30 results on '"önlemler"'
Search Results
2. Impact of Precautions on the Sustainability of Ophthalmology Practice in an Eye Clinic in Türkiye during the COVID-19 Pandemic.
- Author
-
Alpoğan, Okşan and Köse, Alev Özçelik
- Subjects
WORK environment ,COVID-19 ,EYE care ,MEDICAL personnel ,COMPARATIVE studies ,PSYCHOSOCIAL factors ,QUESTIONNAIRES ,DESCRIPTIVE statistics ,OPHTHALMOLOGY ,UNIVERSAL precautions (Health) ,STERILIZATION (Disinfection) ,DISINFECTION & disinfectants - Abstract
Copyright of Bosphorus Medical Journal / Boğaziçi Tıp Dergisi is the property of KARE Publishing and its content may not be copied or emailed to multiple sites or posted to a listserv without the copyright holder's express written permission. However, users may print, download, or email articles for individual use. This abstract may be abridged. No warranty is given about the accuracy of the copy. Users should refer to the original published version of the material for the full abstract. (Copyright applies to all Abstracts.)
- Published
- 2023
- Full Text
- View/download PDF
3. The 9-Month COVID-19 Pandemic Experience of Otorhinolaryngology Staff at a Tertiary Health Center.
- Author
-
PÜTÜRGELİ ÖZER, Tuğçe, BAYIR, Ömer, SAYLAM, Güleser, ÇADALLI TATAR, Emel, MUTLU, Murad, DAĞLI, Muharrem, and KORKMAZ, Mehmet Hakan
- Subjects
- *
MEDICAL personnel , *COVID-19 pandemic , *COVID-19 , *OTOLARYNGOLOGY , *COVID-19 testing , *MEDICAL centers - Abstract
Objective: To document our experiences in a tertiary health center in the planning and accomplishment of safe and efficient otolaryngology, head and neck surgery (OHNS) practices, and the rates of coronavirus disease-2019 (COVID-19) among our healthcare professionals during the COVID-19 pandemic. Material and Methods: We retrospectively investigated the COVID-19 infection rates among OHNS department professionals during the first 9 months of the pandemic (between 15 March 2020 and 15 December 2020), and also the number of patients examined at our clinic, the number and types of operations done with comparison to pre-pandemic period. The general and specific precautions for OHNS staff were also revised. Results: During the 9 months, the numbers of OHNS outpatient examinations (minimum 5.9% and maximum 43.3%) and inpatient hospitalizations (minimum 0.8% and maximum 31.4%) decreased significantly, compared to the same months in 2019. The rate of COVID-19 diagnosis among our staff was 25.45%. The highest rates of COVID-19 positivity were seen among outpatient technicians (40%), and the lowest rate was among the nurses in the operating rooms (12.5%). Conclusion: The OHNS staff is at high risk as they are extremely exposed to upper airway diseases, and these healthcare professionals are in a very risky position in terms of COVID-19 transmission. All of the staff must follow the absolute precautions during examinations and procedures including all types of patient care. [ABSTRACT FROM AUTHOR]
- Published
- 2023
- Full Text
- View/download PDF
4. Tarihi Süreçte Türkiye Radyo Televizyon Kurumu (TRT) Genel Müdürlüğü Genel Yayın Planlarında Afet ve Acil Durumlar.
- Author
-
KEMALOĞLU, Muhammet
- Published
- 2023
- Full Text
- View/download PDF
5. Process According to Date in The World and Turkey During COVID-19 Pandemic and Effects of Measures Taken to Daily COVID-19 Statistics in Turkey.
- Author
-
Özdemir, Mehmet Emin and Akova, İrem
- Subjects
- *
COVID-19 pandemic , *MANN Whitney U Test , *COVID-19 , *DEATH rate , *GAUSSIAN distribution - Abstract
Objective: In this study, it was aimed to update the chronology of the pandemic and to examine the effect of important administrative and political decisions, primarily the curfew, on the number of cases and deaths. Materials and Methods: In this descriptive study, about COVID-19 important developments in Turkey and the world with were given in chronological order. The effect of curfews on the daily number of cases and deaths was calculated. The effect of curfews on the number of daily cases and deaths was calculated. The conformity of the data to the normal distribution was evaluated with the Kolmogorov-Smirnov test. The Mann-Whitney U test was used to evaluate the data that did not fit the normal distribution. Results: There was a gradual relaxation in the tight measures, especially in May, June, July and August. As the number of cases increased again after September, the same measures were gradually introduced again. While curfews are ineffective on the daily number of cases, they cause a decrease in the number of daily deaths. The low number of deaths and significant differences in the days when the curfews were effective show that the people in this group comply with the curfews. Conclusions: Humanity and all states must be prepared for new and more destructive epidemics. For a more effective result, curfews, which will be meticulously followed by all societies and implemented in the form of complete closure, will quickly stop the spread of the epidemic. [ABSTRACT FROM AUTHOR]
- Published
- 2022
- Full Text
- View/download PDF
6. Yine Bir Salgın, Yeni Bir Salgın
- Author
-
Arus Yumul
- Subjects
epidemic ,literature ,responses ,precautions ,death ,salgın ,edebiyat ,tepkiler ,önlemler ,ölüm ,History of scholarship and learning. The humanities ,AZ20-999 ,Social sciences (General) ,H1-99 - Abstract
Dünya tarihi bir anlamda çok sayıda can kayıplarına neden olan salgınların da tarihidir. Aşıların ve diğer bilimsel, tıbbi ve teknolojik müdahale ve inovasyonların sağladığı tüm olumlu değişiklik ve ilerlemelere rağmen tarihsel tanıklıklar gösteriyor ki en azından iki bin beş yüz yıldır salgınlar ve ölüm karşısında insanın savunmasızlığı, çaresizliği, hastalık ve ölümle başa çıkma yolları ve -kişiden kişiye farklılık gösterse de- temel tepkileri değişmemektedir. Bu makale, tarihteki salgınlardan Atina Salgını (M.Ö. 430), Justiniyanus Veba Salgını (541-542), Kara Ölüm (1347-1351) veya Büyük Veba Salgını ve onunla bağlantılı olduğu düşünülen Büyük Londra Salgını (1665-1666), Fas Veba Salgını (1799) ve İspanyol Gribini (1918-1920) ilk elden ve yaşayanların tanıklıklarından yola çıkarak ele alıyor. Sonuçta, farklı dönem ve farklı şartlarda yaşanan bu salgınların benzer davranış kalıplarına yol açtığını gösteriyor.
- Published
- 2021
- Full Text
- View/download PDF
7. İŞ SAĞLIĞI VE İŞ GÜVENLİĞİ UYGULAMALARINDA SENSÖR KULLANIMININ İNCELENMESİ
- Author
-
Süleyman ŞİMŞEK, Serkan AĞSEREN, and Hatice ŞİMŞEK
- Subjects
i̇ş kazaları ,önlemler ,maliyet ,sensörler ,General Works - Abstract
Dünyada ve ülkemizde oluşan iş kazaları incelendiği zaman, kazaların yaklaşık %88‘inin “tehlikeli hareket”, %10’unun “tehlikeli durum” ve %2’sinin de sebebi bilinmeyen durumlardan meydana geldiği görülmektedir. Güvenlik kültürü, tasarımda güvenlik, toplu veya kişisel koruyucu önlemler ile ilgili çalışmalar ülkemizde başlamış ama yeterli seviyeye getirilememiştir. Uzun vadede çalışmalarda, Avrupa standartlarına ulaşılsa dahi, tehlikeli hareketler ile ilgili kazalar, sistematik önlemler almadan yeterli seviyeye getirilemeyecektir. Bu sistemler çalışanların hatayı yapmayacak veya bazı hatalarını otomatik olarak durduracak şekilde tasarlanmalıdır. İş sağlığı ve güvenliği çalışmalarında dokunmatik sensörler, gaz sensörleri vb. birçok sensör farklı sektörlerde kullanılmaktadır. Ancak ülkemizde ikinci el makine kullanımı çok fazla olduğundan dolayı sensörler etkin olarak kullanılamamaktadır. Eskiden büyük maliyetli olan sensörler günümüz şartlarında çok daha uygun maliyetlerde imal edilmektedir. Çok hızlı şekilde gelişen teknoloji, bu tarz uygulamalara kolaylık sağlamaktadır. Ayrıca endüstri 4.0 ile beraber bu tip kullanımların yaygınlaşacağı öngörülmektedir. Bu çalışmada 5x5 L tipi matris yöntemiyle örnek bir vaka incelenerek iş sağlığı güvenliği değerlendirmeleri yapılmış, kaza sonrası yapılan risk analizinde sensörlerin kullanımıyla iş kazası oluşma ihtimali %75 oranında düşürülmüştür. Zaman içerisinde diğer preslerde ve benzeri makinelerde yapılan uygulamalar vasıtasıyla kazalar minimize edilmiştir.
- Published
- 2020
- Full Text
- View/download PDF
8. Sağlık bilimlerinde araştırma ve yayın etiği
- Author
-
Serhan KÜPELİ
- Subjects
araştırma ve yayın etiği ,sağlık bilimleri ,etik ihlaller ,nedenler ,önlemler ,research and publication ethics ,health sciences ,ethical violations ,etiology ,precautions ,Medicine (General) ,R5-920 - Abstract
Son yıllarda akademik atama ve terfi başvurularında istenilen asgari puan ve asal eser kriterlerinin önemli oranda yükseltilmesi ve başlatılan “akademik teşvik” uygulaması nedeniyle akademisyenlerin yayın yapma arzusu önceki yıllara oranla önemli ölçüde artmış, gerek ulusal gerekse uluslararası dergilere gönderilen makale sayılarında neredeyse bir patlama yaşanmıştır. Bilimsel araştırma ve yayın sürecinde dürüst davranmada esas sorumluluk araştırmacılar ve yazarlarda olsa da etik ihlallerin önlenmesinde hakemler, editörler, üniversiteler, üniversitelerin bağlı olduğu kurumlar ve bağımsız mahkemeler gibi denetleyicilere de önemli görevler düşmektedir. Alınacak önlemler arasında en önemlisi kanımızca araştırmacı ve yazarlar için üniversitelerde formal eğitimin bir parçası olarak araştırma ve yayın etiği ilkelerinin öğretilmesi, bu eğitimin belli aralıklarla mezuniyet sonrası da devam ettirilmesi olarak öne çıkmaktadır. Bilimsel dergilerdeki editör ve hakem kadrosunun da etik ihlaller konusunda yetkin olması, periyodik olarak araştırma ve yayın etiği konusunda makale veya derleme yayınlayarak tüm çevrelerin bu konuda bilgilendirilmesi diğer önemli bir unsurdur. Benzer eğitim ve bilgilendirmenin üniversite üst yönetimi, etik kurullar ve üniversitelerin bağlı bulunduğu kurumlar için de belli zaman aralıkları ile yapılması ve kanun ve yönetmeliklerin günümüz koşullarına cevap verecek şekilde güncellenmesi etik ihlallerin önüne geçebilmek için zorunlu görünmektedir.
- Published
- 2019
- Full Text
- View/download PDF
9. Yine Bir Salgın, Yeni Bir Salgın.
- Author
-
Yumul, Arus
- Abstract
Copyright of İnsan ve İsan is the property of Okur Yazar Dernegi and its content may not be copied or emailed to multiple sites or posted to a listserv without the copyright holder's express written permission. However, users may print, download, or email articles for individual use. This abstract may be abridged. No warranty is given about the accuracy of the copy. Users should refer to the original published version of the material for the full abstract. (Copyright applies to all Abstracts.)
- Published
- 2021
- Full Text
- View/download PDF
10. Effective implementation of unprecedented measures for the protection from COVID-19 syndrome.
- Author
-
ÖZKARA, Adem, LAMBERT, Katrina, AYHAN BAŞER, Duygu, and ERBAS, Bircan
- Subjects
- *
COVID-19 , *MEDICAL personnel , *COVID-19 pandemic , *INFECTIOUS disease transmission , *CRISIS management - Abstract
Despite 82 million populations, Turkey is one of the countries with the lowest mortality rates in the world as a result of successful crisis management and public compliance. Turkey's public health response to the COVID-19 pandemic has been rapid and continually evolving as described here. In this short communication we offer insight into the preparedness and response by Turkey of this continued global health threat posed by COVID-19. Turkey implemented multiple containment strategies prior to the first reported case within its borders- to reduce the burden and deadly risk of the virus. In the absence of a specific vaccine, governments, health care professionals and communities in general are continually working together to reduce exposure, infection, clinical severity and community transmission of COVID-19. [ABSTRACT FROM AUTHOR]
- Published
- 2020
- Full Text
- View/download PDF
11. COVID-19 SALGINI KAPSAMINDA ŞİRKET YÖNETİCİLERİNİN ALMALARI GEREKEN ÖNLEMLERE GENEL BİR BAKIŞ.
- Author
-
Akıncı, Elif
- Subjects
COVID-19 pandemic ,INTERNATIONAL competition ,ECONOMIC impact ,COVID-19 ,HEALTH risk assessment - Abstract
Copyright of Istanbul Commerce University Journal of Social Sciences / İstanbul Ticaret Üniversitesi Sosyal Bilimler Dergisi is the property of Istanbul Commerce University Journal of Social Sciences and its content may not be copied or emailed to multiple sites or posted to a listserv without the copyright holder's express written permission. However, users may print, download, or email articles for individual use. This abstract may be abridged. No warranty is given about the accuracy of the copy. Users should refer to the original published version of the material for the full abstract. (Copyright applies to all Abstracts.)
- Published
- 2020
12. COVID-19 PANDEMİ SÜRECİNİN TÜRKİYE'DE İSTİHDAMA ETKİLERİ VE KAMU AÇISINDAN ALINMASI GEREKEN TEDBİRLER.
- Author
-
BALCI, Yusuf and ÇETİN, Güldenur
- Subjects
EMPLOYMENT statistics ,PRODUCTIVE life span ,COVID-19 ,PANDEMICS ,SUPPLY & demand - Abstract
Copyright of Istanbul Commerce University Journal of Social Sciences / İstanbul Ticaret Üniversitesi Sosyal Bilimler Dergisi is the property of Istanbul Commerce University Journal of Social Sciences and its content may not be copied or emailed to multiple sites or posted to a listserv without the copyright holder's express written permission. However, users may print, download, or email articles for individual use. This abstract may be abridged. No warranty is given about the accuracy of the copy. Users should refer to the original published version of the material for the full abstract. (Copyright applies to all Abstracts.)
- Published
- 2020
13. İŞ SAĞLIĞI VE İŞ GÜVENLİĞİ UYGULAMALARINDA SENSÖR KULLANIMININ İNCELENMESİ.
- Author
-
ŞİMŞEK, Üyesi Süleyman, AĞSEREN, Serkan, and ŞİMŞEK, Hatice
- Subjects
- *
INDUSTRIAL hygiene , *TACTILE sensors , *OCCUPATIONAL diseases , *WORK-related injuries , *INDUSTRY 4.0 , *RISK assessment - Abstract
When work accidents are examined in the world and in Turkey, about 88% of the accidents occur in "dangerous action" and 10% occur in "dangerous situation". Studies on safety culture, safety in design, collective or personal protective measures have started in our country, but they have not been brought to sufficient level. In the long term, even if it is reached European standards, accidents related to dangerous actions will not be brought to the adequate level without systematic measures. These systems should be designed to prevent employees from making mistakes or to stop some errors automatically. Studies in occupational health and safety touch sensors, gas sensors, etc. many sensors are used in different industries. However, since the use of second hand machine in our country is too much, sensors are not applied effectively. Large-cost sensors are manufactured at a much more cost-effective cost in today's conditions rather than the past. Quickly developing technology makes it easier for such applications. In addition, this type of use is expected to be widespread with Industry 4.0. In this study, a case study with 5x5 L type matrix method was examined and occupational health and safety assessments were made, and the risk of occupational accidents was reduced by 75% by using sensors in the post-accident risk analysis. Accidents have been minimized through applications in other presses and similar machines over time. [ABSTRACT FROM AUTHOR]
- Published
- 2020
- Full Text
- View/download PDF
14. Odadaki Görünmez Fil: SUDEP Yani Epilepsi Hastalarında Ani Beklenmedik Ölüm.
- Author
-
BEKDİK ŞİRİNOCAK, Pınar, ELMALI, Ayşe Deniz, and BAYKAN, Betül
- Subjects
- *
SUDDEN death prevention , *SUDDEN death , *CAUSES of death , *EPILEPSY , *HEALTH promotion , *DISEASE complications ,RISK factors - Abstract
Epilepsy is a disease characterized by recurring seizures. Sudden unexpected death in epilepsy patients (SUDEP), however rare, is very important. Precautions taken against this devastating and irreversible complication have substantial value. This review is a discussion of the definition of SUDEP, possible risk factors, and preventative measures. All neurologists and family medicine practitioners participating in the care of epilepsy patients should be well informed and very aware of this risk and preventative measures, as well as epilepsy patients and their caregivers. More research and programs to raise awareness of SUDEP, a deadly complication of epilepsy, are urgently needed. [ABSTRACT FROM AUTHOR]
- Published
- 2019
- Full Text
- View/download PDF
15. Sağlık bilimlerinde araştırma ve yayın etiği.
- Author
-
Küpeli, Serhan
- Abstract
In recent years, due to the significant increase in the minimum score and prime work criteria for academic assignment and promotion, and the "academic encouragement" payment, the desire of academicians to publish has increased significantly compared to the previous years, and the number of articles sent to both national and international journals has almost increased. Although the main responsibility for honesty in scientific research and publication process is in researchers and writers, additionally supervisors such as referees, editors, universities, institutions to which universities are affiliated and independent courts have great role to prevent ethical violations. The most important measure to be taken is to teach the principles of research and publication ethics as a part of formal education at universities for researchers and writers, and it stands out as the continuation of this education periodically after graduation. The editor and referee staff in scientific journals should be competent in ethical violations, and periodically publish articles or reviews on research and publication ethics. Similar training needs to be done at the same time for university senior management, ethics committees and the institutions to which the universities are affiliated, and the updating of laws and regulations in a way to respond to today's conditions seems necessary to prevent ethical violations. [ABSTRACT FROM AUTHOR]
- Published
- 2019
- Full Text
- View/download PDF
16. Endoskopi ünitelerinde COVID-19 önlemleri ve hemşirenin rolü
- Author
-
KATRAN, HAMDİYE BANU and AKYÜZ N., KATRAN H. B.
- Subjects
nursing ,hemşirelik ,pandemic ,precautions ,endoskopi ,COVID-19 ,önlemler ,endoscopy ,pandemi - Abstract
Tüm dünyayı etkileyen COVID-19 pandemisinde başlangıçta acil durumlar hariç, planlı endoskopik girişimler durma noktasında iken, günümüzde tekrar eski haline gelmiş ve elektif endoskopik uygulamalar yapılmaya başlanmıştır. Pandemi dönemlerinde hasta ve çalışan güvenliği açısından enfeksiyon kontrolüne yönelik önlemlerin alınması gereklidir. Ekibin önemli bir üyesi olan endoskopi hemşiresi, hastanın endoskopi ünitesine kabulünden taburculuğuna kadar olan dönemde gerekli tüm önlemleri almak ve uygulamaktan sorumludur. Pandeminin etkinliğini kaybettiği günümüzde endoskopi ünitelerinde sürecin nasıl yürütüleceğine dair uygulamalarda farklılıklar bulunmaktadır. Bu derlemede amaç, COVID-19 hastalarının endoskopik tanı ve tedavi uygulamaları öncesi, sırası ve sonrası dönemde alınması gereken önlemleri literatür ışığında irdelemektir. In the COVID-19 pandemic, which affects the whole world, planned endoscopic interventions, except for emergencies, but nowadays they have become obsolete and elective endoscopic interventions have begun to be performed. It is necessary to take precautions for infection control in terms of patient and employee safety during pandemic periods. The endoscopy nurse, who is an important member of the team, is responsible for taking and applying all necessary precautions from the patient's admission to the endoscopy unit until discharge. Today, when the pandemic has lost its effectiveness, there are differences in the practices of how the process will be carried out in endoscopy units. The aim of this review is to examine the precautions to be taken before, during and after the endoscopic diagnosis and treatment of COVID-19 patients in the light of the literature.
- Published
- 2022
17. ERMENİLERİN MÜSLÜMAN GÖÇMENLER ARASINA KARIŞMALARI VE ALINAN ÖNLEMLER.
- Author
-
TAŞBAŞ, ERDAL
- Abstract
Copyright of CEDRUS is the property of Mediterranean Civilisations Research Institute and its content may not be copied or emailed to multiple sites or posted to a listserv without the copyright holder's express written permission. However, users may print, download, or email articles for individual use. This abstract may be abridged. No warranty is given about the accuracy of the copy. Users should refer to the original published version of the material for the full abstract. (Copyright applies to all Abstracts.)
- Published
- 2018
- Full Text
- View/download PDF
18. Endoskopi Ünitelerinde COVID-19 Önlemleri ve Hemşirenin Rolü
- Author
-
AKYÜZ, Nuray and KATRAN, Hamdiye Banu
- Subjects
Covid-19 ,endoskopi ,hemşirelik ,önlemler ,pandemi ,Nursing ,Hemşirelik ,endoscopy ,nursing ,pandemic ,precautions - Abstract
Tüm dünyayı etkileyen COVID-19 pandemisinde başlangıçta acil durumlar hariç, planlı endoskopik girişimler durma noktasında iken, günümüzde tekrar eski haline gelmiş ve elektif endoskopik uygulamalar yapılmaya başlanmıştır. Pandemi dönemlerinde hasta ve çalışan güvenliği açısından enfeksiyon kontrolüne yönelik önlemlerin alınması gereklidir. Ekibin önemli bir üyesi olan endoskopi hemşiresi, hastanın endoskopi ünitesine kabulünden taburculuğuna kadar olan dönemde gerekli tüm önlemleri almak ve uygulamaktan sorumludur. Pandeminin etkinliğini kaybettiği günümüzde endoskopi ünitelerinde sürecin nasıl yürütüleceğine dair uygulamalarda farklılıklar bulunmaktadır. Bu derlemede amaç, COVID-19 hastalarının endoskopik tanı ve tedavi uygulamaları öncesi, sırası ve sonrası dönemde alınması gereken önlemleri literatür ışığında irdelemektir., In the COVID-19 pandemic, which affects the whole world, planned endoscopic interventions, except for emergencies, but nowadays they have become obsolete and elective endoscopic interventions have begun to be performed. It is necessary to take precautions for infection control in terms of patient and employee safety during pandemic periods. The endoscopy nurse, who is an important member of the team, is responsible for taking and applying all necessary precautions from the patient's admission to the endoscopy unit until discharge. Today, when the pandemic has lost its effectiveness, there are differences in the practices of how the process will be carried out in endoscopy units. The aim of this review is to examine the precautions to be taken before, during and after the endoscopic diagnosis and treatment of COVID-19 patients in the light of the literature.
- Published
- 2022
19. KALDIRMA ARAÇLARINDA İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİNİN İNCELENMESİ.
- Author
-
AĞSEREN, Serkan and AKATA, Erol
- Abstract
There isn’t enough progress for work accidents in our country. Also, there is no reliable data for occupational diseases because of insufficient records. When we have checked work accidents, it seems that there have been many accidents about lifting equipments especially in the construction sector. Therefore, the importance of the often used lifting equipments has been revealed. Lift equipments provide increase in productivity, cost reduction and fatigue reduction in staff. On the other hand, injuries, deaths and actually costs were found to be more without taking adequate protection. In this article, we give information about the most commonly used lifting equipments in working life and related health and safety precautions. It also gives information about costs and consequences that may arise from work carried out without safety precautions. [ABSTRACT FROM AUTHOR]
- Published
- 2017
- Full Text
- View/download PDF
20. ALTINAPA BARAJI HAVZASINDA (KONYA) EROZYON VE ÖNLEMLER.
- Author
-
BOZYİĞİT, Recep and KAYA, Baştürk
- Abstract
The study called Erosion and Precautions in Alt'napa Dam Basin (Konya) aims to reveal the relationship between erosion and the geographical factors that cause the erosion in the region. The Alt'napa Dam Basin is located in the west of the city center of Konya. In Alt'napa Dam Basin plateau and valley basin plains form the main relief. In the basin, the Upper Miosen-Pliosen old clayed limestones, marls, and tuffs occupy a large area. The semi-arid climate, in which the spring and autumn rains are effective, is seen in the research area. The vegetation cover is poor. Generally, step formations, which can withstand more heat and drought, are more common. Ulucay river and river's reaches have been influential in shaping the basin. Besides the natural geographical features of the Altınapa Dam Basin, wrong land use, overgrazing, neglect such as forest degradation have been effective in the erosion and severity of erosion. Water erosion and its types are observed in the area. In the eastern, northern and southern parts of the research area, there is a wide area that is affected by severe and very severe erosion. The mild to moderate severe erosion has been effective on the slopes of the valley basin with different elevations. The negativity of the natural and human conditions in the Altınapa Dam Basin caused continuation of the erosion. One of the measures that can be taken in this regard is the planting measures and raising the awareness of the local people about the land use. [ABSTRACT FROM AUTHOR]
- Published
- 2017
21. The impact of the pandemic on the mutual trade of the EAEU member states
- Author
-
Konstantinovna, Chernyaeva Vera and Maltepe Üniversitesi
- Subjects
Önlemler ,Pandemic ,Yönler ,Etki ,EAEU ,COVID-19 ,Member states ,Measures ,Ülkeler ,Countries ,Ticaret ,Impact ,Üye ülkeler ,Directions ,Trade ,Küresel salgın - Abstract
The study is aimed at analyzing the impact of the COVID-19 coronavirus pandemic and measures to combat it on the functioning of the EAEU trade routes. The research focuses on identifying the main directions of the influence of the COVID-19 coronavirus pandemic and measures to fight it on the functioning of trade routes between the EAEU countries and determining the role and impact of the pandemic on international cooperation of the Union member states. The major tasks of the research include consideration, systematization and analysis of various directions of the impact of the pandemic and measures to combat it on the change in the structure of the macroeconomics of states; examination of changes in mutual trade; development of proposals for the implementation of the most effective mechanisms for further integration of the EAEU countries..., Bu çalışma COVID-19 koronavirüs küresel salgın etkisini ve bu salgınla mücadele için EAEU ticaret yollarının işleyişiyle ilgili önlemleri analiz etmeyi amaçlıyor. Araştırma, COVID-19 koronavirüs küresel salgın etkisinin ana yönlerini belirlemeye, EAEU ülkeleri arasındaki ticaret yollarının işleyişinde bununla mücadele için alınacak önlemlerin ve salgının birlik üyesi devletlerinin uluslararası işbirliği üzerindeki rolünü belirlemeye odaklanmaktadır. Görevler-Araştırmanın başlıca görevleri arasında küresel salgın etkisinin çeşitli yönlerle dikkate alınması, sistematik hale getirilmesi ve devletlerin makroekonomik yapısındaki değişimle mücadele için alınacak önlemlerin analizi; karşılıklı ticaretteki değişikliklerin incelenmesi; EAEU ülkelerinin daha fazla entegrasyonu için en etkili mekanizmaların uygulanması için tekliflerin geliştirilmesidir...
- Published
- 2021
22. Measures taken against malaria cases under the British Rule (1913-1926)
- Author
-
Turan, Orhan and Batman Üniversitesi Fen - Edebiyat Fakültesi Tarih Bölümü
- Subjects
Önlemler ,Ronald Ross ,Mehmet Aziz ,Cyprus ,Sömürge Yönetimi ,Kıbrıs ,Measures ,Sıtma ,Colonial Administration ,Malaria - Abstract
Kıbrıs tarihi bir anlamda bulaşıcı hastalıklar tarihidir. Ada halkları yüzyıllardır çeşitli hastalıklarla mücadele etmiştir. Mevcut hastalıklardan biri de sıtmadır. Akdeniz’in “yerli hastalığı” olan sıtma Kıbrıs’ta yüzyıllardır birçok can almıştır. Bulaşıcı hastalıklara karşı Osmanlı Dönemi’nde başlayan kurumsal yapı çalışmaları İngiliz idaresinde de yasal düzenlemeler, sağlık örgütlenmesi ve bilimsel katkılarla devam etmiştir. XX. yüzyıla kadar adada sıtmanın önlenmesi açısından önemli ilerleme sağlanmıştır. Ancak İngiliz bilim insanı Ronald Ross’un adaya gelmesiyle birlikte sıtma ile mücadele bilimsel bir boyut kazandı. Bu bağlamda çalışmanın temel çerçevesi sıtma ile mücadele noktasında; kırsal kesimde yürütülen faaliyetler, kinin ilacı ve Japon balığı dağıtımı, halkın bilinçlendirilmesi çabaları, nüfus yapısının kontrolü, bataklıkların ve küçük su havzalarının ıslahı ile drenaj sistemleri kapsamında yapılan işlemler ele alınmıştır. Dolayısıyla çalışmanın amacı 1913-1926 yılları arasında sıtmanın önlenmesine dönük yapılan faaliyetleri incelemektir., History of Cyprus is one of infectious diseases. For centuries, native folks of the island have been fighting against various infectious diseases. Malaria is one of them. Being “native” to the Mediterranean, basin, malaria claimed many lives through centuries. Institutional studies and measures that were started against infectious diseases during the Ottoman time were further carried out under the British rule through legal regulations, medical organizations and scientific contributions. By the twentieth century, a considerable progress had been made in preventing malaria on the island. However, with arrival of the British scientist Ronald Ross on the island, the fight against malaria took a scientific dimension. In this context, this study focuses on measures taken as part of the fight against malaria; studies carried out in rural areas, distribution of quinine and goldfish, controls on the population structure, drainage and improvement of swamplands and small water basins. Hence, the study examines measures taken as part of the fight against malaria between 1913 and 1926.
- Published
- 2020
23. Impact of covid-19 pandemic on employment in Turkey and measures to be taken by the government
- Author
-
Balcı, Yusuf, Çetin, Güldenur, and Fakülteler, İşletme Fakültesi, İktisat Bölümü
- Subjects
Employment ,Önlemler ,Pandemic ,İstihdam ,Government ,Pandemi ,COVID-19 ,Devlet ,Economy ,Ekonomi ,Measures - Abstract
2019 sonunda Çin’de ortaya çıkan COVID-19, yayılma hızının yüksek olması sebebiyle büyük bir hızla önce Çin’e, akabinde de tüm dünyaya yayılmıştır ve ölümcül etkisi nedeniyle Dünya Sağlık Örgütü tarafından Mart 2020’de pandemi olarak ilan edilmiştir. Yayılımını önlemek için ülkeler son derece katı önlemler almak, ekonomik ve sosyal hayatı neredeyse tamamen durdurmak zorunda kalmışlardır. Ekonomi, pandemiden ve pandemiye karşı alınan tedbirlerden hem arz hem de talep bakımından olumsuz yönde etkilenmekte; dolayısıyla karşımıza hem arz hem de talep yönlü bir kriz çıkmaktadır. Ekonomik hayatın durma noktasına gelmesi şüphesiz çalışma hayatını kuvvetle etkilemekte ve istihdam açısından büyük bir tehdit oluşturmaktadır. Bu bağlamda 2020 yılında da hem dünyada hem de Türkiye’de istihdam seviyelerinde daralmalar beklenmektedir. Bu çalışma kapsamında COVID-19 Pandemisinin Türkiye’de, özellikle çalışma hayatına etkileri incelenerek, kamu kesiminin istihdama yönelik alması gereken tedbirlere ilişkin önerilere yer verilmiştir. The COVID-19, which first appeared in China in the end of 2019, spread all over China very quickly and the almost the whole world after a few months, due to its diffusion rate. The World Health Organisation (WHO) declared it’s as “pandemic”. Countries had to take very rigid measures. Economies have been negatively affected from the pandemic itself, as well as from the measures taken against the pandemic, from both supply and demand aspects. The shrinkage of the economies has directly affected the working life, globally and at the level of countries, and has led to higher risks on preserving employment levels. Consequently, for 2020, decreases in levels of employment are estimated in almost all countries in general, in Turkey in particular. In this article, impact of COVID-19 on employment and working life has been analyzed, recommendations on the measures that can be taken by the Government have been developed.
- Published
- 2020
24. COVID-19 SALGINI KAPSAMINDA ŞİRKET YÖNETİCİLERİNİN ALMALARI GEREKEN ÖNLEMLERE GENEL BİR BAKIŞ
- Author
-
AKINCI, Elif and İstanbul Ticaret Üniversitesi
- Subjects
Hukuk ,Coronavirus ,Önlemler ,Covid-19,Koronavirüs,Yönetici,Önlemler,Risk Yönetimi ,Risk management ,Koronavirüs ,Manager ,Risk yönetimi ,Yönetici ,Covid-19,Coronavirus,Manager,Measures,Risk Management ,Covid-19 ,Measures ,Law - Abstract
Dünya Sağlık Örgütü tarafından 11 Mart 2020 tarihinde pandemi olarak ilan edilen COVID-19 salgını, yalnızca insan sağlığını değil, aynı zamanda toplum ve küresel ekonomiyi de yakından ilgilendirmektedir. Zira devletlerin pandemi kriziyle baş etmek amacıyla ilan ettikleri önemli kısıtlama ve tedbirler, şirketler için ciddi ekonomik sonuçlar doğurabilecek düzeydedir. Bu süreçte yöneticinin rolü ise oldukça kritiktir. Çünkü risk yönetimi uygulamaları geliştirmek, bunları uygulayarak şirketin faaliyetlerinde yaşanabilecek aksamaların etkisini hafifletmek için önlemler almak ve şirketlerin faaliyetlerinin sorunsuz bir şekilde ilerlemesini sağlamak yöneticilere aittir. Bu süreçten şirketin başarıyla çıkamaması şüphesiz yöneticilerin aldıkları kararların detaylıca incelenmesini ve değerlendirilmesini beraberinde getirecek, bu da kimi hallerde yöneticilerin sorumluluğunun doğmasına veya azline sebep olabilecektir. Bu çalışmada, COVID-19 pandemi sürecinde genel olarak yöneticilerin, bir taraftan oluşan riskleri bertaraf ederken diğer taraftan hukukî sorumluluk altında kalmamaları için dikkate almaları gereken çeşitli hususlar kısaca vurgulanmaktır., The COVID-19 epidemic, which was declared by the World Health Organization as a pandemic on 11 March 2020, concerns not only about human health, but also about society and the global economy. Because the significant restrictions and measures have announced by the states in order to deal with the pandemia crisis may have serious economic consequences for companies. The role of the manager in this process is very critical. Because, it is up to the managers to develop risk management practices, to take measures to mitigate the effects of disruptions in the company's operations, and to ensure the smooth progress of the companies' activities. Undoubtedly, the failure of the company to succeed in this process will lead to detailed examination and evaluation of decisions made by managers, which in some cases may result in the emerge responsibility or dismissal of managers. In this study, various aspects to be taken into consideration in order to avoid responsibility while responding to risks during the COVID-19 pandemic process are briefly emphasized.
- Published
- 2020
25. HAYVANCILIKİŞLETMELERİNDEÇALIŞANLARIN HAYVANLARLA DİREKT TEMAS KAYNAKLI YARALANMA NEDENLERİ VE ALINABİLECEK ÖNLEMLER
- Author
-
Bozkurt, Sibel, Göncü, Serap, Anitaş, Özgül, Çukurova Üniversitesi, Ziraat Fakültesi, Zootekni Bölümü, Bozkurt, Sibel, Göncü, Serap, and Anitaş, Özgül
- Subjects
Önlemler ,Employee safety ,Hayvancılıkta yaralanmalar ,Çalışan güvenliği ,Approaches to animals ,Livestock injuries ,Precautions ,Hayvanlara yaklaşım - Abstract
The share of the agricultural sector in the market in 2017. 5 million 464 thousand people design, 45.2% of women. Agriculture; It is indispensable for the national economy in addition to the fact that the sector in which the risk asset is most intensely felt is of particular importance due to the possible reason. Accident reports suggest that agricultural machinery, tractors (18%) and animals (17%) often cause accidents. In cattle-related accidents, deaths are related to the aggressive behavior of the animal. However, there are other factors that are readily available to this problem. It takes the risk of functioning very much before it is done daily in livestock. Enumeration of newborn calves may be feeding, horn blinding, nail cutting, milking and taking animals from place to place. Farmers, veterinarians, butchers, zoos and circuses are at greater risk. The greatest risk management for these risks is people, professionals, or livestock workers with livelihoods. However, detailed information about accidents in areas where the workers in the livestock industry are in direct contact with animals. Direct contact with the animals in the livestock industry, working in a place where the causes and can be taken. In this study, this planning is planned, and it is aimed to compile planning by using face - to - face questionnaire and on - site observation method. Tarım sektörünün istihdamdaki payı ise 2017 yılında yüzde 19,4 olarak gerçekleşmiştir. Sektörde aynı yılda 5 milyon 464 bin kişi çalışırken, %45,2’sini kadınlar oluşturmaktadır. Tarım; risk varlığının en yoğun hissedildiği sektör olması sebebi ile ayrı bir önem arz etmesine ek olarak ülke ekonomisi için de vazgeçilmezdir. Kaza raporlarına göre, tarım makineleri, traktörler (%18) ve hayvanlar (%17) sık kazalara neden olmaktadır.Sığırlara bağlı kazalarda, ölümlerin hayvanın saldırgan davranışlarıyla ilgili olduğu gösterilmiştir. Ancak bu soruna katkıda bulunan diğer faktörler de söz konusudur.Hayvancılıkta günlük olarak yapılması gereken pek çok iş yaralanma riskini içermektedir. Yenidoğan buzağıların numaralanması, yemleme, boynuz köreltme, tırnak kesimi, sağım ve hayvanların bir yerden bir yere götürülmesi gibi işlemler yaralanmaların sıklıkla yaşandığı uygulamalardır. Çiftçiler, veteriner hekimler, kasaplar, hayvanat bahçeleri ve sirklerde çalışanlar bu açıdan büyük risk altındadır.Bu yaralanmalar için en büyük risk altındaki insanlar, mesleği veya geçim kaynağı büyükbaş hayvanları olan çalışanlardır. Ancak hayvancılık işletmelerinde çalışanların hayvanlarla direkt temas kaynaklı yaşanan kazalara ait detaylı bilgiler önlemler konusunda da yardımcı bilgiler olacağı için önemlidir. Hayvancılık işletmelerinde çalışanların hayvanlarla direkt temas kaynaklı yaralanma nedenleri ve alınabilecek önlemler konusunda yapılmış bir çalışma bulunmamaktadır. Bu çalışma bu nedenle planlanmış olup hayvancılık işletme çalışanları ile yapılacak yüz yüze anket uygulaması ve yerinde gözlem metodu ile bilgilerin derlenmesi amaçlanmaktadır.
- Published
- 2019
26. Needlestıck and sharp ınjurıes among healthcare workers ın Debre-Albanıa
- Author
-
Zerja, Arjana, Tokuç, Burcu, and Sağlık Bilimleri Enstitüsü
- Subjects
Debre ,Önlemler ,Healthcare Professionals ,Needlestick (Nsıs) And Sharp İnjuries ,Sağlık Çalışanlar ,Kesici-Delici Alet Yaralanması (Kday) ,Preventive Measurements - Abstract
Bu araştırma Arnavutluk Debre kentinde bulunan sağlık kuruluşlarında çalışan sağlık personellerinde kesici-delici alet yaralanmalarının (KDAY) sıklığını, kesici ve delici alet yaralanmalarına maruz kalma riskini ve nedenlerini belirleme amacıyla yürütülmüştür. Araştırma kesitsel tipte bir çalışmadır. Araştırmada örneklemeye gidilmeden, Debre’de bulunan kamu sağlık kuruluşlarında çalışan ve araştırmaya katılmayı kabul eden 406 sağlık personeli araştırmaya dahil edilmiştir. Katılımcılara, 25 soruluk bir anket formu yüz yüze görüşerek uygulanmıştır. Sağlık çalışanlarının 294’ü (%72.4) hemşire, 48’i (%11.8) ebe, 39’u (%9.6) doktor, 16’sı (%3.9) laborant ve 9’u (%2.7) temizlik personelidir. Katılımcıların ortalama yaşı 44.09 10.17 (min: 24.0-max: 67.0) saptanmıştır. 325 kişi (%80.0) cerrahi/girişimsel işlerin yapıldığı bölümlerde ve 81 kişi (%20.0) cerrahi/girişimsel işlerin yapılmadığı bölümlerde çalışmaktadır. Katılımcıların 224’ü (%55.2) meslek hayatları boyunca en az bir kez KDAY yaşadıklarını belirtirken, 138’i (%34) son 1 yıl içerisinde mesleki uygulamaları sırasında KDAY yaşadığını ifade etmiştir. En sık KDAY hemşirelerde, vardiyalı çalışanlarda ve işyerinde güvenli çalışma ile ilgili eğitim almayan sağlık personelinde görüldüğü tespit edilmiştir. Sağlık yöneticileri sağlık hizmeti veren tüm kuruluşlarda, çalışan sağlığı birimlerinin kurulmasına öncülük etmeli, tüm personelin düzenli ve sürekli mesleki sağlık ve güvenlik eğitimleri almasını ve mümkün olan tüm hastalıklara karşı bağışık hale gelmelerini sağlamalıdır. This study aimed to determine the frequency of needlestick (NSIs) and sharp injuries among healthcare professionals working in in Debre, Albania. The aim of this study was to determine the risk and the reasons of exposure. This is a cross-sectional study. Without sampling, 406 healthcare professionals working in public health institutions in Debre who agreed to participate in the study were included in the study. A 25-item questionnaire was administered to the participants by face-to-face interview. Of the healthcare professionals, 294 (72.4%) were nurses, 48 (11.8%) midwives, 39 (9.6%) doctors, 16 (3.9%) labors and 9 (2.7%) cleaning personnel. The mean age of the participants was 44.09 10.17 (min: 24.0- max: 67.0). The distribution according to the study area was 325 people (80.0%) performing surgical/interventional work and 81 people (20.0%) not performing surgical/interventional work. While 224 (55.2%) of the participants stated that they had experienced NSIs at least once during their professional life, 138 (34%) of the participants stated that they had experienced NSIs and sharp injuries during their professional practice in the last 1 year. Disease transmission (2.9%) occurred in 12 patients. It was found that the most common NSIs was seen in nurses, shift workers and health personnel who did not receive training on safe work in the workplace. Health managers should pioneer the establishment of employee health units in all health care organizations, and ensure that all staff receive regular and continuous occupational health and safety training and become immune to all possible diseases.
- Published
- 2019
27. Projection of occupational accidents in manufacture of fabricated metal products and precautions agai̇nst respecting risks
- Author
-
Akman Duran, Pınar, Perçin, Fatih, and Fen Bilimleri Enstitüsü
- Subjects
Önlemler ,Occupational Safety ,Hazard And Risks ,MAD ,Estimation Of Occupational Accidents ,MAPE ,İş Kazası Tahmini ,Tehlike Ve Riskler ,Quantitative Estimation Methods ,İş Güvenliği ,Kantitatif Tahmin Yöntemleri ,Measures - Abstract
Bu tezde, son yıllarda ülkemizde iş kazalarının en çok meydana geldiği Fabrikasyon Metal Ürünleri sektöründe geleceğe yönelik iş kazası sayılarının tahminleri yapılmıştır. Yapılan tahminlerin hataları tahmin hataları yöntemleri kullanılarak hesaplanmıştır. İş kazaları üzerine yapılacak tahminler ülkemizdeki iş sağlığı ve güvenliğine yönelik çalışmaların iş yerleri üzerindeki etkinliğini ölçmek açısından önemli bir yere sahiptir. İş kazası sayılarının çok yüksek olduğu bu sektörde meydana gelecek iş kazalarını önlemek ya da en aza indirmek için iş güvenliği önlemelerinin alınması gerekmektedir. Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı(AÇSHB) Rehberlik ve Teftiş Başkanlığınca, iş yerlerinde çalışma ortamının güvenlik ve sağlığına yönelik denetimler yapılmaktadır. Çalışmanın ikinci kısmında, 2017 yılında, 3 ilde yer alan fabrikasyon metal ürünleri imalatı yapan 15 iş yerinde yapılan denetimler sonucu tespit edilen, iş kazalarına neden olabilecek mevzuata aykırı ve noksan hususlar belirlenmiştir. Bu hususlara skorlar verilerek en yüksek skora sahip 3 adet tehlike ve risk oluşturacak durum saptanmış ve bunlara yönelik alınması gerekli önlemler üzerinde durulmuştur. İş kazası sayılarının tahmini yapılırken geçmiş veriler için Sosyal Güvenlik Kurumu(SGK) tarafından yayınlanan "İstatistik Yıllıklarından" yararlanılmış ve kantitatif tahmin yöntemleri kullanılarak tahminler yapılmıştır. Tahmin hatalarının hesaplanmasında MAD ve MAPE hata terimi yöntemleri kullanılmıştır., In this thesis, number of occupational accidents that may probably be occured in the future are estimated in the Manifacturing Metal Products sector, where occupational accidents occur most frequently in our country in recent years. The errors of the estimations were calculated by using estimation errors methods. Estimates to be made on occupational accidents have an important issue in measuring the effectiveness of the studies on occupational health and safety in our country at workplaces. In this sector where the number of occupational accidents is very high, occupational safety measures should be taken in order to prevent or minimize the occupational accidents. By The Ministry of Family, Labor and Social Services's Inspaction Board, inspections are conducted to investigate safeness and healthiness of workplaces. In this study, contradictory and incomplete issues against law which may cause occupational accidents were determined as a result of inspections conducted in 15 workplaces manifacturing fabricated metal products over 3 provinces in 2017. Scores have been assigned for these issues and three situations with the highest scores which may cause risk and hazard have been identified and the necessary measures shall be taken for them have been determined. While estimating the number of occupational accidents, "Statistical Annuals" published by Social Security Institution were used to achieve past datas and estimates were made by using quantitative estimation methods. MAD and MAPE error term methods were used in the process of calculation of estimation errors.
- Published
- 2019
28. Süt Sığırcılığı İşletmelerinde Süt Koku Problemleri, Değerlendirmesi ve Önleme Yolları
- Author
-
Göncü, Serap, Anitaş, Özgül, Çukurova Üniversitesi, Ziraat Fakültesi, Zootekni Bölümü, Göncü, Serap, and Anitaş, Özgül
- Subjects
Problem ,Önlemler ,Ziraat, Sütçülük ve Hayvan Bilimleri ,İşletmeler ,Koku ,Süt ,food and beverages ,İşletmeler,Süt,Koku,Problem ,Agriculture, Dairy and Animal Science ,Measures ,Dairy Farms ,Milk ,fluids and secretions ,Odor - Abstract
It has a very important role that the sensory characteristics of the milk flavor are to be preferred by the consumer. The typical milk flavor is the result of the delicate balance of a large number of compounds present at very low concentrations. Milk tastes depend on the relationship between the animal and its enviroment as a result of the metabolism of the animal in the body. For this reason, variations in the smell and taste of milk should be expected. In the formation of the flavor of the milk, there is a significant share of the balance between milk sugar (lactose), milk fat and mineral substances. The flavors of milk products consist of very large amounts of alcohol, aldehyde, dicarbonyl, short chain fatty acids, methyl, ketone, lactose and phenolic compounds and sulfur compounds. The main causes of taste and odor changes in raw milk quality are changes in milk milk enzyme activity, microorganisms or somatic cells lipolysis, proteolysis result of the environment or metabolic activity resulting in the digestive system and milk passing substances In this study, we will focus on different milk smell problems produced in dairy farms and prevention ways will summarized. Sütün duyusal özellikleri tüketici tercihinde çok önemli role sahiptir. Tipik süt lezzeti ise çok düşük konsantrasyonlarda bulunan çok sayıda bileşiğin hassas dengesi sonucu oluşmaktadır. Süt tadı, hayvanın vücudunda meydana gelen bir takım metabolizma sonucuna ve hayvan ile çevresi arasındaki ilişkilere bağlıdır. Bu nedenle süt koku ve tadında varyasyonlar gözlenebilir. Sütün tadının oluşumunda özellikle süt şekerinin (laktoz), süt yağının ve mineral maddeler arasındaki dengenin önemli bir payı bulunmaktadır. Süt ürünlerinin aromaları çok büyük miktarda alkol, aldehit, dikarbonil, kısa zincirli yağ asitleri, metil, keton, laktoz ve fenolik bileşikler ile sülfür bileşiklerinden oluşmaktadır. Çiğ süt kalitesindeki tat ve koku değişimlerinin başlıca nedenleri sütte enzim aktivitesine bağlı değişimler, mikroorganizmalar veya somatik hücreler ile lipoliz, proteoliz sonucu meydana gelen, ortamdan veya metabolik aktivite sonucu sindirim sisteminde oluşan ve süte geçen maddelerdir. Bu çalışmada işletme koşullarında üretilen sütte koku problemleri ve önleme yolları üzerinde durulacaktır.
- Published
- 2018
29. Spouses’ Rıght To Lıve Separately And The Measures Wıll Be Taken By Thejudge Accordıng To Turkısh Cıvıl Code Art. 197
- Author
-
Köse, Eylül Can
- Subjects
Koruma ,Önlemler ,Evlilik Birliği ,Ayrı Yaşama Hakkı ,Müdahale - Abstract
Evlilik birliğinde huzursuzluk çıktığı dönemlerde, evlilik birliğini korumak amacıyla getirilen hükümlerden biri TMK m. 197'dir. Bu hükümle, eşlerden birinin ortak hayat sebebiyle kişiliği, ekonomik güvenliği veya ailenin huzurunun ciddi biçimde tehlikeye düşmesi halinde ayrı yaşama hakkına sahip olacağı düzenlenmiştir. Eşlerden birinin ayrı yaşama hakkını kullanması üzerine hâkimden çeşitli önlemleri talep etme hakkı da aynı maddede düzenlenmiştir. Bu önlemleri hâkim kural olarak re'sen alamaz
- Published
- 2017
30. Erosion and Precautions in the Altınapa Dam Basin (Konya)
- Author
-
Bozyiğit, Recep, Kaya, Baştürk, Recep Bozyiğit: 0000-0002-9790-1168, Baştürk Kaya: 0000-0002-4801-4386, and Necmettin Erbakan Üniversitesi, Ahmet Keleşoğlu Eğitim Fakültesi, Türkçe ve Sosyal Bilimler Eğitimi Bölümü, Coğrafya Eğitimi Anabilim Dalı
- Subjects
Önlemler ,Erosion ,Erozyon ,Konya ,Altınapa ,Precautions - Abstract
Altınapa Barajı Havzası’nda (Konya) Erozyon ve Önlemler adlı çalışma, yöredeki erozyonu doğuran coğrafi faktörleri ile erozyon arasındaki ilişkiyi ortaya koymayı hedeflemektedir. Altınapa Barajı Havzası Konya il merkezinin batısında yer almaktadır. Altınapa Barajı Havzası’nda plato ve vadi tabanı ovaları ana rölyefi oluşturmaktadır. Havza’da Üst Miosen-Pliosen yaşlı killi kalker, marn, tüflerden oluşan sahalar geniş yer kaplar. Araştırma sahasında ilkbahar ve sonbahar yağışlarının etkili olduğu yarı kurak iklim görülür. Bitki örtüsü bakımından fakirdir. Daha çok sıcaklığa ve kuraklığa dayanabilen step formasyonları yaygındır. Havzanın şekillenmesinde Uluçay ve kolları etkili olmuştur. Altınapa Barajı Havzası doğal coğrafi özelliklerin yanında yanlış arazi kullanımı, aşırı otlatma, orman tahribi gibi olumsuzluklar erozyonun ortaya çıkması ve şiddetinde etkili olmuştur. Havzada su erozyonu ve tipleri görülmektedir. Araştırma sahasının doğu, kuzey ve güney kesimlerinde şiddetli ve çok şiddetli erozyona uğramış sahalar geniş yer kaplamaktadır. Hafif ve orta şiddette erozyon vadi tabanı ovaları ile farklı yükseltilerdeki eğimli yüzeylerde etkili olmuştur. Altınapa Barajı Havzası’nda doğal ve beşeri koşullarının olumsuzlukları erozyonun sürekliliğini sağlamıştır. Bu konuda alınabilecek önlemlerin başında bitkisel tedbirler ve yöre halkının arazi kullanımı konusunda bilinçlendirilmesi gelmektedir., The study called Erosion and Precautions in Altınapa Dam Basin (Konya) aims to reveal the relationship between erosion and the geographical factors that cause the erosion in the region. The Altınapa Dam Basin is located in the west of the city center of Konya. In Altınapa Dam Basin plateau and valley basin plains form the main relief. In the basin, the Upper Miosen-Pliosen old clayed limestones, marls, and tuffs occupy a large area. The semi-arid climate, in which the spring and autumn rains are effective, is seen in the research area. The vegetation cover is poor. Generally, step formations, which can withstand more heat and drought, are more common. Uluçay river and river’s reaches have been influential in shaping the basin. Besides the natural geographical features of the Altınapa Dam Basin, wrong land use, overgrazing, neglect such as forest degradation have been effective in the erosion and severity of erosion. Water erosion and its types are observed in the area. In the eastern, northern and southern parts of the research area, there is a wide area that is affected by severe and very severe erosion. The mild to moderate severe erosion has been effective on the slopes of the valley basin with different elevations. The negativity of the natural and human conditions in the Altınapa Dam Basin caused continuation of the erosion. One of the measures that can be taken in this regard is the planting measures and raising the awareness of the local people about the land use.
- Published
- 2017
Catalog
Discovery Service for Jio Institute Digital Library
For full access to our library's resources, please sign in.