13 results on '"ŞAHİN, Özcan"'
Search Results
2. Comparison of Data Mining Algorithms used in Predictive of Live Weight from Body Measurements in Holstein Cattle at Different Growth and Development Periods
- Author
-
COŞKUN, Gizem, ŞAHİN, Özcan, OZKAN, İlker Ali, and AYTEKİN, İbrahim
- Subjects
Ziraat, Sütçülük ve Hayvan Bilimleri ,Algoritma ,Canlı Ağırlık Tahmini ,Sığır ,Veri madenciliği ,Vücut Ölçüleri ,Agriculture, Dairy and Animal Science ,Algorithm ,Live Weight Prediction ,Cattle ,Data mining ,Body Measurements - Abstract
Bu çalışmanın amacı 0-12 aylık yaşta farklı büyüme ve gelişme dönemindeki sığırların bazı vücut ölçümlerinden canlı ağırlık tahmininde kullanılan veri madenciliği algoritmalarının karşılaştırılmasıdır. Çalışmada 24 baş dişi ve 18 baş erkek olmak üzere toplamda 42 baş sığıra ait kimi vücut ölçülerinden göğüs çevresi (GÇ), göğüs derinliği (GD), vücut uzunluğu (VU), cidago yüksekliği (CY), sağrı yüksekliği (SY) ile cinsiyet ve yaş özelliği bağımsız değişken, canlı ağırlık ise bağımlı değişken olarak ele alınmıştır. Vücut ölçülerinden canlı ağırlığının tahmin edilmesinde ise veri madenciliği algoritmalarından Çoklu Doğrusal Regresyon (MLR), Rastgele Orman (RF), Karar Ağacı (DT) ve En Yakın Komşu (kNN) algoritmaları çapraz doğrulama (cross-validation) 5 alınarak kullanılmıştır. Vücut ölçüleri ile canlı ağırlık (CA) arasında pozitif bir korelasyon olduğu tespit edilmiştir (P, The aim of this study was to compare the live weight predictive performance of different data mining algorithms from some body measurements of cattle during different growth and development ages ranging from birth to 12 months. In the study, some body measurements of 42 cattle, 24 females and 18 males, were determined by chest circumference (CC), chest depth (CD), body length (BL), withers height (WH), rump height (RH), sex and age were considered as the independent variable and live weight as the dependent variable. In the estimation of body weight from body measurements, Multiple Linear Regression (MLR), Random Forest (RF), Decision Tree (DT) and Nearest Neighbor (kNN) algorithms from data mining algorithms were utilized by using cross validation 5. A positive correlation was found between body measurements and live weight (LW) (P
- Published
- 2022
3. Occurrence of some pathogenic bacteria in cattle feed samples before and after invasionby European starlings
- Author
-
ŞAHİN, ÖZCAN, primary, DEMİRCİ, TALHA, additional, BOZTEPE, SAİM, additional, AYTEKİN, İBRAHİM, additional, KESKİN, İSMAİL, additional, and ZÜLKADİR, UĞUR, additional
- Published
- 2022
- Full Text
- View/download PDF
4. Relationships between Famacha scores and some blood values in sheep and goats
- Author
-
ŞAHİN, ÖZCAN, primary, AYTEKİN, İBRAHİM, additional, BOZTEPE, SAİM, additional, KESKİN, İSMAİL, additional, KARABACAK, ALİ, additional, ALTAY, YASİN, additional, and BAYRAKTAR, MERVAN, additional
- Published
- 2022
- Full Text
- View/download PDF
5. Determination of Melatonin Differences between Day and Night Milk in Dairy Cattle
- Author
-
ŞAHİN, Özcan, primary, AKYÜREK, Fikret, additional, AYTEKİN, İbrahim, additional, BOZTEPE, Saim, additional, and KESKİN, İsmail, additional
- Published
- 2021
- Full Text
- View/download PDF
6. Occurrence of some pathogenic bacteria in cattle feed samples before and after invasion by European starlings.
- Author
-
ŞAHİN, Özcan, DEMİRCİ, Talha, BOZTEPE, Saim, AYTEKİN, İbrahim, KESKIN, İsmail, and ZÜLKADİR, Uğur
- Subjects
- *
STURNUS vulgaris , *CATTLE feeding & feeds , *PATHOGENIC bacteria , *BIRDS of prey , *PATHOGENIC microorganisms , *SALMONELLA - Abstract
This study was carried out to investigate the species identification and enumeration of some pathogenic microorganisms before and after feeding the full ration contaminated by predatory starling bird herds on 5 different days in the dairy cattle farm in Aksaray. At the end of the study, the average number of E.coli obtained from the feed samples taken before the arrival of starlings was 6.46 log cfu/g, while the number of E.coli obtained from the feed taken after starling birds flocked to the feed was found as 6.80 log cfu/g. While the average Campylobacter spp. number was 5.50 log cfu/g, this value was found as 5.66 log cfu/g after starlings swooped down on the feed. As the average Yersinia spp. number was 5.04 log cfu/g, this value was 5.78 log cfu/g after the starlings flocked to the feed. Salmonella was found in 3 samples taken from the feed samples taken after the starlings came to the farm only on the 5th day in 5 different days when they attacked the cattle feed. Considering the current results, necessary precautions should be taken against starlings that cause contamination in farms. [ABSTRACT FROM AUTHOR]
- Published
- 2022
- Full Text
- View/download PDF
7. Determination of polymorphic structure on exon 7 of beta-casein gene (CSN2) and A1 / A2 milk production potentiality in some domestic and crossbreed cattle breeds reared in Turkey
- Author
-
Şahin, Özcan, Boztepe, Saim, and Enstitüler, Fen Bilimleri Enstitüsü, Zootekni Ana Bilim Dalı
- Subjects
Milk ,Sığır ,Süt ,Cattle - Abstract
İnek sütünde β-kazein geni A1 ve A2 varyantları beta-kazomorfin 7 (BCM-7)'nin üretilmesinde etkili olan varyantlardır. DNA zincirinin 67. pozisyonunda prolin amino asidini kodlayan kodon CCT iken burada nokta mutasyonuyla CAT kodonuna dönüşmüş ve kodlanan amino asit sadece bir nükliolid değişmesi ile '' Prolin '' yerine ''Histidin'' olmuştur. A1 varyatı β-kazein amino asit peptit zincirinin 67. pozisyonunda bulunan Histidin amino asidi ihtiva ederken, A2 varyantı Prolin amino asiti ihtiva etmektedir. Bunun sonucu A1 β-kazein sütünün sindirimi, ince bağırsakta beta-kazomorfin 7 (BCM-7) olarak adlandırılan 7 amino asitli güçlü bir opioid bir biyoaktif peptidi serbest bırakırken, A2 β-kazein sütünün sindiriminde BCM-7 üretilmemektedir. A1 varyantlı sütün insan sağlığı üzerine olumsuz etkileri ile risk faktörü oluşturabileceği birçok bilim adamı tarafından öne sürülmektedir. Araştırmacılar BCM-7 isimli opioidin kalp-damar, diyabet, şizofreni başta olmak üzere birçok hastalığa neden olduğunu, buna karşılık A2 sütünün insan sağlığı üzerine olumsuz etkileri olmadığını ifade etmişlerdir. A2 varyantı herhangi bir mutasyona uğramamış orijinal β-kazein sütünün üretimini sağlar. Bu çalışmanın amacı, Türkiye'de yetiştirilen yerli ve kültür ırkı sığırların β-kazein polimorfizmini ve aynı zamanda mevcut hayvanlardan A2 sütü üretme potansiyelini ortaya çıkarmak ve bu alanda strateji geliştirmeye yardımcı olmaktır. Arastırmada Türkiye'de yetiştirilen yerli sığırlardan; Yerli Kara (YK:100), Doğu Anadolu Kırmızısı (DAK:100), Güney Anadolu Kırmızısı (GAK:87), Boz Irk (B:87) ile kültür ırkı sığırlardan Siyah Alaca (SA:100), Esmer (E:100), Simmental (SİM:100) ve Jersey (J:100) olmak üzere toplamda 774 baş hayvanın genomik DNA'sı elde edilmiştir. β Kazein geninin tanısında DNA markörlerden PCR- RFLP yöntemi uygulanmıştır. Bunun için CASB67R ve CASB122L primerleri ile TaqI restriksiyon kesim enzimi kullanılmıştır. Türkiye'de yetiştirilen bazı yerli ırklarından; YK, DAK, GAK ve B ırkta A1 allel frekansları sırasıyla 0.200, 0.195, 0.189 ve 0.201, A2 allel frekansları ise sırasıyla 0.800, 0.805, 0.810 ve 0.798 olarak tespit edilmiştir. A2 allel frekansı en fazla GAK (0.810) ırkında bulunmuştur. Yerli sığır ırklarının A1 ve A2 allel frekansı genel olarak sırasıyla 0.200 ile 0.800 olarak tespit edilmiştir. Yerli sığır ırklarının genotip frekansları ise; A1A1 genotipleri için sırasıyla, 0.020, 0.070, 0.000 ve 0.020; A1A2 genotip frekansı, 0.360, 0.250, 0.370 ve 0.350; A2A2 genotipleri de sırasıyla 0.620, 0.680, 0.620 ve 0.620 olarak bulunmuştur. Yerli sığır ırklarında A2A2 genotip frekansı en yüksek DAK (0.680) ırkı tespit edilmiş olup, A1A1 genotip frekansı GAK (0.00) ırkında bulunmamıştır. Kültür sığır ırklarından; SA, E, J ve SİM ırklarında A1 allel frekansları sırasıyla 0.475, 0.370, 0.215 ve 0.440, A2 allel frekansları ise sırasıyla 0.525, 0.630, 0.785 ve 0.560 olarak tespit edilmiştir. A2 allel frekansı en yüksek J (0.785) ırkında bulunmuştur. Kültür ırklarının A1 allel frekansı 0.215 ile 0.475 arasında iken A2 allel frekansları ise 0.525 ile 0.785 arasında değişmektedir. SA, E, J ve SİM ırklarında A1A1 genotipleri sırasıyla 0.240, 0.150, 0.030 ve 0.160; A1A2 genotipleri sırasıyla 0.470, 0.440, 0.370 ve 0.560; A2A2 genotipleri ise sırasıyla 0.290, 0.410, 0.600 ve 0.280 olarak tespit edilmiştir. Kültür ırklarında A2A2 genotip frekansı en yüksek J (0.600) ırkında, A1A1 genotip frekansı en düşük J (0.030) ve A1A2 genotip en yüksek SİM (0.560) ırkında bulunmuştur. DAK ve GAK populasyonları β-kazein geni bakımından Hardy-Weinberg dengesinde bulunamamıştır (P0.05) Diğer bir ifadeyle populasyonda CNS2 geninin gözlenen ve beklenen genotip frekansları arasındaki fark istatistik olarak önemsiz bulunmuştur. Sonuç olarak Türkiye'de yetiştirilen kültür ırkı sığırlarda tespit edilen A2A2 genotipli hayvanların çiftleştirilmesiyle elde edilecek A2A2 genotipli yavruların istikbalde A2 sütü üretme potansiyelinin artırılması açısından çok önemli olduğu ifade edilebilir. Aynı zamanda bazı yerli ırkların A2A2 genotip frekanslarının yüksek olması, söz konusu ırklardan gelecekte A2 sütü üretimi için yerli gen kaynağı olarak yararlanılabileceği de söylenebilir. A1 sütünün literatürde geçen hastalıklarla olan ilişkisiyle ilgili araştırma sonuçları ve görüşler, Sağlık Bakanlığı ile Tarım ve Orman Bakanlığının oluşturacağı bir komisyonca araştırılmalıdır. Bu iddiaların doğruluğu durumunda acilen Türkiye sığır populasyonunun A2A2 genotipli hayvanlardan olmasına özen gösterilmeli, aksi bir durumda en azından literatürde ifade edilen olumsuz etkiler ile tüketiciler yüzyüze bırakılmamalıdır., β Casein gene A1 and A2 variants in cow milk are the variants that are effective in producing beta-casomorphine 7 (BCM-7). While the codon encoding the proline amino acid at position 67 in the DNA chain was CCT, it was converted to CAT codon with a point mutation, and the coded amino acid became '' Histidine '' instead of '' Proline '' with only a nucleotide change. A1 variant β The casein amino acid contains Histidine amino acid at position 67 of the peptide chain, while the A2 variant contains Proline amino acid. As a result, the digestion of A1 β Casein milk releases a 7-amino acid strong opioid (morphine effect) called beta-casomorphine 7 (BCM-7) in the small intestine while no BCM-7 is not produced in the digestion of A2 β Casein milk. It has been claimed by many scientists that A1 variant milk may pose a risk factor with negative effects on human health. Researchers stated that beta-casomorphine 7 opioid causes many diseases especially such as cardiovascular diseases, diabetes and schizophrenia whereas A2 milk has no negative effects on human health. A2 variant ensures the production of the original β Casein milk, which has not undergone any mutation. The purpose of this study was to reveal the beta-casein polymorphism of the cows native-grown and bred in Turkey and also its potential to produce A2 milk from existing animals and help to develop strategies in this area. In the study, genomic DNA of 774 animals in total was obtained from indigenous cattle reared in Turkey; Anatolian Black (AB:100), Eastern Anatolian Red(EAR:100), Southern Anatolian Red (SAR:87), Turkish Grey (TG:87) and Holstein (100), Brown Swiss (100), Simmental (100) and Jersey (100) from culture bred cattle. PCR-RFLP method, which is one of the DNA markers, was used in the diagnosis of the β Casein gene. For this, CASB67R and CASB122L primers and TaqI restriction cut enzyme were used. In some native breeds reared in Turkey; The A1 allele frequencies in the Anatolian Black, EAR, SAR and Turkish Grey were 0.200, 0.195, 0.189 and 0.201, and A2 allele frequencies were 0.800, 0.805, 0.810 and 0.798, respectively. A2 allele frequency was highest in the SAR (0.810) race. The allele frequency of the domestic cattle breeds A1 and A2 were generally determined as 0.200 and 0.800, respectively. Genotype frequencies of domestic cattle breeds for A1A1 genotypes were; 0.020, 0.070, 0.00 and 0.020, respectively; A1A2 genotype frequency were, 0.360, 0.250, 0.370 and 0.350; and A2A2 genotypes were 0.620, 0.680, 0.620 and 0.620, respectively. The highest genetic frequency of A2A2 genotype was found in EAR(0.680) domestic cattle breeds, and the A1A1 genotype frequency was not found in the SAR (0.00) race. Culture cattle breeds; A1 allele frequencies were determined as 0.475, 0.370, 0.215 and 0.440, and A2 allele frequencies as 0.525, 0.630, 0.785 and 0.560, respectively in Holstein, Brown Swiss, Jersey and Simmental races. A2 allele frequency was found the highest in Jersey (0.785) race. A1 allele frequencies of culture races are between 0.215 and 0.475, while A2 allele frequencies vary between 0.525 and 0.785. A1 allele genotypes in Holstein, Brown Swiss, Jersey and Simmental breeds were determined as 0.240, 0.150, 0.030 and 0.160, respectively; A1A2 genotypes were 0.470, 0.440, 0.370 and 0.560, respectively; A2A2 genotypes were 0.290, 0.410, 0.600 and 0.280, respectively. In culture breeds, A2A2 genotype frequency was found the highest in Jersey (0.600) race, A1A1 genotype frequency was lowest in Jersey (0.030) and A1A2 genotype was highest in Simmental (0.560) race. The β-casein level of EAR and SAR population was not at the level of the Hardy-Weinberg balance (P0.05). That is, the observed and expected difference between the genotype frequencies of CNS2 gene in the population was found to be statistically insignificant. Consequently, it can be stated that the A2A2 genotyped calves to be obtained by mating A2A2 genotyped animals determined in the cattle raised in Turkey can be considered to be very important for enhancing future A2 milk producing potential. At the same time, it can be said that some native breeds have high A2A2 genotype frequencies, and that these breeds may be used as a native gene source for A2 milk production in the future. Research results and opinions regarding the relation of A1 milk to diseases in the literature should be investigated by a commission of the Ministry of Health and the Ministry of Agriculture and Forestry. When these claims come true, cattle population of Turkey should urgently be sought from the A2A2 genotyped animals or the consumers should not be left face to face with at least the negative effects expressed in the literature.
- Published
- 2020
8. Determination of Nutrient Losses Caused by Starlings in Total Mixed Ration in Dairy Cattle Farm
- Author
-
ŞAHİN, Özcan, KILIÇ, Büşra, BOZTEPE, Saim, AYTEKİN, İbrahim, and KESKİN, İsmail
- Subjects
Ziraat, Sütçülük ve Hayvan Bilimleri ,Veterinary ,Tam rasyon,süt sığırı,sığırcık,zarar,besin madde kayıpları ,Total mixed ration,dairy cattle,starlings,damage,nutrient losses ,Veteriner Hekimlik ,Agriculture, Dairy and Animal Science - Abstract
Sığırcıklar passeriformes (ötücü kuşlar) takımının sturnidae familyasının (sığırcıkgiller), sturnus cinsin-den Sturnus vulgaris türünden kuşlardır. Sığırcıklar tarımda ve özellikle hayvancılık işletmelerinde önemli ekonomik kayıplara sebep olduğundan, sürü yönetimi kapsamında gerekli önlemler alınmalıdır. Sığırcıklar her türlü tarımsal faaliyete ciddi zarar veren istilacı ve yırtıcı kuşlardır. Tam rasyonla beslenen süt sığırlarında, tahıl ve pelet yemleri tüketirler ve rasyonun besin bileşimini değiştirerek süt verimini hızla azaltır. Aynı zamanda bir hastalık vektörü olarak işlev görebilmektedirler.Bu çalışma, bir süt sığırcılığı işletmesinde tam rasyonda sığırcıkların yol açtığı besin madde kayıplarının belirlenmesi amacıyla yapılmıştır. Çalışmada sığırcık istilasından önce ve sonrasındaki analiz sonuçlarına göre rasyonun nem (%), ham yağ, ADF, NDF ve ham selüloz değerlerinde bir artış gözlenmiştir (P, Starlings are the birds of the sturnidae family (songbirds) of the passeriformes (starlings) and Sturnus vulgaris species of sturnus. Since the starlings are the birds that cause significant economic losses in agricultural and especially in livestock enterprises, necessary measures should be taken within the scope of herd management. Starlings are invasive and predatory birds that cause serious damage to all kinds of agricultural activities. In the dairy cattle fed with total mixed ration, starlings consume grain and pellet feeds and rapidly reduces the milk yield by changing the nutrient composition of the ration. It may also serve as a disease vector.The aim of this study was to determine the nutritional losses caused by starlings in a total mixed ration in a dairy cattle farm. According to the results of the analysis before and after the infestation of starling, an increase (P
- Published
- 2019
9. İznikname
- Author
-
Şahin Özcan, Burcu, Turan, Sitare, and Geleneksel Türk El Sanatları Anasanat Dalı
- Subjects
Iznik tiles ,Design ,Fine Arts ,Motifs ,Bursa-İznik ,Turkish tile art ,Tile art ,Production ,Güzel Sanatlar ,Crafts ,Tile ,El Sanatları - Abstract
İznik; binlerce yıl Yunan, Roma, Bizans, Selçuklu ve Osmanlı'nın kültür kalıntıları ile yoğrulmuş koca bir tarih mirasına sahip olmasının yanında, asıl ününü 15. yüzyıldan itibaren çini ve seramik üretim merkezi olmasına borçludur. Dünya ve ülkemiz sanat tarihi bakımından son derece önemli olan İznik hiç kuşkusuz gölü, verimli toprakları, Hıristiyanlık âlemi için iki Ekümenik konsüle ev sahipliği yapmış olması ve tarihi yapıları ile çini çalışmamızın bütününde zengin bir temayla ifade edilmiştir. Surlarla çevrili kent planı, çini pano tasarımımızın formunu oluşturmuş ve panoda ifade edilen farklı dönemler birbirinden surlarla ayrılmıştır. İznik'in çini üretim merkezi olmasından yola çıkarak, tasarımda merkezden başlayıp bütünü çevreleyen bir düzenleme yapılmıştır.ANAHTAR KELİMELER: İznik, Çini, Üretim, Tasarım, Motif Apart from holding a giant historic heritage molded by Hellenic, Roman, Byzantium, Seljuk and Ottoman culture remainders for thousands of years; İznik owes its actual fame to being a Turkish tile and ceramic production center beginning from 15th century. İznik, which is highly important for world and Turkish art history, has been expressed with a rich theme throughout our tile study with its lake, loam, hosting two ecumenic councils of Christianity and historic architecture. The city plan, which is surrounded by the ramparts, forms our tile panel design and different eras that are stated on the panel have been seperated from each other with the ramparts. Starting off İznik being a tile production center, an organizing has been made, which starts from the center of the design and surrounds the whole.KEYWORDS: İznik, Tile, Production, Design, Motif 90
- Published
- 2010
10. Bazı Türkiye Yerli Irk Koyunlarında Entansif Besi Süresince Vücut Ölçülerinin Değişimi
- Author
-
Karabacak, Ali, Boztepe, Saim, Dağ, Birol, and Şahin, Özcan
- Subjects
büyüme ,besi ,Sheep breeds ,fattening ,growth ,Koyun ırkları - Abstract
Bu araştırma, Akkaraman, Dağlıç, Kıvırcık, Malya ve Karacabey Merinosu (KM) ırkı kuzuların entansif besideki vücut gelişimlerini karşılaştırmak amacıyla yapılmıştır. Araştırmada her ırktan 10 baş olmak üzere toplam 50 baş erkek kuzu kullanılmıştır. Kuzular ortalama 20 kg canlı ağırlıkta ve yaklaşık 2.5 aylık yaşta besiye alınarak 68 gün süreyle entansif şartlarda beslenmiştir. Araştırmada kullanılan Akkaraman, Dağlıç, Kıvırcık, Malya ve KM’lerin sırasıyla cidago yüksekliğindeki artış 9.8, 5.9, 11.2, 10.5 ve 10.2 cm, sağrı yüksekliğindeki artış 13.0, 10.9, 8.6, 12.5 ve 12.2 cm, vücut uzunluğundaki artış 13.1, 8.6, 8.6, 13.8 ve 14.4 cm, göğüs çevresindeki artış 20.2, 15.6, 16.5, 23.9 ve 20.7 cm, but çevresindeki artış 22.9, 16.5, 16.2, 21.1 ve 20.5 cm olarak bulunmuştur. Entansif besi süresince Akkaraman, Malya ve KM genotiplerinin vücut gelişimi birbirine benzer seyir takip etmiş ancak Kıvırcık ve Dağlıç genotiplerinin vücut gelişiminden üstün oldukları görülmüştür. This study was carried out to determine the body growth of Akkaraman, Dağlıç, Kıvırcık, Malya and Karacabey Merino (KM) lambs at intensive fattening period. A total of 50 male lambs there are 10 lambs from each breed were used in the study. The lambs were 2.5 months of age and their live weights averaged as 20 kg at the beginning of fattening period the intensive fattening period lasted for 68 days. The increase in body measurements of Akkaraman, Dağliç, Kivircik, Malya and Karacabey Merino were determined as 9.8, 5.9, 11.2,10.5 and 10.2 cm for withers heights; 13.0, 10.9, 8.6, 12.5 and 12.2 cm for rump heights; 13.1, 8.6, 8.6, 13.8 and 14.4 cm for body lengths; 20.2, 15.6, 16.5, 23.9 and 20.7 cm for heart girths and 22.0, 16.5, 16.2, 21.1 and 20.5 cm for leg girths respectively. During the intensive fattening period Akkaraman, Malya and KM genotypes had similar body performance however these breeds had better body performance than Kivircik and Dağliç genotypes.
- Published
- 2010
11. Türkiye'de Performans Esaslı Bütçeleme Sisteminin Değerlendirilmesi ve Uygulama Örneği
- Author
-
Şahin, Özcan, Temizer, Uygur, and İşletme Ana Bilim Dalı
- Subjects
İşletme ,Business Administration - Abstract
Çalısmamızın birinci bölümünde; bütçenin tarihsel gelisimi ve tanımıyapıldıktan sonra, bütçenin fonksiyonları ve prensiplerini ile günümüze kadarkamu mali yönetim alanındaki bütçeleme sistemleri açıklanmıstır.Çalısmamızın ikinci bölümünde; Türk Bütçe Sisteminin genel yapısı,kapsamı ile bütçenin hazırlanmasından denetimine kadar süren yasal süreçincelendikten sonra, bütçe sınıflandırması ve halen uygulanmakta olanAnalitik Bütçe Sınıflandırılması incelenmistir.Çalısmamızın üçüncü bölümünde; performans esaslı bütçelemesisteminin incelenmesine geçilmis ve bu kapsamda performans esaslıbütçeleme sisteminin tarihçesi, özellikleri, ilkeleri açıklanmıs, kamu maliyönetimi anlayısındaki değisim incelenmis, performans yönetimi ile maliyönetim arasındaki entegrasyon ele alınmıs ve diğer ülkelerdeki bütçelemeuygulamaları açıklanmıstır.Çalısmamızın dördüncü bölümünde; kamu mali yönetiminin yenidenyapılandırılması ihtiyacının niçin ortaya çıktığı açıklanmıs, Türkiye'deperformans esaslı bütçeleme sistemine geçis hazırlıkları detaylı olarakincelenmis ve söz konusu bütçeleme sisteminin Türkiye'de uygulanabilirliğiile bu konuda karsılasılabilecek zorluklar açıklanmıstır.Çalısmamızın besinci ve son bölümünde ise; bir kamu kurulusundakiörnek bir uygulama incelenmistir. At the first section of our work; after having been declared functionsand principles of budget, the description and historical process of budget hasbeen described. And also, the budget systems in the area of the publicfinancial management have been explained up to now.At the second section; first of all, general perspective of TurkishBudget System and the process of budget including budget inspection frombeginning to end have been examined. Then budget classifications and theAnalytical Budget Classification, still in use, have been deeply explored.Thirdly, we have worked on performance based budget systems. Inthis scope, we have expressed history and principles of performance basedbudget systems. And also, the effects of performance based budget systemson the public financial management have been explained. Moreover, theintegration between performance management and financial managementand budget applications on other countries has been described.Fourthly, why a need for reconstruction at the public financialmanagement occurred has been explained. The preparations for applyingperformance based budget systems to Turkey have been studied deeply.And also, the difficulties of this process, including if this process is suitablefor Turkey, have been expressed.At the last section, a sample budget application in a publicorganization has been studied. 205
- Published
- 2007
12. Anadolu merinosu kuzularında besi başı canlı ağırlığının besi performansı ve karkas karakterlerine etkisi
- Author
-
Şahin, Özcan, Boztepe, Saim, and Zootekni Anabilim Dalı
- Subjects
Zooloji ,Zoology - Abstract
ÖZET Yüksek Lisans Tezi ANADOLU MERİNOSU KUZULARINDA BESİ BAŞI CANLI AĞDALIĞININ BESİ PERFORMANSI VE KARKAS KARAKTERLERİNE ETKİSİ Özcan ŞAHIN Selçuk Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü Zootekni Anabilim Dalı Danışman : Prof. Dr. Saim BOZTEPE 2005, 50 sayfa Jüri : Prof. Dr. Saim BOZTEPE Prof. Dr. Ayhan ÖZTÜRK Yrd. Doç. Dr. Birol DAĞ Bu araştırma entansif besi şartlarında canlı ağırlıkları dikkate alınarak 7 'şer başlık 3 gruba ayrılan 2.5 aylık 21 adet erkek Anadolu Merinosu kuzunun besi performansı ve karkas özellikleri saptanarak en uygun besi başı ağırlığının belirlenmesi amacıyla yapılmıştır. Kuzular besi başı ağırlıkları 25, 30 ve 35 kg olacak şekilde üç gruba ayrılmıştır. 63 günlük besi süresince vücut ölçüleri haftalık olarak alınmıştır. Besi süresince her üç grubun ortalama toplam canlı ağırlık artışı sırasıyla 19.29, 19.43 ve 20.43 kg, ortalama günlük canlı ağırlık artışları 394, 400 ve 417 g, günlük ortalama kesif yem tüketimi 1.464,1.620 ve 1.663 kg, 1 kg canlıağırlık artışı için tüketilen yem miktarı ise 3.71, 4.05 ve 3.98 kg olarak tespit edilmiştir. Günlük ortalama canlı ağırlık artışı ve yem değerlendirme katsayısı bakımından gruplar arasında istatistik olarak farklılık bulunmamıştır. Günlük ortalama yem tüketimi bakımından gruplar arası fark istatistik olarak önemli bulunmuştur (p < 0.05). Kesim özellikleri bakımından kesim ağırlığı, sıcak karkas ağırlığı, soğuk karkas ağırlığı (p
- Published
- 2005
13. Premarital hemoglobinopathy screening in Kocaeli, Turkey: a crowded industrial center on the north coast of Marmara Sea.
- Author
-
Sarper, Nazan, Şenkal, Vijdan, Güray, Fatih, Şahin, özcan, and Bayram, Jülide
- Subjects
HEMOGLOBINOPATHY ,HEMOGLOBINS ,HIGH performance liquid chromatography ,THALASSEMIA ,STEM cell transplantation ,PATIENTS - Abstract
Copyright of Turkish Journal of Hematology is the property of Galenos Yayinevi Tic. LTD. STI and its content may not be copied or emailed to multiple sites or posted to a listserv without the copyright holder's express written permission. However, users may print, download, or email articles for individual use. This abstract may be abridged. No warranty is given about the accuracy of the copy. Users should refer to the original published version of the material for the full abstract. (Copyright applies to all Abstracts.)
- Published
- 2009
Catalog
Discovery Service for Jio Institute Digital Library
For full access to our library's resources, please sign in.