11 results on '"Sevinç, Fatma"'
Search Results
2. Eğitim Yönetiminde Lisansüstü Eğitim Yapmış Olan Okul Müdürlerinin Deneyimlerinin İncelenmesi
- Author
-
Kazıcı, Dicle, primary, Koca, Ahmet, additional, Sevinç, Fatma, additional, and Sevinç, Mustafa, additional
- Published
- 2022
- Full Text
- View/download PDF
3. Okul öncesi dönemdeki çocukların annelerinin tuvalet eğitimi farkındalıklarının incelenmesi: Bir durum çalışması
- Author
-
Sevinç, Fatma Ceren, Kutluca, Ali Yiğit, and Psikoloji Ana Bilim Dalı
- Subjects
Psikoloji ,Psychology - Abstract
Bu araştırmanın amacı, okul öncesi dönemde çocuğu olan annelerin tuvalet eğitimi farkındalıklarının incelenmesidir. Araştırmanın çalışma grubu, 2018-2019 eğitim öğretim yılında, İstanbul ili, Küçükçekmece ilçesi, Yenimahalle Mahallesi'nde bulunan bir anaokulunda eğitim gören 3 kız, 4 erkek çocuğun annelerinden oluşmaktadır. Katılımcılar, amaçlı örnekleme yöntemlerinden ölçüt örnekleme aracılığıyla araştırmaya dâhil edilmişlerdir. Araştırmaya katılan annelerin tuvalet eğitimi farkındalıklarını tespit etmek için nitel araştırma yaklaşımlarından, durum çalışması yöntemi kullanılmıştır. Uzman görüşü alınarak, araştırmacı tarafından hazırlanmış görüşme soruları katılımcılara yapılan odak grup görüşmesinde yöneltilmiş ve araştırma verileri toplanmıştır. Araştırmada toplanan veriler tümevarımsal içerik analizi yöntemiyle analiz edilmiştir.Araştırmanın sonucunda annelerin tuvalet eğitimi farkındalıkları, annelerin öğrenim düzeyleriyle bağdaştırılamamıştır. Annelerin tuvalet eğitimi farkındalıklarının edindikleri bilgiler sonucu etkilendiği ve tuvalet eğitimini vermelerine yön çizdiği saptanmıştır. Annelerin doğru tuvalet eğitimini bilmedikleri ve çocuklarına tuvalet eğitimi kazandırma sürecinde çeşitli hatalar yaptıkları tespit edilmiştir. Annelerin tuvalet eğitimini önemli buldukları ancak tuvalet eğitimi üzerine araştırma yapmadan sahip oldukları bilgiler kapasitesinde çocuklarına tuvalet eğitimini kazandırdıkları saptanmıştır. Annelerin tuvalet eğitimi farkındalıklarının çocuğun büyüdüğü aile yapısıyla, annenin yaşıyla ve çocuk sayısıyla ilişkili olmadığı tespit edilmiştir. Annelerin tuvalet eğitimi farkındalıklarının düşük olduğu sonucuna ulaşılmıştır The aim of this study is to investigate the awareness of toilet education of mothers with preschool children. The participants of the study consisted of mothers of three girls and four boys who were educated in a kindergarten in Yenimahalle of Küçükçekmece district of Istanbul province in 2018-2019 academic year. Participants were included in the study through criterion sampling, one of the purposeful sampling methods. A case study method was used to determine the awareness of toilet training of the mothers who participated in the study. Interview questions prepared by the researcher after receiving expert opinion were asked to the participants in the focus group interview and research data were collected. The data collected in the study were analyzed by inductive content analysis method. As a result of the research, awareness of toilet training of mothers did not change according to mothers' education level. It was found that mothers' awareness of toilet training was influenced by the information they gained and led them to give toilet training. It was found that mothers did not know the correct toilet training and made various mistakes in the process of giving toilet training to their children. It was found that mothers found toilet training important but they provided toilet training to their children in the capacity of information they had without conducting research on toilet training. In addition, it was found that mothers' awareness of toilet training was not related to the family structure of the child, the age of the mother and the number of children. Finally, it was concluded that mothers' awareness of toilet training was low. 121
- Published
- 2019
4. Okul Öncesi Dönemde Çocuğa Sahip Annelerin Tuvalet Eğitimi Farkındalıklarının İncelenmesi: Bir Durum Çalışması
- Author
-
Sevinç, Fatma Ceren, primary and Kutluca, Ali Yiğit, additional
- Published
- 2019
- Full Text
- View/download PDF
5. HİTİT DİNİNDE ARİNNA’NIN GÜNEŞ TANRIÇASI VE ONUNLA ÖZDEŞ TUTULAN DİĞER TANRIÇALAR
- Author
-
SEVİNÇ, Fatma
- Subjects
Hitit,Din,Tanrıça,Arinna,Kibela - Abstract
M.Ö. 2. binyılın ikinci yarısında Anadolu’da merkezi bir krallık kuran Hititler Anadolu’nun en eski tanrı ve tanrıçalarını da benimseyerek kendilerine mal etmişlerdir. Bu ilahi varlıkların arasında en dikkat çekici olanlardan biri kesinlikle Arinna’nın Güneş Tanrıçası’dır. Arinna’nın Güneş Tanrıçası, Hitit tanrılar listesinde her zaman eşi kabul edilen Fırtına Tanrısı ile birlikte ilk sırada yer alır. Ancak Hitit dini çok tanrılı bir dindir ve söz konusu tanrı çiftinden başka pek çok tanrı ve tanrıçanın kültünü içinde barındırır. İmparatorluğun sonlarına doğru III. Hattusili-Puduhepa kral çifti ile başlayan dinde sadeleştirme politikası Arinna’nın Güneş Tanrıçası’nın başka tanrıçalarla özdeşleştirilmesine yol açmıştır. Doğası gereği Anadolu’da eskiden beri kültleri bulunan başka Güneş Tanrıçaları ile zaten benzer özellikler taşıyan Arinna’nın Güneş Tanrıçası, söz konusu kral çifti zamanında kendisine bütün bütüne benzemeyen Hepat ve İştar gibi tanrıçalar ile de bir tutulmuştur. Hititlerin merkezi otoriteyi daim kılma amaçları ile paralellik arz eden din politikaları içinde değerlendirilmesi gereken bu dinsel reform hareketi, Arinna’nın Güneş Tanrıçası’nın kimliğindeki dönüşüm ve başkalaşımlarda kendini gösterir. M.Ö. 1. binyıla gelindiğinde tanrılar ikonografisinde Arinna’nın Güneş Tanrıçası’nın Friglerin baş tanrıçası Kibela ile bütünleştirildiğini ve günümüzde de ona dair izler bulmanın mümkün olduğunu söyleyebiliriz
- Published
- 2015
6. THE UNDERWORLD IN THE HITTITES
- Author
-
Sevinç, Fatma
- Subjects
Social ,Hititler,Yeraltı,Yeraltı Tanrıları ,Sosyal ,Hittites,Underground,Underground Deities - Abstract
M.Ö. 1650 yılında I.Hattušili’nin önderliğinde Hattuša (bugünkü Boğazköy) merkezli bir devlet kuran Hititler sonraki yüzyıllar boyunca Ön Asya’nın büyük bölümüne hâkim olmayı başarmışlardır. Siyasi ve askeri anlamdaki bu büyük başarılarının yanı sıra uygarlık alanında da bir sentez yaratmışlardır. Özellikle de M. Ö. 2. bin yıl Anadolu’sunda yaşayan diğer halkların inanç ve geleneklerinden etkilenmiş ve faydalanmışlardı. Bu halkların başında Güneydoğu Anadolu ve Kuzey Suriye bölgesinde varlığını sürdürmüş olan eski halklardan Hurriler yer alıyordu. Hurriler Hititlere yeni bir evren anlayışı bağışlamışlardır. Hitit metinlerinden edindiğimiz bilgiye göre evren gökyüzü ve yeryüzü olarak ikili kapsamaktadır. Ele aldığımız konu yeraltı dünyasıdır ve metinlerde genellikle “kirli” veya “karanlık/kara” kavramıyla tanımlanmaktadır. Yeraltı dünyası aynı zamanda ölümün ve ölülerin diyarıdır. Fakat onunla bağlantı kurmanın zorunlu olduğu durumlar da söz konusudur. Bunlar yeraltına gönderilmesi gerektiği düşünülen “kirlilik” durumlarıdır. Böyle durumlarda yere bir çukur kazılır ve yeraltıyla ilişkiye geçilir., Hittites, who founded a state centered at Hattusha (now Boğazköy) in 1650 B.C. by the leadership of Hattusili I, managed to control most of the Ancient Near East in the following centuries. In addition to their political and military achievements, they created a synthesis of civilization. In doing that, they were especially influenced by the belief and culture of other people living on Anatolia in second millennium B.C. Among these people were primarily the Hurrians who were living in southeast of Anatolia and North Syria. They gave to Hittites a new idea of universe. According to information obtained from Hittite texts, the universe had a dual character consisting of sky and earth. The earth also comprised the underground. This research was related to the underground defined as “dirty” or “dark” in Hittite texts. Underground was also the land of the dead. But there were situations where it was necessary to make contact with underground in some conditions. These were the situations in which dirtiness needed to be sent to underground. In such situations, a pit was digged on the ground and communication with the underground was established.
- Published
- 2014
7. Hititlerin Anadolu’da Kurdukları Ekonomik ve Sosyal Sistem
- Author
-
SEVİNÇ, Fatma
- Subjects
Hititler,Anadolu,Tımar Arazisi,Angarya,Asiller,Hürler,Köleler ,Hititler, Anadolu, Tımar Arazisi, Angarya, Asiller, Hürler, Köleler - Abstract
Hitit kralları ekonomik ve sosyal bir sistem yaratırken bütün düzenlemeleri merkezi bir devletin gereklerini yerine getirecek şekilde yapmışlardır. Tanrılara çok büyük önem atfedilmiş, yerel tanrıların kültleri koruma altına alınmış ve bazı tapınak şehirlerine özel ayrıcalıklar tanınmıştır. Askeri ya da bürokratik bütün idare merkezleri doğrudan Hitit başkenti Hattuša’ya bağlı idarecilerin kontrolüne verilmiş ve her zaman merkez tarafından denetlenmiştir. Toprağa bağlı Hitit ekonomisinde, işletmeden elde edilen kârlar Hitit krallarının askeri politikalarına kaynak oluşturacak şekilde organize edilmiştir. Toprağı işletme hakkı verilen şahıslar, elde ettikleri kârla atlı arabaların masraflarını karşılamakta, asker beslemekte ve toprağa bağlı halk, kamu işlerinde çalışarak devletin dayattığı angarya yükümlülüklerini yerine getirmekteydi. Hitit toplumunda sosyal sınıflar da ekonomik sistemin bir yansıması olarak çıkar karşımıza. Sosyal sistemi temelde hürler ve köleler olmak üzere iki tabaka halinde düşünmek mümkündür. Kral ve ailesinin içinde yer aldığı asillerin dışında hür halkın neredeyse tamamını toprağa bağlı köylüler oluşturuyordu. Köle sınıfı için yapılabilecek en doğru tanımlama ise alınıp satılabilir insanlar olduklarıdır. Hitit toplumunda ailenin görünümü, yasalardan anlaşıldığı üzere tam anlamıyla ataerkil bir yapıdaydı. Babanın kendi ailesi üzerinde sınırsız yetkisi vardı. Bununla birlikte kadınların hakları da tamamen yok sayılmamıştır
- Published
- 2008
8. Hititlerde ölülere ve yeraltı tanrılarına sunulan kurbanlar
- Author
-
Sevinç, Fatma, Erkut, Emin Sedat, and Tarih Ana Bilim Dalı
- Subjects
Tarih ,History - Abstract
Sevinç, Fatma, Hititlerde Ölülere ve Yeraltı Tanrılarına Sunulan Kurbanlar,Doktora Tezi, Danışman: Yrd. Doç. Dr. Sedat Erkut, 366 s.ÖZETKurban, varlığına inanılan doğaüstü güçlere ki, bu genellikle bir tanrıveya tanrılardır, yakın olmak, onlarla bütünleşmek veya onlardan faydasağlamak amacıyla sunulan canlı veya cansız nesnedir.Hititler de aynı amaçla tanrılarına cansız (ekmek, içki) ve canlı (hayvan,insan) kurbanlar sunuyorlardı.Ancak Hititler, diğer pek çok konuda olduğu gibi kurban konusunda da M.Ö. 2. bin yıl Anadolu'sunda yaşayan diğer halkların inanç ve geleneklerindenetkilenmiş ve faydalanmışlardı. Bu halkların başında Hurriler yer alıyordu.Hurriler Hititlere yeni bir tanrı sistemi ve ona bağlı olarak yeni bir kurbanterminolojisi bağışlamışlardır.Öncelikle tanrılar arasında gökyüzü ve yeraltı tanrıları olarak bir ayrımgündeme gelmiştir. Bu tezde, Hurri etkisi de göz önünde bulundurularak Hitityeraltı dünyası ve yeraltı tanrılarının tanımı yapılmış ve her ikisine de sunulankurbanlar ayrıntılı bir şekilde değerlendirilmiştir.Ölülere cenaze törenleri sırasında sunulan kurbanlar, onları öteki dünyayaen uygun şekilde uğurlamak amacını taşıyordu. Ölen kişi bu dünyadanmemnuniyetsiz ve kızgın ayrıldığı taktirde birçok felaketin nedeni olabilirdi.Tezimizde işlediğimiz ölülere sunulan kurbanlar konusu, dolaylı olarakyeraltıyla ilişkilidir. Çünkü ölümün ve ölüler diyarının yeraltıyla ister istemezyakın ilişkisi ve özdeşliği vardır.Kralû cenazelerde, ölünün yanı sıra, hem yeraltı hem de gökyüzü tanrılarınakurbanlar sunulmaktaydı. Bunun nedeni, kralın öldükten sonra güneş tanrısınadönüştüğü ve güneşin de hem gökyüzü hem de yeraltında sonsuz bir döngüiçinde dolaştığı düşüncesi olmalıydı.Ata kültü ve mantalliya- kurbanları da ölülere sunulan kurbanlarkapsamında değerlendirilmiştir.Hititler, ölmüş olan eski kralları ve kraliçeleri çeşitli vesilelerle anıyorlar veonlara düzenli olarak kurbanlar sunuyorlardı. Bu gelenekleri, ata kültü başlığıaltında ele alabileceğimiz bir kurumun oluşmasına neden olmuştur.Mantalliya- kurbanları ise M.Ö. 13. yüzyıldan sonra ortaya çıkmış olan özelSISKURbir kurban türüdür. mantalliya- olarak adlandırılan bu kurban türü,ölmüş olan kişilere ve bazen ölmüş olan kişilerce, yaşayanlar tarafından ödenenbir diyet ya da kefaret niteliği taşıyordu.Doğrudan yeraltı tanrılarına kurban sunmak için düzenlenen ritüeller ise,acil çözüm gerektiren olumsuz durumları telafi etmek amacıyla, bu işin uzmanıolmuş kişilerin rehberliğinde ve genellikle büyü yöntemleri kullanılarakgerçekleştirilirdi. Çünkü her türlü olumsuz durumun kaynağı genellikle karatoprağın derinliklerinde yaşayan güçlerdi. Bu nedenle, kurbanları onlaraulaştırmak için genellikle yere bir çukur kazılır ve sunulan kurbanlar buçukurun içine aktarılırdı. Yeraltı tanrılarına sunulan kurbanlarla ilgili birbaşka dikkat çekici özellik, sunulan kurbanın yakılmasıdır ki, burada yakılankurbanlıklar genellikle kuşlardır. Kuşların her zaman yeraltı ile bir bağlantısıolduğu inancı o dönem çok yaygındı.Yeraltı tanrılarına sunulan kurbanlarla ilgili pek çok ritüel metni vardır vebunlar yeraltı ile iletişime geçmek için büyünün yöntemlerinin kullanıldığınıaçıkça gözler önüne serer. Bunların arasından karakteristik bir metin seçilmişve bu metinden yola çıkarak konuya ışık tutulma çabası gösterilmiştir. Seçilenmetne ?bir evin kandan arındırılması için yeraltı tanrılarına çağrı? başlığıuygun görülmüştür. Sevinç, Fatma, The Sacrifices to the Dead and Underworld Gods in Hittite,Dissertation Thesis, Advisor: Assist. Prof. Sedat Erkut, 366 p.ABSTRACTSacrifice is either a living or nonliving object that people offer to thesupernatural forces which are generally in the form of a deity or many deities,in order to be close to those forces or take benefit from them.Hittites who had the similar intention, offered non-living (bread and drink)and living sacrifices (animal and human) to their deities.However, Hittites had been affected by and got benefit from the religion andtraditions of many other societies living in Anatolia in second millenium B.C.One of the best examples of such societies is the Hurrians. Hurrians had givenHittites a new deity system and consequently a new sacrifice terminology.First of all, there had been a separation of deities as the the heaven deitiesand the underground deities. Regarding the effect of the Hurries, there hadbeen made descriptions of the underground world and underground deities inthis thesis and the sacrifices that were offered for both of them are explained indetail.The sacrifices offered to the dead during the funeral have the intention tosend the dead to the other world as good as possible. Because the dead going tothe other world who are not adequately satisfied during the ceremony, andhence had become angry may give rise to many disasters in the future.The sacrifices offered to the dead, which we explain in this thesis are alsorelated to the underground world. Because the dead and the netherworld are inall ways have close connection and similarity to the underground world.In the royal funerals, there were offered sacrifices both for the heaven andthe underground deities. The reason for this was the belief that the kingbecomes the sun god when he dies, and the sun was rotating on its trajectorybetween the sky and the underground world endlessly.Ancestor cult and mantalliya sacrifices are examined in the context ofsacrifices offered to the dead, as well.Hittites were commemorating the dead old kings and queens in variousevents and they were offering sacrifices for them regularly. This tradition hasled to the formation of an institution which we consider under the title of theancestor cult.On the other hand, the mantalliya- sacrifices is a special kind of sacrificewhich came about after 13th century B.C. This kind of sacrifice which is alsocalled the SISKURmantalliya had the property that it is the expiation made for thedead people, and which is done by alive, or sometimes the dead people.The rituals that are performed directly for offering sacrifices to theunderground deities are made in order to compensate for the negative situationsrequiring urgent solutions and they are performed by the help of experts; andfrequently magical methods are used. Because, source of every bad situationwas generally the underground forces. Therefore, in order to convey thesacrifices to them, a pit was dug on the ground and the sacrifices were putinside. Another new method to offer sacrifices to the underground deities was toburn the sacrifice, and generally the burned sacrifices were birds. The beliefthat the birds are in relation with the underground world was quite common inthat period.There exist plenty of ritual texts related to the sacrifices which are offered tothe underground deities; and these reveal that the magic methods were used inorder to communicate with the underground deities. Among those texts, acharacteristic one is selected and by using that text, we tried to explain the topicbetter. The title ?the invitation to the infernal deities for purifying a house fromblood? is considered to be appropriate for the chosen text. 381
- Published
- 2007
9. Otoyollar ve ana caddelerdeki çizgisel kaynaklı hava kirleticilerinin CALİNE 3'le modellenmesi
- Author
-
Kir (Sevinç), Fatma, Gemci, Tevfik, and Diğer
- Subjects
Environmental Engineering ,Çevre Mühendisliği ,Air pollution ,CALİNE-3 ,Modelling ,Exhaust gases ,Air pollutants - Abstract
ÖZET Anahtar Kelimeler: I lava kirliliği. Hava Kalitesi Modellcmcsi trafik, motorlu araçlar. otoban, CALİNİ- 3 Günümüz insanının hayatında teknoloji ve zaman çok önemli kavramlardır Zamanın ulaşımda en ekonomik kullanımı araçlarla mümkündür. Bu yüzden birbirinden uzak şehirleri bağlamak için her geçen gün otobanlar, karayolları ve tüneller inşaa edilmektedir. Bu ise gerek insan, gerekse hava taşıt sayısının artışına neden olarak hava kirliliğinin yanmamış egzoz gazlan nedeniyle çoğalmasınına sebep olmaktadır İnsanlığın temel hedefi, hava kirliliği problemlerini çözerek gelecek nesillere temiz bir dünya bırakmak olmalıdır. Bu çalışmamda otoyollardaki araçlardan çıkan hava kirleticilerinin konsantrasyonlarının CALINE-3 modeli ile tahminini yapmaya çalıştım. ABSTRACT Key Words: Air pollution. Air Quality Modcllcnig, traffic, vehicles, highway. CALİNE 3 Technology and time are very important terms for today's human life. I 'sage of time in transportation economically is dependent on vehicles. For this rcasion highways, roads and tunnels arc constructed to connect cities that are for away from each other And evcrday whether increase of human or vehicle population bring about air polution problems because of unburncd exhaust gases from vehicles Solution of air pollution problems must be the most important target o/' human to built a clean world for the future generation. In this study I tried to estimate air pollution concantration o/' highways vehicles by using CALINE-3 Model. XI 76
- Published
- 1998
10. HİTİTLERDE YERALTI DÜNYASI.
- Author
-
SEVİNÇ, Fatma
- Published
- 2008
11. ESKİ YAKINDOĞU’DA RAHİP VE RAHİBE TASVİRLERİ
- Author
-
COLLON, Dominique and SEVİNÇ, Fatma
- Subjects
Avcılık,Rahip,Rahibe,Rahip-Kral,Ritüel,Tapınak,Eski Yakındoğu,Tasvir ,Hunting,Priest,Priestess,Priest-King,Ritual,Temple,Ancient Near East,Depiction - Abstract
Depictions of priests and priestesses in the Ancient Near East are shown in the chapters that were titled 3000 B.C., 3000-2000 B.C., and the 2nd millenium B.C., and the 1st millenium B.C. by the author. She has pointed out that the earliest rituals were associated with hunting in the Near East and elsewhere in the world. Therefore priesthood is associated with hunting too. But while the men were out hunting, the women stayed behind and literally “kept the home fires burning”, this is the reason why the association of priestesses with hearth was seemed frequently. Many examples are given in following article for the aforementioned period of time. Depictions of priests and priestesses in the Ancient Near East are defined accordring to wall-paintings, cult vessels and vases, plaques, votive statuary, seals, relief vases and rock reliefs., Eski Yakındoğu’da rahip ve rahibe tasvirleri M.Ö. 3000, M.Ö. 3000-2000, M.Ö. 2. bin yıl ve M.Ö. 1. bin yıl olmak üzere makalenin yazarı tarafından bölümlere ayrılmıştır. Yazar, Yakındoğu’da ve dünyanın başka yerlerinde en eski ritüellerin avcılıkla bağlantılı olduğuna dikkat çeker. Bu yüzden rahiplik kurumu da avcılıkla bağlantılıdır. Fakat erkekler ava çıktığında kadınlar geride kalıyor ve kelimenin tam anlamıyla “evin ateşini yanar tutuyorlardı”; bundan dolayı rahibelik kurumu ile ocak arasında sıkça bir bağ vardır. Aşağıdaki makalede söz konusu dönemlere ait pek çok örnek gösterilmektedir. Duvar resimleri, kült kapları ve vazoları, levhalar, adak heykelleri, mühürler, kabartmalı vazolar ve kaya kabartmaları üzerinde yer alan, Eski Yakındoğu’nun rahip ve rahibe tasvirleri tanımlanmaya çalışılmıştır.
Catalog
Discovery Service for Jio Institute Digital Library
For full access to our library's resources, please sign in.