Search

To investigate the role of suprapubic bladder aspiration (SBA) in the diagnosis of retrograde ejaculation (RE) which is diagnosed with the observation of sperm in post-ejaculatory urine (PEU). However, sperm is also observed in PEU after the wash out of the retained ejaculate in the urethra with the expulsion of urine in several subjects. Therefore, detection of sperm in PEU in the diagnosis of RE is problematic and a better method is needed to overcome the ambiguity of positive PEU and to identify which patient experience true RE.A cohort of patients underwent an examination for RE over a two-year period at a single specialist centre. All patients underwent SBA and semen analysis. Sperm was investigated in urine aspirated from the bladder and in PEU.Thirty-two patients (age range 18-62 years) underwent SBA and PEU for investigation of RE. Sperm was detected both in SBA and PEU in 19 patients, while 5 patients revealed sperm only in PEU. The mean number of sperm found in SBA was less than the mean number of sperm observed in PEU in all 19 patients.SBA is a reliable and feasible method in the diagnosis of RE and can distinguish the true RE in which sperm flows backward into the bladder from the retained ejaculate in the urethra. The whole ejaculate does not likely flow retrogradely and RE could be a partial leakage of the ejaculate into the bladder.

Bu çalışmanın amacı, çevreci bir teknoloji olan ORC sistemlerinin örnek olarak ele alınan bir kruvaziyer ve Ro-Ro gemisinde kullanımının liman sahaları üzerindeki potansiyel çevresel etkilerini ortaya koymaktır. Bu kapsamda 2017 yılı içerisinde Çeşme Limanı’na giriş-çıkış yapan bir yolcu gemisi ile bir Ro-Ro gemisinin ayrılma ve yanaşma sırasındaki manevra süreleri ile limanda kaldıkları süreler ele alınarak, gemilerin liman içerisindeki bir yıllık toplam yakıt tüketimleri hesaplanmıştır. Literatürde yer alan, termal verim değeri valide edilmiş bir gemi ORC sistemi ele alınarak, atık ısı geri kazanımı ile kazanılabilecek potansiyel yakıt tasarrufu ve egzoz salımlarındaki azalma miktarları hesaplanmıştır. Buna göre, manevra sürecine kıyasla, CO2 salımının kruvaziyer gemisi için %73,56’sı, Ro-Ro gemisi için %84,60’ı liman sürecinde gerçekleşmiştir. ORC sistemlerinin kurulumu ile liman sahası içerisindeki operasyonlardan kaynaklı yakıt tüketiminden iki gemi için toplamda bir yılda 107,77 MT ve buna bağlı olarak tüm salımlardan yıllık olarak %12,33 oranında tasarruf elde edilebileceği sonucu ortaya çıkmıştır., The aim of this study is to reveal the potential environmental effects of the utilization of ORC systems on a reference cruise and Ro-Ro ships on port areas. In this context, the one-year total fuel consumption of the ships in the port was calculated by considering the time spent on manoeuvrings during departure and berthing and the time they stayed in the port while entering and leaving Çeşme Port in 2017. A marine ORC system with a validated thermal efficiency value in the literature is taken into consideration for calculating the potential fuel savings and reduction in exhaust gas emissions that can be gained by waste heat recovery. Accordingly, 73.56% of the CO2 emissions for the cruise ship and 84.60% for the Ro-Ro ship occurred during the port stays when compared to the maneuvering periods. It is concluded that a total of 107.77 MT of fuel consumption and accordingly 12.33% of all emissions caused by the operations of the two ships in the port area can be saved annually with the installation of ORC systems onboard.

Accidents caused by steering gear malfunctions, especially during port berthing maneuvers, the strait, and canal crossings, can lead to hazardous consequences on the environment and human life. This study aims to provide the risk evaluation and investigation of the root causes of the steering gear failures on board using Fuzzy Bayesian Networks. To determine the effects of root causes on steering gear failures, the Bayesian Network was built in the NETICA software. Running several scenarios on the network are ensured the investigation of how the root reasons affect the problem. Prior and conditional probabilities obtained from meetings and interviews with six different experts were used to apply Bayesian inference. Sensitivity analysis, forward propagation analysis by applying the best- and worst-case scenarios, and validation of the network were conducted. Results depicted that the functionality of the electrical and mechanical line components is essential to preventing the breakdown of the steering gear system. The most significant contributor to component-related electrical failures is loose or corroded wiring and connections, whereas hydraulic oil-sourced errors have a significant impact on equipment wear and malfunction. The probability of a steering gear accident is assessed to be 13.7% under the best-case scenario and 79.1% in the worst-case scenario.

Bu çalışmanın amacı, IC Çeşme Marina içerisindeki yatların yanaşma ve kalkış manevraları sırasında ortaya çıkan karbon salım miktarlarını hesaplamayı amaçlamaktadır. Bu çalışmayı gerçekleştirmek için Çeşme marinadan yatların bir yıllık giriş-çıkış verileri, boyut ve makine bilgileri alınmıştır. Marinada yatların 3 knot hızla giriş çıkış kuralına uydukları varsayılmış, buna göre yakıt tüketimleri, makine yükü ve salım hesaplamaları yapılmıştır. Liman sahasından çıktıktan sonra da MCR’de gittikleri kabulü yapılmıştır. Ayrıca teorik hesaplar Çeşme marinadaki 3 millik alanı kapsayacak şekilde gerçekleştirilmiştir. 2017 yılı içerisinde yatların Çeşme marinada yaptıkları CO2 gazı salım miktarı hesaplanmış ve sonuç bölümünde bu miktarı azaltmak için yapılabilecek çalışmalara değinilmiştir. Hesaplar yapılırken 1,2 km’lik alan marina sahası olarak alınmış, geri kalan 4,3 km ise açık deniz bölgesi olarak adlandırılmıştır. Marina sahasında 6423,69 kg, açık denizde 10352,24 kg olmak üzere toplam 16775,94 kg ortalama karbon salımı gerçekleştiği hesaplanmıştır. Bu çalışma, Çeşme marina sahası içerisindeki yatlardan kaynaklanan egzoz salım envanterini ortaya koymaktadır. Salım değerlerinin düşürülebilmesi için yatlarda yenilenebilir enerji kullanımının yaygınlaşması gerekliliği gösterilmiştir.