64 results on '"Öztürk, İlknur"'
Search Results
2. Enhancing Early Mathematical Skills Through Math Games.
- Author
-
ÇELİKDEMİR, Kübra, ÖZTÜRK, İlknur, ALTINDAĞ, Tülay, and ERTEM, İhsan Seyit
- Abstract
Copyright of Journal of Yüzüncü Yıl University, Faculty of Education is the property of Yuzuncu Yil University, Faculty of Education and its content may not be copied or emailed to multiple sites or posted to a listserv without the copyright holder's express written permission. However, users may print, download, or email articles for individual use. This abstract may be abridged. No warranty is given about the accuracy of the copy. Users should refer to the original published version of the material for the full abstract. (Copyright applies to all Abstracts.)
- Published
- 2024
- Full Text
- View/download PDF
3. MARKA ŞEHİR YARATMA SÜRECİNDE MÜZELERİN ROLÜ: ANKARA ÖRNEĞİ
- Author
-
DOĞU ÖZTÜRK, İlknur, primary and ZEYBEK, Burcu, additional
- Published
- 2023
- Full Text
- View/download PDF
4. The Role of Museums in the Process of Creating A Brand City: The Case of Ankara.
- Author
-
ÖZTÜRK, İlknur DOĞU and ZEYBEK, Burcu
- Subjects
- *
SOCIAL media , *COLLECTIVE memory , *BRAND communities , *CORPORATE accounting , *MUSEUMS , *RATINGS of cities & towns , *INFORMATION sharing - Abstract
It is crucial to evaluate the usage practices of social networks in sustaining the urban brand. In this study, we discussed how museums as social memory spaces are subject to social media posts. The study is noteworthy because it gives an opinion about social media posts of museum visitors and determines the approach to museums in the formation of an urban brand. Accordingly, we examined the Instagram posts of social media users related to museums in Ankara via content analysis. We found that the posts shared were mainly photos. Museums were the greatest data source for the corporate Instagram accounts according to sharing frequency and they were all foundation and private museums. Examining the purposes of sharing, we determined a multidirectional social media use in the dimensions of communication via announcement, publicity and informing. Analysing the use of hashtags related to museums in the process of creating a brand city revealed that museums highlighted themselves, their activities and the city where they are located. The experience of visiting the museum creates the opinion that there is an impression of the brand value of the city where the museum is located. As a result of the study, we found that it is necessary to organize a campaign based on a specific motto to be shared by corporate accounts of museums, personal accounts of visitors, and Instagram content creators to strengthen the positioning of Ankara museums related to the city. [ABSTRACT FROM AUTHOR]
- Published
- 2023
- Full Text
- View/download PDF
5. COVID-19, Misinformation and Communication Studies: A Systematic Review of the Infodemic
- Author
-
Kuş, Oğuz, primary and Öztürk, İlknur Doğu, additional
- Published
- 2022
- Full Text
- View/download PDF
6. URBAN BRANDING WITHIN THE SCOPE OF TOURISM DIPLOMACY: HOW DO MUSEUMS CONTRIBUTE TO URBAN BRANDING IN THE DIGITAL AGE?
- Author
-
ZEYBEK, Burcu, primary and ÖZTÜRK, İlknur, additional
- Published
- 2022
- Full Text
- View/download PDF
7. Hemşirelerin Elektronik Bakım Planı Kullanımlarının Zaman ve Hasta Bakım Uygulamaları Yönünden Değerlendirilmesi: Özel Bir Hastane Örneği
- Author
-
ÖZTÜRK, İlknur, primary, VARLI, Gamze, additional, and KOÇ ASLAN, Saliha, additional
- Published
- 2022
- Full Text
- View/download PDF
8. Çin’de Üretilen Aşılara Yönelik YouTube Tartışmaları Çerçevesinde Yanlış Bilgi ve Nefret Söylemi İlişkisi Üzerine Bir İnceleme
- Author
-
KUŞ, Oğuz, primary and DOĞU ÖZTÜRK, İlknur, additional
- Published
- 2021
- Full Text
- View/download PDF
9. Digitalization and Ethical Issues: An Evaluation Of Internet Of Things Technology Within The Scope Of Surveillance, Privacy and Security
- Author
-
ÖZTÜRK, İlknur and ZEYBEK, Burcu
- Subjects
Nesnelerin İnterneti,Gizlilik,Güvenlik,Etik,Dijital İletişim ,Communication ,İletişim - Abstract
İnternet teknolojisi üzerinden birbirleriyle haberleşebilen nesnelerin meydana getirdiği ağ olan Nesnelerin İnternet’i (IoT) önemli bir veri kaynağı olarak değerlendirilmektedir. Nesnelerin İnterneti (IoT) ile veri paylaşımı yapılabilmekte, aynı zamanda yaşam kalitesini iyileştirmek, yeni hizmetler ve uygulamalar oluşturmak için tüm cihazlara bağlanılabilmektedir. IoT, çeşitli cihazların ve nesnelerin adreslenebilir olmasını sağlamakla birlikte, bu cihazları tanıyabilmekte ve yerini belirleyebilmektedir. Nesnelerin birbirine bağlandığı bu ağın kullanımı ise etik sorunları da beraberinde getirmektedir. Dijitalleşme sürecinin bir parçası olan IoT’un yararlı kullanım alanları ile birlikte güvenlik açıkları, gizlilik ihlalleri ve mahremiyete saygısızlık, gözetim toplumunun inşa edilmesi gibi çeşitli güçlükleri ön plana çıkmaktadır. Bu güçlükleri öncelikli olarak ele almak ve IoT ürünleri ve hizmetleri için güvenlik ve gizliliğin sağlanması temel olmalıdır. Buradan hareketle çalışma, IoT teknolojilerinin etik yaklaşımla kullanımına dikkat çekmeyi ve gözetim, bilgi güvenliği, gizlilik sorunlarını tartışmayı amaçlamaktadır. Çalışma, IoT teknolojisinin kullanımı kapsamında, tehditlerin ve çözüm önerilerinin incelenmesi açısından önemlidir. Sonuç olarak mahremiyet ve şeffaflık ile gizlilik ve gözetimin aynı anda bir arada olamayacağından duruma göre esnek bir biçimde karşılanması gerektiği anlaşılmıştır. Güvenlik sorunu konusunda da sorumluluğun, IoT cihazı sağlayıcıları ve kullanıcıları tarafından paylaşılmasının gerektiği görülmüştür. Diğer yandan kullanıcının gizlilik ve güvenlik konusunda bilinçli olmasını sağlamak elzemdir.
- Published
- 2021
10. Dijitalleşme ve Etik Sorunlar: Nesnelerin İnterneti Teknolojisini Gözetim, Gizlilik, Güvenlik Kapsamında Değerlendirme
- Author
-
ZEYBEK, Burcu, primary and ÖZTÜRK, İlknur, additional
- Published
- 2021
- Full Text
- View/download PDF
11. Reflection of Postmodernism on Human Behavior in the Organization
- Author
-
Öztürk, İlknur and İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi
- Subjects
Postmodern İnsan ,modernism ,Operations Research and Management Science ,lcsh:HB71-74 ,Modernism,Postmodernism ,lcsh:Economics as a science ,modernizm ,postmodernizm ,Postmodern Human ,Davranış Bilimleri ,Modernizm,Postmodernizm ,Behavioral Sciences ,Yöneylem, Araştırma ve Yönetim Bilimi ,postmodernism - Abstract
17. Yüzyılda, özellikle Avrupa’da meydana gelen teknolojik ve ekonomik alandaki gelişmeler toplumları, modernleşme olarak adlandırılan bir değişim sürecine girmeye zorlamıştır. Modernleşme, eskisinden farklı olan yeni bir dünya düzeni anlamına gelmektedir. 1980’den sonra modern dönem yerini postmodern döneme bırakmıştır. İlk olarak mimari alanda kullanılan postmodernizm daha sonra sosyoloji, psikoloji ve yönetim vb., pek çok alanda kullanılmaya devam etmiştir. İnsan; üretimin, rekabetin ve bilginin vazgeçilmez bir unsurudur. İşletmelerin içinde yaşadığı dönem ise bilginin ön plana çıktığı postmodern dönemdir. Postmodernizm, modernizmin ötesine geçmek anlamını taşıdığı için, insan özellikleri de modernizmin ötesine geçmiştir. Bu çalışmada, postmodernizm kavramsal ve tarihsel yönü ile çeşitli yazarların görüşlerine yer verilerek ele alınmıştır. Bu süreç içerisinde değişime uğrayan insan özellikleri ve bu değişimin örgütteki insan davranışlarına yansıması incelenmiştir, In the 17th century, especially with the developments in the technological field in Europe, economic growth forced the societies to enter into a process of change called modernization. Modernization means a new world order that is different from the old one. After 1980, modern period was replaced by postmodern period. Postmodernism, which was first used in architecture, then continued to be used in many fields such as sociology, psychology and management. Human is an indispensable element of production, competition and knowledge. The period in which the enterprises live is the postmodern period in which information comes to the fore. Because postmodernism means going beyond modernism, human characteristics have gone beyond modernism. In this study, the conceptual and historical aspects of postmodernism were discussed with the opinions of various authors. In this process, the changes in human behavior and human characteristics in the organization were examined.
- Published
- 2019
12. Digitalization and Ethical Issues: An Evaluation Of Internet Of Things Technology Within The Scope Of Surveillance, Privacy and Security
- Author
-
Öztürk, İlknur Doğu and Zeybek, Burcu
- Abstract
İnternet teknolojisi üzerinden birbirleriyle haberleşebilen nesnelerin meydana getirdiği ağ olan Nesnelerin İnternet’i (IoT) önemli bir veri kaynağı olarak değerlendirilmektedir. Nesnelerin İnterneti (IoT) ile veri paylaşımı yapılabilmekte, aynı zamanda yaşam kalitesini iyileştirmek, yeni hizmetler ve uygulamalar oluşturmak için tüm cihazlara bağlanılabilmektedir. IoT, çeşitli cihazların ve nesnelerin adreslenebilir olmasını sağlamakla birlikte, bu cihazları tanıyabilmekte ve yerini belirleyebilmektedir. Nesnelerin birbirine bağlandığı bu ağın kullanımı ise etik sorunları da beraberinde getirmektedir. Dijitalleşme sürecinin bir parçası olan IoT’un yararlı kullanım alanları ile birlikte güvenlik açıkları, gizlilik ihlalleri ve mahremiyete saygısızlık, gözetim toplumunun inşa edilmesi gibi çeşitli güçlükleri ön plana çıkmaktadır. Bu güçlükleri öncelikli olarak ele almak ve IoT ürünleri ve hizmetleri için güvenlik ve gizliliğin sağlanması temel olmalıdır. Buradan hareketle çalışma, IoT teknolojilerinin etik yaklaşımla kullanımına dikkat çekmeyi ve gözetim, bilgi güvenliği, gizlilik sorunlarını tartışmayı amaçlamaktadır. Çalışma, IoT teknolojisinin kullanımı kapsamında, tehditlerin ve çözüm önerilerinin incelenmesi açısından önemlidir. Sonuç olarak mahremiyet ve şeffaflık ile gizlilik ve gözetimin aynı anda bir arada olamayacağından duruma göre esnek bir biçimde karşılanması gerektiği anlaşılmıştır. Güvenlik sorunu konusunda da sorumluluğun, IoT cihazı sağlayıcıları ve kullanıcıları tarafından paylaşılmasının gerektiği görülmüştür. Diğer yandan kullanıcının gizlilik ve güvenlik konusunda bilinçli olmasını sağlamak elzemdir. As a network, which consists of objects communicating with each other through internet technology, Internet of Things (IoT) is considered as an important data source. Through the means of Internet of Things (IoT), not only can data be shared, but also connection to all devices is possible for improving quality, of life, and creating new services and applications. IoT allows various devices and objects to be addressed, and can also recognize and locate such devices. The use of this web, on which objects are interconnected, implies certain ethical issues. Apart from the beneficial intended uses of IoT as part of the process of digitalization, such uses introduce various challenges such as privacy violations, disrespect to privacy, and construction of surveillance society. These challenges must be addressed as a priority, and IoT products and services must be built upon security and privacy. Based on this perspective, the study aims to draw attention to the use of IoT technologies with an ethical approach, and discuss issues related to surveillance, information security, and privacy. The study is important in terms of investigating the threats and solution suggestions within the scope of the use of IoT technology. As a result of the study, it was determined that a flexible approach must be adopted according to the situation since privacy and transparency, and confidentiality and surveillance cannot exist together. It was observed that the responsibilities on the security issue must be shared between providers of IoT device and the users. It was concluded that awareness of the users of IoT devices must be raised on privacy and security.
- Published
- 2021
13. Pandemi Döneminde İletişim Aracı Olarak Blog Kullanımı: Türkiye’de Müze Blogları Üzerine Bir İnceleme
- Author
-
Öztürk, İlknur Doğu, primary
- Published
- 2021
- Full Text
- View/download PDF
14. Telehealth as a Panacea Amidst Global Pandemic (COVID-19) in Africa
- Author
-
ALHASSAN, Gloria Nnadwa, primary, ÖZTÜRK, İlknur, additional, ADEDOYİN, Festus Fatai, additional, and BEKUN, Festus Victor, additional
- Published
- 2021
- Full Text
- View/download PDF
15. Video Content Sharing Network Youtube As A Political Communication Campaign Tool: An Analysis On June 23, 2019 İstanbul Local Elections
- Author
-
Öztürk, İlknur Doğu, Zeybek, Burcu, and 0-Belirlenecek
- Subjects
[No Keywords] - Abstract
İnternet teknolojisinden yararlanılarak gelişen ve yeni medya ortamında kullanımına başvurulan sosyal ağlar, geleneksel medyadan farklı özellikleriyle siyasal aktörlerin dikkatini çekmeye başlamış ve siyasal iletişim araçları arasına dahil olmuştur. Katılım ortamı yaratan sosyal ağlardan YouTube, siyasal parti ve liderleri tarafından seçmene erişmek ve seçmenin desteğini kazanmak amaçlarıyla kullanılmaktadır. Bu doğrultuda araştırma, 23 Haziran 2019’da tekrarlanan İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı seçim kampanyasında Cumhur İttifakı adayı Binali Yıldırım ile Millet İttifakı adayı Ekrem İmamoğlu’nun YouTube’u kullanım pratiklerini incelemeyi amaçlamaktadır. Bu bağlamda araştırma örneklemi olarak seçilen İstanbul seçiminin Yüksek Seçim Kurulu (YSK) tarafından iptal edildiği 6 Mayıs ile seçimin tekrarlandığı 23 Haziran 2019 tarihleri arasında paylaşılan toplam 209 video nitel içerik analizi tekniği ile incelenmiştir. Araştırma sonucunda, hem video paylaşım sayısı hem de etkileşim durumu açısından İmamoğlu’nun Youtube sosyal ağını Yıldırım’dan daha aktif kullandığı anlaşılmıştır. Siyasal reklamcılık türünde paylaşımların analizi sonucundaysa, İmamoğlu’nun geleceğe ve geçmişe yönelik icraatlar türünde reklamlarından daha aktif bir kullanım ortaya koyduğu ve öneri stratejisini benimsediği; Yıldırım’ın ise geçmiş icraatlara yönelik reklamları tercih ettiği ve ağırlıklı olarak imaj yaratma stratejisinden yararlandığı anlaşılmıştır. Developed by making use of internet technology and used in new media, social networks have started to draw the attention of political actors with features that distinguish them from traditional media, and have become one of the political communication tools. One of the social networks that creates a participation environment, YouTube is used by leaders and members of political parties for the purposes of reaching to the electorate and gaining their support. Accordingly, the research aims to investigate how Binali Yıldırım, the candidate of People’s Alliance, and Ekrem İmamoğlu, the candidate of Nation’s Alliance, use YouTube social media within the scope of their political campaign practices for Istanbul Metropolitan Mayorship election, which was repeated in June 23, 2019. In this context, as the research sample, total of 209 videos – which were shared during the period between May 6, when Istanbul election was cancelled by Supreme Election Board (YSK) and June 23, 2019, the date on which the election was repeated – are examined with the qualitative content analysis technique. As a result of the research, it was understood that İmamoğlu used YouTube platform more actively than Yıldırım in terms of both the number of videos shared and interaction status, and as far as the type of shared content is concerned. As a result of the analysis on shared content in the category of political advertising, it was understood that İmamoğlu used advertisements more actively for promoting past and future activities and adopted suggestion strategy, while Yıldırım preferred advertisements promoting the activities in the past and he mostly made use of image creation strategy.
- Published
- 2020
16. Siyasal İletişim Kampanya Aracı Olarak Video İçerik Paylaşım Ağı YouTube: 23 Haziran 2019 İstanbul Yerel Seçimi Üzerine Bir Değerlendirme
- Author
-
DOĞU ÖZTÜRK, İlknur, primary and ZEYBEK, Burcu, additional
- Published
- 2020
- Full Text
- View/download PDF
17. Using Public Service Announcements (Psa’s) In Health Communication: Reading Anti Cigarette Psa’s By The Indicators
- Author
-
DOĞU ÖZTÜRK, İlknur, primary
- Published
- 2020
- Full Text
- View/download PDF
18. Video Content Sharing Network Youtube As A Political Communication Campaign Tool: An Analysis On June 23, 2019 İstanbul Local Elections
- Author
-
DOĞU ÖZTÜRK, İlknur and ZEYBEK, Burcu
- Subjects
Siyasal İletişim,Siyasal Reklam,Seçim Kampanyası,Sosyal Ağ,Youtube ,Communication ,Political Communication,Political Advertising,Social Network,Youtube,Election ,İletişim - Abstract
İnternet teknolojisinden yararlanılarakgelişen ve yeni medya ortamında kullanımına başvurulan sosyal ağlar, gelenekselmedyadan farklı özellikleriyle siyasal aktörlerin dikkatini çekmeye başlamış vemesajların iletilebileceği araçlar olarak kampanya araçları arasına dahilolmuştur. Sosyal ağlar, iletilerin, çok kısa sürede dolaşıma girmesinisağlaması, eşik bekçisi gerektirmeden seçmene erişebilmesi, mesajlarının içeriküretimine katkıda bulunan ve aynı zamanda da tüketici olan kitleler tarafındantartışılarak yorumlanmasıyla katılıma olanak sağlamaktadır. Katılım ortamıyaratan ağlardan YouTube, Dünyada ve Türkiye’de en popüler videopaylaşım platformu olarak, siyasal partiliderleri ve üyeleri tarafından seçmen kitleye erişmek ve desteklerini kazanmakamaçlarıyla kullanılmaktadır. Bu doğrultuda araştırma, 23 Haziran 2019tarihinde tekrarlanan İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı seçim kampanyasıkapsamında Cumhur İttifakı’nın adayı Binali Yıldırım ile Millet İttifakı adayıEkrem İmamoğlu’nun YouTube sosyal ağını kullanım pratiklerinin nasılgerçekleştiğini incelemeyi amaçlamaktadır. Çalışma, siyasal iletişim alanında Youtube sosyal ağının ilk kezele alınacak olması nedeniyle önem taşımaktadır. Bu bağlamda, öncelikle ikiadayın Youtube kanalları takip edilmeye başlanmış, araştırma örneklemi olarak seçilenİstanbul seçiminin Yüksek Seçim Kurulu (YSK) tarafından iptal edildiği 6 Mayısile seçimin tekrarlandığı 23 Haziran 2019 tarihleri arasında paylaşılan toplam209 video incelenmiştir. Araştırma sonucunda, hem video paylaşım sayısı hem deetkileşim durumu açısından İmamoğlu’nun Youtube platformunu Yıldırım’dan aktifkullandığı; paylaşım türüne göre ise Ekrem İmamoğlu’nun en yoğun paylaşımının canlı yayın kategorisinde ve Binali Yıldırım’ın da basın toplantısı türündegerçekleştirdiği anlaşılmıştır. Bu bulgu, sosyal ağların geleneksel medyanıntek yönlü kullanımına benzer kullanımı eğilimi olarak yorumlanmıştır. Siyasalreklamcılık türünde paylaşımların analizi sonucundaysa, İmamoğlu’nun geleceğe vegeçmişe yönelik icraatlar türünde reklamlarından daha aktif bir kullanım ortaya koyduğu ve öneri stratejisini benimsediği; Yıldırım’ın ise siyasal geçmişi vedeneyimine dikkat çekecek biçimde geçmiş icraatlara yönelik reklamları tercih ettiğive ağırlıklı olarak imaj yaratma stratejisinden yararlandığı anlaşılmıştır., Developed by making use of internet technology and used in new media, social networks have started to draw the attention of political actors with features that distinguish them from traditional media, and have become one of the political communication tools. One of the social networks that creates a participation environment, YouTube is used by leaders and members of political parties for the purposes of reaching to the electorate and gaining their support. Accordingly, the research aims to investigate how Binali Yıldırım, the candidate of People’s Alliance, and Ekrem İmamoğlu, the candidate of Nation’s Alliance, use YouTube social media within the scope of their political campaign practices for Istanbul Metropolitan Mayorship election, which was repeated in June 23, 2019. In this context, as the research sample, total of 209 videos – which were shared during the period between May 6, when Istanbul election was cancelled by Supreme Election Board (YSK) and June 23, 2019, the date on which the election was repeated – are examined with the qualitative content analysis technique. As a result of the research, it was understood that İmamoğlu used YouTube platform more actively than Yıldırım in terms of both the number of videos shared and interaction status, and as far as the type of shared content is concerned. As a result of the analysis on shared content in the category of political advertising, it was understood that İmamoğlu used advertisements more actively for promoting past and future activities and adopted suggestion strategy, while Yıldırım preferred advertisements promoting the activities in the past and he mostly made use of image creation strategy.
- Published
- 2019
19. Akademide Cam Tavan Etkisinin Sistematik Olarak İncelenmesi: Türkiye Örneği
- Author
-
ÖZTÜRK, İlknur and ŞİMŞEK, Anjelika Huseyinzade
- Subjects
Cam Tavan Etkisi,Akademi,Toplumsal Cinsiyet Eşitliği,Sistematik derleme ,Glass Ceiling Effect,Academia,Gender Inequality,Systematic Review ,Social Sciences, Interdisciplinary ,Sosyal Bilimler, Disiplinler Arası - Abstract
As women started to take an active role in businesslife, the problems faced by women in organizational life attracted theattention of researchers. The concept of glass ceiling effect, which is popularin recent years, has been studied in many business areas. This study was heldwith the aim of reviewing studies published between January 2000 and May 2019in Turkey about glass ceiling effect perception of women working in academiaand systematically reviewing data obtained from the studies. A total 168 publicationswere reached, and 3 of them were evaluated as part of the study according toinclusion criteria. Results were obtained by focusing on variables affectingceiling glass effect perception, assessment tools used in studies and solutionssuggested to break glass ceilings in academia. In general, it was found thatvery less known according glass ceiling effect perception in academia. Mainfindings show that main factors that are related to glass ceiling effectperception are opinion of women duties in family and business life,organisational policies, power distance and organisational factors that impedethe rise of women in hierarchy. Systematic review of related studies has putforth scientific evidence on the importance of the problem. Since the academyis an area where women work intensively, the problem of ceiling glass effectperception of women working in academia should be studied in-depth, Kadınlar iş hayatında aktif olarak rol almayabaşladıkça, kadınların örgütsel yaşamda yaşadığı sorunlar araştırmacılarındikkatini çekmeye başladı. Son yıllarda popüler olan cam tavan etkisi kavramıbirçok alanın çalışma konusu haline gelmiştir. Bu çalışma Türkiye'de Ocak 2000- Mayıs 2019 tarihleri arasında akademide çalışan kadınların cam tavan etkisialgılarına ilişkin yayınları incelemek ve çalışmalardan elde edilen verilerisistematik olarak incelemek amacıyla yürütülmüştür. Toplam 168 yayına ulaşılmışve bunlardan 3 tanesi çalışma kriterlerine göre çalışma kapsamındadeğerlendirmeye alınmıştır. Sonuç olarak cam tavan etkisi algısını etkileyendeğişkenlere, çalışmalarda kullanılan değerlendirme araçlarına ve akademide camtavanların kırılmasını öneren çözümlere odaklanan bulgular elde edilmiştir.Genel olarak akademide cam tavan etkisi algısı olarak çok az bilinmektedir.Temel bulgular, cam tavan etkisi algısına bağlı temel faktörlerin, kadınlarınaile ve iş yaşamındaki görevlerinin, örgüt politikalarının, güç mesafesinin vehiyerarşideki kadınların yükselişini engelleyen örgütsel faktörlerin etkiliolduğunu göstermiştir. İlgili çalışmaların sistematik olarak gözden geçirilmesisorunun önemi hakkında bilimsel kanıtlar ortaya koymaktadır. Akademi,kadınların yoğun olarak çalıştığı bir alan olduğu için akademide çalışankadınların cam tavan etkisi algısı derinlemesine incelenmelidir.
- Published
- 2019
20. Ecological movements' limited use of social media in Turkey: a social network analysis of ecology union within Twitter
- Author
-
Erkmen, Şükran Özlem, Arslan, Canan, Gümüş, Burcu, Doğu Öztürk, İlknur, Doğuş Üniversitesi, Fen Edebiyat Fakültesi, İletişim Bilimleri Bölümü, Erkmen, Şükran Özlem, Arslan, Canan, and Gümüş, Burcu
- Subjects
Ekoloji hareketi,sosyal ağ analizi,Twitter,sosyal medya,aktivizm ,Sosyal Çalışma ,Sosyal Ağ Analizi ,Twitter ,Uluslararası İlişkiler ,Ekoloji Hareketi ,Aktivizm ,Ecological Movements ,Activism ,Ecological movements,social network analysis,Twitter,social media,activism ,Social Media ,Social Network Analysis ,Sosyal Medya - Abstract
Sanayi devriminin yarattığı toplum yapısı ve sınıfsal çatışmalar ilk toplumsal hareketlerin doğuşuna kaynaklık etmiştir. 20. yüzyılda çatışma konuları üçüncü kuşak insan hakları eksenine kayarken, kültürel ve sosyal konular etrafında şekillenen yeni toplumsal hareketler içinde en yoğun katılım bulanlardan biri de ekoloji hareketi olmuştur. Başlangıçta izole girişimlerden öteye geçemeyen pek çok ekoloji hareketi zamanla teknolojik gelişmelerin de kolaylaştırdığı ağlaşma fırsatlarını değerlendirerek, mücadele alanlarını genişletmiştir. Sosyal medyanın gelişmesiyle bu hareketler, bilgi ve gelişmeleri aktarabildikleri ve farklı kullanıcılarla etkileşimli bir ilişki kurabildikleri bir mecraya kavuşmuştur. Araştırmada, Türkiye’de ekolojik aktivist örgütlenmelerin sosyal medya kullanımlarına ilişkin bir analiz yapmak amacıyla; ekolojik örgütlerin Twitter’ı kullanım durumları, amaçları, kullanım sıklıkları, öne çıkan çevresel konular ve aktörler incelenmiştir. Twitter kullanım pratiklerindeki benzerlik ve farklılıklarla, paylaşımlarında öne çıkan konuların tespit edilmesi için nitel içerik analizi tekniğine başvurulurken; ekoloji ağında aktif olan aktörlerin ilişkileri de sosyal ağ analizi tekniğiyle incelenmiştir. Çalışmanın örneklemi Türkiye’de ekoloji alanında faaliyet gösteren 55 örgütün bir araya gelmesiyle kurulan Ekoloji Birliği çerçeve alınarak oluşturulmuştur. Sosyal ağ analizi Ekoloji Birliği ağında çatı örgütün etkinliğinin sınırlı kaldığını, Kuzey Ormanları Savunması’nın en baskın aktör olduğunu göstermektedir. İçerik analiziyse ekolojik örgütlerin ağı ağırlıkla ekolojik gündem ve platformun faaliyetleriyle ilgili gelişmeleri iletmek amacıyla kullandıklarını, özgün tweetlerinin sınırlı kaldığını ortaya koymaktadır. Araştırmanın bir diğer sonucu ise, Türkiye ekoloji ağında Twitter’ın kitleleri harekete geçirici bir araç olarak kullanımının sınırlı kaldığıdır. , The social structure and class conflicts caused by the Industrial Revolution were the main sources of first social movements. In the 20th Century, as the conflict issues moved towards the third generation human rights axis, among new social movements which came up around cultural and social issues, ecological movements were the ones with an intense number of participants. Ecological movements which started as isolated attempts, extended their struggle arena considering the networking opportunities enabled by technological developments. This research aims to analyze the social network usage of ecological organizations which operate in Turkey. An in depth analysis of Twitter use of ecological groups has been made including their purposes, frequencies of Twitter usage, prominent environmental issues and actors. Content analysis has been used in order to determine the differences and similarities in Twitter usingpractices and to find out the prominent issues. On the other hand, relationships among actors who are active on the ecological network has been determined by social network analysis. The sample of the study has been formed by taking Ecology Union, formed by the gathering of 55 local ecological organizations, as its framework. The social network analysis reveals that the Ecology Union has limited effect in the network and Northern Forests Defence (Kuzey Ormanları Savunması) is the most dominant actor. Through content analysis, it has been observed that ecological organizations use Twitter mostly to form ecological agenda and to inform their followers about the platform’s actions and related developments. However, genuine tweets posted are limited. Another outcome of the research is that in Turkey’s ecological network, Twitter is used only to a limited extend to activate masses. 
- Published
- 2019
21. Ortaokul öğretmenlerinin iş doyum düzeyleri ile örgütsel vatandaşlık davranışları arasındaki ilişki
- Author
-
Usta Öztürk, İlknur, Elma, Cevat, and Eğitim Yönetimi Ana Bilim Dalı
- Subjects
Eğitim ve Öğretim ,Education and Training - Abstract
Bu araştırmanın amacı, ortaokullarda görev yapan öğretmenlerin iş doyum düzeyleri ile örgütsel vatandaşlık davranışları arasındaki ilişkiyi saptamaktır. Ayrıca bu amaç doğrultusunda öğretmenlerin iş doyumları ile örgütsel vatandaşlık davranışları arasındaki ilişki demografik değişkenlere (cinsiyet, yaş, medeni durum, branş, kıdem) göre anlamlı farklılık gösterip göstermediği belirlenmeye çalışılmıştır.Araştırma ilişkisel tarama modelinde tasarlanmış olup araştırma evrenini; 2015-2016 eğitim- öğretim yılında Kayseri ili merkez ilçeleri Kocasinan, Melikgazi, Talas ilçelerinde ortaokullarda görev yapan 3928 öğretmen oluşturmaktadır. Örneklemin belirlenmesinde basit seçkisiz örnekleme (simple random sampling) yöntemi esas alınmıştır. Basit seçkisiz örnekleme yöntemine göre belirlenen 400 öğretmene ölçekler uygulanmış, bu ölçeklerden 380'i geri dönmüştür. Ölçek uygulama yönergesine uygun biçimde doldurulan 325 ölçek değerlendirmeye alınmıştır. Araştırmada DiPaola ve Hoy (2005) tarafından geliştirilmiş ve Taşdan ve Yılmaz (2008) tarafından Türkçeye uyarlanmış olan örgütsel vatandaşlık ölçeği ile Taşdan ve Tiryaki (2010) tarafından geliştirilen iş doyumu ölçeği kullanılmıştır. Elde edilen veriler SPSS 24 programında analiz edilmiştir. Verilerin analizinde; aritmetik ortalama, standart sapma, ANOVA testi, t-Testi, korelasyon ve regresyon analizi istatiksel teknikleri kullanılmıştır. Ortaokul öğretmenlerinin iş doyum düzeylerinin orta düzeyde olduğu belirlenmiştir. Ortaokul öğretmenlerinin iş doyum düzeylerinin cinsiyet, medeni durum, branş ve kıdem değişkenleri açısından anlamlı farklılığının bulunmadığı belirlenmiştir. Ortaokul öğretmenlerinin örgütsel vatandaşlık davranışlarının katılıyorum düzeyinde olduğu yani örgütsel vatandaşlık davranışlarını sıkça ortaya koydukları görülmüştür. Cinsiyet değişkenine göre erkek ve kadın ortaokul öğretmenlerinin örgütsel vatandaşlık davranışları arasında anlamlı farklılık oluştuğu görülmüştür. Ortaya çıkan anlamlı farklılığın kadınlar lehine olduğu görülmektedir. Ortaokul öğretmenlerinin örgütsel vatandaşlık davranışları düzeylerinin medeni durum, branş ve kıdem değişkinleri açısından anlamlı farklılığın bulunmadığı belirlenmiştir. Ayrıca ortaokul öğretmenlerin iş doyum düzeyleri ile örgütsel vatandaşlık davranışları arasında pozitif yönlü bir ilişki bulunmuştur. İş doyumunun örgütsel yaşam ve birlikte çalışılan kimseler alt boyutları ile örgütsel vatandaşlık davranışları arasında orta düzeyde, ücret ve gelişme olanakları ile düşük düzeyde pozitif yönde anlamlı ilişki bulunmuştur. Ortaokul öğretmenlerinin örgütsel vatandaşlık davranışları düzeyi pozitif yönde değişim gösterdiğinde örgütsel yaşama yönelik, ücrete ve gelişme olanaklarına yönelik ve birlikte çalışılan kimselere yönelik iş doyumu da artış göstermektedir. Örgütsel vatandaşlık davranışları düzeyi negatif yönde değişim gösterdiğinde örgütsel yaşama yönelik, ücrete ve gelişme olanaklarına yönelik ve birlikte çalışılan kimselere yönelik iş doyumu da azalma göstermektedir. Yapılan regresyon analizinde iş doyumu alt faktörlerinin örgütsel vatandaşlık davranışlarının %21.4'ünü yordadığı belirlenmiştir. Bu sonuç, iş doyumunun örgütsel vatandaşlık davranışları açısından önemli bir faktör olduğunu göstermektedir.Anahtar Kelimeler: İş Doyumu, Örgütsel Vatandaşlık Davranışları, Öğretmen, Ortaokul Sayfa Sayısı: 115Danışman: Doç. Dr. Cevat ELMA The aim of this study is to determine the relationship between job satisfaction levels and organizational citizenship behaviors of teachers working in secondary schools. Also for this purpose, it was tried to determine whether the relationship between job satisfaction and organizational citizenship behaviors of teachers differed according to demographic variables (gender, age, marital status, branch, seniority).The research is designed in the relational survey model and the research population consists of 3928 teachers who work in secondary schools in Kocasinan, Melikgazi and Talas, central districts of Kayseri in 2015-2016 academic year. Simple random sampling method was used to determine the sample. Scales were applied to 400 teachers determined according to simple random sampling method, 380 of them returned. 325 scales filled in according to the scale implementation directive were taken into consideration. In this study, organizational citizenship scale developed by DiPaola and Hoy(2005) and adapted to Turkish by Taşdan and Yılmaz (2008) and the job satisfaction scale developed by Taşdan and Tiryaki (2010) were used. The data were analyzed in SPSS 24 program. In the analysis of data; arithmetic mean, standard deviation, ANOVA test, t-test, correlation and regression analysis statistical techniques were used. It was determined that the job satisfaction levels of secondary school teachers were moderate. It was determined that job satisfaction levels of secondary school teachers were not significantly different in terms of gender, marital status, branch and seniority variables. It was seen that secondary school teachers' organizational citizenship behaviors are at the level of agreeing, that is to say, they exhibit their organizational citizenship behaviors frequently. It was seen that there was a significant difference between the organizational citizenship behaviors of male and female secondary school teachers according to the gender variable. It was seen that the significant difference is in favor of women. It was determined that there was no significant difference in terms of marital status, branch and seniority variables. In addition, a positive relationship was found between the job satisfaction levels of secondary school teachers and organizational citizenship behaviors. It was found a positive relationship between organizational life and working together sub-dimensions of job satisfaction and organizational citizenship behaviors at a moderate level and between wages and development opportunities sub-dimensions at a low level. When the level of organizational citizenship behaviors of secondary school teachers changes positively, job satisfaction towards organizational life, wages and development opportunities and co-workers also increase. When the level of organizational citizenship behaviors negatively changes, job satisfaction towards organizational life, wages and development opportunities and job partners also decrease. In the regression analysis, it was determined that job satisfaction sub-factors predicted 21.4% of organizational citizenship behaviors. This result shows that job satisfaction is an important factor in organizational citizenship behaviors.Key Words : Job Satisfaction, Organizational Citizenship Behaviors, Middle School Number of Pages: 115Advisor: Doç. Dr. Cevat ELMA 115
- Published
- 2019
22. The way followers fathom: explorıng the nexus among women leadershıp styles, job satısfactıon and organızatıonal commıtment
- Author
-
Samo, Asif Hussain, Öztürk, İlknur, Mahar, Faris, Yaqoob, Shazia, and Meslek Yüksekokulu
- Subjects
Leadership ,Job satisfaction ,Transformational Leadership ,Women ,Organizational Behavior - Abstract
WOS: 000472133000002, Purpose: This research aimed at exploring the gender diversity in leadership styles, and therefore the impact of women's transformational and transactional leadership styles on organization commitment was empirically tested. The mediating role of job satisfaction was also examined for both leadership styles. Design/Methodology/Approach: With the quantitative approach, the survey method was used, and the data was collected from 302 followers of women academicians at different institutions. Structural equation modelling was applied to check the direct and indirect impacts of women's leadership styles on organizational outcomes. Findings: Results revealed there was no direct impact of women's transformational leadership on the organizational commitment, however, job satisfaction played a full mediating role here. Moreover, there was no direct or indirect impact of women's transactional leadership on the organizational commitment, as job satisfaction had no mediating role here. Theoretical Implication: Adding to the theoretical development in gender diversity and leadership, this study explained the behaviour of employees under female leaders. This reinforced the previous empirical findings. Practical Implication: In Pakistan, women are breaking the stereotypes and emerging on leading positions, this study has been indispensable for present and potential women leaders as to furnish them empirical evidence of how they can stir job satisfaction and organizational commitment in their followers. Originality: Gender diversity in the contextual leadership has been a top notch dimension to be explained, and this study would pave the way for further exploration of women leadership in organizational settings.
- Published
- 2019
23. Türkiye'de mobbing ile ilgili sağlık alanında yazılan lisansüstü tezlerin incelenmesi
- Author
-
Öztürk, İlknur and İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi
- Subjects
Türkiye ,Yıldırma ,Graduate theses ,Turkey ,Bezdiri ,Psychological terrorization ,Mobbing ,Sağlık alanı ,Health field - Abstract
Mobbing, bireylerin iş hayatında karşılaşabileceği en büyük sorunlardan biridir. Bireyler, iş ortamında olumsuz davranışlara maruz kalırlar ki, bu negatif tutumlar onları yıpratarak onarılması oldukça güç olan izler bırakmaktadır. İş yaşamının getirdiği stresle birlikte mobbing kavramı çalışma hayatında oldukça sık karşılaştığımız bir kavram haline gelmiştir. Bu nedenle bu kavramın yapılan çalışmalar bağlamında incelenmesi ihtiyacı ortaya çıkmıştır. Bu çalışmanın amacı, Türkiye’de sağlık alanında yazılan lisansüstü tezleri inceleyerek mobbing ile ilgili gelinen noktayı belirlemek ve önerilerde bulunarak bir referans oluşturmaktır. Çalışmada, Yükseköğretim Kurumu Ulusal Tez Merkezi (YÖKTEZ) veri tabanında yayınlanan 2000-2019 yılları arasında, sağlık alanında mobbing ile ilgili yazılan erişime açık lisansüstü tezler incelenerek çeşitli değişkenler kapsamında değerlendirilmiştir. Bu yıllar arasında 29’u yüksek lisans ve 2 tanesi doktora tezi olmak üzere toplam 31 tane tez incelenmiştir. Bu değerlendirmede esas olarak rekabet ortamında en çok etkilenen sektörlerden biri olan sağlık sektörünün nasıl etkilendiğinin belirlenmesine odaklanmıştır., Mobbing is one of the biggest problems that individuals may face in business life. Individuals are exposed to negative behaviors in the work environment, and these negative attitudes wear out and leave traces that are very difficult to repair. The concept of mobbing, with the stress of the business life, has become a very common concept in working life. Therefore, the need to examine this concept in the context of the studies has emerged. The aim of this study is to examine graduate theses written at this point to determine the health field in Turkey related to mobbing and make proposals to create a reference. In this study, the graduate theses about mobbing in the field of health between 2000-2019 published in the database of Turkish Council of Higher Education National Thesis Center (YÖKTEZ) were examined and evaluated within the scope of various variables. During these years, a total of 31 theses were examined, of which 29 were master's and 2 were doctoral theses. In this assessment, it is mainly focused on determining how the health sector, one of the most affected sectors in the competitive environment, is affected.
- Published
- 2019
24. Twitter Use in Political Campaings: The Case of The Presidential Elections of June 24, 2018 in Turkey
- Author
-
Öztürk, İlknur Doğu, Erkmen, Özlem, and 0-Belirlenecek
- Subjects
Tarih ,Beşeri Bilimler ,Çevre Çalışmaları ,Edebi Teori ve Eleştiri ,İletişim ,Uluslararası İlişkiler ,Siyasi Bilimler ,Halkla İlişkiler ,Etik ,Dil ve Dil Bilim ,Edebiyat ,Tiyatro ,Bilim Felsefesi ve Tarihi ,Kamu Yönetimi ,İşletme ,Kadın Araştırmaları ,Mantık ,Kentsel Çalışmalar ,Sosyoloji ,Kültürel Çalışmalar - Abstract
2000’lerin başından beri, web 2.0 uygulamalarının yaygınlaşması ve siyasal iletişimde kullanılmaya başlanması, siyasal kampanya stratejilerine yenilik getirmiştir. Özellikle sosyal ağlar; katılıma izin veren yaklaşımları ve kullanıcı kaynaklı içerik paylaşımı, çevrimiçi dayanışma, sosyalleşme ve ağ oluşturma imkânı sunmaları gibi özellikleriyle, alanda gittikçe merkezileşen bir konum elde etmişlerdir. Twitter dünya genelinde temel çevrimiçi kampanya aracı konumundadır. Bu çalışma, 24 Haziran 2018 tarihli Cumhurbaşkanlığı Seçimleri örneŞinin incelenmesiyle, seçim kampanyalarında Twitter kullanımıyla ilgili literatüre katkı sağlamayı amaçlamaktadır. 5 Mayıs - 25 Haziran tarihleri arasında, altı adayın Twitter kampanyaları, içerik analizi ve kelime bulutu yöntemleriyle analiz edilmiştir. Cumhurbaşkanlığı adaylarının isimleriyle yürütülen onaylanmış hesapların tweetlerinden hareketle yapılan içerik analiziyle, Twitter’ı hangi işlevlerle kullandıkları belirlenmiş; kampanyalarda sık vurgulanan kavramlar kelime bulutu yöntemiyle görselleştirilerek tartışılırken; etkileşim ve ağ oluşturma etkinlikleri de retweet , beŞeni, favori gibi içerik unsurları kullanımının karşılaştırılması yoluyla incelenmiştir. Toplam 2186 tweetin analizi, cumhurbaşkanlığı kampanyalarının sloganlarının Twitter kampanyalarında da merkezi bir yere sahip olduğunu; adayların Twitter’da kampanya etkinliklerini duyurma işlevine odaklandığını; Twitter’ın @mention, cevaplama, retweetleme ve sık kullanılanlar olarak işaretleme gibi etkileşimli özelliklerinden sınırlı bir biçimde yararlanıldığını göstermiştir. Adayların takipçi sayılarının kampanya süresince tutarlı bir şekilde artmasına rağmen, seçmenlerle etkileşim oranları ise düşük kalmıştır. Çalışma sonucunda, Türkiye’deki siyasi aktörlerin Twitter’ın diyalog potansiyelini kullanmak yerine kampanya faaliyetleri ve siyasi düşüncelerini içeren özgün tweetler yayınlamak yoluyla Twitter’ı hiyerarşik bir iletişim aracı olarak kullandıklarını söylemek mümkün görülmektedir. The emergence and use of web 2.0 technologies innovated political campaign strategies, since the beginning of the 2000s. Especially social networks, with the possibilities of participation, sharing user-generated content, online solidarity, socialization and networking that they offer, became dominant in the field. Twitter seems to be the main online political campaign tool worldwide. This study aims at contributing to the literature on Twitter usage in election campaigns, with the case study of Turkish Presidential Elections of June 24, 2018. Twitter campaigns of six candidates, between May 5-June 25, were analyzed with a combination of techniques including content analysis and world cloud. The content analysis based on the investigation of tweets posted from verified Twitter accounts with the name of the candidates is used in order to determine which functions of Twitter are used most and to compare interaction and networking activities of the candidates. Besides, frequently used concepts are discussed by means of wordcloud. The analysis of a total number of 2186 tweets shows that, presidential campaign slogans have a central place in Twitter campaigns too; that the candidates focus on the function of announcing their campaign activities, and that the usage of interactive features such as @mention, reply, retweet and marking as favorites is limited. Although the number of followers of each candidate increased consistently during the campaign period, interaction rates with the voters were low. As a result of the study, it is possible to say that political actors in Turkey, use Twitter as a hierarchical communication tool, by posting mainly original tweets on their campaign activities and political thoughts; rather than using its dialogical potential.
- Published
- 2019
25. PAKİSTAN’DA CAM TAVAN: ÇATLAMIŞ FAKAT HENÜZ KIRILMAMIŞ
- Author
-
Mahmood, Ummama, Mahmood, Tooba, Öztürk, İlknur, and İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi
- Abstract
The research tends to explore and examines the concept and existence of ‘Glass Ceiling in Pakistan’. It is the barrier that restricts women reaching the top-level management regardless of their capabilities, skills, qualifications, and experiences. The deprived are generally the minorities or most certainly the women of Pakistan. The role of women has been emerging at a rapid pace in Pakistan as more women are getting awareness and education about their rights. This perception leads to a contradiction of whether gender discrimination actually exists or is it just a perception leading in the minds. The primary data has been collected through several interviews from men and women at the senior level positions to get a greater idea about the concept, and thematic analysis was used to analyse the data. The concept mediates between gender stereotypes, discrimination, and misconceptions. This research is based on the Glass Ceiling in Pakistan. It is carried out in the different sectors of Pakistan through in-depth interviews. Due to time constraints, only eight interviews are conducted which includes seven females and a male respondent. Therefore, in future more male respondents would be added in the research to get a more precise picture of the scenario. The study suggests many practical implications on the issue such as implementing strict policies in organisations, providing women with equal opportunities, and women to prove themselves for the positions they deserve., Bu çalışmanın amacı “Pakistan'daki Cam Tavan” kavramını ve varlığını incelemektir. Cam tavan yeteneklerinden, becerilerinden, niteliklerinden ve deneyimlerinden bağımsız olarak kadınların üst düzey yönetime erişmelerini kısıtlayan engel olarak tanımlanmaktadır. Ayrıca iş dünyasında yer alan kadınların ücret artışlarını, terfi etmelerini, büyümelerini veya daha fazla fırsatları yakalamalarını kısıtlayan engelleri tanımlayan bir metafor olduğu söylenebilir. Yoksunluk genellikle azınlıklar veya en çok da Pakistanlı kadınları kapsamaktadır. Pakistan’daki kadınların rolü, kadın hakları konusunda farkındalıkları ve eğitim düzeyleri artıkça, hızla artmaktadır. Bu algı, cinsiyet ayrımcılığının gerçekten var olup olmadığına ya da sadece zihinlerde öncülük eden bir algıya ve aykırılığa yol açmaktadır. Temel veriler, kavram hakkında daha iyi bir fikir edinmek için üst düzey pozisyonlardaki kadın ve erkeklerden yapılan görüşmelerle toplanmış ve verileri analiz etmek için tematik analiz kullanılmıştır. Bu kavram cinsiyet klişeleri, ayrımcılık ve kavram yanılgıları arasında aracılık eder. Bu araştırma Pakistan'daki Cam Tavan'a dayanıyor. Pakistan'ın farklı sektörlerinde derinlemesine görüşmeler yoluyla gerçekleştirilmektedir. Zaman kısıtlamaları nedeniyle, sadece yedi kadın ve bir erkek katılımcı içeren sekiz görüşme gerçekleştirilmiştir. Bu nedenle, gelecekte senaryonun daha net bir resmini elde etmek için araştırmaya daha fazla erkek katılımcı eklenmesi önerilmektedir. Çalışma, örgütlere katı politikalar uygulamak, kadınlara eşit fırsatlar sağlamak ve hak ettikleri pozisyonlar için kendilerini kanıtlamaları gibi konularda konuyla ilgili birçok pratik sonuç ortaya koyuyor.
- Published
- 2019
26. Ortaokul öğretmenlerinin iş doyum düzeyleri ile örgütsel vatandaşlık davranışları arasındaki ilişki / İlknur Usta Öztürk ; danışman Cevat Elma
- Author
-
Öztürk, İlknur Usta, Elma, Cevat, and OMÜ, Sosyal Bilimler Enstitüsü, Eğitim Bilimleri Anabilim Dalı
- Subjects
Eğitim Yönetimi Bilim Dalı ,İş doyumu ,Öğretmenler ,Vatandaşlık ,TEZ YÜK LİS Ö99o 2019 - Abstract
Tez (yüksek lisans) -- Ondokuz Mayıs Üniversitesi, 2019 Libra Kayıt No: 128397 …
- Published
- 2019
27. Systematic review of glass ceiling effect in academia: the case of turkey
- Author
-
Huseyinzade Simsek, Anjelika, Öztürk, İlknur, and Meslek Yüksekokulu
- Subjects
Glass Ceiling ,Systematic Review ,Academia, Gender Inequality - Abstract
As women started to take an active role in business life, the problems faced by women in organizational life attracted the attention of researchers. The concept of glass ceiling effect, which is popular in recent years, has been studied in many business areas. This study was held with the aim of reviewing studies published between January 2000 and May 2019 in Turkey about glass ceiling effect perception of women working in academia and systematically reviewing data obtained from the studies. A total 168 publica-tions were reached, and 3 of them were evaluated as part of the study according to inclusion criteria. Results were obtained by focusing on variables affecting ceiling glass effect perception, assessment tools used in studies and solutions suggested to break glass ceilings in academia. In general, it was found that very less known according glass ceiling effect perception in academia. Main findings show that main factors that are related to glass ceiling effect perception are opinion of women duties in family and busi-ness life, organisational policies, power distance and organisational factors that impede the rise of women in hierarchy. Systematic review of related studies has put forth scientific evidence on the importance of the problem. Since the academy is an area where women work intensively, the problem of ceiling glass effect perception of women working in academia should be studied in-depth
- Published
- 2019
28. DARK TETRAD IN ORGANIZATIONS
- Author
-
Öztürk, İlknur and İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi
- Subjects
Karanlık Üçlü ,Örgütsel Davranış ,Karanlık Dörtlü - Abstract
Kişilik özellikleri örgütsel davranış bağlamında hem lider hem de çalışanlar için önemli bir yer oluşturmaktadır. Kişisel özellikler genelde normal kişilik özellikleri olarak incelenmektedir. Ancak son yıllarda yapılan çalışmalar, kişiliğin farklı özellikleri üzerinde yoğunlaşmaya başlamıştır. Üç kişilik yapılanması - Makyavelizm, Subklinik Narsisizm ve Subklinik Psikopati farklı dinamiklere sahip olmalarına rağmen, karanlık üçlü olarak literatüre girmiş ortak özelliklere sahip kişilik özellikleridir. Son zamanlarda yapılan çalışmalar sadizm kişilik özelliklerinin de karanlık kişiliklerin özelliklerine dâhil edilmesi gerekliliğine dikkat çekerek Karanlık Dörtlü (Dark Tetrad) kavramını oluşturmuştur. Örgütlerde çalışanlar ve liderler bu kişilik özelliğine sahip olabilmektedir. Bu özelliğe sahip bireylerin örgütler için tehlike arz ettiğinden düşünülse de; son yıllarda bu özellikte olanların örgüt için faydalı olabileceği ile ilgili çalışmalar yapılmaktadır. Uluslararası alanlarda bu kavramlar incelenmeye başlanmış fakat Türkiye’de bu konuyla ilgili özellikle örgütsel davranış alanında yapılan çalışma sayısı kısıtlı kalmıştır. Bundan dolayı ülkemizde yapılan çalışmaların, bu kişilik kavramlarının örgütsel davranış alanında nasıl bir tablo oluşturduğunun incelenmesi gerekmektedir. Örgütler bireylerden oluşmakta ve bu bireylerin kişilik özellikleri örgütlerin sürekliliği ve başarısı açısından önemli bir yer teşkil etmektedir. İşletmelerin önemli kaynağı olan insan faktörünün kişilik özellikleri işletme başarısı açısından önem arzetmektedir. Bu kişiliğe sahip bireylerin yönetilmesi işletme için faydalı olmaktadır. Bu çalışmada, karanlık üçlü ve karanlık dörtlü kavramının nasıl ortaya çıktığı literatür ışığında incelenmiştir., Personality traits are important for both leaders and employees in terms of organizational behavior. Personal traits are generally examined as normal personality traits. However, in recent years, studies have begun to focus on different characteristics of personality. Three personality structures - Machiavellianism, Subclinical Narcissism and Subclinical Psychopathy are personality traits that have common characteristics that have entered the literature as dark triad, although they have different dynamics. Recent studies have created the concept of Dark Tetrad, pointing out the need to include sadism personality traits in the characteristics of dark personalities. Employees and leaders in organizations can have this characteristic. Although it is thought that individuals with this feature are dangerous for organizations; in recent years, studies have been carried out on the fact that those with this feature may be beneficial for the organization. Begun to examine these concepts, especially in the international arena, but the number of studies in the field of organizational behavior on this issue in Turkey has been limited. Therefore, studies conducted in our country should examine how these personality concepts form a picture in the field of organizational behavior. Organizations consist of individuals and personality characteristics of these individuals constitute an important place in terms of continuity and success of organizations. Personality characteristics of human factor, which is an important source of enterprises, are important for business success. Managing individuals with this personality is beneficial for the business. In this study, the concept of the dark triad and dark tetrad is examined in the light of the literature.
- Published
- 2019
29. Stratejik halkla ilişkiler kapsamında kriz yönetimi
- Author
-
Doğu Öztürk, İlknur and Doğu Öztürk, İlknur
- Published
- 2020
30. Dijitalleşme ve Etik Sorunlar: Nesnelerin İnterneti Teknolojisini Gözetim, Gizlilik, Güvenlik Kapsamında Değerlendirme.
- Author
-
Öztürk, İlknur Doğu and Zeybek, Burcu
- Subjects
MASS surveillance ,INTERNET of things ,BURGLARY protection ,INFORMATION technology security ,INFORMATION sharing ,SHARING - Abstract
Copyright of Journal of Communication Theory & Research / Iletisim Kuram ve Arastirma Dergisi is the property of Gazi University, Faculty of Communication and its content may not be copied or emailed to multiple sites or posted to a listserv without the copyright holder's express written permission. However, users may print, download, or email articles for individual use. This abstract may be abridged. No warranty is given about the accuracy of the copy. Users should refer to the original published version of the material for the full abstract. (Copyright applies to all Abstracts.)
- Published
- 2021
- Full Text
- View/download PDF
31. Kültürel zekâ ve dönüşümsel liderlik arasındaki ilişkinin analizi:hastane yöneticileri örneği
- Author
-
Huseyinzade Simsek, Anjelika, Öztürk, İlknur, Ünvan, Yüksel Akay, and Meslek Yüksekokulu
- Subjects
Dönüşümsel liderlik ,Hastahane yöneticiligi - Abstract
Küreselleşme, sağlık kurumları, işletmeler ve çok kültürlü organizasyonların karşı karşıya oldukları bir gerçektir (Moon, 2010). Bu olgu ulusal sınırlar boyunca insanların, örgütlerin ve ülkelerin karşılıklı birbirine bağlılık olarak ortaya çıkmaktadır (Meyer, 2007). Bu nedenle organizasyonların farklı dünya kültürlerini tanımak ve anlamak konusunda aktif olma zorunluluğu vardır. Modern organizasyonlar kültürel farklılıkları iyi bir şekilde tespit eden, diğer kültürlerle etkileşime girebilme becerisine sahip yöneticilere ihtiyaç duymaktadır. Farklı kültürel ortamlarda başarılı olabilen birçok yönetici, farklı bir ortamda verimli ve etkin olabilmek için, yeni girilen ortama kolayca adapte olabilmek için yöneticilerin sahip olmaları gereken özelliklerden biri kültürel zekâdır (
- Published
- 2018
32. INVESTIGATING OF MOBBING RELATED GRADUATE THESES IN FIELD OF HEALTH IN TURKEY
- Author
-
ÖZTÜRK, İlknur, primary
- Published
- 2019
- Full Text
- View/download PDF
33. Örgütsel Sessizlik ve Boyutları Üzerine Nitel Bir Araştırma
- Author
-
Öztürk, İlknur, primary
- Published
- 2019
- Full Text
- View/download PDF
34. Postmodernizmin Örgütteki İnsan Davranışlarına Yansıması
- Author
-
Öztürk, İlknur, primary
- Published
- 2019
- Full Text
- View/download PDF
35. Panoptikon 2.0: Alternatif Medya ve Karşı Gözetim
- Author
-
ÖZTÜRK, İlknur Doğu, primary
- Published
- 2019
- Full Text
- View/download PDF
36. ÖRGÜTLERDE KARANLIK DÖRTLÜ – DARK TETRAD
- Author
-
ÖZTÜRK-, İlknur, primary
- Published
- 2019
- Full Text
- View/download PDF
37. Algılanan Örgütsel Adaletin İş Tatmini İle İlişkisinin İncelenmesine Yönelik Akademisyenler Üzerinde Bir Araştırma: Vakıf ve Devlet Üniversitesi Karşılaştırması
- Author
-
YILMAZ, Elife and ÖZTÜRK, İlknur
- Subjects
Social ,Örgütsel Adalet,İş Tatmini ,Sosyal - Abstract
Organizasyonlarda algılanan adaletsizliğin astlarıniş tatminine negatif yönde etki ettiğini gösteren çalışmalar, örgütsel adaletiniş tatminini etkileyen önemli faktörlerden birisi olduğuna dikkat çekmektedir. Buçalışmada bir kamu ve bir vakıf üniversitesinde görev yapan akademik personelinalgıladıkları örgütsel adalet ile iş tatmini arasındaki ilişkiyi araştırmak veakademisyenlerin örgütsel adaleti sağlayan önemli unsurlara ilişkin görüşleriniincelemek hedeflenmiştir. Araştırmanın uygulamasına katılan 141 akademisyendenelde edilen veriler algılanan örgütsel adaletin iş tatmini ile ilişkisinin anlamlıseviyede yüksek olduğunu destekler niteliktedir. Örgütsel adaleti etkileyenunsurlara ilişkin görüşlerin ise eşitlik, adalet, liyakat, saygı, tarafsızlıkve güven üzerinde yoğunlaştığı görülmüştür. Çalışmanın sonuçlarında ayrıntılıbir şekilde aktarıldığı üzere vakıf üniversitesinde çalışanların örgütseladalet algı ve iş tatmin düzeyleri devlet üniversitesinde çalışanlara kıyasladaha yüksek bulunduğu ve örgütsel adaleti sağlayan unsurlara ilişkin vakıf vedevlet üniversitesinde çalışanların vurguladıkları ortak unsurların yanındafarklılaşan unsurlar da dikkat çekmiştir.
- Published
- 2017
38. 11-14 yaş grubu ergenlerin algılanan ana–baba tutumları ile sosyal-duygusal öğrenme becerileri arasındaki ilişkilerin incelenmesi
- Author
-
Öztürk, İlknur, Yavuzer, Nurgül, and Psikoloji Ana Bilim Dalı
- Subjects
Parents attitude ,Psikoloji ,Behavioural attitude ,Social learning ,Psychology ,Perception ,Perceived parenting styles ,Adolescents ,Emotional learning - Abstract
İnsanların çevresiyle ilişkisi ve yaşam boyu elde ettiği başarılar, temel olarak sahip oldukları becerilerle şekillenmektedir. Bu beceriler içerisinde sosyal ve duygusal beceriler, insanların sosyalleşmesini ve hayat boyu başarısını şekillendiren beceriler olarak öne çıkmaktadır. Doğumdan itibaren aile ve çevreyle kurulan etkileşimin biçimlendirdiği sosyal ve duygusal beceriler, öğrenilebilir becerilerdir ve anne baba tutumları bu becerilerin biçimlenmesinde önemli rol üstlenmektedir. Bu araştırmada anne baba tutumları ile sosyal ve duygusal öğrenme becerileri arasındaki ilişki incelenmiştir. Araştırmada 11-14 yaş grubundaki 5.6.7.8. sınıfta öğrenim gören 314 katılımcıdan elde edilen veriler istatiksel yöntemlerle analiz edilmiştir. Veri toplama aracı olarak Eldeleklioğlu (1996)'nun geliştirdiği Ana Baba Tutumları Ölçeği (ABTÖ) ve Kabakçı ve Owen, (2010)'in geliştirdiği Sosyal ve Duygusal Öğrenme Becerileri Ölçeği (SDÖBÖ) kullanılmıştır.Araştırma bulgularına göre öğrencilerin koruyucu-istekçi ebeveyn algısının daha yüksek olduğu, öğrencilerin sosyal ve duygusal öğrenme becerilerinin ortanın üstü seviyede olduğu, ebeveyn tutumlarının bütün alt boyutları ile sosyal ve duygusal öğrenme becerileri arasında anlamlı bir ilişki olduğu görülmektedir. Literatürdeki bulgular genellikle demokratik ana baba tutumunun olumlu etkisine işaret ederken bu araştırmada koruyucu-istekçi ana baba tutumunun olumlu etkisinin daha yüksek olduğu bulunmuştur.Sonuç olarak ana baba tutumları ile öğrencilerin ana baba tutumları arasında istatiksel olarak anlamlı bir ilişkinin olduğu, korucuyu-istekçi ana baba tutumlarının öğrencilerin sosyal ve duygusal öğrenme becerilerini diğer ana baba tutumlarından daha fazla etkilediği görülmektedir. The success people achieve throughout their lives and their relationship with the people around them take shape by the skills they basically have. Social and emotional skills come forward as the ones that shape the socialization and life-long success of people. Social and emotional skills that are formed through the interaction with family and society since birth are learnable attaintments and parent attitude has an important role in forming these skills. In this research the relationship is studied between the parent attitude and social and emotional learning skills. In the study, the data is obtained from 114 participants of 11-14 years of 5th 6th 7th and 8th graders analyzed with statistical methods. As data collection tool, Parental Attitudes Scale that is developed by Eldeliklioğlu(1996) and Social and Emotional Learning Scale that is improved by Kabakçı and Owen (2010) are used.According to research findings, it is understood that students have a higher perception of protector and headrequester parental attitude, students' social and emotional learning skills are above the middle level, there is a significant relationship between parental attitudes with their all sub-dimensions and social- emotional learning skills. While the findings in the literature point out the positive effects of democratic parental attitude, in this research it is found out that the positive effect of protector and headrequester parental attitude is higher .In conclusion, it is understood that there is a meaningful relationship statistically between the parental attitudes and the parental attitudes of students; protector and headrequester parental attitudes affect students' social and emotional learning skills more compared to other parental attitudes. 111
- Published
- 2017
39. İşgörenin görev bağımlılığı, politik davranışları, rol çatışması ve belirsizliğinin tükenmişlik üzerindeki etkisi: Sağlık kurumlarında bir inceleme
- Author
-
Öztürk, İlknur, Ay, Ünal, Sosyal Bilimler Enstitüsü, and İşletme Yönetimi Anabilim Dalı
- Subjects
Politik Davranışlar ,Low Personal Accomplishment ,Job involvement ,Görev Bağımlılığı ,Health institutions ,Dependency ,Desensitization ,Political behavior ,Rol Belirsizliği ,Role Conflict, Role Ambiguity ,Burnout ,Rol Çatışması ,Duyarsızlaşma ,Workers ,Role conflict ,Business Administration ,Duygusal Tükenme ,Düşük Kişisel Başarı ,Uncertainty ,Political Behaviour ,İşletme ,Depersonalization ,Organizational commitment ,Emotional Exhaustion ,Job Interdependence ,Tükenmişlik - Abstract
Tükenmişlik kavramı, son yıllarda üzerinde çok çalışılan konulardan biridir. Günümüz işletmeleri, özellikle hizmet sektörü, çalışanlarının psikolojik olarak daha çok tükenmişlik yaşadığı bir gerçektir. İnsanlarla yüz yüze ilişki içinde olan hastane çalışanları bu durumdan oldukça fazla etkilenmektedir. İşgörenin tükenmişlik düzeyi örgütsel bağlılık, rol çatışması, iş tatmini ve buna benzer faktörlerden etkilenmektedir. Bu çalışmada, hastane çalışanlarının, görev bağımlılığı, politik davranışları, rol çatışması ve belirsizliğinin tükenmişlik düzeyine etkisi üzerinde durulmuştur. Bu amaçla sözü edilen kavramlar ve boyutları için araştırma modeli oluşturulmuş ve test edilmiştir. Modeli test etmek için, Adana'da ikinci basamak sağlık kurumu olarak sınıflandırılan devlet ve özel hastanelerinde 393 hastane çalışanından anket yöntemi ile veri elde edilmiş ve bu veriler analize tabi tutulmuştur. Analiz sonuçlarının ilk bulgusu, tükenmişlik düzeyinin demografik özelliklere göre farklılaşmasıdır. Hiyerarşik regresyon analizi uygulanmış ve kontrol değişkeni olarak ise cinsiyet, gelir, yaş, pozisyon ve hastanedeki çalışma süresi alınmıştır. Araştırmanın ikinci bulgusu ise, politik davranışların tükenmişlik düzeyine etki etmemesine rağmen tükenmişliğin boyutları olan duygusal tükenme, duyarsızlaşma ve kişisel başarı üzerinde etkili olmasıdır. Görev bağımlılığının tükenmişlik üzerinde etkisi bulunmamakla birlikte alt boyutları üzerinde etkili olmuştur. Rol çatışması ve belirsizliğinin, tükenmişlik üzerinde etkisi yoktur ancak alt boyutlar üzerinde etkisi vardır sonucuna varılmıştır. Yapılan çoklu regresyon analizi sadece politik davranışların tükenmişlik üzerinde etkili olduğunu, görev bağımlılığı, rol çatışması ve belirsizliğinin tükenmişlik üzerinde etkisi olmadığını göstermiştir. Araştırmanın son bulgusu ise devlet hastanesinde çalışanların, özel hastane çalışanlarına göre tükenmişliği daha fazla yaşamalarına rağmen özel hastane çalışanlarının politik davranışları, görev bağımlılığı, rol çatışması ve belirsizliğini daha fazla yaşadığını göstermiştir., The term 'burnout' is one of the subjects most thoroughly examined in recent years. It is a fact that employees in contemporary corporations, particularly in service industry, experience psychological burnout. Hospital employees in face to face interaction with patients are substantially influenced by this adverse condition. The level of employees burnout is affected by organizational commitment, role conflict, job satisfaction and similar factors. This study intends to examine the effects of job interdependence, political behaviour, role conflict and ambiguity experienced by hospital employees on burnout level. Accordingly, a research methdology for the terms and dimensions mentioned above was designed, and than those terms and dimension were tested. In order to test the model, the data were collected from 393 hospital employees employed in public hospital classified as a second grade/class health institution and private hospitals located in Adana. The first finding of analysis results is that the level of burnout varied by demographic characteristics. Hierarchical regression analysis was applied and gender, revenue, age, position and working hours in hospital were taken as control variable. The second finding of the study is that much as political behaviours do not have impact on burnout level, they have effect on emotional exhaustion, depersnational and personal achievement, which are the dimensions of burnout. While job interdependence does not effect on burnout but It has effect on sub-dimensions. The study also recommended that role conflict and ambiguity have no effect on burnout but have effect on sub-dimensions. In the multiple regression analysis conducted showed that only political behaviours, have impact on burnout level, but do not have effect on job interdependence role conflict and ambguity. The final finding demonstrates that compared to the employees working in private hospitals, the employees in public hospitals experience more burnout.
- Published
- 2017
40. Organizational Perceived Victimization and Aggressive Behaviour as a Defence Against Others’ Aggression Among Hospital Employees
- Author
-
Öztürk, İlknur, Huseyinzade Simsek, Anjelika, and Meslek Yüksekokulu
- Subjects
Hospital ,Organizational aggression ,Management of Technology and Innovation ,General Engineering ,Perceived victimization ,Aggressive behaviour - Abstract
This study investigates the relationship among perceived victimisation and aggressive behaviour in terms of demographic variables of employees of private hospitals. We explored whether the perceived victimisation could lead to aggressive behaviour toward perpetrator as a coping strategy. Participants were 142 employees of 3 private hospitals in city of Mersin, Turkey. Questionnaire included questions according to demographical variables, Perceived Victimization Scale developed by [26] and Aggressive Behaviour Scale by [37]. Pearson’s correlation and descriptive statistical analysis were done. The data obtained from this work reveal that female perceive indirect victimisation more than males, as age and professional experience increases the likelihood of aggressive behaviour toward perpetrator increases too.
- Published
- 2019
41. Siyasal İletişim Kampanya Aracı Olarak Video İçerik Paylaşım Ağı YouTube: 23 Haziran 2019 İstanbul Yerel Seçimi Üzerine Bir Değerlendirme.
- Author
-
ÖZTÜRK, İlknur DOĞU and ZEYBEK, Burcu
- Abstract
Developed by making use of internet technology and used in new media, social networks have started to draw the attention of political actors with features that distinguish them from traditional media, and have become one of the political communication tools. One of the social networks that creates a participation environment, YouTube is used by leaders and members of political parties for the purposes of reaching to the electorate and gaining their support. Accordingly, the research aims to investigate how Binali Yıldırım, the candidate of People's Alliance, and Ekrem İmamoğlu, the candidate of Nation's Alliance, use YouTube social media within the scope of their political campaign practices for Istanbul Metropolitan Mayorship election, which was repeated in June 23, 2019. In this context, as the research sample, total of 209 videos - which were shared during the period between May 6, when Istanbul election was cancelled by Supreme Election Board (YSK) and June 23, 2019, the date on which the election was repeated - are examined with the qualitative content analysis technique. As a result of the research, it was understood that İmamoğlu used YouTube platform more actively than Yıldırım in terms of both the number of videos shared and interaction status, and as far as the type of shared content is concerned. As a result of the analysis on shared content in the category of political advertising, it was understood that İmamoğlu used advertisements more actively for promoting past and future activities and adopted suggestion strategy, while Yıldırım preferred advertisements promoting the activities in the past and he mostly made use of image creation strategy. [ABSTRACT FROM AUTHOR]
- Published
- 2020
- Full Text
- View/download PDF
42. Sağlık İletişiminde Kamu Spotu Kullanımı: Sigara Karşıtı Kamu Spotlarını Kültürel Göstergelerle Okumak.
- Author
-
DOĞU ÖZTÜRK, İlknur
- Subjects
- *
PUBLIC service advertising , *HEALTH literacy , *MEDICAL communication , *ANTI-smoking campaigns , *CAMPAIGN management , *ADOLESCENT smoking - Abstract
Health communication which emerges as a sub-branch of communication encompasses all communication practices in almost all health related subjects, from health literacy to drug use, from eating habits to sports. In these communication practices which focus on making certain habits, keeping them away from certain actions, raising awareness about health and teaching correct behaviors, it is seen that public service announcement has become prominent. In recent years, the use of public service announcement (PSA) has become widespread by public institutions and non-governmental organizations for the purpose of providing useful information and raising awareness on the grounds of public interest. In this context, the concept of health communication was explained and the use of public service announcement (PSA) as communication application was discussed in this study. From 2008, very important legal studies have been carried out to stop smoking as state policy. Total of seven public spots published within the scope of two different anti-cigarette anti-smoking campaigns were examined by the semiotic analysis method and answers were asked about how the meaning was regulated and transferred to convince them to quit smoking. As a result of the research, it was understood that the six public spots read by the indicators were addressed to the feeling of fear, in the recently published public service announcement of the second campaign the strategy has been changed by focusing on positive results that would encourage quiting smoking. [ABSTRACT FROM AUTHOR]
- Published
- 2020
43. İlk ve ortaokul yöneticilerinin yetki kullanımında ve yetki devrinde yaşadıkları sorunlar
- Author
-
Öztürk, İlknur, Ertepınar, Hamide, and İşletme Ana Bilim Dalı
- Subjects
Secondary schools ,Primary schools ,School administration ,Authority ,Subsidiarity ,Educational administration ,Eğitim ve Öğretim ,Education and Training ,School administrators ,Managers ,Management problems - Abstract
İnsanları bilgiyle donatan eğitim kurumu olarak okulların işlevlerini beklendik düzeyde yerine getirmesinde ve işleyişinin sürekliliğinde en önemli görev kuşkusuz okul yöneticilerindedir. Okul yöneticilerinin yönetim becerileri ve yetki kullanma becerileri okul yönetiminin kalitesini ortaya çıkarır.Okul yöneticilerinin üzerindeki yük arttıkça doğal olarak yetki sınırları da genişlemektedir. Okul-aile iletişiminin artması ve velilerin okul ve öğrenciler hakkında anlık bilgilendirilmesi, internetin hayatımıza bu denli girmesiyle birçok bilginin internete girilmesi, sürekli merkezden gelen mesajlara cevap verilmesi ve öğretmenlere aktarılması gibi birçok görev okul yöneticilerinin yetkilerini arttırmıştır. Okul yöneticisinin artan yetkileri aynı zamanda onlara iş yükü de getirmiştir. Yetkisini paylaşabilen yöneticilerin iş yükü hafiflediği için işlerini daha doğru, daha kısa sürede ve daha az stres altında yapması beklenmektedir. Yöneticinin iş yükünün hafiflemesi okuldaki eğitim-öğretimle daha çok ilgilenmesi için ona zaman sağlayacaktır. Gelişmiş toplumların eğitim sistemlerinin de toplumla beraber değişip gelişir. Değişen koşullar, gelişen teknoloji, ihtiyaç duyulan insan gücündeki değişim, halkın ve devletin eğitimden bekledikleri değiştikçe okuldan beklentilerde armış; beklentiler arttıkça ve koşullar değiştikçe yöneticilerin farklı alanlarda yetkileri doğmuştur. Türkiye 'de İlk defa 1953-54 ders yılında Gazi Eğitim Enstitüsü Pedagojik ve Özel Eğitim Bölümlerinde rehberlik bağımsız bir ders olarak programda yer almıştır (meb, 2014). 1950'lerden önce mesleki yönlendirmeden veya internet hayatımıza bu kadar girmeden önce e-okuldan, veli ve öğrenciyi internet üzerinden bilgilendirmekten bahsedemezdik. Bu ve bunun gibi daha nice yenilik yöneticilere yeni görevler ve yeni yetkiler yüklemiştir. Artık yetkiler o kadar artmıştır ki bir insanın tek başına altından kalkamayacağı bir hale gelmiştir. Burada yöneticinin yöneticilik becerilerinin yanı sıra yetki kullanma ve yetki paylaşabilme becerileri de önem kazanmıştır. Yönetimin bir bilim olarak araştırılmaya başladığı 1900' lü yılların başında, yönetim daha çok güç ve otorite kullanarak iş görenlere iş yaptırabilme olarak tanımlanırken, çağdaş yaklaşımlar yönetimi iş görenlere güdüleme yoluyla iş yaptırabilme veya insan gücünü en yüksek performansa çıkarma ve insan gücünden en yüksek verimi elde etme olarak kabul etmektedir (Eren, 2003). Her yöneticinin birinci derecede amacı ve rolü, kurumda var olanlardan daha iyi ve fazlasını sağlamaktır(Taymaz, 2003). Yöneticinin görevi, örgütü amaçlar yönünde yasatmaktır (Başar, 2000). Eğitim yönetimi eğitim örgütlerini saptanan amaçlara ulaştırmak üzere insan ve madde kaynaklarını sağlayarak etkili bir biçimde kullanarak, belirlenen politikaları ve alınan kararları uygulamaktır. Eğitim yöneticileri de örgütlerini Türk Milli Eğitiminin genel amaçları ve örgütün özel amaçları çerçevesinde yönetmekten sorumludurlar (Taymaz, 2007). Schein'a göre en büyük örgüt olan toplum, çeşitli bireylerin koordinasyonu sayesinde, kendi üyelerinin ihtiyaçlarını karşılayabilmektedir. Örgüt kavramının temelini oluşturan öğelerden birisi, karşılıklı yardım fikrine dayanan, çabaların koordinasyonudur (Yücel, 2006).Kısaca yönetim, örgütün amaçlarının gerçekleştirilebilmesi için eldeki insan ve madde kaynaklarının etkili bir biçimde kullanılmasıdır. Buradan yola çıkarak, formal bir örgütte yönetim; örgütü saptanan amaçlara ulaştırmalı ve amaçlara uygun bir biçimde yaşatmalıdır. İnsan ve madde kaynaklarını sağlamalı ve etkin bir biçimde kullanmalıdır. Örgüt için belirlenen politika ve kararları uygulamalı ve islerin yapılmasını sağlamalıdır. Örgütün çalışmalarını izlemeli, denetlemeli ve geliştirmelidir.Eğitimde en yüksek verimi almak için öncelikle eğitim ortamındaki temel ihtiyaçların giderilmesi gerekilmektedir. Okulda eğitim ortamındaki temel ihtiyaçların giderilmesinde en önemli sorumluluk sahibi kişiler ise okul yöneticileridir. Yetki paylaşımında sorun yaşayan ve okullarının ihtiyaçlarını belirleyip gidermekte sıkıntılar yaşamaktadır. Okul içerisinde yaşanan birçok sıkıntının kaynağı yetki paylaşımında ortaya çıkan sorunlardır. Bir okulun iyi yönetilmesi şüphesiz ki o okuldaki eğitimin kalitesini de arttıracaktır.Araştırmanın genel amacı, İstanbul İl'i Esenyurt İlçesi'ne bağlı İlk ve Ortaokullarında görev yapan yöneticilerin yetki kullanımında ve yetki devri sırasında yaşadıkları sorunları belirlemek ve öneriler geliştirmektir.Bu araştırmanın evreni, 2014–2015 eğitim-öğretim yılında İstanbul ili Esenyurt İlçesinde bulunan İlk ve Ortaokullarda görev yapan okul yöneticilerinden oluşmaktadır.Bu araştırmanın verileri 2014-2015 eğitim-öğretim yılı güz döneminde toplanmıştır. Veri toplama aracı olan ölçek formu 30'u ilkokul ve 34'ü ortaokul olmak üzere toplam 64 okulda uygulanmıştır. İstatistiksel analizler SPSS versiyon 20 yazılımı ve Excel 2010 kullanılarak yapıldı. Tüm değişkenlerin frekans ve yüzde değerleri hesaplandı. Tüm değişkenler cinsiyet, öğretmenlerin okuldaki görevleri ve meslek deneyimlerine göre Pearson-Chi Square test istatistiği yöntemi kullanılarak karşılaştırıldı. Skalalı soruların tamamı için faktör analizi uygulandı. Sonuçlar çizelgeler halinde sunuldu.Araştırma bulgularının; eğitim yöneticilerine, okul yönetiminde bir ışık tutacağı, bu alanda yeni araştırmalar yapacak olan araştırmacılara veri sağlayacağı bu konuyu güncelleştirip üzerinde düşünme, tartışma ve yeni araştırma imkânları sunacağı ve yol göstereceği umulmaktadır. Ayrıca Milli Eğitim Bakanlığı tarafından hazırlanan bir seminer programı ile İl Milli Eğitim Müdürlükleri koordinatörlüğünde okul yöneticilerine `Yetki Kullanımı ve Yetki Devri` konulu seminerler verilebilir. Anahtar Kelimeler: Yetki, Okul Yönetimi, Yetki Paylaşımı As educational institutions that equip people with knowledge, the most important task falls undoubtedly upon school administrators when it comes to expected functioning and continual operation of the schools. School administrators' skills in management and exercise of authority reveals quality of the school administration.As school administrators' responsibilities expand, so do the limits of their authority. Many tasks including increased parent-school communication, and parents being instantaneously informed about their kids and about the school, inputting large amounts of information in online resources with the advent of the internet, and responding to as well as disseminating the communication received from the central office to teachers have resulted in expanding the authority of school administrators. Expansion in authority also resulted in additional work load.Administrators that are able to share their authority are expected to complete their tasks more accurately, in a shorter amount of time and under smaller amount of stress due to the decrease in their workload. Reduction in the workload of administrators will yield them more time that can be spent paying closer attention to the educational activities. Educational systems of advanced populations advance in tandem to the population in general. With changing conditions, advances in technology and changes in manpower needs, expectations of the public and governments form the educational systems have increased; with increasing expectations and changing conditions administrative authorities in various areas have emerged.Counseling first appeared as an independent course of study in the curriculum of Gazi Educational Institute Pedagogical and Special Education department in 1953-54 school year (MHE,2014). Prior to occupational counseling in 1950's or prior to the internet penetrating every aspect of our lives, we could not have talked about informing parents and students over the internet. This and many innovations like it have vested administrators with new responsibilities and authorities. These authorities have expanded beyond that which can be properly executed by a single person. In this respect, administrator's skills in executing and sharing authority have gained importance in addition to the administrative skills.While management was frequently described as making workers work by mostly exerting power and authority in the initial years of 1900's when management was started to be studied as a science, contemporary approaches accept management as motivating workers to work or increasing manpower to the highest level of performance and obtaining the highest level of efficiency from manpower (Eren, 2003). The first goal and role of every manager is to provide more and better than that whish is available in the establishment (Taymaz, 2003). Managements responsibility is to make sure the organization lives up to its goals. (Başar, 2000). Educational administration is implementing the determined policies and decisions by obtaining and efficiently utilizing the human and material resources in order to ensure the educational organizations reaches established goals. Educational administrators are responsible for managing their organizations within the framework of Turkish Ministry of Education's general goals and their organizations' special goals.According to Scheiner, society, the largest organization, provides for the needs of its members through coordination of various individuals. One of the fundamentals of organizational concept is the coordination of efforts based on the idea of mutual aid (Yucel, 2006).In short, management is the use of available human and material resources effectively in order to attain the objectives of the organization. Based on this, management in a formal organization; must ensure the organization reaches the determined goals and lives according to its goals. Human and material resources must be obtained and used effectively. Must implement the policies and decisions that are set for the organization and should ensure these are put to life. Must observe, inspect and improve operations of the organization.Basic needs in an educational environment must be satisfied in order to obtain the highest efficiency from education. Those that have the biggest responsibility in ensuring that the basic needs in the educational environment are satisfied are the school administrators. Those that experience difficulties in sharing their authorities also experience difficulties in determining and satisfying the needs of the school. Source of many of the problems that arise within schools are those that stem from sharing authority. Good management of a school will undoubtedly improve the educational quality of that school as well.General purpose of this research is to identify and offer solutions to the problems related to exercise and transfer of authority experienced by administrators of primary and middle schools in Esenyurt district of IstanbulThe scope of this research is comprised of school administrators working in primary and middle schools in Esenyurt district of Istanbul in 2014-2015 school year.Data of this research has been compiled during the fall semester of 2014-2015 school year. As the means of data collection, scale form has been distributed in 30 primary and 34 middle school. `SPSS 20 for windows` has been used for the resolution of the study.It is expected that the research findings will; illuminate education management and school administrators, provide data for other researchers studying this subject, keep the subject updated so that it will be pondered and discussed upon. Additionally, a symposium titled `Authority Exercise and Authority Transfer` could be prepared by the Ministry of Education and given to school administrators under the coordination of local National Education Administrations.Keywords: Authority, School Administration, Authority Sharing 123
- Published
- 2015
44. Systematic Review of Glass Ceiling Effect in Academia: The Case of Turkey.
- Author
-
Öztürk, İlknur and Şimşek, Anjelika Hüseyinzade
- Subjects
GLASS ceiling (Employment discrimination) ,BUSINESS education ,WOMEN employees ,GENDER inequality ,DATA analysis - Abstract
Copyright of OPUS - International Journal of Society Researches is the property of OPUS - International Journal of Society Research and its content may not be copied or emailed to multiple sites or posted to a listserv without the copyright holder's express written permission. However, users may print, download, or email articles for individual use. This abstract may be abridged. No warranty is given about the accuracy of the copy. Users should refer to the original published version of the material for the full abstract. (Copyright applies to all Abstracts.)
- Published
- 2019
- Full Text
- View/download PDF
45. Akademik ortamdaki yötenicilerin otantik liderlik davranışların astların iş doyumu üzerindeki etkisinin belirlenmesine yönelik bir araştırma
- Author
-
Köroğlu, Veli, Öztürk, İlknur, Yılmaz, Elife, and Hukuk Fakültesi
- Subjects
Otantik liderlik ,Akademisyen iş doyumu ,Academician jop satisfaction ,Authentic leadership - Abstract
Organizasyonların yaşadığı ve bazıları dünyaca bilinen skandallar nedeniyle etik değerleri yüksek, organizasyonların çıkarlarının üzerinde tutan, özgün liderlik davranışları ile astların yaratıcılıga teşvik ve motive eden liderlere olan ihtiyaç artmaktadır. Otantik ldierlik bu arayışla geliştirilen bir liderlik tarzıdır. Bu çalışmada, batı literatüründe tanımlanmış olan ''otantik liderligin'' Çağ Üniversitesi'ndeki ögretim elemanlarının yöneticilerinin, otantik liderlik davranışlarının iş doyumuna etkisi incelenmiştir. Otantik liderlik ve öz farkındalık, bilgiyi dengeli degerlendirme ve içselleştirme ahlak anlayışı ve ilişklerinde şeffalık olmak üzere dört boyutta incelenmiştir.Araştırmada anket teknigi kullanılmıştır ve SPSS 13:00 programında analiz edilmiştir .Verilerin analizi sonucunda literatürde daha önceden yer alan otantik liderlik bileşenlerinin akademisyenler tarafından üç boyutta algılandıgı ve akademisyenlerin yöneticilerin otantik liderlik davranışlarında anlamlı bir boyutta etkilenmedikleri sonucuna varılmıştır., e
- Published
- 2013
46. ORTA VE KÜÇÜK ÖLÇEKLİ PERAKENDE MAĞAZALARINDAİNSAN KAYNAKLARI EĞİTİMİ
- Author
-
ÖZTÜRK, İlknur
- Subjects
Human resource management,retailing shops ,İnsan kaynakları eğitimi,OKP mağazaları - Abstract
Bu çalışmada; orta ve küçük ölçekli perakende mağazalarında insan kaynakları eğitiminin nasıl gerçekleştiği incelenmiştir. İnsan kaynakları yönetimi günümüzde tüm işletmeler için önemi gittikçe artan bir fonksiyon olmaktadır. OKP mağazalarında çalışanların büyük çoğunluğu müşteriye hizmet vermektedir. Perakende mağazaları için önemli faktörlerden birisinin de müşteri olduğunu düşündüğümüzde çalışanlara verilecek bu yöndeki eğitimlerle sadık müşteriler oluşturulur ve tatmin olmuş müşteri kazanılmış olur. Eğitimli çalışanlar daha verimli çalışmakta, satışları artırmakta aynı zaman da daha az çalışana ihtiyaç duyulmaktadır, The education of small and medium retailing shops are analyzed in this study. The importance of human resources management is increasing everyday in all businesses. Most of the people, who work in retailing shops, provide services to customers. Since the customer is one of the most important factors, the education that is given to the personnel has an important role to gain the customers and keep them as customer. Educated personnel work more efficiently, raises the sales and reduces the costs
- Published
- 2007
47. TÜRKİYE’DE PERAKENDE SEKTÖRÜ
- Author
-
ÖZTÜRK, İlknur
- Subjects
Retailing,market,hypermarket ,Perakende,market,hipermarket - Abstract
Bu çalışmada; Türkiye’deki perakende sektörünün nasıl bir süreçten geçerek bugünkü duruma geldiği incelenmiştir. Günümüzde; üreticilerin temsilcisi, tüketicilerin de garantörü konumunda olan perakende sektörü, hem hızlı gelişme gösteren sektörlerden hem de gelişmiş ülkelerin en dinamik faktörlerinden birini oluşturmaktadır. Aynı zamanda, bütün dünyada olduğu gibi, Türkiye’de de sektörün verimlilik ve operasyon karlılığı nedeniyle satın almaların ve birleşmelerin kaçınılmaz olacağıdır, In this paper, investigations have been made on how and by which process the retail sector has reached to this point. Nowadays; as the representative of producers and the guarantor of consumers as well, the retail sector forms one of the fastest developing sectors and the most dynamic factors of developed countries. Furthermore, in the whole world and in Turkey as well, purchasing and mergers are unavoidable because of the productivity and operational profit of the sector
- Published
- 2006
48. Orta ve küçük ölçekli perakende işletmelerinde insan kaynakları yönetimi: Groseri ltd uygulaması
- Author
-
Öztürk, İlknur, Özüstün, Engür, Sosyal Bilimler Enstitüsü, and İşletme Yönetimi Anabilim Dalı
- Subjects
Human Resource Education ,İnsan Kaynakları Eğitimi ,Groseri ,İşletme ,Perakende ,Business Administration - Abstract
Gıda sektöründe perakendecilik, müşterinin ihtiyaçlarını tespit ederek çeşitli ürünleri en uygun şartlarla kendilerine ulaştırma çabasıdır. Birinci bölümde günümüzde hızla gelişen bu sektörde, perakendeciliğin tanımı ve işlevlerini, Türkiye'deki tarihsel süreçleri ile perakendeciliğin ekonomik temelleri kısaca anlatılmıştır. Orta ve küçük ölçekli perakende mağazaları tanımlandıktan sonra bu mağazaların özelliklerini, fonksiyonlarını, sorunlarını ve başarı faktörlerini inceledik.İkinci bölümde ise, insan kaynakları yönetimini, eğitimini, orta ve küçük perakende mağazalarında eğitiminin içeriğini, eğitim profilini ve başarı faktörlerini inceledik. Üçüncü bölümde tezimizin konusu olan Groseri'de uygulamalı bir araştırma yaptık. Groseri hakkında genel bilgi verdikten sonra şirketin insan kaynakları eğitim sürecini, araştırmanın niteliklerini ve değerlendirmesini yaptık. Son bölümde araştırmanın sonuçlarına göre, orta ölçekli perakende mağazalarında çalışan personele çeşitli konularda devamlı eğitimin verilmesini ve bu konuda personelin daima yapıcı ve donanımlı olarak hizmet vermesi gerekliliği ortaya çıkmıştır., Retailing at food sector is the effort of providing various goods with appropriate conditions by establishing customers? needs. In the first part, the definition and functions, the economic foundations and the historical periods of retailing sector in Turkey has briefly been explained. After the definition of the retail shops, the characteristics of these shops, functions, problems and achievements has been studied. In the second part, human resources management and education, the content of education in small and medium scaled retailing shops, education profiles and the achievement factors have been investigated. An empirical research on Groseri markets has been done in the third part. After the brief information is given about Groseri markets, the process of human resources education, the research quality and the evaluation have been made. The last part of this study is the conclusion and the suggestions part. It has been suggested that continuous and better education in various subjects have to be provided for the working personnels in order to enable them to be qualified people.
- Published
- 2006
49. Sanayi yatırımcılarının devlet teşviklerinden yararlanma aşamasında karşılaştıkları zorlukların incelenmesi: Adana ili örneği
- Author
-
Kaya, Özlen, Öztürk, İlknur, İşletme Yönetimi Anabilim Dalı, and Sosyal Bilimler Enstitüsü
- Subjects
Yatırım ,Grants ,İşletme ,Adana ,Hibe ,Investment ,Devlet teşviki ,Government incentives ,Business Administration - Abstract
Günümüzde gelişmiş ve gelişmekte olan ülkelerin hedefi, ekonomik refah seviyelerini yükseltmektir. Ülkeler refah seviyelerini yükseltmek için mevcut kaynaklarıyla doğru orantılı olarak ekonomik kalkınma planları hazırlar ve ihtiyaçları doğrultusunda maksimum fayda sağlayacak şekilde bu planları uygularlar. Ülkemizde ise kalkınma planlarının içerisinde yer alan yatırım teşvikleri, genel ekonomi politikasının en önemli uygulama dinamiklerinden biridir. Türkiye’deki yatırım teşvik politikalarının temel hedefleri yatırım ve üretimi artırmak, ihracatı desteklemek, uluslararası rakiplere karşı rekabet gücü kazanmaktır. Bununla beraber diğer hedefler yabancı sermayeyi ülkeye çekmek, ekonomik kalkınmayı hızlandırmak, bölgesel dengesizlikleri gidermek, girişimci riskini azaltmaktır. Teknolojik olarak hızla gelişen dünyada araştırma-geliştirme yatırımlarını artırarak teknolojik gelişmeyi sağlamak veya hızlandırmak, nitelikli insan kaynağı oluşturmak, kalite ve verimlilik artışı sağlamak, KOBİ’leri desteklemek, yarım kalmış yatırımların tamamlanması gibi çok çeşitli amaçların bir veya birkaçına ya da tamamına ulaşmaya çalışmaktır. Özellikle üretimi artırmak amacıyla imalat sanayi sektöründeki teşvikler yatırımcıya olumlu ölçüde katkı sağlamaktadır. Ancak yatırım teşviklerinden yararlanan sanayi sektörü yatırımcıları, bu teşviklerden yararlanma aşamasında doğan bazı sorunlarla karşı karşıya kalabilmektedirler. Bu çalışmada bu sorunları, sorunların nedenlerini, sonuçlarını ve çözüm önerilerini araştırmak üzere Adana İli’nde sağlanan tüm teşvik sistemleri ve uygulamaları bağlamında incelenmesi hedeflenmiştir. Devlet teşviklerinin yatırımcı vi üzerindeki performansı değerlendirilmiş ve karşılaştıkları zorluklar başlıklar altında belirlenmiştir. Adana Sanayi Odası’na kayıtlı olan sanayi yatırımcılarıyla anket yapılmış, katılımcı yatırımcıların devlet teşviklerine karşı tutumu ve sorunların bulguları saptanmıştır., Today, the goal of developed and developing countries is to increase their economic welfare levels. Countries prepare economic development plans in direct proportion to their available resources to increase their welfare levels and implement them in a manner that will provide maximum benefit in line with their needs. In our country, investment incentives included in the development plans are one of the most important application dynamics of the general economic policy. to increase investment and production in Turkey main objective of the investment incentive policies to support exports, it is to gain competitiveness against international rivals. However, other targets are to attract foreign capital to the country, accelerate economic development, eliminate regional imbalances and reduce entrepreneurial risk. In the rapidly developing world in the technologically developing world, by increasing the research and development investments, to achieve or accelerate the technological development, to create qualified human resources, to increase the quality and efficiency, to support SMEs, to try to reach one or more of the various objectives such as completing unfinished investments. Incentives in the manufacturing industry sector contribute positively to the investor, especially in order to increase production. However, industrial sector investors, who benefit from investment incentives, may face some problems arising from the use of these incentives. In this study, it is aimed to examine these problems in the context of all incentive systems and applications provided in Adana Province to investigate the viii causes, consequences and solution suggestions of these problems. The performance of government incentives on investors was evaluated and the difficulties they faced were identified under the headings. A survey was conducted with the industrial investors registered in Adana Chamber of Industry, and the attitude of the participant investors towards government incentives and the findings of the problems were determined.
- Published
- 2020
50. Otel çalışanlarının algıladıkları stres ve işkoliklik düzeylerinin kuşaklara göre incelenmesi: İstanbul ili örneği
- Author
-
Demirseçen, Meltem, Öztürk, İlknur, Sosyal Bilimler Enstitüsü, and İşletme Yönetimi Anabilim Dalı
- Subjects
Turizm ,İşkoliklik ,Perceived Stress ,İşletme ,Workaholism ,X, Y ve Z Kuşağı ,Algılanan Stres ,Hotel Management ,Otel İşletmeleri ,İstanbul ,X, Y and Z Generations ,Tourism ,Business Administration - Abstract
Bu çalışmanın amacı algılanan stresin ve işkoliklik düzeylerinin X, Y ve Z kuşağına göre farklılıklarının incelenmesidir. Bu bağlamda İstanbul ilinde aktif olarak çalışan 4 ve 5 yıldızlı uluslararası bir grup zincir otel işletmeleri personelleri üzerine bir anket uygulaması yapılmıştır. 304 kişinin katılımıyla ulaşılmış veri analizinde SPSS 25.0 programı kullanılmıştır. Elde edilen verilerin analizinde, tek yönlü varyans analizi (ANOVA) ve bağımsız t-testi, faktör, korelasyon ve regresyon analizinden yararlanılmıştır. Araştırma sonucu bulgulara baktığımızda; katılımcıların işkoliklik düzeyleri ve maruz kaldıkları iş stresleri kıyaslandığında istatistiksel olarak bakıldığı zaman yüksek seviye ve pozitif yönlü bir korelasyon görülmektedir. Anlamlı ilişki olduğu tespit edilmiştir. Benzer şekilde işkoliklik seviyelerinin alt boyutları olarak nitelendirebileceğimiz aşırı çalışma ve kompulsif çalışma ile iş stresi düzeylerininde birbirleri ile ilişkilerine baktığımızda diğeri gibi istatiksel olarak pozitif yönde bir korelasyon, anlamlı ve yüksek düzeyde bir ilişki olduğunu görebiliriz. Bu sonuçlara göre; işkoliklik, aşırı çalışma ve kompulsif çalışma seviyeleri yüksek olan katılımcıların, iş streslerinin de yüksek olduğu söylenebilir. Buna ek olarak X kuşağından katılım gösteren deneklerin; işkoliklik ile aşırı çalışma seviyelerinin ve iş streslerinin daha fazla olduğu tespit edilmiştir., The aim of this study is to investigate the differences between workaholism and perceived stress in terms of X, Y and Z generations. In this context, a survey was carried out on the staff of 4 and 5 star international group hotels chain that are actively working in Istanbul. SPSS 25.0 software was used for the analysis of the data obtained with the participation of 304 individuals. Independent t-test, one-way analysis of variance (ANOVA), factor, correlation, and regression analysis were used to analyze the data. According to the results of the study; it was found that there was a statistically significant and positive relationship between the workaholism levels of the participants and business stress. Similarly, it was also revealed that there was a statistically significant and positive relationship between working excessively and working compulsively subdimensions of workaholism level. According to these results, it can be debated that the participants who have higher workaholism, working excessively and working compulsively levels, also have higher business stress. In addition to this, it was determined that the participants of Generation X, have higher workaholism, working excessively and working compulsively levels.
- Published
- 2019
Catalog
Discovery Service for Jio Institute Digital Library
For full access to our library's resources, please sign in.