16 results on '"DENİZ, Ercan"'
Search Results
2. Prognostic Value of The Efficiency of Preoperative Neutrophil-to-Lymphocyte Ratio in Acute Mesenteric Ischemia Prognosis
- Author
-
Mehmet Yildirim, Faruk Aksoy, Kemal Deniz Ercan, Metin Belviranli, and Mustafa Şentürk
- Subjects
Gynecology ,medicine.medical_specialty ,Acute mesenteric ischemia ,business.industry ,Medicine ,Neutrophil to lymphocyte ratio ,business - Abstract
Ozet AMAC: Akut mezenter iskemi (AMI) yasa bagli olarak artis gosteren ve kotu prognozu olabilen, erken tani ve tedavide morbidite ve mortalite oranlari %10 iken, tanive tedavide gecikmelerde %100’ e kadar mortal seyreden bir akut karin hastaligidir. Bu calismada amacimiz AMI’nin prognozunu gostermede son zamanlarda kullanilmaya baslanan ve bircok hastalikta prognostik faktor olarak kullanilan Notrofil-Lenfosit Oraninin (NLO) etkinligini ortaya koymaktir. GEREC–YONTEM Bu calismada 2005 - 2013 yillari arasinda Necmettin Erbakan Universitesi Meram Tip Fakultesi Genel Cerrahi Kliniginde opere edilen ve intraoperatif olarak mezenter iskemi tanisi konulan, sonrasinda patolojik olarak tanisi dogrulanan 111 hastanin verileri retrospektif olarak degerlendirildi. Preoperatif degerlendirilmesinde periferik kandan calisilan hemogram sonuclari tarandi. Hastalara uygulanan cerrahi islem, patoloji raporuna gore cikarilan barsagin bolumu ve uzunlugu, hastanede yatis sureleri, sag kalim oranlari, ek hastaligin varligi, beyaz kure sayisi, kreatinin ve NLO degerleri belirlendi. BULGULAR Hayatini kaybeden hastalarda NLO ortalamasi 24.77 ±10.38, yasayanlarda 17,6±10.65 olarak bulundu. SONUC Sonuc olarak AMI gelisen goruntuleme yontemlerine ve laboratuvar tetkiklerine ragmen halen yuksek mortaliteye sahiptir. Erken tani icin spesifik bir laboratuvar testi yoktur. AMI suphelenilen hastalarda preoperatif NLO’nin yuksek olmasi prognozun kotu olacagini gosterebilir. Anahtar Kelimeler: Akut Mezenter Iskemi, Notrofil,Lenfosit,Oran
- Published
- 2019
- Full Text
- View/download PDF
3. How can clinically-safe and effective Platelet Rich Plasma (PRP) be obtained in a laboratory?
- Author
-
Esra Karabay, Derya Deniz Ercan, Latife Atasoy Karakas, Recep Onur Karabacak, and Seyhan Gumuslu
- Subjects
Chemistry ,Platelet-rich plasma ,General Medicine ,Pharmacology - Published
- 2020
- Full Text
- View/download PDF
4. Yedinci sınıf öğrencilerinin dil bilgisi, kelime bilgisi ve okuduğunu anlama düzeyleri ile yazma becerileri arasındaki ilişki
- Author
-
Deniz, Ercan, Kavruk, Hasan, and Türkçe Eğitimi Anabilim Dalı
- Subjects
Grammar ,Reading-comprehending skill ,Turkish teaching ,Teaching ,Eğitim ve Öğretim ,Turkish ,Education and Training ,Teaching methods ,Study of languages ,Structural Equation Model ,Writing skills ,Vocabulary - Abstract
Bu araştırmada dil bilgisi, kelime bilgisi ve okuduğunu anlama düzeyi ile yazma becerisi arasındaki ilişkinin incelenmesi amaçlanmıştır. Araştırma, yedinci sınıfa devam eden 410 öğrenci üzerinde yürütülmüştür. Çalışmada veri toplama aracı olarak araştırmacı tarafından geliştirilen yazma konuları, kişisel bilgi formu, dil bilgisi ve kelime bilgisi başarı testi ile Ağın Haykır (2012) tarafından geliştirilen okuduğunu anlama başarı testi kullanılmıştır. Araştırmada öğrencilerin yazdıkları metinler, araştırmacı tarafından gelişti-rilen analitik dereceli puanlama anahtarına göre birbirinden farklı dört kodlayıcı tarafın-dan değerlendirilmiştir. Toplanan verilerin analizinde betimleyici istatistiklerden ortala-ma, t-testi, tek yönlü varyans analizi (ANOVA); hipotez testlerinden korelasyon ve reg-resyon analizleri ile yol analizi kullanılmıştır. Analizler, SPSS 21,0 ve LISREL 8,54 programları kullanılarak yapılmıştır.Araştırma sonucunda yedinci sınıf öğrencilerinin yazılı anlatım başarı puanlarının, `geliştirilmeli` düzeyinde olduğu, öğrencilerin en çok sonuç bölümünü oluşturmada zorlandıkları, sonrasında sırasıyla anlatım, paragraf, giriş, gelişme, yazım, noktalama, cümle ve başlık bölümlerinde sorun yaşadıkları; sayfa düzeni, sözcük ve metin düzeni bölümle-rinde diğer bölümlere göre daha başarılı oldukları tespit edilmiştir. Bunun yanında yaz-ma becerilerinin cinsiyet, okul öncesi eğitim alma, evde İnternet bulunma, baba eğitim durumu, anne eğitim durumu, kitap okuma sıklığı değişkenlerine göre istatistiksel olarak anlamlı bir farklılık gösterdiği; günlük tutma değişkeniyle yazma becerisi arasında anlamlı bir farklılığın bulunmadığı tespit edilmiştir. Ayrıca öğrencilerin yazılı anlatım başarılarıyla Türkçe dersi akademik başarıları arasında orta düzeyde bir ilişkinin bulunduğu sonucuna ulaşılmıştır. Öğrencilerin dil bilgisi, kelime bilgisi ve okuduğunu anlama düzeyleri ile yazma becerileri arasındaki ilişkiyi ortaya koyan yol analizi sonuçlarına bakıldığında kelime bilgisi değişkenine ilişkin varyansın %39'unun, okuduğunu anlama değişkenine ilişkin varyansın %36'sının ve yazma değişkenine ilişkin varyansın %47'sinin model tarafından açıklandığı görülmektedir. Yol analizi sonuçlarına göre dil bilgisinin yazma becerisini doğrudan etkilemediği fakat kelime bilgisi ve okuduğunu anlama değişkenleri aracılığıyla yazma becerisinin yordanmasına katkı sağladığı belirlenmiştir. Kelime bilgisi ve okuduğunu anlama değişkenlerinin yazma becerisinin açıklanmasına anlamlı katkı sağlaması, yol analizi sonucunda ulaşılan diğer önemli bir bulgudur. Yol analizi sonucunda ayrıca, dil bilgisi ve kelime bilgisi değişkenlerinin okuduğunu anlama değişkeninin yordanmasına anlamlı katkı sağladığı belirlenmiştir.Anahtar Sözcükler: dil bilgisi, kelime bilgisi, okuduğunu anlama, yazma, yapısal eşitlik modeli This study aims at analysing the relationships between grammar, vocabulary, reading comprehension level and writing skill. The study was conducted with 410 sev-enth graders. Writing topics prepared by the researcher, personal information form, an achievement test containing 20 grammar and 20 vocabulary questions and a reading comprehension test developed by Ağın Haykır (2012) were used as the tool of data col-lection. The compositions written by the students were evaluated by four different raters according to the rubric developed by the researcher. descriptive statistics, t-test, one-way variance analysis (ANOVA), and correlation and regression analyses and path anal-ysis- which were hypothesis tests- were employed in the analysis of the data collected. The analyses were performed by using SPSS 21.0 and LISREL 8.54 package pro-grammes. Consequently, it was found that seventh graders' writing scores were at the level that they should be, that they had the most difficulty in the conclusion part of their compositions, that they had problems in descriptions, paragraphing, introduction, spelling, punctuation and headings respectively, and that they were better at page organ-isation, word and text organisation. Besides, it was also found that writing skill differed significantly according to such variables as gender, receiving pre-school education, hav-ing internet connection at home, fathers' educational status, mothers' educational status and frequency of reading books; but that there were no significant differences according to writing a diary. It was concluded that there were medium level correlations between students' achievement in writing and their academic achievement in Turkish courses. Path analysis demonstrating the relations between students' grammar and vocab-ulary knowledge, their reading comprehension levels and writing skills suggested that the model explained 39% of the variance of vocabulary, 36% of the variance of reading comprehension and 47% of the variance of writing. The results of path analysis revelead that grammar did not affect writing skill directly but that it contributed to prediction of it through vocabulary and reading comprehension. Another finding obtained in the study was that vocabulary and reading comprehension made significant contributions to explaining writing skill. In consequence of path analysis, it was also found that the vari-ables of grammar and vocabulary made significant contributions to predicting reading comprehension.Anahtar Sözcükler: dil bilgisi, kelime bilgisi, okuduğunu anlama, yazma, yapısal eşitlik modeli 184
- Published
- 2017
5. Pregnancy Rates After Compulsatory One and Conditional Two Embriyo Transfer
- Author
-
Seyhan Gumuslu, Ahmet Erdem, Mehmet Erdem, Nuray Bozkurt, Recep Onur Karabacak, Mesut Oktem, Esra Karabay, Deniz Ercan, and Cengiz Karakaya
- Subjects
Gynecology ,Pregnancy ,medicine.medical_specialty ,business.industry ,lcsh:R ,Clinical pregnancy ,lcsh:Medicine ,Obstetrics and Gynecology ,medicine.disease ,lcsh:Gynecology and obstetrics ,DET ,Andrology ,Pregnancy rate ,medicine.anatomical_structure ,Transfer (computing) ,medicine ,Gestation ,Blastocyst ,business ,SET ,lcsh:RG1-991 ,Embryo quality - Abstract
Objective: To predict our pregnancy rates after compulsatory one and conditional two embriyo transfer (ET) number. Design: Retrospective Analysis Materiyal and Methods: One or two embryo transferred 362 patient were analyzed between March 2010 and September 2011. Results: Our clinical pregnancy rate was 31% and implantation rate was 25%. Our pregnancy rates after one or two ET were 30 and 32 % respectively ( P>0.05). We transferred embryos at second, third day or blastocyst stage. Pregnancy rates were 19, 30 and 48 % respectively (p< 0.001), implantation rates were 14.5, 23.5 and 42.4 % respectively ( P< 0.001). Our freezing rate was 39.5 %. Not to have freezing quality embrios or to have increased the the pregnancy rate from 21% to %45 significantly. When one embriyo transfered 95 % single and 5 % twins observed. When two embryos were transfered 81% single,17% twin and 2 % triplets observed. Conclusion: Pregnancy rates for one or two ET were statistically similar. If embryo quality allows us to culture up to blastocyt stage pregnancy rates were statistically increased. New Turkish ET policy resulted 95 % to 81 % single gestational sacs according to 1 or 2 ET at Gazi University IVF center.
- Published
- 2013
- Full Text
- View/download PDF
6. ORTAÖĞRETİM ÖĞRENCİLERİNİN SÖZLÜKLERE YÖNELİK TUTUMLARI
- Author
-
CAN, Altan and DENİZ, Ercan
- Subjects
Sözlük,tutum,sözlüklere yönelik tutum,ortaöğretim ,Dictionary,attitude,attitude towards dictionaries,high school - Abstract
Dictionaries not only include words which represent the existence of nations throughout the history but also they protect words and inform readers about words’ meanings. Moreover, they also help improvement of word treasury and richness of the meaning. Attitudes have unique importance in stability of behaviors. Thus, attitudes of high school students towards dictionaries have important affect on their attitudes of their use of dictionaries in both positive and negative ways. Positive attitudes towards use of dictionaries enable students to benefit from it whereas negative attitudes towards the use of dictionaries will not enable students to benefit from it. This study investigated whether attitudes of students of 9th, 10th, and 11th grades towards use of dictionaries with several variables changed or not. The population of this study involves all high school students in the center of Diyarbakir province. The sample of this study consists of 404 high school students who were attending randomly chosen two schools at 9th, 10th and 11th grades. Data were collected through Attitude Scale towards Dictionaries which was developed by Yaman and Dagdas (2013) and personal information sheet that were developed by the same researchers. Data was analyzed with SPSS 21.0. t-test and ANOVA were used to test relationship between /among variables. Results showed that the attitudes of students towards dictionary use were high. Moreover, relationship among attitudes of dictionary use with gender, mothers’ education level, fathers’ educational level, family monthly income and mother tongue were not significantly different whereas grades were significantly different, Sözlükler, milletlerin tarihteki varlıklarının sembollerinden birisi olan ses bayraklarının yani dillerinin sahip olduğu kelimeleri bünyesinde toplayarak değerlerini emanet ettiği kelimeleri korumakta ve kelimelerin zaman içerisinde kazandığı anlamlar hakkında kullanıcılarına bilgi vermektedir. Ayrıca kullanıcılarının kelime servetlerine çeşitli kelime ve kavramları katarak kelime hazinelerinin genişlemesini sağlamakta ve düşünmenin temeli olan anlam kalıplarının zenginleşmesine yardımcı olmaktadır. Tutumlar davranışların kazanılmasında önemli bir yere sahiptir. Bundan dolayı ortaöğretim öğrencilerinin sözlüklere yönelik olumlu veya olumsuz tutumlarının sözlük kullanma alışkanlıkları üzerinde etkili bir yeri bulunmaktadır. Öğrencilerin sözlüklere yönelik olumlu tutumları, sözlüklerden daha etkili bir şekilde yararlanmalarını ve sözlük kullanmayı alışkanlık hâline getirmelerini sağlayacağı gibi sözlüklere yönelik olumsuz tutumları da sözlüklerden soğumalarına, onu kullanmak istememelerine sebebiyet verecektir. Bu araştırma, ortaöğretim 9, 10 ve 11. sınıf öğrencilerinin sözlüklere yönelik tutumlarının çeşitli değişkenlere göre farklılaşıp farklılaşmadığı belirlemek amacıyla yapılmıştır. Araştırmanın evrenini, Diyarbakır merkezde bulunan ortaöğretim kurumları oluşturmaktadır. Örneklemini ise tesadüfi örnekleme yöntemiyle seçilen iki okul ve yine tesadüfi örnekleme yöntemiyle seçilen bu okullarda öğrenim gören 404; 9,10, ve 11. sınıf öğrencisinden oluşmaktadır. Araştırmada betimlemeye dayalı tarama modeli kullanılmıştır. Araştırmanın verileri, Yaman ve Dağtaş (2013) tarafından geliştirilen “Sözlüklere Yönelik Tutum Ölçeği” ile araştırmacılar tarafından hazırlanan “Kişisel Bilgi Formu” kullanılarak toplanmıştır. Toplanan veriler, SPSS 21.0 programı kullanılarak analiz edilmiştir. Verilerin analizinde ilişkisiz örneklem t testi; ve tek yönlü varyans analizi (ANOVA) kullanılmıştır. Araştırma sonucunda, öğrencilerin sözlük kullanmaya yönelik tutumlarının yüksek düzeyde olduğu belirlenmiştir. Ayrıca sözlük kullanmaya yönelik tutumlarının cinsiyet, anne-baba eğitim durumu, aile aylık gelir düzeyi ve ana dili değişkenlerine göre istatistiksel olarak anlamlı farklılaşmadığı; sınıf düzeyine göre istatistiksel olarak anlamlılık gösterdiği tespit edilmiştir
- Published
- 2016
7. Ortaokul öğrencilerinin kitap okuma alışkanlıkları / Reading habits of secondary school students
- Author
-
DENİZ, Ercan
- Abstract
Bu araştırmada, ortaokul öğrencilerinin okuma alışkanlıklarının tespit edilmesi amaçlanmıştır. Tarama modeline desenlenen bu çalışmada, öğrencilerin okuma alışkanlıklarının genel durumları tespit edilmiş, cinsiyet değişkenine göre gösterdiği farklılıklar betimsel olarak incelenmiştir. Araştırma, 2014-2015 eğitim öğretim yılında rastgele seçilen iki okulda öğrenim gören 382 öğrenci üzerinde yürütülmüştür. Verilerin toplanması için “Kişisel Bilgi Formu” ve araştırmacı tarafından geliştirilen “Okuma Alışkanlık Anketi” kullanılmıştır. Elde edilen veriler, SPSS 17.0 veri analiz programı kullanılarak çözümlenmiş, ortaokul öğrencilerinin okuma alışkanlıklarının genel durumları ve cinsiyet değişkenine göre gösterdiği farklıklar frekans analizi kullanılarak tespit edilmiştir.Araştırma bulgularına göre, araştırmaya katılan 382 öğrencinin 86’sının (%22,6) yılda 21 kitap ve üstünde, 117’sinin (%30,6) 12-20, 100’ünün (%26,2) 6-11, 58’inin (%15,2) 1-5 arasında kitap okuduğu; 21’inin (%5,5) ise hiç kitap okumadığı tespit edilmiştir. Öğrencilerin en fazla macera ve duygusal konulu eserlerle roman ve hikâye türündeki eserlere ilgi duydukları, dinî içerikli eserlerle şiir ve deneme türündeki eserlere çok az rağbet ettikleri görülmüştür. Öğrencilerin yarısının bilim teknik konulu dergilere ilgi duyduğu, dörtte birinin ise herhangi bir dergi ve gazete okumadığı tespit edilmiştir. Gazete okuyanların birçoğunun spor haberlerini okudukları görülmüştür. Araştırmaya katılan öğrencilerin okudukları kitapların büyük çoğunluğunun arkadaşlarından alarak %20’sinin satın alarak, %10’unun okul ve halk kütüphanelerinden ödünç alarak temin ettikleri tespit edilmiş, öğrencilerinin okul ve halk kütüphanelerini çok az kullandıkları görülmüştür. Şirin ve Soylu’nun (2003) yaptığı tasnife göre ortaokul öğrencilerinin %53’ünün çok okuyan, %26,2’sinin orta ve %15,2’sinin zayıf düzeyde okur oldukları; %5,5’inin ise okuma alışkanlığının bulunmadığı tespit edilmiştir. Kitap okuma konusunda öğrenciler üzerinde en çok ailelerin en az da medyanın etkili olduğu görülmektedir. Öğrencilerin büyük çoğunluğu, yeterince kitap okuyamamalarının nedeni olarak ders yoğunluğunu ve kitap okuma alışkanlıklarının olmamasını görmektedir. Öğrencilerin boş zamanlarını genellikle televizyon izleyerek, bilgisayar oynayarak ya da internete girerek geçirdikleri tespit edilmiştir
- Published
- 2016
8. Ortaokul öğrencilerinin okuma tutumları
- Author
-
Can, Altan, Deniz, Ercan, Çeçen, Mehmet Akif, Dicle Üniversitesi, Ziya Gökalp Eğitim Fakültesi, Türkçe Eğitimi Bölümü, and Can, Altan
- Subjects
Reading ,Attitude ,Okuma tutumu ,Okuma alışkanlığı ,Tutum ,Habit of reading ,Secondary school ,Ortaokul ,Okuma - Abstract
Okuma kişinin dünyayı anlamlandırmasını yeni bilgilere ulaşarak kesintisiz öğrenmesini sağlayan en önemli dil becerisidir. Bu yüzden bütün toplumlarda okuma alışkanlığı kazanan bireylerin yetiştirilmesine büyük önem verilmekte, okuma alışkanlığı kazanan birey sayısı bir toplumun kalkınmasında referans olarak alınmaktadır. Okuma alışkanlığı kazandırılmasında birçok değişken etkili olmaktadır. Bu değişkenlerden birsi de okuma tutumudur. Bu araştırmada, ortaokul öğrencilerinin okuma tutum düzeylerinin belirlenmesi ve okuma tutumlarının çeşitli değişkelere göre durumunun incelenmesi amaçlanmıştır. Araştırmanın örneklemi tesadüfi örneklem yöntemiyle belirlenmiş, Diyarbakır ili merkez ilçelerinde öğrenim gören ilköğretim 5, 6 ve 7. sınıf öğrencilerinden oluşmuştur. Evreni temsilen farklı sosyoekonomik çevrelerde bulunan 3 ilköğretim okulundan 388 öğrenci araştırma örneklemi olarak alınmıştır. Araştırmada tarama yöntemi kullanılmıştır. Ortaokul öğrencilerinin okumaya yönelik tutumları olduğu şekliyle tespit edilmiş, birey ya da nesne, kendi koşulları içinde ve olduğu gibi tanımlanmaya çalışılmıştır. Verileri toplamak için "Kişisel Bilgi Formu" ile Akkaya ve Özdemir (2013) tarafından geliştirilen "Okumaya Yönelik Tutum Ölçeği" kullanılmıştır. Verilerin analizinde SPSS17.0 veri analizi programı kullanılmış, verilerden iki değişken arasındaki ilişkiyi test etmek için t- testi, ikiden fazla değişken arasındaki anlamlılığı test etmek için tek yönlü varyans analizi (ANOVA); parametrik olmayan testlerde ise Kruskal-Wallis testi kullanılmıştır. Araştırma sonucunda ortaokul öğrencilerinin okuma tutumlarının yüksek düzeyde (3,87) olumlu olduğu tespit edilmiştir. Öğrencilerin okuma tutumlarının cinsiyet, sınıf, baba eğitim durumu değişkenlerine göre istatistiksel olarak anlamlı farklılık gösterdiği; anne eğitim durumu ve ana dili değişkenlerine göre istatistiksel olarak anlamlı bir farklılık göstermediği tespit edilmiştir. Reading is an important language skill which makes the world more sensible and creates solid learning by reaching out new information. Therefore, all socieites not only place importance in raising a generation who has reading habits but also consider the number of individuals having reading habits as the criteria of development of the country. There are several variables affecting reading habits one of which is reading attitude. The purpose of this study is to identify the middle school students’ levels of reading habbits and how it is associated with several variables. Sample was chosen by random sampling consisting of 5th, 6th and 7th graders in the Diyarbakir province and its counties (3 schools in different socioeconomic contexts with 388 student) which represented the population. Individual information sheet and Akkaya ve Özdemir’s (2013) “Attitude towards Reading Scale” were used in data collection. SPSS 17.0 was used in data analysis. In order to determine association between two variables, t-test; to identify relationship between more than two variables, ANOVA and Kruskal-Wallis and Mann Whitney-U tests were used in nonparametric tests. Results showed that reading attitudes of middle school students were high. Reading attitudes of students were significantly associated with gender, grade, and father’s education but there were not any significant relationship between reading attitude and mother’s education and mother tongue.
- Published
- 2016
9. LİSE ÖĞRENCİLERİNİN OKUMAYA YÖNELİK TUTUMLARI (DİYARBAKIR İLİ ÖRNEĞİ)
- Author
-
Çeçen, Mehmet and Deniz, Ercan
- Subjects
Secondary education,reading,attitude,reading attitude ,education ,ortaöğretim,okuma,tutum,okuma tutumu - Abstract
This study aims to identify high school students' levels of attitudes to wards reading in terms of several variables. This study used random sampling. Two schools, randomly chosen, and 377 students studying in these schools in Diyarbakır city center constitute the sample of this research. In this field study was used survey method. High school students' attitudes towards reading were revealed as they are and the individuals were strived to describe as they are in the irunique circumstances. As data collection tools were used Personal Information Form and “Reading Attitude Scale” developed by Akkaya and Özdemir (2013) to collect data. In data analysis was used SPSS 17.0 data analysis software. T-test is preferred to test the significance between two groups while One-Way Analysis of Variance (ANOVA) was used to test the significance for variables including more than two groups. The reading attitude of high school students in the study was found to be “Moderate”. While there exist significant differences for gender, school type, grade, learning area, father's and mother's education level variables, there is no statistically significant difference for family income variable, Okuma, yaşam boyu öğrenmenin en önemli parçasıdır. Öğrencilerin okumayı alışkanlık hâline getirmelerinde tutumların önemli bir yeri bulunmaktadır. Bundan dolayı öğrencilerin okuma tutum düzeylerinin ve bu tutumlar üzerinde etkili olan unsurların incelenmesine ihtiyaç vardır. Bu araştırmanın amacı, ortaöğretim öğrencilerinin okuma tutum düzeylerinin çeşitli değişkenlere göre belirlenmesidir. Araştırmanın örneklemi random yoluyla belirlenmiştir. Diyarbakır il merkezinde bulunan iki okulda öğrenim gören 377 öğrenci bu araştırmanın örneklemini oluşturmaktadır. Alan araştırması olan bu çalışmada tarama yöntemi kullanılmıştır. Verileri toplamak için Kişisel Bilgi Formu ile Akkaya ve Özdemir (2013) tarafından geliştirilen “Okumaya Yönelik Tutum Ölçeğinden yararlanılmıştır. Verilerin analizinde SPSS 17.0 veri analizi programı kullanılmış, verilerden iki değişken arasındaki ilişkiyi test etmek için t- testi uygulanırken ikiden fazla değişken arasındaki anlamlılığı test etmek için tek yönlü varyans analizi (ANOVA) kullanılmıştır. Araştırma sonucunda ortaöğretim öğrencilerinin okuma tutumlarının orta düzeyde olduğu tespit edilmiştir. Öğrencilerin okuma tutumu ile cinsiyet, okul türü, sınıf, öğrenim alanı, anne eğitim durumu, baba eğitim durumu arasında istatistiksel olarak anlamlı bir ilişki bulunurken aile gelir düzeyi ile anlamlı bir ilişkinin bulunmadığı tespit edilmiştir.
- Published
- 2015
10. The gradient technique improves success rates in intrauterine insemination cycles of unexplained subfertile couples when compared to swim up technique; a prospective randomized study
- Author
-
Mesut Oktem, Seyhan Gumuslu, Ahmet Erdem, Nuray Bozkurt, Mehmet Firat Mutlu, Mehmet Erdem, Hatice Karamahmutoglu, and Derya Deniz Ercan
- Subjects
Infertility ,Adult ,Male ,medicine.medical_specialty ,endocrine system ,Pregnancy Rate ,medicine.medical_treatment ,Semen ,Semen analysis ,Insemination ,Male infertility ,Ovulation Induction ,Pregnancy ,Genetics ,medicine ,Humans ,Assisted Reproduction Technologies ,Genetics (clinical) ,Infertility, Male ,Insemination, Artificial, Homologous ,Gynecology ,medicine.diagnostic_test ,business.industry ,Obstetrics ,Obstetrics and Gynecology ,General Medicine ,medicine.disease ,Semen Analysis ,Pregnancy rate ,Reproductive Medicine ,Ovulation induction ,Female ,business ,Developmental Biology - Abstract
To compare the efficacy of gradient and swim-up semen preparation techniques on pregnancy rates in couples undergoing intrauterine insemination (IUI) cycles with low dose gonadotropin stimulation with the diagnosis of unexplained or mild male subfertility.Two hundred and twenty three couples were randomized into swim up or gradient technique groups for sperm preperation. The clinical and on going pregnancy rates per cycle and per patient were evaluated.Both clinical and ongoing pregnancy rates per cycle were significantly higher in the "gradient" group (19% and 16.9%) in comparision with the "swim up" group (9.7% and 6.9%) (p 0.05). Clinical pregnancy and on-going pregnancy rates per patient were higher in the "gradient" group (26.1% and 23.4%) when compared to the "swim up" group (15.2% and 10.7%), (p 0.05). In the subgroup of 191 unexplained subfertile couples with 290 cycles; the "gradient" group also revealed significantly higher clinical and ongoing pregnancy rates per cycle (21.6% and 17.9%) when compared with the "swim up" group (10.3% and 7.1%) (p 0.05). In total of 48 treatment cycles upon 32 couples with mild male factor subfertility no significant difference were found between the two sperm preparation techniques in terms of clinical (% 5.3 vs %6.9, p 0.05) and ongoing (% 5.3 vs %6.9, p 0.05) pregnancy rates per cycle.The gradient technique significantly improves clinical outcome in IUI cycles of unexplained subfertile couples when compared to swim up technique. In male subfertile patients, both techniques yield similar clinical outcomes.
- Published
- 2014
11. Penalties given in the traditional indoor games in the context of structural and functional aspects of yâran
- Author
-
Deniz, Ercan, Yılmaz, Aktan Müge, Türk Dili ve Edebiyatı Eğitimi Ana Bilim Dalı, and KKÜ, Sosyal Bilimler Enstitüsü, Türk Dili ve Edebiyatı Anabilim Dalı
- Subjects
Türk Dili ve Edebiyatı ,Turkish Language and Literature ,Folklore ,Halk Bilimi (Folklor) - Abstract
YÖK Tez ID: 419176 Bu çalışmanın amacı geleneksel sohbet toplantılarından olan yâran örneğinden hareketle oda oyunlarında verilen cezaların yapısını ve işlevini tespit etmek ve kültürün korunması, gelecek kuşaklara aktarılmasındaki öneminden yola çıkarak cezaların işlevlerini ortaya çıkarmaktır. Yârandaki oyunlar ve bu oyunlarda verilen cezalar sadece eğlenme amaçlı olmayıp, bunun dışında birçok işlevi bulunmaktadır. Bu işlevler, halk olayının bağlamına göre ortaya çıkmakta olup, oda oyunlarında verilen cezaların toplumdaki ideal insan tipini yetiştirmeye yönelik olduğu görülmüştür. Oda oyunlarında verilen cezaların eğlence işlevinin yanında, toplumda birlik ve beraberlik ruhunu sağlama, ekonomik, siyasi, kültürel ve psiko-sosyal işlevleri bulunmaktadır. Anahtar kelime: Yâran, oda oyunları, ceza, bağlam, işlev, folklor, kültür, Starting from the point of yâran which is a good example of traditional chatting meetings, the aim of this study is to determine the structures and functions of penalties given in the indoor games. Besides that the study also gives emphasis to reveal the functions of penaties due to their importance in preserving the culture and to convey it to the next generations. Games in yâran and the penalties given in these games have lots of functions besides their entetainment purposes. Although these functions arise in accordance with folklore, penalties given in indoor games intend to raise ideal human beings in community. Therefore, these penalties have functions of providing the spirit of unity and solidarity in community and have economic, political, cultural and psycho-social functions besides their entertainment purposes. Key words: Yâran, indoor game, penalty, function, folklore, culture
- Published
- 2013
12. Ortaöğretim Öğrencilerinin Yazma Eğilimi Algıları
- Author
-
Deniz, Ercan, primary and Çeçen, Mehmet Akif, additional
- Published
- 2015
- Full Text
- View/download PDF
13. Acupuncture Led Attenuation of Inflammatory and Nociceptive Peripheral and Central Microenvironment in Sickle Mice
- Author
-
Ying Wang, Yann Y Lamarre, Deniz Ercan-Fang, Kalpna Gupta, Ritu Jha, Jianxun Lei, Ellis Raduenz, Sarah Lam, and Fei Peng
- Subjects
medicine.medical_specialty ,Neurogenic inflammation ,biology ,business.industry ,Electroacupuncture ,medicine.medical_treatment ,Immunology ,Analgesic ,Tryptase ,Inflammation ,Substance P ,Cell Biology ,Hematology ,Biochemistry ,chemistry.chemical_compound ,Nociception ,Endocrinology ,chemistry ,Internal medicine ,Hyperalgesia ,biology.protein ,Medicine ,medicine.symptom ,business - Abstract
Background: Inflammation, neurogenic inflammation and pain remain challenging to treat in sickle cell disease (SCD). Alternative therapies including acupuncture have been used for centuries to reduce pain and ameliorate underlying pathobiology of many disorders. We examined the mechanisms underlying acupuncture therapy in sickle mice. To prevent the influence of anesthetics and constraint on the pathobiology we developed electroacupuncture (EA) treatment for awake/conscious freely moving mice to simulate treatment conditions in patients, and then examined the peripheral and central mechanisms of neuroinflammation and nociception. Methods: HbSS-BERK sickle and HbAA-BERK control mice were treated with four EA treatments (every 3rd day, frequency: 4 or 10 Hz, pulse width: 100 microsecond, duration: 30 min) at acupoint GB30. Untreated and sham-EA treated (acupuncture without electrical stimulation) were used as controls. Hyperalgesia was evaluated daily by determining mechanical threshold, deep tissue hyperalgesia and thermal hyperalgesia using von Frey filaments, grip force, and cold plate, respectively. Blood and tissues were collected for analysis after four sessions of treatment. Skin biopsies were incubated overnight and culture medium was analyzed for mast cell activation marker tryptase, and neuromodulatory marker substance P. Results: Varied analgesic response to EA treatment was observed in sickle mice. About 86% treated mice equally showed positive (>50% pain relief) or moderate (20-30% pain relief) response and 14% were non-responsive ( Conclusions: EA treatment on conscious free-moving mice simulates clinical conditions in patients and excludes the potential influence due to restraint or anesthetics. EA leads to peripheral and central neuromodulation and anti-inflammatory response by attenuating mast cell activation, substance P, and cytokine release in the periphery and by abrogating spinal nociceptive signaling of p38MAPK and inflammation. Together, these molecular and cellular effects lead to EA-induced attenuation of neurogenic inflammation and hyperalgesia in sickle mice. Importantly, these data explain the cause of variable effectiveness of EA in SCD. Disclosures No relevant conflicts of interest to declare.
- Published
- 2015
- Full Text
- View/download PDF
14. Effects of Diet and Mating on Sickle Cell Disease Murine
- Author
-
Kalpna Gupta, Deniz Ercan-Fang, Yessenia Valverde Guevara, Lindsey Skubitz, Huy A Tran, Ritu Jha, Julia Nguyen, and Thu Duong
- Subjects
medicine.medical_specialty ,Rodent ,biology ,medicine.medical_treatment ,Immunology ,Chronic pain ,Spleen ,Cell Biology ,Hematology ,medicine.disease ,Biochemistry ,Cytokine ,medicine.anatomical_structure ,Nociception ,Endocrinology ,White blood cell ,Internal medicine ,biology.animal ,Hyperalgesia ,medicine ,medicine.symptom ,Mating - Abstract
Patients experiencing chronic and/or recurrent pain show a correlative decline in health and lifespan. In turn, declining health and sensory effects may contribute to persistent pain and poor response to analgesia. We therefore hypothesized that dietary alterations to improve health and stress reduction by mating may reduce chronic pain in male sickle mice. Methods. We used male HbSS-BERK (sickle) mice, which show hyperalgesia as compared to and HbAA-BERK (control) mice (Kohli et al., Blood 2010). Breeders and pups up to 12 wks of age were fed Sickle Mouse Diet (59M3, TestDiet) and 18% Protein Rodent Diet (2018, Harlan), thereafter, called ‘sickle’ and ‘rodent’ diet. Sickle diet contained 26.4% Protein, 11.1% fat and 27.5% and 26% kcal/g of each, respectively. Rodent diet contained 18.6% protein and 6.2% fat, and 24% and 18% kcal/g of each, respectively. Vitamins were about 2-fold higher in sickle as compared to rodent diet. Sickle mice showing hyperalgesia were recruited and treated as follows: [A] Rodent diet without mating (RD/M-); [B] Sickle diet with mating (SD/M+); [C] Rodent diet with mating (RD/M+); [D] Sickle diet without mating (SD/M-) and [E] mice on SD and mating for 4 weeks, were deprived of SD and mating and fed RD. Control mice which do not show hyperalgesia were fed RD without mating. Sensory testing was performed at baseline (BL) at recruitment and weekly, to evaluate mechanical hyperalgesia with von Frey filaments, thermal hyperalgesia in response to heat/cold and grip force for musculoskeletal/deep tissue hyperalgesia. Following the treatments, release of cytokines from skin biopsies was analyzed by cytokine arrays as described by us earlier (Vincent et al., Blood 2013), and spinal cords were analyzed for nociceptive signaling. Results. We did not observe difference in the body weight of mice between different groups at any time. White blood cell counts and spleen weight were significantly increased in group E following the withdrawal of SD and mating as compared to group C on SD/M+ (p Disclosures No relevant conflicts of interest to declare.
- Published
- 2014
- Full Text
- View/download PDF
15. Ortaokul Öğrencilerinin Konuşma Kaygıları (Samsun ili Örneği).
- Author
-
KAVRUK, Hasan and DENİZ, Ercan
- Abstract
Copyright of Journal of language and literature education / Dil ve Edebiyat Eğitimi Dergisi is the property of Dil ve Edebiyat Egitimi Dergisi and its content may not be copied or emailed to multiple sites or posted to a listserv without the copyright holder's express written permission. However, users may print, download, or email articles for individual use. This abstract may be abridged. No warranty is given about the accuracy of the copy. Users should refer to the original published version of the material for the full abstract. (Copyright applies to all Abstracts.)
- Published
- 2015
16. ORTAÖĞRETİM ÖĞRENCİLERİNİN DERS İÇİ DİNLEME SORUNLARI (MALATYA İLİ ÖRNEĞİ)?.
- Author
-
BAŞKAN, Ahmet and DENİZ, Ercan
- Abstract
Copyright of Electronic Turkish Studies is the property of Electronic Turkish Studies and its content may not be copied or emailed to multiple sites or posted to a listserv without the copyright holder's express written permission. However, users may print, download, or email articles for individual use. This abstract may be abridged. No warranty is given about the accuracy of the copy. Users should refer to the original published version of the material for the full abstract. (Copyright applies to all Abstracts.)
- Published
- 2015
- Full Text
- View/download PDF
Catalog
Discovery Service for Jio Institute Digital Library
For full access to our library's resources, please sign in.