20 results on '"kiliseler"'
Search Results
2. Nevşehir açık hava müzelerinde bulunan fresklerin figür incelemesi ve sembolik anlamları / Tamer Nacar ; Danışman Sevgi Koyuncu
- Author
-
Nacar, Tamer, Koyuncu, Sevgi Soylu, 1962, and OMÜ, Eğitim Bilimleri Enstitüsü, Güzel Sanatlar Eğitimi Anabilim Dalı
- Subjects
Resim-İş Eğitimi Bilim Dalı ,İncil ,Fresk ,İkonalar ,Sembolizm -- Din ,Kiliseler ,TEZ YÜK LİS N139n 2019 - Abstract
Tez (yüksek lisans) -- Ondokuz Mayıs Üniversitesi, 2019 Libra Kayıt No: 128157 …
- Published
- 2019
3. Appropriation and authenticity: the case of transforming churches into mosques in Ayvalik
- Author
-
Yasemin Ince Guney, Mimarlık Fakültesi, and Balıkesir Üniversitesi
- Subjects
Turkish ,media_common.quotation_subject ,Population ,Mimarlık ,lcsh:HT165.5-169.9 ,Appropriation ,Ayvalık ,Meaning (existential) ,Special case ,education ,Camiler ,lcsh:NA1-9428 ,media_common ,Mosques ,Re-Use ,Literature ,education.field_of_study ,business.industry ,Kydonies ,Art ,lcsh:City planning ,Kiliseler ,language.human_language ,Authenticity ,Original meaning ,Appropriation, authenticity, Ayvalık mosques, re-use ,Aesthetics ,Özgünlük ,language ,lcsh:Architecture ,Churches ,Kentsel Çalışmalar ,business ,Greeks - Abstract
research, A special case of transforming churches into mosques was practiced after the population exchange agreement signed on 1923 between Greece and Turkey, which forced thousands of Greeks and Turks to migrate. The churches in Ayvalık, turned into mosques by incoming Turkish migrates, are representatives of this last practice. This paper discusses the concepts of appropriation and authenticity via examining the changes introduced in the form of alterations, additions and removal during the transformation of Ayvalık churches into mosques. This discussion is contextualized within the broader issue of appropriating past buildings and it has been argued that understanding of authenticity cannot be limited to the original meaning when the building was first designed and appropriated meaning can be as authentic as the original meaning.
- Published
- 2016
4. Cilicia Pedias Region Churches (As of late Antiquity Until the end of The Medieval)
- Author
-
Bahargülü, Nurcan, Kunduracı, Osman, Selçuk Üniversitesi, Sosyal Bilimler Enstitüsü, and Sanat Tarihi Anabilim Dalı
- Subjects
Religious buildings ,Art History ,Churchs ,Walls ,Religious objects ,Sanat Tarihi ,Dini yapılar ,Middle Ages ,Kilikya ,Cilicia ,Late Antigue Period ,Kiliseler - Abstract
Kilikya Bölgesi Jeolojik yapısına bağlı olarak Dağlık Kilikia (Trakheia) ve Ovalık Kilikia (Pedias) olarak ikiye ayrılır. Ovalık Kilikia Soloi-Pompeipolis'den başlayıp doğuda Aleksandreia Kat Isson (İskenderun'a) kadar olan verimli bölgeyi içerir. Tezin çalışma alanını oluşturan Ovalık Kilikya bölgesi Tarsus sınırlarından başlayıp, İskenderun'a kadar uzanmaktadır. Hazırlamış olduğumuz Yüksek lisans tez çalışmamızda, Kilikya bölgesi sınırları içinde yer alan "Ovalık Kilikya Bölgesi Kiliseleri (Geç Antik Çağdan Ortaçağ Sonuna Kadar)" isimlidir. Bu çalışmada Ovalık Kilikya sınırları içinde yer alan kiliselerden günümüze ulaşabilmiş on dokuz adet kilise incelenmiştir. Bu mimari örnekler tespit edilerek toplu bir şekilde ele alınmıştır. Duvar yapılarından oluşan eserlerde, tek nefli, bazilikal, serbest haç plan uygulanmıştır. Örneklerin bazılarında kabartma ve kazıma ve mozaik, fresko, tekniğinde yapılmış zengin süsleme programları görülmektedir. Yapılan süslemelerde başta haç motifi çeşitleri, hayvan figürleri, bitkisel ve geometrik süslemeler kullanılmıştır. Bu çalışma kapsamında ele alınan on dokuz örnek bölgenin zengin Hıristiyan mimarisini gözler önüne sermekle beraber, genel Bizans mimarisi içinde bölgenin önemli bir yere sahip olduğunu göstermektedir., Cilicia Region was divided into two by the Geological structure as; Cilicia Trachaea (mountainous), and Cilicia Pedias (bottom land). Cilicia Pedias included the fertile land from Soloi-Pompeipolis to Aleksandreia Kat Isson (Alexandretta) in the east. Cilicia Pedias, which is the research topic of the present thesis included the land from Tarsus border to Alexandretta. The present Master's Thesis is entitled "Cilicia Pedias Region Churches (as of late antiquity until the end of the medieval)" which were located in Cilicia region. The present research studied nineteen extant churches located in the Cilicia Pedias region. These architectural structures were detected and studied processionally. Single nave, basilica, free cross plan was implemented on the wall structures. Rich decoration forms created with mosaic, mural, embossing, and plowing techniques can be observed in some of the structures. Primarily cross motifs, animal figures, botanical and geometrical motifs were used in decorations. Nineteen churches studied within the context of the present research not only present the rich Christian architecture, but also show that the region has an important place in the Byzantine architecture., Bu çalışma Selçuk Üniversitesi BAP Koordinatörlüğü tarafından 14103009 nolu Yüksek Lisans tez projesi olarak desteklenmiştir.
- Published
- 2015
5. Büyükdere Aya Paraskevi kilisesi koruma projesi
- Author
-
Sönmez, Ece, Mazlum, Deniz, Mimarlık Ana Bilim Dalı, Restorasyon, and Restoration
- Subjects
Rum Orthodox ,Rum Ortodoks ,Historical conservation ,Historic preservation ,Mimarlık ,Churchs ,Tarihi koruma ,Architecture ,19. yüzyıl ,İstanbul-Sarıyer ,kiliseler ,churchs ,19. century - Abstract
Tez (Yüksek Lisans) -- İstanbul Teknik Üniversitesi, Fen Bilimleri Enstitüsü, 2014, Thesis (M.Sc.) -- İstanbul Technical University, Institute of Science and Technology, 2014, Tez kapsamında, İstanbul ili, Sarıyer ilçesi, Büyükdere semti, 592 ada 8 parselde konumlanan Büyükdere Aya Paraskevi Kilisesi incelenmiştir. Çalışma yedi ana bölümden oluşmaktadır. Giriş bölümünde, tezin amacı, kapsamı ve çeşitli aşamalarda kullanılan çalışma yöntemleri anlatılmıştır. Çalışmanın ikinci bölümünde, Büyükdere semtinin, konumu ve tarihi gelişimi, sosyo-kültürel ve ekonomik yapısı ile anıtsal ve sivil mimarlık örnekleri incelenmiştir. Çalışmanın üçüncü bölümünde Büyükdere Aya Paraskevi Kilisesi nin mevcut durumuna ilişkin ayrıntılı tanımı yapılmıştır. Kilisenin konumu, tarihçesi, kitabeleri anlatılmıştır. Kilisenin mimari özellikleri; plan özellikleri, cephe özellikleri, malzeme, yapım tekniği ve strüktür özellikleri yapıda tespit edilen bozulmalar ve nedenleri incelenmiştir. Çalışmanın dördüncü bölümünde, Osmanlı dönemindeki Rumlara ve İstanbul daki Rum Ortodoks kiliselerine, Rum Ortodoks kiliselerinin mimari özelliklerine değinilmiştir. Kiliselerin mekânsal düzenleri, cephe düzenleri, malzeme, yapım tekniği ve strüktür özellikleri, litürjik öğeleri ve ek yapıları incelenmiştir. Beşinci bölümde yapının restitüsyonuna ait çalışmalara yer verilmiştir. Restitüsyon başlığı altında yapının farklı dönemlerine tarihlenen dönem ekleri anlatılıp, kronolojik çalışmaya değinilmiştir. Daha sonra restitüsyon kararlarına ışık tutan bilgi ve belgeler, yapı ile çağdaş benzer örnekler incelenmiştir. Restitüsyon sorunları başlığı altında mekânsal sorunlar, yapı elemanı ölçeğindeki sorunlar ve malzemelere ilişkin sorunlar olarak üç alt başlıkta incelenmiştir. Altıncı bölümde yapı ile ilgili restorasyon projesine yer verilmiş, proje ile birlikte yapının onarımına ilişkin müdahaleler anlatılmıştır. Restorasyon kararları doğrultusunda yapının günümüzde mevcut bir cemaatinin olması dolayısıyla yapının özgün işlevinin korunması önerilmiştir. Sonuç bölümünde kilisenin çevre için anlamı ve önemi belirtilmiş; Büyükdere Aya Paraskevi Kilisesi nin bulunduğu çevre ve yakın ilişkili yapılar ile bir bütün olarak korunması gerektiğine değinilerek, anıtın yaşayan çevre ile bütünleşmesi için önerilen uygulamalar açıklanmıştır., Büyükdere Saint Paraskevi Church, which is located in 592 block, 8 parcel Büyükdere district of Sarıyer, Istanbul, is studied in this research. The introduction summarizes the purpose and the scope of the thesis and the methodology used in the various stages of the research. In the second section, the location and the historical development, socio-cultural and economic structure, monumental and civil architectural samples of Büyükdere district are analyzed. In the third section of the study, the current condition of the church is studied in detail. The location and features of the neighborhood, the history of the church are examined. The architectural features of the church are studied. Plan, façade, materials and construction and structural features, the damages and their reasons are examined. In the fourth section, Eastern Orthodox community within the Ottoman Empire, Eastern Orthodox churches in Istanbul and the architectural features of these churches are explained. The fifth section focuses on the studies about the restitution process. The chronological study is developed by explaining the different periods of the structure. The information and documents that shed light on the restitution decisions are investigated and similar examples are analyzed. The restitution problems section has three subtitles including the spatial problems, construction and structural problems and material problems. The restoration proposal is presented in Section 6. In addition to the restoration project that suggests to preserve the original function, the proposals related to the structural interventions are discussed. In the conclusion section, the significance of the church for the neighbourhood is discussed and the necessity to preserve the the church in integrity with its neighborhood and related structures is emphasized., Yüksek Lisans, M.Sc.
- Published
- 2014
6. Kapadokya bölgesi duvar resimlerinde yer alan müneccim kralların tapınması sahnesi
- Author
-
Uluyol, Özgül, Kunduracı, Osman, Sanat Tarihi Anabilim Dalı, and Selçuk Üniversitesi, Sosyal Bilimler Enstitüsü
- Subjects
Stylistic ,Art History ,Churchs ,Sanat Tarihi ,Nevşehir ,İkonografi ,Cappadocia ,Iconograpy ,Duvar resimleri ,Kiliseler ,Wall paintings ,Kapadokya ,Nevşehir-Cappadocia - Abstract
Kapadokya bölgesinde 9.ve 13.yüzyıllar arasına tarihlendirilmesi tartışmalı olan duvar resmi programlarında Üç Müneccim Kralın Tapınması sahnelerini oluşturan 20 adet kayaya oyma kilise bu tezin konusunu oluşturmaktadır. Çalışmada Üç Müneccim Kralın Tapınması sahnesinin bulunduğu Ağaçaltı, Pürenli Seki, Kokar, Bahattin Samanlığı, Eğritaş, Kale Manastır, Ahmatlı, Çömlekçi, El Nazar, Karanlık, Çarıklı, Elmalı, Eski Tokalı, Yeni Tokalı Kılıçlar, Aziz Euthatios, Ayvalı, Haçlı, Tağar ve Archangelios olmak üzere Göreme, Ihlara, Güzelyurt çevresinde bulunan 20 kilisenin genel özellikleri, ikonografisi ve sahne şeması işlenmiştir. Çalışmada Kapadokya duvar resimlerinin Bizans Sanatı içindeki yerini belirlemek için sanat tarihi değerlendirmesini tamamlayıcı unsurlar olarak tarih ve malzeme-teknik konuları üzerinde durulmuştur. Duvar resimlerinin büyük çoğunluğunda ustalar, baniler ve eserler hakkında yeterli bilgi olmaması nedeniyle tespitlerde resimler üslup ve ikonografi özellikleri ile tanımlanmaya çalışılmıştır. Çalışmada yirmi kilisede bulunan Müneccim Kralların Tapınması sahnesi, ikonografi ve üslup özelliklerine göre değerlendirilmiştir.Çalışmanın sonucunda tarih, ikonografi ve üslupla ilgili değerlendirmeler, 9. ve 12. Yüzyıllar arasına atfedilen yirmi kilisenin kendi içlerinde bir bütünlük oluşturmadığını gerek ikonografi gerekse üslup açısından aralarında farklılıklar olduğu ve farklı zamanlarda üretildikleri saptanmıştır., 20 graven churches which consist of "The Scene of The Three Soothsayer Kings Prostration" underlie the basis of this thesis of which antedating is controversial between 9th and 12th centuries in Cappadocia region. In this thesis it's studied on the general characteristics, iconography and the scene schema of twenty churches which have the scene of Three Soothsayer Kings' Prostration around Ağaçaltı, Pürenli Seki, Kokar, Bahattin Samanlığı, Eğritaş, Ahmatlı, Çömlekçi, El Nazar, Karanlık, Çarıklı, Elmalı, Eski Tokalı, Yeni Tokalı Kılıçlar, Ayvalı, Haçlı, Tağar and Archangelios to wiev the Göreme, Ihlara, Güzelyurt.In this study, it's emphasized on the subject of meterial – technic and history as supplementary elements of history of art evaluation to identify the place of Cappadocia Wall paintings in Byzantine art. In these fixations the paintings are tried to describe according to their genre and iconography by reason of not enough information about masters, schemers and compositions on large majority of the wall paintings. In this study, " The Scene of The Three Soothsayer Kings' Prostration" which are in twenty churches, are evaluated according to their genre and iconographie specialities.At the and of the study, the evolutions about history, iconography and genre showed that the twenty churches which are attributed to between 9th and 12th centuries don't form a unity, were produced in different times and have differences both iconography and genre.
- Published
- 2014
7. Bursa ve çevresindeki Post-Bizans Dönemi kiliseleri
- Author
-
Polat, Mehmet, Ertuğrul, Özkan, and Sanat Tarihi Anabilim Dalı
- Subjects
Armenians ,Bursa ,Christians ,Gayrimüslimler ,Gemlik ,Rums ,Kiliseler ,Mudanya ,Art History ,Churchs ,Rumlar ,Karacabey ,non-Muslim ,Orhangazi ,Hıristiyan ,Sanat Tarihi ,Ermeniler - Abstract
Yüksek Lisans Tezi Bursa ve çevresi sahip olduğu verimli ovaları, gölleri ve dağlarıyla tarih boyunca insanlar için bir çekim merkezi olmuştur. Bu imkânlardan yararlanmak için farklı topraklardan toplumlar bu coğrafyaya göç etmiş ve geçimlerini sağlamışlardır. Osmanlı İmparatorluğu'nun kurulmasıyla beraber, Bursa, uluslararası ticarette önemli bir yere sahip olmuştur. İlerleyen dönemlerde ticaretteki önemini kaybeden, Bursa'nın konumu değişmiş, ipek hammaddesi için yetiştirilen dut ağaçları, Bursa ve çevresini kaplamıştır. Osmanlı devrinde toplumsal yapının bir parçası olan Hıristiyanlar, Müslüman bir yönetici idare altında yaşamlarını sürdürmüşlerdir. Osmanlı İmparatorluğu'nda gayrimüslimlerin yeni ibadethane inşaatları ve tadilatları belli sınırlamalara tabiydi. 18. yüzyıl sonlarında başlayan ve 19. yüzyılla beraber birçok alanda yaşanan değişiklikler bu sınırlamaların ve yasakların da değişmesine yol açmış. Gelişmeler sonucunda kiliselerin tamiratı serbest bırakılmış, yeni inşaatlar için ise izin alma şartı devam etmiştir. Hıristiyanlar şehir merkezlerinde genel olarak belli mahallelerde, kırsal alanda ise çoğunluğa sahip oldukları köylerde yaşamaktaydılar. Bu mahalle ve köylerde yaşayan Hıristiyanların ibadet mekânı olan kiliselerin bir kısmı, bugün de varlığını sürdürmektedir. İncelediğimiz 22 yapıdan 1 tanesi restore edilerek kilise olarak ibadete açılmış, 3 tanesi restore edilerek kültür merkezi adıyla faaliyetlere tahsis edilmekte, 4 tanesi cami olarak kullanımda, geriye kalan 14 yapı ise gayet kötü bir durumda ya özel mülkiyette depo olarak kullanılmakta ya da yıkılmaya terk edilmiş durumda tadilata ihtiyaç duymaktadır. Abstract Environment in and around Bursa have been a center of attraction throughout the history. In order to benefit from those opportunities, communities from different regions had been migrated to this region and made their living there. With the establishment of Ottoman Empire, Bursa had possessed a very important place in international trade. In the upcoming years, decreasing of the importance of Bursa in trade, its position had been changed. During Ottoman Empire Christians kept living under a Muslim management. In Ottoman Empire, constructions and modifications of the sanctuaries of non-Muslims were subject to specific limitations. Revisions that started at the end of 18th century and continued during 19th century in many fields caused those limitations and prohibitions to be changed. In line of the developments; modification of the churches had been allowed but condition of getting permission for the construction of new churches had been carried on. Christians were living at the specific neighborhoods in the cities and at the rural areas they were living in the villages where they had majority. Some of the churches are still exist today. From the 22 structures that we examined; one of them was restored and opened to worship as church, 3 of them were restored and assigned as cultural center, 4 of them are in use as mosques and remaining 14 structures are really in a bad shape and have been using either as private property warehouses or have been abandoned to be demolished and need modification.
- Published
- 2013
8. Tur-i Sina (Balatkapı İoannes Prodromos Metokhion) Kilisesi Koruma Projesi
- Author
-
Acar, Duygu, Ahunbay, Ayşe Zeynep, Mimarlık Ana Bilim Dalı, Ahunbay, Zeynep, Restorasyon, and Restoration
- Subjects
Rum Ortodoks ,Tarihi Yarımada ,Historical Peninsula ,Tur-i Sina Church ,Restorasyon ,Mimarlık ,Tarihi Koruma ,Kiliseler ,İstanbul-Balat ,Churchs ,Historical peninsula ,Restoration ,Eastern Orthodox Churches ,Architecture ,Tarihi Yapılar ,Churches ,Tur-i Sina Kilisesi ,Historic Preservation - Abstract
Tez (Yüksek Lisans) -- İstanbul Teknik Üniversitesi, Fen Bilimleri Enstitüsü, 2012, Thesis (M.Sc.) -- İstanbul Technical University, Institute of Science and Technology, 2012, Tez kapsamında, İstanbul ili, Fatih ilçesi, Balat semti, Tahta Minare mahallesi, Köprübaşı mevkiinde konumlanan Tur-i Sina Kilisesi incelenmiştir. Kilise, manastır yapıları ile birlikte, Balat İskele Caddesi ve Mürsel Paşa Caddesi arasındaki yeşil bantta yer almaktadır. Tezin amacı, önemli bir kültürel değer olan Tur-i Sina Kilisesi’nin tarihi ve mimari özelliklerini araştırarak, korunması için öneriler geliştirmek ve yapının özgün değerleri ile gelecek nesillere ulaşmasını sağlamaktır. Geçmişi on dördüncü yüzyılın ilk yarısına kadar uzanan Tur-i Sina Kilisesi (Balatkapı İoannes Prodromos Metokhion Kilisesi), İstanbul’daki Rum Ortodoks yapılarından biridir. Kilise, Mısır’daki Sina Başpiskoposluğu’na ve Aziz Katherina Manastırı’na bağlıdır. Tez çalışması, Tur-i Sina Kilisesi’nin bulunduğu çevrenin özelliklerini, kilise mimarisi ve Rum Ortodoks kiliseleri hakkındaki araştırmaları, kilisenin günümüzdeki durumunun ayrıntılı betimlenmesini, rölövesini, restitüsyon ve restorasyon projelerini içermektedir., Within the thesis, Tur-i Sina Church, which is located at the Balat district of İstanbul, has been analyzed. The church and the monastery structures are located in the green belt between Balat Iskele Street and Mürsel Paşa Street. The purpose of the thesis is to analyze the historical and architectural features of Tur-i Sina Church, to develop a restoration project and to ensure that the structure continues its existence with its authentic values. The history of Tur-i Sina Church (Balatkapı Ioannes Prodromos Metokhion Church) goes back to the first half of the fourteenth century and it is one of the Eastern Orthodox Churches in İstanbul. The church is subject to Sina Archbishopric and Saint Catherine Monastery in Egypt. The thesis includes the examination of the basic features of the environment in which Tur-i Sina Church is located, the researches on the architecture of the church and the Eastern Orthodox Churches, the detailed description present condition of the church, the survey of the church, reconstitution drawings and restoration proposal., Yüksek Lisans, M.Sc.
- Published
- 2012
9. The common concepts related to spatial images and symbols that identify the place of worship of synagogue, church and mosque interiors
- Author
-
Sargin, Havva, Kaptan, B. Burak, Güzel Sanatlar Enstitüsü, Kaptan, Buğru Han Burak, and İç Mimarlık Anasanat Dalı
- Subjects
Religious buildings ,Interior Design and Decoration ,Churchs ,Interior space ,İç Mimari ve Dekorasyon ,Synagogues ,İçmimarlık ,Sinagoglar ,Spatial image ,Symbols ,Camiler ,Kiliseler ,Mosques - Abstract
Tez (yüksek lisans) - Anadolu Üniversitesi, Anadolu Üniversitesi, Güzel Sanatlar Enstitüsü, İç Mimarlık Anasanat Dalı, Kayıt no: 85391, İnsan ve mekân bağlamında doğrudan ve dolaylı etkileri ile önemli dini yapılardan olan ibadethaneler, ait oldukları inanç sistemlerinin inanç ve ibadet anlayışını temsil etmektedir. Bu çalışmanın konusu olan ve tektanrılı üç dine ait ibadethanelerden havra, kilise ve camiler, işlevsel oldukları kadar başlı başına birer sembol mekânlardır. İbadethane iç mekânlarında kullanılan mekânsal imge ve semboller, temsil ettikleri inanç sistemine özgü anlamların taşıyıcısıdır. Aynı zamanda düşünsel, kültürel ve estetik açıdan insana dair ortak değerleri temsil eden bu üç görüngü, yine mekânsal imge ve sembollerde anlatımını bulmaktadır. Bu nedenle iç mekân tasarımında bu yapılar, yalnızca işlevselliği değil, aynı zamanda mekânın atmosferine dayalı beklentileri de karşılamalıdır. Bu mekânların tasarımında işlevsel karakter, görsel nitelik ve sembolik değerler arasında bir denge kurmak, hem bu mekânlara ibadethane kimliğini kazandıran mekânsal imge ve sembollere ilişkin kavramsal boyutun bilinmesi hem de bir bütün olarak inanca yönelik bir anlamlandırmayla olanaklıdır. Bu amaçla, çalışmanın giriş bölümünde; amaç, önem ve araştırma yöntemi anlatılmıştır. Birinci bölümde araştırma konusuna ilişkin kavramsal çerçeve ortaya konmuştur. İkinci bölümde havra, kilise ve camilerdeki mekânsal imge ve semboller belirlenmiş, ortak kavramlar olgubilimsel bir yaklaşımla irdelenmiş ve yorumlanmıştır. Sonuç bölümünde, mekânsal veriler ve analizlerden elde edilen bulgular değerlendirilmiş ve bu değerlendirme ışığında öneriler getirilmiştir.
- Published
- 2012
10. Sosyal ve siyasî olayların konsillere tesiri
- Author
-
Yılmaz, Ayşe, Aras, Ahmet, Felsefe ve Din Bilimleri Anabilim Dalı, and Selçuk Üniversitesi, Sosyal Bilimler Enstitüsü
- Subjects
Tarih ,History ,Din ,Political events ,Hristiyanlık ,Kiliseler ,Social events ,Christianity ,Hristiyanlar ,Religion ,Churchs ,History of religions ,Christianies ,Dinler tarihi ,Council ,Religious-politics relations ,Siyasi olaylar - Abstract
Katolik Kilisesi'ne göre konsil, muntazam olarak tanzim edilmiş konsiller toplantısıdır. Latince ?concilium? kelimesinden alınmıştır. Hıristiyanlıkta ortaya çıkan dinî akımlar, bozulma ve çözülmeler sonucunda dinî oluşumu gerçekleştirme adına bu toplantılar düzenlenmiştir. Konsillerde temel itikadî konular, ibadetler, ayinler(litürji), din adamları vb. konuların yanı sıra; siyasî ve sosyal konularda da kararlar alınmış, hıristiyanlığın bu günkü durumuna gelmesine vesile olmuştur. Tezimizin amacı: Konsillerin gerçekleşmesine vesile olan dinî sebeplerin yanısıra, arka plandaki siyasî ve sosyal sebepleri açıklayarak asıl nedenleri ortaya çıkarmaktır. Tezimiz beş bölümden oluşmaktadır. Birinci bölümde konsil kelimesinden ve çeşitlerinden bahsettikten sonra diğer bölümlerde konsilleri tarihi sıra esas alarak zikrettik. Bölümlere ayırırken tarihî olayların birbiriyle bağlantısı siyasî ve sosyal olaylar arasındaki ilişki esas alınmıştır. Sonuç olarak, Hıristiyan dünyasının kabul ettiği ve Hıristiyanlığın şekillenmesinde etkili olan konsillerin temelindeki dini sebeplerin yanısıra, siyasi ve sosyal olayların çok etkili olduğu kanaatine vardık., According to the Catholic Church Council is, issued as a regular meeting of Councils. The word council? is taken from ?concilium? in Latin. These meetings are organized to provide religious unity as a result of new religious movements, Christianity?s being unraveled and ruined. The decisions are made on social and political subjects besides the main topics on the belief of God, worshipping, liturgy, clergymen, etc. and this helped Christianity to come to its last situation. The purpose of the thesis is to reveal the real reasons explaining social and political events in addition to religious reasons that caused the councils. The thesis is formed in five sections. In the first section, the word ?council? and its varieties are studied and then, councils are explained chronologically in the other sections. For the separation of the sections, the connection between the historical events and the relationship between the social and political events are attached importance. Consequently; the councils, which are accepted by the Christianity and also affected the shape of Christianity, are based on political and social events in addition to the religious reasons.
- Published
- 2010
11. Contemporary discussions of music in İslam 1930-2008
- Author
-
Özkivanç, Hüseyin Erdem, Karamahmutoğlu, Gülay, Türk Müziği, and Turkish Music
- Subjects
Din ,Religious music ,Hristiyanlık ,Rums ,Kiliseler ,Ritual ,Christianity ,Religion ,Christian minoity ,Churchs ,Rumlar ,Hristiyan azınlıklar ,Ayin ,Dini müzik ,Müzik ,Music - Abstract
Tez (Yüksek Lisans) -- İstanbul Teknik Üniversitesi, Sosyal Bilimler Enstitüsü, 2010, Thesis (M.Sc.) -- İstanbul Technical University, Institute of Social Sciences, 2010, İnsan sadece düşünen, inanan ve madde üreten değil; aynı zamanda eser de meydana getiren bir varlıktır. Tarihe bakıldığında en ilkelinden en gelişmişine yeryüzündeki bütün toplumların sanatla meşgul oldukları ve sanat eseri meydana getirdikleri görülür. Sanat eseri meydana getirmemiş bir din ve topluluk yok gibidir. Çünkü güzellik ve sanat doğuştan insanda fıtraten mevcuttur. Diğer yandan insanlığın hayatında inançlar da çok önemli bir yer tutar. Nitekim sanat eserlerine bakıldığında, bir kültürün inançları ve meydana getirdikleri eserler arasındaki güçlü ilişki ve etkileşimin varlığı hemen göze çarpar. Çünkü sanat, dil ve din kültürlerin ve medeniyetlerin en önemli unsurlarıdır. Güzel sanatların bir dalı olan müzik de doğal olarak inanç ve yargı gibi kültür unsurlarını içerisinde barındırmaktadır. Ancak inanç, din ve müzik kavramlarının yan yana konulması ilâhî kitaba sahip kültürlerde genel olarak çeşitli tepki ve tartışmalara yol açmış; müzik insanlık tarihi boyunca kimi zaman yüceltilmekle birlikte, genellikle şeytanî ve nefsanî olduğu gerekçesiyle reddedilerek yasaklanmıştır. Diğer dinlerde olduğu gibi İslâm dünyasının da yan yana getirmede en zorlandığı iki kavram aynı şekilde yine ?din? ve ?müzik? tir. İnsanlığın İslâmiyet'le tanışmasından bu yana, yaklaşık on dört asır Müslüman toplumların her biri kendi içerisinde bir takım sıkıntılar, çelişmeler ve çekişmeler yaşamaktadır. İslâmiyet'in kabulü ile birlikte X. asırdan sonra bizde de bu sıkıntılar aynen görülmektedir. Müzik ve din kelimeleri yan yana kullanıldığında, temelde aynı dinin mensubu olduklarını ve aynı kitaba inandıklarını söyleyen insanların bir kesimi sanatın İslâm'la bağdaşmayacak kadar lüzumsuz olduğunu söyleyebilmekte, bir kesimi ise İslâm'ı sanata tahammül edemeyecek kadar geri zannedebilmektedir. İşin ilginç olan tarafı, birbirine taban tabana zıt görüşleri savunan bu insanların ?müziğin İslâm'da yasak olduğu? ön yargısında birleşmeleridir. İslâm kültürünün bir mirası olarak günümüze kadar gelen bu taban tabana zıt görüş ve uygulamaların temelindeki ciddi sorun ayet, sünnet ve hadislerin yanlış ya da istenildiği şekilde yorumlanması ve üstelik bu yorumların bir takım kurumsallaştırılmış dinî kavramlar adı altında, bağlayıcı ve karşı çıkılamayacak şekilde topluma dayatılmasıdır. Esasen Kuran'da müziğin haram olduğuna ilişkin kesin bir hüküm olmamasına rağmen; ayet, sünnet ve hadisler zorlanarak müziğin lehinde ve aleyhinde olanlar tarafından kendi görüşlerini destekleyecek şekilde deliller ve hükümler üretilmeğe çalışılmıştır. Bu delil ve hükümlerin dayandırıldığı bilgi ve görüşler ise genellikle diğer konularda olduğu gibi önceki âlim-hoca ve kaynaklardan alınarak benimsenmiş, savunulmuş ve aynı şekilde kendilerinden sonra gelen öğrenci ve takipçilerine aktarılmıştır. Bilgi, içtihat ve fetvalar zinciri böyle devam etmektedir. Geleneğin nakli veya kısaca ?nakil? dediğimiz bu yöntem çoğu zaman hatalı veya yanlış görüşlerin de kemikleşerek aktarılmasına sebep olmuştur ve olmaktadır. İslâm'da müziğin yeri konusu da böyledir. Bu nedenle, tartışmaları bir zaman dilimi ile sınırlı tutmak bir hayli güç. Sorun zaman ve mekân üstü. Çünkü dinin kendisi zaman ve mekân üstü. Dolayısıyla günümüzdeki tartışmaları asırlardır gelenekten gelen tartışmalardan tamamen ayrı bir yere koymak da esasen mümkün değil. Bu güçlüklere rağmen, ?İslâm'da Müzik Üzerine Çağdaş Tartışmalar? konulu bu çalışma ile asırlardır süregelen görüş ve tartışmalar belirli bir usul ve metodoloji çerçevesinde ele alınmış ve özellikle son dönem diyebileceğimiz 1930-2008 dilimi arasındaki çağdaş görüş ve tartışmaların ışığı altında bir senteze ve sonuca ulaşılmağa çalışılmıştır. Anahtar Kelimeler: Müzik, İslâm'da müziğin yeri, çağdaş görüş ve tartışmalar., Human beings aren?t only beings that produces thoughts, beliefs, and material goods, but at the same time they bring forth works of art. When we look at history, from the most primitive to the most developed societies on earth, we see they have all been interested in and brought forth works of art. It?s as if there isn?t any society or religion that hasn?t brought forth works of art. That?s because human beings have a propensity for beauty and art from birth. Besides this, belief holds a very important place in people?s lives. When we look at cultures and their artistic works we notice immediately the strong relationship and effect between the beliefs of the people of that culture and their art works. That?s because art, language and religion are the most important elements of a culture or a civilization. Music, as a branch of the fine arts, is also naturally included in the beliefs and criteria of a culture. But when the concepts of religion, belief, and music are brought together, the cultures of the Sacred Books have brought forth the various reactions and arguments; throughout history music has been thought to exalt people, but mostly it has been called the work of Satan, the devil, and feeds our animalistic selves, and so has been refused and forbidden. Like the other religions, the world of Islam has had to struggle with the concept of music and religion being brought together. Since the introduction of Islam almost fourteen generations have passed, and every Moslem society has lived with some difficulties, contradictory situations, and various arguments. As the generation after the X generation we too are living these same difficulties. When we bring the words `religion? and `music? together, some people who say they are members of the same religion and believe in the same sacred book say that art is useless and has no place in Islam, and some think that art couldn?t be endured within Islam. The interesting thing is that the people defending the two opposite views have come together in their prejudice on the subject of `music in Islam is forbidden?. The two opposite views have held sway in the Islamic culture until today even because there is a very serious problem at the core of the interpretation of the verses, the life of the prophet, or the stories that have come down about him; or they may have been interpreted as people wanted and have become institutionalized in the name of religious concepts, and they depend on the ties and the inability of the society to come against them. In spite of there being no definite judgment in the Qu?ran about music?s being forbidden, they have tried to force some meanings of the verses, life of the prophet, and stories about him to support their own ideas as proof and judgment , sometimes against music, sometimes for it. Generally the information and views about the proof and judgments, like any subject, depend on past scholars and religious leaders, and resources; they are defended and in the same way passed on to the students and followers after them. The chain of information, opinion and religious decrees continues thus. The traditional way of `transferring? is often faulty or contains mistaken views or ideas, and causes fossilized transference. The subject of music in Islam is this way. For this reason, it is very difficult to limit the discussion to one time period. The problem, time, and place are irrelevant. That?s because religion itself is outside of time and place. So, today?s discussions come from generations-long traditional discussions and to put them in a separate compartment is not possible. In spite of these difficulties, this work on the subject of `Contemporary Discussions of Music in Islam? within a framework of a definite form and methodology has been taken up; it is a research subject based on what could be called this last period, 1930?2008; it is a synthesized version held under the light of contemporary views and discussions. The Key Words are: Music, the place of music in Islam, contemporary views and discussions., Yüksek Lisans, M.Sc.
- Published
- 2010
12. Bulgar Ortodoks Kilisesi
- Author
-
Aguş, Muhamed, Işık, Hidayet, Felsefe ve Din Bilimleri Anabilim Dalı, and Selçuk Üniversitesi, Sosyal Bilimler Enstitüsü
- Subjects
Tarih ,Religion ,History ,Churchs ,Din ,Tarih-i Edyan ,Bulgarlar ,Orthodox ,Bulgarians ,Ortodoks ,Bulgaria ,Kiliseler - Abstract
Bulgar Ortodoks Kilisesinin, bugünkü Bulgarlar'ın hayatında önemli bir yeri vardır. Bulgarlar, millet olmalarını ve bugüne kadar böyle kalabilmelerini Hıristiyanlığa,daha sonra da Bulgar Ortodoks Kilisesine borçludurlar. Bulgarların bir millet olmalarının en büyük sebebi Hıristiyanlıktır. Hıristiyanlık, Bulgar Milletini, iki ayrı etnik ve dini unsur olan Slavlar ve Bulgarları bir millet haline getirmiştir. Sonra da zaman dilimi içinde Bulgar Ortodoks Kilisesi bu milletin Yunan milletinin içinde erimesini engellemiştir. Boris zamanında Hıristiyanlık, Bulgar milletini doğurmuş, Osmanlı döneminde ise Bulgar Ortodoks Kilisesi, bu milletin Rum etnik unsuru içinde erimesini engellemiştir. Ayrıca Bulgar Ortoks Kilisesi, bağımsız bir Kilise olması için zaman diliminde eşsiz bir mücadele sergilemiştir. Nihayet 27 Şubat Cuma günü 1870 yılında, Bulgar Ortodoks Kilisesi bağımsızlığını kazanmıştır. Bulgaristan, bağımsızlığını kazandıktan sonra, Bulgar Ortodoks Kilisesi Bulgar devletinden ayrılmıştır. Bulgar devleti toprakları dışında Bulgar Kilisesi bu millet için her şeyi yapmış, devletin bağımsızlığı ve Bulgar kimliğinin korunması için seferber olmuş, Bulgar devleti sınırları içinde ise devletten ayrılmış ve toplumda sadece toplumun manevi değerlerini koruma vazifesini almıştır. Bulgar Ortodoks Kilisesinin teolojisi ve gizemleri diğer Ortodoks Kiliselerin teolojisi ve gizemlerine benzemektedir. Ancak Kutsal Ruh hakkında Bulgar Ortodoks Kilisesi farklı bir görüş sergilemiştir. Bulgar Ortodoks Kilisesine göre Kutsal Ruh Baba'dan çıkmıştır. Fakat Oğul İsa da Kutsal Ruhun sahibidir ve Kutsal Ruhu her zaman şereflilere ve hak edenlere vermektedir., Bulgarian Orthodox Church occupies an important place in the lives of today' s Bulgarians. To become a nation and remain as such to this day, Bulgarians owe it to Christianity, and later to the Bulgarian Orthodox Church. The main reason Bulgarians are a nation is Christianity. Christianity united the Bulgarian nation of Slavs and proto-Bulgarians who have two different ethnic and religious components. And then over time the Bulgarian Orthodox Church prevented the assimilation of the nation by the Greeks. At the time of Czar Boris Christianity brought the Bulgarian nation forth, and at the time of the Ottoman Empire the Bulgarian Orthodox Church prevented the assimilation of that nation by the Greek ethnic component. Furthermore, over time the Bulgarian Orthodox Church showed unprecedented struggle for independence. At last, on Friday 27 February 1870 Bulgarian Orthodox Church gained independence. After Bulgaria won its independence, the Bulgarian Orthodox Church was separated from the state. Beyond the borders of Bulgaria the Bulgarian Church did everything for its nation, used all means to preserve the independence of the state and Bulgarian identity, and within the borders of the country itself it was separated from the state and had an obligation to the society only to protect its spiritual values. Theology and sacraments of the Bulgarian Orthodox Church bear a resemblance to the theology and the sacraments of the other Orthodox churches. However, as to the Holy Spirit the Bulgarian Orthodox Church showed a different vision. According to the Bulgarian Orthodox Church the Holy Spirit comes from the Father. However, Jesus the Son also possesses the Holy Spirit and always transmits the Holy Spirit to the decent and deserved.
- Published
- 2009
13. II. Abdülhamid döneminde Kudüs’te kilise imar ve inşa faaliyetleri
- Author
-
Demirkol, Erdem, Kurşun, Zekeriya, and Türk Tarihi Anabilim Dalı Yakınçağ Tarihi Bilim Dalı
- Subjects
Türkiye ,Tarih ,Osmanlı İmparatorluğu ,Kudüs ,Kiliseler - Abstract
ÖZETOsmanlı Devleti çok sayıda farklı din ve milletten insanı bünyesinde barındıran büyük bir imparatorluktu. Bu imparatorluğun geniş coğrafyası içinde yer alan Kudüs, tarih boyunca üç semavi dinin müminleri tarafından büyük önem atfedilen kutsal bir şehir olmuştur. Bu bakımdan Kudüs’te farklı din ve mezheplerden insanlar yaşamaktaydı ve her yıl çok sayıda hacı Kudüs’ü ziyaret etmekteydi. Kudüs, Hz. İsa’nın doğup büyüdüğü, dinini yaydığı şehir olması bakımından Hıristiyanlar için ayrı bir öneme sahiptir. Şehirde yer alan Hıristiyanların ilk mabedleri ve çok sayıdaki kutsal mekân, Hıristiyanların gözünde Kudüs’ü daha da değerli kılmaktadır. Ancak Kudüs’te yaşayan Hıristiyanlar, çok farklı mezheplere ayrılmışlardı. Bu yüzden aralarındaki farklılıklar sık sık kavga etmelerine sebep olmaktaydı. Özellikle kutsal yerlerdeki tamirat ve hâkimiyet hakkı büyük kavgalara sebep olabilmekteydi. Özellikle 19.yy.ın ortalarından itibaren, Kudüs’teki Hıristiyanların bu kavgalarına ve yaşantılarına Avrupalı Hıristiyan devletler de müdahil olmuşlarıdır. Hıristiyanların haklarını korumak bahanesiyle; her fırsatta Osmanlı Devleti’nin içişlerine müdahale etmeye, Kudüs’te ve Ortadoğu’da etkili olmaya çalışmışlardır. Avrupalı devletlerin bu müdahaledeki en önemli aracı, Kudüs’teki kutsal binaların inşası ve tamiri olmuştur. Bu çalışmada; Hıristiyan cemaatler arasındaki kavgalar, bu kavgalarda Osmanlı yöneticilerinin üstlendiği arabuluculuk rolü, Avrupalı güçlü devletlerin müdahale çabalarının bir parçası olarak dinî imar faaliyetleri ve bu faaliyetler karşısında Sultan II. Abdülhamid’in nasıl bir tavır sergilediği üzerinde durulacak. Ayrıca imar faaliyetlerinden hareketle, siyasal mücadeleler ve Osmanlı İmparatorluğu’nun çöküşü izlenmeye çalışılacak. ABSTRACTOttoman state was a big empire which sheltered a lot of different religion and nation in its structure. Jerusalem, which placed in wide geography of this empire, had become a holy city which has been ascribed big importance by the three celestial religion believers throughout the history. In this respect, in Jerusalem people who had different religion and cult had been living together and numerous pilgrim had been visiting Jerusalem every year. Jarusalem has a different importance for Christians because of being the place where Jesus was born, grew and spred his religion. The first temples of Christians and a lot of holy places, which place in the city, make the Jerusalem more valuable in the eyes of Christians. But Christians who lived in Jerusalem had parted very different cults. That’s why, the differences between them often caused them to fight. Especially the right of repair and domination of holy places had caused big fights.Especially from the middle of the nineteenth century on, European Christian States had interfered the fights and lives of Christians in Jerusalem. On the pretext of protecting the rights of Christians, in every opportunity they tried to interfere in the internal affairs of Ottoman State, and tried to become effective in the Middle East and Jerusalem. In this interference the most important tool of European States was construction and repair of holy buildings in Jerusalem.In this study, it is emphasized the fights between Christian communities, in this fights the mediation roles of Ottoman governors, religious development activities which being a part of the interference efforts of powerful European States and how attitude II. Abdülhamid showed towards those activitie. Furthermore by looking development activities, it is tried to watch the political fights and the decline of Ottoman Empire.
- Published
- 2007
14. Galata Sn. Pierre Kilisesi’nin tarihi
- Author
-
Gündoğar, Hakan, Demirci, Kürşad, and İlahiyat Anabilim Dalı Felsefe ve Din Bilimleri Bilim Dalı
- Subjects
Tarih ,Türkiye ,Katolik Kiliseleri ,Saint Pierre Kilisesi ,Kiliseler - Abstract
ÖZETBu çalışmanın konusu, XIII. yüzyılda Katolik kilisesinin yozlaşmış din anlayışına alternatif olarak doğan ve dilenci tarikatların önde gelenlerinden Dominiken tarikatının İstanbul’daki en önemli kiliselerinden Saint Pierre Kilisesi’inin tarihidir. Çalışmamız, Dominikenlerin ortaya çıkışından başlamaktadır. Tarikatın ortaya çıkışından hemen sonra İstanbul’a gelen Dominikenler, önce şu an Arapcami olan Perşembe pazarındaki kiliseye yerleşmişler. İstanbul’un Fethinden sonra da mevcut kiliselerine taşınmışlardır. Birinci bölümde XIII. yüzyılın sosyal ve dinî dinamikleriyle bağlantılı olarak Katolik Dominiken tarikatının kuruluşu ve yapılanması incelenmektedir. Daha sonra Türkiye’deki ve İstanbul’daki Dominikenlere değinilmektedir. İkinci bölümde ise Saint Pierre Kilisesi’nin Tarihi ayrıntılı şekilde aktarılırken günümüzdeki durumu da belirtilmiştir. Bu çalışma ile ülkemizde çalışılmamış olan Dominiken Tarikatının İstanbul’daki merkezi konumundaki Saint Pierre Kilisesi'ni ve onun araştırılmayı bekleyen arşivlerini bir nebze olsun akademisyenlere sunduk. SUMMARYThe subject of this research is about the history of Saint Pierre Church – one of the most significant churches of the Dominiken denomination – that arouse as an alternative to the corrupted apprehension of religion and is one of the leading beggar denominations.Our study starts with the existence of Dominikens. Having arrived in İstanbul just after the beginning of this denomination, Dominikens first settled in the church located at Perşembe Bazaar, which is now called “Arabic Mosque”. They moved to their present church after the Conquest of İstanbul.In the first part, the foundation and structure of Catholic Dominiken denomination have been analyzed with regards to the social and religious dynamics of the 13th century. Later on, Dominikens in Turkey and İstanbul are mentioned. In the second part, while the history of the Saint Pierre Church is reported in detail, its present status is declared as well.Our main objective in this study is to give the academicians a presentation of the central Saint Pierre Church of the Dominiken denomination and its archives which are waiting to be searched.
- Published
- 2006
15. Anglikan Kilisesi’nin yapısı
- Author
-
Akgün, Semra, Taşpınar, İsmail, and İlahiyat Anabilim Dalı Felsefe ve Din Bilimleri Bilim Dalı
- Subjects
İngiltere ,Hristiyanlık ,Kiliseler ,İnanç - Abstract
ÖZETANGLİKAN KİLİSESİ’NİN YAPISIHıristiyanlık’ın bir mezhebi olan Anglikan Kilisesi ingiltere’nin resmi kilisesidir.Kilise XVI. yüzyıldan sonra reformla Roma’dan yönetim, inanç ve ibadet yönleriyleayrılmıstır. Anglikan kilisesi kendisini hem reforme olmus hem de Katolik bir kilise olarakgörmekte, doktrin açısından Protestanlarla Katolikler arasında adeta köprü görevigörmektedir. Kilisenin önemli özelliklerinden birisi de monarsinin bası kilisenin de yöneticisiolmakta ve dua kitaplarında yer alan her hangi bir unsur meclisin onayı olmadandegistirilememektedir.Anglikan Kilise’si XVIII. yüzyıllın ortalarından itibaren yapılan misyonerlikfaaliyetleriyle dünyanın hemen her yerinde teskilatlanacak derecede yayılmıs bu anlamdamilli kilise formundan çıkmıstır. “Anglikan Komünyon” dünyadaki Anglikan kiliseleri içinönemli ve birlestirici bir unsur teskil etmektedir. Canterbury Baspiskoposlugu ruhaniönderliginde bir araya gelen Anglikanlar güncel meselelere duyarlı olarak birlikte hareketetmektedirler.Kilisenin tarihi, teskilat yapısı, doktrini ve özellikleri, güncel konulara bakısı,Anglikan Birligi, diger kiliselerle olan iliskileri ve dünyaya yayıldıgı ülkelerdeki konumukiliseyi ön planda tutan önemli konulardır. Kilise Türkiye’de de genellikle ingilizce konusanhıristiyanlara hizmet veren Anglikan Kilisesi diger ülkelerdeki yapılanmasına göre dahaküçük çapta teskilatlanmıstır. ABSTRACTTHE STRUCTURE OF ANGLICAN CHURCHAnglican Church that is o the sects of Christianity is the official Church of England.The church is differed from Rome with the reform about executive, belief and prayer afterXVI Century. Anglican Church sees itself both as a reformed church and a catholic church.Also the church liked a bridge between Protestants and Catholics according to doctrine. Theessential characteristics of the church are being is for the monarch as being the head of thechurch. Also any element in the prayer books can’t be changed without the approval of thecouncil.Anglican Church spread all over the world with the activities of being a missionarysince in the middle of the XVIII century. Therefore it was given up a national church.“Anglican Commission “is an important and a consolidative fact for other Anglican Churches.Anglicans come together with the ethereal leadership of Canterbury Archbishop and they acttogether paying attention to current jobs.The church keep its importance with its history, structure of organization, its doctrineand features, its aspect to current issues, Anglican Union, its relations with other churches andits position in countries that it spread. The church is less in Turkey organized than the othercountries in Turkey which service to Anglican Church that speaking English Christians.
- Published
- 2006
16. Mormon Kilisesi -doğuşu, tarihsel gelişimi, öğretisi
- Author
-
Aslan, Mahmut Mert, Işık, Hidayet, Felsefe ve Din Bilimleri Anabilim Dalı, Selçuk Üniversitesi, Sosyal Bilimler Enstitüsü, and TR140533
- Subjects
Tarih ,History ,Amerika Birleşik Devletleri ,Beliefs ,Din ,Din anlayışı ,Joseph Smith ,Historical development ,İnançlar ,United States of America ,Kiliseler ,Smith, Joseph ,Religion ,History of religions ,Churchs ,Mormonizm ,Tarihsel gelişim ,Dinler tarihi ,Din sosyolojisi ,Religious sociology ,Understanding of religion ,Mormonism - Abstract
119
- Published
- 2004
17. Türkiye'de Süryanilerin din eğitimi
- Author
-
Bülbül, Mustafa, Şenay, Bülent, Diğer, and Uludağ Üniversitesi/Sosyal Bilimler Enstitüsü/İlköğretim Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi Öğretmenliği Bölümü.
- Subjects
Din ,Eğitim ve Öğretim ,Syrians ,Kiliseler ,Religious education ,Azınlıklar ,Hristiyanlar ,Süryaniler ,Religion ,Churchs ,Din eğitimi ,Christianies ,Education and Training ,Minorities - Abstract
197
- Published
- 2003
18. Greek Orthodox church in history and today
- Author
-
Aşırov, Tahir, Güç, Ahmet, and Uludağ Üniversitesi/Sosyal Bilimler Enstitüsü/Felsefe ve Din Bilimleri Anabilim Dalı/Dinler Tarihi Bilim Dalı.
- Subjects
Rum Orthodox ,Rum Ortodoks ,Churchs ,Hristiyanlık ,Kiliseler ,Christianity - Published
- 2002
19. Süryani Ortodoks Kilisesi'nde ibadet
- Author
-
Durak, Nihat, Harman, Ömer Faruk, Felsefe ve Din Bilimleri Anabilim Dalı, and Felsefe ve Din Bilimleri Anabilim Dalı Dinler Tarihi Bilim Dalı
- Subjects
Süryaniler ,Türkiye ,Religion ,Churchs ,TÜRKİYE ,Din ,İbadet ,KİLİSELER ,Hatay ,Syrians ,Orthodox ,Ortodoks kilisesi ,Worship - Abstract
ÖZETTezin Giriş Bölümü'nde, konunun önemi, bu araştırmayla hedeflenen husus, araştırmanın metodolojisi ve araştırmaya esas teşkil edenler temel kaynaklar üzerinde duruldu.Süryâni Ortodoks Kilisesi ismini taşıyan birinci bölümde, bu kilisenin, "Adı, Menşei, Tarihî Gelişimi, Günümüzdeki Durumu ve Temel Özellikleri" anlatıldı.Süryâni Ortodoks Kilisesi'nde İbadetin Temel Unsurları adlı ikinci bölümde, bu kilisedeki, "İbadet, Dua, Mabet, İbadet Dili, İbadet-Musiki İlişkisi, İbadette Yön, İbadette Kitab-ı Mukaddes'in Yeri" kavramları üzerinde duruldu. Ayrıca, "İbadette Kullanılan Eşya ve Malzemeler" ile "Kilise'nin İç Yapısı ve İbadette Kullanılan Bölümleri" anlatıldı.Üçüncü Bölüm'de, Süryâni Ortodoks Kilisesi'nde Namaz, Oruç, Kutsal Ziyaret, Ondalık, Sadaka ile Dinî Gün ve Bayramlar üzerinde duruldu.Sakramentler adını taşıyan dördüncü bölümde, "Genel olarak Sakrament" kavramı işlendikten sonra, ayrıntılı bir biçimde, " Süryâni Ortodoks Kilisesi'nde, Vaftiz, Komfirmasyon, Tevbe, Evharistiya, Ruhban Takdisi, Nikâh (Evlilik) ve Hasta Yağı Sakramentleri ve Bu Sakramentlerin Uygulanış Usûlleri" anlatıldı.Tezin genel bir değerlendirilmesinin yapıldığı sonuç bölümüyle, bu çalışma bitirildi.Ekler bölümünde ise, ibadette kullanılan eşya ve malzemelerle, kilisenin ibadette kullanılan bölümlerinin resimleri yer almaktadır.SUMMARYThe main subject matter of the introductory chapter of this thesis is on importance of subject, the methodology of this, the thing aimed by this study and fundamental sources that are based for this investigation.The name of this church, its origin, its historical development, its present situation, and its fundamental properties were told in the first chapter named as "Syrian Orthodox Church". In the second chapter named as " Fundamental Properties of Worshipping in the Syrian Orthodox Church ", the subject were on the concepts of the worshipping, praying, temple, language used in worship, worship - music relation, direction ("Kıblah") in the worship, the place of the Old and New Testament". Besides these, the materials and wares used in worshipping and the internal structure of the church and sections in worship are introduced to the reader. In the third chapter, the praying ("Slutho"), fasting, diet, holy visit, a tenth tax to church, alms, religious days and holydays were mentioned. The sacraments in the Syrian Orthodox Church are the subject of the fourth chapter. Under this title, after the concept of the sacraments were explained in general, the scarements related to the babtism, confirmation, reconciliation and confession, communion (eucharist), order, wedding (marriage) and unction were explained in detail according to its theory and ways of practice.The work ends by a conclusion chapter in which a general final evaluation of the thesis is given. In the annexes section, the pictures and photos of monasteries and churches, the pictures related to the inside and outside of churches, like the bell tower, and the photos of wares and materials used in the worship which has a special importance in Syrian Orthodox Church prays are given.
- Published
- 2000
20. Balkanlar'da kilise mücadeleleri (19. yy-20. yy)
- Author
-
Yenidünya, Süheyla, Alp, İlker, and Tarih Anabilim Dalı
- Subjects
Tarih ,Ulahlar ,Religious buildings ,History ,Dini Yapılar ,Fener Greek Patriarchate ,Balkanlar ,Union and Progress Society ,Bulgarlar ,Balkans ,Ottoman State ,Bulgarians ,Rums ,Serbians ,Kiliseler ,Churchs - Abstract
VI ÖZET Coğrafi konumu itibariyle Balkanlar, tarihi devirlerden beri önemli bir geçiş noktası olmuştur. Bundan dolayı tarih boyunca, çeşitli milletler buralara gelip yerleşmişler ve hakimiyet kurmak için çalışmışlardır. Osmanlılar'da öncelikle genişleme sahası olarak, Bizans'ı seçmiş ve bu çerçevede Balkanlar'a yönelik fetihlerde bulunmuşlardır. Osmanlılar'ın Balkanlar'a geçtiği dönemlerde Bizans, Bulgar, Sırp ve Rumen devletleri Balkanlar'da hüküm sürmekteydi. Osmanlı Devleti takip ettiği siyaset ile bu devletleri hakimiyeti altına almış ve bu süre içerisinde Balkanlar'ı adaletle yönetmiştir. Milliyetçilik rüzgarları ile Batılı devletler ve Rusya'nın kışkırtmaları sonucunda başlayan çete ve isyan faaliyetleri, Balkanları huzursuz bir ortama itmiştir. Balkanlarda Fener Rum Patrikhanesinin sürdürmüş olduğu asimile politikası çeşitli mücadelelere neden olmuştur. Bundan dolayı, Rum-Sırp-Bulgar ve Ulahlar arasında pek çok çatışma, çekişme ve başka olaylar yaşanmıştır. İttihat ve Terakki Partisi'nin hazırladığı Kilise Nizamnamesi ile bu milletler arasında birlik sağlanmış ancak bunun sonucunda Balkanlar Osmanlı Devi eti 'nin elinden çıkmıştır. vn SUMMARY Related to its geographic situation Balkans have been an important passing point since ages. Because of this reason during historical periods peoples of various nations have come and situated there. Also Ottomans chose Byzantium as a gowing area and paralel to this they prepared for conquering activities. In the period Ottomans entered Balkans. Byzans, Bulgarian, Serb and Greek governments had been ruling over in Balkans. Ottomans with the help of their policy took them under their management and ruled over these with justice. As a result Nationalism movements and provokations of European countries and Russia rebels started and there were a restless atmaiphere in Balkans. Representetion of Balkans from the point of religion coused varrious struggles and fights took place among Serbs, Bulgarians, Greek people and Rumens. These struggles partly ended by the church management rules that were formed by îttihad and Terakki. 176
- Published
- 1999
Catalog
Discovery Service for Jio Institute Digital Library
For full access to our library's resources, please sign in.