Sanayileşme, kentleşme, teknolojik ilerlemeler ve hızlı nüfus artışı nedeniyle ekolojik sorunlar 1980’lerden beri tüm dünyanın temel problemlerinden biri olmuştur. Ekolojik ayak izi hesaplamaları ekolojik bilinci artırmak için ekolojik yıkımın farklı boyutlarına dikkat çekmektedir. Ekolojik ayak izi, doğal değerlerin sürdürülebilmesi için gerekli olan biyolojik üretken alan miktarını ortaya koymaktadır. Araştırmada bireysel ekolojik ayak izlerinin hesaplanması amacıyla Akdeniz Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi öğrencileri ve çalışanlarına uygulanan anketin sonuçları sunulmuştur. Yapılan çalışmada toplam 1886 bireyden oluşan araştırma evreni içinden 241 kişiye bireysel ekolojik ayak izi anketi uygulanmıştır. Araştırmada cinsiyet, yaş, gelir, meslek, tüketim kalemleri bazında hesaplanan yiyecek, atık, konut, ulaşım ayak izleri T Testi ve Kruskal Wallis H Testi uygulanarak analiz edilmiştir. Yapılan analizler sonucunda cinsiyete göre ekolojik ayak izi oranlarının değişmediği, gelir arttıkça tüketimin artmasına paralel olarak toplam ayak izinin arttığı, mülk ve otomobil sahibi olanların ve gelir düzeyi diğer meslek gruplarına göre daha yüksek olan öğretim elemanlarının ayak izi büyüklüklerinin daha fazla olduğu saptanmıştır.