Anahtar Kelimeler : Costa Gavras, Politik Sinema, Sinema, Otoriteryen Kişilik, Estetik, Ken Loach, Neorealizm, Gerçekçilik, Z.ÖZETSinema, 1890’ların ilk yarısında ürkek adımlarla “dünyayla” tanışmaya başladı. Bu başlangıçla birlikte, modernizmin bu büyük armağanını değerlendiren, tanıtan, eleştiren, ona kültürün öteki alanlarındaki eleştirilerin arasında yer açmaya çalışan bir literatürün de tarihi oluştu. Biz bu ilkeden hareketle, bu alanda epey yoğun, ama sorunlara işaret etmekten öteye geçmeyen bir tartışmaya gireceğiz. O “politik film” denen ve en azından iletişim teorisi anlayışından bakıldığında sinema (kültür) cemaatlerince “işte politik bir film” diye kabul edilen birikimlerin karşısında ve yanında, onları kendine referans alan bir ara türe yaklaşmayı deneyeceğiz: “Politik Gerilim” alt türüne.Costa Gavras sineması tipik ürünlerinde, popüler sanayi/kitle kültürünün yüz yıl boyunca algıları şartladığı gerçeğine itibar ederek, bu seyirci algısının temel niteliklerini inkâr etmeden “politik” kaygılar sinemalaştırılmaya çalışılmıştır.Key Words : Costa Gavras, Political Film, Cinema, Autoritarien Personality, Ken Loach, Neorealism, Realism, Z.ABSTRACTCinema has a long past up to its first faltering steps onto the "world" stage towards the first half of 1890’s. During its development processes of cinema whose history encompassed the evaluation, promotion and criticism of this magnificent creation that was the culmination of the modernism of the previous century the cinema criticism tried to take his place among other critics of culture.Based on this principle we will start a discussion that is very concentrated and which only outlines the problems. My objective is to approach an intermediate type of film which confronts but at the same time sides and takes as its reference those films that are defined as a "political film" by the cinema communities (cultural) when viewed from the perspective of the communication theory: a sub domain of the “Political Suspense”.In the typical products of the Costa Gavras cinema, an effort was made cinematize the audiences "political” expectations while taking into account their fundamental perceptions and the accepted reality of the popular industrial/mass culture.