Search

Bu araştırmada, ratlarda gebeliğin değişik dönemlerinde plasentada bulunan trofoblastlar ve plasentaya ait diğer yapıların (desidua hücreleri, dev hücreler, glikojen hücreleri) histokimyasal ve immunohistokimyasal olarak incelenmesi amaçlandı. Materyal olarak gebeliğin değişik dönemlerinde bulunan, erişkin ve sağlıklı 20 adet rat kullanıldı. Histokimyasal olarak yapılan incelemeler sonucunda, gebeliğin ilk yarımında sitotrofoblastlar ve dev hücrelerinde kuvvetli PAS (+), sinsisyotrofoblastlarda ise kuvvetli AB (+) reaksiyon gözlendi. Gebeliğin ikinci yarımında görülen glikojen hücrelerinde mor renkli granüller halinde PAS/AB (+) boyanma gözlenirken, küçük bazofilik hücreler gittikçe artan miktarda AB (+) reaksiyon gösterdiler. Gebeliğin ilerleyen dönemlerinde vakuollü yapı gösteren desidua hücrelerinde de artan miktarda PAS (+) reaksiyon saptandı. İmmunohistokimyasal incelemelerde, trofoblast ve dev hücrelerinde implantasyonun olmasından gebeliğin sonuna kadar, hormonal aktivite oldukça fazla görüldü. Östrogen ve progesteron hormonlarına ait reseptörler hücrelerin sitoplazma ve çekirdeklerinde yoğun olarak bulunuyordu. Gebeliğin sonuna doğru progesteron reseptörlerinde azalmanın olduğu, fakat gebeliğin her döneminde iki hormona ait reseptörlerde, reaksiyon şiddetinin fazla olduğu dikkati çekti.

Bu calisma; domuzlarda ovidukt epitelinin yapisini, isik ve elektron mikroskobik olarak incelemek, epitel hucreleri tarafindan salgilanan mukus iceriginin histokimyasal yapisini ortaya koymak ve ostrus siklusunun farkli donemlerindeki endotelyal nitrik oksit sentaz (eNOS) aktivitesinin, lokalizasyonu ve dagilimini belirlemek amaciyla yapildi. Calismada 5 adet saglikli, eriskin disi domuzdan alinan ovidukt, materyal olarak kullanildi. Histokimyasal olarak; ostral donemde artan glikozaminoglikan (GAG) salgisinin, ozellikle istmusdaki kriptlerde depolandigi goruldu. Elektron mikroskobik olarak; ostral donemde sekretorik hucrelerin sitoplazmalarinda artan salgi materyalinin, iki tip salgi granulunde toplandigi belirlendi. Immunohistokimyasal olarak; hem ostral hem de luteal donemde ampulla ve fimbriyada eNOS ekspresyonu gorulmez iken, istmusda ise yalnizca ostral donemde eNOS ekspresyonu saptanmistir

Oztas, Emin/0000-0002-5573-9932; WOS: 000324379100008 PubMed: 23410122 This study was aimed to determine staining intensity, cellular localization and distribution of the nitric oxide synthase (NOS) enzymes during the sexual cycle in the cow oviduct. Oviduct samples belonging to 20 cows, 10 of which were in the estrual phase and 10 in the luteal phase of the sexual cycle, were examined by an immunohistochemical procedure to determine the presence of the NOS enzymes. In the epithelial cells of the isthmus, endothelial NOS (eNOS) expression showed a strong positive reaction during the estrual phase and a weak positive reaction during the luteal phase in the endothelium and smooth muscle of the blood vessels found in the serosa and lamina propria. eNOS expression was not observed in the epithelium of either the ampulla or the fimbria in the two particular phases of the sexual cycle. The eNOS reactions observed in the blood vessel wall in these regions were stronger during the estrual phase. eNOS activity was not observed in the tunica muscularis in any of the regions of the oviduct. During the estrual phase, it was observed that inducible NOS expression showed a stronger positive reaction in the epithelium and muscle layer of the isthmus and ampulla and in the epithelium of the fimbria, compared to the luteal phase. Neuronal NOS immunoreactivity was observed in the epithelial cells of all oviduct regions and in the muscle layer of the isthmus and ampulla and did not display any significant difference between the estrual and luteal phases. Ankara UniversityAnkara University [09B33380022008-2010] This study was supported by the Ankara University Scientific Research Project Unit. Project no: 09B33380022008-2010.

Essiz, Dinc/0000-0002-4759-7858 WOS: 000248109400006 PubMed: 17486318 The present investigation was undertaken to assess the effects of aflatoxin (AF) on the exocrine pancreas in quails by means of light and electron microscopy. A total of 30 quails were divided into three groups, each composed of ten animals. Total AF was incorporated into the diet of these groups, at doses of 0, 2.5, and 5.0 mg of AF/kg feed, ppm, respectively. The quails were raised in cages with electrical heating and 24-h lighting for a period of 3 weeks. Ad libitum access was provided to feed and drinking water. Pancreas samples were taken for light and electron microscopic examination from animals that were killed by means of cervical dislocation at the end of the study. Light microscopic examination demonstrated mild mononuclear cell infiltration of exocrine tissue and vacuolisation of acinar cells in the group fed on AF at 2.5 ppm. On the other hand, electron microscopic examination demonstrated degranulation of the rough endoplasmic reticulum (rER) of acinar cells, decrease in the number of zymogen granules and free ribosomes and polisomes, and dilatation of capillaries in the group fed on AF at a dose of 2.5 ppm. Numerous degenerative acinar cells were determined in the group fed a diet containing 5.0 ppm AF, in addition to the findings common with the other group exposed to the toxin.

Summary In the present study, we determined and compared the distribution and mean diameters of fiber in the cremaster muscles (CM) of boys with either inguinal hernia (IH) or undescended testis (UT). Samples of CM were obtained from 20 patients (10 boys with IH, and 10 boys with UT) of similar age. The CM muscles of two boys each, without inguinal pathology, were sampled during autopsy. Sections were stained for oxidative and glycolytic enzymes, as well as for ATP-ase reactions after acid (pH: 4.6) and alkaline (pH: 10.6) preincubations. Specimens were also analyzed morphometrically using a KONTRON 400 computerized image analysis system. The Mann- Whitney U test was applied to compare the percentages of fiber types and mean diameters of fibers according to the types of the CM of boys with IH or UT. In boys, the CM is mainly composed of type 1 fibers. The CMs of patients with UT reveal alterations of neurogenic origin. Although both type 1 and type 2 fibers reveal alterations, type 2 fibers appear to be affected more profoundly and characterized by significantly decreased mean diameters. Significantly decreased mean diameters of type 2 fibers in CM may support disuse, lack of sensitivity to the hormonal influences, or an alteration in the corticospinal tracts of boys with UT.

Bu çalışma, farklı hayvaıı türlerinde per~ler kan lökosit/erinin alfanaftil asetat esteraz aktivitesinin belirlenmesi amacıyla yapddı.Çalışmada, materyal olarak 3'er adet eri~\'kinrat, tavuk, kedi, köpek, koyun,keçi, sığır ve attan alınan heparinize kan örnek/eri kullanıldı. ANAE aktivitesinin belirlenmesi için değişik pH ve sürelerde ANAE boyaması uJ'gulandı.ANAE boyamasına karşı en iyi reaksiyon tavuk, köpek, koyun ve keçide pH5,8, at, sığırda pH 6, 2, rat ve kedide pH 6, 4 'de yapılan 3 saatlik boyama/ardane/de edi/di.Inee/enen hayvan türlerinde T /enfosit, monosit ve eozinoji/ granu/ositlerdeANAE'ye karşı pozitif reaksiyoııa rast/andı. Buna karşılık, sadece rat, koyun,keçi ve sığırlarm nötroji/ granulosit/eri ile tavuklarm pseudoeozinoji/ granu/ositleriilde, rat ve köpek/erin kan puleuklannda pozitif reaksiyon gözlendi.

Bu calismada arsenik ve kursunun tavuk embriyolarinda ayri ayri ve birlikte kullanilmasinin etkileri incelenmistir. Iki gunluk Ross-PM 3 irki embriyolara arsenik 1.44-14.4 'g As/yumurta, kursun 4-40 'g Pb/yumurta ve arsenik + kursun 1.44-14.4 'g As + 4-40 'g Pb/ yumurta arasinda degisen dozlarda uygulandi. Arsenik trioksit ve kursun arsenatin fizyolojik tuzlu sudaki uygulama cozeltileri hazirlandi ve 0.1 ml miktardaki cozelti hava kesesine injekte edildi; kontrol grubundaki yumurtalara da 0.1 ml miktarda fizyolojik tuzlu su uygulandi. Yumurtalar %65 nisbi rutubet ve 38.5 °C'ye ayarli kulucka makinasina konuldu. Kuluckanin lTnci gununde y"umurtalar alindi ve canli embriyolar metal cesidine gore oldurucu doz 50 (OD5oJ ve onemli sekil bozukluklari bakimlarindan incelendi. Ortalama OD50'nin arsenik icin 3.5 ' g As/yumurta, kursun icin J J.4 ' g Pb/yumurta ve arsenik+kursun icin 2.5 ..g As+6.28 .. g Pb/yumu.r:ta oldugu hesaplandi. Arsenik ve kursunun birlikte kullanilmasi durumunda OD50 bakimindan aralarinda sinerjistik bir etkilesmenin bulundugu anlasildi. Tavuk embriyolarinda baslica embriyo agirliginin azalmasi ve boy kisalmasi, ic organlarin ters donmesi, bacak, ayak ve parmaklarin gelisememesi, vucut yuzeyi ve ic organlarda kanama alanlarinin bulunmasi, boynun kisalmasi, ayak ve parmaklarin normalden kisa olmasi ve karin duvarinin kapanmamasi neticesi ic organlarin disari cikmasi, basta karaciger ve mide olmak uzere ic organlarin kucuk olmasi gibi sekil bozukluklarin bulundugu belirlendi. Ayrica, embriyolarin bir cogunda birden fazla sekil bozuklugu ile karsilasildi. Kursun uygulanan embriyolardaki sekil bozukluklari sikliginin arsenik veya arsenik+kursun uygulanan gruplardakilerden daha yuksek oldugu belirlendi. Keza, karaciger hucrelerinin histolojik incelemesi sonucunda, her uc gruptaki tavuk embriyolarinda da karaciger epitel hucre/erinde, dejenerasyon yaninda, sinusoidlerde genisleme ve kanamalar goruldu. Calismadan elde edilen bulgular arsenik ve kursunun tavuk embriyolari icin son .4erece zehirli ve teratojenik oldugunu ve bu iki metal arasinda, ozellikle OD50 yonunden olmak uzere, sinerjistik etkilesme bulundugunu ortaya koymustur..