30 results on '"Korkmaz, Burcu"'
Search Results
2. Flütçülerde Farklı Duyu Profillerinin Beden Farkındalığı,Kronik Boyun Ağrısı ve Müzik Performans Anksiyetesi Üzerine Etkilerinin İncelenmesi
- Author
-
Korkmaz, Burcu Ece, ŞENGÜL, YEŞİM, and GÜNDÜZ, JÜLİDE
- Published
- 2022
3. Yeşil Kahve Ekstraktı Eklenmiş Ekmeğin Mikrobiyal İçeriğinin Değerlendirilmesi
- Author
-
OMURTAG KORKMAZ, Burcu İrem, ÇOPUROĞLU, Asena Nur, KORKMAZ, Bengü, and AYDIN, Ayça
- Subjects
Health Care Sciences and Services ,Green coffee extract ,bread ,microbiological analysis ,enrichment ,functional foods ,Sağlık Bilimleri ve Hizmetleri ,Yeşil kahve ekstraktı ,ekmek ,mikrobiyal analiz ,zenginleştirme ,fonksiyonel gıdalar - Abstract
Objectives: In this study, the determination of total mesophilic aerobic bacteria (MAB), mold-yeast, moisture and dry matter contents of breads added green coffee extract (GCE) at the different concentrations were investigated on the 1st and 8th days of production.Materials and Methods: Bread samples were produced in three groups; a control bread without GCE, and breads containing GCE of 2% and 4%. Total mesophilic aerobic bacteria analysis, total mold-yeast analysis and dry matter-moisture analysis were analysed in the bread samples.Results: The lowest (0.05).Conclusion: The dose-depend decreasing effect of green coffee extract on MAB and mold-yeast growth in breads suggested that GCE as a natural antimicrobial additive may affect the shelf life and functional properties., Amaç: Bu çalışmada farklı oranlarda yeşil kahve ekstraktı (YKE) kullanılarak üretilen ekmeklerin 1. gün ve 8. gün toplam Mezofil Aerob Bakteri (MAB) oranı, küf-maya tayini, nem ve kuru madde oranları araştırılmıştır. Gereç ve Yöntem: Ekmek örnekleri, YKE eklenmemiş kontrol ekmeği ile %2 ve %4 oranında YKE ile zenginleştirilen ekmekler olmak üzere üç grup halinde üretilmiştir. Örneklerde toplam mezofilik aerob bakteri analizi, toplam küf-maya analizi ve kuru madde-nem tayini yapılmıştır.Bulgular: Birinci gün MAB sayısı en düşük (0,05).Sonuç: Bu çalışmada yeşil kahve ekstraktının, doza bağlı olarak ekmekte toplam bakteri sayısı ve küf-maya gelişimi üzerine azaltıcı etkisinin görülmesi, doğal bir antimikrobiyal katkı maddesi olarak kullanımının besinlerin raf ömrüne etki edebileceğini ve fonksiyonel özellik kazandırabileceğini düşündürtmektedir.
- Published
- 2022
4. Investigation of enteral nutrition products for mesophilic aerobic bacteria and Cronobacter sakazakii contamination
- Author
-
OMURTAG KORKMAZ, Burcu, AYDIN, Ayça, and KILIÇ, Neşe
- Subjects
Enteral beslenme ürünleri,Cronobacter sakazakii,pH,Mezofilik Aerbik Bakteri ,enteral nutrition products,Mesophilic Aerobic Bacteria,Cronobacter sakazakii,pH ,Food Science and Technology ,Gıda Bilimi ve Teknolojisi - Abstract
Bu çalışmada Türk Gıda Kodeksi’nde özel tıbbi amaçlı diyet gıdalar altında yer alan enteral beslenme ürünlerinin Mezofilik Aerobik Bakteri ve C.sakazakii varlığı yönünden analizi yapılarak pH değerlerinin incelenmesi amaçlanmıştır. İstanbul ilindeki çeşitli hastane eczanelerinden 20 adet enteral beslenme ürünü temin edilerek petriye yayma plak yöntemiyle uygun besiyerlerine ekim yapılmıştır. Mikrobiyolojik analiz sonuçlarına göre örneklerin hiçbirinde MAB ve C.sakazakii’ye rastlanmamıştır (%100, In this study, it is aimed to analyze for the presence of Mesophilic Aerobic Bacteria (MAB), C.sakazakii, and the pH values of the enteral nutrition products, which are categorized under the special medicinal dietary products in the Turkish Food Codex. 20 enteral nutrition products were obtained from various hospital pharmacies in the province of Istanbul, and the spread plate method was carried out on suitable media. According to the results of microbiological analysis, no MAB and C.sakazakii were found in any of the samples (100%
- Published
- 2020
5. Postmenopozal kadınlarda klinik pilates ve vibrasyon tedavisinin etkilerinin karşılaştırılması
- Author
-
Korkmaz, Burcu Ece, Narin, Selnur, and Fizyoterapi ve Rehabilitasyon Ana Bilim Dalı
- Subjects
Postmenopause ,Deoxypyridinoline ,Physical therapy modalities ,Osteocalcin ,Fizyoterapi ve Rehabilitasyon ,Women ,Physiotherapy and Rehabilitation ,Pilates ,Menopause ,Vibration ,Physical therapy - Abstract
Amaç: Çalışmamızın amacı, postmenopozal osteoporozlu(PO) kadınlarda klinik pilates(KP) egzersizleri ile Tüm Vücut Titreşim(TVT) egzersizlerinin kas kuvveti, esneklik, denge, kemik turnover belirteçleri ve yaşam kalitesi(YK) yönünden etkilerinin karşılaştırılmasını incelemektir. Yöntem: Çalışma, 17 klinik pilates ve 15 TVT egzersiz grubu PO tanısı almış 32 kadın hasta ile gerçekleştirildi. Tedavi öncesinde ve sonrasında katılımcıların kas kuvvetleri, parmak ucu yer mesafesi ve lateral gövde fleksiyonu, tek ayak üstünde durma süreleri ve tandem duruş testi, 3 mt time up and go, Short Form-12 (SF-12) anketi, Tetrax ile düşme indeksleri değerlendirildi.12 hafta, haftada iki gün KP grubunda 1 saat, TVT grubunda 30 dk egzersiz uygulandı. Bulgular: Tedavi sonrasında kas kuvvetinde, KP grubunda, TVT grubuna göre istatistiksel olarak anlamlı bir artış olduğu bulunmuştur(p0.05). Sonuç: Postmenopozal osteoporoz rehabilitasyonunda güncel olarak kullanılan KP ve TVT egzersizlerinin etkileri karşılaştırıldığında, kas kuvveti, esneklik, denge ve yaşam kalitesi yönünden KP grubunun TVT egzersizleri grubuna göre daha üstün bulunduğu, tetrax düşme indeksi skorları ve kemik turnover belirteçleri yönünden her iki grubun da istatistiksel olarak anlamlı gelişme göstermeyip benzer etkilere sahip olduğu bulunmuştur. Anahtar Kelimeler: Postmenopozal, Klinik Pilates, Tüm Vücut Titreşim, Tetrax, Osteokalsin, Deoksipiridinolin Objective : The aim of this study was to compare the effects of clinical pilates (CP) and Whole Body Vibration (TVT) exercises in postmenopausal osteoporotic (PO) women in terms of muscle strength, flexibility, balance, bone turover markers and quality of life (QOL).Methods : The study was carried out with 32 women who were diagnosed with PO in 17 clinical pilates and 15 TVT exercise groups. Muscle strength, fingertip ground distance and lateral trunk flexion, standing on one foot and tandem stance test, 3 mt time up and go , Short Form-12 (SF-12) questionnaire, Tetrax fall index were evaluated before and after treatment. 12 weeks, two days a week in the KP group 1 hour, 30 min exercise was applied in the WBV group.Results : There was a statistically significant increase in muscle strength, CP group than WBV group after treatment (p0.05).Conclusion : When the effects of current CP and TVT exercises used in postmenopausal osteoporosis rehabilitation were compared, it was found that the CP group was superior to the WBV exercises group in terms of muscle strength, flexibility, balance and quality of life, and statistically significant improvement was observed in both groups in terms of tetrax fall index scores and bone turnover markers. It has been found to have similar effects.Keywords : Postmenopausal, Clinical Pilates, Whole Body Vibration, Tetrax, Osteocalcin, Deoxypyridinoline 130
- Published
- 2019
6. Examination of psychotherapeutic change process of sexually assaulted women: A schema-focused approach
- Author
-
Korkmaz, Burcu, Dağ, İhsan, Psikoloji, and Psikoloji Anabilim Dalı
- Subjects
Şema odaklı psikoterapi ,Psikoloji ,Cinsel saldırı ,Öyküleyici analiz ,Psikoterapi araştırması ,Clinical psychology ,Psychology ,Konu Başlıkları Listesi::Sosyal bilimler - Abstract
Cinsel saldırıya maruz kalma, travma sonrası stres bozukluğu belirtileri başta olmak üzere pek çok psikolojik belirtinin ortaya çıkmasına neden olabilecek oldukça örseleyici yaşantılardandır. Cinsel saldırıya maruz kalan bireylerin psikoterapisinde yaygın olarak kullanılan psikoterapi yaklaşımlarının kısıtlılıkları ve bu yaklaşımlara getirilen eleştiriler göz önünde bulundurulduğunda, alternatif bir müdahale modelinin önerilmesinin önemli olduğu düşünülmektedir. Şema terapinin pek çok psikolojik bozukluğun tedavisinde etkili olduğu çalışmalar tarafından gösterilmiş olsa da, TSSB ve özellikle cinsel saldırıya yönelik müdahale konusunda alanyazındaki çalışmaların sınırlılığı dikkatleri çekmektedir. Bu noktadan hareketle bu araştırmanın amacı, cinsel saldırıya maruz kalan bireylere psikoterapötik müdahalede kullanılabilecek, kısa süreli ve şema terapinin sıklıkla kullandığı teknikleri içeren (imgesel yeniden senaryolaştırma, sandalye teknikleri, sınırlı yeniden ebeveynlik ve empatik yüzleştirme) bir psikoterapi protokolünde, psikoterapötik değişim sürecinin nicel ve nitel yöntemlerle incelenebilmesidir. Bu amaç doğrultusunda araştırmada, cinsel saldırıya maruz kalan 6 kadın katılımcı yer almıştır. Tüm katılımcılara terapi öncesi, terapi sonrası ve takip aşamalarında Travma Sonrası Stres Bozukluğu-Kendini Değerlendirme Ölçeği (TSSB-KDÖ), Beck Depresyon Ölçeği ve SCL-90 uygulanmış ve katılımcıların elde etmiş oldukları puanlar, bu aşamalar arasında değerlendirilmiştir. Tanımlayıcı düzeyde istatistiki sonuçlara ulaşmayı sağlayan analizlerin sonuçlarına göre genel olarak, katılımcıların son test ve takip aşamalarında almış oldukları puanların, ön test aşamasından almış oldukları puanlara göre düştüğü gözlenmiştir. Ayrıca TSSB-KDÖ için yürütülen analizler, tüm katılımcıların süreç içerisinde yaşamış oldukları değişimin klinik anlamlılığa sahip olduğu sonucuna ulaşılmasını sağlamıştır. Uygulanan şema odaklı psikoterapi sonrasında katılımcılardaki değişimin nasıl gerçekleştiğinin incelenebilmesi için ise öyküleyici (narrative) analiz kullanılmış, danışanların seanslarda aktardığı, cinsel saldırı yaşantısıyla bağlantılı öykülerin psikoterapistle birlikte nasıl yeniden birlikte inşa edildiği incelenmiştir. Elde edilen sonuçlara göre danışanların psikoterapi süreçlerinin üç aşamada tamamlandığı görülmüştür. İlk aşama 'travmatik öykünün ilk yazarları', ikinci aşama 'travmatik öykünün yeniden yazarları' ve son aşama ise 'travmatik öykünün ortak yazarları' olarak isimlendirilmiştir. Tüm bulgular ayrıntılı şekilde ele alınmış, alanyazın doğrultusunda tartışılmış; ayrıca şema odaklı psikoterapi müdahalesi için bir model önerisinde bulunulmuştur. Sexual assault is one of the most traumatic experiences that can cause many psychological symptoms, especially the symptoms of post-traumatic stress disorder (PTSD). Considering the limitations and the criticisms of the psychotherapy approaches commonly used in the psychotherapy of sexually assaulted women, it is important to propose an alternative intervention model. Although schema therapy has been shown an effective treatment of many psychological disorders, it is noteworthy that studies on PTSD, especially interventions for sexual assault have been limited. From this point of view, the aim of this study is to examine the psychotherapeutic change process by quantitative and qualitative methods in a short-term psychotherapy protocol which includes frequently used techniques of schema therapy (imagery rescripting, chair works, limited re-parenting, and empathic confrontation). For this purpose, there were 6 female participants who were exposed to sexual assault. PTSD-Self-Report Scale (PSS-SR), Beck Depression Inventory and SCL-90 were applied to all participants before, during and after therapy, and the scores of the participants were evaluated among these stages. According to the descriptive statistical results, it is observed that the scores of the participants in the post-test and follow-up decreased according to the scores of the pre-test. In addition, the analysis carried out for PSS-SR led to the conclusion that the change in all the participants had a clinical significance. Narrative analysis was used to examine how the change in participants took place in schema-focused psychotherapy and how the stories associated with the sexual assault were re-constructed with the psychotherapist in the session. It was seen that the psychotherapy processes of the clients were completed in three stages: The stages were called 'the first authors of the traumatic story'; 're-authors of the traumatic story'; 'co-authors of the traumatic story' respectively. All findings were discussed in detail and a model was proposed for schema-focused psychotherapy intervention. 265
- Published
- 2019
7. Types of Psychotherapy Depending on Their Structure and Ethical Issues
- Author
-
KORKMAZ, Burcu
- Subjects
Ethics,psychotherapy,ethical application,ethical dilemma,ethical principles ,Psikoloji ,Psychology ,psikoterapi,etik uygulama,etik ikilem,etik,etik ilkeler - Abstract
Psikoterapistler, uygulamaları sırasında pek çoketik sorunla ve etik ikilemle karşılaşabilirler. Bu etik sorunlar, psikoterapitürlerine göre de değişebilmektedir. Bu derleme makalesinde, tedavi biçimi veyapısına göre psikoterapi türleri ve etik meseleler ele alınacak, söz konusuetik sorunları çözebilmek için atılabilecek bazı adımlar ve uygulama pratikleriönerilecektir. Ele alınacak psikoterapi türleri 1) bireysel terapi, 2) grupterapisi, 3) eş ve aile terapileri, 4) psikodrama, 5) oyun terapisidir. Buterapi biçimlerinin her biri, Türk Psikologlar Derneği Etik Yönetmeliği’nde(TPD) yer alan temel etik kurallar açısından ilgili alanyazın çerçevesindedeğerlendirilecektir. Bu doğrultuda bu makalenin amacı, psikoterapi türleriarasında ortak şekilde uygulanması gereken etik kurallar ile söz konusupsikoterapi türlerine özgü etik kurallar ve ikilemler özetlenerek psikoterapiuygulamalarındaki kullanımına dikkatleri çekebilmektir., Psychotherapists can face with numerous ethical problems and ethicaldilemmas during their psychotherapy applications. These ethical problems canvary according to the psychotherapy types. In this review, psychotherapy typesand ethical issues will be discussed; some steps and practical applicationswill be recommended to solve these ethical issues. The addressed psychotherapytypes are 1) individual therapy, 2) group therapy, 3) couple and familytherapy, 4) psychodrama, 5) play therapy. Each of these psychotherapy typeswill be evaluated in terms of the ethical codes of Turkish PsychologicalAssociation’s Ethical Guide according to the related literature. Accordingly,the aim of this review is attracting attention by summarizing the common anddifferentiating ethical rules and dilemmas required to apply betweenpsychotherapy types.
- Published
- 2018
8. Gıda kaynaklı hastalıklarda risk değerlendirmesi
- Author
-
OMURTAG KORKMAZ, BURCU İREM and OMURTAG KORKMAZ B. İ.
- Published
- 2018
9. Fermente besinler ve mikrobiyota İlişkisi
- Author
-
OMURTAG KORKMAZ, BURCU İREM and OMURTAG KORKMAZ B. İ.
- Published
- 2017
10. Gelincik (Papaver Rhoeas L.)Bitki Çiçekleri ile Boyanmış Yünlü Kumaşların Renk ve Haslık Özelliklerinin Araştırılması
- Author
-
MERDAN, Nigar, ACAR, Kamil, and KORKMAZ, Burcu
- Published
- 2015
11. Sivas il merkezi orta ve ileri yaş bireylerinin antropometrik ölçümlerinin değerlendirilmesi ve medikal aparat tasarım uygulaması
- Author
-
Aktan Korkmaz, Burcu, Özgün Başıbüyük, Gülüşan, and Antropoloji Ana Bilim Dalı
- Subjects
Apparatus design ,Antropoloji ,Anthropometry ,Anthropology ,Sivas ,Ergonomics ,Aged - Abstract
Yaşlanma; bireylerin orta yaş dönemlerinde başlayan ve ölümüne kadar devem eden bir süreçtir. Yaşlanmayla birlikte vücutta birçok değişiklikler oluşmaktadır. Bunlar çoğunlukla fiziksel ve ruhsal yapıda oluşan değişikliklerdir. Fiziksel yapıdaki değişiklikler sonucu oluşan kronik hastalıklar, görme ve işitme kayıpları, postüral bozukluklar ve obezite düşme ve kaza riskini arttırmaktadır. Düşme ve kazalar sonucunda yaşlıların vücutlarında burkulmalar, kırılmalar, yaralar, geçici-kalıcı sakatlıklar görülmektedir. Orta yaşlı ve yaşlı bireylerin maruz kaldıkları bu gibi durumlar karşısında tedavileri gereği boyunluk, bileklik, korse gibi medikal aparatları kullanmaları gerekmektedir. Bireylerin vücut yapıları birbirinden farklı olduğundan, yaşlı insanlara uygulanacak tedavi yöntemleri ve kullanılan medikal aparatlardan beklentilerinin yetişkinlere göre farklı olmasından dolayı; 50 yaş ve üstündeki bireylere özel olarak tasarımların yapılması, uygulanan tedavilerin daha kısa zamanda sonuç vermesini sağlayabilir. Bu doğrultu yapılan çalışmada Sivas'ta yaşayan 50 yaş ve üzeri kadın ve erkek bireylerden antropometrik ölçüler alınmıştır. Bu antropometrik ölçümlerden elde edilen veriler, her yaş grubu ve cinsiyete göre ayrı ayrı grafik, tablo ve resimlerle değerlendirilmiş, ülkemizin değişik bölgelerinde yapılan benzer çalışmalarla karşılaştırmalar yapılmıştır. Bu amaçla, Sivas il merkezinde yaşayan 50-64 arası yaş grubunda 95 kadın, 96 erkek; 65 yaş ve üstü grupta ise 57 kadın, 47 erkek olmak üzere toplamda (152 kadın, 143 erkek) 295 birey, tabakalı örneklem yoluyla seçilmiş ve ölçülmüştür. Çalışmamızda bireylerden Ağırlık, Boy, Alttaraf Uzunluğu, Altbacak (Tibia) Uzunluğu, Ayak Uzunluğu, Ayak Genişliği, Tibia Uzunluğu, Dirsek Genişliği, Diz Genişliği, El Bilek Çevresi, Boyun Çevresi, Bel Çevresi, Karın Çevresi, Basen Çevresi, Baldır (Tibia) Çevresi, Uyluk (Femur) Çevresi ve Ayak Bileği Çevresi olmak üzere toplamda 17 antropometrik ölçü alınmıştır. Bu antropometrik ölçümler Anthropometric Standardization Reference Manual (ASRM) ve International Biological Programme (IBM)' nin öngördüğü teknikler doğrultusunda alınmıştır. Elde edilen veriler SPSS 14.00 programından faydalanılarak bireylerin demografik ve antropometrik verileri analiz edilmiştir. Çalışmadaki verilerden de anlaşıldığı gibi eğitim düzeyi, sosyal yapı ve ailelerin gelir düzeyleri gibi demografik verilerin antropometrik ölçümler üzerinde etkili olduğunu da söyleyebiliriz. Araştırmadan elde edilen bulgulara göre boy uzunluğunda ve vücut ağırlığında kadın ve erkeklerde 65 yaşından sonra belirgin bir azalma gözlenmiştir. Bel çevresi ve karın çevresinde de 65 yaşından sonra belirgin miktarda bir artış gözlenmiştir. Bu durum kadın ve erkek bireylerde obezite, kalp ve damar hastalıkları, diyabet gibi hastalıkların oluşma riskinin artması anlamına gelmektedir. Bu rahatsızlıklar sonucunda bireylerde büyük ya da küçük çapta kazalar meydana gelebilir. Bu kazalar yüzeysel ya da derin yaralar, kemik kırılmaları, geçici veya kalıcı sakatlıklar ve travma geçirme şeklinde kendini gösterir. Bu yaralar ve darbeler sonucunda bireyler tedavileri gereği medikal aparatları kullanma gereksinimi duyacaklardır. Böylece bireylerin yaşlanmaya başladıkları orta yaş dönemlerinde ve yaşlılık dönemlerinde vücutlarında oluşan değişimlere ve bu değişimlere bağlı olarak beden ölçüleri değişir. Bu değişen beden ölçülerine uygun olarak Sivas ilinde yaşayan orta yaş ve ileri yaştaki bireylerin antropometrik ölçülerine göre tasarlanmış medikal aparatlar, bireylerin yaşam kalitesini arttırarak ve onlara uygulanan tedavinin en iyi şekilde sonuçlanmasını sağlayacaktır. Ageing is a continuous process of change that begins at middle-age and continues throughout all stages of life. Many changes occur in the body at aging process. These changes mostly happen in the physical and psychological structure. Chronic diseases, sight and hearing loss, postural deformities and obesity observed in the result of the physical changes increase in the risk of the fall and accident. The sprains, fractures, wounds and temporary-permanent disablements also appear in elders? body in the result of the falls and accidents. Middle aged and elderly aged people need to use medical apparatus such as cervical collar, wrist strap and corset. The special designs of the medical apparatus for 50 years and older persons can provide a conclusion in a very short time to medical treatment due to different body structures from each other of persons and different expectations from treatment methods applied to elder persons. Here, anthropometric measurements are taken carefully from females and males and their ages are between 50 years and older in Sivas. Anthropometric data sets obtained from the measurements are evaluated separately applying graphic, tables and pictures with respect to the each age group and sex. Comparisons are also made with the available similar studies performed in the various regions of our country. For this purpose, 95 females and 96 males among 50-64 years; 57 females and 47 males 65 age and over (totally 295 individuals; 152 females, 143 males) in Sivas city centre were selected by stratified sampling method and measured. Here, 17 anthropometric measurements were recorded from the sampling individuals selecting exhaustive measurements such as weight, length, underside length, lower leg (tibia) length, foot length, foot wideness, tibia length, elbow wideness, knee wideness and wrist, neck , waist, abdomen, pelvis, calf of the leg (tibia), femur and ankle perimeters. The anthropometric measurements were taken according to the Anthropometric Standardization Reference Manual (ASRM) and International Biological Programme (IBM) recommendations. The generated demographic and anthropometric datasets of the individuals are analysed using SPSS v14.00. The results of analysis suggested that demographic datasets like education level, social structure and household income are efficient on anthropometric measurements. The obtained findings from this study indicate a significant reduction in the length and body weight of males and females after 65 years. On the other hand, a pronounced increase in waist and abdomen perimeters was observed in 65 years and over persons, and these changes might be significantly and positively related with the health risk linked to diseases such as obesity, cardio-vascularises and diabetes. The small or large scale accidents can occur in persons due to the diseases. The accidents show themselves as superficial or deep wounds, bone fractures, temporary or permanent disablements and trauma. Persons need to use these medical equipments because of the result of these wounds and hits. Finally, the body sizes of persons can change depending on the observed variations in their bodies at middle aged and elderly people. The medical equipments, which is appropriately designed to the variable body sizes of the middle aged and elderly people living in Sivas, will improve quality of their life and provide more reliable estimates of treatment effects. 146
- Published
- 2013
12. Investigation on colour and fastness properties of wool fabrics dyed with papaver rhoeas l
- Author
-
Merdan, Nigar, Acar, Kamil, Korkmaz, Burcu, TR35941, and Fakülteler, Mühendislik ve Tasarım Fakültesi, Moda ve Tekstil Tasarım Bölümü
- Subjects
Klasik Yöntem ,Natural Dye ,Wool ,Coventional Method ,Yün ,Doğal Boya ,Papaver Rhoeas L - Abstract
Bu araştırmada dünya'da çok geniş bir yayılma alanına sahip olan gelincik çiçeğinden elde edilen doğal boyanın, yün liflerinin boyanmasında kullanılabilirliği araştırılmıştır. Yünlü malzeme, bilinen mordan maddeleri ile mordanlandıktan sonra, bitkiden ekstrakte edilmiş boya ile klasik yönteme göre boyanmıştır. Boyanan yün kumaş numunelerinin CIE L*a*b* renk uzay sistemi kullanılarak L*a*b* değerleri ölçülerek karşılaştırılmıştır. Ayrıca boyamaların yıkama ve ışık haslık özellikleri incelenmiştir. In this research, which has spread world and a very wide range of natural dye obtained from the papaver rhoeas L. flower, usability the dyeing of wool fibers was investigated. Wool fabrics, mordant substances known were to mordant after , dye extracted from herbs and dyed according to the classical method. The dyed wool fabric samples in the CIE L * a * b * color space system using the L * a * b * values were measured. In addition, dyeing , washing and light fastness properties were investigated.
- Published
- 2011
13. İlköğretim 4. ve 5. sınıf öğrencilerinin anne-babalarının duygusal zeka düzeyleri ile eğitim beklentileri arasındaki ilişkinin incelenmesi
- Author
-
Korkmaz, Burcu, Aydın, Oktay, and İlköğretim Anabilim Dalı Sınıf Öğretmenliği Bilim Dalı
- Subjects
Eğitim ,Psikoloji ,Çocuklar ,Duygusal Zeka ,İlköğretim - Abstract
ÖZETİLKÖĞRETİM 4. – 5. SINIF ÖĞRENCİLERİNİN ANNE – BABALARININ DUYGUSAL ZEKA DÜZEYLERİ İLE EĞİTİMDEN BEKLENTİLERİ ARASINDAKİ İLİŞKİNİN İNCELENMESİYapılan son araştırmalar, geliştirilebilir bir zeka türü olarak karşımıza çıkan duygusal zeka kavramını insanların iş ve özel yaşamında mutlu ve başarılı bireyler olmaları yolunda anahtar bir kavram haline getirmiş ve bu sebeple pek çok alanın gelişim programlarına alınmasını sağlamıştır.Bu durum duygusal zekayı eğitim sistemi içerisinde de güncel bir konu haline getirmiştir. Eğitim sistemlerinin yapılandırılması sürecinde de eğitim alanında çalışan uzmanların dikkate alması gereken bir başlık olarak dikkat çekmektedir. Özellikle geliştirilebilir yetkinlikleri içermesi eğitim sürecine ışık tutmasın açısında önemlidir. Yüksek duygusal zeka, aile içerisinde kazanılan beceri alanlarının okul içinde de geliştirilerek bireyleri hayata yetiştirme aşamasında çok önemli bir kavramdır. Karşılaşabilecekleri sosyal sorunlara yapıcı çözümler getirebilmesini, iş ve özel yaşamında mutlu olabilmesini, dengeli, tutarlı ve eleştirel bakış açılarına sahip bireyler olmalarını sağlayan anahtar bir kavramdır. Bu sebeple, iyimserlik, duygularının farkında olma, duygularını ifade edebilme, empati ve sosyal beceriler kavramalarını içine sindirmiş alt boyutları olan bir kavram haline dönüşmüştür.Araştırma; 4-5. sınıf öğrencilerinin anne – babalarının eğitimden beklenti düzeyleri ile ilgili amaçlar, ilköğretim 4-5. sınıf öğrencilerinin anne - babalarının duygusal zeka düzeyleri ile ilgili amaçlar ve ilköğretim 4-5. sınıf öğrencilerinin anne - babalarının duygusal zeka düzeyleri ile eğitimden beklentileri ile ilgili amaçlar ve bu ana amaçlarla ilgili alt amaçlar kapsamında incelenmiştir.Araştırmanın evreni İstanbul ili Kadıköy İlçesi, örneklemi ise İstanbul ili Anadolu yakası Kadıköy ilçesindeki resmi ve özel ilköğretim okullarındaki 4. - 5. sınıf öğrencilerinin anne babalarıdır. Anne – babaların duygusal zeka düzeylerini ölçmek amacıyla duygusal zekâ ölçeği, eğitimden beklentilerinin belirlenmesi için eğitimdeniibeklentiler anketi kullanılmıştır. Araştırma da kullanılan duygusal zeka ölçeğinin geçerlik ve güvenirlik çalışması Emine Göçet tarafından yapılmıştır.İstatistiki işlemlerde duygusal zekâ ve eğitimden beklentiler arasındaki ilişkiyi belirlemek için korelasyon katsayısı hesaplanmıştır. İkili grup karşılaştırmalarında bağımsız grup t-testi, çoklu grup karşılaştırmalarında ise varyans analizi (ANOVA) ve LCD Analizi yapılmıştır. Araştırmanın bazı bulgularına göre;- İlköğretim 4. ve 5. sınıf öğrencilerinin anne – babalarının duygusal zeka toplamları sosyo-ekonomik düzeye göre .01 düzeyinde anlamlı bir farklılık göstermektedir (p
- Published
- 2008
14. İlköğretim 4.-5. sınıf öğrencilerinin anne-babalarının duygusal zeka düzeyleri ile eğitimden beklentileri arasındaki ilişkinin incelenmesi
- Author
-
Korkmaz, Burcu, Aydın, Oktay, and Sınıf Öğretmenliği Anabilim Dalı
- Subjects
Psikoloji ,Emotional intelligence ,Psychology ,Education - Abstract
Yapılan son araştırmalar, geliştirilebilir bir zeka türü olarak karşımıza çıkan duygusal zeka kavramını insanların iş ve özel yaşamında mutlu ve başarılı bireyler olmaları yolunda anahtar bir kavram haline getirmiş ve bu sebeple pek çok alanın gelişim programlarına alınmasını sağlamıştır.Bu durum duygusal zekayı eğitim sistemi içerisinde de güncel bir konu haline getirmiştir. Eğitim sistemlerinin yapılandırılması sürecinde de eğitim alanında çalışan uzmanların dikkate alması gereken bir başlık olarak dikkat çekmektedir. Özellikle geliştirilebilir yetkinlikleri içermesi eğitim sürecine ışık tutmasın açısında önemlidir. Yüksek duygusal zeka, aile içerisinde kazanılan beceri alanlarının okul içinde de geliştirilerek bireyleri hayata yetiştirme aşamasında çok önemli bir kavramdır. Karşılaşabilecekleri sosyal sorunlara yapıcı çözümler getirebilmesini, iş ve özel yaşamında mutlu olabilmesini, dengeli, tutarlı ve eleştirel bakış açılarına sahip bireyler olmalarını sağlayan anahtar bir kavramdır. Bu sebeple, iyimserlik, duygularının farkında olma, duygularını ifade edebilme, empati ve sosyal beceriler kavramalarını içine sindirmiş alt boyutları olan bir kavram haline dönüşmüştür.Araştırma; 4-5. sınıf öğrencilerinin anne ? babalarının eğitimden beklenti düzeyleri ile ilgili amaçlar, ilköğretim 4-5. sınıf öğrencilerinin anne - babalarının duygusal zeka düzeyleri ile ilgili amaçlar ve ilköğretim 4-5. sınıf öğrencilerinin anne - babalarının duygusal zeka düzeyleri ile eğitimden beklentileri ile ilgili amaçlar ve bu ana amaçlarla ilgili alt amaçlar kapsamında incelenmiştir.Araştırmanın evreni İstanbul ili Kadıköy İlçesi, örneklemi ise İstanbul ili Anadolu yakası Kadıköy ilçesindeki resmi ve özel ilköğretim okullarındaki 4. - 5. sınıf öğrencilerinin anne babalarıdır. Anne ? babaların duygusal zeka düzeylerini ölçmek amacıyla duygusal zekâ ölçeği, eğitimden beklentilerinin belirlenmesi için eğitimden beklentiler anketi kullanılmıştır. Araştırma da kullanılan duygusal zeka ölçeğinin geçerlik ve güvenirlik çalışması Emine Göçet tarafından yapılmıştır.İstatistiki işlemlerde duygusal zekâ ve eğitimden beklentiler arasındaki ilişkiyi belirlemek için korelasyon katsayısı hesaplanmıştır. İkili grup karşılaştırmalarında bağımsız grup t-testi, çoklu grup karşılaştırmalarında ise varyans analizi (ANOVA) ve LCD Analizi yapılmıştır. Araştırmanın bazı bulgularına göre;- İlköğretim 4. ve 5. sınıf öğrencilerinin anne ? babalarının duygusal zeka toplamları sosyo-ekonomik düzeye göre .01 düzeyinde anlamlı bir farklılık göstermektedir (p
- Published
- 2008
15. Mikrobölgeleme çalışmalarında jeofizik ve geoteknik verilerin birlikte kullanımı: Şişli (İstanbul) örneği
- Author
-
Korkmaz, Burcu, Özçep, Ferhat, and Jeofizik Mühendisliği Anabilim Dalı
- Subjects
Geophysics Engineering ,Jeofizik Mühendisliği - Abstract
Deprem tehlikesi için mikrobölgeleme çalışmalın birçok kullanım alanına sahiptir. Bunlar depreme dayanıklı yapı tasarımı için bir giriş verisi, arazi kullanım ya da yerleşime uygunluk çalışmalarının değerlendirilmesi ve zemin sıvılaşması/heyelanlar için potansiyel tehlikenin kestirilmesi sayılabilir. Sismik/Depremsel Mikrobölgeleme incelemeleri; inşaatlar üzerinde yer hareketleri tarafından oluşturulan etkilerin geniş kapsamlı olarak anlaşılmasına ihtiyaç gösterdiği gibi, aynı zamanda çok disiplinli çalışmaları da kapsamaktadır. Bu çalışmalar deprem risk azaltma çalışmalarının ilk aşaması olarak gösterilebilir. Bunlar ayrıca, deprem mühendisliği ve mühendislik sismolojisinin farklı verilerin değerlendirilmesidir. En genel terimlerle, depremsel mikrobölgeleme, deprem titreşimleri altında zemin tabakalarının tepkisinin kestirilmesi sürecidir/işlemidir.Bu tez çalışmasının ana amacı jeofizik ve geoteknik verileri mikrobölgeleme bağlamınabirlikte kullanımını ortaya koymaktır. Kuzey Anadolu Fay Zonundaki depremler genellikle karakteristik özelliklere sahiptir ve tarihsel olarak çok iyi belgelenmiştir. Olasılıksal (Probabilistik) olarak elde edilen analizde proje depremi büyüklüğü belirli zaman süresi (30 yıl) içinde belirli bir aşılma oranı (%30) için hesaplanmıştır. Probabilistik yaklaşım değerlendirilerek tasarım depremi büyüklüğü 7.6 alınmıştır. Bu tasarım depreminden çeşitli azalım ilişkileri kullanılarak çalışma sahası için (15 km.'den 50 km.'ye kadar) ivmeler kestirilmiştir. Çalışmanın ikinci aşaamda, zemin büyütme faktörleri ve hakim titreşim periyottan İstanbul kentinin önemli yerleşim yerlerinden Şişli İlçesinde yapılan sismik ölçümlerden ve SPT verilerinden belirlenmiştir. Kayma (Vs) dalgası hızı ve sıkışma dalgası (Vp) hızına bağlı zemin özellikleri belirlenmiş ve çizelgeler halinde verilmiştir. Sondajlardan ve labaratuardan elde edilen geoteknik veri; jeofizik verilerle birlikte değerlendirilmiştir. Kayma dalgası hızından ampirik ilişkilerle belirlenen zemin büyütme değerleri 1,0 ve 2,1 arasında değişmektedir. 30 meter için ortalama kayma dalgası hızı Vs(30) değerleri 381,5 ve 915 arasında değişim göstermektedir. Zemin hakim titreşim periyot değeri 0,2 ve 0,6 aarsında değişmektedir. Mirozonation studies for seismic hazard have many uses. it can provide input for seismic design, land use management and estimation of the potential for liquefaction and lanslides. Seismic microzonation works requires multi-disciplinary contributions as well as comprehensive understanding of the effects of earthquake generated ground motions on man made structures. it can be considered as the preliminary phase of earthquake risk mitigation studies. it is evaluation and assesment of different inputs from different fıelds of earthquake engineering and engineering seismology. in most general terms, seismic microzonation is the process of estimating the response of soil layers under earthquake.Main purpose of this study is to provide the combined use of goephysical and geotechnical data in context of microzonation. Earthquake occurences on the North Anatolian Fault being usually characteristic and well documented in history. For the study area, the probablistic seismic hazard analysis vvere determinated by using Poisson probobalistic aproachs. The hazard gives the probality that a given level of acceleration will be exceeded (%30) in a given time period (30years). By using probobalistic analysis, magnitude of design earthquake vvere taken 7,6. From thi design earthquake, accelerations vvere estimated for several distances (from 15 km. to 50 km.) by several attenuation relations. in the second phase of the study, soil amplifıcation factors and site characteristic periods vvere determined and estimated by seismic measurements and SPT test data for the area of Şişli vvhere is important part of istanbul city. From shear and compressional vvave velocities, several soil properties vvere determined and presented in table form. Geotechnical test data from boreholes and laboratory measurements vvere evaluated vvith geophysical data. Soil amplifıcation values estimated by empirical relationships by shear vvave velocities are in range betvveen 1,0 and 2,1 values. Shear vvave velocity (Vs,30) values are 381,5 and 915 (m/s) values. Site characteristic period range are betvveen 0,2 and 0,5 s. 93
- Published
- 2007
16. Bazı 2-sübstitüe perimidin bileşiklerinin mutajenik aktivitelerinin ames mutajenite testi ile belirlenmesi
- Author
-
Korkmaz, Burcu, Kutlu, Hatice Mehtap, and Biyoloji Ana Bilim Dalı
- Subjects
Biology ,Biyoloji - Abstract
iÖZETYüksek Lisans TeziBAZI 2-SÜBSTİTÜE PERİMİDİN BİLEŞİKLERİNİNİN MUTAJENİKAKTİVİTELERİNİN AMES MUTAJENİTE TESTİ İLE BELİRLENMESİBurcu KORKMAZAnadolu ÜniversitesiFen Bilimleri EnstitüsüBiyoloji Anabilim DalıDanışman: Doç. Dr. Mehtap KUTLU2005, 99 sayfaBu çalışmada, 8 perimidin türevlerinin mutajenik etkileri, ayrıca metabolikaktivasyon olmadan ve olarak Ames/ Salmonella/ Mikrozom testi yoluylaaraştırılmıştır. Deneyde Salmonella typhimurium TA 98 ve TA 100 suşlarıkullanılmıştır. TA 98 çerçeve kaymasına yol açan mutajenlerin, TA 100 ise bazçifti değişimine yol açan mutajenlerin belirlenmesi için kullanılmıştır. S9yokluğunda pozitif kontrol olarak TA 100 için sodyum azid, TA 98 için 4-nitro-o-fenilendiamin, S9 varlığında ise her iki suş için 2-Aminofluoren kullanılmıştır. Testsonuçları iki deneyin ortalaması alınarak değerlendirilmiş ve pozitif ve negatifkontrol grupları ile karşılaştırılmıştır. Buna göre, genel bir tarzda maddeler toksiketkili bulunmuşlar ve mutajeniteleri toksisiteleri yoluyla maskelenebilir.Anahtar Kelimeler: Mutajenite, Ames test, Mikrozom, Perimidin, Salmonellatyphimurium. iiABSTRACTMaster of Science ThesisDETERMINATION OF MUTAGENIC ACTIVITIES OF SOME 2-SUBSTITUTED PERIMIDINE COM POUNDS BY AMES MUTAGENICITY TESTBurcu KORKMAZAnadolu UniversityGraduate School of SciensesBiology ProgramSupervisor: Assoc. Prof. Dr. Mehtap KUTLU2005, 99 pagesIn this study, the mutagenic effects of these 8 perimidine derivatives were alsoinvestigated by Ames/ Salmonella/ Microsome test in the absence and presence ofmetabolic activation. TA 98 and TA 100 strains were used in experiments. TA 98 isdesigned for frame- shift mutagens and TA 100 is designed for base-pair mutagens.At the absence of S9, Sodyum Azid was used as a positive control for TA 100, 4-Nitro-o Fenilendiamin was used for TA 98. At the prence of S9, 2-Amino fluorenewas used as a positive control for both test strains. Solvent Dimetyl sulphoxyd(DMSO) and sponton control groups were used as a negative control. Results ofexperiments were compared with positive and negative control groups data. Sothat, in a general manner the compounds were found to have toxic effects and theirmutagenicity may be masked by their toxicity.Keywords: Mutagenicity , Ames assays, Microsome, Perimidine, Salmonellatyphimurium. 110
- Published
- 2005
17. Sübstitüe perimidin bileşiklerinin mutajenik aktivitelerinin ames mutajenite testi ile belirlenmesi
- Author
-
Korkmaz, Burcu, Kutlu, Mehtap, 1966, and Fen Bilimleri Enstitüsü
- Subjects
Salmonella typhimurium ,Mutagenisiti testi ,Perimidin ,Ames testi - Abstract
Tez (yüksek lisans) - Anadolu Üniversitesi, Anadolu Üniversitesi, Fen Bilimleri Enstitüsü, Biyoloji Anabilim Dalı, Kayıt no: 338651, Bu çalışmada, 8 perimidin türevlerinin mutajenik etkileri, ayrıca metabolik aktivasyon olmadan ve olarak Ames/ Salmonella/ Mikrozom testi yoluyla araştırılmıştır. Deneyde Salmonella typhimurium TA 98 ve TA 100 suşları kullanılmıştır. TA 98 çerçevekaymasına yol açan mutajenlerin, TA 100 ise baz çifti değişimine yol açan mutajenlerin belirlenmesi için kullanılmıştır. S9 yokluğunda pozitif kontrol olarak TA 100 için sodyum azid, TA 98 için 4-nitro-o- fenilendiamin, S9 varlığında ise her iki suş için 2-Aminofluoren kullanılmıştır. Test sonuçları iki deneyin ortalaması alınarak değerlendirilmiş ve pozitif ve negatif kontrol grupları ile karşılaştırılmıştır. Buna göre, genel bir tarzda maddeler toksik etkili bulunmuşlar ve mutajeniteleri toksisiteleri yoluyla maskelenebilir.
- Published
- 2005
18. Takviye edici gıda olarak vaccinium myrtillus ekstraktının bacillus subtilis gelişimi üzerine etkilerinin incelenmesi
- Author
-
Bilgin, Muzaffer, Omurtag Korkmaz, Burcu İrem, Marmara Üniversitesi, Sağlık Bilimleri Enstitüsü, and Beslenme ve Diyetetik Anabilim Dalı
- Subjects
Bitki ekstreleri ,Vitaminler ,Plant extracts ,Vitamins - Abstract
Amaç: Yaban mersini içeriğinde yüksek oranda yer alan fenolik bileşikler sayesinde çeşitli bakterilerin üremesini inhibe etmektedir. Bu tez çalışması kapsamında piyasada satışa sunulan yaban mersini ekstraktlarının Bacillus subtilis gelişimi üzerine etkisinin incelenmesi amaçlanmıştır.Gereç ve Yöntem: Tez çalışmasında Tarım ve Orman Bakanlığı tarafından takviye edici gıda olarak onaylanmış İmmunat ve Destekten markalarına ait yaban mersini ekstraktları kullanılmıştır. İki ekstrakt %10 başlangıç konsantrasyonundan itibaren 96 kuyucuklu plate kullanılarak mikrodilüsyon yöntemi ile seyreltilmiştir. Her kuyucuğa 100μl hacimde 0.5 McFarland’a ayarlanmış bakteri süspansiyonu eklenerek 24 saat inkübe edilmiştir. İnkübasyon sonucunda Byonoy96 (GmbH) plate okuyucu kullanılarak optik yoğunluk ölçümleri yapılmıştır. Sonuçlar GraphPad 9 analiz programı ile karşılaştırılarak anlamlılık düzeyi p
- Published
- 2022
19. Farklı propolis ekstraktlarının Lactobacillus sp. gelişimi üzerine etkilerinin incelenmesi
- Author
-
Eryılmaz, Beyzanur, Omurtag Korkmaz, Burcu İrem, Marmara Üniversitesi, Sağlık Bilimleri Enstitüsü, and Beslenme ve Diyetetik Anabilim Dalı
- Subjects
Bitki ekstreleri ,Vitaminler ,Plant extracts ,Vitamins - Abstract
Amaç: Bu tez çalışmasının amacı, farklı çözücülerde hazırlanmış propolis ekstraktlarının probiyotik L. plantarum gelişimi üzerine etkilerini inceleyip karşılaştırmak ve literatürde sınırlı sayıda bulunan, propolisin probiyotik bakteriler üzerine etkilerinin incelendiği çalışmalara katkı sağlamaktır. Gereç ve yöntem: T.C. Tarım ve Orman Bakanlığı tarafından takviye edici gıda olarak kabul edilmiş propolis ekstraktları arasından su, etanol ve zeytinyağında hazırlanmış 3 farklı propolis ekstraktı seçilmiş ve probiyotik olarak kabul edilen L. plantarum gelişimi üzerine etkilerini incelemek için 96 kuyucuklu plakada mikrodilüsyön yöntemi uygulanmıştır. 24 saatlik inkübasyondan sonra ekstraktlar için MİK değerleri belirlenmiş ve 600 nm’de optik dansite (OD) değerleri tespit edilmiştir. İstatistiki analizler SPSS 28.0 programı ile yapılmış ve anlamlılık p
- Published
- 2022
20. Isırgan otu (Urtica dioica L.) ekstraktının gıda kaynaklı Campylobacter jejuni üzerine antimikrobiyal aktivitesinin incelenmesi
- Author
-
Aydın, Hanife Banu, Omurtag Korkmaz, Burcu İrem, Marmara Üniversitesi, Sağlık Bilimleri Enstitüsü, and Beslenme ve Diyetetik Anabilim Dalı
- Subjects
Health ,Beslenme ,Bitki ekstreleri ,Sağlık ,Plant extracts ,Nutrition - Abstract
Amaç: Bu tez çalışmasının amacı; Urtica dioica metanolik ekstraktının, Campylobacter jejuni suşları üzerine antimikrobiyal etkilerini incelemek; MİK ve MBK değerlerini belirlemek; ikincil olarak U. dioica’ nın insan sağlığı üzerindeki etkilerine dair yapılan çalışmalara katkıda bulunmaktır. Gereç ve yöntem: U. dioica olarak tanılaması yapılan ve mevsiminde toplanan ısırgan otları, katı-sıvı ekstraksiyonu yöntemiyle metanolde masere edilip evaporatörde ekstrakt haline getirildi. Elde edilen ekstraktın, standart ve tavuk etlerinden izole edilmiş olan C. jejuni suşları üzerindeki antimikrobiyal aktivitesi, broth mikrodilüsyon yöntemiyle incelendi ve MİK değeri belirlendi. Broth mikrodilüsyon testinden elde edilen veriler doğrultusunda üreme olmayan kuyucuklardan MHA’ ya ekim yapılarak MBK değeri tespit edildi. İstatistiki analizler SPSS 20.0 programı ile yapıldı, anlamlılık p0,05).Sonuç: U. dioica, C. jejuni enfeksiyonlarının önlenmesine yönelik gıda, gıda katkı maddesi ve antibakteriyel bir madde olarak kullanılabilir. Objective: The aim of this thesis study is to investigate the antimicrobial effects of Urtica dioica methanolic extract on Campylobacter jejuni strains and to determine MIC and MBK values. Secondly, to contribute to the studies on the effects of U. dioica on human health.Materials and methods: As a U. dioica of herbs collected during the season, species identification has been made. Then, it was meserated in methanol and extracted in evaporator. The antimicrobial activity of the obtained extract on C. jejuni strains isolated from standard and chicken meat was studied by broth microdilution method and the MIC value was determined. In accordance with the data obtained from the broth microdilution test, the MBC value was determined by inoculating MHA from the wells not growth. Statistical analyses were performed using the SPSS 20.0 program, and the significance was accepted as p0.05).Conclusion: U. dioica can be used as a food, food additive and antibacterial agent for the prevention of C. jejuni infections.
- Published
- 2022
21. Farklı bal tiplerinin renk sınıflandırmasına göre staphylococcus aureus üzerindeki antimikrobiyal etkisinin incelenmesi
- Author
-
Bahar, Sinem, Omurtag Korkmaz, Burcu İrem, Marmara Üniversitesi, Sağlık Bilimleri Enstitüsü, and Beslenme ve Diyetetik Anabilim Dalı
- Subjects
Bal ,Nutrition surveys ,Beslenme araştırmaları ,Honey - Abstract
FARKLI BAL TİPLERİNİN RENK SINIFLANDIRMASINA GÖRE STAPHYLOCOCCUS AUREUS ÜZERİNDEKİ ANTİMİKROBİYAL ETKİSİNİN İNCELENMESİ Öğrencinin Adı ve Soyadı: Sinem BAHARDanışmanın Adı ve Soyadı: Dr. Öğr. Üyesi B. İrem OMURTAG KORKMAZAnabilim Dalı: Beslenme ve Diyetetik BölümüAmaç: Bu tez çalışmasının amacı; piyasada satılan farklı kaynaklara ait balların renk analizini yapmak ve farklı renkteki balların Staphylococcus aureus ATCC 29213 suşu üzerindeki antimikrobiyal etkisini incelemektir.Gereç ve Yöntem: Piyasadan temin edilen bal numunelerinin 600 nm'de sulu çözeltilerdeki absorbans değerleri Byonoy Absorbance 96 (Gmbh, Germany) plate okuyucu ile belirlendikten sonra balların mm Pfund değerleri ‘mm Pfund = -38,7 + 371,39 x Absorbans’ formülü ile hesaplanarak renkleri belirlendi. Balların S.aureus ATCC 29213 suşu üzerindeki antimikrobiyal aktivitesi, broth mikrodilüsyon yöntemi ile incelendi ve minimum inhibitör konsantrasyon (MİK) değerleri belirlendi. İstatistiki analizler Minitab 20 istatistik programı ile yapıldı, anlamlılık p
- Published
- 2022
22. Campylobacter jejuni inhibisyonunda minimum ögenol konsantrasyonunun tespit edilerek gıda güvenliği açısından incelenmesi
- Author
-
Gürbüz, Murat, Omurtag Korkmaz, Burcu İrem, Marmara Üniversitesi, Sağlık Bilimleri Enstitüsü, and Beslenme ve Diyetetik Anabilim Dalı
- Subjects
Campylobacter jejuni ,karanfil yağı Campylobacter jejuni ,clove oil ,ögenol ,eugenol - Abstract
Amaç: Bu çalışmada, C. jejuni'ye karşı ögenolün minimum inhibitör konsantrasyon (MİK) ve minimum bakterisidal konsantrasyon (MBK) değerlerinin tespit edilerek ögenolün tavuk etindeki C. jejuni yükü üzerindeki etkisinin incelenmesi amaçlanmıştırGereç ve Yöntem: Laboratuvar analizleri için Marmara Üniversitesi Sağlık Bilimleri Fakültesi Temel Sağlık Bilimleri Laboratuvarı kullanılmıştır. Öncelikle, broth mikrodilüsyon yöntemi ile C. jejuni'ye karşı ögenolün MİK ve MBK değerleri tespit edilmiştir. Elde edilen bulgular doğrultusunda, ögenolün C. jejuni yükü üzerindeki etkinliğini araştırmak üzere besin model sistemi oluşturulmuştur. Gamma irradyasyon tekniği ile dekontamine edilen tavuk etleri, izole ve standart C. jejuni inokülasyonu için 2 farklı gruba ayrılmıştır. İnokülasyon türüne göre ayrılan her iki grup, kendi içerisinde kontrol, MİK düzeyinde ögenol uygulaması, 4xMİK düzeyinde ögenol uygulaması ve 8xMİK düzeyinde ögenol uygulaması şeklinde gruplandırılmıştır. Son olarak, tavuk etleri 1, 3 ve 7 gün süre ile +4 oC' de depo edilmiştir. Böylece inokülasyon türü, uygulanan ögenol konsantrasyonu ve depolama sürelerine göre gruplar arası farklılıklar değerlendirilmiştir.Bulgular: Ögenolün izole ve standart C. jejuni için MİK değerleri sırasıyla 640 𝜇g/mL ve 1280 𝜇g/mL olarak tespit edildi. Broth mikrodilüsyon yönteminin yanı sıra, ögenolün tavuk etinde de C. jejuni yükünü doza bağımlı olarak azalttığı tespit edildi. Ancak bu etki, standart C. jejuni suşunda daha belirgin olarak gözlemlendi.Sonuç: Ögenol, hem broth model sistem hem de besin modeli sisteminde anlamlı anti-campylobacter aktivite göstermiştir. Ögenolün bu aktivitesi, ileri çalışmalar ile doğrulanmalı ve gıda endüstrisindeki olası koruyucu ajan olma rolü değerlendirilmelidir. Objective: In this study, it was aimed to determine the minimum inhibitory concentration (MIC) and minimum bactericidal concentration (MBC) of eugenol against C. jejuni. This study also aimed to examine the effect of eugenol on C. jejuni load in chicken meat.Methods: This study was conducted in Marmara University Health Sciences Faculty Basic Health Sciences Laboratory. First of all, MIC and MBC of eugenol against C. jejuni were determined by broth microdilution method. Afterwards, a food model system was created to investigate the activity of eugenol on C. jejuni. Chicken meats decontaminated by gamma irradiation technique were divided into 2 different groups for isolated and standard C. jejuni inoculation. Then, both groups were classified as control, eugenol treatment with MIC, eugenol treatment with 4xMIC, and eugenol treatment with 8xMIC. Finally, chicken meats were stored at +4 oC for 1, 3 and 7 days. As a result, C. jejuni load was compared according to inoculation type, eugenol concentration and storage times.Results: MIC values of eugenol for isolated and standard C. jejuni were determined as 640 and 1280 𝜇g/mL, respectively. Eugenol was found to reduce C. jejuni load in chicken meat as well as broth medium. However, this effect was more pronounced in the standard C. jejuni strain.Conclusion: Eugenol showed significant anti-campylobacter activity in both the broth model and the food model system. The anti-campylobacter activity of eugenol should be confirmed by further studies and its possible role as a protective agent in the food industry should be evaluated.
- Published
- 2022
23. Camellia sinensis ekstraktının lactobacillus plantarum ve escherichia coli gelişimi üzerine etkisinin incelenmesi
- Author
-
Taş, Kübra, Omurtag Korkmaz, Burcu İrem, Marmara Üniversitesi, Sağlık Bilimleri Enstitüsü, and Beslenme ve Diyetetik Anabilim Dalı
- Subjects
Bitki ekstreleri ,Vitaminler ,Plant extracts ,Vitamins - Abstract
Amaç: Bu tez çalışmasının amacı; Camellia sinensis (yeşil çay) bitki ekstraktının Escherichia coli ve Lactobacillus plantarum gelişimi üzerine etkilerini incelemek; minimum inhibisyon konsantrasyonu (MİK) ve minimum bakterisidal konsantrasyon (MBK) değerlerini belirlemektir.Gereç ve yöntem: Çalışmada incelen yeşil çay ekstraktı T.C. Tarım ve Orman Bakanlığı tarafından onaylı bir markadan seçilmiştir. Patojen bir bakteri olan E. coli ve probiyotik bir bakteri olan L. plantarum üzerine gelişimi Broth mikrodilüsyon yöntemi ile incelenmiş, buna göre ekstraktın MİK ve MBK değerleri belirlenmiştir. İstatistiki analizler SPSS 22.0 programı ile yapılmış ve anlamlılık değeri p
- Published
- 2022
24. İstanbul'da satılan tavuk eti ve ürünlerindekicampylobacter türlerinin incelenmesi
- Author
-
Uçar, İklim, Omurtag Korkmaz, Burcu İrem, and Beslenme ve Diyetetik Anabilim Dalı
- Subjects
Food Hygiene and Technology ,Besin Hijyeni ve Teknolojisi - Abstract
Amaç: Tavuk eti ve ürünlerinde bulunan Campylobacter spp. tüm dünyada önemli bir gıda patojenidir. Tez çalışması kapsamında piyasada satışa sunulan açık ve paketli tavuk eti ve ürünlerinin Campylobacter spp. varlığı yönünden incelenerek farklı ürünlerdeki kontaminasyonun tespit edilmesi amaçlanmaktadır.Gereç ve yöntem: Market ve kasaplarda paketli veya paketsiz satışa sunulan bütün tavuk (n=25), but (n=25), göğüs (n=25) ve ciğer (n=25) olmak üzere toplam 100 numune mikrobiyolojik yönden incelemeye alınmıştır. Campylobacter sp. analizinde Bolton Broth ile numunelere önzenginleştirme ve sonrasında öze ile m-CCDA'ya ekim ve 42°C'de 48 sa süreyle mikroaerobik ortamda inkubasyon gerçekleştirilmiştir. Sonuçlar SPSS versiyon 11,5 istatistik programı ile karşılaştırılarak % 95'lik güven aralığında, anlamlılık düzeyi p
- Published
- 2020
25. İstanbul’da satılan tavuk eti ve ürünlerindeki campylobacter türlerinin incelenmesi
- Author
-
Uçar, İklim, Omurtag Korkmaz, Burcu İrem, and Beslenme ve Diyetetik Anabilim Dalı
- Subjects
Health ,Beslenme ,Sağlık ,Nutrition - Abstract
Amaç: Tavuk eti ve ürünlerinde bulunan Campylobacter spp. tüm dünyada önemlibir gıda patojenidir. Tez çalışması kapsamında piyasada satışa sunulan açık vepaketli tavuk eti ve ürünlerinin Campylobacter spp. varlığı yönünden incelenerekfarklı ürünlerdeki kontaminasyonun tespit edilmesi amaçlanmaktadır.Gereç ve yöntem: Market ve kasaplarda paketli veya paketsiz satışa sunulan bütüntavuk (n=25), but (n=25), göğüs (n=25) ve ciğer (n=25) olmak üzere toplam 100numune mikrobiyolojik yönden incelemeye alınmıştır. Campylobacter sp. analizindeBolton Broth ile numunelere önzenginleştirme ve sonrasında öze ile m-CCDA’yaekim ve 42°C’de 48 sa süreyle mikroaerobik ortamda inkubasyongerçekleştirilmiştir. Sonuçlar SPSS versiyon 11,5 istatistik programı ilekarşılaştırılarak % 95’lik güven aralığında, anlamlılık düzeyi p
- Published
- 2020
26. Types of psychotherapy depending on their structure and ethical issues
- Author
-
Bursa Uludağ Üniversitesi/Fen-Edebiyat Fakültesi/Psikoloji Bölümü. and Korkmaz, Burcu
- Subjects
Ethics ,Psychotherapy ,Etik ilkeler ,Etik ,Etik ikilem ,Ethical dilemma ,Ethical application ,Ethical principles ,Etik uygulama ,Psikoterapi - Abstract
Psikoterapistler, uygulamaları sırasında pek çok etik sorunla ve etik ikilemle karşılaşabilirler. Bu etik sorunlar, psikoterapi türlerine göre de değişebilmektedir. Bu derleme makalesinde, tedavi biçimi ve yapısına göre psikoterapi türleri ve etik meseleler ele alınacak, söz konusu etik sorunları çözebilmek için atılabilecek bazı adımlar ve uygulama pratikleri önerilecektir. Ele alınacak psikoterapi türleri 1) bireysel terapi, 2) grup terapisi, 3) eş ve aile terapileri, 4) psikodrama, 5) oyun terapisidir. Bu terapi biçimlerinin her biri, Türk Psikologlar Derneği Etik Yönetmeliği’nde (TPD) yer alan temel etik kurallar açısından ilgili alanyazın çerçevesinde değerlendirilecektir. Bu doğrultuda bu makalenin amacı, psikoterapi türleri arasında ortak şekilde uygulanması gereken etik kurallar ile söz konusu psikoterapi türlerine özgü etik kurallar ve ikilemler özetlenerek psikoterapi uygulamalarındaki kullanımına dikkatleri çekebilmektir. Psychotherapists can face with numerous ethical problems and ethical dilemmas during their psychotherapy applications. These ethical problems can vary according to the psychotherapy types. In this review, psychotherapy types and ethical issues will be discussed; some steps and practical applications will be recommended to solve these ethical issues. The addressed psychotherapy types are 1) individual therapy, 2) group therapy, 3) couple and family therapy, 4) psychodrama, 5) play therapy. Each of these psychotherapy types will be evaluated in terms of the ethical codes of Turkish Psychological Association’s Ethical Guide according to the related literature. Accordingly, the aim of this review is attracting attention by summarizing the common and differentiating ethical rules and dilemmas required to apply between psychotherapy types.
- Published
- 2019
27. Çocuklarda beslenme alışkanlıklarının ağız-diş sağlığına ve tükürükteki porphyromonas gingivalis ve bifidobacterium türleri üzerine etkilerinin incelenmesi
- Author
-
Yiğit, Asli, Omurtag Korkmaz, Burcu İrem, and Beslenme ve Diyetetik Anabilim Dalı
- Subjects
Nutrition and Dietetics ,Oral health ,Oral hygiene ,Subgingival flora ,Beslenme ve Diyetetik ,Bifidobacterium ,Saliva ,Children ,Nutritional habits ,Nutrition - Abstract
Amaç: Bu araştırma çocuklarda beslenme alışkanlıklarının ağız-diş sağlığına ve tükürükteki Porphyromonas gingivalis ve Bifidobacterium türleri üzerine etkilerinin incelenmesi amacı ile planlanmıştır.Gereç ve Yöntem: Araştırma kapsamına Marmara Üniversitesi Diş Hekimliği Fakültesi Pedodonti Kliniği'ne başvuran 9-14 yaş aralığında 130 çocuk dahil edilmiştir. Çocukların boy-kilo ölçümleri ile ağız-diş muayeneleri yapılmış ve 24 saatlik besin tüketim kayıtları alınmıştır. Beslenme ve ağız-diş hijyen alışkanlıklarına yönelik bir anket uygulanmış ve tükürük örnekleri toplanmıştır.Bulgular: Araştırmaya alınan çocukların süt dişlerinde görülen çürük ve çürük yüzey sayısı, dft ve dfs indeksleri ile vücut ağırlıkları ve boy uzunlukları arasında ise negatif yönlü orta düzey korelasyon saptanmıştır (p
- Published
- 2019
28. Investigation of the effects of nutritional habits on oral health and lactobacillus species in oral flora in school aged children
- Author
-
Karğin, Dicle, Omurtag Korkmaz, B. İrem, Beslenme ve Diyetetik Anabilim Dalı, and Omurtag Korkmaz, Burcu İrem
- Subjects
Nutrition and Dietetics ,Oral health ,Nutrition surveys ,Ağız ,diş sağlığı ,Beslenme ve Diyetetik ,Beslenme alışkanlığı ,Latency period ,Mouth flora ,Türkiye ,Lactobacillus ,Çocuklar ,Beslenme ,Sağlığa etkisi ,Okul çağındaki çocuklar ,Dental health surveys ,Children ,Nutritional habits ,Nutrition - Abstract
OKUL ÇAĞINDAKİ ÇOCUKLARDA BESLENME ALIŞKANLIKLARININ AĞIZ-DİŞ SAĞLIĞI VE AĞIZ FLORASINDAKİ LACTOBACILLUS TÜRLERİ ÜZERİNE ETKİLERİNİN İNCELENMESİ ÖZET Amaç: Bu çalışma okul çağındaki çocuklarda beslenme alışkanlıklarının ağız-diş sağlığı ve ağız florasındaki lactobacillus türleri üzerine etkilerinin incelenmesi amacı ile planlanmıştır. Gereç ve Yöntem: Marmara Üniversitesi Diş Hekimliği Fakültesi Pedodonti kliniğine başvuran 6-14 yaş aralığındaki 112 çocuk ve ailelerinin katılımı ile gerçekleştirilmiştir. Veri toplama aracı olarak değerlendirme anketi uygulanmış ve katılımcıların 24 saatlik geriye dönük besin tüketim kayıtları alınmıştır Antropometrik ölçümleri alınan katılımcılardan tükürük örnekleri toplanmıştır. Çalışmaya katılan çocukların ağız diş muayeneleri yapılmıştır. Bulgular: Çalışmaya katılan çocukların %44,6’sı erkek, %55,4’ü kızdır. Çocukların %56,3 normal BKİ’ye sahip iken %36,6’sının şişman-obez, %7,1’inin ise zayıftır. Çocukların diyet kaliteleri Sağlıklı beslenme İndeksi’ne göre değerlendirildiğinde %89,3’ünün “zayıf diyet”, %10,7’sinin ise “orta düzey diyet” olduğu bulunmuştur. Çocukların %11,6’sının diş fırçalama alışkanlığının olamadığı belirlenmiştir. Çalışmaya katılan çocukların %85,7’sinin en az bir diş çürüğü, %88,4’ünün en az bir diş dolgusu ve %6,3’ünün en az bir diş kaybı olduğu saptanmıştır. Çocukların DMFT indeksi ortanca değeri 6,0 olup kız ve erkek çocuklar arasında anlamlı bir fark bulunmamıştır (p>0,05). DMFS indeksi ile çocukların ana öğün sayısı arasında pozitif yönlü zayıf bir ilişki bulunmuştur (p0,05). There was a positive correlation between the DMFS index and the number of main meals in children (p
- Published
- 2018
29. Production of yoghurt with improved functionalities by adding the lepidium meyenii powder and propolis extract
- Author
-
Bilici, Cansu, Omurtag Korkmaz, Burcu İrem, and Beslenme ve Diyetetik Anabilim Dalı
- Subjects
Yoğurt ,Nutrition and Dietetics ,Mikrobiyoloji ,Food analysis ,Yoğurt Yoğurt ,Beslenme ve Diyetetik ,Microbiology ,Propolis ,Katkı maddeleri ,Lactobacillus ,Food production ,Yoghurt ,Food ,Beslenme ,Lepidium meyenii ,Beslenme ve diyetetik - Abstract
LEPİDİUM MEYENİİ TOZU VE PROPOLİS EKSTRAKTI İLAVE EDİLEREK FONKSİYONEL ÖZELLİKLERİ GELİŞTİRİLMİŞ YOĞURT ÜRETİLMESİÖZETAmaç: Maca (Lepidium meyenii) ve propolisin sağlığa yararlı özelliklerinden yararlanılarak fonksiyonel özellikleri geliştirilmiş bir yoğurt üretilmesi ve tüketilebilirliğinin değerlendirilmesi amaçlanmıştır.Gereç ve Yöntem: Tez çalışmasında; 1) sade tip, 2) sadece propolis (%0,5) içeren tip, 3) sadece maca (%5) içeren tip ve 4) hem maca (%5) hem propolis (%0,5) içeren tip olmak üzere toplam dört adet yoğurt üretilmiştir. Üretilen yoğurtlardan 1 hafta ara ile geleneksel ekim yöntemleri ile Lactobacillus sp. analizi yapılmış ve 1., 7., ve 14. günlerde pH ölçümleri gerçekleştirilmiştir. Ayrıca bir hafta ara ile iki panelist grubuna uygulanan hedonik test ile ürünler, duyusal özellikleri bakımından analiz edilmiştir.Bulgular: Mikrobiyolojik analiz bulgularında Lactobacillus türlerinin sayısı bakımından gruplar arasında herhangi anlamlı bir farklılık görülmemiştir. pH analizlerinde ise en yüksek pH değerine sahip (4,05) ürün sade yoğurt, en düşük pH değerine sahip ürün ise maca ve propolisi birlikte içeren yoğurt olmuştur (p
- Published
- 2017
30. Microbiological investigation of street-foods and their assessment regarding to the public health
- Author
-
Yüce, Mustafa, Omurtag Korkmaz, B. İrem, Beslenme ve Diyetetik Anabilim Dalı, and Omurtag Korkmaz, Burcu İrem
- Subjects
Staphylococcus aureus ,Public health ,Nutrition and Dietetics ,Beslenme ve Diyetetik ,Halk sağlığı ,Food contamination ,Stuffed mussel ,Food microbiology ,Türkiye ,Bacillus cereus ,Gıda güvenliği ,Mussels ,Food Hygiene and Technology ,Besin Hijyeni ve Teknolojisi - Abstract
ÖZETAmaç: Sokak gıdaları arasında yer alan midye dolmanın İstanbul ili'nde belirlenen bölgeler için mikrobiyolojik açıdan değerlendirilmesi amaçlanmaktadır.Gereç ve Yöntem: Seyyar satış (tezgah) ve toplu tüketim yerlerinden (büfe, restoran) olmak üzere toplam 50 noktadan toplanan örneklerde konvansiyonel yöntemlerle Salmonella, Listeria spp., Campylobacter spp., Bacillus spp., Staphylococcus spp., Clostridium spp., E.coli ve Coliform grubu bakteriler ile toplam mezofilik aerobik bakteri (TAB) araştırılmıştır. Her noktadan alınan örneğin adet gramajı tartılmıştır.Bulgular: Mikrobiyolojik analiz sonuçlarına göre tüm bölgelerde TAB kontaminasyonu ortalaması 7,38±1,01 log kob/g olarak bulunmuştur. Coliform kontaminasyonu Üsküdar bölgesinde istatistiki olarak anlamlı şekilde yüksek bulunmuştur (p
- Published
- 2016
Catalog
Discovery Service for Jio Institute Digital Library
For full access to our library's resources, please sign in.