41 results on '"büyüme"'
Search Results
2. Turkey's Environment vs. Economic Growth Dilemma: Unpacking Perceptions and Influential Factors.
- Author
-
Kozal, Özge Erdölek
- Subjects
- *
ECONOMIC expansion , *ATTITUDES toward the environment , *LOGISTIC regression analysis , *LIFE satisfaction , *SOCIODEMOGRAPHIC factors - Abstract
This study analyzes the determinants of individuals' perceptions towards the dichotomy of achieving economic growth and environmental preservation in Turkey. Using logistic models, the study investigates the impact of various socio-economic and socio-demographic factors such as material well-being, life satisfaction, age, gender, education level, employment status, settlement type, religiosity, and political view on individuals' attitudes towards prioritizing the environment. The results of logistic regression analysis, based on a sample of 1.935 participants obtained using the World Values Survey, wave 7, indicate that individuals with higher material well-being and life satisfaction in Turkey tend to prioritize the environment over growth. The findings of this study confirm the neoclassical perspective on environment for the Turkish cohort, which indicates the environment can be accepted as a luxury good. Additionally, it is found that individuals aged 60 and above, parttime workers and retirees, those who do not identify as religious, highly educated individuals, those with more children, and individuals with a left-wing ideology are more inclined to prioritize environmental protection over economic growth compared to each category's reference group. On the other hand, no statistically significant differences based on settlement type (urban-rural dichotomy) or sex were detected in prioritizing environmental preservation over economic growth. The findings of the study indicate that, in designing Turkey's macro-level growth and environmental policies, socio-economic and demographic disparities need to be taken into consideration. [ABSTRACT FROM AUTHOR]
- Published
- 2023
- Full Text
- View/download PDF
3. Covid-19 Sonrası Yoksulluğun Azaltılmasında Yoksul Yanlısı Büyüme
- Author
-
İsa Altınışık
- Subjects
büyüme ,covid-19 ,ekonomik büyüme ,yoksulluk ,yoksul yanlısı büyüme ,growth ,economic growth ,poverty ,pro-poor growth ,Finance ,HG1-9999 ,Business ,HF5001-6182 - Abstract
Yoksulluk ve ekonomik büyüme ilişkisi, iktisat biliminde önemli tartışma konularından birisidir. Ekonomik büyüme refah düzeyinde artış sağlar. Dolayısıyla yoksulların refah düzeyinde de artış olur. Ekonomik büyüme, yoksulluğu azalttığı için yoksul yanlısı büyüme olarak ifade edilir. Yoksul yanlısı büyüme, yoksulluğu hafifleterek, bu artışın Gayrisafi Yurtiçi Hasıla’da görülmesidir. Bunun anlamı yoksulların ekonomik büyümeden zenginlere nazaran daha çok yararlanması olarak kabul edilir. Yoksul yanlısı büyümenin temelini, ekonomik büyümenin yoksulluğun giderilmesinde yetersiz kalmasına dayanır. Bu noktadan hareketle, yoksul yanlısı büyümede bölüşüm, gelir dağılımı eşitsizliği ve gelirin yeniden dağılımı konuları ön plana çıkmaktadır. Özellikle gelirin yeniden dağılımı, ekonomik büyüme açısından topluma eşit yansıtılması büyük önem taşımaktadır. Bu çalışmada, ekonomik büyümenin yoksulluğa etkileri ve yoksulların ekonomik büyümeden ne ölçüde faydalandığı ve faydalanması gerektiği üzerinde durulmuştur. Ekonomik büyümenin etkinliği açısından, gelirin yeniden dağılımının nasıl olması gerektiği üzerinde durulmuştur. Yoksul yanlısı büyüme, gelir dağılımı eşitsizliği ile ilişkilendirilmiştir. Bu çalışmanın temel amacı, Covid-19 pandemisinin savunmasız nüfus üzerindeki etkisini minimize etmek için politika yapıcılara yönelik öneriler geliştirmektir. Bulgular, Covid-19 pandemisinin başlangıcından bugüne kadar kamu harcamalarında, çeşitli demografik gruplar ve yoksullara yönelik sosyal koruma harcamalarını arttırdığı gözlenmiş ve bu desteklerin pandemiyle sınırlı kalmayarak sürdürülebilirlik kazanması önerilmektedir.
- Published
- 2022
- Full Text
- View/download PDF
4. The Impact of Defense Expenditures on Macroeconomic Indicators in Turkey: 2000-2020 Period.
- Author
-
Taçyıldız, Mehmet Oğuz and Çukur, Asuman
- Subjects
MACROECONOMICS ,ECONOMIC indicators ,BIG data ,UNEMPLOYMENT ,INTERNATIONAL trade - Abstract
Copyright of Turkish Journal of Security Studies / Güvenlik Calışmalari Dergisi is the property of Turkish National Police Academy and its content may not be copied or emailed to multiple sites or posted to a listserv without the copyright holder's express written permission. However, users may print, download, or email articles for individual use. This abstract may be abridged. No warranty is given about the accuracy of the copy. Users should refer to the original published version of the material for the full abstract. (Copyright applies to all Abstracts.)
- Published
- 2022
5. EKONOMİK KOMPLEKSİTE VE EKONOMİK BÜYÜME İLİŞKİSİ: SEÇİLMİŞ OECD ÜLKELERİ İÇİN PANEL VERİ ANALİZİ.
- Author
-
KARANFİL, Muhammet and KILIÇ, Cüneyt
- Abstract
Copyright of Journal of Entrepreneurship & Development / Girisimcilik ve Kalkinma Dergisi is the property of Journal of Entrepreneurship & Development / Girisimcilik ve Kalkinma Dergisi and its content may not be copied or emailed to multiple sites or posted to a listserv without the copyright holder's express written permission. However, users may print, download, or email articles for individual use. This abstract may be abridged. No warranty is given about the accuracy of the copy. Users should refer to the original published version of the material for the full abstract. (Copyright applies to all Abstracts.)
- Published
- 2022
6. TÜRKİYE’DE SAĞLIK VE EKONOMİK BÜYÜME İLİŞKİSİNE SINIR TESTİ YAKLAŞIMI.
- Author
-
TURAN, Taner
- Subjects
ECONOMIC expansion ,ECONOMIC impact ,LIFE expectancy ,GROWTH rate ,MORTALITY - Abstract
Copyright of Journal of Financial Politic & Economic Reviews / Finans Politik & Ekonomik Yorumlar is the property of Journal of Financial Politic & Economic Reviews / Finans Politik & Ekomomik Yorumlar and its content may not be copied or emailed to multiple sites or posted to a listserv without the copyright holder's express written permission. However, users may print, download, or email articles for individual use. This abstract may be abridged. No warranty is given about the accuracy of the copy. Users should refer to the original published version of the material for the full abstract. (Copyright applies to all Abstracts.)
- Published
- 2020
7. Yenilenebilir Enerji Kaynakları İle Yurtiçi Tasarruflar Arasındaki İlişki: Türkiye Örneği.
- Author
-
CEYHAN, Üyesi Said, PEÇE, Mehmet Akif, and KAMACI, Üyesi Ahmet
- Abstract
Copyright of Bartin University Journal of Faculty of Economics & Administrative Sciences / Bartın Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Dergisi is the property of Bartin University, Faculty of Economics & Administrative Sciences and its content may not be copied or emailed to multiple sites or posted to a listserv without the copyright holder's express written permission. However, users may print, download, or email articles for individual use. This abstract may be abridged. No warranty is given about the accuracy of the copy. Users should refer to the original published version of the material for the full abstract. (Copyright applies to all Abstracts.)
- Published
- 2019
8. Covid-19 Sonrası Yoksulluğun Azaltılmasında Yoksul Yanlısı Büyüme
- Author
-
Altınışık, İsa, Selçuk Üniversitesi, Meslek Yüksek Okulları, Sosyal Bilimler Meslek Yüksekokulu, and Altınışık, İsa
- Subjects
Yoksul Yanlısı Büyüme ,Büyüme ,COVID-19 ,Ekonomik Büyüme ,Yoksulluk ,Growth ,Economic Growth ,Poverty ,Pro-Poor Growth ,Social ,Sosyal - Abstract
Yoksulluk ve ekonomik büyüme ilişkisi, iktisat biliminde önemli tartışma konularından birisidir. Ekonomik büyüme refah düzeyinde artış sağlar. Dolayısıyla yoksulların refah düzeyinde de artış olur. Ekonomik büyüme, yoksulluğu azalttığı için yoksul yanlısı büyüme olarak ifade edilir. Yoksul yanlısı büyüme, yoksulluğu hafifleterek, bu artışın Gayrisafi Yurtiçi Hasıla’da görülmesidir. Bunun anlamı yoksulların ekonomik büyümeden zenginlere nazaran daha çok yararlanması olarak kabul edilir. Yoksul yanlısı büyümenin temelini, ekonomik büyümenin yoksulluğun giderilmesinde yetersiz kalmasına dayanır. Bu noktadan hareketle, yoksul yanlısı büyümede bölüşüm, gelir dağılımı eşitsizliği ve gelirin yeniden dağılımı konuları ön plana çıkmaktadır. Özellikle gelirin yeniden dağılımı, ekonomik büyüme açısından topluma eşit yansıtılması büyük önem taşımaktadır. Bu çalışmada, ekonomik büyümenin yoksulluğa etkileri ve yoksulların ekonomik büyümeden ne ölçüde faydalandığı ve faydalanması gerektiği üzerinde durulmuştur. Ekonomik büyümenin etkinliği açısından, gelirin yeniden dağılımının nasıl olması gerektiği üzerinde durulmuştur. Yoksul yanlısı büyüme, gelir dağılımı eşitsizliği ile ilişkilendirilmiştir. Bu çalışmanın temel amacı, Covid-19 pandemisinin savunmasız nüfus üzerindeki etkisini minimize etmek için politika yapıcılara yönelik öneriler geliştirmektir. Bulgular, Covid-19 pandemisinin başlangıcından bugüne kadar kamu harcamalarında, çeşitli demografik gruplar ve yoksullara yönelik sosyal koruma harcamalarını arttırdığı gözlenmiş ve bu desteklerin pandemiyle sınırlı kalmayarak sürdürülebilirlik kazanması önerilmektedir., The relationship between poverty and economic growth is one of the important topics of discussion in economics. Economic growth provides an increase in the level of welfare. Therefore, the welfare level of the poor also increases. Economic growth is expressed as pro-poor growth as it reduces poverty. Pro-poor growth is alleviating poverty and seeing this increase in Gross Domestic Product. This means that the poor benefit more from economic growth than the rich. The basis of pro-poor growth is based on the inadequacy of economic growth in eliminating poverty. From this point of view, distribution in pro-poor growth, inequality of income distribution and redistribution of income come to the fore. In particular, the redistribution of income and its equal reflection on society in terms of economic growth are of great importance. In this study, the effects of economic growth on poverty and the extent to which the poor benefit from economic growth and should benefit are emphasized. In terms of the efficiency of economic growth, it has been emphasized how the redistribution of income should be. Pro-poor growth has been associated with income inequality. The main purpose of this study is to develop recommendations for policy makers to minimize the impact of the Covid-19 pandemic on the vulnerable population. Findings, it has been observed that public expenditures have increased social protection expenditures for various demographic groups and the poor since the beginning of the Covid-19 pandemic, and it is recommended that these supports gain sustainability without being limited to the pandemic.
- Published
- 2022
9. ASYA ÜLKELERİNDE CO2 EMİSYONU, DOĞRUDAN YABANCI SERMAYE YATIRIMLARI, EKONOMİK BÜYÜME VE ENERJİ TÜKETİMİ İLİŞKİSİ.
- Author
-
Üyesi Dilek ŞAHİN
- Abstract
Copyright of Journal of Management & Economics Research is the property of Journal of Management & Economics Research and its content may not be copied or emailed to multiple sites or posted to a listserv without the copyright holder's express written permission. However, users may print, download, or email articles for individual use. This abstract may be abridged. No warranty is given about the accuracy of the copy. Users should refer to the original published version of the material for the full abstract. (Copyright applies to all Abstracts.)
- Published
- 2018
- Full Text
- View/download PDF
10. İşsizlik ve Ekonomik Çıktı İlişkisi: Mısır için Okun Yasası Analizi.
- Author
-
EĞRİ, Taha
- Abstract
The aim of this study is to test the validity of the Okun law for Egypt, which explains the inverse relationship between unemployment and economic growth. Unemployment and output data between 1970 and 2016 were used to reach this aim in the study. First, the model was analyzed by using regression method set out by Okun, and the Okun coefficient was determined. Then, the Granger Causality test was applied to determine the causality relation between the variables. As a result of the analysis made, the sign of the coefficient was found to be negative, as indicated by the model, but the coefficient was too low to be specified. On the other hand, there was no relationship between the two variables in the second-stage causality test. As a result, even though the coefficient was negative in accordance with the Okun Law, when the result of the causality test and Egypt's economic structures are taken into consideration, it is concluded that the Okun Law for Egypt can not be economically viable. [ABSTRACT FROM AUTHOR]
- Published
- 2018
- Full Text
- View/download PDF
11. FOREIGN TRADE AND NINETEENTH CENTURY AMERICAN GROWTH.
- Author
-
Özgür, M. Erdem and Vergil, Hasan
- Abstract
Copyright of Ankara University SBF Journal / Ankara Üniversitesi SBF Dergisi is the property of Ankara University SBF Journal and its content may not be copied or emailed to multiple sites or posted to a listserv without the copyright holder's express written permission. However, users may print, download, or email articles for individual use. This abstract may be abridged. No warranty is given about the accuracy of the copy. Users should refer to the original published version of the material for the full abstract. (Copyright applies to all Abstracts.)
- Published
- 2018
- Full Text
- View/download PDF
12. AR-GE HARCAMALARININ BÜYÜME ÜZERİNDEKİ ETKİSİ: İBBS DÜZEY 1 BÖLGELERİNİN KARŞILAŞTIRMALI ANALİZİ.
- Author
-
KESİKOĞLU, Ferdi and SARAÇ, Şenay
- Abstract
Due to the increasing global competition in the post-1980 world economy, there has been increased interest in technological innovation, emphasis on research and development (R & D) activities that reveal technological innovation and are considered as the driving force for economic growth. The theories of internal growth that emerged during the corresponding period of the same years revealed the role of R & D activities in economic growth. There are a large number of sample countries that analyze the growth relationship with R & D. This study analyzes the effect of R & D on growth in Turkey at the regional level. As a sample, Statistical Region Units Classification (NUTS) Level 1 Districts were selected. When the results of the regional comparative analysis using the R & D expenditures and growth data of the 12 regions in the NUTS Level 1 2010-2014 period are taken into consideration, it has been found that there is a positive relationship between R & D expenditures and GDP in all regions. The highest level of impact was found in Northeast Anatolia. [ABSTRACT FROM AUTHOR]
- Published
- 2017
13. REKLAM VE TANITIM İLE YURTDIŞI SATIŞLAR ARASINDAKİ İLİŞKİ: BİST'TE İŞLEM GÖREN GIDA FİRMALARI ÜZERİNDE UYGULAMA.
- Author
-
HÜSEYNİ, İbrahim, SAKUR, Reşat, and DORU, Ömer
- Abstract
The purpose of this study is to investigate the relationship between advertising & marketing expenses and export sales. For this purpose, available international sales, advertising and marketing expenses data of nine food stuff industry companies (out of 28 companies) quoted in BIST are utilized for the period 2008-2015. Panel data analysis conclude that series are co-integrated and marketing has positive and statistically significant impact on export sales in the long term. This result show that firms have to focus on marketing to increase their productivity and to do their mark well-known at the world. [ABSTRACT FROM AUTHOR]
- Published
- 2017
- Full Text
- View/download PDF
14. Crises and its impact on total investments in Turkey
- Author
-
Köse, Tuğçe
- Subjects
Yatırım ,Kriz ,Enflasyon ,Economic Growth ,Regresyon ,Investment ,Inflation ,Regression ,Büyüme ,Crisis - Abstract
Danışman: DOÇ. DR. GÜLGÜN ÇİĞDEM Yer Bilgisi: İstanbul Gelişim Üniversitesi / Lisansüstü Eğitim Enstitüsü / Ekonomi Finans Ana Bilim Dalı Konu: Ekonomi = Economics, Krizler, dalgalarının derinliği ve uzunluğu değişmekle beraber, sürekli bir hâl almıştır. Krizlerin tartışılmaz etkilerinin arasında, toplam yatırımlar da gelmektedir. Toplam yatırımlar, bilhassa gelişmekte olan ülkeler açısından yaşamsaldır. Bu çalışmanın amacı, cari açık ve fonlama kaygısı nedeni ile kırılgan bir iktisadi yapıya sahip olan Türkiye'de krizlerin toplam yatırımlara etkisinin sorgulanmasıdır. Bu amaçla, krizlerin önemli göstergelerinden büyüme ve enflasyon verileri ile toplam yatırım verileri alınarak analizlere tâbi tutulmuştur. Veriler, 1980-2019 dönemine ilişkindir. Augmented Dickey-Fuller (ADF) Birim Kök Testi, KPSS Durağanlık Testi ile Lee ve Strazicich Kırılmalı Birim Kök Testi ve değişkenlerin düzeyde durağan bulunması üzerine de Regresyon Analizi uygulanmıştır. Analiz sonucunda büyüme ve enflasyon oranının, toplam yatırım hacmindeki değişiklikleri açıklamada istatistiki olarak anlamlı olduğu tespit edilmiştir. Ayrıca büyüme oranında yaşanan artışların, toplam yatırımları artırarak yatırımların hacmini genişlettiği, enflasyon oranının ise toplam yatırımları azalttığı saptanmıştır. Buna göre; büyümenin bir birimlik artış, toplam yatırımlarda yaklaşık olarak 0.01 birimlik bir artışı, enflasyonun %1'lik bir artışı ise toplam yatırımlar üzerinde yaklaşık olarak %0.09'luk bir azalışı beraberinde getirmektedir. Bu etkilerin bilinmesi, krizlerin yatırımlara olan etkisinin en aza indirgenebilmesi için gerekli önlemlerin alınması ve gerekli politikaların tasarlanması açısından önemlidir. Çalışma, aynı zamanda tipolojiye bir katkı niteliğindedir., Although the depth and length of the waves have changed, the crises have become permanent. Total investments are among the indisputable effects of the crises. Total investments are vital, especially for developing countries. The aim of this study is to question the effects of the crises on total investments in Turkey, which has a fragile economic structure due to the current account deficit and funding concerns. For this purpose, growth and inflation data and total investment data, which are the important indicators of the crises, were taken and analyzed. Data refer to the period 1980-2019. Augmented Dickey-Fuller (ADF) Unit Root Test, KPSS Stationarity Test, Lee and Strazicich Unit Root Test with Breakage were performed and Regression Analysis was applied when the variables were found to be stationary at the level. As a result of the analysis, it was determined that the growth and inflation rate were statistically significant in explaining the changes in the total investment volume. In addition, it has been determined that the increases in the growth rate increase the volume of investments by increasing the total investments, while the inflation rate decreases the total investments. According to this; a one-unit increase in growth brings about 0.01-unit increase in total investments, and a 1% increase in inflation brings about a 0.09% decrease in total investments. Knowing these effects is important in terms of taking the necessary precautions and designing the necessary policies in order to minimize the effects of the crises on investments. The study is also a contribution to typology.
- Published
- 2022
15. Türkiye’de Toplam Kamu Harcamaları ve Üretim İlişkisi
- Author
-
Murat Çetinkaya and Afşin Şahin
- Subjects
kamu harcamaları ,büyüme ,vektör hata düzeltme modeli ecm ,government spending ,economic growth ,vector error correction model vecm ,Social sciences (General) ,H1-99 - Abstract
Çalışmanın amacıTürkiye’de kamu harcamalarıve toplam üretim düzeyi arasındaki ilişkiyi incelemektir. Bu amaçla 1924–2007 Türkiye yıllık kamu giderleri ve Gayri Safi Yurtiçi Hasıla veri setinden yararlanılmıştır. Değişkenler arasıilişki En Küçük Kareler Yöntemi EKKY , Johansen Eşbütünleştirme cointegrasyon Testi, Granger Nedensellik Testi ve Vektör Hata Düzeltme Modelinden Vector Error Correction Model elde edilen genelleştirilmişetki-tepki fonksiyonlarıile tahmin edilmiştir Johansen Eşbütünleşme Testi sonuçlarına göre iki değişken arasında uzun dönemli bir ilişki söz konusudur. Granger Nedensellik Testi değişkenler arasında iki yönlü bir nedensellik ilişkisine işaret etmektedir. Elde edilen etki-tepki impulse-response fonksiyonlarına göre Türkiye açısından Keynes hipotezi Wagner hipotezine göre daha baskındır. Çalışmada öncelikleri göz önüne alan, proaktif, sinerji yaratan, yeniliğe önem veren ve sonuçlarıhesaba katılmış, öncelikleri olankamu harcamalarının üretim sürecine pozitif etkileri olacağıvurgulanmaktadır.
- Published
- 2009
16. GEÇİŞ SURECİNDEKİ MERKEZİ VE DOGU AVRUPA ÜLKELERİNİN MAKROEKONOMİK PERFORMANSI: SEÇLLMLŞ ÜLKE DEĞERLENDİRMELERİ.
- Author
-
KARIŞ, Çiğdem and ÖZYURT, Hasan
- Abstract
All of the transition economies, which appeared after the dissolution of Socialist Block and the collapse of planned economy, have tended to be market economies as a solution of the economic depression they were in. While some countries implemented the necessary reforms of transition process successfully, others fell behind in this respect. As a result, central and eastern European countries, which were among the transition economies, achieved more successful results for implementing needed reforms and macroeconomic performance when compared to other transition economies via both their close relationships with European countries and the technical-financial support they took from European Union. In this study, causality relations between inflation, unemployment and economic growth were analyzed during 1994:Q1-2014:Q4 for Czech Republic, 1995:Q1-2014:Q4 for Hungary, 1995:Q1-2014:Q2 for Poland and 1997:Q1-2014:Q4 for Slovakia within quarterly periods by using "Toda and Yomato Causality Approach". At the end of the analysis, causality relations were detected for mentioned countries. [ABSTRACT FROM AUTHOR]
- Published
- 2015
17. Türkiye'de Toplam Kamu Harcamaları ve Üretim İlişkisi.
- Author
-
ÇETİNKAYA, Murat and ŞAHİN, Afşin
- Subjects
PUBLIC spending ,CONSUMPTION (Economics) ,PRODUCTION (Economic theory) ,DEPRESSIONS (Economics) ,ECONOMIC stabilization ,GLOBALIZATION - Abstract
Copyright of Selcuk University Social Sciences Institute Journal is the property of Selcuk University Social Sciences Institute Journal and its content may not be copied or emailed to multiple sites or posted to a listserv without the copyright holder's express written permission. However, users may print, download, or email articles for individual use. This abstract may be abridged. No warranty is given about the accuracy of the copy. Users should refer to the original published version of the material for the full abstract. (Copyright applies to all Abstracts.)
- Published
- 2009
18. Tüketim vergileri ile ekonomik büyüme arasındaki ilişkinin ampirik analizi: Türkiye örneği
- Author
-
Göde, Fussulet Neslihan, Sevinç Yaraşır Tülümce, Yaraşır Tülümce, Sevinç, and Maliye Anabilim Dalı
- Subjects
Maliye ,KDV ,Türkiye ,Turkey ,VAT ,Economic Growth ,Indirect taxes ,Tüketim vergileri ,Finance ,Value added tax ,Büyüme ,Consumption taxes - Abstract
Hükümetler gerek kamu harcamalarını finanse etmek gerekse maliye politikası amaçlarını sağlamak için vergilere ihtiyaç duymaktadırlar. Vergilerin kompozisyonu ve yapısı ise gelişmiş ve gelişmekte olan ülkelerde farklılaşabilmektedir. Gelişmekte olan ülkelerde dolaylı vergiler ağırlıklı vergi politikalarının izlendiği aşikardır. Dolaylı vergilerin gelir dağılımında adaleti olumsuz etkilemesine rağmen, bu vergilerin tercih edilme nedenleri arasında hem tüketim vergilerinin sahip olduğu özellikler hem de ekonomik büyümeyi dolaylı vergilerin dolaysız vergilere göre daha az negatif etkilemesi sayılabilmektedir. Türkiye'de de tüketim üzerinden alınan vergiler ağırlıklı bir politika izlenmesi tüketim vergileri ile ekonomik büyüme amacı arasında bir ilişkinin var olup olmadığı sorunsalını ortaya çıkarmaktadır. Bu çalışma Türkiye'de tüketim vergilerinin ekonomik büyüme üzerindeki etkilerini 1985-2017 dönemleri arasında analiz etmeyi amaçlamaktadır. Tüketim vergileri ve ayrıştırılmış halleri ile ekonomik büyüme arasındaki ilişkiler farklı modellerle ampirik testlere konu edilmektedir. Analizlerde VAR takipli Standart Granger nedensellik yöntemiyle değişkenler arasındaki ilişkiler araştırılmaktadır. Bulgular, toplam tüketim vergileri ve KDV ile GSYH arasında nedensellik ilişkilerinin olduğunu ortaya koymaktadır. Governments need taxes to finance both public spending and fiscal policy objectives. The composition of taxes can be differentiated in developed and developing countries. In developing countries, indirect taxes are predominant tax policies. Although indirect taxes affect indirect justice in income distribution, they are preferred. The reasons why indirect taxes are preferred the fact hat they have less negative impact on economic growth than direct taxes and the efficient structure of consumption taxes. In Turkey, the share of consumption taxes in total tax revenue is higher than indirect taxes. This situation raises the question of whether there is a relationship between consumption taxes and the economic growth. This study is aimed at analyzing the impact of consumption taxes on economic growth in the period between 1985-2017 in Turkey. The relations between the consumption taxes and the disaggregated consumption taxes and economic growth are subject to empirical tests with different models. In the analyzes, relations between variables were investigated by Standard Granger causality method with VAR tracking. The findings show that there is a causal relationship between total excise taxes and VAT and GDP. 117
- Published
- 2019
19. Impact on economic growth of the health research and development expenditures: An empirical study on Turkey
- Author
-
Ekinci, Gülay, Köse, Kamil Ahmet, İÜC, Lisansüstü Eğitim Enstitüsü, Sağlık Yönetimi Ana Bilim Dalı, Ekinci, Gülay, and Sağlık Yönetimi Anabilim Dalı
- Subjects
Ekonomik büyüme ,Cointegration ,Health surveys ,Health expenditures ,Sağlık sektörü ,Araştırma-geliştirme harcamaları ,Sağlık Kurumları Yönetimi ,Research-development expenditures ,Sağlık araştırmaları ,Growth ,Health Care Management ,Büyüme ,Health sector ,Eşbütünleşme ,Research-development ,Ekonometri ,Econometrics ,Araştırma-geliştirme ,Economic growth ,Sağlık harcamaları - Abstract
Bu çalışma 17 ülke düzeyinde 2005-2014 yılları arasında, Sağlıkta Ar-Ge Harcamalarının Ekonomik Büyüme Üzerindeki Etkisini belirlemek amacıyla yapılmıştır. Ekonomik büyümenin temsilcisi olarak Gayri Safi Yurt İçi Hasıla (GSYİH); sağlıkta Ar-Ge Harcamalarının temsilcisi olarak Sağlık Ar-Ge Harcamaları, Sağlık Harcamaları ve sağlık alanındaki Patent Sayıları alınmıştır. Değişkenler çerçevesince belirlenen hipotezleri test etmek amacıyla Dünya Sağlık Ar-Ge Modeli (DSAM) ve Türkiye Sağlık Ar-Ge Modeli (TrSAM) olarak iki model kurulmuştur. Modeller Panel Veri Analizi çerçevesince Granger Nedensellik testi, Kao ve Pedroni Eşbütünleşme Testleri, Esneklik Katsayısı, Korelasyon ve Regresyon analizlerine tabi tutulmuştur. DSAM'da Sağlık Ar-Ge Harcamasından GSYİH doğru tek yönlü, Sağlık Harcamasından GSYİH doğru tek yönlü, GSYİH ile Patent sayısı arasında çift yönlü, Sağlık Ar-Ge Harcaması ile Patent sayısı arasında çift yönlü Granger tipi nedensellik ilişkisi tespit edilmiş; Sağlık Harcaması ile Patent sayısı ve Sağlık Harcaması ile Sağlık Ar-Ge Harcaması arasında Granger tipi nedensellik ilişkisi tespit edilememiştir. DSAM eşbütünleşme testlerinde; GSYİH ile Sağlık Ar-Ge Harcaması, Sağlık Harcaması ve Patent sayısına ait değişkenlerin uzun dönemde eşbütünleşme ilişkisine sahip olduğu tespit edilmiş; değişkenler arasında korelasyon ve regresyon analizlerinde ise anlamlı ilişkiler bulunmuştur. DSAM'da sağlık Ar-Ge harcamalarındaki bir birimlik artış, GSYİH'yı 182 SGP dolar artırmaktadır ve bu değişikliğin %95'ini açıklamaktadır.TrSAM'da Sağlık Harcamasından Sağlık Ar-Ge Harcamasına doğru tek yönlü, Sağlık Harcamasından GSYIH'ya doğru tek yönlü Granger tipi nedensellik ilişkisi tespit edilmiş, diğer değişkenler arasında Granger tipi nedensellik ilişkisi tespit edilememiştir. TrSAM'da esneklik katsayısına göre sağlık Ar-Ge harcamalarındaki %1'lik artış GSYİH'yı %0,35 artırmaktadır. Sağlık harcamalarındaki %1'lik artış GSYİH'yı %0,86 artırmaktadır. Sağlık harcamalarındaki %1'lik artış Sağlık Ar-Ge Harcamalarını %0,226 artırmaktadır. Sağlık alanı Onbin Kişi Başı Patent sayısındaki bir birimlik artış Sağlık Ar-Ge Harcamalarını 0,22 birim artırmaktadır. Onbin Kişi Başı Patent sayısındaki bir birimlik artış sağlık harcamalarını 0,18 birim artırmaktadır. Onbin Kişi Başı Patent sayısındaki %1'lik artış GSYİH'yı %0,085 azaltmaktadır. TrSAM'da korelasyon ve regresyon analizlerinde değişkenler arasında anlamlı ilişkiler tespit edilmiştir. Sonuçlar, çalışma kapsamındaki ülkelerde Ar-Ge faaliyetleri içinde sağlık Ar-Ge faaliyetlerinin önemli bir yere sahip olduğunu ve sağlık Ar-Ge harcamalarının ekonomik büyümeyi olumlu etkilediğini ortaya koymuştur. Ancak Türkiye'de sağlık Ar-Ge harcamaları ekonomik büyümeyi çalışma kapsamındaki ülkelere göre daha düşük düzeyde etkilemektedir. Türkiye sağlık Ar-Ge faaliyetlerinde her ne kadar yüksek düzeyde performans göstermiş ve yıllar itibariyle göstergelerinde artış sağlamış olsa da, sağlık Ar-Ge alanında (harcama/GSYIH ve harcama, patent, yayın sayıları, işgücü göstergeleri/Toplam Ar-Ge) onyılda yaşanan küçülme (resesyon) ve bu alanda dünya ölçeğine göre düşük kapasiteye sahip olması, Türkiye'de sağlık Ar-Ge faaliyetlerinin ekonomik büyüme üzerindeki etkinliğini sınırlandırmaktadır. Bu nedenle Türkiye'de daha yüksek bir ekonomik büyüme performansı sağlamak için sağlık Ar-Ge faaliyetlerine yönelik plan/politikaların geliştirilmesi ve uygulanması önerilir. This study was carried out to determine the impact of R&D Expenditures in Health on Economic Growth between 2005 and 2014 at 17 countries. Health R&D Expenditures Health Expenditures and Patent Numbers were taken as variables as indicators of R&D expenditures in health by representing Gross Domestic Product (GDP) as representative of economic growth. In order to test the hypotheses based on mentioned variables framework, The World Health R&D model (WHRD) and Turkey's Health R&D Model (TrHRD) had been established. The models were subjected to Granger Causality Test, Kao and Pedroni Cointegration Tests, Elasticity Coefficient, Correlation and Regression analysis within the frame of Panel Data Analysis.In WHRD, unidirectional from health R&D expenditure to GDP, unidirectional from health expenditure to GDP, bi-directional between GDP and patent numbers, and bi-directional between health R&D expenditure and patent number, Granger causality relationship were determined. The Granger causality relationship between health expenditure with patent number and health R&D expenditure with health expenditure could not be determined. In WHRD cointegration tests; it has been determined that health R&D expenditure, health expenditure and patent numbers have a long-term cointegration relationship with GDP. Significant relations were found between these variables using correlation and regression analysis. In WHRD one-unit increase in R&D spending on health increases the GDP by $ 182 SGP and explains 95% of this change.In TrHRD unidirectional Granger causality relationship from health expenditure to health R&D expenditure, health expenditure to GDP were determined and there was no Granger causality relationship between other variables. In TrHRD according to elasticity coefficient, 1% increase in the health R&D expenditure increases GDP by 0,35%; 1% increase in health expenditure, increases GDP by 0,86%. 1% increase in health expenditure, increases health R&D expenditure by 0,226%. One-unit increase in ten thousand patents per person, increases health R&D expenditure by 0,22 units. One-unit increase in ten thousand patents per person, increases health expenditure by 0,18 units. 1% increase in ten thousand patents per person decreases the GDP by 0,085%. Significant relations were found between these variables using correlation and regression analysis in TrHRD.The results show that, in countries within scope of this study, health R&D activities has a significant role in the overall R&D activities and R&D expenditures affect the economic growth positively. Nevertheless, compared to other countries, health R&D affects economic growth less in Turkey. Even though, Turkey has out performed in R&D activities and showed increase in indicators over the years; in health R&D field (like expenditure/GDP and expenditure, number of patents, number of publications, health workers/ Total R&D), the recession in decade and low capacity compared to world average, limits economical growth based on health R&D activities in the country. Thus, to achieve a higher economical growth in Turkey, developing plans and policy for health R&D activites and implementing them is recommended. 368
- Published
- 2019
20. Renewable Energy- Effect On Economic Growth:Evidence From Turkey
- Author
-
SAATÇİ, Mustafa, TANRISEVEN, Kemalettin, and Nuh Naci Yazgan Üniversitesi / İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi / İktisat Bölümü / İktisat pr.
- Subjects
Türkiye ,Renewable energy ,Turkey ,Yenilenebilir enerji ,Economic growth ,Büyüme - Abstract
Enerji, günümüzde ülkelerin sosyal ve ekonomik olarak gelişmesine etki eden önemli faktörlerdendir. Son yıllarda sınırlı olan enerji kaynakları yerine devamlılığı olan enerji kaynakları tercih edilmeye başlanmıştır. Ayrıca çevreye vermiş olduğu zararların çok düşük olması yenilenebilir enerji kaynaklarının önemini artmıştır. Bu çalışmanın birinci bölümünde enerji kaynakları açıklanmıştır. Fosil kaynaklı enerji ve yenilenebilir enerji türlerinin dünya ve Türkiye kullanımı incelenmiştir. İkinci bölümde büyüme teorileri hakkında bilgi verilmiştir. Üçüncü bölümde teorik literatür çalışması ve ampirik uygulama yapılmıştır. 1996-2017 yıllarına ait veriler kullanılarak Türkiye'nin yenilenebilir enerji tüketimi ile ekonomik büyüme arasındaki ilişkileri incelenmiştir. Yapılan ekonometrik çalışmalar sonucunda Türkiye'de yenilenebilir enerji tüketimi ile ekonomik büyüme arasında uzun dönemli bir ilişki bulunamamıştır. Energy is one of the important factor affecting the social and economic development of countries in nowadays. In recent years, instead of limited energy sources, sustainable energy sources have begun to be preferred. In addition, the fact that the damage to the environment is very low has increased the importance of renewable energy sources. In the first part of this work, energy sources are explained. Turkey and the world the use of fossil-based energy and renewable forms of energy were examined. In the second part, information on growth theories is given. In the third part, the theoretical literature study and empirical application were made. By using the data of the years 1996-2017 with Turkey's renewable energy consumption in the relationship between economic growth were examined. As a result of the econometric studies in Turkey could not find a long-term relationship between renewable energy consumption and economic growth.
- Published
- 2018
21. Ana endüstrilerin büyümesinde ve uluslararasılaşma sürecinde destekleyici endüstrilerin rolü: Seçilmiş firmalar üzerinden bir çözümleme
- Author
-
Sancaktutan, Kevser, Coşkun, Recai, İşletme Anabilim Dalı, Profesör Doktor Recai Coşkun, and Sakarya Üniversitesi İşletme Enstitüsü, İşletme Anabilim Dalı, Yönetim ve Organizasyon Bilim Dalı
- Subjects
Ana Endüstri ,Industry businesses ,Tedarikçi ,Uluslararasılaşma ,İşletme ,Suppliers ,Internationalization ,Industry ,Growth ,Destekleyici Endüstri ,Economic growth ,Büyüme ,Business Administration - Abstract
06.03.2018 tarihli ve 30352 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan “Yükseköğretim Kanunu İle Bazı Kanun Ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun” ile 18.06.2018 tarihli “Lisansüstü Tezlerin Elektronik Ortamda Toplanması, Düzenlenmesi ve Erişime Açılmasına İlişkin Yönerge” gereğince tam metin erişime açılmıştır. Bu çalışmanın amacı üretim faaliyetlerinde bulunan ana endüstrilerin büyümesinde ve uluslararasılaşma sürecinde onlara girdi sağlayan destekleyici endüstrilerin rolünü ortaya koymaktır. Bu amaç doğrultusunda kasti örneklem yoluyla seçilmiş olan ana endüstri firmalarıyla mülakatlar gerçekleştirilmiştir. Yine bu amaç çerçevesinde çalışmanın birinci bölümünde firmalarda büyüme ve uluslararasılaşma konularına açıklık getirilmiştir. İkinci bölümde ana endüstri ve destekleyici endüstri kavramları açıklanarak, destekleyici endüstrilerin öneminden, etkilerinden ve ana firmalarla olan ilişkilerinden bahsedilmiştir. İkinci bölümde son olarak literatürdeki verilerden hareketle ana endüstrilerin büyümesinde ve uluslararasılaşma sürecinde destekleyici endüstrilerin rolleri belirlenmiştir. Çalışmanın üçüncü ve son bölümünde ise ana endüstrilerde faaliyet gösteren seçili firmalar incelenmiştir ve mülakatlar sonucu elde edilen veriler analiz edilmiştir. Bu analizler sonucu destekleyici endüstrilerin hangi rollerle ana endüstride bulunan firmalara etki ettiği belirlenmiştir. Burada elde edilen veriler analiz edilerek bulgulara değinilmiş, grafikler, şekiller ve tablolar verilmiştir. Bu araştırmada veriler mülakat tekniğiyle elde edilmiştir. Farklı alanlarda faaliyet gösteren 7 firmayla bizzat görüşülerek araştırma soruları çerçevesinde oluşturulan mülakat soruları sorulmuştur. Elde edilen veriler ise MAXQDA programıyla analiz edilerek gerekli tablolar, grafikler ve şekiller oluşturulmuştur. Bu analiz neticesinde belirli sonuçlara ulaşılmış ve bulgular ortaya konularak yorumlanmıştır. Yapılan analizler sonucunda elde edilen sonuçlar ise şöyledir; ana endüstrilerin büyümesinde ve uluslararasılaşma sürecinde destekleyici endüstrilerin azımsanamayacak şekilde etkisinden söz edilebilir. Seçilmiş ana endüstri firmalarının büyümesi üzerinde destekleyici endüstri firmalarının zamanında teslimat, kalite, maliyet, standardı sağlama, üretim kapasitelerinin yeterliliği, yenilik faaliyetlerine katkı, teknik destek, bilgi paylaşımı, hız, esneklik, kesintisiz hizmet, üretim sisteminde iyileştirmeler ve temel yeteneklere odaklanma açısından rollerinin olduğu tespit edilmiştir. Destekleyici endüstri firmalarının uluslararasılaşma üzerinde ise kalite, maliyet avantajı, kesintisiz tedarik yapma ve pazar bilgisi edinme açısından rollerinin olduğu tespit edilmiştir. The aim of this study is to demonstrate the role of supporting industries in providing input to the main industries involved in production activities during their growth and internationalization process. In accordance with this purpose, interviews were conducted with the main industrial companies selected through deliberate sampling. Working within this framework, in the first part of the study the growth and the internationalization issues of the firms are clarified. In the second part, the concepts of main industry and supporting industry are explained, the importance and the impacts of supporting industries in relation with the main industries are mentioned. In the second part, the role of supporting industries in the growth and the internationalization process of the main industries have been determined with the help of the literature. In the third and final part of the study, selected companies operating in the main industries have been examined and the results obtained from the interviews have been analyzed. These analyzes have identified which roles the supporting industries have had on the firm in the main industry. The data obtained was analyzed, the findings were referred to, graphics, figures and tables which are given. In this study, the data was obtained by interview technique. Seven companies operating in different fields were interviewed personally, and the interview questions were raised from the framework of research. The data obtained was analyzed with MAXQDA program and the necessary tables, graphics and shapes were created. Here, the necessary results were obtained and the findings were interpreted. The results obtained from the analysis are as follows; it can be said that the supportive industries are underestimated in the growth of the main industries and in the process of internationalization. It has been determined that supporting industry firms have roles in terms of delivering on time, quality, cost, standard, sufficiency of production capacities, contribution to innovation activities, technical support, information sharing, speed, flexibility, uninterrupted service, improvements in production system and focus on core competencies. It has been determined that supporting industry firms have role in internationalization in terms of quality, cost advantage, uninterrupted procurement and market intelligence.
- Published
- 2018
22. Türkiye için birincil enerji kaynaklarının büyüme üzerine etkileri
- Author
-
Ataş, Hüseyin, Güler, Hüseyin, Ekonometri Anabilim Dalı, and Çukurova Üniversitesi, Sosyal Bilimler Enstitüsü, Ekonometri Anabilim Dalı
- Subjects
coal ,Turkish economy ,petrol ,Energy ,Energy resources ,doğal gaz ,Economics ,primary energy sources ,Growth ,Natural gas ,kömür ,oil ,Büyüme ,birincil enerji kaynakları ,natural gas ,Energy consumption ,Petroleum ,Coal ,Economic effect ,Ekonometri ,Econometrics ,Ekonomi ,Economic growth - Abstract
Büyüme ve enerji tüketimi ilişkisi İktisat ve Ekonometri alanlarında birçok araştırmaya konu olmuştur. Bu konuda yapılan araştırmaların kökeni 1970'li yıllara kadar uzanmaktadır. Halen güncelliğini korumakta olan bu çalışma alanı ile ilgili son yıllarda ülkemizde de farklı yöntemler izlenerek araştırmalar yapılmaktadır. Geçmiş yıllarda daha çok toplam enerji tüketimi veri alınırken günümüzde elektrik ve yenilenebilir enerji tüketimi ile enerji kaynağı bazında büyüme ilişkisi ele alınmaya başlamıştır. Bu çalışmada Türkiye'nin birincil enerji kaynaklarından petrol, doğal gaz ve kömür tüketimi ile büyüme ilişkisi ele alınmış olup bu yönüyle özgün bir çalışma olması umulmaktadır. Araştırmada 1990-2016 dönemi verileri kullanılarak ekonometrik analizler gerçekleştirilmiştir. VAR, eşbütünleşme analizi ve diğer ekonometrik yöntemler kullanılarak petrol, doğal gaz ve kömür tüketiminin büyümeyi etkileyip etkilemediği incelenmiştir. Çalışmanın ikinci bölümünde büyümeye, enerji kavramına ve enerji tüketimi ile büyüme arasındaki ilişkiyi inceleyen araştırmalara yer verilmiştir. Üçüncü bölümde kullanılan yöntemler teorik olarak açıklanıp, dördüncü bölümde uygulama sonuçları paylaşılmıştır. Bulgularımız Türkiye'de petrol, doğal gaz ve kömür tüketimi ile büyüme arasında uzun dönemde eşbütünleşik bir ilişki olduğunu ortaya koymuştur. Eşbütünleşik ilişki olmasına rağmen değişkenler arasında nedensellik yoktur. Kısa dönemde de Hata Düzeltme Mekanizması petrol ve kömür tüketimi için çalışmaktadır. Anahtar kelimeler: Büyüme, birincil enerji kaynakları, petrol, doğal gaz, kömür The relationship between growth and energy consumption has been the subject of many researches in economics and econometrics. The origins of the research done in this regard extend back to the 1970s. In recent years, researches have been carried out in our country by following different methods. In the past years, total energy consumption has been taken into account, and now electricity and renewable energy consumption and energy resource-based growth relationship are being considered. In this study, Turkey's primary energy sources oil, gas and coal consumption is discussed in relation with the growth is expected to be an original work in this respect.In our study, econometric analyzes are carried out using 1990-2016 period. Using VAR forecast, cointegration analysis and other econometric methods, it is examined whether oil, natural gas and coal consumption effect growth. In the second part of the study, the concept of energy, growth, and the relationship between energy consumption and growth are examined. The methods used in the study are explained theoretically in the third section and the results are presented in the fourth section. Our findings show that between oil, natural gas, coal consumption and growth for Turkey. There is a cointegrated relationship in the long term. Despite the cointegrated relationship, there is no causality between variables. In the short term, the error correction mechanism works for oil and coal consumption.Keywords: Growth, primary energy sources, oil, natural gas, coal 87
- Published
- 2018
23. Konut kredilerinin ekonomik büyümeye etkileri: Türk bankacılık sektörü üzerine ekonometrik bir analiz
- Author
-
Kavak, Pınar Tuğçe, Yüksel, Serhat, and Bankacılık ve Finans Anabilim Dalı
- Subjects
Cointegration ,Economic development ,Konut Kredisi ,Bankacılık ,Bankacılık Sektörü ,Engle-Granger Eş Bütünleşme Analizi ,Economy ,Growth ,Credits ,Banking ,Büyüme ,Banking Sector ,Mortgage Loans ,Turkish banking sector ,Economic effect ,Engle-Granger Co- integration Analysis ,Econometric analysis ,Housing credit ,Bank credits ,Ekonomi ,Banking sector ,Economic growth - Abstract
Bu çalışmanın amacı Türkiye'de kullandırılan konut kredilerinin ekonomikbüyümeye etkisinin olup olmadığı belirlenmesidir. Bu kapsamda, konut kredisi değişkeninitemsilen konut kredilerinin toplam kredilere oranı, ekonomik büyüme bağlamında ise GSYİHrakamının bir önceki döneme göre artış hızı dikkate alınmıştır. Ayrıca, söz konusudeğişkenlere ait 2005:1-2017:3 dönem aralığındaki 3 aylık veriler incelenmiştir. Öte yandan,bahsi geçen amaca ulaşılabilmek için Engle-Granger eş bütünleşme analizindenfaydalanılmıştır. Analiz sürecinde ilk olarak ilgili değişkenler ADF birim kök testine tabitutulmuş ve her iki değişkenin de birinci sıra farkları alınarak durağan hale geldiğianlaşılmıştır. Bunun ardından, konut kredisi bağımsız değişken, ekonomik büyüme de bağımlıdeğişken olacak şekilde regresyon analizi yapılmış ve hata terimi serileri elde edilmiştir. İlgiliserinin de düzeyde durağan çıkması sonucunda, Türkiye'deki konut kredileri miktarı veekonomik büyüme arasında uzun dönemli bir ilişki bulunduğu sonucuna varılmıştır. Eldeedilen sonuçlar dikkate alındığında, ekonomik büyümenin arttırılabilmesi amacıyla,Türkiye'de konut kredilerinin teşvik edilmesinin yerinde olacağı düşünülmektedir. Bubağlamda, devletin konut kredilerini teşvik edilmesi yönünde, vergi avantajı, bankalarüzerinde de bazı uygulamalar yapılması, devlet dairelerinde karşılaşılan masraflarınkaldırılması ve faiz oranlarının düşürülmesi yerinde olacaktır. Bu sayede, konut krediler dahacazip hale gelecek ve bu durum da ülkenin ekonomik kalkınmasına katkı sağlayacaktır.Belirtilen süreçte önemli olan bir diğer husus da konut kredisi rakamlarını arttırmayaçalışırken karşılaşılabilecek risklerin minimize edilmeye çalışılmasının gerekliliğidir. Örnekolarak, söz konusu kredilerin finansal durumu düşük kişiler tarafından kullanılmamasıamacıyla bankaların kredi kullandıracakları müşteri seçimine ilişkin minimum koşullarıbelirleyen bir kural setinin kamu otoritesi tarafından bir kanun olarak belirlenmesi yerindeolacaktır.Anahtar Kelimeler: Bankacılık Sektörü; Konut Kredisi; Ekonomi; Büyüme; Engle-GrangerEş Bütünleşme Analizi The purpose of this study is to determine whether mortgage loans have an influenceon economic growth in Turkey. In this context, as the variable of the mortgage, the ratio ofthe mortgage loans to the total loans is taken into consideration. Also, the increase ratio inGDP is used as an economic growth variable. In addition to this situation, quarterly data ofthese variables for the periods between 2005:1 and 2017:3 is examined. On the other hand,Engle-Granger cointegration analysis is considered in this study in order to reach thisobjective. In the analysis process, firstly, the variables are subjected to the ADF unit root testand it is understood that both variables become stationary by taking first order differences.Moreover, regression analysis is conducted with mortgage loans as the independent variableand economic growth as dependent variable and error series are obtained. Because error termseries are stationary on their level values, it is identified that there is a long-term relationshipbetween mortgage loans and economic growth in Turkey. By considering these results, it isrecommended to encourage mortgage loans in order to increase economic growth. Within thisframework, it is thought that government should take actions to increase mortgage loans, suchas tax incentives, implementing some regulations on the banks, removal of costs incurred ingovernment offices and reduction of interest rates. With the help of these actions, mortgageloans become more attractive for the people and it has a contributing influence on theeconomic growth. Another important issue in the mentioned process is the necessity of takingactions to minimize the risks that may arise while trying to increase the mortgage loans. As anexample, it would be appropriate for the public authority to designate a set of rules that setsthe minimum requirements fort he banks regarding customer selection. Owing to theseconditions, it can be prevented to give loans fort he people who have low credibility.Keywords: Banking Sector; Mortgage Loans; Economy; Growth; Engle-Granger Co-integration Analysis 132
- Published
- 2018
24. Trade openness and economic growth: The case of Ethiopia
- Author
-
Negasa, Wegagen Jifara, Uçak, Harun, ALKÜ, Sosyal Bilimler Enstitüsü, Uluslararası Ticaret Ana Bilim Dalı, Negasa, Wegagen Jifara, and Uluslararası Ticaret Ana Bilim Dalı
- Subjects
Ekonomik büyüme ,Economics ,Ekonomi politikaları ,Openness ,Growth ,Afrika ülkeleri ,Economic policies ,Afrika ,Etiyopya ,Büyüme ,Africa ,African countries ,Dışa açıklık ,Ethiopia ,Ekonomi ,Economic growth ,Zaman Seri Analizi - Abstract
Bu çalışmada, Etiyopya'nın ekonomisi üzerine dışa açıklık ve ekonomik büyüme arasındaki ilişki analiz edilmiştir. Literatürde iki değişken arasındaki ilişkinin sonucu ile ilgili farklı çalışmalar bulunmaktadır. Araştırmada, sonuçların büyük bir kısmı olumlu bir ilişkiyi desteklemesine rağmen, olumsuz ilişkinin olduğunu ya da hiçbir ilişkinin olmadığını bulan çalışmalar da bulunmaktadır. Bu araştırma, 1981 ve 2015 yılları arasındaki yıllık veriler kullanılarak yapılmıştır. Değişkenlerin durağanlığı, ADF testi kullanılarak test edilmiş ve birinci farkta durağan olduğu tespit edilmiştir. Diğer yandan, değişkenler arasındaki eş bütünleşme, Johansen eş bütünleşme testi kullanılarak test edilmiştir. Son olarak, kısa ve uzun vadeli ilişkileri tespit etmek için VECM kullanılırken, nedensellik yönünü belirlemek amacıyla Granger nedensellik testi kullanılmıştır. Analiz sonuçlarına göre, açıklık 1 ve Açıklık 2 eş-bütünleşik olduğu tespit edilirken, açıklık 3 eş-bütünleşik olmadığı görülmüştür. Uzun vadede değişkenler arasında anlamlı ve pozitif bir ilişki olduğu halde, kısa vadede anlamlı bir ilişki bulunmadığı sonucu elde edilmiştir. Ayrıca, Dışa açıklığından ekonomik büyümeye uzanan tek yönlü nedensellik bulunmuştur. Son olarak, bulgulara dayanarak potansiyel politika reformları önerilmiştir.Anahtar kelimeler: Dışa Açıklık, Ekonomik Büyüme, Zaman Seri Analizi, Etiyopya This paper examines the relationship between trade openness and economic growth on Ethiopia's economy. The relationship between the two has been controversial in literature. Even though most findings support positive relationships, there are still plenty of findings claiming negative or no relationship at all. This research is carried out using annual data for the period between 1981 and 2015. The stationarity of variables is tested using ADF and was found to be stationary at first difference. The co-integration of variables was tested using Johansen co-integration test. Finally, VECM was used to identify short-term and long-term relationships while Granger causality test is used to identify the direction of causality.Based on the analysis, it was found that trade openness (when measured in the form of Openness 1 and Openness 2) and economic growth are co-integrated in Ethiopia. However, trade openness is not co-integrated to economic growth when measured ın the form of Openness 3. While a significant and positive relationship is found between the variables in the long run, it is found that there are no significant relationships between openness and growth in the short run. On the other hand, there exists unidirectional causality extending from trade openness to economic growth. 101
- Published
- 2017
25. Küçük ve orta ölçekli işletmelerin büyümesi gelişmesinde vakfın rolü
- Author
-
Al-Malgami, Garallah Abdullah Saleh, Harb, Muhammed, and İslam İktisadı ve Hukuku Ana Bilim Dalı
- Subjects
Ekonomik büyüme ,Financial development ,Economics ,Büyüme politikaları ,Small and Medium Sized Firms ,Growth ,Development ,KOBİ ,Büyüme ,Growth policies ,Ekonomik gelişmeler ,Vakıflar ,Development strategies ,Gelişme stratejileri ,Ekonomi ,Economic developments ,Economic growth ,Finansal gelişme ,Gelişme ,Foundations - Abstract
Çoğu Arap ülkesinin ekonomiklerinde uyguladığı politikalar ve eylemler, doğal kaynaklarında büyük hazine varlığına rağmen sorunlarını ortadan kaldırmamıştır ,aksin yoksulluk ve işsizlik , özellikle gençler dünyasında artmıştır, Gelişmiş ülkeler, işsizliği azaltmak ve ekonomiyi canlandırmak için küçük ve orta ölçekli işletmelerin desteklenmesine büyük önem vermektedir . karşılıklı bağımlılık ve ekonomik kalkınmayı sağlayabilecek kültürel mirasımızın ihmal edimsi ve canlandırmamasi not ediyoruz Küçük ve orta ölçekli işletmele desteklenmesi için vakıflar rolünü aktive ederek ve yatırım direktifleri vasıtasıyla faaliyete geçirmeleri için kalkınmayı karşılamayan ve işsizliği ortadan kaldırmayan tüketici projelerine yöneltmek yerine yatırım projelerinin tüm İhtiyaçlarını karşılamak gerekir.Küçük ve orta ölçekli işletmeler kurmak ve finanse etmek için bağış fonları yönlendirmek ekonomiyi büyütmeye yardımcı olur; çünkü bu sektör dünya ekonomisinin en önemli taşı ve ana motoru olarak düşünülür dolayısıyla, Vakıf kurumlarının rolünü nasıl olacak özellikle de Arap ülkelerindeki petrol fiyatlarındaki düşüşün ardından, finansman sorunları ile uğraşan küçük ve orta ölçekli işletmeleri vakıf kurumlarının verecekleri deseklere kalmışlar.Çalışma, İslam dışı İslam ekonomisinde birçok kaynak bulunduğunu göstermeyi amaçlıyor. ayrıca petrolün finansman yöntemleri ve toplumlarımızdan uzak yöntemleri yerine, ekonomik ve sosyal kalkınmayı sağlayan kültürel mirasımızı canlandırması şarttır We note the negligence of the shortening of the Arab countries on the revival of our entire civilization which is to achieve interdependence and economic development. By activating the role of the moratorium in support of small and medium-sized projects and the activation of the endowment money in investment projects instead of routed in the Consumer projects that do not meet the sustainable development and eliminate unemployment because it once to meet immediate needs. Directing Wakfs funds to the establishment and financing of small and medium-sized projects help the growth of the economy since this sector is the most important pillars of the economy in the world engine statute. Hence the problem which focused on how to activate the role of the institutions of the moratorium in financing small and medium-sized projects, which suffer from problems of financing especially after the decline in oil prices in the Arab countries. The study aims to a statement that there is funding sources in the Islamic Economy others asthmatically. In addition to the revival of the genes of civilization that achieve economic and social development, instead of depending on the funding methods of Oil or remote methods of our societies 140
- Published
- 2017
26. 1980-2014 dönemi turizm gelirleri ile gayrisafi yurt içi hâsıla arasındaki nedensellik ilişkisi: Türkiye örneği
- Author
-
Ülker, Barış, Savaş, Bilal, Dicle Üniversitesi, Sosyal Bilimler Enstitüsü, İktisat Anabilim Dalı, TR230559, and Ülker, Barış
- Subjects
Turizm ,ARDL bounds test ,ARDL sınır testi ,Granger nedensellik testi ,Economic growth ,Granger causality test ,Büyüme ,Tourism - Abstract
Turizm kaynaklı büyüme hipotezi, birçok ulusal ve uluslararası çalışmanın konusu olmuştur. Ancak, farklı ülkelere ait farklı veriler ve farklı yöntemler kullanılarak yapılan çalışmalarda bu hipotezin geçerliliği konusunda bir fikir birliğine ulaşılamamıştır. Bu çalışmada, Türkiye’nin turizm gelirlerine ve GSYİH’ine ait 1980 - 2014 periyodundaki yıllık veriler kullanılarak t urizm ve ekonomik büyüme arasındaki nedensellik ilişkisi incelenmiş ve Türkiye’de turizm sektörünün ekonomik büyümedeki rolü araştırılmıştır. Bu araştırma için ARDL sınır testi ve Granger nedensellik testi kullanılmıştır. Araştırma sonucunda hem turizm gelirleri ile GSYİH arasında uzun ve kısa dönemli bir ilişki olduğu saptanmış, hem de bu ilişkinin yönünün turizm gelirlerinden GSYİH’e doğru olduğu tespit edilmiştir. Buna göre, Türkiye için hem turizm kaynaklı büyüme hipotezinin geçerli olduğu hem de turizm sektörünü kalkındırmaya yönelik politikaların kısa ve uzun dönemde etkili olduğu sonucuna varılmıştır. Anahtar Sözcükler Turizm, Ekonomik Büyüme, ARDL Sınır Testi, Granger Nedensellik Testi Tourism-led growth hypothesis has been investigated in several domestic and international studies. However, there is no consensus on the results of these studies since different countries with different data and different approaches are used for each study. In this study, the causality relationship between tourism and economic growth of Turkey researched by using annual data of tourism income and GDP between 1980 and 2014, and the role of tourism sector in economic growth are investigated. ARDL bounds test and Granger causality test are used for this study. According to the results, both short and long term relationships between tourism income and GDP are found, and there is also a unidirect ional causalit y relationship from tourism income to GDP. The results also indicate that tourism-led growth hypothesis is valid, and the policies targeting development of tourism sector are efficient in both short and long term for Turkey. Keywords Tourism, Economic Growth, ARDL Bounds Test, Granger Causality Test
- Published
- 2016
27. Üçüz açıklar hipotezinin ampirik bir analizi: Türkiye'den kanıt
- Author
-
Karakurt, Eda, Berke, Burcu, İktisat Anabilim Dalı, Karakurt, Eda, and Sosyal Bilimler Enstitüsü
- Subjects
Turkey ,Economics ,Triple deficits hypothesis ,Üçüz Açık ,Growth ,Argument ,Macroeconomic balances ,Büyüme ,Türkiye ,Twin Deficit ,Economic balance ,Vector autoregression model ,Ekonomi ,Triple Deficit ,İkiz Açık ,Economic growth - Abstract
Bu tez, Ömer Halis Demir Üniversitesi Bilimsel Araştırmalar Proje Birimi (BAP) 2015/03 numaralı yüksek lisans tez projesi (YÜLTEP) kapsamında desteklenmiştir., Bir ekonomide makroekonomik denge, ülkenin iç ve dış ekonomik dengelerinin birbirine eşitlenmesi ile sağlanmaktadır. İç ekonomik denge, özel kesimin tasarruf-yatırım dengesi ve kamu kesiminin gelir-gider dengesinden (bütçe dengesi) oluşurken, dış ekonomik denge ise cari hesap dengesinden oluşmaktadır. Bu denklem gereği, iç ekonomik dengenin her ikisi de açık verirken cari dengenin de bunlar kadar açık vermesi beklenmektedir. Bu durum "üçüz açık" olarak ifade edilmektedir. Üçüz açık problemi, genellikle iç tasarrufları yetersiz iken potansiyelinin üzerinde büyümeye çalışan ekonomilerde ortaya çıktığı için, Türkiye'de üçüz açık ve büyüme arasındaki ilişkinin incelenmesi gerekmektedir. Bu çalışmada, Türkiye'de 2003Q2-2012Q4 döneminde "üçüz açık" hipotezinin her bir bileşenin (dengelerinin) büyümeye etkisi VAR modeli yoluyla incelenmekte ve bu dengelerin büyümeyi en fazla açıklayan değişkenler olduğu ortaya konulmaktadır., Macroeconomic equilibrium in an economy is provided by equalizing of internal and external economic balances. While internal economic balance consists of saving-investment balance of the private sector and the income-expenditure balance of the public sector (budget balance), the external economic balance is comprised of the current account balance. According to this equation, when both internal economic balances gave deficits, it is required that the current account balance is expected to give a deficit up to them. This situation is defined as "triple deficit". Triple deficits are generally a problem occurring in the economies trying to grow over the potential, in which there is an insufficient domestic savings. Therefore, it must have been examined the relationship between triple deficit and growth in Turkey. In this study, the effect of each component (balances) of the "triple deficit" hypothesis on growth are studied by VAR model during period of 2003Q2-2012Q4 in Turkey and it is found that these balances are the most explaining variables the growth.
- Published
- 2016
28. Dünya petrol krizleri: G-7 ülkeleri üzerine bir uygulama
- Author
-
Tunç, Ahmet, Özer, M. Halis, Dicle Üniversitesi, Sosyal Bilimler Enstitüsü, İktisat Anabilim Dalı, Tunç, Ahmet, Özer, Mehmet Halis, and İktisat Anabilim Dalı
- Subjects
Petroleum ,Petrol fiyatı ,Oil prices ,G-7 countries ,Economics ,Enflasyon ,Petroleum crisis ,Price ,Ekonomi ,G-7 ,Inflation ,Economic growth ,Büyüme - Abstract
Petrole olan gereksinim endüstri devrimi ve makineleşmeyle birlikte hız kazanmıştır. Bu durumun sonucu olarak, 19.yy ortalarından itibaren ham petrol, dünyanın en stratejik enerji kaynağı konumu korumuştur. Dünya ekonomisinin 1970'li yıllardan itibaren yaşadığı petrol krizleri iktisat literatürü üzerinde önemli etkilere sahip olmuştur. Petrol fiyatlarında meydana gelen her dalgalanma, dünya üzerinde hemen hemen tüm ülkelerin makroekonomik değişkenleri üzerinde etkili olmaktadır. Tezin temel amacı, ham petrol fiyatlarında meydana gelen değişiklerin, G-7 ülkelerinin büyüme ve enflasyon oranları üzerine etkilerinin analiz edilmesidir. Bu amaca bağlı olarak, 1970-2014 yılları arasındaki yıllık veri serisi kullanılmıştır. Analiz sonucunda serilerin aynı dereceden durağan olmadıkları gözlenmiştir. Bu nedenle değişkenler VAR modeli ile incelenmiştir. Yapılan ekonometrik analizin sonucu olarak, petrol fiyatlarında meydana gelen bir artışın G-7 ülkelerinde büyüme ve enflasyon oranları üzerinde etkili olduğu sonucuna ulaşılmıştır. Anahtar Kelimeler Enflasyon, Büyüme, Petrol Fiyatı, G-7 The requirement of petroleum has gained momentum with industrial revolution and mechanization. As a result, The World's most important resource has been crude oil since the-mid 19. century. The oil crisis which the world's economies have experienced since 1970's have immense effects on economics literature. Every fluctuation emerging on oil prices has influence on almost world's all countries. The main objective of the thesis is to make an analysis of the crude oil price movements on inflution and economic growth of G-7 countries. With this aim, yearly data between 1970-2014 has been analysed. As a result of stationary review, variables have not been seen as a stationary at same degree. Thus they have been examined with VAR model. As a result of the econometric analysis, an increase in oil prices has influence inflation and economic growth of G-7 countries. Key words: Inflation, Economic Growth, Oil Prices, G-7
- Published
- 2016
29. Cari açık üzerinde ekonomik büyümenin etkisi: Türkiye uygulaması
- Author
-
Kandemir, Kevser, Çondur, Funda, Adnan Menderes Üniversitesi, Sosyal Bilimler Enstitüsü, İktisat Bölümü, İktisat Anabilim Dalı, and İktisat Ana Bilim Dalı
- Subjects
Economics ,Current Account Deficit ,Cari Açık ,OLS ,Growth ,GDP ,Büyüme ,Current account deficit ,Granger Causality Test ,GSYH ,Least squares method ,Financial openness ,Granger Nedensellik Analizi ,EKK ,Granger Causality Analysis ,Ekonomi ,Economic growth - Abstract
Cari açık ve büyüme arasındaki ilişki iktisat literatüründe sıkça tartışılan konulardan biridir. Cari açık ve büyüme arasındaki ilişki hakkında henüz bir fikir birliğine varılamamıştır. Bazı ekonomisteler cari açık ve büyüme arasında güçlü bir ilişki olduğunu iddia ederken bazı ekonomistler ise cari açık ve büyüme arasında zayıf bir ilişki olduğunu ya da herhangi bir ilişki olmadığını savunmuşlardır. Bu çalışmada büyümenin cari açık üzerindeki etkisini araştırmak amacıyla, 1998-2013 üç aylık GSYH ve cari açık verileri kullanılarak Granger nedensellik ve EKK testi yapılmıştır. Sonuç olarak, büyüme ve cari açık çift yönlü nedensellik tespit edilmiştir. GSYH'daki artışların cari açığı pozitif yönlü değişmelere neden olduğu saptanmıştır.ANAHTAR KELİMELER:Cari Açık, Büyüme, GSYH, Granger Nedensellik Analizi, EKK The relationship between the current account deficit and growing economics literature is one of the issues discussed frequently. About the relationship between the current account deficit and growth has not yet reached a consensus. Some economists have argued that while some economists are claiming that there is a strong relationship between current account deficit and growth that is a weak relationship or no relationship between the current account deficit and growth. In this study, 1998: 4-2013 : 4 quarterly , using the GDP current account deficit and exchange rate data Granger causality and OLS test was examined . As a result, the current account deficit growth and bidirectional causality has been identified. The increase in GDP the current account deficit has been determined to cause positive change.KEYWORDS: Current Account Deficit , Growth, GDP, Granger Causality Analysis, OLS 101
- Published
- 2015
30. Türkiye'de faiz dışı fazlanın önemi ve ekonomik büyümeye etkisi
- Author
-
Uçal, Hülya, Özdemir, Abdullah, Adnan Menderes Üniversitesi, Sosyal Bilimler Enstitüsü, İktisat Anabilim Dalı, and İktisat Ana Bilim Dalı
- Subjects
Bütçe Dengesi ,Turkish economy ,Eş bütünleşme Analizi ,Cointegration ,Economics ,Primary Surplus ,Budget Balance ,Debts ,Primary surplus ,Büyüme ,Co-integration Analysis ,Faiz Dışı Fazla ,Economic effect ,Economic Growth ,Ekonomi ,Economic growth - Abstract
Faiz dışı fazla Türkiye gibi borçlanma oranı yüksek gelişmekte olan ülkelerde bütçe disiplini açısından önemli bir araçtır. Faiz dışı fazla ile bütçe harcamalarında faiz giderlerini karşılanması sağlanarak borç sorunundan kurtulmak ve daha düşük faiz oranı ile daha az borçlanma imkanı sağlanabilir. Bu da ekonomik istikrarı beraberinde getirerek ekonomik büyümeye olumlu katkı yapacaktır. Bu yüzden Türkiye de bütçede faiz dışı fazla sağlayarak kamu borç stokunu ve maliyetini azaltıp borçların sürdürülebilirliğini sağlamak istemiştir. Kamu bütçesindeki disiplin ve iyileşme ile birlikte ekonomik istikrar sağlanabilir. Literatürde faiz dışı fazla için sıkı maliye politikalarının uygulanması ekonomik büyümeyi olumsuz etkileyebilir denmektedir. Ancak Türkiye'nin özellikle 2001 sonrası sağladığı ekonomik büyümenin faiz dışı fazla ve bunun getirdiği düşük borçlanma imkanı olduğu öngörülmektedir. Çalışmada 1998-2013 yılları arası çeyrek dönem verileri kullanılarak eş bütünleşme analizi ile faiz dışı fazla oranının ekonomik büyümeye etkisi incelenmiştir. Ampirik bulgulara göre faiz dışı fazla oranı ile büyüme arasında uzun dönem pozitif ilişki bulunmuştur.ANAHTAR SÖZCÜKLER: Faiz Dışı Fazla, Büyüme, Bütçe Dengesi, Eş bütünleşme Analizi Primary surplus is an important tool for budgetary discipline in developing countries such as Turkey which has high borrowing rates. Government can meet interest payments by primary surplus. As primary surplus increases, the rate of interest expenses in government expenditures decrease. This will lead to decline in interest rates. Lower interest rates will promote economic stability and will contribute to economic growth. Therefore in Turkey, providing primary surplus in the budget and reduction of public debt cost and stock has been asked to ensure debt sustainability. It is called in the literature that the implementation of tight fiscal policies for primary surplus may adversely affect economic growth. However, in Turkish economy, possibility of low cost of borrowing by primary surplus promoted high economic growth especially after year 2001. In this study, the effect of primary surplus on economic growth in Turkey investigated by using co-integration analysis. For econometric analysis Turkey's quarterly data between the years 1998-2003 were used. According to the empirical findings, there is a positive correlation between primary surplus and economic growth in the long term. As a result primary surplus promote economic growth in Turkey.KEYWORDS: Primary Surplus, Economic Growth, Co-integration Analysis, Budget Balance 96
- Published
- 2014
31. The importance and place of foreign trade in economic growth and development: sample Turkey
- Author
-
Özden, Miray, Erbay, Ertuğrul Recep, and Tarım Ekonomisi Ana Bilim Dalı
- Subjects
dış ticaret ,Ziraat ,büyüme ,Agriculture ,kalkınma ,foreign trade ,economic growth ,development - Abstract
Ekonomik büyüme ve kalkınma gelişmekte olan ülkelerde önemli bir süreci ifade etmektedirler. Gelişmiş ülkelerin iktisadi ve içtimai yapılarını sağlam zeminler üzerine kurup, istikrarlı programlar eşliğinde yürütmeleri diğer ülkeler açısından örnek teşkil etmelerini sağlamıştır. Büyüme ve kalkınma alanında atılan adımlar diğer faktörlerin de sürece dâhil edilmelerini gerekeli kılmıştır. Bu amaçla dış ticaretin, bu yapılanmada büyüme ve kalkınma ile olan ilişkisi ekonomi literatüründe sıkça tartışılan bir konu olmuştur. Küreselleşme ile birlikte rekabet ortamının da artması dış ticaret politikalarının güncellenmesine neden olmuştur. Türkiye de bu rekabet ortamında kalkınma göstergeleri, büyüme belirleyicileri ve dış ticaret arasındaki ilişkinin saptanabilmesi amacıyla, ekonomik yapısını düzenlemeye, kuruluş yıllarından itibaren başlamıştır. Bu çalışma ithalat ve ihracat yapılarının Türkiye’de büyümeyi etkileyip etkilenemediğini araştırmak; dış ticaret yapısının kalkınmanın belirleyicisi olup olmadığını göstermek amacını taşımaktadır Economic development recently constitutes an important process in the developing world. Due to late capitalization developing countries follow quick receipts that follow economic and social development model of the developed world. Foreign trade is an important input of this process. Foreign trade based economic development requires investigation of foreign trade in development studies. This is a largely debated issue in the literature. Especially in the aftrermaths of the Cold War by means of the Globalization process and liberalization of national economies has changed foreign trade policies of the countries. Turkey as a developing country has adjusted its foreign trade policies in order to accomodate its economic structure with the increasingly Globalized world. Therefore this current paper investigates this relationship between foreing trade policies and development process in Turkey
- Published
- 2014
32. Bağımsızlık sonrası Türk Cumhuriyetlerinde yabancı sermayenin temel belirleyicileri ve ekonomik büyüme ilişkisi
- Author
-
Özel, Bilal, Buluş, Abdulkadir, Selçuk Üniversitesi, Sosyal Bilimler Enstitüsü, and İktisat Anabilim Dalı
- Subjects
Ekonomik büyüme ,Türk Cumhuriyetleri ,Economics ,Turkish Republics ,Growth ,Independence ,Büyüme ,Yatırımlar ,Ekonomi ,Bağımsızlık ,Investments ,Yabancı sermaye yatırımları ,Economic growth ,Foreign capital investments - Abstract
Orta Asya; 1917 yılında dönemin Çarlık Rusya'sının Bolşevik ihtilali ile Sovyetler Birliği olarak tarih sahnesine gelmesi ile birlikte Demir Perdenin belki de en kapalı kısmını oluşturmaya başladı. Asya stepleri bu dönem bitene kadar ekonomik olarak incelenme fırsatını hiç yakalayamadı. 1990'lardan sonra bağımsızlıklarına kavuşmayı başaran ve daha sonraları literatürde Bağımsız Devler Topluluğu olarak adlandırılacak olan bu ülkeler; planlı bir ekonomik sistem ile büyüyen yeni yöneticilerinin Serbest Piyasa ekonomisi 'ne adapte olmak için geliştirdikleri politika denemelerine şahit olmuştur. Yeni baştan düzenlenen ekonomik yapıları ve yetersiz yatırım kabiliyetleri bu ülkeleri yabancı sermayeyi temin etmeye itmiş ve dünyada gelişmiş ülkeler tarafından paylaşılan pastadan pay alabilmek için türlü reformları hayata geçirmişlerdir. Tezin ana konusu ekonomik büyümeyi temel alan yeni kurulun bu Türk Devletlerinin bağımsızlıklarının ardından bu hedefe ulaşmada Yabancı Sermayenin temel belirleyicilerini tespit etmek ve gelen bu yabancı yatırımların diğer geçiş ekonomilerinden ziyade Türk Cumhuriyetleri olan Azerbaycan, Kazakistan, Kırgızistan, Özbekistan ve Türkmenistan ekonomilerine etkilerini analitik olarak incelmektir., Central Asia, the Bolshevik Revolution and the Soviet Union in 1917 along with the arrival on the scene as part of the Iron Curtain started to create the most closed. The Steppes of Asia has never been researched economically until the end of this period. After the 1990s, These states gained their independence and they will have been called CIS later. And they planned their economic systems anad they growed new leaders. These leaders developed some politics to adjusting the free market economy. Owing to the new economic structure and insuufficent investment abilities, these countries provided foreign capital. And they made some reforms to participate the development countries? prosperity. The main subject of the thesis that economic growth based on the independence of Turkish States and then to identify the key determinants of Foreign Direct Investment in achieving this goal and other transition economies, foreign investment, rather than those coming from the Turkish Republics of Azerbaijan, Kazakhstan, Kyrgyzstan, Uzbekistan and Turkmenistan to examine the effects of economies.
- Published
- 2012
33. Enformasyon ve telekomünikasyon teknolojilerinin ekonomik büyümeye etkisi: Gelişmiş ve gelişmekte olan ülkeler üzerine bir uygulama
- Author
-
Aytun, Cengiz, Güvel, Enver Alper, İktisat Anabilim Dalı, and Çukurova Üniversitesi, Sosyal Bilimler Enstitüsü, İktisat Anabilim Dalı
- Subjects
Technology ,Economic development ,Economics ,Enformasyon ve Telekomünikasyon Teknolojileri ,Enformasyon Toplumu ,Knowledge Society ,Technological developments ,Growth ,Information Society ,Information technology ,Panel Veri Analizi ,Panel Data Analysis ,Büyüme ,Bilgi Toplumu ,ICT ,Telecommunication ,Ekonomi ,Investments ,Information and Telecommunication Technologies ,Economic growth ,Technology investments - Abstract
TEZ8784 Tez (Doktora) -- Çukurova Üniversitesi, Adana, 2012. Kaynakça (s. 127-136) var. x, 138 s. : res. ; 29 cm. Telecommunication investments are accepted as one of the important factors that induce the economic development. However it becomes highly discussible that information and telecommunication technologies are the determinants the long term growth in both developing and developed countries. The aim of this study is to research the relationship between the telecommunication infrastructure and economic growth for countries which have different income, development levels. Along with this purpose, the data collected from 138 countries at total in five different income groups is used with covering the period of the years 1991-2009. As a method, the dynamic panel data analysis which composes the facilities of the cross sectional analysis and the time series analysis is used. The findings obtained indicate that the information and telecommunication technologies are positive and significant determinants of growth for all income groups. This positive effect is higher in the less developed countries. Another result is that the information and telecommunication infrastructure is subject to the income conditions with diminishing return to scale. According to this, the less developed countries can benefit from the growth increasing impact of information and elecommunication technology investments more than the developed countries. In this sense, this study presents that especially in the less developed countries' development policies, the information and telecommunication technology investments should be involved. Telekomünikasyon yatırımları ekonomik büyümeyi teşvik eden önemli faktörlerden birisi olarak kabul edilmektedir. Ancak enformasyon ve telekomünikasyon teknolojilerinin gelişmiş ülkelerde olduğu gibi gelişmekte olan ülkelerde de uzun dönemli büyümenin belirleyicisi olup olmadığı tartışmalara konu olmaktadır. Çalışmanın amacı farklı gelir ve gelişmişlik seviyeleri için telekomünikasyon altyapısı ile ekonomik büyüme arasındaki ilişkiyi araştırmaktır. Bu amaçla, beş farklı gelir grubunda toplam 138 ülke verileri 1991-2009 dönemini kapsayacak şekilde bir araya getirilmiştir. Yöntem olarak yatay kesit analizi ile zaman serisi analizinin olanaklarını birleştiren dinamik panel veri analizi kullanılmıştır. Elde edilen bulgular, enformasyon ve telekomünikasyon teknolojilerinin bütün gelir grupları için büyümenin pozitif ve anlamlı bir belirleyicisi olduğunu göstermektedir. Bu pozitif etki azgelişmiş ülkelerde daha yüksektir. Bir diğer sonuç enformasyon ve telekomünikasyon teknolojisi altyapısının ölçeğe göre azalan getiri şartlarına tabi olduğudur. Buna göre az gelişmiş ülkeler enformasyon ve telekomünikasyon teknolojisi yatırımlarının büyüme arttırıcı etkisinden gelişmiş ülkelerden daha fazla yararlanabilmektedirler. Bu anlamda çalışma özellikle az gelişmiş ülkelerin kalkınma politikaları içerisinde enformasyon ve telekomünikasyon teknolojisi yatırımlarının da bulunması gerektiğini ortaya koymaktadır. Bu çalışma Ç.Ü. Bilimsel Araştırma Projeleri Birimi tarafından desteklenmiştir. Proje No: İİBF2010D7.
- Published
- 2012
34. Impact of tax burden on economic growth in Turkey (1988-2010)
- Author
-
Korkmaz, Muharrem, Mangır, Fatih, İktisat Anabilim Dalı, and Selçuk Üniversitesi, Sosyal Bilimler Enstitüsü
- Subjects
Vergi yükü ,Eş bütünleşme Analizi ,Cointegration analysis ,Economics ,Tax burden ,Vergi ,Tax ,Growth ,Ekonomi ,Taxes ,Economic growth ,Büyüme - Abstract
ergi yükünün ekonomik büyüme üzerindeki etkisinin analiz edilmesi, ekonominin karar vericileri için oldukça önemlidir. Gelişmekte olan birçok ülkede uygulanan vergi teşvik politikaları uluslararası sermaye yatırımlarını kendilerine çekmekte ve diğer ülkelerin de bu yönde adımlar atmasına neden olmaktadır. Gerek yerli gerekse yabancı sermayedarların yatırım yapmalarında önemli bir etken olan vergi yükü ile ekonomik büyüme arasındaki ilişki bu çalışmada incelenmiştir. Türkiye ekonomisinin 1988-2010 yılları arasındaki ekonomik büyüme rakamları ile vergi yükü arasındaki ilişki Johansen eşbütünleşme analizi yaklaşımı çerçevesinde ve Vektör Oto Regresif (VAR) modeline dayandırılarak analiz edilmiştir. Analizin sonucu 1988-2010 yılları arasında Türkiye'de büyümeyle vergi yükü arasında bir eş-bütünleşmenin olduğunu göstermektedir., Analysis of the impact of tax burden on economic growth is crucial for economic decision agencies in economy. An application for Tax incentives in developing countries may attract international capital invesments and leads to get the rest countries follow the same way. In this study, tax burden as an a curicial factor for decision of domestic and international investor and its economic growht?s relation have been analyzed. Therefore, Turkey?s economy growht performance and tax burden?s relation performed by the Johansen cointegration test and VAR model. The results of analysis support the cointegrated relation between tax burden and economic growth between years 1988 and 2010 in Turkey.
- Published
- 2012
35. 1980 sonrası Türkiye'nin işsizlik yapısı ve büyüme ilişkisi
- Author
-
Uyanık, Mehmet Ali, Erdoğan, Savaş, İktisat Anabilim Dalı, and Selçuk Üniversitesi, Sosyal Bilimler Enstitüsü
- Subjects
Ekonomik büyüme ,Turkish economy ,Economics ,Unemployment ,Labour force training ,Work efficiency ,Growth ,Unemployeds ,Ekonomi ,Türk ekonomisi ,Economic growth ,Labour productivity ,Büyüme - Abstract
Bu çalışmada Türkiye ekonomisinde yaşanan büyüme dönemlerinin iş gücü piyasasını nasıl etkilediğinin incelenmiştir. Ekonomideki bu yapısal değişim; GSMH ve İstihdam açısından ele alınmıştır. Öte yandan mevcut süreçte uygulama alanı bulan 24 Ocak ve 5 Nisan ekonomik kararlarına dikkat çekilmiştir. Yaşanan gelişmelere bakıldığında Türkiye ekonomisinde 1980'den sonra liberal nitelikteki politikalarla yeni bir sürecin inşasına başlandığını ve bu sürecin özellikle küreselleşme olgusuyla daha da hız kazandığını söylemek mümkündür. Ayrıca yaşanan dönüşümün daha iyi anlaşılması için 1980 öncesi Türkiye ekonomisine kısaca değinilmiştir. 1980'li yıllarla beraber ithal ikamesine dayalı büyüme modelinden ihracata dayalı büyüme modeline geçiş yapan Türkiye ekonomisi bu dönüşümle IMF Dünya Bankası gözetiminde neo-liberal ekonomi politikalarını benimseyen ve uygulayan ülkeler arasında yer almıştır. Bu dönüşüm ekonomide öncelikle ticaret serbestisini ardından da sermaye hareketleri serbestisini içermiştir. 1980'li yıllardan sonra uzun süre yüksek enflasyon yaşanan Türkiye ekonomisinde yüksek oranlı faiz ve döviz kuru dalgalanmaları ve ağır finansal krizlerden sonra son yıllarda bazı makroekonomik değişkenlerde yaşanan göreli istikrarla beraber bu istikrarın sürdürülebilir olup olmadığı sorusu önem kazanmıştır. Öte yandan ekonominin geniş kesimlerince merak edilen bir diğer konu da ekonomideki iyileşmelerin ekonomik birimlerce hissedilme derecesidir. Son yıllarda yaşanan yüksek büyüme rakamlarının istihdama yeterince yansımaması bu konudaki şüpheleri artırmaktadır. Bu çalışmanın amacı 1980 sonrası büyümenin kaynaklarını inceleyerek bu büyümenin neden istihdam-işsizlik rakamlarına yansımadığına tarihsel bir bakış açısıyla cevap aramaktır. Çalışmanın birinci bölümünde istihdam ve işsizliğin kavramsal tanımı; işsizlik çeşitleri; tam istihdam ve doğal işsizlik oranı hakkında kısaca bilgi vermeye çalışılmıştır. Çalışmanın ikinci bölümünde büyümenin tanımı, ekonomiye etkileri ve büyüme teorileri incelenecektir. Çalışmanın üçüncü bölümünde 1980 öncesi ve sonrasında Türkiye'de yaşanan ekonomik büyüme ve bu büyümenin istihdama olan etkileri dönemler itibariyle analiz edilerek ortaya konulmaya çalışılacaktır. Son bölümünde ise yüksek büyüme dönemlerinde bile yeterince artmayan istihdamın artırılabilmesi için gerekli politika önerilerinde bulunulacaktır., The aim of this study is to analyze how growth periods in Turkish economy effects labor market. This constructional conversion on economy is discussed with GNP and unemployment. On the other hand 24th january and 5th april economic decisions that find a application area in this time are focussed. When we lokked the progresses, after 1980 in turkey economy we can say a new process was built up with liberal politics and this process had a fast accelaration especially with globalisation. Although we accomadate turkey economy be fore 1980 for we understand the conversion that has lived. In the 1980s by transforming its adopted economic policy from import substitution growth into export oriented growth, Turkey has taken place among the countries adopting and applying neo-liberal economy policies under IMF-World Bank supervision. The first outcomes of this transformation were the liberalization of trade and the free movement of capital. The question of whether the relative stability in some economic variables monitored in recent years after the long post?1980 period of high inflation rates, high interest rates and great fluctuations in Exchange rates and gross financial crises is sustainable or not became necessary. Another thing wondered by several wide sects within the economy are the perceived rate of the effect of economic upturn on economic units. The fact that high growth figures recorded in the recent years are not sufficient enough to positively affect the employment can not help to raising the doubts on this issue. The aim of this study is to look for an answer to the fact that why the said economic growth didn?t have an effect on unemployment rates right after the last crisis by examining the sources of this economic growth with an historical perspective. In the first part of the study; a literature exploration on the country examples experienced throughout the world regarding the economic growth-employment relationship will be done. In the second part, the Transformation of the Turkish economy in the post 1980 period, and following the export oriented growth of Turkey will be examined. In the third part of the study the effect of the post 1980 economic transformation on the labor market under the scope of variables as employment, unemployment rate, wages and payments, efficiency, real production, investments etc. will be undertaken and neoclassical views (high labor costs, inelastic labor market etc.) will be cross examined by the data provided from Turkish Statistical Institute. In the last part necessary policy suggestions aiming to aggravate the employment rate which even doesn?t rise during the high growth periods will be introduced.
- Published
- 2010
36. Foreign direct investment: Economic growth and employment involvement
- Author
-
Akbulut, Mustafa, Alagöz, Mehmet, and Akbulut, Mustafa
- Subjects
Foreign Capital ,Employment ,Foreign Direct Investments ,İstihdam ,Yabancı Sermaye ,Growth ,Ekonomik Büyüme ,Küreselleşme ,Büyüme ,Economic Growth ,Foreign Capital Investments ,Doğrudan Yabancı Sermaye Yatırımları ,Yabancı Sermaye Yatırımları ,Globalization - Abstract
Doğrudan yabancı sermaye yatırımlarının rolü, 1980’lerin ikinci yarısından itibaren ülkelerin ekonomik kalkınma politikaları içinde gittikçe daha fazla önem kazanmaya başlamıştır. Beraberinde getirdikleri yeni teknolojiler, yeni yönetim anlayışı ve birtakım olanaklar sayesinde, bu yatırımlar, yalnız gelişmekte olan ülkeler tarafından değil, gelişmiş ülkeler tarafından da talep edilir bir hale gelmiştir. Yabancı yatırımların yaptığı olumlu katkılar, daha önce yabancı yatırımlara olumsuz gözle bakan birçok ülkenin de sınırlarını açmaya ve daha fazla doğrudan yabancı sermaye yatırımlarını çekme üzerine dikkatlice eğilmelerine sağlamıştır. Doğrudan yabancı sermaye yatırımlarının ülkeye girişi ile sermaye kıtlığı çeken ülkelerin sorunlarının ortadan kalkacağı ve diğer makro ekonomik göstergeler üzerinde olumlu etki oluşturacağı görüşünün yaygınlaşması ile Türkiye de diğer gelişmekte olan ülkeler gibi bu konuda yeni politika ve stratejiler benimsemiştir. Bu çalışma, doğrudan yabancı sermaye yatırımlarının ülkeler üzerindeki etkilerini açıklamayı amaçlamaktadır. Ayrıca doğrudan yabancı yatırım ile büyüme, istihdam ilişkisi inceleme altına alınmıştır. Bu sebeple doğrudan yabancı sermaye yatırımlarının teorik altyapısı verilmiştir. Daha sonra doğrudan yabancı sermaye yatırımlarının büyüme ve istihdam ile ilişkileri teorik bilgiler ve makro göstergelerle sınanarak, Türkiye ve Dünya verileri karşılaştırılmıştır. Söz konusu veriler ışığında doğrudan yabancı yatırımların ülkeler tarafından tercih edilme nedenleri, büyüme ve istihdama olan katkıları da belirtilmiştir. Teorik verilerle birlikte incelenen doğrudan yabancı yatırım, büyüme ve istihdam ilişkisinin sonucunda doğrudan yabancı yatırımların ülkeye giriş şekline göre büyüme ve istihdam üzerinde olumlu ve olumsuz sonuçlar doğurabileceği saptanmıştır The role of foreign direct investments has been getting more important in the economic growth policies of countries since the second part of 1980’s. Through the upcoming new technologies, new management techniques and some other facilities, it has been possible to demand these investments not only by the developing countries but also by the developed countries. The contribution of foreign direct investments forced many countries previously perceiving outside investments unfavorable, to expand their limitations and to consider on extracting more direct outside capital investments momentously With the growing idea that the economic problems of the countries with capital shortage would be vanished by incoming foreign direct investments into the country and provide a positive effect on other macro economic indicators, Turkey adopted new policies and strategies as other developing countries do, too. This study aims to describe the foreign direct investments. Furthermore, growth by foreign direct investment is been placed under employment involvement investigation. With this consideration, theoretical substructure of direct outside investigations was delivered, Turkey and world datas were analyzed, proving with theoretical knowledge and macro indicators of it’s connections with growth and employment. With the enlightment of subjected theories, the reasons foreign direct investments are prefered by the countries, development and their contribution in employment were mentioned as well. The direct outside investment analyzed with the theoretical knowledge is determined that the direct investments may result positive or negative conditions on growth and employment in respect of incoming investments into country in conclusion of growth and employment relation.
- Published
- 2009
37. Effects of foreign capital movement on development: The case of Turkey
- Author
-
Yüksekdağ, Sabri, Eroğlu, Nadir, İktisat Anabilim Dalı İktisat Politikası Bilim Dalı, and İktisat Anabilim Dalı
- Subjects
Turkish economy ,Economic development ,Finansal Liberalizasyon ,Economics ,Financial liberalization ,Capital movements ,Yabancı Sermaye ,Foreign capital ,Ekonomik Büyüme ,International capital movements ,Büyüme ,Türkiye ,Foreign capital politics ,Ekonomi ,Ekonomi Politikası ,Economic growth ,Foreign capital investments - Abstract
ÖZETYABANCI SERMAYE HAREKETLERİNİN BÜYÜME ÜZERİNE ETKİLERİ: TÜRKİYE ÖRNEĞİBu çalışmanın amacı, 1980 sonrası finansal serbestleşme ile hız kazanan sermaye hareketlerinin Türkiye ekonomisine olan etkilerini incelemek, ekonomik büyümenin kaynakları da dikkate alınarak yabancı sermaye hareketlerinin ekonomik büyümeye hangi yönde ve ne derecede etki ettiğini ekonometrik analiz çerçevesinde açıklamaya çalışmaktır.Türkiye gibi gelişmekte olan ülkelerin tasarruf düzeyinin düşük olması sonucu ekonomik büyümenin sağlanması ülke içine giren sermaye hareketlerine bağımlı hale gelmiştir. Özellikle finansal serbestleşme sürecinin hız kazandığı 1989 yılı sonrası büyümenin sağlanmasındaki bu dış kaynağın doğrudan yatırımlardan değil spekülatif niteliği ağır basan kısa vadeli sermaye hareketlerine dayalı olması ülke ekonomisinde istikrarsızlıklara neden olmuştur. Bu tasarruf açığının yatırımlara kanalize olmayıp tüketime kanalize olması sonucunda ekonomik büyümenin tüketime dayalı nitelik kazandığı görülmektedir. Çalışmada çıkan sonuç Türkiye’de yabancı sermaye hareketlerinin özel kesim tüketim harcamalarına etki ederek büyümeyi sağladığıdır. ABSTRACTEFFECTS OF FOREIGN CAPITAL MOVEMENT ON DEVELOPMENT: THE CASE OF TURKEYThe aim of this study is to analyze effects of capital movements accelerating with financial liberalization to Turkish economy and to try to explain effect and degree of foreign capital movements on economic development in the frame of econometrical analyze by considering sources of economic development.To provide Economic Development in Countries as Turkey became dependent to capital movements coming inside as a result of lower type of saving level. Especially after 1989 accelerating of financial liberalization, relation between foreign capital and short term capital movements in speculative character more than direct investments in development matter caused instability in domestic economy. Economic development had predominant character in consumption as a result of direction of this saving deficit to consumption more than investment. Conclusion arising from this study is effect of foreign capital movements on private consumption expenditures and in this way making appearance of development.
- Published
- 2008
38. Dünya petrol fiyatlarındaki değişimin Türkiye'nin ekonomik büyümesi üzerine etkileri
- Author
-
İpek, Evren, Öksüzler, Oktay, İktisat Anabilim Dalı, and Sosyal Bilimler Enstitüsü
- Subjects
Economics ,Economic Growth ,Granger Causality Test ,Oil Price ,Vector autoregression model ,Ekonomi ,Nedensellik ,Energy economy ,VAR Modeli ,Petrol Fiyatı ,Economic growth ,Büyüme ,VAR Model - Abstract
Balıkesir Üniversitesi, Sosyal Bilimler Enstitüsü, İktisat Ana Bilim Dalı, 1970'li yıllarda yaşanan petrol fiyatı şoklarını takiben tüm dünyada yaşanan ekonomik durgunluk, birçok iktisatçıyı petrol fiyatı değişikliklerinin makro ekonomik etkilerini araştırmaya yönlendirmiştir. Bu çalışma, petrol fiyatı şoklarının Türkiye'nin enflasyon ve ekonomik büyüme gibi iki önemli makro ekonomik değişkeni üzerindeki etkilerini teorik ve ampirik olarak incelemektedir. Bu amaçla, 1987:1-2005:12 arası dönem için aylık veri kullanılarak VAR Modeli uygulanmıştır. VAR Modeli'nden elde edilen Granger nedensellik analizi sonucuna göre; petrol fiyatları ve ekonomik büyüme arasında, ayrıca petrol fiyatları ve enflasyon arasında çift yönlü nedensellik ilişkisi olduğu tespit edilmiştir. EKK tahminlerine göre ise petrol fiyatları ve enflasyonun büyümeyi negatif yönde etkilediği bulunmuştur., The worldwide recessions following the oil price shocks during 1970s have led many economists to investigate the macroeconomic effects of oil price changes. This study investigates the effects of oil price changes on Turkey's macroeconomic variables such as growth and inflation on both theoretical and empirical grounds. To this end, vector autoregressive model (VAR) is employed using monthly data for the period of 1987:1- 2005:12.. According to the results of Granger causality analysis that is based on the VAR model ; it is observed that there is bidirectional causality between both oil prices and economic growth; and oil prices and inflation. According to the OLS estimations, it is found that oil prices and inflation has negative effects on growth.
- Published
- 2008
39. An Impulsive Force in Development: Education
- Author
-
Peran, Tarkan and Bilir, Yasemin
- Subjects
Human Capital ,Eğitim ,Beşeri Sermaye ,Development ,Economic growth ,Kalkınma ,Education ,Büyüme - Abstract
DergiPark: 326477 trakyasobed Today many developed countries, called information society, have gained the level of technology and development with respect to the investments they made in human source they give importance. In recent years, when the level of development of any country is explained, due to their GDP per capita levels. The human power that those counties have is taken into account as an important indicator. Besides physical factors, human factor has gained importance today. Education is one of the most effective factors in development. Thus, the expenditure on education is, to a great extend, regarded as investment Günümüzde bilgi toplumu olarak isimlendirilen birçok gelişmiş ülke, sahip oldukları teknoloji ve gelişmişlik düzeylerini önem vermiş oldukları beşeri kaynağa yaptıkları yatırımlar sayesinde elde etmişlerdir. Yine son yıllarda ülkelerin gelişmişlik düzeyleri ifade edilirken, kişi başına düşen milli gelir gibi unsurların yanı sıra söz konusu ülkelerin sahip olduğu insan gücü oranları da önemli bir gösterge olarak dikkate alınmaktadır. Kalkınmada fiziki faktörlerin yanı sıra, günümüzde beşeri faktörlerin de rolü giderek önem arz etmiş ve bunun neticesinde eğitimin, kalkınmanın en etkili araçlarından biri olarak görülmesi nedeniyle eğitime yapılan harcamaların bir yatırım olduğu geniş ölçüde kabul edilmiştir
- Published
- 2007
40. Endogenous growth and empirical analysis of factors affecting endogenous growth in Turkey
- Author
-
Yardımcı, Pınar, Ay, Ahmet, and Enstitüler, Sosyal Bilimler Enstitüsü, İktisat Ana Bilim Dalı
- Subjects
Technology ,Ekonomik büyüme ,İçsel büyüme ,Ekonomi politikaları ,Keynesion economy ,Teknoloji ,Growth ,Economic policies ,Technology using ,Büyüme ,Keynesyen ekonomi ,Endogeneous growth ,Teknoloji kullanımı ,Economic growth - Published
- 2006
41. Relationship Between Total Government Spending and Production in Turkey
- Author
-
Şahin, Afşin, Çetinkaya, Murat, Selçuk Üniversitesi, İktisadi Ve İdari Bilimler Fakültesi, İktisat Bölümü, and Çetinkaya, Murat
- Subjects
Government spending,Economic Growth,Vector Error Correction Model VECM ,Government spending ,Vektör Hata Düzeltme Modeli (ECM) ,Economic Growth ,Kamu harcamaları ,Vector Error Correction Model (VECM) ,Kamu harcamaları,Büyüme,Vektör Hata Düzeltme Modeli ECM ,Büyüme - Abstract
Çalışmanın amacı Türkiye’de kamu harcamaları ve toplam üretim düzeyi arasındaki ilişkiyi incelemektir. Bu amaçla 1924–2007 Türkiye yıllık kamu giderleri ve Gayri Safi Yurtiçi Hasıla veri setinden yararlanılmıştır. Değişkenler arası ilişki En Küçük Kareler Yöntemi (EKKY), Johansen Eşbütünleştirme (cointegrasyon) Testi, Granger Nedensellik Testi ve Vektör Hata Düzeltme Modelinden (Vector Error Correction Model) elde edilen genelleştirilmiş etki-tepki fonksiyonları ile tahmin edilmiştir Johansen Eşbütünleşme Testi sonuçlarına göre iki değişken arasında uzun dönemli bir ilişki söz konusudur. Granger Nedensellik Testi değişkenler arasında iki yönlü bir nedensellik ilişkisine işaret etmektedir. Elde edilen etki-tepki (impulse-response) fonksiyonlarına göre Türkiye açısından Keynes hipotezi Wagner hipotezine göre daha baskındır. Çalışmada öncelikleri göz önüne alan, proaktif, sinerji yaratan, yeniliğe önem veren ve sonuçları hesaba katılmış, öncelikleri olan kamu harcamalarının üretim sürecine pozitif etkileri olacağı vurgulanmaktadır., The balancing role of the government to close the production and consumption gap is always in question during the depression economics. Together with the major developed countries, Turkish real sector also experienced an economic crisis during last years. Reevaluating this reality this paper aims to analyze the relationship between government spending and aggregate production level in Turkey. The role of the government has been discussed more by the globalization when the consumption and the labour force are considered. Especially after 2007 and 2008, there was an economic crisis in real sector. This signaled us that the loss functions should be strengthened by the productive government policies besides the monetary policy tools. The fiscal policy in this sense may minimize the social loss boomed by the recession and help for the stabilized economic environment. The fiscal policies which are assuring confidence, productive, sustainable may stabilize the cyclical production collapse. So we analyzed the role of fiscal policy on the adjustment mechanism both considering long and short run. The paper briefly gives literature review which considers this relationship. We also considered the role of government spending in economic growth theories, emphasized the theoretical background of the empirical evidence. In the third section, we presented the data and the methodology of the paper. The fourth section gives the empirical results. The fifth section of the paper evaluates the empirical evidence and the last section is the conclusion. To achieve the objectives of the paper, yearly Turkish government spending and Gross Domestic Product data covering the years from 1924 to 2007 are employed. Using the yearly data had given us an opportunity to regard the seasonal effects. The relationship among variables is estimated by Ordinary Least Squares Method (OLS), Johansen Cointegration Test, Granger Causality Test and generalized impulse-response functions obtained from Vector Error Correction Model (VECM). The variables are integrated in the same order which increased the robustness of the results. According to the Johansen Cointegration Test results, there is a long-run relationship among the two variables. Granger causality test results mention a two side causality relation among the variables. The result obtained from VECM indicates that the response of production to government spending is persistent at 0.8 within three years of time being. However the response of government spending to Gross Domestic Product (GDP) is persistent after the three years at 0.3. So according to the impulse-response functions, Keynes hypothesis is dominant compared with Wagner hypothesis and this result is consistent with the OLS estimates. The theoretical part of the article mostly lies on the Keynesian economic models. Keynesian models claim that the government spending policies may be used to affect the economic growth and adjust the cyclical movements. The endogenous growth models also emphasize the role of government for to increase the aggregate production level. The endogenous growth models such as Romer (1986), Lucas (1988), Barro (1990) and Rebelo (1991) consider the role of government for increasing the economic production. This paper also considers the conflict or debate about the Keynes and Wagner hypothesis. Wagner claimed that when the economy booms, the government spending will increase. However, according to Keynes, the government spending increases economic growth and Keynes does not take this variable exogenous. The long run positive effects of the government spending on production are consistent with the Barro (1990), Barro ve Sala-i Martin (1990) endogenous growth models and Ravn et al. (2007). So the results support the three theoretical hypotheses. First, supporting the endogenous growth models by its role of adjustment, government spending also has effects on the steady state growth level. Second, as mentioned before, Keynes and Wagner hypothesis are both valid, but the first one is dominant then the latter. Third the empirical results also support the hypothesis of Ram and Army curves. These curves claim that when the government spending increases more then the optimum point, the efficiency of the government spending on economic growth will be diminished. The results also indicates that on the time varying production function, the effects of government spending has a response of diminishing acceleration. As most of the developed countries, also in Turkey the expansionary role of the government spending had been arise after the economic crisis. In this frame, besides the discounts, it has been mentioned that the government should also support the diminishing demand. We obtained results that the government may take a role to adjust the transitory fluctuations in the demand side of the economy. As an emerging market in Turkey, especially in the periods when the uncertainty increases and the trust environment diminish, the interest rate policy may not affect the expected inflation rates. Consequently, the real interest rates may not stimulate the investment and consumption by the credit channel. In the periods like this, the target oriented fiscal policies may support the monetary policy. So the fiscal policies should be implemented for to increase the financial strength and help for the credit channel. The production and the employment level will be affected positively. In this paper, it is claimed that the government spending which are considering priorities, proactive, bringing synergy, taking account of the results, giving weight to innovation will affect production process positively. However there are two constraints concerning the Turkish data which prevents further analysis and interpretations. This is mostly because of deficiency of data. The first is in Turkey for the period we considered, there is no sectoral government spending data. Consequently we could not evaluate the type of the government spending whether it is productive or not. Second, it is not possible to confirm the dimension of government spending by region and province basis. The income elasticity of the government spending will change according to the population and geographical coordinates, so functional structure and intensity could not be confirmed. By the derived database, the efficiency and the contribution of the government spending in East Anatolia will be able to be determined. This will also contribute to the efficiency of the government investment in the future. The productive and unproductive government spending have been realized in the past will be evaluated in broader spectrum in this sense. If the database is prepared by data mining in the future, investment, health, communication spending will be analyzed deeper. We think that the fiscal data will be prepared by data mining will enlighten the retroactive problems
Catalog
Discovery Service for Jio Institute Digital Library
For full access to our library's resources, please sign in.