Search

Tez No : 754207 İnsanlık tarihinde uzay yolculukları her zaman merak edilen ve bilim insanları tarafından üzerinde çalışmalar yapılan konulardan biri olmuştur. İnsanlı uzay yolculuğunun başlangıcı 1961 yılında Dünya’ya yakınlılığıyla bilinen Dünya’nın uydusu Ay’a yapılmıştır. Ay’a yapılan yolculukla beraber başka gezegenlere yolculuk yapma fikri ortaya çıkmıştır. Bu fikrin ortaya çıkması ve teknolojinin ileriye gitmesiyle bu çalışmalar hız kazanmıştır. Dünyada yaşanan aşırı nüfus artışı, kaynakların tükenmesi, iklim değişiklikleri, biyolojik çeşitliliklerin yok edilmesi, meteor çarpmaları, salgınlar, nükleer savaşlar vb. durumlar insan ırkını tehdit edip, insanlığı yeni yaşanabilir bir Dünya arayışına yöneltmiştir. İnsan kolonilerinin Mars/Ay gezegenlerine üslerin kurulabilmesi ve kolonilerin bu gezegenlerde yaşabilmeleri için iklim özellikleri, yer çekimi, depremler, radyasyon gibi parametreler Dünya’dan farklılık gösterdiğinden kullanılan yapı malzemesi de farklılık gösterecektir. Ay/Mars ortamına malzemenin Dünya’dan tedarik edilmesi fazla maliyet, uzun zaman ve dünyadaki kaynakların da azaldığını düşünüldüğünde mümkün olmayacaktır. Bu nedenle kullanacağımız yapı malzemelerini Mars/Ay ortamından tedarik etmek yani yerinde kaynak kullanmak bizim için çok büyük önem taşımaktadır. Bu çalışma kapsamında Ay gezegeninde Ay betonu, Mars gezegeninde kükürt betonu ve Dünya’da reaktif pudra betonu kullanılarak yapılacak olan yapıların deprem, rüzgar, sıcaklık, radyasyon ve meteroit çarpması gibi etkiler altında fizibilitesi araştırılmıştır In the history of humanity, space travel has always been one of the subjects that have been curious and studied by scientists. The beginning of manned space travel was made to the Moon, the satellite of the Earth, known for its proximity to the Earth, in 1961. With the journey to the Moon, the idea of traveling to other planets emerged. With the emergence of this idea and the advancement of technology, these studies gained momentum. Overpopulation in the world, depletion of resources, climate changes, destruction of biodiversity, meteor strikes, epidemics, nuclear wars, etc. These situations threaten the human race and lead humanity to seek a new livable World.In order for human colonies to establish bases on Mars/Moon planets and for colonies to live on these planets, the building materials used will also differ, as parameters such as climate characteristics, gravity, earthquakes, and radiation differ from Earth. It will not be possible to supply the material to the Moon/Mars environment from the Earth, considering the high cost, long time and decreasing resources on Earth. For this reason, it is very important for us to supply the building materials we will use from the Mars/Moon environment, that is, to use on-site resources.Within the scope of this study, the feasibility of the structures that will be constructed using Moon concrete on the Moon planet, sulfur concrete on the planet Mars and reactive powder concrete on the Earth under the effects of earthquake, wind, temperature, radiation and meteoroid impact were investigated

Anadolu'da farklı bölgelerde Türk sanatı çeşitli gelişmeler göstermiştir. Bu gelişmeler dini ve sivil mimarinin genel yapılarında olduğu gibi, süsleme biçimlerinde de etkili olmuştur. Anadolu'da dini mimarilerin mihrap ve minberlerinde çok çeşitli malzemeler farklı tekniklerle işlenmiştir. Mihrap ve minberlerde çini, alçı, taş ve ahşap malzeme son derece sanatsal bir biçimde kullanılmıştır. Elmalı'da bulunan Cami mihrabında çini, alçı ve taş, minberinde ise ahşap malzeme geometrik ve bitkisel kompozisyonlarla bezenerek, hüsn-i hat yazıları ile zenginleştirilmiştir. Ahşap işçiliğinde kullanılan malzemelere uygun teknikler tercih edilmiş, genellikle armut, elma, ceviz, sedir, abanoz, gül, şimşir ve çam gibi ağaçlar kullanılmıştır. Araştırmada malzemelerde kullanılan konu ve teknikler çeşitlilik gösterdiği gözlenmektedir. Araştırmayla ilgili olarak öncelikle konu ile ilgili literatür taranmış, araştırmaya konu olan örnekler teknik, konu, renk ve kompozisyon açılarından detaylı bir biçimde incelenmiş, çizim ve fotoğraf çekimleri yapılmıştır. 16 ve 17.yy Osmanlı Döneminin kültür ve sanatını yansıtan Elmalı Ömer Paşa Camii minber ve mihrap süslemeleri baz alınarak, bu konularla ilgili daha detaylı ve bilimsel çalışmaların yapılması gerektiği düşünülmüştür. Bir dönemi ifade eden bu tip eserlerin halka açık olması ve bilinçsiz restorasyonu zamanla eserlerin zarar görmesine ve giderek yok olmasına neden olmaktadır. Camide çalışan personele, caminin ve içerisinde barındırdığı eserlerin sanat tarihi açısından önemi ve nasıl korunması gerektiği anlatılmalıdır. Ayrıca eserlerde yer alan motifler kullanılarak küçük süs eşyaları ile tanıtımlarını yapmak mümkündür. Türk bezeme sanatını tanıtıp, çizim ve fotoğraflarla ayrıntılı olarak incelemeyi amaçlayan bu çalışmanın, bundan sonraki çalışmalara kaynak olması umut edilmektedir. Anahtar Kelimeler: Antalya Elmalı Ömer Paşa Cami, Medrese, Klasik Türk Dönemi., In different regions of Anatolia, Turkish art has shown a variety of developments. These developments have affected not only the general structure of religious and civil architecture but also the decorative forms. A wide range of materials have been processed for the mihrabs and minbars of the Anatolian religious architectures through different techniques. Tiles, plaster, stones, and wood have been used in a highly artistic way. Tiles, plaster, and stones on the mihrab as well as the wood on the mimbar of the mosque in Elmali are decorated with the geometrical and floral compositions and enriched with calligraphy writing. Appropriate techniques have been preferred for the material used in woodworking and, in general, such trees as pear, apple, walnut, cedar, ebony, roses, boxwood and pine have been used. In the study, themes and techniques used in the materials were observed to vary.As regards the study, literature sources were primarily researched, and the examples used in the study were examined in a detailed manner in terms of their techniques, themes, color, and compositions, and then drawing and photography were done. Based on the decoration of the mihrab and minbar of Elmali Omer Pasha Mosque which reflects the culture and art of 16th and 17th-century Ottoman period, it was concluded that more detailed and scientific studies should be done with regard these topics. The fact that such works of art which express the characteristics of a period are open to the public as well as unconscious restoration damages and cause them to perish. The staff of the mosques should be told about the importance of the mosques as well as the works of art they contain and how to protect them. Also, it is possible to publicize them through small ornaments using the motifs in the works of art. It is hoped that this study which aims to promote Turkish decorative arts and examine them through drawings as well as photographs will be a helpful source for the further studies in this field. Keywords: Antalya Elmali Omer Pasha Mosque, Madrasah, Classical Turkish Period., Tez (Yüksek Lisans) - Süleyman Demirel Üniversitesi, Güzel Sanatlar Enstitüsü, Geleneksek Türk El Sanatları Anasanat Dalı, 2010., Kaynakça var.

Amaç: Sigara, insanların sağlığını, sosyal ve ekonomik yaşamını etkileyen önemli bir halk sağlığı sorunudur. Ülkemizde, ikinci basamak sağlık kuruluşunda, sağlık çalışanları arasında sigara içme prevalansını ele alan az sayıda çalışma bulunmaktadır. Bu yüzden biz de çalışmamızda, İlçe Devlet Hastanemizde farklı meslek gruplarında görev yapan sağlık personelin sigara içimi üzerine etkili faktörleri ayrıntılı olarak incelemek, özellikle çalışma ortamlarının etkisini araştırmak ve sigara bırakma danışma hizmetleri ile ilgili bilgi düzeylerini ortaya koymayı amaçladık.Gereç ve Yöntem: Tanımlayıcı ve kesitsel nitelikteki çalışmamız İlçe Devlet Hastanemizde görev yapan ve çalışmayı kabul eden sağlık personeli ile yapıldı. Araştırmacılar tarafından hazırlanan anket formları katılımcılara uygulandı.Bulgular: Çalışmaya 158’i (%37.9) erkek, 259’u (%62.1) kadın toplam 417 kişi katıldı. Sağlık çalışanları arasında sigara içme oranı %32,8’di. Aktif sigara kullanan 137 personelin %74.5’ i sigarayı bırakmayı düşünmüş, %69.3’ ü en az bir kez bırakmayı denemişti. Meslek gruplarına göre sigara içme öyküleri karşılaştırıldığında doktorlarda diğer meslek gruplarına göre sigara içme oranı anlamlı olarak düşüktü.Sonuç: Sağlık personeline daha etkili, daha profesyonel ve daha teşvik edici yardım programları sunulmalı ve her şekilde yararlanmaları sağlanmalıdır. Toplum için örnek olması beklenilen sağlık personelinin sigara kullanımının azaltılması sigara ile mücadele konusunda atılacak önemli adımlardan birisidir.

Giriş: Trichomoniosis, seksüel yolla bulaşan hastalıkların en yaygın olanlarından birisidir. İzmir de Trichomonas vaginalis insidansını belirlemek için vaginal akıntısı olan kadınların vagen arka forniksinden vaginal akıntı alındı. Materyal ve metod: 1613 kadının vagen arka forniksinden alınan vaginal örnekler direkt olarak, Giemsa yöntemiyle boyayarak ve CPLM besiyerine ekim yapılarak incelendi. Bulgular: 1613 vaginal örneğin 248 (%15.37)'sinde T.vaginalis saptandı. Her üç yöntemle 212 hastada parazit bulunurken, 36 hastada sadece CPLM kültür yöntemi ile saptanmıştır. Tartışma: Bu çalışmada, trichomoniosis insidansı Türkiye'de daha önce yapılmış olan çalışmaların sonuçları ile karşılaştırıldı. Çalışmamızda elde edilen prevalansın diğer bazı ülkelerde yapılmış olan çalışmalarda elde edilenlerden daha yüksek olması, hastaların düşük sosyo-ekonomik ve kültürel düzeyine bağlanmıştır. Anahtar kelimeler: Trichomonas vaginalis, vaginal akıntı, vaginal simir, Introduction: Trichomoniosis is one of the most common sexually transmitted diseases. In order to determine the incidence of Trichomonas vaginalis infection in İzmir, Turkey, vaginal smears were obtained from posterior fornix of the vagen of women who had vaginal discharges. Materials and Methods: Vaginal specimens were obtained from the posterior fornix of the vagina of 1613 women. The smears were examined by Wet-mount and Giemsa stained preparations and CPLM cultivation methods. Results: T. vaginalis was present in 248 of 1613 smears (15.37%). We detected the parasite in 212 patients by three methods. We could detect the parasite in 36 patients by only CPLM medium cultivation method. Conclusion: In this study, we compared our results with the results of previous studies in Turkey. The higher frequency than some studies from the other countries was attributed to the low socio-economic and cultural levels of these patients. Key Words: Trichomonas vaginalis, vaginal discharge, vaginal smear

Pterjium konjonktivanın kornea üzerine doğru fibrovasküler ve epitelyal büyümesiylekarakterize yaygın görülen bir oküler yüzey hastalığıdır. Ancak pterjium oluşum mekanizmasıhalen tam olarak bilinmemektedir. Transient reseptör potansiyeli (TRP) kanalları genişyelpazede birbirinden farklı özellikleriyle iyon kanallarının çok çeşitli bir grubudur. Buçalışmada TRP melastatin (TRPM) gen polimorfizmlerinin pterjiyum gelişiminde rolüolabileceği hipotezi incelendi. Bu araştırmanın amacı Türk popülasyonunda pterjium veTRPM gen polimorfizmlerinin ilişkisini incelemektir. Benzer yaş ve cinsiyette 48 pterjiumhastası ile 48 sağlıklı gönüllü (kontrol grubu) çalışmaya alındı. Genomik DNA periferiklökositten izole edildi ve 41 TRPM gen polimorfizmi RT-PCR ile BioMark HD dinamik dizisistemi kullanılarak tespit edildi. Genotip ve allel frekansları ki-kare ya da Fisher'in kesin kikaretesti ile değerlendirildi, haplotipler SHEsis programı ile analiz edildi. TRPM5 rs2301699,TRPM5 rs886277 (Asn235Ser) ve TRPM7 rs8042919 (Thr1482Ile)'nin genotip ve alleldağılımları anlamlı olarak pterjiumla ilişkili bulundu. TRPM5 gen polimorfizmlerine dayalıhaplotipler analiz edildi ve pterjiumla anlamlı ilişkisi olan iki haplotip (CC ve GT) saptandı.Çalışılan diğer polimorfizmlerde hiçbir ilişki saptanmadı. Bizim sonuçlarımız Türkpopülasyonunda TRPM5 ve TRPM7 gen polimorfizmleri ile pterjium arasında anlamlı ilişkiolduğunu ilk kez gösterdi. Bizim verilerimiz TRPM5 ve TRPM7 gen varyantlarının pterjiumgelişiminde risk faktörü olabileceğini fikrini ortaya koymaktadır. Pterygium is a common ocular surface disease characterized by epithelial and fibrovascularoutgrowth of conjunctiva over the cornea. However, the exact mechanisms of pterygiumformation are still unknown. Transient receptor potential (TRP) channels are a highly diversegroup of ion channels with widely diverging functional properties. The hypothesis that TRPmelastatin (TRPM) gene polymorphisms may play a role in pterygium development isexamined in this study. The aim of this research is to investigate the association of TRPMgene polymorphisms and pterygium in Turkish population. A total of 48 pterygium patientsand 48 healthy subjects (control group) with similar age and gender were enrolled in thisstudy. Genomic DNA was isolated from peripheral leukocyte and 41 TRPM genepolymorphisms were identified by using BioMark HD dynamic array system with real-timePCR. Genotype and allele frequencies were evaluated with chi-square or Fisher's exact tests,and haplotypes were analysed with SHEsis programme. Genotype and allele distributions ofTRPM5 rs2301699, TRPM5 rs886277 (Asn235Ser), and TRPM7 rs8042919 (Thr1482Ile)polymorhisms were found to be significantly associated with pterygium. Haplotypes basedon the TRPM5 gene polymorphisms were constructed, and two haplotypes (CC and GT)with significant associations with pterygium were detected. No associations were foundwith other polymorphisms studied. Our results are the first to demonstrate that there issignificant association between pterygium and TRPM5 and TRPM7 gene polymorphisms inTurkish population. Our data suggest that the presence of TRPM5 and TRPM7 gene variantscan be a risk factor for the pterygium development. 93

Anadolu'da farklı bölgelerde Türk sanatı çeşitli gelişmeler göstermiştir. Bu gelişmeler dini ve sivil mimarinin genel yapılarında olduğu gibi, süsleme biçimlerinde de etkili olmuştur.Anadolu'da dini mimarilerin mihrap ve minberlerinde çok çeşitli malzemeler farklı tekniklerle işlenmiştir. Mihrap ve minberlerde çini, alçı, taş ve ahşap malzeme son derece sanatsal bir biçimde kullanılmıştır. Elmalı'da bulunan Cami mihrabında çini, alçı ve taş, minberinde ise ahşap malzeme geometrik ve bitkisel kompozisyonlarla bezenerek, hüsn-i hat yazıları ile zenginleştirilmiştir.Ahşap işçiliğinde kullanılan malzemelere uygun teknikler tercih edilmiş, genellikle armut, elma, ceviz, sedir, abanoz, gül, şimşir ve çam gibi ağaçlar kullanılmıştır. Araştırmada malzemelerde kullanılan konu ve teknikler çeşitlilik gösterdiği gözlenmektedir.Araştırmayla ilgili olarak öncelikle konu ile ilgili literatür taranmış, araştırmaya konu olan örnekler teknik, konu, renk ve kompozisyon açılarından detaylı bir biçimde incelenmiş, çizim ve fotoğraf çekimleri yapılmıştır.16 ve 17.yy Osmanlı Döneminin kültür ve sanatını yansıtan Elmalı Ömer Paşa Camii minber ve mihrap süslemeleri baz alınarak, bu konularla ilgili daha detaylı ve bilimsel çalışmaların yapılması gerektiği düşünülmüştür.Bir dönemi ifade eden bu tip eserlerin halka açık olması ve bilinçsiz restorasyonu zamanla eserlerin zarar görmesine ve giderek yok olmasına neden olmaktadır. Camide çalışan personele, caminin ve içerisinde barındırdığı eserlerin sanat tarihi açısından önemi ve nasıl korunması gerektiği anlatılmalıdır. Ayrıca eserlerde yer alan motifler kullanılarak küçük süs eşyaları ile tanıtımlarını yapmak mümkündür.Türk bezeme sanatını tanıtıp, çizim ve fotoğraflarla ayrıntılı olarak incelemeyi amaçlayan bu çalışmanın, bundan sonraki çalışmalara kaynak olması umut edilmektedir.Anahtar Kelimeler: Antalya Elmalı Ömer Paşa Cami, Medrese, Klasik Türk Dönemi. In different regions of Anatolia, Turkish art has shown a variety of developments. These developments have affected not only the general structure of religious and civil architecture but also the decorative forms.A wide range of materials have been processed for the mihrabs and minbars of the Anatolian religious architectures through different techniques. Tiles, plaster, stones, and wood have been used in a highly artistic way. Tiles, plaster, and stones on the mihrab as well as the wood on the mimbar of the mosque in Elmali are decorated with the geometrical and floral compositions and enriched with calligraphy writing.Appropriate techniques have been preferred for the material used in woodworking and, in general, such trees as pear, apple, walnut, cedar, ebony, roses, boxwood and pine have been used. In the study, themes and techniques used in the materials were observed to vary.As regards the study, literature sources were primarily researched, and the examples used in the study were examined in a detailed manner in terms of their techniques, themes, color, and compositions, and then drawing and photography were done.Based on the decoration of the mihrab and minbar of Elmali Omer Pasha Mosque which reflects the culture and art of 16th and 17th-century Ottoman period, it was concluded that more detailed and scientific studies should be done with regard these topics.The fact that such works of art which express the characteristics of a period are open to the public as well as unconscious restoration damages and cause them to perish. The staff of the mosques should be told about the importance of the mosques as well as the works of art they contain and how to protect them. Also, it is possible to publicize them through small ornaments using the motifs in the works of art.It is hoped that this study which aims to promote Turkish decorative arts and examine them through drawings as well as photographs will be a helpful source for the further studies in this field.Key words: Antalya Elmali Omer Pasha Mosque, Madrasah, Classical Turkish Period. 148

Ocak 2003-Aralık 2004 tarihleri arasında Dokuz Eylül Üniversitesi Tıp Fakültesi Koproparazitoloji Laboratuvarı’na çeşitli gastrointestinal yakınmalarla başvuran toplam 7712 hastaya ait verilerin retrospektif değerlendirmesi yapılmıştır. Tüm hastalara ait dışkı örnekleri nativ-lugol inceleme yöntemi sonrası parasep dışkı konsantrasyon tüpü ile çöktürme ve trikrom boyama yöntemleri ile incelenmiştir.Başvuran olguların 495’inde (%6,41) bir veya birden fazla parazit saptanmıştır. Bu oranın bağırsak parazitlerine göre dağılımı şöyledir: Blastocystis hominis 218 (%44,04), diğer amipler 108 (%21,82), Giardia intestinalis 82 (%16,57), Enterobius vermicularis 50 (%10,10), Entamoeba histolytica 17 (%3,43) ve nadir görülen diğer parazitler 20 (%4,04). Bu çalışma sonuçları Türkiye’nin batı bölgesindeki illerle benzerlik göstermektedir ve bağırsak parazit enfeksiyonlarının halen önemli bir halk sağlığı sorunu olduğu gerçeğini vurgulamaktadır. A retrospective evaluation of the data from 7,712 patients with gastrointestinal complaints who presented at the parasitology laboratory of the Dokuz Eylul University Medical Faculty Hospital between January 2003 and December 2004 was carried out.Fecal samples of all patients were examined using native-Lugol and the trichrome staining method after sedimentation by the fecal concentration tube. One or more parasites were detected in 495 (6.41%) of the patients. The distribution of the intestinal parasites was as follows: Blastocystis hominis 218 (44.04%), nonpathogenic amoebas 108 (21.82%), Giardia intestinalis 82 (16.57%), Enterobius vermicularis 50 (10.10%), Entamoeba histolytica 17 (3.43%) and other rare parasites 20 (4.04%). The results of this study were similar to those of other cities in the western part of Turkey and emphasize the fact that intestinal parasitic infections are still an important publichealth problem.

üozË Ë Ë ËşËkısmı kompleks dıferensıyel denklemler ıcın schwarzËproblemıüAKSOY, UmitDoktora, Matematik Bülümüou uTez Yüneticisi: Prof. Dr. Okay Celebio şAralık 2006, 55 sayfaBu şalışma dürt bülümden oluşmaktadır. Ë bülümde problemin tarihşesi,cs o ou s llk o u cËtemel tanımlar ve üzellikler ele alınmıştır. Ikinci bülümde temel integral op-o s oueratürler ve model denklemler işin Schwarz sınır değer problemleri verilmiştir.o c g sü cuncü bülümde bir sınıf kuvvetli tekil integral operatürlerin üzellikleri ince-Uşü u o u o olenmiştir. Dürdüncü bülümde yüksek mertebeden difererensiyel denklemlers o u u ou uişin Schwarz sınır değer problemi şalışılmıştır.c g cs sAnahtar Kelimeler: Schwarz problemi, kuvvetli tekil integral operatürler,okompleks diferensiyel denklemler.1 Abstractschwarz problem for complex partial differentialequationsüAKSOY, UmitPh.D., Department of MathematicsSupervisor: Prof. Dr. Okay CelebişDecember 2006, 55 pagesThis study consists of four chapters. In the ï¬rst chapter we give somehistorical background of the problem, basic deï¬nitions and properties. Basicintegral operators of complex analysis and and Schwarz problem for modelequations are presented in Chapter 2. Chapter 3 is devoted to the investiga-tion of the properties of a class of strongly singular integral operators. In thelast chapter we consider the Schwarz boundary value problem for the generalpartial complex diï¬erential equations of higher order.Keywords: Schwarz problem, strongly singular integral operators, complexpartial diï¬erential equations.1 64