12 results on '"Palabiyik, M. Hanefi"'
Search Results
2. Attitudes of Hz. Ali and Muawiya to Those Involved in Killing of Hz. Uthman
- Author
-
PALABIYIK, M. Hanefi, primary and ÖZDEMİR, Talha, additional
- Published
- 2023
- Full Text
- View/download PDF
3. Bir Siyer/İslâm Tarihi Araştırmacısının Metin Temelli Problemleri.
- Author
-
ÖZDOĞAN, Kevser and PALABIYIK, M. Hanefi
- Abstract
Copyright of Journal of Islamic Research / İslâmi Araştırmalar Dergisi is the property of Turkey Economical & Cultural Solidarity (TEK-DAV) Foundation and its content may not be copied or emailed to multiple sites or posted to a listserv without the copyright holder's express written permission. However, users may print, download, or email articles for individual use. This abstract may be abridged. No warranty is given about the accuracy of the copy. Users should refer to the original published version of the material for the full abstract. (Copyright applies to all Abstracts.)
- Published
- 2023
4. Tarihte ‘Dinsel Çoğulcu’ ve ‘Kültürel Çoğulcu’ Bir Tecrübe Olarak Ekber Şah’ın (1556-1605) Reformları ve Yabancılaşma
- Author
-
PALABIYIK, M. Hanefi, primary
- Published
- 2022
- Full Text
- View/download PDF
5. İNSANLIK TARİHİ BAKIMINDAN ATAMIZ ADEM İLE HZ. ADEM (A)
- Author
-
PALABIYIK, M. Hanefi and DİNDİ, Korkut
- Subjects
Tarih ,History ,İslam,Hz. Adem,İlk İnsan - Abstract
İslam düşünce geleneğinde İslam âlimleri insanlığın başlangıcı hakkındaki tartışmalara cevap verebilmek için bazı teoriler öne sürmüşlerdir. Buna göre: 1. Hz. Adem ilk insandır yani ilk babamızdır. Her açıdan mükemmeldir, konuşur, yazar, dil/diller bilir, medenidir. 2. Hz. Adem aynı zamanda ilk peygamberdir de. Peygamberlik geleneği onunla başlamıştır. 3. İnsan nesli, Hz. Adem’in kadın ihtiyacının karşılanması için onun kaburga kemiğinden yaratılmış olan Havva annemizle olan ilişkisinden türemiştir. Ancak bu türeme, çocuklarının her batında ikiz doğması ve birinci batın ile üçüncü batında doğan çocuklarının çapraz evlendirilmesi ile vuku bulmuştur. 4. Ayrıca insanlığın tarihi gerek İslami gelenekte ve gerekse onun mülhem olduğu İsrailiyatta, MÖ 7000 yıllarına ulaşmaktadır. Yukarıda sunulan bu teori şimdilerde bazı sorularla karşılanmakta ve bu teori üzerinden İslam dini ve şeriatı küçümsenmektedir. Bu bakımdan çağımız insanını gerçekten tatmin eden ve buna alternatif olan bir teoriye ihtiyaç vardır. Buna göre: 1. Babamız olan Adem/Adam ile peygamber olan Hz. Adem aynı kimseler değildir. 2. İkisinin arasında binlerce yıl vardır. 3. İlk insanın yaratıldığı tarih bilinmese bile, Hz. Adem’in gönderiliş/görevlendiriliş tarihi MÖ 7000’li yıllarda olabilir. 4. Birden fazla Adem/Adam ve Havva olsa da (ki vardır), Hz. Adem bir kişidir. Yani ilk insan olarak yaratılan kadın ve erkeklerin sayısı çok olabilir, ancak peygamber olan Hz. Adem tek kişidir. 5. Dolayısıyla insanların türemesi, Hz. Adem’in peygamber olarak gönderilmesinden binlerce yıl evvel, bu Adem’ler ve Havva’ların birleşmesinden olmuştur. Mezkûr iddia ve inançları, din ve tarih açısından ele alıp tartışmak ve değerlendirmeler yapmak çalışmamızın hedefidir.
- Published
- 2020
6. Jahiliyyah Arabs Knew the Prayer (Salât)
- Author
-
PALABIYIK, M. Hanefi
- Subjects
Religion ,Din Bilimi ,Sirah,Arab,Jahiliyah,Pre-Islamic,Prayer ,İslam Öncesi,Siyer,Arap,Cahiliye,Namaz - Abstract
İslam öncesi Cahiliye Araplarının bilhassa Mekkelilerin ibadet dünyası hakkında çok fazla malumat bulunmamaktadır. Bu nedenle konu, birçok açıdan olduğu gibi delalet ve mahiyet bakımından da tartışılmaktadır. Bu çalışmanın konusu, İslam öncesi Arapların namaz kılıp kılmadıkları veya bildikleri/kıldıkları namazın mahiyeti veya onlarda namaz karşılığı olabilecek herhangi bir ibadetin olup olmadığı değildir. Yine bu çalışma Arapların bildikleri ama yapmadıkları bu ibadetin/namazın, nasıl olduğu hakkında herhangi bir iddia serdetmemektedir. Bu çalışmada sadece İslam öncesi Araplarının “namaz/salât” diye bir ibadeti bilip bilmedikleri tartışılmıştır. Kanaatimiz, Cahiliye Dönemi Araplarının namazı bildiği ve hem de onu bir ibadet biçimi olarak bildikleri yönündedir. Bu çalışma, onların Hz. İbrahim’den (a) itibaren o coğrafyada devam eden veya yapılmayan/unutulan birçok adetten/ibadetten birinin de “namaz” olduğunu ortaya koymayı amaçlamaktadır. Konuyla ilgili çok sayıdaki ayet, rivâyet ile erken ve muahhar kaynaklara yansıyan bilgiler mevcuttur. Tabii ki, Kur’an’ın talimatları ve Resulullah’ın sünnetleri ile namazın belli bir biçimde başladığı, geliştiği ve Resulullah döneminde bugünkü son şeklini almış olduğu bilinmektedir. Ancak bu çalışma, İslam öncesi dönemdeki namazı tespit etmeye çalışmaktadır., There is not much information about the world of worship of pre-Islamic Jahiliyyah Arabs especially Meccans. Therefore, the issue is discussed in terms of signification and nature as well as in many respects. Here, it is not investigated whether the pre-Islamic Arabs performed the prayer, or the nature of the prayer they performed or knew, or whether there was any prayer that could be equivalent among them. This study does not make any claims about how this worship/prayer the Arabs knew but did not do. In this study, it was discussed whether only the pre-Islamic Jahiliyyah Arabs knew a prayer called “salât”. Our opinion is that prayer is known by Jahiliyyah Arabs and they also know it as a form of worship. This study reveals that one of many practices/worship that continue or are forgotten in that geography is “prayer” (salât) since Prophet Ibrahim. There are many verses, narrations and information reflected in the early and beneficial sources about this issue. Of course, with the instructions of the Qur’an and the sunnah of the Messenger of Allah, it is known that prayer started, developed and took its final form in Prophet Muhammad. However, this study attempts to detect the prayer on the pre-Islamic period.
- Published
- 2020
7. GENDER AND WOMEN IN ISLAMIC THOUGH
- Author
-
PALABIYIK, M. Hanefi
- Subjects
Religion ,Din Bilimi ,Toplumsal cinsiyet,Din,Dini kültür,Cinsiyetçilik,Ataerkillik,Din dili,İçtihat ,Gender,Gender equality,Religion,Religion culture,Sexism,Patriarchy,Religious language,Historical,Contemporary,Ijtihad - Abstract
Bu çalışma feminist araştırmacıların en temelsorularından birini, İslam düşüncesi açısından ele almayı hedeflemektedir:“Erkekler ve kadınlar arasındaki farklılıkları belirleyen, onların doğalözellikleri midir yoksa içinde yaşadıkları toplum mu?” Bu soru aynı şekilde vehatta aynı ifadeler kullanılarak, “Erkekler ve kadınlar arasındakifarklılıkları belirleyen “din” midir yoksa içinde yaşadıkları toplumun diniparadigmaları mıdır?” biçiminde de sorulabilir. Buna ayrıca, kadınlık veerkeklik açısından doğallığın ne olduğu ve neyin, nasıl tespit edileceğinin decevaplanması gereken sorular olduğunu katmamız gerekmektedir. Diğer yandanproblemin haklar, insan hakları, adalet ve eşitlik açılarından ele alınmaimkânı da meselenin diğer yanıdır.Bu soruların bazı cevaplarıni toplumsal yapı ve dinigeleneğimiz açısından değerlendirirken, hiçbir müminin, geleneği savunmak adınaKur’an’ı veya Allah Resulü’nün sünnetini görmezden gelme hakkının olmadığınıdüşünmekteyiz. Bu yüzden Kur’an ve hadislere, her dönemde ve her yerde,Kur’an’ın kendi ilke ve prensiplerinin göz önüne alınarak yaklaşılması; tarihîbağlamı ve metin bütünselliği, tutarlı bir anlama yöntemiyle, yeniden vedefaatle elden geçirilerek yorumlanıp çağa taşınması ve problemlerin çözümündeonlara öncelik verilmesi gerektiğini düşünmekteyiz. Çünkü Allah ve Resulü’nün,nasıl bir toplum, nasıl bir kadın ve erkek modeli istediklerini ortayakoydukları açıktır. Bu modeli tespit ederek çağımıza taşımak da -ulemanın kendidönemleri için yaptığı gibi- çağdaş bilim adamlarının işi ve görevidir. Çünküburada yaşanan problemler doğrudan bizden kaynaklanmaktadır.Diğer açıdan Kur’an’ın ve Resulullah’ın dönemlerindebulunmayan bir problemin, onlarda aranması ve istenenin/beklenenin onlarasöyletilmesinin problemli olduğu da göz ardı edilmemelidir. Çünkü bazı hususlarmodern dünyanın problemidir; ama sanki geçmişte de aynı problem varmış gibidüşünülmektedir ve bu bir anakronizmdir. Bu tür hususlarda öne sürülenler kabuledilebilir/kabul edilse de, diğer yandan bizlerin, müminler olarak buproblemlerle karşı karşıya kaldığımız ve bunları da kaçmadan çözmek durumundaolduğumuz bir vakıadır. Bu problemi veya benzerlerini insan hakları veya kadınhakları üzerinden hareketle de çözebiliriz. Burada da ölçümüz, kanaatimceKur’an ve sünnet’in ruhuna, ilke ve prensiplerine ters düşmeden çözümüretilmesidir., This paper asks whether the differences between men and women are theirnatural characteristics or these differences are because of the society theylive in, which is one of the most frequently asked questions by feministresearchers. We would like to rephrase the same question using the same wordingand ask whether the differences between men and women are created by religionor they are different because of the religious paradigms. In addition to this,we need to ask whether manhood and womanhood are innate and natural andhow/what they are determined. on the other side, human rights, justice andequality are the other matters of these questions.We are of the opinion that no one reserves the right to ignore Koran orthe traditions of the Messenger of Allah while seeking answers to thesequestions within the context of our social structure and religious traditions.Therefore, we think that Koran and hadiths are to be approached holisticallywith Koran’s own principles in a historical context and to be interpreted intune with the times in order to solve the problems because it is clear whattype of a society and models of men and women Allah and his messenger wouldlike to see. Identifying this model and keeping it up with times is thecontemporary scholars just like the ulama did in their time. Thus, thesecurrent problems are directly because of us.Apart from that, a problem not existing in times of Koran and themessenger of Allah shouldn’t be addressed through them and doing is seems to beproblematic as certain problems are modern world problems and are thought as ifthey existed then, which is anachronism. Although the arguments put forward tothese issues are/may be acceptable, it is fact that we, as Muslims, face theseissues and need to find a solution without ignoring them. We can also seeksolutions to these problems through human and women rights. In my humbleopinion, we need to base our solutions on the disciplines of Koran and thespirit of traditions.
- Published
- 2019
8. HOCAM PROF. DR. ASRİ ÇUBUKÇU ÜZERİNE
- Author
-
PALABIYIK, M. Hanefi
- Subjects
Tarih ,History ,Asri Çubukçu,Vefeyât - Abstract
Vefeyât yazısı olduğu için özet bulunmamaktadır
- Published
- 2019
9. İnsanlık Tarihi Bakımından Atamız Âdem ile Hz. Âdem (a).
- Author
-
PALABIYIK, M. HANEFI and DİNDİ, KORKUT
- Abstract
Several Islamic studies scholars in traditional Islamic thought have put forward some theories to shed light upon the discussions over beginning of humanity as follows: 1. Adam the Prophet is the first human being, which means our first father. He is perfect in every aspect. He speaks, writes, knows languages and is civilized. 2. He is the first prophet as well. The tradition of prophecy began with him. 3. People descended from his relationship with our Mother Eve created from Adam's rib to be his partner. However, this descendance happened as a result of giving birth to twins each time and cross-marriage between first and third generation. 4. The history of humanity dates to B.C. 7000 in not only Islamic tradition but also Isra'iliyyat on which Islamic tradition based. The theories aforementioned are facing some questions these days, which leads Islam and sharia to be despised based on these theories. In this respect, a new and alternative theory is needed to satisfy today's people: 1. Our father Adam/Âdem and Adam the Prophet are not the same people. 2. There are millions of years between them. 3. Although it is not certain when exactly first human was created, the creation of Adam the Prophet may date back to B.C. 7000. 4. Although there might be Âdem/Adam and Eve more than one (there are), Adam the Prophet is just one person. The number of people created as first men and women might be high, but Adam the Prophet is only one. 5. Therefore, the reproduction of humanity happened as a result of the intercourse of these Adams and Eves millions of years before the Adam the Prophet. In our study, we aim to discuss and interpret the abovementioned claims and beliefs in terms of religion and history. [ABSTRACT FROM AUTHOR]
- Published
- 2021
10. BÜYÜK TÜRKMEN ŞAİRİ MAHTUMKULU’NUN ŞİİRLERİNDE HZ. PEYGAMBER
- Author
-
PALABIYIK, M. Hanefi and KALKANDELEN, Hilal
- Subjects
Türkmen şair,Mahtumkulu,Hz. Peygamber,algı,şiir,tasavvuf - Abstract
Şairler, edebiyatın her kolunda vepek çok edebî türde peygamber şiiri yazmış,peygamberler ile ilgili her türlü bilginin mevcut olduğu eserler vücudagetirmişlerdir. Onlar, Hz. Peygamber’e duydukları sevgiyi ve bağlılığı da şiirlerindeO’nun hayatı, özellikleri, kişiliği ile ele almışlar, sahip olduğu yüceliğiövmüş, sevgilerini dile getirmiş, O’ndan şefaat beklemişlerdir. Türkmen şivesiyle ve sade birüslupla şiirler yazmış olan büyük Türkmen şairi Mahtumkulu da Hz. Peygamber’eolan sevgisini, şiirlerinde O’nun son Peygamber oluşu, Allah’ın habîbi oluşu,ümmetine düşkünlüğü ve mucizeleri gibi konularla, O’nu en güzel isim vesıfatlarıyla anarak edebi bir tarzda ortaya koymuştur. Mahtumkulu’nun Hz. Peygamberalgısında dikkatimizi çeken temel husus, onun yazdıklarında, aldığı medreseeğitiminin yansımasının görülmesidir. Divanındaki konumuzla alakalı çoğuşiirinde Mahtumkulu, bir fakih, bir mürebbi, bir uyarıcı, bir öğütçü, birmuallim olarak görünmektedir.İkinci husus ise onun bir mürşidgibi dergâhındaki dervişlere sahip çıkan, onları irşad eden, onlara vaaz venasihat eden bir şeyh gibi görülmesidir. Ayrıca en önemlisi o, tasavvufuntesirini derinlemesine hissettiren, “nur-i Muhammedî”nin somutlaşmış birörneğini sunmaktadır.Mahtumkulu’nun Hz. Peygamberalgısı, geleneksel sufi-medrese algısına uygun klasik Ehl-i Sünnet çizgisindebir algı özelliğini taşımaktadır. 
- Published
- 2016
11. Hz. Ali In Makkah Period
- Author
-
PALABIYIK, M Hanefi
- Subjects
Hz. Muhammed,Hz. Ali,İslam,Mekke,Cahiliye,Şiilik,Vahiy ,Hz. Mohammad,Hz. Ali,Islam,Makkah,Jahiliyyah,Shi’ism,Revelation - Abstract
Mekke dönemi, Resulullah’ın ve tüm sahabenin olduğu gibi Hz. Ali’nin de hayatı hakkında çok fazla bilginin gelmediği bir dönem olarak karşımıza çıkmaktadır. Bunun bizce temel sebebi, babasının himayesi ve Resulullah’ın gözetiminden dolayı pek sıkıntıya düşmemesi ile yaşının küçük olmasıdır. Ayrıca Resulullah’ın dışarıdaki tebliğ faaliyetlerinden dolayı, zaten beş yaşından beri kaldığı yeri olan Resulullah’ın evinin ihtiyaçlarının gözetilmesiyle görevli olmasıdır. Çocuk yaşta da olsa ilk Müslümanlardan sayıldığı ve namazın ilk emrolunmasından itibaren, namazı da ilk kılanlardan olduğu görülmektedir.Hz. Ali hakkında bu döneme mahsus olarak, Resulullah’ın evinin ihtiyaçlarının gözetilmesi görevi hariç, herhangi bir özel durumundan söz edilemez. Ancak bazı rivayetlerde yer alan bir takım tutarsızlıklar ve uydurmalarla, Hz. Ali’yi önemli ve üstün gösteren eklemeler göze çarpmaktadır. Bu abartıların genellikle Şiiler veya Şii meyilli ravilerce eklendiği düşünülebilir. Asıl rolüne ve çeşitli alanlarda görevlendirilmesine Medine döneminde rastladığımız Hz. Ali’nin, diğer çok sayıdaki sahabeyle her yönden eşit olduğu görülmektedir. Dolayısıyla bunların hiç birinin, bir insanın diğerine üstünlüğü açısından örnek ve delil gösterilmesinin doğru ve tutarlı olamayacağını düşünmekteyiz.Diğer yandan tasavvufta da çeşitli sebeplerle Hz Ali’ye yer verildiği görülmekte olup, bunların dayanaklarının bulunmadığı ve ilgili hadislerin -ki çoğu Medine dönemine aittir- diğer birçok hadis gibi uydurma veya zayıf olduğu anlaşılmaktadır. Hz. Ali hakkında indiği iddia edilen ayetlerin ise, sadece bir aşırı yorum ve zoraki ilgi kurmaktan kaynaklanan bir durum olduğu anlaşılmaktadır, Makkah period stands out as a period in which much information about the life of Hz. Ali as well as Hz. Mohammad and all the companions of his wasn’t provided. The main reason for that is he has never been in trouble thanks to the protection of his father and Hz. Mohammad and his young age as well. What is more, due to the fact that Hz. Mohammad was busy with conveying the Quran message outdoor, he was responsible for taking care of Hz. Mohammad’s house. Even if he was just a kid, he is known to have been one of those who performed the salaat first since it was commanded.Apart from his duty to take care of Hz. Mohammad’s house, there is nothing special about Hz. Ali especially within this period. However, there are some considerable narratives based on contradictions and fabrications regarding Hz. Ali as important and outstanding. These exaggerations may be thought to have been narrated by Shi’ites or the ones bent on Shi’ism. Hz. Ali is seen to have been equal to many other companions in all aspects and we encounter his primary duty and different commissions in Madinah period. Therefore, we are of the opinion that none of these can be given as an example or evidence in terms of superiority of a person over others.On the other hand, it is known that Hz. Ali has been mentioned in Sufism due to some reasons, it is obviously understood that these have no basis and related hadiths, which mostly belong to Medina period, are fictive and weak. It is well understood that verses allegedly about Hz. Ali are the results of over interpretation and imputation
- Published
- 2015
12. Women and the State in Early Islam-I - By Nabia Abbott
- Author
-
ABBOTT, Nabia, PALABIYIK, M. Hanefi, and KINAY, Betül
- Subjects
İslamiyet,Hz. Muhammed,Arap,kadın,din,siyaset,devlet ,Islam,Muhammad,Arab,woman,religion,politics,state - Abstract
İslam’ın İlk Döneminde Kadın Ve DevletABD Chicago Üniversitesi öğretim üyelerinden Nabia Abbott tarafından kaleme alınan bu makalede, İslam’ın ilk döneminde Müslüman Arap kadınının sahip olduğu sosyal, dini ve siyasi konuma yönelik bir takım değerlendirmeler yapılmaktadır. Yazar İslamiyet’i kabul eden Arap kadınının sosyal, dini ve siyasi yaşamında önceki döneme nazaran köklü değişiklerin meydana geldiğini dile getirmektedir. Çalışmada Hz. Muhammed döneminde Müslüman Arap kadınına tanınan sosyal, dini ve siyasi haklar ile Dört Halife dönemindekilerin mukayesesine yer verilmiştir. Bununla birlikte Hz. Muhammed döneminde kadına tanınan hakların bir kısmının bir sonraki dönemde kısıtlandığı hatta Arap kadınının İslamiyet ile birlikte İslam öncesi dönemde sahip olduğu bazı özgürlüklerini de kaybettiği ifade edilmektedir, Women and the State in Early Islam-I - By Nabia AbbottIn that article which was written by Nabia Abbott who worked in Chicago University in the USA, some evaluations are made about social, religious and political positions that the owner of Muslim Arab woman in the early Islam. Author mentions in her article that there occurred revolutions as of early Islam in Arab woman’s social, political and religious life who converted with accepting the Islam compared with before Islam. Also it includes the comparison to the Arab woman’s social, political and religious rights that were given in Muhammad time and in four caliphs’ periods. It includes that some rights were given to the woman in Muhammad’s time but these rights were restricted in four caliphs’ periods, even with accepting Islam, Arab woman lost some freedom which owned social, political and religious before Islam
- Published
- 2015
Catalog
Discovery Service for Jio Institute Digital Library
For full access to our library's resources, please sign in.