26 results on '"Caymaz, Tayfun"'
Search Results
2. URLA YARIMADASINDA ESKİ VE YENİ YOLLARIN KAVŞAĞI, BARBAROS OVASI
- Author
-
CAYMAZ, Tayfun, primary
- Published
- 2023
- Full Text
- View/download PDF
3. The Chalcolithic period at Yeşilova Höyük
- Author
-
Derin, Zafer, primary and Caymaz, Tayfun, additional
- Published
- 2017
- Full Text
- View/download PDF
4. Barbaros Plain: The Junction of Old and New Roads on The Urla Peninsula.
- Author
-
CAYMAZ, Tayfun
- Abstract
Copyright of Arkeoloji Dergisi is the property of Ege University and its content may not be copied or emailed to multiple sites or posted to a listserv without the copyright holder's express written permission. However, users may print, download, or email articles for individual use. This abstract may be abridged. No warranty is given about the accuracy of the copy. Users should refer to the original published version of the material for the full abstract. (Copyright applies to all Abstracts.)
- Published
- 2023
- Full Text
- View/download PDF
5. Defense systems of the bronze ages at the Urla Peninsula
- Author
-
Caymaz, Tayfun and Nevşehir Hacı Bektaş Veli Üniversitesi/fen-edebiyat fakültesi/arkeoloji bölümü/protohistorya ve ön asya arkeolojisi anabilim dalı
- Subjects
Middle bronze age ,Late bronze age ,Early bronze age ,Urla Peninsula - Abstract
Batı Anadolu kıyılarının ortasındaki Urla Yarımadası, Anadolu anakarası ve Ege kültürlerini buluşturan bir köprü konumundadır. Nitekim çağlar boyunca bu iki yönle ilişkili çeşitli kültürlere ev sahipliği yapmıştır. On iki İon kentinden ikisi yarımadada yer alırken, ikisi de yakın komşudur. Ancak yarımadanın coğrafik yapısı ve konumu, savunma ve güvenlik zaafı oluşturmaktadır. Yarımada çağlar boyunca bir yandan korsanlık, eşkıyalık ve kaçakçılık gibi güvenliğe yönelik faaliyetlere, diğer yandan organize siyasal güçlerin askeri saldırılarına maruz kalmıştır. Arkeolojik veriler, bu tip tehditlerin protohistorik dönemde de mevcut olduğunu ortaya koymaktadır. Erken Tunç Çağı’nda Urla İskelesi’ndeki Liman Tepe, görkemli bir kalesi, aşağı şehri ve limanı olan bölgesel idari ve siyasi bir merkez haline gelmiştir. Aynı dönemde yarımadanın başlıca yollarını ve körfezlerini denetim altında tutma yeteneğine sahip bir güvenlik ve savunma sistemi oluştuğu görülmektedir. Bu sistem içinde Alaçatı yakınlarındaki Gölkayası Samos adası yönünü, Kale Tepe Urla-Çeşme yolunu, Yaren Tepe Sığacık Körfezi yönünü denetim altında tutan başta gelen birimlerdir MÖ 2.binyıl ile birlikte dar bölgesel idari yapıların yerini daha geniş bölgelere hükmeden güçler almaya başlamıştır. Yarımadada bu döneme ait yerleşimlerdeki materyal kültür Anadolu paralelindedir. Bunun yanı sıra süreç içinde önce Minos, takiben Miken ticari ve kültürel etkileri ortaya çıkmıştır. Orta ve Geç Tunç Çağlarına ait az sayıda savunma birimi bilinmektedir. Bunlar daha çok bölgenin anakaraya bağlanan doğu kesiminde yer almaktadır.
- Published
- 2021
6. A look at the process of transition from the chalcolithic age to the early bronze age in central western anatolia in light of new data
- Author
-
Caymaz, Tayfun and Nevşehir Hacı Bektaş Veli Üniversitesi/fen-edebiyat fakültesi/arkeoloji bölümü/protohistorya ve ön asya arkeolojisi anabilim dalı
- Subjects
Melengiç sekisi ,Höyücek ,Early bronze age - Abstract
Bölgenin kıyı kesiminde Bakla Tepe, iç kesimde Beycesultan Geç Kalkolitik Çağ’ın başlangıç ve gelişiminin izlendiği yerleşimlerdir. Mimari anlayışta farklar bulunmakla birlikte, keramikteki paralellikler bu iki kesimin kültürel yakınlığını ortaya koymaktadır. Her iki kesim keramiğinde, bir kısmı beyaz boya bezemeli ve çoğunlukla koyu tonlarda perdahlı kaplar karakteristiktir. Geç Kalkolitik Çağ’ın son dönemini yansıtan yerleşim tabakaları, Bornova-Yassıtepe’de karşımıza çıkmaktadır. Bu tabakalar, Troya I-Erken safhasıyla çağdaş yerleşim katının altında kesintisiz devam etmektedir. Burada mevcut dolgunun 2 m derinlikte bir kısmı dar bir alanda kazılmış ve altı yapı katı ortaya çıkarılmıştır. Bu katlarda yer alan keramik, istikrarlı bir gelişimi yansıtmaktadır. Beyaz boya bezemeye rastlanmayan bu keramikte, ufak boyutlu açık kapların yaygınlaştığı, üç ayaklı kaba kapların ve gaga ağızlı testilerin önem kazandığı görülür. Kap formları Kumtepe IB ile önemli ölçüde koşutluk göstermektedir. Mimari kalıntılar, taş temelli/taş duvarlı yapılara aittir. Henüz formları belirlenemeyen bu yapıların, Troya I-Erken yapı katındaki uzun evlerle aynı doğrultuda olması ve benzer malzeme ve teknikle inşa edilmesi dikkate değerdir. Mimaride uzun evlerle ilişkili bir süreç yaşanırken, keramikte Troya I-Erken evresine özgü kapların ortaya çıktığı ve yaygınlaştığı bir aşamaya ulaşılmaktadır. Mevcut verilerin Geç Kalkolitik Çağ’ın başlangıcı ve sonları hakkında bilgi sağlamasına karşın, Bakla Tepe Geç Kalkolitik Çağ kültürünü izleyen dönüşüm ve değişim safhası henüz açıklamaya muhtaçtır. Bununla birlikte, Troya I-Erken safhasına ulaşan gelişmelerin, Geç Kalkolitik Çağ kültürü içinde biçimlenip oluştuğu açıktır. Özellikle keramikteki gelişmeler, Kalkolitik keramik kültürüne sıkı sıkıya bağlıdır. Orta Batı Anadolu bölgesinde MÖ 6. binyılın ortalarından itibaren görülen bu kültür, ana özelliklerini dönemler boyunca muhafaza etmiş ve MÖ 3. binyıla aktarmıştır.
- Published
- 2021
7. Aliağa and ıt's close vicinity in the neolithic and chalcolithic
- Author
-
Caymaz, Tayfun and Nevşehir Hacı Bektaş Veli Üniversitesi/fen-edebiyat fakültesi/arkeoloji bölümü/protohistorya ve ön asya arkeolojisi anabilim dalı
- Subjects
Ege gübre ,Araptepe ,Aliağa ,Neolithic ,Chalcolithic - Abstract
Bölgenin Neolitik dönemi hakkındaki ilk veriler Menemen Ovası’nın kuzeyindeki Arap Tepe’den elde edilmiştir. Bir su kaynağı yakınındaki tepenin yüzeyi, burada elde özenle yapılmış kırmızı tonlarda astarlı-perdahlı keramik kullanan bir topluluğun yaşamış olduğunu ortaya koymaktadır. Pervaz ağızlı büyük çömleklere ve öğütme taşlarına sık rastlanması, bu insanların önlerindeki ovanın tarımsal imkânlarını değerlendirdiklerini göstermektedir. Ege Gübre kazıları, Nemrut Limanı’nda çağdaş bir köyü gün yüzüne çıkarmış ve dönemin yaşamı hakkında daha çok bilgi edinmemizi sağlamıştır. Arap Tepe ve Ege Gübre III yerleşimlerinin, İzmir bölgesindeki Ulucak IV ve Yeşilova III-1 tabakalarıyla paralel bir kültürü yansıttığı ve Geç Neolitik Çağ kültürü içinde yer aldığı anlaşılmaktadır. Radyo karbon ölçüm sonuçlarına göre Geç Neolitik topluluklar, kabaca MÖ 6.binyılın ilk çeyreği sonlarında tarih sahnesinden çekilmiş görünmektedir. Çok uzun olmayan bir süre sonrasında Ege Gübre’ye öncekinden tamamen farklı bir keramik kültürüne sahip insanlar yerleşmiştir. Yeni gelenlerin pek estetik olmayan, daha çok kahve ve gri yüzeyli keramiğinde, içe kalınlaştırılmış ağız kenarlı, oluk bezemeli çanaklar, boynuz tutamaklı kaplar gibi karakteristik unsurlar dikkat çekmektedir. Karşılaştırmalar, bu kültürün Ilıpınar VB, Aşağıpınar 5-3 ve Karanova III ile paralellikler taşıdığını göstermektedir. Bu yerleşimlerden alınan radyo karbon ölçüm sonuçları kabaca MÖ 6.binyılın ortalarına işaret etmektedir. Benzer kültür izleri, kuzeyde Altınova Kaymaktepe ile güneyde Ulucak III tabakasında karşımıza çıkmaktadır. Aliağa ve çevresinde, MÖ 5.binyıla tarihlenen bir yerleşime henüz rastlanmamıştır. Buna karşılık Hacı Yusuf Değirmeni, mat beyaz boyalı içe kalınlaştırılmış ağız kenarlı geniş çanaklarıyla bizi MÖ 4.binyıl başlarına götürmektedir. Bu binyılın sonlarına doğru Kumtepe IB kültürünün yaygınlık kazandığı bilinmektedir. Helvacıköy yakınındaki Melengiç Sekisi, iyi perdahlı koyu yüzeyli içe yuvarlaklaştırılmış ağız kenarlı çanaklarıyla bu dönemi yansıtan bir yerleşimdir.
- Published
- 2020
8. Urla Yarımadası güney kesimi 2018 yılı yüzey araştırması
- Author
-
Caymaz, Tayfun, Yıldızhan, Handan, Mehmet Emeç, Menteşe, Yalçın, Nevşehir Hacı Bektaş Veli Üniversitesi/fen-edebiyat fakültesi/arkeoloji bölümü/protohistorya ve ön asya arkeolojisi anabilim dalı, and Nevşehir Hacı Bektaş Veli Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Arkeoloji Bölümü
- Subjects
Urla ,Orta Tunç Çağı ,Perhistorik ,Airai ,Demircili - Abstract
Urla'nın güney sahillerindeki Demircili yarımadası antik Airai ile özdeşleştirilmektedir. Yaygın Klasik dönem materyali arasında Orta Tunç Çağı keramiğine de rastlanmıştır. Sahile yakın Yağne Tepe'de ise Erken Tunç Çağı keramiği yer almaktadır. Kıyı hattının en batısındaki Düverli koyu Geç Roma-Erken Bizans dönemine ait ufak bir liman yerleşimi konumundadır. Burada teknelerin kayalara oyulmuş merdivenlerle inilen iskelelere bağlandığı anlaşılmaktadır.
- Published
- 2020
9. Urla Yarımadası’nda Tunç Çağı Savunma Sistemleri
- Author
-
CAYMAZ, Tayfun, primary
- Published
- 2021
- Full Text
- View/download PDF
10. Urla Yarımadası güney kesimi 2017 yılı yüzey araştırması
- Author
-
Caymaz, Tayfun, İreç, Muammer, Menteşe, Şahin, Erincik, Sedef, Akpolat, Mustafa Servet, Emeç, Mehmet, and Nevşehir Hacı Bektaş Veli Üniversitesi/fen-edebiyat fakültesi/arkeoloji bölümü/protohistorya ve ön asya arkeolojisi anabilim dalı
- Subjects
Urla adaları ,Neolitik ,Çakallar - Abstract
Urla kıyılarında bir grup ada bulunmaktadır. Bunların en büyüğü olan Uzunada'nın Erken Tunç çağında yerleşim gördüğü anlaşılmaktadır. Anakaraya bir yolla bağlı bulunan Karantina adası İon döneminde yoğun yerleşim görmüştür. Yassıca adasında Geç Klasik ve Geç Bizans devirlerine ait buluntular görülmektedir.
- Published
- 2019
11. The Chalcolithic Period at Yeşilova Höyük
- Author
-
Derin, Zafer, Caymaz, Tayfun, and Nevşehir Hacı Bektaş Veli Üniversitesi/fen-edebiyat fakültesi/arkeoloji bölümü/protohistorya ve ön asya arkeolojisi anabilim dalı
- Subjects
Central Western Anatolia ,Middle Chalcolithic - Abstract
İzmir Bornova bölgesindeki Yeşilova höyüğü MÖ 5.binyılın üçüncü çeyreğinde bir Kalkolitik topluluğa ev sahipliği yapmıştır. Bu dönemin keramiğinde yüksek kulplu omurgalı çanaklar karakteristik ve yaygındır. Diğer yandan cheese pot olarak bilinen kaba kaplar çeşitlilik ve yaygınlık göstermektedir. Paralel yerleşimler Karaburun Çakmak Tepe, Akhisar Kulaksızlar ve Sakız adasında Emporio'da yer almaktadır.
- Published
- 2018
12. Urla Yarımadası güney kesimi 2016 yılı yüzey araştırması
- Author
-
Caymaz, Tayfun, İreç, Muammer, Menteşe, Şahin, Erincik, Sedef, Akpolat, Mustafa Servet, Emeç, Mehmet, and Nevşehir Hacı Bektaş Veli Üniversitesi/fen-edebiyat fakültesi/arkeoloji bölümü/protohistorya ve ön asya arkeolojisi anabilim dalı
- Subjects
Özbek ,Neolitik ,Gülbahçe - Abstract
Ağırlıklı olarak araştırılan Gülbahçe kesiminin Erken Tunç Çağında yerleşim, liman, savunma sistemi ve ekonomik kaynakları içeren bir yerleşim modeli ortaya koyduğu görülmektedir. İçmeler mevkiindeki Çakallar, Geç Neolitik ve Erken Kalkolitik topluluklara ev sahipliği yapmıştır. Bir diğer Neolitik yerleşim Barbaros ovasındaki Tepeüstü mevkiinde yer almaktadır.
- Published
- 2018
13. Urla Yarımadası Güney kesimi 2015 yılı yüzey araştırması
- Author
-
Caymaz, Tayfun, Emeç, Mehmet, and Nevşehir Hacı Bektaş Veli Üniversitesi/fen-edebiyat fakültesi/arkeoloji bölümü/protohistorya ve ön asya arkeolojisi anabilim dalı
- Subjects
Neolitik ,Çakallar ,Erken Tunç Çağı - Abstract
Küçük bir iç denizi andıran aynı adlı körfezin iç kesimindeki Gülbahçe, verimli kıyı ovası, termal su kaynağı, iyi nitelikli içme suyu ve liman özellikleri bakımından yerleşim için oldukça elverişlidir. Burasının Erken Tunç Çağı'nda yaygın yerleşim ve faaliyetlere sahne ol-duğu anlaşılmaktadır. Keramik karşılaştırmaları, Troya i ortalarından Troya II'ye uzanan bir süreci işaret etmektedir. Sahildeki Değirmenaltı Höyüğü, bu dönemin ana yerleşimi olmalıdır. Bu dönem tabakaları, Geç Roma-Erken Bizans devrine ait kalın kültür dolgusuyla örtülmüş gö-rünrnektedir. Deniz seviyesinin yükselmesi sonucunda höyüğün bir kısmı su altında kalmıştır. Bu paralelde ETÇ tabakalarının da büyük ölçüde deniz seviyesinin altında kaldığı anlaşılmak-tadır. Hamam Tepe'deki faaliyet, öncelikle termal kaynakla ilgili görülebilir. Bunun yanı sıra hayvancılık, balıkçılık ve gözetlerne gibi maksatlar da göz önüne alınabilir. Küçük Yılan ada-sındaki konak yerinde gözlenen keramik, kara kesimiyle tam bir paralellik taşımaktadır. Taşı-makapları, buradaki faaliyetin tarımsalolduğuna işaret etmektedir. Bunun yanı sıra balıkçılık faaliyetlerini de öngörmek gerekir. Adayla ilgili tespitler, Gülbahçe Erken Tunç toplumunun denizciliği bildiğini ortaya koymaktadır. Değirmenaltı mevkiinde bu döneme ait bir limanın varlığı makul bir tahmin olacaktır. Günümüz limanı Değirmenaltı'nın hemen güneyindedir. Höyüğün kıyısında su altında devam eden kalın ve uzun duvarların, Geç Roma-Erken Bizans limanına ait olması mümkündür. Diğer yandan burada Osmanlı dönemi sonlarına ait iskele ve rıhtım tesisleri bulunduğu da dikkate alındığında, bu kesimin uygun liman özelliklerine sahip olduğu anlaşılmaktadır.
- Published
- 2017
14. İzmir-Yeşilova höyüğü 2014 yılı çalışmaları
- Author
-
Derin, Zafer, Caymaz, Tayfun, Sümer, Gülnur, and Nevşehir Hacı Bektaş Veli Üniversitesi/fen-edebiyat fakültesi/arkeoloji bölümü/protohistorya ve ön asya arkeolojisi anabilim dalı
- Abstract
Yşilova höyüğü Neolitik tabakalarında dökme kerpiçle inşa edilmiş dörtgen planlı müstakil yapı kalıntıları yer almaktadır. Yapı içlerinde keramiğin yanı sıra sürtme taş, yontma taş, kemik ve pişmiş topraktan buluntular ele geçmiştir. Komşu Yassıtepe'de açılan bir test açması Kumtepe IB kültür döneminin kalın bir dolguyla temsil edildiğini ortaya koymaktadır.
- Published
- 2016
15. İzmir'in Prehistorik yerleşim alanı Yeşilova höyüğü 2013 yılı çalışmaları
- Author
-
Derin, Zafer, Caymaz, Tayfun, Sümer, Gülnur, and Nevşehir Hacı Bektaş Veli Üniversitesi/fen-edebiyat fakültesi/arkeoloji bölümü/protohistorya ve ön asya arkeolojisi anabilim dalı
- Subjects
Yeşilova ,Neolitik ,Yassıtepe - Abstract
Yeşilova Geç Neolitik katlarında taş emel üstüne dökme kerpiçle yapılmış dörtgen planlı yapılar yer almaktadır. Açık alanda müşterek kullanıma uygun bir fırın yer almaktadır. Pişmiş topraktan ana tanrıça heykelcik prçası, , küresel formlu sapan taşları, çift konik formlu ağırşaklar, taş baltacıklar, taş kolye taneleri başlıca diğer buluntuları oluşturmaktadır. Yassıtepe'de uzun evlerden oluşan bir mimari görülmektedir. Radyokarbon sonuçları MÖ 3020-2900 sürecine işaret etmektedir.
- Published
- 2015
16. Urla Castle
- Author
-
Caymaz, Tayfun, Emeç, Mehmet, Erim, Ferhan, and Nevşehir Hacı Bektaş Veli Üniversitesi/fen-edebiyat fakültesi/arkeoloji bölümü/protohistorya ve ön asya arkeolojisi anabilim dalı
- Subjects
Orta Tunç Çağı ,Sivrice Tepe ,Aydınoğulları ,Zeytinalan - Abstract
Urla'nın hemen güneyinde formu bakımından bir kulahı andıran Sivrice Tepe, gerek dkarsal, gerekse denizsel bağlantılara hakim bir konumdadır. Tepede bir Orta Çağ kalesine ait kalıntılar yer almaktadır. Evliya Çelebi'nin aktardığı bilgiler, bu kalenin Urla Kalesi olarak adlandırıldığını ve Aydınoğlu İbrahim Bey tarafından zapt edildiğini göstermektedir. Keramik buluntuların büyük kısmı Geç Bizans dönemine aittir. Ancak tepenin Orta Tunç çağı ile Geç Klasik Çağ'da da faaliyete sahne olduğu diğer buluntulardan anlaşılmaktadır.
- Published
- 2014
17. Menemen Ovası kuzeyinde üç prehistorik Yerleşim ve Geç Kalkolitik Çağdan erken tunç çağına uzanan süreçle ilgili veriler
- Author
-
Caymaz, Tayfun and Nevşehir Hacı Bektaş Veli Üniversitesi/fen-edebiyat fakültesi/arkeoloji bölümü/protohistorya ve ön asya arkeolojisi anabilim dalı
- Subjects
Melengiç sekisi ,Menemen ,Höyücek - Abstract
Menemen kuzeyindeki Hacı Yusuf Değirmeni, Melengiç Sekisi ve Höyücek yerleşimlerinin Geç Kalkolitik Çağ’dan Erken Tunç çağı içlerine uzanan sürece ait yerleşim tabakaları içerdiği anlaşılmaktadır. Bunlardan Hacı Yusuf Değirmeni’nde Bakla Tepe Geç Kalkolitik keramiğiyle paralel örnekler görülmektedir. Melengiç Sekisi’nde Erken Tunç Çağı’na geçiş karakteri taşıyan keramik yer almaktadır. Bir sondaj kazısıyla araştırılan Höyücek, Troya I ve II başları ile çağdaş tabakalar ve olasılıkla daha erken tabakalar içermektedir. Bu yerleşimlerde saptanan veriler, Erken Tunç Çağı keramiğinin Kalkolitik geleneğe bağlı olarak ortaya çıktığını ortaya koymaktadır.
- Published
- 2014
18. İzmir'in prehistorik yerleşim alanı Yeşilova höyüğü 2012 yılı çalışmaları
- Author
-
Derin, Zafer, Caymaz, Tayfun, and Nevşehir Hacı Bektaş Veli Üniversitesi/fen-edebiyat fakültesi/arkeoloji bölümü/protohistorya ve ön asya arkeolojisi anabilim dalı
- Subjects
Neolitik ,Kalkolitik ,Yassıtepe - Abstract
Yeşilova höyüğünün 2012 yılı çalışmalarında Neolitik dönemin geç evresine ait üç yapı kalıntısı ortaya çıkarılmıştır. Uzunluğu 10 m.ye yakın bu yapılar taş temel üstüne dökme kerpiçle yapılmıştır. Komşu Yassıtepe'de yapılan çalışmalarda Kumtepe IB-Troya I geçiş evresini yansıtan kalıntı ve buluntular saptanmıştır.
- Published
- 2014
19. İzmir-Yeşilova höyüğü 2011 yılı çalışmaları
- Author
-
Derin, Zafer, Caymaz, Tayfun, and Nevşehir Hacı Bektaş Veli Üniversitesi/fen-edebiyat fakültesi/arkeoloji bölümü/protohistorya ve ön asya arkeolojisi anabilim dalı
- Subjects
Neolitik ,Yassıtepe ,Erken Tunç Çağı - Abstract
Çalışmalarda Geç Neolitik döneme ait dörtgen planlı yapı kalıntıları ile açık alanda oval formlu ve olasılıkla kubbe formlu bir fırın kalıntısı ortya çıkarılmıştır. Komşu Yassıtepe'de ise taş temelli uzun evler tespit edilmiştir. Bu tür yapılar Batı Anadolu'da Troya ve Limantepe'den bilinmektedir.
- Published
- 2013
20. The Central West Anatolia Chalcolithic Culture on the basis of new evidence
- Author
-
Caymaz, Tayfun and Nevşehir Hacı Bektaş Veli Üniversitesi/fen-edebiyat fakültesi/arkeoloji bölümü/protohistorya ve ön asya arkeolojisi anabilim dalı
- Subjects
Yeşilova ,Ulucak ,Baklatepe ,Kalkolitik - Abstract
Orta Batı Anadolu bölgesi, kuzeyde Bakırçay, güneyde Büyük Menderes, batıda Ege Denizi, doğuda Afyon ili arasında yer almaktadır. Bölgedeki Neolitik yerleşimlerin MÖ 6. binyılın ilk çeyreğinde sona erdiği anlaşılmaktadır. Terk edilen topraklara binyılın ortalarında tamamıyla farklı bir kültüre sahip toplulukların yerleştiği görülmektedir. Bu gelişmeyle başlayan Kalkolitik Çağ, Erken, Orta ve Geç olmak üzere üç dönem içeren uzun bir kültür sürecidir. Kalkolitik keramik Neolitik keramiğe kıyasla daha az estetik olup, yüzey işlenişinde perdah, astara göre daha fazla öneme sahiptir. Yüzey renklerinde kahverengi ve gri tonların yaygın olduğu bu keramik, ana özelliklerini süreç boyunca korumuştur. Hakim kap formlarının her dönemde değişmesine karşın, mahmuzlu kulplar, kaba özel kaplar ve perdah bezeme, süreç boyunca görülen karakteristik unsurlardır. MÖ 5. binyılın ortalarına kadar devam eden Erken dönemde tarım ve hayvancılığa dayalı bir yaşam biçimi hâkimdir. Kabaca MÖ 5. binyılın ikinci yarısına tarihlenen Orta Kalkolitik dönemde madencilik alanında gelişme kaydedildiği ve döküm yoluyla metal alet yapımına başlandığı anlaşılmaktadır. MÖ 4. binyıla tarihlenen Geç Kalkolitik dönemde tarımsal üretimin arttığı ve metal alet kullanımının yaygınlaşmaya başladığı görülmektedir. Erken Tunç Çağı’na geçiş safhasında keramikte yeni formlar ortaya çıkmakta ve Erken Tunç Çağı I döneminde yaygınlaşmaktadır. Bu yeni dönem keramiği Kalkolitik geleneğe bağlı olarak gelişmiştir.
- Published
- 2013
21. Yeni buluntular ışığında Orta Batı Anadolu kalkolitik dönem kültürü
- Author
-
Caymaz, Tayfun, Derin, Zafer, and Arkeoloji Anabilim Dalı
- Subjects
Arkeoloji ,Archeology ,Chalcolithic Period ,West Anatolia ,Central Anatolian region - Abstract
Orta Batı Anadolu bölgesi, kuzeyde Bakırçay, güneyde Büyük Menderes, batıda Ege Denizi, doğuda Afyon ili arasında yer almaktadır. Bölgedeki Neolitik yerleşimlerin MÖ 6. binyılın ilk çeyreğinde sona erdiği anlaşılmaktadır. Terk edilen topraklara binyılın ortalarında tamamıyla farklı bir kültüre sahip toplulukların yerleştiği görülmektedir. Bu gelişmeyle başlayan Kalkolitik Çağ, Erken, Orta ve Geç olmak üzere üç dönem içeren uzun bir kültür sürecidir.Kalkolitik keramik Neolitik keramiğe kıyasla daha az estetik olup, yüzey işlenişinde perdah, astara göre daha fazla öneme sahiptir. Yüzey renklerinde kahverengi ve gri tonların yaygın olduğu bu keramik, ana özelliklerini süreç boyunca korumuştur. Hakim kap formlarının her dönemde değişmesine karşın, mahmuzlu kulplar, kaba özel kaplar ve perdah bezeme, süreç boyunca görülen karakteristik unsurlardır.MÖ 5. binyılın ortalarına kadar devam eden Erken dönemde tarım ve hayvancılığa dayalı bir yaşam biçimi hakimdir. Kabaca MÖ 5. binyılın ikinci yarısına tarihlenen Orta Kalkolitik dönemde madencilik alanında gelişme kaydedildiği ve döküm yoluyla metal alet yapımına başlandığı anlaşılmaktadır. MÖ 4. binyıla tarihlenen Geç Kalkolitik dönemde tarımsal üretimin arttığı ve metal alet kullanımının yaygınlaşmaya başladığı görülmektedir.Erken Tunç Çağı'na geçiş safhasında keramikte yeni formlar ortaya çıkmakta ve Erken Tunç Çağı I döneminde yaygınlaşmaktadır. Bu yeni dönem keramiği Kalkolitik geleneğe bağlı olarak gelişmiştir. The Central Western Anatolia region is located between the Bakırçay on the north, the Büyük Menderes on the south, the Aegean Sea on the west and Afyon province on the east. Understood that the Neolithic settlements in the region ended in the first quarter of the 6th mill. B.C. and settled in the abandoned lands the communities with completely different culture in the about middle of this millenium. The Chalcolithic Age which begins with this development is a long process which includes the three periods, Early, Middle and Late.The Chalcolithic pottery is less aesthetic than the Neolithic pottery and the burnish is more important than the slip in the surface treatment. In the surfaces, are common the shades of Brown and gray. The pottery has maintained the main features through the process. Despite changes the dominant vessel forms in each period, the horned handles, cheese-pots and pattern burnish are characteristic elements through the process.In the Early Chalcolithic Period which continue until the middle of the 5th millenium B.C. is dominant a life form based on agriculture and animal husbandry. In the Middle Chalcolithic Period dated to the second half of the 5th millenium B.C. has been made progress in metallurgy and started the production of the metal tools. In the late Chalcolithic Period dated to the 4th millenium B.C. has increased agricultural production and widespread the use of metal tools.In the transitional phase to the Early Bronze Age have appeared new vessel forms and they widespread in the Early Bronze Age I. The pottery of this new period has developed based to the Chalcolithic tradition. 598
- Published
- 2010
22. Prehistoric Settlement of İzmir Yeşilova mount campaign of 2005-2006
- Author
-
Derin, Zafer, Ay, Filiz, Caymaz, Tayfun, and Nevşehir Hacı Bektaş Veli Üniversitesi/fen-edebiyat fakültesi/arkeoloji bölümü/protohistorya ve ön asya arkeolojisi anabilim dalı
- Subjects
Yeşilova ,Neolitik ,Kalkolitik - Abstract
Bornova ovasındaki Yeşilova'da erkenden itibaren Neolitik, Kalkolitik ve Geç Roma-Erken Bizans olmak üzere üç ana tabaka saptanmıştır. Kültür dolgusunun büyük kısmı Neolitik döneme aittir. Bu dönem sekiz evre içermektedir. Neolitik keramik çoğunlukla iyi niteliklidir. Geç evrede kırmızı astarlı perdahlı keramik yaygındır. Koyu yüzlü Kalkolitik kaplar farklı bir keramik kültürünü yansıtır.
- Published
- 2009
23. Prehistoric settlements of the Urla Peninsula
- Author
-
Caymaz, Tayfun and Nevşehir Hacı Bektaş Veli Üniversitesi/fen-edebiyat fakültesi/arkeoloji bölümü/protohistorya ve ön asya arkeolojisi anabilim dalı
- Subjects
Urla Yarımadası ,Neolitik ,Kalkolitik ,Erken Tunç Çağı - Abstract
Bu çalışmada Batı Anadolu sahillerinin ortasında yer alan Urla yarımadasındaki prehistorik yerleşimler, kültür dönemleri bazında incelenmiştir. Ulaşılan sonuçlar, Urla Yarımadası’nın en erken dönemlerden başlayan uzun bir kültür sürecine sahne olduğunu ortaya koymaktadır. Yarımadada ilk köysel yerleşimler bereketli ovalarda ve sahillerde kurulmuştur. Bu dönemde genelde kırmızı tonlarda astarlı ve perdahlı monokrom keramik kültürü hakimdir. Bu keramik Batı Anadolu’nun orta kesiminde hakim keramikle paralellik içindedir. İnsanların madenlerden yararlanmaya başladığı Kalkolitik dönemde Karaburun’un cıva madenlerinde faaliyet gösteren bir topluluğa rastlanmaktadır. Önceki döneme göre kaba yapımlı olan keramik, çoğunlukla kahve ve gri tonlarda perdahlıdır. MÖ 3. binde yarımadanın merkezindeki Liman Tepe bölgesel bir merkez olarak ortaya çıkmıştır. Bu devrin ortalarında kent hüviyeti kazanan Liman Tepe’nin, stratejik mevkilerdeki kalelerle yarımadayı hakimiyet altına aldığı anlaşılmaktadır. Yerleşim sayısının çok arttığı bu dönemde, Troya’da tanımlanan keramik kültürü hakimdir. Anadolu’nun güçlü bir siyasal sürece sahne olduğu MÖ 2. binde Urla Yarımadası’nda canlı bir kültürel yaşam mevcuttur. Bölgede hakim kültür, özellikle keramik bakımından Orta Anadolu ile yakın paralellik içindedir. Bunun yanı sıra bin yılın ortalarında Girit-Minos, MÖ 14 ve 13. yüzyıllarda Miken kültürüyle ticari ve kültürel ilişkiler mevcuttur.
- Published
- 2008
24. Urla Yarımadasında bir yerleşme Germiyan Yalısı Küçük Ada
- Author
-
Caymaz, Tayfun and Nevşehir Hacı Bektaş Veli Üniversitesi/fen-edebiyat fakültesi/arkeoloji bölümü/protohistorya ve ön asya arkeolojisi anabilim dalı
- Subjects
Miken ,Küçük Ada - Abstract
Antik Erythrai yakınlarındaki Germiyan Yalısı’nda Küçük Ada olarak bilinen ufak yarımadada yaklaşık MÖ 2. bine tarihlenen bir yerleşim bulunmaktadır. Korunaklı bir koyun kıyılarındaki bu yerleşim yerinde saptanan keramik buluntular arasında Myken örnekleri de mevcuttur. Bu keramik, yerleşimin deniz ötesi bağlantılarını ortaya koymaktadır. Burada ele geçen keramik parçaları, Myken etkisinin yayılım alanı göstermesi açısından önem taşımaktadır.
- Published
- 2006
25. A neolithic settlement Aliağa Helvacıköy area Arap Tepe
- Author
-
Caymaz, Tayfun and Nevşehir Hacı Bektaş Veli Üniversitesi/fen-edebiyat fakültesi/arkeoloji bölümü/protohistorya ve ön asya arkeolojisi anabilim dalı
- Subjects
Neolitik ,Helvacıköy ,Aliağa - Abstract
İzmir’in kuzeyinde Gediz delta ovasının civarında iki Neolitik yerleşim yeri bilinmektedir. Bunlardan Ege Gübre Fabrikası’nda 2004 yılından itibaren kazı çalışmaları yapılmaktadır. Diğer yerleşim Helvacıköy yakınlarındaki Arap Tepe’de (Bekirler Arkası) yer almaktadır. Arap Tepe, Menemen Ovası’nı kuzeyden sınırlayan tepelik sahanın doğu kenarındadır. Tepenin eteğinde ve kuzeyindeki Böceli Tepe’de halen aktif su kaynakları vardır. Güneydeki kuru dere yatağı Arap Dere adını taşımaktadır. Arap Tepe ilk olarak 1949’da M.Şenyürek tarafından araştırılmış, buradaki Neolitik yerleşim ise 1996’da Hayat Erkanal tarafından tespit edilmiştir. Yaklaşık 300 m.lik bir alana yayılan Neolitik buluntular, tepenin az eğimli ve yer yer düz olan batı ve kuzey kesimlerinde yoğunluk göstermektedir. Keramik el yapımı, monokrom ve homojendir. Kırmızımsı kahve renkteki hamur, taşçık ve mika içermektedir. Bazı iri parçalarda organik maddelere rastlanmaktadır. Parçaların çoğu kırmızı tonlarda ince astarlı ve hafif perdahlıdır. Başlıca formlar konik boyunlu çömlekler, daralan ağızlı çömlekler, düzleştirilmiş ağız kenarlı çömlekler, dışa açılan kenarlı çanaklar ve dik kenarlı çanaklardır. Dikine tünel kulplar çok yaygındır. Dipler hafif yükseltilmiş, halka ve yüksek halka olmak üzere üç tiptedir. Birkaç adet baskı bezemeli parça dışında bezemeli keramiğe rastlanmamıştır. Arap Tepe’de taş alet buluntuları bol ve çeşitlidir. Bunların arasında havanlar, havanelleri, ezgi taşları, öğütme taşları, baltalar ve paletler yer almaktadır. Yontma taş aletler çeşitli renklerde çakmaktaşındandır. Arap Tepe’nin kuzeyindeki Karaçakmak ve Akçakmak tepelerinde çakmaktaşı kaynakları bulunmaktadır. Arap Tepe keramiği İzmir bölgesindeki diğer yerleşimlerden bilinen keramikle gerek hamur ve yüzey özellikleri, gerekse formlar itibarıyla yakın benzerlik göstermektedir. Arap Tepe’de yaygın olan kırmızı astarlı ve perdahlı keramik, Ulucak IV, Yeşilova’nın üst tabakaları ve Ege Gübre Fabrikası keramiğiyle paralellik içindedir. Paralellik özellikle düzleştirilmiş ağız kenarlı çömlekler ve yüksek halka diplerle somutlaşmaktadır. Bu çerçevede söz konusu keramiği MÖ 6. bin başlarına tarihlemek mümkündür. Arap Tepe’deki topluluk birdenbire tarih sahnesinden çekilmiş görünmektedir. Yerleşim süreci Geç Kalkolitik sonlarından itibaren tekrar izlenebilir hale gelmektedir. Yeni süreçte yerleşmeciler tepelik kesim yerine Arap Tepe önündeki ovalık araziyi (Çayıriçi) tercih etmişlerdir. Tunç çağlarında yerleşimler buradaki iki höyükte (Höyücek ve Höyücek II/Melengiç Sekisi) şekillenmiştir.
- Published
- 2006
26. Urla Yarımadası prehistorik merkezleri
- Author
-
Caymaz, Tayfun, Erkanal, Hayat, and Arkeoloji Anabilim Dalı
- Subjects
Arkeoloji ,Archeology ,Prehistory ,İzmir-Urla - Abstract
Bu çalışmada Batı Anadolu sahillerinin ortasında yer alan Urla Yarımadası'ndaki prehistorik yerleşimler incelenmiş, elde edilen veriler prehistorik kültür dönemleri bazında değerlendirilmiştir. Ulaşılan sonuçlar Urla Yarımadası'nın en erken dönemlerden başlayan uzun bir kültür sürecine sahne olduğunu ortaya koymaktadır. Yarımadada ilk köysel yerleşimler bereketli ovaların kıyılarında kurulmuştur. Bu dönemde genelde kırmızı tonlarda astarlı ve perdahlı monokrom keramik kültürü hakimdir. Bu keramik Batı Anadolu'nun orta kesiminde hakim keramikle paralellik içindedir. insanların madenlerden yararlanmaya başladığı Kalkolitik dönemde Karaburun'un cıva madenlerinde faaliyet gösteren bir topluluğa Taşlanmaktadır. Dönemin keramiği erken evrelerde Kuzeybatı Anadolu'daki Kum Tepe IA, geç evrelerde ise Kum Tepe IB keramiğiyle paraleldir. MÖ 3. binde yarımadanın merkezindeki Liman Tepe bölgesel bir merkez olarak ortaya çıkmıştır. Bu dönemin ortalarında kent hüviyeti kazanan Liman Tepe'nin, stratejik mevkilerdeki kalelerle yarımadanın tümünü hakimiyet altına aldığı anlaşılmaktadır. Bu dönemin keramiği, Troya'da tanımlanan keramik kültürü bünyesinde yer almaktadır. MÖ 2. binde yarımada sahillerinde liman özelliklerine sahip çok sayıda yerleşim ortaya çıkmıştır. Anadolu'nun güçlü bir siyasal sürece sahne olduğu bu dönemde Urla Yarımadası'nda canlı bir kültürel yaşam mevcuttur. Bölgede hakim kültür, özellikle keramik bakımından Orta Anadolu ile yakın paralellik içindedir. Bunun yanısıra bin yılın başlarından itibaren Yunanistan'daki Hellas, MÖ 1500'lerde Kikladlar vasıtasıyla Girit-Minos, MÖ 14 ve 13. yüzyıllarda ise Miken kültürüyle ticari ve kültürel ilişkiler mevcuttur. Mikenler, koloniler halinde yerli halkla birlikte yaşamış görünmektedir.IV Urla Yarımadası coğrafya bakımından olduğu gibi kültürel açıdan da Batı Anadolu'nun bir parçasıdır. Binyıllar boyunca kademe kademe yükselen kültürel gelişme, MÖ 13. yüzyılın sonu ile 12. yüzyılın başlarında tüm Onasya'yı etkileyen büyük kargaşa döneminde kesintiye uğramıştır. izleyen dönemde yarımadaya Yunanistan'dan halk topluluklarının göç ettiği anlaşılmaktadır. Yerli halkla göçmenlerin kaynaşma sürecini müteakip, MÖ 8-7. yüzyıllardan itibaren Urla Yarımadası Antik Klazomenai ve Erythrai kentleriyle yeniden önem kazanmıştır. In this study, the prehistoric settlements situated within the Una peninsula, located on the centre of the Western Anatolian coastline, have been studied and the data collected have been classified under different cultural periods. The results demonstrate that the Urla peninsula was home for long period of cultural development since the earliest periods. The first settlements on the peninsula were established on the orders of fertile plains. In this period, the ceramic culture consists of slipped and burnished red monochrome pottery. This pottery displays parallels with the central West Anatolian ceramics. In the Chalcolithic period, when metals first started to be used there is evidence for human activity at the mercury mines of karaburun. The ceramics of the period show parallels with the Northwestern Anatolian culture of Kumtepe IA in earlier periods and with Kumtepe IB in later periods. During the 3rd Millenium BC, Liman Tepe, located at the centre of the peninsula, appears to have been the regional center of the peninsula. Arround the middle of this period, Liman Tepe, having developed into an urban center, seems to have taken control of the peninsula through the establishment of fortified strongholds located at strategic points. The ceramics of the period is within the Trojan tradition. During the 2nd millenium BC, many coastal settlements sprung up with easy access to harbors. Within this period of strong political processes, lively cultural developments were also taking place on the Urla peninsula. The dominant culture of the region displays close parallels with Central Anatolia, especially in ceramic terms. Besides this culture, cultural relations with the Helladic culture of Mainland Greece (from the beginning of the millenium), the Mionan culture of Crete through the Cycladic islands (fromVI 1500 BC onwards) and with the Mycenaean culture (during the 14th and 13th centuries BC) are attested. The Mycenaeans seem to have lived as colonies alongside the local population. The Urla peninsula is part of Western Anatolia both geographically and culturally. The cultural development that is attested through millenia was cut short during the period of upheaval which affected the entire Near East at the end of the 13th and the beginning of the 12th centuries BC. In the ensuing period, new waves of migration from Greece brought new population elements to the peninsula. Following the interaction of the local and the migrant populations, the Urla peninsula once more gained its importance through the cities of Klazomenai and Erythrai during the 8th and 7th centuries BC. 442
- Published
- 2002
Catalog
Discovery Service for Jio Institute Digital Library
For full access to our library's resources, please sign in.