The issue that has occupied humanity the most in recent years is the "refugee problem". The literal meaning of the refugee is the person or persons who took refuge from a foreign country, the term meaning is the person or persons who are persecuted in their own countries due to their religion, sect, race, ethnicity, skin, color, opinion or ideology. It means the person or persons who are forced to leave their country and leave their country. Legal (interstate) or illegal (between states and terrorist organizations) wars going on in certain parts of the world and mutual actual conflicts of terrorist organizations and news of natural disasters do not fall on the agenda of humanity. Today, in certain countries where there is a risk of property and life safety due to conflicts, refugees, who leave their countries hecticly due to the threat of being massacred at any time, are on their way to Western countries, which they find safe. These countries are Afghanistan, Pakistan, Iraq, Syria, Libya, and some African countries, and Ukraine that participated recently. There is such a strange situation that the background of the tragedy is fictionalized by the rulers of these countries or arms dealers. Humanity knows that international wars and weapons barons have brought neighboring countries into civil wars or clashed with each other in order to exploit the aboveground, underground resources and manpower of the underdeveloped or abandoned countries of the world. The Western ideal of a unipolar global world order is evolving into a brutal reality and is turning into a spiral of evil that undermines the peace of the peoples of the world, Son yıllarda insanlığı en çok meşgul eden konu “mültecilik sorunu” denilse yeridir. Mültecinin sözcük anlamı, iltica eden, yabancı diyara gelip sığınan kişi ya da kişiler, terim anlamı ise, dini, mezhebi, ırkı, etnik yapısı, derisi, rengi, görüş ya da ideolojisi yüzünden kendi topraklarında, kendi yurdunda zulüm gören ya da görme ihtimaliyle yerini yurdunu terk edip ülkesinden ayrılmak zorunda bırakılan kişi ya da kişiler anlamına gelmektedir. Yerküremizin belli bölgelerinde devam eden legal (devletlerarası), illegal (devletlerle terör örgütleri arasında) savaş ve terör örgütlerinin karşılıklı fiili çatışmaları ile doğal afet haberleri insanlığın gündeminden düşmemektedir. Günümüzde çatışmalar nedeniyle mal ve can güvenliği riski taşıyan belli ülkelerde -Afganistan, Pakistan, Irak, Suriye, Libya ve bazı Afrika ülkeleri, günümüzde bunlara Ukrayna da katıldı- can güvenliği olmayıp her an bir katliama uğrama tehdidinden dolayı yoğun biçimde ülkelerini terk eden mülteciler özellikle güvenli buldukları Batı ülkelerine doğru yollara düşmektedirler. Öyle bir tuhaf durum yaşanmaktadır ki, trajedinin arka planının bu ülkelerin yöneticileri ya da silah tüccarlarınca kurgulanmasıdır. Uluslararası savaş ve silah baronlarının dünyanın geri kalmış ya da bırakılmış ülkelerinin yerüstü, yer altı kaynaklarını ve insan gücünü sömürmek için komşu ülkeleri iç savaşlara düşürdüğünü ya da birbirleriyle çatıştırdığını insanlığın geneli bilmektedir. Batının, tek kutuplu küresel dünya düzeni ideali acımasız bir realiteye evrilmekte ve dünya halklarının huzurunu dinamitleyen bir kötülük sarmalına dönüşmektedir.