Search

Amaç: Kalp hızı değişkenliği (KHD) analizi ile huzursuz bacaklar sendromu (HBS) hastalarında kardiyak otonomik tutulumu araştırmak.Yöntemler: Prospektif olgu-kontrol çalışması tipindeki bu çalışmaya HBS hastaları ve yaş/cinsiyet uyumlu sağlıklı kontroller dahil edildi. HBS tanısı Uluslararası Huzursuz Bacaklar Sendromu Çalışma Grubu tarafından belirlenen kriterlere göre konuldu. Demografik veriler ve hastalığın şiddeti kayıt edildi. Tüm hasta ve kontrol gruplarında 24 saatlik elektrokardiyografik Holter monitörizasyonu ile HRV analizi yapıldı.Bulgular: Çalışma grubunda 65 (50 kadın), kontrol grubunda 58 (45 kadın) hasta mevcuttu. Hastalar ve kontrol grupları yaş ve cinsiyet açısından benzerdi. HRV analizinde HBS hastaları ve kontrol grubu karşılaştırıldığında SDNN gece değerinin düşük olması dışında fark bulunmadı (p=0,03). KHD analizleri hastalık şiddetine göre karşılaştırıldığında SDNN gece değeri gruplar arasında anlamlı farklılık gösterdi (p=0,03). İkili karşılaştırmada şiddetli ve çok şiddetli gruplar arasındaki fark anlamlıydı (p=0,01) ve şiddetli grup, çok şiddetli gruba göre daha düşüktü.Sonuç: HBS'li hastalarda HRV ile kardiyak otonom sistemi değerlendiren bu çalışmada, gece saatlerinde parasempatik sinir sistemininde azalma saptanmıştır., Aim: To investigate the involvement of cardiac autonomy by heart rate variability (HRV) analysis in patients with restless legs syndrome (RLS).Methods: Patients with RLS and age/sex matched healthy controls were included in this prospective case-control study. The diagnosis of RLS was made according to the criteria determined by the International Restless Legs Syndrome Study Group. Demographic data and severity of disease were recorded. The HRV analysis was performed with a 24-hour electrocardiographic Holter monitoring in all patients and the control group.Results: Sixty five (50 female) patients and 58 (45 female) healthy individuals were enrolled into the study. Patients and control groups were similar for age and gender. No difference was found in the HRV analysis, except that the standard deviation of NN intervals (SDNN) at night was lower when RLS patients and the control group were compared (p=0.03). The HRV analyzes were compared according to disease severity, SDNN at night was significantly different between groups (p=0.03). In the pairwise comparison, the difference between the severe and very severe groups was significant (p=0.01) and severe group was lower than very severe group.Conclusions: In the present study which evaluate the cardiac autonomic system with HRV in patients with RLS, a decrease in parasympathetic nervous system was found at night time.

Amaç; Obstruktif uyku apnesendromu (OUAS) uyku sırasında tekrarlayan apneler ile karakterize bir bozukluktur. Periyodik bacak hareketleri (PBH) ise alt ekstremitelerde uyku sırasında ortaya çıkan tekrarlayıcı hareketlerdir. Uykuda solunum bozukluğu ön tanısı ile polisomnografi tetkiki yapılan hastalarda uykuda PBH sıkça tespit edilmektedir ve önemi tam olarak anlaşılamamıştır. Bu çalışmanınamaçı; Obstruktif Uyku Apne Sendromu (OUAS) hastalarında polisomnografik veriler yardımı ile uykuda periyodik bacak hareketleri (UPBH) varlığını araştırmaktır. Materyal ve metod; Bu çalışmada Karadeniz Teknik Üniversitesi Tıp Fakültesi Uyku Ünitesi'ne Obstruktif Uyku Apne Sendromu ön tanısı ile polisomnografi tetkiki için 2008-2015 yılları arasında yatırılmış 1200 kişinin PSG verileri retrospektif olarak incelenmiştir. Bu kişiler içerisinde 1054'ünde OUAS tespit edilmiş ve bunların 556'sı CPAP titrasyonu için bir kez daha PSG tetkikine yönlendirilmiştir. Bu hastalarda ikinci PSG verileri de ayrıca incelenmiştir. 146 kişi de ise OUAS tespit edilmemiştir. Çalışmaya alınan bireylerin yaş ve cinsiyetlerine yönelik demografik bilgileri arşiv kayıtlarından tespit edilerek kaydedilmiştirBulgular; AnalizlersonucundaOUAS grubunun istatistiksel olarak kontrol grubuna göre daha yaşlı olduğu tespit edildi. Bunun yanı sıra hastalık şiddetindeki artış ile yaşın da arttığı gözlendi. OUAS grubundaki hastaların çoğunluğu erkekti (%60,2). 1200 bireyin 1066'sının (%88,8) PBH indeksi 10 altında saptanırken 134'ünün (%11,2) PBH indeksi ≥10 olarak saptandı. Ancak hastalık şiddetindeki artış ile birlikte UPHB görülme sıklığında anlamlı değişiklik saptanmadı. CPAP titrasyonu sonrası OUAS hastalarında PBH indeksinde istatistiksel olarak anlamlı oranda bir artış gözlendi (p=0,000). Polisomnografik veriler karşılaştırıldığında OUAS şiddeti arttıkça REM latansının uzadığı, uyku etkinliğinin ise azaldığı saptandı. PBH indeksi

Huzursuz Bacaklar Sendromu (HBS) ekstremitelerde anormal duyumlara eşlik eden hareket etme isteği ve hareketle karakterize bir uyku hastalığıdır. Etiyolojisi tam olarak bilinmeyen, kadınlarda ve orta-ileri yaş grubunda daha fazla görülen bu hastalık yaşam kalitesini ve işgücünü azaltarak kişiye ve topluma bir yük getirmektedir. HBS hastalarında yaşanan sosyal sorunların yanı sıra henüz açıklanmayan mekanizmalar ile kardiyovasküler hastalıklara yol açarak ciddi mortalite ve morbitite neden olabileceği ileri sürülmektedir. Topluma dayalı çeşitli çalışmalarda HBS kardiyovasküler hastalıklar için bir risk oluşturduğu tespit edilmiştir. Kardiyovasküle risk artışı için olası neden olarak artmış sempatik aktivitenin gösterilmiştir. Bu çalışmada HBS hastalarında artmış sempmatetik aktivite kal hızı değişkenlik analizleri ile ortaya konmaya çalışılmıştır. Çalışmada incelenen verilerden SDNN, SDANN, SDNNi, RMMSD,PNN50 değerleri zamana dayalı RR intervallerinin değişimi ile sinus nodu ve bu nodun hormanal uyarımı hakkında bilgi verir. HF, LF, VLF ise sıklığa dayalı RR interval değişimleri hakkında bilgi verir. HF; sadece normal sinus ritminde olan ventilasyona bağlı parasempatik aktivitenin düzenleyici etkisinin göstergesidir. LF; barorefleks aktivitesindeki sempatik sistemin bir miktar daha baskın olduğu sempatik ve parasempatik yanıtlarının kombinasyonları hakkında bilgi verir. VLF; fizyolojik karşılığı tam olarak bilinmemekte birlikte uzun süreli kayıtlamalarda fiziksel aktivitelere bağlı parasempatik ve renin anjiotensin sistemlerinin refleks yanıtlarına bağlı olabileceği düşünülmektedir. LF/HF oranı ise; sempatovagal dengenin indeksi olarak kullanılmaktadır.Çalışmaya yeni tanı 65 HBS hastası ve benzer yaş-cinsiyete sahip 58 kontrol grubu vakası alınmış, grupların demografik verileri ve KHD analiz verilerinin karşılaştırılması yapılmıştır. Demografik özellikler içinde sadece HBS hasta grubunda tiroid hastalığı daha yüksek oranda bulunmuştur. Hasta ve kontrol grupları arasında; SDNN, hafif ile şiddetli HBS hastalarının kendi içerisinde karşılaştırılmasında; LF gece, VLF toplam-gece-gündüz ve total power gece, şiddetli HBS hastalarının kontrollerle karşılaştırılmasında SDNN 46gece, SDNN indeksi, VLF gece istatistiksel anlamlı fark bulunmuşken; hafif şiddetteki HBS hastalarının kontrollerle karşılaştırılmasın ve hastalık süresinin KHD analizleri arasındaki korelasyonda anlamlı fark bulunmamıştır.Yapmış olduğumuz bu çalışma literatürdeki diğer çalışmalarla birlikte ele alındığında sempatik sistem aktivasyon artışına bağlı kardiyovasküler riskin arttığını desteklemekte ancak net olarak ortaya koyamamaktadır. Sempatik sistemin değerlendirilmesinde diğer testlerinde dahil edildiği daha geniş çalışmalara ihtiyaç vardır Restless legs syndrome (RLS) is a sleep disorder that characterized with request and act of movement accompanying abnormal sensations in extremities. RLS, which etiology is unknown and more frequent in female and middle and advance ages, encumbers to individuals and community by reducing quality of life and labor force. It is suggested that RLS causes serious mortality and morbidity due to affecting cardiovascular system by unknown mechanisms besides its social problems in patients. Community based studies showed that RLS is a risk factor for cardiovascular diseases. Probable cause of increased cardiovascular risk is sympathetic activity. In this paper increased sympathomimetic activity in RLS patients have been studied with variability analysis. The data examined in this study SDNN, SDANN, SDNNi, RMMSD,PNN50 values give information about sinus node and hormonal stimulus in this node with time based RR intervals variation. HF, LF, VLF give information about frequency based RR intervals variation. HF is an indicator of regulatory effect of parasympathetic activity depending onthe ventilation in normal sinus rhythm. LF gives information about combinations ofsympathetic and parasympathetic responses in barorefleks activity which the sympathetic system is slightly dominant. Although the physiological response of VLF is not clearly known, it is considered that VLF is related to reflex responses of parasympathetic and renin-angiotensin systems due to physical activity in long term records. The rate of LF/HF is used as an index of sympathovagal balance.Sixty five new diagnosed RLS patients and 58 control group patients which has similar age and sex are included in this study. Demographic data and KHD analysis data were compared in groups. Among demographic characteristics, in RLS patient group thyroid disease was only detected in higher rates. In the comparison of HRV figures of patient and control group, some differences in the SDNN amount were detected. When classified and compared as slightly and severe according to the RLS patients? severity; meaningful variations were detected in LF night, VLF total-night and day, and the total 48power figures. When severe RLS group was compared with the control group, meaningful variations were detected in SDHH night, SDNNİ and VLF night figures. When sligthly RLS patients are compared with control group, there is no statistical variations when corralation between disease process and analysis data is examined. This study, which considered with the other studies in literature, supports increased cardiovascular risk due to increased sympathetic system activation but does not clarify this situation. Further large studies needed to evaluate sympathetic system within other tests included 63