67 results on '"Ertek, Ahmet"'
Search Results
2. Fasılalı sulama uygulamalarının yüzeyaltı damla sulamada toprakta su dağılımına ve silajlık mısırın (Zea mays L.) su tüketimi ve verimine etkisi = The effect of surge irrigation applications in subsurface drip irrigation on soil water distribution and silage maize (Zea mays L.) water consumption and yield
- Author
-
Gültekin, Rohat, 1980- 134857 author, Ertek, Ahmet, 1961- 100542 thesis advisor, and Süleyman Demirel Üniversitesi. Fen Bilimleri Enstitüsü. Su Yönetimi Anabilim Dalı. 179433 issuing body
- Subjects
Süleyman Demirel Üniversitesi - Abstract
Tez (Doktora-PhD) - Süleyman Demirel Üniversitesi, Fen Bilimleri Enstitüsü, Su Yönetimi Anabilim Dalı, 2021., Kaynakça var.
- Published
- 2022
3. Göller bölgesi su kaynaklarının tarımsal açıdan yeterliliğinin su bütçesi yöntemiyle irdelenmesi = Analysis of the sufficiency of the water resources in the lake region by the water budget method
- Author
-
Mutlu, Serap, 1986- author 228862, Ertek, Ahmet, 1961- 100542 thesis advisor, and Süleyman Demirel Üniversitesi. Fen Bilimleri Enstitüsü. Su Bilimleri Anabilim Dalı. 212505 issuing body
- Subjects
Süleyman Demirel Üniversitesi - Abstract
Göller Bölgesi'nde yer alan Isparta, Burdur ve Afyonkarahisar illerinde yürütülen bu çalışmada üretimi gerçekleştirilen bitkilerin net sulama suyu gereksinimleri hesaplanmış ve mevcut su potansiyeli ile arasındaki ilişki belirlenmiştir. Öncelikle uzun yıllara dayalı meteorolojik veriler kullanılarak Cropwat (8.0) programı ile referans bitki su tüketimleri (ETc) saptanmış ve her bitki için belirlenen kc değerleri kullanılarak Penman Monteith (FAO) yöntemi ile bitki su tüketimleri (ET) hesaplanmıştır. Aylık yağışların bitki su tüketimlerinden çıkarılması ile net sulama suyu miktarları belirlenmiştir. Ayrıca yetiştirme alanları da dikkate alınarak toplam sulama suyu ihtiyacı ortaya konulmuştur. Bu kapsamda ekim/dikim alanları göz önünde bulundurularak Penman Monteith yöntemi ile hesaplanan bitki su tüketimlerinden aylık etkili yağışların çıkarılmasıyla gerekli sulama suyu ihtiyaçları; Isparta, Burdur ve Afyonkarahisar illeri için sırası ile 379.35 hm3 , 393.89 hm3 ve 830.77 hm3 olarak hesaplanmıştır. Isparta, Burdur ve Afyonkarahisar illeri için sırası ile 2988.49 hm3 , 7120.83 hm3 ve 208.88 hm3 olan mevcut su potansiyellerini her ilin gerekli sulama suyu ihtiyacı ile kıyaslandığında Isparta ve Burdur illerinin su kaynaklarının yeterli miktarda olduğu ancak Afyonkarahisar ilinin su kaynaklarının gerekli sulama suyu ihtiyacını karşılamada yetersiz olduğu ortaya çıkmıştır. Elde edilen veriler doğrultusunda; çok su tüketen bitkilerin üretiminde değişikliğe gidilmesi, ürünlerin sulanması sırasında su tüketimi yüksek olan tekniklerin yerine tasarruf sağlayacak modern sulama sistemlerinin uygulanması gibi, bölge halkının geleceğinin tehlikeye girmesini engelleyecek çözüm önerileri sunulmuştur., In this study carried out in the provinces of Isparta, Burdur and Afyonkarahisar located in the Lakes Region, the net irrigation water requirements of the plants produced were calculated and the relationship between the existing water potential was determined. First of all, the Reference Crop Water Consumption (ETc) was determined by using the meteorological data based on long years with the Cropwat (8.0) program and the reference crop water consumption (ET) was calculated using the Penman Monteith (FAO) method using the kc values determined for each plant. Net irrigation water amounts were determined by subtracting monthly precipitation from plant water consumption. In addition, the total irrigation water need has been revealed by taking into account the cultivation areas. In this context, the necessary irrigation water needs were calculated as 379.35 hm3, 393.89 hm3, 830.77 hm3 for the provinces of Isparta, Burdur and Afyonkarahisar, respectively, by subtracting the monthly effective precipitation from the plant water consumption calculated with the Penman Monteith method, taking into account the planting areas. When we compare the current water potentials of 2988.49 hm3, 7120.83 hm3 and 208.88 hm3 for the provinces of Isparta, Burdur and Afyonkarahisar, respectively, with the required irrigation water needs of each province, the water resources of the provinces of Isparta and Burdur are sufficient, but the water resources of the province of Afyonkarahisar are insufficient to meet the required irrigation water needs. In line with the data obtained, solution suggestions were presented to prevent the future of the people of the region from being endangered, such as making changes in the production of plants that consume a lot of water, and applying modern irrigation systems that will save money instead of techniques with high water consumption during irrigation., Tez (Doktora-PhD) - Süleyman Demirel Üniversitesi, Fen Bilimleri Enstitüsü, Su Bilimleri Anabilim Dalı, 2021., Kaynakça var.
- Published
- 2022
4. Preliminary Assessment of Submerged Beachrock and Tsunamigenic Deposit, Hasir Island, Marmara Archipelago, Turkey
- Author
-
Ertek, Ahmet, Kılıç, Elçin, Erginal, Ahmet Evren, Ekinci, Yunus Levent, and Demirci, Alper
- Published
- 2015
5. Yüzeyaltı Damla Sulamada Fasılalı Sulama Uygulamalarının Silajlık Mısırda Verim ve Kalite Parametrelerine Etkisi
- Author
-
GÜLTEKİN, Rohat and ERTEK, Ahmet
- Subjects
Intermittent Irrigation ,Water Use Efficiency ,Pressurized IrrigationCorn ,Fen ,Science ,General Materials Science ,Aralıklı Sulama ,Su Kullanım Etkinliği ,Basınçlı Sulama ,Mısır - Abstract
Ankara koşullarında yürütülen çalışmada, yüzeyaltı damla sulamada fasılalı (kesintili) sulama uygulamalarının silajlık mısırda verim ve kalite parametrelerine etkisi incelenmiştir. Toprakta yarayışlı suyun %30’u tüketildiğinde mevcut nemi tarla kapasitesine getirmek için gerekli sulama suyu F0: tek seferde, F1: bir kesintiyle F2: iki kesintiyle, F3: üç kesintiyle uygulanmıştır. Toprakta nem dağılımınıizlemek için toprağın 0.35 m derinliğine gömülü lateral hattındaki damlatıcı noktasından 5-20-35 cm yatay uzaklıkta ve toprağın 0-30, 30-60, 60-90 cm derinliklerinden nötron metre cihazı ile her sulamadan bir gün sonra nem ölçümleri yapılmıştır. İki yıllık ortalamalara göre, su kullanım etkinliği (WUE) ve sulama suyu kullanım etkinliği (IWUE) açısından uygulamalar arasında farklar istatistiksel olarak önemli bulunmuştur (p, In the study carried out in Ankara conditions, the effect of pulse (intermittent) irrigation applications in subsurface drip irrigation on yield and quality parameters of silage maize was investigated. When 30% of the available water in the soil was consumed, the irrigation water required to bring the available moisture to the field capacity was applied with F0: one irrigation, F1: one cut F2: two cuts, F3: three cuts. Irrigation time was kept equal to the interruption period in intermittent irrigation. According to the two-year average findings, the differences between the applications in terms of water use efficiency (WUE) and irrigation water use efficiency (IWUE) were found to be statistically significant (p
- Published
- 2022
6. The Contribution Of The Green Organization Certificate To The Formation Of Green Image: A Research On Turkish Civil Aviation
- Author
-
Canöz, Nilüfer, Ertek, Ahmet, Selçuk Üniversitesi, Yüksek Okullar, Sivil Havacılık Yüksekokulu, Canöz, Nilüfer, and Ertek, Ahmet
- Subjects
Havacılık ,Yeşil kuruluş sertifikası ,Green company certificate ,Kurumsal imaj ,Aviation ,Corporate image - Abstract
Havacılık alanındaki hızlı gelişim ve havalimanı sayılarındaki artış ile birlikte havacılık sektöründe hizmet sunan işletmelerin çevreye olan etkileri de oldukça artmıştır. Özellikle havaalanlarında faaliyet gösteren işletmelerin gürültü, hava ve su kirliliği, katı atıklar, bitki örtüsünün değişimi, doğal hayatın bozulması gibi olumsuz çevresel etkilere neden olduğu ve o yöre açısından önemli sorunlar oluşturduğu belirtilmektedir. Söz konusu etkiler ciddi bir sorun olarak karşımıza çıkmakta, farklı proje ve çalışmalar ile bu etkileri, olabildiğince yok etmek veya minimuma indirmek amaçlanmaktadır. Bu kapsamda Yeşil Havaalanı Projesi başlatılmıştır ve bu hususta belirlenen standartlara ve kriterlere göre oluşturulan bir çevre yönetim sisteminin uygulanması ile işletmelere Yeşil Kuruluş sertifikası verilmektedir. Bu çalışmada; Yeşil Kuruluş Sertifikasının işletme imajına olan katkılarını değerlendirmek amacıyla, sertifikaya sahip olan kuruluşların web sayfaları sertifikanın kullanımını ortaya koymak için içerik analizi yöntemine tabii tutulmuştur. Elde edilen bulgular neticesinde; işletmelerin çoğunluğunun web sayfalarında sertifikalarını göstermediği sonucuna ulaşılmıştır., With the rapid development in the aviation field and the increase in the number of airports, the environmental impact of the companies providing services in the aviation sector has also increased considerably. Especially, companies operating at airports cause negative environmental effects such as noise, air and water pollution, solid wastes, change of vegetation cover, deterioration of natural life and it is stated that it creates important problems for that region. These impacts emerge as a serious problem, and it is aimed to eliminate or minimize these impacts as much as possible with different projects and studies. In this context, the Green Airport Project has been initiated and the Green Company Certificate is given to companies with the implementation of an environmental management system established according to the standards and criteria set in this regard. In this study; In order to evaluate the contribution of the Green Company Certificate to the business image. The web pages of the certified companies have been subjected to content analysis method to reveal the use of the certificate and findings were interpreted.
- Published
- 2020
7. Kriz Yönetiminde Kurumsal Reklam Faaliyetleri: İGA İstanbul Havalimanı Kurumsal Reklam Filmlerinden İki Örnek
- Author
-
Ertek, Ahmet, Ertek, Serap, Selçuk Üniversitesi, Yüksek Okullar, Sivil Havacılık Yüksekokulu, and Ertek, Ahmet
- Subjects
Coronavirus ,Corporate advertising ,Havacılık ,Kurumsal reklam ,Kriz ,Crisis management ,Koronavirüs ,İGA İstanbul Havalimanı ,Kriz yönetimi ,IGA Istanbul Airport ,Aviation ,Crisis - Abstract
Kriz, aniden ortaya çıkan ve işletme varlığını tehdit eden bir durumdur bu nedenle işletmeler açısından büyük öneme sahiptir. Havacılık sektörü özelinde bakıldığında, özellikle salgın hastalıklar gibi krizlerin ulaşım sektörüne dolayısıyla da havayolu ulaşımına ciddi etkilerinin olduğu söylenebilmektedir. Bir salgın hastalık haline gelen ve dünya genelinde büyük etkileri bulunan koronavirüs, tüm sektörlerde olduğu gibi havacılık sektöründe de derin etkiler bırakmıştır. Buradan yola çıkarak; reklam faaliyetlerinin, krizlerin yönetilmesindeki katkısı göz önünde bulundurulmuş ve kurumsal reklam faaliyetleri çalışmanın ana konusunu oluşturmuştur. Bu doğrultuda ülkemiz 3. Havalimanı projesi kapsamında gerçekleştirilen İGA İstanbul Havalimanı’nın yayınlamış olduğu, “BizBeraberOlunca” ve "Covid-19 Salgınına Karşı İstanbul Havalimanı’nda Alınan Önlemler" başlıklı kurumsal reklam filmleri analiz edilmiş ve değerlendirilmiştir., Crisis is of great importance for businesses because it is a situation that occurs suddenly and threatens the existence of the business. Considering at the aviation sector in particular, it can be said that crises such as epidemics have serious effects on the transportation sector and therefore on air transportation. The coronavirus, which has become an epidemic and has great effects around the worldwide, has had profound effects on the aviation industry as in all other sectors. Starting from this; the contribution of advertising activities in managing crises has been considered and corporate advertising activities constituted the main subject of the study. In this direction, the corporate commercial films titled "When We Are Together" and "Measures Taken at Istanbul Airport Against the Covid-19 Outbreak" published by IGA Istanbul Airport within the scope of the 3rd Airport project of our country have been analyzed and evaluated.
- Published
- 2020
8. Determining Passenger Profile According to Types of Transport in Konya: A Clustering Analysis
- Author
-
Canöz, Nilüfer, primary, Ergen Işıklar, Zeynep, additional, and Ertek, Ahmet, additional
- Published
- 2021
- Full Text
- View/download PDF
9. HAVAYOLU TALEBİNE YÖNELİK YOLCU PROFİLİ VE TERCİHLERİNİN BELİRLENMESİ: KONYA ÖRNEĞİ
- Author
-
ERGEN IŞIKLAR, Zeynep, CANÖZ, Nilüfer, and ERTEK, Ahmet
- Subjects
Airline Transportation,Demands of Passenger,Customer Preferences ,Havayolu Taşımacılığı,Yolcu Talebi,Müşteri Tercihleri ,Business Finance ,İşletme Finans - Abstract
Today, air transport, which contributes significantly to the economic and social development of countries offers features such as speed, safety, comfort, etc. Thanks to these opportunities, airline transportation is preferred more and more every day. Determining passenger demand is an important issue for airline companies, as all strategic flight plans are tried to be shaped according to passenger demand. Based on this importance, in this research in order to determine the factors affecting the air transport demand in Konya province, a field study was applied to 1200 people aged 18 and over by face to face survey technique. The obtained data were analyzed with the SPSS package program and the results were interpreted. According to the results obtained, there is a positive perception about the preference of transportation in Konya. The main characteristics of this perception are the reliability, service quality and comfort of transportation with the airline. On the other hand, the main factors that make transportation not preferred are the ticket prices, the baggage limit and the direct flight to the desired destination. It is expected that the results contribute to the economic and social development of Konya, create data for the future planning of airline companies and create a resource for studies aimed at increasing the preference rate of airline transportation in Konya., Havacılığın bilimsel geçmişi, 1400’lü yıllara kadar uzanmaktadır. Ancak modern havacılığın başlangıcı ilk motorlu uçağın icat edildiği 1903 yılı olarak kabul edilmektedir. Bu tarihten sonra havacılık hızlı bir şekilde büyümüş, 1970’lerin sonuna doğru havacılık alanındaki sıkı düzenlemelerin serbestleşmeye başlamasıyla da zirveye ulaşmıştır.Günümüzde ülkelerin ekonomik ve sosyal gelişimine önemli katkılar sağlayan hava taşımacılığı, kullanıcılara sunduğu hız, güvenlik, konfor vb. özellikleri sayesinde her geçen gün daha çok tercih edilmektedir. Tüm stratejik uçuş planları, yolcu talebine göre şekillendirilmeye çalışıldığından havayolu işletmeleri için yolcu talebinin belirlenmesi önemli bir konudur. Bu önemden hareketle bu araştırmada Konya ilinde havayolu taşımacılığı talebini etkileyen faktörlerin neler olduğunu belirlemek amacıyla, Konya ilinde yaşayan 18 yaş ve üzerindeki 1200 kişiye yüz yüze anket tekniği ile bir alan araştırması uygulanmıştır. Elde edilen veriler SPSS paket programı ile analiz edilmiş ve sonuçlar yorumlanmıştır. Araştırma sonucunda elde edilen bulguların, Konya’nın ekonomik, sosyal ve kültürel gelişimine katkı sağlaması; havayolu işletmelerinin gelecek planlamalarına veri oluşturması ve Konya ilindeki havayolu taşımacılığının tercih edilme oranını artırma amaçlı çalışmalara kaynak oluşturması beklenmektedir.
- Published
- 2021
10. Yeşil kuruluş sertifikasının yeşil imaj oluşumuna katkısı: Türk sivil havacılığı üzerine bir araştırma
- Author
-
CANÖZ, Nilüfer and ERTEK, Ahmet
- Subjects
Aviation,Corporate Image,Green Company Certificate ,Business Finance ,Havacılık,Kurumsal imaj,Yeşil kuruluş sertifikası ,İşletme Finans - Abstract
With the rapid development in the aviation field and the increase in the number of airports, the environmental impact of the companies providing services in the aviation sector has also increased considerably. Especially, companies operating at airports cause negative environmental effects such as noise, air and water pollution, solid wastes, change of vegetation cover, deterioration of natural life and it is stated that it creates important problems for that region. These impacts emerge as a serious problem, and it is aimed to eliminate or minimize these impacts as much as possible with different projects and studies. In this context, the Green Airport Project has been initiated and the Green Company Certificate is given to companies with the implementation of an environmental management system established according to the standards and criteria set in this regard. In this study; In order to evaluate the contribution of the Green Company Certificate to the business image. The web pages of the certified companies have been subjected to content analysis method to reveal the use of the certificate and findings were interpreted., Havacılık alanındaki hızlı gelişim ve havalimanı sayılarındaki artış ile birlikte havacılık sektöründe hizmet sunan işletmelerin çevreye olan etkileri de oldukça artmıştır. Özellikle havaalanlarında faaliyet gösteren işletmelerin gürültü, hava ve su kirliliği, katı atıklar, bitki örtüsünün değişimi, doğal hayatın bozulması gibi olumsuz çevresel etkilere neden olduğu ve o yöre açısından önemli sorunlar oluşturduğu belirtilmektedir. Söz konusu etkiler ciddi bir sorun olarak karşımıza çıkmakta, farklı proje ve çalışmalar ile bu etkileri, olabildiğince yok etmek veya minimuma indirmek amaçlanmaktadır. Bu kapsamda Yeşil Havaalanı Projesi başlatılmıştır ve bu hususta belirlenen standartlara ve kriterlere göre oluşturulan bir çevre yönetim sisteminin uygulanması ile işletmelere Yeşil Kuruluş sertifikası verilmektedir. Bu çalışmada; Yeşil Kuruluş Sertifikasının işletme imajına olan katkılarını değerlendirmek amacıyla, sertifikaya sahip olan kuruluşların web sayfaları sertifikanın kullanımını ortaya koymak için içerik analizi yöntemine tabii tutulmuştur. Elde edilen bulgular neticesinde; işletmelerin çoğunluğunun web sayfalarında sertifikalarını göstermediği sonucuna ulaşılmıştır.
- Published
- 2020
11. Corporate advertising activities in crisis management: two examples of IGA Istanbul Airport corporate advertising films
- Author
-
ERTEK, Ahmet and ERTEK, Serap
- Subjects
Havacılık,Kriz,Kriz yönetimi,Koronavirüs,Kurumsal reklam ,Business Finance ,İşletme Finans ,Aviation,Crisis,Crisis management,Coronavirus,Corporate Advertising - Abstract
Crisis is of great importance for businesses because it is a situation that occurs suddenly and threatens the existence of the business. Considering at the aviation sector in particular, it can be said that crises such as epidemics have serious effects on the transportation sector and therefore on air transportation. The coronavirus, which has become an epidemic and has great effects around the worldwide, has had profound effects on the aviation industry as in all other sectors. Starting from this; the contribution of advertising activities in managing crises has been considered and corporate advertising activities constituted the main subject of the study. In this direction, the corporate commercial films titled "When We Are Together" and "Measures Taken at Istanbul Airport Against the Covid-19 Outbreak" published by IGA Istanbul Airport within the scope of the 3rd Airport project of our country have been analyzed and evaluated., Kriz, aniden ortaya çıkan ve işletme varlığını tehdit eden bir durumdur bu nedenle işletmeler açısından büyük öneme sahiptir. Havacılık sektörü özelinde bakıldığında, özellikle salgın hastalıklar gibi krizlerin ulaşım sektörüne dolayısıyla da havayolu ulaşımına ciddi etkilerinin olduğu söylenebilmektedir. Bir salgın hastalık haline gelen ve dünya genelinde büyük etkileri bulunan koronavirüs, tüm sektörlerde olduğu gibi havacılık sektöründe de derin etkiler bırakmıştır. Buradan yola çıkarak; reklam faaliyetlerinin, krizlerin yönetilmesindeki katkısı göz önünde bulundurulmuş ve kurumsal reklam faaliyetleri çalışmanın ana konusunu oluşturmuştur. Bu doğrultuda ülkemiz 3. Havalimanı projesi kapsamında gerçekleştirilen İGA İstanbul Havalimanı’nın yayınlamış olduğu, “BizBeraberOlunca” ve "Covid-19 Salgınına Karşı İstanbul Havalimanı’nda Alınan Önlemler" başlıklı kurumsal reklam filmleri analiz edilmiş ve değerlendirilmiştir.
- Published
- 2020
12. GROWTH, YIELD AND WATER USE EFFICIENCY RESPONSES OF GREENHOUSE-GROWN BELL PEPPER (CAPSICUM ANNUM L.) CULTIVARS TO DIFFERENT IRRIGATION AND NITROGEN APPLICATIONS
- Author
-
Kıymaz, Sultan, Başak, Hakan, Ertek, Ahmet, and Ziraat Fakültesi
- Subjects
plant water ,irrigation regime ,nitrogen application ,Bell pepper ,yield - Abstract
Pepper is considered one of the vegetable crops most susceptible to water stress from insufficient irrigation. In this study, the effects of different irrigation and nitrogen levels on yield, morphological parameters, plant water consumption, water use efficiency, nitrogen contents and yield response factor of bell pepper were investigated under greenhouse conditions. Treatments were consisted of three irrigation water levels (I-1.00:100% control of field/pot capacity, I-0.80: 80% of field/pot capacity and I-0.60: 60% of field/pot capacity) and four fertilizer rates (N-1: 0 ppm; N-2: 100 ppm (1.515 g pot(-1)); N-3: 200 ppm (3.030 g pot-(1)); N-4: 300 ppm (4.545 g pot-(1)) and two pepper cultivars ("Cemele" and "Kandil Dolma"). The study was conducted in split split plots on randomized complete-block design with ten replications. As results, the I1.00N3C2 treatments have given a high results in term of measured parameters. The findings suggested cv, "Kandil Dolma" come forward against to water deficit under greenhouses conditions. On the other hand, according to our results, we suggested levels of irrigation (I-0.80: 80% of field/pot capacity) and nitrogen (N-3: 200 ppm; 3,030 g pot-(1)) for bell pepper under the green house condititons, The results of this study are important in terms of knowing plant water consumption, irrigation and fertilization programs for greenhouse pepper cultivation
- Published
- 2020
13. Dönüşümcü liderliğin havayolu işletmelerinin başarısındaki rolünü incelemeye yönelik karşılaştırmalı bir araştırma: Bulutların üstüne tırmanırken ve from worst to first kitaplarının incelenmesi
- Author
-
Ertek, Ahmet, Taşcı, Deniz, and Sivil Havacılık Anabilim Dalı
- Subjects
Sivil Havacılık ,Civil Aviation - Abstract
Havacılık sektörü teknolojik, siyasal ve ekonomik gelişmelerden oldukça fazla etkilenmektedir. Özellikle teknolojik gelişmelerden çok fazla etkilenmesi nedeniyle işletmelerin hızlı değişim ve gelişimlere ayak uydurmak zorunda olduğu yadsınamaz bir gerçektir. İşletmelerin bu değişimlere uyum sağlayabilmesi sadece ekipman veya teknoloji gibi somut etkenlerle değil aynı zamanda örgütünde uyum sağlayabilmesi ile mümkündür. Tüm bu değişimlere uyum sürecinin en büyük aktörlerinden birisi de işletme yöneticileridir. Yöneticilerin yönetim anlayışları ve liderlik özellikleri belirli bir kültürün oluşmasında etkili olduğu kadar işletmelerin değişimlere uyum sağlama süreçlerinde de bir o kadar etkilidir. Bu uyum sağlama süreci ne kadar aza indirgenebilirse ve ne kadar hızlı uyum sağlanabilirse işletme başarısı da buna paralel olarak yol kat edecektir. Bu amaçla hazırlanan çalışmada havayolu işletmelerindeki yöneticilerin liderlik özelliklerini irdeleyeceğiz. Bu özelliklerin havayolu işletmelerinin olumlu ya da olumsuz ilerleyen süreçlerindeki rolleri açıklanmaya çalışılacaktır.Çalışmanın amacı, havayolu işletmelerindeki yöneticilerin liderlik özelliklerini ve havayolu işletmelerinin yaşam süresindeki rollerini irdelemektir. Çalışmanın içeriği beş bölümden oluşmaktadır. Birinci bölümde havayolu işletmeciliği, İkinci bölümde liderlik üzerine odaklanılmıştır. Üçüncü bölümde dönüşümcü liderlik ele alınmış ve dördüncü bölümde Cem Kozlu tarafından kaleme alınmış `Bulutların Üstüne Tırmanırken` ve Gordon Bethune tarafından kaleme alınmış `From Worst To First` eserlerinin içerik analizi yapılarak, havayolu işletmeciliği ve dönüşümcü liderlik birlikte ele alınmıştır. Beşinci yani son bölümde araştırma bulguları yorumlanmış ve sonuç değerlendirilmiştir. The aviation sector is highly affected by technological, political and economic developments. It is an undeniable fact that businesses must keep up with these rapid changes and developments, especially as they are affected by technological developments. It is possible to adapt to these changes not only by concrete factors such as equipment or technology, but also by adaptation in its organization. One of the major actors of the adaptation process to all these changes is the business managers. Managers' understanding of management and leadership characteristics are as effective in the formation of a particular culture as they are in the process of adapting to these changes. The further this adaptation process can be minimized and the faster adaptation can be achieved, the success of the enterprise will also go a long way. Therefore, in this study, we will examine the leadership characteristics of managers in airline companies. The role of these features in the positive or negative processes of airline companies will be explained.The aim of this study is to examine the leadership characteristics of airline managers and their roles in the life span of airlines. The content of the study consists of five chapters. In the first chapter, airline management is focused and in the second chapter, leadership is focused. In the third chapter, transformational leadership is discussed and in the fourth chapter, content analysis of `Bulutların Üstüne Tırmanırken'' written by Cem Kozlu and `From Worst To First` written by Gordon Bethune, is analyzed and airline management and transformational leadership are discussed together. In the fifth chapter, the findings of the research were interpreted and the results were evaluated. 161
- Published
- 2020
14. Türk Coğrafya Kurumu Faaliyetleri
- Author
-
ERTEK, Ahmet
- Subjects
Coğrafya ,Geography - Abstract
Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi Coğrafya Bölü- mü’nde Prof.Dr. Murat TÜRKEŞ ve Prof.Dr. Talat KOÇ’a istekleri üzerine yönetim kurulu tarafından yetki verilerek, “Coğrafyacı” Mesleki Tanırlılık Komisyonu Aralık 2009’da kurulmuştur
- Published
- 2019
15. Kırşehir Koşullarında Şeker Pancarında Uygun Sulama Programı
- Author
-
KIYMAZ, Sultan, ERTEK, Ahmet, and Kırşehir Ahi Evran Üniversitesi
- Subjects
Ziraat ,Fen ,Science ,Mühendislik ,Bitki-pan katsayısı,gübreleme,sulama,su sulanım randımanı,şeker pancarı - Abstract
Bu çalışmanın amacı, şeker pancarı (Beta vulgaris L.) verim ve kalitesine farklı sulama düzeylerinin etkilerini araştıran iki farklı çalışma sonuçlarını karşılaştırarak, Kırşehir koşullarında şeker pancarı için uygun bir sulama programını ortaya koymaktır. Söz konusu çalışmalar 2012 ve 2013 yıllarında Kırşehir merkezinde bulunan Çukurçayır'da bir çiftçi arazisinde yapılmıştır. Denemeler tesadüf bloklarında bölünmüş parseller deneme deseninde 3 yinelemeli olarak yürütülmüştür. Her iki denemede de sulama uygulamalarında A sınıfı buharlaşma kabından sulama aralıklarında ölçülen yığışımlı buharlaşma değerlerinden yararlanılmıştır. Birinci çalışmada, iki farklı şeker pancarı çeşidi için (Ç1: Esperanza ve Ç2: Calixta) sulama aralığı 7 gün ve 3 farklı bitki-pan katsayısı (Kcp1: 0.5; Kcp2: 0.75 ve Kcp3: 1.00) kullanılarak sulama programı (S1, S2 ve S3) oluşturulmuştur. İkinci çalışmada ise; sulama program aynı kalmak şartıyla, tek bir pancar çeşidinde 4 farklı azot düzeyi (N1:30 kg ha-1; N2:40 kg ha-1; N3:50 kg ha-1; ve N4: 60 kg ha-1) ile deneme yürütülmüştür. İlk çalışmada en düşük ve en yüksek verim ve bitki su tüketimi değerleri her iki yılda da Kcp1 ve Kcp3 konularında gerçekleşmiştir. 2012'de en yüksek ve en düşük verim değerleri, S3Ç1 (85.38 t ha-1) ve S2Ç2 (75.10 t ha-1) konularından elde edildi. 2013'de ise en yüksek ve en düşük verim değerleri, S3Ç1 (66.13 t ha-1) ve S2Ç2 (47.57 t ha-1) konularından elde edildi. Ç2 konuları üzerine sulama programlarının önemli bir etkisi olmazken, Ç1 konularında sulama programları şeker oranı, şeker verimi ve diğer parametreleri önemli düzeyde etkilemiştir. Bu çalışmada, ekonomik verim ve kalite dikkate alındığında benzer iklim ve toprak koşulları için S1Ç1 konusunun önerilebileceği belirlenmiştir. İkinci çalışmada ise en yüksek su kullanım randımanı (WUE), sulama suyu kullanım randımanları (IWUE), en kaliteli parametreler (sodyum, potasyum ve zararlı azot içeriği) ve ekonomik kök pancar verimi S1N1 (Kcp1:0.5 ve N1: 30 kg ha-1) konularından elde edilmiştir. Her iki çalışma sonucu incelendiğinde, şeker pancarı sulama programında Kcp1:0.5 bitki-pan katsayısının en ekonomik verim ve kalite için önemli olduğu söylenebilir The aim of this study is to compare the results of two different studies investigating the effects of different levels of irrigation on yield and quality of sugar beet (Beta vulgaris L.) and to propose a suitable irrigation program for sugar beet in Kırşehir conditions. These studies were carried out in a farmer's field in Çukurçayır in the center of Kırşehir in 2012 and 2013. Experiments were performed in randomized blocks split-plot design with three replications. In both experiments, irrigation scheduling utilized by using Class-A pan evaporation method within irrigation intervals. In the first study, treatments consisted of one irrigation interval (7 days); the two sugar beet varieties (C1: Esperanza and C2: Calixta) and three different irrigation levels (I1, I2, and I3) adjusted according to the Class-A pan evaporation using three different plant-pan coefficients (Kcp1: 0.5; Kcp2: 0.75; and Kcp3:1.00). In the second study; treatments consisted one sugar beet variety (C1: Isella) four nitrogen fertilizer levels (N1: 30kg ha; N2: 40 kg ha; N3: 50kg ha; and N4: 60 kg ha) based on the same irrigation program. In the first study, the lowest and the highest values of irrigation water and plant water consumption (Et) were observed in the I1 and I3 treatments in both years, respectively. In 2012, the lowest and the highest root yields were observed in the I3C1 (85.38 t ha) and I2C2 (75.10 t ha) treatments. In the second experimental year, the lowest and the highest root yields were achieved with the I3C1 (66.13 t ha) and I1C2 (47.57 t ha) treatments, respectively. The impact on the examined parameters of irrigation programs in the C2 treatment had not significant. On the other hand, in the C1 treatment of irrigation programs had a significant effect on sugar rate, sugar yield, and other parameters. If the economic yield and quality are desired, the I1C1 treatment can be suggested for sugar beet production under the similar soil and climatic conditions. In the second study; the highest WUE and IWUE values, the best quality parameters (Na, K, and alpha-amino nitrogen), and economic sugar beet
- Published
- 2017
16. Mesleki Bir Yapı: Türk Coğrafya Kurumu; Akademik Faaliyetleri ve Türk Coğrafyasına Katkıları
- Author
-
ERTEK, Ahmet
- Subjects
Social ,Türk Coğrafya Kurumu,Türk Coğrafya Dergisi,Türkiye Coğrafyası,Türk Coğrafya Kurumu Akademik Faaliyetleri,Türk Coğrafya Kurumu Yayınları ,Turkish Geographical Society,Turkish Geographical Review,Turkey Geography,Activities of Turkish Geographical Society,Publications of Turkish Geographical Society ,Sosyal - Abstract
Turkish Geographical Society was established under the directives of Hasan Ali Yücel, the Minister of National Education during the First Geography Congress that convened in Ankara in 1941. It was formalized on March 12, 1942. Ever since this date, it has contributed greatly to the formation of geography as a field of science in Turkey. The studies on geography were patronized by the Turkish state in the early republican period as with many other disciplines. The three provincial chairs of the society are the Ministers of National Education; the other six heads are academics on geography. The Turkish Geographical Society attained a public character like Turkish Language Society and Turkish Historical Society in 1947 following the decision of the Council of State General Committee. The society still operates as an institution of public benefit affiliated to the Ministry of Interior and its full name is “Turkish Geographical Society Association”.This paper has classified the available data according to the following titles: Establishment and Development of the Society, its Aims, Publications and Projects (Publications of Turkish Geographical Society [Books, Atlases, Wall Maps] and Turkish Geography Review), Scientific and Professional Meetings (Congresses, Occupational Weeks, Field Works and Geographical Trips, Teacher Workshops, Other Meetings, Secondary and High Schools Project Competitions), International Relations and Working Systematics.This paper aims to describe the development of Turkish Geographical Society for the past 78 years as a follow-up on an earlier work entitled “The History of the Turkish Geographical Society” (Ertek and Özbakan, 2012). It presents the works composed particularly in the last eight years. A thematic list of articles published in its official publication organ, Turkish Geographical Review, has also been inscribed into the text., Türk Coğrafya Kurumu, dönemin Milli Eğitim Bakanı Hasan Ali Yücel’in direktifleri ve başkanlığında 6-21 Haziran 1941 günlerinde Ankara’da toplanan I. Coğrafya Kongresi’nde fiilen,12 Mart 1942 tarihinde resmen kurulmuş ve kurulduğu günden itibaren de Türkiye’de Coğrafya biliminin şekillenmesinde ve gelişmesinde akademik, bilimsel ve dernek çalışmalarına dayalı önemli işler ve katkılar yapmıştır. Cumhuriyetin ilk döneminde diğer birçok alanda olduğu gibi coğrafya alanında da yapılan çalışmalar devlet desteği ve himayesinde yürütülmüştür. Kurumun il üç başkanı Milli Eğitim bakanlarıdır; diğer altı başkanı ise, coğrafya akademisyenleridir. Kuruluşundaki amacı dikkate alındığında, Türk Coğrafya Kurumu’nun da, kültür değerlerimizin diğer iki önemli ayağı olan Türk Dil Kurumu ve Türk Tarih Kurumu gibi kamusal niteliği olduğu düşünülmüş ve ancak Danıştay Genel Genel Kurulu’nun 7.7.1947 tarih, 47-102/123 sayılı ve Bakanlar Kurulu’nun 24.7.1947 tarih ve 3/6216 sayılı kararları ile Kamu Yararına Dernek statüsüne alınmıştır. Bu amaçla kurum halen, T.C. İçişleri Bakanlığına bağlı kamu yararına bir dernek statüsünde olup, tam ismi “Türk Coğrafya Kurumu Derneği’dir. Mevcut ve elde edilebilen belge ve verilere dayalı; “Kurumun Kuruluşu ve Gelişmesi, Kurumun Amaçları, Kurumun Yayınları ve Bilimsel Çalışmaları (Türk Coğrafya Kurumu Yayınları [Kitapları, Atlasları, Duvar Haritaları] ve Türk Coğrafya Dergisi), Bilimsel ve Mesleki Toplantılar (Kongreler, Meslek Haftaları, Arazi Çalışmaları ve Coğrafi Geziler, Öğretmen Çalıştayları, Diğer Toplantılar, İlköğretim ve Liseler Arası Proje Yarışmaları), Uluslararası İlişkileri, Çalışma Sistematiği” başlıkları altında “Mesleki bir Yapı: Türk Coğrafya Kurumu; Akademik Faaliyetleri ve Türk Coğrafyasına Katkıları” isimli bu metin kaleme alınmıştır. Ekteki bibliyografyada da görüleceği üzere; 2012’de tarafımızdan kaleme alınıp Türk Coğrafya Kurumu Tarihçesi isimli kitaptaki verilen bilgiler genişletilerek, kurumun 78. yılını sürdürdüğü bugünlere kadar gelişindeki gelişimi, özellikle de son 8 yıllık süreçteki yapılan aktif çalışmalar ortaya konulmuştur. Ayrıca, kurumun resmi yayın organı olan Türk Coğrafya Dergisi’nde yayımlanan makalelerin konularına göre bir grafiği metne eklenmiştir.
- Published
- 2018
17. Türkiye’de Jeomorfoloji’nin Tarihi ve Jeomorfoloji Çalışmaları (1923-2018)
- Author
-
ERTEK, Ahmet
- Subjects
Social ,Jeomorfoloji,Türkiye Jeomorfolojisi,Türkiye’de Jeomorfoloji Faaliyetleri,Türkiye’de Jeomorfoloji Yayınları ,Sosyal ,Geomorphology,Turkey Geomorphology,Activities of Geomorphology in Turkey,Publications of Geomorphology in Turkey - Abstract
This study deals with the characteristics of the specialized field of geomorphology, which has developed in Turkey over the course of the past 95 years (1923-2018) in parallel to the development of physical geography. This development has been analyzed according to the following tripartite periodization:(1) Pre-Modern Period of Geomorphology (before 1933),(2) The Establishment and Consolidation of Modern Geomorphology (1933-1999),(3) Geomorphology in the Computer Age: The Period of Remote Sensing and Geographic Information Systems Applications (2000-2018).This paper provides a detailed coverage of these periods in terms of the relevant studies and their authors. It also attempts to describe the state of geomorphology studies in Turkey. As the attached bibliography reveals, this paper is an expanded and updated version of two of my former studies published in the following venues: “Geomorphology Research in Turkey (1923-2010)”, a chapter in a book published by TUBA (Academy of Sciences of Turkey) in 2012 and “History of Geomorphology Sciences in Turkey (1915-2016)”, as published in the Journal of Geography of Istanbul University in 2016.Our aim here is to present the geomorphological studies in Turkey in parallel to the World Geomorphology Studies in the last 95 years. Of course, there were geomorphological studies before the Republican Period. This study, however, deals with geomorphology studies in Turkey in the Republican Period, that is between 1923-2018. It must also be noted that there are still some documents that are not covered in this study due to their size such as the 200-page bibliography of the studies of Turkish geomorphologists abroad and geomorphology in Turkey., Bu çalışmada, Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluşundan günümüze kadar (1923- 2018), geçen 95 yıllık süre içinde ülkemizde Türkiye coğrafyasına paralel olarak fizikî coğrafyanın alt disiplinlerinden biri olarak gelişen jeomorfoloji ihtisas dalının nitelikleri ele alınmıştır. Belirgin bir sistematik metodolojiye sahip olan bu bilim dalının bugünkü durumuna erişmesi için birbirinden farklarla ayrılan üç gelişim dönemi geçirmiştir. Bunlar: (1) Modern Jeomorfoloji Öncesi Dönem (1933 öncesi), (2) Modern Jeomorfolojinin Kuruluşu, Teşkilatlanması ve Yükseliş Dönemi (1933-1999), (3) Bilgisayar Çağı’ndaki Jeomorfoloji: Uzaktan Algılama ve Coğrafi Bilgi Sistemleri Uygulamaları Dönemi (2000-2018). Sözü geçen bu dönemler ve süreçler, ortaya çıkan eserler ve bunları oluşturan akademisyenler ve araştırmacılar üzerinde detaylı durulmuş ve “Türkiye’de Jeomorfoloji Çalışmaları” nedenleriyle açıklanmaya çalışılmıştır. Kaynakçada da görüleceği üzere; 2010 tarihinde tarafımızdan kaleme alınıp 2012 yılında TÜBA (Türkiye Bilimler Akademisi) tarafından yayınlanan kitaptaki bölümümüzün “Türkiye’de Jeomorfoloji Araştırmaları (1923-2010)” ve 2016 yılında İstanbul Üniversitesi Coğrafya Dergisi’nde “Türkiye’de Jeomorfoloji Biliminin Tarihçesi (1915-2016)” ismiyle yayınlanan çalışmalarımız genişletilerek, son yıllardaki gelişmeler bu metne ilave edilmiştir. Burada amacımız 95 yıl içerisinde dünya jeomorfoloji çalışmalarına paralel olarak, ülkemizdeki jeomorfolojik çalışmaların eldeki verilerle ortaya konulmasıdır. Tabi ki, Cumhuriyet Dönemi öncesinde de jeomorfolojik çalışmalar vardı. Ancak biz burada, Cumhuriyet Dönemindeki; 1923-2018 yılları arası “Türkiye’de Jeomorfoloji Çalışmaları”nı ele aldık. Bunun yanı sıra Türkiye Jeomorfolojisi Kaynakçası ya da Türk jeomorfologların yurtdışında yaptıkları çalışmaların kaynakçası hacmi artıracağından burada yer verilmemiştir.
- Published
- 2018
18. Konya Kadınhanı Beykavağı Mahallesi Sulama Kooperatifinde Suyun Sürdürebilir Yönetilmesi ve Üreticilere Etkisi
- Author
-
TAŞPINAR, Mustafa and ERTEK, Ahmet
- Subjects
Agricultural, Engineering ,Mühendislik, Ziraat ,Sulama,Sulama kooperatifi - Abstract
Bu çalışmada, Konya-Kadınhanı ilçesi BeykavağıMahallesi Sulama Kooperatifi sulama alanındaki su ve toprakların sulamaaçısından özellikleri incelenmiş, kooperatifin suyun sürdürülebiliryönetilmesine ve üreticilere etkisi, çiftçilerin işletme sorunları, uyguladığısulama yöntemleri anketlerle belirlenerek bilimsel yönden çözüm önerilerisunulmuştur. Araştırma sonuçlarına göre; sulama suyu ABD tuzluluk laboratuvarıgrafik sistemine göre C2S1 sınıfında yer almakta,topraklar ise tın sınıfına girmektedir. Ankete katılan çiftçilerin sulama suyukalitesini bilmedikleri ve toprak analizi yaptırmadıkları tespit edilmiştir.Ayrıca %59’u toprağın faydalı su kapasitesi hakkında bilgi sahibiolmadıklarını, %77 ‘si sulama ücretini normal, %45‘i küresel ısınma ve kuraklıkhaberlerinin suya karşı davranışlarını ara sıra etkilediğini ifade etmişlerdir.Çalışma sonucunda araştırma alanında su verimliliğinin artırılması ve ürünartışı için kooperatifte Tarımsal Yapılar ve Sulama bölümü mezunu birmühendisin çalıştırılması tavsiye edilebilir. Kooperatifin çiftçiler içingerekli olan tarımsal alet, makine, gübre ve ilaç vb. ihtiyaçlarını karşılamayaçalışması bölgenin kalkınmasına yardımcı olacaktır. Ayrıca kooperatiftenyararlanan çiftçilere tarımsal sulama konusunda, uygun eğitim ve yayım sistemiile danışmanlık hizmetlerine ihtiyaç olduğu tespit edilmiştir.
- Published
- 2018
19. Yapay Sinir Ağları ve Bazı Doğrusal Olmayan Modellerin Farklı Azot Seviyelerindeki Şeker Pancarı Yaprak Alan Tahmininin Karşılaştırılması
- Author
-
Kıymaz, Sultan, Karadavut, Ufuk, Ertek, Ahmet, and Kırşehir Ahi Evran Üniversitesi
- Subjects
Balıkçılık ,Viroloji ,Deniz ve Tatlı Su Biyolojisi ,Science ,Ekoloji ,Mühendislik ,Comparison,non-linear models,neural network model,sugar beet ,Üreme Biyolojisi ,Gıda Bilimi ve Teknolojisi ,Kuş Bilimi ,Ziraat ,İstatistik ve Olasılık ,Ortak Disiplinler ,Sütçülük ve Hayvan Bilimleri ,Fen ,Toprak Bilimi ,Karşılaştırma,doğrusal olmayan modeller,sinir ağları modeli,şekerpancarı ,Bahçe Bitkileri ,Zooloji ,Entomoloji ,Bitki Bilimleri ,Çevre Bilimleri ,Genetik ve Kalıtım ,Çevre Mühendisliği ,Mantar Bilimi ,Su Kaynakları ,Biyoliji Çeşitliliğinin Korunuması ,Veterinerlik ,Agronomi ,Tarımsal Ekonomi ve Politika ,Biyoloji - Abstract
Leafarea is related to many physiologicaland agronomic studies including growth, photosynthesis, transpiration, andenergy balance. The study aimed todetermine the leaf area estimation ofsugar beet (Beta vulgaris L.) at different nitrogen levels under field conditions. The study was conducted out in split plots inrandomized complete blocks with three replications in 2012-2013, andmeasurements were taken from leaf parameters, such as length (L) and width (W), petiole length, and the total number ofleaf per a sugar beet. The artificial neural networks and such non-linearmethods as the Logistic, Richards, and Gompertz were compared to estimate theleaf area measurements. As a result, all models have shown the highestidentification success in the level of third fertilization. While the ANN model in the first three fertilizer dosesshowed a higher definition of success compared to other models, the Richardsmodel in the fourth fertilizer dose has been more successful. An increase inthe nitrogen level has accelerated the plant growth. While the ANN model remained insufficient for very rapid growth identification, theRichards model is defined in more successful rapid growth, Yaprak alanı, birçok büyüme, fotosentez, terleme ve enerji dengesiniiçeren agronomik ve fizyolojik çalışmalarla ilgilidir. Çalışma, tarlakoşullarında farklı azot seviyelerindeki şeker pancarının (Beta vulgaris L.) yaprak alanı tahmininin belirlenmesiniamaçlamıştır. Çalışma, tesadüf bloklarında bölünmüş parseller deneme deseninde3 tekerrürlü olarak 2012-2013 yıllarında yürütülmüştür. Ölçümler yaprak boyu,yaprak eni, yaprak sapı uzunluğu ve bitki başına toplam yaprak sayısı gibiyaprak parametrelerinden alınmıştır. Yapay sinir ağları ve Lojistik, Richardsve Gompertz gibi doğrusal olmayan yöntemler yaprak alanı ölçümlerini tahminetmek için karşılaştırıldı. Sonuç olarak, tüm modeller üçüncü gübrelemedüzeyinde en yüksek tanımlama başarısını göstermiştir. İlk üç gübre dozundayapay sinir ağları (YSA) modelinde diğer modellere göre daha yüksek bir başarıdüzeyi gösterilirken, dördüncü gübre dozunda Richards modeli daha başarılıolmuştur. Azot seviyesinin artması ile bitkinin büyümesi hızlanmaktadır. YSA modeli hızlı büyüme tanımlamasındayetersiz kalırken, Richards modeli daha hızlı büyümede daha başarılı olaraktanımlanmıştır.
- Published
- 2017
20. Türk Coğrafya Kurumu Faaliyet Raporu (2016)
- Author
-
ERTEK, Ahmet
- Subjects
Social ,TCK,2016 ,Sosyal - Abstract
Türk Coğrafya Kurumu'nun 1 Ocak -31 Aralık 2016 tarihleri arasındaki faaliyetlerini içermektedir.
- Published
- 2016
21. Kök Bölgesi Sınırlamasının Domates (Lycopersicon esculentum L.)'in Gelişimi ve Verimine Etkileri.
- Author
-
TOSUN, Esra and ERTEK, Ahmet
- Subjects
- *
MICROIRRIGATION , *IRRIGATION water , *ROOT growth , *WATER efficiency , *CULTIVARS - Abstract
This study was carried out in order to determine the effects of the restriction of root zone on the growth and yield of tomato plant. In the study, on the date of 14.05.2015, "Perge" tomato variety were planted in a pot with a pot of 3 different sizes (S1: 11, S2: 16.5 and S3: 32 liters). The study was conducted in randomized in 3 replications according to a 3-factor trial design. Seedlings were planted in 15 pots including repetitions for each treatment. The research has been included in twelve treatments. 1-I1S1N1, 2-I1S2N1, 3-I1S3N1, 4-I2S1N1, 5-I2S2N1, 6-I2S3N1 7-I1S1N2, 8-I1S2N2, 9-I1S3N2, 10-I2S1N2, 11-I2S2N2, 12-I2S3N2 (I: irrigation levels; S: pot size, N: fertilizer application level). I1: Water application to all pots, taking into account the water decrease in the smallest pot, I2: Irrigation application according to water decrease considering the size of the pots; N1: Application of the amount of fertilizer applied for the smallest pot volume to all pots in both irrigation programs, N2: Treatments including fertilizer application considering the pot size were consisted. Irrigation water was applied by drip irrigation system and two different programs. In the first program, taking into account the water decrease in the smallest pot (11 liters), once water available in the soil before irrigation decreased to approximately 60% and equal amount of water was applied to all the pots until it reached the field capacity. In the second program, water was applied up to field capacity to each of the 16.5 and 32 liter pots, taking into account the existing water loss. The study was conducted in randomized in 3 replications according to a 3-factor trial design. In the study, root restraint applications achieved both high yields and significant savings from irrigation water. As a result, in similar conditions, it can be said that 11 liters of soil volume per plant will be sufficient and irrigation applied (I1S1) will be appropriate when the available water drops to about 60%. [ABSTRACT FROM AUTHOR]
- Published
- 2020
22. Investigation of Change Groundwater Quality of Seyfe Lake According to Time
- Author
-
Kıymaz, Sultan, Karadavut, Ufuk, Ertek, Ahmet, and Kırşehir Ahi Evran Üniversitesi
- Subjects
Su kalitesi ,Ziraat ,Water quality ,Trend analysis ,Mühendislik ,Seyfe Gölü havzası,su kalitesi ,Trend analizi ,Seyfe Gölü havzası ,Seyfe Lake basin - Abstract
Sulamada kullanılan su kaynaklarının kalitelerinin bilinmesi ve değişimlerinin izlenmesi toprak ve su kaynaklarının sürdürülebilirliği yönünden önemlidir. Bu çalışmanın materyalini Kırşehir ili Seyfe Gölü havzasında Boztepe-Malya Devlet Üretim Çiftliği ve Eskidoğanlı yerleşim biriminde bulunan sulama kuyuları oluşturmuştur. Çalışmada yeraltı su kalitesi parametrelerinin (sıcaklık, pH elektriksel iletkenlik, sodyum, potasyum, kalsiyum, magnezyum, karbonat, bikarbonat, klor, sülfat, nitrit, nitrat, amonyak, bor, sertlik, organik madde ve toplam tuz miktarları) 2001-2009 yıllarına ait aylardaki değişimleri irdelenmiştir. İstatistiksel olarak verilerin sulama mevsimi öncesi (Haziran) ve sonrasındaki (Eylül) değişimleri parametrik t testi ile incelenmiştir. Yıllar arasındaki değişimler ise F testi kullanılarak yapılmıştır. Bununla birlikte yıllara göre kimyasal parametrelerdeki değişimin gidişatının belirlenmesi için ise trend analizi yapılmıştır. Yapılan trend analizi sonucunda zamana göre değişimin su kalitesi parametrelerine göre farklı eğilimlere sahip olduğu görülmüştür. The determination and evaluation quality of water resources used irrigation are important for the sustainable use of the soil and water resources. The material of the study constitutes the groundwater wells in the Seyfe Lake Basin. The variation of pre-irrigation (June) and post-irrigation (September) periods of the years 2001-2009 of groundwater quality parameters such as temperature, pH, EC, Na+ , K+ , Ca+2, Mg+2, CO3 2- , HCO3 - , Cl– , SO4 2- , NO2 - , NO3 – , NH4, bor, water hardness, organic matter and total salt content) were examined. The variation of pre-irrigation and postirrigation of the data and the variation between years were employed using the parametric t test and F test for statistical analysis, respectively. In addition this, trend analysis was used to determine the progress of the change in chemical parameters according to the years. As a results of the trend analysis, changes in time has been shown to have different trends according to water quality parameters.
- Published
- 2016
23. Mineral Nutrient Content of Sweet Corn under Deficit Irrigation
- Author
-
KARA, Burhan, ERTEK, Ahmet, and ATAR, Bekir
- Subjects
Fen ,Science ,Sweet corn,Irrigation,Macro nutrient,Micro nutrient ,Şeker mısır,Sulama,Makro besin,Mikro besin - Abstract
Çalışma; 2011 ve 2012 vejetasyon döneminde taze şeker mısır Zea mays saccharata tanesinin mineral besin içeriğine kısıntılı sulamanın S S100: tam sulama;S85: % 15 kısıntı; S70: % 30 kısıntı; S55: % 45 kısıntı ve S40: % 60 kısıntı etkisini belirlemek amacıyla Isparta ekolojik koşullarında yürütülmüştür. Deneme tesadüf blokları deneme desenine göre üç tekerrürlü olarak kurulmuştur. Şeker mısır çeşidi olarak Lumina F1 kullanılmıştır. Sonuçlar kısıntılı sulamanın taze şeker mısır tanesinin mineral besin içeriğine etkisinin istatistiksel olarak önemli olduğunu göstermiştir. En yüksek azot oranı 2011’de % 2.29 ve 2012’de % 2.32 , fosfor oranı 2011’de % 0.332 ve 2012’de % 0.331 , potasyum oranı 2011’de % 0.855 ve 2012’de % 0.837 , kalsiyum oranı 2011’de % 0.031 ve 2012’de % 0.029 , magnezyum oranı 2011’de % 0.123 ve 2012’de % 0.132 , demir miktarı 2011’de 27.27 mg kg-1 ve 2012’de 26.12 mg kg-1 , bakır miktarı 2011’de 3.99 mg kg-1 ve 2012’de 4.12 mg kg-1 ve mangan miktarı 2011’de 10.92 mg kg-1 ve 2012’de 11.68 mg kg-1 “S70” sulama seviyesinden elde edilmiştir. En yüksek çinko miktarı 2011’de 34.77 mg kg-1 ve 2012’de 30.14 mg kg-1 ve bor miktarı 2011’de 5.389 mg kg-1 ve 2012’de 5.306 mg kg-1 sırasıyla I85 ve I40 sulama seviyesinde belirlenmiştir. Genellikle her iki yılda da S70 sulama seviyesine kadar su kısıtlamasıyla şeker mısırın besin içeriği artmıştır ve S70 den daha düşük sulama seviyelerde S55 ve S40 bor hariç tanenin mineral besin içeriği azalmıştır, The present study was conducted to determine the effects of deficit irrigation I I100: full irrigation;I85: 15% deficit; I70: 30% deficit; I55: 45% deficitand I40: 60% deficit on mineral nutrient contents of fresh sweet corn Zea mays saccharata grain in two vegetation seasons, years of 2011 and 2012, in Isparta ecological conditions. The experiment was set up according to the Randomized Complete-Block Design with three replicates. The species of Lumina F1 was used as the sweet corn cultivar. The results revealed statistically significant effects of water deficit on mineral nutrient contents of fresh sweet corn grain. The highest nitrogen content 2.29% in 2011 and 2.32% in 2012 , the highest phosphorus content 0.332% in 2011 and 0.331% in 2012 , the highest potassium content 0.855% in 2011 and 0.837% in 2012 , the highest calcium content 0.031% in 2011 and 0.029% in 2012 , the highest magnesium content 0.123% in 2011 and 0.132% in 2012 , the highest iron amount 27.27 mg kg-1 in 2011 and 26.12 mg kg-1 in 2012 , the highest copper amount 3.99 mg kg-1 in 2011 and 4.12 mg kg-1 in 2012 and the highest manganese amount 10.92 mg kg-1 in 2011 and 11.68 mg kg-1 in 2012 were obtained from the “I70” irrigation level. The highest zinc amount 34.77 mg kg-1 in 2011 and 30.14 mg kg-1in 2012 and the highest boron amount 5.389 mg kg in 2011 and 5.306 mg kg-1 in 2012 were determined in I85 and I40irrigation levels, respectively. Generally, the mineral nutrient contents were increased with water deficit up to a certain level “I” and he lower irrigation levels I55 and I40 than “I70” resulted in decreased mineral nutrient contents, except for B, of sweet corn in both years
- Published
- 2016
24. Türk Coğrafya Kurumu Faaliyetleri (2015)
- Author
-
ERTEK, Ahmet
- Abstract
2014 yılı Haziran ayı sonu itibariyle; kurumumuz periyodik yayın organı olan Türk Coğrafya Dergisinin 64. Sayısı internet ortamında Doç. Dr. Hasan ÖZDEMİR’in Baş-editörlüğünde ya- yınlanmıştır. (http://dergipark.ulakbim.gov.tr/tcd/issue/view/1074000056 )
- Published
- 2015
25. Gökçeada yalıtaşının mikro analiz yöntemleri ile incelenmesi: Oluşum ortamı konusunda göstergeler
- Author
-
ERGİNAL, Ahmet and ERTEK, Ahmet
- Subjects
Yalıtaşı,Çimentolanma,Mikroanaliz,Gökçeada - Abstract
In the present study, beachrock located in Kapıkaya beach southwest coast of the Gökçeada Island is discussed on the basis of geomorphologic, petrographic and microanalytical data. The seaward dipping (average: 8°) beachrock beds with maximum 50 cm thick extend in northwest-southwest direction parallel to that of the present beach, majority of which are submerged. According to EDX data, cement of the sequence is high Mg-calcite that amalgamates angular volcanic rock fragments and various minerals such as quartz, feldspar and less amount of opaque minerals. Thin micrite envelopes and crypto-crystalline pore-filling cements as evidence for marine phreatic conditions is predominant. The meniscus cement that occurs between the individual grains, however, could be indicative for the precipitation of CaCO3 in the meteoric-marine water mixing zone during any regressive stage of sea-level. Keywords: Beachrock, Cementation, Microanalysis, Gökçeada, Bu çalışmada Gökçeada’nın güneybatı kıyısında Kapıkaya Mevkiinde yer alan yalıtaşı jeomorfolojik, petrografik ve mikroanalitik verilere dayalı olarak tartışılmaktadır. Maksimum 50 cm kalınlıkta, denize doğru ortalama 8° eğimli olan yalıtaşı tabakaları günümüz kıyı çizgisine paralel olarak kuzeybatı-güneydoğu yönünde yaklaşık 500 m uzunluktaki kıyı çizgisi boyunca uzanmakta, büyük kısmı ise bugün su altında yer almaktadır. Köşeli volkanik kaya parçaları ile kuvars, feldspat ve az oranda opak mineraller içeren istifin çimento maddesi EDX verilerine göre yüksek Mg-kalsittir. Denizel freatik koşulları yansıtan çimentolanma ortamının kanıtları olarak ince mikritik zarflar ve kriptokristalen boşluk dolgusu çimento yapısı belirgindir. Tane aralarında gözlenen menisküs çimento ise deniz seviyesinin alçaldığı bir devrede karasal-denizel suların karışım zonunda meydana gelen CaCO3 çökeliminin bir göstergesidir. Anahtar Kelimeler: Yalıtaşı, Çimentolanma, Mikroanaliz, Gökçeada
- Published
- 2014
26. Türk Coğrafya Kurumu Faaliyet Raporu
- Author
-
Ertek, Ahmet
- Abstract
2. Faaliyet: Türk Coğrafya Kurumu’nun İstanbul İl Milli Eğitim Müdürlüğü işbirliğiyle, Coğrafya Öğretmenlerine yönelik olarak; Coğrafya Eğitimi ve diğer mesleki sorunları tartışmak üzere, "Türkiye Coğrafya Öğretmenleri Çalıştayı" Bağcılar Dündar Uçar Lisesinin ev sahipliğinde 27 Mayıs 2007 Pazar günü Bağcılar Kültür Merkezi’nde yapılmıştır. Çalıştay programı aşağıdadır
- Published
- 2014
27. Determination of the Effects of Different Irrigation Programs on Water Consumption in Different Soil Layers and Root Growth of Cotton
- Author
-
ERTEK, Ahmet
- Subjects
Turk. J. Agric. For.,24,(2000),283-292. Full text: pdf Other articles published in the same issue: Turk. J. Agric. For.,vol.24,iss.2 - Abstract
This study was conducted to determine of the effects of different irrigation programs on water consumption in different soil depths and root growth of cotton. The amount of irrigation water applied was based on free water surface evaporation from a screened Class-A Pan. Irrigation treatments consisted two different irrigation intervals (I1: 5; I2: 10 days), and three plant-pan cofficients (Kcp1: 0.75, Kcp2: 0.90, Kcp3: 1.05) and two different wetted percentages (P1: 0.70 and P2: based on cover percentage of crop). According to results it was determined that plant water consumption of 42% and root growth of 65% were in 30 cm soil layer. The plant water consumptions and root growth were affected by irrigation intervals, plant-pan cofficients and wetted percentages. On the other hand, under the same conditions, when drip irrigation was used, wetted depth for cotton may be 108 cm.
- Published
- 2014
28. Determination of the Amount of Irrigation Water and Interval for Cotton With the Pan-Evaporation Method
- Author
-
ERTEK, Ahmet
- Subjects
Turk. J. Agric. For.,24,(2000),293-300. Full text: pdf Other articles published in the same issue: Turk. J. Agric. For.,vol.24,iss.2 - Abstract
This study was conducted to determine the amount of irrigation water and interval of cotton irrigated by the drip system with the pan-evaporation method. The amount of irrigation water applied was based on free surface evaporation from a screened Class-A Pan. Irrigation treatments consisted of two different irrigation intervals (I1: 5; I2: 10 days), and three plant-pan coefficients (Kcp1: 0.75, Kcp2: 0.90, Kcp3: 1.05) and two different wetted percentages (P1: 0.70 and P2: based on the cover percentage of the crop). According to the results, seasonal irrigation water varied from 322 to 472 mm; seasonal Et was 449 to 615 mm; and the cotton yield varied from 1970 to 4220 kg per hectare. Although the effect of irrigation intervals and wetting percentages on cotton yield were not significantly different, plant-pan cofficients in the first year and P-Kcp interaction in the second year were significantly different at a 5 % level among the treatments. The results revealed that cotton can be irrigated with drip systems using a 10 day interval, Kcp 0.90 or 1.05 (mean: 1.00) and P based on the actual cover percentage of the crop.
- Published
- 2014
29. Water-Use Efficiency (WUE) and Change in the Yield-Response Factor (Ky) of Cotton Irrigated by an Irrigation Drip System
- Author
-
ERTEK, Ahmet
- Subjects
Turk. J. Agric. For.,25,(2001),111-118. Full text: pdf Other articles published in the same issue: Turk. J. Agric. For.,vol.25,iss.2 - Abstract
This study was conducted to investigate the effect of water-use efficiency and changes in the yield-response factor of cotton irrigated with an irrigation drip system. The amount of water applied was based on free surface evaporation from a screened Class-A Pan. Irrigation treatments consisted of two different irrigation intervals (I1: 5; I2: 10 days), three plant-pan coefficients (Kcp1: 0.75; Kcp2: 0.90, Kcp3: 1.05) and two different soil surface wetting percentages (P1: 0.70 and P2: based on cover percentage of the crop). The first irrigation was applied when the available soil water content in the 120 cm of the soil profile was 40%. The results revealed that total water use efficiency (TWUE) and irrigation water use efficiency (IWUE) varied from 0.58 to 0.62 kg/da/mm and 0.755 to 0.94 kg/da/mm, respectively. The ratio of irrigation water measured to evapotranspiration (I/ET) was 67 - 72.5%. The seasonal Ky value of cotton was 0.70. It can be concluded that under similar climate conditions, relative irrigation efficiency values can be used for planning drip irrigation, and relative yield decrease in cotton against deficit irrigation water can be estimated by using the yield-response factor (1 - Y / Ym) = 0.70 (1 - ET / ETm).
- Published
- 2014
30. Effects of Different Irrigation Programs on the Growth of Cotton Under Drip Irrigation
- Author
-
ERTEK, Ahmet
- Subjects
Drip irrigation,Growth of cotton plant,Leaf area index (LAI) - Abstract
This study was conducted to determine of effects the cotton plant growth of different irrigation programs in a drip system. The amount of water applied was based on free surface evaporation from a screened Class-A Pan. Irrigation treatments consisted of two different irrigation intervals (I1: 5; I2: 10 days), and three plant-pan coefficients (Kcp1: 0.75; Kcp2: 0.90 and Kcp3: 1.05) and two different wetted percentages (P1: 0.70 and P2: based on cover percentage of the crop). The first irrigation was applied when the available soil moisture in the 120 cm depth in the profile was at 40%. According to the results of the experiment, significant relationships between plant height, leaf area index (LAI), development of plant cover, and dry matter both with irrigation water and evapotranspiration were determined.
- Published
- 2014
31. Impacts of Some Climate Parameters on the Yield and Quality of Maize Growth in the Çukurova Region, Turkey
- Author
-
UÇAK, Ali Beyhan, ERTEK, Ahmet, GÜLLÜ, Mustafa, AYKANAT, Sait, and AKYOL, Ahmet
- Subjects
Çukurova Region,climate,temperature,relative humidity,maize ,food and beverages ,Çukurova Bölgesi,iklim,sıcaklık,nispi nem,mısır ,humanities - Abstract
In this study was conducted to investigate of direct and indirect impacts of climatic events during the last 11 years (1996-2006) in the Çukurova Region, the greatest maize production potential of Turkey. In conclusion, it was determined that decreases in maize yield in Çukurova region was depending on both high temperature and low relative humidity or high temperature and high relative humidity. In growth stage of maize was determined to be important polynomial relationships among yield with average temperature and relative humidity values. It can be said that generative and vegetative growth of maize crop slows down under the unfavorable climate conditions., Bu çalısma, 1996- 2006 yılları arasında geçen süreçte Türkiye’nin en büyük mısır üretim potansiyeline sahip Çukurova’da meydana gelen iklimsel olayların mısır yetistiriciligi üzerine olan dogrudan ve dolaylı etkilerini incelemek amacıyla yapılmıstır. Sonuçta, incelenen bölgede 11 yıllık süreçte bazı yıllarda mısır verimindeki azalmanın temel nedeninin iklimsel degisikliklerine baglı olarak görülen yüksek sıcaklık ve istenmeyen düsük oransal nem degerleri ile yüksek sıcaklık ve yüksek oransal nem degerleri oldugu belirlenmistir. Mısırın yetisme dönemi ortalama sıcaklık ve nispi nem degerleri ile verim degerleri arasında önemli polinomsal iliskiler oldugu belirlenmistir. Mısırın gelisim ve verimi üzerine oldukça etkili olan anılan degerlerin bitkinin istedigi sınırı asmasıyla mısır verimi üzerinde olumsuz etkiler yapmıstır. Söz konusu, olumsuz iklim kosullarında danelerin içleri dolmamakta veya koçanlar yeterli olarak büyüyememekte oldugundan mısır veriminde önemli ölçüde düsüslerin oldugu saptanmıstır.
- Published
- 2014
32. Su Tasarrufu Amacıyla Peyzaj Mimarlığı Uygulamalarında Kısıntılı Sulama Yaklaşımı
- Author
-
BAYRAMOĞLU, Elif, ERTEK, Ahmet, and DEMİREL, Öner
- Abstract
Canlıların yaşamının vazgeçilmez bir ihtiyacı olan su aynı zamanda kendisi de yaşam alanıdır. Günümüzde iklim değişikliği, küresel ısınma ve endüstriyel gelişim sonucu suya olan talebin artması ile kullanılabilir su kaynakları giderek azalmaktadır. Su kaynaklarının etkin kullanımı dünyada olduğu gibi Türkiye’de de gittikçe artan bir öneme sahiptir. Bu nedenle özellikle peyzaj alanlarında bulunan süs bitkilerinin sulanması amacıyla kullanılan sulama suyunu tasarruflu kullanmayı amaçlayan yeni yaklaşımları gündeme gelmiştir. Bu yaklaşımlardan bir tanesi kullanılabilir su kaynakları açısından % 75 gibi büyük bir oranının sulama amaçlı kullanıldığı ülkemizde mevcut su kaynakları planlaması ve etkin su kullanımına yönelik birçok araştırma yapılarak, fazla su tüketen ve peyzaj alanlarında kullanılan süs bitkileri için belirli dönemlerde kısıntılı sulama yaklaşımları geliştirilip modeller oluşturulmalıdır. Kısıntılı sulama yaklaşımları alternatif olarak dikkate alınarak sudan tasarruf edilmesi sağlanmalıdır. Bu çalışmada hem su kaynaklarının kirlenmesinin önlenmesi hem de suyun etkin kullanımı bakımından peyzaj mimarlığı uygulama alanlarında, özellikle kentlerde oluşturulan yeşil ağ çalışmalarında sulamanın artan önemi vurgulanarak, günümüzde kıt olarak kentlerde bulunan sulama suyu kaynaklarının daha dikkatli kullanılması yaklaşımı ile kısıntılı sulama uygulamalarının öneminin vurgulanması amaçlanmıştır.
- Published
- 2013
33. Konya Kadınhanı Beykavağı Mahallesi Sulama Kooperatifinde Toprak ve Su Kaynaklarının Sürdürebilir Yönetimi.
- Author
-
TAŞPINAR, Mustafa and ERTEK, Ahmet
- Abstract
In this research, the soil and irrigation water features of Konya Kadınhanı Beykavağı Street Irrigation Cooperative irrigation area were investigated. The effectiveness of the cooperative on the sustainable management of waterandon and farmers, the management problems of farmers and irrigation methods applied are determined by a questionnaire and solutions were offered on a scientific basis. According the result of research; irrigation water is classified as C2S1, soil texture is classified as loam (L). According to the results of the questionnare evaluations, it is determined that the farmers are not aware of the quality of the irrigation water and the soil features. Moreover; 59% of them don't have enough information about available soil water capacity., 77% of the farmers find the price of irrigation water reasonable, 45% of them express that global warming and drought news affect their behaviour occasionally against water use. At the end of the research it is advised to employ an agricultural engineer working in the area of irrigation in order to increase the water use efficiency and crop productivity. If the cooperative administration helps in supplying the farmers with the necessary agricultural equipment, machinery, fertilizer, and pesticidesetc. it would be helpful for the development of the area. Also, it is understood that the farmers who benefit from the cooperative, need training and publishing with consultancy service that works efficiently about irrigation. [ABSTRACT FROM AUTHOR]
- Published
- 2018
34. Some geomorphological features of the Orhaneli Pluton: Implications for denudation history
- Author
-
ERGİNAL, Ahmet Evren and ERTEK, Ahmet
- Subjects
Engineering ,Mühendislik ,Differential weathering,Weathering front,Regolith,Orhaneli Pluton,NW Turkey - Abstract
The granitic intrusions of the variable age of cooling, size and mineral composition are widely exposed in the northwest Anatolia, Turkey. The nearly circular Orhaneli Pluton emplaced during the Early Eocene with some 15 km in diameter, is one of such plutonic bodies. Geomorphological features of the pluton are discussed here with special emphasis given on the denudation history. To this end, evidence from two isolated Inselberglike hills as remnants of roof rocks in the centre of the pluton and episodically emergence of granite landforms of etch origin after unroofing process were investigated. Field data reveal the absence of granodiorite clasts within Early to Middle Miocene lacustrine deposits in the north of the pluton, implying that the pluton might not have been exposure prior to Upper Miocene as a whole. After the first exposure, the granite landforms, such as boulders, corestones and tors constituting sound evidence of an etch origin, became exposure by continual removing of regolith cover by surficial runoff. These forms of various scale were formed at first by subsurface weathering and shaped by surficial weathering processes after any stages of removal of the regolith cover. Drainage segments accounted for removal of regolith is mostly structurally controlled defined by NW-SE, NE-SW and N-S-aligned fracture systems.
- Published
- 2008
35. Arıburnu yalıtaşının (Gelibolu Yarımadası, Türkiye) kökeni ve yaşı üzerine
- Author
-
Erginal, Ahmet Evren, Güneç Kıyak, Nafiye, Bozcu, Mustafa, Ertek, Ahmet, Güngüneş, Hakan, Sungur, Ali, Türker, Gülen, and Hitit Üniversitesi, Fen Edebiyat Fakültesi, Fizik Bölümü
- Subjects
Türkiye ,Turkey ,Gelgit İçi Taşlaşma ,Yalıtaşı ,Beachrock ,Diyajenez ,Carbonate Cement ,Karbonat Çimento ,Gelibolu Peninsula ,Intertidal Lithification ,Gelibolu Yarımadası - Abstract
other Bu çalışmada Gelibolu Yarımadası’nda, Arıburnu kıyılarındaki yalıtaşı oluşumu arazi verileri, ince kesit yorumlamaları, ICP-AES, EDS ve SEM analizleri ve OSL yaşlandırması ile ele alındı. Analizler yalıtaşı çimentosu içinde Si, Ca, Mg, K, Fe, Al ve Na gibi ana ve iz elementlerin nispeten farklı oranlarda bulunduğunu göstermektedir. Bileşimde Si (36.2%) ve Ca (32.68%) egemendir. Yalıtaşları bol kırıklı ve kırılgan, toplam 80 cm tabaka kalınlığına sahip olup, en yüksek seviyede +60 cm’den deniz içinde –1 m’ye kadar takip edilirler. Düşey kesitte çakıltaşlarından litik arkoza geçişlidirler. Toplam CaCO3 miktarı 59.08% ve 36% arasında değişir. EDS analizlerine gore çimento maddesi yüksek magnezyum kalsittir. SEM analizlerine göre çimento maddesinde 4 ana morfoloji tanımlanmıştır; (1) mikritik tabakalar, (2) kriptokristalin boşluk dolgusu çimento, (3) menisküs çimento ve (4) mikrobial çimento. Bu çimentolar, çimentolanmanın izleyen bir devresinde karbonat bakımından zengin meteorik sularca meydana getirildiğini gösteren menisküs çimento hariç, denizel freatik koşullarda geliştiğini göstermektedir. Kıyı çizgisi gerisindeki plaj kumları altından çıkarılan 5 örneğin ‘optik uyarımlı ışınım tekniği (OSL)’ yöntemi ile yaşlandırması yapıldı. Analizler yalıtaşının oluşum yaşı için minimum 1.42±0.20 bin yıl ve maksimum 2.28±0.28 bin yıl yaşlarını vermektedir. The beachrock formation on the Arıburnu coast situated in the Gelibolu Peninsula has been studied by field observation, thin-section interpretation, physicochemical analyses including ICP-AES and SEM/EDS, and OSL dating. These analyses reveal the presence of different amounts of major (Si, Ca, Mg, K, Fe, Al and Na) and trace elements within the beachrock cement with Si (36.2%) and Ca (32.68%) dominating the overall composition. Beachrocks composed of highly-fractured and friable beds reach a total thickness of 80 cm extending from +60 cm at the uppermost level down to –1 m at their most seaward extent and grade from conglomerate to lithic arkose in vertical section. The total amount of CaCO3 ranges between 59.08% and 36% and the cement consists of high-Mg calcite based on EDS analysis. From SEM examination, four main morphologies were identified in cement material: (1) micritic coatings, (2) cryptocrystalline pore-filling cement, (3) meniscus cement and (4) microbial cement and suggest the presence of marine phreatic conditions with the exception of meniscus bridges, which imply that cementation may have been dominated by carbonate-rich meteoric waters at any successive stage of cementation. Five buried beachrock samples under unconsolidated beach sand were sampled for Optically Stimulated Luminescence (OSL) dating and show that the minimum and maximum ages of beachrock are 1.42±0.20 ka and 2.28±0.28 ka BP, respectively.
- Published
- 2008
36. The application for fertilizer–yield relationships of the ET–yield response factor equation
- Author
-
ERTEK, Ahmet, primary
- Published
- 2014
- Full Text
- View/download PDF
37. Damla Sistemiyle Sulanan Pamukta (Sıra Üzerinde) Ve Kuru Bölgedeki (Sıra Arasında) Bitki Su Tüketimlerinin Karşılaştırılması
- Author
-
ERTEK, Ahmet
- Subjects
Fen ,Cotton,drip irrigation ,Science ,Pamuk,damla sulama - Abstract
This study was conducted to determine the comparison of the wetted zone Et with the dry zone Et at the ilTigated cotton crop with drip sytem. The research was carried out at the experimental arca of the Department of Agricultural Structures and Irrigation of Çukurova University in 1994 and 1995. In the experiment, Çukurova-1518 cotton variety was planted. The laterals were placed at 0.7 m intervals (a lateral for every crop row). The amount of irrigation water applied was based on free surface evaporation from a screened Class-A Pan. Irrigation treatments consisted of two different irrigation intervals (Il = 5; 12 = 10 days), and three plant-pan cofficients (Kcpl = 0.75, Kcp2 = 0.90, Kcp3 — - 1.05) and two different wetted percentage (PI = 0.70 and P2 = based on cover percentage of crop). The first irrigation was applied when the available soil moisture in the 120 cm depth in the profile was at 40 % level. According to the results, seasonal irrigation water varied from 322 to 472 mm; seasonal Et in the wetted zone varied from 449 to 615 mm; and in the dry zone Gust outside of the wetted zone) the seasonal Et varied between 419-588 mm. The results showed that in the dry zone Et values have lineer increased with wetted zone Et values and approximately and appreciable., Bu çalışma, damla sistemiyle sulanan pamukta, ısIak (sıra üzerinde) ve kuru bölgede (sıra arasında) bitki tarafindan tüketilen su miktarlarının karşılaştırılması amacıyla yapılmıştır. Araştırma, Ç.Ü. Ziraat Fakültesi Tanmsal Yapılar ve Sulama Bölümü Deneme alanında, 1994-95 yıllarında yürütülmüştür. Araştırmada Çukurova-1518 pamuk çesidi kullanılmıştır. Lateraller Sıra aralıklanyla uyusumlu olarak (0.7 m ara ile) yerleştirilmiştir. Sulama suyu miktarının belirlenmesinde açık su yüzeyi buharlaşma değerlerinden yararlanılmıştır. Çalışmada, iki farklı sulama aralığı (Sl= 5 ve S2= 10 gün), üç bitki katsayısı (Kcpl = 0.75, Kcp2 0.90 ve Kcp3 = 1.05) ve iki Islatma yüzdesi (PI 0.70 ve P2= bilki örtüsü yüzdesine göre degişen) kullanılmıştır. İlk sulama, 120 cm toprak derinlikteki elverisli nem % 40 düzeyine düştüğünde yapılmış ve mevcut nemi tarla kapasitesine getirecek miktarda su uygulanmıştır. Deneme konularına uygulanan sulama suyu miktarıları 322 - 472 111m; mevsimlik su tüketimi (Et) değerleri, ısIak bölgede 449 615 mm; kuru bölgede ise 419 - 588 mm arasında değişmiştir. Sonuçta; damla ile sulanan pamukta, kuru bölgede (sıra arasında) belirlenen bitki su tüketimi degerlerinin, ıslak bölgede (sera üzerinde) belirlenen değerlerle doğrusal olarak artış gösterdigi ve anılan değerlere oldukça yakın ve önemsenecek derecede oldugu gözlenmiştir.
- Published
- 1999
38. Erzurum ili Aşkale ilçesi Çay köyünün yeniden yerleşimi sonucunda oluşan yapısal ve fiziksel sorunları üzerine bir araştırma
- Author
-
Ertek, Ahmet, Turgutalp, Ümit, and Diğer
- Subjects
Earthquake ,Rural region ,Structure systems ,İnşaat Mühendisliği ,Erzurum-Aşkale-Çay ,Civil Engineering ,Village planning - Abstract
u ÖZET Bu çalışma, temel ilkeleri bakımından benzer köylerin planlanmasına örnek oluşturması için, Doğu Anadolu Bölgesinde seçilen bir köyü inceleyerek, konuya ilişkin unsurları tanıtmak, sorunları saptamak ve çözüm yollarını araştırmak amacıyla yapılmıştır. Kırsal yerleşimlerin planlanması, çeşitli toplum hizmetlerinin daha iyi bir şekilde sağlanmasında ve işletmedeki çalışmaların daha verimli olarak yürütülmesinde yararlıdır. Bu nedenle, tarımsal üretimi geniş çapta etkileyen kırsal yerleşim planları bütün ülkemiz çapında geliştirilmelidir. Araştırma materyali olarak, doğal afetler nedeniyle devlet tarafından sonradan yeri değiştirilerek, yeniden kurulan Erzurum ilinin Aşkale ilçesine bağlı bulunan Çay Köyü seçilmiştir. Köydeki işletmelerde, fiziksel planlamayla ilgili verileri saptamak amacıyla, genel ve bireysel anketler yapılmıştır, işletmeler devletçe aynı büyüklükte planlandığından sadece, işletmelerin nüfusu ve hayvan varlığı gözönünde bulundurularak (az, orta ve çok nüfuslu olarak) üç gruba ayrılmıştır. Seçilen işletmelerde, işletme avlusu ve yapıların düzenli kullanılan malzeme ve yapı özellikleri ile birlikte, hazırlanan krokiler yardımıyla yapıların kesit, görünüş ve planlan çizilmiştir. Daha sonra yapı alanları incelenmiş, konut ve hayvan barınakları için uygun görülen planlar hazırlanarak ekte sunulmuştur. Çalışmalardan elde edilen sonuçların ışığı altında yapılan gözlem ve öneriler aşağıdaki gibi özetlenebilir. - Araştırma yöresindeki işletme avluları, konut ve hayvan burmaklarının yararlı alanları, özellikle orta ve çok nüfuslu aile gereksinmeleri için yetersizdir. - Devlet tarafından yapılmış olan yapılarda bölge koşullarına ve deprem etkisine uygun yapı malzemesi ve tekniğine göre yapılmış yapı elemanlarının kullanımına büyük ölçüde uyulmuş olmasına karşın, köylü tarafından sonradan yapılan yapılarda bu özelliklere uyulmamıştır. - Konut ve işletme yapılarında ısı ve nem yalıtımı için özel bir önlem alınmamıştır. - işletmelerdeki yapıların büyük bir kısmı, tarımsal işletme yapısına uygun özelliklereIll sahip değildir, işletme avlusunda bulunan yapılan genellikle konut, hayvan barınağı ve samanlıklar oluşturmaktadır. İşletmelerde alet ve makina koruma için özel yapılar yoktur. Bu amaçla, bazı işletmelerde ağaç malzemeyle basit hangarlar yapılmıştır. - Devletin yaptığı işletme yapısı içerisindeki ahır, ağıl ve samanlıklar gereksinmeleri karşılaşmaktan uzaktır. Köylünün sonradan yaptığı hayvan barınakları ise tekniğine uygun olarak yapılmamıştır. Hayvan barınaklarının büyük bir kısırımda idrar kanalı, yemlik yolu ve servis yolu yoktur. Yemlik boyutları uygun değildir. Hayvan barınaklarının mevcut yararlı alanları ile havalandırma ve ışıklandırma için kullanılan pencerelerin alanları gerekenden azdır. - Köydeki mevcut altyapıda önemli aksaklıklar gözlenmesine karşın elektrik olup, yolları iyi durumdadır. Ancak, içme suyunun dağıtımı ve kullanımında görülen düzensizlikler çözümlenmesi gereken önemli bir konudur. Kanalizasyon da kullanılamaz durumdadır. - Köy yerleşim yeri kurulurken, yapılması planlanan fakat, yapılamayan çeşitli sosyal ve ekonomik kurumların kısa zamanda yapılmasını köylülerde arzu etmektedir. Araştırma yöresi I. derecede deprem bölgesinde ve kışın oldukça sert iklim koşulları altında bulunmaktadır. Köy yapılarında, bölge koşullarına ve deprem etkisine uygun yapı malzemesi ve tekniğine göre yapılmış yapı elemanlarının kullanılması ve deprem yönetmeliğinin gerektirdiği ilkelere uyulmasına özen gösterilmelidir. Taş temel duvarlarda çimento katkılı kireç harç kullanılması, taşıyıcı duvarlara beton veya ahşap hatılların yerleştirilmesi, işletme yapılarında hafif malzeme kullanılarak, ağır toprak örtülü düz dam yerine, makas kirişli, eğik yüzeyli sac kaplamak çatıların yapılması yanında, konut ve hayvan barınaklarında yeterli yalıtımın yapılmasına, öncelik verilmelidir. IV SUMMARY This research was conducted to determine the basic principles of physical planning of the villages in Eastern Turkey as preparing a pattern for physical plans of a selected village. Convenient planning of the rural settelements is very useful to provide many people services to rule farm activities more efficiently. Therefore, it is necessary to improve rural settlement plans which affect the agricultural production to a large extent throughout the country. Aşkale-Çay village of Erzurum province was selected as survey material where had been resettled by the Government to offer a solution for the settlement problems of the rural people living in this area. Since the farms were planned at the same size by the Government, the number of farming families and the number of animals were only taken into account, so the agricultural enterprises were divided into three groups such as small, medium and large. The opinions of the village administrators were got in selecting of enterprises. In the selected enterprises, by examining of farmyards and settlement schemes of the farmsteads, constructed materials and characteristics of buildings and proportion of usable area; the original design of farm buildings was determined by the help of prepared sketchs, cross sections and plans. Beside of this, rural public service units were studied. The plans of both dwelling houses and barns appropriate for studied village were prepared and given in the appendix. The results of this study and the suggestions made in the light of these results can be summarized as follows. Not only the size of farmyards but also the usable area of dwelling houses and barns are insufficient particularly in providing the needs of medium and large enterprises. In spite of the use of appropriate construction material and techniques for regional conditions and earthquake in the buildings constructed by the Government, it was seen that the villagers, later on, did not adjust to those conditions in the buildings which werebuilt by themselves. No special precautionary measure was taken to provide insulation for heat and moisture in the farmyards. The large proportion of the buildings does not have the characteristics which have to be exist in agricultural enterprises. The buildings in the farmyards generally consist of dwelling houses, barn and hay storage buildings. There is no special building for keeping machines and equipments in the enterprises. By the aim of keeping, in some enterprises, there are simple hangars constructed by wooden equipments. The farmsteads built by the Government are far from serving the needs. The barns which were later on constructed by villagers are not suited to the technical norms. There are no gutter, feed alley, litter alley. The sizes of feedings are not suitable. Both the present usable area of barns and area for vantilation and lighting are less than the necessary area. It was observed that there were some considerable deficiencies in rural infrastructure. The sewer system of the village is almost out of use. The use and distribution of the potable water is not in order, so this is an important problem which must be solved. During the planning of village settlement place, some suggestions related to the establishment of some social and economical institutions were made but could not be realised. These suggestions, which are also accepted by the villagers, have to be realised. Studied village is in the first class earthquake zone and under very harsh climatic conditions. That is why, appropriate construction materials and equipments constructed for this purpose have to be used in farm buildings. Additionally, those construction materials have to be suited to the instructions of earthquake. Lastly, the use of lime mortar containing cement in the stone walls, the use of wooden or concrete horizontal timber-ties on the load-bearing walls, the use of light materials for roof construction, and the provision of sufficient insulation are also important in constructing of farm buildings. 63
- Published
- 1991
39. On the Origin and Age of the Arıburnu Beachrock, Gelibolu Peninsula, Turkey.
- Author
-
Ergınal, Ahmet Evren, Kiyak, Nafıye Güneç, Bozcu, Mustafa, Ertek, Ahmet, Güngüneş, Hakan, Sungur, Alı, and Türker, Gülen
- Subjects
BEACHROCK ,CALCITE ,ROCK-forming minerals ,CARBONATE rocks ,SEDIMENTARY rocks - Abstract
Copyright of Turkish Journal of Earth Sciences is the property of Scientific and Technical Research Council of Turkey and its content may not be copied or emailed to multiple sites or posted to a listserv without the copyright holder's express written permission. However, users may print, download, or email articles for individual use. This abstract may be abridged. No warranty is given about the accuracy of the copy. Users should refer to the original published version of the material for the full abstract. (Copyright applies to all Abstracts.)
- Published
- 2008
40. Farklı sulama düzeylerinin M9 anaca aşılı williams pride elma çeşidinin vegetatif gelişme parametrelerine etkisi= The effects of different irrigation levels applied to on the vegetative growth parameters of williams pride apple cultivars budded on M9
- Author
-
Uysal, Fatmagül Özge, 1987- author 145171, Süleyman Demirel Üniversitesi. Fen Bilimleri Enstitüsü. Tarımsal Yapılar ve Sulama Anabilim Dalı. issuing body 15505, and Ertek, Ahmet, 1961- thesis advisor 100542
- Subjects
Süleyman Demirel Üniversitesi - Abstract
Bu çalışmada, 5 farklı sulama düzeyinin M9 anacına aşılı Williams Pride elma çeşidinin vejetatif gelişme parametrelerine etkisi araştırılmıştır. Deneme, tesadüf blokları deneme desenine göre 3 tekrarlı olarak yapılmıştır. Çalışmada sulama miktarları hesaplanırken A sınıfı buharlaşma kabından yararlanılmıştır. Ölçülen sulama miktarlarının konulara uygulanmasının ardından taç hacmi, sürgün uzunluğu, dal sayısı, gövde kesit alanı parametrelerine bakılmış olup konular arasındaki fark SPSS 18 istatistik analiz programına göre belirlenmiştir. Araştırma sonuçları incelendiğinde konulara göre toplam sulama suyu miktarları 0 mm ile 290 mm arasında hesaplanmış ve sulama sezonu içinde en az sulama suyu uygulanan konu S1, en fazla sulama suyu uygulanan konu ise S5 olmuştur. Çalışma sonuçlarına göre bitki su tüketimi değerleri 95.4 mm ile 403 mm arasında değişmiş olup en az bitki su tüketimi sulama suyu uygulamasında olduğu gibi S1 konusunda hesaplanmıştır. Çalışmadan elde edilen verilerin ışığında sulama suyu kullanım randımanı (IWUE), su kullanım randımanı (WUE) ve verim özellikleri birlikte dikkate alındığında; araştırmanın yapıldığı yöre ile benzer iklim ve toprak koşullarına sahip bölgelerde birim su başına en yüksek verim açısından S2 konusunun, su kısıntısının olmadığı alanlarda ise diğer konulara göre en yüksek verim elde edilmesi nedeniyle S5 konusunun önerilebileceği açıktır. Anahtar Kelimeler: Sulama programı, su kısıntısı, Williams Pride, Class-A Pan, In this study was investigated about the effects of 5 different irrigation levels applied to on the vegetative growth parameters of Williams Pride apple cultivars budded on M9. Randomized block design with 3 replications was applied. In this study, the Class-A Pan evaporation pan was used when calculating the amount of irrigation. Canopy volume, shoot length, number of branches, stem cross-sectional area were examined parameters. Then the difference between subjects was determined by using SPSS 18 statistical analysis program. According to the analyzing results of the study, total amount of irrigation water between 0 mm and 290 mm, irrigation water applied at least in season subject S1, S5 maximum has been the subject of irrigation water applied. According to the results of the project, evapotranspiration values ranged between 95.4 mm and 403 mm at least evapotranspiration value is calculated in S1. According to the data obtained from the study when irrigation water use efficiency (IWU), the water use efficiency (WUE) and yield characteristics taken together; considering the highest yield per unit of water, S2 issue in similar climatic and soil conditions while at the same time in areas where water shortage according to other matters because of the highest efficiency achieved is clear that the suggested topic of the S5. Keywords: Irrigation scheduling, water deficiency, Williams Pride, Class-A Pan, Tez (Yüksek Lisans) - Süleyman Demirel Üniversitesi, Fen Bilimleri Enstitüsü, Ziraat Mühendisliği Tarımsal Yapılar ve Sulama Anabilim Dalı, 2016., Kaynakça var.
41. Afyonkarahisar koşullarında patates (solanum tuberosum l.) yumrusu gelişimi ve kalitesine farklı toprak nemi düzeylerinin etkileri= Effects of different soil moisture levels on potato (solanum tuberosum l.) tuber development and quality under Afyonkarahisar conditions
- Author
-
Gültekin, Rohat, 1980- author 134857, Ertek, Ahmet, 1961- thesis advisor 100542, and Süleyman Demirel Üniversitesi. Fen Bilimleri Enstitüsü. Tarımsal Yapılar ve Sulama Anabilim Dalı. issuing body 15505
- Subjects
Süleyman Demirel Üniversitesi - Abstract
Bu çalışma, farklı toprak nemi düzeylerinin Afyonkarahisar tarla koşullarında patates bitkisinin yumru gelişimi ve kalitesine etkilerini belirlemek amacıyla yapılmıştır. Araştırma için 2013 ve 2014 yıllarında Afyonkarahisar ili İhsaniye ilçesinde tarla denemesi kurulmuş, materyal olarak patates (Solanum Tuberosum L.) türüne ait Agria çeşidi kullanılmıştır. Araştırmada, deneme toprağının elverişli su tutma kapasitesinin beş farklı düzeyi (K1: %100, K2: %85, K3: %70, K4: %55, K5: %40) dikkate alınarak ve sulama aralığı (SA) 5 gün olacak şekilde sulama programı oluşturulmuştur. Çalışma şerit parseller deneme desenine göre 3 yinelemeli olarak yürütülmüştür. Deneme konularına sistemli su uygulamasına başlamadan önce tüm konular tarla kapasitesine getirilinceye kadar sulama suyu uygulanmış, daha sonra sulama programına göre sistemli sulamalara başlanmıştır. Araştımadan elde edilen sonuçlar, su kısıtının bitki boyu, dekara verim, ortalama yumru çapı, ortalama yumru boyu, pazarlanabilir yumru oranı, teksel yumru ağırlığı, yumru kabuk oranı üzerinde önemli bir etkiye sahip olduğu belirlenmiştir. Özellikle toprak nem içeriğini tarla kapasitesine getirmek için verilmesi gereken sulama suyunun %40, %55 ve %70 düzeyindeki sulama uygulamasının önemli ölçüde verim ve kalite kayıplarına neden olduğunu ortaya koymuştur. Anahtar Kelimeler: Patates, damla sulama, kısıntılı sulama, su-verim ilişkisi, Afyonkarahisar., In this study investigated to effects of different soil water levels on the development and quality of potato tuber under Afyonkarahisar conditions. For the research, field trials established in İhsaniye-Afyonkarahisar between 2013-2014 years. In experiment was planted to "Agria variety" of the potato plant. In study was used the five different soil water levels (K1: %100, K2: %85, K3: %70, K4: %55, K5: %40) and 5-day irrigation intervals. The treatment was arranged according to the strip plot design with three replications. All treatments were irrigated to field capacity the available water in the 0-60 cm of the soil profile. Later, the systematic irrigation was begun according to the irrigation program. The results obtained from this study, It's possible to say deficit irrigation had significant effects on the parameters of tuber yield per decare, mean tuber diameter, mean tuber size, , marketable tuber ratio, individual tuber weight, tuber peel ratio. In this study, the amount of water applied in deficit level on potato, especially when applied level %40, %55 and %70 of irrigation water are required to bring the soil moisture content at field capacity, significant yield and quality was concluded that the cause. Keywords: Potato, drip irrigation method, deficit irrigation, water-yield relationship, Afyonkarahisar., Tez (Yüksek Lisans) - Süleyman Demirel Üniversitesi, Fen Bilimleri Enstitüsü, Tarımsal Yapılar ve Sulama Anabilim Dalı, 2015., Kaynakça var.
42. Isparta sera koşullarında yetiştirilen çarliston biberde (Capsicum annuum L.) farklı sulama suyu düzeylerinin verim ve kalite üzerine etkileri= Effects of different irrigation water levels on yield and quality of green pepper (Capsicum annuum L.) grown in greenhouse conditions in Isparta province
- Author
-
144485 Bütüner, Serhat, 1985- author, Süleyman Demirel Üniversitesi. Fen Bilimleri Enstitüsü. Tarımsal Yapılar ve Sulama Anabilim Dalı. issuing body 15505, and Ertek, Ahmet, 1961- thesis advisor 100542
- Subjects
Süleyman Demirel Üniversitesi - Abstract
Bu çalışma Isparta koşullarında sera ortamında yetiştirilen çarliston biberde (Capsicum annuum L.) A sınıfı kap buharlaşmasına dayalı farklı sulama suyu düzeylerinin verim ve kalite parametreleri ile bitki su tüketimine olan etkisini belirlemek amacıyla yürütülmüştür. Deneme konuları 5 farklı sulama düzeyinden (I1: 0.20, I2:0.40, I3:0.60, I4:0.80, I5:1.00) oluşturulmuştur. Deneme konularına uygulanan sulama suyu miktarı 223.7-555.7 mm arasında, bitki su tüketimi ise 291.8, 590.7 mm arasında değişmiştir. Sonuç olarak, farklı sulama suyu miktarlarının biber bitkisinde ortalama bitki boyu uzunlukları 70,56-115,67 cm, yan dal sayısı 3,78-4,78, meyve uzunluğu 11,53-16,72 cm, meyve çapı 14,07-17,74 mm, meyve ağırlığı 9,25-21,71 g, meyve çekirdek çevresi çapı 18,73-22,37 mm, bitki gövde kalınlığı 8,42-12,71 mm, bitki dal ağırlığı 99,90-315,93 g, kök ağırlığı 1,06-7,30 gr, yaprak alan indeksi 1,85-5,98, silkme oranı %11,03-35,90, verim 856,9-4248,5 kg/da, C vitaminic14,29-100,29 mg/100g arasında değişim göstermiştir. En yüksek gelişme ve verim I5 konusundan elde edilmiştir. Anahtar Kelimeler: Çarliston, Biber, Sulama suyu miktarı, A sınıfı buharlama kabı, Evapotranspirasyon, Verim, Isparta., This study was conducted to determine the effects of different irrigation levels on yield and quality parameters and evapotranspiration of carlishton pepper (Capsicum annuum L.) grown under greenhouse conditions in Isparta. The amount of irrigation water was based on cumulative evaporation in a Class-A pan installed inside the greenhouse. Experimental treatments was consisted of one irrigation interval (4 days) and five different plant-pan coefficients (I1: 0.20, I2: 0.40, I3: 0.60, I4: 0.80, I5: 1.00). according to experiment results, the irrigation water and evapotranspiration values of treatments ranged from 223.7 to 555.7 mm and from 291.8 to 590.7 mm, respectively. The yields were increased based on irrigation water levels. The examined parameters were changed based on irrigation water levels (average plant height; 70.56-115.67 cm, lateral branch number: 3.78-4.78, fruit size: 11.53-16.72 cm, the fruit diameter: 14.07-17.74 mm, fruit weight: 9.25-21.71 g, fruit core diameter: 18.73-22.37 mm, plant stem diameter: 8.42-12.71 mm, plant weight: 99.90-315.93 gr, root weight: 1.06-7.30 g, leaf area indeks: 1.85-5.98, shedding percentage: %11.03-35.90, yield: 856.9-4248.5 kg/da, C vitamin rate: 14.29-100.29 mg/100g). The highest yield was obtained from I5 treatment. Keywords: Carlishton pepper, amount of irrigation water, class-A pan, evapotranspiration, yield, Isparta., Tez (Yüksek Lisans) - Süleyman Demirel Üniversitesi, Fen Bilimleri Enstitüsü, Tarımsal Yapılar ve Sulama Anabilim Dalı, 2016., Kaynakça var.
43. Kök bölgesi sınırlamasının biber bitkisinin gelişimi ve verimine etkileri= Effects of root zone restriction on growth and yield of pepper plant (capsicum annuum l.)
- Author
-
Bolat, Sakine, 1984- 100536, Süleyman Demirel Üniversitesi. Fen Bilimleri Enstitüsü. Tarımsal Yapılar ve Sulama Anabilim Dalı. 15505, and Ertek, Ahmet, 1961- 100542
- Subjects
Süleyman Demirel Üniversitesi - Abstract
Bu tez çalışması, kök bölgesi sınırlamasının biber bitkisinin gelişimi ve verimi üzerine olan etkilerini ortaya koymak amacıyla yapılmıştır. Çalışmada, sera içerisinde 3 faklı boyuttaki saksılara (S1: 6.7, S2: 11 ve S3: 16.5 litrelik) dikilen sivri biber bitkisinin kök gelişimi incelenmiştir. Her bir konu için tekerrürler dâhil 15 saksıda fide dikimi yapılmıştır. Toplamda, tekerrürler dâhil 5 x 3 x 5 = 75 saksıyla çalışma yapılmıştır. Bitki çeşidi olarak çarliston (Safran F1) biber çeşidi dikilmiştir. Deneme 3 tekerrürlü ve tesadüf parsellerinde faktöriyel deneme desenine göre yürütülmüştür.Sulama suyu damla sulama sistemiyle ve 2 ayrı programa göre verilmiştir.Birinci programda (I1) 3 farklı boyuttaki saksılara her sulamada en küçük saksıdaki su azalışı dikkate alınarak mevcut su %60'a düşünce, tarla kapasitesine gelinceye dek sulama suyu uygulanmıştır. İkinci programda (I2) ise, 6.7, 11 ve 16.5 litre hacmindeki saksıların her birindeki mevcut su %60'a düşünce tarla kapasitesine gelinceye kadar sulama suyu uygulanmıştır.Çalışmada, kök sınırlaması uygulamalarıyla hem yüksek verim alınması sağlamış, hem de sulama suyundan önemli ölçüde tasarruf ta sağlanacağı sonucuna ulaşılmıştır. Çalışma sonuçlarının ışığı altında, benzer koşullarda çarliston biber yetiştiriciliğinde bitki başına 6.7 litrelik toprak hacminin yeterli olacağı ve elverişli su yaklaşık %60'a düşünce sulama yapılmasının (I1S1) uygun olacağı söylenebilir. Anahtar Kelimeler: Kök bölgesi sınırlaması, Çarliston biber, Bitki su tüketimi, Su kullanım randımanı., This thesis study was carried out to determine the effects of the root zone restriction on the growth and yield of pepper plants. In this study, root developments of pepper planted in three different sized pots (S1: 6.7, S2: 11 ve S3: 16.5 liter) in the greenhouse were examined. In each treatment, seedlings were planted in 15 pots including sub-plots. Treatments in total consisted of 5 x 3 x 5 = 75 pots. Charleston pepper (Safran F1) as plant varieties were planted.Experiment was conducted according to randomized factorial experimental design with 3 replications.The irrigation water was applied by drip irrigation systems and irrigation was based on two different programs. In the first program (I1), water applied in each irrigation to pots of three different sizes was up to irrigation water applied for the smallest pot that until soil reached field capacity when the available water in the soil profile fell to about 60%. In the second program (I2), considering the decrease is moisture present in 6.7, 11 and 16.5 liters pots were watered until soil reached field capacity when the available water in the soil profile fell to about 60%.In this study was reached to conclude that it can be provided to high yield and the considerable water savings through root restriction. In the light of the results of the study, in the cultivation of peppers is recommended the use of 6.7 liter pots and the irrigation application when the available water level in the pots fell to about 60%. Keywords: Root zone restriction, green pepper, plant water consumption, water use efficiency., Tez (Yüksek Lisans) - Süleyman Demirel Üniversitesi, Fen Bilimleri Enstitüsü, Tarımsal Yapılar ve Sulama Anabilim Dalı, 2014., Kaynakça var.
44. Konya Kadınhanı Beykavağı Mahallesi Sulama Kooperatifi'nde suyun sürdürebilir yönetilmesi ve üreticilere etkisi = The effects on farmers and the sustainable management of water in Konya Kadinhani Beykavagi District Irrigation Cooperative
- Author
-
Taşpınar, Mustafa, 1989- 180933 author, Ertek, Ahmet, 1961- thesis advisor 100542, and Süleyman Demirel Üniversitesi. Fen Bilimleri Enstitüsü. Tarımsal Yapılar ve Sulama Anabilim Dalı. 15505 issuing body
- Subjects
Süleyman Demirel Üniversitesi - Abstract
Bulunduğumuz 21. yüzyılın en büyük sorunlarının başında, küresel su kıtlığı tehlikesi gelmektedir. Küresel ısınma ve kuraklık, dünyamıza zarar verirken, en önemli yaşamsal kaynak olan su varlıklarımızı korumak zorundayız. Suyun tükenebilir olması, sürdürülebilirliğini zorunlu kılmaktadır. Bu yüzden suyun planlı kullanılması gerekmektedir. Bu çalışmada, Konya-Kadınhanı ilçesi Beykavağı Mahallesi Sulama Kooperatifi sulama alanındaki su ve toprakların sulama açısından özellikleri incelenmiş, kooperatifin suyun sürdürülebilir yönetilmesine ve üreticilere etkisi, çiftçilerin işletme sorunları, uyguladığı sulama yöntemleri anketlerle belirlenerek bilimsel yönden çözüm önerileri sunulmuştur. Araştırma sonuçlarına göre; sulama suyu ABD tuzluluk laboratuvarı grafik sistemine göre C2S1 sınıfında yer almakta, topraklar ise tın sınıfına girmektedir. Ankete katılan çiftçilerin sulama suyu kalitesini bilmedikleri ve toprak analizi yaptırmadıkları tespit edilmiştir. Ayrıca %59'u toprağın faydalı su kapasitesi hakkında bilgi sahibi olmadıklarını, %77 'si sulama ücretini normal, %45'i küresel ısınma ve kuraklık haberlerinin suya karşı davranışlarını ara sıra etkilediğini ifade etmişlerdir. Çalışma sonucunda araştırma alanında su verimliliğinin artırılması ve ürün artışı için kooperatifte Tarımsal Yapılar ve Sulama bölümü mezunu bir mühendisin çalıştırılması tavsiye edilebilir. Kooperatifin çiftçiler için gerekli olan tarımsal alet, makine, gübre ve ilaç vb. ihtiyaçlarını karşılamaya çalışması bölgenin kalkınmasına yardımcı olacaktır. Ayrıca kooperatiften yararlanan çiftçilere tarımsal sulama konusunda, uygun eğitim ve yayım sistemi ile danışmanlık hizmetlerine ihtiyaç olduğu tespit edilmiştir. Anahtar Kelimeler: Sulama, sulama kooperatifi, sürdürülebilirlik, TThe threat of lack of water is among the biggest proplems of this 21. Century . While Global warming and drought are damaging to our world, we must protect the water stock. Which is the most important basis resource of worlds. The water is a exhaustible resources that force us to think of sustainibility of water. Thus we must use water resources planful. In this research, the irrigation area features as soil and water of Konya Kadınhanı Beykavağı Street Water Cooperative were investigated. The impact of sustainable management of water and farmers, were the management problems of farmers and irrigation methods, which are applied by farmers, are determined by questionnaires and solutions were offered scientifically. According the result of research; irrigation water is among the grade of C2S1, but soil is among the grade of tın. İt is determined that the farmers, who fill in questionnaire, is not aware of quality of irrigation and they don't analyze soil test. Moreover; 59 percent of them don't have enough information about beneficial capacity of water, 77 percent of them find normal the price of irrigation, 45 percent of them sometimes express that global warming and drought news affect sometimes their behaviour agaist water. At the end of the research it is advisable to employ an expert engineer to increase water efficiency and abundance of crop. İf Cooperative try to supply the farmers for necessary agricultural equipment, machinery, fertilizer, and pesticides v.s., it will be helpful for development of area. Also, it is understood that the farmers who benefit from Cooperative, need training and publishing with consultancy service that Works efficiently about irrigation. Keywords: Irrigation, irrigation cooperative, sustainability, Tez (Yüksek Lisans) - Süleyman Demirel Üniversitesi, Fen Bilimleri Enstitüsü, Tarımsal Yapılar ve Sulama Anabilim Dalı, 2018., Kaynakça var.
45. Kök bölgesi sınırlamasının domates (Lycopersicon esculentum) bitkisinin gelişimi ve verimine etkileri = Effects of root zone restriction on growth and yield of tomato plant (Lycopersicon esculentum)
- Author
-
Aydemir, Esra, 1990- author 179409, Ertek, Ahmet, 1961- thesis advisor 100542, and Süleyman Demirel Üniversitesi. Fen Bilimleri Enstitüsü. Tarımsal Yapılar ve Sulama Anabilim Dalı. 15505 issuing body
- Subjects
Süleyman Demirel Üniversitesi - Abstract
Bu tez çalışması, Süleyman Demirel Üniversitesi, Ziraat Fakültesi Araştırma ve Uygulama Alanı içerisinde bulunan 120 m2'lik plastik örtüye sahip serada kök bölgesi sınırlamasının domates bitkisinin gelişimi ve verimi üzerine olan etkilerini ortaya koymak amacıyla yapılmıştır. Çalışmada, 14.05.2015 tarihinde 3 faklı boyuttaki saksılara (S1: 11, S2: 16,5 ve S3: 32 litrelik) her saksıya bir bitki gelecek şekilde "Perge" çeşidi sırık domates fideleri dikilmiştir. Çalışma tesadüf parsellerinde 3 faktörlü deneme desenine göre 3 tekerrürlü olarak yürütülmüştür. Her bir konu için tekerrürler dahil 15 saksıda fide dikimi yapılmıştır. Araştırmada 12 konu oluşturulmuştur. 1-I1S1N1, 2-I1S2N1, 3-I1S3N1, 4-I2S1N1, 5-I2S2N1, 6-I2S3N1 7-I1S1N2, 8-I1S2N2, 9-I1S3N2, 10-I2S1N2, 11-I2S2N2, 12-I2S3N2 (I: sulama programı, S: saksı büyüklüğü, N: Gübre uygulama düzeyi). I1: Tüm saksılara en küçük saksıdaki nem azalışı dikkate alınarak su uygulaması, I2: Saksıların büyüklüğü dikkate alınarak nem azalışına göre sulama uygulaması; N1: Her iki sulama programındaki tüm saksılara en küçük saksı hacmi için uygulanan gübre miktarının uygulanması, N2: Saksı hacmi dikkate alınarak gübre uygulaması olmak üzere konular oluşturulmuştur. Sulama suyu damla sulama sistemiyle ve 2 ayrı programa göre uygulanmıştır. Birinci programda 3 farklı boyuttaki saksılara en küçük saksıdaki (11 lt) su azalışı dikkate alınarak sulama öncesi topraktaki mevcut nem yaklaşık %60'a düşünce, tarla kapasitesine gelinceye dek tüm saksılara eşit miktarda su uygulanmıştır. İkinci programda ise, 16,5 ve 32 litrelik saksılardaki mevcut su eksilişi dikkate alınarak her birinin sulama öncesi kendi mevcut nemini tarla kapasitesine getirecek şekilde su uygulanmıştır. Çalışmada, kök sınırlaması uygulamalarıyla hem yüksek verim alınması sağlamış, hem de sulama suyundan önemli ölçüde tasarruf ta sağlanacağı sonucuna ulaşılmıştır. Çalışma sonuçlarının ışığı altında, benzer koşullarda sırık domates yetiştiriciliğinde bitki başına 11 litrelik toprak hacminin yeterli olacağı ve elverişli su yaklaşık %60'a düşünce sulama yapılmasının (I1S1) uygun olacağı söylenebilir., This thesis study was carried out in order to reveal the effects of the restriction of the sera root zone with 120 m2 plastic habitat in the Research and Application Area of Süleyman Demirel University, Faculty of Agriculture, on the growth and yield of tomato plant. In the study, on the date of 14.05.2015, "Perge" variety pitted tomato felds were planted in a pot with a pot of 3 different sizes (S1: 11, S2: 16,5 and S3: 32 liters). The study was conducted in randomized paradigms in 3 replications according to a 3-factor trial design. For each topic, 15 potted seedlings were planted, including recurrences. Twelve topics have been established in the research. 1-I1S1N1, 2-I1S2N1, 3-I1S3N1, 4-I2S1N1, 5-I2S2N1, 6-I2S3N1, 7-I1S1N2, 8-I1S2N2, 9-I1S3N2, 10-I2S1N2, 11-I2S2N2, 12-I2S3N2(I: irrigation levels; S: pot size, N: fertilizer application level). I1: Water application considering the humidity decrease in the smallest pot of the whole pot, I2: Irrigation application according to humidity decrease considering the size of the pots; N1: Application of the amount of fertilizer to be applied for the smallest pot size of all pots in both irrigation programs, N2: Subject to fertilizer application considering pot size. Irrigation water was applied by drip irrigation system and 2 different programs. Considering the water loss in the smallest pot (11 liters) in the first program with 3 different sizes of pots, the existing moisture in the soil before irrigation was thought to be about 60%, water was applied to the whole pot until the amount of the field capacity. In the second program, water was applied to each of the 16.5 and 32 liter pots, taking into account the existing water loss, so that each of them could bring its existing moisture to field capacity before irrigation. In the study, root restraint applications achieved both high yields and significant savings from irrigation water. Under the light of the results of the study, it can be said that 11 liters of soil volume per plant would be sufficient in the case of straw tomato cultivation under similar conditions, and that irrigation of irrigated water (I1S1) would be suitable for about 60% of available water., Tez (Yüksek Lisans) - Süleyman Demirel Üniversitesi, Fen Bilimleri Enstitüsü, Tarımsal Yapılar ve Sulama Anabilim Dalı, 2018., Kaynakça var.
46. Preliminary Assessment of Submerged Beachrock and Tsunamigenic Deposit, Hasır Island, Marmara Archipelago, Turkey
- Author
-
Ertek, Ahmet, Kılıç, Elçin, Erginal, Ahmet Evren, Ekinci, Yunus Levent, and Demirci, Alper
- Published
- 2014
- Full Text
- View/download PDF
47. Dönüşümcü liderliğin havayolu işletmelerinin başarısındaki rolünü incelemeye yönelik karşılaştırmalı bir araştırma : Bulutların üstüne tırmanırken ve from worst to first kitaplarının incelenmes
- Author
-
Taşçı, Deniz, Anadolu Üniversitesi, Sosyal Bilimler Enstitüsü, Sivil Havacılık Yönetimi Anabilim Dalı, and Ertek, Ahmet
- Subjects
Havayolu ,Liderlik ,Dönüşümcü Liderlik ,Havayolu İşletmesi - Abstract
Havacılık sektörü teknolojik, siyasal ve ekonomik gelişmelerden oldukça fazla etkilenmektedir. Özellikle teknolojik gelişmelerden çok fazla etkilenmesi nedeniyle işletmelerin hızlı değişim ve gelişimlere ayak uydurmak zorunda olduğu yadsınamaz bir gerçektir. İşletmelerin bu değişimlere uyum sağlayabilmesi sadece ekipman veya teknoloji gibi somut etkenlerle değil aynı zamanda örgütünde uyum sağlayabilmesi ile mümkündür. Tüm bu değişimlere uyum sürecinin en büyük aktörlerinden birisi de işletme yöneticileridir. Yöneticilerin yönetim anlayışları ve liderlik özellikleri belirli bir kültürün oluşmasında etkili olduğu kadar işletmelerin değişimlere uyum sağlama süreçlerinde de bir o kadar etkilidir. Bu uyum sağlama süreci ne kadar aza indirgenebilirse ve ne kadar hızlı uyum sağlanabilirse işletme başarısı da buna paralel olarak yol kat edecektir. Bu amaçla hazırlanan çalışmada havayolu işletmelerindeki yöneticilerin liderlik özelliklerini irdeleyeceğiz. Bu özelliklerin havayolu işletmelerinin olumlu ya da olumsuz ilerleyen süreçlerindeki rolleri açıklanmaya çalışılacaktır. Çalışmanın amacı, havayolu işletmelerindeki yöneticilerin liderlik özelliklerini ve havayolu işletmelerinin yaşam süresindeki rollerini irdelemektir. Çalışmanın içeriği beş bölümden oluşmaktadır. Birinci bölümde havayolu işletmeciliği, İkinci bölümde liderlik üzerine odaklanılmıştır. Üçüncü bölümde dönüşümcü liderlik ele alınmış ve dördüncü bölümde Cem Kozlu tarafından kaleme alınmış "Bulutların Üstüne Tırmanırken" ve Gordon Bethune tarafından kaleme alınmış "From Worst To First" eserlerinin içerik analizi yapılarak, havayolu işletmeciliği ve dönüşümcü liderlik birlikte ele alınmıştır. Beşinci yani son bölümde araştırma bulguları yorumlanmış ve sonuç değerlendirilmiştir.
- Published
- 2020
48. Kök bölgesi sınırlamasının domates (Lycopersicon esculentum) bitkisinin gelişimi ve verimine etkileri
- Author
-
Aydemir, Esra, Ertek, Ahmet, and Tarımsal Yapılar ve Sulama Anabilim Dalı
- Subjects
Ziraat ,Agriculture - Abstract
Bu tez çalışması, Süleyman Demirel Üniversitesi, Ziraat Fakültesi Araştırma ve Uygulama Alanı içerisinde bulunan 120 m2'lik plastik örtüye sahip serada kök bölgesi sınırlamasının domates bitkisinin gelişimi ve verimi üzerine olan etkilerini ortaya koymak amacıyla yapılmıştır. Çalışmada, 14.05.2015 tarihinde 3 faklı boyuttaki saksılara (S1: 11, S2: 16,5 ve S3: 32 litrelik) her saksıya bir bitki gelecek şekilde `Perge` çeşidi sırık domates fideleri dikilmiştir. Çalışma tesadüf parsellerinde 3 faktörlü deneme desenine göre 3 tekerrürlü olarak yürütülmüştür. Her bir konu için tekerrürler dahil 15 saksıda fide dikimi yapılmıştır. Araştırmada 12 konu oluşturulmuştur. 1-I1S1N1, 2-I1S2N1, 3-I1S3N1, 4-I2S1N1, 5-I2S2N1, 6-I2S3N1 7-I1S1N2, 8-I1S2N2, 9-I1S3N2, 10-I2S1N2, 11-I2S2N2, 12-I2S3N2 (I: sulama programı, S: saksı büyüklüğü, N: Gübre uygulama düzeyi). I1: Tüm saksılara en küçük saksıdaki nem azalışı dikkate alınarak su uygulaması, I2: Saksıların büyüklüğü dikkate alınarak nem azalışına göre sulama uygulaması; N1: Her iki sulama programındaki tüm saksılara en küçük saksı hacmi için uygulanan gübre miktarının uygulanması, N2: Saksı hacmi dikkate alınarak gübre uygulaması olmak üzere konular oluşturulmuştur. Sulama suyu damla sulama sistemiyle ve 2 ayrı programa göre uygulanmıştır. Birinci programda 3 farklı boyuttaki saksılara en küçük saksıdaki (11 lt) su azalışı dikkate alınarak sulama öncesi topraktaki mevcut nem yaklaşık %60'a düşünce, tarla kapasitesine gelinceye dek tüm saksılara eşit miktarda su uygulanmıştır. İkinci programda ise, 16,5 ve 32 litrelik saksılardaki mevcut su eksilişi dikkate alınarak her birinin sulama öncesi kendi mevcut nemini tarla kapasitesine getirecek şekilde su uygulanmıştır. Çalışmada, kök sınırlaması uygulamalarıyla hem yüksek verim alınması sağlamış, hem de sulama suyundan önemli ölçüde tasarruf ta sağlanacağı sonucuna ulaşılmıştır. Çalışma sonuçlarının ışığı altında, benzer koşullarda sırık domates yetiştiriciliğinde bitki başına 11 litrelik toprak hacminin yeterli olacağı ve elverişli su yaklaşık %60'a düşünce sulama yapılmasının (I1S1) uygun olacağı söylenebilir. This thesis study was carried out in order to reveal the effects of the restriction of the sera root zone with 120 m2 plastic habitat in the Research and Application Area of Süleyman Demirel University, Faculty of Agriculture, on the growth and yield of tomato plant.In the study, on the date of 14.05.2015, `Perge` variety pitted tomato felds were planted in a pot with a pot of 3 different sizes (S1: 11, S2: 16,5 and S3: 32 liters). The study was conducted in randomized paradigms in 3 replications according to a 3-factor trial design. For each topic, 15 potted seedlings were planted, including recurrences. Twelve topics have been established in the research. 1-I1S1N1, 2-I1S2N1, 3-I1S3N1, 4-I2S1N1, 5-I2S2N1, 6-I2S3N1, 7-I1S1N2, 8-I1S2N2, 9-I1S3N2, 10-I2S1N2, 11-I2S2N2, 12-I2S3N2(I: irrigation levels; S: pot size, N: fertilizer application level). I1: Water application considering the humidity decrease in the smallest pot of the whole pot, I2: Irrigation application according to humidity decrease considering the size of the pots; N1: Application of the amount of fertilizer to be applied for the smallest pot size of all pots in both irrigation programs, N2: Subject to fertilizer application considering pot size. Irrigation water was applied by drip irrigation system and 2 different programs. Considering the water loss in the smallest pot (11 liters) in the first program with 3 different sizes of pots, the existing moisture in the soil before irrigation was thought to be about 60%, water was applied to the whole pot until the amount of the field capacity. In the second program, water was applied to each of the 16.5 and 32 liter pots, taking into account the existing water loss, so that each of them could bring its existing moisture to field capacity before irrigation.In the study, root restraint applications achieved both high yields and significant savings from irrigation water. Under the light of the results of the study, it can be said that 11 liters of soil volume per plant would be sufficient in the case of straw tomato cultivation under similar conditions, and that irrigation of irrigated water (I1S1) would be suitable for about 60% of available water. 87
- Published
- 2018
49. Konya'nın Meram ilçesinde yer alan peyzaj alanlarındaki otomasyon sulama sistemi uygulamalarının irdelenmesi
- Author
-
Dikbaş, Mevlüt Cihan, Ertek, Ahmet, and Tarımsal Yapılar ve Sulama Anabilim Dalı
- Subjects
Engineering Sciences ,Mühendislik Bilimleri - Abstract
Bu çalışmada, Konya yöresinde yağmurlama sulama yöntemi uygulanan üç faklı peyzaj alanında, sulama sistemleri incelenmiş ve mevcut sulama durumu ortaya konmuştur. Mevcut koşullar göz önüne alınarak sistem unsurları yeniden projelendirilmiş ve mevcut yağmurlama sulama sistemleri ile karşılaştırılmıştır. Sonuç olarak, incelenen yağmurlama sulama sistemlerinin proje kriterlerine uygun olarak boyutlandırılmadığı, gereksinim duyulan kontrol birimi unsurlarının tesis edilmediği, sulama programı yapılmadan bitkiye ihtiyacından fazla sulama suyu verildiği, mevcut koşullarda kullanılan yağmurlama sulama sistemlerinin önerilen yağmurlama sulama sistemlerinden daha maliyetli olduğu, sistemlerin işletme biçiminin ve düzenlenmesinin doğru bir biçimde yapılmadığı tespit edilmiştir. Araştırma alanlarında yapılan incelemelerde, uygulanan yağmurlama sulama sistemlerinin projelenmesinde, kurulumunda ve işletilmesinde belirlenen bu eksiklerin, yetiştiricilerin yeterli bilgiye sahip olmamasından kaynaklandığı gözlenmiştir. Sonuç olarak, bu sorunun giderilmesi ile ilgili konuda eğitim-öğrenim almış uzman mühendislerin teknik desteği ile çözülebileceği düşünülmektedir. In this study, irrigation systems were investigated and irrigation conditions were revealed in a three-faced landscaping area where irrigation method was applied in Konya region. Considering the current conditions, the system components have been re-projected and compared with existing irrigation systems. As a result, it is concluded that irrigation irrigation systems examined are not sized according to the project criteria, irrigation irrigation systems used in existing conditions are more costly than the recommended irrigation systems, irrigation system components are not installed, irrigation program is not installed, it was determined that it was not done correctly. In the studies conducted in the research areas, it was observed that these shortcomings determined in the projecting, installation and operation of the applied sprinkler irrigation systems were due to the fact that the breeders did not have sufficient knowledge. As a result, it is considered that the technical support of expert engineers who have education and training can solve this problem. 8496
- Published
- 2018
50. Isparta sera koşullarında yetiştirilen çarliston biberde (Capsicum annuum L.) farklı sulama suyu düzeylerinin verim ve kalite üzerine etkileri
- Author
-
Bütüner, Serhat, Ertek, Ahmet, and Tarımsal Yapılar ve Sulama Anabilim Dalı
- Subjects
Ziraat ,Plant water consumption ,Evapotranspiration ,Fruit yield ,Water-yield relationship ,Agriculture ,Green pepper - Abstract
Bu çalışma Isparta koşullarında sera ortamında yetiştirilen çarliston biberde (Capsicum annuum L.) A sınıfı kap buharlaşmasına dayalı farklı sulama suyu düzeylerinin verim ve kalite parametreleri ile bitki su tüketimine olan etkisini belirlemek amacıyla yürütülmüştür. Deneme konuları 5 farklı sulama düzeyinden (I1: 0.20, I2:0.40, I3:0.60, I4:0.80, I5:1.00) oluşturulmuştur. Deneme konularına uygulanan sulama suyu miktarı 223.7-555.7 mm arasında, bitki su tüketimi ise 291.8, 590.7 mm arasında değişmiştir. Sonuç olarak, farklı sulama suyu miktarlarının biber bitkisinde ortalama bitki boyu uzunlukları 70,56-115,67 cm, yan dal sayısı 3,78-4,78, meyve uzunluğu 11,53-16,72 cm, meyve çapı 14,07-17,74 mm, meyve ağırlığı 9,25-21,71 g, meyve çekirdek çevresi çapı 18,73-22,37 mm, bitki gövde kalınlığı 8,42-12,71 mm, bitki dal ağırlığı 99,90-315,93 g, kök ağırlığı 1,06-7,30 gr, yaprak alan indeksi 1,85-5,98, silkme oranı %11,03-35,90, verim 856,9-4248,5 kg/da, C vitaminic14,29-100,29 mg/100g arasında değişim göstermiştir. En yüksek gelişme ve verim I5 konusundan elde edilmiştir. This study was conducted to determine the effects of different irrigation levels on yield and quality parameters and evapotranspiration of carlishton pepper (Capsicum annuum L.) grown under greenhouse conditions in Isparta. The amount of irrigation water was based on cumulative evaporation in a Class-A pan installed inside the greenhouse. Experimental treatments was consisted of one irrigation interval (4 days) and five different plant-pan coefficients (I1: 0.20, I2: 0.40, I3: 0.60, I4: 0.80, I5: 1.00). according to experiment results, the irrigation water and evapotranspiration values of treatments ranged from 223.7 to 555.7 mm and from 291.8 to 590.7 mm, respectively. The yields were increased based on irrigation water levels. The examined parameters were changed based on irrigation water levels (average plant height; 70.56-115.67 cm, lateral branch number: 3.78-4.78, fruit size: 11.53-16.72 cm, the fruit diameter: 14.07-17.74 mm, fruit weight: 9.25-21.71 g, fruit core diameter: 18.73-22.37 mm, plant stem diameter: 8.42-12.71 mm, plant weight: 99.90-315.93 gr, root weight: 1.06-7.30 g, leaf area indeks: 1.85-5.98, shedding percentage: %11.03-35.90, yield: 856.9-4248.5 kg/da, C vitamin rate: 14.29-100.29 mg/100g). The highest yield was obtained from I5 treatment. 59
- Published
- 2016
Catalog
Discovery Service for Jio Institute Digital Library
For full access to our library's resources, please sign in.