Search

Atıksu arıtma tesislerinin (AAT) çıkış sularının önemli mikrokirletici kaynakları olduğu gözlemlenmiştir. Bu çalışmada Yeşilırmak nehir havzasında yaygın olarak tespit edilen mikrokirleticilerin biyolojik gideriminin, özellikle operasyonel koşulların konvansiyonel biyolojik giderim üzerindeki etkilerinin dikkate alınarak araştırılması amaçlanmıştır. 115Y013 numaralı `Yeşilırmak Havzası Noktasal ve Yayılı Kirlilik Kaynakları Yönetimi Projesi` TÜBİTAK projesinin izleme sonuçlarına göre karbendazim, imidakloprid ve aklonifen pestisitleri bir veya daha fazla örnekleme kampanyasında ilgili Çevresel Kalite Standartlarını (ÇKS) aştığı gözlenmiştir. Bu nedenle karbendazim, imidakloprid ve aklonifen pestisitleri çalışılmak için seçilmiştir. Çamur yaşı ve pestisit konsantrasyonunun giderim performansı üzerindeki etkilerini incelemek için 5 farklı çamur yaşında (3, 8, 10, 20 ve 30 gün) çalıştırılan laboratuvar ölçekli ardaşık kesikli reaktörler kurulmuştur ve pestisit içeren atıksuların KOİ giderim performansı üzerindeki etkileri araştırılmıştır. Ayrıca, bu pestisitlerin, tek tek veya karışım halinde, farklı çamur yaşlarında ve pestisit konsantrasyonlarında (0-400g/L) arıtılabilirliği çalışılmıştır. KOİ giderim verimi tek pestisit ile işletilen reaktörlerde 50 µg/L pestisit ekleninceye kadar belirgin bir şekilde bozulmazken, pestisit karışımı ile çalışan reaktörlerin KOİ giderim verimi her pestisitten 25 µg/L eklenmesinden sonra bozulmuştur. Çamur yaşı ile pestisitlerin giderimi arasında net bir ilişkiye rastlanılamamıştır. Karbendazim ve aklonifen reaktörlere karışım halinde verildiğinde daha yüksek giderim verimleri elde edilmiştir. The effluent of wastewater treatment plants (WWTP) had been shown to be a significant source of micropollutants in surface waters. In this study, the aim was to investigate the biological treatment of commonly found micropollutants in Yeşilırmak river basin, with special emphasis on the effects of operational conditions on their removal in conventional biological WWTPs. Based on the monitoring results of TÜBİTAK project (115Y013) `Management of Point and Diffuse Pollutant Sources in Yeşilırmak River Basin` carbendazim, imidacloprid and aclonifen pesticides were observed to exceed the relevant Environmental Quality Standards (EQSs) in one or more sampling campaign therefore these pesticides were selected to be studied. To study the influence of SRT and pesticide concentration on the overall treatment performance laboratory scale instantaneously fed Sequencing Batch Reactors(SBRs) with 5 different SRTs (3, 8, 10, 20 and 30 days) were operated and the effects of having the pesticides in the influent on the COD removal performance of the reactors were sought. Also, the removals of these pesticides, either individual or in mixture, were studied under different SRTs and influent pesticide concentrations (0-400g/L). COD utilization capacity of the reactors operated with a single pesticide were not disrupted remarkably until introduction of 50 g/L pesticide. However, COD utilization capacity of the reactors operated with mixture of pesticides were disrupted beyond the addition of 25 g/L of each pesticide. There exists no clear correlation between the elimination of pesticides and SRT.Removal efficiencies of aclonifen and carbendazim pesticides were better when the pesticides were spiked as mixture. 179