Back to Search
Start Over
İttihat ve Terakki Kıskacında Bir Şeyhulislâm: Musa Kazım Efendi (Siyasi Hayatı ve Etkili Olduğu Yasal Düzenlemeler
- Source :
- Marife Dini Araştırmalar Dergisi, Vol 20, Iss 2 (2020)
- Publication Year :
- 2020
- Publisher :
- Yediveren Kitap, 2020.
-
Abstract
- Son dönem Osmanlı alimlerinden olan Musa Kazım Efendi, Erzurum’un Tortum ilçesinde 1858 yılında doğmuştur. Başta Fıkıh ve Kelam olmak üzere İslamî ilimlere vakıf olmuş, Fatih Camii Dersiâmlığı görevine kadar yükselmiştir. Mahreç payesine sahip olan Musa Kazım Efendi, Medresetü’l-Kudât, Süleymaniye Medresesi ve Medresetü’l-Vâizin de muallim olarak görev yapmıştır. Musa Kazım Efendi, ülkenin içerisine düştüğü dar boğazdan çıkabilmesi için kafa yormuş, çözüm önerileri sunmuş hatta bunun da ötesine geçerek çözümün parçası olmaya çalışmış bir ilim ve devlet adamıdır. Devletin kurtuluşunu meşveret, musâvat, hürriyet ve adâletin yeniden tesis edilmesinde görmüş ve bunun için de Padişah’ın yetkilerini sınırlandıran bir sistemin kurulmasını elzem görmüştür. İktidara karşı yürüttüğü mücadelesini dönemin en güçlü muhalefeti olan İttihat ve Terakki saflarında sürdürmüştür. Musa Kazım Efendi, İttihat ve Terakki bünyesinde Merkez Yürütme Kurulu Üyesi olarak görev üstlendiği gibi, ulemâ ve halkın desteğini sağlamak için Cemiyet tarafından kurulmuş bulunan Şehzâdebaşı İlmî Heyeti’nin başkanlığını da yürütmüştür. Bu Heyet’in başlıca görevi vaaz, konferans ve neşriyatlarla Kânun-ı Esâsî ile meşrutiyet gibi uygulamaların İslam’a aykırı olmadığını izah ederek bu mücadelede İttihat ve Terakki’nin desteklenmesini sağlamak olmuştur. II. Meşrutiyet’in ilanından sonra Musa Kazım Efendi, Cemiyet tarafından daha üst düzey görevlere de getirilmiştir. Önce Meclis-i A‘yân Üyesi olarak atanması sağlanmış akabinde de meşihat makamı’na getirilmiştir. Kuşkusuz İttihat ve Terakki Fırkası, Osmanlı yönetimi üzerinde etkin olduğu bir dönemde değişik isimlerin Şeyhulislâm olarak atanmasına muktedir olmuştur. Ancak Musa Kazım Efendi’yi farklı kılan; II. Meşrutiyet döneminde en uzun süre bu görevde kalan Şeyhulislâm olması, Cemiyet’in merkez yönetiminde görev almış olması, hakkında çıkarılan masonluk iddiaları ve İttihat ve Terakki’nin, gerçekleştirmek istediği reformlar nedeniyle ısrarla defaaten meşihat makamına gelmesini sağlamış olmasıdır. Musa Kazım Efendi, II. Meşrutiyet’in ilanını müteakiben Cemiyet’in Osmanlı yönetimi üzerinde hakimiyet kurması ile başlayan süreçte meşrutî sistemin İslamî esaslar üzerine bina edilmesi için eserler telif etmiş, ancak Cemiyet’e karşı buna muvaffak olamamıştır. Zira ülkede onun arzuladığı şekilde Hz. Peygamber ve sahabe modeli bir “şûra-i ümmet” sistemi değil, Batı tarzı çok partili bir “parlamento” sistemi tesis edilmiştir. 1911 yılında hakkında çıkarılan masonluk iddiaları ile oldukça yıpranmış, Şeyhulislâmlık görevine de son verilmiştir. Musa Kazım Efendi, Şeyhulislâm olarak tekrar atandığı 1916 yılına kadar ilmî faaliyetlerle meşgul olmuştur. İttihat ve Terakki’nin uyguladığı politikaların İslam esaslarına, ahlâk ve nizâmına uymadığını farketmiş olsa da Cemiyet ile bağını tamamen koparması mümkün olamamıştır. Esasen Cemiyet’te onu kendi halinde rahat bırakmamıştır. Nitekim 1916 yılında sağlık sorunlarını beyan etmesine ve Padişah Mehmed Reşâd’ın masonluk iddiaları yüzünden onu atamak istememesine rağmen tekrar Şeyhulislâm olarak atanması sağlanmış ve Şerî mahkemelerin Şeyhulislâm’ın yetkisinden çıkarılarak Adalet Nezâreti’ne bağlanmasını sağlayan kanun, Medâris-i İlmiyye Nizamnâmesi ve Hukûk-ı Aile Karanâmesi onun döneminde çıkarılmış olan yasal düzenlemelerdir. İttihat ve Terakki’nin 1918 yılında Birinci Dünya Savaşı’nın kaybedilmesinden sonra kendisini fesh etmesi üzerine başlayan yeni süreçte Musa Kazım Efendi de İttihat ve Terakki yöneticisi olarak “korku ve baskı ile Devletin yönetim şeklini değiştirmek” iddiası ile Divân-ı Harp’te yargılanmıştır. Nitekim almış olduğu 15 yıllık kürek cezası, Padişah’ın şefaati ile 3 yıl sürgüne çevrilerek Edirne’ye gönderilmiştir. Memuriyet yıllarında birinci rütbeden Mecidî Nişanı, yine birinci rütbeden Osmanî Nişanı ve Altın Liyâkat Madalyası gibi ödüllerle taltif edilmiş olan Musa Kazım Efendi, maaşı kesildiği için ömrünün son yıllarında geçimini çeşitli yardımlarla sağlamaya çalışmıştır. 10 Haziran 1920 tarihinde sürgünde bulunduğu Edirne’de 62 yaşında vefat etmiştir.
Details
- Language :
- English, Turkish
- ISSN :
- 26305550
- Volume :
- 20
- Issue :
- 2
- Database :
- Directory of Open Access Journals
- Journal :
- Marife Dini Araştırmalar Dergisi
- Publication Type :
- Academic Journal
- Accession number :
- edsdoj.698508d562e549f0bf920f1a7bf72738
- Document Type :
- article
- Full Text :
- https://doi.org/10.33420/marife.806592