ÖZETAmaç: İnstabil torakolomber vertebra bileşke kırıklarında genel olarak posterior pedikül vida fiksasyonu tercih edilmektedir. Ancak, kısa veya uzun segment enstürmantasyon uygulaması hala tartışmalıdır. İnstabil torakolomber vertebra bileşke kırıklarında kırık seviyesinin dâhil edildiği kısa segment posterior enstürmantasyon ile geleneksel uzun segment posterior enstürmantasyon tedavisi yapılan hastaların; radyolojik ve klinik sonuçlarını karşılaştırmaktır.Gereç ve yöntem: Dicle Üniversitesi Tıp Fakültesi Ortopedi ve Travmatoloji Ana Bilim Dalında 2010 – 2017 yılları arasında, instabil torakolomber vertebra bileşke kırığı(T12– L1) nedeniyle ameliyat edilen hastalar enstürmantasyon seviyesine göre iki gruba ayrıldı. Kısa segment (kırık seviyesinin dahil edildiği 6 vidadan oluşan) posterior enstrumantasyon yapılan 21 hasta ile uzun segment(kırık vertebranın dahil edilmediği 8 vida vidadan oluşan) posterior enstürmantasyon yapılan 21 hasta retrospektif olarak incelendi. Preop radyografi, MRG, BT, postop radyografi ve son kontrol radyografileri değerlendirilerek; hastaların lokal kifoz açısı (LKA), Sagital indeks (SI), Cob açısı (CA), anterior cisim yükseklik kaybı (ACYK), anterior cisim yüksekliği/Posterior cisim yüksekliği (ACY/PCY) ölçüldü. Travma şekli, ameliyata alınma zamanı, ameliyat süresi, Magerl sınıflaması( kırığın morfolojisine göre), takip süresi, hastanede kaldığı süre, komplikasyon, implant yetmezliği açısından iki grup değerlendirildi. Hastaların nörolojik durumu Frankel skalasına göre değerlendirildi. En son kontrolde olguların fonksiyonel sonuçları VAS ve Oswestry skalaları ile değerlendirildi.Bulgular: iki grup arasında cinsiyet, travma şekli, kırık seviyesi, ek ortopedik yaralanma, ameliyata alınma zamanı, komplikasyon, hastanede yattığı süre, takip süresi, komplikasyon ve implant yetmezliği açısından (p > 0,05) fark yoktu. Gruplar arasında preop ACYK, ACY/PCY fark yoktu(p > 0,05). Gruplar arasında preop LKA, SI, CA uzun segment yapılan grupta daha büyüktü İstatistiksel olarak fark vardı(p < 0,05). Magerl sınıflaması açısından uzun segment yapılan hastalarda Tip B hasta sayısı daha fazlaydı ve iki grup arasında da fark vardı(p= 0,02). Gruplar arasında postop ve son takipte LKA, SI, CA, ACYK, ACY/PCY radyolojik ölçümler arasında fark yoktu(p > 0,05). Son takipte de gruplar arasında korreksiyon kaybı açısından anlamlı fark yoktu. Kısa segment yapılan grupta ameliyat süresi daha kısaydı. Ameliyat süresi açısından gruplar arasında anlamlı bir fark vardı(p= 0,000). Son takipte VAS(P= 0,243) ve Oswestry(P= 0,326) skorları yönünden ise gruplar arasında fark yoktu.Sonuç: Torakolomber bileşke kırıklarında, kırık seviyenin vida fiksasyonuna dâhil edildiği kısa segment posterior enstürmantasyon kifozun düzeltilmesi ve sagital dengenin sürdürülmesi açısından uzun segment posterior enstürmantasyona benzerdi. Ancak, ameliyat süresinin kısa olması ve daha az segmental hareket kaybına yol açmasından dolayı, kısa segment posterior enstürmantasyon, uzun segment posterior enstürmantasyona tercih edilebilecek bir tedavi modalitesidir. Anahtar sözcükler: Torakolomber kırıkları, pedikül vida, uzun segment, kısa segment, kırık seviyesi içermesi. Aim: Posterior pedicle screw fixation is generally preferred in unstable thoracolumbar vertebra junction fractures. But, the application of short- or long-segment instrumentation is still controversial. The aim of this study was to compare the clinical and radiological results of the patients who underwent conventional long-segment posterior instrumentation with short segment posterior instrumentation in which fracture level was included in unstable thoracolumbar vertebra junction fractures.Materials and Methods: Dicle University Faculty of Medicine, Department of Orthopedics and Traumatology between 2010-2017, The patients who underwent surgery for an unstable thoracolumbar vertebra junction fracture (T12-L1) were divided into two groups according to the level of instrumentation. 21 patients who underwent posterior instrumentation in the short segment (consisting of 6 screws in which the fracture level was included) and 21 patients who underwent posterior instrumentation in the long segment (consisting of 8 screw screws without fracture vertebrae) were retrospectively analyzed.Preoperative radiography, MRI, CT, postoperative radiography and final control radiographs were evaluated. Local kyphosis angle (LKA), Sagittal index (SI), Cob angle (CA), Anterior body height loss (ACYK), Anterior body height / Posterior body height (ACY / PCY) were measured of the patients. Two groups were evaluated in terms of trauma, operative time, operation time, Magerl classification, follow-up period, hospital stay, complication and implant failure. Neurological status of the patients was evaluated according to Frankel scale. Functional results of the cases were evaluated with VAS and Oswestry scales.Results: There was no difference between the two groups in terms of gender, type of trauma, fracture level, additional orthopedic injury, time of operation, complication, duration of hospitalization, follow-up period, implant failure and complication (p> 0.05). There was no difference between the two groups in terms of preoperative ACYK, ACY / PCY (p> 0.05). There was a statistically significant difference between the two groups in the long-segment group Preop LKA, SI, CA (p 0.05).At the last follow-up, there was no significant difference between the two groups in terms of loss of correction.The duration of operation was shorter in the short-segment group. There was a significant difference between the two groups in terms of operative time (p = 0.000).At the last follow-up, VAS (P = 0,243) and Oswestry (P = 0,326) scores were not different between the two groups.Conclusions: Inclusion of fracture level in a short-segment fixation for a thoracolumbar junction fractures results in a kyphosis correction and in a maintenance of the sagittal alignment similar to a long-segment instrumentation. But, Because the operation time is shorter and leads to less segmental movement loss, short segment posterior instrumentation is a treatment modality that can be preferred to long segment posterior instrumentation.Keywords: Inclusion of fracture level, long-segment, short-segment, pedicle screw, Thoracolumbar fractures 161