15 results on '"Acı, Esra Yüksel"'
Search Results
2. Green economy and sustainable development in transition economies case study : Ukraine
- Author
-
Zubko, Yevheniia, Acı, Esra Yüksel, and İktisat Anabilim Dalı Uluslararası İktisat Bilim Dalı
- Subjects
Maliye ,Ukrayna ,Uluslararası ekonomik ilişkiler ,International economic relations ,Ukraine ,Finance - Abstract
Bu makale, dünyadaki ve özellikle geçiş ekonomilerindeki sürdürülebilir kalkınma eğilimleriniincelemenin yanı sıra, yeşil ekonomiyi uygulamaya hazır olup olmadıklarını analiz etmektedir. Dünyaekonomisinin sürdürülebilir kalkınma yolunda değişmesi, hükümetlerin, çok uluslu şirketlerin,işadamlarının ve hanehalklarının düşük karbonlu ve iklim değişikliğine dayanıklı bir altyapı,yenilenebilir enerjinin geliştirilmesi ve sanayi modernizasyonu için “yeşil” fonlar yaratma ihtiyacınıgiderek daha fazla belirlemektedir. Bir örnek çalışması olarak, Ukrayna ekonomisi incelenmiştir.Çalışmanın önemi, Ukrayna'nın bağımsızlıktan bu yana birçok çevresel felaketle karşı karşıyakalmasından ve çevresel durumun tatmin edici olmamasından kaynaklanıyor. Yeşil ekonomi küresel biröncelik haline geliyor, bundan dolayı Ukrayna’nın bu konudaki başarılarını ve yeteneklerinideğerlendirmek önemli bir araştırma alanıdır. Yeşil ekonomi gelişimindeki yabancı deneyimin analiziörnek olarak Ukrayna ekonomisi için gereklidir. Ukrayna için ders alması gereken ülkeler, şu anda ABüyesi olan eski geçiş ekonomileridir, çünkü bu ülkeler ekonomi, yönetişim ve zihniyette gibi benzerözelliklere sahiptir. Çalışma şunları analiz ediyor: sürdürülebilir kalkınma kavramının ortaya çıkmasınınve gelişmesinin ön koşulları, yeşil ekonominin özü, alandaki uluslararası yönetmelik, devlet düzeyindeyeşil ekonominin analizi, geçiş ekonomilerinde yeşil ekonominin önündeki temel sorunlar ve engeller,geçiş ekonomilerinde ve Ukrayna'da çevre kirliliği, Ukrayna'da yeşil ekonominin geliştirilmesi veuygulanması için beklentiler. Çalışma, AB üyesi olduktan sonra eski sovyet ülkelerin çevre durumununönemli ölçüde iyileştiğini varsayıyor. Araştırmanın veri tabanı, ders kitapları, akademik makaleler,akademik bildiriler ve tezler, uluslararası raporlar, internet kaynakları ve istatistiksel verilerle temsiledilmektedir. Çalışma İngilizce, Rusça ve Ukraynaca dillerindeki kaynaklara dayanılarak yapılmıştır.--------------------This paper examines trends of sustainable development in the world and particularly intransition economies, as well as analyzes their readiness to implement a green economy. Changing ofthe world economy path to sustainable development is determining the need of governments, TNCs,businessmen and households to raise “green” funds for a low-carbon and climate-resistant infrastructure,renewable energy generation and industrial modernization. As a case study, the economy of Ukraine isalso studied. Since independence Ukraine has faced many environmental disasters and theenvironmental situation is unsatisfying, that’s why the study is relevant. The green economy is becominga global priority, so assessing Ukraine’s achievements and capabilities on the topic is an important areaof research. The analysis of foreign experience in a green economy development is required in order toimplement it in economy of Ukraine. Countries from which Ukraine should take a lesson are the formereconomies in transition that are currently members of the EU, as these countries have similar featuresin economy, governance, mentality. The study analyzes: preconditions for emergence and developmentof the sustainable development concept, the essence of a green economy, international regulation in thearea, analysis of green economy at a state level, main problems and obstacles to the green economy intransition economies, environmental pollution in transition economies and in Ukraine, prospects fordevelopment and implementation of green economy in Ukraine. The study hypothesizes that afterbecoming the EU member, former transition economies’ environment situation considerably improves.Data base of the research is represented by information of manuals and textbooks, academic articles,papers and theses, international reports, Internet sources and statistical data. The study was conductedbased on the resources in English, Russian and Ukrainian languages.
- Published
- 2021
3. Kalkınma carileri (Eğitim) özelinde Türkiye'de 1980 sonrası bütçe politikalarının iktisadi kalkınmaya etkileri
- Author
-
Göktürk, Özgün Selami, Yüksel Acı, Esra, İktisat Anabilim Dalı, Acı, Esra Yüksel, and İktisat Anabilim Dalı Kalkınma İktisadı ve İktisadi Büyüme Bilim Dalı
- Subjects
Maliye ,Economic development ,Economics ,Ekonomi ,Finance - Abstract
Topumlar, kendi geleceklerini kendilerinin tayin edebilmelerinden bu yana elde ettikleri siyasi kazanımları, ekonomik özürlüklerle de güçlendirmişledir. Toplumun bir bileşeni olan birey bu doğrultuda kendi ekonomik özgürlüğünü yasal güvenceye bağlamış ve daha yüksek bir farkındalık elde etmek adına kolektif eğitimin bir parçası olmuştur. Bu farkındalığın nesiller boyu günümüze taşınmasıyla toplumlar kendi kolektif gereksinimlerini her yıl yasal zeminde hazırlanan bütçe politikalarıyla karşılama mücadelesi vererek bedelsiz ve kimsenin dışlanmadığı adil eğitim hakkını kazanmışlardır. Bu sebeple de devlete toplumun ortak ihtiyaçlarına uygun eğitim hizmetinde bulunması görevi verilmiştir. Bu doğrultuda, bu çalışmanın amacı, Türkiye'de 1980 sonrası kalkınma carilerine yönelik gerçekleşen bütçe politikalarının toplumsal gereksinimleri hangi düzeyde karşıladığı sorgulanmıştır.--------------------Societies strengthen the political acquitions, which they gain until they have prescribed their own futures by themselves, with the economic freedoms. Individual as a component of the society accordingly has assured her/his own economic freedom to the legal assurance and has become a part of the collective education for the sake of a higher awareness. By bringing this awareness into the present for generations, societies earn the fair right to education, which is free of charge and excluding no one, while they give struggle for absorption of their own collective requirements by means of budget policies prepared on the legal ground annually. For this reason, the state has been assigned the task of education service, which is appropriate to the common needs of the society. In this direction, the aim of this work is examining that at which level budget policies, which are realized directed to development prevailings after 1980 in Turkey, do meet the necessities of the society.
- Published
- 2019
4. Dünyada ve Türkiye'de sosyal girişimcilik
- Author
-
Efeoğlu, Aslı, Acı, Esra Yüksel, and İktisat Anabilim Dalı Uluslararası iktisat Bilim Dalı
- Subjects
Maliye ,Türkiye ,Turkey ,Sosyal girişimcilik ,Social entrepreneurship ,Finance - Abstract
Hem dünya genelinde hem Türkiye özelinde esasları geçmişe dayanan ve son dönemde kayda değer ölçüde önem kazanan sosyal girişimcilik kavramının tanımları, sosyal girişimciliğin faaliyet alanı bu çalışmada tüm yönleri ile incelenmiş; dönemsel olarak gelişimi ve başarılı örnekleri araştırılmaya çalışılmıştır. Çalışmada; büyümenin temel taşlarından bir tanesi konumuna gelmesi, istihdam ve kaynak verimliliğine önemli ölçüde katkıda bulunması odağından hareketle, sosyal girişimciliğin önemi, insani kalkınma ve küresel refah seviyesi gibi sosyal olgulara etkileri değerlendirilmiştir. Bu çerçevede, sosyal girişimciliğin sosyal gelişim üzerindeki etkisi sosyal gelişim endeksi ile derinlemesine irdelenmiş ve bu konuda gösterge kabul edilebilecek seçilmiş başkaca endeksler yardımıyla çeşitli sayısal karşılaştırmalar yapılmış ve türlü çıkarımlarda bulunulmuştur. --------------------In this study, the definition and the scope of the term social entrepreneurship which has principles dated back to history and which has gained notable importance recently both worldwide and specifically in Turkey are examined in detail. Moreover, the periodic development and successful examples of social entrepreneurship are tried to be researched in this study. Because social entrepreneurship has become one of the most important elements of growth and because social entrepreneurship has important contributions to resource efficiency, the importance of social entrepreneurship and its effects on social facts such as human development and global welfare are evaluated. In this respect, the effect of social entrepreneurship on social development is analyzed deeply with the social development index and with the help of some other chosen indexes that can be accepted as indicators in this topic, some quantitative comparisons are made and some results are found.
- Published
- 2019
5. Sürdürülebilir kalkınma bağlamında Türkiye’de çevre politikaları
- Author
-
Yalçın, Cansu, Acı, Esra Yüksel, and İktisat Anabilim Dalı Kalkınma İktisadı ve İktisadi Büyüme Bilim Dalı
- Subjects
Environmental policy ,Türkiye ,Turkey ,Sustainable development ,Çevre politikaları ,Sürdürülebilir kalkınma - Abstract
Sürdürülebilir Kalkınma paradigmasının 1980’li yıllar itibariyle kalkınma literatürü içinde yer almaya başlaması, büyüme merkezli kalkınma yaklaşımlarının çevresel tahribatlar konusunda da eleştiriler gördüğü ve yeni kalkınma yaklaşımları arayışlarına girildiği 1970’li yıllardaki sürecin yansıması ile olmuştur. Sürdürülebilir kalkınma yaklaşımını kabul ederek ilgili uluslararası etkinliklere katılan ve sözleşmelere taraf olan ülkeler, bu yaklaşımın hedefleri doğrultusunda politikalar geliştirme yükümlülüğüne girmiştir. Bu çalışma, sürdürülebilir kalkınma yaklaşımının çevre boyutunu ele almakta olup, Türkiye’nin çevre politikalarını ve bu örnek üzerinden, küresel çevresel tehditler karşısında sürdürülebilir kalkınma yaklaşımının çevre boyutunu, çevre koruma-ekonomik kalkınma bağlamında incelemektedir.--------------------The paradigm of Sustainable Development took its place in the development literatüre as of the 1980s, and was reflected in the process of the 1970s, when growth-centered development approaches were criticized for environmental destruction and the search for new development approaches was sought. By accepting a sustainable development approach, countries that participate in relevant international events and are parties to contracts have become obliged to develop policies in line with the objectives of this approach. This study of the sustainable development approach is to address the environmental dimension of Turkey’s environmental policy and through this example, the environmentall dimension of sustainable development approach in the face of global environmental threats, examines the environmental-economic development.
- Published
- 2019
6. An investigation upon the development perception within the local governments: Hopa municipality instance between 2004 and 2018
- Author
-
Şahin, Şafak, Acı, Esra Yüksel, İktisat Anabilim Dalı Kalkınma İktisadı ve İktisadi Büyüme Bilim Dalı, Yüksel Acı, Esra, and İktisat Anabilim Dalı
- Subjects
Maliye ,Economic development ,Belediyeler ,Economics ,Municipal corporations ,Hopa (Artvin, Türkiye) ,Ekonomi ,Finance ,Hopa (Artvin, Turkey) - Abstract
Bu çalışmanın amacı, günlük yaşam içinde, tekil olarak bireylerin, toplumların ve özellikle bürokrasi içindeki yöneticilerin dillerine pelesenk olan kalkınma mefhumunun, bir yerel yönetim birimi olan Hopa Belediyesi özelinde belediye politikalarına yön veren başkan, meclis üyesi ve encümenlerine tezahürünü ve mefhumun algılanış biçimini açığa çıkarmaktır. Tez çalışması, kapitalist ilişki ağlarının yayılıp yoğunlaşması ile birlikte bir strateji haline dönüşerek kapitalist birikim sürecine adapte edilen ve “ortak iyi” imgesinde ifade bulan kalkınma/gelişme retoriğinin, İkinci Dünya Savaşı sonrasındaki konjonktür ile nasıl dönüştüğünü eleştirel bir yöntemle irdelemektedir. Kapitalist gelişmeyle birlikte ulus-devlet içerisinde gelişmişlik farklılığın bölgeler arasında da ortaya çıkması, küreselleşme ve yerelleşme olgularıyla birlikte bu durumun hız kazanarak yerel birimlerin kalkınma/gelişme çerçevesinde etki alanının genişlemesine neden olmaktadır. Böylelikle kapitalist ilişki ağlarının genişleyip yoğunlaşması söz konusudur. Bu tez, bu akstan yola çıkarak Hopa Belediyesi’nin 2004-2018 yılları arasındaki Belediye yönetimlerinin politikalarında, “Toplumcu Belediyecilik”, “Sosyal Belediyecilik” ve “Neo-liberal Belediyecilik” anlayışları göz önünde bulundurularak, kalkınma/gelişme mefhumunun algılanışını teorik ve pratik bir çerçeve dâhilinde ortaya koymaktadır.--------------------The aim of this work is to expose the appearance of the conception of development, which is yacked it up within the daily life by singularly individuals, societies and particularly executives in the bureaucracy, upon the mayors, aldermen and council members, who direct the policies of the municipality, and the perception manner of the conception, specific to Hopa Municipality as a local government unit. The thesis study discusses how the development rhetoric, which is adapted to the capitalist accumulation process becoming a strategy together with spreading and intensifying of the capitalist relation networks and found an expression in the image of “common good”, transforms with the conjuncture after the World War II by using a critical method. Emerging of the inter-regional differences in terms of the development within the nation-state together with the capitalist progress causes to the enlargement of the sphere of the influence of the local units within the framework of the development simultaneously with the globalization and localization facts by gaining speed. Thus, enlarging and intensifying of the capitalist relation networks is the point in question. This thesis will reveal the perception of the development conception within the theoretical and practical frameworks by taking into consideration the apprehensions of “Socialist Municipalism”, “Social Municipalism” and “Neoliberal Municipalism” in the policies of the municipality administrations between 2004 and 2018 of Hopa Municipality on the bases of this axis.
- Published
- 2019
7. Kalkınma ve eğitimin ekonomik boyutu
- Author
-
Öztürk, Nazan, Yüksel Acı, Esra, İktisat Anabilim Dalı, Acı, Esra Yüksel, and İktisat Anabilim Dalı Kalkınma İktisadı ve İktisadi Büyüme Bilim Dalı
- Subjects
Maliye ,Eğitim ,Economics ,Eğitim ve Öğretim ,Economy ,Development ,Economic policies ,Education ,Economic effect ,Education expenditures ,Education and Training ,Higher education ,Ekonomi ,Finance - Abstract
Kalkınma kavramının 1960'lar itibariyle sorgulanması ve insan merkezi bir kalkınma anlayışı beşeri sermaye olgusunu büyüme ve kalkınma planlarına dahil etmiştir. Beşeri sermayenin öneminin artması beraberinde eğitime yapılan yatırımları harekete geçirmiş ve eğitim-kalkınma ilişkisinin deneysel birçok çalışması yapılmıştır. Bu çalışmada ülkemizin kalkınma yolunda eğitime verilen önem dahilinde yapılan harcamaları ve eğitim kalitesi incelenmiştir. Yapılan araştırma neticesinde eğitim kademelerine göre eğitim harcamaları ve dünyadaki eğitim verileri bağlamında karşılaştırma yapılmıştır. The questioning of the concept of development in the 1960s and the concept of human development has included human capital in the growth and development plans. Increasing the importance of human capital has mobilized investments in education and many experimental studies of education-development relationship have been made. In this study, the expenses and education quality of our country in the context of the importance given to education on the development path are examined. As a result of the research, educational expenditures and educational data in the world were compared in terms of education levels. 206
- Published
- 2019
8. Kalkınma ve kadının güçlendirilmesınde mikro finansın rolü : Somali örneği
- Author
-
Ibrahim, Mohamed Abdi, Acı, Esra Yüksel, and İktisat Anabilim Dalı Kalkınma İktisadı ve İktisadi Büyüme Bilim Dalı
- Subjects
Maliye ,Finance - Abstract
Bir topluluğun, özellikle de yoksul bir topluluğun kalkınması, hükümetteki ve sivil toplum kuruluşlarındaki kalkınma görevlilerinin girişimlerine bağlıdır. Yakın geçmişte, mikrofinans, kalkınma işletmelerini başlatmak için az miktarlarda para sağlayarak yoksul insanlara yaşam kalitelerini yükseltmelerinde yardımcı olabilecek bir girişim olarak kuvvetle tavsiye edilmiştir. Mikrofinans hizmetleri mikrofinans kuruluşları aracılığıyla sağlanmaktadır.Bu çalışma, Somali'deki kadınların ekonomik kalkınmasında ve güçlenmesinde mikrofinansın rolünün belirlenmesi amacıyla yapılmıştır.Aynı zamanda mikrofinansın, ekonomik kalkınmaya ve kadınların bir dereceye kadar güçlenmesine katkıda bulunduğu sonucuna varılıyor. --------------------The development of a community, especially a poor community, hinges on interventions from development workers in government and non-government organizations. In the recent past, microfinance has been strongly recommended as an intervention that could assist poor people to improve their quality of life by providing small amounts of money to initiate development enterprises. This study was aimed at establishing the role of microfinance on economic development and women’s empowerment in Somalia. A variety of literature on microfinance in the developed world and developing was reviewed. The study conclude that microfinance contribute to economic development and women’s empowerment to some extent.
- Published
- 2019
9. Avrupa birliği uyum sürecinde yerel yönetimlerde stratejik planlama çalışmaları: Esenler Belediyesi örneği
- Author
-
İşler, Oktay, Yüksel Acı, Esra, İktisat Anabilim Dalı, Acı, Esra Yüksel, and İktisat Anabilim Dalı Uluslararası İktisat Bilim Dalı
- Subjects
Maliye ,Economics ,Ekonomi ,Finance - Abstract
Günümüzde hızlı değişimlerin ve gelişmelerin yoğunlukla meydana geldiği yerel yönetim anlayışı ile devletin vazifelerinde de devamlı bir dönüşüm ve boyut büyümesi meydana gelmektedir. Özet olarak tasviri yapılacak olursa, toplumun isteklerine karşı hassas, iştiraklere değer veren, yerel, amaç ve öncelik sırasını oluşturmuş, hesap verebilen, şeffaf, daha küçük ancak daha dinamik bir kamu talebi dile getirilmiştir. Kamunun üretimden çekilmesi, düzenleyici ve denetleyici işlevinin güçlendirilmesi, özel sektör ve toplum ile paydaşlık ilişkisi geliştirilmesi yönetişim olgusu bağlamında öngörülmüştür. Avrupa Birliği'ne tam üyelik için çaba sarf eden ülkelerden biri olan Türkiye, Avrupa Birliği'nce kabul gören ve uygulamaya giren ilkeleri, AB'ye üyelik konusunda ciddi atılımlar yaparak benimsemeye çalışmaktadır. Küreselleşme ve demokratikleşme süreçlerinin de katkısıyla resmî kurumlarında yeniliğe giden Türkiye için Avrupa Birliği'nin yönergeleri, Türkiye'nin muasır medeniyet düzeyine ulaşabilmesi amacıyla önemli ve gereklidir. Araştırmada Türkiye'nin AB'ye üyelik için yapmış olduğu Kamu Yönetimi Reformu kapsamında, kamu kaynaklarının etkili, ekonomik, verimli, hesap verilebilir ve şeffaf mali yönetimi sağlamak için kamuda stratejik planlama yönetimi anlayışının Avrupa Birliği'nin direktifleri ve bu durumun AB'ye üyelik sürecinde yerel yönetimlerin üstünde bıraktığı etkileri hususunda incelenmekte ve örneğin Esenler Belediyesi bünyesinde uygulanan anket çalışmasıyla stratejik planlama çalışmaları bakımından değerlendirme yapılmıştır. Nowadays, with the understanding of local government, where rapid changes and developments occur intensively, there is a continuous transformation and size growth in the duties of the state. In summary, a public, sensitive, transparent, smaller but more dynamic public demand, which is sensitive to the wishes of the society, values the affiliates, has established the order of priority and priority, has been expressed. The withdrawal of the public from production, the strengthening of the regulatory and supervisory function, and the development of a stakeholder relationship with the private sector and society are envisaged in the context of governance. As one of the efforts that the European Union countries for full membership in Turkey, the principles accepted and entered into the European Union of the application. making serious progress on EU membership, Turkey also adopted these goals. The European Union's guidelines for the process of democratization of globalization and also contribute to the innovations in Turkey with official institutions in order to reach the level of contemporary civilization in Turkey is important and necessary, under the Public Administration Reform is made to Turkey's EU membership in the study, effective public resources, economic, efficient, accountable and transparent financial management, strategic planning management approach in the public sector to ensure the European Union's directives and the EU accession process in this case and the evaluation of the strategic planning activities by the survey conducted within the Esenler Municipality. 147
- Published
- 2019
10. Bankacılık sektörünün ekonomik büyüme ve sürdürülebilir ekonomik gelişme üzerine etkisinin analizi: Haiti örneği
- Author
-
Marcelus, Vinel, Yüksel Acı, Esra, İktisat Anabilim Dalı, Acı, Esra Yüksel, and İktisat Anabilim Dalı Sosyal Bilimler Enstitüsü Kalkınma İktisadı Ve İktisadi Büyüme Bilim Dalı
- Subjects
Turkey ,Economic development ,Economics ,Üretken yatırımBanking sector ,Banking system ,Productive Investment ,Bankalar ve bankacılık ,Bankacılık sektörü ,Türkiye ,Finansal aracı kuruluş ,Financial system ,Economic effect ,Banks ,TurkeyEkonomik kalkınma ,Ekonomi ,Investments ,Economic developments ,Financial intermediation ,Economic growth ,Ekonomik büyüme ,Finansal sistem ,Ekonomik etkisi ,Economic gowth ,Haiti ,Banks end banking ,Sustainability ,Banking sector - Abstract
Bankalar, büyük sermayeyi tasarruf olarak harekete geçirmek ve daha sonra onları reel ekonomide uzun vadeli üretken yatırımlara yöneltmek konusundaki yaratıcılıkları ile biliniyorlar. Ardından, istikrarlı ve sağlam bankacılık sisteminin, tasarruf sağlayarak ve en verimli ve verimli işletmelere çeşitli finansal hizmetler ve krediler sunarak ekonomik büyümeyi ve ekonomik kalkınmayı canlandırmada hayati önemi olduğu kabul edilmektedir. Bu nedenle, bu çalışmada Haiti davasını merkez alan Bankacılık sektörünün büyümeye ve sürdürülebilir ekonomik kalkınmaya katkısı üzerinde durduk. Bankaların ekonomide özel sektöre vermiş oldukları krediler, uzun vadede üretimi olumlu etkilemek açısından oldukça önemsiz ve verimsiz olmakla birlikte, krediler daha zayıf katma değerli verimsiz sektörlere (ticaret, hizmetler, tüketim, vb.) geçtikçe olumsuz etkilemektedir. Bu mevcut sistemde, bankalar tarafından özel sektöre verilen kredi miktarı ne kadar fazla olursa, Haiti'nin Büyüme üzerinde kısa bir etkisi olması nedeniyle uzun vadede daha az büyüme gösterebilir. Bu kredilerin %63'ü ticaret, nihai tüketim ve diğer taraftan ucuz ithal ürünlerle beslenen bankaların kredileri uzun vadeli ekonomik büyümeyi olumsuz yönde etkiliyor. Sonuç, finansal aracılık derinliğinin çok düşük olduğunu (2015 yılında özel sektör kredisi / GSYİH = %20,7) ve ekonomide verimsiz kullanıma finansal kaynak dağıtmanın yetersiz olduğuna işaret etmektedir. Böylece, politikacılar, ekonomiyi yeniden canlandırmak ve daha sonra sürdürülebilir ekonomik kalkınmayı teşvik etmek amacıyla kredi akışları ve uzun vadeli üretken yatırımlarındaki yapısal kısıtlamaları gevşetmek, kurumsal sektör yapısını güçlendirmek ve artan kredi arzını özel sektör kalkınmasına yönlendirmek için uygun stratejiyi uygulamalıdır. Banks are known for their ingenuity in mobilizing huge capital as savings and then channeling them towards long-term productive investments in the real economy. Then, it is widely admitted that stable and sound banking system is vital in stimulating economic growth and sustainable economic development by mobilizing saving and providing a diverse range of financial services and loans to the most efficient and productive businesses. Thus, in this study we have been focusing on the contribution of the Banking sector to growth and sustainable economic development, centering on the case of Haiti. The indicators show that the private sector credits are unsubstantial and unproductive to influence positively the production in the long-term, but rather impact it negatively as the loans go the unproductive sectors with weak added-value. Thus, in this current system, the more the banks are giving loans to the private sector, the less growth Haiti might experience in the long-run since they have a very short effect on sustainable economic growth. The result indicates a very low depth of financial intermediation (Private sector credit/GDP=20.7% in 2015) and an inefficient allocation of financial resources to unproductive use in the economy. Almost 90% of the banking loans go to finance unproductive economic activities, of which 63% of credits are allocated to boost commerce, final consumption, and services, fed by cheap imported products, which in turn have a very negative impact on long-term economic growth. Thus, that implies that policymakers should apply appropriate strategic reforms in order to loosen the structural constraints on credit flows and on long-term productive investments so that to enhance the corporate sector's structures, and to direct the increasing credit supply to the private sector development in a way to revitalize the economy and then to stimulate sustainable economic development. 180
- Published
- 2018
11. Poverty alleviation strategies: The implication of microcredit in Pakistan
- Author
-
Anjum, Hadia, Acı, Esra Yüksel, İktisat Anabilim Dalı Kalkınma İktisadı Ve İktisadi Büyüme Bilim Dalı, Yüksel Acı, Esra, and İktisat Anabilim Dalı
- Subjects
Micro credit ,Economics ,Unemployment struggle policies ,Yoksullukla mücadele ,Ekonomi politikası ,Microfinance ,Mikrokredi uygulamaları ,Economic policies ,Micro enterprise ,Sociology ,Unemployment ,Yoksulluk ,Pakistan ,Ekonomi ,Sosyoloji ,Poverty - Abstract
Yoksulluk bir evrensel bulgudur ve her ülke farklı boyutlarda bununla mücadele etmektedir. Son zamanlarda Pakistan'da yoksulluk azaltmaktadır ama yine de durum çok mühimdir. Yoksullukla mücadele eden diğer stratejileri ile birlikte Pakistan yoksullukla mücadele etmek için mikrofinans uygulamasını kullanmaktadır. Pakistan'da mikrofinans 1880'lerde başlamıştır ve o zamandan beri sürekli kendine geliştirmiştir. Bu çalışmada farklı çalışmalardan faydalanarak yoksulluğun azaltılmasında mikrokredinin etkisi değerlendirirmiştir. Sonuçlara göre yoksulluğun düşüşünde mikrofinansın olumlu etkisi ve mikrokrediden yararlanan insanların yaşam standartların yükselişi görülmektedir. Ancak her strateji gibi bunun da eksiklikler var. Bazen mikrokrediye başvuran prosedürün çok katı ve karışık olması insanların kredi almaktan vazgeçmesine sebep olabilir. Bazen mikrokredinin çok yoksul insanlara ulaşmaması da görülmektedir. Mikrokredi olarark verilen para miktarı azdır ve bu insanları işletmelerin genişletmesinde zorlayabilir. İnsanlar tarafından kredinin geri ödenmemesi bu sistemin sürdürebilirliğini etkileyebilir. Mikrofinans uzun yıllardır Pakistan'da etkindir ancak programların sosyal kapsamı halen şehirlere odaklanmıştır. Ama bu bütün eksiklikler mikrofinans sektörü düzenli bir şekilde yöneterek ve kontrol ederek giderebilir. Poverty is a universal phenomenon and every country is fighting with it at different levels. In recent years poverty level of pakistan is declining but still the situation is quite grim. In addition to different other startegies to fight poverty, pakistan has adopted microfinance as a poverty alleviating approach. Microfinance was introduced in Pakistan in 1880's and from that date it has developed itself. In this study, different studies have been evaluated to observe the impact of microfinance on poverty alleviation. The results show that there is positive impact of microfinance on poverty alleviation, improving the standards of lives of people getting microloans. However, just like every other strategy it also has some shortcomings. Sometime the procedure to apply for a microloan can be so strict and complicated that people are discouraged to avail it. Also, it has been observed that it does not reach very poor people. The amount of money given as microloan is quite less making it difficult for people to expand their enterprises. Failure to repay the loans by people can affect the sustability of the system. Microfinance is active in pakistan for many years but still it is focused in cities. But all these shortcoming can be overcome easily by properly managing and monitoring the microfinance sector. 149
- Published
- 2017
12. Türkiye’nin Avrupa Birliği’ne uyum sürecinde sivil toplum kuruluşlarının rolü
- Author
-
Sarıalioğlu, Aysun, Acı, Esra Yüksel, and İktisat Anabilim Dalı Kalkınma İktisadı ve İktisadi Büyüme Bilim Dalı
- Subjects
Türkiye ,Sivil Toplum ,Avrupa Birliği - Abstract
Anahtar Kelimeler : Türkiye, Sivil Toplum, Sivil Toplum KuruluşlarıÖZETTÜRKİYE’NİN AVRUPA BİRLİĞİ’NE UYUM SÜRECİNDE SİVİL TOPLUM KURULUŞLARININ ROLÜ Türkiye’de son yıllarda hız kazanan Avrupa Birliği’ne uyum süreci, sivil toplum alanında önemli yol kat edilmesini sağlamıştır. Avrupa toplum modeli olarak benimsenen katılımcı demokrasi bağlamındaki sivil toplum, Türkiye’de de Avrupa Birliği’ne uyum süreciyle birlikte benimsenmeye ve gelişmeye başlamıştır. Bu süreç, sivil toplum alanına ve bu alanda çalışan sivil toplum kuruluşlarına toplumsal ilgiyi arttırmış ve böylece gönüllülük esasına dayalı olarak işleyen sivil toplum kuruluşlarının, karar alma mekanizmalarında etkin rol almaya başlamalarına sebep olmuştur. Bu çalışma, Türkiye’de Avrupa Birliği’ne uyum süreci ile sivil toplum kavramının kesiştiği noktaları odak alarak, sürecin kavrama olan etkilerini incelemiştir. Sürecin sivil toplum alanına olumlu katkıları bulunduğu gözlenirken, Türkiye’nin bu alanda kendi potansiyelini de aktif olarak kullanması gerektiği sonucuna varılmıştır. Keywords : Turkey, European Union, Civil Society, Nongovernmental OrganizationsABSTRACTTHE ROLE OF NON-GOVERNMENTAL ORGANIZATIONS IN THE EUROPEAN UNION HARMONIZATION PROCESSGained rapidity within the last decade in Turkey, European Union harmonization process has accelerated the crucial point in the field of civil society. With the European Union harmonization process, civil society which is adopted as European society model within the context of participatory democracy, has begun to develop and has been welcomed in Turkey as well. This process has raised the importance of the field of civil society as well as taking the social attention to the non-governmental organizations that are working in the very same field. The process has also enabled civil societies, which function with the voluntariness principle, begin to play an active role in the decision making mechanisms. Focusing on the parallel points of European Union harmonization process in Turkey and the concept of civil society, the study examined the effects of the process on the concept. It is observed that the process has positive effects to the field of civil society and also it is concluded that Turkey should employ its own potential actively in this field
- Published
- 2010
13. Köy enstitülerinde Türkiye’nin kalkınma sürecindeki yeri
- Author
-
Saka, Neslihan, Acı, Esra Yüksel, and İktisat Anabilim Dalı Kalkınma İktisadı ve İktisadi Büyüme Bilim Dalı
- Subjects
Türkiye ,Köy Enstitüleri ,Ekonomi ,Kalkınma - Abstract
ÖZETKöy Enstitüleri ile ilgili birçok tez çalışması yapılmış olmasına rağmen konunun seçilme nedeni, enstitüleri sadece bir eğitim sistemi olarak incelemek yerine kalkınma ile bağdaştırmaya çalışmaktı. Özellikle, enstitülerin varoluş yıllarının Türkiye’nin 1930–1939 dönemi devletçi kalkınma yıllarına denk gelmesi nedeniyle de, bu yıllardaki kalkınma politikalarına köy enstitüleri eğitim deneyiminin etkilerini incelemekti. Bu amaç doğrultusunda çalışmada, köy enstitüleri olgusuna ait bilgiler harmanlanarak enstitüler açıklanmaya çalışılmış; devletçi kalkınma politikaları üzerindeki etkileri bakımından önemli olan noktalar üzerinde durularak eğitim ile toplumsal yapı, toplumsal değişim ve kalkınma ilişkisi irdelenmeye çalışılmıştır.1929 yılında ortaya çıkan büyük dünya buhranı Türkiye de içinde olmak üzere birçok az gelişmiş ülkeyi derinden etkilemişti. Dünya çapında sermaye hareketleri buhranın etkisiyle neredeyse durma noktasına gelmişti. Buhran adeta tüm dünya ülkelerinde dış ticaretin denetlendiği korumacı politikalara geçişi zorlayıcı bir etken olmuştu. Türkiye de hem buhranın etkilerini en aza indirgemek hem de savaştan yeni çıkmış ve yeni kurulma çabaları içerisinde olan bir devlet olarak, kendisine en uygun olan devletçi ve planlı kalkınma uygulamalarına başlamıştı. Halkının %80’nini köylü kesimin oluşturduğu Türkiye’de kalkınma politikalarına köylerden başlanarak uygulanmaya karar verilmişti. Fakat öncelikle çoğunun okuma yazma dahi bilmediği köylülere kalkınma bilincinin verilmesi gerekiyordu. Bunu yapabilecek tek aracın eğitim olduğuna karar verildi. Yeni Türkiye devleti kurulana kadar denenmiş eğitim sistemlerinden fayda sağlanamamıştı. Yepyeni bir düzen kurulmalı ve tamamen Türkiye’ye has olmalıydı. Bu fikirden hareketle öncelikle köy eğitmenleri yetiştirmek için köylerde kurslar kuruldu. Kurslar başarılı olmuştu fakat ilerledikçe yetersiz gelmeye başladı. Bu aşamada da daha genişletilmiş ve yenilenmiş bir uygulama olan Köy Enstitüleri sistemine geçildi. Resmi olarak 17 Nisan 1940 yılında kurulmuşlar, 1954 yılında da geleneksel ilköğretim okullarıyla birleştirilerek kapatılmışlardır. Köy enstitüleri hareketi Türkiye’nin eğitim davasının her köye bir okul, her okula bir öğretmen görüşünden öte, modern bir ulus yaratmak amacını gerçekleştirmenin yolu olarak ortaya çıkmıştı. Geleneksel eğitim sistemi dışında bir çalışma ve ülkeye has eğitim öğretim yapısını oluşturan özgün kuruluşlar olmuşlardı. Köy enstitüleri, olgusu basit ve yalın bir ilköğretim seferberliğinden öte, kırsal alanda başlayan bir toplum kalkınması projesiydi.ABSTRACTAlthough many arguments have been conducted about the village institutions, because of the choice is, try to reconcile with the institutes and development. Especially, try to analyze the effects of educational experience into the development of policies in 1930-1939 periods. The relationship between education, social structure, social change and development was analyzed.In 1929, Turkey and many less developed countries were deeply affected from the world crisis. With the effects of capital movements worldwide had come almost to a standstill because of the crisis. Crisis in nearly all world countries to protectionist policies, foreign trade was monitored transition was a compelling factor. Turkey as well as to minimize the effects of crisis and had emerged from the war effort, and new courses are being established as a state, with its statist best practices and planned development had begun.In Turkey, 80% people lives in villages. So it was decided to be implemented the development policies starting from the villages. But, first of all it has to given to the development of consciousness for the villagers who did not even know to read and write. It was decided that education is the only way that can do this. However, until the new government of Turkey, the education system could not be suitable for this structure. A new scheme should be established and must be completely unique to Turkey. Starting from this idea, established in the villages of courses for to train teachers for the villages. At the beginning, courses had been successful, but later on they weren’t enough. At this stage, the Village Institutes, which were more extended and refurbished than the courses, were build. Officially they build on April 17, 1940. They were closed in 1954 after they combined with the traditional elementary school.The village institutions experimentation was way of the creating a modern nation in Turkey. They were different from the other traditional education systems. Its only belongs to Turkey. They were a community development project which began in the rural areas.
- Published
- 2010
14. Küreselleşme sürecinde telekom sektöründeki doğrudan yabancı sermaye yatırımları ve Türk Telekom örneği
- Author
-
Karasoy, Murat, Yüksel Acı, Esra, İktisat Anabilim Dalı, and Acı, Esra Yüksel
- Subjects
Turkish Telekom ,Economics ,Yabancı Sermaye ,Telecommunication ,Yabancı Sermaye Yatırımları ,Ekonomi ,Telecommunication sector ,Globalization ,Küreselleşme ,Foreign direct investments - Abstract
ÖZETKÜRESELLEŞME SÜRECİNDE TELEKOM SEKTÖRÜNDEKİ DOĞRUDAN YABANCI SERMAYE YATIRIMLARI VE TÜRK TELEKOM ÖRNEĞİBu çalışma küreselleşme süreci içerisinde ve ulus-devletlerin etkinliğinin azaldığı bir ortamda Doğrudan Yabancı Sermaye Yatırımları’nı telekomünikasyon sektörü özelinde incelemektedir. Ev sahibi ülkeler açısından bu tip yatırımların getiri ve götürüleri küresel bazı örneklerle birlikte değerlendirilmektedir. Son bölümde ise ülkemizin yakın tarihinden bir örnek olarak Türk Telekom A.Ş.’nin özelleştirilmesi sonrasındaki performans parametreleri ve pazardaki gelişmeler analiz edilmektedir.Anahtar Kelimeler: Küreselleşme, Doğrudan Yabancı Sermaye Yatırımları, Telekomünikasyon, Türk TelekomABSTRACTFOREIGN DIRECT INVESTMENTS IN TELECOMMUNICATIONS SECTOR DURING GLOBALIZATION PROCESS AND TURK TELEKOM CASEThis study examines Foreign Direct Investments specifically for telecom sector in the context of globalization and weakening nation states. The advantages and disadvantages of that kind of investments are evaluated from host countries perspective using some global practices. In the last chapter a recent case from our country, Turk Telekom A.S. privatization is analyzed and post privatization changes in company performance parameters and telecom market are evaluated.Keywords: Globalization, Foreign Direct Investment, Telecom, Turk Telekom
- Published
- 2010
15. Bölgesel kalkınma aktörleri ve yoksulluğu önleme politikaları
- Author
-
Kapusuz, Nazır, Yüksel Acı, Esra, İktisat Anabilim Dalı, Acı, Esra Yüksel, and İktisat Anabilim Dalı Kalkınma İktisadı ve İktisadi Büyüme Bilim Dalı
- Subjects
Development policies ,Economics ,Yoksulluk ,Economical develeopment agencies ,Ekonomi ,Regional policies ,Bölgesel Kalkınma ,Ekonomik Büyüme ,Poverty ,Regional development - Abstract
Anahtar Kelimeler : Bölgesel Kalkınma Ajansları, Bölgesel Kalkınma, Yeni BölgeselcilikÖZETBÖLGESEL KALKINMA AKTÖRLERİ VE YOKSULLUĞU ÖNLEME POLİTİKALARIBu çalışmada, bölgesel kalkınma anlayışına uygun olarak Türkiye’de yapılanan kurumların özneleri, talepleri, bu taleplerin yoksulluğu ve eşitsizliği gidermeye ne kadar katkı koyabilecek politikalar olduğu sorgulanmaktadır. Çalışmada aranan yanıt, söz konusu politikaların, bir toplumsal amaç olarak bölgesel eşitsizliği ve bölgenin geliştirilmesini hedefleyip hedeflemediği, hedefleniyorsa da yoksulların bireysel refahlarını arttırmada gerçekten bir araç olup olamayacağıdır. Buna ek olarak bölgesel kalkınma kavramının ve kuramının ortaya çıkışı, gelişimi ve belirginleşen ana paradigmalarının Türkiye’de uygulama alanı da tartışılacaktır. Yeni bölgeselcilik yaklaşımı daha önceki kalkınma anlayışlarını iki temel tez üzerinden eleştirmektedir. Birincisi, ulusal kalkınma anlayışı, kalkınmayı belirli bölgelere yığmış ve aynı ülke içerisinde bölgesel eşitsizlikler oluşmuştur. İkincisi, ulusal kalkınma merkezi bürokrasiyi geliştirmiş ve yerellerin kendi potansiyelini oluşturmalarına ket vurmuştur. Yeni bölgeselcilik yazını temelinde ise iki tez ortaya çıkmaktadır. Birincisi, her yerelin kendisine özgü yaratıcı bir yanı mutlaka vardır ve bu yeni, yaratıcı potansiyel açığa çıkartılmalıdır. İkinci tez ise bu potansiyeli, merkezi hükümet değil yereldeki sivil toplum katılımcıları karar vermeli ve bu konuda inisiyatifi ele almalıdır. Bu çalışma ise yeni bölgeselci yaklaşımların temel tezlerinin kendisine yapılacak eleştirileri saklı tutarak, Türkiye’deki uygulamaları incelemektedir. Türkiye’deki uygulamalarda öncelikle kendisini sivil toplum kuruluşu olarak beyan edenlerin sermaye örgütü olduğu belirgin bir şekilde görünmektedir. Yeni bölgeselcilik yaklaşımı perspektifiyle kurulan Bölgesel kalkınma Ajansları’nda da bu egemenlik net bir şekilde gözükmektedir.Keywords : Regional Development, Regional Development Agency, New Regionalism ABSTRACTACTORS OF REGIONAL DEVELOPMENT AND POLICIES POVERTY PREVENTIONThe study is analyzing the institutions and their policies in Turkey concerning the prevention of inequality and poverty based on regional development . In Turkey, “new regionalism” is a getting discussed progressively and it’s used increasingly in the last years. The study is seeking for an answer to whether the policies intend the development and avoiding of inequality of a region as a social aim and if that is the case, are they able to use them as a real instrument to increase the welfare of persons. Furthermore the study is going to discuss the appearance and development of the regional development concept, outstanding paradigms and its application area in Turkey.The “new regionalism” concept is criticizing prior development concepts based on two main arguments. New regionalism is mainly based on two theses. The first one claims, that every regional has a sui generis creative potential and this creative potential has to be revealed. The second one claims that this potential should be decided by the central government but regional nongovernmental organizations by taking the initiatives.This study is analyzing the application of new regional concepts in Turkey by reserving the rights for criticizing the main arguments of the concept. The applications are demonstrating very clearly, that the nongovernmental organizations in Turkey are representatives of capitalist organizations but not nongovernmental organizations. Furthermore regional development agencies founded with a perspective based on the new regionalism concepts are also demonstrating the mentioned dominance indisputably.
- Published
- 2010
Catalog
Discovery Service for Jio Institute Digital Library
For full access to our library's resources, please sign in.