44 results on '"Kök Yetimoğlu, Ece"'
Search Results
2. Straightforward monitoring of honey with foreign diastase by leveraging the differentiation in LC-UV proteome profiles of authentic and fraudulent samples
- Author
-
Emir Akyıldız, İsmail, Erdem, Özge, Raday, Sinem, Acar, Sezer, Uzunöner, Dilek, Damarlı, Emel, and Kök Yetimoğlu, Ece
- Published
- 2023
- Full Text
- View/download PDF
3. Individual and Simultaneous Electrochemical Detection of Bisphenol A and Bisphenol S in Food Samples Using Triethylenetetramine Functionalized Multi-Walled Carbon Nanotubes
- Author
-
Çakıcı, Maşide, Avan, Asiye Aslıhan, Filik, Hayati, and Kök Yetimoğlu, Ece
- Published
- 2023
- Full Text
- View/download PDF
4. A novel polymer based fluorimetric sensor for fast and selective determination of chlorpyrifos
- Author
-
Çubuk, Soner, Kök Yetimoğlu, Ece, Çalışkan, Aynur, and Vezir Kahraman, Memet
- Published
- 2021
- Full Text
- View/download PDF
5. Selective molecularly imprinted polymer for the analysis of chlorpyrifos in water samples
- Author
-
Aydın Urucu, Oya, Beyler Çiğil, Aslı, Birtane, Hatice, Kök Yetimoğlu, Ece, and Kahraman, Memet Vezir
- Published
- 2020
- Full Text
- View/download PDF
6. Development of a Reusable Polymeric Fluorescence Sensor Based on Acryloyl Β-Cyclodextrin for the Determination of Aflatoxin B1 In Grain Products
- Author
-
Çubuk, Soner, primary, Taşçı, Neşe, additional, Kalyoncu, Sümeyra, additional, Kök Yetimoğlu, Ece, additional, and Kahraman, Memet Vezir, additional
- Published
- 2024
- Full Text
- View/download PDF
7. Single pot in situ aqueous derivatization and subsequent determination of streptomycin and dihydrostreptomycin residues in honey by means of mass spectrometry
- Author
-
Emir Akyıldız, İsmail, primary, Acar, Sezer, additional, Kök Yetimoğlu, Ece, additional, Raday, Sinem, additional, Erdem, Özge, additional, Uzunöner, Dilek, additional, and Damarlı, Emel, additional
- Published
- 2023
- Full Text
- View/download PDF
8. Individual and Simultaneous Electrochemical Detection of Bisphenol A and Bisphenol S in Food Samples Using Triethylenetetramine Functionalized Multi-Walled Carbon Nanotubes
- Author
-
Çakıcı, Maşide, primary, Avan, Asiye Aslıhan, additional, Filik, Hayati, additional, and Kök Yetimoğlu, Ece, additional
- Published
- 2022
- Full Text
- View/download PDF
9. Direkt Daldırma Katı Faz Mikroekstraksiyon Yöntemi İle Kiraz Örneklerinde Klorpirifos Kalıntılarının Gaz Kromatografisi Kütle Spektrometresinde Tayini
- Author
-
KÖK YETİMOĞLU, ECE, OYA AYDIN URUCU, Ece Kök YETİMOĞLU, and Deniz DEVECİOĞLU
- Subjects
Endüstri Mühendisliği ,Kimya, Organik ,Çevre Bilimleri ,Matematik ,Kimya, İnorganik ve Nükleer ,Mühendislik, Elektrik ve Elektronik ,Mühendislik, Makine ,Malzeme Bilimleri, Biyomalzemeler ,Kimya, Uygulamalı ,Fizik, Matematik ,Kimya, Analitik ,Kimya, Tıbbi ,Mühendislik, Kimya - Abstract
A method based on a direct immersion solid phase microextraction gas chromatography – mass spectrometry (DI-SPME-GC-MS) was developedfor the quantitative determination of chlorpyrifos (CRF) residues in cherry samples. The performance of three kinds of commercial fibercoatings: PA (polyacrylate, 85µm), PDMS–DVB (polydimethylsiloxane–divinylbenzene 65 mm) and PDMS (polydimethylsiloxane, 100mm) were compared. Various parameters affecting SPME procedures such as temperature, extraction and desorption times, salinity, stirringrate were investigated. The analytes from all sample extracts were preconcentrated for 30 minutes in the SPME fiber at 60 °C and then the fiberwas desorbed by heating at 250 °C for 10 minutes in the gas chromatography injection port. Limits of detection (LOD) and quantitation (LOQ)values were 0.03 µg/L and 0.1 µg/L, respectively. An average recovery range was 93-98% with relative standard deviation (RSD) < 10 %. Direkt daldırma katı fazlı mikroekstraksiyon ile kiraz örneklerinde klorpirifos kalıntılarının gaz kromatografisinde tayini (DI-SPMEGC-MS) için bir yöntem geliştirilmiştir. Üç çeşit ticari fiber kaplamanın, PA (poliakrilat, 85 um), PDMS-DVB (polidimetilsiloksan-divinilbenzen 65 mm) ve PDMS (polidimetilsiloksan, 100 mm), performansı karşılaştırıldı. Katı Fazlı Mikroekstraksiyon prosedürlerini etkileyen sıcaklık, ekstraksiyon ve desorpsiyon süreleri, tuzluluk, karıştırma oranı gibi çeşitli parametreler incelendi. Tüm numune ekstraktlarından alınan analitler, 30 dakika boyunca 60 ° C’ de SPME fiberine adsorbe edilmiş ve daha sonra fiber, gaz kromatografi enjeksiyon portunda 10 dakika boyunca 250 ° C’de ısıtılarak desorpsiyon sağlanmıştır. Yöntemin tespit sınırı (LOD) ve tayin sınırı (LOQ) değerleri sırasıyla 0,03 µg / L ve 0,1 µg / L dir. Yöntemin ortalama geri kazanım aralığı % 93-98 iken bağıl standart sapma (RSD)
- Published
- 2018
10. Direkt Daldırma Katı Faz Mikroekstraksiyon Yöntemi İle Kiraz Örneklerinde Klorpirifos Kalıntılarının Gaz Kromatografisi Kütle Spektrometresinde Tayini
- Author
-
AYDIN URUCU, Oya, primary, KÖK YETİMOĞLU, Ece, additional, and DEVECİOĞLU, Deniz, additional
- Published
- 2018
- Full Text
- View/download PDF
11. Fluorescence Sensor for the Determination of Boron
- Author
-
ÇUBUK, Soner, primary, KOSİF, Mirgül, additional, KÖK YETİMOĞLU, Ece, additional, and KAHRAMAN, Memet Vezir, additional
- Published
- 2017
- Full Text
- View/download PDF
12. Determination of Cd(II) Ions by using Cyclodextrin Based Polymeric Fluorescence Sensor
- Author
-
ÇUBUK, Soner, primary, Yılmaz, Özge, additional, Kök Yetimoğlu, Ece, additional, and Kahraman, Memet Vezir, additional
- Published
- 2017
- Full Text
- View/download PDF
13. Solidified Floating Organic Drop Microextraction for the Detection of Trace Amount of Lead in Various Samples by Electrothermal Atomic Absorption Spectrometry
- Author
-
Aydın Urucu, Oya, primary, Dönmez, Şeyda, additional, and Kök Yetimoğlu, Ece, additional
- Published
- 2017
- Full Text
- View/download PDF
14. Moleküler Olarak Baskılanmış Çapraz Bağlanan Hidrojeller ile Sulu Çözetideki Altın İyonlarının Adsorpsiyonu
- Author
-
ÇUBUK, Soner, primary, KAHRAMAN, Memet Vezir, additional, KÖK YETİMOĞLU, Ece, additional, and FIRLAK, Melike, additional
- Published
- 2014
- Full Text
- View/download PDF
15. CLOUD POINT EXTRACTION FOR THE DETERMINATION OF TRACE COPPER(II) IN ENVIRONMENTAL SAMPLES USING A NEW SYNTHESIZED REAGENT AND FLAME ATOMIC ABSORPTION SPECTROMETRY.
- Author
-
Yurtman-Gündüz, Zeynep, Aydın-Urucu, Oya, Kök-Yetimoğlu, Ece, and Filik, Hayati
- Subjects
- *
EXTRACTION (Chemistry) , *ATOMIC absorption spectroscopy , *COPPER , *SURFACE active agents , *INTERMEDIATES (Chemistry) , *ELECTRONS , *HYDROGEN-ion concentration - Abstract
Cloud point extraction for the determination of copper(II) is proposed after the formation of a complex with sulfapyridylazo resorcinol (SPAR) and later measurement by flame atomic absorption spectrometry (FAAS) using Triton X-100 as a surfactant. The surfactant-rich phase was diluted with nitric acid in methanol, prior to FAAS measurement. Analytical parameters including pH, concentration of the chelating agent and surfactant, equilibration temperature and time were optimized. The effects of matrix ions on the recovery of copper ions were also studied. A detection limit of 1.64 μg l-1 along with an enrichment factor of 31 for Cu were achieved. The method was successfully applied to the determination of copper in tap water, stream water, rain water and a standard reference material. [ABSTRACT FROM AUTHOR]
- Published
- 2013
- Full Text
- View/download PDF
16. Baldaki aminoglikozitlerin tek tüp içerisinde IN-SITU sulu faz türevlendirme sonrasında kütle spektrometresi ile tayin edilmesi
- Author
-
Acar, Sezer, Kök Yetimoğlu, Ece, Marmara Üniversitesi, Fen Bilimleri Enstitüsü, Kimya Anabilim Dalı, and Analitik Kimya Bilim Dalı
- Subjects
Bal ,Aminoglikozitler ,UHPLC-MS/MS Honey ,Aminoglycosides ,UHPLC-MS/MS ,in-Situ Türevlendirme ,In-Situ Derivatization - Abstract
Günümüzde arıcılıkta birçok zararlı böcek ve hastalıklarla mücadele söz konusudur. Bu hastalıklardan en yaygın olanları Amerikan yavru çürüklüğü (AFB), Avrupa yavru çürüklüğü (EFB) ve Nosemosis'tir. Arıcıların kovanlarını bu hastalıklardan korumak için yaygın olarak kullandığı tekniklerden biri de antibiyotik ilaçların kullanılmasıdır. Arı hastalıklarını azaltmak veya önelemek için kullanılan antibiyotikler, baldaki kalıntı sorununun ana nedenlerindendir. Arıcılıkta yaygın olarak kullanılan antibiyotiklerden biri de aminoglikozit grubu olanlardır. Aminoglikozitler gram-negatif bakteriler üzerinde protein sentezini inhibe ederek bakterisid etki gösteren, geniş spektrumlu farmasötik moleküllerdir. Gıda ve ilaç endüstrisinde kalite kontrol ve Ar-Ge amaçlı analizleri gerçekleştirilen birçok alt grubu bulunmaktadır. Streptomisin ve dihidrostreptomisin, arıları çeşitli hastalıklara karşı korumak için yaygın olarak kullanılan aminoglikozidlerin en bilinen alt tipleridir. Bunlar yanlış uygulamalar nedeniyle arı ürünlerinde kalıntıya sebep olabilmektedirler. Aminoglikozit analizleri için piyasada özel sentezlenmiş antikorlar ile üretilen katı faz ekstraksiyon kartuşları veya ELISA kitleri bulunmaktadır. Bunlar tekrarlanabilirlikten uzak, total aminoglikozit sonucu veren, hassasiyetleri ve geri kazanım seviyeleri düşük analiz kitleridir. Buna karşın literatürde hassasiyet seviyeleri nispeten daha yüksek fakat tekrarlanabilirlik açısından problemli olan kromatografik teknikler de mevcuttur. Bu yöntemler genel olarak Katı-Faz Mikroekstraksiyon, Kolon sonrası eş zamanlı türevlendirme, UV, FL Dedektörler, Kütle spektrometresi ile kombine edilebilen İyon Çifti Kromatografisi ve Kapiler Elektroforez teknikleridir. Ancak bu tekniklerin de ön hazırlık süreçleri uzun ve yorucudur. Bu tez çalışmasında baldaki aminoglikozit grubu antibiyotiklerden streptomisin ve dihidrostreptomisin kalıntılarının belirlenmesi için numune hazırlama yaklaşımı in-situ sulu faz türevlendirme tekniği ile seyrelt ve enjekte et şeklinde geliştirilmiştir. UHPLC-MS / MS sistemi kullanılarak pratik, düşük maliyetli, 5 dakika gibi kısa süreli ve düşük limitlerde dedeksiyon sağlayan bir analiz yöntemi ile numune hazırlama işlemleri minimuma indirilmiştir. Kullanıcı dostu olan yeni yöntemle yurtdışı tedarikli kit bağımlılığını ortadan kaldırmış olarak, daha hassas, tekrarlanabilir ve her aminoglikozit grubu antibiyotiğe ayrı ayrı cevap verebilme imkanı sağlanacaktır. Ayrıca referans nitelik sağlayacak olan bu yöntem, et, süt gibi diğer gıda numuneleri ve ilaç etken madde kalite kontrol testlerinde analiz edilen diğer aminoglikozit grubu antibiyotiklerin tespitinde de yurtiçi ve yurt dışı, kalite-kontrol, Ar-Ge ve akademik laboratuvarlara büyük katkı sağlayacaktır.Seçicilik, doğrusallık, doğruluk, kesinlik, sağlamlık ve CCα & CCβ parametreleri üzerinden validasyon çalışmaları yapılmış olup, 5,10, 15, 20, 50, 100 μg/kg konsantrasyonlarında doğrusallık çalışmaları yapılmıştır. Geri kazanım değerleri, streptomisin için %102,65 iken, dihidrostreptomisin bu değer %101,26 olarak tespit eddilmiştir. Kesinlik çalışmalarında, tekrarlanabilirlik ve tekrar üretilebilirlik için her iki parametrede de ortalama % RSD değerleri %0,7 ile %13,2 arasında gözlenmiştir. CCα ve CCβ değerleri, streptomisin için 5,69 ve 6,18 iken, dihidrostreptomisin bu değerler 5,82 ve 6,40 olarak tespit edilmiştir. Toplam 110 adet bal numunesi analiz edilmiş olup, 5 adet numunede streptomisin tespit edilmiş olup, 27 adet numunede de dihidrostreptomisin kantitasyon limiti üzerinde tespit edilmiştir. In beekeeping, there is a struggle against many pests and diseases. The most common bee diseases are American foulbrood (AFB), European foulbrood (EFB) and Nosemosis. One of the techniques commonly used by beekeepers to protect their hives from these diseases is the use of antibiotics. Antibiotics used to reduce or prevent bee diseases are one of the main causes of the residue problem in honey. One of the antibiotics commonly used in beekeeping is the aminoglycoside group. Aminoglycosides are broad-spectrum pharmaceutical molecules that show bactericidal action by inhibiting protein synthesis on gram-negative bacteria. There are many subtypes that are analyzed for quality control and R&D purposes in the food and pharmaceutical industry. Streptomycin and dihydrostreptomycin are the most well-known subtypes of aminoglycosides widely used to protect bees against various diseases. However, due to misapplication, they can cause drug residue in bee products. In the literature, for aminoglycoside analysis, there are many applications that use immunoaffinity solid phase extraction (SPE) cartridges or ELISA kits produced with specially synthesized antibodies. However, these techniques are far from repeatability, giving a total aminoglycoside result, low sensitivity, and low recovery levels. On the contrary, there are also chromatographic techniques in the literature with relatively high sensitivity levels but problematic in terms of reproducibility. These techniques include solid-phase microextraction, post-column simultaneous derivatization, UV, FL detectors, ion-pair chromatography combined with mass spectrometry and capillary electrophoresis.However, the preliminary preparation processes are tedious and time-consuming at these techniques. In this thesis, the sample preparation approach for the determination of aminoglycoside group antibiotics streptomycin and dihydrostreptomycin residues in honey was developed as dilute and shoot using in-situ aqueous derivatization technique. Using a UHPLC-MS/MS system, sample preparation was minimized with a practical, low-cost, short-time (5 minutes) and low-limit detection method. The new user-friendly method will eliminate the dependency on foreign-supplied kits and will provide a more sensitive, reproducible and individual response to each aminoglycoside group of antibiotics. Furthermore, this method will make a great contribution by serving as a reference method for many R&D, quality control, and university laboratories in the determination of other aminoglycoside-type active substances in meat, milk, and pharmaceuticals matrices.We have performed validation studies on selectivity, linearity, accuracy, precision, robustness and CCα & CCβ parameters, and linearity studies were performed at concentrations of 5, 10, 15, 20, 50, 100 μg/kg. The recovery value is 102,65% for streptomycin and 101,26% is for dihydrostreptomycin. For accuracy studies, % RSD values were observed on average between 0,7% and 13,2% in both parameters for reproducibility and reproducibility. CCα & CCβ values are 5,69 and 6,18 for streptomycin and for dihydrostreptomycin CCα & CCβ values are 5,82 and 6,40. Streptomycin was screened in 5 samples above 5ug/kg level on a total of 110 honey samples analyzed and dihydrostreptmycin was screened in 27 samples above 5ug/kg level on a total 110 honey samples.
- Published
- 2023
17. Simultaneous electrochemical sensing of bisphenol A and bisphenol S with modified glassy carbon electrode
- Author
-
Çakıcı, Maşide, Kök Yetimoğlu, Ece, Avan, Asiye Aslıhan, Marmara Üniversitesi, Fen Bilimleri Enstitüsü, Analitik Kimya Anabilim Dalı, and Kimya Bilim Dalı
- Subjects
Bisfenol A ,voltammetry ,karbon nanotüp Bisphenol A ,carbon nanotubes ,Bisphenol S ,voltametri ,Bisfenol S - Abstract
Bu tez çalışmasında, çevre ve sağlık üzerindeki toksik etkileri nedeniyle elektrokimyasal aktiviteye sahip olan Bisfenol A ve Bisfeno”l S’in elektroanalitik olarak, hızlı ve kolay bir şekilde algılanması amaçlanmıştır.Çalışmanın ilk aşamasında Bisfenol A ve Bisfenol S’in daha iyi algılanmasına imkan sağlayan çok duvarlı karbon nanotüpler-trietilentetramin (MWCNT-TETA) kullanılarak modifiye camsı karbon elektrot (CKE) hazırlanmıştır. Modifiye elekrot yalın CKE ile karşılaştırıldığında elektroanalitik performansının arttığı görülmektedir. Bisfenol A ve Bisfenol S’in elektrokimyasal özellikleri döngülü voltametri ve kare dalga voltametrisi ile irdelenmiştir. Bisfenol A ve Bisfenol S’in tekli tayinleri için doğrusal çalışma aralıkları sırasıyla 1,0-40 μM ve 1,0-120 μM gözlenebilme limitleri 0,26 ve 0,72 μM, eşzamanlı tayinlerinde ise her iki analit için de doğrusal aralıkları 1,0-30 μM arasında, gözlenebilme limit değerleri 0,35 ve 0,56 μM bulunmuştur. Yöntemin tekrarlanabilirliği ve stabilitesi araştırılmıştır. Son olarak hazırlanan sensör gıda örneklerinde BPA ve BPS’in eş zamanlı tayininde kullanılmıştır.Geliştirilen yöntem ile Bisfenol A ve Bisfenol S’in eş zamanlı olarak elektrokimyasal irdelenmesi hızlı, kolay ve güvenilir bir şekilde gerçekleştirilebilmektedir. In this thesis, it is aimed to detect Bisphenol A and Bisphenol S, which have electrochemical activity due to their toxic effects on the environment and health, electroanalytical, quickly and easily.In the first stage of the study, a modified glassy carbon electrode (GCE) was prepared using multi-walled carbon nanotubes-triethylenetetramine (MWCNT-TETA), which allows better detection of Bisphenol A and Bisphenol S. The electroanalytical performance of the modified electrode is improved when compared to the plain GCE. The electrochemical delebration of Bisphenol A and Bisphenol S were investigated by cyclic voltammetry (CV) and square wave voltammetry (SWV). Linear working ranges for single determinations of Bisphenol A and Bisphenol S are 1.0-40 μM and 1.0-120 μM, detection limits degree 0.26 and 0.72 μM, for simultaneous determinations linear ranges of 1.0-30 μM for both analytes, detection limits were found to be 0.35 and 0.56 μM, respectively. The reproducibility and stability of the method were investigated. Finally, the prepared sensor was used for the simultaneous determination of BPA and BPS in food samples.With the developed method, simultaneous electrochemical detection of Bisphenol A and Bisphenol S can be performed quickly, easily and reliably.
- Published
- 2023
18. Melamin tayini için polimerik fluoresans sensör geliştirilmesi
- Author
-
Taşci, Neşe, Kök Yetimoğlu, Ece, Çubuk, Soner, Marmara Üniversitesi, Fen Bilimleri Enstitüsü, and Kimya Anabilim Dalı
- Subjects
Fluoresans Sensör Melamin Polimerik Sensör Fluorescense Sensor Melamine Polymeric Sensor - Abstract
Melamin, plastikler, temizlik ürünleri, alev geciktiriciler, laminatlar, yapıştırıcılar, gübreler, reçineler ve köpükler gibi birçok endüstriyel kullanıma sahip kimyasal bir bileşiktir. Son yıllarda yapılan araştırmalar melamine uzun süre maruz kalmanın insanlarda ve hayvanlarda ölüme neden olan böbrek yetmezliğine neden olduğunu göstermektedir. Bu nedenle melamin tespiti için hızlı, uygulaması kolay, tespit sınırı düşük, hassas bir analiz yönteminin geliştirilmesi son derece önemlidir. Bu çalışmada, daha önce melamin tayininde kullanılmayan, akrilatlanmış sitrik asit (ACA) birimlerine sahip bir fluoresans polimerik membran sensör hazırlanmıştır. Sensör melamine seçici fluoresans tepki göstermiştir (λex/λem = 388/425 nm). Sensörün çalışma koşullarını belirlemek için pH, tepki süresi, çalışma aralığı, seçicilik gibi parametreler incelenmiştir. Sensör, 3,96x10-9-7,93x10-8 mol L-1 konsantrasyon aralığında doğrusaldır. Melamin için tespit sınırı (LOD) 2,30x10-10 mol L-1 ve tayin sınırı (LOQ) 7,74x10-10 mol L-1 (n=10, %RSD= 2,37) olarak bulunmuştur. Sensör için optimum pH değeri 6,0 ve analiz süresi 0-1 dakika arası olarak bulunmuştur. Önerilen sensörün stabilitesi 6 ay olarak belirlenmiştir. Önerilen sensör, süt tozu örneğindeki melamini belirlemek için kullanılmış ve kabul edilebilir sonuçlar elde edilmiştir. Geliştirilen sensör, halihazırda kullanılmakta olan diğer yöntemlere göre kısa tepki süresi, yüksek hassasiyet ve kolay uygulama gibi birçok avantaja sahiptir. Melamine is a chemical compound with many industrial uses such as plastics, cleaning products, flame retardants, laminates, adhesives, fertilizers, resins and foams. Studies in recent years show that prolonged exposure to melamine causes kidney failure, which causes death in humans and animals. For this reason, it is extremely important to develop a fast, easy-to-apply, sensitive analysis method with low detection limit for melamine detection. In this study, a fluorescence polymeric membrane sensor with acrylated citric acid units, which has not been used in melamine determination before, was prepared. The sensor showed preferable fluorescent response to melamine (λex/λem = 388/425 nm). In order to determine the working conditions of the sensor, parameters such as pH, response time, working range, potential interfering substances were examined. The linear working range of the sensor was found to be 3.96x10-9- 7.93x10-8 mol L-1. The detection limit (LOD) for melamine was found as 2.30x10-10 mol L-1 and the quantification limit (LOQ) as 7.74x10-10 mol L-1 (n=10, %RSD= 2.37). The optimum pH value for the sensor was found to be 6.0 and the response time to less than 1 minute. The stability of the proposed sensor was determined as 6 months. The proposed sensor was used to determine the melamine in the milk powder sample and acceptable results were obtained. Compared to other methods currently in use, the developed sensor has several advantages such as short response time, high sensitivity, and easy application.
- Published
- 2022
19. Ağır metal analizleri için çevre dostu yeşil bir ön zenginleştirme yöntemi geliştirilmesi
- Author
-
Aracıer, Esra Duygu, Kök Yetimoğlu, Ece, Aydın Urucu, Oya, and Kimya Anabilim Dalı
- Subjects
Chemistry ,Kimya - Abstract
Matris etkisi ve eser miktarda metallerin ölçüm duyarlılığının az olması sebebi ile ağır metallerin çevre örneklerinden analizi AAS ile oldukça zordur. Bu zorluğu aşmak adına ön zenginleştirme yöntemleri geliştirilmiştir. Bu yöntemlerde analizi istenen metal iyonu, örnekten ayrılır ve ayrı bir faz içinde derişik hale getirilip analiz edilir.Son yıllarda birçok mikroekstraksiyon yöntemi geliştirilmiştir. Geleneksel ekstraksiyon yöntemlerinden farklı olarak bu yeni geliştiren mikroekstraksiyon yöntemleri çözücü atığı oluşturmadığından, daha doğal kimyasallar kullanıldığından yeşil kimya olarak adlandırılan yeni çalışmalara da katkı sağlamaktadır. Ayrıca bu yöntemlerin hızlı uygulanabilir ve pratik olması da analizi gerçekleştiren kişi açısından zaman kaybını azaltmaktadır. Aynı zamanda az çözücü kullanıldığından ekonomik olmaları da çok büyük avantajdır.Bu çalışmada yeni geliştirilen Derin Ötektik Çözücü Mikroekstraksiyon yöntemi ile Pb(II) iyonlarının tayini gerçekleştirilmiştir. Pb(II) iyonlarının analizi oldukça hassas bir yöntem olan Elektrotermal Atomik Absorbsiyon Spektrometresi ile yapılmıştır. Yönteme ait tüm analitik parametreler (pH, ligand, ekstraksiyon çözeltisi miktarı, THF miktarı) optimize edilmiştir. Yapılan çalışmalara göre; gözlenebilme limiti 0,071 µg L-1, tayin sınırı ise; 0,236 µg L-1 olarak bulunmuştur. Yöntemin validasyonu SPS-SW1 standart referans maddesinin analiziyle kontrol edildi. Bunun yanında geliştirilen önzenginleştirme yöntemi, kurşun iyonlarının tayini için göl ve dere sularına başarı ile uygulanmıştır.Geliştirilen bu yöntem ile farklı su örneklerindeki Pb(II) iyonlarının analizi oldukça hızlı ve kolay gerçekleşmektedir.--------------------Determination of Pb(II) ions was carried out with this newly developed Deep Eutectic Solvent Microextraction method. All analytical parameters of the method have been optimized. Thanks to this method, analysis of heavy metals in different environmental and water samples is very fast and easy. Analysis of heavy metals from environmental samples is quite difficult with AAS due to matrix effect. Preconcentration methods have been developed to overcome this difficulty. In these methods, the metal ion desired to be analysed is separated from the sample and analyzed by being concentrated in a separate phase.Many types of microextraction methods have been developed in recent years. Unlike traditional extraction methods, these newly developed micro-extraction types also contribute to new studies called green chemistry, since more natural chemicals are used, since they do not generate solvent waste. In addition, the fact that these methods can be applied quickly and practically prevents the loss of time for the person performing the analysis. One of the great advantages of these methods is that they are economical because very little solvent is used.In this study, a new micro-extraction method aimed at separation and preconcentration of Pb(II) ions with Electothermal Atomic Absoprtion Spectrophotometer (ETAAS) was developed. The method has been applied to various environmental and water samples and all analytical parameters (pH, ligand, extraction solution amount, THF amount) have been optimized.According to the studies limit of detection and limit of quantification were found 0.071µg L-1, 0.236 µg L-1 respectively.The validation of the method was checked by analysis of the SPS-SW1 reference material. In addition, the current preconcentration method has been successfully applied to lake and stream waters for the determination of lead ions.
- Published
- 2021
20. Development of polymeric based optical sensor for cyanide analysis
- Author
-
Kaplan, Aykut, Kök Yetimoğlu, Ece, Çubuk, Soner, Kimya Anabilim Dalı Analitik Kimya Bölümü, and Kimya Anabilim Dalı
- Subjects
Chemistry ,Kimya - Abstract
Uzun yıllardan beri en öldürücü zehir olarak bilinmekte olan siyanürün vücuda herhangi bir yolla girmesi, sonunda ölüme götürebilecek kadar tehlike arz etmektedir. Bu olumsuzluklara rağmen oldukça fazla üretim ve kullanım alanı olan, aynı zamanda çevreye ve hatta doğrudan insan sağlığına da bir o kadar zararlı olan siyanür için literatürde birçok analiz yöntemi bulunmaktadır. Bugüne kadar siyanür analizi için yapılan çalışmalarda potansiyometrik ölçümler, kimyasal reaksiyonlar, spektrofotometrik ve spektrofluorimetrik vb. yöntemlere başvurulmuştur. Bu yöntemler hem örnek matrisinden siyanürün; destilasyon veya bir organik reaktif ile oluşturulan kompleksinin ekstraksiyonu gibi basamaklar sırasında kaybedilmesi hem de analiz şartlarının dikkatle kontrolünün gerekmesi gibi bazı olumsuz yanlarından dolayı analizciyi zor durumda bırakmakta ve sonuçların hatalı çıkmasına sebep olmaktadır.Çalışmamızda, siyanürün tespitinde kullanılmak üzere polimerik membran esaslı bir sensör geliştirilmiş ve siyanür tespitinde ilk kez kullanılmıştır. Geliştirilen sensörün karakterizasyonu ve standardizasyonu yapılmış ve tayin için gerekli olan pH, kalibrasyon aralığı, hassasiyet, tespit sınırı gibi çeşitli parametreler sistematik olarak incelenmiştir. Geliştirilen sensörün fluoresans spektrumu uyarma ve emisyon dalgaboyları sırasıyla 376 nm ve 422 nm’dir. Ayrıca pH 9’da yürütülen çalışmaların cevap verme süresi yaklaşık 30 saniyedir. Geliştirilen sensörün tespit sınırı ise literatürdeki birçok yönteme kıyasla daha düşük olup 7,19×10-8 mol L-1’dir.--------------------Cyanide, which has been known as the most lethal poison for many years, enters the body by any means, it is dangerous enough to lead to death. In spite of these negativities, there are many methods of analysis in the literature for cyanide, which is highly harmful to the environment and even to human health. To date, studies on cyanide analysis have shown potentiometric measurements, chemical reactions, spectrophotometric and spectrofluorimetric and so on. methods were applied. These methods have some problems such as lost cyanide during distillation or organic complex with organic reagent. İt also leaves the analyst in a difficult position due to some negative aspects such as the need for careful control of the analysis conditions, and the fact that the results are inaccurate.In our study, a polymeric membrane based sensor was developed and used for the first time in the determination of cyanide. The characterization and standardization of the developed sensor has been done and various parameters such as pH, calibration interval, sensitivity and detection limit required for the determination have been systematically investigated. The fluorescence spectrum excitation and emission wavelengths of the developed sensor are 376 nm and 422 nm, respectively. In addition, the response time of the studies carried out at pH 9 is approximately 30 seconds. The detection limit of the developed sensor is lower compared to many other methods in the literature and it is 7,19×10-8 mol L-1.
- Published
- 2019
21. Development of polymeric based fluorimetric sensor for determination of Al(III) ion
- Author
-
Kaplan, Pelin, Kök Yetimoğlu, Ece, Çubuk, Soner, Kimya Anabilim Dalı Analitik Kimya Bölümü, and Kimya Anabilim Dalı
- Subjects
Chemistry ,Kimya - Abstract
Alüminyum, endüstrinin farklı dallarında birçok ürünün yapımında kullanılan ve dünya ekonomisinde çok önemli bir yere sahip olan bir elementtir. Alüminyum metali; kablo yapımında, metal alaşımlarında, boyacılık endüstrisinde, bunların yanı sıra hafifliği ve yüksek dayanıklılığıyla uzay ve havacılık sanayii için de ciddi öneme sahiptir.Günümüze kadar alüminyum ile ilgili çeşitli çalışmalar yürütülmüştür. Bu zamana kadar alüminyumun tespiti için yapılan çalışmaların birçoğunda PET, DLLME, ICP-AES, ICP-OES, ET-AAS, HPLC gibi yöntemler kullanılmıştır. Kullanılan bu klasik yöntemler; zaman alıcı, ön işlem gerektiren, analiz şartlarının zor sağlandığı, maliyet açısından ekonomik olmayan yöntemlerdir. Ayrıca bu yöntemlerin hemen hemen hepsi tek kullanımlıktır. Yani alüminyum tayini yapılmak istendiğinde her analiz için aynı zorluklarla tekrar karşılaşılacaktır. Çalışmamızda yoğurt, soya unu ve et numunelerinde alüminyumun tayini için uygun fonksiyonel monomerler ve uygun çapraz bağlayıcılar yardımıyla UV ışık altında polimerleşebilen ve fluoresans veren polimerik esaslı optik bir sensör hazırlanmıştır. Bu polimerik membranın karakterize edilmesi ve geliştirilen yöntemin validasyonu için gerekli olan pH, çalışma aralığı, hassasiyet, tayin sınırı ve yabancı iyon gibi parametreler sistematik olarak incelenmiştir. Geliştirilen sensörün fluoresans uyarma ve emisyon dalgaboyları sırasıyla 322 nm ve 356 nm’dir. Sensörün yanıt verme süresi 20-40 saniye arası olup çalışmalar pH: 3’de gerçekleştirilmiştir. Bunların yanı sıra çalışmanın doğrusal aralığı 7,41x10-9 – 7,41×10-8 mol L-1 arasındadır. Geliştirilen sensörün tespit sınırı ise 6,3x10-10 mol L-1 olarak hesaplanmıştır.--------------------Aluminum is an element used in the production of many products in different branches of the industry and has an important place in the world economy. Aluminum metal; cable construction, metal alloys, painting industry, as well as lightness and high durability of space and aerospace industry is also important.Until now, various studies related to aluminum have been carried out. Up to this time, most of the studies for aluminum detection have been carried out by using PET, DLLME, ICP-AES, ICP-OES, ET-AAS, HPLC were used. These classical methods used; time-consuming, cost-effective methods that require pre-treatment, difficult to analyze conditions. So if you want to do aluminum analysis, you will encounter the same difficulties again for each analysis. In our work, a polymeric based optical sensor which is polymerizable under UV light and gives fluorescence has been prepared with functional monomers suitable for yoghurt, soy flour and meat samples and suitable cross-linkers. Parameters such as pH, working range, sensitivity, detection limit and foreign ion required for the characterization of this polymeric membrane and validation of the developed method have been systematically investigated. The fluorescence excitation and emission wavelengths of the developed sensor are 322 nm and 356 nm, respectively. The response time of the sensor was 20-40 seconds and the work-up was carried out at pH 3. In addition, the linear range of the work is between 7.41x10-9 – 7.41×10-8 mol L-1. The detection limit of the developed sensor is calculated as 6.3x10-10 mol L-1.
- Published
- 2019
22. Development of polymer based fluorescence sensor for analysis of chlorpyrphos
- Author
-
Çalişkan Şen, Aynur, Kök Yetimoğlu, Ece, Çubuk, Soner, Kimya Anabilim Dalı Analitik Kimya Bilim Dalı, and Kimya Anabilim Dalı
- Subjects
Chlorophyll ,Chemistry ,Klorofil ,Chemistry, Analytic ,Kimya ,Kimya, Analitik - Abstract
Çalışmamızda klorpirifos tayini için spektrofluorimetrik bir yöntem geliştirilmiştir. Tayin için polimer esaslı bir membran hazırlanmış ve karakterizasyonu yapıldıktan sonra pH, kalibrasyon aralığı, duyarlılık, seçicilik, hassasiyet, cevap verme süresi, tekrarlanabilirlik gibi parametreler sistematik olarak incelenmiştir. Bir organofosforlu pestisit olan klorpirifos, sırasıyla 376 nm ve 422 nm'deki maksimum uyarma ve emisyon dalga boylarını kullanarak, hazırladığımız sensör ile tayin edilebilmektedir. Ölçümler 20 saniye içinde tamamlanabilmekte olup yöntem aynı zamanda 4,44×10-10 mol L-1 (0,156 g L-1) kadar çok düşük bir tespit sınırına sahiptir. Sensörün gerçek örnek uygulaması için polen ve musluk suyu numuneleri kullanılmıştır. Geri kazanım yüzdeleri sırasıyla % 102,6 - %104,2 ve % 103,2 – %104,1 olarak bulunmuştur.--------------------In our study, a spectrofluorimetric method for the determination of chlorpyriphos was developed. A polymer based membrane was prepared for determination and parameters such as pH, calibration range, sensitivity, selectivity, sensitivity, response time, reproducibility were systematically investigated after characterization.Chlorpyrifos, an organophosphorous pesticide, can be determined by the sensor we have prepared using the maximum excitation and emission wave lengths at 376 nm and 422 nm, respectively.The measurements can be completed in 20 seconds and the method also has a very low detection limit of 4.44×10-10 mol L-1 (0.156 g L-1).Pollen and tap water samples are used for real sample applications of the sensor. The recovery was found to be between 102.6% - 104.2% and 103.2 %– 104.1% , respectively.
- Published
- 2018
23. Bor tayini için polimerik esaslı florimetrik sensör geliştirilmesi
- Author
-
Yanmaz, Mirgül Kosif, Kök Yetimoğlu, Ece, Çubuk, Soner, and Kimya Anabilim Dalı Analitik Kimya Programı
- Subjects
Boron analysis ,Metotlar ,Bor analizi ,Boron determination in living ,Methods ,Chemistry, Analytic ,Bor belirlenmesi, Canlılarda ,Kimya, Analitik - Abstract
ÖZETBor, canlıların hayat döngüsünün tamamlanmasında; hücre fonksiyonlarından enzimatik reaksiyonlara kadar oldukça etken bir role sahip mikro elementtir. Canlı dokularda bor fazlalığı depolanarak toksisiteye neden olduğundan dolayı doğal kaynaklardan besin zincirine kontrolsüz olarak karışan bor miktarının düşük tayin sınırlarında ölçülebilmesi ve gerekli önlemlerin alınabilmesi oldukça önemli bir konu haline gelmiştir.Günümüze kadar yapılan çalışmalarda bor analizi için birçok spektrofotometrik ve spektorfluorimetrik yöntem kullanılmıştır. Ancak bu yöntemlerin çoğu; korozif kimyasalların kullanıldığı, pahalı cihaz donanımı gerektiren, dış matriks etkileşimlerine karşı koyamayan, ölçüm süresi uzunluğu ve tek seferlik kullanım gibi dezavantajlarından dolayı etkin olamamıştır. Bu yüzden bor analizi için sürekli yeni tayin metotları geliştirilmeye çalışıımıştır.Çalışmamızda polimerik membran bazlı, UV ışık altında kürleşen sadece bor a seçimli, yüksek hassasiyet ve seçicilikte ölçüm imkanı sunan fluoresans sensör yapılmıştır. Böylece literatürde bor analizi için ilk defa sensör membran kullanılmıştır. Geliştirdiğimiz yöntemimiz ile daha önce kullanılan metotların sahip olduğu dezavantajların hepsini elimine ederek, mevcut ölçümlerin üstünde seçimliliğe sahip daha pratik ve güvenli bir yöntem tayin edilmiştir. Bor analizinin performansını etkileyebilecek matriks etkileşimleri, pH etkisi, cevap süresi, tekrar kullanılabilirlik, en düşük ve yüksek tespit sınırları gibi parametreleir incelenmiştir. Membrana ait fluoresans şiddetinin en yüksek olduğu uyarma/emisyon dalga boyları sırasıyla 375/425, uygun pH değeri 6,0 ve cevap verme süresi 45 saniye olarak ölçülmüştür. Elde edilen en düşük tespit sınırı (LOD) 2,9×10−8 mol L-1 (0,31 ppb) ve tayin (LOQ) sınırı 9,66×10−8 mol L-1 (n=5, %95 güven aralığında) olarak bulunmuştur. Metodumuz; içmesuyu, sulama suyu ve yeraltı suyu gibi gerçek örneklere uygulanmış ve %100,24 geri kazanım yüzdesi ile oldukça başarılı sonuçlar elde edilmiştir. Çalışmamız sağladığı tüm avantajlarından dolayı bundan sonra yapılabilecek araştırmalarda öncü olarak güvenle tercih edilebilir özelliktedir.ABSTRACTBoron has effective role as an essential micro element for the completion of the life cycle from enzymatic reactions up to cell functions. As the excess of boron is stored in the tissues of living organisms that causes toxicity, it has become a very important matter to take required precautions and analyse the lower detection limits of boron that contaminated in an uncontrelled way from the natural sources in the food chain. Untill today, various spectrophotometric and spectrofluorimetric methods have been used for determination of boron. However, most of these methods could not be effective becuase of many disadvantages such as corrosive medium, expensive instruments, matrix interferences, long analyse time and one-off usability. Therefore, new determination of boron methods have been studied constantly to overcome all of these disadvantages.In our study, only boron selective, UV- cured polymeric fluorescence membrane has been created with high sensitivity and selectivity. This is the first attempt in the literature that a sensör membrane has been used for the boron determination. Our new developed method has eliminated all the disadvantages of other methods that used previously by displaying more practical and safety pathway with high selectivitiy.All the parameters have been investigated that can influence the performance of boron analysis such as pH effect, response time, reusability and limit of detection. The excitation/emission wavelengths were respectively 375/425 nm, optimum pH was 6.0 and measuring time was 45 second at the point of maximum fluorecence intensity. The lowest limit of detection (LOD) was obtained as as (LOD) 2,9×10−8 mol L-1 (0.31 ppb) and the limit of quantificaiton was calculated as 9,66×10−8 mol L-1 (n=5, in the confidence interval of 95%).Our method has been applied to real samples such as drinking water, irrigaton water and ground water. Quite challenging results have been obtained with recovery of %100.24. Hereafter, thanks to its advantages, our study has put forward a confidently preferable method for future researches as a pioneer pathway.
- Published
- 2018
24. Arsenik(III) tayini için polimerik fluoresans sensör geliştirilmesi
- Author
-
Taşkan, Mustafa Can, Kök Yetimoğlu, Ece, Çubuk, Soner, Kimya Anabilim Dalı, and Kimya Anabilim Dalı Analitik Kimya Programı
- Subjects
Chemistry ,Çevreye etkisi ,Arsenik ,Sağlığa etkisi ,Kimya, Analitik ,Kimya - Abstract
Çalışmamızda insan sağlığına ve çevre üzerine son derece kötü etkileri olan As(III) iyonu için literatürde ilk defa yer alacak olan polimerik esaslı bir sensör kullanılarak yeni bir fluorimetrik yöntem geliştirilmiştir. Geliştirilen yöntem As(III) tayini alanında bir ilk olmakla birlikte kullanılan sensörün kolay bir şekilde hazırlanması ve aynı zamanda hedef iyona hızlı bir şekilde cevap vermesi ve pratik bir biçimde As(III) iyonunun tayinine imkan tanımasıyla da mevcut yöntemlere üstünlük sağlamaktadır.Öncelikle ATR-FTIR ve SEM kullanılarak karakterizasyonu yapılan membranın daha sonra fluoresans özellikleri incelenmiştir. As(III) iyonu varlığında fluoresans şiddeti üzerine pH, süre, yabancı iyonların etkisi gibi değişkenler sistematik olarak araştırılmıştır. Geliştirilen yöntem ile 376 nm uyarma dalga boyuna karşılık 422 nm emisyon dalga boyu kullanılarak pH: 2'de 20 saniyede As(III) iyonu tayin edilebilmektedir. Yöntemin doğrusal olduğu aralık 6,65×10-9-3,99×10-8 mol L-1 (0,50-2,99 µg L-1) olup tespit sınırı 2,33×10-9 mol L-1 (0,173 µg L-1) olarak hesaplanmıştır. In this work, a new fluorimetric method has been developed using a polymeric based sensor for the first time in the literature for the As(III) ion, which has extremely poor effects on human health and the environment. The developed method carries a feature of being the first in the field of As(III) determination. It also provides superiority over available methods by allowing the sensor used to be easily prepared and at the same time responding rapidly to the target ion and allowing the determination of As(III) ion in a practical manner.Firstly, the fluorescence properties of the membrane characterized by using ATR-FTIR and SEM were investigated. Variables such as pH, time, effect of foreign ions on fluorescence intensity in the presence of As(III) ion have been systematically investigated. With the developed method, the As(III) can be determined at pH 2, in 20 seconds using the 376 nm excitation and the 422 nm emission wavelength. The linear range of the method is calculated as 6,65×10-9-3,99×10-8 mol L-1 (0,50-2,99 µg L-1) and the detection limit of the method is calculated as 2,33×10-9 mol L-1 (0,173 µg L-1). 48
- Published
- 2018
25. Bor tayini için polimerik esaslı florimetrik sensör geliştirilmesi
- Author
-
Kosif Yanmaz, Mirgül, Kök Yetimoğlu, Ece, Çubuk, Soner, and Kimya Anabilim Dalı
- Subjects
Chemistry ,Kimya - Abstract
Bor, canlıların hayat döngüsünün tamamlanmasında; hücre fonksiyonlarından enzimatik reaksiyonlara kadar oldukça etken bir role sahip mikro elementtir. Canlı dokularda bor fazlalığı depolanarak toksisiteye neden olduğundan dolayı doğal kaynaklardan besin zincirine kontrolsüz olarak karışan bor miktarının düşük tayin sınırlarında ölçülebilmesi ve gerekli önlemlerin alınabilmesi oldukça önemli bir konu haline gelmiştir.Günümüze kadar yapılan çalışmalarda bor analizi için birçok spektrofotometrik ve spektorfluorimetrik yöntem kullanılmıştır. Ancak bu yöntemlerin çoğu; korozif kimyasalların kullanıldığı, pahalı cihaz donanımı gerektiren, dış matriks etkileşimlerine karşı koyamayan, ölçüm süresi uzunluğu ve tek seferlik kullanım gibi dezavantajlarından dolayı etkin olamamıştır. Bu yüzden bor analizi için sürekli yeni tayin metotları geliştirilmeye çalışıımıştır.Çalışmamızda polimerik membran bazlı, UV ışık altında kürleşen sadece bor a seçimli, yüksek hassasiyet ve seçicilikte ölçüm imkanı sunan fluoresans sensör yapılmıştır. Böylece literatürde bor analizi için ilk defa sensör membran kullanılmıştır. Geliştirdiğimiz yöntemimiz ile daha önce kullanılan metotların sahip olduğu dezavantajların hepsini elimine ederek, mevcut ölçümlerin üstünde seçimliliğe sahip daha pratik ve güvenli bir yöntem tayin edilmiştir. Bor analizinin performansını etkileyebilecek matriks etkileşimleri, pH etkisi, cevap süresi, tekrar kullanılabilirlik, en düşük ve yüksek tespit sınırları gibi parametreleir incelenmiştir. Membrana ait fluoresans şiddetinin en yüksek olduğu uyarma/emisyon dalga boyları sırasıyla 375/425, uygun pH değeri 6,0 ve cevap verme süresi 45 saniye olarak ölçülmüştür. Elde edilen en düşük tespit sınırı (LOD) 2,9×10−8 mol L-1 (0,31 ppb) ve tayin (LOQ) sınırı 9,66×10−8 mol L-1 (n=5, %95 güven aralığında) olarak bulunmuştur. Metodumuz; içmesuyu, sulama suyu ve yeraltı suyu gibi gerçek örneklere uygulanmış ve %100,24 geri kazanım yüzdesi ile oldukça başarılı sonuçlar elde edilmiştir. Çalışmamız sağladığı tüm avantajlarından dolayı bundan sonra yapılabilecek araştırmalarda öncü olarak güvenle tercih edilebilir özelliktedir. Boron has effective role as an essential micro element for the completion of the life cycle from enzymatic reactions up to cell functions. As the excess of boron is stored in the tissues of living organisms that causes toxicity, it has become a very important matter to take required precautions and analyse the lower detection limits of boron that contaminated in an uncontrelled way from the natural sources in the food chain. Untill today, various spectrophotometric and spectrofluorimetric methods have been used for determination of boron. However, most of these methods could not be effective becuase of many disadvantages such as corrosive medium, expensive instruments, matrix interferences, long analyse time and one-off usability. Therefore, new determination of boron methods have been studied constantly to overcome all of these disadvantages.In our study, only boron selective, UV- cured polymeric fluorescence membrane has been created with high sensitivity and selectivity. This is the first attempt in the literature that a sensör membrane has been used for the boron determination. Our new developed method has eliminated all the disadvantages of other methods that used previously by displaying more practical and safety pathway with high selectivitiy.All the parameters have been investigated that can influence the performance of boron analysis such as pH effect, response time, reusability and limit of detection. The excitation/emission wavelengths were respectively 375/425 nm, optimum pH was 6.0 and measuring time was 45 second at the point of maximum fluorecence intensity. The lowest limit of detection (LOD) was obtained as as (LOD) 2,9×10−8 mol L-1 (0.31 ppb) and the limit of quantificaiton was calculated as 9,66×10−8 mol L-1 (n=5, in the confidence interval of 95%).Our method has been applied to real samples such as drinking water, irrigaton water and ground water. Quite challenging results have been obtained with recovery of %100.24. Hereafter, thanks to its advantages, our study has put forward a confidently preferable method for future researches as a pioneer pathway. 69
- Published
- 2018
26. Development of fluorimetric sensor for analysis ofcadmium ion
- Author
-
Yilmaz, Özge, Kök Yetimoğlu, Ece, Çubuk, Soner, Kimya Anabilim Dalı Analitik Kimya Programı, Yetimoğlu, Ece Kök, and Kimya Anabilim Dalı
- Subjects
Chemistry ,Yan etkileri ,Zehirlilik ,Çevre kirleticileri ,Çevreye etkisi ,Fluorescence spectroscopy ,Kimya ,Kimya, Analitik ,Kadmıyum ,Sağlıksal yönler - Abstract
Kadmiyum son derece toksik bir metal olup, plastiklerde, atık sularda, su kaynaklarında, kozmetiklerde, gıdalarda bulunabilir. Akciğer rahatsızlıkları, prostat, kanser gibi ciddi sağlık sorunlarına bunun yanı sıra çevre sorunlarına sebep olabilir. Böyle zararlı bir elementin takibinin yapılması gerekir. Bunun için sensörler oldukça uygun bir analiz yöntemidir. Çalışmamızda kadmiyum iyonu tayini için polimerik fluoresans bir membran hazırlanmıştır. Hazırlanan polimerik membran SEM ve FTIR ile karakterize edilmiştir. Analiz için gerekli olan pH, cevap süresi, çalışma aralığı, hassasiyet, seçicilik, tekrar edilebilirlik gibi faktörler de sistematik olarak incelenmiştir. Doğrusal çalışma aralığı ise 4,45x10-9 mol L-1- 4,45x10-8 mol L-1olarak bulunmuştur. Geliştirilen metodun tespit sınırı 6,2310-10 mol L-1 tayin sınırı ise 1,77x10-9 mol L-1 olarak hesaplanmıştır (n=7).Yöntem musluk suyu, bisküvi ve ruj örneklerine başarıyla tatbik edilmiştir. Çalışmamızda hazırlanan sensör ile kadmiyum analizi kısa bir cevap süresinde, oldukça seçici ve hassas bir şekilde gerçekleştirilmiştir. Çalışmamız 'Determination of Cd(II) Ions by Using Cyclodextrin Based Polymeric Fluorescence Sensor' başlığıyla Journal of the Turkish Chemical Society'de yayına kabul edilmiştir. Aynı zamanda 19-22 Mayıs tarihleri arasında Sakarya Üniversitesi tarafından düzenlenen IV. Eser Analiz Kongresi'nde (Es-An 2016) 'Kadmiyum İyonu Tayini İçin Fluorimetrik Sensör Geliştirilmesi' başlığıyla poster bildiri olarak sunulmuştur Cadmium is a highly toxic metal and can be found in plastics, waste water, water resources, cosmetics, and food. Lung disorders can cause serious health problems like prostate, cancer, as well as environmental problems. Following such a harmful element requires validity. For this, sensors for this are a very suitable method of analysis.In our work, a polymeric fluorescent membrane was prepared for cadmium ion detection. The prepared polymeric membrane was characterized by SEM and FTIR. Factors such as pH, response time, working range, sensitivity, selectivity and reproducibility required for the analysis were systematically examined. The linear working range was found to be 4.45x10-9 mol L-1- 4.45x10-8 mol L-1. The detection limit of the developed method was calculated as 6.2310-10 mol L-1 and limit of quantition was 1.77x10-9 mol L-1 (n = 7).The method has been successfully applied to tap water, biscuits and lipstick samples. The cadmium analysis with the sensor prepared in our study has been carried out in a very selective and precisemanner with a short response time. Our study has been accepted with the title 'Determination of Cd (II) Ions by Using Cyclodextrin Based Polymeric Fluorescence Sensor' will be published by the Journal of the Turkish Chemical Society. In addition, it was presented as a poster presentation with the title ' Kadmiyum İyonu Tayini İçin Fluorimetrik Sensör Geliştirilmesi' at the IV.Eser Analiz Congress organized by Sakarya University between 19th-22nd May. 54
- Published
- 2017
27. UPLC-ESI-MS/MS ile kinolon antibiyotiklerinin ballarda tespitine yönelik analitik yöntem geliştirilmesi
- Author
-
Akyildiz, İsmail Emir, Kök Yetimoğlu, Ece, and Kimya Anabilim Dalı
- Subjects
Chemistry ,Kimya - Abstract
Kinolonlar, C9H7N kapalı formülüne sahip heterosiklik aromatik organik yapıda, antibakteriyel etkili bileşiklerdir. Kinolon molekülüne florun eklenmesi ile sentezlenen florokinolonlar, bakterilerin sitoplazmasına girerek DNA replikasyonunu ve DNA transkripsiyonunu bozar. Florokinolon gibi birçok antibiyotik grubunun hayvanlardaki yanlış uygulamaları sonucunda gıda maddelerinde kalıntılar oluşabilmektedir. Ballardaki ilaç kalıntılarının nedeni, arı hastalıklarının azaltılması amacıyla kovanda ilaç uygulanması veya zirai mücadelede kullanılan ilaçlardır. Antibiyotik kalıntıları genelde 'Amerikan ya da Avrupa yavru çürüğü' hastalıklarının tedavilerinde kullanılan antibiyotiklerden kaynaklanmaktadır. Kalıntı barındıran balların tüketilmesi ile halk sağlığı olumsuz yönde etkilenebilmektedir. Antibiyotik kalıntıların, kişilerde alerjik reaksiyonlara yol açmasının yanı sıra patojenik bakterilerde antibiyotik direncinin yükselmesini de teşvik ettiği bilinmektedir. Antibiyotik kalıntı seviyelerinin belirlenmesi için ELISA yöntemleri, Gaz Kromatografi ve HPLC yöntemleri geliştirilmiş ve kullanılmış olup, son senelerde LC-MS/MS teknolojileri daha hassas, özgül ve tekrarlanabilir sonuçlar vermesi dolayısı ile tercih edilmektedir. Literatür taramasında, arıcılıkta kullanılan ve ballarda kalıntısına rastlanan kinolon antibiyotiklerinin analizleri, HPLC-UV ve HPLC-FL yöntemleri ile uzun ve maliyetli saflaştırma ya da ekstraksiyon yöntemleri içerdiği ve verilerin yüksek LOQ değerlerinde, düşük geri kazanımlarda seyrettiği görülmüştür. UPLC-ESI-MS/MS sistemi kullanarak çok daha kısa süreli bir analiz yöntemi geliştirilmiş olup, numune hazırlık süreçleri minimize edilmiştir. Sıklıkla karşılaşılan siprofloksasin ve enrofloksasine ilave 19 farklı florokinolon türünün de görüntülenmesi yapılarakmultifonksiyonel bir tarama metodu 21 parametre üzerinden çok düşük limitlerde, 7 dakikalık görüntüleme süresi ile geliştirilmiştir. Balda florokinolon kalıntılarının tespiti için numune hazırlık yaklaşımı 2 farklı teknik üzerinden geliştirilmiş olup, seyrelt ve enjekte et metodu ile pratik, maliyeti düşük, kısa süreli şekilde analiz imkânı sağlanır iken, alternatif olarak, Quechers metodolojisi ile çok düşük limitlerde görüntüleme imkânı sağlayan, yüksek hassasiyetli bir numune hazırlık prosedürü geliştirilmiştir. Yapılan validasyon çalışmaları seçicilik, doğrusallık, doğruluk, kesinlik, sağlamlık ve LOD & LOQ parametreleri üzerinden değerlendirilmiş olup, seyreltme yöntemi ile 1, 2, 5, 10, 20 μg/kg, Quechers metodunda ise 0,5, 1, 2, 5, 10 μg/kg konsantrasyonlarında doğrusallık çalışmaları yapılmıştır. Geri kazanım değerleri, seyreltme metodu için %85,7 ile %112,86 arasında değişir iken, Quechers metodunda bu değerler %82,8 ile %117,8 aralığında seyretmektedir. Kesinlik çalışmalarında ise % RSD değerleri, tekrarlanabilirlik ve tekrarüretilebilirlik için, her iki metot içinde ortalama olarak %0,7 ile %13,2 aralığında gözlemlenmiştir. LOD ve LOQ değerleri, seyreltme metodu için 1,00 μg/kg iken Quechers metodu için 0,5 μg/kg olarak tespit edilmiştir. Her iki metod için de aynı kromatografik analiz parametreleri uygulanmış olup, analiz edilen toplam 50 adet bal numunesinde, 7 adet numune de enrofloksasin görüntülenmiş olup, lomefloksasin, sinoksasin, siprofloksasin, pipemidik asit ve danofloksasin diğer tespit edilen kinolon antibiyotikleridir. Quinolones are antibacterial effective compounds in the heterocyclic aromatic organic structure having the closed formula C9H7N. The fluoroquinolones are synthesized by the addition of fluorine to the quinolone molecule and enter the cytoplasm of bacteria and disrupt DNA replication and DNA transcription. Many antibiotic groups, such as fluoroquinolone, are applied incorrectly to animals, which can lead to residues in foodstuffs. Medicines used in agicultural struggle and drugs applied at hives for the purpose of reducing bee diseases are the main reasons for the formation of residues in honey. Antibiotic residues are usually caused by antibiotics used in the treatment of 'american or european foulbrood' diseases in beekeeping. People's health can be affected negatively by the consumption of honeys which contain residues. Antibiotic residues may cause allergic reactions in humans, as well as increased antibiotic resistance in pathogenic bacteria. ELISA methods, gas chromatography and HPLC methods have been developed and used for the determination of antibiotic residue levels and LCMS/ MS technologies in recent years are preferred because they give more sensitive, specific and reproducible results. Research of analysis of quinolone antibiotics used inbeekeeping and honey in the literature, including HPLC-UV and HPLC-FL methods, showed that long and costly purification methods were extensively used and results were observed at low LOQ values and low recoveries. A much shorter analysis method has been developed using the UPLC-ESI-MS/MS system and sample preparation processes have been minimized. A multifunctional screening method was developed on 21 parameters at very low limits with a 7 minutes run time by screening of 19 additional fluoroquinolones in addition to the frequently encountered ciprofloxacin and Enrofloxacin. The sample preparation approach for the detection of fluoroquinolone residues in honey has been developed on two different techniques and provides practical, low cost, short time analysis by means of the dilution and injection method. Alternatively, Quechers methodology provides a high precision the sample preparation procedure has been developed. Validation studies were evaluated on selectivity, linearity, accuracy, precision, robustness/ruggedness and LOD & LOQ parameters. Concentration of 1, 2, 5, 10, 20 μg/kg by the dilution method and 0.5, 1, 2, 5, 10 μg/kg in the Quechers method were used for linearity study. The recovery values ranged from 85.7% to 112.86% for the dilution method, while these values ranged from 82.8% to 117.8% in the Quechers method. For accuracy studies,% RSD values were observed on average between 0.7% and 13.2% in both methods for reproducibility and reproducibility. LOD and LOQ values were 1.00 μg/kg for the dilution method and 0.5 μg/kg for the Quechers method. The same chromatogaphic analysis parameters were applied for both methods. Enrofloxacin was screened in 7 samples on a total of 50 honey samples analyzed, and lomefloxacin, cinoxacin, ciprofloxacin, pipemidic acid and danofloxacin were other detected quinolone antibiotics. 167
- Published
- 2017
28. Aflatoksin B1 analizi için polimer esaslı optik sensör geliştirilmesi
- Author
-
Kalyoncu, Sümeyra, Kök Yetimoğlu, Ece, Ercan, Özgen, Kimya Anabilim Dalı, and Kimya Anabilim Dalı Analitik Kimya Programı
- Subjects
Chemistry ,Aflatoksinler ,Kimya, Analitik ,Kimya - Abstract
ÖZETAFLATOKSİN B1 ANALİZİ İÇİN POLİMER ESASLI OPTİK SENSÖR GELİŞTİRİLMESİAflatoksinler en yaygın ve üzerinde en çok çalışılan mikotoksin çeşitlerindendir ve ilk olarak 1960’lı yıllarda tayin edilmiştir. Aspergillus flavus, Aspergillus parasiticus and Aspergillu nomius tarafından üretilen aflatoksinlerin insan ve hayvanlar üzerinde ciddi zehirli etkileri bulunmaktadır. Aflatoksin B1 (AFB1) aflatoksinlerin en yaygın türü olup, fıstık, mısır ve pamuk gibi gıda ve tarım ürünlerinde genellikle AFB1’e rastlanmaktadır. AFB1’ in tayini için enzim bağlı immuno sorbent deneyi, yüksek performanslı sıvı kromatografisi, gaz kromatografisi, fluorimetri ve immunoassay gibi çeşitli analitik yöntemler kullanılır. Bu yöntemler arasından fluorimetrik yöntem basitlik, duyarlılık, bağıl seçicilik, düşük maliyet ve kısa zamanda yapılabilir olması gibi parametreler sayesinde değerli bir yöntemdir. Bu çalışmada temelinde Ac-β-Cd olan fotopolimerizasyon yöntemi ile AFB1 için seçici ve yeniden kullanılabilir polimerik fluoresans sensör hazırlanmıştır. Hazırlanan sensörün karakterizasyonu ATR-FTIR ve SEM cihazları ile yapılmıştır. Tepki süresi, çözücü etkisi, kalibrasyon aralığı, doğrusal aralık, tespit ve tayin sınırı gibi parametreler sistematik olarak incelenmiştir. Hazırlanan polimerik fluoresans sensörün 40 defa kullanılabilirliği tespit edimiştir. Membran uyarma/emisyon 376/423 nm ölçülen tespit süresi 40-70 saniye olarak bulunmuştur. Buna ek olarak sensör 9,6x10-10 M (0,3 ppb) gibi çok düşük tespit sınırına sahiptir. Tespit ve tayin sınırı sırasıyla 3.84x10-10 M - 9,6x10-10 M (0,12-0,3ppb) olarak bulunmuştur. Hazırlanan bu sensörün AFB1 analizinde TÜBİTAK’ tan alınan yer fıstığı ve soslu yer fıstığı ile akredite olan laboratuardan alınan fındık numunelerinin sonuçlarıyla uyumlu olduğu görülmüştür. ABSTRACTDEVELOPMENT OF PHOTOPOLYMERIZED FLUORESCENCE SENSOR FOR AFLATOXİN B1Aflatoxins, probably the most studied and widely known mycotoxins, were preliminary noted in the early 1960’s. Aflatoxins, which have highly toxic composition for human and animals, are produced by Aspergillus flavus, Aspergillus parasiticus and Aspergillus nomius. In food and feed products such as peanuts, corn and cottonseed include generally aflatoxin B1 type, so AFB1 is the most widespread type of aflatoxins. Several analytical methods are currently used for AFB1 determination such as enzyme-linked ımmunosorbent assay, high-performance liquid chromatography, gas chromatography, fluorimetry and immunoassay methods. Among these methods, spectrofluorimetry can be considered as a valuable method because of its simplicity, sensitivity, relative selectivity, low cost, and less time consuming. In this research, Ac-β-Cd use in photopolymerization method, and then a selective and reusable fluorescent sensor is found for AFB1 by this method. The characterization of sensor is made by ATR-FTIR and SEM equipment. Also, parameters such as response time, methanol, linear range, and limit of detection are regularly examined. The polymeric fluorescent sensor can be used 40 times which is investigated. The excitation/emission maxima of the membrane were at 376/ 423 nm, respectively. The approximate response time was measured as 40-70 second. Furthermore, detection limit of sensor was 9,6x10-10 M (0,3 ppb), and this limit was a very low limit detection. Detection limit and quantification limit are found 3.84x10-10 M - 9,6x10-10 M (0,12-0,3ppb), respectively. This sensor was seen as appropriate results of peanut and sauce peanut samples which are receiving from TUBITAK and result of hazelnut samples which are receiving from accredited laboratory for analysis of AFB1.
- Published
- 2017
29. Bisfenol-A (BPA)'nın sulu ortamda tespiti için polimerik esaslı optik sensör geliştirilmesi
- Author
-
Taşcı, Neşe, Kök Yetimoğlu, Ece, Çubuk, Soner, Kimya Anabilim Dalı, and Kimya Anabilim Dalı Analitik Kimya Programı
- Subjects
Chemistry ,Kimya, Analitik ,Kimya - Abstract
ÖZETBİSFENOL-A (BPA)'NIN SULU ORTAMDA TESPİTİ İÇİN POLİMERİK ESASLI OPTİK SENSÖR GELİŞTİRİLMESİBu çalışmada, sulu ortamdaki BPA’nın seçimli olarak analizi, vinil fenil boronik asit (VBPA) esaslı membran kullanılarak yapılmıştır. Literatürde BPA analizinin vinil fenil boronik asit maddesi kullanılarak yapıldığına dair her hangi bir çalışmaya rastlanmamıştır.Çalışma, pH 4’ da asetik asit/ sodyum asetat tampon sisteminde vinil fenil boronik asit esaslı membarn kullanılarak λuyar. = 272 nm uyarma dalga boyuna karşılık λemis.=423 nm’deki emisyon dalga boyunun fluoresans şiddetinin ölçülmesiyle gerçekleştirilmiştir. BPA’ nın analizini etkileyen pH, reaksiyon süresi, yabancı iyon etkisi gibi değişkenler incelenmiş ve BPA’nın en yüksek duyarlılık ve doğruluk içinde analizinin yapılabilirliği gerçekleştirilmiştir.Geliştirilen yöntemle 1 ppb’ e kadar sulu çözeltide BPA analizi yapılabilmektedir. Yöntemin tayin sınırı 0,36 ppb, tespit sınırı ise 1,20 ppb olarak belirlenmiştir. Su örnekleri için geri kazanım yüzdesi 102,2-103,2 olarak bulunmuştur. Sensörün gerçek örnek uygulamaları için ise gıda ambalaj malzemesi kullanılmıştır.ABSTRACT DEVELOPMENT OF POLYMERIC BASED OPTIC SENSOR FOR DETERMINATION OF BISFENOL-A (BPA) IN AQUEOUS SOLUTİONSIn this study, the selective analysis of BPA in aqueous media was performed using a vinyl phenyl boronic acid (VBPA) based membrane. Currently any studies haven’t been found in the literature on BPA analysis using vinyl phenyl boronic acid.The study was carried out in acetic acid / sodium acetate buffer system at pH 4 by measuring the fluorescence intensity of the emission wave at λemis = 423 nm against λex.= 272 nm excitation wavelength using a vinyl phenyl boronic acid based membrane. Variables such as pH, reaction time and foreign ion effect which affect the analysis of BPA have been examined and the feasibility of analysis of BPA with highest sensitivity and accuracy has been decided.BPA analysis can be performed in the aqueous solution up to 1 ppb by the developed method. The detection limit of the method was 0.36 ppb and the limit of quantitation was 1.20 ppb. The recovery percentage for water samples was found to be 102.2-103.2. Food packaging material is used for real sample applications of the sensor.
- Published
- 2016
30. Dispersif sıvı-sıvı mikroekstraksiyon yöntemi ile kurşunun tayini için yöntem geliştirilmesi
- Author
-
Dönmez, Şeyda, Aydın Urucu, Oya, Kök Yetimoğlu, Ece, and Kimya Anabilim Dalı Analitik Kimya Programı
- Subjects
Kimya, Analitik - Abstract
ÖZET Bu çalışmada, Pb(II) iyonlarının tayini için dispersif sıvı-sıvı mikroekstraksiyon yöntemi geliştirilmiş ve tüm parametreler optimize edilmiştir. Bu yeni metot ile farklı örneklerdeki metal tayini kolay, hızlı ve güvenilir olarak yapılmaktadır. Aynı zamanda bu metot ekonomik olarak da uygun bir yöntemdir. Çeşitli çevresel örneklerde ağır metal iyonlarının analizini, atomik absorpsiyon spektrometresi (AAS) ile yapmak genellikle zordur. Bu kısıtlamanın nedeni yalnızca düşük duyarlılık değil aynı zamanda matris etkisidir. Bu sebeple çok küçük konsantrasyona sahip olan eser miktardaki elementler orijinal fazdan ayrılır ve daha küçük ve daha uygun ikinci bir faz içerisine alınır. Son yıllarda sıvı-sıvı ekstraksiyonu, katı-sıvı ekstraksiyonu, bulutlanma noktası ekstraksiyonu ve iyon değiştirme gibi birçok ön zenginleştirme tekniği kullanılmaktadır. Geleneksel sıvı-sıvı ekstraksiyon teknikleri büyük hacimlerde organik çözücü kullanımı, fazla zaman kaybı, daha karmaşık bir sisteme sahip oluşu gibi bazı dezavantajları vardır. Bu problemleri ortadan kaldırmak amacıyla çeşitli mikroekstraksiyon teknikleri geliştirilmiştir. Bu tekniklerden biri de bizim de çalışmamızda kullandığımız dispersif sıvı-sıvı mikroekstraksiyonudur. Çeşitli avantajlarından dolayı, bu yönteme ilgi artmaktadır. Bu avantajlar; daha küçük hacimde organik çözücü kullanımı, kolay bir çalışma mekanizmasına sahip oluşu, yüksek bir önzenginleştirme faktörüne sahip oluşu ve analiz süresinin kısa oluşu şeklinde sıralanır. Bu çalışmada, grafit fırın atomik absorpsiyon spektrometresi (GFAAS) ile Pb(II) iyonlarının ayırma ve ön zenginleştirilmesini esas alan yeni bir yöntem geliştirilmiştir. Bu yeni yöntem, kurşunu tayin etmek için gıda, biyolojik ve çeşitli su örneklerine uygulanmıştır. Yöntemin; pH, organik çözücü ve dağıtıcı çözücü hacmi, ligand madde miktarı, tuz oranı gibi birtakım analitik parametreleri belirlenmiştir. Pb(II) iyonları için gözlenebilme sınırı 0,062 µg L-1 olarak bulunmuştur. Analit iyonlarının geri kazanımı ise (%95-%102) aralığındadır. Yöntemin validasyonu NCS-DC 73347a insan saçı sertifikalı standart referans maddesinin analiziyle kontrol edildi. Bunun yanında mevcut önzenginleştirme yöntemi, kurşun iyonlarının tayini için Göztepe/Kadıköy şebeke suyu ile Çınarcık Ay Deresi suyu ve bisküvi örneklerine başarılı bir şekilde uygulanmıştır.ABSTRACT In this study, a dispersive liquid-liquid microextraction method has been developed and all the parameters optimized for determination of lead. With this new method, determination of metal was made as easy, fast and safely in different samples. At the same time the present extraction method is also an economical procedure. As directly, making analysis of heavy metal ions which are different environment samples with atomic absorption spectrometry (AAS) is generally hard. The causes of this restriction not only low sensitiveness, but also matrix affects. Trace amount of elements that have had very small concentration, leave from original phase and are taken into very smaller and more suitable the second phase. In last year’s lots of pre-concentration technical are used as solid-liquid extraction, liquid-liquid extraction, cloud point extraction and ion-exchange extraction. There is traditional liquid-liquid extraction technical some disadvantage like using organic solvent at big volume, losing much time, having more complex system. With the aim of removing these problems, various microextraction technical have been developed. One of these techniques is dispersive liquid-liquid microextraction that we used in our study too. Due to various advantages this methods increases interest. These advantages are in order as having been used of organic solvent at smaller volume, having an easy working mechanism, having a high preconcentration factor and being short of analysis period. In this study, a new method was improved, basing on the separation and pre-concentration of Pb(II) ions with graphite furnace atomic absorption spectrometry (GFAAS). This new method was applied to determination of lead in food biological and different water samples. Some analytical parameters of method as pH, organic and dispersive solvent volume, amount of reagent, salt ratio have been determinate. The detection limits for Pb(II) ions have been found as 0.062 µg L-1 for Pb(II). The recoveries of analyte ions were in the range of (%95 - %102). The validation of the method was checked by the analysis of NCS-DC 73347 a certified standard reference materials. Besides the present pre-concentration procedure was successfully applied to tap water of Göztepe / Kadıköy, valley water of Çınarcık Ay Deresi and bicuit samples for determination lead ions.
- Published
- 2016
31. Determination of organophosphorous pesticides with solid phase micro extraction method
- Author
-
Devecioğlu, Deniz, Yetimoğlu, Ece Kök, Kimya Anabilim Dalı Analitik Kimya Programı, Kök Yetimoğlu, Ece, and Kimya Anabilim Dalı
- Subjects
Chemistry ,Organofosforlu Pestisitler ,Katı Faz Mikro Ekstraksiyon Tekniği ,Kimya ,Kimya, Analitik - Abstract
ÖZETKATI FAZ MİKRO EKSTRAKSİYON YÖNTEMİYLE ORGANOFOSFORLU PESTİSİTLERİN TAYİNİ İÇİN YÖNTEM GELİŞTİRİLMESİKatı Faz Mikro Ekstraksiyon tekniği, bir fiber yardımıyla analiz maddesinin adsorblanıp, Gaz Kromatografisi’ ne enjekte edilmesiyle gelişen desorpsiyon olayıdır.Günümüzde önemli bir sorun haline gelen pestisit kalıntıları canlı hayatını olumsuz etkilemekte, gelecek yaşam için endişe oluşturmaktadır. Pestisitlerin neden olduğu sorunların giderilmesi amacıyla kiraz örneklerinde organofosforlu pestisit kalıntı analizleri için Katı Faz Mikro Ekstraksiyon yöntemi geliştirmek amaçlanmıştır.Geliştirilen yöntemde kiraz örneği, su:metanol (% 80) karışımı ile karıştırılıp, seçilen PDMS kaplı fiber ile ekstrakte edilmiştir. Ardından Gaz Kromatografisi/Kütle Spektrometresi (GC/MS) kullanılarak, uygun programla, Chlorpyrifos içeren numuneler analiz edilmiştir. Katı faz mikro ekstraksiyon yönteminin sıcaklık, karıştırma hızı, ekstraksiyon süresi gibi tüm koşulları için en uygun değerler belirlenmiştir.Chlorpyrifos için teşhis sınırı 0,3 μg/L ve tayin sınırı 1 μg/L olarak bulunmuştur. Ortalama geri kazanım değerleri % 93 – 98 aralığındadır. Yöntem organofosforlu pestisit karışımı olan mix 101’ e uygulanarak, yöntemin geçerliliği gözlenmiştir.ABSTRACTDETERMINATION OF ORGANOPHOSPHOROUS PESTICIDES WITH SOLID PHASE MICRO EXTRACTION METHODIn Solid Phase Micro Extraction (SPME) technique, organic phase adsorb with optimal fiber use, then desorb into the Gas Chromatography with injector.Nowadays, pesticide residues has become a major problem, Chlorpyrifos a danger for the living life. The purpose of this study, is to determine organophosphorous pesticides with method of Solid Phase Micro Extraction in cherry examples.In studied method, a mixture of water:methanol (80%) was used as solvent and extracted with PDMS fiber coating. The extracts were than injected to Gas Chromatography/Mass Spectrometry (GC/MS) and analysed in splitless mode. HP5-MS column was used in GC/MS and Chlorpyrifos was formed with developed run programme.Limit of detection (LOD) and limit of quantitation (LOQ) of this method for cherry samples were 0,3 μg/L and 1 μg/L respectively. The method was successfully applied to determination of Chlorpyrifos a standart referance material mix-pesticide 101.July, 2015
- Published
- 2015
32. Au(III) tayini için polimer esaslı optik sensör geliştirilmesi
- Author
-
Kenan, sibel, Kök Yetimoğlu, Ece, Çubuk, Soner, Kimya Anabilim Dalı, and Kimya Anabilim Dalı Analitik Kimya Programı
- Subjects
Membran ,Chemistry ,Fluoresans ,Metaller ,Analitik Kimya ,Kimya - Abstract
ÖZETAu(III) TAYİNİ İÇİN POLİMER ESASLI OPTİK SENSÖR GELİŞTİRİLMESİSoy metaller, özellikle altın, çoğunlukla mücevher, katalizör, yakıt pilleri ve biyomedikal materyallerde kullanılır. Bununla birlikte su sistemleri ve toprak sıklıkla bu maddeler sebebiyle kirlenebilir. Bundan dolayı çeşitli matrislerdeki yüksek hassasiyeti ve seçiciliği olan altın analizi yöntemleri geliştirmek çok önemlidir. Literatürde Au(III) analizi için birçok spektrofotometrik ve spektorfluorimetrik yöntemler, indüktif eşleşmiş plazma kütle spektrometrisi, atomik absorpsiyon spektormetrisi içeren çeşitli yöntemler bulunmaktadır. Ancak bu yöntemlerin çoğu pahalı cihazlara ihtiyaç duyması, birtakım girişimlerle karşı karşıya olması, zaman alması gibi çeşitli dezavantajlara sahiptir. Son yıllarda çevresel, jeolojik ve metalürjik alanlardaki Au(III) iyonunun tayini için düşük tespit sınırları, hassasiyet ve cevap süreleri sebebiyle fluoresans sensörlerin önemi artmıştır.Çalışmamızda Au (III) belirlenmesi için ışıkla sertleştirilmiş tiyol-ene polimerik membran temelli hassas ve seçici yeni bir fluoresans sensör geliştirilmiş ve ilk kez sunulmuştur. Cevap süresi, pH etkisi, dinamik doğrusal aralık, hassasiyet, tespit sınırı, yeniden kullanılabilirlik gibi performans kriterleri sistematik olarak incelenmiştir. Membranın fluoresans spektrumu uyarma/ emisyon maksimumu sırasıyla 379 nm / 425 nm olarak görülmektedir. Yaklaşık cevap süresi 0,5 dakika olarak ölçülmüştür. Ayrıca sensör, çok düşük tespit sınırına sahip olup, 1,09 µg L-1, bu değer literatürdeki diğer fluoresans sensör metotlarından çok daha düşüktür.Ocak, 2014 Sibel KENANABSTRACTPOLYMER BASED OPTICAL SENSOR FOR DETERMINATION OF Au(III)Noble metals, especially gold, are widely used in jewelry, catalysts, fuel cells and biomedical materials. However, contamination of water systems and soil may occur due to frequent use of these substances. Hence, it is crucial to develop highly sensitive and selective gold analysis methods in various matrices. Miscellaneous methods have been adopted in the literature for the Au(III) analysis including atomic absorption spectrometry, inductively coupled plasma mass spectrometry, various spectrophotometric and spectrofluorimetric methods. However, most of these methods have various disadvantages such as time consuming, subject to a number of interferences, and requiring expensive instruments. In recent years, fluorescent sensors have been increasingly becoming important due to their low detection limits, sensitivity, and response time for the determination of Au(III) ions in environmental, geological and metallurgical, and technological fields.In our study, development of a novel sensitive and selective optical fluorescence sensor based on photocured thiol-ene polymeric membrane for Au(III) determination has been described and reported for the first time. The performance criteria such as response time, effect of pH, dynamic linear range, sensitivity, limit of detection, reusability were systematically investigated. Fluorescence spectra showed that the excitation/emission maxima of the membrane were at 379/ 425 nm, respectively. The approximate response time was measured as 0.5 min. In addition sensor had a very low limit of detection which was 1.9 µg L-1 which is lower than the other fluorescent sensor methods reported in the literature. January, 2014 Sibel KENAN
- Published
- 2014
33. Glukoz analizi için polimer esaslı optik sensör geliştirilmesi
- Author
-
Parlatici, Pinar, Kök Yetimoğlu, Ece, Çubuk, Soner, and Kimya Anabilim Dalı
- Subjects
Chemistry ,Kimya - Abstract
Sensörlerin geliştirilmesinde polimerler önemli bir yer tutmaktadır. Polimer film esaslı sensörlerin yapısal analizi genellikle fonksiyonel grup içeren bir molekülden oluşmaktadır. Glukoz tayini için kullanılan fonksiyonel gruplar arasında borikasid türevleri yüzyıllardır bilinen önemli bir yere sahiptir. Fluoresans sensörler son 20 yılda çeşitli türlerin tespitinde, ticari olarak kullanılabilirliği ve uygulanabilirliği açısından oldukça başarılı olmuştur. Çalışmamızda glukoz için fluoresans veren bir optik sensör sentezlenmiştir. Sensörün karakterizasyonu ve standardizasyonu yapılmış, ayrıca tayin için gerekli olan pH etkisi, konsantrasyon aralığı gibi çeşitli parametreler araştırılmıştır. Geliştirilen metodun tespit sınırı 0,89.10-5 mM ve tayin sınırı ise 3,17.10-3 mM' dır (n=7). Doğrusal çalışma aralığı ise 2,78.10-4 mM - 5,56.10-3 mM olarak bulunmuştur. Çalışmamızda geliştirdiğimiz sensörün rejenerasyonu kolayca saf su ile yıkanarak sağlanmaktadır. Ayrıca sensörün kolay hazırlanabilirliği, uygulamada kolaylık sunması, ölçümlerde zaman ve kimyasallardan kazanım sağlamasıyla da ekonomik bir alternatif olduğu görülmüştür. Geliştirdiğimiz sensör ile glukoz tayini gerçek kan örneklerine başarılı bir şekilde uygulanmıştır. Sonuç olarak geliştirdiğimiz sensörün glukoz sensörü olarak klinik örneklerde kullanılabilir olduğu görülmüştür. Elde edilen çalışma verileri `Development of photopolymerized fluorescence sensor for glucose analysis` adıyla Sensors & Actuators B adlı derginin 2013 yılı 181. cildinin 187 – 193 sayfalarında yayınlanmıştır. The use of polymers is finding a significant place in development of sensors. Sensors based on polymer films which construct to analysis of a target molecule usually contain a specific functional group. Among the functional groups which used to detect glucose, boronic acid derivatives are known over a century and have an important place. The fluorescent sensors have had a large success in the past 20 years with their commercial availability and applicability to detect several species.In this work we developed a novel boronic acid based fluorescence sensor for the determination of glucose. Characterization and standardization of the sensor has been performed and various parameters such as dynamic linear range and effect of pH have been investigated. The membran is capable of determining glucose between 2.78.10-4 mM and 5.56.10-3 mM with a limit of detection of 0.89.10-5 mM, and limit of quantification 3.17.10-3 mM (n=7). The sensor is easy to prepare, cost effective and rapid, also it is fully reversible, as it can be easily regenerated by treatment with water. The proposed sensor was then applied successfully for the determination of glucose in blood samples. The results showed that synthesized glucose sensor could be used in clinical samples to determine glucose concentration. This work was supported by Marmara University, Commission of Scientific Research Project (M.Ü.BAPKO) under grant FEN-D-090113-0014 and published on May 2013, in Sensors and Actuators B: `Development of photopolymerized fluorescence sensor for glucose analysis ` Chemical Volume 181, Pages 187–193. 62
- Published
- 2014
34. Glukoz analizi için polimer esaslı optik sensör geliştirilmesi
- Author
-
Parlatıcı, Pınar, Kök Yetimoğlu, Ece, Çubuk, Soner, and Kimya Anabilim Dalı Analitik Kimya Programı
- Subjects
Polimerler ,Analitik Kimya ,Kimya - Abstract
ÖZETGLUKOZ ANALİZİ İÇİN POLİMER ESASLI OPTİK SENSÖR GELİŞTİRİLMESİ Sensörlerin geliştirilmesinde polimerler önemli bir yer tutmaktadır. Polimer film esaslı sensörlerin yapısal analizi genellikle fonksiyonel grup içeren bir molekülden oluşmaktadır. Glukoz tayini için kullanılan fonksiyonel gruplar arasında borikasid türevleri yüzyıllardır bilinen önemli bir yere sahiptir. Fluoresans sensörler son 20 yılda çeşitli türlerin tespitinde, ticari olarak kullanılabilirliği ve uygulanabilirliği açısından oldukça başarılı olmuştur. Çalışmamızda glukoz için fluoresans veren bir optik sensör sentezlenmiştir. Sensörün karakterizasyonu ve standardizasyonu yapılmış, ayrıca tayin için gerekli olan pH etkisi, konsantrasyon aralığı gibi çeşitli parametreler araştırılmıştır. Geliştirilen metodun tespit sınırı 0,89.10-5 mM ve tayin sınırı ise 3,17.10-3 mM’ dır (n=7). Doğrusal çalışma aralığı ise 2,78.10-4 mM - 5,56.10-3 mM olarak bulunmuştur. Çalışmamızda geliştirdiğimiz sensörün rejenerasyonu kolayca saf su ile yıkanarak sağlanmaktadır. Ayrıca sensörün kolay hazırlanabilirliği, uygulamada kolaylık sunması, ölçümlerde zaman ve kimyasallardan kazanım sağlamasıyla da ekonomik bir alternatif olduğu görülmüştür. Geliştirdiğimiz sensör ile glukoz tayini gerçek kan örneklerine başarılı bir şekilde uygulanmıştır. Sonuç olarak geliştirdiğimiz sensörün glukoz sensörü olarak klinik örneklerde kullanılabilir olduğu görülmüştür. Elde edilen çalışma verileri “Development of photopolymerized fluorescence sensor for glucose analysis” adıyla Sensors & Actuators B adlı derginin 2013 yılı 181. cildinin 187 – 193 sayfalarında yayınlanmıştır.EYLÜL , 2014 Pınar PARLATICIABSTRACTDEVELOPMENT OF PHOTOPOLYMERIZED FLUORESCENCE SENSOR FOR GLUCOSE ANALYSIS The use of polymers is finding a significant place in development of sensors. Sensors based on polymer films which construct to analysis of a target molecule usually contain a specific functional group. Among the functional groups which used to detect glucose, boronic acid derivatives are known over a century and have an important place. The fluorescent sensors have had a large success in the past 20 years with their commercial availability and applicability to detect several species.In this work we developed a novel boronic acid based fluorescence sensor for the determination of glucose. Characterization and standardization of the sensor has been performed and various parameters such as dynamic linear range and effect of pH have been investigated. The membran is capable of determining glucose between 2.78.10-4 mM and 5.56.10-3 mM with a limit of detection of 0.89.10-5 mM, and limit of quantification 3.17.10-3 mM (n=7). The sensor is easy to prepare, cost effective and rapid, also it is fully reversible, as it can be easily regenerated by treatment with water. The proposed sensor was then applied successfully for the determination of glucose in blood samples. The results showed that synthesized glucose sensor could be used in clinical samples to determine glucose concentration. This work was supported by Marmara University, Commission of Scientific Research Project (M.Ü.BAPKO) under grant FEN-D-090113-0014 and published on May 2013, in Sensors and Actuators B: "Development of photopolymerized fluorescence sensor for glucose analysis " Chemical Volume 181, Pages 187–193.SEPTEMBER, 2014 Pınar PARLATICI
- Published
- 2014
35. İmidazol fonsiyonel grubu içeren hidrojeller ile sulu çözeltilerden Pb(II) iyonlarının adsorpsiyonu
- Author
-
Boztepe, Burcu, Kök Yetimoğlu, Ece, and Kimya Anabilim Dalı
- Subjects
Chemistry ,Kimya - Abstract
Bu çalışmada sulu çözeltilerden Pb(II) iyonlarının uzaklaştırılması amacıyla 1-vinilimidazol, PENTA, PEGDA, Comphorquinone monomerleri kullanılarak P(PEGDA-VIM) hidrojelleri sentezlendi. Hidrojellerin yapıları fourier transform ınfrared spektroskopisi, termal gravimetrik analiz, taramalı elektron mikroskobu ile karakterize edilmiştir.Hidrojellerin metal iyonlarını adsorplama kapasiteleri, pH, başlangıç metal iyon konsantrasyonu, sıcaklık ve adsorpsiyon denge süresinin etkisi incelenmiştir.Hidrojellerin seçiciliği Pb(II), Cd(II), Hg(II), ve Au(II) iyonlarına karşı incelendiğinde Pb(II)>Au(II)>Cd(II)>Hg(II) şeklinde olduğu test edilmiştir. Adsorpsiyon parametreleri Langmuir ve Freundlich izoterm modelleri kullanılarak tayin edilmiş ve P(PEGDA-VIM) hidrojeli üzerine Pb(II) iyonlarının adsorpsiyonunda en uygun langmuir izoterm modeli olduğu görülmüştür. 0,5 M HCl çözeltisi kullanılarak yapılan rejenerasyon işlemleri, P(PEGDA-VIM) polimerlerinin adsorpsiyon kapasitesinde kayıp olmaksızın 5 kez kullanılabileceğini göstermiştir. Hidrojelin gözlenebilme ve tayin sınırları tespit edilmiştir ve ayrıca optimum adsorpsiyon koşulları belirlendikten sonra gerçek numunelere uygulanabilirlik çalışmaları yapılmıştır. In this study, P(PEGDA-VIM) hydrogels were synthesized using 1-vinylimidazole, PENTA, PEGDA, Comphorquinone monomers in order to remove Pb(II) from aqueous solutions . The structures of hydrogels were characterized by fourier transform ınfrared spectroscopy, thermal gravimetric analysis and scanning electron microscopy.The effect of pH, initial metal ion concentration and adsorption equilibrium time on the metal ion binding capacity of hydrogels was also investigated.The selectivity of the hydrogels towards to Pb(II), Cd(II), Hg(II) and Au(II) ions tested was Pb(II)>Au(II)>Cd(II)>Hg(II). The adsorption parameters were determined using both Langmuir and Freundlich isotherm models and it was seen that the langmuir isotherm model was the best fit fort he adsorption of Pb(II) ions on P(PEGDA-VIM) hydrogel. A regeneration procedure by treatment with 0.5 M HCl solution showed that the P(PEGDA-VIM) polymers could be used three times without loss of their adsorption capacities. The detection and determination limits of the prepared hydrogel was determined and applicability to real samples were carried out after defining the optimum adsorption conditions 63
- Published
- 2013
36. NİPA, NVP esaslı hidrojeller ile sulu çözeltilerden Cd(II) iyonu adsorpsiyonu
- Author
-
Kovankaya, Yeşim, Kök Yetimoğlu, Ece, and Kimya Anabilim Dalı
- Subjects
Chemistry ,Hydrogels ,Adsorption ,Kimya ,Cadmium - Abstract
Bu çalışmada, sulu çözeltilerden Cd(II) iyonlarının uzaklaştırılması amacıyla, N-izopropil Akrilamit (NİPA), N-vinil-2-pirolidon (NVP), Polietilen Glikol Diakrilat (PEGDA), Pentaerythrit-tetrakis-3(mercapto-propionat) (PENTA) monomerleri kullanılarak, [P(NVP/NİPA/PEGDA/PENTA)] hidrojeli sentezlenmiştir. Hidrojellerin yapıları Fourier Transform Infrared Spektroskopisi, Termal Gravimetrik Analiz, Taramalı Elektron Mikroskobu ile karakterize edilmiştir.Hidrojellerin metal iyonlarını adsorplama kapasitesi üzerine pH, başlangıç metal iyon konsantrasyonu, sıcaklık ve adsorpsiyon denge süresinin etkisi incelenmiştir.Diğer metal iyonlarına karşı hidrojellerin seçiciliği oda sıcaklığında ve 45oC sıcaklıkta incelenmiştir. Hidrojellerle Pb(II), Cd(II), Hg(II) ve Au(III) iyonlarının yarışmalı adsorpsiyonunda, P(NVP/NİPA/PEGDA/PENTA) hidrojeli için seçimlilik sırasının oda sıcaklığında, Cd>Hg>Pb, 45oC sıcaklıkta, Cd>Pb>Hg şeklinde olduğu görülmüştür.Adsorpsiyon parametreleri Langmuir ve Freundlich izoterm modelleri kullanılarak tayin edilmiştir. 0,5 M HNO3 çözeltisi kullanılarak yapılan rejenerasyon işlemleri, P(NVP/NİPA/PEGDA/PENTA) polimerlerinin adsorpsiyon kapasitesinde kayıp olmaksızın 3 kez kullanılabileceğini göstermiştir. Hazırlanan hidrojelin gözlenebilme ve tayin sınırları tespit edilmiştir ve ayrıca optimum adsorpsiyon koşulları belirlendikten sonra gerçek numunelere uygulanabilirlik çalışmaları yapılmıştır. In this study P(NVP/NİPA/PEGDA/PENTA) hydrogels were synthesized using N-izopropyl Acrylamide (NİPA), N-vinyl-2-pyrrolidone (NVP), Poly Ethylene Glycol Diacrylate (PEGDA) and Pentaerythrit-tetrakis-3(mercapto-propionat) (PENTA) monomers in order to remove Cd(II) from aqueous solutions. The structures of hydrogels were characterized by Fourier Transform Infrared Spectroscopy, Thermal Gravimetric Analysis and Scanning Electron Microscopy.The effect of pH, initial metal ion concentration, temperature and adsorption equilibrium time on the metal ion binding capacity of hydrogels was also investigated.The selectivity of the hydrogels towards the different metal ions was tested in room temperature at 45oC. The competitive adsorption of Pb(II), Cd(II), Hg(II), and Au(III) by hydrogels was found to be Cd>Hg>Pb for room temperature, and Cd>Pb>Hg for 45oC respectively.The adsorption parameters were determined using both Langmuir and Freundlich isotherm models. A regeneration procedure by treatment with 0.5 M HNO3 solution showed that the P(NVP/NİPA/PEGDA/PENTA) polymers could be used three times without loss of their adsorption capacities. The detection and determination limits of the prepared hydrogel was determined and applicability to real samples were carried out after determining the optimum adsorption conditions. 60
- Published
- 2013
37. Metil Parabenin elektrokimyasal davranışlarının incelenmesi
- Author
-
Kamiloğlu, Senem, Kök Yetimoğlu, Ece, Madakbaş, Seyfullah, Kimya Anabilim Dalı, and Kimya Anabilim Dalı Analitik Kimya Programı
- Subjects
Chemistry ,Electrochemical polymerization ,Electrochemistry ,Polypyrrole ,Analitik Kimya ,Cosmetics ,Kimya - Abstract
ÖZETMETİL PARABENİN ELEKTROKİMYASAL DAVRANIŞLARININ İNCELENMESİBu tezde, metil paraben bileşiğinin elektrokimyasal davranışları, %10, 20, 30, 40 ve 50 (v/v) asetonitril-su ikili karışımlarında pH 1,5-7,0 aralığında hazırlanan Britton-Robinson tampon çözeltilerinde incelenerek asetonitril-su oranının ve pH’nın etkisi belirlenmiştir. Camsı karbon elektrot yüzeyi yükseltgenmiş polipirol ile modifiye edilerek metil parabenin tayininde modifiye elektrot olarak kullanılmıştır. Polipirol ile yükseltgenerek hazırlanan polimer elektrotların normal camsı karbon elektrota göre metil parabene karşı seçiciliklerinin daha yüksek olduğu gözlenmiştir. Bu nedenle, bu elektrotların metil paraben için modifiye elektrot kullanılan uygulamalarında verimli olarak kullanılabileceği sonucuna varılmıştır.Elektrokimyasal yöntemlerle elde edilen sonuçların, içeriği bilinen krem örneğiyle uyum içinde olduğu gözlenmiş ve bu yöntemin metil paraben tayininde kullanılabileceği saptanmıştır.ABSTRACTINVESTIGATION OF ELECTROCHEMICAL BEHAVIOUR OF METHYL PARABENIn this thesis, the effect of acetonitrile-water ratio and pH has been determined by investigating electrochemical behaviour of methyl paraben in the effect acetonitrile-water ratio and pH were determined 10, 20, 30, 40 and 50 % (v/v) acetonitrile-water binary mixture at the pH of 1,5 to 7,0.Glassy carbon electrode surface was modified with overoxidized polypyrrole and they were used as a modified electrode in the determination of methyl paraben. It has been observed that the polymer electrodes prepared with overoxidized polypyrrole shows higher sensitivity than standard glassy carbon electrodes. Therefore, it is concluded that these electrodes could be used effectively in the applications in which modified electrodes are used for methyl paraben.It is observed that the results obtained by the electrochemical techniques are in agreement with the content of the known cream sample were and this method could be used in the determination of methyl paraben
- Published
- 2013
38. Bisfenol A'nın sulu ortamdan hidrojellerle adsorpsiyonu
- Author
-
Beşler, Selin, Kök Yetimoğlu, Ece, Kahraman, Memet Vezir, and Kimya Anabilim Dalı
- Subjects
Chemistry ,Kimya - Abstract
Hidrojeller çapraz bağlı, hidrofilik yapılı polimerlerdir. Su ve diğer çözeltilerde çözünmezler fakat şişerler. Şişmiş halde yumuşak ve elastik yapıya sahip olmaları nedeniyle canlı dokulara benzemektedirler ve böylece çevresel şartlara da uyumluluk bakımından üstün bir yeteneğe sahiptirler.Hidrojellerin jel yüzdeleri ve kuru jellerin denge şişme değerleri (%) araştırılmıştır. Sentezlenen 4 çeşit hidrojelin zamana karşı şişme davranışları oda sıcaklığında (25oC) incelenmiştir. Bu inceleme sonucunda tüm hidrojellerin şişme değerlerinin zamanla arttığı ve 24 saat civarında sabit bir değere ulaştığı gözlenmiştir.Bu çalışmada, Bisfenol A'yı (BPA) uzaklaştırmak için monomer olarak 4-Akrilomorfolin (4-AcM) ve çapraz bağlayıcı olarak polietilenglikol diakrilattan (PEG-DA) farklı oranlarda içeren hidrojeller UV ile sertleştirme yöntemiyle hazırlanmıştır. Elde edilen hidrojellerin şişme davranışları ve yüzde şişme değerlerinin zaman, sıcaklık ve pH?a bağlı değişimleri incelenmiştir. Hidrojeller termal gravimetrik analiz (TGA), taramalı elektron mikroskopi (SEM) teknikleri ile karakterize edilerek, maksimum adsorpsiyon, pH, süre, başlangıç konsantrasyonu, tekrar kullanılabilirlik gibi parametreler incelenip optimum koşullar belirlenmiştir. Elde edilen sonuçlardan adsorpsiyon izotermleri hesaplanarak özderişiklendirme çalışmaları yapılmıştır.Sentezlenen hidrojelle BPA?nın adsorpsiyonunun pH 8?de ve oda sıcaklığında maksimum değerlere ulaştığı gözlemlenmiştir. Mart, 2013 Selin BEŞLER Hydrogels are cross-linked and hydrophilic structured polymers. They don?t dissolve water or other solutions, but they swell. They resemble vital tissues because of being soft and elastic structures in the act of swelling. Therefore, they have outstanding abilities in point of compatibility to environmental circumstances.In this study, the hydrogels having different compositions which include 4- 4-Acryloylmorpholine (4-AcM), acrylic acid (A.A), polyethylene glycol diacrylate (PEG-DA) and photoinitiator (IRGACURE-184) were prepared by polymerizing with UV radiation.Gel percent of the hydrogels and equilibrium swelling values of dry gels (%) were investigated. The swelling behaviors against temperature of synthesized four different type hydrogels were investigated at room temperature (25oC). At the result of the investigation, it was observed that the swelling values of all hydrogels were increased with time and reached a constant value after approximately 24 hours.In this study, the hydrogels which include different proportions of 4- Acryloylmorpholine (4-AcM) as monomer and polyethylene glycol diacrylate (PEG-DA) as cross-linker were prepared by UV-curing method to remove Bisphenol A (BPA). The swelling behaviors and variations of percent swelling values as to time, temperature and pH of the obtained hydrogels were investigated. Parameters such as maximum adsorption, pH, duration, starting concentration and reusability were observed and optimum conditions were determined by characterizing the hydrogels with thermal gravimetric analyse (TGA) and scanning electron microscope (SEM) methods. Preconcentration studies were performed by calculating adsorption isotherms from obtained results.It was observed that adsorption of BPA reached maximum value at pH 8 and room temperature with synthesized hydrogel. March, 2013 Selin BEŞLER 66
- Published
- 2013
39. Synthesis of thiol-ene hydrogels: Removal of gold and silver ions from aqueous media
- Author
-
Firlak, Melike, Kök Yetimoğlu, Ece, Kahraman, Memet Vezir, Kimya Anabilim Dalı Analitik Kimya Programı, and Kimya Anabilim Dalı
- Subjects
Chemistry ,Analitik Kimya ,Kimya - Abstract
ÖZETTİYOL-EN HİDROJELLERİNİN SENTEZİ: ALTIN VE GÜMÜŞ İYONLARININ SULU ORTAMDAN UZAKLAŞTIRILMASIBu çalışmada Au(III) ve Ag(I) iyonlarının sulu çözeltilerden yeni thiol-ene hidrojelleriyle uzaklaştırılması araştırılmıştır. Bu çalışmada hazırlanan hidrojel formülasyonları ışıkla başlatılan tiyol-en katılma reaksiyonları ile hazırlanmış ve daha sonra karakterize edilmiştir. Hazırlanan hidrojellerin jelleşme yüzdelerinin %94’ten büyük olduğu belirlenmiştir. Hidrojellerin fotopolimerizasyon kinetiği gerçek zamanlı infrared spektroskopisi (RT-IR) ile incelenmiştir. Hidrojellerin fonksiyonel grupları seyreltilmiş toplam reflektans infrared spektroskopi (ATR-IR) ile araştırılmıştır. Hidrojellerin yüzey morfolojileri taramalı elektron mikroskobu (SEM) ile karakterize edilmiştir pH ve sıcaklığa bağlı hidrojellerin şişme yüzdeleri de incelenmiştir; örneğin, maksimum şişme yüzdesi değerleri pH=0,5’te 25°C’de elde edilmiştir.Au(III) ve Ag(I) adsorpsiyon verimine farklı parametrelerin etkisi detaylı olarak incelenmiştir. Au(III) ve Ag(I) iyonlarının en iyi adsorpsiyon davranışı pH=0,5’te F1 kodlu (P(Penta3MP4/PEGDA/HEMA)) ve H1 kodlu(P(Penta3MP4/PEGDA/AAc)) hidrojel formülasyonları ile sağlanmıştır. F1 hidrojeli ile Au(III) ve Ag(I) adsorpsiyonu sırasıyla 2 ve 24 saatte dengeye gelmiştir. H1 hidrojeli ile Au(III) ve Ag(I) iyonlarının adsorpsiyonu sırasıyla 5 ve 16 saatte dengeye gelmiştir. F1 hidrojeli ile Au(III) ve Ag(I) iyonlarının adsorpsiyonu ve H1 hidrojelleri ile Ag(I) iyonlarının adsorpsiyonu başlangıç iyon konsantrasyonu arttıkça artmış 500 mg L-1’de dengeye ulaşmıştır. Diğer yandan, H1 hidrojeli ile Au(III) adsorpsiyonu başlangıç iyon konsantrasyonu arttıkça artmış 750 mg L-1’de dengeye ulaşmıştır.Langmuir ve Freundlich izoterm modelleri deneysel verilere uygulanmıştır ve veriler F1 ve H1 hidrojelleri ile Au(III) ve Ag(I) iyonlarının adsorpsiyonunun Langmuir izoterm modeline uyduğu belirlenmiştir. Tiyol-en hidrojellerinin tekrar kullanılabilirliği araştırılmıştır ve elde edilen sonuçlar hidrojellerin en az 3 kez tekrar kullanılabileceğini göstermiştir. F1 ve H1 hidrojelleri ile Au(III) iyonları 50 kat derişiklendirilmiştir. F1 hidrojelleri ile Ag(I) iyonları 100 kat, H1 hidrojelleri ile 50 kat derişiklendirilmiştir.Optimum koşullarda yöntemin tekrarlanabilirliği incelenmiştir ve gözlenebilme sınırları belirlenmiştir. Geliştirilen yöntem, elektronik atıklara, röntgen filmi atıklarına ve Dikili Jeotermal Suyuna uygulanmış ve bu örneklerden Au(III) ve Ag(I) iyonlarının ayrılması ve Alevli Atomik Absorpsiyon Spektrofotometresinde (FAAS) belirlenmesi çalışmaları yapılmıştır.ABSTRACTSYNTHESIS OF THIOL-ENE HYDROGELS: REMOVAL OF GOLD AND SILVER IONS FROM AQUEOUS MEDIAIn this study, the removal of Au(III) and Ag(I) ions from aqueous solutions was investigated using novel thiol-ene hydrogels. The hydrogel formulations prepared in this study were cured via photo-initiated thiol-ene addition reactions and were lateron characterized. The gelation percentages of prepared hydrogels were higher than 94%. Photopolymerization kinetics of the hydrogels was investigated by real-time infrared spectroscopy (RT-IR). The functional groups of hydrogels were investigated by attenuated total reflectance infrared spectroscopy technique (ATR-IR). The surface morphologies of hydrogels were characterized by scanning electron microscopy (SEM). The influence of pH and temperature on swelling percentages of the hydrogels was also investigated; maximum swelling percentage values, for instance, are achieved at pH=0.5 and 25°C. The effects of different parameters on Au(III) and Ag(I) adsorption efficiencies were examined in detail. The highest adsorption efficiency for Au(III) and Ag(I) was achieved by using F1 (P(Penta3MP4/PEGDA/HEMA)) and H1 (P(Penta3MP4/PEGDA/AAc)) hydrogels at pH=0.5. Adsorption of Au(III) and Ag(I) was reached to the equilibrium by using F1 hydrogel at 2 and 24 hours, respectively. Adsorption of Au(III) and Ag(I) was reached to the equilibrium by using H1 hydrogel at 5 and 16 hours, respectively. It was observed that adsorption of Au(III) and Ag(I) ions by using F1 hydrogel and Ag(I) ions by H1 hydrogel increased with increasing initial metal concentration up to 500 mg L-1 and then reached equilibrium. On the other hand, Ag(I) adsorption by using H1 hydrogel increased with increasing initial metal concentration up to 750 mg L-1 and then reached equilibrium.Both Langmuir and Freundlich adsorption isotherm models were applied to the experimental data and equilibrium data were found to fit very well with Langmuir model for both Ag(I) and Au(III) adsorption by using F1 and H1 hydrogels. Reusability of the thiol-ene hydrogels was investigated and the results revealed that these hydrogels can be reused at least three times. Au(III) ions could be concentrated by 50-fold by using F1 and H1 hydrogels. Ag(I) ions could be concentrated by 100-fold by using F1 hydrogel and 50-fold by using H1 hydrogel. The repeatability of method at the optimum conditions was investigated and the detection limits were also determined. The method developed was applied to separation and determination of Au(III) and Ag(I) ions in electronic wastes, radiograph wastes, and Dikili Geothermal Water by Flame Atomic Absorption Spectrophotometer (FAAS).
- Published
- 2013
40. Adsorption of heavy metals by 2-acrylamido-2-methylpropan sulfonic acid based hydrogels
- Author
-
Firlak, Melike, Kök Yetimoğlu, Ece, Kahraman, Memet Vezir, Kimya Anabilim Dalı Analitik Kimya Programı, and Kimya Anabilim Dalı
- Subjects
Chemistry ,Ağır Metaller ,Hydrogels ,Adsorption ,Analitik Kimya ,Kimya ,Heavy metal removal - Abstract
ÖZET2-AKRİLAMİDO-2-METİLPROPAN SULFONİK ASİT BAZLI HİDROJELLERLE AĞIR METALLERİN ADSORPSİYONUHidrojeller sıvı ve katı arasında ara durumlarından dolayı önemli özellikler gösterirler. Ağır metal iyonlarının uzaklaştırılmasında ve geri kazanımı uygulamalarında su ve sulu çözeltileri absorlama ve depolama kabiliyeti hidrojelleri yegane madde yapar.Bu çalışmada, sulu çözeltilerden Pb(II) ve Cd(II) iyonlarının uzaklaştırılması amacıyla tiyoüre, guanidin ve üre modifiye 2-akrilamido-2-metilpropan sülfonik asid (AMPS) monomerleri sentezlendi. Sonra radikalik fotopolimerizasyonla Poli(Tiyoüre modifiye AMPS/Akrilik Asit/N-Vinil-2-Pirolidon/2-Hidroksietil Metakrilat) [P(AMPSTU/AAc/NVP/HEMA)] hidrojeli, Poli(Guanidin modifiye AMPS/ Akrilik Asit / N-Vinil-2-Pirolidon /2-Hidroksietil Metakrilat) [P(AMPSG/AAc/NVP/HEMA)] hidrojeli ve Poli(Üre modifiye AMPS/ Akrilik Asit / N-Vinil-2-Pirolidon /2-Hidroksietil Metakrilat) [P(AMPSU/AAc/NVP/HEMA)] hidrojeli hazırlandı. Monomer ve hidrojellerin yapıları Fourier Transform Infrared Spektroskopisi, Termal Gravimetrik Analiz, Taramalı Elektron Mikroskobu ile karakterize edildi.Hidrojellerin metal iyonlarını adsorplama kapasitesi üzerine pH, başlangıç metal iyon konsantrasyonu ve adsorpsiyon denge süresinin etkisi incelendi.Diğer metal iyonlarına karşı hidrojellerin seçiciliği incelendi. Hidrojellerle Pb(II), Cd(II), Hg(II) ve Au(III) iyonlarının yarışmalı adsorpsiyonunda sırasıyla P(AMPSTU/AAc/NVP/HEMA) hidrojeli için seçimlilik sırasının Pb(II)>Au(III) >Cd(II)>Hg(II) şeklinde, P(AMPSG/AAc/NVP/HEMA) hidrojeli için seçicilik Hg(II)>Pb(II)>Au(III)>Cd(II) ve P(AMPSU/AAc/NVP/HEMA) hidrojeli için Pb(II)>Au(III)>Cd(II)>Hg(II) şeklinde olduğu görüldü.Adsorpsiyon parametreleri Langmuir ve Freundlich izoterm modelleri kullanılarak tayin edildi. 0.5 M HNO3 çözeltisi kullanılmasıyla yapılan rejenerasyon işlemleri modifiye polimerlerin adsorpsiyon kapasitesinde kayıp olmaksızın beş kez kullanılabileceğini göstermiştir.ABSTRACTADSORPTION OF HEAVY METALS BY 2-ACRYLAMIDO-2-METHYLPROPAN SULFONIC ACID BASED HYDROGELS Hydrogels have special properties due to their intermediate state between a liquid and a solid. The ability to absorb and to store much water and water solutions make hydrogels unique materials for a variety of applications of removal and recovery of heavy metal ions In this study, thiourea, guanidine and urea modified 2-acrylamido-2-methylpropan sulfonic acid (AMPS) monomers were synthesized in order to remove Pb(II) and Cd(II) from aqueous solutions. Then Poly(Thiourea modified AMPS/Acrilic Acid/N-Vinyl-2-Pyrrolidone/2-Hydroxyethyl Methacrilate) [P(AMPSTU/AAc/NVP/HEMA)] hydrogels, Poly(Guanidine modified AMPS/Acrilic Acid/N-Vinyl-2-Pyrrolidone/2-Hydroxyethyl Methacrilate) [P(AMPSG/AAc/NVP/HEMA)] hydrogels, Poly(Thiourea modified AMPS/Acrilic Acid/N-Vinyl-2-Pyrrolidone/2-Hydroxyethyl Methacrilate) P(AMPSU/AAc/NVP/HEMA) hydrogels were prepared by radicalic photopolymerization. The structures of monomers and hydrogels were characterized by Fourier Transform Infrared Spectroscopy, Thermal Gravimetric Analysis and Scanning Electron Microscopy.The effect of pH, initial metal ion concentration and adsorption equilibrium time on the metal ion binding capacity of hydrogels was also investigated.The selectivity of the hydrogels towards the different metal ions was tested. The competitive adsorption of Pb(II), Cd(II), Hg(II), and Au(III) by hydrogels was found to be Pb(II)>Au(III)>Cd(II)>Hg(II) for P(AMPSTU/AAc/NVP/HEMA) hydrogels, Hg(II)>Pb(II)>Au(III)>Cd(II) for P(AMPSG/AAc/NVP/HEMA) hydrogels and Pb(II)>Au(III)>Cd(II)>Hg(II) for P(AMPSU/AAc/NVP/HEMA), respectively. The adsorption parameters were determined using both Langmuir and Freundlich isotherm models. A regeneration procedure by treatment with 0.5 M HNO3 solution showed that the modified polymers could be used five times without loss of their adsorption capacities.
- Published
- 2008
41. Araç egzozlarından kaynaklanan ağır metallerin tayini
- Author
-
Tosyalı, Kerem, Kök Yetimoğlu, Ece, Diğer, Yetimoğlu, Ece Kök, and Kimya Anabilim Dalı Analitik Kimya Programı
- Subjects
Taşıtlarda Yakıt Tüketimi ,Egzoz ,Chemistry ,Analitik Kimya ,Kimya - Abstract
ÖZETARAÇ EGZOZLARINDAN KAYNAKLANAN AĞIRMETALLERİN TAYİNİBu çalışmada, İstanbul Anadolu yakası E-5 otoyolunda Pendik'ten Levent'ekadar olan güzergâh boyunca yol tozlarında ağır metal kirliliği araştırıldı. Seçilen 6noktadan ve trafik olmayan bir kontrol noktasından 4 ay boyunca, iki haftada birolmak üzere toplam 50 numune toplandı. US-EPA 3050B Metodu ileçözünürleştirilen numunelerde Grafit Fırınlı Atomik Absorpsiyon Spektroskopisi(GFAAS) ile Pb, Cd, Cu, Ni, Mn, Zn ağır metallerinin konsantrasyonları belirlendi.Çalışma bölgesindeki ağır metal kirliliğinin boyutları tespit edildi ve araçsayıları ile kirlilik arasındaki korelasyon ilişkisi incelendi. ABSTRACTDETERMINATION OF HEAVY METALCONTAMINATION ARISEN FROM VEHICULAREXHAUSTSIn this study, the heavy metal contamination on the E-5 highway in theAnatolian side of Istanbul from Pendik to Levent, are analyzed. Totally 50 sampleswere collected from 6 sample points on the highway and also from a traffic freecontrol point, in every two weeks for a period of 4 months. The samples aredissolved via US-EPA 3050B Method and are determined by using Graft FurnaceAtomic Absorbsion Spectrometry (GFAAS) for the concentration of Pb, Cd, Cu, Ni,Mn, Zn elements.The contamination in the study area and the correlation relation between thevehicle numbers and the contamination values are determined.March, 2006 Kerem TOSYALIv 52
- Published
- 2006
42. Miselli ortamda bakır(II) iyonunun spektrofotometrik yöntemle tayini
- Author
-
Pamuk, Seba, Kök Yetimoğlu, Ece, and Diğer
- Subjects
Chemistry ,Kimya - Abstract
ÖZET MİSELLİ ORTAMDA BAKIR(II) İYONUNUN SPEKTROFOTOMETRİK YÖNTEMLE TAYİNİ Bu çalışmada, bakır(II)' m noniyonik misel varlığında bir tiyazolilazo bileşiği olan sülfatiyalilazoresorsin (STAR) ile yeni bir kompleks yapabilme özelliği spektrofotometrik olarak araştırıldı. Metod, bakır (İI)-STAR selatinin noniyonik (Triton X-100) miseller ile çözülerek absorbansının ölçülmesine dayanır. STAR' in bakır (II) iyonları ile nötrale yakın pH' larda kompleks yapabilme özellikleri için optimum şartlar belirlendi. Mol oranı yöntemi ile Ligand/Metal oranı belirlendi. Kompleksin Lambert-Beer Kanunu' na uygunluğu ve kararlılık sabiti araştırıldı. Ocak,2005 Seba PAMUK VI SUMMARY SPECTROPHOTOMETRIC DETERMINATION OF COPPER(II) WITH SULFATIAZOLY AZO RESORSIN IN MICELLAR MEDIA In this study, a new spectrophotometric method for the determination of copper(Il) with sulfatiazoly azo resorsin (STAR) in the presence of nonionic surfactant was investigated. The method is based on the measurement of absorbance of the copper(II)- STAR chealete solubilized with a nonionic (Triton X-100) surfactant. Optimum conditions for the copper(Il)-STAR chealete complex formation in a weakly acidic medium was investigated. After the determination of Ligand/Metal ratio of the complex with mole-ratio method, the suitability with Lambert-Beer low copper(II) complex and stability constant of the complex has been searched. Ocak,2005 Seba PAMUK VII 72
- Published
- 2005
43. Yeni bir aromatik azo bileşiği sentezi ve komplekslerinin incelenmesi
- Author
-
Tunç, Cevat, Kök Yetimoğlu, Ece, Diğer, Kök, Ece, and Kimya Anabilim Dalı Analitik Kimya Programı
- Subjects
Chemistry ,Analitik ,Kimya - Abstract
ÖZET Bu çalışmamızda yeni bir aromatik azo bileşiği olan Sülfapmdinazoresorsinin sentezi, kenetleme reaksiyonuyla gerçekleştirildi. Saflaştırma işlemlerinden sonra UV, İR, NMR, kütle ve elementel analiz ile yapısının aydınlatılması sağlandı. SülfapMdmazoresorsinin farklı pH'lardaki davranışları incelendikten sonra potansiyometrik titrasyonla asitlik sabitleri belirlendi. SPAR'ın Cu(II) iyonu ile farklı pH'larda kompleks yapabilme özelliği araştırıldı. Bazik pH'da kompleks yapabilir özellikte olduğu belirlendi. SülfapMdinazoresorsinin Cu(II) iyonları ile bazik pH'da kompleks yapma özellikleri için optimum şartlar belirlendi. Mol oranı yöntemi ile L/M(ligand/metal) oram belirlendikten sonra, Lambert-Beer kanununa uygunluğu araştırıldı. Son olarak da kompleksin kararlılık sabitine seyreltme metodu ile bakılmıştır. Kompleksin kararlılık sabiti: 259271,05 molar absorptivite katsayısı (e): 19300 L-mol'-cm`1, pH: 7,20 de 397 nm de maksimum absorbans vermiştir. Maksimum absorbansı : 0,386 olarak bulunmuştur. Ekim 2003 Cevat TUNÇ IV SUMMARY SYNTHES OF A NEW AROMATIC AZO COMPOUND AND SEARCHING ITS COMPLEXES In this study a new aromatic azo compound has been synthesized with azo coupling reaction. After purification procedure, the structure of (sulfapyridyl azo resorsin ) has been identified by UV-visible, IR, NMR, mass spectroscopy and elemental analysis. Acid dissociation constant has been determined with potentiometric titration. Metal-complexing properties of SPAR with Cu(II) ions have been investigated and the optimum working conditions have been found for Cu(II) ions in basic media. After the determination of L/M ratio of the complex with mole-ratio method, the suitability with Lambert-Beer low of Cu(II) complex has been searched. Finally the stability constant of the complex has been investigated with Babko method. October 2003 Cevat TUNÇ 53
- Published
- 2003
44. Yeni bir tiyazolil azo bileşiği sentezi ve komplekslerinin incelenmesi
- Author
-
Aydin, Oya, Kök, Ece, Kimya Anabilim Dalı Analitik Kimya Programı, Kök Yetimoğlu, Ece, and Diğer
- Subjects
Chemistry ,Potentiometric titration ,Thiazoles ,Azo compounds ,Acidity constants ,Hydrogen-ion concentration ,Compounds ,Kimya - Abstract
ÖZET Bu çalışmamızda yeni bir tiyazolilazo bileşiği olan sülfatiyazolilazo resorsin'in (STAR)scnlezi kenetleme reaksiyonuyla gerçekleştirildi. Saflaştırma işlemlerinden sonra UV,111,NN4R, Elemenlel, Külle speklroskopileri ile yapısının aydınlatılması sağladı. Sülfatiyazolilazo resorsin'in farklı pil kırdaki davranışları incelendikten sonra potansiyometrik titrasyonla asitlik sabitleri belirlendi. STAR'ın Cu(II), Co(Ill), Ni(II) iyonları ile kompleks yapabilme özellikleri bazik alanda araştırıldı ve ön denemelere göre Sülfatiyazolilazo resorsin'in bu üç melal ile kompleks yapabilir özellikte olduğu gözlendi. STAR'ın Cu(II) iyonları ile bazik pil da kompleks yapma özellikleri için optimum şartlar belirlendi. Mol oranı Yöntemi ile L/M oranı belirlendikten sonra, Lambert-Beer kanununa uygunluğu araştırıldı. Son olarakta kompleksimizin kararlılık sabitine seyretme metodu ile bakılmıştır. Ağustos 2002 Oya AYDİN VI s^**0*
- Published
- 2002
Catalog
Discovery Service for Jio Institute Digital Library
For full access to our library's resources, please sign in.