18 results on '"ERAYMAN, İbrahim Oğulcan"'
Search Results
2. Akışkan Modern Dünyada Mobiletinin Anti-Demokratik Mahiyeti: Turist ve Göçmen Tipleri Üzerinden Bir Değerlendirme
- Author
-
Erayman, İbrahim Oğulcan, primary
- Published
- 2024
- Full Text
- View/download PDF
3. Are Syrians in Türkiye vulnerable to ‘epistemic injustice’?: A ‘narrative inquiry’ in the case of Bursa.
- Author
-
Erayman, İbrahim Oğulcan, Çağlar, Ahmed Burak, Küçükalp, Derda, and Gayırhan, Günhan
- Subjects
- *
TEMPORARY protection of refugees , *SYRIANS , *SYRIAN refugees , *REFUGEE children - Abstract
This study examines whether Syrians under temporary protection status in Türkiye vulnerable to epistemic injustice from the host society, exploring implications and transformation of these approaches. It provides a framework for understanding how the host society perceives Syrian refugees, assessing credibility within identified narrative motifs. The study focuses on the host community's narrative, revealing negative stereotypes and testimonial injustices faced by Syrians (as traitors and economic migrants). Interestingly, no correlation exists between exposure to epistemic injustice and anti‐Syrian sentiments. To conclude, participants who do not identify as anti‐Syrian or see Syrians as beneficial still deny epistemic agency of Syrians. [ABSTRACT FROM AUTHOR]
- Published
- 2024
- Full Text
- View/download PDF
4. İklim 'Mülteci'lerinin Hukuki Statü Açmazı ve Bu Açmazın Durumlarına Etkileri.
- Author
-
ERAYMAN, İbrahim Oğulcan
- Subjects
ENVIRONMENTAL refugees ,CLIMATE change ,LEGAL status of refugees ,STATUS (Law) ,INTERNATIONAL law - Abstract
Copyright of Journal of Economic & Administrative Approach (JEAA) is the property of Journal of Economic & Administrative Approach (JEAA) and its content may not be copied or emailed to multiple sites or posted to a listserv without the copyright holder's express written permission. However, users may print, download, or email articles for individual use. This abstract may be abridged. No warranty is given about the accuracy of the copy. Users should refer to the original published version of the material for the full abstract. (Copyright applies to all Abstracts.)
- Published
- 2024
- Full Text
- View/download PDF
5. Democracy Between “Current” and “Ideal”: Sociological and Philosophical Backgrounds of Democracy in Ali Yaşar Sarıbay's Thought
- Author
-
GAYIRHAN, Günhan, primary and ERAYMAN, İbrahim Oğulcan, additional
- Published
- 2023
- Full Text
- View/download PDF
6. Hem Felaket Hem İmkân: Beckçi Bir Risk Olarak Ekolojik Kriz ve İklim Mülteciliği
- Author
-
ERAYMAN, İbrahim Oğulcan, primary and ÇAĞLAR, Ahmed Burak, additional
- Published
- 2023
- Full Text
- View/download PDF
7. "OLAN" VE "OLMASI GEREKEN" ARASINDA DEMOKRASİ: ALİ YAŞAR SARIBAY'IN DÜŞÜNCESİNDE DEMOKRASİNİN SOSYOLOJİK VE FELSEFİ ARKA PLANLARI.
- Author
-
GAYIRHAN, Günhan and ERAYMAN, İbrahim Oğulcan
- Abstract
One of the most frequently discussed themes concerning democracy is the relationship between current democracy and an ideal democracy. This article explores this relationship within the context of Ali Yaşar Sarıbay's conceptualization of democracy. Additionally, this study aims to elucidate the philosophical and sociological background that his framework offers for democracy. These backgrounds rely on individuals to be able to set limits to their own interests and to feel responsibility for the "other". In this respect, we claim that Sarıbay's democratic vision could make a substantial contribution towards addressing the need for togetherness practices that have become crucial in today's societies. [ABSTRACT FROM AUTHOR]
- Published
- 2024
- Full Text
- View/download PDF
8. Kent Yaşamının Dışına İtilen Filistinli Mültecilerin ‘Kamp Tipi Yaşamı’: Dehümanizasyon Kavramı Etrafında Bir Değerlendirme.
- Author
-
Erayman, İbrahim Oğulcan
- Abstract
This study is written to investigate whether Israel's violent acts against Palestinian refugees can be considered within the scope of dehumanisation. The closeness between dehumanisation, which can be roughly defined as the efforts and actions to deprive a person or group of the qualities and rights that make them human, and the content of Israel's acts of violence against Palestinian refugees led us to this investigation. However, Palestinian refugees are subjected to another dehumanising process not only by being affected by these forms of violence but also by their lives condemned to 'camp-type living'. In our opinion, refugee dehumanisation is quite visible in the case of Palestinian refugees with their lives stuck in 'camp-type life' and serious deficiencies in the provision of even the most basic humanitarian needs. At this point, we claim that Palestinian refugees face a double dehumanisation process. The first and most visible of these is the view of Palestinians as people who do not have the qualities of 'human beings' and do not have rights in their eyes, which has started to constitute almost the legitimising ground for Israel's violent acts and expansionist policies in the Palestinian territories. As a second dimension of dehumanisation, again in direct connection with Israel's acts of violence, the camp life has become the real life for Palestinian refugees and the temporary logic of emergency aid has become permanent. [ABSTRACT FROM AUTHOR]
- Published
- 2024
- Full Text
- View/download PDF
9. Dedüktif Bir Sistem Olarak Aristoteles'in Kıyası.
- Author
-
Erayman, İbrahim Oğulcan
- Abstract
Copyright of Bursa Uludağ Journal of Economy & Society / Bursa Uludağ Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Dergisi is the property of Uludag Universitesi Iktisadi ve Idari Bilimler Fakultesi Dergisi and its content may not be copied or emailed to multiple sites or posted to a listserv without the copyright holder's express written permission. However, users may print, download, or email articles for individual use. This abstract may be abridged. No warranty is given about the accuracy of the copy. Users should refer to the original published version of the material for the full abstract. (Copyright applies to all Abstracts.)
- Published
- 2023
10. Politik Ekolojik Bir Mesele Olarak İklim Mültecileri
- Author
-
ERAYMAN, İbrahim Oğulcan
- Subjects
Sociology ,Political Science ,Siyasi Bilimler ,küresel iklim değişikliği ,iklim mültecileri ,politik ekoloji ,göçmen ,uluslararası koruma ,Sosyoloji - Abstract
Gerek göç olgusu gerekse de iklim krizi çağımızın en önemli meseleleri arasında bulunmaktadır. Bu bakımdan iklim mültecileri iki önemli meselenin de kesişim kümesinde yer almaktadır. Buna rağmen, bu kişiler uluslararası gündemin büyük ölçüde dışında, neredeyse görünmez bir halde çözümü bireysel çabaları fazlasıyla aşan problemlerle yüzleşmek durumunda kalmaktadır. Bu makale, hem iklim mültecilerinin görünmezliğine bir refleks hem de neden bu konumda olduklarına dair bir soruşturmayı içermektedir. Bu noktada tüm metin boyunca iki temel noktanın altı çizilmeye çalışılmıştır. İlk olarak mültecilerin bile durumu oldukça kırılgan ve savunmasız iken, iklim mültecilerinin durumu statü yoksunluğu ve dışlayıcı yaklaşımlar sebebiyle çok daha zorlayıcı bir hal almaktadır. İkinci olarak ise, onların içinde bulundukları ve bulunacakları (çünkü iklim değişikliğinin tüm etkileri henüz yaşanmış değildir) zorlukların tek çözümünün küresel planlama, koruma, strateji ve eylemlere bağlı olduğu vurgulanmaya çalışılacaktır. İklim mültecileri için, büyük ölçüde pay sahibi olmadıkları iklim değişikliğinin yıkıcı etkilerinden korunabilmek adına bu son husus bilhassa hayatidir.
- Published
- 2022
11. Radical Right Populism and Immigration: Why Radical Right Populists are Anti-immigrationists?
- Author
-
ERAYMAN, İbrahim Oğulcan, primary
- Published
- 2022
- Full Text
- View/download PDF
12. Radical Right Populism and Anti-immigration
- Author
-
ERAYMAN, İbrahim Oğulcan
- Subjects
Radikal sağ popülizm ,göç ,mülteci ,yabancı düşmanlığı ,İslamlaşma fobisi ,Sociology ,Political Science ,Radical right populism ,immigration ,Islamization phobia ,refugee ,xenophobia ,Siyasi Bilimler ,Sosyoloji - Abstract
Bu çalışma radikal sağ popülistlerin neden göç karşıtı olduklarını ve bu karşıtlığının temel içerimlerinin neler olabileceği sorusunu merkeze almaktadır. Radikal sağ popülizm ile ilgili literatür içerisinde göç ve göçmen karşıtlığına yönelik vurgu oldukça önemlidir ve neredeyse her çalışma radikal sağ popülizmin karakteristik özelliği olarak genelde yabancı düşmanlığını özelde ise göç ve göçmen karşıtlığını işaret etmektedir. Bu çalışma bu alandaki literatüre, son dönem gelişmeleri dâhil ederek ve radikal sağ popülist perspektifin göç karşıtlığını dört eksenli bir sınıflandırma önerisiyle sunarak katkı sağlamayı amaçlamaktadır. Bu sınıflandırma kesinlikle nihai olmamakla birlikte, radikal sağ popülizmin göç olgusuna ve göçmene yönelik neden dışlayıcı bir yaklaşım, tutum, eylem ve politikalar demeti savunduğuna yönelik sistemli ve bütünlüklü bir değerlendirme imkânı sağlamaktadır. Çalışma kapsamında, kriz siyaseti, seçim enstrümanı, ‘İslamlaşma fobyası’ ve hınç eksenleriyle bu sınıflandırma yapılmıştır. Bu dört boyutuyla radikal sağ popülizmin göçmen karşıtı tutum, eylem ve politikalarının yerli nüfus içinde yaygınlık kazanıp, gür seslerle ifade edilmeye başlandığında ise, göçmen ve mültecilere yönelik dışlayıcı, suçlulaştırıcı ve ayrımcı bir iklimi doğurabileceği sonucuna varılmıştır., This study focuses on why radical right populists are anti-immigrationists and what would have been the main implications of this opposition. The emphasis on anti-immigration is crucial for radical right populism literature; almost every study points out xenophobia (in general) and anti-immigration (in particular) as characteristic features of radical right populism. This study aims to contribute to the literature on this field in two ways: First, by including recent issues, and second, by presenting the radical right populist perspectives’ opposition to immigration with a proposal of four-axis classification. Although this classification is not definitive, it would provide a systematic and holistic assessment of why radical right populism advocates an exclusionary approach, attitude, action, and policy towards immigrants. Within the scope of the study, this classification consists of crisis politics, election instrument, Islamization phobia and ressentiment dimensions. It has been concluded that with these four dimensions, if radical right populism’s anti-immigrant attitudes, actions and policies would become widespread among the local population and start to be expressed with louder voices, it would create an exclusionary, criminalizing and discriminatory atmosphere toward immigrants and refugees.
- Published
- 2022
13. The migration phenomenon in Zygmunt Bauman’s thought: A philosophical-sociological approach
- Author
-
Erayman, İbrahim Oğulcan, Sarıbay, Ali Yaşar, and Bursa Uludağ Üniversitesi/Sosyal Bilimler Enstitüsü/Siyaset Bilimi ve Kamu Yönetimi Anabilim Dalı/Siyaset ve Sosyal Bilimler Bilim Dalı.
- Subjects
Konukseverlik ,Refugee ,Felsefi sosyoloji ,Mülteci ,Philosophical sociology ,Hospitality ,Liquid modernity ,Akışkan modernite ,Göç ,Migration ,Zygmunt Bauman - Abstract
Göç olgusu; sosyoloji, ekonomi, politika, hukuk, felsefe, uluslararası ilişkiler gibi birçok disiplinin çalışma alanına giren, farklı disiplinlerin onun farklı veçhelerini açıklamaya çalıştığı çok boyutlu bir kavramdır. Biz de çalışmamızın kapsam ve sınırlılıkları doğrultusunda, göç olgusuna ilişkin çeşitli meseleleri çalışmamızı üzerine bina ettiğimiz Zygmunt Bauman üzerinden aktarmaya çalışacağız. Bu çalışma, Baumancı düşünde göç olgusuna yönelik önemli imkânlar yattığı temel iddasına dayanarak, günümüzde göç/göçmenlik durumlarının karşı karşıya bulunduğu temel meselelerin neler olabileceği temel araştırma sorusu üzerine bina edilmiştir. Çalışma, felsefi-sosyolojik bir yaklaşımla bu soruşturmayı yürütmeyi gayret ederken, teorik arka plan olarak odağına, Baumancı sosyolojiyi ve onun düşünce sahasına giren temel meseleleri, düşünürleri almaktadır. Çalışma bu teorik rota ve düşünsel arka plan doğrultusunda, kapasitesinin sınırlarına ulaşmış; göçmen, mülteci, sığınmacı gibi ‘yabancı’larla karşılaşmanın kaçınılmaz olduğu bir dünyada ‘yabancı’lığa alerji duymadan bir arada yaşamanın hayati bir önemi bulunduğu sonucuna ulaşmıştır. Bize göre, bu yalnızca ahlaki bir sorumluluk ya da dayanışma meselesi değil pratik bir ihtiyaç ve gerekliliktir. The migration phenomenon is a multidimensional concept that enters the study fields of many disciplines like sociology, economics, politics, law, philosophy, and international relations. These different disciplines try to explain its different aspects. Within its scope and specific limitations, this study tries to convey various related issues of migration phenomenon through Zygmunt Bauman’s works, on which we have built our study. Based on the claim that there are significant possibilities for the migration phenomenon in the Baumanian thought, this study is founded on the research question, “What are the main issues facing immigration/immigration situations today?” While investigating with a philosophical-sociological approach, this study focuses on Baumanian sociology, its main issues and thinkers within its scope as a theoretical background. In line with this theoretical route and intellectual background, the study concluded that in a world that has reached the limits of its capacity, where it is inevitable to encounter ‘strangers’ like immigrants, refugees and asylum seekers, it is vitally important for living together, without the allergy to ‘strangers’. In our opinion, it is not just a moral responsibility or solidarity, but a practical need and a necessity.
- Published
- 2022
14. Hospitality in times of COVID-19: An evaluation in the context of the Baumanian concept of hospitality
- Author
-
Erayman, İbrahim Oğulcan, primary and Çağlar, Ahmed Burak, additional
- Published
- 2022
- Full Text
- View/download PDF
15. MÜLTECİ KRİZİ: MÜLTECİLERİN HUKUKİ VE SOSYAL STATÜLERİ İLE ULUSAL ÇIKARLAR İLİŞKİSİ BAĞLAMINDA BİR DEĞERLENDİRME
- Author
-
ERAYMAN, İbrahim Oğulcan, primary
- Published
- 2020
- Full Text
- View/download PDF
16. Göç olgusunun felsefi sosyolojisi : Baumancı bir perspektif
- Author
-
Erayman, İbrahim Oğulcan, editör : Gülbeyaz Karakuş, Erayman, İbrahim Oğulcan, and editör : Gülbeyaz Karakuş
- Published
- 2022
17. Siyaset felsefesinde özne eleştirisi: Lacancı bir perspektif
- Author
-
Erayman, İbrahim Oğulcan, Küçükalp, Derda, and Kamu Yönetimi Ana Bilim Dalı
- Subjects
Philosophy ,Felsefe ,Siyasal Bilimler ,Political Science - Abstract
Siyaset Felsefesinde Özne Eleştirisi: Lacancı Bir Perspektif isimli tezimiz 3 anabaşlıktan oluşmaktadır. Modern anlamda özne mefhumunun tam olarak kavranmasıadına sübjektivite kavramı son derece büyük önem taşır. Modern insan tasavvurunavücut veren bu düşünüştür. Temeli, öznenin bütünlüğü, tamlığı, monadlığı vemuktedirliği olan bu düşünüş tamamı ile hümanist karakter ile çevrelenmiştir.Modern sübjektivitenin çok farklı epistemolojik yaklaşımlar ile eleştirileriolmuştur. Bu eleştiriler genel olarak, Tarihselliğin yadsınması, öznenin yetkinliği gibibaşlıklar altına indirilebilir. Ancak hangi başlık altında ele alınırlarsa alınsınlar bueleştiriler hiçbir zaman son durak olmamışlardır.Lacancı özne kavrayışı da tam olarak modern özne anlayışının karşı kutbundayer alır. Bir şeyin kavranması, tek başında sadece onunla bağlantılı ya da benzerunsurların idrak edilmesi ile değil onun tam karşısında yer alan unsurlarında etkilibiçimde kavranması ile olur. Bu bağlamda da Lacancı özne anlayışı ile modernsübjektivite arasındaki bağ açıktır. Bu bağın akabinde Lacan, Psikanaliz ve siyasetfelsefesi arasındaki ilişkiyi değerlendirmek çalışmamızın bir diğer önemli amacınıyansıtmaktadır. Criticism of the subject in Political Philosophy: A Lacanian perspective is ourthesis consists of 3 main categories. The concept of subjectivity in the name of thesubject to grasp the full meaning of the modern notion of extremely great importance. İtwas thought that the body of modern human imagination. Basically, the subject ofintegrity, completeness, monads and omnipotence, which is surrounded by humanistcharacter with all this thinking.Modern subjectivity has been criticism with many different epistemologicalapproaches. These criticisms generally, deductible under headings such as the subject‟scompetence and the denial of historicity. However, this criticism is taken no matterwhat title they have never been dealt with under the terminus.The realization of a thing is not only the recognition of the beginning or similarelements associated with it but also with the understanding of the elements in itsopposite and then it becomes effective. In this context, it is clear ties between theLacanian concept of subject and modern subjectivity. After that this tie, to assess therelationship between Lacan, psychoanalysis and political philosophy reflects anotherimportant goal of our work. 127
- Published
- 2016
18. Refugee crisis: An assessment of the ınteractıon between the legal and socıal status of refugees and natıonal ınterests
- Author
-
Bursa Uludağ Üniversitesi/Sosyal Bilimler Enstitüsü/Siyaset Bilimi ve Kamu Yönetimi Bölümü and Erayman, İbrahim Oğulcan
- Subjects
Refugee ,Göçmen ,Mülteci ,Migrant ,Host society ,Legal status ,Göç ,Ev sahibi toplum ,Migration ,Hukuki statü - Abstract
Refugees are the main actors of a fundamental issue in which many states are now in a dilemma: On the one hand welfare of citizens and national interests, on the other hand, there is help to people who take refuge in the borders of other countries for compelling reasons such as war and famine, and to recognize their refugee status. One of the main factors shaping the migration policies of states is their position towards this critical dilemma. Of course, it should not be concluded that the countries dealing with the refugee issue can only act on two attitudes (the unconditional admission of refugees or the complete rejection of refugee status). There are also countries that try to manage the support process with economic assistance, although they accept refugees very limited numbers at their borders. What we mean here is that governments shape refugee policies around two basic discourse forms. In the face of the refugee issue, the form of discourse argues that states should ensure the welfare of their citizens or keep the current level of welfare as a priority, focuses on the economic, social and cultural problems that migrants and refugees can create. If the situation of refugees is considered as a struggle to survive and it is accepted that these people have to seek asylum in order to survive, it will be easier to recognize their social and legal status. Throughout our study, we will focus on the manifestations of these two forms of discourse and try to evaluate the issue of refugee being in the present age in terms of host society and displaced people. Mülteciler, günümüzde birçok devletin ikilemde kaldığı temel bir meselenin ana aktörü konumundadır: Bir tarafta devletlerin kendi vatandaşlarının refahı ve ulusal çıkarları dururken diğer tarafta savaş ve kıtlık gibi zorlayıcı sebeplerle başka devletlerin sınırlarına sığınan insanlara yardım etmek, onların mültecilik statülerini tanımak durmaktadır. Devletlerin göç politikalarını şekillendiren temel unsurlardan biri de bu kritik ikilem karşısında aldıkları konumdur. Elbette buradan mülteci meselesine yönelik devletlerin sadece iki tutum (mültecilerin kayıtsız şartsız kabulü ya da mülteci statüsünün tamamen reddi) üzerinden hareket ettiği sonucu çıkarılmamalıdır. Mültecileri sınırlarında çok sınırlı biçimde kabul etmesine rağmen, ekonomik yardımlarla destek sürecini yönetmeye çalışan devletler de bulunmaktadır. Burada kastımız, hükümetlerin mülteci politikalarını iki temel söylem biçimi etrafında şekillendirmesidir. Mülteci meselesi karşısında, devletlerin kendi vatandaşlarının refahını sağlamasını ya da mevcut refah düzeyini korumayı öncelik olarak tutması gerektiğini savlayan söylem biçimi göçmen ve mültecilerin yaratabileceği ekonomik, sosyal ve kültüre problemlere odaklanıp yardım edilecekse dahi bu yardımın ulusal sınırların dışında kalması yönünde ısrarcıdırlar. Mültecilerin durumunun bir yaşam savaşı olarak ele alınması ve bu insanların hayatlarını sürdürebilmek için iltica etmek zorunda olmasının kabulü durumunda ise onların sosyal ve hukuki statülerinin tanınması kolaylaşacaktır. Biz de çalışmamız boyunca bu iki söylem biçiminin tezahürleri üzerinde durup, yaşadığımız çağda mülteci oluşu ev sahibi toplum ve yer değiştiren insanlar açısından ele almaya çalışacağız.
- Published
- 2020
Catalog
Discovery Service for Jio Institute Digital Library
For full access to our library's resources, please sign in.