568 results on '"mutluluk"'
Search Results
552. Psikolojik ve öznel iyi olma hali ile dini inançlar arasındaki ilişki üzerine bir inceleme
- Author
-
Balci, Fatma, Hökelekli, Hayati, Uludağ Üniversitesi/Sosyal Bilimler Enstitüsü/Felsefe ve Din Bilimleri Anabilim Dalı/Din Psikolojisi Bilim Dalı., and Felsefe ve Din Bilimleri Ana Bilim Dalı
- Subjects
Beliefs ,Din ,Öznel iyi olma hali ,Happiness ,Religious psychology ,Mutluluk ,Yaşam doyumu ,Religion ,Subjective well-being ,Psikoloji ,Psychology ,Life satisfaction ,Religious beliefs ,Religious faith ,Dini inançlar - Abstract
Bu çalışma, dini inançların bireyin olumlu ruh halini ifade eden mutluluk/öznel iyi olma hali üzerindeki etkisini ve dini inançlar ile öznel iyi olma hali arasındaki ilişkiyi incelemektedir. Bu çalışma din, dini inançlar ve dini bağlılık ile mutluluk olgusunun konu edildiği teorik kısım ve alan araştırmasından oluşan ampirik kısım olmak üzere iki bölümden oluşmaktadır.Çalışmada din ve mutluluk arasındaki ilişki öncelikle kavramsal çerçevede ele alınmıştır. Bu bağlamda dinin, birey mutluluğuna/öznel iyi olma haline farklı yöntemlerle katkıda bulunan bir yapıya sahip olduğu belirtilmiştir. Bunlardan ilki dinin bir anlam kaynağı olarak işlev görmesidir. İkincisi, bireyi hayatta karşılaşılan olumsuz durumların etkisine karşı koruyarak bir başa çıkma stili olarak işlev görmesidir. Üçüncüsü dinin bireyde sevgi, güven, affetme, merhamet gibi olumlu duyguların açığa çıkmasını sağlayarak mutluluğun elde edilmesine katkıda bulunmasıdır. Dördüncüsü de dinin bireylere sosyal destek sağlamasıdır.Çalışmanın ampirik kısmı için 84 sorudan oluşan ve içerisinde ?yaşam doyumu?, ?öznel iyi olma hali? ve ?içsel dini motivasyon? ölçeklerinin bulunduğu bir anket formu hazırlanmıştır. Bursa'da yaşayan 495 yetişkin üzerinde yapılan araştırmada, genelde dinin inanç boyutu, özelde Allah inancı, ahiret inancı ve kader algısı ile iyi olma hali arasındaki ilişki konu edinilmiştir. Uygulanan anketten elde edilen veriler frekans, aritmetik ortalama, çapraz tablo yöntemleri kullanılarak yorumlanmış ve korelasyon tekniği kullanılarak veriler arasında ilişki tespiti yapılmıştır. Elde edilen bulgulara göre Allah inancına, ahiret inancına ve kader inancına sahip olan bireylerin, şüphe içerisinde olan veya inanmayan bireylere göre yaşam doyumlarının ve öznel iyi olma hali seviyelerinin daha yüksek olduğu tespit edilmiştir. Dini inançların birey hayatındaki etkisinin derinliğini ölçmek için kullanılan içsel dini motivasyon oranları ile de öznel iyi olma halinin pozitif ilişki içerisinde olduğu görülmüştür. Çok boyutlu yapıya sahip olan din ve mutluluk olguları arasındaki ilişkinin gelecekte yapılacak araştırmalarca yeniden ele alınması önerilmektedir.Anahtar Sözcükler: Din, dini inançlar, mutluluk, öznel iyi olma hali, yaşam doyumu. This research examine the effect of religious belief on happiness, subjective well- being that expresses individual?s positive mood and also the relationship between religious belief and subjective well being. This study consist of two sections, that which is, religion, religious beliefs, religious commitment and happiness phenomenon been subject of the theoretical part, and field research forming the empirical part.Primarily in this study the relationship between religion and happiness is discussed within conceptual framework. In this context, religion is stated to have a structure that contribute in different ways to indivdual happiness and subjective well-being. First of these is that religion functions as a source of meaning. Secondly, it functions as type of copping by protecting individuals against the effect of negative life events. Thirdly, religion make contribution in aquiring happiness by disclosing positive emtions like love, trust, forgiveness and compassion in individual. Fourthly religion provide social support to individuals.Empirical part of the research consist of 84 question and in it a questionnaire for measures of ?life satisfaction scale?? ?subjective well-being scale? and ?intrinsic religious motivation scale? was prepared. In this survey that conducted on 495 adults living in Bursa generally belief dimension of religion, in particular belief in God, belief in life after death, belief in destiny and perception of destiny with the relationship between subjective well being were treated. Datas obtained from the applied questionnaire is interpreted by using frequency, arithmetic average and cross-table methods, and the relationship between the datas was determined by using simple correlation technique. According to findings, in comparison to individuals that have doubt or with no belief, individuals that have God?s belief, belief in life after death and belief in destiny, have higher level of life satisfaction and subjective well-being. It is also seen that intrinsic religious motivation used in the measurement of deepth of religious belief effect on individual life is in positive relationship with the subjective well-being. It is proposed that relationship between religion and happiness having multi dimensional structure should be rexamine in future research.Key Words: Religion, religious beliefs, happiness, subjective well-being, life satisfaction 205
- Published
- 2011
553. İbn Sînâ'da ruh-beden ilişkisi ve ruhun ölümsüzlüğü problemi
- Author
-
Kul, Aynur, Peker, Hidayet, Uludağ Üniversitesi/Sosyal Bilimler Enstitüsü/Felsefe ve Din Bilimleri Anabilim Dalı/İslam Felsefesi Bilim Dalı., and Felsefe ve Din Bilimleri Ana Bilim Dalı
- Subjects
Sudur ,Competency ,Yetkinlik ,Soul ,Happiness ,Immortality ,Mutluluk ,Reason ,Mind ,İbn Sina ,Spirit ,Philosophy ,Islamic philosophy ,Felsefe ,Mead ,Hasr ,Overflow ,Resurrection ,Ruh ,Body ,Nefs ,Life to come ,Akıl - Abstract
Ölüm insanın bedenin ötesinde bir gerçekliği olduğunun en açık delilidir. İşte nefs, akıl ya da ruh denilen şey bu gerçekliği ifade etmek için kullanılmıştır. İbn Sînâ'nın sisteminde bu kavramların her biri kendine yer bulmakla beraber aynı şeyi ifade etmezler. O, insanın bedeninin ötesindeki `gerçek benliğini' nefs kavramıyla ifade etmiştir. Ona göre nefs, manevî bir cevherdir ve dolayısıyla ölümsüzdür. Natık nefs söz konusu olduğunda, İbn Sînâ akıl kavramını çoğu zaman natık nefsle (insan nefsi) aynı anlamı ifade edecek şekilde kullanmıştır. Ruh kavramı ise daha ziyade tıpla ilgili yazılarında yer alır. Ona göre ruh, bedene yayılan ve nefsin bedene hükmetmesine yardım eden latîf (ince)bir `madde'dir.İbn Sînâ'nın sisteminde `nefs'i doğru anlamak için sudur teorisini de anlamalıyız. Çünkü nefs, Fa'al Akl'ın, mîzacı müsait hale gelen her bedene feyz (taşan) ettiği bir cevherdir ve insan söz konusu olduğunda aynı zamanda insanın `bilmesinin' de sebebidir.Nefsin ölümden sonraki durumuyla ilgili olarak İbn Sînâ, daha çok kendisinden önce dile getirilen görüşlerin tutarsızlığını ortaya koymaya çalışmış ve kendisine yöneltilen eleştirilere cevap vermiştir. İbn Sînâ'nın bu konudaki asıl gayreti ise mevcut nasslarla (dini metin) felsefî mîrası uzlaştırmak olmuştur.Anahtar kelimeler: Nefs, ruh, akıl, sudur, mead, haşr, yetkinlik, mutluluk Death is the clearest proof of which humankind has a fact that transcends body. Although all those concepts have a specific place at İbni Sina?s system, they don?t express the same thing. He represents the fact that transcends human body as a concept of soul. According to him, soul is a spiritual essence, so, it?s deathless. When he mentioned about human soul, he usually utilized the concepts of mind as it conveys the same meaning with concept of soul. On the other hand, concept of mind was generally utilized in his medical articles. According to him, spirit is a delicate `material? that spreads over body and helps soul for its domination on body.To comprehend `soul? in İbni Sina?s system truly, we should also understand the overflow theory. This is because soul is an essence that is overfilled by practical mind into the body whose character became opportune time and, when we mention about humankind, it?s also the reason of human?s `awareness?.About the situation of soul after death, he preferred to display the inconsistency of prior notions that were built up before him and, he answered the criticisms to his Notion. However, his primary effort was to compromise the current religious texts with philosophical heritage.Keywords: Soul, spirit, mind, overflow, life to come, resurrection, competency, happiness.AVICENNA?S ESCATOLOGYDeath is the clearest proof of which humankind has a fact that transcends body. Although all those concepts have a specific place at İbni Sina?s system, they don?t express the same thing. He represents the fact that transcends human body as a concept of soul. According to him, soul is a spiritual essence, so, it?s deathless. When he mentioned about human soul, he usually utilized the concepts of mind as it conveys the same meaning with concept of soul. On the other hand, concept of mind was generally utilized in his medical articles. According to him, spirit is a delicate `material? that spreads over body and helps soul for its domination on body.To comprehend `soul? in İbni Sina?s system truly, we should also understand the overflow theory. This is because soul is an essence that is overfilled by practical mind into the body whose character became opportune time and, when we mention about humankind, it?s also the reason of human?s `awareness?.About the situation of soul after death, he preferred to display the inconsistency of prior notions that were built up before him and, he answered the criticisms to his Notion. However, his primary effort was to compromise the current religious texts with philosophical heritage.Keywords: Soul, spirit, mind, overflow, life to come, resurrection, competency, happiness.Death is the clearest proof of which humankind has a fact that transcends body. Although all those concepts have a specific place at İbni Sina?s system, they don?t express the same thing. He represents the fact that transcends human body as a concept of soul. According to him, soul is a spiritual essence, so, it?s deathless. When he mentioned about human soul, he usually utilized the concepts of mind as it conveys the same meaning with concept of soul. On the other hand, concept of mind was generally utilized in his medical articles. According to him, spirit is a delicate `material? that spreads over body and helps soul for its domination on body.To comprehend `soul? in İbni Sina?s system truly, we should also understand the overflow theory. This is because soul is an essence that is overfilled by practical mind into the body whose character became opportune time and, when we mention about humankind, it?s also the reason of human?s `awareness?.About the situation of soul after death, he preferred to display the inconsistency of prior notions that were built up before him and, he answered the criticisms to his Notion. However, his primary effort was to compromise the current religious texts with philosophical heritage 102
- Published
- 2011
554. Çalışanlarda mesleki benlik saygısının iş tatmini ve yaşam mutluluğu ile ilişkisi
- Author
-
Yilmaz Tekirgöl, Dilek, Önen, Levent, Maltepe Üniversitesi, Sosyal Bilimler Enstitüsü, Yılmaz Tekirgöl, Dilek, and Psikoloji Ana Bilim Dalı
- Subjects
Occupational self-esteem ,Professional Self Esteem ,İş Tatmini ,Happiness ,Self concept ,Mutluluk ,Self esteem ,Job Satisfaction ,Mesleki Benlik Saygısı ,Psikoloji ,Life ,Psychology-industrial ,Psychology ,Life satisfaction ,Workers - Abstract
Bu çalışmada; İstanbul’da farklı sektörlerde faaliyet gösteren özel işletmelerde görevli beyaz yaka çalışanların demografik farklılıkları, mesleki özellikleri, mesleklerini seçme biçimleri, algılanan çalışma koşulları gibi bazı değişkenlerle mesleki benlik saygısı, iş tatmini ve yaşam mutluluğu düzeyleri arasında anlamlı ilişkiler olup olmadığı, ayrıca mesleki benlik saygısı, iş tatmini ve yaşam mutluluğu değişkenleri arasında anlamlı ilişkiler olup olmadığı araştırılmıştır. Araştırmanın örneklemi İstanbul’da farklı sektör ve fonksiyonlarda görev yapan en az üniversite mezunu olan 268 çalışandan oluşmaktadır. Araştırmanın verileri, araştırmacı tarafından hazırlanan ‘’Kişisel Bilgi Formu’’, mesleki benlik saygısı için ‘’Arıcak Mesleki Benlik Saygısı Ölçeği’’, iş tatmini için ‘’Minnesota İş Tatmini Ölçeği’’, yaşam mutluluğu için ‘’Oxford Mutluluk Anketi’’ kullanılarak elde edilmiştir. Verilerin analizi için SPSS 17 İstatistik paket programı kullanılmıştır. Normal dağılımın incelenmesi için Kolmogorov - Smirnov dağılım testi kullanılmıştır. Niceliksel verilerin karşılaştırılmasında Mann Whitney U ve Kruskal Wallis H testi kullanılmıştır. Ölçekler arası ilişkileri saptamak için Pearson Korelasyon analizi kullanılmıştır. Araştırmanın amacı ve hipotez doğrultusunda; mesleki benlik saygısının iş tatmini ve yaşam mutluluğu ile ilişkisini değerlendirmek üzere Lineer Regresyon Analizi uygulanmıştır. Analiz sonucunda mesleki benlik saygısının iş tatmini ve yaşam mutluluğu ile arasındaki ilişkinin pozitif yönde anlamlı olduğu görülmüştür. Ayrıca iş tatmini ve yaşam mutluluğu arasındaki ilişki de pozitif yönde anlamlı bulunmuştur. Çalışanların mesleki benlik saygısı; mesleki kıdem, çalışma şartları, mesleği seçme biçimi, gelir yeterliliği algısı ve öğrenim görülen alan/çalışma alanı uyumu değişkenleri ile arasındaki ilişki anlamlı bulunurken; yaş, cinsiyet, kurum kıdemi değişkenleri ile arasındaki ilişki anlamlı bulunmamıştır. İş tatmininin, cinsiyet, mesleği seçme biçimi ve kurum kıdemi dışında yukarıda belirtilen değişkenlerle arasındaki ilişki anlamlı bulunmuştur. Yaşam mutluluğunun ise cinsiyet ve mesleki kıdem dışında yukarıda belirtilen değişkenlerle arasındaki ilişki anlamlı bulunmuştur. Bu araştırmadan elde edilen bulguların çalışanların mesleki benlik saygılarının yükseltilerek iş tatmini ve yaşam mutluluklarını artırmak adına yapılacak çalışmalara katkı sağlayacağına inanılmaktadır., In this study; the relation of some variables such as the demographical differences, professional characteristics, the way of choosing profession, perceived working conditions of the white-collar employees working at private organizations that operate at different sectors in Istanbul, with the levels of professional self-esteem, job satisfaction and happiness in life, and any significant relation between professional self-esteem, job satisfaction and happiness in life are researched. The sample of the research consists of 268 employees who are at least university graduate and working in Istanbul, at different sectors and functions. The data of the research were obtained by using “Personal Information Form” prepared by the researcher, “Arıcak Professional Self-Esteem Scale” for professional self-esteem, “Minnesota Satisfaction Questionnaire” for job satisfaction, “Oxford Happiness Questionnaire” for happiness in life. SPSS 17 Statistics package program was used for the analysis of the data. Kolmogorov - Smirnov distribution test was used to analyze the normal distribution, while Mann Whitney U and Kruskal Wallis H tests were used for the comparison of the quantitative data. Pearson Correlation analysis was used in order to determine the relations between the scales. In line with the purpose of the research and the hypothesis, Linear Regression Analysis was applied to evaluate the relation of professional self-esteem with job satisfaction and happiness in life. As a result of the analysis, the relation of professional self-esteem with job satisfaction and happiness in life was found to be significantly positive. The relation between job satisfaction and happiness in life was also found to be significantly positive. While the relation of the professional self-esteem of employees with the variables such as professional years of service, working conditions, the way of choosing profession, income adequacy perception and the consistency between the studied area and the working area was found to be significant, the relation of the professional self-esteem of employees with the variables of age, gender, service life in the organization was found to be not significant. The relation of job satisfaction with the abovementioned variables, except gender, the way of choosing profession and service life in the organization was found significant. As for the happiness in life, its relation with the abovementioned variables, except gender and professional service life was found to be significant. It is believed that the findings obtained from this research will contribute to the studies to be carried out in order to increase the job satisfaction and happiness in life of the employees by raising their professional self-esteem.
- Published
- 2011
555. Philosophy, ethics and politics in Spinoza
- Author
-
Yeke, Yıldız Karagöz
- Subjects
Freedom ,İyi yaşam ,Happiness ,Özgürlük ,Good life ,Mutluluk ,Determinizm ,Determinizms - Abstract
Modern felsefenin en büyük başarılarından bazıları, insan özgürlüğü inancını Tanrı’nın doğasına ilişkin kalıcı yasalarla uzlaştırma çabasından kaynaklanır. Bu çabalar içerisinde belki de Spinoza’nın çabası, akla yatkın tek ve kalıcı olanıydı. Çünkü Spinoza’yı felsefe yapmaya iten şey ‘bilgi’ arayışından ziyade ‘mutluluk’ arayışı idi. Ve onun en büyük başarısı, insanın kendisinin yarattığı dünyasının, hem efendisi hem de hizmetkârı olarak göstermek oldu. O, insan için ‘iyi yaşam’ nedir? Bu yaşamı en iyi şekilde yaşamamı sağlayacak olan nedir? Yaşamımı sürekli mutlu ve kutlu yüce bir sevinç içinde sürdürmemi sağlayacak olan şey nedir? Bunu nasıl elde edebilirim? gibi sorular sorar. Bilgece, iç özgürlüğü ve mutluluğu yakalayabileceği bir yaşam yolu arayışındaki Spinoza’nın sorduğu tüm bu sorular etik sorulardır ve felsefesi de bu yolu aydınlatmaya yönelik çabadan ibarettir diyebiliriz. İşte biz bu çalışmamızda Spinoza’nın sistemi içerisinde felsefe, ahlak ve siyaset ilişkisini anlamaya çalıştık. One of the greatest achievements of modern philosophy is the efforts with regard to reconciling the notion of human freedom with the basic principles attributed to the nature of God. Among these efforts the one suggested by Spinoza was the most rational and lasting in nature. The reason for this was that what was motivated Spinoza in his philosophy was the search for happiness rather than for knowledge. In addition, he showed that human beings was both master and servant of the world that they created. He asked such questions as what is good life? What makes me to live this life in the best way with highest happiness and blessed? How can I catch such a life? We can claim that these questions asked by Spinoza who was in the search for a life in which he thought to catch inner freedom and happiness were ethical questions and his philosophy included efforts to shed light on these matters. We tried to understand the relations between philosophy, ethics and politics within Spinoza’s philosophical system.
- Published
- 2011
556. Platon ve Farabi’nin siyaset felsefelerinde ideal yönetim
- Author
-
Vural, Betül, Bülbül, Kudret, and Kırıkkale Üniversitesi, Sosyal Bilimler Enstitüsü, Eğitim Yönetimi ve Denetimi Ana Bilim Dalı
- Subjects
Siyaset felsefesi ,al-Farabi ,YL-SBE/780 ,Happiness ,Mutluluk ,Erdem ,Virtue ,Farabi ,Platon ,Plato ,Philosophy of politics - Abstract
Tez (Yüksek Lisans) -- Kırıkkale Üniversitesi 78581 …
- Published
- 2010
557. Aristoteles’te ahlakın bilgisel temeli
- Author
-
Büyüközkara, Ender, Profesör Doktor Hakan Poyraz, and Sakarya Üniversitesi, Sosyal Bilimler Enstitüsü, Felsefe Anabilim Dalı, Felsefe Tarihi Bilim Dalı
- Subjects
Mutluluk ,Erdem ,Bilgi / Bilim (episteme) ,Nous - Abstract
06.03.2018 tarihli ve 30352 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan “Yükseköğretim Kanunu İle Bazı Kanun Ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun” ile 18.06.2018 tarihli “Lisansüstü Tezlerin Elektronik Ortamda Toplanması, Düzenlenmesi ve Erişime Açılmasına İlişkin Yönerge” gereğince tam metin erişime açılmıştır. Yeniçağda epistemolojinin temel felsefe disiplini olarak kabul edilmesiyle birlikte, ?olgu-değer?, ?olgu yargısı-değer yargısı?, ?olan-olması gereken? ayrımları belirginleşmeye başlamış ve ahlaka ilişkin bilginin imkânının sorgulanması, etiğin temel problemi haline gelmiştir.Diğer taraftan, Antik Grek Felsefesi incelendiğinde, her ne kadar Yeniçağ Felsefesi'nin epistemolojist tavrına benzer biçimde olmasa da, Aristoteles'te de ahlak alanına ilişkin bilginin statüsüne dair bir sorgulamaya rastlanılır. Bu bağlamda, çalışmamızın konusunu, Aristoteles felsefesinde ahlak ve eylemler açısından bilginin oynadığı rolün incelenmesi teşkil etmektedir. Çalışmamızın amacı ise, ?Aristoteles'in görüşlerinden hareketle, insan doğasının iki temel öğesi olan bilgi ve eylem arasındaki ilişkinin irdelenmesi ve ahlak alanına ilişkin bilginin imkânının gösterilebilmesi? olarak ifade edilebilir.Bu amaç doğrultusunda, Aristoteles'in bilgi ve ahlak hakkındaki görüşleri belli bir sistem dâhilinde analiz edilmeye çalışılmış ve bu analiz için, filozofun eserlerinin Türkçe ve İngilizce çevirileri temel kaynaklar olarak kullanılmıştır. Ayrıca, kimi önemli terimlerin Grekçe karşılıkları için orijinal metinlere başvurulmuştur. Grekçe metinler için Bekker'in edisyonu esas alınmıştır.Çalışmamızın birinci bölümünde, Aristoteles'in bilgi anlayışı ele alındıktan sonra, etiğin konumunu tespit etmek maksadıyla bilimler sınıflandırması incelenmiştir. İkinci bölümde ise ?iyi?, ?mutluluk? ve ?erdem? kavramları çerçevesinde Aristoteles'in ahlak anlayışı açıklanmaya çalışılmıştır.Aristoteles'te ahlakın bilgisel temeliyle bağlantılı olarak şu tespitlerde bulunulabilir:a) Aristoteles'e göre, ahlak alanına ilişkin genel ilkeler hakkında bilgi sahibi olmak mümkündür; fakat pratik bilimlerde teorik bilimlerdeki gibi bir kesinliği aramamak gerekir.b) Ahlak alanındaki genel ilkelerin pratiğe aktarılması, düşünce erdemlerinden biri olan basiretle sağlanır. Basiret bir bilim olmamakla birlikte, farklı bir bilme türüdür.c) Aristoteles'in ruh, Tanrı gibi konular hakkındaki görüşlerinin ahlak anlayışına etkisi vardır. Bu konuların teorik bilimlerin alanına girmelerinden ötürü, teorik bilimlerce üretilen bilgilerin ahlaka temel sağlayabildikleri söylenebilir.d) Nousun etkinliği, yani teori etkinliği mutluluğa ulaşma açısından en iyi etkinliktir. Dolayısıyla bilgi sahibi olmak ile mutluluk arasında bir bağ vardır.Anahtar Kelimeler: Bilgi/Bilim (Episteme), Nous, Mutluluk, Erdem, Basiret With the acceptance of epistemology as the main discipline of philosophy in Modern Times, ?fact-value?, ?fact judgement-value judgement? and ?is-ought? distinctions began to become clear and inquiring the possibility of knowledge of morals became the fundamental problem of ethics. On the other hand, when Ancient Greek Philosophy is examined, though not in a similar way with the epistemologist attitude of Modern Philosophy, an inquiry concerning the statute of knowledge of morals is also found in Aristotle. In this context, the examination of the part that knowledge plays in morals and actions in the philosophy of Aristotle constitutes the subject of this work. As for its objective, it can be stated as ?from Aristotle?s views, to scrutinize the relationship between knowledge and action that are the basic elements of human nature and to point out the possibility of knowledge of morals?.In line with this objective, it was tried to analyse, within a certain system, Aristotle?s views on knowledge and morals, and for this analysis, the Turkish and English translations of the works of the philosopher were used as primary sources. Besides, for the Greek equivalents of some important terms, original texts were referred to. Bekker?s edition were grounded on for the Greek texts.In the first section of this work, after Aristotle?s account of knowledge had been discussed his classification of sciences were examined in order to determine the position of ethics. As for the second section, within the frame of the concepts of ?good?, ?happiness? and ?virtue?, Aristotle?s account of morals was tried to be explained. In connection with the epistemic foundation of morals in Aristotle, the following points can be determined:a) According to Aristotle, it is possible to have knowledge about the general principles of morals; but a centainty as in the theoretical sciences must not be asked for in practical sciences.b) The practice of the general principles of morals is provided by prudence which is one of the intellectual virtues. Prudence is, though not a science, a different kind of cognition.c) Aristotle?s views on matters such as soul and God have an impact on his account of morals. Since these matters are in the field of theoretical sciences, it can be said that the knowledge produced by theoretical sciences might provide a basis for morals.d) The activity of nous, i.e. theoretical activity is the best activity in terms of attaing happiness. There is, consequently, a connextion between having knowledge and happiness.Keywords: Knowledge/Science (Episteme), Nous, Happiness, Virtue, Prudence
- Published
- 2010
558. Sosyal boyutlarıyla Mersin’de yaşam kalitesi
- Author
-
Arslan, D. Ali and TÜBİTAK
- Subjects
HM ,Sociology ,Mersin ,life quality ,social change ,urbanization ,social relation ,happiness ,Sosyoloji ,yaşam kalitesi ,toplumsal değişme ,kentlileşme ,kentleşme ,sosyal ilişki örüntüleri ,mutluluk ,HT51-65 - Abstract
Mersin takes 17th place on the list of the social-economical development of the Turkish cities. It has rather high development potential on the trade, industry and the service sectors. The main objective of this study is to define the life quality of Mersin City. Also, it is aimed to analyse the effects of the urban tissue on the life quality. The fact of the life quality will be examined under the light of the subjective (satisfaction rate, … ) and objective indicators (welfare, security, equality, … etc. ). The preliminary findings of a rather compherensive field research which realized with about 1420 household in 2008 will be used., Yaşam kalitesi olgusu günümüzde, sosyal bilimcilerin üzerinde önemle durdukları araştırma konulardan bir tanesidir. Yaşam kalitesi genel hatlarıyla bireylerin, geleceğe yönelik ilgileri, hedefleri, beklentileri, standartları ile yakından bağlantılı olarak, yaşadıkları kültür ve değer yargılarının bütünü içinde kendi durumlarını algılama biçimi olarak tanımlanabilir. Yaşam kalitesi olgusunun bireylerin, öteki bireyler ile olan iletişim ve ilişkilerindeki memnuniyet durumu; toplumun kendisine sunduğu olanakların ve kamu hizmetlerinin yeterlilik düzeyi; ihtiyaç ve isteklerinin beklentilere paralel doğrultuda karşılanması ile yakından ilişkili olduğu açıkça görülür. Bu realiteden hareketle araştırmada Türkiye’nin önemli metropol kentlerinden biri olan ve Türkiye’nin toplumsal yapısı içinde kendine özgü bir yere sahip olan Mersin’de yaşam kalitesi olgusu araştırılmıştır. Araştırmada, Mersin kent merkezinde 2008 yılında, yaklaşık 1420 hane halkı ile yüz yüze görüşülerek gerçekleştirilen saha araştırmasında elde verilerin ilk bulgularından yararlanılacaktır.
- Published
- 2009
559. İslam felsefesi'nde adalet kavramı
- Author
-
Ensarioğlu, Seda, Aydınlı, Yaşar, Felsefe ve Din Bilimleri Ana Bilim Dalı, and Uludağ Üniversitesi/Sosyal Bilimler Enstitüsü/Felsefe ve Din Bilimler Anabilim Dalı/İslam Felsefesi Bilim Dalı.
- Subjects
İnâyet ,Yasa ,Happiness ,Justice ,Mutluluk ,Orta ,Moderation ,Felsefe ,Choice ,Hikmet ,Adalet ,Tercih ,Mean ,Erdem ,Rule ,Practical wisdom ,Akıl ,Wisdom ,Din ,Reason ,Religion ,Philosophy ,Amelî hikmet ,Virtue ,Intellect ,İtidal ,Providence - Abstract
Hem Yunan Medeniyeti'nin hem de İslâm Medeniyeti'nin felsefî öğretilerinde ortak olan evrensel unsurlar vardır. Bununla beraber, bu evrensel unsurların her bir medeniyetin temel esaslarına göre farklı bir şekil aldığını da gözden kaçırmamak gerekir. Bu düşüncenin örnekleri ahlâk ve siyâset felsefesi hakkında günümüze kadar ulaşan eserlerde de görülebilir. Gâyeci ahlâk filozoflarına göre, insan, değişmez kurallarla sınırlandırılmış olmadığı gibi, varlığı herhangi bir gâyeye matuf olmayan, özünde kendine has ilkeleri barındırmayan bir tür de değildir. İnsan, kendine özgü olarak, entellektüel ve ahlâkî erdeme uygun hayatın birleşimiyle mümkün olacak kusursuz `iyi'ye ulaşma gâyesine sahiptir. Bu gâye, insanın iç dünyasına ait adaletin, itidalin gerçekleşmesinin tek yoludur. Erdemlerden birincisi, tümellerin bilgisine sahip olarak nazarî erdeme ulaştıran `hikmet'; ikincisi ise tekil hâdiseler hakkında doğru kararlar vermeyi sağlayarak ahlâkî yaşamı mümkün kılan `amelî hikmet'tir. İslam Felsefesi'deki siyâset öğretisine göre yönetici, bir yönüyle kral ve filozoftur ve bu, Grek etkisini yansıtmaktadır; ama o aynı zamanda toplumda dini çerçeveyi belirleyen bir peygamber özelliğine de sahiptir ki, müslüman filozofları deizmden uzaklaştırıp teizme yaklaştıran bu özellik de İslam dininin etkisini yansıtmaktadır. Müslüman filozofların siyâset öğretilerindeki yasa, toplumsal hiyerarşi ve meşrû savaş gibi konuların sınırları `adalet' anlayışı çerçevesinde belirlenmektedir. İslâm Felsefesi'nde adalet kavramını önem taşıdığı diğer bir konu da kozmik düzendeki adalet konusudur. Tanrı'nın sıfatları ve âhiret hakkındaki mülâhazalar, filozofların ilâhî adalet konusundaki görüşlerini anlamada yol gösterici olmaktadır. The philosophical doctrines of both Greek and Islamic Civilizations include universal elements. However, it should be noticed that these universal elements get a unique form dependent upon the fundamental principals of each civilization. According to teleological ethics, a human being is neither restricted by constant rules nor is a species that his existence is not aimed at an ideal and does not possess peculiar principals in his own. A human being has an aim of reaching the perfect goodness that will be possible with the combination of lives matching the intellectual and ethics virtue. This aim is the only way for human to realize justice and moderation of human inner life. The first virtue is ?wisdom? by which contemplation life with knowledge of universals is attained; the second one is ?practical wisdom? that makes possible to make proper decisions, and thus, to achieve moral life. For Muslim political philosophers, governor is king, and philosopher. This concept reflects the Greek influence. However, he holds a prophetic characteristic determining the religious frame in the society, also taking away Muslim philosophers from deism and drawing them to theism, reflecting the influence of Islam. The limits of some subjects such as law, social hierarchy and just war are determined by the concept of ?justice?. Justice in the cosmic order is another subject concerning justice. Analyzing opinions of the philosophers about attributes of God and hereafter is a sound way to understand their thoughts about divine justice. 99
- Published
- 2008
560. İhvân-ı Safâ'nın ahlâk anlayışı
- Author
-
Truçi, Betim, Uysal, Enver, Uludağ Üniversitesi/Sosyal Bilimler Enstitüsü/Felsefe ve Din Bilimleri Anabilim Dalı/İslam Felsefesi Bilim Dalı., and Felsefe ve Din Bilimleri Ana Bilim Dalı
- Subjects
Mikrokozmos ,Happiness ,Pleasure and pain ,İhvân-ı Safâ ,Mutluluk ,Ikhwan al-Safa ,Morality ,Philosophy ,Felsefe ,Microcosmos ,Ahlâk ,Moral philosophy ,Lezzet ve elem - Abstract
İhvân-ı Safâ, onuncu yüzyılda yaşamış, dinî, felsefî ve ahlâkî yönleri ağır basan bir bilgin ve filozoflar grubunun adıdır. Düşüncelerinde özellikle Yeni Platonculuk ve Yeni Pythagorasçılık etkili olmuştur. Bundan dolayı düşünceleri eklektik bir yapıya sahiptir. Bu grup, ansiklopedik nitelikte yazdıkları elliiki risâle bırakmışlardır. Er-Risâletü'l-Câmia ise bu risâlelerin özeti durumundadır. İhvan'ın düşüncelerini bu risâlelerden öğreniyoruz.İhvan'ın felsefesinin insan merkezli olduğunu söylemek mümkündür. İnsanın ?küçük alem? olduğu düşüncesi, risâlelerde geniş olarak işlenir. ?Kendini bilme? İhvan'da ahlâkî bilginin temelini oluşturur. Sonra da bu bilgi mistik, ve metafizik bilgiye kapı aralar. Kendini bilen insan, arzu ve yeteneklerinin farkında demektir; arzularını kontrol altına alması ve yeteneklerini doğru kullanması kolaylaşır. Bunu başardığı takdirde ise o, ?Allah'ın halifesi? olmaya adaydır. Bu, hem ahlâkî, hem dinî, hem de mistik açıdan insan için üstün bir derecedir.İhvan, ahlâkın yaratılıştan getirdiğimiz bir boyutu olduğunu kabul etmekle beraber, onun eğitim-öğretim ve tecrübe ile değişebileceği ve güzelleştirilebileği kanaatindedir. Fıtrî ve kazanılmış ahlâk ayrımı bunu ifade eder.Ahlâk ile din, felsefe ve tasavvuf arasında yakın bir ilişki gören İhvan, mutlu insanı; bir bakıma ?bu üç alanda da yetkinleşmiş kişi? olarak tanımlar. Zaten onlara göre hayır da ?mutluluk?tan başka bir şey değildir. Ikhwan al-Safa is a name used to call a group of scientists and philosophers. This group whose works contain religious, philosophical and moral themes lived in tenth century. Neoplatonist and NeoPythagorasian affects can be seen in Ikhwan al-Safa clearly. So their thoughts have an eclectic character.Ikhwan al-Safa wrote 52 epistles. Al-Risala al-Camia is a summary of these epistles.The main subject of Ikhwan al-Safa?s philosophy is man. The thought of ?man is a microcosmos? is frequently declared in this group?s epistles. According to Ikhwan al-Safa ?knowing himself? is the ground of morality.Thus, this knowledge opens the door to mystical and metaphysical knowledge. The man who knows himself, knows also his desires and faculties.Ikhwan al-Safa sees a powerful correlation between morality, religion, philosophy and mysticizm. Happy man is who is perfect in these areas. 85
- Published
- 2008
561. İbni Sina'nın ahlak felsefesinde mutluluk
- Author
-
Taş, Oktay, Taş, İsmail, Felsefe ve Din Bilimleri Anabilim Dalı, and Selçuk Üniversitesi, Sosyal Bilimler Enstitüsü
- Subjects
Religion ,Philosophy ,Felsefe ,Din ,Happiness ,Ahlak felsefesi ,Mutluluk ,İbni Sina ,Philosophy of ethics - Abstract
İslam Felsefesi gelenegi içerisinde Messai ekolün Farabi'den (v.339/950) sonraki en büyük filozofu hiç kuskusuz bn Sina'dır (v.428/1037). bn Sina da, seleflerinin yaptıgı gibi ahlak disiplinini, felsefenin diger disiplinleri olan metafizik, psikoloji ve siyasetle beraber ele almıstır. ibn Sina tıpkı Aristoteles ve Farabi gibi insanın amacının mutluluga ulasmak oldugunu ve bu mutlulugu elde edebilmesinin ancak güzel bir ahlaka sahip olmasıyla mümkün olabilecegini ifade etmektedir. Bu çalısmadaki ana gaye, bn Sina'nın genel ahlak disiplini içerisinde onun ?Mutluluk? anlayısını derinlemesine ve kapsamlı bir sekilde bir bütün olarak ortaya koymaktır. Sunulan bu çalısma, felsefi, kültürel ve bilimsel mirasımızın kazanılmasında önemli bir yere sahip olan düsünürümüz bn Sina'nın, Ahlak Felsefesi ile ilgili düsüncelerinin ayrıntılı bir sekilde ortaya konmasına küçük bir katkı saglama amacını tasımaktadır., The biggest philosopher of peripatetic (Messai) school in the Islamic philosophical tradition after Farabi is certainly Ibn Sina. As his predecessors made Ibn Sina taken up the branch of ethics together with metaphysics, psychology and politics which are the other branches of philosophy. Like Aristotle and Farabi, Ibn Sina expressed that the aim of human being is attain happiness and to get this happiness is lonely possible by acquiring the good moral. In this study the principal aim is deeply and extensive bring up Ibn Sina's ?Happiness? understanding in the general ethics branch. Presented this study has aimed to give in detail some help to brought up of ideas of our thinker Ibn Sina who has a very important place in the acquired our philosophic cultural and scientific inheritance about philosophy of ethics.
- Published
- 2006
562. Felsefe üzerine
- Author
-
Veysal, Çetin
- Subjects
Freedom ,Philosophy ,Felsefe ,Astonishment ,Şaşma ,Happiness ,Özgürlük ,Socialism ,Mutluluk ,Toplumsallık - Abstract
Bu çalışmada, felsefenin neliği hakkında ileri sürülen bazı düşünceler ele alınmaktadır. Felsefenin düşünsel ve toplumsal boyutları, ilgileri, ilişkileri problem olarak nitelikleri söz konusu edilmektedir. Felsefenin yalnızca düşünsel veya pratik olup olmadığı hakkında değerlendirmelere gidilmektedir. Düşünsel ya da pratik yaşam içinde görünüşe çıkması bğlamında felsefenin etkinlikleri ve yönelimleri üzerinde, farklı bakış açılarının kavrayışları ele alınmaktadır. Felsefenin bir bütün olarak tarihselliği ve insanlığa yönelik etkinlikleri, içerik ve anlamlarıyla soruşturulmaya çabalanmaktadır. In this paper, some ideas about the whatness of philosophy, the ideational and social extensions of philosophy, its relations, and problematic characteristics are described. The issue of whether philosophy is ideational or practical is evaluated. Different view points on the activities and tendencies of philosophy as it shows itself in ideational or practical life. The historicism of philosophy as a whole and its activities related to humanism are tried to investigate.
- Published
- 2004
563. 'Eleştiri' ile bakıldığında teknoloji, 'mutluluk' mudur?
- Author
-
Çiçekdağı, Caner
- Subjects
Eleştiri ,Cep telefonu ,Aygıtlar ,Teknoloji ,Mutluluk ,Araç gereçler - Abstract
Günümüz insanı artık alıştığı rahatlık ve konfor sağlayan araç ve gereçlerden pek ödün veremiyor. Elektrik, su, telefon vb. aygıtların kısa süreli kesilmelerine bile tahammül edemez bir duruma geldik. Özellikle cep telefonlarının yaygınlaştığı şu ortamda insanlarımız onsuz yapamaz bir hale gelmiştir. Çevremdeki kişilerin böylesine bir yaşam biçimini "rahatlık", dolayısıyla da "mutluluk" olarak algıladıklarını gözlemliyorum. Mutluluğun bu şekilde algılanışı, teknolojiyi kutsama ve giderek daha iyi bir yaşam biçimine doğru gittiğimiz anlayışını da içinde barındırmaktadır. Felsefeye uzak olan insanlara doğanın yok edilmesinden veya teknolojinin egemenliğinden söz ettiğimizde yukarıda bahsedilen türde değerlendirmeler yapılmaktadır.
- Published
- 2002
564. Happiness in Islamic philosophy
- Author
-
Bircan, Hasan Hüseyin, Çağrıcı, Mustafa, and Felsefe ve Din Bilimleri Anabilim Dalı
- Subjects
Religion ,Philosophy ,Felsefe ,Din ,İSLAM FELSEFESİ ,MUTLULUK ,FELSEFE VE DİN - Abstract
ÖZETİnsanoğlunun her çağda ve zamanda elde etmek istediği, dolayısıyla felsefede de ne olduğu ve nasıl kazanılacağı hep tartışılagelmiş olan mutluluk konusu, İslâm felsefesinin de önemli konularından biridir. Bu çalışmada IX-XI. yüzyıl arasındaki dönemde İslâm felsefesini temsil eden önemli filozoflardan Kindî, Râzî, Fârâbî, Âmirî, İhvân- Safâ, İbn Miskeveyh ve İbn Sinâ'nın mutluluk görüşleri incelenmiştir. Birinci Bölümde, görüşleri incelenen filozofların gerçek mutluluk dediği mutluğun mahiyeti, belli kavramlardan hareketle belirlenmeye çalışılmıştır. Yine aynı bölümde mutluluğun hangi konularla alakalı olduğunu ve dolayısıyla nasıl ele alınıp incelenmesi gerektiğine de işaret edilmiştir. İkinci ve Üçüncü bölümlerde ise birinci bölümde ortaya çıkan tabloya uygun bir şekilde ilkin mutluluğa götüren bir yol olarak görülen felsefe ve dolayısıyla ilimler incelenmiş, sonra bir bütün olarak insan, onun alemdeki yeri, nefsi ve güçleri incelenerek mutluluk ilkesinin ahlâkı nasıl belirlediği tespit edilmeye çalışılmıştır. Toplum ve mutluluk konusuna ayrılan Üçüncü Bölümde ise mutluluk için bir toplum içinde yaşamanın şart olup olmadığı araştırılmıştır. Bu bölümde ayrıca iyi ve kötü kavramlarıyla kötülük sorunu da mutlulukla alakası bakımından incelenmiştir. Mutluluk görüşleri incelenen filozofların mahiyetini açıklamaya, varlığını temellendirmeye ve nasıl kazanılacağını göstermeye çalıştıkları mutluluk, "gerçek, devamlı ve en yüce" dedikleri mutluluktur. Bu mutluğu ifade eden terimler "es-saadetü'l-kusvâ, es-saadetü ale'l-hakika, el-lezzetü's-sermedî"... gibi terimlerdir. Yine en son gaye, en yüksek iyi (summum bonum) ve nihai yetkinlik de bu mutluluğa işaret etmektedir.SUMMARYThe name of the thesis: Happiness in İslamic Philosophy The happiness subject, manking have ever wanted to reach, and alweys discussed its character and how to gain in philosophy, is one of the mort important subjects of İslamic philosophy. İn this thesis, Kindî, Râzî, Fârâbi, Âmirî, İhvân-ı Safâ, İbn Miskeveyh and İbn Sina's, represent atives of İslamic philosophy in the period between IX.and XI. centuries, opinions about happiness are studied. In the first chapter, the character of happiness, regarded as genuine happiness by those philosophers, is tried to be defined in accordance wiht principal concepts. In addition, the subjects, concerning happiness, and thus how to study it are dealt with. In the second and third cehapters, in accordance with the consequence of the first cehapter, First, the philosophy and sciences, as the ways taking to the happiness, are investigated. Later, that how the principle of happiness defines the ethics is tried to be fixed by dealing with manking as entirely, his place in the üniverse, his soul and abilities. The third chapter is assigned to society and happiness, and also in this chapter, whether or not living in a society is a condition for happiness is dealt with. In addition the concepts of good and bad, and the problem of badness are investigated from the aspect of their connection with happiness.The happiness those philosophers try to explain, originate and designate how to reach, is happiness they call "genuine, permanent and the most lofty". This happiness is expressed in the terms such as " al-saade al-kusvâ,, al-saade al-hakîka, al-lezze al-sermedî" etc. The last aim, summum bonum and the final perfection designate also this happiness.
- Published
- 2001
565. Depresyon ve mutlulukta otomatik düşüncelerin rolü / Sezai Kalafat; Danışman Kurtman Ersanlı
- Author
-
Kalafat, Sezai, Ersanlı, Kurtman, 1951, and OMÜ, Sosyal Bilimler Enstitüsü, Eğitim Bilimleri Anabilim Dalı
- Subjects
Depresyon ,Mutluluk ,TEZ YÜK LİS K14d 1996 - Abstract
Tez (yüksek lisans) -- Ondokuz Mayıs Üniversitesi, 1996 Libra Kayıt No: 35934 Bu araştırmada , depresyon ve mutluluk ile otomatik düşünceler ve olumsuz olaylar arasındaki ilişkiler belirlenmeye çalışılmıştır. Depresyon ve mutluluk araştırmanın bağımlı değişkenleri olup , cinsiyet , program , olumsuz otomatik düşünceler , olumlu otomatik düşünceler ve olumsuz olaylar araştırmanın bağımsız değişkenleri olarak kullanılmıştır. Araştırmanın örneklemini , 1994-1995 öğretim yılındaki Ondokuz Mayıs Üniversitesi , Eğitim Fakültesinde okuyan 350 öğrenci oluşturmaktadır. Araştırmada BDÖ,ODÖ ile araştırmacı tarafından Türkçe'ye uyarlanan OODÖ , HDÖ ve MÖ'leri kullanılmıştır. Toplam 15 denence incelenmiş olup bu denencelerden elde edilen sonuçlar aşağıda maddeler halinde özetlenmiştir: 1-Depresif duygulanımın cinsiyete göre önemli farklılık göstermediği bulunmuştur. 2-Mutluluk düzeyinin cinsiyete göre önemli farklılık göstermediği bulunmuştur. 3-Fen programına devam eden öğrencilerin depresif duygulanımlarının , sosyal programalara devam eden öğrencilerin depresif duygulanımlarından daha fazla olduğu bulunmuştur. 4-Sosyal programlara devam eden öğrencilerin mutluluk düzeylerinin , fen programlarına devam eden öğrrencilerin mutluluk düzeylerinden daha fazla olduğu bulunmuştur. 5- Olumsuz otomatik düşüncelerin , olumlu otomatik düşüncelerin , olumsuz olayların ve mutluluk düzeyinin depresyonun anlamlı bir yordayıcısı olduğu bulunmuştur. 6-Olumsuz otomatik düşünceler arttıkça , depresif duygulanımın arttığı bulunmuştur. 7- Olumlu otomatik düşünceler arttıkça , depresif duygulanımın azaldığı bulunmuştur. 8-Olumsuz olayların arttıkça , depresif duygulanımın da arttığı bulunmuştur. 9- Mutluluk düzeyinin arttıkça, depresif duygulanımın azaldığı bulunmuştur.10-Olumlu otomatik düşünceler ölçeğinin altölçeklerinden olumlu günlük fonksiyonun ve olumlu kendini değerlendirmenin bu ölçeğin en güçlü yordayıcısı olduğu bulunmuştur. 11- Olumsuz otomatik düşüncelerin depresyonun en güçlü yordayıcısı olduğu bulunmuştur. 12- Olumsuz otomatik düşünceler arttıkça , mutluluk düzeyinin azaldığı bulunmuştur. 13-Olumlu otomatik düşünceler arttıkça , mutluluk düzeyinin de arttığı bulunmuştur. 14-Olumsuz olayların arttıkça ,mutluluk düzeyinin azaldığı bulunmuştur. 15- Olumlu otomatik düşüncelerin , mutluluğun en güçlü yordayıcısı olduğu bulunmuştur. Elde edilen bulgulara göre, incelenen değişkenlerin birbirleriyle oldukça ilişkili olduğu görülmüştür. Ciddi bir sağlık problemi olarak karşımıza çıkan depresyon üzerinde daha fazla araştırma yapılması gerektiği, olumsuz otomatik düşünceler , olumsuz olaylar gibi olumsuz duygulanımın yanında olumlu otomatik düşünceler , mutluluk düzeyi gibi olumlu duygulanımın da dikkate alınması gerektiği üzerinde durulmuştur.
- Published
- 1996
566. Haz, sevinç ve mutluluk
- Author
-
Etan, Akın
- Subjects
Çocuklar ,Happiness ,Mutluluk ,Children - Published
- 1988
567. Mutluluk ve okul başarısı
- Author
-
Alpay, Meral
- Subjects
Success ,Eğitim ve Öğretim ,Başarı ,Happiness ,Education and Training ,Mutluluk - Published
- 1989
568. Beş faktör kişilik özellikleri ve öznel iyi oluş
- Author
-
Doğan, Tayfun and TR136835
- Subjects
Öznel İyi Oluş ,Subjective Well-Being ,Nevrotiklik ,Öznel İyi Oluş,Beş Faktör Kişilik,Mutluluk,Dışadönüklük,Nevrotiklik ,Happiness ,Mutluluk ,Neurotism ,Beş Faktör Kişilik ,Five Factor Personality ,Dışadönüklük ,Subjective Well-Being,Five Factor Personality,Happiness Extraversion,Neurotism ,Extraversion - Abstract
The aim of this research is to analyze the relations between personality traits and subjective well-being. The number of the participants of the research was 234 98 women/136 men . The age range of the study group was 1861. The Oxford Happiness Scale-Short Form and the Big Five Personality Scale were used. Findings showed that there was a significantly negative relationship between neurotic personality trait and subjective well-being. Findings also revealed that there were positive relationships between subjective well-being and extraversion, conscientiousness, agreeableness, openness. Besides, it was found that neurotic personality trait was a negative and extraversion was a positive predictor of subjective well-being, Bu araştırmanın amacı kişilik özellikleri ve öznel iyi oluş arasındaki ilişkileri incelemektir. Araştırmanın katılımcılarını 234 kişi 98 kadın/136 erkek oluşturmaktadır. Çalışma grubunun yaş aralığı 18-61’dir. Çalışmada veri toplama araçları olarak Oxford Mutluluk Ölçeği-Kısa Formu ve Beş Faktör Kişilik Ölçeği kullanılmıştır. Çalışmadan elde edilen bulgulara göre nevrotik kişilik özelliği ile öznel iyi oluş arasında negatif yönde anlamlı bir ilişki bulunmuştur. Dışadönüklük, sorumluluk, yumuşak başlılık ve deneyime açıklık kişilik özellikleriyle öznel iyi oluş arasında ise pozitif yönde anlamlı ilişkiler bulunmuştur. Ayrıca nevrotik kişilik özelliğinin öznel iyi oluşu negatif yönde; dışadönüklük kişilik özelliğinin ise pozitif yönde anlamlı düzeyde yordadığı sonucuna ulaşılmıştır.
Catalog
Discovery Service for Jio Institute Digital Library
For full access to our library's resources, please sign in.