97 results on '"Agricultural, Engineering"'
Search Results
2. First record of the fall armyworm, Spodoptera frugiperda (J.E. Smith, 1797) (Lepidoptera: Noctuidae) in Türkiye
- Author
-
PEHLİVAN, Serkan and ATAKAN, Ekrem
- Subjects
Agricultural, Engineering ,Mühendislik, Ziraat ,General Earth and Planetary Sciences ,General Environmental Science ,Fall armyworm ,first report ,invasive pest ,maize ,Adana ,Türkiye - Abstract
The fall armyworm, Spodoptera frugiperda (J.E. Smith, 1797) (Lepidoptera: Noctuidae), is a key pest of the many economically important crops, especially maize throughout the world. Spodoptera frugiperda is indigenous in Americas, but now it has rapidly spread over more than 50 countries in Africa and Asia continents. In the EPPO region, the first occurrence of S. frugiperda was in Egypt in 2019, while then in Southern Israel in 2020, most recently in Syria. During the maize field surveys performed randomly, S. frugiperda larvae were detected for the first time in Adana Province (Türkiye). The species were identified based on the morphological traits of the larvae. Due to the end of the growing season in Adana Province, only four fields were controlled and all of them were infested with the S. frugiperda larvae. The infected plant's rate varied between 14 and 15%. The climatic conditions are quite suitable for this pest in Adana. It obviously shows that this invasive pest insect species may multiply and spread over to arable crops mainly maize fields throughout the year without entering diapause in this region, and it may have great potential to become a major pest of maize in the region.
- Published
- 2022
3. Tarımsal Amaçlı Kooperatiflere Ortak Olan ve Olmayan Üreticilerin Tarımsal Kredi Kullanımının Değerlendirilmesi
- Author
-
VURUŞ AKÇAÖZ, Handan, GÜZEL, Ayşenur, METİN, Büşra, and REDZEPİ, Valjon
- Subjects
Agricultural, Engineering ,Mühendislik, Ziraat ,Tarımsal kredi ,Finansman ,Kooperatif ,T.C. Ziraat Bankası ,Antalya - Abstract
Bu çalışmanın amacı; Antalya ilinde tarımsal amaçlı kooperatiflere ortak olan ve ortak olmayan üreticilerin sosyo-ekonomik özelliklerini belirlemek, tarımsal amaçlı kredi kullanım durumlarını, kredi temin ettikleri kaynakları, kredi kullanımında ve geri ödemede karşılaştıkları sorunları araştırmaktır. Çalışmada; Antalya ilinde tarımsal amaçlı kooperatiflere ortak olan ve olmayan 80 üreticiye anket uygulanmıştır. Araştırmadan elde edilen sonuçlara göre en çok tercih edilen kredi kaynakları şahıslar ve T.C. Ziraat Bankası’dır. İncelenen işletmelerde üreticilerin kredi kullanma nedenlerinin başında tarımsal girdi temini ve işletme sermayesi eksiğini tamamlama gelmektedir. Üreticilerin T.C. Ziraat Bankası’nı tercih etme nedenleri ise çiftçiye sübvansiyonlu kredi veren tek banka olması ve faiz oranlarının uygun olmasıdır.
- Published
- 2022
4. Çukurova Bölgesinde Muz Tarımı Yapılacak Kimi Alanların Muza Uygunluk Düzeyinin Değerlendirilmesi
- Author
-
KOCA, Yakup Kenan, TURGUT, Yavuz Şahin, and KOCA, Gülden
- Subjects
Muz ,sera ,toprak ,uygunluk ,Çukurova ,Agricultural, Engineering ,Mühendislik, Ziraat ,Banana ,greenhouse ,soil ,suitability - Abstract
It is one of the most common agricultural practices that the producers who want to earn more income from the unit area turn to alternative products. In Çukurova, which has the most fertile lands in Turkey, bananas have become an alternative product for the last few years. In parallel with the increase in banana production areas throughout Turkey, a significant increase has been observed in the number of greenhouses established for banana cultivation in the Çukurova Region. The increase in banana production areas in Adana has increased to 400%. Banana has an important in diet nutrition because it contains enough vitamins and minerals in human nutrition, as well as giving a feeling of satiety. In the technical analyzes made, it has been stated that a banana greenhouse to be established covers the installation costs in 7-8 years, and even makes a high level of profit, since it is one of the products with a high profit per unit area. In this study, the soil/land characteristics of 10 banana greenhouses allowed by the Provincial Soil Conservation Board were discussed. Soil samples were taken from banana greenhouses randomly selected from the upper, middle and lower parts of the plain and some physical and chemical analyzes were made. In addition, considering the land characteristics, the suitability of the Plain to bananas was evaluated in general terms for these 10 soil sampling points. The results showed that there are significant problems at some points in the plain soils. It has been revealed that more attention should be paid in the production of bananas, especially in the lower parts of the plain with high groundwater, salty and high pH value., Birim alandan daha fazla gelir elde etmek isteyen üreticilerin alternatif ürünlere yönelmesi en fazla görülen tarımsal uygulamalardan birisidir. Türkiye’nin en verimli topraklarına sahip olan Çukurova’da son birkaç yıldır muz alternatif bir ürün konumuna gelmiştir. Tüm Türkiye’de muz üretim alanlarına artışın paralelinde, Çukurova Bölgesi’nde de muz tarımı için kurulan seraların sayısında önemli artış görülmüştür. Adana ilinde muz üretim alanlarındaki artış %400lere çıkmıştır. Muzun insan beslenmesindeki yeterli düzeyde vitamin ve mineral içermesinin yanı sıra tokluk hissi vermesi sebebiyle de diyet beslenmede önemli bir yer tutmaktadır. Yapılan teknik analizlerde de, birim alandan kazancı yüksek olan ürünlerden biri olması sebebiyle, kurulacak olan bir muz serasının 7-8 yılda kurulum maliyetlerini karşıladığı, hatta yüksek düzeyde kar edildiği belirtilmiştir. Bu çalışmada, İl Toprak Koruma Kurulu tarafından izin verilen 10 adet muz serasının toprak/arazi özellikleri ele alınmıştır. Ovanın yukarı, orta ve aşağı kısımlarından tesadüfi olarak seçilen muz seralardan toprak örnekleri alınmış ve kimi fiziksel ve kimyasal analizleri yapılmıştır. Bununla birlikte arazi özellikleri de dikkate alınarak bu 10 toprak örnekleme noktası özelinde Ovanın muza uygunluğu genel hatları ile değerlendirilmiştir. Sonuçlar ova topraklarında kimi noktalarda önemli kısıtlamaların olduğunu göstermiştir. Özellikle taban suyu seviyesi yüksek, kısmen tuzlu ve yüksek pH değerine sahip ovanı aşağı kısımlarında muz üretiminde daha dikkate dilmesi gerektiğini ortaya çıkartmıştır.
- Published
- 2022
5. Türkiye’de Su Kaynakları ve Tarımsal Sulama
- Author
-
KOÇ, Deniz Levent, KAPUR, Burçak, ÜNLÜ, Mustafa, and KANBER, Rıza
- Subjects
Agricultural, Engineering ,Mühendislik, Ziraat ,Türkiye ,su kaynakları ,tarımsal sulama ,iklim değişikliği ,General Earth and Planetary Sciences ,Turkey ,water resources ,agricultural irrigation ,climate change ,General Environmental Science - Abstract
Turkey's land area is about 78.5 million ha. The population is 84 million, with an annual growth rate of 1.09% in 2020. Turkey is divided into 25 basins that correspond with its hydrological features. The average yearly flow in the basins is 186 billion cubic meters (BCM). The Euphrates-Tigris River Basin has a water potential of 28.4% and is the largest watershed in Turkey in terms of water potential and surface area.Turkey’s total usable water potential is 112 BCM, of which 98 BCM is surface water, and 14 BCM is groundwater. Approximately 20-25% of Turkey’s irrigable area is irrigated with groundwater. This study discussed the state of Turkey's water resources and agricultural irrigation., Türkiye'nin yüzölçümü yaklaşık 78.5 milyon ha, nüfusu 84 milyon ve yıllık nüfus artış hızı 2020 itibari ile %1.09 olmuştur. Türkiye, hidrolojik özelliklerine uygun 25 havzaya bölünmüştür. Havzalarda yıllık ortalama akış 186 milyar metreküptür (BCM). Fırat-Dicle Nehri Havzası %28.4’lük su potansiyeline sahip olup, Türkiye'nin su potansiyeli ve yüzölçümü bakımından en büyük su havzasıdır. Türkiye'nin toplam kullanılabilir su potansiyelinin, 98 BCM'si yüzey suyu ve 14 BCM'si yeraltı suyu olmak üzere toplam 112 BCM'dir. Türkiye'nin sulanabilir alanının yaklaşık %20-25'i yeraltı suyu ile sulanmaktadır. Bu çalışmada, Türkiye'deki su kaynaklarının ve tarımsal sulamanın durumu ele alınmıştır.
- Published
- 2022
6. Adana İli Açık Alan Biber Yetiştiriciliğinde Sorun Olan Arthropoda Şubesine Bağlı Zararlı ve Yararlı Türlerin Saptanması
- Author
-
CAN, Elif and ULUSOY, Mehmet Rifat
- Subjects
Agricultural, Engineering ,Mühendislik, Ziraat ,General Earth and Planetary Sciences ,Biber,Arthropoda,zararlı,parazitoit,predatör ,General Environmental Science - Abstract
Adana ili açık alan biber yetiştiriciliğinde sorun olan Arthropoda şubesine bağlı zararlı türler ile bunların parazitoit ve predatörleri bu çalışmada saptanmaya çalışılmıştır. Çalışma 2017-2018 yıllarında yürütülmüş olup, 8 takıma bağlı 22 familyadan 40 zararlı tür belirlenmiştir. Bu türler içerisinde biberde en yaygın ve yoğun olarak görülen türlerin; Frankliniella occidentalis Pergande, Thrips hawaiiensis Morgan, Myzus persicae Sulzer, Aphis gossypii Glover, Bemisia argentifolii Bellows & Perring, Phenacoccus madeirensis Green ve Nezara viridula L. olduğu belirlenmiştir. Diğer taraftan 8 takıma bağlı 24 familyadan 27 faydalı tür tespit edilmiş, bunlardan en yaygın ve yoğun olarak görülen türler arasında Coccinella septempunctata L. ve Hippodamia (Adonia) variegata Goeze öne çıkmıştır.
- Published
- 2022
7. Balıkesir ve Uşak İlleri Tütün Ekim Alanlarında Potyvirus İzolatlarının Belirlenmesi ve Karakterizasyonu
- Author
-
RANDA ZELYÜT, Filiz, KARANFİL, Ali, and KORKMAZ, Savaş
- Subjects
Agricultural, Engineering ,Mühendislik, Ziraat ,Tütün,RT-PCR,PVY,potyvirus - Abstract
Tütünlerde enfeksiyona neden olan çok sayıda viral etmen mevcuttur. Bunlar arasından potyvirüsler oldukça yaygın olup, tütünlerde enfeksiyonlar meydana getiren en önemli üyelerinden bir tanesi de Patato virus Y (PVY)’dir. Ülkemizde ise potyvirus ve PVY izolatlarının tütün üretim alanlarındaki enfeksiyonuna yönelik çalışmalar oldukça sınırlıdır. Gerçekleştirilen bu çalışma kapsamında Balıkesir ve Uşak illeri tütün üretim alanlarından simptomatik 71 örnek alınmıştır. Alınan örnekler potyvirus dejenere primerleri kullanırak RT-PCR yöntemi ile testlenmiştir. Testlemeler sonucunda 10 örnekte potyvirus enfeksiyonu tespit edilmiştir. Elde edilen potyvirus izolatlarının tür düzeyinde tanılanması amacı ile yapılan dizileme çalışmaları sonucunda 9 PVY izolatı belirlenmiştir. Bir izolat ise tam olarak tür düzeyinde tanılanamamakla birlikte Leek yellow stripe virus (LYSV) izolatları ile % 75’e kadar benzerlik göstermiştir. PVY İzolatlarının benzerlik analizleri sonucunda genel olarak kendi içlerinde yüksek oranda dizi homolojisi gösterdiği belirlenmiştir. Filogenetik analizler sonucunda 7 izolat N streynleri ile kümelenirken, 2 izolat ise rekombinasyon göstermeyen izolatların dışında kaldığı saptanmıştır.
- Published
- 2022
8. Türkiye'nin doğu Akdeniz Bölgesi'nde büyük ölçekli bir sulama şebekesinde toprak tuzluluğu için kütle dengesi çalışmalarının önemini tanıtmak
- Author
-
KAMAN, Harun and ÇETİN, Mahmut
- Subjects
Agricultural, Engineering ,Mühendislik, Ziraat ,Drainage,irrigation management,salinity,salt balance,closure error ,Drenaj,sulama yönetimi,tuzluluk,tuz dengesi,kapatma hatası ,General Earth and Planetary Sciences ,General Environmental Science - Abstract
Irrigation is the most important practice that guarantees high agricultural production in arid and semi-arid regions. Notwithstanding, various problems may arise in irrigation practices. These problems result from the imbalance among soil, plant and water relations. The fact that the farmers do not know how much water, when and which irrigation method to apply causes inappropriate irrigation practices. In addition, the use of primitive irrigation methods of low efficiency by the farmers is also very common. This does not only hinder sustainable irrigated farming but also leads to salinity and alkalinity problems, thus resulting in the loss of fertile soils. Monitoring and evaluation of groundwater (GW) depths as well as salinity of GW and soil to ensure the sustainability of irrigated agriculture and water management is a necessity in agriculture. Because GW depth and salinity, and soil salinity are among the most important factors that negatively affect production in agricultural areas. Poor irrigation water management, low irrigation efficiency, the inadequacy of in-field drainage systems etc. are the main reasons for drainage and salinity problems in irrigation areas. This study aimed at monitoring changes in soil salinity by conducting the salt balance work in a large irrigation scheme (9 495 ha), located in the Lower Seyhan Plain, in southern Turkey. Field studies were carried out in the hydrological year 2008. Research results showed that the salt balance equation resulted in a closure error of ΔS= -2.84 Mg ha-1. Results indicated that the amounts of salts exported by drainage flows were greater than the salts imported by precipitation and irrigation water. In turn, not only precipitation in the winter but also irrigation applications in the summer season are effective in leaching salts out of the root zone. This is due to poor irrigation efficiency and high drainage fraction in the District., Sulama, kurak ve yarı kurak bölgelerde yüksek tarımsal üretimi garanti eden en önemli uygulamadır. Bununla birlikte, sulama uygulamalarında çeşitli sorunlar ortaya çıkabilmektedir. Bu sorunlar toprak, bitki ve su ilişkileri arasındaki dengesizlikten kaynaklanmaktadır. Çiftçilerin ne kadar su, ne zaman ve hangi sulama yöntemini uygulayacağını bilmemeleri, uygun olmayan sulama uygulamalarına neden olmaktadır. Ayrıca çiftçiler tarafından düşük randımanlı ilkel sulama yöntemlerinin kullanılması da oldukça yaygındır. Bu sadece sürdürülebilir sulu tarımı engellemekle kalmaz, aynı zamanda tuzluluk ve alkalilik sorunlarına da yol açarak, verimli toprakların kaybına neden olur. Sulu tarımın ve su yönetiminin sürdürülebilirliğini sağlamak için yeraltı suyu (GW) derinliklerinin yanı sıra GW ve toprağın tuzluluğunun izlenmesi ve değerlendirilmesi tarımda bir zorunluluktur. Zira, GW derinliği ve tuzluluğu ile toprak tuzluluğu tarım alanlarında üretimi olumsuz etkileyen en önemli faktörler arasındadır. Yetersiz sulama suyu yönetimi, düşük sulama randımanı, tarla içi drenaj sistemlerinin yetersizliği vb. sulanan alanlarında drenaj ve tuzluluk sorunlarının başlıca nedenleridir. Bu çalışma, Türkiye'nin güneyinde Aşağı Seyhan Ovası'nda bulunan geniş bir sulama birliğinde (9 495 ha) tuz bütçesi çalışması yaparak, toprak tuzluluğundaki değişimleri izlemeyi amaçlamıştır. 2008 hidrolojik yılında saha çalışmaları yapılmıştır. Araştırma sonuçları, tuz bütçesi denkleminin ΔS= -2.84 Mg ha-1 kapatma hatasıyla sonuçlandığını göstermiştir. Sonuçlar, drenaj akışları tarafından ihraç edilen tuz miktarlarının yağış ve sulama suyu ile ithal edilen tuzlardan daha fazla olduğunu göstermiştir. Buna karşılık, sadece kışın yağışlar değil, aynı zamanda yaz mevsiminde yapılan sulama uygulamaları da tuzların kök bölgesi dışına sızmasında etkili olmuştur. Bunun nedeni, Bölgedeki düşük sulama randımanı ve yüksek drenaj fraksiyonudur.
- Published
- 2022
9. Rural Older Adult Women's Perspective on Aging: The Case of Adana
- Author
-
KANTAR DAVRAN, Müge, GÜLER, Zuhal, ÖZTORNACI, Burak, and DENİZ, Çağla Derya
- Subjects
Agricultural, Engineering ,Mühendislik, Ziraat ,Sosyal Algı,Yaşlılık,Kadın,Benlik Kavramı,Kesit Çalışmalar ,Social Perception,Aged,Women,Self-Concept,Cross-Sectional Studies - Abstract
Bu çalışma, kırsal kesimde yaşayan yetişkin kadınların yaşlılığa bakış açılarını ve bu bakış açılarını etkileyen nedensel faktörleri belirlemektedir. Bu kesit çalışmanın popülasyonu, 65 yaş ve üstü yetişkin kadınları içermektedir. Nicel bir veri toplama tekniği olan anket yöntemi kullanılmış ve 145 yaşlı yetişkin kadına yüz yüze görüşme yoluyla anket uygulanmıştır. Görüşülen kadınların %44,1'i sağlık durumlarından memnun değildir. Yaşlılık; hastalık, ölüm ve bakım ihtiyacı ile yüksek oranda ilişkiliydi. Yaşlılıkla ilgili sosyal algılar, yaşlı yetişkinlerin benlik algılarını etkiliyor gibi görünmektedir. Araştırmanın en önemli bulgularından biri, kişinin yaşlılığa bakış açısında etnik kimlikten çok eğitim düzeyinin ve sosyal çevrenin etkili olduğudur., This study determines the perspectives of older adult women, who are living in rural areas, regarding old age as well as the causal factors impacting these perspectives. The population of this cross-sectional study included older adult women aged 65 and above. The survey method, a quantitative data collection technique, was used, and 145 older adult women were provided questionnaires through face-to-face interviews. Of the women interviewed, 44.1% were unsatisfied with their health status. Old age was highly associated with illness, death, and need for nursing. Social perceptions about old age seem to influence the self-perceptions of the older adult. One of the most important findings of the study is that one’s level of education and social environment have a significantly greater influence on their perspectives regarding old age than their ethnic identity.
- Published
- 2022
10. Asmalarda Botryosphaeria Geriye Ölüm Hastalığıyla İlişkili Fungal Patojenlerin in vitro Sıcak Su Uygulamalarına Duyarlılıkları
- Author
-
AKGÜL, Davut Soner, AWAN, Qamar Nawaz, and GÜNGÖR SAVAŞ, Nurdan
- Subjects
Agricultural, Engineering ,Mühendislik, Ziraat ,General Earth and Planetary Sciences ,Botryosphaeria,Diplodia,Lasiodiplodia,Neofusicoccum,odun kangreni ,General Environmental Science - Abstract
Bu çalışmada, asmalardan izole edilen bazı Botryosphaeriaceae türlerinin (Botryosphaeria dothidea, Diplodia seriata, Lasiodiplodia theobromae ve Neofusicoccum parvum) in vitro sıcak su uygulamalarına duyarlılıklarının saptanması amaçlanmıştır. İçinde steril distile su ve izolatların miseliyal agar disklerinin bulunduğu plastik santrifüj tüpleri 49-54 °C’de, 30 ve 45 dakika süreyle sıcak su uygulamalarına maruz bırakılmış ve türlerin termal ölüm noktası belirlenmiştir. Sonuçlar dört farklı fungal türün hatta bunların izolatlarının bile sıcaklık-süre kombinasyonundan aynı seviyede etkilenmediklerini göstermiştir. Aynı tür içerisinde bile sıcak su uygulamalarına karşı farklı duyarlılığa sahip izolatlar bulunmuştur. Türlere göre maksimum termal ölüm derecesi ve süre kombinasyonu şu şekilde olmuştur; B. dothidea: 54°C/30 dk, D. seriata: 49°C/45 dk, L. theobromae: 53°C/45 dk ve N. parvum: 52°C/45 dk. Bu çalışmanın sonuçları Türkiye’deki bazı Botryosphaeriaceae türlerinin sıcak su uygulamalarına oldukça tolerant olduğuna işaret etmektedir.
- Published
- 2022
11. Gaziantep İli Sarımsak Ekiliş Alanlarındaki Fusarium Türlerinin Teşhisi
- Author
-
YILDIZBAKAN, Nuran, ATAKAN, Aydin, and ÖZGÖNEN ÖZKAYA, Hülya
- Subjects
Agricultural, Engineering ,Mühendislik, Ziraat ,Fusarium,sarımsak,Gaziantep ,Fusarium,garlic,Gaziantep - Abstract
Garlic (Allium sativum L.) is an important crop for Gaziantep and Turkey. The aim of this study was to identify the Fusarium species that caused serious crop losses in the garlic cultivation areas of Gaziantep. A sampling was conducted in garlic cultivation areas in April of 2018 and 2019. Fusarium spp. were diagnosed according to their cultural and morphological characteristics as Fusarium oxysporum, F. poae, F. proliferatum, F. sporotrichoioides, F. semitectum and F. verticillioides. From pathogenicity test, all identified species were found to be pathogenic to the host plant garlic., Sarımsak (Allium sativum L.), Gaziantep ve Türkiye için önemli bir üründür. Bu çalışmanın amacı, Gaziantep ili sarımsak ekiliş alanlarında ciddi ürün kayıplarına neden olan Fusarium türlerinin belirlenmesidir. 2018 ve 2019 yılı Nisan aylarında sarımsak ekim alanlarında örnekleme yapılmıştır. Fusarium türleri, kültürel ve morfolojik özelliklerine göre Fusarium oxysporum, F. poae, F. proliferatum, F. sporotrichoioides, F. semitectum ve F. verticillioides olarak belirlendi. Patojenisite testinden, tanımlanan tüm türlerin konukçu bitki sarımsakta patojen olduğu belirlendi.
- Published
- 2022
12. Akdeniz Bölgesi Süs Bitkisi Yetiştiricilik Alanlarında Krizantem (Chrysanthemum morifolium Ramat.) Bitkilerinde Bulunan Viroidlerin Araştırılması
- Author
-
ARIKAN, Gulbahar, FİDANCI, Saime Büşra, BOZAN, Orhan, and ONELGE, Nuket
- Subjects
Agricultural, Engineering ,Mühendislik, Ziraat ,Krizantem,CSVd,CChMVd,Viroid ,General Earth and Planetary Sciences ,General Environmental Science - Abstract
Dünyada süs bitkilerinde virüs ve viroid etmenlerinin neden olduğu birçok hastalık bulunmaktadır. Günümüze kadar dünyada krizantemlere spesifik önemli ekonomik kayıplara neden olan 2 adet viroid cinsi tespit edilmiştir. Bunlar Avsunviroidae familyasından olan Chrysanthemum chlorotic mottle viroid (CChMVd)’i ve Pospiviroidae familyasından Chrysanthemum stunt viroid (CSVd) dir. Bu çalışmada Akdeniz Bölgesinde Adana, Mersin ve Antalya illerinden toplanan 56 krizantem örneği RT-PCR yöntemi ile taranarak 2 farklı viroidin bulaşıklığı açısından araştırılmıştır. Çalışma sonucunda krizantem bitkilerinde CSVd varlığı tespit edilmiştir. Çalışmada karantina etmeni olan CChMVd ‘i toplanan hiçbir izolatta tespit edilememiştir. CSVd etmeni mekanik olarak etrog citron ve krizantem bitkilerine aktarılmış, bu bitkiler üzerinde genel bir bodurluk yaprak küçüklüğü ve beneklenmesi belirtilerini geliştirmiştir.
- Published
- 2021
13. Farklı Tarımsal Atıkların Ganoderma lucidum Yetiştiriciliğinde Verim ve Kalite Üzerine Etkisi
- Author
-
HAL, Yasin Burak, YARAR, Mahmut, KARA, Ecem, BAKTEMUR, Gökhan, and TAŞKIN, Hatıra
- Subjects
Agricultural, Engineering ,Mühendislik, Ziraat ,Reishi mantarı,Ganoderma lucidum,yetiştiricilik,tarımsal atık - Abstract
Bu çalışmada, Ganoderma lucidum (Reishi mantarı) yetiştiriciliğinde, farklı yetiştiricilik ortamlarının verim ve kalite üzerine etkilerinin test edilerek, en uygun substrat materyallerinin ve bunların karışım oranlarının belirlenmesi hedeflenmiştir. G. lucidum’un tohumluk miselleri sekiz farklı yetiştiricilik ortamına aşılanmıştır. Çalışmada; yetiştirme ortamlarının pH ve nem içeriği üç farklı dönemde belirlenmiş, misel sarım hızı, verim, biyolojik etkinlik ve ortalama ağırlık açısından ortamlar karşılaştırılmıştır. Çalışma sonucunda, en yüksek verim ve biyolojik etkinlik B4 (2 mısır koçanı + 1 buğday kepeği) yetiştiricilik ortamından elde edilmiştir. En kısa misel sarım süresi ise B3 ve B6 ortamlarında kaydedilmiştir.
- Published
- 2021
14. Topraksız Tarımda Kullanılan Atıkların Marul ve Maydanoz Fidesi Yetiştiriciliğine Etkileri
- Author
-
TAŞDELEN, Salim, ÇİLİNGİR TÜTÜNCÜ, Aslıhan, and ÖZER, Harun
- Subjects
Agricultural, Engineering ,Mühendislik, Ziraat ,Domates atığı,kaliteli fide,Hindistan cevizi lifi,torf,perlit - Abstract
Bu çalışma; sonbahar döneminde, ısıtmasız cam serada iki defa (domates ve marul) topraksız yetiştiricilikte kullanılan domates atıkları (DA; doğrudan kullanılan, ÖDA; ön işlem gören), Hindistan cevizi lifi (%100), Torf + Perlit karışımının (%65+%35) marul (Lactuca sativa var. capitate) ve maydanoz (Petroselinum crispum) fidelerinin kalitesi üzerine etkileri incelenmiştir. Çalışmada ayrıca torf ortamı kontrol amaçlı kullanılmıştır. Yetiştirme ortamlarının gövde çapı, fide boyu, kök uzunluğu ve fide yaş ağırlığı üzerine önemli etkileri belirlenmiştir (p˂ 0.05). Marul ve maydanoz fidelerinin kalitesinde DA ve ÖDA atıklarının diğer yetiştirme ortamlarına iyi bir alternatif olabileceği belirlenmiştir.
- Published
- 2021
15. Effects of Zinc Application on Some Important Yield and Quality Characteristics of Coriander (Coriandrum sativum L.)
- Author
-
Beyzi, Erman and Özbek, Doğan Güneş
- Subjects
Agricultural, Engineering ,Mühendislik, Ziraat ,General Earth and Planetary Sciences ,Coriander,zinc,fruit yield,fatty acid composition,essential oil composition ,General Environmental Science - Abstract
In this study, the effects of zinc application on the yield and quality characteristics of coriander was investigated. The experiments were conducted in randomized blocks split plots experimental design with 4 replications. In the experiment, coriander cultivars (Arslan and Gürbüz) were placed in the main plots and zinc doses (Control, 200, 400, 800 g da-1) were placed in the subplots. In the study, cultivar x zinc interaction was significant in the number of umbel per plant and essential oil content; zinc treatments were found to be significant in the number of branches per plant, biological and fruit yield, essential and crude oil contents; cultivars were significant in thousand fruit weight and harvest index. In this study, essential oil content varied between 0.40-0.55% and crude oil content varied between 10.8-14.6%. In essential oil composition analysis, linalool was the main component, while in fatty acid composition analysis petroselinic acid was determined as the main component. At the end of the study, it was determined that 800 g da-1 zinc dose of Arslan cultivar was appropriate in terms of fruit yield. Also, the 200 g da-1 zinc dose of Gürbüz cultivar and the 800 g da-1 zinc dose of Arslan cultivar had the highest values in terms of linalool and petroselinic acid ratios respectively.
- Published
- 2021
16. The required amount of Leaching water and reclamation period for the rehabilitation of salty and boron soils around Lake Burdur
- Author
-
BAHÇECİ, Barış, TARI, Ali Fuat, and BAHCECİ, İdris
- Subjects
Agricultural, Engineering ,Mühendislik, Ziraat ,Borlu toprak,tuzluluk,çorak toprak,toprak ıslahı ,General Earth and Planetary Sciences ,Boron soil,salinity,barren soil,soil reclamation ,General Environmental Science - Abstract
Burdur Gölü çevresindeki tuzlu ve borlu toprakların ıslahı için gerekli yıkama suyu miktarı ile yıkama süresini belirlemek amacıyla bir tarla denemesi yürütülmüştür. Aralıklı göllendirme yöntemi ile, toplam 300 cm yıkama suyu uygulanan denemeler sonunda, yıkama suyu miktarları ve infiltrasyon süreleri belirlenmiştir. Toprak tuzluluğu 4.0 dS m-1’nin ve bor değerleri 2 ppm’in altına düşünce, yıkama uygulamaları sonlandırılmıştır. Arpa ve şeker pancarı gibi tuza ve bor’a dayanıklı bitkilerin yetişebileceği düzeyde ıslah sağlamak için gerekli yıkama suyu miktarları ve ıslah sürelerine ilişkin tuz ve bor yıkama eşitlikleri elde edilmiştir. Bu ilişkileri yardımıyla gerekli yıkama suyu miktarı ve ıslah süreleri belirlenmiştir., A field trial was conducted to determine the amount of leaching water and the leaching time required for the rehabilitation of salty and boron soils around Burdur Lake. At the end of the trials, in which a total of 300 cm of washing water was applied with the intermittent ponding method, the amount of leaching water and infiltration times were determined. When soil salinity fell below 4.0 dS m-1 and boron values below 2 ppm, leaching applications were terminated. Salt and boron leaching equations have been obtained for the amount of leaching water and the reclamation times required to ensure that plants resistant to salt and boron such as barley and sugar beet can grow. With the help of these relations, the required amounts of leaching water and reclamation times were determined.
- Published
- 2021
17. Farklı Çift Sıra, Dar Sıra ve Tek Sıra Ekim Sistemlerinde Değişik Bitki Yoğunluklarının Mısır Bitkisinin (Zea mays L. indentata) Verim ve Verim Öğelerine Etkisi
- Author
-
ÖKTEM, Abdullah and KOŞAR, Nurettin
- Subjects
Agricultural, Engineering ,Mühendislik, Ziraat ,Mısır,ekim sistemi,çift sıra,dar sıra,tek sıra,ekim sıklığı ,General Earth and Planetary Sciences ,General Environmental Science - Abstract
Araştırmada 5 farklı ekim sistemi ve 3 farklı bitki yoğunluğu denenmiştir. Ekim sistemleri dar sıra (35-35-35 cm), çift sıra (35-70-35 cm), çift sıra (20-50-20 cm), çift sıra (30-40-30 cm) ve tek sıra (70-70-70 cm) olarak, bitki yoğunlukları ise 8500 bitki da-1, 10500 bitki da-1 ve 12500 bitki da-1 olarak oluşturulmuştur. Ana parsellerde ekim sistemleri, alt parsellerde ise bitki yoğunlukları yer almıştır. Ekim sistemleri bakımından en yüksek tane verimi 1261.55 kg da-1 ile çift sıra (35-70-35) ekim sisteminde elde edilmiştir. Bitki yoğunluğu bakımından ise en yüksek tane verimi 1100.40 kg da-1 ile 10500 bitki da-1 bitki sayısından elde edilmiştir. Dekarda bitki sayısının artması ile bitki boyu ve bitkide yaprak sayısı artarken, kaçan kalınlığı, koçan uzunluğu, koçanda tane sayısı, koçanda tane ağırlığı ve bin tane ağırlığı azalmıştır. Çift sıra (35-70-35) x 10500 bitki da-1 interaksiyonu (1425.66 kg da-1) denenen ekim sistemleri arasında en iyi kombinasyon olarak belirlenmiştir.
- Published
- 2021
18. Doğu Akdeniz Bölgesinde İleri Çıkmış Nohut (Cicer arietinum L.) Hatlarında Kışlık Ekimde Verim Ve Kalite Özelliklerinin Değerlendirilmesi
- Author
-
MART, Dürdane, TÜRKERİ, Meltem, AKIN, Ramazan, ATMACA, Evren, YUCEL, Derya, KARAKÖY, Tolga, ÖKTEM, Ayşe, DUMLU, Süreyya Emre, ÇANKAYA, Necda, MART, Sezgin, and CAN, Canan
- Subjects
Agricultural, Engineering ,Mühendislik, Ziraat ,General Earth and Planetary Sciences ,Nohut,kışlık ekim,Adaptasyon ve kalite ,General Environmental Science - Abstract
Bu araştırma, Akdeniz iklim koşullarında 2014 ve 2015 yetiştirme döneminde İleri çıkmış hatlar 2 yıl süreyle ekilerek verim ve verimle ilgili bazı özellikler incelenmiştir. Denemeler, Tarımsal Araştırma Enstitüsü Araştırma Alanlarında yürütülmüş; çalışmada 17 hat ve 3 çeşit kontrol kullanılarak 20 genotipli olarak deneme planlanmıştır. Yapılan çalışmada Doğu Akdeniz bölgesi için genotiplerden kışlık ekime uygunluk, Ascochyta hastalığına toleraslılık yönünde değerlendirmeler yapılmıştır. Araştırmanın yürütüldüğü yıllarda, 2014 yılında, Nohut genotiplerinden elde edilen elde edilen en yüksek ve en düşük tane verim değerleri 102,2- 353,7 kg/da arasında; 2015 yılında elde edilen elde edilen en yüksek ve en düşük tane verim değerleri 43,4- 405,4 kg/da arasında değişim göstermiştir. İki yıllık ortalama değerler bakımından da 98,15- 379,56 kg/da arasında değerler tespit edilmiştir. Ascochyta yanıklık hastalığı yoğun olduğu yıllarda verimde kayıplara neden olmuştur.2014 ve 2015 her iki yetiştirme sezonu kalite değerleri bakımından deneme ortalama Protein Analiz değerleri ise en yüiksek EN 1788 çeşidinden % 22,04, en düşük değer ise İnci çeşidinden % 19,74 değerleri elde edilmiştir. Deneme ortalama değerleri bakımından EN 1683, FLIP 01-24 C hatları kuru ağırlık, yaş ağırlık, su alma kapasitesi, yaş hacim, şişme kapasitesi bakımından diğer çeşitlere göre yüksek değerleri vererek ön plana çıkmıştır.Anahtar kelimeler: Nohut, kışlık ekim, Adaptasyon ve kalite
- Published
- 2021
19. Effects of Some Tomato Cultivars on Population Densities of Immature Stages of Tuta absoluta in Milas (Muğla) Field Conditions
- Author
-
Cengiz Kazak and Yaşar Mutlu Türkmen
- Subjects
Agricultural, Engineering ,Mühendislik, Ziraat ,Tuta absoluta,Domates çeşitleri,Muğla ,General Earth and Planetary Sciences ,General Environmental Science - Abstract
Bu çalışmada, Milas (Muğla)’da tarla koşullarında yetiştiriciliği yapılan Solanum lycopersicum L. cv. 5656 (VO-506), BT-236, BT-Tokat F1 çeşitleri ile geleneksel Pembe domates çeşidinin Domates yaprak galeri güvesi Tuta absoluta Meyrick’nın ergin öncesi dönemlerinin popülasyon yoğunluklarına etkileri araştırılmıştır. T. absoluta bulaşıklık oranları 2014 yılı üretim sezonunda bildirilen çeşit sırasına göre %17.62, 19.21, 23.02 ve 13.18 olarak gerçekleşmiştir. Bu değerler 2015 yılı üretim sezonunda ise aynı çeşit sırasına bağlı olarak %6.39, 4.28, 7.39 ve 4.28 olmuştur. Çalışmada kullanılan domates çeşitlerinde belirlenen vuruk meyve oranları 2014 yılı üretim sezonu için Pembe, BT-Tokat, 5656 ve BT-236 çeşitlerinde sırasıyla %14.52, 22.65, 25.40 ve 31.99; 2015 yılı üretim sezonunda ise %5.30, 16.83, 10.24 ve 16.67 olarak saptanmıştır. Her iki yıl için de tüm sonuçlar bir arada değerlendirildiğinde T. absoluta’ya karşın en tolerant çeşit Pembe olurken bunu 2014 yılı üretim sezonunda 5656, BT-236, BT-Tokat; 2015 yılı üretim sezonunda ise BT-236, 5656, BT-Tokat çeşitleri izlemiştir.
- Published
- 2021
20. Ülkemiz Turnip Mosaic Virus Bamya İzolatının Tüm Genom Analizi
- Author
-
Savaş Korkmaz and Gözde Demir
- Subjects
Agricultural, Engineering ,Mühendislik, Ziraat ,General Earth and Planetary Sciences ,General Environmental Science ,RT-PCR,BENZERLİK,FİLOGENETİK - Abstract
Turnip mosaic virus (TuMV) dünyada konukçusu olduğu bitkilerin yetiştirildiği bölgelerde ekonomik düzeyde zarara neden olmaktadır. Dünyada son yıllarda yapılan bir çalışmada virüsün Brassicaceae familyasındaki bitkilerin dışında bamyayı da enfekte ettiği belirlenmiştir. Bu çalışma kapsamında bamyayı enfekte eden bir TuMV izolatının tüm genom dizi analizi yapılmıştır. Genom dizilimi belirlenen bamya TuMV izolatının dünya izolatları ile karşılaştırılması sonucunda nükleotit düzeyinde %77-93, amino asit düzeyinde ise %89-97 oranında benzerliklere sahip olduğu bulunmuştur. Filogenetik analizler sonucunda ise bamya TuMV izolatının basal-B filogenetik grubunda yer aldığı görülmüştür. Bu çalışma ile ülkemizde ilk defa bamyayı enfekte eden bir TuMV izolatının genom düzeyinde moleküler karaktezasyonu gerçekleştirilmiştir.
- Published
- 2021
21. Turunçgiller İhracatı Yapan Firmaların Yapısal Analizi: Antalya İli Örneği
- Author
-
TAT, Ali and SARICA, Deniz
- Subjects
Agricultural, Engineering ,Mühendislik, Ziraat ,Antalya,İhracat,Turunçgiller,Pazarlama - Abstract
Bu çalışmanın amacı, Antalya ilindeki turunçgiller ihracatı yapan firmaların genel yapısını, pazarlama sürecini, pazarlama biçimlerini, ihracatını etkileyen faktörleri ve yaşadıkları problemleri ortaya koymaktır. Bu amaç doğrultusunda Antalya ilinde turunçgiller ihracatı yapmakta olan 15 firma ile anket çalışması yapılmıştır. Çalışma sonuçlarına göre, firmaların büyük bir kısmı ihracatlarını karayolu taşımacılığı ile gerçekleştirmektedir ve en çok Belarus Cumhuriyeti, AB ülkeleri, Ukrayna ve Rusya’ya yapmaktadır. Turunçgiller ihracatının belirlenmesinde etkili olan unsurlar ise müşteri istekleri, rakip ülke fiyatları ve firma maliyetleridir. Ayrıca, firmaların ürün kaybı, kalite ve yüksek maliyet konusunda ciddi sorunlar yaşadıkları ve verilen devlet desteklerini yetersiz buldukları tespit edilmiştir.
- Published
- 2021
22. Farklı Tozlayıcıların Precoce de Tyrinthe Kayısı Çeşidinin Bazı Meyve Özellikleri Üzerine Etkisi
- Author
-
YAMAN, Mehmet and UZUN, Aydin
- Subjects
Agricultural, Engineering ,Mühendislik, Ziraat ,Kayısı,Tyrinthe,uyuşmazlık,meyve tutumu,Malatya - Abstract
Türkiye, çok sayıda Prunus türüne sahip bir ülke olarak bu alanda güçlü bir potansiyele sahiptir. Prunus türleri ekonomik öneme sahip olan önemli türleri oluşturmaktadır. Bu meyve türleri arasında yer alan kayısıda yapılan bu çalışmada 2019 ve 2020 yıllarında Malatya ilinde yürütülmüştür ve Tyrinthe kayısı çeşidinde melezleme ıslahı ile meyve tutumu ve bazı meyve özellikleri üzerine baba ebeveyn olarak kullanılan Hasanbey, Aprikoz, Hasanbey çeşitlerinin etkisi araştırılmıştır. Çalışma sonuçlarına göre 2019 ve 2020 yıllarında da en iyi meyve tutumu Tyrinthe x Hasanbey kombinasyonlarında sırasıyla %15.8 ve %18.92 olarak gerçekleşmiştir. Meyve ağırlığı ve meyve eni değerlerinde her iki yılda da Hacıhaliloğlu çeşidinin baba olarak kullanıldığı kombinasyon diğer kombinasyonlara göre daha iyi sonuçlar meydana getirmiştir. Genel olarak baba olarak kullanılan çeşitlerin meyve boyuna olumlu etkisi az olurken, SÇKM değerlerini arttırıcı yönde sonuçlar meydana gelmiştir. Elde edilen sonuçların özellikle kayısı ıslahı çalışmalarında fikir beyan etmesi açısından kullanılması ıslahçılar için yarar sağlayabilir.
- Published
- 2021
23. Süt Sığırcılığı İşletmelerinin Yapısal Özellikleri
- Author
-
ÖZER, Bülent and İKİKAT TÜMER, Emine
- Subjects
Agricultural, Engineering ,Mühendislik, Ziraat ,General Earth and Planetary Sciences ,süt,süt sığırcılığı,Mersin,Adana,Osmaniye,Hatay ,General Environmental Science - Abstract
Bu çalışmada Mersin, Adana, Osmaniye ve Hatay illerinde süt sığırcılığı yapan işletmelerin yapısal özelliklerini, mevcut sorunlarını ortaya koymak ve bu sorunlara çözüm önerileri geliştirmek amaçlanmıştır. Bu amaçla araştırma bölgesinde 166 süt sığırı işletmecisi ile anket yapılmıştır. Elde edilen verilerin değerlendirilmesinde frekans, yüzde, ortalama ve standart sapma kullanılmıştır. Sonuç olarak; araştırma bölgesindeki işletmeler, ortalama 16.6 baş kültür ırkı inekten 272 L/gün süt elde etmektedirler. Ayrıca işletmelerde yem bitkileri ve silajlık mısır yetiştiriciliği oranı da düşüktür. İşletmelerin en önemli sorunu ise kaba ve kesif yem fiyatlarının yüksek olması ve ürünlerini pazarlama imkanının kısıtlı olmasıdır.
- Published
- 2021
24. Farklı Seyreltik Sodyum Hidroksit Ön İşlem Metotlarının Kargı Kamışı (Arundo donax L.) Bitkisinden Fermente Olabilir Şeker ve Etanol Üretimine Etkileri
- Author
-
Recep İrfan Nazli
- Subjects
Agricultural, Engineering ,Mühendislik, Ziraat ,Sodyum hidroksit,ön işlem,kargı kamışı,etanol,şeker ,General Earth and Planetary Sciences ,General Environmental Science - Abstract
Bu çalışma 5 farklı seyreltik sodyum hidroksit (NAOH) ön işlem metodunun (%1.0, 1.5, 2.0, 2.5 ve 3.0) kargı kamışı bitkisinden biyoetanol üretimine etkilerini araştırmak amacıyla yürütülmüştür. Ön işlem metotları otoklav koşullarında 121 °C’de ve 30 dakika süreyle yürütülmüştür. Araştırmada en yüksek indirgen şeker verimi %2.5 NAOH ön işlem metodundan elde edilmesine karşın, yüksek katı veriminden dolayı en yüksek teoriksel etanol verimi %1.0 NAOH ön işlem metodundan elde edilmiştir. Bu sonuçlar, araştırmada test edilen ön işlem metotları içerisinde % 1.0 NAOH ön işlem metodunun kargı kamışı bitkisinden sürdürülebilir bir biyoetanol üretimi gerçekleştirmek için öncelikli olarak tercih edilebileceğini göstermektedir.
- Published
- 2021
25. Artan Dozlarda Bor Uygulamasının İki farklı Zeytin (Olea europaea L.) Çeşidinin Yeşil Aksam Bor Konsantrasyonu ve Bazı Besin Elementleri Alımı Üzerine etkisi
- Author
-
BOZGEYİK, Sadettin and ALKAN TORUN, Ayfer
- Subjects
Agricultural, Engineering ,Mühendislik, Ziraat ,Bor noksanlığı,Yapraktan B uygulaması,B beslenmesi,Zeytin bitkisi - Abstract
Dünyada ve Türkiye’de bor (B) noksanlığı önemli ve yaygın bir beslenme problemidir. Zeytin (Olea europaea L.) ekonomiye ciddi katkısı olan önemli bir tarımsal bitkidir. Zeytin özellikle Akdeniz ve Güneydoğu Anadolu bölgesinde giderek artan oranda bitki deseni içerisinde yer almaya başlamıştır. Zeytinin B noksanlığına oldukça duyarlı olduğu bilinmektedir. Bu çalışmada toprak ve çevre faktörleri bakımından B noksanlığının yaygın olabileceği bu bölgelerde yetiştirilen zeytin çeşitlerine yapraktan artan oranlarda B uygulamalarının etkisinin belirlenmesi amaçlanmıştır. Araştırma, yaygın üretimi yapılan iki zeytin çeşidinin (Olea europaea L. cv. Ayvalık ve Gemlik) yetiştirildiği üretim alanlarında tesadüf blokları deneme desenine göre yürütülmüştür. Buna göre, büyüme dönemi olarak Som (çiçek açmadan önceki dönem) ve meyvelerin nohut büyüklüğünde olduğu iki farklı dönemde artan dozlarda B (%0; %0.2; %0.4; %0.6 ve %0.8) yapraktan uygulanarak çeşitlerin yeşil aksam B konsantrasyonu ve diğer besin elementleri belirlenmiştir. Elde edilen sonuçlara göre; artan dozlarda B uygulaması ile her iki çeşidin yeşil aksamındaki B konsantrasyonunun artış sağlanmıştır. Bu artışların kontrole göre Gemlik çeşidinde %14.4 ve Ayvalık çeşidinde ise %10.3 oranında olduğu belirlenmiştir. Tüm B uygulamaları altında B konsantrasyonunun Gemlik çeşidine göre Ayvalık çeşidinde %8.5 oranında daha yüksek olduğu saptanmıştır. Ortalama B konsantrasyonunun Gemlik çeşidinde 82.2 mg kg-1 iken, Ayvalık çeşidinde ise 89.2 mg kg-1 olduğu ve çeşitler arasındaki bu farklılıkların istatistiki olarak önemli seviyede olmadığı görülmüştür. Ayrıca, yapraktan artan dozlarda B uygulamasının yeşil aksamda bulunan diğer besin elementlerinin konsantrasyonları üzerinde etkisinin istatistiki olarak önemsiz olduğu; bununla birlikte bazı elementler arasında zayıf korelasyonların olduğu tespit edilmiştir.
- Published
- 2021
26. Adana İlindeki Mısır Üretim Alanlarında Zararlı Mısır Kurtlarının (Lepidoptera: Crambidae, Noctuidae) Yaygınlık Durumunun Belirlenmesi
- Author
-
Ekrem Atakan and Serkan Pehlivan
- Subjects
Mısır,Chilo partellus,Ostrinia nubilalis,Sesamia nonagrioides,yaygınlık,Adana ,Agricultural, Engineering ,Mühendislik, Ziraat ,General Earth and Planetary Sciences ,General Environmental Science - Abstract
Mısır üretiminde Benekli mısır sapkurdu, Chilo partellus Swinhoe (Lepidoptera: Crambidae) , Mısırkurdu, Ostrinia nubilalis Hübner (Lepidoptera: Crambidae) ve Mısır koçankurdu Sesamia nonagrioides Lefebvre (Lepidopeta: Noctuidae) ekonomik anlamda kayıplara sebep olan en önemli Lepidoptera türleridir. Bu zararlılardan C. partellus, 2014 yılında Türkiye’de ilk kaydından sonra, Çukurova Bölgesi’nde mısır üretim alanlarında hızla yayılmaya başlamıştır. Bu amaçla, 2020 yılında Adana İlinde mısır üretiminin yoğun bir şekilde yapıldığı Balcalı, Ceyhan, Kozan, Karataş, Sarıçam ve Yüreğir ilçelerinde birinci ve ikinci ürün mısırlarda sörvey çalışmaları yapılmıştır. Her mısır tarlasında araziyi temsil edecek şekilde 5 farklı noktada 10 bitkinin tüm kısımları (kök hariç) kontrol edilerek tarlanın mısır kurtları yönünden bulaşıklık oranları saptanmıştır. Yapılan çalışmalar sonucunda, birinci ürün mısırlarda bulaşık bitki oranının %17.83-51.94 arasında olduğu, ikinci ürün mısırlarda ise bulaşık bitki oranının %5.18-32.36 arasında değiştiği saptanmıştır. Hem birinci hem de ikinci ürün mısırlarda bitkilerin vejetatif döneminde en yaygın türün C. partellus olduğu ve bulunma oranlarının sırasıyla %93.27-100 ve %89.09-100 arasında değiştiği belirlenmiştir. Püskül+koçan döneminde ise birinci ürün mısırlarda C. partellus %65.22-100 oranlarıyla en yaygın tür olurken, ikinci ürün mısırlarda, Balcalı yöresi hariç, O. nubilalis %50.00-89.29’luk bulunma oranlarıyla yaygın tür olmuştur. Balcalı yöresinde ise ikinci ürün mısırlarda erken dönemden başlayarak tüm sezon boyunca C. partellus yoğun bir şekilde görülmüş olup, mevsimsel bulaşma oranı %94.77 olarak belirlenmiştir. Sesamia nonagrioides ise tüm örnekleme yörelerinde çok düşük oranlarda kaydedilmiştir. Adana İlinde yapılan bu çalışma ile C. partellus’un birinci ürün mısırlarda ana zararlı tür olduğu, ikinci ürün mısırlarda da erken dönemde zararlı olduğu ve erken dönemde zararı nedeniyle diğer mısır kurtlarının gelişmesine fırsat vermediği belirlenmiştir.
- Published
- 2021
27. Adana İli Kentsel Alanda Kırmızı Et Tüketim Yapısı ve Tüketici Davranışları
- Author
-
N'djambieri Yacouba Soro and Ufuk Gültekin
- Subjects
Agricultural, Engineering ,geography ,Mühendislik, Ziraat ,geography.geographical_feature_category ,food and beverages ,Urban area ,Agricultural economics ,Red meat,Binary logit model,Consumer behavior,Consumption structure ,Red Meat Consumption ,General Earth and Planetary Sciences ,Kırmızı et,İkili logit modeli,Tüketici davranışı,Tüketim yapısı ,Consumer behaviour ,health care economics and organizations ,General Environmental Science - Abstract
Bu çalışmada, farklı gelir gruplarında kırmızı et tüketim yapısını ve tüketici davranışını belirlemek amacıyla 400 kişiye anket uygulanmış ve kırmızı et tüketim alışkanlıkları ile tercihleri belirlenmiştir. Araştırmadan elde edilen bulgulara göre kişi başına yıllık kırmızı et tüketimi 22,02 kg'dır. Kişilerin kırmızı et tüketimi göz önüne alındığında, gelir grubu ne olursa olsun en çok tercih edilen et çeşidinin kemiksiz et olduğu belirlenmiştir. Buna ek olarak, kırmızı eti sırasıyla ucuz, sağlıklı ve kolay ulaşılabilir olması nedeniyle satın alma yeri olarak tüketicilerin geleneksel kasap dükkanlarını tercih ettikleri belirlenmiştir. Ayrıca çalışmaya katılan tüketicilerin%30'u gıda güvenliği açısından kırmızı ete fazladan ödeme yapma istekliliğindedirler. Araştırmaya katılanların %74,6'sının kırmızı et fiyatının %30 ucuzlaması durumunda daha fazla kırmızı et tüketme istekliliği tespit edilmiştir. Bu araştırmaya katılan ailelerin kırmızı et satın alma yerini etkileyen faktörleri analiz etmek için ikili logit modeli kullanılmıştır. Logit modeli sonuçlarına göre, ailelerin kırmızı et tüketim yerlerinin; gelir, eğitim, miktar, yakınlık, taze et, uygun fiyat vb. istatistiksel değişkenlerden etkilendiği belirlenmiştir., In this study, to determine the red meat consumption structure and consumer behavior in different income groups, 400 persons have been subjected to a questionnaire. Red meat consumption habits and consumers' family preferences were also determined. According to research findings, the per capita annual intake of red meat was 22,02 kg. It was found that the most favored form of meat was boneless meat regardless of the income level, given the red meat intake of the individuals subjected to this study. In the study, 57.9% of customers prefer conventional butcher shops to purchase red meat when the butcher is known to be familiar. Consumers like red meat because it is inexpensive, nutritious and easy to access. In addition, 30% of customers who partook in the survey were willing to pay more for red meat in food safety. 74.6% of the people who took part in the study were determined to consume more red meat if the price lowered by 30%. In order to analyze the factors that influence the red meat buying place of the families participating in this research the binary logit model was used. As per the results of the logit model it has been established that the family's red meat buying place was influenced by variables like income, education, quantity, proximity, fresh meat, affordable price
- Published
- 2020
28. Türkiye’de Doğal Olarak Yayılış gösteren Lamium garganicum L. subsp. striatum (Sm.) Hayek var. striatum Türü İçin Etkili Mikroçoğaltım Protokolü
- Author
-
Yesim Yalcin Mendi, Mehmet Tütüncü, Asiye Kaynak, Özer Yilmaz, Pembe Çürük, Basar Sevindik, and Tolga Izgu
- Subjects
Agricultural, Engineering ,Mühendislik, Ziraat ,Lamium garganicum ,Micropropagation ,Lamiacaeae,Lamium sp,Endemik,Mikroçoğaltım,Köklenme,Genetik Kaynak ,Botany ,General Earth and Planetary Sciences ,Striatum ,Lamiaceae,Lamium sp.,endemic,micropropogation,rooting,genetic resources ,Biology ,General Environmental Science - Abstract
Lamiaceae family includes annual and perennial 250 genus which are commonly used for their medicinal aromatic properties due to its high biologically active compounds. Lamium garganicum L. subsp. striatum (Sm.) Hayek var. striatum is a member of Lamium genus spread over in Turkey and known as endemic. Lamium species are used for cure since ancient times. Tissue culture provides important advantages for the conservation and sustainability of endemic species such as clonal and mass production in a limited area. Micropropogation is one of the most significant alternative for rapid clonal propagation in a short time. In this study, nodes include one or two leaves were placed on MS medium including different levels of BA and GA3 (0, 0.5, 1, 1.5, 2, 2.5 mg/L) for propagation. The explants regenerated to the shoots with the response of 82.5% and 80% in MS medium including 2 mg/L BA +2 mg/L GA3, 2 mg/L BA +1.5 mg/L GA3 respectively. Rooting experiment was carried on MS medium supplied with 0, 0.5, 1, 1.5, 2 mg/L Indole-3- Butyric Acid (IBA) for root induction. Maximum root formation was observed as 45% on MS medium including 0.5 mgL-1 IBA. Plantlets were acclimatized and 80% of the plants are survived after acclimatization., Lamiaceae familyası, yüksek bioaktif bileşenleri sayesinde tıbbi ve aromatik özelliklerinden dolayı halk tıbbında kullanılan tek yıllık ve çok yıllık 250 cins içermektedir. Lamium garganicum L. subsp. striatum (Sm.) Hayek var. striatum endemik olarak bilinen ve Türkiye’de yayılış gösteren Lamium cinsinin bir üyesidir. Lamium türleri eki çağlardan beri tedavi amaçlı kullanılmaktadır. Doku kültürü, endemik türlerin korunması ve sürdürülebilirliği açısından klonal çoğaltım ve sınırlı alanda kitlesel üretim gibi önemli avantajlar sağlar. Mikroçoğaltım kısa sürede klonal çoğaltım için çok önemli bir alternatiftir. Bu çalışmada bir ya da iki yaprak içeren nod eksplantları çoğaltım amacıyla farklı seviyelerde BA ve GA3 (0, 0.5, 1, 1.5, 2, 2.5 mg/L) içeren MS besi yerine yerleştirilmiştir. Eksplantlar %82.5 ve %80 oranında sırasıyla 2 mg/L BA +2 mg/L GA3, 2 mg/L BA +1.5 mg/L GA3 içeren MS besi yerinde sürgüne rejenere olmuşlardır. Köklenme denemeleri 0, 0.5, 1, 1.5, 2 mg/L Indol-3- Bütirik Asit (IBA) içeren MS besi yerinde gerçekleştirilmiştir. Maksimum kök oluşumu 0.5 mg/L IBA içeren MS besi yerinde %45 olarak gözlemlenmiştir. Bitkiler dışa aktarılmış ve bitkilerin aklimatizasyondan sonra %80 oranında hayatta kaldığı belirlenmiştir.
- Published
- 2020
29. Ağrı İlinde Üreticilerin Meyve Ağacı Yetiştirme Kararını Etkileyen Unsurlar ve Geleceğe Yönelik Beklentileri
- Author
-
Ferdi Çelik, Hatice Barut, and Arzu Seçer
- Subjects
Agricultural, Engineering ,Mühendislik, Ziraat ,General Earth and Planetary Sciences ,Meyve yetiştiriciliği,meyve ağacı yetiştirme kararı,planlanmış davranış teorisi,Ağrı ,General Environmental Science - Abstract
Ağrı ili sosyo-ekonomik açıdan geri kalmış iller arasındadır. Meyve yetiştiriciliğinin kırsal alanda sağlayacağı faydalar dikkate alınarak 2018 yılından bu yana “Meyve Yetiştiriciliği ve Geliştirmesi Projesi” uygulanmaktadır. Ancak, üreticilerin bu projeye katılımları oldukça düşük düzeyde kalmıştır. Bu çalışmada, Ağrı ilinde meyve ağacı yetiştiren ve yetiştirmeyen üreticilerin sosyo-ekonomik özelliklerinin, meyve yetiştiriciliğine yönelik kararlarını etkileyen unsurların ve geleceğe yönelik beklentilerinin karşılaştırmalı olarak ortaya konulması amaçlanmıştır. Üreticilerin meyve ağayı yetiştirme kararını etkileyen unsurlar planlanmış davranış teorisi çerçevesinde davranışa yönelik tutumlar, kişisel normlar ve algılanan davranışsal inançları olarak üç başlık altında incelenmiş ve ele alınan unsurların pek çoğunda gruplar arasında istatistiksel olarak anlamlı farklılık bulunmuştur. Bununla beraber, Elde edilen bulgular üreticilerin üretim, pazarlama ve uygulanan destekler konusunda bilgi yetersizliği olduğunu göstermektedir. Bu ilde meyveciliği geliştirmek amacıyla üreticilerin engel olarak ifade ettiği unsurlar esas alınarak bütünsel bir yaklaşım içerisinde tüm paydaşlara eğitim çalışmaları düzenlenmelidir.
- Published
- 2020
30. Karaman ili ve Çevresinde Aleyrodidae (Hemiptera: Sternorrhyncha) Faunasının Belirlenmesi
- Author
-
YILMAZ, Tuğçe and KARUT, Kamil
- Subjects
Agricultural, Engineering ,Mühendislik, Ziraat ,Beyazsinek,Aleyrodidae,Karaman ,Whitefly,Aleyroidae,Karaman - Abstract
In this study, the species belongs to Aleyrodidae family collected form different host plants in and arround Karaman province during August and September 2018 were determined by using pupal morphological identification characters. Seven species belongs to Aleyrodinae namely, Aleyrodes proletella (Linnaeus), Bemisia afer (Priesner&Hosny), Bemisia tabaci (Gennadius), Siphoninus finitimus (Silvestri), Siphoninus phillyreae (Haliday), Trialeurodes vaporariorum (Westwood) ve Tetraleurodes neemani (Bink-Moenen) were determined. Whitefly fauna in and around Karaman province was reported for the first time by this study., Bu çalışmada, Karaman ili ve çevresinde 2018 yılı Ağustos ve Eylül aylarında, farklı konukçulardan toplanan Aleyrodidae familyasına ait türler, pupa kabuğuna ait morfolojik tanı karakterleri kullanılarak belirlenmiştir. Tanı çalışmaları sonucunda, Aleyrodinae altfamilyasında yer alan Aleyrodes proletella (Linnaeus), Bemisia afer (Priesner&Hosny), Bemisia tabaci (Gennadius), Siphoninus finitimus (Silvestri), Siphoninus phillyreae (Haliday), Trialeurodes vaporariorum (Westwood) ve Tetraleurodes neemani (Bink-Moenen) olmak üzere 7 tür belirlenmiştir. Bu çalışma ile Karaman ili ve çevresinde bulunan beyazsinek faunası ilk kez ortaya çıkarılmıştır.
- Published
- 2020
31. Dünya’da ve Türkiye’de Badem Islahı Çalışmalarına Genel Bir Bakış
- Author
-
GÖK, Sevim, AKA KAÇAR, Yıldız, and KÜDEN, Ayzin
- Subjects
Agricultural, Engineering ,Mühendislik, Ziraat ,Badem (Prunus amygdalus L.),ıslah,seleksiyon - Abstract
Badem ekonomik öneme sahip bir meyve türü olup, bazı faktörlerden dolayı yetiştiriciliği sınırlanmaktadır. Ancak artan badem fiyatlarından dolayı son yıllarda ülkemizde ve Dünya’ da badem üretim alanları artış göstermektedir. Bundan dolayı geç çiçeklenen, kendine verimli ve kaliteli badem çeşit ıslahı önem kazanmaktadır. Bu makalede Dünya’da ve Türkiye’de badem ıslahı çalışmaları araştırılmış ve elde edilen bilgiler doğrultusunda yapılan ıslah çalışmaları değerlendirilmiştir. Ülkemizde bademde daha çok seleksiyon ıslahının yapıldığı görülmektedir. Melezleme ıslahı çalışmaları ise çok sınırlı kalmıştır. İstenilen özelliklere sahip genotipler elde etmek için bu ıslah çalışmaları devam etmelidir. Bu çalışmanın gelecekte bademde yapılacak olan ıslah çalışmalarına yön vereceği düşünülmektedir.
- Published
- 2019
32. Adana’da Trabzon Hurması Bahçelerinde Portakal Güvesi [Cryptoblabes gnidiella Milliere, 1867 (Lepidoptera: Pyralidae)]’nin Popülasyon Değişimi, Zarar Oranı ve Mücadelesi
- Author
-
ELEKCİOĞLU, Naime Zülal
- Subjects
Agricultural, Engineering ,Mühendislik, Ziraat ,Cryptoblabes gnidiella,Trabzon hurması,popülasyon değişimi,zarar oranı ,Cryptoblabes gnidiella,persimmon,population fluctuation,damage rate,Bacillusthuringiensis - Abstract
This study was conducted at persimmon orchards in Adana Province in 2011-2014. In the study, it was aimed to determine the adult population fluctuation, control and damage rate of Honeydew moth [Cryptoblabes gnidiella Milliere, 1867 (Lepidoptera: Pyralidae)]. The population fluctuation of the pest was observed with the sex pheromone traps where as its contol was made by biological insecticide. It was determined that first C. gnidiella adults were catched at the traps in april. The pest population was low at the beginning of the vegetation period, started to increase from the half of july and at the highest population in october-november. It was determined that C. gnidiella had 5 generations per year at the persimmon orchard. Bacillus thuringiensis preparation was effective to C. gnidilella at a rate of averagely 88.99% and 90.84% in 2012 and 2013, respectively. The infected fruit ratio was determined as between 3.1-26.7% in the persimmon orchards in different districts of Adana., Bu çalışma;2011-2014 yıllarında Adana İli Trabzon hurması bahçelerinde yürütülmüştür.Çalışmada, Portakal güvesi [Cryptoblabes gnidiella Milliere, 1867(Lepidoptera: Pyralidae)]’nin ergin popülasyon değişimi, mücadelesi ve zararoranının belirlenmesi amaçlanmıştır. Zararlının popülasyon değişimi eşeyselçekici tuzaklar ile izlenirken mücadelesi biyolojik insektisit ilegerçekleştirilmiştir. C. gnidiella erginlerinin tuzaklarda ilk olaraknisan ayında yakalandığı belirlenmiştir. Vejetasyon başlangıcında düşük olan zararlı popülasyonunun, temmuzayı ortasından itibaren artış gösterdiği ve ekim-kasım aylarında en yüksekpopülasyonda olduğu saptanmıştır. C. gnidiella’nın Trabzon hurması bahçesinde yılda 5 döl verdiği tespitedilmiştir. Mücadelede kullanılan Bacillusthuringiensis preparatı, C. gnidilella’ya2012 ve 2013 yıllarında sırasıyla ortalama %88.99 ve %90.84 oranlarında etkiliolmuştur. Adana’nın farklı ilçelerindeki Trabzon hurması bahçelerinde C.gnidiella ile bulaşık meyve oranı%3.1-26.7 arasında bulunmuştur.
- Published
- 2019
33. Dikenli Kabağın In Vitro Rejenerasyonu Üzerine Çalışmalar
- Author
-
Sebahattin Çürük and İlknur Külahlioğlu Çeğil
- Subjects
Agricultural, Engineering ,Mühendislik, Ziraat ,Chemistry ,Rejenerasyon,Sechium edule,In vitro ,General Earth and Planetary Sciences ,Molecular biology ,General Environmental Science - Abstract
Arastirmada, yaprak eksplantlari kullanilarak yapilan rejenerasyon calismalarinda MS ortaminda farkli BA, GA 3 ve NAA konsantrasyonlari denenmistir. BA’nin 1 ve 1.5 mg/L konsantrasyonlari (% 100) ile NAA’nin 1 mg/L konsantrasyonu (% 87.50) diger uygulamalara gore daha yuksek kallus olusturmustur. Ancak, olusan kalluslar karardigi icin bitki uretilememistir. Govde tomurcuklari ve surgun uclarinin kullanildigi rejenerasyon calismalarinda ise farkli BA ve GA 3 konsantrasyonlari iceren MS ortamlari denenmistir. Bu eksplantlarda en yuksek surgun olusturma oranlari, 0.5 (% 83.75) veya 0.75 (% 87.50) mg/L BA bulunan MS ortamlarindan elde edilmistir. Koklendirme icin 400 mg/L sefotaksim sodyum’lu NAA’siz (% 80.00) veya 0.05 (% 100.00) mg/L NAA iceren MS ortamlarinin kullanilmasinin uygun olacagi belirlenmistir.
- Published
- 2019
34. Farklı Gelişme Dönemlerinde Yaprak Hasadının Adaçayının Verim, Uçucu Yağ Oranı ve Kimyasal Kompozisyonuna Etkisi
- Author
-
KARA, Nimet
- Subjects
Agricultural, Engineering ,Mühendislik, Ziraat ,Adaçayı,hasat dönemi,yaprak hasadı - Abstract
Araştırma, adaçayının çiçeklenme öncesi,tam çiçeklenme ve çiçeklenme sonrası dönemde yapılan hasatta yaprak (daldaki üst,orta ve alt yapraklar) ve çiçek verimi, uçucu yağ oranı ve kimyasalkompozisyonunun belirlenmesi amacıyla yürütülmüştür. Isparta UygulamalıBilimler Ünversitesi deneme alanında 2014 yılında kurulan 4 yaşındaki adaçayıplantasyonu materyal olarak kullanılmış ve çalışma 2018 yılında tesadüfbloklarında faktöryel deneme desenine göre 3 tekerrürlü planlanmıştır. En yüksek yaş ve kuru yaprak verimleri, çiçeklenme dönemi sonunda orta yaprakta(sırasıyla, 60.89 g/bitki ve 26.06 g/bitki) ve uçucu yağ oranı ise tam çiçekenme döneminde üst yapraklarda (%1.73) tespit edilmiştir. En düşük yaş vekuru yaprak verimi çiçeklenme öncesi dönemde alt yapraklarda, uçucu yağ oranıise çiçeklenme sonu alt yapraklarda belirlenmiştir. Yaş ve kuru çiçek verimi ve uçucu yağ oranı tamçiçeklenme döneminde çiçeklenme sonuna göre dahayüksek olmuştur.Adaçayının yaprak ve çiçeklerininuçucu yağında ana bileşenler olarak 1,8 sineol, β-tuyon, α-tuyon, kafur, borneol L, karyofillen, α-humulen ve leden önemli bileşenlerolarak belirlenmiştir. Genel olarak, çiçeklenem sonundaorta yaprakların yaş ve kuru yaprak verimi daha yüksek olmasına rağmen, uçucu yağın kalitesi bakımından; tüyonoranının yüksek, kafur oranının düşük olduğu çiçeklenme öncesi dönem olaraktespit edilmiştir. Yaprakların pozisyonları değerlendirdiğinde tüm gelişmedönemlerinde üst ve orta yaprakların alt yapraklara göre daha düşük orandakafur içerdiği belirlenmiştir.
- Published
- 2019
35. Çukurova Koşullarında Mısır Bitkisinde Bitkide Azot ve Verim İlişkileri
- Author
-
KOCA, Gülden and İBRİKÇİ, Hayriye
- Subjects
Agricultural, Engineering ,Mühendislik, Ziraat ,Corn,N concentratation,shoots,grain,Cukurova ,Mısır,azot konsantrasyonu,sap,dane,Çukurova - Abstract
This research was conducted to evaluate the influenceof nitrogen fertilizers applied by the farmers on plant nitrogen and yield offirst crop corn grown as a major crop in Cukurova region between 2007-2009.Soil and plant samples were collected from different farmers’ field, analyzed,and the results were statistically evaluated. Nitrogen concentrations in shootsand grain were measured as 0.7-1.1 % and 1.3-1.5 %, respectively. Nitrogenuptakes by shoots and grain were determined as 227 - 307 and 156 - 202 kg N ha-1, respectively; whereas 13 739–13 994 and 10 450–12 015 kg ha-1grain and shoots dry matter were obtained, respectively. Statistical analysisbetween yield and nitrogen uptakes for grain yield and shoots were done; therewere positive relationships between the uptake and grain yield values., Buçalışma Çukurova Bölgesinde 2007-2009 yılları arasında bölgenin önemli tarımsalürünlerinin başında gelen 1. ürün mısır bitkisine çiftçi düzeyinde uygulananazotlu gübrelerin bitki tarafından alınma düzeyi ve azot gübresinin verime olanetkisi değerlendirilmiştir. Bu kapsamda çiftçi koşullarında farklı noktalardanalınan toprak ve bitki örnekleri incelenmiş, laboratuvar sonuçları elde edilenverilerin istatistiksel analizleri yapılmıştır. Sözkonusu yıllarda bitkide azotkonsantrasyonu % 0.7-1.1 arasında değişmekte iken, tanede ise % 1.3-1.5arasında değişiklik göstermiştir. Bitki tarafından kaldırılan toplam azotdeğerleri ise 227-307 kg N ha-1; tane tarafından kaldırılan toplamazot ise 156-202 kg N ha-1 arasında değişkenlik göstermektedir. Aynıyıllardaki verim değerlerine bakıldığında ise, tane verimi 13 739-13 994 kg ha-1;sap verimi 10 450- 12 015 kg ha-1olarak belirlenmiştir. Veriler arası istatistiklerde sap, dane ve bitkitarafından kaldırılan azot ayrı ayrı değerlendirilmiş ve sap ve dane verimi ileistatistiksel anlamda aralarındaki korelasyona bakılmıştır. İstatistikselanlamda her 3 yılda da sap, dane ve bitki tarafından kaldırılan azot ile sapverimi ve dane verimi arasında olumlu bir ilişki bulunmuştur.
- Published
- 2019
36. Ceviz ve Bademde Prune dwarf virus, Prunus necrotic ringspot virus ve Cherry leaf roll virus Yoğunluklarının Mevsimsel Değişimi
- Author
-
YEGÜL, Mahmut and BALOĞLU, Saadettin
- Subjects
Agricultural, Engineering ,Mühendislik, Ziraat ,Enfeksiyon oranı,PNRSV,PDV,CLRV - Abstract
Bademde Prune dwarf virüs (PDV) ve Prunus necrotic ringspot virüs (PNRSV), cevizde ise Cherry leaf roll virüs (CLRV) ile doğal enfekteli olduğubelirlenmiş ağaçlardan en uygun örnek alma dönemini belirlemek üzere bölgemizdeilk defa böyle bir çalışma yürütülmüştür. 2014 yılı vejetasyon dönemi boyunca yaklaşık olarak iki haftada bir 2badem ve 2 ceviz olmak üzere toplam 4 ağaçtan yaprak örnekleri DAS-ELISA iletestlenmiştir. Elde edilen sonuçlara göre her üç virüsün konsantrasyonuilkbaharda en yüksek absorbansa (PNRSV için 1,891, PDV için 0,507 ve CLRV için2,22) ulaşırken sıcaklıkların yükselmesi ile Temmuz ayından itibarenkonsantrasyonun negatif absorbans değerleri verdiği görülmüştür. SonbahardaEkim ayından itibaren PNRSV, PDV ve CLRV-1 izolatlarının tekrar pozitifabsorbans değerlerine ulaştığı saptanmıştır. CLRV-2 izolatı ise sadece Temmuzsonuna kadar pozitif sonuç vermiş sonraki aylarda vegetasyon sonuna kadarnegatif değerlerde seyretmiştir. Bütün ceviz ve badem izolatlarında; PNRSV, PDVve CLRV için en uygun örnekleme zamanının ilkbahar ayları olduğu sonucuna varılmıştır.
- Published
- 2019
37. Turunçgil Tristeza Virüs Hastalığı; Türkiye Turunçgil Tarımı İçin Potansiyel Bir Tehlike
- Author
-
BOZAN, Orhan, GİL, Johana Yiceth Medina, and ÖNELGE, Nüket
- Subjects
Agricultural, Engineering ,Mühendislik, Ziraat ,CTV,Turunçgil,Turkey,vektör - Abstract
Turunçgil çeşitleri hem dünya hem Türkiye için oldukça önemli meyve guruplarındanbir tanesidir. Türkiye’de yüzde 80’den fazla bir oranda üretim yapıldığı yerAkdeniz bölgesidir. Bunu Ege ve Karadeniz Bölgesi takip etmektedir. Turunçgillerdeönemli hastalıklardan bir tanesi Turunçgiltristeza virüsüdür (CTV). Turunçgil tristeza virüsü ülkemizde henüz epidemiyapmamış olmasına rağmen onlarca yıl boyunca dünyada birçok ülkede önemliekonomik kayıplara neden olmuştur. Şimdiye Kadar CTV’nin 100 milyondan fazlaturunçgil ağacına etkilediği düşünülmektedir. CTV, turunçgillerde en önemlianaçlardan biri olan turunç anacının hastalığıdır. Türkiye’de turunçgiltarımının %84’ünün gerçekleştirildiği Akdeniz bölgesinde % 99 oranında turunçanacı kullanılmaktadır. Hastalığı taşıyan vektörlerden Aphis gossypii ülkemizde varlığı belirlenmiştir. CTV’nin en önemlivektörü Toxoptera citricida Portekiz’inkuzeyinden Akdeniz havzasına giriş yapmış olup yıllar içerisinde İspanyanınkuzeyine ulaşmış bulunmaktadır. Son yapılan çalışmalarda hastalığın hafif, ortave şiddetli ırklarının Doğu Akdeniz Bölgesi izolatlarında bir karışım halindebulunduğu belirlenmiştir. CTV’yi taşıyabilen vektörün ülkemizde bulunması,CTV’nin etkin vektörünün Portekiz’den diğer ülkelere yayılması, ülkemizdeyüksek oranda turunç anacı kullanılması ve son yapılan çalışmalarda ülkemiz CTVizolatlarında orta şiddetli ve şiddetli ırkların da varlığının belirlenmesihastalığın büyük bir epidemi yapması açısından potansiyel bir tehlike olarakgörülmektedir.
- Published
- 2018
38. Doğu Akdeniz Bölgesi Turunçgil Üretim Alanlarında Turunçgil Psorosis Virüsü (Citrus psorosis, CPsV)’nin Yaygınlığının Araştırılması ve Biyolojik İndeksleme Yöntemi ile Tanılanması
- Author
-
ONELGE, Nuket, BOZAN, Orhan, and FİDANCI, Saime Busra
- Subjects
Agricultural, Engineering ,Mühendislik, Ziraat ,CPsV,Turunçgil,Doğu Akdeniz Bölgesi - Abstract
Doğu Akdeniz Bölgesi’nde Turunçgil kavlama hastalığıetmeni Citrus psorosis virus (CPsV)nin portakal, mandarin vealtıntop bahçelerinde bulaşıklık durumu belirlenmiş ve alınan bitkiörneklerinin biyolojik indekslemesi yapılmıştır. CPsV’nin DoğuAkdeniz Bölgesi’nde yaygınlığını belirlemek amacıyla Adana, Mersin, Hatayillerinde 10 yaşından ve 10 dekardan büyük portakal, mandarin, altıntopbahçelerinde ilkbahar ve sonbahar aktif genç sürgün dönemlerinde sörveylergerçekleştirilmiştir. Gerçekleştirilen sörveylerde CPsV’nin karakteristliksimptomlarından olan genç yaprak ve kabuk kavlamaları değerlendirilerekhastalığın bulaşıklık oranı belirlenmiştir. Yapılan arazi çalışmalarısonucunda incelenen 11.150 ağacın 3.663 tanesinin hastalıkla enfekteli olduğu,Doğu Akdeniz Bölgesi Adana, Mersin, Hatay illerinde portakal, mandarin vealtıntop yetiştirilen bahçelerde toplam bulaşıklığın %33 olduğu tespitedilmiştir. Biyolojik indeksleme çalışmalarında tohumdanyetiştirilen 8 aylık Pineapple portakal (Citrus sinensis)fidanları kullanılmıştır. Enfekteli indikatör bitkilerde ilk gözlenen hastalıkbelirtisi sürgünlerinde CPsV’nin karakteristik belirtisi olan şokreaksiyonlarıdır. Bu bitkilerin genç yapraklarında damar bantlaşmasıve meşe yaprağı deseni gibi CPsV’nün belirtileri gözlemlenmiştir.Ayrıca bazı indikatör bitkilerde olgun yaprak simptomları da gözlenen hastalıkbelirtilerindendir.
- Published
- 2018
39. Tarımda İş Kazaları ve Gerekli Önlemler
- Author
-
GÜĞERCİN, Özkan and BAYTORUN, A. Nafi
- Subjects
İş kazaları,tarım ,Agricultural, Engineering ,Mühendislik, Ziraat - Abstract
İş kazları ve meslekhatalıkları üretici kesimlerin temel sorunları sıralamasında ön sıralarda yeralmaya devem etmektedir. Üretimin ve özellikle tarımsal üretimin sürdürülebilirliği,insanların yaşamlarını sürdürebilmeleri açısından önemlidir. Üretimdesürekliliğin sağlanması ise çalışanların sağlığının korunmasına bağlıdır. Bunakarşın, iş kazaları ve meslek hastalıkları sonucunda her yıl çok sayıda ölüm,yaralanma ve maddi kayıplar yaşanmaktadır. İş kazalarının ve meslekhastalıklarının önlenebilmesine yönelik çabalara karşın, bu konuda istenilenaşamaya henüz ulaşılamamıştır. Bu çalışmada dünyada ve Türkiye’de tarımsektöründe iş kazaları ve nedenleri yanında, Türkiye’de önemli bir üretim alanıolan seracılık ve seralardaki tehlike ve alınabilecek önlemler konusunda kaynaktaramaları yapılarak, seralarda iş kazaların önlenmesi konusunda ulaşılanbilgilerin ilgililere ulaştırılması amaçlanmıştır. Çalışmalar sonucunda dünyanüfusunun yaklaşık yarısının tarımda çalıştığı ve iş kazalarının da önemli birbölümünün tarım sektöründe meydana geldiği sonucuna varılmıştır. Ayrıcaseracılığın ülkemizdeki tarımsal üretimde önemli bir yere sahip olduğu veseralarda ölümlere neden olabilecek derecede ağır iş kazlarının yaşanabileceğigörülmüştür ve alınması gereken önlemler sıralanmaya çalışılmıştır.
- Published
- 2018
40. Seralarda Isı Gereksiniminin Isıtma-Derece-Saat (HDH) Değerlerinden Gidilerek Belirlenmesi
- Author
-
BAYTORUN, A. Nafi, ZAİMOĞLU, Zeynep, and GÜĞERCİN, Özkan
- Subjects
Agricultural, Engineering ,Mühendislik, Ziraat ,Sera ısıtma,Isıtma-Derece-Gün - Abstract
Bir iklimin sertliği derece-gün cinsindenhassasiyetle karakterize edilebildiğinden, derece-gün yöntemi ile yapılarınısıtma veya soğutma enerji ihtiyacını belirlemek mümkündür. Isıtma-Derece-Gün(HDD) değerleri TS 825 standartlarına göre belirlenmiştir. Ancak seralarda ısıgereksiniminin HDD değerlerine göre belirlenmesi hatalı sonuçlara nedenolmaktadır. Bu durum seranın şeffaf bir örtü ile kaplanması sonucu gündüzsaatlerinde seraya ulaşan güneş ışınımı nedeniyle sıcaklığın dış sıcaklıktan çokyüksek olmasından kaynaklanmaktadır. Ilıman iklim bölgelerinde kurulan seralarda DIN4701 standartlarına göre hesaplanan ısı gereksinimleri HDD yöntemine göre hesaplanandeğerlerden %17 farklılık göstermektedir. Bu fark seraların gündüz saatlerindeısıtıldığı soğuk iklim bölgelerinde daha da büyümektedir. Belirtilen nedenle yapılanbu çalışmada ısıtılmayan ve belli bir sıcaklığa kadar havalandırılmayan seradaortaya çıkan sıcaklık değerleri hesaplanarak kabul edilen farklı eşik sıcaklıklarıiçin Isıtma-Derece-Saat (HDH) değerleri belirlenmiştir. HDH değerlerindengidilerek hesaplanan ısı gereksinimleri DIN 4701 standartlarına göre yapılanhesaplamalarla uyumlu olduğu görülmüştür.
- Published
- 2018
41. Seyhan Havzasında SWAT Modeli İle Nehir Akış Simülasyonu Ve Değerlendirilmesi
- Author
-
İRVEM, Ahmet and EL-SADEK, Ashraf
- Subjects
Agricultural, Engineering ,Mühendislik, Ziraat ,Hidrolojik modelleme,Seyhan havzası,SWAT modeli,nehir akış simülasyonu ,Hydrologic modelling,Seyhan river basin,SWAT model,streamflow simulation - Abstract
The Soil and Water Assessment Tool (SWAT) was used to model the hydrological water balance from theSeyhan river basin located in Turkey. The model sensitivity analysis and auto-calibration were conducted atfour sites (i.e., Uctepe, Himmetli, Korkun and Zamanti) using the Sequential Uncertainty Fitting (SUFI-2), theGeneralized Likelihood Uncertainty Estimation (GLUE) and Parameter Solution (ParaSol) algorithms in theSWAT-Calibration Uncertainty Programs (SWAT-CUP) package. The sensitivity analysis showed that thebase-flow alpha factor (ALPHA_BF) and SCS runoff curve number (CN2) are the most sensitive parametersfor this catchment. All sources of uncertainties were captured by bracketing more than 60% of the observedriver discharge when using SUFI-2 and ParaSol except for ParaSol at Uctepe (57%). Streamflow calibrationwas done at a monthly time step for the period of 2001-2007. The results showed that ParaSol gave betterresults than those obtained by SUFI-2 and GLUE with regard to the Nash Sutcliffe Efficiency (NSE). Amongall of the calibrated sites and the various calibration algorithms, the highest NSE (0.74) was obtained when themodel was calibrated at Zamanti using the ParaSol algorithm., Toprak ve Su Değerlendirme Yazılımı (SWAT) Türkiye'de bulunan Seyhan nehri havzasında hidrolojik işlemleri su bütçesini temel alarak simüle etmek için kullanılmıştır. Model duyarlılık analizi ve otomatik kalibrasyonlar, SWAT-Kalibrasyon paket programında (SWAT-CUP) bulunan, Sıralı Belirsizlik Uygunluğu (SUFI-2), Genelleştirilmiş Olabilir Belirsizlik Tahmini (GLUE) ve Parametre Çözümü (ParaSol) algoritmaları kullanılarak, Üçtepe, Himmetli, Korkun ve Zamantı akarsuları için yapılmıştır. Duyarlılık analizi sonucunda, Baz Akış Alfa Faktörü (ALPHA_BF) ve SCS akış eğri numarasının (CN2) bu havza için akıma etki eden en hassas parametreler olduğunu göstermiştir. Gözlenen akım verilerinde tüm belirsizlik kaynaklarının ParaSol sonucunda Üçtepe (% 57) hariç, SUFI-2 ve ParaSol sonuçlarında %60’dan fazla olduğu görülmüştür. Akış verilerinin kalibrasyonu aylık bazda 2001-2007 dönemi için yapılmıştır. Nash Sutcliffe Katsayısına (NSE) göre ParaSol, SUFI-2 ve GLUE’ye göre daha iyi sonuçlar vermiştir. Kullanılan kalibrasyon algoritmaları arasında en iyi sonuç, (NSE=0.74) Zamanti akış verilerinin Parasol algoritması ile kalibrasyonu sonucu bulunmuştur.
- Published
- 2018
42. Water-Yield Relations of Two Different Pepper Varieties Grown under Greenhouse in Farmer Conditions in Turkey
- Author
-
TEZCAN, Ahmet and KAMAN, Harun
- Subjects
Agricultural, Engineering ,Mühendislik, Ziraat ,Aşırı sulama,kıl biber,kısıntılı sulama,üç burun biber ,Deficit irrigation,excessive irrigation,thin pepper,three nose pepper - Abstract
Bu çalışmada üreticikoşullarında cam serada yetiştirilen iki farklı biber çeşidinin yetiştiricilikkoşullarına hiçbir müdahalede bulunulmaksızın, yetiştirme periyodu boyuncauygulanan su miktarına karşılık elde edilen verim değerleri alınmış kimi fizikselölçüm ve gözlemler yapılmıştır. Sera girişine takılan bir su sayacı ile hersulamada üreticiler tarafından uygulanan su miktarları kaydedilmiştir. Dahasonra uygulanan su miktarlarına karşılık elde edilen verim literatür bilgisiile karşılaştırılmıştır. Böylece üretici koşullarında yetiştirilen biberbitkisine aşırı su uygulanıp uygulanmadığı irdelenmiştir. Çalışma sonucundageleneksel üretici koşullarında yetiştirilen biber bitkisine fazla miktardasulama suyu uygulandığı tespit edilmiştir. Sonuç olarak bitkisel üretimdesulama programlamasının uzman personeller tarafından yapılması gerektiği önerilmiştir., Inthis study, the yield values obtained from the amount of water applied duringthe growing season were taken and physical measurements and observations weremade without any intervention in the cultivation conditions of two different peppervarieties grown in a glasshouse in traditional farmer conditions. The amount of water applied by the farmer ineach irrigation was recorded with a water meter installed in the greenhouseentrance. Then, yield valuesobtained as a result of applied water quantities were compared with theknowledge of the literature. Thus, it was examined whether excessive irrigationwater was applied to the pepper plant grown under the farmer conditions or not. As a result of the study, it was determinedthat the pepper plant grown under the traditional farmer conditions isover-irrigated. Consequently, it was suggested that irrigation scheduling mustbe done by expert personnel in plant production.
- Published
- 2018
43. Doğu Akdeniz Bölgesi (Türkiye) Turunçgil Bahçelerinde Turunçgil Beyaz Kabuklubiti [Parlatoria pergandii Comstock (Hemiptera: Diaspididae)]’nin Yayılış Alanı, Bulaşıklık Oranı Ve Zarar Şekli
- Author
-
ELEKCİOĞLU, Naime Zülal
- Subjects
Agricultural, Engineering ,Mühendislik, Ziraat ,Parlatoria pergandii,turunçgil,bulaşıklık oranı,yayılış - Abstract
Bu çalışma, Turunçgilbeyaz kabuklubiti, Parlatoria pergandii Comstock (Hemiptera: Diaspididae)]’nin yayılış alanlarını,bulaşıklık oranını, zarar şeklini ve kışlama durumunu belirlemek amacıylaAdana, Hatay, Osmaniye ve Mersin illerinde 2012-2014 yılları arasındayürütülmüştür. Çalışmada P. pergandii’nin tümillerde yayılış gösterdiği ve meyvede önemli zararlanmalara neden olduğubelirlenmiştir. 2012 yılında dört ilde örneklenen bahçelerden, P. pergandiiile bulaşıklık oranı en fazla turunçgil bahçesinin %78.57 ileHatay’da olduğu, bunu %57.69 ile Mersin, %54.76 ile Adana ve %33.33 ileOsmaniye’nin illerinin takip ettiği tespit edilmiştir. İkinci yıl ise zararlıile bulaşıklığın Hatay’da %77.27, Osmaniye’de %53.33, Adana’da %52.86 veMersin’de ise %50.63 olduğu belirlenmiştir. P. pergandii’nin ilkdölünde meyveye geçen bireylerin öncelikle kaliks altına yerleştiği vekontrollerde bu kısımlara bakılmadığı takdirde gözden kaçabileceği saptanmıştır.Larvalar meyvelerin üzerinde etrafı yeşil lekeler oluşturarakmeyvenin pazar değerini tamamen kaybetmesine sebep olmaktadırlar. Özellikle yaşlı turunçgil ağaçlarında P. pergandii’nin gölgede kalan gövde ve ana dallarda büyük popülasyonlaroluşturduğu ve ölü kabuklubitlerin bulundukları yerde kendilerini muhafaza edipkalın tabakalar oluşturduğu gözlenmiştir. Zararlının tüm yıl boyunca turunçgilbahçelerinde aktif olduğu ve gelişmesine devam ettiği, kışı çoğunlukla ergindişi olarak geçirdiği belirlenmiştir.
- Published
- 2018
44. Adana ve Mersin İllerinin Bazı İlçelerinde Bulunan Kerpiç ve Taş Konutların Mevcut Dururmlarının Saptanması
- Author
-
GÜĞERCİN, Özkan, BAYTORUN, Nafi, KOC, Deniz Levent, and POLAT, Bekir
- Subjects
Agricultural, Engineering ,Kırsal yerleşim,yapı malzemeleri ,Mühendislik, Ziraat - Abstract
Bu çalışma Adana il merkezine yakın bazı ilçeler ileMersin ilinin Tarsus ilçesindeki toplam 10 köyde gerçekleştirilmiştir.Çalışmada söz konusu köylerde bulunan ve halen kullanılmakta olan kerpiçmalzeme ile inşa edilmiş konutların kat sayıları, iç mekan sayı ve boyutları,mekanların ilişkileri, yapı elemanlarının durumları, konutun parsel üzerindekikonumu, konutun avlusu, bahçesi ve çevresi ile eklentilerinin durumuaraştırılmaya çalışılmıştır. Bunlara ek olarak, köy yerleşim planları, yolları,konutlara su sağlama yöntem ve sistemleri, pis suların uzaklaştırılmasıkonuları da araştırma kapsamına alınmıştır. Araştırmalar sonucunda, köylerdehalen ayakta kalan ve bir bölümü halen kullanılan az sayıda kerpiç konutunbulunduğu gözlenmiştir. Köylerdeki konutlar çoğunlukla tek katlı ve iki oda ilebir açık sofadan oluştuğu ve kerpiç konutları daha ziyade dar gelirli ailelercekullandığı, konutların mekân, mekan ilişkileri ve konfor koşulları açısındanmemnuniyetsizlik yarattığı saptanmıştır. Buna karşın bu konutlarda oturanlarile şu anda bu konutlarda oturmayanların büyük çoğunluğu kerpiç evlerin dahasağlıklı olduğu konusunda ortak görüş sahibi oldukları saptanmıştır
- Published
- 2018
45. İmamoğlu – Kırmıt (Çukurova) Ovası Sulama Projesi Alanına Giren Tarım İşletmelerinde Optimum Ürün Bileşiminin Doğrusal Programlama Yöntemiyle Planlanması
- Author
-
GÜNGÖR, Cahit
- Subjects
Agricultural, Engineering ,Mühendislik, Ziraat ,çiftlik planlama,optimum ürün bileşimi - Abstract
Bu çalışmanın amacı yakın bir gelecekte sulamaya geçecek olanİmamoğlu-Kırmıt (Çukurova) Ovası’nda yer alan tarım işletmelerinin sulamasonrası için optimum ürün bileşiminin belirlenmesidir. İşletmelerin optimumürün bileşimlerinin belirlenmesinde doğrusal programlama yöntemikullanılmıştır. İşletmelerin brüt karlarının maksimize edilmesi yöntemin amaçfonksiyonunu oluşturmuştur. İşletmeler, işletme arazisi genişliklerine görealtı grup altında ele alınmıştır. Optimizasyon işlemi işletme gruplarının herbirine ayrı ayrı uygulandıktan sonra, çalışma alanı geneli için ağırlıklıortalama değerleri hesaplanmıştır. Çalışmada işletmelerin değişen masraflarsermayesi düzeylerinin farklı olması durumunda, optimum ürün bileşimlerinin veortalama brüt karlarının nasıl bir değişim göstereceği incelenmiştir.
- Published
- 2018
46. Bazı Sofralık Kayısı Çeşitlerinin Silifke/Mersin Ekolojik Koşullarındaki Verim ve Kalite Özellikleri Üzerine Araştırmalar
- Author
-
Son, Levent
- Subjects
Agricultural, Engineering ,Mühendislik, Ziraat ,Kayısı,Silifke,verim,meyve kalitesi - Abstract
2013-2014 yıllarında Silifke’de yürütülen buaraştırmada, 5 yabancı orjinli ‘Aurora’, ‘Ninfa’, ‘Bebeco’, ‘Precoce DeTyrinthe’, ‘Priana’; 3 yerli orjinli ‘Alyanak’, ‘Tokaloğlu’, ‘Çağataybey’toplam 8 çeşit materyal olarak kullanılmıştır. Çeşitlerde çiçeklenme, ağaçbaşına verim, meyve iriliği, meyve eti/çekirdek oranı, asitlik ve suda çözünürkuru madde (Sçkm) gibi pomolojik ve fenolojik analizler yapılmıştır. Ağaçbaşına verim bakımından, her iki deneme yılında da ‘Ninfa’ (91.13 kg/ağaç;94.86 kg/ağaç), ‘Priana’ (83.87 kg/ağaç; 89.67 kg/ağaç) ve ‘P.De Tyrinthe’(77.74 kg/ağaç; 86.85 kg/ağaç) ile en verimli çeşitler olarak bulunurken; meyveiriliği bakımından ‘Tokaloğlu’, ‘Bebeco’ ve ‘P.De Tyrinthe’ diğer çeşitlerdendaha üstün olarak bulunmuştur. Elde edilen sonuçlara göre erkencilik ve verimbakımından ‘Ninfa’, ‘Priana’ ve ‘P.De Tyrinthe’ kayısı çeşitleri Silifke yöresiiçin önerilebilir çeşitler olarak saptanmıştır.
- Published
- 2018
47. Seralarda Isıtma Kazan Kapasitelerinin Belirlenmesi Ve Dikkate Alınacak Kriterler
- Author
-
BAYTORUN, A. Nafi and GÜĞERCİN, Özkan
- Subjects
Agricultural, Engineering ,Mühendislik, Ziraat ,Sera ısıtma,ısı gücü,ısıtma kazanı - Abstract
Seralarda ısıtma sistemlerinin boyutlandırılmasıiçin ısı gücü belirlenmelidir. Seralarda ısı gücü DIN 4701 standartlarına görehesaplanmaktadır. Isı gücü gereksinimine iklim etmenleri yanında sera donanımıetki etmektedir. İklim değerlerine ve sera donanımına göre belirlenen ısı gücüen düşük sıcaklık değerlerinde seranın ısı yükünü karşılayacak büyüklükteolmalıdır. Yapılan bu çalışmada son yıllarda kurulan modernplastik seralarda 0oC esas alınarak belirlenen referans ısı gücüdeğerinden gidilerek, farklı donanımlar, farklı dış sıcaklık ve serada isteneniç sıcaklık değerlerine göre geliştirilen nomogramlardan gidilerek ısı gücününkolayca belirlenmesi ve ısıtma kazanlarının dizaynında dikkate alınacakkriterler verilmiştir.
- Published
- 2018
48. Zeytinde Verticillium dahliae'ya Karşı Bazı Dayanıklılık Teşvik Edici Kimyasalların Etkilerinin Belirlenmesi
- Author
-
ERKILIÇ, Ali, KOZAK ÖZDEMİR, Selda, and AKGÜL, Davut Soner
- Subjects
Agricultural, Engineering ,Mühendislik, Ziraat ,Zeytin,Verticillium dahliae - Abstract
Zeytinağaçlarında Verticillium dahliae’nınneden olduğu solgunluk, Akdeniz zeytin yetiştiriciliğinin en önemlihastalığıdır. Verticillium dahliaebitkide nekroz, kloroz, vasküler renklenme, bodurluk, solgunluk ve ağaçölümlerine neden olmaktadır. Bu çalışmada Verticillium dahliae’ya karşı dayanıklılığıteşvik etmek amacıyla Salisilik asit (SA), DL-ß-amino-n-butyric asit (BABA) veAcibenzolor S-Methyl (ASM) ve Fosetyl-Al kullanılmıştır.Fosetyl-Al, Verticillium dahliae’nın miseliyalgelişmesini 1000ppm konsantrasyonda tamamen engellemiştir. Diğer kimyasallarınmisel gelişimine etkisi ya olmamış veya çok az olmuştur. Verticillium dahliae’nın hastalıkoluşturmasına kimyasalların toprak uygulamaları daha etkili olmuştur. ASM Verticillium dahliae’nın hastalıkşiddetini %80 oranında engellemiştir.Ancak bu kimyasalın toprak uygulaması fitotoksik etki göstermiştir. Gövdebadanası hastalık oluşumu üzerine daha az etkili olmuştur.Fosetyl-Al ve SAVerticillium dahliae’nın kontrolündeümitvar bulgular göstermiştir.
- Published
- 2018
49. Domates Bitkisinde Hastalık Oluşturan Pospiviroid Cinsi Viroidler
- Author
-
KIŞLAK, Ruşen
- Subjects
Agricultural, Engineering ,Mühendislik, Ziraat ,Viroidler,domates,Pospiviroid,hastalık - Abstract
Viroidler bitki yetiştiriciliğinde görülen önemli enfeksiyöz hastalık patojenleridir. Doğada hem yabani hem de kültür formundaki tek yıllıklar, çok yıllıklar, süs bitkileri ve yabancı otları kapsayan geniş bir konukçu dizisine sahiptirler. Moleküler terimle viroidler dairesel, tek zincirli ve çıplak RNA’lar formundaki organizmalar olarak bilinmektedir. Ayrıca bu etmenler protein kodlama kapasitesine sahip değildir. Viroidler hücrelerde yerleştikleri bölgeler, replikasyon şekilleri ve genom yapılarına göre Pospiviroidae ve Avsunviroidae olmak üzere iki familyaya ayrılmaktadır. Günümüze kadar, bu iki familyaya ait 32 viroid türünün farklı birçok konukçu bitki türünde bulunduğu tespit edilmiştir. Bu derlemede Pospiviroid cinsi etmenler kaynaklı domates viroid hastalıkları, dünyanın her tarafından domates bitkisinde bildirilen viroid hastalık raporları ve viroidlerin bazı özellikleri açıklanmaya çalışılmıştır.
- Published
- 2017
50. Adana, Mersin ve Hatay illerinde Citrus chlorotic dwarf associated virus hastalığının yaygınlığı
- Author
-
BOZAN, Orhan and ÖNELGE, Nüket
- Subjects
Agricultural, Engineering ,Mühendislik, Ziraat ,CCDaV,turunçgil,infeksiyon oranı,sörvey - Abstract
Bu sörvey programı Doğu Akdeniz bölgesi turungil alanlarında 1980’liyılların ortalarında ilk defa belirlenen Citrus chlorotic dwarf (CCD, Turunçgilklorotik cüceleşme) hastalığının son yaygınlık durumunu belirlemek içinyapılmıştır. Hastalık ilk belirlendiği yıllardan günümüze kadar bölge için çokönemli hastalıklardan biri haline gelmiştir. Hastalık, günümüze kadar çok hızlıbir şekilde yayılma göstermiştir. CCD hastalığı Türkiye turunçgil tarımınınyaklaşık % 85’ inin yapıldığı Doğu Akdeniz bölgesinde görülmektedir.Türkiye’nin diğer turunçgil yetiştirilen alanlarında henüz rapor edilmemiştir.Doğu Akdeniz bölgesi turunçgil alanlarında yapılan sörvey sonuçlarına görelimonlarda %36, mandarinlerde %25,3, portakallarda % 17,6 ve altıntoplarda%17,5 oranında infeksiyon gözlenmiştir. Sörvey makroskopik gözlemlere görehastalık simptomlarına bakılarak yapılmıştır. Hastalık olduğu belirlenenbahçelerden 50 adet örnek alınmış ve bu örnekler PCR yöntemi ile analizedilmiştir. PCR çalışmaları forward (5′- gttctgtgtttcgacccgtt -3′) ve reverse(5′- gggattcgcatggatagctcatccaa -3′) primerleri kullanılarak yapılmış ve dahasonra yürütülen agar jel çalışmaları sonucu 444 bp seviyesinde bandlargözlenmiştir.
- Published
- 2017
Catalog
Discovery Service for Jio Institute Digital Library
For full access to our library's resources, please sign in.