47 results on '"Koçak, Erhan"'
Search Results
2. Molecular phylogeny of Trissolcus species (Hymenoptera: Scelionidae)
- Author
-
Guz, Nurper, Kocak, Erhan, and Kilincer, Neset
- Published
- 2013
- Full Text
- View/download PDF
3. Batı Akdeniz Bölgesi Domates Güvesi Tuta absoluta (Lepidoptera: Gelechiidae) Popülasyonlarında Endosimbiyont Bakteri Türlerinin Belirlenmesi.
- Author
-
KAVAK, Merve and KOÇAK, Erhan
- Subjects
- *
GELECHIIDAE , *LEPIDOPTERA , *BACTERIA , *SPECIES , *TOMATOES , *RICKETTSIA , *WOLBACHIA - Abstract
Within the scope of the study, a total of 55 tomato leafminer Tuta absoluta (Meyrick) (Lepidoptera: Gelechiidae) individuals were collected from 11 locations in the provinces of Antalya, Muğla, Isparta and Burdur in the Western Mediterranean Region. Wolbachia, Rickettsia and Spiroplasma from endosymbiont bacteria were screened in the insect species in question. The presence and rate of endosymbiont bacteria Wolbachia, Rickettsia and Spiroplasma in these individuals were determined by sequencing from PCR reactions. As a result, it was determined that Rickettsia and Spiroplasma were the first records for T. absoluta in the world and Turkey. Spiroplasma and Rickettsia, which could not be found until now, showed high value in our study. In the region, the presence ratios of Wolbachia, Ricketsia and Spiroplasma were determined as 76.3%, 78.1% and 90.9%, respectively. [ABSTRACT FROM AUTHOR]
- Published
- 2023
- Full Text
- View/download PDF
4. The Influence of Life-Cycle on Phospholipid and Triacylglycerol Fatty Acid Profiles of Aelia rostrata Boheman (Heteroptera: Pentatomidae)
- Author
-
Cakmak, Ozlem, Bashan, Mehmet, and Kocak, Erhan
- Published
- 2008
5. Mortality of Isaria farinosa and Beauveria bassiana on sunn pests Eurygaster integriceps and Eurygaster austriaca
- Author
-
Muştu, Murat, Demirci, Fikret, and Koçak, Erhan
- Published
- 2014
- Full Text
- View/download PDF
6. Note: Evaluating insecticides for the control of overwintered adults ofEurygaster integriceps under field conditions in Turkey
- Author
-
Koçak, Erhan and Babaroğlu, Numan
- Published
- 2006
- Full Text
- View/download PDF
7. Süne (Eurygaster integriceps)’de Wolbachia Varlığı
- Author
-
KOÇAK, Erhan
- Subjects
Agricultural, Engineering ,Mühendislik, Ziraat ,Wolbachia,İlk kayıt,wsp,Eurygaster integriceps,Turkey ,Wolbachia,Endosimbiyont Bakteri - Abstract
Sunn pest Eurygasterintegriceps is the most importantpest of wheat in Turkey and it has distribution in Marmara, SoutheasternAnatolia, Eastern Anatolia and Eastern Mediterranean region. In this study, totally150 pest individuals, 10 males of them from each of 15 provinces (Adıyaman,Ağrı, Bingöl, Bursa, Çanakkale, Diyarbakır, Edirne, Kahramanmaraş, Kırklareli,İçel, Sakarya, Siirt, Sirnak and Tunceli) were collected from the regions. Thepresence and availability rates of the endosymbiont bacterium Wolbachia were determined by modifyingthe wsp primers and by sequencing the obtained PCR reactions. The availability ratesof Wolbachia infection are found tobe on average 85-98% according to the regions. As a result, Wolbachia was found to be common (94.6%)in E. integriceps specimens across thecountry. This is the first study determining the relationship between Sunn pestand Wolbachia in the world., Türkiye'de buğdayın en önemli zararlısı olan süne Eurygaster integriceps ülkemizdeMarmara, Güneydoğu Anadolu, Doğu Anadolu ve Doğu Akdeniz bölgelerinde yayılışgöstermektedir. Çalışma kapsamında bubölgelerde her ilden 10 adet olmak üzere toplam 15 ilden (Adıyaman, Ağrı,Bingöl, Bursa, Çanakkale, Diyarbakır, Edirne, Kahramanmaraş, Kırklareli, İçel,Sakarya, Siirt, Şırnak ve Tunceli) 150 adet erkek süne toplanmıştır. Bubireylerde endosimbiontbakteri olan Wolbachia’nın varlığı vebulunma oranı wsp primerleri modifiyeedilmiş ve elde edilen PCR reaksiyonlarından sekans yapılarak belirlenmiştir. Wolbachia bulunma oranının bölgelerdüzeyinde %85-98 olduğu belirlenmiştir. Sonuç olarak Wolbachia’nın E. integricepstüründe yaygın olarak (%94.6) bulunduğu görülmüştür. Bu çalışma Süne - Wolbachia ilişkisinin araştırıldığıilk çalışmadır.
- Published
- 2019
8. Küçük Kırma Biti Cryptolestes ferrugineus (L.) Popülasyonlarında Endosimbiyont Mikroorganizmaların Belirlenmesi
- Author
-
Koçak, Erhan, primary and Ünal, Hüseyin, additional
- Published
- 2019
- Full Text
- View/download PDF
9. Pirinç Biti Sitophilus oryzae (L.) Popülasyonlarında Endosimbiyont Mikroorganizmaların Belirlenmesi
- Author
-
Koçak, Erhan, primary and Yaman, Mehmet Oğuz, additional
- Published
- 2019
- Full Text
- View/download PDF
10. Pirinç Biti Sitophilus oryzae Popülasyonlarında Wolbachia’nın Belirlenmesi
- Author
-
TÜRKMEN, Kübra and KOÇAK, Erhan
- Subjects
Wolbachia,Endosimbiyont,wsp,Sitophilus oryzae ,Fen ,Science - Abstract
Özet 1 :Sitophilus oryzae(Coleoptera: Curculionidae ) başta mısır olmak üzere tüm hububat çeşitlerindezararlıdır. Hububat danelerinde beslenmeleri sonucunda üründe kalite ve ağırlıkyönünden kayıplar meydana getirir. Endosimbiyont bakteri olan Wolbachia,eklembacaklıların %66’sında tespit edilmiş olup konukçularının üremesi üzerindepartenogenesis, erkek öldürücülük, feminizasyon ve sitoplazmik uyumsuzlukşeklinde üreme bozukluğuna neden olan önemli bir bakteridir. Çalışmada Ege(İzmir, Manisa), İç Anadolu (Ankara, Konya), Karadeniz (Samsun), GüneydoğuAnadolu (Diyarbakır, Şanlıurfa) ve Akdeniz (Adana) bölgelerinden toplam 12lokasyondan S. oryzae popülasyonları toplanmış ve moleküler yöntemlerile Wolbachia varlığı araştırılmıştır. Çalışmada DNA ekstrasyonunutakiben PCR reaksiyonları wsp primerleriyle taranmıştır. Jel görüntülerinegöre, taranan 120 örnekten 118 (%98,33)’inde Wolbachia tespitedilmiştir. Şanlıurfa ve Adana (Çukurköprü)’da %90 oranında, Manisa, İzmir,Ankara (Haymana-Karakeçeli), Diyarbakır, Samsun, Konya (Merkez-Alibeyköy) veAdana (Ceyhan) illerinde ise %100 oranında Wolbachia varlığı tespitedilmiştir. Bu çalışma ülkemizde S. oryzae üzerinde Wolbachiavarlığının belirlendiği ilk çalışmadır.Özet 2 : Sitophilusoryzae(Coleoptera: Curculionidae ) is the harmful insect for grains and especiallyfor corn; as a result of consuming grains, it leads to quality and weight lossin products. Wolbachia, anendosimbiyont bacteria, has been found in %66 of arthropods, and causes variousreproduction disorders including partenogenesis, male lethality, feminisationand cytoplasmic incompatibility. In the present study, S. oryzae populations were collected from 12 locations in Agean region(Izmir and Manisa), Central Anatolia region (Ankara and Konya), Black Sea region(Samsun), South-eastern Anatolia region (Diyarbakir and Şanlıurfa) andMediterranean region (Adana). Existence of Wolbachiawas investigated through molecular methods. Specifically the PCR reactions followingDNA extraction were scanned with Wspprimers. According to gel displays, Wolbachiawas determined in 118 out of 120 samples. In particular, the samples inŞanlıurfa and Adana (Cukurkopru) contained Wolbachiaas 90%, and the samples in Manisa, Izmir, Ankara (Haymana-Karakeceli),Diyarbakir, Samsun, Konya (Merkez-Alibeyköy) and Adana (Ceyhan) infected Wolbachia as 100%. The study is thefirst study on determination of Wolbachiain S. oryzae populations in Turkey.
- Published
- 2019
11. Kocaeli İlindeki Süne Yumurta Parazitoitleri ve Etkinlikleri
- Author
-
ATAK, Şener, UÇKAN, Fevzi, KOÇAK, Erhan, and SOYDABAŞ, Havva Kübra
- Subjects
Biology ,Biyoloji ,Buğday,Kocaeli,Süne,Yumurta Parazitoitleri - Abstract
Eurygaster spp.(Heteroptera: Scutelleridae) mücadelesinde en etkili biyolojik kontrol ajanı yumurtaparazitoitleridir. Kocaeli ilindeki süne yumurta parazitoitleri ve etkinliklerinibelirlemek amacıyla il genelinde 5 farklı ilçedeki 58köyden parazitlenmiş süne yumurta paketleri toplandı. Telenomus chloropus (Thomson,1861) (Hymenoptera: Telenominae),Trissolcus simoni (Mayr, 1879) (Hymenoptera: Scelionidae), Trissolcus grandis (Thomson, 1861) (Hymenoptera:Scelionidae),Gryon sp. (Hymenoptera:Scelionidae) olmaküzere 4 farklı parazitoit türü varlığı teşhis edildi. Kandıra ilçesinde T. grandis, Gebze, İzmit ve Körfezilçelerinde T. chloropus, Derinceilçesinde T. grandis ve T. chloropus türlerinin sayıca yüksekolduğu görüldü. Sadece iki yumurta paketinde T. chloropus ve T. grandistürüne aynı paket içinde rastlandı. Sonuçlar, biyolojik kontrol ajanlarınındoğaya salınımında, ajanın alana adapte olup olamayacağının ve parazitlemegücünün belirlenmesinin gerekli olduğunu göstermektedir
- Published
- 2018
12. Orta Anadolu Bölgesi’nde buğdayda Avrupa Sünesi (Eurygaster maura L. Hemiptera: Scutelleridae)’nin neden olduğu ürün kayıpları ve ekonomik zarar eşiğinin belirlenmesi
- Author
-
ÖZKAN, Mümtaz, BABAROĞLU, Numan Ertuğrul, GÖKDOĞAN, Atilla, KAN, Mustafa, and KOÇAK, Erhan
- Subjects
Fen ,Buğday,Eurygaster maura,Orta Anadolu Bölgesi,süne,ürün kayıpları,ekonomik zarar eşiği ,Science ,Wheat,sunn pest,Eurygaster maura,Central Anatolia Region,crop losses,economic damage threshold - Abstract
This study was carried out to determine economicdamage threshold of sunn pest (Eurygaster maura L. Hemiptera:Scutelleridae) in the field conditions in Central Anatolia Region. Revealing theeconomic damage threshold was based on the damage rate of kernel (rate ofconsume). According to the results, it was determined that there was no damageof dry-heart leaves caused by overwintered adult. Also, it was revealed thatthe white spike damage was too low (0.09) to control this pest. It wasdetermined that the quality losses were occured in lower populations comparedto quantitative losses caused by new generation adults and nymphs. It was foundout that the rate of kernel damage was changed by depending on the pest, numberof kernel and number of kernel in spikes in per square meter. When average of407 spikes in m2, 26 number of kernel in spikes and 3.5% ofdisturbed quality of wheat acceptable upper rate of kernel damage tolerancelimit were taken in the conditions of average climate for many years in CentralAnatolia Region it was determined that the threshold of economic damage wasappropriate as 7 individuals/m2. However, it was concluded that itwould be appropriate to revise the threshold of economic damage only that year,if necessary, by evaluating conditions of climate which effect yield of wheatuntil to control sunn pest., Orta AnadoluBölgesi’nde Süne (Eurygaster maura L. Hemiptera:Scutelleridae)’nin buğdayda meydana getirdiği ürün kayıpları ve mücadelesindeuygulanacak ekonomik zarar eşiğini belirlemek amacıyla doğa koşullarında yürütülençalışmalar sonucunda; kışlamış erginlerin meydana getirdiği kurtboğazızararının görülmediği, akbaşak zararının ise mücadeleye gerek duyulmayacakoranda (0.09) olduğu belirlenmiştir. Nimf ve yeni nesil erginlerin tanedebeslenmesi nedeniyle kalite yönüyle oluşan kayıpların kantite yönüyle oluşankayıplara göre çok daha düşük zararlı yoğunluklarında meydana geldiğisaptanmıştır. Ekonomik zarar eşiğini belirlemek için tanenin zarar görme oranı(emgi oranı) temel alınmış, bu oranın m2’ deki zararlı ve başaksayısı ile başaktaki tane adedine bağlı olarak değiştiği ortaya konmuştur. OrtaAnadolu Bölgesi’nde uzun yıllar ortalama iklim koşullarında m2’ deortalama 407 adet başak, başaktaki tane sayısının 26 adet ve buğdayınkalitesini bozan kabul edilebilir üst emgi oranın da %3.5 olarak alındığında ekonomikzarar eşiğinin 7 adet m-2 nimf olarak alınmasına, ancak sünemücadelesi zamanına kadar buğdayın verimini etkileyen iklim koşulları dadeğerlendirilerek, gerekirse ekonomik zarar eşiğinde o yıla özgü revize yapılmasınınuygun olacağı ortaya konulmuştur.
- Published
- 2017
13. T.C. SÜLEYMAN DEMİREL ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ TÜRKİYE'de PİRİNÇ BİTİ (Sitophilus oryzae, Coleoptera: Curculionidae) POPÜLASYONLARININ MALATHİON ve DELTAMETHRİN'e KARŞI DİRENÇ DURUMUNUN BELİRLENMESİ
- Author
-
Yesir, Nagihan, Danışman Prof, and Koçak, Erhan
- Published
- 2017
- Full Text
- View/download PDF
14. ZW Formülasyonlu Bir İnsektisidin Depolanmış Ürünlerde Bazı Zararlılara Karşı Farklı Yüzeylerdeki Rezidüel Etkisi
- Author
-
KOÇAK, Erhan
- Subjects
Depo zararlıları,Coleoptera,lambda cyhalothrin,chlorpyriphos ethyl - Abstract
Özet 1 :Depolanmış ürün zararlıları ürünlerin kalüte vekantitesini ekonomik olarak düşürmektedir. Zararlılarla mücadelede en etkiliyöntemlerden birisi kimyasal pestisitlerin kullanılmasıdır. İnsektisitetkinliği farklı depo yüzeylerine göre değişebilmektedir. Bu çalışmada ZW (CS +EW) formülasyonlu birinsektisit olan Ladex 350 ZW (Lambda cyhalothrin CS, 250g/l + chlorpyriphos ethyl EW, 100g/l)’ninbeton ve kontrplak gibi farklı yüzeylerdeki rezidüel etkisi, Ankara popülasyonlarıolan buğday biti Sitophilus granarius,ekin kambur biti Rhyzoperta dominica vekırma biti Tribolium confusum‘dabelirlenmiştir. Kontrplak yüzeye 0.2 ml/m2 ve betonyüzeye ise 0.02 ml/m2 dozlarında uygulama yapılmıştır. Kontraplakyüzeyde etki (≥80)S.granarius, R. dominica ve T. confusum için sırasıyla 91, 91 ve 28 gün devam etmişken beton yüzeyde isesırasıyla 120, 120 ve 35 gün olmuştur. Ayrıca, T. confusum’a karşı betonplakada120 gün süreyle ≥80’likbir etki ancak 0.06 ml/m2 dozda elde edilmiştir. Beton plakadailacın knockdown ve rezidüel etkisinin kontrplak yüzeye göre 10 kat daha düşükdozlarda bile daha fazla olduğunu söyleyebiliriz.Özet 2
- Published
- 2016
15. Orta Anadolu Bölgesinde Avrupa Sünesi (Eurygaster maura L.)’nin neden olduğu ürün kayıpları ve ekonomik zarar eşiği üzerinde araştırmalar
- Author
-
BABAROĞLU, Numan Ertuğrul., primary, ÖZKAN, Mümtaz, additional, KAN, Mustafa, additional, and KOÇAK, Erhan, additional
- Published
- 2017
- Full Text
- View/download PDF
16. Determining phosphine resistance in rust red flour beetle, Tribolium castaneum (Herbst.) (Coleoptera : Tenebrionidae) populations from Turkey
- Author
-
KOÇAK, Erhan, SCHLİPALİUS, David, KAUR, Ramandeep, TUCK, Andrew, EBERT, Paul, COLLİNS, Pat, and YILMAZ, Abdullah
- Subjects
fungi ,Buğday,fosfin direnci,Tribolium castaneum,moleküler tanımlama,dihydrolipoamide dehydrogenase,dld ,Wheat,phosphine resistance,Tribolium castaneum,molecular diagnostic,dihydrolipoamide dehydrogenase,dld - Abstract
Fumigation with phosphine gas is the primary method of controlling stored grain pests. In Turkey, phosphine has been used extensively since the 1950’s. Even though high levels of phosphine resistance have been detected in several key stored products pests across the world, it has never been studied in Turkey despite this long history of phosphine use. High-level phosphine resistance has been detected and genetically characterised previously in the rust red flour beetle, Tribolium castaneum in other countries. Since this pest is also a common problem in stored grain environment in Turkey, the current study was undertaken for the first time, to investigate the distribution and strength of phosphine resistance in T.castaneum. Four strains of T. castaneum were tested through bioassays for determining the weak and strong phosphine resistance phenotypes on the basis of the response of adults to discriminating phosphine concentrations of 0.03 mg/L and 0.25 mg/L, for 20 hour exposures respectively. Phenotype testing showed all strains exhibited some level of phosphine resistance with a maximum level of 196 fold. Sequencing and genetic testing of seven field-collected strains showed that all of them carried a strong resistance allele in at the rph2 locus similar to the one previously reported. Our results show that strong resistance to phosphine is common in Turkish strains of T. castaneum., Depolanmış hububattaki zararlılarla mücadeledeki ana yöntem fosfin gazı ile fumigasyondur. Fosfin gazı Türkiye’de 1950’li yıllardan beri yoğun olarak kullanılmaktadır. Fosfinin uzun yıllardan beri depolanmış hububatta kullanımına ve dünyada da pek çok ülkede yüksek seviyelerde fosfin direncinin belirlenmiş olmasına rağmen Türkiye’de bugüne kadar bu konuda herhangi bir çalışma yapılmamıştır. Yüksek seviyelerde fosfin direnci, un biti Tribolium castaneum’da belirlenerek direnç yapısı genetik olarak tanımlanmıştır. Bu zararlı Türkiye’de depolanmış buğdayda yaygın bir zararlı konumunda olduğundan, bu ilk çalışma fosfin direncinin T. castaneum’daki durumunu ve ülkedeki dağılımını ortaya koymak üzere yürütülmüştür. Dört popülasyon, zayıf ve kuvvetli direnç için sırasıyla ayırıcı fosfin konsantrasyonları olan 0.03mg/L ve 0.25mg/L dozları ile 20 saat süreyle uygulama temeline dayanan bioassaylerle test edilmişlerdir. Bu testlerde popülasyonların tümünde direnç olduğu ve direnç oranının 196 kata kadar ulaştığı belirlenmiştir. Yapılan genetik çalışmalar ve sekans, tüm popülasyonların kuvvetli direnç allellerine sahip olduklarını ve bu popülasyonların daha önce literatürde rapor edilenlere benzer olarak rph2 lokusundaki direnç allelini taşıdıklarını göstermiştir. Çalışma sonuçlarımız, T. castaneum’un Türkiye popülasyonlarında fosfine karşı güçlü bir direncin yaygın olduğunu göstermektedir.
- Published
- 2015
17. Türkiye'de Testereli Böcek (Oryzaephilus surinamensis L. Coleoptera, Silvanidae) Popülasyonlarında Endosimbiyont Bakterilerin Moleküler Yöntemlerle Belirlenmesi.
- Author
-
KOÇAK, Erhan and ERTÜRK, Şevki
- Subjects
- *
INSECT pheromones , *INSECT pathogens , *INSECT food , *FOOD portions , *WOLBACHIA , *RICKETTSIA - Abstract
Bacteria constitute the most important members of the insect microbial flora and these microorganisms provide important contributions to the life of insects by creating suitable food for insects, helping food digestion, producing useful enzymes, synthesizing vitamins, nitrogen binding, producing pheromones and competing with insect pathogens. Despite all these beneficial effects, however, there are bacteria that kill, sick, inactivate and control insects. In this study, Oryzaephilus surinamensis L. population was collected from different cereal stores in Turkey. For the first time in our country in this type of insect, Wolbachia sp., for the first time in the world Rickettsia sp. and Spiroplasma sp. endosimbiont bacteria, synthetic primers and PCR method was determined by applying the density. According to this; In Turkey, which is a transmission intensity by 49%; It was found that 28% of these were Wolbachia sp., 14% of Rickettsia sp. and 7% of Spiroplasma sp. [ABSTRACT FROM AUTHOR]
- Published
- 2019
18. Türkiye Hububat Zararl›lar›na Yeni Bir Kay›t: Phorbia securis Tiensuu, 1935 (Diptera, Anthomyiidae)
- Author
-
KOÇAK, Erhan and ÖZDEMİR, Mustafa
- Subjects
Zooloji ,Phorbia securis,Anthomyiidae,Diptera,Türkiye,Hububat,Yeni Kay›t ,Phorbia securis,Anthomyiidae,Diptera,Cereal,New Record,Turkey ,Zoology - Abstract
Phorbia securis Tiensuu, 1935 (Diptera, Anthomyiidae) is a new pest found in the cereal areas of the Thrace region in Turkey. In this paper, its morphology, short biology, hosts and distribution in Turkey are presented., Phorbia securis Tiensuu, 1935 (Diptera, Anthomyiidae), Trakya bölgesi hububat alanlar›ndan Türkiye faunas› için yeni kay›t olarak saptanm›flt›r. Bu makalede, zararl›n›n morfolojisi, k›sa biyolojisi, konukçular› ve Türkiye’deki yay›l›fl› verilmifltir.
- Published
- 2014
19. Türkiye’de Süne (Hemiptera: Scutelleridae: Eurygaster sp.) Yumurta Parazitoidi Trissolcus sp. (Hymenoptera: Scelionidae) Türleri Üzerinde Taksonomik Çalışmalar
- Author
-
KOÇAK, Erhan
- Subjects
Trissolcus,Egg Parasitoid,Taxonomy,Sunn Pest,Turkey ,Zooloji ,Zoology - Abstract
The egg batches with parasitoids of the sunn pest Eurygaster sp. (Hemiptera: Scutelleridae) were collected to determine the egg parasitoid Trissolcus species (Hymenoptera: Scelionidae) of the pest from cereal areas in Turkey. In total, eight Trissolcus species, namely T. simoni Mayr, T. vassilievi Mayr, T. semistriatus Nees, T. grandis Thompson, T. manteroi Kieffer, T. pseudoturesis Rjachovsky, T. rufiventris Mayr and T. djadetshko Rjachovsky, are recognized. T. djadetshko Rjachovsky and T. manteroi Kieffer are new species for the Turkish fauna. The species are described and an identification key is provided.
- Published
- 2014
20. Mortality Effects of Isaria farinosa and Beauveria bassiana on Aelia rostrata Boh. (Hemiptera: Pentatomidae)
- Author
-
MUŞTU, Murat, DEMİRCİ, Fikret, and KOÇAK, Erhan
- Subjects
Aelia rostrata,Beauveria bassiana,Isaria farinosa,entomopatojen - Abstract
The effects of entomopathogenic isolates, Isaria farinosa (Holm.) and Beauveria bassiana (Balsamo) Vuillemin (Sordariomycetes: Hypocreales), were investigated on the adult stages of Aelia rostrata Boh. (Hemiptera: Pentatomidae) under of 70% and 95% relative humidity and with 1x106 and 1x108 conidial concentration (ml-1). These experiments were conducted in a climatic chamber with 27±1°C and 16 h. light and 8 h. darkphotoperiod, and the mortality percentages were determined in the 6th, 9th and 12th days of incubation. The result of experiments showed that both of the entomopathogens were more effective in 95% R.H. and 1x108 conidial concentrations (ml-1). At 70% R.H. and 1x108 conidial concentrations (ml-1), while I. farinosa caused 70% mortality in the 12th day of incubation, B. bassiana caused 100% mortality in the 9th day of incubation. It was concluded that B. bassiana isolate was more effective than I. farinosa isolate on wheat stink bug, A. rostrata
- Published
- 2014
21. Orta Anadolu Bölgesi kışlaklarındaki Eurygaster (Heteroptera: Scutelleridae) türleri
- Author
-
KOÇAK, Erhan and BABAROĞLU, Numan
- Subjects
Eurygaster,yeni kayıt,fauna,Orta Anadolu,Türkiye - Abstract
Bu çalışmada, Türkiye’de buğdaygillerin en önemli zararlısı olan Eurygaster türlerinin Orta Anadolu Bölgesindeki durumunu yeniden değerlendirmek amacıyla Afyon, Aksaray, Ankara, Çankırı, Çorum, Eskişehir, Karaman, Kırıkkale, Kırşehir, Konya, Nevşehir, Sivas ve Yozgat olmak üzere 13 ile ait 36 kışlaktan toplam 4942 birey tanılanmış ve üç tür belirlenmiştir. E. maura (L.) % 93.7 ile baskın tür olup, bunu sırasıyla % 6.2 ile E. austriaca (Schrk.) ve % 0.1 ile E. dilaticollis Dohrn izlemiştir. E. maura sürvey yapılan tüm illerde, E. austriaca Eskişehir, Karaman ve Sivas dışında diğer illerde belirlenmiştir. Sadece Çankırı İlinden elde edilen E. dilaticollis, Orta Anadolu Bölgesi için yeni kayıt niteliğindedir.
- Published
- 2014
22. PHOSPHINE RESISTANCE OF RUSTY GRAIN BEETLE Cryptolestes ferrugineus (Coleoptera: Laemophloeidae) POPULATIONS IN TURKEY.
- Author
-
KOÇAK, Erhan, YILMAZ, Abdullah, ALPKENT, Y. Nazım, and BİLGİNTURAN, Serdar
- Subjects
BEETLES ,PHOSPHINE ,GRAIN ,FOOD crops ,INSECTICIDES - Abstract
Rusty grain beetle Cryptolestes ferrugineus (Coleoptera: Laemophloeidae) is one of the most important pests of stored grains. It is known that long term use of phosphine against the pests causes to resistance development in the pests. In this study, 16 C. ferrugineus populations from grain warehouses of 11 provinces were collected. The resistance to phosphine of the populations was determined by modifying the FAO method to obtain LC50 values. Resistance ratios were calculated by comparing the LC50 values of the populations to the LC50 value of the sensitive population. The C. ferrugineus population obtained from İzmir province died at 36 ppm discriminating dose and LC50 value was calculated as 16.82 ppm/20 hrs. This population was considered susceptible and used in LC50 comparisons to determine the resistance ratios. The LC50 was not calculated for the six populations which died at the discriminating dose. In the 10 populations which LC50 were calculated, resistance ratios were found between 3.0 and 392.6 times. According to the results, phosphine resistance of C. ferrugineus was common and generally high in Turkish populations. [ABSTRACT FROM AUTHOR]
- Published
- 2018
23. Apiaceae familyasından bitkilerin tohumlarında beslenen Graphosoma lineatum L. (Heteroptera, Pentatomidae)’un biyolojik parametreleri ve uygun besin seçimi
- Author
-
KOÇAK, Erhan and BARIŞ, Aydemir
- Subjects
Graphosoma lineatum,Apiaceae,biyoloji,tohum,konukçu seçimi - Abstract
Graphosoma lineatum L. (Heteroptera: Pentatomidae) whichis the suitable host of Sunn pest egg parasitoids Trissolcus (Hymenoptera, Scelionidae) must be reared in laboratory for the parasitoid production. In this research, fecundity, adult lifespans as male and female, preoviposition, oviposition, postoviposition and total generation times, and total nymph development duration of G. lineatum feeding on different plant seeds [Astrodaucus orientalis (L.), Conium maculatum (L.), Daucus carota (L.), Heracleum platytaenium (Boiss.), Pimpinella anisum L. and Torilis arvensis (Huds.)] from Apiaceae were determined. So, the suitable food was tried to determine. Studies were carried out in laboratory under 25±1 °C temperature, 45±5 % RH and 16 hours photoperiod conditions. As the result of study, P. anisum seed was seen most available food, seeds of Astrodaucus orientalis (L.), Daucus carota (L.)and Torilis arvensis (Huds.) were not suitable foods for G. lineatum., Graphosoma lineatum L. (Heteroptera: Pentatomidae) süne yumurta parazitoitleri olan Trissolcus (Hymenoptera, Scelionidae) türlerinin uygun konukçusudur. Bu nedenle parazitoitlerin üretimi için bu türün kitle üretiminin laboratuarda yapılması gerekmektedir. Bu çalışmada, buna yönelik olarak G. lineatum'un Apiaceae familyasından bazı bitkilerin [Astrodaucus orientalis (L.), Conium maculatum (L.) (Baldıran), Daucus carota (L.) (Yabani havuç), Heracleum platytaenium (Boiss.), Pimpinella anisum L. (Anason) ve Torilis arvensis (Huds.)] tohumları üzerinde nimf gelişim süresi ile erginlerin yumurta verimi, preovipozisyon, ovipozisyon, postovipozisyon ve yaşam süresi ile ortalama döl sürelerine bakılmıştır. Böylece, uygun besin saptanmaya çalışılmıştır. Denemeler 25±1 ºC sıcaklık, %45±5 orantılı nem ve 16 saatlik aydınlanma koşullarındaki iklim odasında yürütülmüştür. Çalışma sonucunda P. anisum tohumlarının G. lineatum için en uygun besin olduğu A. orientalis, D. carota ve T. arvensis tohumlarının ise uygun besin olmadığı kanısına varılmıştır.
- Published
- 2009
24. Entomopatojen Funguslar Paecilomyces farinosus ve Beauveria bassiana’nın Kımıl (Aelia rostrata) Üzerine Etkileri
- Author
-
MUŞTU, Murat, DEMİRCİ, FİKRET, and KOÇAK, ERHAN
- Published
- 2009
25. Bazı İnsektisitlerin Kımıl (Aelia rostrata Boh., Het.: Pentatomidae) Yumurta Parazitoiti Trissolcus rufiventris Mayr (Hymenoptera: Scelionidae)’e Etkileri Üzerinde Araştırmalar
- Author
-
KOÇAK, Erhan, KODAN, Münevver, and BABAROĞLU, Numan
- Subjects
Aelia rostrata,Trissolcus rufiventris,insecticide,side effect ,Aelia rostrata,Trissolcus rufiventris,insektisit,yan etki - Abstract
It was tried to determine the effects of the insecticides which are synthetic pyrethroit insecticides alpha-cypermethrin EC and lambda-cyhalothrin CS, and organic phosphated fenthion EC used in chemical control of wheat stink bug Aelia rostrata Boh.(Het.: Pentatomidae), and also standart test insecticide organic phosphated dimethoate EC to egg parasitoid Trissolcus rufiventris Mayr (Hymenoptera: Scelionidae) spraying the parasited eggs, exposing to parasitoid adults to insecticide residue and presenting the sprayed eggs to the adults in the laboratory conditions. It is recorded that T. rufiventris development in the host eggs was not effected and parasitoids reached to adult stage when the insecticides were applied to the three days aged parasited host eggs. However, the eclosion ratios showed differencies and the effects of the insecticides were determined for lambda-cyhalothrin, alphacypermethrin, dimethoate and fenthion as %100.0, %97.3, %0.0 ve %0.0, respectively. The parasitoid adults died in a two hours when they were exposed to insecticide residues at the application ratios. It was also determined that the parasitoid adults showed behavioral resistance to synthetic pyrethroit insecticides., Kımıl mücadelesinde kullanılan sentetik piretroitli insektisitlerden alpha-cypermethrin EC, lambda-cyhalothrin CS ile organik fosfatlılardan fenthion EC ile standart test ilacı olan organik fosfatlı dimethoate EC’nin laboratuvar koşullarında Kımıl (Aelia rostrata Boh., Het.: Pentatomidae) yumurta parazitoiti Trissolcus rufiventris Mayr (Hymenoptera: Scelionidae)’e etkileri; parazitlenmiş yumurtaları ilaçlayarak, erginleri kalıntıya maruz bırakarak ve erginlere insektisitlerle muamele edilmiş yumurtaları sunarak belirlenmiştir. Kımıl yumurtalarında parazitlenmenin 3. gününde insektisitlerin uygulanmasının yumurta içerisinde T. rufiventris’in gelişimini etkilemediği ve parazitoitlerin ergin oldukları görülmüştür. Ancak yumurtadan çıkış oranları farklılık göstermiş olup insektisitlerin parazitoitlerin yumurtadan çıkışına etkileri lambda-cyhalothrin, alpha-cypermethrin, dimethoate ve fenthion için sırasıyla %100.0, %97.3, %0.0 ve %0.0 olarak bulunmuştur. Uygulama dozunda insektisit kalıntılarına maruz bırakılan T. rufiventris erginlerinin ilk 2 saat sonunda öldükleri ve parazitoitlerin sentetik piretroidli insektisitlerle muamele edilmiş kımıl yumurtalarına gelmeyerek davranışsal direnç sergiledikleri kaydedilmiştir.
- Published
- 2008
26. An examination of self-esteem, trait anger and types of expressions as the predictor of loneliness among adolescents
- Author
-
Koçak, Erhan, Çeçen, A. Rezan, Eğitim Bilimleri Anabilim Dalı, and Çukurova Üniversitesi, Sosyal Bilimler Enstitüsü, Eğitim Bilimleri Anabilim Dalı
- Subjects
Self-Esteem ,Adolescent ,Yalnızlık ,Loneliness ,Ergen ,Benlik Saygısı ,Eğitim ve Öğretim ,Öfke ,Education and Training ,Anger - Abstract
Bu araştırmanın amacı, ergenlerde yalnızlığın yordayıcısı olarak Benlik Saygısı ve Sürekli Öfke ve Öfke İfade Tarzlarının (Öfke içe, öfke dışa, öfke kontrol) incelenmesidir.Bu çalışma, 2006-2007 eğitim-öğretim yılında Hatay İli İskenderun İlçesinde bulunan bir Anadolu Lisesi ve bir Genel Lisede toplam 478 öğrenci üzerinde yürütülmüştür. Çalışmaya katılan ergenlerin yaş ortalaması 16.01'dir (Ss=1.22). Araştırmanın verileri ?UCLA Yalnızlık Ölçeği?, ?Sürekli Öfke ve Öfke İfade Ölçeği? ve ?Rosenberg Benlik Saygısı Envanteri? ile toplanmıştır. Veriler SPSS- WINDOWS 11.5 paket programıyla çözümlenmiştir. Sonuçların yorumlanmasında p
- Published
- 2008
27. Bursa ve Yalova İlleri buğday tarlaları ve ağaçlık alanlardaki süne yumurta parazitoit (Hymenoptera: Scelonidae) türleri, bulunma oranları ve popülasyon takibi
- Author
-
ÇETİN, Gürsel, primary, KOÇAK, Erhan, additional, and HANTAŞ, Cemil, additional
- Published
- 2014
- Full Text
- View/download PDF
28. Türkiye'de süne (eurygaster spp) yumurta parazitoidi trissolcus (hymenoptera, scelionidae) türleri üzerinde faunistik ve taksonomik araştırmalar
- Author
-
Koçak, Erhan, Kılınçer, Neşet, and Diğer
- Subjects
Trissolcus ,Ziraat ,Shield bug ,Agriculture ,Egg parasitoids ,Eurygaster ,Plant protection ,Taxonomy - Abstract
ÖZET Doktora Tezi TÜRKİYE'DE SÜNE (EURYGASTER SPP.) YUMURTA PARAZÎTOİDİ TRİSSOLCUS (HYMENOPTERA, SCELİONİDAE) TÜRLERİ ÜZERİNDE FAUNÎSTİK VE TAKSONOMÎK ARAŞTİRMALAR Erhan KOÇAK Ankara Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü Bitki Koruma Anabilim Dalı Danışman : Prof. Dr. Neşet KILINÇER Bu çalışmada, ülkemizde hububatın en önemli zararlısı konumunda olan Süne (Eurygaster spp.)'nin doğal düşmanı olan ve bu zararlıyı baskı altında tutan yumurta parazitoidi Trissolcus ( Hymenoptera, Scelionidae) türlerinin belirlenmesi amacı ile ülke genelinde 1998 ve 1999 yıllarında Süne'nin yoğun olarak bulunduğu ve problem yarattığı iller başta olmak üzere toplam 7 bölgeden 39 ile bağlı 146 ilçe ve 1036 köyden 2493 adet parazitlenmiş olan Süne yumurta paketi toplanmıştır. Yapılan incelemeler sonunda ülke genelinde bulunma oranlarına göre; T.semistriatus Nees, T.simoni Mayr, T.grandis Thomson, T.vassilievi Mayr, T.pseudoturesis Rjachovsky, T.ruftventris Mayr, T.djadetshko Rjachovsky (Türkiye için yeni tür) ve T.manteroi Kieffer (Türkiye için yeni tür) olmak üzere toplam 8 tür saptanmıştır. Bu türlerin il, bölge ve Türkiye genelindeki dağılımları, bulunma oranlan, tanımlan, tür tanı anahtan, morfolojik varyasyonlar ve morfolojik anormallikleri ortaya konmuştur. 2001, 166 sayfa ANAHTAR KELİMELER : Trissolcus, Scelionidae, Eurygaster, yumurta parazitoidi, Süne, taksonomi, survey, Türkiye ABSTRACT Ph.D. Thesis INVESTIGATIONS ON THE SURVEY AND TAXONOMY OF TRISSOLCUS SPP. (HYMENOPTERA, SCELIONIDAE), PARASITOIDS ON THE EGGS OF SUNN PEST {EURYGASTER SPP.), ACROSS TURKEY. Erhan KOÇAK Ankara University Graduate School of Natural and Applied Sciences Department of Plant Protection Supervisor : Prof. Dr. Neşet KILINÇER In this study, the distribution and taxonomy of the egg parasitoid Trissolcus spp. (Hymenoptera, Scelionidae) of Sun Pest Eurygaster spp. (Hemiptera, Scutelleridae) were determinated. For that reason, 2493 parasited egg batches of Sun Pest were collected from the cereal areas in 39 provinces across Turkey Totally, eight egg parasitoid species belong to Trissolcus genus were determinated according to prevalence ratio as T.semistriatus Nees, T.simoni Mayr, T.grandis Thomson, T.vassilievi Mayr, T.pseudoturesis Rjachovsky, T.rufiventris Mayr, T.djadetshko Rjachovsky (New species for Turkey) and T.manteroi Kieffer (New species for Turkey), and made their descriptions, and identification key was prepared. Also morphological variation and abnormalities were described. 2001, 166 pages Key words : Trissolcus, Scelionidae, egg parasitoids, Eurygaster, Sunn Pest, Turkey, survey, taxonomy 166
- Published
- 2001
29. Mortality of Isaria farinosa and Beauveria bassiana on sunn pests Eurygaster integriceps and Eurygaster austriaca
- Author
-
Muştu, Murat, primary, Demirci, Fikret, additional, and Koçak, Erhan, additional
- Published
- 2013
- Full Text
- View/download PDF
30. Parasitic Hymenoptera reared from the insects on Heracleum platytaenium Boiss. (Apiaceae) with new faunistic and biological records
- Author
-
KOÇAK, ERHAN, primary and ÖZDEMİR, MUSTAFA, primary
- Published
- 2012
- Full Text
- View/download PDF
31. Two Species ofMelanagromyza(Diptera: Agromyzidae), with Descriptions of Immature Stages fromHera cleum(Apiaceae) and New Records from Turkey
- Author
-
Koçak, Erhan, primary and Sasakawa, Mitsuhiro, additional
- Published
- 2010
- Full Text
- View/download PDF
32. Juvenil hormon analoğu ( JHA ) methoprene'in Spodoptera littoralis ( Boisd. )'in değişik gelişme dönemlerine etkileri üzerinde araştırmalar
- Author
-
Koçak, Erhan, Kılınçer, Neşet, and Diğer
- Subjects
Topical application ,Ziraat ,Larva ,Juvenile hormones ,Insect pests ,Agriculture ,Spraying ,Amortization ,Spodoptera littoralis ,Methoprene ,Plant protection ,Pupaes - Abstract
i ÖZET Yüksek Lisans Tezi JUVENİL HORMON ANALO?U METHOPRENE. İN SPODOPTERA LITTORALIS (BOISD.)'İN DE?İŞİK GELİŞME DÖNEMLERİNE ETKİLERİ ÜZERİNE ARAŞTIRMALAR Erhan KOÇAK Ankara Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü Bitki Koruma Anabilim Dalı Danışman: Prof.Dr. Neşet KILINÇER 1993, Sayfa: 107 Jüri: Prof.Dr. Neşet KILINÇER Prof.Dr. Seval TOROS Prof.Dr. Şeniz KISMALI Bu çalışmada, özellikle kapalı alanlardaki zararlı lara karşı etkisi kanıtlanmış olan juvenil hormon analoğu methoprene' in, ülkemizde özellikle pamuk ve sebzede zararlı olan Spodoptera littoralis'e karşı aktivitesi araştırılmıştır. Son dönemin başındaki larvalara topikal aplikasyon, püskürtme ve besinle verme şeklinde; 1 ve 4 günlük pupa lara topikal aplikasyon; 1 ve 3 günlük yumurtalara ise ilaç solüsyonuna daldırma şeklinde uygulamalar yapılmıştır. Araştırma sonucunda bileşiğin belirli dozlarda larva süresi ve larva ağırlığını arttırdığı, süperlarva ile ekstra larva dönemleri ve aradönemler meydana getirdiği saptanmıştır. 1 Günlük pupaların 4 günlük pupalara oranla ve 1 günlük yumurtaların ise 3 günlük yumurtalara oranla bileşiğe karşı daha duyarlı oldukları saptanmıştır. ANAHTAR KELİMELER: Spodoptera littoralis, Methoprene, juvenil hormon analogu'tJHA), Topi kal aplikasyon, püskürtîîîe, solüsyona daldırma, yedirme, larva, pupa, yumurta. ii ABSTRACT INVESTIGATIONS ON THE EFFECTS OF JUVENILE HORMONE ANALOGUE METHOPRENE TO DIFFERENT DEVELOPMENTAL STAGES OF SPODOPTERA LITTORAL! S (BOISD.) Erhan KOÇAK Ankara University Graduate School of Natural and Applied Sciences Department of Plant Protection Supervisior: Prof.Dr. Neşet KILINÇER 1993, Page: 107 Jury: Prof.Dr. Neşet KILINÇER Prof.Dr. Seval TOROS Prof.Dr. Şeniz KISMALI In this study the effect of Methoprene, a juvenile hormone analogue, whose effect has been proved against closed site pests was tested on Spodoptera littoralis which is a pest of cotton and vegetables in Turkey. Treatments were as topical application to newly moulted last intar larvae and 1-4 days aged pupae; as pulverization and feeding to newly moulted last instar larvae; and as dipping to 1-3 days old eggs. According to the results, the larval duration and weights increased and superlarval, extralarval instars and intermediates occurred with the certain dosages of Methoprene. 1 Day old pupae and eggs were determined as more succeptile to Methoprene than 4 days old pupae and 3 days old eggs, respectively. KEY WORDS: Spodoptera littoralis, Methoprene, juvenile hormone analogue (JHA), topical application, spraying, dipping to solution, feeding, larva, pupa, egg. 107
- Published
- 1993
33. Insects Associated with the Endemic Species Heracleum platytaenium Boiss. (Apiaceae) with New Records for the Turkish Fauna
- Author
-
KOÇAK, ERHAN, primary, ÖZDEMİR, MUSTAFA, primary, and ZLOBIN, VLADIMIR V., primary
- Published
- 2009
- Full Text
- View/download PDF
34. Note: Evaluating insecticides for the control of overwintered adults of Eurygaster integriceps under field conditions in Turkey.
- Author
-
Koçak, Erhan and Babaroğlu, Numan
- Abstract
The Sunn pest Eurygaster integriceps Puton is the most harmful pest of cereals in Turkey and the surrounding countries. Chemical control has been employed against the nymph stages of the pest. The efficacy of six products [acetamiprid (SL, soluble concentrate), chlorpyrifosethyl (EC, emulsifiable concentrate), lambda-cyhalothrin (CS, capsule suspension), monocrotophos (SC, suspension concentrate), thiacloprid (SC) and zeta-cypermethrin (EC)] was tested on overwintered adults of E. integriceps, with applications to wheat at the shooting stage. In a study conducted at Siverek, Şanlıurfa in the southeastern Anatolia Region, the most effective insecticide was found to be lambda-cyhalothrin. It gave very promising results in controlling the pest and reduced subsequent egg laying and the appearance of nymphs in the trial area. The results showed that chemical control of overwintered adults of the Sunn pest in early spring is possible with lambda-cyhalothrin. [ABSTRACT FROM AUTHOR]
- Published
- 2006
- Full Text
- View/download PDF
35. Taxonomic Studies on Trissolcus sp. (Hymenoptera: Scelionidae), Egg Parasitoids of the Sunn Pest (Hemiptera: Scutelleridae: Eurygaster sp.), in Turkey.
- Author
-
Koçak, Erhan and Kilinçer, Neset
- Subjects
- *
TRISSOLCUS , *INSECT eggs , *ANIMAL classification - Abstract
The egg batches with parasitoids of the sunn pest Eurygaster sp. (Hemiptera: Scutelleridae) were collected to determine the egg parasitoid Trissolcus species (Hymenoptera: Scelionidae) of the pest from cereal areas in Turkey. In total, eight Trissolcus species, namely T. simoni Mayr, T. vassilievi Mayr, T. semistriatus Nees, T. grandis Thompson, T. manteroi Kieffer, T. pseudoturesis Rjachovsky, T. rufiventris Mayr and T. djadetshko Rjachovsky, are recognized. T. djadetshko Rjachovsky and T. manteroi Kieffer are new species for the Turkish fauna. The species are described and an identification key is provided. [ABSTRACT FROM AUTHOR]
- Published
- 2003
36. A New Record for the Cereal Pests in Turkey: Phorbia securisTiensuu, 1935 (Diptera, Anthomyiidae).
- Author
-
Koçak, Erhan and Özdem&idot;r, Mustafa
- Subjects
- *
ANTHOMYIIDAE , *DIPTERA , *CEREAL grasses , *PESTS , *GRAIN - Abstract
Phorbia securis Tiensuu, 1935 (Diptera, Anthomyiidae) is a new pest found in the cereal areas of the Thrace region in Turkey. In this paper, its morphology, short biology, hosts and distribution in Turkey are presented. [ABSTRACT FROM AUTHOR]
- Published
- 2004
37. Ekin kamburbiti Rhyzopertha dominica (F.) (Coleoptera:Bostrychidae) popülasyonlarının fosfine karşı direnç düzeylerinin belirlenmesi = Determination of phosphine resistance levels in populations of Rhyzopertha dominica (F.) (Coleoptera:Bostrychidae)
- Author
-
Yılmaz, Abdullah, 1968- author 179179, Koçak, Erhan. thesis advisor 171192, and Süleyman Demirel Üniversitesi. Fen Bilimleri Enstitüsü. Tarımsal Biyoteknoloji Anabilim Dalı. 63126 issuing body
- Subjects
Süleyman Demirel Üniversitesi - Abstract
Ekin kambur biti [Rhyzopertha dominica (F.) (Coleoptera: Bostrichidae)] depolanmış hububatın en önemli zararlılarından biridir. Fosfin uzun yıllardır dünya genelinde bu zararlıya karşı kullanılmaktadır ve yapılan çalışmalar fosfine karşı direnç geliştiğini göstermektedir. Ancak, ülkemizde bu zararlıda fosfine karşı direnç gelişiminin araştırılması yönünde henüz bir araştırma yapılmamıştır. Bundan hareketle, Ankara, Konya, Şanlıurfa, İzmir, Tekirdağ, Kütahya, Karaman, Samsun, Mersin, Hatay, Diyarbakır, Batman olmak üzere bu iller deki Toprak Mahsulleri Ofisi veya özel hububat depolarından R. dominica ile bulaşık buğday örnekleri toplanmış ve 18 popülasyon elde edilmiştir. Bu popülasyonlar laboratuvarda 25±1ºC sıcaklık ve %65±5 orantılı nem koşullarına ayarlanmış iklim dolaplarında kültüre alınmıştır. Kültüre alınan böceklerden 1-3 haftalık erkek ve dişi erginler karışık olarak denemelere alınmıştır. Tüm popülasyonların fosfine karşı direnç durumu FAO metodu modifiye edilerek LC50 değerlerinin elde edilmesiyle belirlenmiştir. Direnç oranları, bu popülasyonların LC50 değerlerinin hassas popülasyon (AVS) ile kıyaslanmasıyla hesaplanmıştır. R. dominica popülasyonlardan elde edilen test sonuçları fosfine karşı farklı seviyelerde direnç oranlarını ortaya çıkarmıştır. Fosfine karşı elde edilen en yüksek direnç oranları sırasıyla, Şanlıurfa 537, Tekirdağ 537, Mersin 533, Hatay 377, Ankara 357, Konya 335, İzmir 316, Kütahya 99 ve Samsun'da 96 kat olarak bulunmuştur. Karaman, Diyarbakır ve Batman illerinden alınan popülasyonlar dirençli olarak değerlendirilmemiştir. R. dominica popülasyonlarında olası mutasyon varlığını tespit etmek amacıyla toplanan bireylerden fosfine karşı direnç kaynağı ile bağlantı gösteren genler moleküler markerler kullanılarak belirlenmiştir. Toplanan popülasyonlardan her popülasyon için en az 18 birey moleküler çalışmalarda kullanılmıştır. Toplam 324 R. dominica bireyinden ekstrakte edilen DLD geninde aminoasit (P49S) mutasyonu, bu mutasyonu içeren PCR ürünleri, dirençli aleli belirleyen ve bu alel ile genotiplerin belirlenmesini sağlayan MboI kesim enzimi ile kesilmiştir. Buna göre; 324 bireyin 201 tanesi (%62) homozigot dirençli, 61 tanesi (%18,8) heterezigot dirençli ve 62 (%19,1) adedinin ise homozigot hassas olduğu görülmüştür. Fosfin direnci ile ilişkili DLD geninin işlevini değiştiren rph2 lokusundaki genetik varyasyonların görüldüğü popülasyonların fenotip olarak yüksek dirençli olduğu ve popülasyonlarda yaygın olduğu görülmektedir. Kesim sonrasında Ankara, Konya, Şanlıurfa, İzmir, Tekirdağ, Kütahya, Samsun, Mersin, Hatay illerindeki popülasyonlarda fosfin direnci ile ilişkili DLD geninin işlevini değiştiren rph2 lokusundaki genetik varyasyonların görüldüğü popülasyonların fenotip olarak yüksek dirençli olduğu, Karaman, Diyarbakır ve Batman popülasyonlarında genetik varyasyonların henüz oluştuğu fenotip olarak dirençli olmadığı belirlenmiştir. Genel olarak Türkiye'den toplanan dirençli popülasyonlarda, DLD geninin işlevini değiştiren rph2 lokusundaki genetik varyasyonların yaygın olduğu tespit edilmiştir. Anahtar Kelimeler: Depo Zararlıları, Direnç, Ekin Kambur Biti, Fosfin, Rhyzopertha dominica, The lesser grain borer, Rhyzopertha dominica (F.) (Coleoptera, Bostrychidae) is one of the most important pests of stored grain. Phosphine has been used for many years against this pest. It has been determined in studies conducted in the world that the pests develop resistance to phosphine. However, there is no such study about this pest in Turkey. For that reasons, wheat samples were collected from a total of 12 local soil crops offices or special grain stores, including Ankara, Konya, Şanlıurfa, İzmir, Tekirdağ, Kütahya, Karaman, Samsun, Mersin, Hatay, Diyarbakır and Batman provinces and totally 18 populations of R. dominica were obtained. The resistance of all populations to phosphine was determined by modifying the FAO method to obtain LC50 values. Resistance rates were calculated by dividing LC50 values of these populations by sensitive population (AVS) values. Bioassay results from R. dominica populations revealed that the resistance rates against phosphine were at different levels. These ratios were as follows; 537 times in Şanlıurfa and Tekirdağ, 533 in Mersin, 377 in Hatay, 357 in Ankara, 335 in Konya, 316 in İzmir, 99 in Kütahya and 96 in Samsun. Karaman, Diyarbakır and Batman populations have not been evaluated as resistant according to discriminating dose studies. In order to identify the possible presence of mutation in R. dominica populations, genes associated with resistance to phosphine in individuals were identified using molecular markers. 18 individuals from each population were used in molecular studies. PCR products for the amino acid mutation (P49S) in the DLD gene extracted from a total of 324 individuals tested in different populations across the country were cut with the MboI cutting enzyme, which allows identification of resistant alleles and genotypes. As a result, 201 (62%) of the 324 individuals were found to be homozygous resistant, 61 (18.9%) were heterozygous resistant and 62 (19.1%) were homozygous sensitive. Populations of Ankara, Konya, Şanlıurfa, İzmir, Tekirdağ, Kütahya, Samsun, Mersin and Hatay provinces were homozygous for phenotypic changes in the rph2 locus that altered the function of the DLD gene related to phosphin resistance. Genetic variations in Karaman, Diyarbakır and Batman populations heterozygote resistance) have yet been established, whereas homozygote resistance has not detected. Overall it was determined that populations collected from Turkey has high phosphine resistance. Parallel to these results, genetic variations in the locus of rph2 that alter the function of the resistance-associated DLD gene and homozygous resistance as a phenotype in the populations have been identified. Keywords: Lesser grain borer, Rhyzopertha dominica, Phosphine, Resistance, DLD, Molecular genetics, Tez (Doktora) - Süleyman Demirel Üniversitesi, Fen Bilimleri Enstitüsü, Tarımsal Biyoteknoloji Anabilim Dalı, 2018., Kaynakça var.
38. Determination of the Biological Parameters of Graphosoma lineatum L. Heteroptera, Pentatomidae on Different Foods
- Author
-
G&, KOÇAK, Erhan, EMRE, H. Tevfik, ŞAHİN, Ali Kürşat, BARIŞ, Aydemir, GÖKDOĞAN, Atilla, BAŞARAN, M. Selçuk, and KDOGAN, Atilla
- Subjects
Graphosoma lineatum,Apiaceae,biyoloji,konukçu seçimi ,Graphosoma lineatum,Apiaceae,biology,host selection - Abstract
Graphosoma lineatum is the suitable host of Sunn pest Eurygaster spp. egg parasitoids. Fecundity, adult lifespan, preoviposition, oviposition and postoviposition periods, nymph development periods according to nymph stages and as total, nymph ratios of reaching to adult stage of Grapohosoma lineatum L. were determined on different plants from Apiaceae. Studies were carried out in laboratory under 27±2ºC temperature, 45±5% RH and 16 hours photoperiod conditions. Plants were presented weekly to insects collecting them from preflowering stage to ripping stage June–September, 2006 from Ayaş, Beypazarı and Kızılcahamam counties in Ankara province. The average fecundity of the insect on Torilis arvensis Huds. , Daucus carota L. , Heracleum platytaenium Boiss. , Conium maculatum L. and Astrodaucus orientalis L. as 178.0, 185.2, 196.0, 415.0 and 170.2, respectively; and the female lifespan was 56.67, 56.67, 51.50, 71.00 and 60.00 days; male lifespan was 55.67, 73.17, 58.83, 88.50 and 49.17 days; preoviposition period was 21.66, 12.50, 15.33, 11.50 and 18.00 days; oviposition period was 31.50, 33.67, 26.83, 57.17 and 35.83 days; postoviposition period was 3.50, 8.83, 9.00, 2.33 and 6.16 days; nymphs ratios reaching to adult stage 47.50%, 82.50%, 82.50%, 85.00% and 67.50%; and total nymphal period was 25.70, 22.20, 20.75, 18.85 and 24.10 days. The shortest nymhp development periods were determined as 1, 3, 2, 4 ve 5 according to nymph stages. Generation durations as the shortest 35.35 days on C. maculatum and the longest 51.36 days on T. arvensis were determined. These results show that C. maculatum and H. platytaenium were the most suitable food sources while T. arvensis and A. orientalis were not for G. lineatum, Süne Eurygaster spp. yumurta parazitoitleri için uygun konukçu olan Grapohosoma lineatum L. ’un fekonditesi, erginlerin yaşam süreleri, preovipozisyon, ovipozisyon, postovipozisyon süreleri ile nimflerinin toplam gelişme süresi, dönemlerine göre gelişme süresi, döl nesil süreleri ve ergin olma oranları laboratuvar koşullarında Apiaceae familyasından farklı bitkilerde belirlenmiştir. Çalışmalar, 27±2ºC sıcaklık, %45±5 orantılı nem ve aydınlanma süresi 16 saat olan uzun gün koşullarının sabit tutulduğu iklim odasında gerçekleştirilmiştir. Bitkiler Ankara’nın Ayaş, Beypazarı ve Kızılcahamam ilçelerinden çiçeklenme öncesi dönemden tohum olgunlaşma dönemine kadar Haziran-Eylül 2006 haftada bir toplanarak böceklere sunulmuştur. Fekondite; Torilis arvensis Huds. , Daucus carota L. , Heracleum platytaenium Boiss. , Conium maculatum L. ve Astrodaucus orientalis L. bitkileri için sırasıyla ortalama 178.0, 185.2, 196.0, 415.0 ve 170.2 adet yumurta olarak bulunmuştur. Dişi yaşam süresi sırasıyla ortalama 56.67, 56.67, 51.50, 71.00 ve 60.00 gün; erkek yaşam süresi sırasıyla ortalama 55.67, 73.17, 58.83, 88.50 ve 49.17 gün; preovipozisyon süresi sırasıyla ortalama 21.66, 12.50, 15.33, 11.50 ve 18.00 gün; ovipozisyon süresi sırasıyla ortalama 31.50, 33.67, 26.83, 57.17 ve 35.83 gün; postovipozisyon süresi sırasıyla ortalama 3.50, 8.83, 9.00, 2.33 ve 6.16 gün; nimflerin ergin olma oranı sırasıyla %47.50, % 82.50, %82.50, %85.00 ve %67.50; nimflerin toplam gelişme süresi sırasıyla ortalama 25.70, 22.20, 20.75, 18.85 ve 24.10 gün olarak bulunmuştur. En kısa nimf gelişme süresi sırasıyla 1, 3, 2, 4 ve 5. dönemler şeklinde sıralanmıştır. Döl süresinin en kısa 35.35 gün ile C. maculatum’da ve en uzun ise 51.36 gün ile T. arvensis’te tamamlandığı belirlenmiştir. Çalışma sonucunda, baldıran ismiyle bilinen ve güçlü alkaloidleriyle tanınan C. maculatum’un G. lineatum’un kültüre alınmasında diğer bitkilerden çok daha önde olduğu ve H. platytaenium‘un da onu takip ettiği belirlenmiştir. T. arvensis ve A. orientalis’in uygun konukçular olmadıkları sonucuna varılmıştır
39. Türkiye'de pirinç biti (Sitophilus oryzae, Coleoptera:Curculionidae) popülasyonlarının malathion ve deltamethrin'e karşı direnç durumunun belirlenmesi = Determination of deltamethrin and malathion resistance status on rice weevil (Sitophilus oryzae, Coleoptera:Curculionidae) populations in Turkey
- Author
-
Yesir, Nagihan, 1992- 171191 author, 171192 Koçak, Erhan. thesis advisor, and Süleyman Demirel Üniversitesi. Fen Bilimleri Enstitüsü. Tarımsal Biyoteknoloji Anabilim Dalı. 63126 issuing body
- Subjects
Süleyman Demirel Üniversitesi - Abstract
Bu çalışmada Pirinç Biti Sitopilus oryzae'nin malathion ve deltmethrin'e karşı oluşturduğu direnç oranları laboratuvar şartlarında araştırılmıştır. Her insektisit için en duyarlı popülâsyona göre direnç oranları belirlenmiştir. Konya, Manisa, İzmir ve Samsun illerinden toplanan popülasyonlar arasında malathion'a en dirençli popülasyon 8.4 kat direnç ile Konya K2 popülasyonu olmuştur. Samsun S2 ve İzmir İ1 popülasyonları sırasıyla 5.0 ve 4.6 kat direnç ile Konya K2 popülasyonunu takip etmektedir. Deltamethrin'e en dirençli popülasyon 34.8 kat direnç ile yine Konya K2 popülasyonu olmuştur. Samsun S2 ve S1 popülasyonları ise sırasıyla 11.8 ve 7.1 kat direnç ile ikinci ve üçüncü sırada yer almaktadır. Konya K2 popülasyonu tüm popülasyonlar içerisinde hem malathion'a hem de deltamethrin'e çok daha yüksek direnç göstermiştir. Bu durum iki insektisite karşı S. oryzae'nin çoklu direnç oluşturduğunu göstermektedir. İki insektisit karşılaştırıldığında popülasyonlar arasında deltamethrin direncinin daha yüksek olduğu görülmektedir. Anahtar Kelimeler: Sitophillus oryzae, İnsektisit, Malathion, Deltamethrin, Direnç, Türkiye., In this study, resistance rates of Sitophilus oryzae to insecticides, malathion and deltamethrin, were investigated under laboratory conditions. For each insecticide the resistance rates were determined according to the most sensitive population. Among the populations collected from Konya, Manisa, İzmir and Samsun provinces, the most resistant population to malathion was Konya K2 population with 8.4 times resistance. The Samsun S2 and İzmir İ1 populations follow the Konya K2 population with 5.0 and 4.6 times resistance, respectively. The most resistant population to deltamethrin was Konya K2 population with 34.8 times resistance. The Samsun S2 and S1 populations are in the second and third place with 11.8 and 7.1 fold resistance, respectively. Konya K2 population showed much higher resistance to both malathion and deltamethrin in all populations. This indicates that S. oryzae multiple-resistance between the two insecticides. When two insecticides was compared, it was seen that the deltamethrin resistance was higher among the populations. Keywords: Sitophilus oryzae, Insecticide, Malathion, Deltamethrin, Resistance, Turkey., Tez (Yüksek Lisans) - Süleyman Demirel Üniversitesi, Fen Bilimleri Enstitüsü, Tarımsal Biyoteknoloji Anabilim Dalı, 2017., Kaynakça var.
40. Two Species of Melanagromyza (Diptera: Agromyzidae), with Descriptions of Immature Stages from Hera cleum (Apiaceae) and New Records from Turkey
- Author
-
Koçak, Erhan and Sasakawa, Mitsuhiro
- Published
- 2010
- Full Text
- View/download PDF
41. The Male Genitalia in Lixus nordmanni Hochhuth, 1847 (Coleoptera: Curculionidae: Lixinae); Studing by Light and Scanning Electron Microscope.
- Author
-
ERBEY, Mahmut, CANDAN, Selami, and KOÇAK, Erhan
- Subjects
- *
MALE reproductive organs , *BEETLES , *CURCULIONIDAE , *SCANNING electron microscopes , *ELECTRON microscopes - Abstract
The male genitalia of Lixus nordmanni Hochhuth, 1847 (Curculionidae: Coleoptera) were examined by optical and scanning electron microscope (SEM). A detailed description is provided. In Lixus nordmanni, the male genitalia is annulate type, and it consists of aedeagus and 9th sternite (spiculum gastrale). The aedeagus has two main parts; aedeagal tube and tegmen. The aedeagal tube is curved basally and seems long and cylindrical. It is strongly sclerotised. The 9th sternite is very thin and long, and its apex connected the wide plate which is convex. [ABSTRACT FROM AUTHOR]
- Published
- 2013
42. Türkiye Eurygaster austriaca Schrk. (Hemıptera: Heteroptera: Scutellerıdae) popülasyonlarındaki genetik farklılıkların belirlenmesi
- Author
-
Bilginturan, Serdar, Koçak, Erhan, and Tarımsal Biyoteknoloji Anabilim Dalı
- Subjects
Ziraat ,Turkey ,Population ,Agriculture ,Genetic variation ,Biyoteknoloji ,Biotechnology - Abstract
Bu tez çalışmasında, Türkiye genelinde 17 ilin buğday ekim arazilerinden toplanan Eurygaster austriaca Schrk. popülasyonlarının 14 farklı AFLP moleküler marker primer kombinasyonuyla genotip farklılıklarının ortaya konulması hedeflenmiştir. Yassı vücutlu süne (E. austriaca) ile ilgili gerçekleştirilmiş herhangi bir moleküler çalışmaya rastlanamadığı için genotipleme protokolü olarak AFLP metodu tercih edilmiştir. Yassı vücutlu süne için hiçbir genom bilgisi mevcut olmadığından, herhangi bir dizi bilgisine bağlı olmayan ve ayrıca duyarlı ve güvenilir bir teknik olduğu kabul edilmiş olan AFLP tekniği kullanılmıştır. Moleküler çalışmaların sonucunda, en yüksek polimorfizm Uşak popülasyonunda %45.4, en düşük polimorfizm oranı Bursa popülasyonunda %17.7 olarak belirlenmistir. En yüksek polimorfizm oranını (%86.8) elde ettiğimiz reaksiyonda kullanılan primer çifti EcoRI ATT – MseI CGG'dir. En düşük polimorfizm oranını (%53.9) elde ettiğimiz reaksiyonda kullandığımız primer çifti ise, EcoRI ACC – MseI CCC'dir.AMOVA (Analysis of Molecular Variance) analizi sonucunda elde edilen popülasyonlar arası varyasyon değeri %23.08 düzeyinde bulunmuş, popülasyonlar içerisinde ise bu değer %76.91 seviyesinde tespit edilmiştir. PhiST değeri 0.23 olarak bulunmuştur. Popülasyonlar arası genetik farklılaşma, neighbour joining ve UPGMA dendrogramları popülasyonların farklılaşmalarını belirlemiştir. Görsellik açısından ek olarak Principle Coordinate Analizi popülasyonların gruplanmalarını daha net bir şekilde ortaya koymuştur. In this thesis work, it was aimed to find out genetical differences of Eurygaster austriaca Schrk. populations collected from cultivated areas of 17 provinces across Turkey by using 14 different AFLP molecular marker primer combinations. In order to conduct studies concerning genetic variability of pest (E. austriaca), genotyping protocol was slightly modified. There were no genome information available for the pest so amplified fragment length polymorphism (AFLP) technique was chosen since it does not depend on any prior sequence information of the samples and also is a sensitive and reliable technique.As a result of molecular studies, while the highest polymorphism was 45.4% in the Uşak population, the lowest polymorphism rate was 17.7% in the Bursa population. The highest polymorphism rate (86.8%) was obtained by using EcoRI ATT - MseI CGG primer combination. The lowest polymorphism rate (53.9%) was obtained by using EcoRI ACC - MseI CCC primer combination.As a result of the AMOVA analysis, the variation value was found as 23.08% among the populations and 76.91% within the populations. The PhiST value was 0.23. Genetic differentiation between populations, neighbor joining and UPGMA dendrograms have identified differentiation of the populations. In terms of visuality, Principle Coordinate Analysis has clearly demonstrated the groupings of populations. 81
- Published
- 2019
43. Türkiye'de pirinç biti sitophilus oryza(L.)(Curculionidae:Coleoptera) popülasyonlarında moleküler tanı yöntemleri kullanarak endosimbiyont bakterilerin belirlenmesi
- Author
-
Yaman, Mehmet Oğuz, Koçak, Erhan, and Tarımsal Biyoteknoloji Anabilim Dalı
- Subjects
Ziraat ,Agriculture - Abstract
Ökaryot organizmalardaki simbiyotik bakteriler oldukça konukçusu olduğu olduğu organizmada çok değişik etkiler gösterebilmektedirler. Birlikte evrilmeye bağlı olarak konukçu simbiyont ilişkileri obligat ya da fakültatif olarak düzenlenmiştir. Bu simbiyotik ilişki böceklerin yaşama kabiliyetlerini arttırmakta ve onlara esnasiyel amino asitleri, vitaminleri ve faydalı birçok bileşiği konukçusuna sağlamaktadır. Bunun yanında insenktisitlerin detoksifikasyonu, doğal düşmanlara karşı farklı savunma mekanizmalarının ortaya çıkması, sıcaklık gibi önemli bir stres faktörüne karşı toleransın arttırılması gibi faydalar da sağlayabilmektedir. Bazı böceklerin virüs taşıma yeteneklerini hem olumlu hem de olumsuz yönde etkileyebilmektedir.Moleküler biyoloji ve fonksiyonel genom bilim çalışmalarındaki hızlı ilerlemeler özellikle tarımsal ürünlerde zararlı olan böceklerin endosimbiyontlar ile kurdukları ilişkinin tam olarak aydınlatılmasında büyük önem arz etmektedir. Çalışma kapsamında Tarım ve Orman Bakanlığı'na bağlı Zirai Mücadele Merkez Araştırma Enstitüsü'nden 6 adet Sitophilus oryzae (L.) popülasyonu alınmıştır. Söz konusu böcek türünde Wolbachia sp., Rickettsia sp. ve Spiroplasma sp. endosimbiyont bakterileri, sentetik primerler ve PCR metodu uygulanarak yoğunlukları belirlenmiştir. Buna göre; K5 popülasyonunda %0 Wolbachia sp., %66,6 Rickettsia sp. ve %0 Spiroplasma sp., E8 popülasyonunda %50 Wolbachia sp., %100 Rickettsia sp. ve %16,6 Spiroplasma sp., C4 popülasyonunda %33,3 Wolbachia sp., %66,6 Rickettsia sp. ve %0 Spiroplasma sp., saptanmıştır. A2 popülasyonunda %0 Wolbachia sp., %0 Rickettsia sp. ve %16,6 Spiroplasma sp., A3 popülasyonunda %33,3 Wolbachia sp., %33,3 Rickettsia sp. ve %16,6 Spiroplasma sp., A6 popülasyonunda %0 Wolbachia sp., %66,6 Rickettsia sp. ve %0 Spiroplasma sp. saptanmıştır. Symbiotic bacteria in eukaryotic organisms are very hostile to the organism. Host simbionous relationships were arranged obligatory or facultatively due to co-evolution. This symbiotic relationship enhances the viability of insects and provides them with a variety of useful amino acids, vitamins and a number of useful compounds. In addition, detoxification of the insecticides, the emergence of different defense mechanisms against natural enemies, such as increasing the tolerance to an important stress factor such as temperature can provide benefits. Some insects can affect their ability to carry viruses both positively and negatively.Rapid advances in molecular biology and functional genome science studies are of great importance especially in the elucidation of the insects that are harmful in agricultural products with the endosimbionts.Within the scope of the study, 6 different Sitophilus oryzae (L.) population were taken from the Plant Protection Central Research Institute affiliated to the Ministry of Agriculture and Forestry. In the case of the insect species Wolbachia sp., Rickettsia sp. and Spiroplasma sp. endosimbiont bacteria, synthetic primers and PCR method were used to determine the density. According to this; in K5 population 0% Wolbachia sp., 66,6% Rickettsia sp., 0% Spiroplasma sp., in E8 population 50% Wolbachia sp., 100% Rickettsia sp., 16,6% Spiroplasma sp., in C4 population 33,3% Wolbachia sp., 66,6% Rickettsia sp., 0% Spiroplasma sp., were found. In A2 population 0% Wolbachia sp., 0% Rickettsia sp., 16,6% Spiroplasma sp., in A3 population 33,3% Wolbachia sp., 33,3% Rickettsia sp., 16,6% Spiroplasma sp., in A6 population 0% Wolbachia sp., 66,6% Rickettsia sp., 0% Spiroplasma sp. were found, respectively. 62
- Published
- 2019
44. Ekin kamburbiti Rhyzopertha dominica (F.) (Coleoptera:Bostrychidae) popülasyonlarının fosfine karşı direnç düzeylerinin belirlenmesi
- Author
-
Yilmaz, Abdullah, Koçak, Erhan, and Tarımsal Biyoteknoloji Anabilim Dalı
- Subjects
Ziraat ,Agriculture - Abstract
Ekin kambur biti [Rhyzopertha dominica (F.) (Coleoptera: Bostrichidae)] depolanmış hububatın en önemli zararlılarından biridir. Fosfin uzun yıllardır dünya genelinde bu zararlıya karşı kullanılmaktadır ve yapılan çalışmalar fosfine karşı direnç geliştiğini göstermektedir. Ancak, ülkemizde bu zararlıda fosfine karşı direnç gelişiminin araştırılması yönünde henüz bir araştırma yapılmamıştır. Bundan hareketle, Ankara, Konya, Şanlıurfa, İzmir, Tekirdağ, Kütahya, Karaman, Samsun, Mersin, Hatay, Diyarbakır, Batman olmak üzere bu iller deki Toprak Mahsulleri Ofisi veya özel hububat depolarından R. dominica ile bulaşık buğday örnekleri toplanmış ve 18 popülasyon elde edilmiştir. Bu popülasyonlar laboratuvarda 25±1ºC sıcaklık ve %65±5 orantılı nem koşullarına ayarlanmış iklim dolaplarında kültüre alınmıştır. Kültüre alınan böceklerden 1-3 haftalık erkek ve dişi erginler karışık olarak denemelere alınmıştır. Tüm popülasyonların fosfine karşı direnç durumu FAO metodu modifiye edilerek LC50 değerlerinin elde edilmesiyle belirlenmiştir. Direnç oranları, bu popülasyonların LC50 değerlerinin hassas popülasyon (AVS) ile kıyaslanmasıyla hesaplanmıştır. R. dominica popülasyonlardan elde edilen test sonuçları fosfine karşı farklı seviyelerde direnç oranlarını ortaya çıkarmıştır. Fosfine karşı elde edilen en yüksek direnç oranları sırasıyla, Şanlıurfa 537, Tekirdağ 537, Mersin 533, Hatay 377, Ankara 357, Konya 335, İzmir 316, Kütahya 99 ve Samsun'da 96 kat olarak bulunmuştur. Karaman, Diyarbakır ve Batman illerinden alınan popülasyonlar dirençli olarak değerlendirilmemiştir. R. dominica popülasyonlarında olası mutasyon varlığını tespit etmek amacıyla toplanan bireylerden fosfine karşı direnç kaynağı ile bağlantı gösteren genler moleküler markerler kullanılarak belirlenmiştir. Toplanan popülasyonlardan her popülasyon için en az 18 birey moleküler çalışmalarda kullanılmıştır. Toplam 324 R. dominica bireyinden ekstrakte edilen DLD geninde aminoasit (P49S) mutasyonu, bu mutasyonu içeren PCR ürünleri, dirençli aleli belirleyen ve bu alel ile genotiplerin belirlenmesini sağlayan MboI kesim enzimi ile kesilmiştir. Buna göre; 324 bireyin 201 tanesi (%62) homozigot dirençli, 61 tanesi (%18,8) heterezigot dirençli ve 62 (%19,1) adedinin ise homozigot hassas olduğu görülmüştür. Fosfin direnci ile ilişkili DLD geninin işlevini değiştiren rph2 lokusundaki genetik varyasyonların görüldüğü popülasyonların fenotip olarak yüksek dirençli olduğu ve popülasyonlarda yaygın olduğu görülmektedir. Kesim sonrasında Ankara, Konya, Şanlıurfa, İzmir, Tekirdağ, Kütahya, Samsun, Mersin, Hatay illerindeki popülasyonlarda fosfin direnci ile ilişkili DLD geninin işlevini değiştiren rph2 lokusundaki genetik varyasyonların görüldüğü popülasyonların fenotip olarak yüksek dirençli olduğu, Karaman, Diyarbakır ve Batman popülasyonlarında genetik varyasyonların henüz oluştuğu fenotip olarak dirençli olmadığı belirlenmiştir. Genel olarak Türkiye'den toplanan dirençli popülasyonlarda, DLD geninin işlevini değiştiren rph2 lokusundaki genetik varyasyonların yaygın olduğu tespit edilmiştir. The lesser grain borer, Rhyzopertha dominica (F.) (Coleoptera, Bostrychidae) is one of the most important pests of stored grain. Phosphine has been used for many years against this pest. It has been determined in studies conducted in the world that the pests develop resistance to phosphine. However, there is no such study about this pest in Turkey. For that reasons, wheat samples were collected from a total of 12 local soil crops offices or special grain stores, including Ankara, Konya, Şanlıurfa, İzmir, Tekirdağ, Kütahya, Karaman, Samsun, Mersin, Hatay, Diyarbakır and Batman provinces and totally 18 populations of R. dominica were obtained. The resistance of all populations to phosphine was determined by modifying the FAO method to obtain LC50 values. Resistance rates were calculated by dividing LC50 values of these populations by sensitive population (AVS) values. Bioassay results from R. dominica populations revealed that the resistance rates against phosphine were at different levels. These ratios were as follows; 537 times in Şanlıurfa and Tekirdağ, 533 in Mersin, 377 in Hatay, 357 in Ankara, 335 in Konya, 316 in İzmir, 99 in Kütahya and 96 in Samsun. Karaman, Diyarbakır and Batman populations have not been evaluated as resistant according to discriminating dose studies. In order to identify the possible presence of mutation in R. dominica populations, genes associated with resistance to phosphine in individuals were identified using molecular markers. 18 individuals from each population were used in molecular studies. PCR products for the amino acid mutation (P49S) in the DLD gene extracted from a total of 324 individuals tested in different populations across the country were cut with the MboI cutting enzyme, which allows identification of resistant alleles and genotypes. As a result, 201 (62%) of the 324 individuals were found to be homozygous resistant, 61 (18.9%) were heterozygous resistant and 62 (19.1%) were homozygous sensitive. Populations of Ankara, Konya, Şanlıurfa, İzmir, Tekirdağ, Kütahya, Samsun, Mersin and Hatay provinces were homozygous for phenotypic changes in the rph2 locus that altered the function of the DLD gene related to phosphin resistance. Genetic variations in Karaman, Diyarbakır and Batman populations heterozygote resistance) have yet been established, whereas homozygote resistance has not detected. Overall it was determined that populations collected from Turkey has high phosphine resistance. Parallel to these results, genetic variations in the locus of rph2 that alter the function of the resistance-associated DLD gene and homozygous resistance as a phenotype in the populations have been identified. 104
- Published
- 2018
45. Türkiye'de testereli böcek Oryzaephilus surinamensis (L.) (Coleoptera, Silvanidae) popülasyonlarında endosimbiyont bakterilerin moleküler yöntemlerle belirlenmesi
- Author
-
Ertürk, Şevki, Koçak, Erhan, and Tarımsal Biyoteknoloji Anabilim Dalı
- Subjects
Ziraat ,Oryzaephylus surinamensis ,Agriculture ,Molecular genetic ,Biyoteknoloji ,Biotechnology - Abstract
Böcek mikrobiyal florasının en önemli üyelerini bakteriler oluşturmakta ve bu mikroorganizmalar böcekler için uygun gıda oluşturmak, besin sindirimine yardımcı olmak, faydalı enzimler üretmek, vitamin sentezlemek, azot bağlamak, feromon üretmek ve böcek patojenleri ile rekabet etmek suretiyle böceklerin yaşamına önemli katkılar sağlamaktadırlar. Ancak bütün bu yararlı etkilerine rağmen böcekleri öldüren, hastalandıran, pasifize ve kontrol eden bakteriler de bulunmaktadır. Moleküler biyoloji ve fonksiyonel genom bilim çalışmalarındaki hızlı ilerlemeler özellikle tarımsal ürünlerde zararlı olan böceklerin endosimbiyontlar ile kurdukları ilişkinin tam olarak aydınlatılmasında büyük önem arz etmektedir. Çünkü zararlılar ile mücadelede yeni, çevreye duyarlı ve daha etkili mücadele yöntemleri gerekmektedir. Öncelikle ülkemizde bulunan zararlı böcek türlerinin, nasıl bir endosimbiyont bakteri komposizyonuna sahip olduğu belirlendikten sonra bu bakteri türlerinin özellikleri göz önünde bulundurularak, yapılacak deneyler yeni bir mücadele stratejisini mümkün kılabilir.Çalışma kapsamında ülkemizde bulunan farklı hububat depolarından Oryzaephilus surinamensis popülasyonu toplanmıştır. Söz konusu böcek türünde ülkemizde ilk kez Wolbachia sp., dünyada ilk kez Rickettsia sp. ve Spiroplasma sp. endosimbiyont bakterileri, sentetik primerler ve PCR metodu uygulanarak yoğunlukları belirlenmiştir. Buna göre; Türkiye genelinde %49 oranında bir bulaşma yoğunluğu olduğu; Bu oranın ise %28'i Wolbachia sp., %14'ü Rickettsia sp. ve %7'sinin Spiroplasma sp.'ye ait olduğu saptanmıştır. Bacteria constitute the most important members of the insect microbial flora and these microorganisms provide important contributions to the life of insects by creating suitable food for insects, helping food digestion, producing useful enzymes, synthesizing vitamins, nitrogen binding, producing pheromones and competing with insect pathogens. Despite all these beneficial effects, however, there are bacteria that kill, sick, inactivate and control insects. The rapid advances in molecular biology and functional genomics studies allow for a better understanding of the relationship of insects that are harmful to agricultural products with endosymbionts. Because new, environmentally sensitive and more effective control methods are needed against the pests. Taking into account the characteristics of these bacterial species, experiments to be carried out can make a new control strategy possible after identifying the endosymbiont bacteria composition in harmful insect species.In this study, Oryzaephilus surinamensis population was collected from different cereal stores in Turkey. For the first time in our country in this type of insect, Wolbachia sp., for the first time in the world Rickettsia sp. and Spiroplasma sp. endosimbiont bacteria, synthetic primers and PCR method was determined by applying the density. According to this; In Turkey, which is a transmission intensity by 49%; It was found that 28% of these were Wolbachia sp., 14% of Rickettsia sp. and 7% of Spiroplasma sp. 57
- Published
- 2018
46. Türkiye'de süne (Eurygaster integriceps, Hemiptera:Scutelleridae) popülasyonlarında endosimbiont bakteri wolbachia enfeksiyonunun belirlenmesi
- Author
-
Karaman, İlyas, Koçak, Erhan, and Tarımsal Biyoteknoloji Anabilim Dalı
- Subjects
Ziraat ,Agriculture - Abstract
Buğday dünyada en yaygın olarak yetişen, adaptasyon yeteneği sayesinde her türlü iklim ve yörede yetiştirilebilme özelliğine sahip temel gıda kaynağıdır. Türkiye'de buğdayın en önemli zararlısı olan süne Eurygaster integriceps türü ülkemizde Marmara, Güneydoğu Anadolu, Doğu Anadolu ve Doğu Akdeniz bölgelerinde yayılış göstermektedir. Çalışma kapsamında bu bölgelerden her ilden 10 adet olmak üzere toplam 15 ilden (Adıyaman, Ağrı, Bingöl, Bursa, Çanakkale, Diyarbakır, Edirne, Kahramanmaraş, Kırklareli, İçel, Sakarya, Siirt, Şırnak ve Tunceli) 150 adet erkek süne toplanmıştır. Bu bireylerde endosimbiont bakteri olan Wolbachia'nın varlığı ve bulunma oranı wsp primerleri modifiye edilmiş ve elde edilen PCR reaksiyonlarından sekans yapılarak belirlenmiştir. Bulunma oranları Marmara Bölgesi'nde (Bursa, Çanakkale, Edirne, Kırklareli ve Sakarya) ortalama %98, Doğu Anadolu Bölgesi'nde (Ağrı, Bingöl, Elazığ ve Tunceli) ortalama %95, Güney Doğu Anadolu Bölgesi'nde (Adıyaman, Diyarbakır, Siirt ve Şırnak) ortala %95, Akdeniz Bölgesinde (İçel ve Kahramanmaraş) ortalama %85 oranında Wolbachia enfeksiyonu olduğu belirlenmiştir. Sonuç olarak Wolbachia'nın E. integriceps türünde ülke genelinde yaygın olarak (%94.6) bulunduğu görülmüştür. Wheat is the most common food source in the world with the ability to grow in all climates and regions due to its adaptation cagability. Sunn pest Eurygaster integriceps is the most important pest of wheat in Turkey and it has distribution in Marmara, Southeastern Anatolia, Eastern Anatolia and Eastern Mediterranean region. In this study, totally 150 pest individuals with a 10 males from each provinces (Adıyaman, Ağrı, Bingöl, Bursa, Çanakkale, Diyarbakır, Edirne, Kahramanmaraş, Kırklareli, İçel, Sakarya, Siirt, Sirnak and Tunceli) were collected. The presence and availability rates of the endosymbiont bacterium Wolbachia were determined by modifying the wsp primers and by sequencing the obtained PCR reactions. The availability rates of Wolbachia infection are found to be on average 98% in the Marmara Region (Bursa, Çanakkale, Edirne Kırklareli and Sakarya), 95% in the Eastern Anatolia Region (Ağrı, Bingöl, Elazığ and Tunceli) 95% in the South Eastern Anatolian Region (Adıyaman, Diyarbakır, Siirt and Şırnak) and 85% in the Mediterranean Region (İçel and Kahramanmaraş). As a result, Wolbachia was found to be common (94.6%) in E. integriceps species in the whole country. 48
- Published
- 2018
47. Türkiye'de pirinç biti (Sitophilus oryzae, Coleoptera:Curculionidae) popülasyonlarının malathion ve deltamethrin'e karşı direnç durumunun belirlenmesi
- Author
-
Yesir, Nagihan, Koçak, Erhan, and Tarımsal Biyoteknoloji Anabilim Dalı
- Subjects
Ziraat ,Agriculture - Abstract
Bu çalışmada Pirinç Biti Sitopilus oryzae'nin malathion ve deltmethrin'e karşı oluşturduğu direnç oranları laboratuvar şartlarında araştırılmıştır. Her insektisit için en duyarlı popülâsyona göre direnç oranları belirlenmiştir.Konya, Manisa, İzmir ve Samsun illerinden toplanan popülasyonlar arasında malathion'a en dirençli popülasyon 8.4 kat direnç ile Konya K2 popülasyonu olmuştur. Samsun S2 ve İzmir İ1 popülasyonları sırasıyla 5.0 ve 4.6 kat direnç ile Konya K2 popülasyonunu takip etmektedir.Deltamethrin'e en dirençli popülasyon 34.8 kat direnç ile yine Konya K2 popülasyonu olmuştur. Samsun S2 ve S1 popülasyonları ise sırasıyla 11.8 ve 7.1 kat direnç ile ikinci ve üçüncü sırada yer almaktadır.Konya K2 popülasyonu tüm popülasyonlar içerisinde hem malathion'a hem de deltamethrin'e çok daha yüksek direnç göstermiştir. Bu durum iki insektisite karşı S. oryzae'nin çoklu direnç oluşturduğunu göstermektedir.İki insektisit karşılaştırıldığında popülasyonlar arasında deltamethrin direncinin daha yüksek olduğu görülmektedir.Anahtar Kelimeler: Sitophillus oryzae, İnsektisit, Malathion, Deltamethrin, Direnç, Türkiye. In this study, resistance rates of Sitophilus oryzae to insecticides, malathion and deltamethrin, were investigated under laboratory conditions. For each insecticide the resistance rates were determined according to the most sensitive population.Among the populations collected from Konya, Manisa, İzmir and Samsun provinces, the most resistant population to malathion was Konya K2 population with 8.4 times resistance. The Samsun S2 and İzmir İ1 populations follow the Konya K2 population with 5.0 and 4.6 times resistance, respectively.The most resistant population to deltamethrin was Konya K2 population with 34.8 times resistance. The Samsun S2 and S1 populations are in the second and third place with 11.8 and 7.1 fold resistance, respectively.Konya K2 population showed much higher resistance to both malathion and deltamethrin in all populations. This indicates that S. oryzae multiple-resistance between the two insecticides.When two insecticides was compared, it was seen that the deltamethrin resistance was higher among the populations.Keywords: Sitophilus oryzae, Insecticide, Malathion, Deltamethrin, Resistance, Turkey. 46
- Published
- 2017
Catalog
Discovery Service for Jio Institute Digital Library
For full access to our library's resources, please sign in.