32 results on '"Ortak, Hüseyin"'
Search Results
2. Duration of the depressive episode is correlated with ganglion cell inner plexifrom layer and nasal retinal fiber layer thicknesses: Optical coherence tomography findings in major depression
- Author
-
Yıldız, Mesut, Alim, Sait, Batmaz, Sedat, Demir, Selim, Songur, Emrah, Ortak, Hüseyin, and Demirci, Kadir
- Published
- 2016
- Full Text
- View/download PDF
3. Comparison of normal and keratoconic corneas by Galilei Dual-Scheimpflug Analyzer
- Author
-
Demir, Selim, Sönmez, Barış, Yeter, Volkan, and Ortak, Hüseyin
- Published
- 2013
- Full Text
- View/download PDF
4. Evaluation of iron, zinc, and copper levels in pterygium tissue
- Author
-
Ortak, Hüseyin, Demir, Helin Deniz, Mendil, Durali, Söğüt, Erkan, Ardagil, Aylin, and Eğri, Mücahit
- Published
- 2012
- Full Text
- View/download PDF
5. Şaşılık cerrahisi sonrası poliglaktin 910 (viktil) sütür materyali nedenli oluşan şiddetli konjonktival yabancı cisim reaksiyonu
- Author
-
Demir, Selim, Ortak, Hüseyin, Alim, Sait, Gaziosmanpaşa Üniversitesi, and 0-Belirlenecek
- Subjects
foreign body reaction ,Göz Hastalıkları ,genetic structures ,polyglactin 910 ,lcsh:Ophthalmology ,lcsh:RE1-994 ,fungi ,lcsh:R ,food and beverages ,lcsh:Medicine ,strabismus surgery ,Filamentary keratitis ,eye diseases - Abstract
Eriyebilen sütür materyalleri, örneğin poliglaktin 910 (vikril), 45 gün kadar sürebilen hafif şiddetli yabancı cisim reaksiyonuna neden olabilirler. Bu sütürlere bağlı ancak sütür alınması ile iyileşebilen şiddetli yabancı cisim reaksiyonu ise çok nadiren görülebilir. Bu olgu sunumunda biz şaşılık cerrahisi sonrası vikril sütüre bağlı her iki gözünde şiddetli yabancı cisim reaksiyonu ve sol gözünde flamenter keratit gelişen bir olgunun sunumunu amaçladık. (Turk J Ophthalmol 2014; 44: 252-5) Absorbable suture materials, such as polyglactin 910 (vicryl) sutures, can cause a mild foreign body reaction in the eyes that can last up to 45 days. However, these absorbable suture ties can infrequently cause a severe foreign body reaction that can only heal by removal of the sutures. In this report, we present a case of severe conjunctival foreign body reaction in both eyes of a patient and filamentary keratitis in the patient’s left eye caused by the vicryl suture ties after surgery for esotropia. (Turk J Ophthalmol 2014; 44: 252-5)
- Published
- 2014
6. The Evaluation of the Ganglion Cell Layer-Inner Plexiform Layer Complex Thickness in Early Parkinson’s Disease (P3.084)
- Author
-
Aksoy, Dürdane, primary, Demir, Selim, additional, Ortak, Hüseyin, additional, Çevik, Betül, additional, Sümbül, Orhan, additional, and Kurt, Semiha, additional
- Published
- 2018
- Full Text
- View/download PDF
7. Retinal Ven Dal Tıkanıklıklarında Artmış Ortalama Trombosit Hacmi
- Author
-
Demir, Selim, Ortak, Hüseyin, Şahin, Şafak, Güneş, Alper, Taştan, İbrahim, Gaziosmanpaşa Üniversitesi, and 0-Belirlenecek
- Subjects
Onkoloji - Abstract
Amaç: Retinal ven dal tıkanıklığı (RVDT) olgularında trombositlerin hacmi ve aktivitesinin bir belirteci olan ortalama trombosit hacmi (OTH) değerinin araştırılması.Gereç ve Yöntem: Kliniğimizde 2009-2013 tarihleri arasında RVDT tanısı almış 71 hastanın kayıtları retrospektif olarak incelendi. Hastaların tanıları indirekt fundus muayeneleri ve fundus fluoresein anjiyografi görüntüleri ile konuldu. Tanı anında alınan tam kan değerlerinden trombosit sayısı ve OTH verileri ile total kolesterol, düşük ve yüksek dansiteli kolesterol ile trigliserid değerleri kayıt edildi. Kontrol grubu herhangi bir retinal vasküler tıkanıklığı olmayan benzer yaş ve cinsiyet özellikleri taşıyan 70 hastadan oluştu. Veriler gruplar arasında istatistiksel olarak karşılaştırıldı.Bulgular: OTH değeri RVDT grubunda 8.08±1.25 fL iken kontrol grubunda 7.58±0.93 fL idi (p=0.010). Gruplar arasında trombosit sayısı istatistiksel olarak farklı değildi (p=0.468). Total kolesterol ve trigliserid değerleri RVDT grubunda yüksek iken (p0.05). Sonuç: Bu çalışmada ortalama trombosit hacmi değerinin RVDT olgularında daha yüksek olduğu tespit edilmiştir. Purpose: The aim of this study was to investigate the mean platelet volume (MPV), a marker of platelet size and platelet activity, of patients with branch retinal vein occlusion (BRVO).Materials and Methods: The medical records of 71 patients diagnosed as BRVO in our clinic between 2009-2013 were reviewed retrospectively. The presence of BRVO was determined based on indirect ophthalmoscopy and fundus fluorescein angiography findings. The laboratory findings of patients including platelets counts, MPV, total cholesterol, high and low density cholesterol and triglyceride were recorded for statistical analysis. The control group consisted of age-and sex-matched 70 patients without any retinal vascular occlusion. Statistical comparison was made between the groups.Results: Patients with BRVO had significantly higher MPV values (8.08±1.25 fL) compared with the control subjects (7.58±0.93 fL) (p=0.010). There was no significant difference for thrombocyte count between the groups (p=0.468). While the levels of total cholesterol and triglyceride were higher in BRVO group (p0.05).Conclusion: It was shown in this study that the MPV values were significantly higher in patients with BRVO.
- Published
- 2016
8. Charles Bonnet Syndrome: A Case Report
- Author
-
HARMANCI, Hatice, GÖKBAKAN, Mehmet, and ORTAK, Hüseyin
- Subjects
Charles Bonnet sendromu,görme kaybı,görme varsanısı ,görme varsanısı ,vision loss ,Charles Bonnet sendromu ,Charles Bonnet syndrome ,lcsh:R ,lcsh:Medicine ,Charles Bonnet syndrome,vision loss,visual hallucination ,görme kaybı ,visual hallucination - Abstract
Charles Bonnet sendromu, görme kaybıyla giden hastalıklarda görsel varsanıların ortaya çıktığı bir klinik antitedir. Çoğunlukla ileri yaşlarda gelişir ve genellikle hastaların özgeçmişlerinde ruhsal hastalık öyküsü yoktur. Bu sendromu yaşayanların bilişsel yetileri normaldir, gördüklerinin gerçek olmadığını bilirler. Hastalar, çoğunlukla “deli” damgası yemek çekincesiyle yaşadıklarını dile getirmezler ancak artan korku ve kaygı nedeniyle psikiyatri polikliniklerine başvururlar. Bu olgu sunumunda diyabetik retinopati nedeniyle her iki gözünü kaybeden, görsel varsanıları nedeniyle yaşam kalitesi bozulan 73 yaşındaki erkek hasta literatür bilgileri eşliğinde tartışılacaktır, Charles Bonnet syndrome is a clinical entity in which visual hallucinations are encountered during the prognosis of illnesses presenting with vision loss. The syndrome occurs usually in the elderly and there is generally no history of mental disorder to mention. . Patients’ ability to test the reality is generally conserved and they point out that what they see is not real. Affected people, for fear of being criticized as “insane”, do not easily express their experiences but they refer to a psychiatrist because of the increasing fear and anxiety. In this case report, a 73 years old male patient who has lost his vision due to diabetic retinapathy and whose quality of life was affected will be discussed in the acccompaniment of literature data.
- Published
- 2014
9. Peripapillary retinal nerve fiber layer and ganglion cell–inner plexiform layer thickness in adult-onset familial Mediterranean fever
- Author
-
Alim, Sait, primary, Esen, Mehmet, additional, Demir, Ayşe Kevser, additional, Demir, Selim, additional, Ortak, Hüseyin, additional, Güneş, Alper, additional, Alatli, Tufan, additional, and Deniz Demir, Helin, additional
- Published
- 2017
- Full Text
- View/download PDF
10. Response to Letter from Dr. Salih Uzun et al. Regarding “Peripapillary Retinal Nerve Fiber Layer and Ganglion Cell-Inner Plexiform Layer Thickness in Children with Familial Mediterranean Fever”
- Author
-
Alim, Sait, primary, Özer, Samet, additional, Demir, Selim, additional, Ortak, Hüseyin, additional, Sönmezgöz, Ergün, additional, Er, Ergün, additional, and Demir, Osman, additional
- Published
- 2016
- Full Text
- View/download PDF
11. Peripapillary Retinal Nerve Fiber Layer and Ganglion Cell–Inner Plexiform Layer Thickness in Children with Familial Mediterranean Fever
- Author
-
Alim, Sait, primary, Özer, Samet, additional, Demir, Selim, additional, Ortak, Hüseyin, additional, Sönmezgöz, Ergün, additional, Er, Ergün, additional, and Demir, Osman, additional
- Published
- 2016
- Full Text
- View/download PDF
12. (Türkiye’nin Orta Karadeniz Bölgesindeki Ambliyopik Olguların Klinik Bulguları)
- Author
-
Nurçin, Hatun, Demir, Helin Deniz, Ortak, Hüseyin, Erkorkmaz, Ünal, [Bölüm Belirlenecek], and 0-Belirlenecek
- Subjects
füzyon ,genetic structures ,Amblyopia,fusion,stereopsis,treatment ,Ambliyopi ,Ambliyopi,füzyon,steropsis,tedavi ,steropsis ,tedavi ,eye diseases - Abstract
Amaç:Ambliyopik olguların klinik bulguları değerlendirilmesi Yöntem: Yaş, cins, görme keskinliği, ambliyopi tipi, ambliyopik göz, kırma kusuru, şaşılığın tipi, füzyon, steropsis ve ambliyopi tedavisinin başarısı değerlendirildi. Bulgular:Dört yüz elli bir hastanın yaş ortalaması 21.3±15.3 yıldı. Üç yüz onbir hastada (%69) anizometropik, 108 hastada strabismik (%24), 16 hastada karışık (%3.5) ve 16 hastada ise deprivasyon ambliyopisi (%3.5) mevcuttu. Hipermetropi en sık kırma kusuruydu. Dört yüz elli bir olgudan seksen üçü düzenli olarak takip edilmişti. Seksen üç olgudan elli dörtünde saşılık, yirmi dokuzunda anizometropik, karma ve deprivasyon ambliyopisi mevcuttu.Takibi yapılan tüm olguların en iyi görme keskinliği, steropsis ve füzyonunda anlamlı artış olduğu belirlendi (p, Purpose:To evaluate the clinical manifestations of amblyopia. Methods:Age, sex, visual acuity, type of amblyopia, amblyopic eye, refractive error, type of strabismus, fusion, stereopsis and the success of amblyopia treatment were evaluated. Results:The mean was 21.3±15.3 years. Three hundred and eleven patients (69%) had anisometropic, 108 had strabismic (24%), 16 patients had (3.5%) Hypermetropia was the most common refractive error. Only 83 of 451 subjects (%18.4) were followed. Fifty- four of 83 (65%) had anisometropic, mixed or deprivation amblyopia. increase was found in final best corrected vision, stereopsis and fusion in followed patients (p
- Published
- 2012
13. Ön Kamara Derinliğinin Selektif Lazer Trabeküloplasti Sonrası Değişiminin Değerlendirilmesi
- Author
-
DEMİR, Selim and ORTAK, Hüseyin
- Subjects
genetic structures ,Selective laser trabeculoplasty,anterior chamber depth,intraocular pressure ,Selektif lazer trabeküloplasti,ön kamara derinliği,göz içi basıncı ,sense organs ,eye diseases - Abstract
Amaç: Primer açık açılı glokom hastalarında selektif lazer trabeküloplasti (SLT) sonrası ön kamara derinliği ve göz içi basınç değişikliklerinin değerlendirilmesi. Gereç ve Yöntem: SLT tedavisi uygulanmış olan hastaların dosyaları geriye dönük olarak incelendi. Hastaların tedavi öncesi değerleri ile tedaviden sonraki ön kamara derinliği ve göz içi basınç değerleri kaydedildi. Bulgular: Çalışmaya 8’i erkek 15 kişi dahil edildi. Tedavi öncesi değerleri ile karşılaştırıldığında göz içi basınç değeri tedaviden 1 ay sonra ortalama 5.4 mmHg düştü (p0.05). Olguların %67’sinde ön kamara reaksiyonu, %20’sinde ise rebound göz içi basınç artışı olduğu görüldü. Sonuç: Çalışmamızda SLT tedavisi ile tedavi ile primer açık açılı glokom hastalarında tedavi öncesi değerlerine göre göz içi basıncında anlamlı bir düşüş görülmesine rağmen ön kamara derinliğinde belirgin bir değişiklik tespit edilmemiştir., Aim: To evaluation of changes of anterior chamber depth and intraocular trabeculoplasty (SLT) in patients with primer open angle glaucoma. Material and Methods: The data of patients who underwent SLT treatment were analyzed retrospectively. The values of anterior chamber depth and intraocular pressure were recorded as pretreatment and after the treatment. Results: Fifteen people, of them 8 were male were included in the study. Average 5.4 mmHg decline was seen in intraocular pressure at 1 month when compared with its preop values (p0.05). There was anterior chamber reaction in 67% of cases, and rebound increase of intraocular pressure was in 20% of cases. Conclusion: We determined a significant decrease in intraocular pressure after SLT treatment, however, the value of anterior chamber depth is not changed in patient with primer open angle glaucoma in our study
- Published
- 2012
14. Pseudoeksfolyatif Sendromlu Olgularda Komplikasyonsuz Katarakt Cerrahisi Sonrası Ön Kamara Derinliği Değişimi
- Author
-
DEMİR, Selim and ORTAK, Hüseyin
- Subjects
genetic structures ,Katarakt,peudoeksfoliasyon,ön kamara derinliği,göz içi basıncı ,sense organs ,eye diseases ,Cataract,pseudoexfoliation,anterior chamber depth,intraocular pressure - Abstract
Amaç: Komplikasyonsuz katarakt cerrahisi sonrası pseudoeksfolyatif sendromlu olgularda ön kamara derinlik değişiminin değerlendirilmesi. Gereç ve Yöntem: Katarakt ameliyatı olan pseudoeksfoliasyonlu hastaların dosyaları geriye dönük olarak incelendi. Kayıtları düzenli olan, fakoemülsifikasyon yöntemi ile katarakt cerrahisi uygulanmış hastalar tespit edildi. Hastaların preop değerleri ile postop 1. hafta ve 1. ay ön kamara derinliği ve göz içi basınç değerleri kaydedildi. Bulgular: Cerrahi öncesi değerleri ile karşılaştırıldığında ön kamara derinliği postop 1. hafta ve 1. ayda istatistiksel olarak anlamlı derecede arttı (p=0.002). Göz içi basınç ölçüm değeri ise preop değerlerine göre 1. hafta ve 1. ayda ortalama olarak düşse de istatistiksel olarak anlamlı fark yoktu (p=0.117). Sonuç: Bu sonuçlar, glokom ile yakından ilişkili olan pseudoeksfolyatif sendromlu olgularda katarakt cerrahisinin göz içi basınç regülasyonunda faydalı olabileceğini göstermektedir., Purpose: To evaluation of anterior chamber depth changes after uncomplicated pseudoexksfolyatif syndrome. Material and Methods: The data of patients with pseudoexfoliation syndrome who have had cataract surgery were evaluated retrospectively. Patients whose data was regularly and who have had surgery with phacoemulsification method were determined. The values of anterior chamber depth and intraocular pressure were recorded preop, postop 1 week and 1 month. Results: Statistical significant increase was seen in anterior chamber depth at 1 week and 1 month when compared preop values (p=0.002). Although intraocular pressure was decreased after 1 week and 1 month the surgery, the difference was not statistical significant (p=0.117). Discussion: These results show that cataract surgery for patients with pseudoexfoliatif syndrome that is closely associated with glaucoma may be beneficial for intraocular pressure regulation
- Published
- 2012
15. The Comparison of Serum Levels of Trace Elements in Patients With and WithoutRetinal Vein Occlusion
- Author
-
ORTAK, Hüseyin, DEMİR, Selim, and MENDİL, Durali
- Subjects
Retinal vein oclusion,Traceelements,Oxidative stress ,Retinal ven oklüzyonu,eser element,oksidatif stres - Abstract
Amaç: Retinal ven oklüzyonu olan ve olmayan hasta grubunda serum çinko ve kurşun düzeyini araştırmak ve bu elementlerin makuler dejenerasyon fizyopatolojisindeki yerini ortaya koymak. Gereç ve yöntemler: Çalışmaya Gaziosmanpaşa Üniversitesi Göz kliniğine gelen 26 retinal ven oklüzyonu ve 26 kontrol grubu dahil edildi. Kan serumu örneklerindeki çinko ve kurşun miktarları grafit fırınlı atomik absorbsiyon spektrometri (A Perkin Elmer AAnalyst 700) kullanılarak ölçüldü. Bulgular: Çalışmaya dahil edilen bireylerin yaş ortalamaları sırası ile hasta ve kontrol grubunda 62.4±6.1 yıl ve 63.5±5.9 yıl olarak hesaplandı (p=0.509). Diabet yönünden iki grup arasında anlamlı bir fark yoktu (p=0.782). Hipertansiyon ven oklüzyonu grubunda kontrol grubuna göre anlamlı derecede yüksekti.(sırasıyla;%76.9 ve %46.4; p=0.024). Serum çinko düzeyi hasta grubunda 12.57±0.61 μmol/l ve kontrol grubunda 12.48±0.82 μmol/l olarak bulundu (p=0.634). Serum kurşun düzeyi hasta grubunda 18,07±1,29 μmol/l ve kontrol grubunda 0.03±0.37 μmol/l olarak ölçüldü (p=0.001). Sonuç: Retinal ven oklüzyonu olan hastaların serumlarında kurşun seviyesi yüksek bulunurken çinko düzeylerinde anlamlı bir fark saptanmadı. Bu hastalığın patogenezinde artmış olan bu eser element oksidatif stresi artırarak önemli rol oynayabilir., Purpose: To evaluate serum level of zinc and lead in patients with and without retinal vein occlusion, and reveal to between association of these elements and pathophysiology of retinal vein occlusion Material and methods: In the study, 26 patients with retinal vein occlusion and 26 healthy controls were included at the visiting Gaziosmanpaşa University Eye Clinic. Amounts of lead and zinc in blood serum samples was measured using graphite furnace atomic absorption spectrometry (Perkin Elmer Analyst A 700). Results: The mean age was 62.4±6.1 years for patients groups and 63.5±5.9 years for the control groups (p=0.509). There was no significant difference between the two groups in terms of diabetes (p = 0.782). Hypertension was significantly higher in retinal vein occlusion groups than the control group. (respectively, 76.9% and 46.4%, p=0.024). Serum levels of zinc in the patient group and control group was 12.48 ± 0.82 µmol/l and 12.57±0.61 µmol/l, respectively (p = 0.634). Serum levels of lead in patients and control group was 18.07 ± 1.29 µmol/l and 0.03±0.37 µmol/l, respectively (p=0.001). Conclusion: Serum levels of lead in the patients with retinal vein occlusion were higher. These trace element in the pathogenesis of this disease, which is increased by increasing oxidative stress may play an important role.
- Published
- 2012
16. Yaşa Bağlı Makula Dejenerasyonu Olan ve Olmayan Hastalarda Serum Eser Element Düzeyinin Karşılaştırılması
- Author
-
Ortak, Hüseyin, Demir, Selim, Mendil, Durali, [Bölüm Belirlenecek], and 0-Belirlenecek
- Subjects
eser element ,Macula,degeneration,trace element ,Makula ,Makula,dejenenerasyon,eser element ,dejenenerasyon - Abstract
Amaç: Yaşa bağlı makula dejenerasyonu olan ve olmayan hasta grubunda serum bakır ve kurşun düzeyini araştırmak ve bu elementlerin makuler dejenerasyon fizyopatolojisindeki yerini ortaya koymak. Gereç ve yöntemler: Toplam 26 yaşa bağlı makula dejenerasyonu hastası ve 28 kontrol olgu çalışmaya dahil edildi. Kan serumu örneklerindeki bakır ve kurşun miktarları grafit fırınlı atomik absorbsiyon spektrometri (A Perkin Elmer AAnalyst 700) kullanılarak ölçüldü. Bulgular: Olguların yaş ortalamaları sırası ile hasta ve kontrol grubunda 64.0±5.5 yıl ve 65.9±5.2 yıl olarak hesaplandı (p=0.144). Serum bakır düzeyi hasta grubunda 22.20±1.05 μmol/l ve kontrol grubunda 13.71±0.74 μmol/l olarak bulundu (p=0.001). Serum kurşun düzeyi hasta grubunda 29.66±1.25 μmol/l ve kontrol grubunda 0.02±0.45 μmol/l olarak ölçüldü (p=0.001). Sonuç: Yaşa bağlı makula dejenerasyonlu hastaların serumlarında hem kurşun hem de bakır yüksek bulundu. Bu hastalığın patogenezinde artmış olan bu eser elementler oksidatif stresi artırarak önemli rol oynayabilir., Aim: To evaluate serum level of copper and lead in patients with and without age related macular degeneration, and reveal to between association of these elements and pathophysiology of macular degeneration. Material and methods: In the study, 26 patients with age-related macular degeneration and 28 healthy controls were included. Amounts of lead and copper in blood serum samples was measured using graphite furnace atomic absorption spectrometry (Perkin Elmer Analyst A 700). Results: The mean age of the study patients and control groups, was 64.0±5.5 years and 65.9±5.2 years, respectively (p=0.144). Serum levels of copper in the patient group and control group was 13.71±0.74 µmol/l and 22.20±1.05 µmol/l, respectively (p=0.001). Serum levels of lead in patients group and the control group was 29.66±1.25 µmol/l and 0.02 ± 0.45, respectively (p = 0.001). Conclusion: Serum levels of copper and lead in the patients with age-related macular degeneration were higher. These trace elements in the pathogenesis of this disease, which is increased by increasing oxidative stress may play an important role
- Published
- 2012
17. Dev hücreli arteritli hastaların klinik izlem bulguları
- Author
-
Demir, Helin Deniz, Çevik, Betül, Kurt, Semiha Gülsüm, Aksoy, Dürdane, Ortak, Hüseyin, Gaziosmanpaşa Üniversitesi, and 0-Belirlenecek
- Subjects
Göz Hastalıkları ,Tıbbi Araştırmalar Deneysel - Abstract
Amaç: Dev hücreli arterit (DHA) tipik olarak karotid arterlerin ekstrakranyal dallarını tutan sistemik bir vaskülittir. Temporal arter tutulumu sık olduğundan temporal arterit olarak da adlandırılır. Bu çalışmanın amacı DHA’li 14 hastanın klinik ve izlem bulgularının değerlendirilmesidir. Gereç ve Yöntem: Ocak 2003 ile Haziran 2011 tarihleri arasında DHA tanısı almış hastalar geriye dönük olarak incelendi ve kayıtları yeterli olan 14 hasta çalışmaya dahil edildi. Bulgular: Çalışmaya alınan hastaların 4’ü erkek, 10 tanesi kadındı. Yaş ortalamaları 70,71±7,95 yıldı. Yakınmalar başladıktan sonra tanıya kadar geçen süre ortalaması 3,01±2,95 ay idi. Beş olguda sağ, 6 olguda sol, 3 olguda her iki gözde tutulum mevcuttu. Tedavi sonrası göz tutulumu olan 14 olgunun görme keskinliğinde anlamlı bir artış sağlanamamıştı. Hastaların 6 tanesine nöroloji, 4 tanesine göz hastalıkları, 1 tanesine KBB ve 3 tanesine dahiliye bölümünce tanı konulmuştu. Hastaların hepsine steroid tedavisi başlanmıştı. Beş hasta tedavi sonrası takiplerine gelmemişti. İki hastada tedavi herpetik keratit ve steroid miyopatisi nedeniyle kesilmişti. Sonuç: DHA ileri yaşta steroid tedavisi gerektiren bir hastalıktır. Tipik semptomları baş ağrısı ve görme bozukluğudur. Görme kaybının önlenmesinde, erken tanı ve tedavi önemlidir. Semptom çeşitliliği nedeniyle, hastalar farklı birimlere başvurmaktadır. Bu birimlerin ortak takibini gerektiren bir hastalıktır. Bu hastalarda tedavinin ciddi yan etkileri ve hastalığın yıkıcı seyri akılda tutulmalıdır. Aim: Giant cell arteritis (GCA) is a systemic vasculitis which typically affects the extracranial branches of carotid arteries. As temporal artery involvement is common, it is also called temporal arteritis. The aim of the this study is to evaluate the clinical manifestations and monitoring of 14 patients with GCA. Material and Method: The patients diagnosed as GCA between January 2003- June 2011 examined retrospectively and 14 patients with adequate medical records were enrolled to the study. Results: Four of the patients was men and 10 was women. The mean age was 70.71±7.95 years. The mean period from the diagnose to the onset of complaints was 3.01±2.95 months. In 5 patients right, in 6 patients left and in 3 both eyes were effected. A significant visual improvement could not be achieved after the treatment. The diagnosis was made by department of neurology in 6, by ophthalmology in 4, by otolaryngology in 1 and by internal medicine in 3 patients. Steroid treatment was started to all patients. Five patients were lost the folow-up. The treatment was stopped in 2 patients because of herpetic keratitis and steroid myopathy, respectively. Conclusion: GCA is a disease that requires steroid treatment in elderly. The typical symptoms are headache and visual impairment. Early diagnosis and treatment is crucial in the preventation of visual loss. Because of the variety of complaints, patients refer to different departments. It is a disease that requires a joint follow-up of these departments. Serious side effects of the treatment and the devastating course of the illness should be remembered in this patients.
- Published
- 2012
18. Retinal Ven Oklüzyonu Olan ve Olmayan Hastalarda Serum Eser Element Düzeyinin Karşılaştırılması
- Author
-
Ortak, Hüseyin, Demir, Selim, Mendil, Durali, [Bölüm Belirlenecek], and 0-Belirlenecek
- Subjects
Retinal ven oklüzyonu ,eser element ,oksidatif stres - Abstract
Amaç: Retinal ven oklüzyonu olan ve olmayan hasta grubunda serum çinko ve kurşun düzeyini araştırmak ve bu elementlerin makuler dejenerasyon fizyopatolojisindeki yerini ortaya koymak. Gereç ve yöntemler: Çalışmaya Gaziosmanpaşa Üniversitesi Göz kliniğine gelen 26 retinal ven oklüzyonu ve 26 kontrol grubu dahil edildi. Kan serumu örneklerindeki çinko ve kurşun miktarları grafit fırınlı atomik absorbsiyon spektrometri (A Perkin Elmer AAnalyst 700) kullanılarak ölçüldü. Bulgular: Çalışmaya dahil edilen bireylerin yaş ortalamaları sırası ile hasta ve kontrol grubunda 62.4±6.1 yıl ve 63.5±5.9 yıl olarak hesaplandı (p=0.509). Diabet yönünden iki grup arasında anlamlı bir fark yoktu (p=0.782). Hipertansiyon ven oklüzyonu grubunda kontrol grubuna göre anlamlı derecede yüksekti.(sırasıyla;%76.9 ve %46.4; p=0.024). Serum çinko düzeyi hasta grubunda 12.57±0.61 µmol/l ve kontrol grubunda 12.48±0.82 µmol/l olarak bulundu (p=0.634). Serum kurşun düzeyi hasta grubunda 18,07±1,29 µmol/l ve kontrol grubunda 0.03±0.37 µmol/l olarak ölçüldü (p=0.001). Sonuç: Retinal ven oklüzyonu olan hastaların serumlarında kurşun seviyesi yüksek bulunurken çinko düzeylerinde anlamlı bir fark saptanmadı. Bu hastalığın patogenezinde artmış olan bu eser element oksidatif stresi artırarak önemli rol oynayabilir
- Published
- 2012
19. Diabetik sıçan retina ve siliyer cisiminde aquaporin-1 lokalizasyonu
- Author
-
Çayli, Sevil, Ortak, Hüseyin, Taş, Ufuk, Söğüt, Erkan, Ekici, Fatih, Çakıl, Duygu, Gaziosmanpaşa Üniversitesi, and 0-Belirlenecek
- Subjects
sense organs ,Genel ve Dahili Tıp - Abstract
Amaç: Aquaporinler, hücrelerin su içeriğini kontrol etmede kritik rol oynayan su kanallarıdır. Diabetik retinopati, aquaporin su kanallarının ekspresyonun-daki değişikliklerle ilişkilendirilir. Biz bu çalışmada, diabetik ve non-diabetik ratların retina ve siliyer cisminde aquaporin-1 dağılımını araştırmayı hedef-ledik. Gereç ve Yöntem: Diabetik ve non-diabetik ratların retina ve siliyer ci-simleri immunohistokimyasal olarak incelendi. İmmunohistokimyasal değer-lendirme için H-SCORE analizi kullanıldı. Bulgular: Aquaporin-1 immünoreak-tivitesi, diabetik ve non-diabetik rat retinalarının gangliyon hücre tabakasın-da (GHT), iç nükleer tabakada (INT), iç pleksiform tabakada (IPT), iç segment (IS) fotoreseptör tabakasında (FT) ve retina pigment epitelinde (RPE) bulun-du ve özellikle diabetik rat retinalarında belirgin bir artış tesbit edildi. Bu bul-gulara ilaveten siliyer cisim epitel hücrelerinde positif immunoreaktivite gö-rüldü. Diabetik ve diabetik olmayan sıçan retinaları arasında morfolojik ola-rak önemli bir değişiklik gözlenmedi. Bununla birlikte, iç nükleer tabaka (INT) ve dış nüklear tabaka (DNL) tabakaları arasındaki ayrım, diabetik sıçan reti-nalarında ortadan kalkmıştı. Sonuç: Bizim sonuçlarımız, aquaporin-1 immu-noreaktivitesinin diabetik sıçan retinası ve siliyer cisminde, diabetik olma-yan sıçanlara göre önemli şekilde arttığını gösterdi. Bu bulgulara göre diabe-tik sıçan retina ve siliyer cismindeki aquaporin-1 proteinin artışı, retinopati-nin bir sebebi olabilir. Aim: Aquaporins are membrane water channels that play critical roles in controlling the water contents of cells. Diabetic retinopathy is associated with alterations in aquaporin water channel expression. We aimed to investigate the distribution of aquaporin 1 in non diabetic and diabetic rat retina and ciliary body. Material and Method: Eyeballs from diabetic and non diabetic rats were examined by immunohistochemistry. H-Score analysis was used for the evaluation of immunohistochemistry. Results: Aquaporin 1 immunoreactivity was found in the ganglionic cell layer (GCL), inner plexiform layer (IPL), the inner nuclear layer (INL), inner segment (IS) of photoreceptor layer (PRL) and retinal pigment epithelium (RPE) in diabetic and non diabetic rat retina and significantly increased in the diabetic rat retinas. In addition, epithelial cells of ciliary bodies were immunpositive for Aquaporin 1. No significant alterations were observed in the retinal morphology in the diabetic rats compared to non-diabetic rats. However, the demarcation between the INL and ONL was not noticed in diabetic retinas. Discussion: Our results indicate that Aquaporin 1 immunoreactivity in the diabetic rat retina and ciliary body significantly increases compared to non-diabetic rats. These results suggest that an increased expression of Aquaporin 1 in the diabetic rat retina and ciliary body may be one of the reason for retinopathy
- Published
- 2012
20. Miyopik Gözlerde Kornea Kalınlığının Dual Scheimpflug Kamera ile Değerlendirilmesi (Evaluation of Corneal Thickness in Myopic Eyes with Dual Scheimpflug Camera)
- Author
-
Demir, Selim, Ortak, Hüseyin, Sayın, Osman, Taş, Ufuk, and Sönmez, Barış
- Subjects
genetic structures ,Kornea,korelasyon,miyop,Kalınlık ,Cornea,correlation,myopia,thickness ,sense organs ,eye diseases - Abstract
Amaç: Miyopik gözlerde kornea kalınlığının santralden perifere doğru değişiminin Galilei dual scheimpflug kamera ile değerlendirilmesi. Gereç ve Yöntem: Miyopik refraksiyon kusuru olan 143 hastanın gözünde korneal kalınlık ölçümleri yapıldı. Cihaz tarafından otomatik olarak hesaplanan en ince kornea kalınlığı (EKK), santral kornea kalınlığı (SKK), parasantral kornea kalınlığı (PaKK) ve periferal kornea kalınlığı (PeKK) değerleri alındı. Bulgular: Kornea kalınlığı PeKK, PaKK, SKK ve EKK sırası ile 672.38±37.0 μ, 599.15±36.2 μ, 557.87±34.1 μ ve 547.17±33.8μ idi. EKK değeri ile SKK, PaKK ve PeKK arasındaki korelasyon oranı sırası ile 0,996, 0,952 ve 0,894 idi (p0.05). Sonuç: Miyopik gözlerde en ince ve santral kornea kalınlığı periferal kornea kalınlığı için iyi bir belirteçtir. Kornea kalınlık farkı miyopik gözlerde PeKK ile EKK arasında yaklaşık olarak 125 μ’dur, Purpose: To evaluate corneal thickness changes from central to periphery of cornea by Galilei dual scheimpflug analyzer (GSA). Material and Methods: In this retrospective study, corneal thickness of 143 patients were measured. Automatically calculated parameters by the instrument were used for the study. Corneal thickness was evaluated according to thinnest corneal thickness (TCT), central corneal thickness (CCT), paracentral corneal thickness (PaCT), and peripheral corneal thickness (PeCT). Results: The mean TCT, CCT, PaCT, and PeCT obtained by GSA were 547.17±33.8 µ, 557.87±34.1 µ, 599.15±36.2 µ, and 672.38±37.0 µ, respectively. The correlation between TCT and CCT, PaCT, and PeCT were 0.996, 0.952, and 0.894, respectively (p 0.05). Conclusions: The results suggest that central and thinnest corneal thickness can serve as a good guide for predicting peripheral corneal thickness in myopic corneas. The difference between TCT and PeCT is approximately 125 µ
- Published
- 2011
21. Miyopik Gözlerde Kornea Kalınlığının Dual Scheimpflug Kamera ile Değerlendirilmesi
- Author
-
Demir, Selim, Ortak, Hüseyin, Sayın, Osman, Taş, Ufuk, Sönmez, Barış, [Bölüm Belirlenecek], and 0-Belirlenecek
- Subjects
Kornea ,Kalınlık ,korelasyon ,miyop - Abstract
Amaç: Miyopik gözlerde kornea kalınlığının santralden perifere doğru değişiminin Galilei dual scheimpflug kamera ile değerlendirilmesi. Gereç ve Yöntem: Miyopik refraksiyon kusuru olan 143 hastanın gözünde korneal kalınlık ölçümleri yapıldı. Cihaz tarafından otomatik olarak hesaplanan en ince kornea kalınlığı (EKK), santral kornea kalınlığı (SKK), parasantral kornea kalınlığı (PaKK) ve periferal kornea kalınlığı (PeKK) değerleri alındı. Bulgular: Kornea kalınlığı PeKK, PaKK, SKK ve EKK sırası ile 672.38±37.0 µ, 599.15±36.2 µ, 557.87±34.1 µ ve 547.17±33.8µ idi. EKK değeri ile SKK, PaKK ve PeKK arasındaki korelasyon oranı sırası ile 0,996, 0,952 ve 0,894 idi (p0.05). Sonuç: Miyopik gözlerde en ince ve santral kornea kalınlığı periferal kornea kalınlığı için iyi bir belirteçtir. Kornea kalınlık farkı miyopik gözlerde PeKK ile EKK arasında yaklaşık olarak 125 µ’dur
- Published
- 2011
22. GENETIC ASSOCIATION BETWEEN ARTERIAL STIFFNESS–RELATED GENE POLYMORPHISMS IN BRVO AND CRVO PATIENTS IN A TURKISH POPULATION
- Author
-
Demir, Selim, primary, Ortak, Hüseyin, additional, Benli, İsmail, additional, Alim, Sait, additional, Bütün, İlknur, additional, GüneŞ, Alper, additional, and AteŞ, Ömer, additional
- Published
- 2015
- Full Text
- View/download PDF
23. Mapping Corneal Thickness Using Dual-Scheimpflug Imaging at Different Stages of Keratoconus
- Author
-
Demir, Selim, primary, Ortak, Hüseyin, additional, Yeter, Volkan, additional, Alim, Sait, additional, Sayn, Osman, additional, Taş, Ufuk, additional, and Sönmez, Barş, additional
- Published
- 2013
- Full Text
- View/download PDF
24. ASSOCIATION OF PARAOXONASE 1 L55M AND Q192R SINGLE-NUCLEOTIDE POLYMORPHISMS WITH AGE-RELATED MACULAR DEGENERATION
- Author
-
Söğüt, Erkan, primary, Ortak, HüSeyin, additional, Aydoğan, Leyla, additional, and Benlİ, İsmaİl, additional
- Published
- 2013
- Full Text
- View/download PDF
25. Retinopathy of Prematurity in Extremely Low Birth Weight Infants in Turkey
- Author
-
Demir, Selim, primary, Sayin, Osman, additional, Aygün, Canan, additional, Ortak, Hüseyin, additional, Yücel, Özlem Eski, additional, Küçüködük, Sükrü, additional, and Beden, Ümit, additional
- Published
- 2013
- Full Text
- View/download PDF
26. Assessment of serum levels of angiogenic factors in dizygotic twin infants with and without retinopathy of prematurity
- Author
-
Demir, Selim, primary, Ortak, Hüseyin, additional, Aygün, Canan, additional, Eşki Yücel, Özlem, additional, Erdem Arslanbek, Mukadder, additional, Küçüködük, Şükrü, additional, and Beden, Ümit, additional
- Published
- 2013
- Full Text
- View/download PDF
27. VKORC1 C1173TandVKORC1 G-1639AGene Polymorphisms in Turkish Behçet’s Patients with Ocular and Non-ocular Involvement
- Author
-
Demir, Helin Deniz, primary, Ortak, Hüseyin, additional, Şahin, Şemsettin, additional, Ateş, Ömer, additional, Benli, İsmail, additional, and İnanır, Ahmet, additional
- Published
- 2013
- Full Text
- View/download PDF
28. The Relation Between Keratoconus and Plasma Levels of MMP-2, Zinc, and SOD
- Author
-
Ortak, Hüseyin, primary, Söğüt, Erkan, additional, Taş, Ufuk, additional, Mesci, Cem, additional, and Mendil, Durali, additional
- Published
- 2012
- Full Text
- View/download PDF
29. Severe Conjunctival Foreign Body Reaction Caused by Polyglactin 910 (Vicryl) Suture Material Following Strabismus Surgery.
- Author
-
Demir, Selim, Ortak, Hüseyin, and Alim, Sait
- Abstract
Absorbable suture materials, such as polyglactin 910 (vicryl) sutures, can cause a mild foreign body reaction in the eyes that can last up to 45 days. However, these absorbable suture ties can infrequently cause a severe foreign body reaction that can only heal by removal of the sutures. In this report, we present a case of severe conjunctival foreign body reaction in both eyes of a patient and filamentary keratitis in the patient's left eye caused by the vicryl suture ties after surgery for esotropia. [ABSTRACT FROM AUTHOR]
- Published
- 2014
- Full Text
- View/download PDF
30. VKORC1 C1173T and VKORC1 G-1639A Gene Polymorphisms in Turkish Behçet's Patients with Ocular and Non-ocular Involvement.
- Author
-
Demir, Helin Deniz, Ortak, Hüseyin, Şahin, Şemsettin, Ateş, Ömer, Benli, İsmail, and İnanır, Ahmet
- Subjects
- *
GENETIC polymorphisms , *TURKS , *OCULAR toxicology , *ETIOLOGY of diseases , *BLOOD coagulation factors , *REVERSE transcriptase polymerase chain reaction , *DISEASES - Abstract
Background: Behçet's disease (BD) is a multisystemic vasculitis with unknown etiology. Vitamin K epoxide reductase complex subunit 1 ( VKORC1) is the key enyzme in the formation of active vitamin K that is a cofactor of various coagulation factors. Polymorphisms of the VKORC1 may affect the levels of active forms of vitamin K-dependent coagulation proteins and the tendency to thrombosis. The current study aimed to evaluate the role of VKORC1 gene polymorphisims in ocular and non-ocular Behçet's disease. Methods: VKORC1 C1173T (rs 9934438) and G-1639A (rs 9923231) gene polymorphisms were evaluated by real-time polymerase chain reaction-based DNA analysis. The frequency of alleles and distribution of genotypes were assessed by the chi-squared test. Genotype distribution and Hardy-Weinberg equilibrium were tested with the χ2 test for quality of fit. Results: The distribution of GG, GA and AA and CC, CT, TT genotypes and the frequency of G,A and C,T alleles were not found to be different between patients and controls ( p = 0.5651; p = 0.335 respectively), as well as patients with or without eye involvement ( p = 0.9267; p = 0.384 respectively). Conclusion: VKORC1 polymorphisms seem not to be related with the thrombotic state of systemic and ocular Behçet's disease. [ABSTRACT FROM AUTHOR]
- Published
- 2014
- Full Text
- View/download PDF
31. Evaluation of the Relationship Between Fracture and Bleeding in Head Trauma Patients with Brain Hemorrhage or Fracture.
- Author
-
Taş, Ufuk, Ayan, Murat, Karaman, Tuğba, Başol, Nurşah, Ortak, Hüseyin, Esen, Mehmet, and Başol, Gülşah
- Subjects
HEMORRHAGE diagnosis ,HEAD injury diagnosis ,CEREBRAL hemorrhage ,ACADEMIC medical centers ,EMERGENCY medical services ,EMERGENCY medicine ,PATIENTS ,TRAFFIC accidents ,DIAGNOSIS - Abstract
Copyright of Journal of Academic Emergency Medicine / Akademik Acil Tip Olgu Sunumlari Dergisi is the property of Galenos Yayinevi Tic. LTD. STI and its content may not be copied or emailed to multiple sites or posted to a listserv without the copyright holder's express written permission. However, users may print, download, or email articles for individual use. This abstract may be abridged. No warranty is given about the accuracy of the copy. Users should refer to the original published version of the material for the full abstract. (Copyright applies to all Abstracts.)
- Published
- 2013
- Full Text
- View/download PDF
32. Retinal nerve fiber layer and ganglion cell-inner plexiform layer thickness in children with obesity.
- Author
-
Demir S, Özer S, Alim S, Güneş A, Ortak H, and Yılmaz R
- Abstract
Aim: To evaluate retinal nerve fiber layer (RNFL) thickness analysis of peripapillary optic nerve head (PONH) and macula as well as ganglion cell-inner plexiform layer (GCIPL) thickness in obese children., Methods: Eighty-five children with obesity and 30 controls were included in the study. The thicknesses of the PONH and macula of each subject's right eye were measured by high-resolution spectral-domain optic coherence tomography (OCT)., Results: The RNFL thicknesses of central macular and PONH were similar between the groups (all P>0.05). The GCIPL thickness was also similar between the groups. However, the RNFL thickness of temporal outer macula were 261.7±13.7 and 268.9±14.3 µm for the obesity and the control group, respectively (P=0.034)., Conclusion: Obesity may cause a reduction in temporal outer macular RNFL thickness.
- Published
- 2016
- Full Text
- View/download PDF
Catalog
Discovery Service for Jio Institute Digital Library
For full access to our library's resources, please sign in.