20 results on '"Korunur Engiz, Begüm"'
Search Results
2. Güven Bölgesi Çerçevesi Tekniği ile MIMO Anten Dizisi Optimizasyonu ve SAR Hesaplaması
- Author
-
KORUNUR ENGİZ, Begüm and TURGUT, Ahmet
- Subjects
Engineering ,MIMO,Antenna Array,5G,Trust Region Framework,Specific Absorbtion Rate ,Mühendislik ,MIMO,Anten Dizisi,5. Nesil,Güven Bölgesi Çerçevesi,Özgül Soğurma Oranı - Abstract
In this study, an antenna array operating in the sub-6 GHz spectrum (LTE bands 42/43 and LTE band 46) for multiple-input multiple- output (MIMO) applications on 5G smartphones was optimized and the specific absorption rate (SAR) values have been calculated. Antenna resized using Trust Region Framework Optimization. With the new antenna dimensions obtained, bandwidths at -6 dB were achieved with values closer to LTE 42/43 and LTE 46 bandwidths. The specific absorption rate (SAR) values were calculated using the antenna array whose s-parameters were optimized and computational adult male, adult female and child models through simulations; age, gender and tissue related differences were determined. SAR calculations were performed separately for each antenna element at 3600 MHz and 5537.5 MHz frequencies, and the SAR values in the entire head region, brain, skin and bone tissues were compared. The highest SAR(10g) values in the entire head region at 3600 MHz were calculated as 1.7 W/kg, 1.19 W/kg and 0.39 W/kg for the child, adult male and adult female models, respectively. At the frequency of 5537.5 MHz, the highest SAR(10g) value is 0.81 W/kg for adult men and women, while this value is 0.67 W/kg for the child model. The SAR(10g) values for brain, skin and bone tissues vary between 0.26-1.7 W/kg, 0.30-1.7 W/kg and 0.39-1.7 W/kg, respectively., Bu çalışmada, 5. nesil akıllı telefonlarda çoklu giriş çoklu çıkış (multiple-input multiple-output, MIMO) uygulamalar için 6 GHz altı spektrumda (LTE bantları 42/43 ve LTE bandı 46) çalışan bir anten dizisi optimize edilerek özgül soğurma oranı (Specific Absorbtion Rate, SAR) değerleri hesaplanmıştır. Güven bölgesi Çerçevesi Optimizasyonu (Trust Region Framework) kullanılarak anten yeniden boyutlandırılmıştır. Elde edilen yeni anten boyutlarıyla, -6 dB’deki bant genişlikleri, LTE 42/43 ve LTE 46 bant genişliklerine daha yakın değerlerle elde edilmiştir. S-parametrelerinde gerekli iyileştirmeler yapılan 10’lu anten dizisi ve hesaplamalı yetişkin erkek, yetişkin kadın ve çocuk modelleri kullanılarak, özgül soğurma oranı (Specific Absorbtion Rate, SAR) değerleri benzetimlerle hesaplanmış; yaş, cinsiyet ve doku kaynaklı farklılıklar belirlenmiştir. SAR hesaplamaları 3600 MHz ve 5537.5 MHz frekanslarında, her bir anten elemanı için ayrı ayrı gerçekleştirilerek, tüm kafa bölgesinde, beyin, deri ve kemik dokularında oluşan SAR değerlerinin karşılaştırması yapılmıştır. 3600 MHz frekansında tüm kafa bölgesinde oluşan en yüksek SAR(10g) değerleri sırasıyla çocuk, yetişkin erkek ve yetişkin kadın modelleri için 1.7 W/kg, 1.19 W/kg ve 0.39 W/kg olarak hesaplanmıştır. 5537.5 MHz frekansında ise, en yüksek SAR(10g) değeri yetişkin kadın ve erkek için 0.81 W/kg iken bu değer çocuk modeli için 0.67 W/kg’dır. Beyin, deri ve kemik dokuları için ise SAR(10g) değerleri sırasıyla 0.26-1.7 W/kg, 0.30-1.7 W/kg ve 0.39-1.7 W/kg arasında değişmektedir.
- Published
- 2021
3. A Brief Review of Path Loss Models for mmWave Channels
- Author
-
HAMDAN, Nermin, primary and KORUNUR ENGİZ, Begüm, additional
- Published
- 2021
- Full Text
- View/download PDF
4. The effect of 4.5 G (LTE Advanced-Pro network) mobile phone radiation on the optic nerve
- Author
-
Özdemir, Erkin, primary, Çömelekoğlu, Ülkü, additional, Degirmenci, Evren, additional, Bayrak, Gülsen, additional, Yildirim, Metin, additional, Ergenoglu, Tolgay, additional, Coşkun Yılmaz, Banu, additional, Korunur Engiz, Begüm, additional, Yalin, Serap, additional, Koyuncu, Dilan Deniz, additional, and Ozbay, Erkan, additional
- Published
- 2021
- Full Text
- View/download PDF
5. Spectrum Occupancy Measurements in Cellular Frequency Band in Samsun
- Author
-
KORUNUR ENGİZ, Begüm, primary and RAJAB, Yousif Ali Rajab, additional
- Published
- 2021
- Full Text
- View/download PDF
6. Ameliorative effects of paricalcitol against 1800-MHz mobile phone radiation-induced skin damage in rats
- Author
-
Aktas, Savas, primary, Comelekoglu, Ulku, additional, Demirbag, Burcu, additional, Kibar, Deniz, additional, Uzun, Cosar, additional, Yildirim, Metin, additional, Ozdemir, Erkin, additional, Korunur Engiz, Begüm, additional, Sogut, Fatma, additional, Akar, Aysegül, additional, and Yalin, Serap, additional
- Published
- 2019
- Full Text
- View/download PDF
7. Ev Ortamında Maruz Kalınan Baz İstasyonu Kaynaklı Elektrik Alan Şiddetinin İzlenmesi Ve Değerlendirilmesi
- Author
-
KORUNUR ENGİZ, Begüm and KURNAZ, Çetin
- Subjects
Elektromanyetik alan ,Elektrik alan şiddeti (E) ,Uzun süreli E ölçümü ,Baz istasyonu ,PMM-8053 - Abstract
In parallel with rapid development in technology, cellular systems and therefore base stations have begun to take up more space in our daily lives. Because each base station is an electromagnetic field (EMF) source, the increase in base stations has resulted in an increase of EMF levels in the medium. Long term EMF measurementsdue to base stations and evaluationof them is very important especially in terms of human health.In this study, to determine the exposed EMF levels;a day long measurements were performed at two different home environment where line of sight paths exist.Measurements were taken using PMM-8053 EMF meter by which total EMF can be measured within the band 100 kHz3 GHz.Measurement results show that emitted EMF levels vary substantiallydepending on the base station usage density. Additionally the maximum average electric field strength is below the limits determined by ICTA.In order to analyze the day long measurements more precisely, the day was subdivided into for specific interval as morning, afternoon, evening and night. It is seen from the analysis that afternoon electric field strength levels are significantly higher than night electric field strength levels. At the final stage of the study, the change in daily electric field strength levels is modelled using smoothed and non-smoothed data, an increment in modelling accuracy was achieved with smoothing. Teknolojik gelişmelerin paralelinde hücresel sistemler ve temel yapı taşı olan baz istasyonları günlük hayatımızda her geçen gün daha fazla yer almaya başlamıştır. Her baz istasyonu bir elektromanyetik alan (EMA) kaynağı olduğundan, baz istasyonlarındaki bu artış ortamdaki EMA seviyelerinin de artmasına neden olmaktadır. Baz istasyonlarından kaynaklı EMA seviyelerininuzun süreli ölçülmesi ve değerlendirilmesi özellikle insan sağlığı açısından büyük önem taşımaktadır. Bu çalışmada baz istasyonunu doğrudan gören farklı iki ev ortamındabir gün boyunca EMA ölçümleri alınmıştır. Ölçümlerde 100kHz -3GHz frekans bandındaki toplam EMA seviyesini ölçebilen PMM-8053 EMA ölçer kullanılmıştır. Ölçüm sonuçları baz istasyonu kaynaklı EMA değerinin gün içinde baz istasyonu kullanım yoğunluğuna bağlı olarak büyük oranda değiştiğini göstermiştir. Ölçüm sonuçlarından;en yüksek ortalama elektrik alan şiddetininBTK tarafından belirlenen limit değerlerin altında olduğu belirlenmiştir. Elektrik alan şiddetinin günlükdeğişimini daha detaylı inceleyebilmek içingün;sabah, öğlen, akşam ve gece olmak üzere dört farklı zaman dilimine ayrılmıştır. Değerlendirmeler öğlen saatlerinde ölçülen elektrik alan şiddetinin gece saatlerinde kaydedilenlere görebelirgin derecede yüksek olduğunu göstermiştir. Çalışmanın son aşamasında ise elektrik alan şiddetinin gün içindeki değişimi yumuşatma işlemi varken ve yokken modellenmiş; yumuşatma işleminin oluşturulan modelin doğruluğunu arttırdığı belirlenmiştir.
- Published
- 2018
8. EV ORTAMINDA MARUZ KALINAN BAZ İSTASYONU KAYNAKLI ELEKTRİK ALAN ŞİDDETİNİN İZLENMESİ VE DEĞERLENDİRİLMESİ
- Author
-
KORUNUR ENGİZ, Begüm and KURNAZ, Çetin
- Subjects
Elektromanyetik alan,Elektrik alan şiddeti (E),Uzun süreli E ölçümü,Baz istasyonu,PMM-8053 - Abstract
Teknolojik gelişmelerin paralelinde hücresel sistemler ve temel yapı taşı olan baz istasyonları günlük hayatımızda her geçen gün daha fazla yer almaya başlamıştır. Her baz istasyonu bir elektromanyetik alan (EMA) kaynağı olduğundan, baz istasyonlarındaki bu artış ortamdaki EMA seviyelerinin de artmasına neden olmaktadır. Baz istasyonlarından kaynaklı EMA seviyelerininuzun süreli ölçülmesi ve değerlendirilmesi özellikle insan sağlığı açısından büyük önem taşımaktadır. Bu çalışmada baz istasyonunu doğrudan gören farklı iki ev ortamındabir gün boyunca EMA ölçümleri alınmıştır. Ölçümlerde 100kHz -3GHz frekans bandındaki toplam EMA seviyesini ölçebilen PMM-8053 EMA ölçer kullanılmıştır. Ölçüm sonuçları baz istasyonu kaynaklı EMA değerinin gün içinde baz istasyonu kullanım yoğunluğuna bağlı olarak büyük oranda değiştiğini göstermiştir. Ölçüm sonuçlarından;en yüksek ortalama elektrik alan şiddetininBTK tarafından belirlenen limit değerlerin altında olduğu belirlenmiştir. Elektrik alan şiddetinin günlükdeğişimini daha detaylı inceleyebilmek içingün;sabah, öğlen, akşam ve gece olmak üzere dört farklı zaman dilimine ayrılmıştır. Değerlendirmeler öğlen saatlerinde ölçülen elektrik alan şiddetinin gece saatlerinde kaydedilenlere görebelirgin derecede yüksek olduğunu göstermiştir. Çalışmanın son aşamasında ise elektrik alan şiddetinin gün içindeki değişimi yumuşatma işlemi varken ve yokken modellenmiş; yumuşatma işleminin oluşturulan modelin doğruluğunu arttırdığı belirlenmiştir.
- Published
- 2017
9. MONITORING AND ASSESSMENTOF ELECTRIC FIELD STRENGTH DUE TO BASE STATIONS IN THE HOME ENVIRONMENT
- Author
-
Korunur Engiz, Begüm, primary and Kurnaz, Çetin, additional
- Published
- 2018
- Full Text
- View/download PDF
10. Elektrik alan seviyeleri ve halk sağlığı açısından değerlendirilmesi: Samsun şehir merkezi örneği
- Author
-
Korunur Engiz, Begüm, primary
- Published
- 2018
- Full Text
- View/download PDF
11. A novel empirical SIR-to-CQI mapping rule for DC-HSDPA systems
- Author
-
KURNAZ, Çetin, primary, KORUNUR ENGİZ, Begüm, additional, and ESENALP, Murat Oğuz, additional
- Published
- 2017
- Full Text
- View/download PDF
12. Comparison of Signal Strengths of 2G/3G/4G Services on a University Campus
- Author
-
Korunur Engiz, Begüm, primary and Kurnaz, Çetin, additional
- Published
- 2016
- Full Text
- View/download PDF
13. Measurement and Evaluation of Electric Field Strength in Samsun City Center
- Author
-
Kurnaz, Çetin, primary and Korunur Engiz, Begüm, additional
- Published
- 2016
- Full Text
- View/download PDF
14. Dikgen frekans bölmeli çoğullama sistemlerinde pilot örüntüsü ile sönümlemeli radyo kanal değişkenlerinin ilişkilendirilmesi
- Author
-
Korunur Engiz, Begüm, Sezgin, Hatice, and Elektrik-Elektronik Mühendisliği Ana Bilim Dalı
- Subjects
Orthogonal frequency division multiplexing ,Elektrik ve Elektronik Mühendisliği ,"null" ,Channel estimation ,Electrical and Electronics Engineering - Abstract
Dikgen frekans bölmeli çoğullama (DFBÇ) yüksek veri iletim hızına olanak tanıması, frekans seçici sönümlenmeye ve semboller arası girişime dayanıklı olması nedeniyle kablosuz iletişim sistemlerinde sıklıkla kullanılmaktadır. DFBÇ sisteminde çok yollu sönümlenmenin etkisinin azaltılması ve başarımın iyileştirilmesi için kanal kestirimi yapılmalıdır. Kanalın zaman ve frekans düzlemindeki özellikleri iyi bir biçimde kestirilirse gönderilen bitler doğru algılanır ve bit hata oranı azalır. Kanal kestirim algoritmaları pilot tabanlı ve kör algoritmalar olarak iki gruba ayrılabilir. Pilot tabanlı kanal kestiriminde alınan sinyalin istatistiksel özelliklerinin bilinmesine gerek olmadığından daha etkin bir yöntemdir. Sistem başarımı ile kullanılacak pilot sayısı arasında bir ödünleşim vardır. Bu nedenle sistem başarımını arttırmak için kanalın sönümlenme özelliklerine uygun pilot örüntüsünün kullanılması gereklidir.Bu tezde kanal durum bilgisi iki boyutlu pilot tabanlı kanal kestirimi kullanılarak belirlendi. DFBÇ sisteminde kanal kestirimi başarımına; pilot aralığının ve örüntüsünün etkisi incelendi. Farklı zaman ve frekans seçicilikli kanallar için frekans ve zaman yönünde kanal kestirim ortalama karesel hatasını en küçük yapan en uygun pilot aralığı analitik ve benzetimsel olarak belirlendi. En uygun pilot yerleşimini kullanmanın bit yanılgı oranını özellikle yüksek zaman ve frekans seçicilikli kanal durumunda oldukça düşürdüğü gözlendi. Zaman ve frekans yönünde en uygun pilot aralığını en iyi biçimde ifade etmek için; kanalın etkin gecikmesi, Doppler frekansı, tutarlı bant genişliği ve tutarlı zaman aralığı değişkenlerinden hangisinin kullanılabileceği incelendi. Sonuçlardan, bu aralıkları en iyi ifade eden kanal değişkenlerinin 0,9 ilinti katsayılı tutarlı zaman aralığı ve tutarlı bant genişliği olduğu görüldü. Deneysel sonuçlar kullanılarak hata karelerinin ortalamasının karekökünü en az yapan bir matematiksel ifade elde edildi. Böyle bir ilişki ile en uygun pilot yoğunluğu, karmaşık hesaplamalara gerek duyulmaksızın kolaylıkla belirlendi. Orthogonal Frequency Division Multiplexing (OFDM) has been applied widely in wireless communication systems for major advantages such as high data rate transmission capability, ability to combat frequency selective fading and inter symbol interference. In OFDM systems in order to overcome multipath fading, and increase system performance channel estimation must be performed. If time and frequency dispersive characteristics of channel are known the original bits can be recovered correctly thus bit error rate is reduced. Channel estimation methods can be grouped into two categories as pilot based and blind. Since pilot based channel estimation does not require statistical knowledge of received signal it is more effectual. There is a tradeoff between the number of pilot symbols and system performance. Therefore to increase system performance proper pilot pattern should be chosen considering channels selectivity type. In this thesis, channel state information is determined by using two dimensional pilot based channel estimation. The effect of pilot interval and pattern on OFDM system channel estimation performance is investigated. The analytical and simulated optimum pilot symbol interval that yield the minimum channel estimation mean squared error in frequency and time direction are determined for different time and frequency selective channels. It is observed that using the optimum pilot placement lowers bit error rate significantly especially in case of high time and frequency selectivity. In order to define the optimum pilot symbol interval in frequency and time direction in terms of channel parameters; channels' rms delay spread, Doppler frequency, coherence bandwidth and time are used. It is seen from the results that these intervals can be related best with coherence time and coherence bandwidth at 0,9 correlation. A mathematical expression that gives the minimum root mean squared error is obtained by using empirical results. Therefore with the use of this relationship the optimum pilot density is determined easily with reduced computational complexity. 118
- Published
- 2013
15. 4.kuşak telsiz iletişim sistemleri için radyo kanalı yayınım özelliklerinin incelenmesi
- Author
-
Korunur Engiz, Begüm, Gökalp Clarke, Hülya, and Diğer
- Subjects
Elektrik ve Elektronik Mühendisliği ,Electrical and Electronics Engineering - Abstract
i4.KUŞAK TELS Z LET Ş M S STEMLER Ç N RADYO KANALIYAYINIM ÖZELL KLER N N NCELENMESÖZET4. kuşak telsiz iletişim sistemlerinin yüksek veri hızlarında kaliteli iletişimsağlayabilmesi için kullanılacak çoklu erişim yönteminin seçimi önemlidir. Frekansbandının verimli kullanımı daha yüksek hızlarda iletişim sağlanmasına olanak tanır.Kanalın frekans seçici özelliğini belirlemek için kanalın tutarlı bant genişliğininbilinmesi gerekir.4.kuşak telsiz iletişim sistemleri için radyo kanalı yayınım özelliklerini incelemekiçin sürekli dalga frekans modülasyonunu kullanan kanal sondalama cihazlarıyla eldeedilen veriler kullanılmıştır. Kanalın ortalama yankı güç profili ve kanalın zamanladeğişen geçiş işlevi hesaplanmıştır. Verilerden kanalın frekans ilinti fonksiyonları eldeedilmiştir. Kanalın tutarlı bant genişlikleri 0.5, 0.75, 0.9 ilinti katsayıları içinhesaplanmıştır. Elde edilen BT(0.5) BT(0.75) ve BT(0.9) değerleri modelleme aşamasındakullanılmak üzere saklanmıştır.Bir sonraki aşamada, BT(0.5) BT(0.75) ve BT(0.9) ile yankı gecikme dağılımının etkindeğeri Ïetkin arasındaki ilişki incelenmiştir. Frekans ilinti fonksiyonlarını hesaplamakiçin iki yöntem kullanılmıştır. Bu yöntemlerden birinde kanalın yankı güç profilinehızlı Fourier dönüşümü uygulanmış diğerinde ise kanalın zamanla değişen geçişişlevindeki ayrık frekanslar arasındaki ilinti hesaplamıştır. Bu frekans ilintifonksiyonlarından kanalın tutarlı bant genişliği elde edilmiştir. Modelleme aşamasındaortalama yankı güç profillerine hızlı Fourier dönüşümü uygulanarak elde edilen tutarlıbant genişliği değerleri kullanılmıştır. Frekans ilinti fonksiyonuna hareketmesafesinin, gürültünün ve eş zamanlamanın [1] etkisi olduğu saptanmıştır.Anahtar kelimeler: 4.Kuşak sistemler, Kanal sondalama teknikleri, Tutarlı bantgenişliği iiINVESTIGATION OF RADIO CHANNELS PROPAGATIONCHARACTERISTICS FOR 4.GENERATION RADIO TRANSMISSIONSYSTEMSABSTRACTSelection of the multiple access scheme is very important in order to achievegood quality at higher data transmission rates of the fourth generation radiotransmission systems. Efficient usage of the frequency band provides high speedcommunication. It is essential to know coherence bandwidth in order to determinechannel frequency selectivity.Data obtained with radio propagation channel sounder that used frequencymodulated continuous wave was used to investigate propagation properties of radiochannel for the fourth generation mobile communication systems. Average powerdelay profiles and time-variant transfer function of the channel was calculated.Frequency correlation functions were extracted from the data. Coherence bandwidthof the channel was calculated for correlation coefficients of 0.5, 0.75, and 0.9.Calculated BC(0.5), BC(0.75) and BC(0.9) values were saved to be used in modeling.In the next stage, relationship between BC(0.5), BC(0.75) and BC(0.9) values and rms-delay spread value was investigated. Two methods were used to find the frequencycorrelation function. In one of the methods fast Fourier transform was applied topower delay profile of the channel and in the other method the correlation coefficientsof discrete frequencies of the time-variant channel transfer function were calculated.The coherence bandwidth of the channel was extracted from these frequencycorrelation functions. The coherence bandwidth values that were calculated byperforming fast Fourier transform on the average power delay profiles was used formodeling. It is determined that distance traveled during the channel sampling period,noise and synchronization [1] have an effect on the frequency correlation function.Key Words: 4th Generation Systems, Channel Sounding Techniques, CoherenceBandwidth 90
- Published
- 2007
16. Spectrum Occupancy Measurements in Cellular Frequency Band in Samsun
- Author
-
Yousif Ali Rajab Rajab, Begum Korunur Engiz, OMÜ, Mühendislik Fakültesi, Elektrik-Elektronik Mühendisliği Bölümü, Engiz, Begüm Korunur, and Korunur Engiz, Begüm
- Subjects
Physics ,Engineering, Electrical and Electronic ,energy detecting technique ,Building and Construction ,Mühendislik, Elektrik ve Elektronik ,Spectrum occupancy ,Computational physics ,Cognitive radio ,spectrum occupancy measurement ,Average Spectrum Occupancy Technique,Cognitive Radio,Energy Detecting Technique,Spectrum Occupancy Measurement ,average spectrum occupancy technique ,Cellular frequencies ,cognitive radio ,Electrical and Electronic Engineering - Abstract
In this study, available spectrum parts in GSM900, LTE800, LTE900, GSM1800, LTE1800, UMTS2100 and LTE2600 were determined. The measurement campaigns were performed at 115 different locations in Samsun city center at the most active time of a day using RF Explorer 6G Combo analyzer device. The spectrum utilization rates were determined using energy detection technique (EDT), and average spectrum occupancy technique (ASOT). The thresholds were chosen manually as -40, -45, -50, -55, -60, -65, -70, -75 dBm, and as 10-dB above the noise floor, as recommended by International Telecommunication Union (ITU), and spectrum utilization was evaluated through EDT and ASOT. Obtained results show that at most of the measurement locations spectrum occupancy percentages calculated via EDT and ASOT very close to each other. Based on the results UMTS2100 band showed the highest average spectrum occupancy i.e. 33.91% and the overall average spectrum occupancy rate was found to 22.72%. Additionally, at 50% of the measurement locations occupancy percentage was below 33% for all services. The average occupancy over GSM900 band was between 0,87% - 66.61% according to the predetermined threshold. It was also found that the bands LTE1800 and LTE2600 were mostly occupied for the thresholds below -60 dBm whereas the measured spectrum was mostly vacant for -40 dBm. This led us to infer that there is a great potential for share some of UHF band for cognitive radio applications and future 5G systems.
- Published
- 2021
17. Bir hız kontrol sisteminin yazılım ve donanım gerçeklemesi
- Author
-
Bashir, Rakan Hussein, Korunur Engiz, Begüm, and Elektrik-Elektronik Mühendisliği Ana Bilim Dalı
- Subjects
Electronic speed control system ,Elektrik ve Elektronik Mühendisliği ,Arduino activities ,Electrical and Electronics Engineering - Abstract
Aşırı hız, karayolu güvenliğini tehlikeye sokan, kazalara, yaralanmalara, kamu malının zarar görmesine ve hatta ölümlere neden olan önemli güvenlik kaygılarından biridir. Bu nedenle, aşırı hızın önlenmesi ve bununla mücadele edilmesi için yetkililerin gerekli önlemleri alması ve kontrolleri yapması oldukça önemlidir. Bu tez çalışmasında, MATLAB, Localhost, MySQL, XAMPP, Arduino Uno ve ultrasonik sensör kullanılarak bir prototip hız kontrol sistemi tasarlanmıştır. Bu sistem, araç hızını belirleme ve plaka tanıma olmak üzere iki temel bölümden oluşmaktadır. Sistem, ambulans gibi geçiş üstünlüğü olan araçları belirleyerek eğer görevli ise hız ihlali yapması durumunda bile ceza muafiyeti sağlama özelliğine sahiptir. Sistem ayrıca, hız sınırını aşmak üzere olan sürücülere doğrudan ve otomatik olarak bir mesaj göndererek uyaracak şekilde tasarlanmıştır. Hız limitinin aşılması durumunda sistem araç ve araç plakasının fotoğrafını çekerek, bu fotoğraf ile araca ve ihlale ilişkin ayrıntılı bilgiler de gerektiğinde yetkililere sunulmak üzere kanıt olarak kayıt altına almaktadır. Sistemin başarımı farklı senaryolar altında test edilerek belirlenmiştir. Sonuçlardan, sistemin ceza muafiyeti olan ve geçiş üstünlüğü olan araçları ve plakalarını yüksek doğrulukla belirlediği, belirlenen plakaları veri tabanında kayıtlı olanlarla doğru bir biçimde karşılaştırabildiği görülmüştür. Tasarlanan prototip hız kontrol sisteminin kullanılması ile hız tespiti sensörler aracılığıyla kolay ve ucuz bir şekilde yapılabilir. Bu nedenle bu sistem programlama ve elektronik öğrencileri için temel eğitim seti olarak, ayrıca okullarda, kampüslerde veya sitelerde hız izleme sistemi olarak da kullanılabilir. Road safety is a concern of all authorities. One of the most important safety concerns is excessive speed which results in accidents, injuries, and death annually, as well as damage in public property. Therefore, the imposition of automatic speed is essential and important in the municipality's arsenal to prevent and combat excessive speed. In this thesis, a prototype speed control system is designed by using MATLAB, Localhost, MySQL, XAMPP, Arduino Uno and Ultrasonic Sensor. This system has the ability to determine the speed of the vehicles using an ultrasonic sensor, exclude ambulances from maximum speed limitations, given immunity to any car required according to their license plate. Therefore provide security and safety by having the ability to track cars. The system also has the ability to warn the drivers who may exceed the speed limit by sending a message directly and automatically. If the vehicle exceeds the predefined speed, the system will take a digital image of the vehicle and the license plate. The image taken will be presented as a guide to the competent authorities as evidence of the speed violation. In order to test the performance of the designed system several tests were performed for different scenarios. It is seen from the results that the systems were able to distinguish the cars whether they have immunity or not, and the license plates of the vehicles were determined with high accuracy. License plates of the cars were compared with the ones in the database to determine the ones with speed limit exemptions. By using this prototype speed control system, speed monitoring can be done through sensors, in easy and cheaper way. Therefore the system can be used as basic teaching set for programming and electronic students, and also as a speed monitoring kit in schools, campuses or sites. 82
- Published
- 2019
18. Samsun ili hücresel sistem frekans bantları doluluk oranının belirlenmesi
- Author
-
Rajab, Yousif Ali Rajab, Korunur Engiz, Begüm, and Elektrik-Elektronik Mühendisliği Ana Bilim Dalı
- Subjects
Elektrik ve Elektronik Mühendisliği ,Spectrum ,Electrical and Electronics Engineering ,Spectrum analysis - Abstract
Bu tez çalışmasında GSM900, LTE800, LTE900, GSM1800, LTE1800, UMTS2001 ve LTE2600 bantlarındaki doluluk oranlarını belirlemek amacıyla Samsun şehir merkezinde 115 farklı konumda günün en yoğun saatlerinde RF Explorer 6G Combo spektrum ölçer kullanılarak spektrum ölçümleri yapılmıştır. Doluluk oranını doğru bir biçimde belirleyebilmek için enerji algılama tekniği (EAT) ve ortalama spektrum doluluk tekniği (OSDT) kullanılmıştır. EAT'da spektrum doluluğu belirlenirken eşik değerler -40, -45, -50, -55, -60, -65, -70, -75 dBm olarak seçilmiş, OSDT'de ise eşik değer olarak Uluslararası Telekomünikasyon Birliği tarafından önerildiği gibi gürültü tabanının 10 dB üzeri seçilmiştir. Sonuçlar incelendiğinde EAT ve OSDT tekniklerinin benzer sonuçlar verdiği görülmüştür. Ölçüm sonuçları ve doluluk hesaplamaları, spektral doluluk oranının -40 dBm için % 8.5, -75 dBm için ise % 82 olduğunu göstermektedir. Sonuç olarak, GSM900 bandının -75 dBm için neredeyse tamamen dolu olduğu sonucuna varılabilir. UMTS2100 bandında, spektral doluluk -40 dBm için yaklaşık % 1.9 iken -75 dBm için % 69.33'tür. LTE1800 için doluluk ortalaması -40 dBm ve -75 dBm için % 0.06 - % 69.9 arasındadır. GSM1800'de spektral doluluk oranı -40 dBm için % 1.4 ve -75 dBm için % 65.2'dir. LTE900 için doluluk oranı -40 dBm için yaklaşık % 1.3 iken -75 dBm için % 83.4'tür. LTE800 bandı için doluluk ortalaması -40 dBm için % 4.5 ve -75 dBm için % 81.4'tür. LTE2600 bandı ise -40 dBm'de tamamen boş iken, -55 dBm'de ve -75 dBm'de doluluk oranları sırasıyla % 0.45 ve % 19.81'dir. Bu çalışmanın sonuçlarına göre, gelecek nesil 5G sistemleri için, bilişsel radyo uygulamalarında bazı UHF bantlarının büyük bir potansiyel olduğu belirlenmiştir.Anahtar Kelimeler: bilişsel radyo; RF explorer, Enerji algılama tekniği, ortalama spektrum doluluk tekniği In this thesis, unused spectrum holes in GSM900, LTE800, LTE900, GSM1800, LTE1800, UMTS2100 and LTE2600 were determined. The measurements were performed at 115 different locations in Samsun city center at the busiest time of a day using RF Explorer 6G Combo analyzer device. In order to determine the spectrum occupancy percentages accurately, energy detection technique (EDT), and average spectrum occupancy (ASO) techniques were used. The thresholds were chosen as manually as -40 dBm, -45 dBm, -50 dBm, -55 dBm, -60 dBm, -65 dBm, -70 dBm, -75 dBm for EDT. For ASO the threshold was chosen as 10-dB above the noise floor, as recommended by International Telecommunication Union (ITU). Obtained results show that EDT and ASO methods gave similar results. in GSM900 band, the measurement results, and occupancy calculations show that the spectral occupancy is about 8.5% for -40 dBm while 82% for -75 dBm. It can be also concluded from the results that, GSM900 band is almost completely occupied for -75 dBm. In UMTS2100 band, the spectral occupancy is about 1.9% for -40 dBm while 69.33% for -75 dBm. For LTE1800 the occupancy average is between 0.06% -69.9% for -40 dBm and -75 dBm. In GSM1800 the spectral occupancy is 1.4% - 65.2% for -40 dBm and -75 dBm. For LTE900 the spectral occupancy is about 1.3% for -40 dBm while 83.4% for -75 dBm. While the occupancy average for LTE800 band is 4.5% for -40 dBm. And 81.4% for -75 dBm. LTE2600 band was completely free at -40 dBm and 0,45% at -55 dBm and 19,81% at -75 dBm. This led us to infer that there is a great potential for share some of UHF band for cognitive radio applications and future 5G systems.Key Words: cognitive radio; RF Explorer; Energy Detecting Technique; Average Spectrum Occupancy. 115
- Published
- 2019
19. Baz istasyonu kaynaklı özgül soğurma oranı: Ölçümlerve değerlendirmeler
- Author
-
Turgut, Ahmet, Korunur Engiz, Begüm, and Elektrik-Elektronik Mühendisliği Ana Bilim Dalı
- Subjects
Elektrik ve Elektronik Mühendisliği ,Electrical and Electronics Engineering - Abstract
Özgül Soğurma Oranı olarak anten tasarım sürecinde önemli parametrelerden biridir. Bu yüksek lisans tezinde cep telefonlarından ayrı olarak baz istasyonlarının neden olduğu Özgül Soğurma Oranı değerleri, iki farklı frekansta kullanılan GSM Sinyal Üreteçleri yardımıyla standardlara uygun bir SAR laboratuvarında yapılan ölçümlerle elde edilmitir. Bu laboratuvarın çalışma şekli ve ortam koşullarından standardlarla birlikte ayrıntılı bir şekilde bahsedilmiştir. CST STUDIO SUITE programında, laboratuvar ortamının benzetimi oluşturularak insan kafa bölgesinde bulunan farklı dokularda, farklı güçlerde oluşan Özgül Soğurma Oranı (SAR) değerleri gözlemlenmiştir. Bu değerler farklı hesaplamalı insan modellerinde tüm kafa bölgesi için ve deri, yağ, kas, beyin, göz dokuları için ayrı ayrı değerlendirilmiştir. Hesaplamalı insan modeli kullanılarak yapılan ölçümler sonrasında canlı denek veya kadavra kullanmaksızın BTK'nın belirlediği Elektrik Alan sınırlarının altında veya üzerindeki maruz kalma durumları SAR değeri açısından yapılan kıyaslamalarla değerlendirilmiştir. The specific absorption rate is one of the important parameters in the antenna design process. In this master thesis, specific absorption rate values which are caused by base stations separately from mobile phones were obtained by measurements made in a SAR laboratory according to standards with the help of GSM Signal Generators usedin two different frequencies. The working conditions of this laboratory and the environmental conditions are discussed in detail together with the standards. In the CST STUDIO SUITE program, simulation of the laboratory environment was performed and specific absorption rate (SAR) values of different strengths were observed in different tissues in the human head region. These values were evaluated separately for whole head region and for skin, fat, muscle, brain and eye tissues in different computational human models. After the measurements made using the computational human model, exposure conditions below or above the boundaries of the Electric Field determined by the ICTA without the use of live subjects or cadavers were evaluated in terms of the SAR value. 148
- Published
- 2019
20. Effect of 2.45 GHz Microwave Radiation on the Inner Ear: A Histopathological Study on 2.45 GHz Microwave Radiation and Cochlea.
- Author
-
Tahir E, Akar Karadayı A, Gülşen Gürgen S, Korunur Engiz B, and Turgut A
- Subjects
- Pregnancy, Male, Female, Rats, Animals, Caspase 3 metabolism, Caspase 3 pharmacology, Caspase 9 pharmacology, Cysteine pharmacology, Cochlea pathology, Apoptosis physiology, Microwaves adverse effects, Ear, Inner
- Abstract
Background: The present study aims to determine the possible low dose-dependent adverse effects of 2.45 GHz microwave exposure and Wi-Fi frequency on the cochlea., Methods: Twelve pregnant female rats (n=12) and their male newborns were exposed to Wi-Fi frequencies with varying electric field values of 0.6, 1.9, 5, 10 V/m, and 15 V/m during the 21-day gestation period and 45 days after birth, except for the control group. Auditory brainstem response testing was performed before exposure and sacrification. After removal of the cochlea, histopathological examination was conducted by immunohistochemistry methods using caspase (cysteine-aspartic proteases, cysteine aspartates, or cysteine-dependent aspartate-directed proteases)-3, -9, and terminal deoxynucleotidyl transferase dUTP nick end labeling (TUNEL). Kruskal-Wallis and Wilcoxon tests and multivariate analysis of variance were used., Results: Auditory brainstem response thresholds in postexposure tests increased statistically significantly at 5 V/m and above doses. When the number of apoptotic cells was compared in immunohistochemistry examination, significant differences were found at 10 V/m and 15 V/m doses (F(5,15)=23.203, P=.001; Pillai's trace=1.912, η2=0.637). As the magnitude of the electric field increased, all histopathological indicators of apoptosis increased. The most significant effect was noted on caspase-9 staining (η2 c9=0.996), followed by caspase-3 (η2 c3=0.991), and TUNEL staining (η2 t=0.801). Caspase-3, caspase-9, and TUNEL-stained cell densities increased directly by increasing the electric field and power values., Conclusion: Apoptosis and immune activity in the cochlea depend on the electric field and power value. Even at low doses, the electromagnetic field in Wi-Fi frequency damages the inner ear and causes apoptosis.
- Published
- 2024
- Full Text
- View/download PDF
Catalog
Discovery Service for Jio Institute Digital Library
For full access to our library's resources, please sign in.