Search

The study was carried out between 01 September 2021 and 15 April 2022 in the Western Black Sea coasts. Tub gurnard (Chelidonichthys lucerna L., 1758) were examined in the commercial fishery. A total of 28.885 kg tub gurnard was caught during the study period. Total length and weight of 54 tub gurnard individuals were measured. Minimum, maximum and average total lengths were calculated as 15.2 cm, 55.5 cm and 25.6±0.95 cm, respectively. Length-weight relationship (LWR) of tub gurnard were determined as W=0.0123L2.9757 for all individuals in the study. The value of the parameter ‘b’ was found negative allometric growth for tub gurnard. The food components of male and female tub gurnard were determined to 75.540±0.303, 75.801±0.69 for moisture 20.130±0.024, 19.151±0.023 for protein, 2.764±0.042, 3.704±0.059 for lipid, 1.550±0.042, 1.530±0.059 for ash, 0.434±0.121, 0.281±0.041 for carbohydrate and 141.677±0.062, 144.432±0.057 energy (kcal), respectively. In the study, it was determined that the biological fetures and nutrition composition values of tub gurnard vary as gender.

In this study, seasonal disc diameter-weightrelationship of moon jellyfish (Aureliaaurita) were determined in the Black Sea coasts of Turkey. The samples ofjellyfish were collected monthly from Sinop coasts in the southern Black Seabetween December 2012 and November 2013 with plankton net. A total 1358 moonjellyfish were measurement in the study. Mean length and weight of allindividuals were established, 8.3±0.10 cm and 43.2±1.58 g respectively. Disc diameter-weightrelationship of moon jellyfish were calculated as Ww=0.1207L2.5887for general, Ww=0.1251L2.5567for autumn, Ww=0.0815L2.7181 for winter, Ww=0.1012L2.6813 for spring and Ww=0.1289L2.6844 forsummer. The results showed that “a” and “b” value of moon jellyfish variedwith seasons in the Black Sea coasts., Bu araştırmada Türkiye’nin Karadeniz kıyılarındaki aydenizanası (Aurelia aurita)’nınmevsimsel olarak çap-ağırlık ilişkileri belirlenmiştir. Denizanası örnekleri aylıkolarak Aralık 2012-Kasım 2013 tarihleri arasında Güney Karadeniz’in Sinopkıyılarından plankton ağı ile toplanmıştır. Çalışmada 1358 adet denizanasınınçap ve ağırlığı ölçülmüştür. Tüm denizanaları için ortama boy ve ağırlıkları8.3±0.10 cm ve 43.2±1.58 g olarak tespit edilmiştir. Denizanalarının çap-ağırlıkilişikleri tümü için Ww=0.1207L2.5887, sonbahar için Ww=0.1251L2.5567, kışiçin Ww=0.0815L2.718, ilkbahar için Ww=0.1012L2.6813 ve yaz için Ww=0.1289L2.6844 olarakhesaplanmıştır. Bu sonuçlar Karadeniz kıyılarındaki ay denizanasının “a” ve “b”değerlerinin mevsimsel olarak değiştiğini göstermiştir.

Girişimciler, rekabet ortamı içerisinde kendi mal ve hizmetlerini hem tanıtmak hem de diğer teşebbüslerin mal ve hizmetlerinden ayırmak için marka seçmek zorunda kalmış ve kendi faaliyetlerinin semeresini, markalarının kamu nezdinde sahip olduğu itibarda bulmuştur. Ticari faaliyetlerin gelişmesi, tüketiminin yaygınlık kazanması ve mal veya hizmetin sınır aşan faaliyetlere konu olması, markaya çeşitli fonksiyonlar yüklemiş ve markanın bir hak olarak hukuki varlığını ortaya çıkarmıştır. Ancak ticari hayatın rekabet ortamında, suiistimallerin kendini markalarda da yoğun bir şekilde göstermesi, marka hakkının himayesinde ceza hukuku müdahalesini gerekli kılmıştır.Bu tezde 6769 sayılı Sınai Mülkiyet Kanunu’nun 30’uncu maddesinde düzenlenen marka suçları incelenmektedir. Çalışmamız üç bölümden oluşmaktadır. Birinci bölümde, marka ceza hukukunun temel esasları; marka kavramı, markanın unsurları, fonksiyonları, türleri ve marka hakkı ile ilgili açıklamalarda bulunulmuştur. Ardından marka hakkının cezai himayesi, marka suçu kavramı, marka hakkının cezai himayesine yönelik uluslararası düzenlemeler, karşılaştırmalı hukukta marka suçları ve hukukumuzda marka suçlarının tarihi gelişimi detaylı bir şekilde ele alınmıştır.İkinci bölümde, SMK’nın 30’uncu maddesinde düzenlenen marka suçları ile korunan hukuki değer, markanın Türkiye’de tescilli olması meselesi ve marka suçlarının unsurları doktrin, karşılaştırmalı hukuk ve yargı kararları kapsamında incelenmiştir.Üçüncü bölümde ise marka suçlarında kusurluluk, hata, özel görünüş şekilleri, etkin pişmanlık, muhakeme usulü, yaptırım konuları üzerinde durulmuş ve marka suçları, ceza hukukuna hâkim olan bazı ilkeler bağlamında değerlendirilmiştir. Entrepreneurs have been obliged to choose a trademark in order to both promote their goods and services and distinguish them from the goods and services of other enterprises in a competitive environment and have found the result of their own activities in the reputation of their trademarks in the eyes of the public. The development of commercial activities, the prevalence of consumption and the fact that the goods or services are the subject of cross-border activities has installed various functions on the trademark and revealed the legal existence of the trademark as a right. However, in the competitive environment of commercial life, the intense manifestation of abuses in trademarks necessitated criminal intervention in the protection of trademarks rights.In this thesis, trademark crimes regulated in Article 30 of the Industrial Property Law (No. 6769) are analyzed. Our study consists of three parts. In the first part, the basic principles of trademark criminal law; the concept, the elements, the functions, the types of the trademark and the trademark right are explained. Then, the criminal protection of the trademark right, the concept of trademark crime, international regulations for the criminal protection of the trademark right, trademark crimes in comparative law and the historical development of trademark crimes in our law are discussed in detail.In the second chapter, the legal value protected by trademark offenses regulated in Article 30 of the Industrial Property Law, the issue of the trademark being registered in Turkey and the elements of trademark offenses are analyzed within the scope of doctrine, comparative law and judicial decisions.In the third chapter, the issues of defectiveness, mistakes, special appearances, effective repentance, judgment procedure and sanctions in trademark crimes are emphasized and trademark crimes are evaluated in the context of some principles that dominate the criminal law.

In this study, some biological characteristics and proximate composition of flatfish (Pegusa lascaaris), which is caught as a non-target species on the Black Sea coast, have been determined. The study was conducted between 01 October 2019 and 30 September 2020 on the coasts of Sinop province. Flatfish were obtained from fishing vessels engaged in fishing with set nets and dredge (algarna). Average length and average weight of caught flatfish was determined as 15.07±0.006 cm and 31.47±0.521 g respectively. The length-weight relationship of the flatfish was calculated as W=0.0056L3.1611, while the growth of the species was found to be positive allometric. Raw protein, raw lipid, raw ash, moisture, carbohydrate and energy values of fish were determined 16.901±0.038 %, 0.979±0.055 %, 1.287±0.027 %, 79.637±0.192 %, 1.196±0.078 % and 108.845±0.3233 kcal/100g respectively., Bu araştırmada Karadeniz kıyılarında hedef dışı tür olarak avlanan dil balığı (Pegusa lascaaris)’nın besin kompozisyonu ve bazı biyolojik özellikleri belirlenmiştir. Araştırma 01 Ekim 2019 ve 30 Eylül 2020 tarihleri arasında Sinop ili kıyılarında yürütülmüştür. Dil balıkları bölgede uzatma ağları ve algarna ile avcılık yapan balıkçı gemilerinden elde edilmiştir. Yakalanan dil balıklarının ortalama boyları 15.07±0.006 cm ve ortalama ağırlıklıları 31.47±0.521 g olarak tespit edilmiştir. Dil balığının boy ağırlık ilişkisi W=0.0056L3.1611 olarak hesaplanırken, türün büyümesinin pozitif (+) allometrik olduğu saptanmıştır. Balığın % ham protein, ham yağ, ham kül, nem, karbonhidrat ve enerji (kcal/100g) değerleri sırasıyla 16.901±0.038, 0.979±0.055, 1.287±0.027, 79.637±0.192, 1.196±4.628 ve 108.845±0.3233 olarak belirlenmiştir.

Türkiye denizlerinde yaşayan üç barbunya (Mullus barbatus ponticus, Mullus surmuletus, Upeneus moluccensis) türünün büyüme ve populasyon parametrelerinin tahmin edilen araştırma 1-Eylül 2014-15 Nisan 2015 tarihleri arasında yürütülmüştür. Araştırma verileri Karadeniz (Samsun) ve Akdeniz (Mersin) kıyılarında demersal trol avcılığı yapan ticari balıkçı gemilerinden temin edilmiştir. Türlerin ortalama boyları sırasıyla12.67±0.09 cm, 11.55±0.11 cm ve 13.48 ±0.08 cm şeklinde belirlenmiştir. Boy ağırlık ilişkisi denklemleri ise Mullus barabatus ponticus için W=0.0132L2.9066, Mullus surmuletus için W=0.0088L3.101 ve Upeneus moluccensis için W=0.0079L3.002 şeklinde hesaplanmıştır. Büyüme parametreleri sırasıyla asimptotik boyları (L∞) 25.08 cm, 27.3 cm ve 23.5 cm, brody büyüme katsayısı (K) 0.24, 0.52 ve 0.61 şeklinde ve balığın doğmadan önceki yaşı (t0) -1.82, -3.65 ve -1.05 olarak tahmin edilmiştir. Türlerin anlık ölüm oranları (Z), doğal ölüm oranları (M) ve balıkçılık ölüm oranları (F) sırasıyla 2,96; 4.57; 2.17, 0.48;0.80;0.85, 2.48; 3.52; 1.32 olarak saptanmıştır. İşletme oranı (E) ise Mullus barabatus ponticus için 0.83, Mullus surmuletus için 0.82 ve Upeneus moluccensis için 0.60 şeklinde bulunmuştur. Araştırmada türler için tahmin edilen tüm parametreler daha önceki yapılan çalışmalar ile karşılaştırılmıştır., Growth and population parameters of the three mullet species (Mullus barbatus ponticus, Mullus surmuletus, Upeneus moluccensis) living in Turkey sea were estimated. The study was carried out between 1 September 2014 and 15 April 2015 date. Study data were obtained from commercial fishing vessels engaged in demersal trawling in the Black Sea (Samsun) and Mediterranean (Mersin) coasts. The average length values of the species were determined as 12.67±0.09 cm, 11.55±0.11 cm and 13.48 ±0.08 cm, in order. The length-weight relationship equations were calculated as W=0.0132L2.9066 for Mullus barabatus ponticus, W=0.0088L3.101 for Mullus surmuletus and W=0.0079L3.002 for Upeneus moluccensis. Growth parameters were estimated as asymptotic lengths (L∞) 25.08 cm, 27.3 cm and 23.5 cm, brody growth coefficient (K) 0.24, 0.52 and 0.61 and the age before birth (t0) of the fish -1.82, -3.65 and -1.05, respectively. Instantaneous death rates (Z), natural mortality (M) and fishery mortality rates (F) of the species were determined as 2,96; 4.57; 2.17, 0.48;0.80;0.85, 2.48; 3.52; 1.32, respectively. The operating ratio (E) was found as 0.83 for Mullus barabatus ponticus, 0.82 for Mullus surmuletus and 0.60 for Upeneus moluccensis. All the estimated parameters for the species in the study were compared with the previous studies.

Bu araştırmada Karadeniz’in önemli pelajik türü olan hamsi balığının mevsimsel olarak avcılığı ve besin bileşiminin (ham protein, ham yağ, ham kül, nem, karbonhidrat ve enerji) değişimleri incelenmiştir. Araştırmanın avcılık verileri Sinop bölgesi kıyılarında avcılık yapan ticari balıkçı gemilerinden 15 Ekim 2019 - 15 Haziran 2020 tarihleri arasında temin edilmiştir. Araştırmada toplam 3885 adet hamsi balığı incelenmiştir. Avlanan balıkların ortalama boyları sonbahar mevsiminde 10.03±0.06 cm, kış mevsiminde 10.97±0.02 cm, ilkbahar mevsiminde 10.67±0.07 cm ve yaz 9.81±0.03 cm olarak hesaplanmıştır. Boy ağırlık ilişkileri ise mevsimsel olarak sırasıyla W=0.0082L2.8425, W=0.0103L2.7863, W=0.092L2.8288 ve W=0.007L2.8854 olarak saptanmıştır. Hamsi balığının besin bileşimi mevsimsel olarak sırasıyla ham protein için 18.33±0.43; 17.77± 0.60; 18.68± 0.17; 17.71±0.30, ham yağ için 5.20±0.41; 10.35±1.06; 5.89±0.24; 3.03± 0.23, kül için 1.35±0.18; 1.22±0.17; 1.17±0.10; 1.20±0.05, nem için 73.28±1.02; 68.54±2.28; 73.56±0.70; 77.42±0.84; karbonhidrat için 1.84; 2.13; 0.69; 0.82 ve enerji (kcal) için 160.14±0.52; 206.99±0.97; 164.19±0.28; 132.04±0.35 şeklinde belirlenmiştir. Araştırmada hamsi balığının mevsimsel olarak boy kompozisyonun ve besin bileşimi değerlerinin değişim gösterdiği belirlenmiştir.

In this study were demonstrated length-weight relationships (LWRs) and some biological characteristic of four venomous fishes from Black Sea coasts. The most important venomous fish in the Black Sea coasts are common stingray (Dasyatis pastinaca), greater weever (Trachinus draco), scorpion fish (Scorpaena porcus) and stargazer (Uranoscopus scaber). The present study was carried out between 01 January 2015 and 30 September 2016 in Sinop peninsula coasts of the southern Black Sea. The fish samples were captured trammel nets (32 mm, 36 mm 40 mm and 48 mm mesh size) in 0-15-30-45 meters depth ranges. The average length of common stingray, greater weever, scorpion fish and stargazer were established 48.2±4.98 cm 17.88±0.25 cm, 11.49±0.07 cm, 13.25±0.47 cm and respectively. LWR of the venomous fishes were determined W=0.0028L3.2187 (n=12, R2=0.97), W=0.0287L2.5776 (n= 181, R2=0.93), W=0.0245L2.9050 (n=808, R2=0.98) and W=0.0181L2.9398 (n=779, R2=0.98) and respectively. Positive allometric growth for common stingray and negative allometric growth for greater weever, scorpion fish and stargazer were obtained (t-test, p < 0.05).

The study was carried out on the shores of Sinop-Samsun provinces, which is one of the most important fishing areas of the Black Sea between 01 January-31 December 2015. It was determined that 12 types of fishing gears are used in small-scale commercial coastal fisheries in total, including 10 set nets, 1 hand line and 1 seine net. These fishing gears were examined in the ports, boatyards and fishing boats located on the shores of the Black Sea and their technical plans were drawn and their characteristics were given in detail. The structural features and plans of fishing gear used in commercial fishing vary over time due to various reasons. Determining the current technical characteristics of fishing gear and providing their plans are important in terms of both assessment of fish stocks and monitoring the development of fishing gears and improvement studies., Karadeniz’in önemli balıkçılık merkezlerinden olan Sinop-Samsun ili kıyılarında 1 Ocak-31 Aralık 2015 tarihleri arasında yürütülen bu araştırmada Karadeniz’de küçük ölçekli ticari kıyı balıkçılığında 10 adedi uzatma ağı, 1 adedi palamut çaparisi ve 1 adedi kıyı sürütme ağı olmak üzere 12 çeşit av aracı kullanıldığı belirlenmiştir. Bu av araçları Karadeniz kıyılarında yer alan liman, çekek yerleri ve balıkçı teknelerinde tespit edilmiş ve teknik planları çizilerek özellikleri ayrıntılı olarak verilmiştir. Ticari balıkçılıkta kullanılan av araçlarının yapısal özellikleri ve planları çeşitli nedenlerle zamanla değişmektedir. Av araçlarının güncel teknik özelliklerinin tespit edilmesi ve planlarının ortaya konulması hem balık stoklarındaki durum tespiti hem de av araçlarının gelişiminin takip edilmesi ve iyileştirme çalışmaları açısından önem arz etmektedir.

Sinop is one of most important fishing centers of Turkey. Its importance in future of Turkish fisheries will have been continue, because of present fisheries infrastructures, fishing vessels and gears, fishing industry and rooted fisheries traditions. 15 places which consist from fishing ports, shelters and berths, with fishing cooperatives near this places have been visited during the study, and data collected on fishery infrastructures and fishing activities. The study includes detailed plans and sketches for total 15 fishing shelters and also presents data for 10 fishing cooperatives and one fishing cooperative association. Four of the listed fishing shelters are absent in the present official records.

Buaraştırmada, balık unu-yağının üretiminde kullanılan pelajik türlerden hamsi (Engraulis encrasicolus, L.) ve çaça (Sprattussprattus, L.)balıklarının avcılık ve balık unu-yağı sektöründeki mevcut durumu analizedilmiştir. Araştırmanın avcılık verileri 2010-2014 tarihlerinde ticari balıkçıgemilerinden, balık unu-yağı verileri 2008-2018 yıllarında bölgedekifabrikalardan alınarak yürütülmüştür. Karadeniz’de hamsi gırgır ve ortasu trolüağları ile çaça balığı ise ortasu trolü ağları ile avlanmaktadır. Karadeniz’dehamsi avcılığı daha uzun dönem ve geniş sahalarda yoğun avlanırken çaça balığı belirliaylarda sınırlı bir saha içerisinde avlamaktadır. Bu durumda üretim, balıkunu-yağı fabrikalarının çalışma ve balığı işleme potansiyelinde değişiklikgöstermektedir. Çalışmada alınan tüm veriler değerlendirilerek, hem hamsi hemde çaça balıklarından, Türkiye su ürünleri avlama ve işleme sektörünesürdürülebilir ve maksimum ürünle katkı sağlanabilmesi için önerilersunulmuştur.

Specifications of fishing gears changes overtime due to various factors. Place on record actual design plans of fishinggears are very important for tracking both evaluation of fishing technologiesand status of fish stocks. In this study, fishery equipment of fishing boatslarge than 12m was examined in Sinop province. It was determined two type purseseine nets, two types bottom trawls and one midwater trawl in the region. Technicalplans of the nets were recorded and created detailed plans were presented, Balıkçılıktakullanılan av araçlarının yapısal özellikleri ve planları çeşitli nedenlerlezamanla değişmektedir. Güncel planların kayıt altına alınması hem avaraçlarının gelişimin hem de stokların durumunun izlenmesi açısından çokönemlidir. Bu çalışmada Sinop ili liman ve balıkçı barınaklarında mevcut 12metreden büyük teknelerin av araçları incelenmiştir. Yörede endüstriyel balıkçıtekneleri tarafından iki çeşit gırgır ağı, iki çeşit dip trolü ve bir adetortasu trolü ağı kullanıldığı belirlenmiştir. Bu ağlar limanlar, balıkçıbarınakları, çekek yerleri ve balıkçı teknelerinde incelenerek tekniközellikleri kayıt altına alınmış ve oluşturulan donam planları detaylı olarak sunulmuştur.

Bu çalışmada Karadeniz’de 2005–2006 avcılık sezonunda orta su trolü ile gece süresince avlanan hamsi av miktarı ve boy kompozisyonunun tespiti ele alınmıştır. Saat 17:00 den 04:00 e kadar olan zaman 17:00–20:00, 21:00–00:00 ve 01:00–04:00 olmak üzere üç farklı bölüme ayrılarak her bölüm için 6 şar ağ çekimi yapılmıştır. Araştırma süresince toplam 138180 kg balık avlanmış olup bunun 34560 kg I. periyotta, 66360 kg II. ve 37260 kg III. periyotta elde edilmiştir. Yakalanan tüm balıkların ortalama boyları 10,190,03 cm olarak belirlenirken I, II ve III. periyotta sırasıyla 10,260,05 cm; 9,890.04 cm ve 10,42 0,09 cm olarak tespit edilmiştir. Farklı zaman aralıklarında yapılan av operasyonları için av miktarları ve ortalama boylar arasındaki gözlenen fark istatistiksel olarak önemli (p0,05) bulunmuştur. Ortasu trolü ile hamsi avcılığında zamana bağlı olarak sürü yapısı ve hareketlerinin değişiklik gösterdiği ve buna bağlı olarak özellikle av verimi ile boy kompozisyonda değişim olduğu belirlenmiştir. Ayrıca akşam gün kararırken ve sabah gün ışırken av miktarının azalmasına rağmen, ağda daha az tıkanma (satürasyon) oluşması nedeniyle gece ortasına oranla daha büyük balıkların yakalandığı söylenebilir., Determination of catch eficiency and lenght composition of anchovy (Engraulis encrasicolus L., 1758) caught by midwater trawl during nihgt in the Black Sea. The aim of this study is to determine catch amount and size composition of anchovy in pelagic trawl along night time that carried out at fishing season 2005-2006 in Black sea. Night time was divided 3 periods as 17:00–20:00, 21:00–00:00 and 01:00–04:00, and was performed 6 tows for each period. Total 138 180 kg fish was fishing along study, I. period II. period and III. period 34 560 kg, 66 360 and 37 260 kg respectively. Mean size of all fishes caught 10,19±0,03 cm were determined, I. II. and III. period 10,26±0.05 cm; 9,89±0,04 cm and 10,42 ±0,09 cm respectively. Difference between Catch efficiency and mean size for fishing operation was done at different time periods was significantly (p

Bu araştırmada, monofilament ve multifilament materyale sahip fanyalı ve sade uzatma ağlarının av kompozisyonu, türlerin yakalanabilirliği ve tür seçiciliği karşılaştırılmıştır. Denemelerde kullanılan ağların göz açıklığı 36 mm dir. Türlerin % 58,81’i monofilament, % 41,19’u multifilament ağlarla yakalanmıştır. Monofilament ağlarla yakalananların % 95,84’ü, multifilamentlerin ise % 92,67’sinin ekonomik olduğu bulunmuştur. Tüm ekonomik türler içerisinde multifilament ağların payı % 40,38, monofilament ağların payı ise % 59.62 olarak tespit edilmiştir. Hem avlanan balık miktarı hem de hedef tür yakalama oranı yönünden sade ağların fanyalı ağlara oranla daha verimli olduğu belirlenmiştir. Hedef türleri oluşturan istavrit (Trachurus trachurus, L. 1758), barbunya (Mullus barbatus ponticus, E., 1927) ve mezgit (Merlangius merlangus euxinus, N. 1840) balıkların boy kompozisyonları incelendiğinde; sade ağların fanyalı ağlara, multifilament ağların monofilament ağlara göre daha (p, In this study the catch composition, species selectivity and catchability of species catch of set nets having monofilament and multifil ament material were compared. Nets used on experiments have 36 mm me sh. More fish (58,81 %) caught by monofilament net of important portion of fishes (95,84 %), including economical specie s of less portion of fishes (92,67 %) fished by multifilament nets (41,19 %) were determined. The portion monofilament and monofilament in completely economical species were calculated 40,38 %, 59,62 % respectively. Gillnets more effective than trammel nets viewpoint both fished fishes amount and target species catch ratio were established. Gillnets more be selective (p

Nazalve paranasal mukozanın kronik inflamatuar hastalığı olan nazal polipozis,çoğunlukla ön etmoid bölgeden ödemli mukozanın sarkması ve gri renkli polipoidkitleler oluşturması ile karakterize bir hastalıktır. Nazal poliplerin toplumdagörülme oranı %1-4 dür. Hastalarda buruntıkanıklığı, rinore, geniz akıntısı, koku kaybı ve daha az sıklıkta yüz ağrısışikayetlerine yol açabilir. Nazal polip tedavisi bu belirtilerin ortadankaldırılmasına yönelik medikal ve cerrahi tadavileri içerir fakat genel kabulgörmüş bir tedavi protokolü yoktur. Altta yatan nedene yönelik olarak birçok hipotezortaya atılsa da etyolojisi halen tam olarak bilinmemektedir. Bu makalede nazalpolipozis tanı ve tedavisindeki güncel gelişmeler literatür gözden geçirilereksunulmuştur., Nasal polyposis is a chronic inflammatory disease of the nasal and paranasal sinuses mucosa, characterized by prolapse of edematous mucosa as grey polypoid masses, most commonly from the anterior ethmoid region. Nasal polyps are common, affecting up to 1-4 percent of the population. They present with nasal obstruction, rhinorrhoea, post nasal drip, loss of sense of smell, and less commonly facial pain. The management of nasal polyps, aimed at improving these symptoms, includes both surgical and medical treatments, but there is no universally accepted management protocol. Several hypotheses have been put forward regarding the underlying mechanisms but the aetiology is still unknown. In this article, we present the recent advances in the diagnosis and treatment of nasal polyposis by reviewing new guidelines and meta-analysis studies.