Search

Bu çalışmanın amacı üstün yetenekli öğrencilerin gerçek dünya problemi bağlamında sunulanSTEM odaklı projeler tasarlama sürecindeki deneyimlerini incelemektir. İç içe geçmiş tek durumdeseninin kullanıldığı bu araştırmada Bilim ve Sanat Merkezinde öğrenim gören 3-4 ve 5-6. sınıfseviyesindeki üstün yetenekli öğrencilerin STEM odaklı çevre dostu projeler tasarlama sürecindekullandıkları stratejiler ve deneyimleri ortaya konulmaktadır. Çalışmanın katılımcılarını Bilim veSanat Merkezindeki 3-4. ve 5-6. sınıf seviyesinde öğrenim gören 17 öğrenci oluşturmaktadır.Araştırma kapsamında toplanan verileri video ve ses kayıtları, öğrencilerin tasarım ürünleri, açıkuçlu bireysel ve grup değerlendirmeleri ve öğretmen günlükleri oluşturmaktadır. Verilerinanalizinde içerik analizi uygulanmıştır. Çalışmanın bulguları, öğrencilere kişisel ya da bağlamsalolarak anlamlı otantik STEM öğrenme deneyimleri sunulması durumunda, problem senaryosundasunulan kriterleri ve kısıtlamaların yanı sıra finansal ve çevresel perspektifleri incelemelerinisağlayan eleştirel bir düşünme eğilimi benimseyebildiklerini göstermiştir., This study aims to investigate the experiences of gifted students while designing aSTEM-based environmental project within a real-world context. The study employed a single casestudy with embedded units design in order to investigate the strategies that gifted students exploitedin designing their STEM Projects, as well as their experiences in the actual design process. The datacollected in the current study were in the form of video recordings, audio recordings, studentartifacts, individual and group assessment forms with open-ended questions, and the teacher’sjournal. The participants of the current study involved 17 students from 3-4th and 5-6th grade scienceclasses at a Science and Arts Center. The analysis of the data was achieved using content analysis.The findings indicated that when students were presented authentic STEM learning experiences thatinvolve personally or contextually meaningful content, they adopt a critical thinking disposition thatallowed them to investigate the criteria and constraints presented in the problem scenario, as well asthe financial and environmental perspectives.

Bu araştırmada, üstün yetenekliöğrenciler ile akranlarının çevre algılarının belirlenmesi ve bazı değişkenleregöre aralarında anlamlı bir fark olup olmadığının ortaya konması amaçlanmıştır.Tarama modeli kullanıldığı araştırma, 2017-2018 eğitim öğretim yılında Muğlailinde öğrenim gören 32 üstün yetenekli öğrenci ve 101 akranları olmak üzere toplam133 öğrenci ile gerçekleştirilmiştir. Verilerin toplanmasında Özdemir (2010)tarafında geliştirilen ‘‘Çevre Algı Ölçeği (ÇAÖ)’’ kullanılmıştır. Üstünyetenekli öğrencilere yönelik ölçeğin Cronbach’s alpha güvenirlik katsayısı.70, akran öğrencilere yönelik iseölçeğin Cronbach’s alpha güvenirlik katsayısı .801 olarak belirlenmiştir. Veriler,Mann-Whitney U testi ve Kurskal-Wallis H testi yapılarak değerlendirilmiştir. Araştırmasonucunda, üstün yetenekli öğrencilerin ve akranlarının çevre algıları bağımsızdeğişkenlere göre (cinsiyet, doğa eğitimi alma ve en uzun süre yaşanılanyerleşim yeri) incelenmiş ve anlamlı farklılığın olmadığı belirlenmiştir.

This study aimed to determine the STEM awareness levels of scienceteachers in terms of different variables. To do so, the survey model was usedin the present study, carried out with 321 science teachers who work indifferent schools in Turkey."STEM Awareness Scale (SAS)", developedby Çevik (2017), was employed as the data collection tool, and the data wereanalyzed using IBM SPSS-21 statistical program. For the data analysis,independent t-test, variance analysis (ANOVA), and Tukey test were used. The resultsof this study demonstrate that there is significant difference in scienceteachers’ STEM awareness levels for gender, duration of professionalexperience, exposure to in-service course/seminar, and education levelvariables; however, there is no significant difference in science teachers’STEM awareness levels as regards the number of students in the classroom andthe type of schools., Bu araştırmada, fen bilimleri öğretmenlerinin STEMbilincinin farklı değişkenler açısından belirlenmesi amaçlanmıştır. Taramamodelinin kullanıldığı araştırma, Türkiye’nin farklı okullarında görev yapmaktaolan 321 Fen Bilimleri öğretmeni ile gerçekleştirilmiştir. Verilerintoplanmasında Çevik (2017) tarafından geliştirilen “FeTeMM Farkındalık Ölçeği(FFÖ)” kullanılmıştır ve veriler IBM SPSS-21 istatik programı kullanılarakanaliz edilmiştir. Veriler; bağımsız örneklemler t-testi, tek yönlü varyansanalizi (ANOVA) ve Tukey testi yapılarak değerlendirilmiştir. Araştırmabulgularında, Fen Bilimleri Öğretmenlerinin STEM yaklaşımına yönelik farkındalıklarındacinsiyet, mesleki deneyim, hizmet içi/kurs/seminer alma, eğitim düzeyine göreanlamlı farklılık olduğu belirlenmiştir. Ancak Fen Bilimleri öğretmenlerininSTEM yaklaşımına yönelik farkındalıklarında, sınıftaki öğrenci sayısı ve görevyapılan okul türüne göre anlamlı farklılık olmadığı saptanmıştır.

Canbazoğlu Bilici, Sedef ( Aksaray, Yazar ), Problem Statement: Science, technology, engineering and mathematics (STEM) education aims at improving students’ knowledge and skills in science and math, and thus their attitudes and career choices in these areas. The ultimate goal in STEM education is to create scientifically literate individuals who can survive in the global economy. The identification of new learning outcomes, curriculum programs, and teaching practices needs to be clarified by the STEM education community. Media design processes are a potential teaching method in STEM education that requires learners to design digital media artifacts using a variety of technological tools. Purpose of the Study: This study investigates the impact of science, technology, engineering, and mathematics (STEM) integrated media design processes on 8th grade students’ attitudes toward science and technology classes, as well as their views about these design processes in after-school science activities. In addition, it demonstrates the opinions of the classroom teacher regarding the integration of media design processes in science classes. Method: Using an action research design, 21 secondary students from a public school participated in this 14-week study. The quantitative data that was collected from the student attitude survey for science and technology classes was analyzed using the Wilcoxon signed-rank test, while the qualitative data (student artifacts, PSA forms, semi-structured interviews, and field notes) was analyzed through open coding and thematic analysis respectively. Findings and Results: The findings indicated that STEM-integrated media design processes positively impacted the participating students’ attitudes toward science and media design activities. In addition, students were more motivated and engaged in the media design processes, which improved their learning of science content and participation in class discussions. Conclusion and Recommendations: The literature in STEM education calls for new curricular activities and teaching practices as well as the integration of art in STEM. In addition, the visual technology industry in this century creates a job market for the STEM-literate people who are able to apply their knowledge of STEM fields in visual technologies and art. In response to these demands, the positive outcomes of media design processes used in this study offer an encouraging premise in meeting the objectives of STEM education., roblem Durumu: Geçmişten günümüze eğitimle alakalı birçok reform hareketi mikro ölçekte öğrencilerin bilimsel bilgi ve becerilerini geliştirmenin yanı sıra makro düzeyde ülkelerin küresel rekabette sağlam bir yer edinmesini amaçlamaktadır. Bu amaçla hayata geçirilen küresel eğitim reformlarından en günceli olan Fen, Teknoloji, Mühendislik ve Matematik (FeTeMM) eğitimi, ilk ve ortaöğretim seviyesindeki fen ve matematik eğitimi standartlarının yükseltilmesi ve buna bağlı olarak öğrencilerin fen, teknoloji, mühendislik ve matematik alanlarına yöneliminin sağlanması amaçlamaktadır. Bu şekilde bireylerin yükselen küresel ekonomik koşullarda rekabet içerisinde kalabilecekleri düşünülmektedir. Fen eğitimi literatürü FeTeMM destekli öğretim yöntemleri ve öğrenim kazanımlarının FeTeMM araştırmacıları tarafından tanımlanması ve çeşitlendirilmesinin gerekliliğine dikkat çekmektedir. FeTeMM eğitimi Fen, Matematik, Mühendislik ve Teknoloji disiplinlerinin entegrasyonu yoluyla (1) öğrencilerin bu disiplinlerin içeriklerinin kavramsallaştırılması, (2) sosyal ve kültüre dayalı FeTeMM bağlamları yoluyla öğrencilerin FeTeMM disiplinlerini anlayışlarının genişletilmesi ve (3) öğrencilerin FeTeMM disiplinlerine ve bu disiplinler altındaki kariyer seçeneklerine olan ilgisini arttırılmasını amaçlamaktadır. Bu doğrultuda projeye dayalı öğrenmenin bir türü olarak medya tasarım süreçleri, teknolojik araç ve gereçleri kullanımı yoluyla öğrencilerin belirli bir kitleyi hedefleyerek dijital medya ürünleri tasarlamalarını hedeflemektedir. Medya tasarımına dayalı öğrenme süreçleri bireylerin karmaşık kavramsal bilgileri anlamlı yollardan öğrenmesi ve kullanmasına fırsat tanımaktadır. Bunun yanı sıra öğrencilerin problem çözme, analiz etme, yaratıcı düşünme ve iletişim becerilerinin gelişmesini, araştırma-sorgulamaya dayalı öğrenme yoluyla kavramsal bilgilerinin artmasını, ve öğrenme süreçlerinde aktif rol almalarını sağlamaktadır. Araştırmanın Amacı: Bu araştırmada medya tasarım süreçlerinin FeTeMM eğitimine entegrasyonu ile hazırlanan okul dışı etkinliklerinin, ilköğretim 8.sınıf öğrencilerinin fen dersine ve fen spotu etkinliklerine yönelik tutumları ve ders sorumlusu öğretmen ve öğrencilerin fen öğretim sürecinde medya tasarım süreçlerini kullanarak fen spotu hazırlamaya yönelik düşüncelerinin belirlenmesi amaçlanmıştır. Araştırmanın Yöntemi: Nitel araştırma metodolojisinin desenlerinden biri olan eylem araştırması yöntemiyle 14 hafta sürecinde gerçekleştirilen araştırmanın çalışma grubunu 2013-2014 eğitim-öğretim yılında sosyo-ekonomik düzeyi düşük bir devlet okulunda 8.sınıfta öğrenim gören 21 öğrenci (16 kız, 5 erkek) oluşturmaktadır. Araştırmanın verileri, "fen ve teknoloji dersi tutum ölçeği", "öğrenciler tarafından oluşturulan medya ürünleri", fen spotu hazırlama formları", "yarı yapılandırılmış görüşme formları" ve ders sorumlusu fen bilimleri öğretmeni tarafından oluşturulan "araştırmacı notları" aracılığıyla toplanmıştır. Araştırmada tutum ölçeğinden elde edilen nicel veriler Wilcoxon işaretli sıralar testi ile değerlendirilmiştir. Nitel verilerin analizi ise içerik analizi, açık kodlama ve aksiyal kodlama yöntemleriyle gerçekleştirilmiştir. Araştırmanın Bulguları: Araştırmada fen spotu etkinliklerinden sonra, öğrencilerin fen ve teknoloji dersine yönelik tutum puanlarında artış meydana geldiği tespit edilmiştir (T = 34, p = 0,004, z = -2,842). Araştırmada ön test ve son test puanları arasındaki anlamlı çıkan farkın derecesini başka bir deyişle etki büyüklüğünü belirlemek için eta kare (?2) katsayısı hesaplanarak .62 olarak bulunmuştur. Bu doğrultuda fen derslerinde fen spotu kullanma öğrencilerin tutum puanlarındaki artışta yüksek düzeyde etki büyüklüğüne sahip olduğu ortaya çıkmıştır. Araştırmanın Sonuçları ve Önerileri: Nitel verilerin analizi sonucu en çok tekrarlanan kodlar fen konularını öğrenme, öğrenilen konuların tekrar edilmesi yoluyla akılda kalıcılığın sağlanması ve grup çalışması, en az tekrarlanana kodlar kriterler belirleme, yaratıcılık ve fenin günlük hayattaki rolünü kavrama şeklinde olmuştur. Araştırmaya katılan öğrencilerin fen spotu hazırlama sürecinde eğlenerek öğrendiklerini ve yaptıkları çalışmadan keyif aldıkları sonucu ortaya çıkmıştır. Ayrıca öğrenciler fen spotu hazırlamanın konu ile ilgili kavramları daha kolay anlamalarını sağladığını belirterek, zorlandıklarını düşündükleri matematik ve İngilizce, Türkçe, sosyal bilgiler derslerinde de konu ile ilgili medya tasarlamak istediklerini vurgulamışlardır. Ders sorumlusu fen bilimleri öğretmeni ise okul dışı zamanda gerçekleşen fen spotu etkinliklerinin öğretmen için zaman alıcı olmasına rağmen öğrencilerin kavramsal öğrenmelerine, grup çalışma becerilerine katkısından dolayı fen spotu etkinliklerinin kullanımını faydalı görmektedir. Görsel teknoloji endüstrilerinin bilgisayar grafiklerinden dijital videolara doğru yönelmesi küresel ekonominin pozitif hızlandırıcılarındandır. Medya tasarım süreçlerine dayalı geliştirilecek FeTeMM aktiviteleri görsel ve medya sanatlarında ihtiyaç duyulan FeTeMM okuryazarı istihdamını karşılama noktasında önemli bir potansiyel göstermektedir. Görsel teknolojiler içinde bulunduğumuz çağımızda en az mühendislik dalları kadar ihtiyaç duyulan fen, matematik ve teknoloji alanlarından FeTeMM yoluyla edinilen becerilerin görsel teknolojilere ve sanatlara aktarımı yoluyla bu alanlarda çalışabilecek ya da bu alanlara ilgi duyabilecek gençler yetiştirilebilir. Bu doğrultuda da dünyanın çeşitli bölgelerinde FeTeMM eğitimine sanat boyutu eklenmeye çalışılmaktadır. Bu araştırmada kullanılan fen spotlarının hazırlanmasında kullanılan medya tasarım süreçlerinin içerdiği teknik ve teknolojik özellikler yoluyla, sanat ve FeTeMM arasındaki uyuşmazlık daha uyumlu hale getirilebilir. FeTeMM destekli öğretim yöntemleri ve öğrenim kazanımlarının FeTeMM araştırmacıları tarafından tanımlanması ve çeşitlendirilmesinin gerekliliğine dikkat çekilmektedir. Bu doğrultuda projeye dayalı öğrenmenin bir türü olarak medya tasarım süreçleri, FeTeMM içerisinde güçlü bir alternatif olarak yer almalıdır. Gerçekleştirilen bu araştırmanın fen bilimleri derslerinde teknoloji kullanımı konusuna ilgi duyan öğretmen ve fen eğitimcilere alternatif uygulama örnekleri sunma ve süreçte karşılaşabilecekleri olası zorluklara yönelik önerilerde bulunma açısından katkı sağlayacağı düşünülmektedir. Ayrıca çevre konuları gibi toplumsal duyarlılığı arttırabilecek alanlarda hazırlanan fen spotlarının sosyal ağlarda paylaşımı yoluyla bu ürünlerin etki alanlarının genişletilmesi ve okul-toplum ilişkisinin arttırılması sağlanabilir.