimeler) kullanarak, belgeye, kullanıcıya ait bir başlığın atanması için WordNet'in bağlantılarının (synsetlerini ve hypernymlerini) kullanılması amaçlanmıştır. WordNet veritabanı; kelimelerin anlamlarını içermesinin yanı sıra, bu kelime ile alakalı olan alt kelimeleri, kapsayıcı kelimeleri, eş anlamlı sözleri, eşsesli sözleri ve meronimleri içeren zekice bir araya getirilmiş bir sözlüktür. Bütün bu kelimeler birbirine bir ağ yapısı aracılığı ile, aralarında yukarıda belirtilmiş ilişkiler ile bağlıdır. Bir 'kod' kümesinin içindeki kelimelerin, ikililer halinde WordNet üzerinde aralarındaki mesafeyi ölçerek ve buradan yüksek değer olarak sınıflandırılanların da kapsayıcı kelimelerini zenginleştirme amaçlı kullanarak, sonuçta bütün dokümanın konusunu kapsayabilecek potansiyel başlık olabilen anahtar kelimeler elde edilebilmektedir. Sisteme girilen kodlar kişinin tercihleri ve belgeye bakış açısına göre değişmektedir, bu nedenle aynı belgeden elde edilen iki sonucun birbirinden tamamen farklı olması mümkündür. Bunun amacı, genel bir başlık sunmak yerine, başlığı kullanıcının ilgilendiği konuya göre kişiselleştirmektir.Bu projede kelimeler arası benzerliği bulmak için JWS ve kelimelerin anlamlarının seçimi, hypernymlerin elde edilmesi için RitaCore'dan Rita WordNet Java kütüphaneleri kullanılmıştır. In this thesis, the aim is to use the locally entered `codes` (keywords in the document) to determine what the users' associated topic with that document corresponds to via WordNet's connections, synsets and hypernyms. WordNet has a neatly arranged structure that not only includes meaning for each sense of the word but also all the other words associated with it, in forms of hyponyms, hypernyms, synonyms, holonyms and meronyms. All of these words are connected in a network structure with appropriate links in between. By using the distance between the words to calculate the similarities between each pair of words inside a code cluster and enriching them with the hypernyms of high value nodes, it is possible to obtain a list of possible words that can be associated as topic keywords for the document itself. Since the codes entered into the system differ by the users' preferences and point of view on the document, it is highly possible for two instances to have completely different topics derived from the same document. The purpose of this is to personalize the topic according to the users' interest in the document instead of the presenting a generic topic about it.The project uses the Java library JWS to find the similarity between words and RitaWordNet from RitaCore to extract meanings and hypernyms of the words to select proper senses. 54
- Published
- 2015
19. Calculating confidence intervals for IBNR with Monte Carlo simulations: A software for IBNR
- Author
-
Doğusan, Turgay, Albayrak, Raif Serkan, and Aktüerya Bilimleri Ana Bilim Dalı
- Subjects
Aktüerya Bilimleri ,Actuarial Sciences - Abstract
Bu tezde iki yeni güven aralığı belirme tekniği Monte Carlo simülasyon yöntemi ile, Türkiye kanunlarına uyumlu IBNR (gerçekleşmiş fakat raporlanmamış) tahminleme yöntemleri kullanılarak oluşturulmuştur. Bu teknikler web tabanlı bir yazılımda aktüerler için geliştirilmiştir. Yazılım iki teknik ve bir tekniğin üç ortalama algoritması için güven aralığı hesaplaması yapmakta ve hali hazırda 15 alternatif çözüm önermektedir. Yazılım ayrıca literatürde kullanılan Bootstrap yöntemi ile güven aralığı oluşturmaktadır. Geliştirilen performans ölçüm metriği yeni güven aralığı oluşturma yöntemleri ile literatürdeki yöntemin karşılaştırılmasını sağlamaktadır. Sonuç olarak tezde geliştirilmiş yöntemler, literatürdeki klasik yönteme göre hem güven aralığının genişliği hem de tahmin doğruluğu yönünden daha başarılı olmuştur. This thesis introduces two novel confidence interval construction techniques based on Monte Carlo Simulation that can be used by IBNR (Incured But Not Reported) estimation methods that are compatible with the Turkish Legislation. These techniques are coded in a web application that can be used by actuaries. The software computes these techniques permuted by three algorithms -where available, summing upto 15 alternatives. The software includes a widely known confidence interval construction method in literature that uses Bootstrap Algorithm. A performance measure metric is developed in order to compare performance of new confidence interval construction technique is better than the orthodox technique. Results show that our technique is better than the orthodox technique both in terms of length of the confidence interval and accuracy in estimation. 149
- Published
- 2014
20. The effect of internet search volume (ISV) on stock return volatility
- Author
-
Son, Semen, Albayrak, Raif Serkan, Evrim Mandacı, Pınar, and İşletme Ana Bilim Dalı
- Subjects
Maliye ,Internet ,Stock returns ,Behavioral finance ,Stocks ,Search ,Internet use ,Finance ,Price movement ,GARCH model - Abstract
Bu çalışmanın temel amacı, internet arama hacminin, bireysel yatırımcı hissiyatını temsil eden bir dışsal değişken olarak kullanılması suretiyle, hisse senedi getirisi oynaklığı üzerindeki etkisini araştırmaktadır. Çalışmada internet arama hacmi değişkeni ile birlikte işlem hacmi değişkeni de ele alınarak her ikisinin oynaklık üzerindeki etkisi incelenmiştir. Çalışma, NASDAQ, NYSE and BIST piyasalarında işlem gören 52 ABD ve Türk şirketini ele almakta ve Ocak 2004-Eylül 2013 dönemini kapsamaktadır. ABD şirketleri ayrıca e-ticaret şirketi olan ve olmayan şirketler olmak üzere iki alt gruba ayrılmıştır. E-ticaret şirketleri ayrı bir örneklem olarak incelenmiştir. Bu şekilde yatırımcı ve müşteri ayırt edilerek isim-bazlı internet arama sorgularının bireysel yatırımcıya ait olduğu gösterilmiştir. İki farklı koşullu ortalama tanımıyla oluşturulan GARCH(1,1) modellerinin sonuçları bu prosedürün uygunluğunu teyit etmektedir. Internet arama hacmi ile hisse senedi getiri oynaklığı arasındaki ilişkinin yönünü belirlemek amacıyla Granger nedensellik testi kullanılmıştır. Tüm testler şirket bazında yapılmıştır.Ampirik bulgular, çalışmada bireysel yatırımcı hissiyatını ölçmede kullanılan işlem hacmi ve internet arama hacminin tek tek etkisini her iki ülke piyasası hisse senetleri için de ortaya koymaktadır. Bunlardan geleneksel bir hissiyat değişkeni olan işlem hacmi değişkeninin etkileri ABD senetlerinde daha belirgin olarak gözlemlenmektedir. Bunun yanısıra, çalışmada işlem hacmi ile internet arama hacminin ortak etkisinin varlığı da gözlemlenmektedir. İki değişken, sırayla, şartlı oynaklık denklemine dahil edildiğinde, oynaklık süreğenliğinin azaldığını ancak hisselerin hata terimlerinin büyük çoğunluğunda GARCH etkisinin devam ettiği ortaya konulmaktadır. Granger nedensellik testleri bağlamında zamansal bir sıralamadan söz etmek mümkün değildir. Bu çalışma, diğer çalışmalardan farklı olarak yatırımcı hissiyatını ölçmede sıkça kullanılan işlem hacmi değişkeninin yanında literatürde çok sık rastlamadığımız internet arama hacmi değişkeninin hisse senedi oynaklığına etkisini incelemektedir. Gözlemleyebildiğimiz kadarıyla internet arama hacminin Türk hisse senedi piyasasının oynaklılığına etkisini inceleyen bir çalışma bulunmamaktadır. Böylelikle çalışmadan elde edilen sonuçlar gerek ulusal gerekse uluslararası davranışsal finans literatürüne önemli katkılar sağlamaktadır.Anahtar kelimeler: GARCH, Koşullu Oynaklık, Granger Nedensellik, İnternet Arama Hacmi The aim of this study is to investigate the impact of investor sentiment on stock return volatility by using a novel proxy as exogenous variable: internet search volume. Internet search volume is also analyzed together with trading volume and the effects of both on stock return volatility are being reported. The data set consists of a total of 52 U.S. and Turkish companies belonging to NASDAQ, NYSE and BIST markets for the period of January 2004-September 2013. U.S. companies are divided into two groups of e-businesses and non-e-businesses. This procedure justifies the attribution of name-based search queries to individual investor sentiment by differentiating between customers and investors. GARCH(1,1) model results obtained from two different conditional mean specifications confirm the correctness of this reasoning. All models along with Granger causality testing are applied on a company basis.Empirical findings show significant investor sentiment effects for each security listed on both countries' exchanges. Also, evidence on the significant effect of internet search volume with a second, traditional investor sentiment measure, trading volume, is presented while the latter is relatively more pronounced in securities belonging to U.S. markets. As the model becomes more nested, there is an evident decline in volatility persistence, however in no case, on the average, the GARCH effect vanishes. No generalizable Granger causal relation between these two exogenous variables is uncovered. Overall, findings suggest that stock return volatility is not only conditional upon its previous values but also on investor sentiment and information flow.The study differentiates itself from others in that it uses trading volume together with a novel investor sentiment variable, ISV. To the best of our knowledge, there exists no Turkish study that studies the effects of ISV on stock return volatility. The results contribute to both, global and local behavioral finance literature.Anahtar kelimeler: GARCH, Koşullu Oynaklık, Granger Nedensellik, İnternet Arama Hacmi 127
- Published
- 2014
21. Using mixture copula for the calculation of value at risk : Dolar-euro portfolio
- Author
-
Çatal, Demet, Albayrak, Raif Serkan, and Aktüerya Bilimleri Ana Bilim Dalı
- Subjects
Aktüerya Bilimleri ,Actuarial Sciences - Abstract
Riske Maruz Değer (RMD) hesaplamalarında portföyü oluşturan değerlerin bağımlılık yapıları için öngörülen kurgu modelin performansı üzerinde büyük öneme sahiptir. Bu çalışmada yatırım araçlarının zengin bağımlılık yapılarının modellenmesine olanak veren kopula çeşitleri Dolar ve Euro portföylerinde incelenmiştir. İki yatırım aracının bağımlılık yapılarının negatif ve pozitif getiri bölgelerinde farklılık göstermesi nedeniyle bu bölgelere yönelik iki adet kopula karışımı önerilmiştir. Geleneksel metotlar, kopula fonksiyonları ve önerilen karışım kopulanın performansları geri dönük test ile ölçümlenmiştir. Türkiye?de döviz endexleri üzerinde kopula alanında bir çalışma yapılmamış fakat hisse senetleri, bonolar ve hayat sigortası poliçeleri üzerinden modellemeler yapılmıştır. Dependence structure set up of financial assets has substantial importance in the performance of Value at Risk calculations. In this article, copula variations that allow modeling of rich dependency structures of financial assets, in particular of Dollar - Euro portfolios are examined. Due to significant dependency regime differences in positive and negative returns, adoption of regional copula mixture is proposed. Performances of traditional VaR calculation methods, copulas and mixture copulas are compared by back testing. Although copulas have been applied to stock returns, bonds and life insurance policies, until now there have been no copula studies related to exchange rates for Turkish markets. 97
- Published
- 2013
Catalog
Discovery Service for Jio Institute Digital Library
For full access to our library's resources, please sign in.