123 results on '"GÜREL, Ahmet"'
Search Results
2. Investigation of the behavior of the reinforced concrete column-beam joint strengthened with CFRP under earthquake loads using finite element method
- Author
-
Gürel, Ahmet, Arısoy, Bengi, and Ege Üniversitesi, Fen Bilimleri Enstitüsü, İnşaat Mühendisliği Ana Bilim Dalı
- Subjects
Güçlendirme ,Strengthening ,Reinforced Concrete Column-Beam Joints ,Betonarme Kolon-Kiriş Düğüm Noktaları ,CFRP ,ABAQUS - Abstract
Bu çalışmada sismik yüklere karşı yetersiz durumda olan betonarme çerçeveli yapılarda, henüz hasar almamış dış kolon kiriş düğüm noktalarının CFRP ile güçlendirilmesi ile sağlanan dayanım ve süneklik artışının incelendiği deneysel çalışmalara paralel sonuçların alındığı sayısal modellemeler geliştirilmiştir. Tez çalışması teorik olarak; bilgisayar ortamında ABAQUS/CAE programı aracılığıyla sonlu elemanlar metodu kullanılarak, doğrusal olmayan analizlerle yürütülmüştür. Dış düğüm noktası sayısal modeli, gerçekte deneysel olarak sunulmuş çalışmanın parametreleri kullanılarak oluşturulmuştur. Sayısal modelin sonuçları deneysel sonuçlarla karşılaştırılarak doğrulanmıştır. Bilgisayar destekli sonlu elemanlar çözümlerinin, dış kolon kiriş birleşim noktalarının sismik yüklere karşı davranışını analiz etmede uygun bir araç olduğu kanıtlanmıştır. Yapımı uzun zaman alan, zahmetli ve maliyetli laboratuvar deneylerine alternatif olarak; bilgisayar destekli sayısal çözümler kullanılarak zamandan ve deney maliyetlerinden tasarruf edilebilir., In this study, numerical models have been developed in parallel with experimental studies results that examine the strength and ductility increase achieved by strengthening the exterior column beam joints which do not damaged yet with CFRP in reinforced concrete framed structures that are insufficient against seismic loads. The thesis work, theoretically; it was carried out with nonlinear analysis using finite element method by the ABAQUS / CAE program in computer environment. The exterior joints numerical model is constructed using the parameters of the study presented empirically in reality. The results of the numerical model have been verified by comparison with experimental results. Computer aided finite element solutions have proven to be a suitable tool for analyzing the behavior of exterior column-beam joints against seismic loads. As an alternative to time-consuming, laborious and costly laboratory experiments; time and experiment costs can be saved by using computer aided numerical solutions.
- Published
- 2021
3. Perkütan Endoskopik Gastrostomi İlişkili Gastrik Amfizem.
- Author
-
GÜREL, Meryem, LAFCI, Oğuz, GÜREL, Ahmet Furkan, BAŞAR, Hülya, and ÖZCAN, Ayşe
- Abstract
Copyright of Turkiye Klinikleri Journal of Anesthesiology Reanimation is the property of Turkiye Klinikleri and its content may not be copied or emailed to multiple sites or posted to a listserv without the copyright holder's express written permission. However, users may print, download, or email articles for individual use. This abstract may be abridged. No warranty is given about the accuracy of the copy. Users should refer to the original published version of the material for the full abstract. (Copyright applies to all Abstracts.)
- Published
- 2022
- Full Text
- View/download PDF
4. Thymosin alpha 1 attenuates lipid peroxidation and improves fructose-induced steatohepatitis in rats
- Author
-
Armutcu, Ferah, Coskun, Ömer, Gürel, Ahmet, Kanter, Mehmet, Can, Murat, Ucar, Fatma, and Unalacak, Murat
- Published
- 2005
- Full Text
- View/download PDF
5. Üniversite kütüphanesi verileri üzerinde veri madenciliği yöntemlerinin uygulanması
- Author
-
Gürel, Ahmet Gökhan, Ergün, Ertuğrul, and İnternet ve Bilişim Teknolojileri Yönetimi Anabilim Dalı
- Subjects
Computer Engineering and Computer Science and Control ,Bilgisayar Mühendisliği Bilimleri-Bilgisayar ve Kontrol - Abstract
Günümüzde her alanda üretilen verilerin çoğu yapılandırılmamış biçimde veri yığını olarak veri tabanlarında veya veri ambarlarında tutulmaktadır. Bu durum büyük miktardaki veriden bilginin çıkarılmasını zorlaştırmaktadır. Akademik kütüphanelerde kullanıcı ile ilgili yapılandırılmamış büyük miktarda verinin yönetimi de zor ve önemlihale gelmiştir. Bu bağlamda veri madenciliği yöntemleri kullanılarak üniversite kütüphanesinde öğrencilerin kitap alma davranışları üzerinde çalışmalar yapılması önemli hale gelmiştir. Bu çalışmada, Afyon Kocatepe Üniversite kütüphanesinden alınan veri setinde öğrencilerin cinsiyet, yaş, bölüm, sınıf gibi bilgileri ve hangi kitapları aldıkları, alınan kitapların ne kadar süre onlarda kaldığı gibi bilgiler veri olarak kullanılarak, veri madenciliği yöntemleri çalıştırılmıştır. Öncelikle ham verilerin temizlenme aşamaları ele alınarak, gereksiz verilerin çıkartılması, işe yarar verilerin analizlere aktarılması sağlanmıştır. Düzensiz ve karmaşık haldeki ham veriler düzenlenip, homojen kümeler oluşturularak verilerin anlamlı ve ilişkilendirilebilir hale getirilmesi hedeflenmiştir.Model seçimi aşamasında veri madenciliğinin sınıflandırma ve kümeleme algoritmaları uygulanmıştır. Daha sonra Weka programı yardımıyla öğrencilerin bölüm, fakülte/enstitü, iade gün sayısı ve alınan kitabın türü kriter olarak kullanılarak sonuçlar görselleştirilmiştir. Aynı zamanda veriler, sınıflandırma ve kümeleme algoritmalarındançalışmanın amacına en uygun olan algoritmalar kullanılarak incelenmiştir. Bu araştırma sonunda, öğrencilerin kitap alma davranışları incelenmiş, bölümlerine göre hangi kitapları tercih ettikleri, hangi derslerde daha çok araştırma yapıldığı, alınan kitapların birbirleri ile karşılaştırılması ve üniversite genelinde bölüm ve fakültelere görekitapların dağılımı gibi istatistiksel sonuçların grafiklerle gösterilmesi sağlanmıştır. Bu çalışma sonunda elde edilen bilgi ve örüntülerle geliştirilebilecek kitap önerisi sistemleri, yoğun kullanıcılı ve büyük hacimli kitaba sahip üniversite kütüphaneleri için çözümlerden biri haline gelebilir. Aynı zamanda geliştirilebilecek bir kullanıcı profili ödünç alma sistemine dayalı bir kütüphanede kitap öneri sistemi kullanmak kitap erişimini kolaylaştırabilecektir. Today, most of the data generated in each field is stored in databases or data warehouses as a data stack in unstructured form. This makes it difficult to extract information from large amounts of data. Management of large unstructured amounts of user-related data in academic libraries has also become difficult and important. In this context, it has become important to conduct studies on students ' book-borrow behavior in the university libraryusing data mining methods. In this study, data mining methods were used in the data set taken from the UniversityLibrary by using information such as gender, age, department, class and which books were taken and how long the books were kept in them. First of all, the steps of cleaning up the raw data, removing unnecessary data and transferring the useful data to the analysis were provided. It is aimed to make the data meaningful and relatable by organizing raw data in irregular and complex states and creating homogeneous sets. Classification and clustering algorithms of data mining were applied during the model selection phase. Later, with the help of the weka program, the results were visualized using the students ' department, faculty/Institute, number of return days and the type of book received as criteria. At the same time, the data was studied using algorithms that best fit the purpose of the study from classification and clustering algorithms. At the end of this research, students ' book borrow behavior was examined, which books they preferred according to their departments, which courses were more researched, comparison of the books received with each other and the distribution of the books according to departments and faculties throughout the university, such as statistical results were shown with graphics. Book proposal systems that can be developed with the information and patterns obtained at the end of this study may become one of the solutions for university libraries with large volumes of books with intensive users. Using a book recommendation system in a library based on a user profile borrowing system that can also be developed will facilitate book access.
- Published
- 2019
6. Doppler Evaluation of Pediatric Goiter: Effect of Mandatory Iodination
- Author
-
Özer, Tülay, Demirel, Fatma, Mahmutyazcoĝlu, Kamran, Gürel, Ahmet, Özdemir, Hüseyin, Savranlar, Ahmet, Demircan, Nejat, and Gündoĝdu, Sadi
- Published
- 2005
- Full Text
- View/download PDF
7. The effect of CAPE on lipid peroxidation and nitric oxide levels in the plasma of rats following thermal injury
- Author
-
Hoşnuter, Mübin, Gürel, Ahmet, Babucçu, Orhan, Armutcu, Ferah, Kargi, Eksal, and Işikdemir, Ahmet
- Published
- 2004
- Full Text
- View/download PDF
8. The Effects of Glucose-Insulin-Potassium Solution and BN 52021 in Intestinal Ischemia-Reperfusion Injury
- Author
-
Aldemir, Mustafa, Gürel, Ahmet, Büyükbayram, Hüseyin, and Taçyldz, İbrahim
- Published
- 2003
9. Pandemik inflüenza ön tanısı ile hastaneye yatırılan çocuk hastaların klinik sonuçları
- Author
-
YAZGAN, Hamza, YAZGAN, Zerrin, DEMİRDÖVEN, Mehmet, TORAMAN, Ahmet Ruhi, ÇAKMAK, Muzaffer, and GÜREL, Ahmet
- Subjects
İnfluenza A,H1N1,mortalite,risk faktörü,klinik sonuçlar - Abstract
This study was designed to review the risk factors, clinical status and clinical outcomes of patients with an admission diagnosis of pandemic influenza A. Out of 503 patients seen at our hospital's outpatient Pediatric Unit for flu symptoms between November and December 2009, 42 were admitted. These 42 patients' risk factors, symptoms, reasons for admission, clinical treatment course and clinical outcomes were analyzed retrospectively. H1N1 was diagnosed using the real-time Reverse Transcriptase-Polymerase Chain Reaction Method (RT-PCR) in nasopharyngeal swabs. Of the 42 patients included in the study, 19 were male (45.2%) and 23 were female (54.8%). The mean age was 8.8 years (patient ages range from six months to 17 years of age). 28 patients were PCR positive (66.6%) and 14 were PCR negative (33.4%). Investigation of risk factors revealed 12 patients with asthma (28.5%), two with cerebral palsy (%4.76), up until one years old children two (%4.76), and one Down Syndrome patient with congenital heart disease (%4.76). No risk factors were identified for 25 patients (59.5%). Admission diagnoses included 15 patients with acute bronchiolitis (35.7%), 12 with acute pharyngitis and general poor health (28.6%), eight with pneumonia (19%), three with acute sinusitis (7%), two with acute gastroenteritis (4.7%) and two with febrile seizures (4.7%). All patients were given oseltamir at admission. The average length of stay was five days (ranging from 2-8 days). One patient required mechanical ventilator and intensive care services. There were no mortalities in the study group. In the event of a new pandemic influenza, patients in the risk groups identified may experience lower risk of mortality if provided with close monitorization and early treatment of potential secondary infections., Bu çalışma; pandemik influenza A (H1N1) düşünülerek hastaneye yatırılan çocuk hastaların risk faktörleri, klinik durumları ve sonuçlarının değerlendirilmesi amacı ile planlandı. Kasım ve Aralık 2009'da Hastanemiz Çocuk Hastalıkları Polikliniği'ne grip semptomları ile başvuran 503 olgudan 42 tanesinin hastaneye yatırıldığı tespit edildi. Bu hastaların risk faktörleri, semptomları, hastaneye yatış nedenleri, klinik seyir ve sonuçları retrospektif olarak incelendi. H1N1 tanısı için nazofarinks sürüntüsünden real-time revers transkriptaz-polimeraz zincir reaksiyonu (RT-PCR) yöntemi kullanıldı. 42 olgunun 19'u erkek (%45.2), 23'ü bayan(%54.8) idi. Hastaların yaş ortalaması 8,8 yıl idi (altı ay-17 yaş arasında). 28 hastanın PCR sonucu pozitif (%66.6), 14 hastada ise PCR negatif (33.4) idi. Risk sorgulamasında; astım 12 (%28.5), serbral palsi iki (%4.76), bir yaştan küçük iki (%4.76), konjenital kalp hastalığı olan Down sendromlu bir (%2.38) hasta vardı. 25 hastada ise (%59.5) herhangi bir risk faktörü saptanmadı. Hastaneye yatış tanıları; akut bronşiolit 15 (%35.7), akut farenjit ve genel durum bozukluğu 12 (%28.6), pnömoni sekiz (%19), akut sinüzit üç (%7), akut gastroenterit iki (%4.7) ve febril konvulsiyon iki (%4.7) idi. Tüm hastalara oseltamir başlandı. Hastanede yatış süresi ortalama beş gün (2-8 gün) idi. Bir hasta da yoğun bakım ve mekanik ventilasyona ihtiyaç oldu. Ölen hastamız olmadı. Yeni pandemik influenza A iç in risk grubundaki hastaların yakın takibi ve özellikle gelişebilecek sekonder enfeksiyonların erken tedavisi mortalite riskini azaltmaktadır.
- Published
- 2014
10. Serum MDA, α-Tocopherol and β-Carotene Levels in Patients Having Hyperglycemic Glucose Metabolism Disorders
- Author
-
ÜNALACAK, Murat, ATMACA, Hulusi, GÜREL, Ahmet, ARMUTCU, Ferah, DEMİRCAN, Nejat, and AKTUNÇ, Erol
- Subjects
endocrine system diseases ,nutritional and metabolic diseases ,Diabetes mellitus,bozulmuş glukoz toleransı,bozulmuş açlık glukozu,MDA,[alfa]-tokoferol,[beta]-karoten ,hormones, hormone substitutes, and hormone antagonists - Abstract
Objectives: Evaluation of serum MDA, α-tocopherol and β-carotene in patients having diabetes mellitus (DM), impaired glucose tolerance (IGT) and impaired fasting glucose (IFG). Materials and Methods: Ninety-nine patients, who were detected to have DM, IGT or IFG at their admission to Zonguldak Karaelmas University Hospital, Family Medicine or Internal Medicine outpatient clinics, and 37 healthy controls were included in the study. MDA, α-tocopherol and bcarotene levels were studied in the serum samples of all patients and controls. Results: While MDA level in DM group was significantly higher than the IGT, IFG and control groups, α-tocopherol level in DM group was lower than the control group and β-carotene level was lower than IGT, IFG and control groups. While MDA level in IGT group was significantly higher than the IFG and control groups, α-tocopherol level in IGT group was lower than the control group and β-carotene level was lower than IFG and control groups. There was no significant difference of any of the three parameters between IFG and control groups Conclusion: While lipid peroxidation increases, α-tocopherol and β-carotene levels decrease in the diseases with hyperglycemia, except IFG ©2005, Fırat Üniversitesi, Tıp Fakültesi, Amaç: Diabetes mellitus (DM), bozulmuş glukoz toleransı (BGT) ve bozulmuş açlık glukozu (BAG) olan hastalarda serum MDA, α-tokoferol ve β-karoten düzeylerinin değerlendirilmesi. Gereç ve Yöntem: Zonguldak Karaelmas Üniversitesi Hastanesi Aile hekimliği ve Dahiliye polikliniklerine başvuran ve yapılan tetkiklerle DM, BGT ve BAG olduğuna karar verilen toplam 99 hasta ve 37 sağlıklı kontrol çalışmaya dahil edildi. Hasta ve kontrol gruplarına ait serum örneklerinde MDA, α -tokoferol ve b-karoten çalışıldı. Bulgular: DM grubunun MDA düzeyi BGT, BAG ve kontrol gruplarından anlamlı derecede yüksek bulunurken, α -tokoferol düzeyi kontrol grubundan, β-karoten düzeyi ise BGT, BAG ve kontrol gruplarından düşük bulundu. BGT grubunun MDA düzeyi BAG ve kontrol gruplarından anlamlı derecede yüksek bulunurken, α-tokoferol düzeyi kontrol grubundan, β-karoten düzeyi ise BAG ve kontrol gruplarından düşük bulundu. BAG grubu ile kontrol grubu arasında her üç parametre açısından da anlamlı fark yoktu. Sonuç: BAG hariç, diğer hiperglisemi ile seyreden hastalıklarda lipid peroksidasyonu artarken, α-tokoferol ve β-karoten seviyeleri düşmektedir. ©2005, Fırat Üniversitesi, Tıp Fakültesi
- Published
- 2014
11. Effects of Dietary Oils on Lipoproteins, Lipid Peroxidation and Thromboxane A2 Production in Chicks
- Author
-
GÖKÇE**, Recep, AKKUŞ*, İdris, YÖNTEM**, Mustafa, AY*, Mahmut, and GÜREL*, Ahmet
- Subjects
digestive, oral, and skin physiology ,saturated oils,unsaturated oils,lipoproteins,lipid peroxidation,thromboxane A2 ,food and beverages ,lipids (amino acids, peptides, and proteins) - Abstract
The effects of some commonly consumed oils on plasma lipids, lipid peroxidation and thromboxane A 2 (TxA 2 ) production in chicks were studied. A total of 150 1-day-old chicks were divided into 5 groups and selected as butter, margarine, sunflower oil, olive oil and corn oil groups. The oils were added to their chow as 5% (w/w) at the beginning and 7% at the end. After a period of 45 days, blood samples were obtained from the vena axillaris. Then, plasma levels of total cholesterol, HDL-C, HDL 2 -C, HDL 3 -C, LDL-C, thiobarbutiric acid reactive substrates (TBARS) as malondialdehyde (MDA) and TxA 2 were measured. The results indicated that total cholesterol, HDL-C, HDL 3 -C and TxA 2 levels were highest in the butter group whereas HDL 2 -C was highest in the olive oil group. The lowest HDL 2 -C was in the margarine group and the second lowest level was in the butter group. TBARS levels were highest in the corn oil group, lowest in the butter group and increased in the order butter
- Published
- 2014
12. Kolon polipli hastalarda hastalığın patogenezinde adenozin deaminaz, ksantin oksidaz, ürik asit ve nitrik oksit metabolizması
- Author
-
METE, Rafet, AYDIN, Murat, TÜLÜBAŞ, Feti, ORAN, Mustafa, TURAN, Bünyamin Cüneyt, TOPÇU, Birol, GÜREL, Ahmet, and ATEŞ, Hamit
- Subjects
Kolon polipleri,adenozin deaminaz,ksantin oksidaz,ürik asit,nitrik oksit ,Health Care Sciences and Services ,Tıbbi Laboratuar Teknolojisi ,Colon polyps,adenosine deaminase,xanthine oxidase,uric acid,nitric oxide ,Biyokimya ve Moleküler Biyoloji ,Sağlık Bilimleri ve Hizmetleri ,Genel ve Dahili Tıp ,digestive system diseases - Abstract
Objective: Protrusion of colonic mucosa to the lumen is called polyp. Since adenomatous polyps are neoplastic polyps, determining the factors contributing to the pathogenesis of the disease would be helpful in terms of reducing mortality and morbidity. Variety studies have showed that increased oxidative stress might play an important role in carcinogenesis. The aim of this study was to investigate the relationship between adenosine deaminase, xanthine oxidase nitric oxide, uric acid levels and oxidative stress in patients with colonic polyps to help the elucidation of pathophysiology of the disease. Methods: The study was conducted at Gastroenterology Clinics of Namik Kemal University Training and Research Hospital. Thirty-five subjects who underwent colonoscopy because of any gastrointestinal symptom and whose pathologic evaluation of colonoscopic biopsy revealed adenomatous polyps were enrolled as patient group. Control group was consisted of 36 healthy subjects. Uric acid was measured by an autoanalyzer using photometric method. Adenosine deaminase, xanthine oxidase, and nitric oxide were measured manually using a spectrophotometric method. Results: Xanthine oxidase, uric acid, and nitric oxide levels were found to be significantly higher in patients with colonic polyp compared that of the healthy controls. (p = 0.007; p = 0.02; p, Amaç: Kolonik mukozanın lümene protrüze olması polip olarak adlandırılır. Adenomatöz polipler neoplastik polipler olduğundan dolayı hastalığın patogenezine katkıda bulunabilecek tüm faktörlerin gözden geçirilmesi mortalite ve morbiditenin azaltılması açısından uygun olacaktır. Çeşitli araştırmalar karsinogenezde artmış oksidatif stresin rol oynadığını göstermektedir. Kolon adenomlarının malignleşme potansiyeli taşımasından dolayı oksitatif stresin polip patofizyolojisinde önemli rol oynayabileceği düşünülmektedir. Bu çalışmanın amacı kolon polipli hastalarda adenozin deaminaz, ksantin oksidaz, ürik asit ve nitrik oksit düzeylerinin oksidatif stres ve hastalığın patofizyolojisi ile ilişkisini araştırmaktır Yöntemler: Namık Kemal Üniversitesi Uygulama ve Araştırma Hastanesi Gastroenteroloji Polikliniği\'ne başvuran hastalardan gastrointestinal semptomu olan ve yapılan kolonoskopik biyopsi sonucunda adenomatöz polip saptanan 35 hasta incelendi. Kontrol grubu da 36 sağlıklı kişiden oluşturuldu. Ürik asit ölçümü fotometrik metod ile otomatize sistemde, adenozin deaminaz, ksantin oksidaz ve nitrik oksit (NO) ölçümleri manuel olarak spektrofotometrik yöntemle yapıldı. Bulgular: Kolon polipli hastalar ile sağlıklı kontroller karşılaştırıldığında, kolon polipli hastalarda, ksantin oksidaz, ürik asit ve NO düzeyleri istatistiksel olarak anlamlı oranda yüksek bulundu (sırasıyla p=0.007, p=0.02 ve p
- Published
- 2014
13. Nötrofil Lenfosit Oranının Kalp Hızı Toparlanma İndeksi İle İlişkisi
- Author
-
Aydın, Murat, Akyüz, Aydın, Alpsoy, Şeref, Güneş, Hayati, Akkoyun, Dursun Çayan, Oran, Mustafa, Mete, Rafet, Tülübaş, Feti, Yıldız, Zeynep Deniz, and Gürel, Ahmet
- Subjects
nötrofillenfosit oranı ,cardiovascular mortality ,kardiyovasküler mortalite ,Kalp hızı toparlanma İndeksi ,neutrophillymphocyte ratio ,Heart rate recovery index - Abstract
Amaç Kalp Hızı Toparlanma İndeksinin kardiyovasküler mortalitenin bağımsız bir risk faktörü olduğu gösterilmiştir. Yükselen nötrofil-lenfosit oranının birçok epidemiylojik çalışmada Kardiyovasküler hastalıklar ile kuvvetli ilişki içinde olduğu bildirilmiştir. Bu çalışmanın amacı Kalp Hızı Toparlanma İndeksi ile nötrofil-lenfosit oranı arasındaki ilişkiyi araştırmaktır Materyal ve Metod Namık Kemal Üniversitesi Araştırma ve Uygulama Hastanesi Kardiyoloji Polikliniği’ne, başvuran, anormal efor testi nedeniyle koroner anjiyografi yapılan 238 hasta retrospektif olarak değerlendirilmiştir. Egzersiz sırasındaki maksimum kalp hızından istirahatın 1. dakikasındaki kalp hızı çıkartılarak 18 atım ve altı değerler anormal olarak kabul edildi. Bulgular Kalp Hızı Toparlanma İndeksinin normal olanlar ile anormal olan bireyler arasıda Nötrofil sayısı ve nötrofillenfosit oranı karşılaştırılmasında istatistiksel olarak anlamlı bir ilişkili olduğunu tespit edilmiştir. (sırasıyla p=0,027 ve p=0.000). Sonuç Sonuç olarak mevcut bulgularımız anormal Kalp Hızı Toparlanma İndeksli hastalarda artan nötrofil-lenfosit oranının kardiyovasküler mortalite ve morbidite ile ilşkili olabileceğini düşündürmektedir. Gelecekte yapılacak prospektif çalışmalar ile egzersizin anormal Kalp Hızı Toparlanma İndeksli bireylerde nötrofil-lenfosit oranının üzerine etkisinin araştırılması bu konuda daha kesin deliller sağlayacaktır. Aim It has been shown that heart rate recovery index is an independent risk factor for cardiovascular mortality. It has been reported in most epidomiologic studies that an elevated neutrophil-lymphocyte ratio is strongly associated with cardiovascular diseases. The aim of this study was to investigate whether there is a relationship between heart rate recovery index and neutrophillymphocyte ratio. Materials and Methods A total of 238 patients who underwent coronary angiography due to abnormal treadmill exercise test results and who admitted to Cardiology Department of Faculty of Medicine at Namık Kemal University were evaluated retrospectively. heart rate recovery index was accepted as abnormal when the difference between peak heart rate at maximal exercise and the heart rate at the first minute of recovery phase is 18 beat or less. Results In the comparison between those with abnormal heart rate recovery index and those with normal heart rate recovery index in terms of neutrophil count and neutrophillymphocyte ratio was found a significant relationship. (respectively, p=0,027 ve p=0.000). Conclusion Consequently, our findings may potentially suggest that an elevated neutrophil-lymphocyte ratio in patients with abnormal heart rate recovery index might be related to cardiovascular mortality and morbidity. The investigation of the prognostic significance of elevated neutrophillymphocyte ratio in patients with abnormal heart rate recovery index in future prospective studies will be provide more conclusive evidence.
- Published
- 2013
14. Adenomatöz kolon polipli hastalarda oksidatif stres mekanizmasının paraoksonaz ve arilesteraz üzerinden değerlendirilmesi
- Author
-
Aydın, Murat, Tülübaş, Feti, Bali, İlhan, Mete, Rafet, Oran, Mustafa, Yıldırım, Oğuzhan, and Gürel, Ahmet
- Subjects
Genel ve Dahili Tıp - Abstract
Amaç: Adenomatöz polip, rektum ve kolonda adenomların lümene doğru gelişimi ile karakterize klinik bir durumdur. Birçok dejeneratif ve tümöral hastalığın patogenezinde artmış oksidatif stres rol oynamaktadır. Bu çalışma adenomatöz kolon polipli hastalarda paraoksonaz, indüklenebilir paraoksonaz ve arilesteraz enzim aktivitelerinin tespiti ve oksidatif stres ile hastalığın patofizyolojisi arasındaki ilişkiyi ortaya koymak amacı ile planlanmıştır. Gereç ve yöntem: Namık Kemal Üniversitesi Araştırma ve Uygulama Hastanesi Gastroenteroloji Polikliniği'ne başvuran hastalardan kolon polipi saptananlar ve sağlıklı gönüllüler çalışmaya alındı. Paraoksonaz, indüklenebilir paraoksonaz ve arilesteraz düzeylerinin ölçümleri spektrofotometrik olarak yapıldı. Bulgular: Kolon polipli hastalar ile sağlıklı kontroller karşılaştırıldığında, kolon polipli hastalarda, paraoksonaz, indüklenebilir paraoksonaz aktiviteleri istatistiksel olarak anlamlı oranda düşük bulunurken, arilesteraz aktivitesinde istatistiksel olarak anlamlı fark bulunmadı. Sonuç: Kolon polipli hastalarda paraoksonaz ve indüklenebilir paraoksonaz aktivitesinin sağlıklı polülasyondan düşük bulunması, oksidan-antioksidan dengenin oksidan yönünde bozulmasının polipli hastalarda polip gelişimi ile yakın ilişki içinde olduğunu düşündürmektedir Objectives: Adenomatous polyps is characterized by the development of adenomas into the lumen in the rectum and colon. Increased oxidative stress plays a role in many degenerative diseases and tumor pathogenesis. The aim of this study in patients with adenoma- tous colon polyps paraoxonase, stimulated paraoxonase and arylesterase detection and reveal the relationship between oxidative stress and pathophysiology of the disease. Materials and methods: Patients admitted to Namik Kemal University Research and Training Hospital Gastroenterology Clinic with adenomatous polypossis and healty controls were studied. Paraoxonase, stimulated paraoxonase and arylesterase measurements were performed spectrophotometrically with manual methods. Results: The levels of pa- raoxonase and stimulated paraoxonase activity in patients with adenomatous polyps were found to be significantly lower than healthy controls, arylesterase activity were significantly higher than in healthy controls, but the difference was not statistically significant. Conclusion: A significant decrease in serum paraoxonase and stimulated paraoxonase activity lead to an increase in oxidative stress may play a role in the pathophysiology of adenomatous colon polyps
- Published
- 2013
15. Namık Kemal Üniversitesi Araştırma ve Uygulama Hastanesinde Gestasyonel Diyabetes Mellitus Prevalansı
- Author
-
Aydın, Murat, Gürel, Ahmet, Çelik, Cem, Tülübaş, Feti, Abalı, Remzi, and Yılmaz, Ahsen
- Subjects
Genel ve Dahili Tıp - Abstract
Giriş: Her yıl önemli sayıda kadını etkileyen Gestasyonel diabetes mellitus (GDM) hem gebeler hem de bebekleri için istenmeyen sağlık problemlerine yol açmaktadır. Bu çalışma, Namık Kemal Üniversitesi Araştırma ve Uygulama Hastanesinde Gestasyonel Diyabetes Mellitus prevalansını değerlendirmeyi ve diğer çalışmaların sonuç- larıyla karşılaştırmayı amaçlamaktadır. Materyal ve Metot: Ocak 2010 ile Mayıs 2013 tarihleri arasında 24 28 Haftalık gebelik süresinde Namık Kemal Üniversitesi Araştırma ve Uygulama Hastanesinde kabul edilen gebeler çalışmaya dahil edildi. Yapılan dosya taramasında 502 gebeye 50 gram Glukoz Yükleme Testi (GYT) uygulandığı, test sonuçlarına göre bunların 29una da 100 gram Oral Glukoz Tolerans Testi (OGTT) yapıldığı tespit edildi. Bulgular: Gebelerin tamamına yapılan 50 g Glukoz Yükleme Testi 29 olguda pozitif olarak bulundu. Tarama testi yapılan gebelerin 13 tanesinde 100 g OGTT pozitif olarak değerlendirilmiş ve hastanemize başvuran gebelerin gestasyonel diyabet prevelansı Carpenter ve Caustan kriterlerine göre %2,59 bulunmuştur. Sonuçlar: Gestasyonel diabetes mellitus prevalansı Namık Kemal Üniversitesi Araştırma ve Uygulama Hastanesinde Türkiyenin diğer bölgelerinden rapor edilen epidemiyolojik çalışmalara göre daha düşük bulundu. Background: Gestational diabetes mellitus (GDM) affects a significant number of women each year and it is associated with a wide range of adverse outcomes for pregnants and their babies. The present study aimed to evaluate the prevalence of Gestational diabetes mellitus in NamÕk Kemal University Training and Research Hospital and to compare the results of other studies. Material and Methods: From January 2010 to May 2013, patients admitted to gynecology clinic with 24 28 week pregnancy were studied. A glucose challenge test (GCT) was given to 502 pregnant women and based on the results 29 went on to take an oral glucose tolerance test (OGTT). Results: 502 pregnant women tested, Fifty gram Glucose Challenge Test was performed on all pregnant women which was positive only in 29 cases, and in 13 of them 100 gram oral glucose tolerance test was positive The prevalence of gestational diabetes in pregnant women who were admitted to our hospital was 2.59% according to Carpenter and Caustan diagnostic criteria Conclusions: The prevalence of Gestational diabetes mellitus was found to be lower in in NamÕk Kemal University Training and Research Hospital rather than the other regions of Turkey as reported in epidemiological studies.
- Published
- 2013
16. Asymmetric dimethylarginine contributes to airway nitric oxide deficiency in patients with COPD
- Author
-
Aydin, Murat, primary, Altintas, Nejat, additional, Cem Mutlu, Levent, additional, Bilir, Bulent, additional, Oran, Mustafa, additional, Tülübaş, Feti, additional, Topçu, Birol, additional, Tayfur, İsmail, additional, Küçükyalçin, Volkan, additional, Kaplan, Gizem, additional, and Gürel, Ahmet, additional
- Published
- 2015
- Full Text
- View/download PDF
17. Relationship among MIF, MCP-1, viral loads, and HBs Ag levelsin chronic hepatitis B patients
- Author
-
GÜNEŞ, Hayati, primary, METE, Rafet, additional, AYDIN, Murat, additional, TOPÇU, Birol, additional, ORAN, Mustafa, additional, DOĞAN, Mustafa, additional, YILDIRIM, Oğuzhan, additional, ERDEM, İlknur, additional, EREN TOPKAYA, Aynur, additional, and GÜREL, Ahmet, additional
- Published
- 2015
- Full Text
- View/download PDF
18. A service oriented reflective middleware for pervasive computing
- Author
-
Gürel, Ahmet Volkan, Gümüşkaya, Haluk, and Bilgisayar Mühendisliği Ana Bilim Dalı
- Subjects
Software engineering ,Software test ,Software architecture ,Distributed systems ,Computer Engineering and Computer Science and Control ,Computer networks ,Bilgisayar Mühendisliği Bilimleri-Bilgisayar ve Kontrol - Abstract
Son yıllarda mobil bilgi işleme (mobile computing) alanındaki teknolojik gelişmeler sayesinde, yaygın bilgi işleme (pervasive computing) çok daha pratik olmuş ve günlük hayata uygulanabilir hale gelmiştir. Gelişmiş taşınabilir haberleşme cihazları, kısa ve uzun mesafe geniş bant kablosuz ağ teknolojileri ve akıllı sensörler gibi ihtiyaç duyulan donanımlar artık kolayca ulaşılabilir durumdadır. Bu gelişmeler ışığında taşınabilir cihazlar ile bina içi ve bina dışı dağıtık kablosuz ortamlara yönelik yeni yazılım teknikleri ve mobil servislerin geliştirilmesi gerekmektedir.Bu tez çalışmasında, sistemden bağımsız çalışan, taşınabilir ve ortamdan haberdar mobil uygulamalar ve sistemler için yazılım mimarileri sunulmaktadır. Bu mimariler için kablosuz ağ paket ölçümleri ve mimari performans analizi verilmektedir. Bu analizlerde, dağıtık sistemler ve sunucu istemci mimarisindeki üç önemli neslin temsilcisi olan temel TCP soket bağlantısı, RMI dağıtık nesne teknolojisi ve servis odaklı yaklaşım kullanılarak farklı kablosuz ağlar için zaman analizi yapılmıştır. Bu analizler sonucunda günümüzün mobil cihazlarında kullanılabilecek yazılım mimarileri ve teknolojileri değerlendirilmektedir. Pervasive Computing is getting much practical and applicable to daily life due to the technological advances in mobile computing. The needed hardware technology is available as advanced small mobile communication devices, short and long distance wide band wireless networking technologies and smart sensors. Along with these technological advances, new software techniques and mobile services for mobile devices, and indoor and outdoor distributed and wireless environments are required.In this thesis, software architectures for small mobile communication devices are proposed for system independent and portable mobile applications and systems for a context-aware system. The wireless network packet measurements and architecture performance analyses are given for the proposed architectures. In these analyses, using basic TCP socket connections, RMI distributed object technology and service oriented approaches, which are the representatives of three important generations in distributed systems, client/server architectures are studied and the time analyses for different wireless network connections are presented. As a result of these analyses, software architectures and technologies which can be used on today?s mobile devices for different applications are evaluated. 59
- Published
- 2008
19. Evaluation of lipid peroxidation and antioxidant enzyme activities in the serum of adult asthma patients
- Author
-
Aksu, Neriman, Armutcu, Ferah, Kart, Levent, Gürel, Ahmet, Demircan, Nejat, Ünalacak, Murat, and Zonguldak Bülent Ecevit Üniversitesi
- Subjects
Solunum Sistemi - Abstract
Son yıllarda, pek çok hastalığın patogenezinde veya sonucunda giderek artan bir şekilde, serbest radikal hasarı ve antioksidan savunma sistemlerindeki yetersizlik suçlanmaktadır. Bu hastalıklardan biri de bronş astımıdır. Bu çalışmada oksidatif hasarın ve antioksidan sistemdeki değişimlerin astımdaki düzeylerinin incelenmesi amaçlandı. Hafif-orta şiddette astımlı 70 hasta ve kontrol grubu olarak 70 sağlıklı erişkin bu amaçla çalışmaya alındı. Hasta ve kontrol grubu serumlarında tiyobarbitürik asitle reaksiyon veren madde (TBARS) ve nitrik oksit (NO) düzeyleri ile, ksantin oksidaz (XO), süperoksit dismutaz (SOD) ve glutatyon peroksidaz (GSH-Px) aktiviteleri ölçüldü. Hasta grubunda serum TBARS (p < 0.01) ve NO (p < 0.05) düzeyleri ile XO (p < 0.01) aktivitesi kontrol grubuna göre anlamlı düzeyde yüksek bulundu. Hasta grubu serum SOD (p < 0.01) ve GSH-Px (p < 0.05) enzim aktiviteleri kontrol grubuna göre anlamlı derecede düşük bulundu. Bu sonuçlar bronşial astımlı hastalarda oksidatif ve nitrozatif stresin lipid peroksidasyonu ve antioksidan enzimlerde değişikliklere neden olduğunu düşündürmektedir., In recent years, free radical damage and insufficiency of antioxidant defense system has been gradually accused of the pathogenesis of many diseases. One of these diseases is bronchial asthma. In this study we aimed to investigate the role of oxidative damage and antioxidant system in the pathogenesis of bronchial asthma. Seventy mild-moderate asthmatic adults and seventy healthy adults were enrolled in the study for this aim. The levels of thiobarbituric acid-reactive substance (TBARS) and nitric oxide (NO) and the activities of xanthine oxidase (XO), superoxide dismutase (SOD) and glutathione peroxidase (GSH-Px) were measured in serum of patients and control subjects. The mean TBARS (p < 0.01) and NO (p < 0.05) values and XO (p < 0.01) activity were significantly higher in the serum of the patients compared to the control group. The mean values of serum SOD (p < 0.01) and GSH-Px (p < 0.05) enzymatic activities were significantly lower in the patients compared to the control group. These results suggest that oxidative and nitrosative stress result in lipid peroxidation and alterations in antioxidant enzymes in asthma patients.
- Published
- 2007
20. Asymmetric dimethylarginine contributes to airway nitric oxide deficiency in patients with COPD.
- Author
-
Aydin, Murat, Altintas, Nejat, Cem Mutlu, Levent, Bilir, Bulent, Oran, Mustafa, Tülübaş, Feti, Topçu, Birol, Tayfur, İsmail, Küçükyalçin, Volkan, Kaplan, Gizem, and Gürel, Ahmet
- Subjects
ASYMMETRIC dimethylarginine ,NITRIC oxide reduction ,OBSTRUCTIVE lung diseases ,PATHOLOGICAL physiology ,ENZYME-linked immunosorbent assay ,REGRESSION analysis - Abstract
Introduction Asymmetric dimethylarginine (ADMA) and nitric oxide (NO) show their mechanism of action reciprocally, the balance between these molecules contributes to the tight regulation of airways tone and function. Objectives The aim of this study to determine the serum levels of ADMA and NO in patients with chronic obstructive pulmonary disease (COPD) and establish whether their level vary in relation to forced expiratory volume in 1s (FEV
1 ), to assess their role in pathophysiology of COPD. Materials and Methods This study consisted of 58 patients with COPD and 30 healthy subjects. Serum ADMA and NO levels were measured using enzyme-linked immunosorbent assay and the colorimetric method, respectively. Results Serum ADMA levels were significantly higher, however, NO levels were lower in patients with COPD compared with controls. ADMA levels were inversely correlated with NO levels. Serum ADMA and NO were significantly correlated with FEV1 . Multivariable logistic regression analysis revealed that serum ADMA and NO were independently and significantly associated with the presence of COPD. Multiple linear regression analysis showed that COPD was positively associated with ADMA, additionally COPD and ADMA were independently and inversely associated with NO. NO levels were decreased, ADMA levels were increased compliant with progression of COPD stages. Conclusion While circulating ADMA is higher, NO is lower in COPD and both show a strong correlation to the degree of airflow limitation. ADMA seems to be a possible new marker of prognosis of COPD and can be a novel therapeutic target for the treatment of COPD. [ABSTRACT FROM AUTHOR]- Published
- 2017
- Full Text
- View/download PDF
21. Increased xanthine oxidase and malondialdehyde levels in euthymic bipolar patients
- Author
-
Savaş, Haluk A., Gergerlioğlu, H. Serdar, Gürel, Ahmet, Selek, Salih, Savaş, Esen, Koçoğlu, Esra, Özen, Murat Eren, and Zonguldak Bülent Ecevit Üniversitesi
- Subjects
Psikiyatri - Abstract
Amaç: Halen ötimik ikiuçlu bozuklukta ksantin oksidaz (XO) ve Malondialdehit (MDA) enzim düzeyini ölçen bir çalışma yoktur. İkiuçlu hastalarda oksidan molekül MDA seviyeleri yüksek olduğu bilinmektedir. Remisyon döneminde (ötimik evre) oksidan/antioksidan dengede yeralan XO ve MDA'nın yüksek veya düşük olduğu bilinmemektedir. Bu çalışmada bu moleküllerin düzeylerini ikiuçlu hastaların ötimik evrelerinde ölçmeyi amaçladık. Yöntem: 22 ikiuçlu bozukluğu olan ötimik hasta ve 22 sağlıklı kontrol çalışmaya dâhil edildi. Bu çalışmada XO ve MDA'nın serum düzeyleri ölçüldü. Bir psikiyatrist tarafından DSM-IV'e göre yapılan değerlendirmede hastanın en azından bir ay ötimik fazda olması çalışmaya dahil edilme ölçütü olarak kabul edildi. Bulgular: Hastalarda XO serum düzeylerinin ortalama değeri kontrollerin değerlerinden yüksekti. Ortalama serum MDA düzeyleri ikiuçlu hastalarda kontrollere göre artmış bulundu. XO ve MDA düzeyleri arasında korelasyon vardı. Sonuç: Daha önceki çalışmalarda bulunan ikiuçlu bozukluğun akut manik safhasında yüksek oksidatif stres ve remisyonda (ötimik evre) olan hastalarda da yüksek XO ve MDA düzeyleri bulunması, hastalığın moleküler seviyede oksidatif stresle devam etmekte olduğunu gösterebilir., Objectives: There hasn't been any study measuring (Xanthine Oxidase), and MDA (Malondialdehyde) enzymes in euthymic bipolar disorders yet. In bipolar patients, MDA levels were already known to be high. In remission phase (euthymic phase), XO and MDA, are not known to be whether high or low. In this study, we aimed to find out levels of these molecules in euthymic episode of Bipolar Disorder. Method: Twenty-two patients with bipolar disorders (İB) in euthymic phase and twenty-two healthy control subjects were included in this study. XO, and MDA have been studied in serum. DSM-IV based (Diagnostic and Statistical Manual of Mental Disorders) diagnosis of BD and being at least for a month in euthymic phase was established by a psychiatrist. Results: The mean value of patients' serum XO levels was significantly higher than those of the controls. Mean serum MDA levels were found to be increased in patients compared to controls. There is a correlation between XO and MDA levels. Conclusion: High XO and MDA levels in BD (Type I-Euthymic phase) may show that the disease still continues with oxidative stress in molecular level, when combined with the previous findings of high oxidative stress in acute manic phase of BD.
- Published
- 2005
22. Prevalence of asymptomatic bacteriuria detected by microscopical urine examinaiton among school age children
- Author
-
Ünalacak, Murat, Armutcu, Ferah, Demirel, Fatma, Gürel, Ahmet, Demircan, Nejat, Aktunç, Erol, and Zonguldak Bülent Ecevit Üniversitesi
- Subjects
Genel ve Dahili Tıp - Abstract
Amaç: Çalışmamızda çocuklarda asemptomatik bakteriüri prevalansının gösterilmesi ve bu yaş grubundaki öneminin vurgulanması amaçlandı. Gereç ve Yöntem: Çalışmamızda yaşlan 7-12 arasında değişen, rastgele seçilmiş, semptom ve şikayeti olmayan 181 çocuğa dipstik ve mikroskopik inceleme ile idrar taraması yapıldı. Bulgular: Çalışmaya dahil edilen çocuklardan %50.8'i erkek, %49.2'si kızdı. Çocukların %5.5'inde hematüri, %8.8'inde piyüri, %9.4'ünde bakteriüri, %7.2'sinde idrar kristalleri bulundu. Hematüri, piyüri ve bakteriüri kız çocuklarda erkeklerden anlamlı derecede daha fazla görülmekte iken, idrar kristalleri erkek çocuklarda kızlardan anlamlı derecede fazla görüldü. Sonuç: Elde edilen bulgulara göre, asemptomatik bakteriüri ve hematürinin çocukluk çağında önemli bir sorun olduğu görülmüştür. Düşük maliyeti de göz önüne alındığında, idrar taramalarının birinci basamakta, özellikle çocuklarda ve risk taşıyan hastalarda mutlaka yapılması gerektiği sonucuna varılabilir., Objective: In this study, we aimed to reveal asymptomatic bacteriuria prevalence in children and to express its importance in this age group. Methods: In this study, we performed a urine screening test by dipstick and microscopical evaluation to randomly selected 181 children, aged between 7-12. Results: Of the children included in the study, 50.8% were males and 49.2% were females. Hematuria was detected in 5.5%, pyuria in 8.8%, bacteriuria in 9.4% and crystalluria in 7.2% of the children. Hematuria, pyuria and bacteriuria were found to be significantly higher in females compared to males, while crystalluria was found to be significantly higher in males compared to females. Conclusion: According to the results, asymptomatic bacteriuria and hematuria constitute an important problem in school-aged children. Taking its low cost into consideration, it can be concluded that urine screenig tests should be performed in the children and patients with high risk at primary care settings.
- Published
- 2005
23. Evaluation of plasma C-reactive protein and D-dimer levels of coal miners
- Author
-
Gürel, Ahmet, Armutcu, Ferah, Ünalacak, Murat, Aydın, Mustafa, Özeren, Ali, Pınar, Tevfik, and Zonguldak Bülent Ecevit Üniversitesi
- Subjects
Onkoloji - Abstract
Bu çalışma, kömür tozuna maruz kalan işçilerde prokoagulan sistemin bir göstergesi olarak kullanılan D-Dimer (DD) ile bir inflamasyon belirteci olarak kabul edilen C-reaktif protein (CRP) düzeyindeki değişiklikleri araştırmak amacı ile planlandı. Kömür tozu, fibroblast proliferasyonunu, ekstrasellüler matriks sentezini ve proinflamatuar faktörlerin sekresyonunu artırmaktadır. Bu nedenle kömür tozunun etkisi sadece akciğer dokusu ile sınırlı kalmamakta, birçok sistemi de etkilemektedir. Özellikle IL-6 ve TNF-? miktarında artışa neden olması, inflamasyon ve hemostatik sistemde değişikliğe neden olabileceğini düşündürmektedir. Çalışmada kömür madeninde çalışan 34 erkek çalışma grubu olarak ve kömür madeninde çalışmayan 32 erkek kontrol grubu olarak alındı. Her iki gruptan alınan kan örneklerinden CRP ve DD düzeyleri çalışıldı. Çalışma grubunda plazma CRP ve DD düzeyleri kontrol grubundan anlamlı derecede yüksek bulundu (p, This study was planned to investigate alterations of D-Dimer (DD), which is accepted as an indicator of procoagulant system, and C-reactive protein (CRP), which is accepted as an indicator inlammation in coal miners who were exposed to coal dust. Coal dust increases fibroblast proliferation, extracellular matrix synthesis and secretion of proinflammatory factors. So the effect of coal dust is not restricted to the lungs, but it also affects various systems. Especially its IL6 and TNF-α increasing effect makes us think that coal dust may cause inflammation and alterations in hemodynamic system. In this study, 34 males who had been working in coal mines were taken as study group and 32 males who had not been working in coal mines were taken as control group. CRP and DD levels were studied in blood samples of both groups CRP and DD levels were found to be significantly higher in study group than in control group (p
- Published
- 2004
24. Evaluation of plasma anticoagulant protein levels and thrombin time in coal miners
- Author
-
Gürel, Ahmet, Armutçu, Ferah, Ünalacak, Murat, Özeren, Ali, Aydın, Mustafa, Demircan, Nejat, and Zonguldak Bülent Ecevit Üniversitesi
- Subjects
Genel ve Dahili Tıp - Abstract
Amaç: Bu çalışma kömür tozuna maruz kalan işçilerde doğal antikoagülan proteinler olan protein C, protein S ve antitrombin III düzeyleri ile trombin zamanındaki değişiklikleri araştırmak amacı ile planlandı. Kömür tozu fibroblast proliferasyonunu, ekstrasellüler matriks sentezini ve proinflamatuar faktörlerin sekresyonunu artırmaktadır. Bu nedenle kömür tozunun etkisi sadece akciğer dokusu ile sınırlı kalmamakta, birçok sistemi de etkilemektedir. Özellikle IL-6 ve TNF-$alpha$ miktarında artışa neden olması koagülasyon sisteminde değişikliğe neden olabileceğini düşündürmektedir. Gereç ve Yöntemler: Çalışmada kömür madeninde çalışan 34 erkek çalışma grubu ve kömür madeninde çalışmayan 32 erkek kontrol grubu olarak alındı. Her iki grupta alınan kan örneklerinden protein C, protein S ve antitrombin III düzeyleri ve trombin zamanı çalışıldı. Bulgular: İşçi grubu plazma protein C, protein S ve antitrombin III düzeyi kontrol grubundan anlamlı derecede düşük bulunurken trombin zamanı anlamlı derecede yüksekti (p, Objective: This study was planned to investigate alterations in the anticoagulant proteins; protein C, protein S and antithrombin III levels, as well as in thrombin time in coal miners exposed to coal dust. Coal dust increases fibroblast proliferation, extracellular matrix synthesis and secretion of proinflammatory factors. As such, the effect of coal dust is not restricted to the lungs, and various other organs may also be compromised. In particular, the increase in IL-6 and TNF-$alpha$ levels seen in patients from this milieu leads to the assumption that coal dust may cause inflammation and other alterations that may have a direct hemodynamic effect upon the circulation. Material and Methods: In this study, 34 males employed in coal mining were taken as a study cohort. 32 non-coal mining males functioned as a control group. Protein C, protein S and antithrombin III levels, as well as thrombin time were measured in blood samples from both groups. Results: Protein C, protein S and antithrombin III levels were found to be significantly lower and thrombin time was found to be significantly higher in the study group when compared to those of the control group (p
- Published
- 2004
25. Bleomisin verilen ratlarda plazma ve eritrositlerin oksidan ve antioksidan durumu: Erdostein ve vitamin E'nin koruyucu rolü
- Author
-
Armutçu, Ferah, Söğüt, Sadık, Gürel, Ahmet, Kart, Levent, Coşkun, Ömer, Zonguldak Bülent Ecevit Üniversitesi, and Hatay Mustafa Kemal Üniversitesi
- Subjects
Onkoloji - Abstract
Bleomisin toksisitesi, otokatalitik bir mekanizma ile hücresel membranların hasarına yol açan lipid peroksidasyonu ile ilişkilidir ve membran yıkımı toksik, reaktif metabolitlerin üretimi ve hücre ölümüne yol açabilir. Bu nedenle, bleomisin verilen ratlarda reaktif oksijen türleri üretimi, antioksidan enzim aktiviteleri ile erdosteine ve vitamin E'nin olası koruyucu etkilerini araştırdık. Otuzbeş Sprague-Dawley sıçan tedavi almayan kontrol, bleomisin, bleomisin + erdostein ve bleomisin + vitamin E grupları şeklinde rastgele dört gruba ayrıldı. Deney süresi sonunda plazma ve eritrositler elde edilerek tiyobarbitürik asit reaktif maddeler (TBARS) ve nitrik oksit (NO) düzeylerinin yanı sıra süperoksit dismutaz (SOD), katalaz (CAT) ve glutatyon peroksidaz (GSH-Px) aktiviteleri ölçüldü. Bleomisin verilmesi lipid peroksidasyonunun bir göstergesi olan TBARS ve NO düzeylerini artırırken SOD, CAT ve GSH-Px enzim aktivitelerini azaltarak kanda reaktif oksijen türleri artışı ile sonuçlandı. Erdostein ve vitamin E tedavisi, lipid peroksidasyonu artışını anlamlı olarak önlerken; tek başına erdostein, eritrosit ve plazmada SOD, CAT ve GSH-Px aktivitelerindeki azalmayı önledi. Buna göre erdosteinin bu çalışmada kullanılan dozlarda, antioksidan ve serbest radikal temizleyici özellikleriyle, BLM ile uyarılan hematotoksisite üzerine vitamin E'den daha etkili olduğu ileri sürülebilir. Bununla birlikte, uygun dozları bulmak ve konuyu aydınlatmak için erdosteinin farklı dozlarında daha ileri çalışmalar yapılması gerekmektedir., Bleomycin (BLM) toxicity is associated with lipid peroxidation, which is an autocatalytic mechanism leading to oxidative destruction of cellular membranes, and their destruction can lead to the production of toxic, reactive metabolites and cell death. Therefore, we investigated reactive oxygen species production, antioxidant enzyme activities and protective effect of vitamin E and erdosteine in BLM-administrated rats. Thirty-five Sprague-Dawley rats were divided randomly into four groups as untreated control, BLM, BLM+erdosteine and BLM+vitamin E groups. At the end of the treatment, plasma and erythrocytes were obtained and the levels of thiobarbituric acid reactive substances (TBARS) and nitric oxide (NO) as well as the activities of superoxide dismutase (SOD), catalase (CAT) and glutathion peroxidase (GSH-Px) were measured. Bleomycin administration resulted in the generation of reactive oxygen species in the blood of rats by decreasing the activities of enzymes SOD, CAT and GSH-Px, while increasing the levels of NO and TBARS, an indicative of lipid peroxidation. Erdosteine and vitamin E treatment prevented the increase in the lipid peroxidation. Erdosteine alone significantly prevented the decrease in SOD, CAT and GSH-Px activities in the erythrocyte and plasma. We suggest that erdosteine is more effective on the prevention of BLM-induced hematotoxicity via antioxidant and free radical scavenger properties than vitamin E at the doses used in the present study. However, further studies at different doses of erdosteine are needed to determine most appropriate doses and to clarify the issue.
- Published
- 2004
26. Investigation of serum macrophage migration inhibitor factor and monocyte chemotactic protein-1 levels in irritable bowel syndrome
- Author
-
TÜLÜBAŞ, Feti, primary, ORAN, Mustafa, additional, METE, Rafet, additional, TURAN, Filiz, additional, YILMAZ, Ahsen, additional, YILDIZ, Zeynep Deniz, additional, and GÜREL, Ahmet, additional
- Published
- 2014
- Full Text
- View/download PDF
27. Evaluation of serum adenosine deaminase, xanthine oxidase activities and uric acid levels in coal miners
- Author
-
Gürel, Ahmet, Armutcu, Ferah, Açıkgöz, Şerefden, Mungan, A. Görkem, Ünalacak, Murat, and Zonguldak Bülent Ecevit Üniversitesi
- Subjects
Genel ve Dahili Tıp - Abstract
Bu çalışma kömür madeni işçileri serum adenozin deaminaz (ADA), ksantin oksidaz (XO) aktiviteleri ve ürik asit düzeylerini araştırmak üzere planlandı. T lenfositlerin fonksiyonu ve matürasyonuna katkıda bulunan ADA, hücresel immuni-tenin bir göstergesi olarak kabul edilmektedir. ADA aynı zamanda inflamatuar cevap ve sitokin üretimi ile ilişkili olan adenozinin plazma seviyesini düzenler. XO, ADA ile birlikte pürin metabolizması enzimidir ve ürik asit oluşumu reaksiyonunu katalizlemektedir. Mesleksel kömür madeni tozuna maruz kalma pnömokonyoz, bronşit, amfizem ve silikozis gibi bir çok akciğer hastalığına neden olmaktadır. Maden işçisi akciğer has-talıklarının patogenezi ile ilgili önemli faktörlerden birisi de kömür tozunun hücresel ve humoral immun sistemi etkilemesidir. Bu çalışmada kömür madeninde çalışan 51 erkek çalışma grubu ve kömür madeninde çalışmayan 51 erkek kontrol grubu olarak alındı. Her iki gruptan alınan kan örneklerinden ADA, XO aktiviteleri ve ürik asit düzeyleri çalışıldı. İşçi grubu serum ADA ve XO aktivitesi ve ürik asit düzeyi kontrol grubundan anlamlı derecede düşük bulundu (p, This study was planned in order to investigate serum adenosine deaminase (ADA) and xanthine oxidase activities and uric acid levels in coal miners. ADA contributes to maturation and functions of T-lymphocytes and is accepted as an indicator of cellular immunity. Besides, ADA regulates plasma level of adenosine, which is related with inflammatory response and cytokine produc-tion. XO, like ADA, is an enzyme of purine metabolism, and catalyzes reaction for uric acid formation. Occupational exposure to coal dust is the cause of pneumoconiosis, bronchitis, emphysema, silicosis and many other respiratory diseases. One of the most important factors related with pathogenesis of respiratory diseases in coal miners is that coal dust effects both cellular and humoral immune systems. In this study, 51 male coal miners were taken as study group and 51 males not working in coal mines were taken as control group. Serum ADA, XO activities and uric acid levels were studied in blood samples of both groups. Serum ADA and XO activities and uric acid levels were found to be significantly lower than the control group (p
- Published
- 2003
28. Sağlıklı kişilerde plazma lipid peroksidasyon ürünlerinin araştırılması
- Author
-
Gürel, Ahmet, Büyükbaş, Sadık, and Diğer
- Subjects
Plasma ,Aging ,Biyokimya ,Lipid peroxidation ,Free radicals ,Biochemistry ,Antioxidants - Abstract
ÖZET Bu çalışmada sağlıklı insanlarda yaşlanma sürecinde lipit peroksidasyon ürünleri olan MDA ve konjuge dien seviyelerinde meydana gelen değişikliklerle; kolesterol, LDL-K, trıgliserit, BMI, HDL-K ve alt grupları arasındaki ilişki araştırıldı. Bu amaçla 15-83 yaşları arasında 352 sağlıklı kişiden ( 174 E, 178 K ) kan örnekleri alınarak plazmaları ayrıldı. Modifıye edilmiş Draper ve Hadley metodu ile MDA, modifıye edilmiş Buege metodu ile konjuge dien çalışıldı. HDL-K ve alt gruplarının ayrıştırılması Warnick' in çift presipitasyon metodu kullanılarak yapıldı. Plazma trıgliserit ve kolesterol düzeylerinin tespiti için enzima tik-kolorometrik yöntem kullanıldı. LDL-K, HDL2-K ve BMI değerleri hesapla bulundu. Bu parametrelerin erkekler için ortalama değer (ort.) ve standart sapmaları (ss.): MDA: 3.97 ± 0.87 nmol/ml, konjuge dien: 93.02 ± 18.69 nmol/ml, trıgliserit: 1 19.45 ± 39.50 mg/dl, kolesterol: 176.82 ± 36.33 mg/dl, HDL-K: 38.81 ± 5.41 mg/dl, HDL2-K: 15.17 ± 3.13 mg/dl, HDL3-K: 23.69 ± 3.73 mg/dl, LDL-K: 113.30 ± 33.69 mg/dl, BMI: 25.13 ± 4.01 kg/m2 olarak bulundu. Kadınlar için bu değerler sırasıyla; 3.67 ± 0.77, 86.03 ± 16.97, 122.18 ± 46.08, 179.52 ± 32.94, 42.78 ± 7.86, 16.17 ± 4.84, 26.65 ± 6.14, 112.80 ± 30.72, 26.22 ± 5.21 olarak bulundu. Bu bulgularda, her iki cinste lipit peroksidasyon ürünlerinin plazma seviyesinin yaşla bir artış gösterdiği bu artışın erkeklerde kadınlardan anlamlı derecede yüksek olduğu görüldü. Kolesterol, trıgliserit, LDL-K ve BMI değerlerinin cinsiyetle farklılık göstermezken yaş ve lipit peroksidasyon ürünleriyle pozitif korelasyon gösterdiği bulundu. HDL-K ve alt gruplarının yaş ve lipit peroksidasyon ürünleriyle negatif korelasyon gösterirken plazma değerleri kadınlarda erkeklerden anlamlı derecede yüksek bulundu. 56 SUMMARY INVESTIGATION OF PLASMA LIPID PEROXIDATION PRODUCTS IN HEALTY PEOPLE In this study, we have aimed to determine the changes in lipid peroxidation products (LPP) with age and the correlation between LPP (MDA, conjugated diens) and choleste rol, triglyseride, LDL-C, BMI, HDL-C and its subgroups (HDL2-C and HDL3-C). For this purpose, the plasmas of 352 healthy people (174 male, 178 female) and aged 15-83 years were collected. MDA was estimated by modified method of Draper and Hadley and conjugated diens by that of Buege. HDL-C and its subgroups were determined by double presipitation method of Warnick et al. Plasma triglyserideand total cholesterol levels were estimated by enzymatic colorimetric methods. LDL-C and BMI were found by calculation. The mean and standart deviations of those parameteres for men were as follows: MDA: 3.97 ± 0.87 nmol/ml, conjugated dien: 93.02 ± 18.69 nmol/ml, triglyceride: 1 19.45 ± 39.50 mg/dl, total cholesterol: 176.82 ± 36.33 mg/dl, HDL-C: 38.81 ± 5.41 mg/dl, HDL2-C: 15.17 ± 3.13 mg/dl, HDL3-C: 23.69 ± 3.73 mg/dl, LDL-C: 113.30 ± 33.69 mg/dl, BMI: 25.13 ± 4.01 kg/m2. The same parameteres for women were; 3.67 ± 0.77, 86.03 ± 16.97, 122.18 ± 46.08, 179.52 ± 32.94, 42.78 ± 7.86, 16.17 ± 4.84, 26.65 ± 6.14, 112.80 ± 30.72, 26.22 ± 5.21 From those results, plasma LPP were found to increase with age. That increase was more obvious in men than in women. There were no significant differences between total cholesterol, triglyceride, LDL-C and BMI of both sexes. However, there were significant correlations beetwen the above parameteres and LPP and age. Plasma HDL-C levels were significantly higher in women than in men. On the other hand HDL-C and its subfractions and showed a negative correlation with age and LPP. 57 65
- Published
- 1999
29. MCV and MCH Values in Coronary Artery Patients with Positive Gensini Score
- Author
-
Tülübaş, Feti, primary, Gürel, Ahmet, additional, Akkoyun, Dursun Cayan, additional, Alpsoy, Şeref, additional, Akyüz, Aydın, additional, Erdoğan, Hasan, additional, and Yılmaz, Ahsen, additional
- Published
- 2013
- Full Text
- View/download PDF
30. A Mother with Green Breastmilk Due to Multivitamin and Mineral Intake: A Case Report
- Author
-
Yazgan, Hamza, primary, Demirdöven, Mehmet, additional, Yazgan, Zerrin, additional, Toraman, Ahmet Ruhi, additional, and Gürel, Ahmet, additional
- Published
- 2012
- Full Text
- View/download PDF
31. EvaEvaluation of glucose challenge and oral glucose tolerance test results in pregnancy and estimation of prevalence of gestational diabetes mellitus at Sema Hospital in İstanbul
- Author
-
TORAMAN, AHMET RUHİ, primary, GÜREL, AHMET, primary, ULUSAL, ZEYNEP, primary, BÜLBÜL, GÜLNİHAL, primary, DEMİRDÖVEN, AYŞE GÜLÇİN, primary, UZUN, MELEK, primary, ÖZCAN, ALİ, primary, and ÇAKMAK, MUZAFFER, primary
- Published
- 2012
- Full Text
- View/download PDF
32. Clinical Outcomes of Children Admitted with Admission Diagnosis of Pandemic Influenza
- Author
-
Yazgan, Hamza, primary, Yazgan, Zerrin, additional, Demirdöven, Mehmet, additional, Toraman, Ahmet Ruhi, additional, Çakmak, Muzaffer, additional, and Gürel, Ahmet, additional
- Published
- 2011
- Full Text
- View/download PDF
33. Prevalence of Cytopenia and Evaluation of Its Clinical Significance in Children with influenza A(H1N1)
- Author
-
Yazgan, Hamza, primary, Yokuş, Osman, additional, Çaşkurlu, Hülya, additional, Akkaş, Timuçin, additional, Demirdöven, Mehmet, additional, Toraman, Ahmet Ruhi, additional, Çakmak, Muzaffer, additional, and Gürel, Ahmet, additional
- Published
- 2010
- Full Text
- View/download PDF
34. The Activities of Paraoxonase, Xanthine Oxidase, Adenosine Deaminase and the Level of Nitrite in Pseudoexfoliation Syndrome
- Author
-
Yağcı, Ramazan, primary, Gürel, Ahmet, additional, Ersöz, İbrahim, additional, Karadağ, Remzi, additional, Hepşen, İbrahim F., additional, and Duman, Sunay, additional
- Published
- 2009
- Full Text
- View/download PDF
35. Plasma urotensin II and neurokinin B levels in acute myocardial infarction and stable coronary artery disease.
- Author
-
Akkoyun, Dursun Çayan, Akyüz, Aydın, Alpsoy, Şeref, Gürel, Ahmet, Güler, Niyazi, Değirmenci, Hasan, and Gürkan, Ümit
- Subjects
BLOOD plasma ,NEUROKININ B ,MYOCARDIAL infarction ,UROTENSINS ,CORONARY disease - Abstract
Objective: This aim of the study is to investigate whether there are possible plasma urotensin-II (U-II) and neurokinin B (NKB) level changes in patients with acute myocardial infarction (AMI) or not and plasma urotensin-II (U-II) and neurokinin B (NKB) level changes in patients with acute myocardial infarction (AMI) and stable coronary artery disease (CAD) and to evaluate whether there is any relationship between these changes and the pathogenesis of these diseases. Methods: This is a prospective case-control study. Three groups were formed from randomly admitted patients with AMI, stable CAD, and controls. Biochemical parameters and U-II and NKB levels were measured. Patients with congestive heart failure, chronic hepatic and renal failure, severe cardiac valve disease, and severe pulmonary hypertension were excluded from the study. The normality of the data was evaluated using the Kolmogorov-Smirnov test. We compared the three groups with one-way ANOVA and Tukey test (Kruskal-Wallis test and Mann-Whitney U test). Results: Compared with controls (n=31) and CAD patients (n=32), AMI patients (n=32) had lower U-II and NKB levels. In cases of stable CAD, U-II and NKB levels were similar. A positive correlation was found between U-II and NKB (r=0.720; p=0.000). U-II and NKB were poorly correlated with left ventricle ejection fraction but not with C-reactive protein. Conclusion: We found that U-II and NKB levels were lower in patients with AMİ in than those with CAD or the control group. According to our findings, the decreased U-II and NKB levels were related to complicated atherosclerotic events. [ABSTRACT FROM AUTHOR]
- Published
- 2015
- Full Text
- View/download PDF
36. Relationship among MIF, MCP-1, viral loads, and HBs Ag levels in chronic hepatitis B patients.
- Author
-
GÜNES, Hayati, METE, Rafet, AYDIN, Murat, TOPÇU, Birol, ORAN, Mustafa, DOĞAN, Mustafa, YILDIRIM, Oğuzhan, ERDEM, İlknur, TOPKAYA, Aynur EREN, and GÜREL, Ahmet
- Subjects
CHRONIC hepatitis B ,MACROPHAGE migration inhibitory factor ,VIRAL load ,MONOCYTE chemotactic factor ,CELL surface antigens ,PARAMETER estimation ,PATIENTS - Abstract
Background/aim: To determine whether macrophage migration inhibitory factor (MIF) and monocyte chemoattractant protein-1 (MCP-1) levels in patients with hepatitis B (HB) are different than in normal individuals and whether the HB surface antigen (HBs Ag) level and viral load are correlated with each other and with the two aforementioned parameters. Materials and methods: Sera were obtained from 52 chronic active HB (CAHB) patients and 33 healthy controls, and their MIF and MCP-1 levels were measured. Statistical analyses were performed. A value of P < 0.05 was considered statistically significant. Results: The MIF and MCP-1 values of the control group were increased compared to those of the CAHB group. The MIF and MCP-1 levels were negatively correlated with HBs Ag levels and viral loads. The MIF and MCP-1 levels were positively correlated. The HBs Ag levels and the log10 of the viral loads were positively correlated. Conclusion: We conclude that the negative correlation of MIF and MCP-1 with viral load and HBs Ag levels may be due to T-cell deficiency, antinuclear antibody seropositivity, and/or inhibition of chemokine ligand 2 receptors by viral antigens. More studies with a greater number of subjects are needed to evaluate the potential role of MIF and MCP in CAHB. [ABSTRACT FROM AUTHOR]
- Published
- 2015
- Full Text
- View/download PDF
37. Atıksulardan fenol arıtımının dolgulu kolon sistemlerde incelenmesi
- Author
-
Gürel, Ahmet Can, Büyükgüngör, Hanife, and Diğer
- Subjects
Environmental Engineering ,Çevre Mühendisliği ,Industrial waste water ,Packed columns ,Biological treatment - Abstract
35- 8. ÖZET Bu çalışmada, kesikli ve kolon laboratuvar model sistemlerinde endüstriyel atık su lardan blyosorbsiyon ile fenol giderilmesi incelenmiştir, izmit Tüpraş işletmelerinden sağlanan özel Phenobac endüstri bakteri kültürü granül aktif karbon üzerine tutuklanarak fenol arıtımı sağlanmıştır. Çalışmalarda sentetik atık su kullanılmıştır. Kesikli sistemde sentetik atık suyun 9 mg/l fenol konsantrasyonu kullanılmış ve bura da en iyi fenol antım yüzdesi l.gün sonunda % 24.2 ve 2. gün sonunda % 59.17 olarak belir lenmiştir. Kolon sisteminde ise, laboratuvarda hazırlanan sentetik atıksu farklı fenol konsan trasyonlarında (10,15.20,25,30 mg/l) hazırlanmış ve çalışmalar değişik alıkonma sürelerinde (21.7, 26, 32.5. 43.3. ve 65 dak.) yürütülmüştür. Bu çalışmalarda elde edilen verim en düşük % 95.39 ve en yüksek % 99.48 olarak belirlenmiştir. .36- 9. SUMMARY In this study, removal of phenol from industrial wastewaters by biosorption method was Investigated in batch and column laboratory model systems. The removal of phenol was ensured by attaching the phenobac. a special Industry bacteria culture provided from Tüpraş, İzmit, onto granular activated carbon. Synthetic wastewater was used in the studies. In batch system, 9 mg/l phenol concentration of synthetic wastewater was used and the best efficiencies were determined as 24.2 % and 59.17 % at the end of the first and second days respectively. In column system, the synthetic wastewater was prepared at different phenol con centrations (10,15,20,25,30 mg/D, and the studies were carried out at different residence times (21.7, 26, 32.5, 43.3 and 65 mia). In these studies, the maximum and minumum values of efficiencies were determined as 99.48 % and 95.39 %, respectively. 42
- Published
- 1991
38. Atıksulardan fenol arıtımının dolgulu kolon sistemlerde incelenmesi / Ahmet Can Gürel; Danışman Hanife Büyükgüngör
- Author
-
Gürel, Ahmet Can, Büyükgüngör, Hanife, and OMÜ, Fen Bilimleri Enstitüsü, Çevre Mühendisliği Anabilim Dalı
- Subjects
TEZ YÜK LİS G979a 1991 ,Fenoller ,Atık sular -- Arıtım - Abstract
Tez (yüksek lisans) -- Ondokuz Mayıs Üniversitesi, 1991 Libra Kayıt No: 36629 Atıksulardan fenol arıtımını incelemek amacııyla kesikli ve kolon sistemlerini içeren laboratuvar model sistemleri geliştirilmiştir. Bu sistemlerden ağırlık kolon sistemine verilmiş ve çalışmalar bu yönde yoğunlaştırılmıştır. İzmit Tüpraş işletmelerinden sağlanan W.B.E L.T.D'nin ürettiği Phenobac özel endüstri bakteri kültürü granül aktif karbon üzerine tutuklanarak arıtım biyosorbsiyon mekanizması ile incelenmiştir. Kolon sisteminde laboratuvarda hazırlanan sentetik atık su kullanılarak farklı fenol konsantrasyonlarında ve farklı alıkonma sürelerinde çalışılmıştır. Bu çalışmalarda fenol arıtım yüzdesi %95.39 ile %99.48 arasında elde edilmiştir. Kesikli sistemde ise en iyi verim 1.gün sonunda %24.2,2 gün sonunda ise %59.17 olarak belirlenmiştir.
- Published
- 1991
39. Oxidative Stress and Protein Oxidation in Pseudoexfoliation Syndrome
- Author
-
Yağci, Ramazan, primary, Gürel, Ahmet, additional, Ersöz, Ibrahim, additional, Keskin, Uğgur C., additional, Hepşen, Ibrahim F., additional, Duman, Sunay, additional, and Yiğitoğlu, Ramazan, additional
- Published
- 2006
- Full Text
- View/download PDF
40. Use of Melatonin to Prevent Selenite-Induced Cataract Formation in Rat Eyes
- Author
-
Yağci, Ramazan, primary, Aydin, Bahri, additional, Erdurmuş, Mesut, additional, Karadağ, Remzi, additional, Gürel, Ahmet, additional, Durmuş, Mustafa, additional, and Yiğitoğlu, Ramazan, additional
- Published
- 2006
- Full Text
- View/download PDF
41. Biochemical Stress Indicators of Greater Wax Moth Exposure to Organophosphorus Insecticides
- Author
-
İçen, Ender, primary, Armutçu, Ferah, additional, Büyükgüzel, Kemal, additional, and Gürel, Ahmet, additional
- Published
- 2005
- Full Text
- View/download PDF
42. Effects of Early Phase of Preconditioning on Rat Testicular Ischemia
- Author
-
Ceylan, Haluk, primary, Yüncü, Mehmet, additional, Armutçu, Ferah, additional, Gürel, Ahmet, additional, Bağcı, Cahit, additional, and Demiryürek, A. Tuncay, additional
- Published
- 2005
- Full Text
- View/download PDF
43. EVALUATION OF ERYTHROCYTE Na+, K+ -ATPASE AND SUPEROXIDE DISMUTASE ACTIVITIES AND MALONDIALDEHYDE LEVEL ALTERATION IN COAL MINERS
- Author
-
Gürel, Ahmet, primary, Armutçu, Ferah, additional, Damatoğlu, Şeyda, additional, Unalacak, Murat, additional, and Demircan, Nejat, additional
- Published
- 2004
- Full Text
- View/download PDF
44. Caffeic Acid Phenethyl Ester Improves Oxidative Erythrocyte Damage in a Rat Model of Thermal Injury
- Author
-
Armutcu, Ferah, primary, Gürel, Ahmet, additional, Hoşnuter, Mübin, additional, Pabuçcu, Orhan, additional, and Altınyazar, Cevdet, additional
- Published
- 2004
- Full Text
- View/download PDF
45. Analysis of Carcinoembriyonic antigen, neurone specific enolase, cytokeratin 21-1 and ferritin levels in coal miners
- Author
-
Armutçu, Ferah, primary, Altın, Remzi, additional, Gürel, Ahmet, additional, Kart, Levent, additional, Unalacak, Murat, additional, and Çımrın, Arif H., additional
- Published
- 2004
- Full Text
- View/download PDF
46. Effect of moderate alcohol intake on lipid peroxidation in plasma, erythrocyte and leukocyte and on some antioxidant enzymes
- Author
-
Akkuş, Idris, primary, Gültekin, Fatih, additional, Aköz, Mehmet, additional, Çağlayan, Osman, additional, Bahçaci, Sinan, additional, Can, Ü.Gülsüm, additional, Ay, Mahmut, additional, and Gürel, Ahmet, additional
- Published
- 1997
- Full Text
- View/download PDF
47. Astma ve alerjik rinitli çocuklarda total IgE, C-reaktif protein ve kan sayım parametrelerinin değerlendirilmesi.
- Author
-
Tülübaş, Feti, Gürel, Ahmet, Donma, Mustafa Metin, Nalbantoğlu, Burçin, Topçu, Birol, and Mut, Zeynep Deniz
- Subjects
- *
IMMUNOGLOBULIN E , *C-reactive protein , *BLOOD testing , *ASTHMA in children , *HAY fever in children , *ASTHMA risk factors , *CONTROL groups , *PATHOPHYSIOLOGY of asthma - Abstract
Objective: This study aimed to research retrospectively whether asthma and allergic rhinitis are related to total IgE, C-reactive protein (CRP) and complete blood count parameters. Materials and methods: Files of 443 children who applied to pediatric outpatient clinics of our hospital,aged 2-18 were retrospectively investigated. Patients were grouped into three as asthma (n=179), allergic rhinitis (n= 171) and control group (n= 93). Patients' ages, genders, total IgE, CRP and hemogram values were recorded. Results: While eosinophil count, MCHC and total IgE levels were significantly higher in asthma group, MCV levels were significantly lower. Lymphocyte count, CRP and total IgE levels were significantly higher in allergic rhinitis group compared with control group whereas neutrophil count were significantly lower and eosinophil count did not change significantly. Total IgE levels were higher in asthma and allergic rhinitis compared with controls. However, CRP levels were higher only in allergic rhinitis group. MCV levels were significantly lower in asthma group compared with controls. MCHC levels were significantly higher in asthma group compared with allergic rhinitis and control groups. Neutrophil count decreased while lymphocyte count increased significantly. Eosinophil count significantly increased compared with control group whereas a significant difference was not observed between allergic rhinitis and controls. Conclusions: Our findings suggest factors effective in asthma pathogenesis might be effective also in erythrocyte morphology. There are remarkable changes in blood eosinophil levels in asthma and in neuthrophil and lymphocyte levels in allergic rhinitis. Serum total IgE level increases in asthma group whereas it decreases in allergic rhinitis group. [ABSTRACT FROM AUTHOR]
- Published
- 2013
- Full Text
- View/download PDF
48. Astımlı Çocuklarda Tedavi Sonrası Total IgE, CRP ve Tam Kan Sayım Parametrelerinin Değerlendirilmesi.
- Author
-
TÜLÜBAŞ, Feti, GÜREL, Ahmet, DONMA, Mustafa Metin, NALBANTOĞLU, Burçin, TOPÜU, Birol, and YILDIZ, Zeynep Deniz
- Subjects
- *
ADRENERGIC beta agonists , *ADRENOCORTICAL hormones , *HORMONE therapy , *ASTHMA treatment , *INFLAMMATION prevention , *BLOOD testing , *C-reactive protein , *IMMUNOGLOBULINS , *HEALTH outcome assessment , *TREATMENT effectiveness , *INHALATION administration , *CHILDREN , *THERAPEUTICS - Abstract
Objective: We aimed to study if inhaled corticosteroid and inhaled beta 2 agonist treatment to 2-18 years old children with asthma resulted in recovery in serum total IgE, CRP, and whole blood count levels and/or to evaluate the effect of treatment in comparison to healthy children. Methods: Data regarding pre and post treatment serum total IgE, CRP, and hemogram levels of 2-18 years old, 99 children with asthma, who received inhaled corticosteroid and inhaled beta 2 agonist treatment and who applied to Namık Kemal University Research and Practice Hospital Pediatrics Clinic, were obtained through file scanning. Data regarding demographics and serum total IgE, CRP and hemogram levels of 99 healthy children in control group were also obtained through file scanning. Results: In children with asthma, levels of serum total IgE, lymphocyte, eosinophil and basophil counts and percentages were significantly increased compared to healthy controls, and they were significantly decreased after treatment to the levels of healthy controls. Serum CRP levels, neutrophil counts and percentages were significantly decreased compared to healthy controls, and they were significantly increased after treatment. Conclusions: Inhaled steroid and beta 2 antagonist treatment to children with asthma resulted in recovery in levels of IgE, CRP, and some whole blood count parameters through decreasing inflammation with its anti-inflammatory effect. [ABSTRACT FROM AUTHOR]
- Published
- 2013
49. The Activities of Paraoxonase, Xanthine Oxidase, Adenosine Deaminase and the Level of Nitrite in Pseudoexfoliation Syndrome.
- Author
-
Yac, Ramazan, Gürel, Ahmet, Ersöz, brahim, Karada, Remzi, Hepen, brahim F., and Duman, Sunay
- Subjects
- *
PARAOXONASE , *XANTHINE oxidase , *ADENOSINE deaminase , *NITRITES , *CONTROL groups , *OXIDATIVE stress ,DIAGNOSIS of eye diseases - Abstract
AbstractAim:Our purpose was to investigate the possible roles of nitrite levels and the activity of paraoxonase (PON), xanthine oxidase (XO) and adenosine deaminase (ADA) in the pathogenesis of pseudoexfoliation (PEX) syndrome. Methods:Serum samples were taken from 43 patients with PEX and 41 control subjects. The serum PON, XO and ADA activities and nitrite levels were assayed by spectrophotometric methods. Results:The PON, ADA and XO activities and nitrite levels (means ± standard deviation) were 81.72 ± 42.56 U/ml, 19.75 ± 5.72 U/l, 0.16 ± 0.09 U/l and 94.23 ± 27.72 μmol/l in the PEX group, respectively. In the control group, the PON, ADA and XO activities and the nitrite levels were 111.02 ± 43.51 U/ml, 15.21 ± 3.93 U/l, 0.13 ± 0.06 U/l and 61.96 ± 19.05 μmol/l, respectively. The serum PON activity was significantly lower in the PEX group when compared with the control group. The serum XO and ADA activities and nitrite levels were significantly higher in the patients with PEX when compared with the control subjects. Conclusion:Decreased PON (an antioxidant enzyme) activity as well as increased ADA and XO activities and nitrite levels indicate that oxidative stress is increased and purine metabolism is altered in PEX syndrome.Copyright © 2009 S. Karger AG, Basel [ABSTRACT FROM AUTHOR]
- Published
- 2009
50. Aqueous Humor and Serum Concentration of Hydroxyproline in Pseudoexfoliation Syndrome.
- Author
-
Yacı, Ramazan, Ersöz, İbrahim, Aydın, Bahri, Beyaz, Elif, Gürel, Ahmet, Durmuş, Mustafa, and Duman, Sunay
- Published
- 2007
- Full Text
- View/download PDF
Catalog
Discovery Service for Jio Institute Digital Library
For full access to our library's resources, please sign in.