13 results on '"Akın, Filiz"'
Search Results
2. Some Medicinal Aromatic Plants And Their Pharmacological Effects.
- Author
-
Çelik, Hülya and Akın, Filiz
- Subjects
- *
AROMATIC plants , *MEDICINAL plants , *THERAPEUTICS - Abstract
Aromatic plants have played a major role in vital activities such as treatment, nutrition and warming since ancient times. This process, which started with trial and error, has gone a long way with the development of technology. Aromatic plants are widely used in our country as well as all over the world. With the changing conditions, the usage areas have increased over time. Its use in medical treatments has created a more accurate and desired alternative treatment method with its knowledge. The aim of this study is a brief review about the concept of aromatic plant, its history, its place in our country and its pharmacological properties. [ABSTRACT FROM AUTHOR]
- Published
- 2023
- Full Text
- View/download PDF
3. Investigation of corporate sports centers instructorsin terms of professional vitality, leader effectiveness,self control and self management
- Author
-
Akın, Filiz Nur, Çelebi, Murat, Bartın Üniversitesi, and Bartın Üniversitesi, Eğitim Bilimleri Enstitüsü, Beden Eğitimi ve Spor Öğretimi A.B.D. Yüksek Lisans Programı
- Subjects
Spor ,Sport enterprises ,Beden eğitimi ve spor dersi ,Spor işletmeleri ,Physical education and sports lesson ,Vücutca formda olmak ,Physical fitness ,Sports - Abstract
Bu çalışmada kurumsal spor merkezlerinde ve spor alanlarında çalışan eğitmenlerin öz- kontrol ile öz-yönetim, lider etkinliği ve mesleki canlılık düzeyleri arasındaki ilişkiler anket yöntemi kullanılarak araştırılmıştır. Öz-kontrol ve öz-yönetim, kişinin bir görevi yerine getirme konusundaki inançlarına atıfta bulunur ve etkinlik, çaba, ısrar ve başarı seçimini etkileyebilir. Geçmiş deneyimleri, kişisel nitelikleri ve sosyal desteği finanse ederek, insanlar farklı düzeylerde öz-kontrol ve öz-yönetim içeren faaliyetlerde bulunabilirler. Bu nedenle, spor eğitmenlerinin görevlerinde, ne kadar iyi performans gösterdiklerini öğrenmek son derece önemlidir. Bu bilgi, sürekli öğrenme ve mesleki canlılık için öz-kontrolü ve öz-yönetimi etkilemektedir. Öz-kontrol ve öz-yönetim, spor eğitmenlerinin yeterliliğini etkiler ve bu etkilere yönelik modeller, hedef belirleme ve geri bildirimi içeren müdahaleler kullanılarak yapılan araştırmalarla açıklanmaktadır. Tüm branşlardaki çalışma alanı ne olursa olsun, araştırmalar öz-kontrol ve öz-yönetimin liderlik etkinliği ve profesyonel canlılığın oynadığı önemli rolü vurguladığını göstermektedir. Çalışmanın birinci bölümünde spor eğitmenliği ve spor işletmeleri, ikinci bölümünde liderlik ve spor psikolojisinde öz-kontrol ve öz-yönetim kavramları hakkında bilgiler sunulmuştur. Üçüncü bölümde yapılan anket çalışması ile ilgili yöntem ve metodoloji hakkında bilgi verilmiştir. Dördüncü bölümde mesleki canlılık, lider etkinliği, öz-kontrol ve öz-yönetim ölçeği, betimleyici ve demografik analizler yapmak için 8 farklı kategoride toplam 45 sorudan oluşan anket hazırlanmıştır ve bu anket internet ortamında online olarak yapılmıştır. Ankete 156 kadın ve 191 erkek olmak üzere toplam 347 kişi katılmıştır. Anket sonuçları ise Mesleki Canlılık Ölçeği, Öz-Kontrol Öz-Yönetim Ölçeği ve Lider Etkinliği Ölçeği uygulanarak değerlendirilmiştir. Sonuç ve öneriler bölümünde yapılan çalışmada elde edilen bulgular değerlendirilmiştir. Kurumsal spor eğitmenlerinin Lider Etkililiği Ölçeği'nin (LEO) tamamında kadın ve erkek spor eğitmenleri arasında p
- Published
- 2021
4. Farklı su kısıtı koşullarında yüzeyaltı damla sulama ile sulanan susamın verim ve kalite özelliklerinin belirlenmesi ve uygun lateral derinliğinin hydrus modeli ile değerlendirilmesi
- Author
-
Akın, Filiz, Cemek, Bilal, and OMÜ, Lisansüstü Eğitim Enstitüsü, Tarımsal Yapılar ve Sulama Ana Bilim Dalı
- Subjects
optimum lateral derinliği ,subsurface drip irrigation ,HYDRUS-2D\3D ,yüzeyaltı damla sulama ,sesame ,water productivity ,su üretkenliği ,optimum lateral depth ,susam ,evaporasyon ,evaporation - Abstract
Yüzeyaltı damla (YAD) sulamanın uygun bir şekilde yönetilmesi, drenaj ve buharlaşma yoluyla su kayıplarını azaltırken, uygun damla sulama lateral derinliği ise su kullanım üretkenliğini arttıran önemli bir tasarım faktörüdür. Toprak bünyesi, toprak su dinamiklerini ve dolayısıyla optimum damla sulama lateral derinliğini ve sulama aralığını etkilemektedir. Toprak su bütçesi bileşenlerinin arazi koşullarında belirlenmesi zor olduğu için, HYDRUS-2D\3D gibi toprak su modelleri bu amaçla kullanılabilmektedir. Bu çalışma, farklı lateral derinliklerinde (20, 30 ve 40 cm) kurulan YAD sulama ile uygulanan farklı sulama konularında (%100, %70, %40 ve 0) susam denemesi Antalya koşullarında killi tın-tın toprakta 2019 ve 2020 yıllarında yürütülmüştür. HYDRUS-2D\3D modeli ile toprak nem dağılımını nasıl etkilediği değerlendirilmiş, optimum damla sulama laterali konumunu belirlemek için oluşturulan farklı montaj derinliğini değiştirerek elde edilen farklı senaryoların sonuçları su kullanım verimliliği (WUE) açısından karşılaştırılmıştır. Sonuçlara göre, artan damla sulama lateral derinliği arttıkça buharlaşma azalırken, WUE değerlerinin artma eğiliminde olduğu belirlenmiştir. 40 cm'den daha derine lateral döşenmesi, WUE'nin azalmasıyla birlikte derine sızma kayıplarıyla daha fazla su kaybına neden olmuştur. Elde edilen bulgular, uygun yönetimle 40 cm derinlikte YAD'nin, kısıtlı su ile daha yüksek verimlilik oranlarına ulaşabileceğini göstermiştir. Ayrıca çalışmada yetiştirme mevsimi boyunca ölçülen ve simüle edilmiş toprak su içeriği değerlerinin karşılaştırması istatistiksel olarak sunulmuştur. 2020 yılı için doğrulama testleri, genel olarak model performansını doğrulamaktadır; belirleme katsayısı (R2)≥0.72, tahmin hatasının standart sapması (RMSE) 0.014-0.025, ortalama mutlak hata (MAE) -0.008-0.008 değerleri ile sonuçlanmıştır. 40 cm için hacimsel toprak su içeriğinde, istatistiksel olarak 20 ve 30 cm'ye göre daha fazla anlamlı artışlar sağlamıştır. Ayrıca çalışmada, HYDRUS-2D\3D ile oluşturulan simülasyonlar, YAD'yi verimli bir şekilde yönetmek için damlatıcıların uygun konumunu belirlemede yardımcı olduğu tespit edilmiştir. Proper management of subsurface drip irrigation (SDI) and choosing dripline depth to increase water use productivity while reducing water losses through drainage and evaporation is an important design problem. Soil texture affects soil water dynamics and thus optimum drip pipe depth and irrigation interval. Since soil water budget components are difficult to determine in field conditions, soil water models such as HYDRUS-2D\3D can be used for this purpose. In the study, it was evaluated how different irrigation rates (100%, 70%, 40% and 0%) applied with SDI irrigation established at different lateral depths (20, 30 and 40 cm) affect the soil moisture distribution formed in the clayey-clay loamy soil. In addition, the results of different scenarios obtained by changing the different installation depth created to determine the optimum drip pipe position were compared in terms of water use efficiency (WUE). According to the results, it was determined that the WUE values tended to increase while the soil evaporation decreased with increasing drip pipe depth. A drip tube depth installation greater than 40 cm results in greater water loss with deeper penetration losses as WUE is reduced. The findings show that, with proper management, 40 cm deep SDI can reach higher efficiency rates with limited water. In addition, the comparison of the measured and simulated soil water content values during the growing season was presented statistically. Accuracy tests for 2020 confirm model performance overall; It resulted in values of R2≥0.72, RMSE 0.014-0.025, ME -0.008-0.008. It provided statistically more significant increases in volumetric soil water content for 40 cm compared to 20 and 30 cm. The model was able to predict soil moisture contents in the root zone, where Mean Error Squares values are usually less than 5%. In addition, simulations created with HYDRUS-2D\3D were found to be helpful in determining the appropriate position of the drippers to manage the SDI efficiently.
- Published
- 2021
5. Acute myocardial infarction associated with blood transfusion: Case report and literature review
- Author
-
Velibey, Yalcin, Erbay, Aliriza, Ozkurt, Enver, Usta, Emrah, and Akin, Filiz
- Published
- 2014
- Full Text
- View/download PDF
6. Tülbent esaslı yüzeylerin mekanik özelliklerine akrilik yapıdaki binderlerin etkileri
- Author
-
Akalın, Mehmet, Akın, Filiz, TR6991, TR37259, and Bölüm Yok
- Subjects
Elongation % ,Acrylic Binder ,Nonwoven ,Tensile Strength ,% Uzama ,Tülbent Esaslı Yüzey ,Akrilik Binder ,Gramaj ,Square Meter Weight ,Kopma Dayanımı - Abstract
Bu çalışmada %100 poliester, %100 viskon ve %50/%50 poliester/viskon karışım liflerden, iğneleme ve su jeti yöntemlerine göre üretilmiş tülbent esaslı yüzeylere stiren akrilik, vinil akrilik ve akrilik yapıdaki üç farklı binder, 5 g/l ve 10 g/l olmak üzere iki farklı konsantrasyonda uygulanarak gramaj, kopma mukavemeti ve % uzama değerlerindeki değişimler incelenmiştir. In this study, the square meter weight, tensile strength and elongations of nonwovens, produced from that involved 100% polyester, 100% viscose and 50/50 polyester / viscose, were evaluated by applying three types of acrylic binder (styrene acrylic, vinyl acrylic and acrylic) in two different concentrations ( 5% and 10%).
- Published
- 2014
7. The investigation of the ultraviolet resistance of silk fabrics dyed with natural dyeing
- Author
-
Merdan, Nigar, Akın, Filiz, Kılınç, Mehmet, Canbolat, Şeyda, Gezer, Hale, and Fakülteler, Mühendislik ve Tasarım Fakültesi, Moda ve Tekstil Tasarım Bölümü
- Subjects
Interior Architecture ,UV Resistance ,fungi ,parasitic diseases ,technology, industry, and agriculture ,Natural Dyeing - Abstract
The textiles used in the interior architecture have allergic effects in order to consist of chemicals and synthetics. In this study, the silk fabrics were dyed with natural dyeing for use in the interior architecture because of being anti-allergic. After the dyeing process, the ultraviolet (UV) resistances of silk fabrics were investigated whether the samples used as a curtain. In conclusion, the UV protection factor of natural dye was investigated.
- Published
- 2014
8. High-amplitude left ventricular pacing in cardiac resynchronization therapy: an alternative way to increase response rate in non-responders
- Author
-
Zengin, Halit, Akın, Filiz, Demircan, Sabri, Soylu, Korhan, Erbay, Alirıza, Yuksel, Serkan, Meric, Murat, Gulel, Okan, Sahin, Mahmut, and Yılmaz, Ozcan
- Subjects
Original Article - Abstract
This study compared patients who underwent cardiac resynchronization therapy (CRT) by high-amplitude left ventricular (LV) pacing with those who underwent CRT by standard LV pacing.We included 32 CRT patients with ejection fraction (EF) ≤35%, QRS time ≥120 ms, and New York Heart Association (NYHA) class III/IV symptoms of heart failure despite optimal medical treatment. These patients were evaluated clinically and echocardiographically before, three and six months after CRT. At the 3(rd) month, the LV pulse amplitude value was set high at 5 volt for 16 patients [high-amplitude Group (HAG)], while for the other 16 patients, it was reduced to at least twice the threshold value at ≤2.5 volt [low-amplitude group (LAG)].Clinical and echocardiographic response rates of HAG and LAG after CRT were similar in the 3(rd) and 6(th) month. In both groups, increase in LVEF and decrease in LV ESV in the 3(rd) and 6(th) month were statistically significant compared to those before CRT, and NYHA class and end-diastolic volume (EDV) was significantly reduced in the 6(th) month compared to those before CRT. However, NHYA class and EDV continued to reduce significantly in HAG from the 3(rd) to the 6(th) month (P0.05), while the decrease in LAG was not significant (P0.05). The rate of mitral regurgitation (MR) was reduced significantly in HAG in the 6(th) month compared to that before CRT, while the decrease in LAG was not significant (P0.05; P0.05 respectively).CRT by high-amplitude LV pacing was more effective according to clinical and echocardiographic evaluations. It should be considered as an alternative in non-responsive patients.
- Published
- 2013
9. Farkli tülbent esaslı yüzeylerin (nonwoven) renklendirme ve terbiye işlemlerinin geliştirilmesi
- Author
-
Akın, Filiz, Akalın, Mehmet, and Tekstil Eğitimi Anabilim Dalı Tekstil Eğitimi Programı
- Subjects
Tekstil - Abstract
ÖZETFARKLI TÜLBENT ESASLI YÜZEYLERİN (NONWOVEN) RENKLENDİRME VE TERBİYE İŞLEMLERİNİN GELİŞTİRİLMESİGünümüzde birçok alanda tülbent esaslı yüzeyler ile klasik kumaşlar kıyaslandığında, tülbent esaslı yüzeylerin daha iyi özelliklere sahip olduğu görüldüğünden kullanım alanı genişleyerek devam etmektedir. Tülbent esaslı yüzeylerin: üretim işlemlerinin kısa olması, maliyetinin düşük olması, kullanım alanları ve üretim gramaj aralığının geniş olması, tamamen geri kazanılabilir olarak üretilebilme imkânı sunuyor olması ve insanların daha rahat yaşama istekleri bu ürünlerin öneminin giderek artmasını sağlamaktadır. Tülbent esaslı yüzeyler duvar kaplamalarından giyime, medikal alanlardan ev tekstiline, tarımdan inşaat sektörüne kadar birçok alanda kullanılabilmektedir. Günümüzde birçok kumaş tülbent esaslı yüzeylerle yer değiştirmektedir ve bu nedenle tülbent esaslı yüzeylerin renklendirilmesi de giderek önem kazanmaktadır. Bu çalışmada %100 poliester, %100 viskon ve % 50/50 poliester/viskon tülbent esaslı yüzeylere üç çeşit akrilik binder, iki farklı konsantrasyonda uygulanarak kopma mukavemeti ve yüzde uzamalarındaki değişime bakılmıştır. Suyun öneminin giderek arttığı günümüzde baskı işleminden sonra yıkama gerektirmeyen, uygulaması kolay ve hızlı olan transfer baskı tekniği tercih edilmiştir. Günümüzde yapılmış olan çalışmalarla transfer baskının artık her çeşit lif cinsine uygulanabiliyor olması ile bu baskı tekniğinin öneminin giderek artacağı tahmin edilmektedir. Tez çalışmalarında kullanılmak üzere numune bir transfer baskı makinesi yapılmıştır. Yapılmış olan bu transfer baskı makinesi ile binderli ve bindersiz bütün tülbent esaslı yüzeylere transfer baskı uygulanmıştır. Uygulanmış olan transfer baskının kalitesi bu tez çalışması için yapılmış olan ve transfer baskının uygulandığı dokuma ve örme kumaşlarda da kullanılabilecek olan Baskı Kalitesi Analiz Programı tasarımı yapılmış ve baskı kaliteleri bu program vasıtasıyla test edilmiştirABSTRACTTHE DEVELOPMENT OF THE PROCESSING OF COLORING AND FINISHING OF DIFFERENT NONWOVENSNowadays in many areas, at the end of comparison of nonwovens with classical fabrics, nonwovens was observed to have better features and the use continues to expand. Nonwoven products are becoming increasingly important because of their features. These features are; short production process, low cost, broad application range, wide range of production weight, production of fully recoverable and requests of people to live more comfortable. Nonwovens can be used in various areas such as wall coverings, clothing, home textile, medical fields, and from agriculture to the construction industry. Today, many fabrics have been substituted with nonwovens and, therefore, coloration of nonwovens is becoming increasingly important.In this study, the tensile strength and elongations of nonwovens, produced from that involved 100% polyester, 100% viscose and 50/50% polyester/viscose, were evaluated by applying three types of acrylic binder in two different concentrations. Due to the increasing importance of water, the transfer printing technique, which is easy and fast to apply and which does not require washing after printing, was preferred. According to the recent researches, it is estimated that the importance of transfer printing technique is going to increase due to the fact that it can be applied to all kinds of fiber. A sample transfer printing machine to be used in this work was produced. Transfer printing was applied to all nonwovens with or without binder by using this transfer printing machine. The quality of printing applied was determined by the Print Quality Analysis Program which was prepared and used for this thesis and which could also be used in woven and knitted fabrics.
- Published
- 2011
10. ?-Phase transitions in Ice Ih near the melting point
- Author
-
Yurtseven, Hasan Hamit, Akkök, Beril, Akın, Filiz, Durmaz, Sinem, Doğan, Emel, Salihoğlu, Selami, and İlgin, Özlem Tari
- Published
- 2007
11. The relationship between coronary slow flow phenomenon and urotensin-II: A prospective and controlled study.
- Author
-
Zengin, Halit, Erbay, Ali Rıza, Okuyucu, Ali, Alaçam, Hasan, Yüksel, Serkan, Meriç, Murat, Soylu, Korhan, Gedikli, Ömer, Murat, Naci, Gülel, Okan, Demircan, Sabri, Akın, Filiz, Yılmaz, Özcan, and Şahin, Mahmut
- Subjects
UROTENSINS ,MYOCARDIAL infarction diagnosis ,VASOCONSTRICTORS ,BLOOD sampling ,PATHOLOGICAL physiology ,MEDICAL statistics - Abstract
Objective: The underlying mechanism of coronary slow flow (CSF) has not yet been clarified, although many studies have been conducted to understand its pathophysiology. In this study, we investigated the role of a very potent vasoconstrictor, urotensin-II (UII), in the pathophysiology of CSF. This prospective and controlled investigation aimed to evaluate the association between CSF and serum levels of UII. Methods: Our study included 32 patients with slow flow in any coronary artery and 32 patients with normal coronary arteries. Coronary flow was calculated using the Thrombolysis in Myocardial Infarction (TIMI) frame count (TFC) method, and CSF was defined as TFC =39 for the left anterior descending artery, TFC ≥27 for the circumflex coronary artery, and TFC =24 for the right coronary artery. UII levels in blood samples obtained from both groups were measured by enzyme-linked immunosorbent assay (ELISA) method. Results: UII levels were significantly higher in the CSF group than in the control group [122 pg/mL (71-831), 95 pg/mL (21-635), respectively; p<0.001]. High-density lipoprotein (HDL) levels were lower in the CSF group, and leukocyte counts were significantly higher. A positive correlation between UII and mean TFC (r=0.524, p=0.002) was found in the CSF group. The multivariate logistic regression analysis determined that UII, HDL, and cigarette smoking were independent indicators in predicting CSF (OR=1.010, 95% confidence interval 1.002-1014, p=0.019; OR=0.927, 95% confidence interval 0.869-0.988, p=0.019; OR=5.755, 95% confidence interval 1.272-26.041, p=0.021, respectively). Conclusion: Serum UII levels were found to be significantly higher in the CSF group, suggesting that UII may be one of the underlying factors in the pathogenesis of CSF. [ABSTRACT FROM AUTHOR]
- Published
- 2015
- Full Text
- View/download PDF
12. Investigation of the Color, Fastness and Antimicrobial Properties of Wool Fabrics Dyed with the Natural Dye Extracted from the Cone of Chamaecyparis Lawsoniana
- Author
-
Filiz Akin, Habip Dayioglu, Nigar Merdan, Mehmet Kilinc, Seyda Canbolat, Şener, Sefer, Saridogan, Ercan, Staub, S, Bölüm Yok, BAİBÜ, Bolu Teknik Bilimler Meslek Yüksekokulu, Tekstil Giyim Ayakkabı Ve Deri Bölümü, and Akın, Filiz
- Subjects
K/S values ,antimicrobial properties ,biology ,Chemistry ,Chamaecyparis lawsoniana ,Mordant ,Color strength ,biology.organism_classification ,Antimicrobial ,Pulp and paper industry ,fastness properties ,Wool ,General Materials Science ,Natural dye ,fastness properties,K/S values - Abstract
World Conference on Technology, Innovation and Entrepreneurship -- MAY 28-30, 2015 -- Istanbul, TURKEY WOS: 000380509900261 In this study, the wool fabric was mordanted with natural mordant agents extracted from the waste of three different plants. After the mordanting process, the samples were dyed with the natural dye extracted from the cone of Chamaecyparis Lawsoniana. Finally, the fastness properties, color strength (K/S) values and antimicrobial properties of samples were investigated in terms of the type of mordant. (C) 2015 The Authors. Published by Elsevier Ltd.
- Published
- 2015
- Full Text
- View/download PDF
13. High-amplitude left ventricular pacing in cardiac resynchronization therapy: an alternative way to increase response rate in non-responders.
- Author
-
Zengin H, Akın F, Demircan S, Soylu K, Erbay A, Yuksel S, Meric M, Gulel O, Sahin M, and Yılmaz O
- Abstract
Purpose: This study compared patients who underwent cardiac resynchronization therapy (CRT) by high-amplitude left ventricular (LV) pacing with those who underwent CRT by standard LV pacing., Methods: We included 32 CRT patients with ejection fraction (EF) ≤35%, QRS time ≥120 ms, and New York Heart Association (NYHA) class III/IV symptoms of heart failure despite optimal medical treatment. These patients were evaluated clinically and echocardiographically before, three and six months after CRT. At the 3(rd) month, the LV pulse amplitude value was set high at 5 volt for 16 patients [high-amplitude Group (HAG)], while for the other 16 patients, it was reduced to at least twice the threshold value at ≤2.5 volt [low-amplitude group (LAG)]., Results: Clinical and echocardiographic response rates of HAG and LAG after CRT were similar in the 3(rd) and 6(th) month. In both groups, increase in LVEF and decrease in LV ESV in the 3(rd) and 6(th) month were statistically significant compared to those before CRT, and NYHA class and end-diastolic volume (EDV) was significantly reduced in the 6(th) month compared to those before CRT. However, NHYA class and EDV continued to reduce significantly in HAG from the 3(rd) to the 6(th) month (P<0.05), while the decrease in LAG was not significant (P>0.05). The rate of mitral regurgitation (MR) was reduced significantly in HAG in the 6(th) month compared to that before CRT, while the decrease in LAG was not significant (P<0.05; P>0.05 respectively)., Conclusions: CRT by high-amplitude LV pacing was more effective according to clinical and echocardiographic evaluations. It should be considered as an alternative in non-responsive patients.
- Published
- 2013
- Full Text
- View/download PDF
Catalog
Discovery Service for Jio Institute Digital Library
For full access to our library's resources, please sign in.