24 results on '"Aliyazıcıoğlu, Rezzan"'
Search Results
2. Synthesis, biological evaluation (antioxidant, antimicrobial, enzyme inhibition, and cytotoxic) and molecular docking study of hydroxy methoxy benzoin/benzil analogous
- Author
-
Yaylı, Nurettin, Kılıç, Gözde, Kahriman, Nuran, Kanbolat, Şeyda, Bozdeveci, Arif, Alpay Karaoğlu, Şengül, Aliyazıcıoğlu, Rezzan, Erdinç Sellitepe, Hasan, Selin Doğan, İnci, Aydın, Ali, and Tatar, Gizem
- Published
- 2021
- Full Text
- View/download PDF
3. Primula vulgaris extract induces cell cycle arrest and apoptosis in human cervix cancer cells
- Author
-
Demir, Selim, Turan, Ibrahim, Aliyazicioglu, Rezzan, Yaman, Serap Ozer, and Aliyazicioglu, Yuksel
- Published
- 2018
- Full Text
- View/download PDF
4. The effects of topiramate and valproate therapy on insulin, c-peptide, leptin, neuropeptide Y, adiponectin, visfatin, and resistin levels in children with epilepsy
- Author
-
Sonmez, Fatma Mujgan, Zaman, Dilek, Aksoy, Ayse, Deger, Orhan, Aliyazicioglu, Rezzan, Karaguzel, Gülay, and Fazlioglu, Kerim
- Published
- 2013
- Full Text
- View/download PDF
5. Blood levels of cytokines in children with idiopathic partial and generalized epilepsy
- Author
-
Sonmez, Fatma Mujgan, Serin, Hepsen Mine, Alver, Ahmet, Aliyazicioglu, Rezzan, Cansu, Ali, Can, Gamze, and Zaman, Dilek
- Published
- 2013
- Full Text
- View/download PDF
6. Hypericum perforatum Extract Increased Necrosis in Amikacin-Induced Kidney Injury.
- Author
-
Kaynar, Rukiye Kübra, Aliyazıcıoğlu, Rezzan, Yenilmez, Engin, Korkmaz, Nuriye, Keskin, Oğuzhan, Kanbolat, Şeyda, Şener, Sıla Özlem, Özgen, Ufuk, Çan, Gamze, and Al, Sait
- Subjects
- *
HYPERICUM perforatum , *KIDNEY injuries , *BLOOD urea nitrogen , *GLUTATHIONE peroxidase , *SUPEROXIDE dismutase - Abstract
Objective: The present study aimed to investigate the effect of Hypericum perforatum extract on amikacin-induced kidney disease in rats. Methods: About 28 female Spraque-Dawley rats were separated into groups. The control, amikacin, amikacin+ H. perforatum extract, and H. perforatum extract groups were given intraperitoneally 1 mL of serum physiologic, amikacin (1.2 g/kg), H. perforatum extract (50 mg/kg) +amikacin (1.2 g/kg), and H. perforatum extract (50 mg/kg), respectively. On the third day, serum blood urea nitrogen, creatinine, malondialdehyde, superoxide dismutase, catalase, glutathione peroxidase, histopathology, and apoptosis were explored in kidney tissue. Results: The serum blood urea nitrogen and creatinine levels were higher in H. perforatum extract-pretreated amikacin group than in the other groups. Kidney malondialdehyde levels which showed oxidative injury were lowest in the serum physiologic group and highest in amikacin and amikacin+H. perforatum extract groups. Anti-oxidative enzyme (superoxide dismutase, catalase, glutathione peroxidase) levels decreased more in amikacin and amikacin+H. perforatum extract groups than serum physiologic (control) and H. perforatum extract groups. Histopathological damage scores of the amikacin+H. perforatum extract group were higher than the other groups. Proximal tubular tissue necrosis was observed in all of the rats in amikacin and amikacin+H. perforatum extract groups. Amikacin and amikacin+H. perforatum extract groups demonstrated the highest apoptotic index percentage. Conclusion: We found that H. perforatum extract increased kidney injury mostly through oxidative damage and induction of apoptosis. [ABSTRACT FROM AUTHOR]
- Published
- 2023
- Full Text
- View/download PDF
7. The therapeutic potency of hesperis matronalis subsp. matronalis for alzheimer's and microbial diseases
- Author
-
Şener, Sıla Özlem, Badem, Merve, Kanbolat, Şeyda, Korkmaz, Nuriye, Özgen, Ufuk, Aliyazıcıoğlu, Rezzan, Karaoğlu, Şengül Alpay, Terzioğlu, Salih, RTEÜ, Fen - Edebiyat Fakültesi, Biyoloji Bölümü, and Karaoğlu, Şengül Alpay
- Subjects
Antimikrobiyal aktivite ,Cholinesterase inhibition ,Kolinesteraz inhibisyonu ,Hesperis matronalis ,Antimicrobial activity - Abstract
The goal of the present study, to investigate for the methanolic extract from the aerial parts of Hesperis matronalis subsp. matronalis in terms of acetylcholinesterase (AChE) and butyrylcholinesterase inhibitory and antimicrobial effects to detect therapeutic potential of Alzheimer's and microbial diseases. Alzheimer’s disease is a serious health problem because of its memory defect effect related with neurodegenerative damage. Microorganisms are associated with many ailments that cause negative effects on human health. Hesperis genus is represented by 28 genus in Turkey. H. matronalis subsp. matronalis was selected for the study among from the genus. The inhibitory activities of AChE and BuChE of H. matronalis subsp. matronalis were determined by colorimetric Ellman’s method and the antimicrobial activity was executed using agar diffusion method. As a result of the study, the antimicrobial activity of H. matronalis subsp. matronalis was observed on Escherichia coli, Yersinia pseudotuberculosis, Klebsiella pneumonia subp. pneumonia, Pseudomonas aeruginosa, Staphylococcus aureus, Enterococcus faecalis, Bacillus cereus, Mycobacterium smegmatis, Candida albicans and Saccharomyces cerevisiae. The IC50 values for inhibitory activities of AChE and BuChE of H. matronalis subsp. matronalis have been found as 316.23 ± 2.15 and 74.13 ± 0.85 µg mL-1, respectively. Because of significiant inhibitory effects on AChE and BuChE and potential antimicrobial activity, H. matronalis subsp. matronalis can be a candidate alternative natural drug source in the treatment of Alzheimer's and many microbial diseases Bu çalışmanın amacı Hesperis matronalis subsp. matronalis’in topraküstü kısımlarının methanol ekstresinin, Alzheimer hastalığı ve mikrobiyal rahatsızlıklar için tedavi edici potansiyelinin belirlenebilmesi için, asetilkolinesteraz (AChE) ve butirilkolinesteraz (BuChE) inhibitor etkilerinin ve antimikrobiyal etkisinin ortaya çıkarılmasıdır. Alzheimer hastalığı, nörodejeneratif hasarla doğrudan ilişkili hafıza bozukluğuna yol açması nedeniyle ciddi bir sağlık sorunu olarak değerlendirilmektedir. Mikroorganizmalar insan sağlığı üzerine olumsuz etkilere yol açabilen, birçok rahatsızlıkla doğrudan ilişkilidir. Hesperis cinsi Türkiye’de 28 tür ile temsil edilmektedir. Hesperis cinsine ait türler arasından, çalışma için H. matronalis subsp. matronalis türü bu çalışma kapsamında seçilmiştir. H. matronalis subsp. matronalis’in AChE ve BuChE inhibitör aktivitesi kolorimetrik Ellman’ın yöntemiyle belirlenirken, antimikrobiyal aktivitesi ise agar difüzyon metodu kullanılarak belirlenmiştir. Çalışma sonucunda elde edilen veriler ışığında, Escherichia coli, Yersinia pseudotuberculosis, Klebsiella pneumonia subp. pneumonia, Pseudomonas aeruginosa, Staphylococcus aureus, Enterococcus faecalis, Bacillus cereus, Mycobacterium smegmatis, Candida albicans ve Saccharomyces cerevisiae mikroorganizmaları üzerinde H. matronalis subsp. matronalis’in antimikrobiyal aktivitesinin olduğu gözlenmiştir. Çalışma kapsamında H. matronalis subsp. matronalis’in AChE ve BuChE inhibitör aktivitesi için IC50 değerleri ise, sırasıyla 316.23 ± 2.15 ve 74.13 ± 0.85 µg mL-1 olarak bulunmuştur. H. matronalis subsp. matronalis AChE ve BuChE'nin inhibitör etkileri ve potansiyel antimikrobiyal aktivitesi nedeniyle, H. matronalis, subsp. matronalis Alzheimer’ın yanısıra birçok mikrobiyal hastalığın tedavisinde alternatif bir doğal ilaç kaynağı olabilir.
- Published
- 2021
8. Dorycnium pentaphyllum'un Fitokimyasal Analizi ve Serviks Kanseri Hücreleri Üzerindeki Antiproliferatif Etkisi
- Author
-
Aliyazıcıoğlu, Yüksel, primary, Demir, Selim, additional, Özer Yaman, Serap, additional, Şener, Sıla Özlem, additional, Ayazoğlu Demir, Elif, additional, Aliyazıcıoğlu, Rezzan, additional, and Turan, İbrahim, additional
- Published
- 2019
- Full Text
- View/download PDF
9. Kuzeydoğu Anadolu Bölgesinden Toplanan Arı Poleni Karışımındaki Element Düzeyleri
- Author
-
Uçar, Meltem, Kural, Birgül Vanizor, Bulut, Volkan Numan, Aliyazıcıoğlu, Rezzan, Kopuz, Müge, Değer, Orhan, Menteşe, Ahmet, Uçar, Meltem, Kural, Birgül Vanizor, Bulut, Volkan Numan, Aliyazıcıoğlu, Rezzan, Kopuz, Müge, Değer, Orhan, Menteşe, Ahmet, and Yeditepe Üniversitesi
- Subjects
Health Care Sciences and Services ,Pollen,Copper,Zinc,Calcium,Magnesium ,Polen,Bakır,Çinko,Kalsiyum,Magnezyum ,Sağlık Bilimleri ve Hizmetleri ,Genel ve Dahili Tıp - Abstract
Arı poleni, bal arıları ve iğnesiz arılartarafından çiçeklerden ve tohumlu bitkilerden toplanan floral polenlerin nektarveya bal, enzimler, mum ve arı sekresyonları ile yoğurması sonucu oluşan birarı ürünüdür. Polen arılar tarafından daha sonra tüketilmek üzere kovandadepolanır. Arı poleni, hem besleyici özelliği hem de apiterapik fonksiyonlarısebebi ile yüzyıllardan beri insanlar tarafından da tüketilmektedir.Yapısındaki polifenolik bileşikleri, flavonoidleri, vitaminleri, karbohitrat,protein, yağ asitlerini, çeşitli eser elementleri, mineralleri ve organikbileşikleri ile yararlı biyoaktif özellikler sergiler. Bu çalışmada Gümüşhane (Merkez), Bayburt(Demirözü) ve Erzurum’dan (Arıbahçe) temin edilen arı poleninden hazırlananhomojen karışım ön çözünürleştirme işlemine tabi tutuldu ve bu polenörneklerinde Bakır, Çinko, Magnezyum ve Kalsiyum düzeyleri Atomik AbsorbsiyonSpektrometresi (AAS) ile üç kez analiz edildi. Bakır miktarı 8,60 ± 0,43 mg/kg,Çinko miktarı 35,30 ± 2,13 mg/kg, Magnezyum miktarı 1113,33 ± 61,00 mg/kg veKalsiyum miktarı 1034,00 ± 53,86 mg/kg olarak tespit edildi. Bu çalışmada Kuzeydoğu Anadolu Bölgesindentoplanan arı poleninin Bakır, Çinko, Magnezyum ve Kalsiyum düzeylerinin günlükmineral ihtiyacına katkı sağlayacak düzeyde olduğu belirlendi., Bee pollen is a bee product that resultingfrom gathering of floral pollen, collected from flowers and seedy plants byhoney bees and stingless bee, with nectar or honey, enzymes, candle and beesecretions. Pollen is stored by the bees in hive to be consumed later. Becauseof the its nutritive properties and apitherapic functions, bee pollen has beenconsumed by humans for centuries. It exhibits benefical bioactive propertiesdue to its polyphenolic compounds, flavonoids, vitamins, carbohydrates,proteins, fatty acids, various trace elements, minerals and organic compounds.In this study, the homegen mixtures of beepollen collected from Gümüşhane (Center), Bayburt (Demirözü) and Erzurum(Arıbahçe) were subject to pre-solubilization process and the levels of Copper,Zinc, Magnesium and Calcium of these polen samples were analyzed tree times byAtomic Absorbtion Spectrophometer (AAS). The amount of copper was 8.60 ± 0.43mg/kg, the amount of zinc was 35.30 ± 2.13 mg/kg, the amount of magnesium was1113.33 ± 61.00 mg/kg and the amount of calcium was 1034.00 ± 53.86 mg/kg. In the present study, it was determinedthat copper, zinc, magnesium and calcium levels of bee pollen collected fromNortheast Anatolian Region are sufficient to contributes to daily mineralrequipment.
- Published
- 2018
10. FP306HYPERICUM PERFORATUM: A FRIEND OR A FOE FOR AMIKACIN INDUCED NEPHROPATHY
- Author
-
Kaynar, Kubra, primary, Aliyazıcıoğlu, Rezzan, additional, Yenilmez, Engin, additional, Korkmaz, Nuriye, additional, Keskin, Oğuzhan, additional, Akkaya, Seyda, additional, Sener, Sıla Ozlem, additional, Ozgen, Ufuk, additional, Can, Gamze, additional, and Al, Sait, additional
- Published
- 2019
- Full Text
- View/download PDF
11. Antioxidant, Antigenotoxic, Antimicrobial Activities And Phytochemical Analysis Of Dianthus Carmelitarum
- Author
-
Aliyazıcıoğlu, Rezzan, Demir, Selim, Badem, Merve, Şener, Sıla Özlem, Korkmaz, Nuriye, Demir, Elif Ayazoğlu, Özgen, Ufuk, Karaoğlu, Şengül Alpay, Aliyazıcıoğlu, Yüksel, RTEÜ, Fen - Edebiyat Fakültesi, Biyoloji Bölümü, and Karaoğlu, Şengül Alpay
- Subjects
lcsh:Chemistry ,lcsh:QD241-441 ,lcsh:QD1-999 ,lcsh:Organic chemistry ,Dianthus carmelitarum ,lcsh:Botany ,chromatography ,antioxidant effect ,Antimicrobial activity ,genotoxic stress ,lcsh:QK1-989 - Abstract
In this study, we investigated the phytochemical composition, antioxidant, antimicrobial, and antigenotoxic properties of the aqueous extract of Dianthus carmelitarum for the first time. The phenolic and volatile compounds, antioxidant, antimicrobial and antigenotoxic activities of the extract were determined by HPLC and SPME-GC-FID/MS, spectrophotometric, agar well diffusion methods and comet assay, respectively. The polyphenolic content and ferric reducing power values of the extract were found 12.6 +/- 0.27 mg gallic acid and 238 +/- 2.89 mu M trolox equivalents per g sample, respectively. Syringaldehyde and chlorogenic acid were detected as major phenolic compounds, while terpenes were determined as major volatile compound. Dianthus carmelitarum extract especially exhibited moderate antimicrobial activity against Mycobacterium smegmatis. Extract reduced H2O2-induced DNA damage in a concentration dependent manner in fibroblast cells compared to positive control (only 20 mu M H2O2 treatment). Dianthus carmelitarum can be considered in the food, cosmetic, and drug industries due to its antioxidant, antimicrobial, and antigenotoxic activities. (C) 2017 ACG Publications. All rights reserved
- Published
- 2017
12. Clinopodium vulgare L. subsp. vulgare Ekstresinin Antioksidan, Antimikrobial, Tirozinaz İnhibitor Aktiviteleri ve RP-HPLC ile Fenolik Bileşiklerinin Araştırılması
- Author
-
Aliyazıcıoğlu, Rezzan, primary, Şener, Sıla Özlem, additional, Korkmaz, Nuriye, additional, Akkaya, Şeyda, additional, Özgen, Ufuk, additional, and Alpay Karaoğlu, Şengül, additional
- Published
- 2018
- Full Text
- View/download PDF
13. Primula vulgaris Yaprak Ekstraktının Antioksidan ve Sitotoksik Özelliklerinin Değerlendirilmesi
- Author
-
DEMİR, Selim, primary, Turan, İbrahim, additional, Aliyazıcıoğlu, Rezzan, additional, and Aliyazıcıoğlu, Yüksel, additional
- Published
- 2017
- Full Text
- View/download PDF
14. Metabolik Sendrom Hastalarında LPIN1 Geni Dizi Varyantı
- Author
-
Kural, Birgül Vanizor, Değer, Orhan, Erem, Cihangir, Yücesan, Fulya Balaban, Barlak, Yaşam, Turan, İbrahim, Aliyazıcıoğlu, Rezzan, and [Belirlenecek]
- Subjects
Biyokimya ve Moleküler Biyoloji - Abstract
Amaç: Metabolik sendrom (MetS) insülin resistansı, abdominal obezite, hiperglisemi, hipertansiyon, hipertrigliseridemi ve düşük HDL kolesterol seviyeleri ile karakterize kompleks bir hastalıktır. Bu çalışmanın amacı, MetS'de LPIN1 geni dizi değişikliklerini değerlendirmekti. Bu gen, Mg-bağımlı fosfatidik asit fosfataz enzimi ve transkripsiyon koaktivatörü olarak fonksiyon gören lipin 1 proteinini kodlamaktadır. Gereç ve Yöntemler: Çalışma grubu, 73 MetS (19 E/54 K) olan ve 56 MetS olmayan (16 E/ 40 K) kişiden oluşturuldu. LPIN1 geninde ekzon 2, 4, 5 ve 14'de dizi varyasyonu, DNA dizi analizi yöntemi ile araştırıldı. Bulgular: Sadece bir bayan hastada ekzon 5'de c.696 G>C (p. S232S) değişimi görüldü. Ancak aynı amino aside denk geldiği için bu değişim önemli değildir. Sonuçlar: MetS da LPIN1 ekzon 2, 4, 5 ve 14'de önemli bir dizi değişimi saptanmadı. Objective: Metabolic syndrome (MetS) is a complex disease characterized by insulin resistance, abdominal obesity, hyperglycemia, hypertension, hypertriglyceridemia and low HDL-cholesterol level. The aim of the study was to evaluate the sequence variations in the LPIN1 gene in MetS. This gene codes lipin-1 protein which functions as Mg-dependent phosphatidic phosphatase enzyme and transcriptional coactivator. Material and Methods: The study groups included 73 MetS (19 M/54 F) and 56 non-MetS (16 M/ 40 F). Sequence variation in exons 2, 4, 5 and 14 of the LPIN1 gene were investigated by DNA sequencing method. Results: c.696 G>C variant (p.S232S) in exon 5 was observed in only one women with MetS. But this variation is not important because of coding same amino acid. Conclusion: Any important sequence variant was not detected in exons 2, 4, 5 and 14 in the LPIN1 gene in MetS.
- Published
- 2013
15. Determination of homogenization performance of grinder used for aflatoxin analyses of Turkish hazelnuts
- Author
-
Baltacı, Cemalettin, Kara, Meryem, Aliyazıcıoğlu, Rezzan, Kolaylı, Sevgi, Karaman, Mustafa, Yıldız, Oktay, and Selçuk Üniversitesi
- Subjects
Biyoloji - Abstract
This research was conducted to determine the homogeneity performance of laboratory grinder used for aflatoxin (Aflatoxin B1: AFB1; Aflatoxin B2: AFB2; Aflatoxin G1: AFG1; Aflatoxin G2: AFG2) analysis of hazelnut, one of the strategic products from the Black Sea Region. For the research, naturally aflatoxins-contaminated hazelnut samples in their unshelled state (A) and non-contaminated unshelled hazelnut samples (B) were used. Hazelnut samples in which aflatoxin (AFs) couldn't be detected by the analytical procedure were treated with standard solutions of 10 pg mL-1 AFB1, 5 pg mL"1 AFB2, 10 pg mL"1 AFG1, 5 pg mL"1 AFG2 at the levels of 2 mL, 0.6 mL, 4 mL and 1 mL, respectively. Then, hazelnut samples treated with AFs were grounded in laboratory grinders after 30 min of resting. The Cochran test procedure was applied to duplicate results to determine sufficient homogeneity of grinder. Variations among samples in both hazelnut groups were smaller than critical value of the statistical procedure of the Cochran test.
- Published
- 2009
16. Hepatoprotective Potential of Chestnut Bee Pollen on Carbon Tetrachloride-Induced Hepatic Damages in Rats
- Author
-
Yıldız, Oktay, primary, Can, Zehra, additional, Saral, Özlem, additional, Yuluğ, Esin, additional, Öztürk, Ferhat, additional, Aliyazıcıoğlu, Rezzan, additional, Canpolat, Sinan, additional, and Kolaylı, Sevgi, additional
- Published
- 2013
- Full Text
- View/download PDF
17. Sequence Variant in the LPIN1 gene in Patients with Metabolic Syndrome.
- Author
-
Vanizor Kural, Birgül, Değer, Orhan, Erem, Cihangir, Balaban Yücesan, Fulya, Barlak, Yaşam, Turan, İbrahim, and Aliyazıcıoğlu, Rezzan
- Subjects
METABOLIC syndrome ,LIPIDS ,OBESITY ,HYPERGLYCEMIA ,HYPERTENSION - Abstract
Copyright of Turkish Journal of Biochemistry / Turk Biyokimya Dergisi is the property of De Gruyter and its content may not be copied or emailed to multiple sites or posted to a listserv without the copyright holder's express written permission. However, users may print, download, or email articles for individual use. This abstract may be abridged. No warranty is given about the accuracy of the copy. Users should refer to the original published version of the material for the full abstract. (Copyright applies to all Abstracts.)
- Published
- 2013
- Full Text
- View/download PDF
18. Molecular docking, synthesis and biological evaluation (enzyme inhibition, antimicrobial and antioxidant) of methoxy benzoin/benzil/stilbenoid derivatives.
- Author
-
Yaylı, Nurettin, Kahriman, Nuran, Kılıç, Gözde, Serdaroğlu, Vildan, Aliyazıcıoğlu, Rezzan, Sellitepe, Hasan Erdinç, Karaoğlu, Şengül Alpay, and Yılmaz, Gizem Tatar
- Subjects
- *
BIOSYNTHESIS , *BENZIL , *MOLECULAR docking , *METHOXY compounds , *BENZOIN , *AMYLASES - Abstract
In this study, methoxy benzoin compounds (1-10) were synthesized from the corresponding aromatic aldehydes based on a screening of biological activity. Oxidation and reduction of benzoins (1-10) yielded the corresponding benzils (11-20) and stilbenoids (21-29), respectively. The enzyme inhibition, antimicrobial, and antioxidant activities of 1-29 were evaluated. 1, 14, 19, and 28 against a-amylase, 15 and 19 against a-glucosidase, 2, 4, 14, 18, 25 and 26 against tyrosinase, 2, 7, and 23 against AChE, and 7, and 13 against BChE showed similar activity to the standard used. Among the methoxy benzoin derivatives, 4 proved to be the most active compound against E.coli, Y.pseudotuberculosis, M. smegmatis, and C.albicans in the range of 41-82 µg/mL MIC values. All benzil derivatives displayed bioactivity against M.smegmatis and C. albicans. Compounds 18 and 11 were found to be most effective against M.smegmatis, and compounds 11 and 17 were found to be the most effective against C.albicans. All stilbenoid type compounds showed selective activity against B.cereus. Compounds 21 and 22 were the most effective stilbenoid compounds against M. smegmatis. Benzoins (1-10) were the most effective antioxidants among all three groups compared to the tested methods, which can be attributed to the free hydroxyl at the benzylic position. As a result, the change of carbon skeleton and substitution at different positions of synthesized organic compounds also caused the variation of biological activity. [ABSTRACT FROM AUTHOR]
- Published
- 2022
- Full Text
- View/download PDF
19. Sıçanlarda oluşturulan yara modelinde pilosella hoppeana subsp. testimonialis bitki ekstresinin biyolojik aktivitesi
- Author
-
Korkmaz, Nuriye, Aliyazıcıoğlu, Rezzan, and Eczacılık Biyokimya Anabilim Dalı
- Subjects
Biyokimya ,Biochemistry - Abstract
Bu tez çalışmasında Türkiye'de Balıkesir bölgesinde halk tarafından yaraları iyi etmek amacıyla yıllardır yaygın bir şekilde kullanılan ve halk arasında `tırnak otu, tüylü ot` olarak bilinen Pilosella hoppeana subsp. testimonialis bitkisinin yara üzerindeki etkisinin in vivo ve in vitro çalışmalarla incelenmesi amaçlanmıştır. Çalışmamızda bitkinin metanol ekstresi sıçanlarda deneysel olarak oluşturulan yaralara dairesel eksizyon yöntemi ile topikal olarak uygulanarak in vivo çalışmalar gerçekleştirilmiştir. Sıçanlardan alınan yara deri dokusu üzerinde biyolojik aktivite çalışmaları (antioksidan, anti-inflamatuar, hidroksiprolin tayini), histolojik çalışmalar ve gen ekspresyon çalışmaları (RT-PCR) gerçekleştirilmiştir. Bitkinin yara iyileşmesi üzerine mekanizmasını aydınlatmak amacıyla hücre kültürü çalışmaları yapılmıştır. Ayrıca bitki ekstresi üzerinde antimikrobiyal, tirozinaz enzim inhibisyon ve yüksek basınçlı sıvı kromatografisi (YBSK) çalışmaları gerçekleştirilmiştir. Gen ekspresyon çalışmalarında bitkinin inflamasyonda etkili olan tümör nekroz faktör alfa (TNF-α), matriks metallopeptidaz-9 (MMP-9), interlökin 1-beta (IL-1β) ve interlökin-10 (IL-10) genlerinin ekspresyonlarını artırarak iyileşmeye katkı sağladığı görülmektedir. Mekanizma aydınlatma çalışmalarında bitkinin yara iyileşmesi üzerine etkisini hücrelerde HO konsantrasyonunu artırma ve siklooksijenaz-2 (COX-2) enzimini inhibe etme yoluyla gerçekleştirdiği görülmüştür. Antimikrobiyal çalışmalarında da inflamasyona sebep olan mikroorganizmalar üzerinde bitkinin etkili olduğu görülmüştür. YBSK çalışmalarında bitkinin toprak üstü ekstresinin içeriğinde şiringaldehit, sinapik asit, benzoik asit ve kersetin bulunmuştur. Çalışma sonucunda bitkinin halk arasında kullanışını destekler nitelikte yara iyileşmesi üzerine etkili olduğu açıkça görülmektedir. Bu tez çalışması bitkinin yara iyileştirme etkisi üzerine yapılan ilk çalışma olup, bitki üzerinde ilk defa in vivo çalışmalar, antimikrobiyal, RT-PCR, mekanizma aydınlatma ve tirozinaz enzim inhibisyon çalışmaları gerçekleştirilmesi bakımından özgün bir çalışma niteliğindedir. In this study we aimed to investigate wound healing activity with in vitro and in vivo studies of Pilosellla hoppeana subsp testimonialis which is growed in region of Balikesir, has widely used for healing the wounds for many years and known as `tırnak otu, tüylü ot` in public. In the study, the methanol extract of the plant was applied topically by circular excision method in experimentally generated wounds in rats and in vivo studies were performed. Biological activity studies (antioxidant, anti-inflammatory, hydroxyproline assay), histological studies and gene expression studies (RT-PCR) were performed on the wound skin tissue obtained from rats. Cell culture studies were carried out to clarify the mechanism on wound healing of the plant. In addition, antimicrobial, tyrosinase enzyme inhibition and HPLC studies were performed on the plant extract. In gene expression studies, it is observed that the plant contributes to healing by increasing the expression of tumor necrosis factor alpha (TNF-α), matrix metallopeptidase-9 (MMP-9), interleukin 1beta (IL-1β) and interleukin-10 (IL-10) genes which are effective in inflammation. It was seen on mechanism studies that the effect of the plant on wound healing was achieved by increasing the HO concentration and inhibiting of the cyclooxygenase-2 (COX-2) enzyme in the cells. In the antimicrobial studies, the plant has been seen to be effective on microorganisms which cause inflammation. Syringaldehyde, sinapic acid, benzoic acid and quercetin were found in the aerial parts of the plant in the HPLC studies. As a result of the study, it is clearly seen that the plant is effective on wound healing in the manner supporting using the plant by the people.This thesis study is the first study on the wound healing effect of the plant, and it is original study with regard to investigating the first time in the plant to perform in vivo studies, antimicrobial, RT-PCR, mechanism studies and tyrosinase enzyme inhibition studies. 147
- Published
- 2020
20. Barbarea auriculata var. paludosa, B. integrifolia ve b. plantaginea (Brassicaceae)'nın biyokimyasal, fitokimyasal ve biyolojik aktivitelerinin araştırılması
- Author
-
Badem, Merve, Yıldırmış, Sermet, Aliyazıcıoğlu, Rezzan, and Eczacılık Biyokimya Anabilim Dalı
- Subjects
Biyokimya ,Anti infective agents ,Cytotoxicity ,Brassicaceae ,Enzyme inhibitors ,Phytochemical ,Biochemistry ,Antioxidants - Abstract
Barbarea cinsi (Brassicaceae)'nin Avrupa ve Asya'da yaklaşık 20 türü; Türkiye'de ise 9'u endemik, 12 türü bulunmaktadır. Barbarea türlerinin genç yaprakları, halk tarafından yiyecek olarak (salata yapımında), yara iyi edici ve idrar arttırıcı olarak kullanılmaktadır.Doktora tez kapsamında B. auriculata var. paludosa, B. integrifolia ve B. plantaginea türlerinin topraküstü kısımlarından elde edilen metanol ekstresi, metanol ekstresinden hareketle hazırlanan kloroform, etil asetat ve arta kalan su alt fraksiyonları üzerinde, ilk kez, biyolojik aktivite (antioksidan, antimikrobiyal, enzim inhibisyonu ve sitotoksik aktivite) ve fitokimyasal çalışmalar gerçekleştirilmiştir. Türlerin antioksidan kapasiteleri, Toplam Fenolik Madde Miktarı Tayini, FRAP Ölçümü, CUPRAC Tayini ve DPPH Radikali Giderme Aktivitesi Tayini ile belirlenmiştir. Biyolojik aktivite çalışmalarının sonucunda, türlerin iyi bir antioksidan, antimikrobiyal kapasiteye ve sitotoksik etkiye sahip olduğu gözlenirken; tirozinaz, AChE ve BuChE enzimleri üzerinde orta seviyede inhibitör etkili oldukları gözlenmiştir.Biyolojik aktivite çalışmalarında, B. integrifolia'nın diğer türlere göre daha yüksek aktiviteye sahip olduğu gözlenmiştir. Bu tür üzerinde çeşitli kromatografik yöntemler kullanılarak izolasyon çalışmaları yapılmıştır. İzole edilen bileşiklerin kimyasal yapıları spektroskopik yöntemler [1H-NMR, 13C-NMR, 2D-NMR (COSY, HMQC, HMBC) ve MS] kullanılarak tayin edilmiştir. Türün toprak üstü kısmından 1 steroit (β-Sitosterol), 1 fenolik asit (Rozmarinik asit), 1 flavonol heteroziti (Kemferol 7-O-α-L-ramnozit-3-O-β-D-((2-O-β-D-glukozil)-β-D-glukozit) ve 2 glukosinolat (Glukonasturtin ve Glukonasturtin'in kolin tuzu) olmak üzere 4 farklı kimyasal gruba ait, 5 ana bileşik izole edilmiştir. Glukonasturtin kolin tuzu olarak doğada ilk kez izole edilmiştir. Ayrıca Barbarea türlerinden ilk kez rozmarinik asit ve kemferol 7-O-α-L-ramnozit-3-O-β-D-((2-O-β-D-glukozil)-β-D-glukozit izolasyonu gerçekleştirilmiştir.Anahtar kelimeler: Antimikrobiyal, Antioksidan, Barbarea, Bitki Kimyası,Brassicaceae, Enzim İnhibisyonu, Sitotoksik Aktivite Barbarea genus has been presented about 20 species in Europe and Asia, 12 species, 9 taxon are endemic, in Turkey. The leaves of Barbarea species have been used as food (for making salad), wound heailing and diuretic.With PhD thesis, biological activities (antioxidant, antimicrobial, enzyme inhibition and cytotoxic activity) and phytochemical studies have been carried out on methanolic extracts from the aerial parts of B. auriculata var paludosa, B. integrifolia, and B. plantaginea species and chloroform, ethyl acetate, and the remaining aqueous phases prepared using by methanolic extracts for the first time. Antioxidant capacity of the species have been determined by using Total Phenolic Content, FRAP, CUPRAC, and DPPH Radical Scavenging Activity Tests. As a result of these studies, it was observed that the species have been a good antioxidant, antimicrobial capacity and cytotoxic effect, while the extracts have been moderate tyrosinase, AChE and BuChE inhibitory activity.In the biological activity studies, it has been observed that B. integrifolia have been higher activity than other species. The isolation studies on its have been performed using several chromatographic methods. The chemical structures of isolated compounds have been identified by means of 1H-NMR, 13C-NMR, 2D-NMR (COSY, HMQC, HMBC), and MS. 5 major compounds, 1 steroid (β-Sitosterol), 1 phenolic acid (Rosmarinic asit), 1 flavonol heteroside (Kaempferol 7-O-α-L-rhamnoside-3-O-β-D-((2-O-β-D-glucosyl)-β-D-glucoside) and 2 glucosinolates (Gluconasturtiin, it's choline salt), belong to 4 different chemical groups have been isolated from the aerial parts of the plant. Gluconasturtiin have been isolated as it's choline salt for the first time.Key Words: Antioxidant, Antimicrobial, Barbarea, Brassicaceae, Cytotoxic Activity,Enzyme Inhibition, Phytochemistry 230
- Published
- 2019
21. Primula vulgaris L.'nin sıçanlarda metotreksat kaynaklı testis hasarına karşı antioksidan ve antiapoptotik etkisi
- Author
-
Berber, Murat, Aliyazıcıoğlu, Rezzan, and Eczacılık Biyokimya Anabilim Dalı
- Subjects
Epididymis ,Pharmacy and Pharmacology ,Oxidative stress ,Biyokimya ,Apoptosis ,Superoxide dismutase ,Eczacılık ve Farmakoloji ,Catalase ,Biochemistry - Abstract
Bu çalışma, metotreksat (MTX) ile oluşturulmuş testis hasarına karşı Primula vulgaris L. (çuha çiçeği) ekstraktının antioksidan ve antiapoptotik etkilerini araştırmak amacıyla yapıldı. Çalışmada 250-300 g, 32 adet Sprague-Dawley cinsi erkek sıçan kullanıldı. Her grupta 8 adet sıçan olacak şekilde 4 grup (kontrol, MTX, MTX + P. vulgaris ve P. vulgaris) oluşturuldu. Kontrol grubu sıçanlara bu süre içerisinde sadece 0.8 mg/kg serum fizyolojik gavaj yoluyla verildi. MTX grubu sıçanlara sadece çalışmanın ilk günü tek doz 30 mg/kg MTX intraperitoneal (i.p.) olarak uygulandı. MTX + P. vulgaris grubu sıçanlara çalışmanın ilk günü tek doz 30 mg/kg MTX uygulandı ve daha sonra ilk günden başlayarak 7 gün boyunca 100 mg/kg sulu ekstrakt gavaj yoluyla verildi. P. vulgaris grubu sıçanlara 7 gün boyunca 100 mg/kg sulu ekstrakt gavaj yoluyla verildi. 8. gün anestezi altında sıçanların testisleri ve epididimisleri çıkarıldı, kanları alındı ve kansızlaştırma yöntemi ile ötanazi yapıldı. Çıkarılan testisler ikiye bölünerek, testisin bir yarısı ve epididimis örnekleri histolojik işlemler için, testisin diğer yarısı ve alınan kan örneği ise biyokimyasal analizler için kullanıldı. MTX grubunda kontrol grubuna göre seminifer tübül çapı, epitel kalınlığı, sperm sayısı, motilite, vitalite ve Johnsen skorlama değerlerinin azaldığı; lümenine immatür hücre dökülen tübül sayısı ve apoptotik indeksin arttığı (AI) belirlendi. MTX + P.vulgaris grubunda MTX grubuna göre seminifer tübül çapı, epitel kalınlığı, sperm sayısı, motilite, vitalite ve Johnsen skorlama değerlerinin arttığı; lümenine immatür hücre dökülen seminifer tübül sayısı ve AI'nın azaldığı belirlendi. Biyokimyasal analizler sonucunda kan plazmasında ve testis dokusunda kontrol grubuna kıyasla MTX grubunda malondialdehit (MDA) değerinin arttığı, süperoksit dismutaz (SOD) ve katalaz (KAT) değerlerinin ise azaldığı bulundu. MTX grubuna kıyasla MTX + P.vulgaris grubunda ise MDA değerinin azaldığı, SOD ve KAT değerlerinin arttığı bulundu. Tüm bu işlemler sonucunda MTX'in testiste oksidatif stres oluşturarak testise zarar verdiği, Primula vulgaris'in antioksidan etkileri ise bu hasarı azalttığı belirlendi. In this study, antioxidant and antiapoptotic effects of P. vulgaris against MTX-induced testicular injurt were investigated. 32 Sprague-Dawley male rats 250-300 g bw. were used 4 groups (control, MTX, MTX + P. vulgaris and P.vulgaris) each including 8 rats were constructed. The control group rats were given only 0.8mg/kg physiological saline by gavage for 7 days. The MTX group rats were applied a single dose 30mg/kg MTX on the first day. The MTX + P.vulgaris group rats applied a single dose (30mg/kg) MTX on the first day and this group were given 100mg/kg liquid extract by gavage for 7 days starting from the first day. P.vulgaris group rats were given 100 mg/kg by gavage for 7 days. On Day 8, testicles and epididymides of rats were removed under anesthesia, blood samples were taken and rats were euthanized by exsanguination. The removed testicles were divided in two part where one part from each testicle was used for histological procedures and the other part of half testicle for biochemical analyses with blood samples. The removed epididymides were used for evaluating sperm count, motility and vitality. It was determined that with respect to control group; the seminiferous tubule diameter, epithelial thickness, sperm count, motility, vitality and Johnsen score were lower and apoptotic index as well as seminiferous tubule number that immature germ cells fell into its lumen were higher in MTX group. It was also determined that with respect to MTX group; seminiferous tubule diameter, epithelial thickness, sperm count, motility, vitality and Johnsen score were higher and as well as seminiferous tubule number that immature germ cells fell into its lumen were lower in MTX + P. vulgaris group. After biochemical analyses; MDA was found to be higher, SOD and CAT were found to be lower in both blood plasmas and testicular tissues in MTX group with respect to control group. After given practices; it was concluded that MTX injured testicles by creating oxidative stress and Primula vulgaris reduced the injury by its antioxidant effects. 80
- Published
- 2017
22. Primula vulgaris (Çuha çiçeği) ekstraktlarının HPLC ile karakterizasyonu ve biyolojik aktivitesinin incelenmesi
- Author
-
Özkan, Mehtap Tuğçe, Aliyazıcıoğlu, Rezzan, and Eczacılık Biyokimya Anabilim Dalı
- Subjects
Plant extract ,Primula vulgaris ,Primula ,Biyokimya ,Chromatography-high pressure-liquid ,Plants-medicinal ,Biochemistry ,Antioxidants ,Biological assay - Abstract
Primula vulgaris (Çuha Çiçeği) Ekstraktlarının HPLC ile Karakterizasyonu ve Biyolojik Aktivitesinin İncelenmesiYapılan çalışmada Trabzon Bostancı, Akçaabat ve Maçka yörelerinden 2013 yılı Haziran ayında toplanan Primula vulgaris subsp. vulgaris ve Primula vulgaris subsp. sibthorpii türlerinin biyolojik aktif bileşenlerinin yapısının aydınlatılması ve antioksidan özelliklerinin tespit edilmesi amaçlandı. 13 adet fenolik bileşeni ters faz–yüksek performanslı sıvı kromatografisi (RP-HPLC-UV) ile analiz edildi. Akçaabat, Maçka ve Bostancı bölgesinden toplanan Primula vulgaris bitkisinin çiçek ve yaprak-dal kısımları olan 8 adet numunemizin hepsinde protokatekuik asit, p-hidroksi benzoik asit, gallik asit, vanilik asit ve rutin değişen konsanstrasyonlarda tespit edildi. Şiringik asit, epikateşin ve luteolin ise hiçbir bitki örneğinde tespit edilemedi.Sulu ve etanolik Primula vulgaris ekstraktlarının antioksidan aktiviteleri, toplam fenolik madde, demir (III) indirgeme antioksidan kuvveti (FRAP) ve DPPH (2,2-difenil-1-pikrilhidrazil) radikali temizleme aktivitesi testleri kullanılarak tayin edildi. Toplam fenolik madde miktarları gallik asit standardına göre tayin edildi. FRAP değerleri Troloks eşdeğeri antioksidan güç (TEAP) ve DPPH radikali temizleme tayini sonuçları SC50 olarak ifade edildi. Toplam polifenol testinde en yüksek değer TSB(ç)e'de 20.893 mg GAE/g numune olarak tespit edilirkenen düşük değer MVS(y-d)e'de 2.266 mg GAE/g numune olarak tespit edildi. En yüksek DPPH radikal temizleme aktivitesi ve en düşük radikal temizleme aktivitesi, sırasıyla, Bostancı yöresine ait TSB(ç)e'de 0.256 mg/mL ve Akçaabat yöresine ait ASM(y-d)e'de 7.858 mg/mLolarak bulundu. En yüksek FRAP değeri MVS(ç)e'de 223.11 μmol Troloks/g numune; en düşük değer ASM(y-d)e'de 15.93 μmol Troloks/g numune olarak tespit edildi. Sonuç olarak Primula vulgaris ekstraktlarının hem çiçek hem de yaprak-dal kısımlarında değişik düzeylerde antioksidan aktivitelerinin varlığı tespit edildi.Anahtar Sözcükler: Antioksidanlar, HPLC, Tıbbi bitkiler Characterization By HPLC of Primula vulgaris Extracts and Examination of Biological Activity In this research, it is aimed to enlighten the bioligic structure of the active components of Primula vulgaris subsp. vulgaris ve Primula vulgaris subsp. sibthorpii species, which were picked from Trabzon Bostancı, Akçaabat and Maçka regions in 2013, and to identify the antioxidant features of them.13 phenolic component was analysed by reversed phase - high performance liquid chromatography (RP-HPLC). In all of the 8 samples from Primula vulgaris plant's flower and leaf-branch parts, protocatecuic acid, p-hydroxybenzoic acid, gallic acid, vanillic acid and routine was found variable concentrations. Syringic acid, epicatechin and luteolin couldn't be identified in these samples. The antioxidant activities of aqueous and ethanolic extracts of Primula vulgaris was defined by using total phenolic material, iron (III) reducing antioxidant power (FRAP) and DPPH (2,2-diphenyl-1-picrylhydrazyl) radical scavenging activity tests. Total phenolic contents were determined according to the gallic asid standart. FRAP rates were explained as Trolox equivalent antioxidant power (TEAP) and DPPH radical scavenging assay results were explained as SC50. In total polyphenol test, the highest rate was found as 20.893 mg GAE/ g sample in TSB(ç)e, on the other hand, the lowest rate was found as 2.266 mg GAE/ g sample in MVS(y-d)e. The highest DPPH radical scavenging activity were found to be TSB(ç)e in Bostancı area with 0.256 mg/mL and ASM(y-d)e in Akçaabat area with 7.858 mg/mL, respectively. The highest value of FRAP was found as 223,11 μmol Troloks/g sample in MVS(ç) and the lowest value was found as 15.93 μmol Troloks/g sample in ASM(y-d). In conclusion, in both flower and leaf-branch parts of Primula vulgaris extracts, existance of antioxidant activities in different levels were found.Key Words: Antioxidants, HPLC, Medicinal plants 80
- Published
- 2015
23. Apiterapik arı ürünlerinin (bal, polen, propolis ve arı sütü) biyoaktif özellikleri ve karaciğer hasarını önlemedeki rolleri
- Author
-
Saral, Özlem, Kolaylı, Sevgi, Aliyazıcıoğlu, Rezzan, and Kimya Anabilim Dalı
- Subjects
Chemistry ,Biyokimya ,Biochemistry ,Kimya - Abstract
Yapılan çalışmada Karadeniz Bölgesi?nin baskın florasından olan kestanenin bal, polen ve propolisi ile arı sütünün antioksidan özellikleri ve karaciğer hasarını önlemedeki rolleri araştırıldı. Antioksidan kapasitenin belirlenmesinde toplam fenolik madde, toplam flavonoid, toplam antosiyanin miktarları ile demir (II) indirgeme/antioksidan kapasite (FRAP), bakır (II) indirgeme/antioksidan kapasite (CUPRAC) ve DPPH radikal temizleme testleri kullanıldı. CCl4 sıçanlarda karaciğer hasarı oluşturucu madde olarak kullanıldı. Çalışmada 49 adet Spraque Dawley cinsi dişi sıçan kullanıldı. CCl4 ile birlikte değişik konsantrasyonlarda arı ürünleri sıçanlara oral yolla 7 gün boyunca verildi ve karaciğer hasarını önlemedeki rolleri incelendi. Karaciğer hasar oluşumu pratik olarak serum alanin transaminaz (ALT), aspartat transaminaz (AST) enzimleri ile takip edildi. Ayrıca malondialdehit (MDA), süperoksit dismutaz (SOD) ve katalaz (CAT) gibi enzimler ve karaciğer dokusu histopatolojik testlerindeki değişimler incelendi. Çalışmada kullanılan arı ürünlerinin antioksidan aktivitelerinin yapılarında bulunan toplam fenolik bileşiklerin miktarına bağlı olarak değişim gösterdiği ve bu ürünlerin antioksidan kapasitelerinin büyükten küçüğe propolis, polen, arı sütü ve bal şeklinde sıralandığı bulundu. Bu dört arı ürününün karaciğer hasarını önlemedeki rolleri incelendiğinde ise her birinin farklı antioksidan aktiviteye sahip olmalarına rağmen, CCl4?ün oluşturduğu oksidatif hasarı önlemede benzer koruyucu role sahip oldukları bulundu. Sonuç olarak, bal, polen, propolis ve arı sütünün toksik ajanlara karşı karaciğeri hasardan korudukları bulundu. In this study, chestnut honey, pollen, propolis from the dominant flora of the Black Sea Region with royal jelly were investigated for their antioxidant properties and the roles in prevention of liver damage. For determination of antioxidant capacity, total phenolic content, total flavonoid content, total anthocyanin, CUPRAC, FRAP and DPPH radical scavenging capacity tests were selected. CCl4 was used to cause liver damage in rats. In this study, 49 female Sprague Dawley rats were used. Different concentrations of bee products were given orally for 7 days with CCl4 to rats and their role in preventing liver injury were examined. The extend of liver damage formation were followed by measuring the activities of serum alanine transaminase (ALT), aspartate transaminase (AST) enzymes. In addition, besides histopathological examinations, malondialdehyde (MDA) and superoxide dismutase (SOD) and catalase (CAT) enzyme activity were also made. Antioxidant activities of the bee products used in our studies were shown to vary with their phenolic compound contents and could be ordered largest to smallest propolis, pollen, royal jelly, honey. When these four bee products were analyzed for their roles in prevention of liver damage, despiteto their different levels of antioxidant activities, almost similar protective roles in preventing the damage formed by CCl4 were found. As a result, honey, pollen, propolis and royal jelly were found to protect the liver against toxic agents. 106
- Published
- 2013
24. Investigation of Antioxidant and Enzyme Inhibitory Activities of Echinophora chrysantha: Microwave-assisted Hydrodistillation and SPME Analysis of its Essential Oils.
- Author
-
Kanbolat Ş, Şahin O, Ulaş Çolak N, Badem M, Subaş T, Şener SÖ, Korkmaz N, Kalaycıoğlu AT, Öztürk E, Sayım AÜ, Aliyazıcıoğlu R, Özgen U, and Kandemir A
- Abstract
Echinophora genus is represented by six species in Türkiye, including three endemics. The objective of this study was to ascertain the antioxidant, tyrosinase, and collagenase inhibitory activities and to analyse the volatile oil and extracts derived from E. chrysantha using GC/MS/SPME. The antioxidant and enzyme inhibition activities were evaluated using spectrophotometric methods. The findings indicated that the methanol extract of E. chrysantha exhibited the highest antioxidant activity. Furthermore, both the methanol extract and volatile oil of the plant demonstrated potent inhibitory effects on tyrosinase and collagenase. A total of 84 volatile compounds were identified from the hydrodistilled oil obtained using a microwave oven, and 23 compounds were detected by the solid-phase microextraction (SPME) method. The most frequently occurring volatile components were α-Phellandrene, o-Cymene, p-Cymene, E-β-Farnesene, Carotol, trans-Caryophyllene, and β-Phellandrene. The results of this study indicate that E. chrysantha has the potential to be developed for the treatment of hyperpigmentation issues and anti-aging applications. Furthermore, it may also have applications in pharmacology, cosmetics and the food industry., (© 2024 Wiley‐VCH GmbH.)
- Published
- 2024
- Full Text
- View/download PDF
Catalog
Discovery Service for Jio Institute Digital Library
For full access to our library's resources, please sign in.