Search

Okul öncesi dönemdeki çocuğun tek başına ihtiyaçlarını karşılayabilmesini ve çevresel etkileşime girebilmesini sağlama, kendini ifade edebilmesini destekleme ve belli alışkanları edinebilmesini amaçlayan Montessori yönteminde uygulanacak etkinlikler, çocuğa göre hazırlanan malzemelerin bulunduğu ortamda gerçekleştirilmektedir. Bu malzemelerin ölçü olarak çocuğa uygun olmasının yanı sıra taşıdığı özellik itibariyle de belli alışkanlıkları kazanması hedeflenerek üretilmiştir. Görüşülen farklı çocuk mobilya firmaları, Montessori'nin mobilya seçiminde çocuğun ihtiyaçlarını kendi başına karşılayabilmesine dikkat ettiğini, kendilerinin de üretim yaparken bu amaca yönelik hareket ettiklerini belirtmişlerdir. Mobilya tasarımlarında, çocuğun odasında, kullanılan yaşam alanlarında, gelişimini destekleyecek özellikler olmasına dikkat edildiği görüş olarak belirtilmiştir.Araştırmada Montessori eğitim yönteminde kullanılan mobilyalarla değişik mekânlar için tasarlanan çocuk mobilyaları karşılaştırılmış ve yapılan karşılaştırma sonucunda çocuk mobilyaları üreten firmaların bazılarının Montessori okullarında kullanılan mobilyaların tasarımlarından etkilendikleri belirlenmiştir. Yapılan karşılaştırmada çocuk mobilyası üreten firmaların tasarladıkları mobilyaların Montessori yönteminde kullanılan mobilyalar kadar gelişimi destekleyen çok fazla özelliğe sahip olmadığı tespit edilmiştir.Anahtar Kelimeler: Montessori, Mobilya, Çocuk, Tasarım, Firma The activities to be applied in the Montessori method, which aims to enable the pre-school child to meet his / her needs alone and to enter into environmental interaction, to support self-expression and to acquire certain habits, are carried out in the environment where the materials prepared for the child are present. In addition to being suitable for the child as a measure of these materials, it is produced with the aim of gaining certain habits in terms of the properties it carries. The different children's furniture companies interviewed stated that Montessori paid attention to be able to meet the needs of the child in the selection of furniture on their own and that they act for this purpose while producing. In furniture designs, it is stated that the child's room, living spaces used, attention is paid to the features that support the development.In this research, the furniture used in Montessori education method and children's furniture designed for different places were compared and as a result of the comparison, it was determined that some of the firms producing children's furniture were affected by the designs of furniture used in Montessori schools. In the comparison, it was found that the furniture designed by the companies producing children's furniture did not have many features supporting the development as much as the furniture used in the Montessori method. In addition, it was found that the products designed for children's use in children furniture companies in general were not found to have this effect.Keywords: Montessori, Furniture, Children, Design, Firm 89

Düşük teknolojili ve işgücü yoğun kültür sanayilerinden biri olan mobilya sektörü, büyüme ve gelişmenin yanı sıra, ticareti canlandırmasıyla da gelişmiş ve gelişmekte olan ülkelerde ön plana çıkmaktadır. Bu sektörün sık sık düşük ücretler, becerisiz işler ve çok çalıştıran işyerlerinin olduğu bir sektör olarak anılmasına rağmen, bugün birçok ülkede yeni teknolojilerle hızla büyüyen ve çok fazla kazançlı istihdam fırsatları sağlayan, beceri ve ücretleri yükselten üretim alanları olduğu görülmektedir. Mobilya sektörünün en çarpıcı özellikleri ağ tipi örgütlenmesi, üreticilerin yığılma alanlarının yaygınlığı, uluslararası fason iş verme ve üretim paylaşma anlaşmalarına konu olmalarıdır. Bu özellikleriyle mobilya sektörü sanayi alanları içindeki ve arasındaki yeniden yapılanma süreçlerinde ön plana çıkmakta, yerel ekonomik gelişmenin en temel sektörlerinden biri olarak işlev görmektedir. Mobilya sektörü, iletişim ve ulaşım alanındaki gelişmeler ile bilgisayar destekli üretim sisteminin (yeni üretim teknolojilerinin) etkisiyle hızla küreselleşmektedir. Bu dönemde mobilya sektörünün rutin üretimleri ağırlıkla gelişmekte olan ülkelere kaymakta, tasarım ağırlıklı katma değeri yüksek üretim kesimleri ise gelişmiş ülkelerde yeni teknolojilere yapılan yatırımlarla niş pazarlara yönelik olarak gerçekleşmektedir. Gelişmekte olan ülkeler gelişmiş ülkelerin üretimlerini kaydırma sürecinden daha fazla pay kapabilmek adına ihracat ağırlıklı üretim ve tasarıma yönelmekte, teknolojiye yatırım yaparak ve üretim altyapılarını geliştirerek yeniden yapılanma sürecine girmektedir. Bu çalışma, 2000 yılı sonrası yeni teknolojilerin hızla girdiği Ankara Mobilya Sektöründe yaşanan yeniden yapılanmanın yapısal ve mekansal özelliklerini ortaya koymayı amaçlamaktadır. Bu amaca yönelik olarak Ankara İl bütününde 2015 yılı Bilim Sanayi ve Teknoloji İl Müdürlüğü verilerinden hareketle firmalara ilişkin bilgiler toplanmış, firmalarla anket çalışması yapılmıştır. Anket sonuçları SPSS yöntemi kullanılarak değerlendirilmiştir. Çalışma sonucunda Ankara Mobilya Sektöründe yeni teknolojilerin üretim organizasyonuna, işgücü süreçlerine, işgücü pazarına olan etkileri mekansal etkileriyle birlikte ortaya konulmaktadır. Bu etkiler gelişmiş ülke örnekleriyle kıyaslandığında var olan sosyal, ekonomik ve kurumsal yapı nedeniyle önemli farklılıklar göstermektedir. Benzer çalışmaların artması, gelişmekte olan ülkelerde yeniden yapılanma sürecinin üretim organizasyonu, işgücü süreçleri, işgücü pazarı ve firma yer seçimine etkileri üzerinde genel sonuçlar çıkarmaya ve kent mekanının dinamiklerini anlamamıza katkı sağlayacaktır. The furniture industry, which is one of the low-tech and labor intensive cultural industries, stands out in the developed and developing countries with its growth and development as well as stimulating trade. Although this sector is often referred to as a sector with low wages, incompetent jobs and hard-working workplaces, it is now seen that in many countries there are production areas that are rapidly growing with new technologies and providing very lucrative employment opportunities, raising skills and wages. The most striking features of the furniture sector are network organization, the prevalence of the agglomeration areas of the producers, and their being subject to international contracting and production sharing agreements. With these features, the furniture sector comes to the forefront in the restructuring processes within and between industrial areas and functions as one of the most basic sectors of local economic development. The furniture sector is rapidly globalizing due to the developments in the field of communication and transportation and the effect of computer-aided manufacturing system (new production technologies). In this period, the routine production of the furniture sector shifts heavily to the developing countries, while the production-oriented production segments with high added value are realized in niche markets through investments in new technologies in developed countries. Developing countries are turning to export-oriented production and design, investing in technology and developing their production infrastructures in order to gain more shares from the shifting of the production of developed countries. This study aims to reveal the structural and spatial characteristics of the restructuring in the Ankara Furniture Sector, where new technologies have entered rapidly after 2000. For this purpose, information was collected from the Provincial Directorate of Science, Industry and Technology in Ankara Province in 2015 and surveys were conducted with companies. As a result of this study, the effects of new technologies on production organization, labor processes and labor market in Ankara Furniture Sector are put forward together with their spatial effects. When compared with developed countries, these effects show significant differences due to the existing social, economic and institutional structure. The increase in similar studies will contribute to the general conclusions on the effects of the restructuring process in developing countries on production organization, labor processes, labor market and firm location selection and to understand the dynamics of urban space. 184

Bugünün dünyasında mütemadiyen bir değişim ve dönüşüm söz konusudur. Yaşanan bu değişim ve dönüşümlerle beraber her geçen gün artan rekabet karşısında işletmeler varlıklarını korumak ve farklılaşmak adına değişime ve yeniliğe ihtiyaç duymaya başlamıştır. Bu da bilim ve teknolojinin ortak öğesi olan inovasyonun önemini artırmaktadır. İnovasyon, geleceğin planlı halde oluşmasını sağlayan temel taştır. Ülkelerin ve toplumların gelişimi ve refah seviyelerindeki artış, yeniliğe açık olmakla mümkündür. Bugün bilim ve teknolojide olduğu gibi üretimde de geleneksel mantıktan çıkılmış, yeni bir dönüşüm sürecine girilmiştir. Bu kapsamda çalışmamızda özellikle üretimde kilit konumda olan sanayinin önemli kısmını oluşturan mobilya sektöründe inovasyonun ihracat performansına etkisi üzerine odaklanılmıştır.Çalışma, İzmir ili sınırları içerisinde mobilya sektöründe ihracat yapan firmalara uygulanmıştır. Firmaların yenilik yeteneklerinin ihracat performansı üzerindeki etkilerini araştırma amacı ile yapılmıştır. Araştırma, İzmir'de mobilya sektöründe faaliyet gösteren firmalarda yapılan 120 ankete sağlıklı cevap veren 80 kişi üzerinde uygulanmıştır.Anket sonucunda verilerin faktör analizine uygun olup olmadığına bakılmış olup, devamında varyans analizi ve korelasyon analizi yapılmıştır.Açıklayıcı faktör analizi sonucunda süreç yeniliği yetenekleri, ürün yeniliği yetenekleri, davranışsal yenilik yetenekleri, stratejik yenilik yetenekleri ve ihracat performansı faktörleri elde edilmiştir.Yenilik yeteneği faktörlerinden, ürün yeniliği yetenekleri ve süreç yeniliği yeteneklerinin, mobilya sektöründe faaliyet gösteren firmaların ihracat performansını artırdığı görülmüştür. In today's world, there is a constant change and transformation. Moreover with these changes and transformations, competition has increased in the world and businesses have started to need change and innovation in order to protect their assets and to differentiate. This situation increases the importance of innovation which is a common element of science and technology. Innovation is the key stone that enables the future to be planned. The development of countries and societies and the increase in welfare levels are possible by being open to innovation. Today, as in science and technology, a new transformation process has begun in production instead of traditional logic. Therefore this study focuses on the effect of innovation on export performance in the furniture sector. Especially, because of focusing on furniture industry, this sector has a key position in production, and constitutes an important part of the industry.The study was applied to the exporting companies in furniture sector in İzmir. The aim of the study is to explore the effects of innovation capabilities on export performances.This study was applied to 80 people who gave healthy answers to the 120 questionnaires. These people who participate in the survey work in exporting companies in the furniture sector in İzmir. As a result of the questionnaire, it was examined whether the data suitable for factor analysis and then analysis of variance and correlation analysis were conducted. On the result of explanatory factor analysis, process innovation capabilities, product innovation capabilities, behavioral innovation capabilities, strategic innovation capabilities and export performance factors were obtained. Product innovation capabilities and process innovation capabilities have found to have an effect on increase the export performance of companies in furniture sector. 85

Yüzyıllardır insanların bulunduğu her ortamda çatışmalar yaşanmaktadır. Bundan dolayı çatışma birçok çalışmaya konu olmuş, farklı yönlerden incelenmiştir. Bu çalışmada çatışma kavramı yönetim bilimi kapsamında ele alınmış ve işletmeler düzeyinde incelenmiştir. Çalışmanın amacı; işletmelerde kullanılan çatışma yönetim stratejilerini ve çatışma yönetimi yöntemlerini ölçmek ve bunların personelin demografik özelliklerine göre farklılaşıp farklılaşmadığını belirlemektir. Çalışma üç bölümden oluşmaktadır. Birinci ve ikinci bölümler teorik kısmı kapsamaktadır. Birinci bölümde işletmelerde çatışma kavramına, çatışmanın türlerine, işletmelerde çatışmanın kaynaklarına ve çatışma süreci kavramlarına değinilmiştir. İkinci bölümde işletmelerde çatışma yönetimi kavramına, çatışma yönetiminde kullanılan stratejilere, işletmelerde çatışmanın analizine, çatışma yönetiminde kullanılan yöntemlere ve çatışmanın doğurduğu olumlu ve olumsuz sonuçlara yer verilmiştir. Üçüncü ve son bölümde ise, tezin teorik kısmı pratikte test edilmiştir. Bu amaçla üretim alanında oldukça önemli yere sahip olan mobilya sektöründe anket tekniği ile alan araştırması yapılmıştır. Araştırmanın evrenini, Sivas İlinde Organize Sanayi bölgesinde bulunan kurumsallaşmış bir işletme olan Ofisline işletmesi personelleri oluşturmaktadır. Araştırma işletmelerde kullanılan çatışma yönetim stratejileri ve çatışma yönetim yöntemlerinin sonuçlarını ortaya koymaktadır., In every environment where people have existed for centuries, there were conflicts. Because of this, the conflict has been the subject of many studies and was considered from different points of view. In this study, the concept of conflict is considered within the framework of management science and is considered at the enterprise level. Purpose of the study; measure conflict management strategies and conflict management techniques used in enterprises, and determine if they differ in their demographic characteristics. The study consists of three parts. The first and second chapters cover the theoretical part. The first chapter mentions the concept of conflict in enterprises, the types of conflict, the sources of conflict in enterprises and the concept of the conflict process. The second chapter includes the concept of conflict management in enterprises, strategies used in conflict management, conflict analysis in enterprises, methods used in conflict management, as well as the positive and negative consequences of conflict. In the third and last chapter, the theoretical part of the thesis was tested in practice. To this end, field studies were conducted in the furniture sector, which occupies a very important place in the field of production. The sample study consists of 140 Ofisline employees, an organized enterprise in the Organized Industrial Zone in the province of Sivas. The study reveals the results of conflict management strategies and conflict management techniques used in this enterprise.

Örgütlerin birbirinden farklı olmalarını sağlayan sahip oldukları kültürleri bulunmaktadır. Bu kültür örgütün tüm yapısının şekillenmesini sağlamakta ve çalışanların davranışlarını etkilemektedir. Örgütsel vatandaşlık davranışı ile örgütlerin kültürü, performansı ve verimliliği gibi örgütsel faktörler, çalışanların işe katılımı, duygusal bağlılığı ve ruhsal iyilik hali gibi kişisel faktörler arasında ilişkiler görülmektedir. Çalışanlar kendilerini örgütleri için anlamlı hissetmekte ve kendilerine verilen değerin neticesinde ruhsal olarak iyilik haline kavuşmaktadırlar. Çalışanların örgüt içerisinde anlaşılması, işine saygı duyulması ve işini önemsemesi onun ruhsal refah düzeyini artırmaktadır. Ayrıca örgütte çalışanlarca algılanan kültür onların tutum ve davranışlarını da etkilemekte ve örgüte duydukları aidiyetle birlikte örgütsel vatandaşlık davranışını ortaya çıkarmaktadır. Bu çalışmada örgüt kültürü, örgütsel vatandaşlık davranışı ve ruhsal iyi oluş arasında ilişki olabileceği varsayılmış ve bunun tespiti amaçlanmaktadır. Araştırmanın sonuçları mobilya imalat firmasında çalışan 230 katılımcı üzerinden değerlendirilmiştir. Araştırmanın analizinde ölçeklerin doğrulayıcı faktör analizi için Spss Amos 24 programı kullanılmıştır. Tanımlayıcı istatistikler, korelasyon ve aracı değişken ile regresyon analizi sonuçlarına ulaşmak için Spss Statistic 25 programı kullanılmıştır. Yapılan araştırmanın sonuçlarına bakıldığında ise örgüt kültürü, örgütsel vatandaşlık davranışı ve ruhsal iyi oluş arasında pozitif yönlü anlamlı ilişkiler tespit edilmiş olup; bu ilişkide ruhsal iyi oluşun kısmi aracı role sahip olduğu görülmektedir. Değişkenlerin alt boyutları da ele alınarak yapılan analizler neticesinde; örgüt kültürü ile vicdanlılık, centilmenlik ve sivil erdem arasındaki ilişkide ruhsal iyi oluşun kısmi aracılık rolü, örgüt kültürü ile nezaket arasındaki ilişkide ruhsal iyi oluşun tam aracılık rolü olduğu tespit edilmiştir. Ayrıca örgüt kültürü tiplerine göre analizler dikkate alındığında ise; adhokrasi kültürü ile örgütsel vatandaşlık davranışı arasındaki ilişkide ruhsal iyi oluşun tam aracı role sahip olduğu tespit edilmiştir. Kültür tipleri ile örgütsel vatandaşlık davranışı boyutları arasındaki ilişkilerde ruhsal iyi oluşun aracı rolü sonuçlarına bakıldığında; adhokrasi kültürü ile vicdanlılık arasındaki ilişkide ruhsal iyi oluşun tam aracılık rolü olduğu görülmüştür. Pazar kültürü ile nezaket arasındaki ilişkide ruhsal iyi oluşun tam aracılık rolüne rastlanmıştır. Organizations have cultures that enable them to be different from each other. This culture enables to be shapen of the whole structure of the organization and affects the behavior of employees. Relationships between organizational citizenship behavior and organizational factors such as culture, performance and productivity of organizations; personel factors such as employee participation, emotional commitment and mental well-being are observed. Employees feel significant to their organizations and as a result of the value they are given, they become spiritually good. Understanding the employees in the organization, respecting their work and caring for their work increases their level of mental well-being. In addition, the culture perceived by the employees affects their attitudes and behaviors and reveals the organizational citizenship behavior along with their belonging to the organization. In this study, it is assumed that there may be a relationship between organizational culture, organizational citizenship behavior and mental well-being and it is aimed to determine this. The results of the study were evaluated over 230 participants working in the furniture manufacturing company. Spss Amos 24 program was used for confirmatory factor analysis of the scales. Spss Statistic 25 program was used to obtain descriptive and descriptive statistics, correlation and regression analysis with mediating variable. When the results of the research are examined, it is found that there is a positive relationship between organizational culture, organizational citizenship behavior and mental well-being; In this relationship, mental well-being has a partial mediating role. As a result of the analyzes made by considering the sub-dimensions of the variables; It has been found that spiritual well-being is the partial mediator role in the relationship between organizational culture and conscience, gentlemanhood and civil virtue, and spiritual well-being is the full mediating role in the relationship between organizational culture and kindness. In addition, when the analysis according to the types of organizational culture is considered; In the relationship between adhocracy culture and organizational citizenship behavior, psychological well-being has a full mediating role. When the results of the mediating role of spiritual well-being in the relationship between culture types and dimensions of organizational citizenship behavior are examined; Spiritual well-being has a full mediating role in the relationship between adhocracy culture and conscience. In the relationship between market culture and courtesy, the full mediating role of spiritual well-being was found. 160

Bu tezin amacı, müşteri memnuniyeti oluşturan mağaza iç mekân tasarım unsurlarını belirleyerek, bu unsurların müşteri alışveriş davranışları üzerindeki etkilerini mobilya sektörü özelinde bir alan çalışması ile ortaya koymaktır. Perakende mobilya mağazalarında, dikkat edilmesi gereken iç mekân tasarım unsurlarının belirlenmesi ve bu bağlamda mobilya mağazaları için yol gösterici olması amaçlanmıştır. Çalışmada niteliksel ve niceliksel analizlerden oluşan karma bir metot kullanılmıştır. Duyusal mağaza deneyimi yaratan iç mekân tasarım bileşenlerinin, alışveriş davranışları ile bağlantısının ortaya koyulabilmesi için öncelikle memnuniyet verici mağaza deneyimleri yaratan iç mekân tasarım unsurları belirlenmiştir. Alan çalışması kapsamında gözlem, fotoğraf çekimi, anket ve yüz yüze görüşme teknikleri uygulanmıştır. Anket sonuçlarına ve istatistiksel analizlere ilişkin tablo ve yorumlara detaylı olarak yer verilmiştir. Çalışma sonucunda, iç mekâna ait unsurların da yardımı ile tasarlanan ve müşterilerin duyularına hitap eden keyifli mağaza ortamlarının mekânsal memnuniyet yaratmak için önemli olduğu saptanmıştır. Mekânsal memnuniyet yaratan mağaza atmosferi ve atmosferi oluşturan bileşenlerin tüketicilerin alışveriş deneyimini pozitif hale getirdiği ve alışveriş davranışlarını olumlu şekilde etkilediği görülmüştür. The aim of this thesis is to determine the design elements of the store interiors that provide in-store pleasantness and to expose the effects of these design elements on shopping behaviors with a case study in furniture industry. It is indented to determine interior design components that need to be taken into consideration in retail furniture stores and to provide guidance for furniture stores.In this study, combination of qualitative and quantitative methods have been employed. Interior design components that create pleasurable in-stores experience initially identified in order to determine the connection between interior design components that create multi-sensory store experiences and shopping behavior. Fieldwork included observational strategies, photo-shootings, survey studies and face-to-face interview. Outcomes of the surveys and statistical analysis are detailed via tables and commentaries throughout the thesis. As a result of this research, it has been revealed that designing appealing store atmospheres that stimulate senses with the help of interior design components are important for creating in-store pleasantness on customers. It has been indicated that store atmosphere and atmospheric components that creates pleasantness affect customers' shopping behavior and experience positively. 286

Bu çalışmamızda uluslararası ticaret verileri kullanılarak Türkiye ve dünya mobilya ticaretindeki 2001-2010-2016 yılları arasındaki değişim irdelenmektedir. Bu bağlamda Türkiye ve dünya mobilya ticaretinde başta gelen ülkeler ve bu ülkelerin dünya mobilya ticaretindeki paylarının ne olduğu, Türkiye'de ve dünyada en çok ticareti yapılan mobilya ürün gruplarının neler olduğu incelenmiştir. Çalışmamızda, International Trade Center, Trademap web sitesindeki veriler kullanılmıştır. In this work, the international furniture trade sector was analyzed in 2001 - 2010 - 2016 by using international trade data.Significant countries in furniture trade and their shares in world furniture trade were examined.The data from the itc trademap web site is used in this work. 102

Ekonominin babası Adam Smith (1723-1790) ile başlayan iş fikri, iş, işletme, işletmecilik ve ekonomi şeklindeki süreç uzun yıllardan sonra Ekonomist J. Schumpeter tarafından Yenilik Ekonomisi şeklinde ifade edilmeye başlandı. Yeni ve yenilikçi fikirlerin iş, işletme, işletmecilik şeklindeki süreçte dev ekonomilere dönüştürülmesi için en önemli kavram yenilik olarak belirtildi. Schumpeter Yenilik; tüketicilerin hiç karşılaşmadığı bir ürünün veya var olan bir ürünün yeni özellikleriyle piyasaya sürülmesi, yeni üretim yöntemlerinin uygulamaya konulması, yeni piyasalara girilmesi, yeni tedarik zincirlerinin önünün açılması ve bir endüstrinin yeni organizasyon yapılarını içinde barındırmasıdır şeklinde tanımladı. Inovasyon-Yenilik ile çok sayıda çalışmalar yapılmasına rağmen, özellikle gelişmekte olan ülkelerde yeni bir iş fikrinden iş, işletme, işletmecilik ve yeni ekonomi şeklindeki süreçte ilerlemenin değişiklik, değişim, dönüşüm ve devrim için usul ve esasları ortaya konulamadı. Bunun temel sebebi `süreç ve metodun` sektör uygulaması şeklindeki çalışmaların eksikliği olarak fark edildi.Bu çalışmanın hedefi yenilik ekonomisinin yaygınlaşmasına katkıda bulunmaktır. Çalışmanın amacı yeni ve yenilikçi fikirlerin iş, işletme, işletmecilik fonksiyonları ve yenilik ekonomileri şeklinde ticarileştirilebileceği bilgiye dayalı kalkınmanın süreç ve metodunu örnek bir uygulama ile ortaya koyarak topluma hizmet ve ulusların sürdürülebilirliğinde yeni nesiller yetişmesinde bilgi kaynakları sağlamaktır. Çalışmanın kapsamı; yenilik kavramının açıklanması, yenilik yönetiminin mobilya sektörü için dönemlerinin ortaya konulması, mobilya sektöründe yenilik yönetimi için SCAMPER metodu uygulamaları ve mobilya sektörü paydaşlarının yenilikçilik düzeyinin belirlenmesi şeklinde sınırlandırılmıştır. Yenilik kavramı ve yenilik yönetiminin mobilya sektörü için yapısal dönemlerinin ortaya konulmasında ikincil veriler şeklindeki literatür çalışmalarından yararlanılmıştır. Yenilik yönetiminin mobilya sektörü uygulamalarında SCAMPER metodu çalışmanın özgün kısmını oluşturmaktadır. Mobilya sektörü paydaşlarının yenilikçilik düzeyinin belirlenmesi için Elazığ mobilya sektörü paydaşlarına uygulanan anketler değerlendirilmiştir.Sonuçta iş fikri, iş, işletme, işletmecilik fonksiyonları ve yenilik ekonomisi şeklindeki süreç ve bunun SCAMPER metodu uygulaması mobilya sektörü için ortaya konulmuş ve sektörün gelişmesi için yeni fikirler ve tasarımlar için bilimsel altyapı ve perspektif belirlenmiştir. Mobilya sektörü paydaşlarının faydalanacakları ve sektörde yenilikçilik ve yenilik ekonomisine ivme kazandıracakları bir çalışmadır. Ayrıca benzer çalışmaların farklı sektörlerde yaygınlaşmasında çoğaltan ve hızlandıran etki yapacak potansiyel ve değere sahip `yenilik sürecinin bilimsel bir metotla yönetilmesi` şeklinde faydalı çıktı sunmaktadır. The founder of Economic Science Adam Smith (1723-1790) mentioned the process of business idea, business, enterprise, management, and economics. Long while J. Schumpeter mentioned Innovation Economics in 21 Century.New and innovative idea is the first steps of innovation economy that follows with idea, business, enterprise, management, and huge economics. Schumpeter explained Innovation term as responding to consumer needs as new market, new products, new supply chain, and new industries. Although there are so many studies on innovation, the movement of development countries in innovation economy is not fast or sufficient due to the luck of new idea, business, enterprise, management, and economics. The movement of innovation economy requires public mutation, changes, transformations, and revolution in the society. The process and method of innovation management process is need of innovation economy in especially developing countries.The objective of this study is to accelerate dissemination of innovation economy world separated. The aim is to explain the process of new idea, business, enterprise, management, and innovation economics with SCAMPER method as furniture case study in order to increase sustainability with info and knowledge support for new generation.The study contents explanation of innovation term, the terms of innovation application for furniture, the implementation of SCAMPER for furniture, and the current approach of furniture stake holders to innovation in Elazığ.The outputs of study are important for determination of innovation process management from idea, to business, from business management to innovation economics. Furniture stake holders can get benefit from the output of this study for innovation economy. Also, the outputs of study can extend for other sector or industries as new process of innovation management with method. 124

Günümüzde, ürün kalitesi güçlü bir rekabet avantajı sağlamaktadır. Bu kapsamda, üreticilerin yüksek kaliteli ürünleri elde etmesi ve imalat planlarını ve stratejilerini bu amaç ile örtüşecek şekilde uygulamaları gerekmektedir. Mobilya sektörüne verilen önem hızla artmakta ve bununla birlikte mobilya mağazalarının sunduğu mobilya kalitesinin yükselmesi de buna paralel olarak artış göstermektedir. Bu nedenle, mobilya kalitesinin bileşenlerinin niteliğinin arttırılması çalışmaları gerçekleştirilmeli ve en nihayetinde daha kaliteli mobilya üretimi hedeflenmelidir. Üreticiler, müşterilerin kalite algılarını ve beklentilerini çok iyi anlayarak beklentileri karşılayabilecek ve böylelikle sunulan mobilyanın kalitesini artırılabileceklerdir.Bu çalışmada Trabzon ilinde faaliyet gösteren mobilya mağazaların mobilya kalitesinin ölçülmesi hedeflenmiştir. Bu doğrultuda öncelikle mobilya kalitesi boyutlarının ağırlıkları oluşan uzman grubuna uygulanan anketler sonucunda Analitik Hiyerarşi Süreci yöntemi ile ortaya konulmuştur. Daha sonra ise, Trabzon ilinde faaliyet gösteren mobilya mağazalarında bulunan tüketicilere anketler uygulanmış olup, bu anketlerden toplanan veriler bir diğer çok kriterli karar verme tekniği olan TOPSIS yönteminde kullanılmıştır. Son olarak, Trabzon ilinde bulunan mobilya mağazalarının kalite düzeyi TOPSIS yöntemi aracılığıyla sıralanarak değerlendirilmiştir. The quality of the product, which provides a strong competitive advantage, is no longer considered as a backplane. Whenever a company makes a decision to produce high quality products in place of lower quality ones, a robust manufacturing plan and strategy has be put forward. In parallel to the increase in the attention over the furniture sector nowadays, furniture quality provided by furniture stores is becoming increasingly important. Hence, efforts should be made to increase the quality of the components of the furniture quality, and the result should be aimed at creating better quality furniture production. Within the framework of these works, it is necessary to understand customer expectations and quality perceptions very well. In this way expectations can be met and the quality of the offered furniture can be increased.In this study, it is aimed to measure furniture quality of furniture stores operating in Trabzon Province. In this direction, firstly the expert group consisting of the weight of the furniture quality dimensions was determined by the Analytical Hierarchy Process method as a result of the applied questionnaires. Later on, the degree of importance obtained was evaluated by the TOPSIS method, which is a multi-criteria decision-making technique to evaluate the ultimate furniture quality of the stores, as a result of the questionnaires, which were applied to the consumers found in furniture stores operating in the Trabzon Province. The stores were ordered according to the results of the evaluations. 92

İşletmeler, müşterisinin ihtiyaçlarına cevap verebildiği ve isteklerini tatmin edebildiği sürece; küresel düşüncelere açık, yenilikleri kabullenerek hızlı değişen piyasa koşullarına ayak uydurabilmenin zorluklarını hissederek çalışmalarına devam ettiği müddetçe yaşar. Bir işletme yalın üretim metotları ile gelişimini sağlayarak, küresel piyasayla rekabet ederek, gelecekte karşılaşılması muhtemel koşullarda kurumsallaşma ve zirvede olma mücadelesinde üst sıralarda yer alabilecektir. İşletme karlılığını artırma, güçlü işletme sermayesi oluşturma, dinamik bir değişim ve gelişlim süreci yakalamak için çalışanların birlikteliğinde yalın üretim yöntemlerini uygulamalıdır. Bu çalışmada Kayseri ilinde mobilya üretimi alanında faaliyet gösteren büyük ölçekli bir işletmenin yatak üretim bölümünde Kobetsu-Kaizen ve 5S yaklaşımı ile kayıpların azaltılması, verimliliğin arttırılması ve çalışma koşullarının iyileştirilmesi amaçlanmıştır. Yapılan 5S ve Kobetsu-Kaizen çalışması ile yatak hattı iyileştirme projesi sonucunda iş yükü dengesizlikleri ve taşımalar minimize edilmiş, üretim kapasitesinde yaklaşık % 13 artış sağlanmış, kalite hatalarında ise yaklaşık % 46 azalma kaydedilmiştir. Malzeme, işçilik, yerleşim düzenleme, yatırım tasarrufu, makine revizyonu ile yıllık yaklaşık 192.000TL maliyet minimizasyonu gerçekleştirilmiştir. Projenin fayda/maliyet oranı ise 16,13 olarak hesaplanmıştır. Bu proje ile işletme performansı artırılmış, birçok alanda yapılan iyileştirmelerin sisteme entegrasyonu ve sürekliliği sağlanmış, çalışmalar ve hedefler tüm çalışanlara yaygınlaştırılmış ve yapılan çalışmaların diğer bölümler için kullanılabilmesine ve kıyaslamalar yaparak kolayca uyarlayabilmelerine açık bir yapıya dönüştürülmüştür. Ayrıca İSG, ergonomi, 5S, kalite bilinci, çalışan motivasyonu, üretim bilinci gibi konularda kazanımlar elde edilmiştir. A company can survive as long as it meets the needs of the customers and satisfy them, and as long as it goes on its operations feeling the difficulty of keeping pace with the market conditions changing rapidly by global thinking and accepting the innovations. A company can be at the top in institutionalization and being at the top struggle on possible conditions in the future by providing its development using simple production methods and by competing with the global market. In association of the employees, simple production methods must be used to increase the company's profitability, to form a strong company capital, to catch a dynamic change and development process. The aim of the study is to decrease the loss, to increase the productivity and to improve the work conditions at bed production department of a large-scale company operating at a furniture production field in Kayseri by Kobetsu-Kaizen and 5S approaches. Work load imbalance and transports are minimized, production capacity is increased by about %13, quality errors are decreased by about %46 as a result of bed line improvement project with the 5S and Kobetsu-Kaizen study. Cost minimization is carried out about 192.000 TL with material, labour, location arrangement, investment saving, machine revision. Benefit/cost ratio of the project is calculated as 16,13. Company performance is increased, the innovations in various fields are integrated into the system and consistency is provided, studies and targets are disseminated to whole employees with this study. The studies are changed into an open structure which can be used and adapted by comparing for other departments. Moreover, achievements in subjects like ISG, ergonomi, 5S, quality awareness, employee motivation, production awareness. 159

Mobilya imalat sektörü Türkiye'nin önde gelen, en köklü üretim sektörlerinden biridir. İhracatçı sektör olmasının yanında yarattığı istihdam ile ülke ekonomisine katkı sağlamaktadır. Sektör daha çok küçük ve orta ölçekli işletmelerden oluştuğundan finansman olanakları ölçekler sebebiyle farklıdır. Mobilya imalat sanayi sektörünün en önemli sorunlarından biri de finansal yapılarının yeterli seviyede olmamasıdır. Çalışmanın amacı; Türkiye'de mobilya imalat sektöründe faaliyet gösteren işletmelerin finansal başarı veya başarısızlığını tespit etmektir. Çalışmanın yöntemi; literatür taraması, finansal analiz tekniklerinden oran analizi ile Altman Z skor modelinin uygulanmasıdır. Çalışmada Türkiye mobilya imalat sektörünün önde gelen; 2'si borsada işlem gören ve 3'ü ise sermayesi 1 milyon TL üstü olan 5 mobilya imalat işletmesinin 2012-2016 yılları arasındaki finansal başarı veya başarsızlığının tespiti yapılmıştır.Çalışma sonucunda, Türkiye mobilya imalat sektöründeki işletmelerin genel olarak iflas riski taşımadığı ancak yıllar itibariyle iflas riskine yaklaştığı, sektörün önde gelen ve halka açık olan 2 işletmesinin ise yüksek iflas riski taşıdığı tespit edilmiştir. Furniture manufacturing is one of most established production and outstanding sectors of Turkey. Besides being an exporting sector, it also contributes to the economy of the country with the employement it creates. Furniture manufacturing sector is area consists of mostly medium and small company. Sector financing possibilities are different due to scales. One of the most important problems in furniture manufacturing sector is the fact that financial structures are not strong enough. Purpose of the study to detect financial success or failures of the companies operating in the sector. Methods applied in the study are literature search, ratio analysis as one of financial analysis techniques and Altman Z score model. In this study analysis methods, covering the period between 2012-2016, detection of financial success or failures of the 5 major companies in furniture manifacturing sector- 2 are publicly held companies and 3 are with capital of more than 1 million Turkish Lira- is completed.As a result of the study, it is reached to conclusion that the companies in the Turkey furniture manufacturing sector have no risk of bankruptcy in general but have been approaching bankruptcy risk year by year, 2 leading companies in the sector which are publicly held have a high risk of bankruptcy. 145

Günümüz küresel dünyasında hızla gelişen teknolojik gelişmeler, işletmelerin gelecek planlamalarında az ve kısıtlı sayıdaki veriler ile hızlı karar vermelerine yol açmıştır. Etkin bir tahmin yöntemini kullanan işletmelerin gelecek projeksiyonlarına dair aldığı kararlarla işletme amaçlarını daha sağlıklı bir biçimde devam ettirebildikleri bilinmekte, işletmeler için tahmin yöntemleri ayrı bir önem arz etmektedir.Bu çalışmada ileriki dönemlere ait maliyet tahmininde bulunulan gri temelli maliyet tahmini hakkında bilgiler sunup, bu modeli mobilya üretim sektöründe faaliyet gösteren X işletmesinde denenmesi amaçlanmıştır. İstatistik ve matematiksel yöntemlerin yanı sıra uygulamaya konu olan gri tahmin sistemini küçük örneklemlerde bile başarı ile uygulanabilmesi çalışmanın önemini ortaya koymaktadır. Çalışmanın önemi, sahip olunan az ve kısıtlı ölçüde veriler ile gelecek dönemlere ilişkin düşük hata oranlı maliyet tahmini yapmasından kaynaklanmaktadır.Yapılan tez çalışmasında maliyet tahminin işletme karar vericilerin kararları üzerinde etkinliği araştırmaya çalışılmış, etkin maliyet tahminin sağlıklı karar alınabilmesi üzerindeki etkisinin üzerinde durulmuştur. Mobilya üretim sektöründe faaliyet gösteren X mobilya firması üzerinde yapılan çalışma, gri temelli tahmin yönteminin maliyet tahmini üzerindeki başarısı ve elde edilen tahminlerin güvenirlilik oranı ile gelecek dönemlere ait maliyet tahminleri öngörülmeye çalışılmıştır.Gri temelli maliyet tahminin uygulanabilme derecesinin incelenmesi üzerine X mobilya firması üzerinde yapılan tez çalışması dört ana bölümden oluşmaktadır. Çalışmanın ilk üç bölümü teorik bilgilerden, son bölümü ise gri temelli maliyet tahminine yönelik uygulamadan oluşmaktadır.Çalışmanın teori bölümünü oluşturan birinci bölümde öncelikle maliyet, gider, maliyet gideri, faaliyet gideri, zarar ve harcama kavramları açıklanarak, maliyeti oluşturan unsurlar ve bu unsurların sınıflandırılması incelenerek devamında maliyet giderlerinin çeşitli yönlerden sınıflandırılması detayları ile ele alınmıştır.İkinci bölümde, ilk olarak sistem kavramı tanımlanarak bu kavram yardımı ile maliyet sistemi kavramı açıklanmış, sonrasında maliyet hesaplama sistemleri ve bu hesaplama sistemlerinin sınıflandırılması tüm yönleri ile detaylı bir biçimde incelenmiştir.Teori kısmını oluşturan üçüncü bölümde, önce tahmin kavramı açıklanarak, tahmin kavramının yardımı ile maliyet tahmini kavramı tanımlanmıştır. Devamında ise Gri sistem teorisi ve bölümleri incelenmiş, gri sistem teorisinin bölümlerinden olan gri modelleme ve gri tahmin yöntemi tüm ayrıntıları ile ele alınarak uygulama kısmında kullanılacak olan hesaplama yöntemleri ve formülleri üzerinde durulmuştur.Tez çalışmasının son bölümünde ise X mobilya firmasına ait maliyet tahminlemesi gerçekleştirilmeye çalışılmıştır. İlk olarak X mobilya firmasının 2013 yılı, 2014 yılı, 2015 yılı ve 2016 yılı tecrübelenmiş maliyet verileri ile yine tecrübelenmiş yıllara ait gri tahmin yöntemi ile tahmin edilemeye çalışılmış, tahminleme sonucunda doğruluk hata analizi ve güvenirlilik testi yapılmıştır. Yapılan doğruluk analizi sonucunda gri temelli model kullanılarak X Mobilya Firmasının gelecek dönemlere ait maliyet verileri öngörülmüştür.Çalışmanın sonuç ve öneriler kısmında uygulanan adımlar sonucunda, analiz sonuçları detayları ile ele alınıp, gerekli yorumlamalar ve bir takım önerilerde bulunulmuştur. Rapidly advancing technological developments in today's global world have led companies to make quick decisions with few and limited data in future plans. It is known that businesses using an effective forecasting method can continue their business objectives more healthily with their decisions about future projections, and forecasting methods for businesses are of special importanceIn this study, it is aimed to present information on the gray-based cost prediction in the cost predictions of the future periods and to test this model in the X operation in the furniture production sectorIn addition to statistics and mathematical methods, it also reveals the importance of studying how to implement the gray prediction system successfully, even in small samples. The key to working is due to the small and limited amount of data available and low error rate cost predictions for future periodsIn the thesis study, the cost predictions were tried to be investigated on the decisions of the business decision makers, and the effect on the effective decision of the cost prediction was emphasized. The study on the X furniture company operating in the furniture production sector, the success of the gray based prediction method over the cost prediction and the reliability rate of the obtained predictions, and the cost predictions for the future periods have been tried to be predicted.Examination of the degree of applicability of the gray based cost prediction, the thesis work on X furniture firm consists of four main parts. The first three sections of the study consist of theoretical information and the final section consists of the application of gray-based cost prediction.In the first part that constitutes the theory part of the study, the concepts of cost, cost, cost of return, activity, loss and expenditure are explained firstly and the classification of cost elements and classification of these elements are discussed. In the second part, firstly the concept of the system is defined and the concept of the cost system is explained with the help of this concept, after which the cost calculation systems and the classification of these calculation systems are examined in detail.In the third part of the Theory section, the concept of prediction is first explained and the concept of cost prediction is defined with the help of the prediction concept. In the following, Gray system theory and its parts have been examined and gray modeling and gray prediction methods of gray system theory have been studied with all details and calculation methods and formulas to be used in application part have been emphasized.In the last part of the thesis study, cost prediction for X furniture company was tried to be realized. First, the X furniture company was tried to be predictiond by the gray prediction method for the years of 2013, 2014, 2015 and 2016 and the gray prediction method for the experienced years, and the accuracy error analysis and the reliability test were performed as a result of the prediction. As a result of the accuracy analysis carried out, the gray-based model is used to predict the future costing of the X Furniture Company.As a result of the steps applied in the results and suggestions section of the study, the analysis results were handled with details and necessary comments and suggestions were made. 114

Gelişen Teknoloji ve küreselleşen Dünya ile beraber işletmeler ürünlerini satabilmek adına tüketiciye ulaşacak farklı yollar arama gereksinimi duymaya başlamışlardır. Tüketiciler açısından satın alma davranışının faydacı olduğu kadar hazcı bir eylem olduğu göz önüne alındığında, tüketiciye ulaşmak ve satın alma niyeti oluşturmak amacı ile tüketicilere eşsiz deneyimler yaşatılması gündeme gelmektedir. Diğer yandan pazarlama alanında yeni kullanılmaya başlanan arttırılmış gerçeklik uygulamaları, tüketici ile iletişim sağlamasının yanı sıra mobiliteye olan yatkın alt yapısı ve tüketiciye satın alma sırasında yeni bir deneyim sunması anlamında, eşsiz tüketici deneyimi yaratmada uygun bir aracı olarak kullanılabilir. Bu çalışmada bir mobilya işletmesinin sunduğu arttırılmış gerçeklik uygulaması tüketicilere deneyimletilmiş ve katılımcıların yaşadıkları deneyim sonrasında satın alma niyetine arttırılmış gerçeklik deneyiminin etkisi araştırılmıştır Along with the developing technology and the globalizing world, companies have begun to look for different ways to reach consumers in order to sell their products. In terms of consumers, purchasing behavior is as pragmatic as it is utilitarian. When it is considered that it is an act of action, it is a matter of making the intention of reaching and purchasing the consumer and maintaining unique experiences for consumers. On the other hand, the new reality applications that are being used in the marketing field can be used as an appropriate tool to create a unique consumer experience, in the sense of providing communication with the consumer as well as providing a new experience during the purchasing process and a mobility-based substructure.In this study, the agumented reality aplication of a furniture company has been experienced by consumers and the effect of the augmented reality experience on the purchase intention after the experience the participants experienced is investigated 194

Geçmişten günümüze doğa, üretim ve kontrolsüzlük sebebi ile hızla tahrip edilmektedir. Bu durum insanoğlunun dünyadaki geleceği ile ilgili kaygı duyulmasına sebep olmaktadır. Birçok sektörde yapılacak çalışmalar ile kaygı giderilebilir ve önlemler alınabilir niteliktedir. Türkiye'deki mobilya üreticisi ve tasarımcılarının sürdürülebilir mobilya üretimini yeterli seviyede yerine getirmedikleri düşünülmektedir. Önerilen bu tez çalışmasında, Türkiye'deki sürdürülebilir mobilya üretimi ile ilgili kriterlerin irdelenmesi amaçlanmıştır. Tezin alt amaçları ise; tasarımcıların bu kriterlere göre sürdürülebilir üretim süresince, uygulamaları ne derece uyguladıklarını, uygulamadıklarını ve konuyla ilgili bilgi sahibi olup olmadıklarını tespit etmek ve sürdürülebilir mobilya üretimi için uygulanacak doğru sistemi araştırmaktır. Bu amaç doğrultusunda Türkiye çalışma sahası olarak seçilmiştir. Türkiye'de, firmalarda ve bir firmaya bağlı olmadan çalışan tasarımcılar ve üreticiler çalışma kapsamında alınmış olup anket ve gözlem metotları kullanılmıştır. Tezin yöntemi nitel ve niceldir. Sürdürülebilir mobilya üretim kriterlerinin belirlenmesi adına yaşam döngüsü tasarımı, sürdürülebilir üretim sertifika kriterleri ve bakanlık çalışmalarından yararlanılmıştır. Elde edilen veriler süzülmüştür. Yapılan çalışmalar doğrultusunda sürdürülebilir mobilya kriterleri 4 başlıkta belirlenmiştir. Bu başlıklar hammadde, üretim, kullanım ve kullanım sonrası bertaraftır. Belirlenen bu kriterler anket içeriğinde tasarımcılara soru şeklinde uygulanmıştır.Anket sonuçlarına bakıldığında görülmektedir ki, mobilya tasarımcıları, sürdürülebilir mobilya üretimini %54,67 oranında yerine getirmektedir. Görülmektedir ki, sürdürülebilir mobilya üretiminin geliştirilmesi adına hızla etkili adımlar atılmalıdır. Uzman görüşlerine bakıldığında, devletin bu konuda yeterli teşvik vermediği anlaşılmaktadır. Günümüz dünyası hızla tahrip edilmeye devam etmektedir ve yetkili kişilerin gerekli önlemleri alması oldukça önemlidir. Teşviklerle, eğitimlerle ve imkanların geliştirilmesiyle beraber, yeni uygulama yöntemleri de bulunmalıdır. Sürdürülebilir üretim her sektörde hayata geçirilmelidir. Mobilya sektörü de bu sektörlerden biridir. Day-by-day nature is rapidly destroyed due to uncontrollable production. This situation causes people to worry about the future which will happen on this very planet. However, There are a lot of researchs to be done in many sectors which can eliminate the anxiety and take precautions.Sustainable furniture designers and manufacturers are considered to unsatisfactory in sustainable furniture production. In this proposed study, the author aims to establish criteria for sustainable production of furnituret, together with furniture designers in Turkey. Sub-objectives of the thesis are; to determine the extent, the methods which designers use during sustainable production according to these criteria and whether they have knowledged of the subject and to investigate the correct system for the sustainable furniture production. The field chosen for this study is Turkey. Scope is taken under employed designers who don't work in a company and emloyees who work in companies. Obersvation methods were used to indicate furniture designers. The method of this dissertation is both qualitative and quantitative.Life cycle design, sustainable production certification criteria and ministry studies have been used to determine sustainable furniture production criteria. The obtained extract was filtered. Sustainable furniture criteria in the framework of the studies are determined in 4 chapters. These headings are disposed by raw material, production, use and after use. These criteria were applied to the questionnaire of the designers.Looking at the survey results, it is clear that furniture designers fulfill 54,67% of sustainable furniture production criteria. It is evident that rapid and effective steps must be taken in order to develop sustainable furniture production. According to expert opinions, it is understood that the government does not give incentives to this issue. Today's world continues to be destroyed rapidly and it is very important for authorized people to take necessary precautions. With incentives, trainings and the development of facilities, new methods of production should be found. Sustainable production should be passed on in every sector. Furniture production is one of these sectors. 164

`Girişimcilik` ve `marka`, son yıllarda önemi daha da artan kavramlar haline gelmiştir. Gerek girişimciliğin ülke ekonomilerine faydası gerekse marka kavramının firma ve ülke ekonomilerine kattığı değerler göz önüne alındığında bu iki kavramın ne denli önemli olduğu ortadadır. Bu durum, söz konusu kavramlarla ilgili yapılan çalışmalara duyulan ilgiyi de arttırmıştır. Günümüz dünyasında firmalar için asıl problem ürün ve hizmet üretmek değildir. Her işletme fiziki görüntü ve içerik olarak benzer ürünü üretebilir hatta birbirlerinin ürünlerini taklit edebilir. Rekabetin bu denli hız kazandığı pazarlarda girişimciler birbirleriyle rekabet edebilmek için farklılaşmak zorundadır. Bu farklılaşma da marka yaratılarak sağlanabilir. Markalaşma uzun yıllar alan zor bir süreçtir ancak girişimciler rekabette üstün gelebilmek ve firmalarının uzun ömürlü olmalarını sağlamak için markalaşmak ve kendilerine en uygun marka stratejisini uygulamak zorundadır.Tüm bu saptamalar göz önüne alınarak bu çalışmada girişimcilik ve marka kavramlarının entegrasyonu ile girişimcilerin marka yaratma stratejileri Türk mobilya sektörü ele alınarak incelenmiş, bu doğrultuda Türkiye'nin en bilinen mobilya markalarının birer girişim olarak doğuşu ile marka yaratma süreçleri ve marka stratejileri, marka yetkilileri ile yapılan bireysel mülakatlarla araştırılmıştır. Çalışma sonuçları, sektörde lider firmaların marka yaratma süreçlerinde benzer süreçlerden geçtiğini ve benzer marka stratejileri uyguladıklarını göstermektedir. Araştırmanın girişimcilere, marka yöneticilerine, mobilya sektöründe yer alan firmalara ve konu ile ilgili çalışan akademisyenlere yol gösterici olması umulmaktadır. In the recent years, `Entrepreneurship` and `Brand` have increasingly become important concepts. It is clear that how important these two concepts when advantage of entrepreneurship to the countries as well as benefits coming from brand value for both companies and countires are taken into account. This situation has also increased the amount of interest in work which has done on the mention concepts.In today's world, the main problem for companies is not to produce products and services. Every businesses can produce similar products as physical images and content, or even imitate each other's products. In such competitive markets, entrepreneurs have to differentiate themselves from other companies in order to compete with each other. This differentiation can only be achieved by `building a brand`. Branding is a difficult process which takes for many years, but they must branding and implement the most convenient brand strategy to ensure that entrepreneurs can gain a competitive edge and become long-lived.Taking all these determinations into consideration, in this study, the integration of entrepreneurship and brand concepts and the brand creation strategies of entrepreneurs have been examined by considering the Turkish furniture sector, in this regard, the most well-known furniture brands in Turkey, as an attempt to create brand with the birth of the brand and brand strategy processes were investigated with in-depth interviews with the trademark authorities. It is expected that this research is guiding for entrepreneurships, brand managers, furniture firms and academicians. 110

İşletmeler insan faktörünün önemini fark etmeye başlamasıyla insan kaynakları yönetimine daha fazla önem vermeye başlamışlardır. İşletmelerin hedeflerine ulaşmasında, çalışanların motivasyonunda, personel planlamasında, iş güvenliği gibi birçok alanda insan kaynakları birimlerinin yoğun çalışmaları mevcuttur. Krizler, işletmelerin ve bireylerin yaşamlarının her döneminde karşılaşabilecekleri, varlıklarını tehdit eden olaylardır. İşletmeler krizlerle karşı karşıya kalmamak için yoğun çaba harcamaktadır. İşletmelerin bu yoğun çabalarına rağmen bazen krizler kaçınılmaz olabilmektedir. Bu durumda işletmeler kriz yönetim faaliyetlerinde bulunmaktadırlar. Bu çalışmanın amacı kriz dönemlerinde uygulanacak insan kaynakları fonksiyonlarının neler olduğunun belirlenmesi ve Sivas’ta faaliyet gösteren mobilya ve mermer sektörlerinin kriz dönemlerinde uyguladıkları insan kaynakları politikaları ile bu politikalar arasında bir fark olup olmadığının belirlenmesidir. Bu amaçla Sivas il merkezinde faaliyet gösteren on mermer işletmesi ve sekiz mobilya işletmesinde anket uygulaması yapılmıştır., Businesses have begun to pay more attention to human resource management by starting to realize the importance of the human factor. Many on-site human resource units, such as employee motivation, personnel planning, and job security, have intensive work in reaching their goals. Crises are events that treat property of businesses and individuals in every period of their life. Businesses make intense effort to avoid the crises. Despite these efforts of businesses, crises may be inevitable. In this case, businesses attempt in crisis management activities. The aim of this study, determining what human resource functions that to be performed during crises period. Besides that the aim of the Study is determining the differences between the human resources policies have performed during the crises periods by the furniture and marble sectors in Sivas. For this purpose, the questionnaires were performed to ten marble management and eight furniture management in Sivas.

Bu çalışmanın amacı, Ekonomi Bakanlığınca yürütülen Turquality markalaşma destek programı kapsamındaki mobilya sektörü markalarının uluslararası pazarlardaki tutundurma uygulamalarının, Turquality Projesinin global Türk markaları oluşturulması ve yurt dışında olumlu Türk malı imajı yaratılması amaçlarını destekler nitelikte olup olmadığını tespit etmektir. Çalışmanın verileri, Turquality Projesi kapsamındaki 6 mobilya işletmesinden derinlemesine mülakat yöntemi ile toplanmış olup, betimsel analiz yöntemi ile analiz edilmiştir. Yapılan araştırma sonucunda, işletmelerin yurt dışında tutundurma karması bileşenlerinin kullanımına yönelik faaliyetlerinin, Programın Türk markalarından dünya markası yaratılması amacını gerçekleştirmek adına uygun olmakla birlikte yeterli olmadığı sonucuna varılmış; ayrıca sınırlı sayıda pazara bağımlı oldukları tespit edilen işletmelerin, pazar çeşitlendirmesine yönelmelerinin faydalı olacağı önerisinde bulunulmuştur. The aim of this study is to determine whether the Turquality branding support program, which is implemented by Republic of Turkey Ministry of Economy, and the business practices in the furniture industry brands for the promotion of them in the international markets within the scope of the Turquality Project support the aim of creating global Turkish brands and positive image for Turkish goods abroad. The data of the study were collected by making in-depth interviews with 6 furniture enterprises within the scope of the Turquality Project and they were analyzed by using descriptive analysis method. At the end of the research, the activities of the participating enterprises for the use of promotional mix components in abroad were found to be insufficient for the purpose of creating a global brand from Turkish brands. And also, it was proposed that trying to have a market diversity would be useful for the enterprises, which were determined to depend on a limited number of markets, to be a global brand. 141

Bu çalışmada, mobilyacılık sektöründe el yapımı geleneksel üretimden modern teknoloji kullanımına dayalı üretime geçmekte olan Antakya'da mobilya sektöründe faaliyette bulunan işletmelerin üretim maliyetinin hesaplanması, kontrolü ve analizine yönelik modern yöntem ve teknikleri kullanma düzeylerinin tespit edilmesi suretiyle uygulamada eksik görülen hususların giderilmesine yönelik öneriler geliştirilmesi ve önerilerin sektördeki işletmelerle paylaşılarak Antakya ölçeğinde işletmelerin uygulamalarına katkı sağlanması amaçlanmaktadır.Çalışma kapsamında Antakya'da faaliyet gösteren mobilya işletmelerinden iradi olarak seçilen 66 mobilya işletmesinin yönetici veya sahibi ile yüz yüze görüşme yoluyla anket uygulanarak veri toplanmıştır. Elde edilen veriler arasındaki ilişkiler SPSS programında Ki-kare testi ve Çapraz Tablolar (Crostabs) analizi yapılarak analiz edilmiştir.Araştırma kapsamındaki şirketlerin yaklaşık olarak yarısının üretilen birimlerin maliyetinin hesaplanmasında Standart Maliyet Yöntemini, yarısının da Fiili Maliyet Yöntemini kullandığı tespit edilmiştir. Ayrıca şirketlerin çoğunun karar verme sürecinde başa baş noktası hesaplaması yaptıkları ancak katkı payı analizi ile malzeme ve işçilik maliyeti analizi yapmadıkları ve modern yönetim muhasebesi yaklaşımlarını kullanmadıkları tespit edilmiştir. This study aims to provide contribution to furniture enterprises with suggestions generating from the present study by detemining to what extend furniture enterprises in Antakya, which have experienced transition from handmade traditional furniture production to using modern technology in furniture production, use modern methods and techniques for cost calculation and control.Data were gathered by applying questionnaire through face to face interview to the manager or owner of 66 furniture enterprises selected volitionally from furniture enterprises operating in the city Antakya. The data obtained through the questionnaire were processed by means of the SPSS program in order to prepare frequency tables and make Ki-Kare test and Cross-table (Crostabs) analysis to determine if there is a relationship between some elements herein.We revealed that approximately fifty percent of the surveyed enterprises use Standard Costing Method and fifty percent of them uses Historical Costing Method in calculating cost of units produced. We also determined that most of the surveyed enterprises make break-even point analysis in their decision making process, however most of them don't make contribution magrin analysis and material-labour cost analysis and don't use modern managerial accounting approaches herein. 120

Küreselleşen, değişen, gelişen, iletişim ve etkileşim halindeki dünyamızın, etki ettiği en önemli alanlarından biri de insan kaynaklarıdır. Bu etkileşim, dolayısıyla insan kaynaklarındaki yönetim şekillerine, işletmelerin içerisindeki performans değerlendirmelerinin gerekliliklerine yol açar. Performans değerlendirme de, geçmiş verilerden yararlanılarak geleceğe yönelik değerlendirmeler yapılacağı için, hem işletme yöneticileri hem de diğer çalışanlar açısından önem taşımaktadır. ''İşletmelerde performans değerlendirme yönetim sistemi; Ankara mobilya sektöründe Voga ve Adore firmaları örneği'' başlıklı çalışma da Mobilya sektöründe, performans değerlendirme süreçleri teoride ön görülen şekliyle yapılmakta mıdır? Ve bu faaliyetlerin kurum mensuplarının üzerindeki etkileri, bu konuya ilişkin tutumları araştırılmıştır. Ankara mobilya sektöründe Voga ve Adore firmaları örneği üzerinden gidilerek, Mobilya sektöründe kalite odaklı performans değerlendirme süreçleri; cinsiyete, yaşa, eğitime, mesleki deneyimine, iş konumuna göre farklı algılanmakta mıdır? Sorularının cevapları saptanmaya çalışılmış, bu kurumlarda anket çalışması, Likert ölçeği kullanılarak yapılmıştır. Anket sonuçları SPSS programı ile analiz edilmiş ve sonuçlara yönelik yorumlarda bulunulmuştur. Çalışma sonuçlarından yola çıkılarak kurum içerisinde performans değerlendirme sisteminin önemi ve çalışan mensuplara etkileri ilgili önerilerde bulunulmuştur.Anahtar kelimeler: Performans, Performans değerlendirme yönetim sistemi. Human resources is one of the most important fields that globalized, changing, developing and interacting world influences deeply. That influence in turn, creates different human resources management types and the needs in performance evaluations in the organizations. Performance evaluation is very important for both the managers and employees in the organization since it includes making future-related appraisals based on past data. In the study named `Performance evaluation management systems in organizations; the examples of Voga and Adore firms in Ankara furniture sector`; whether performance evaluation processes in the furniture sector are completed in a way that is consistent with the related theory, the effects of the evaluation processes on employees, and the employees' attitudes toward this issue were investigated. Through examining the examples of Voga and Adore firms in the Ankara furniture sector, the question of whether quality-focused performance evaluation processes in the furniture sector are perceived differently by the employees based on their gender, age, education level, job experience, and job position was investigated; and the questionnaires for these organizations were prepared by using Likert type scale. The data from the questionnaires were analyzed with SPPS program, and the results were evaluated and discussed. Based on the results of this study, practical suggestions were made about the importance of performance evaluation system in the organizations and the effects of this system on employees.Key words: Performance, Performance evaluation management system. 84

Yalın üretim sistemi, ürün ve hizmet yaratma sürecini israflardan arındırıp sadeleştirerek sunulan değeri mükemmelleştirmek ve bu yolla firma karlılığını arttırmak amacını taşıyan kavram, sistem ve teknikler bütünüdür. Yalın üretim sistemi Japonya 'da otomotiv sektörü için geliştirilmiş, zamanla farklı sektörlerde oldukça fazla şekilde uygulanmıştır. Orman ürünleri endüstrisinde yapılmış yalın üretim konulu çalışmalarda, imalat maliyetlerinin azaltmasının yanında mamul teslim süresinin kısalması, süreç içi stokların azaltılması ve müşteri memnuniyetinin artması gibi önemli rekabet avantajları sağladığı bildirilmektedir. Çalışmanın amacı doğrultusunda öncelikle bilimsel literatürden, firmaların resmi internet sayfalarından, sosyal medyadan, konuya ilişkin STK'lardan ve danışmanlık hizmeti veren ticari firmalardan yararlanarak orman ürünleri sektöründe yalın üretim tekniklerini kullanan 27 firma tespit edilmiştir. Daha sonra bu firmalardan 7 firmaya yapılan ziyaret ile yalın üretim sisteminin uygulanması esnasında karşılaşılan sorunları, sistemin getirdiği avantajları, üretim sürecindeki temel performans kriterleri ve çalışanların sistem algısı beyaz yaka ve mavi yaka personele ayrı ayrı uygulanan anketlerle araştırılmıştır. Bu kapsamda; işletmelerin yalın üretim sistemine geçiş süreci, performans kriterlerinin değişimi, beyaz yaka ve mavi yaka personelin yalın üretim sistemine geçme hedefleri kapsamlı bir şekilde sorgulanmış, Likert ölçeği ile değerlendirilmiş, oransal değerler ve dağılım grafikleri ile karşılaştırmalı olarak ortaya konulmuştur. En çok uygulanan yalın üretim tekniklerinin beyaz yaka personel tarafından 5S, kaizen, TPM teknikleri olduğu belirlenirken, mavi yaka personel tarafından sadece 5S ve TPM teknikleri ön plana çıkmıştır. Çalışmada aynı zamanda, sektördeki iyi uygulamalar fotoğraflarla örneklendirilmiştir. Çalışma sonucunda; Türkiye orman ürünleri sanayisinde yalın üretim uygulamalarının daha işin başında olduğu söylenebilir. Lean production system is a concept that contain system and techniques which aims to perfect the value offered by refining and simplifying the process: However it is aimed to increase the profitability of the company with using that tools. The lean manufacturing system was developed in Japan for the automotive industry and has been applied in many different ways over time. It has become an significant competitive advantages for forest product industry in industry-based studies, such as reducing manufacturing costs, shorter times on product delivery, reducing in-process stocks, and increasing customer satisfaction. There are 27 companies found to be use lean manufacturing techniques in the forest products sector in Turkey by using the scientific literature, the official internet pages of the companies, the social media, and the commercial firms providing consultancy services. Then, seven companies were visited, the problems encountered during the application of the lean production system, the advantages brought by the system, the basic performance criteria in the production process and the employees' system perception were investigated with questionnaires applied to white collar and blue collar staff seperately. In this contex; the transition process to the lean production system, changing of the performance criteria, transition of the white collar and blue collar personnel to the lean production system were questioned, results, evaluated with the Likert scale, and compared with the proportional values and distribution graphs. It was found that 5S and TPM techniques were foreground for blue collar personnel, while white collar personnel identified 5S, kaizen, TPM techniques as the most common lean manufacturing techniques. At the same time, some practices fort he forest products sector are exemplified by photographs during visiting. In the summary of findings; It can be said that the lean production practices are just beginning stage for the Turkey's forest products industry. 115

İşletmeler kaynaklarını verimli bir şekilde kullanarak gelirlerini arttırmakamacıyla üretimlerini belirli bir plan ve program dahilinde gerçekleştirmektedirler.Üretim planlaması sorunlarının çözümünde kullanılacak en etkili yöntemlerden birisihedef programlama tekniğidir.Bugün modern işletmecilik konusunda hedef programlamadan fazlaca sözedilmektedir. Kuşkusuz zamanın en basit, fakat en etkili değerlendirmesi, zaman-parabağlantısı kurularak elde edilebilir. Zamandan en çok fayda sağlamayı benimsemek vebununla en elverişli çözümü araştırmak mühimdir.Bu çalışmada; üretim planlama ve hedef programlama kullanılarak bir mobilyaişletmesi üzerinde bir uygulama yapılmıştır. Yapılan çalışmada fabrikanın verilerikullanılarak talep miktarını karşılayacak, fazla mesaiyi azaltacak, kârı maksimumyapacak ürünlerin yıllık üretim planını verecek hedef programlama modelioluşturulmaktadır. Problemin çözümünde WinQSB2.0 paket kullanılmıştır. Çalışmanınsonunda ise çıkan sonuçlar incelenip analiz edilmektedir.Anahtar Kelimeler: Karar Verme, Üretim Planlaması, Hedef Programlama, Mobilya Sektörü The enterprises maintain their production activities in a certain structure andprogram in order to boost their incomes by deriving the optimum efficiency from theirresources. Goal programming technique is one of the most effective techniques of settlingchallenges that might occur in production planning.Goal programming is nowadays excessively stressed with regards to modernprogramming. The most influential but simplest assessment of current times is definitelydone by establishing time-money connection. Adopting the idea of making the mosteffective use of time and coming up with the most effective solution are of greatsignificance.In this study, an application on a furniture enterprise has been conducted by usingproduction planning and goal programming. The most effective model of goalprogramming that will meet the demand; reduce overtime work and yield the annualproduction plan of the products that will maximize the profit has been designed based onthe data obtained from the enterprise within this study. WinQSB2.0 has been used inproblem settling. The ultimate part of study investigates the outcomes and analyzes weremade.Key Words: Decision-making, Production Planning, Goal Programming, Furniture Sector 94

Tüketici güvendiği ve kullanımından tecrübe edindiği bir markayı satın almakta, tanımadığı ve herhangi bir ilişki içerisinde bulunmadığı markayı satın alması arasında risk teşkil ettiği düşüncesiyle fiyatı daha fazla olmasına rağmen tanıdığı ve olumlu deneyimler edindiği markayı tercih etmektedir. Dolayısıyla tüketicilere doğru marka ve pazarlama stratejisi ile ulaşan işletmeler rakiplerine karşı üstünlük sağlamış olmaktadır. Bu noktadan hareketle hazırlanan araştırmada mobilya işletmeleri tarafından uygulanan pazarlama, marka stratejilerinin tüketici karar alma davranışlarının üzerindeki etkisinin araştırılması amaçlanmıştır. Araştırma büyük ölçekli bir mobilya markasından Ocak – Mayıs 2017 döneminde alışveriş yapan 448 müşteriye anket uygulanması sureti ile yapılmıştır. Uygulanan anket formunda Pazarlama Stratejileri, Marka Stratejileri ve Tüketici Karar Alma Tarzları ölçekleri ile birlikte kişisel bilgi formu yer almaktadır. Araştırmadan elde edilen bilgilere göre; uygulanan pazarlama stratejileri ile tüketicilerin mükemmeliyetçi, eğlence ve alışveriş odaklı, fiyat odak odaklı, değişiklik ve moda odaklı, kararsızlık ve ani satın alma/umursamama davranışları arasında anlamlı ilişki vardır. Benzer şekilde marka stratejileri ile de tüm tüketici karar alma tarzları arasında anlamlı ilişkiler bulunmuştur. The consumer prefers a brand that he knows and experiences positive though he thinks that he is buying a brand that he has confidence in and uses, and that he poses a risk between acquiring a brand that he does not know and does not have any relationship with. Therefore, it has gained a superiority over the competitors of the companies that reach the consumers with the right brand and marketing strategy. In this research, it is aimed to investigate the effect of marketing and brand strategies applied by furniture enterprises on consumer buying styles.The survey was conducted through a large-scale furniture brand with 448 customers surveyed in January-May 2017 period. In the questionnaire form, personal information form is included with marketing strategies, brand strategies and consumer decision making scales. According to the information obtained from the research; There is a significant relationship between applied marketing strategies and consumers' perceptions of perfectionism, entertainment and shopping, price focus, change and fashion focus, indecision and sudden purchase / disobedience. Similarly, there are significant relationships between brand strategies and all consumer decision-making styles. 177

Dönüşümcü liderliğin ortaya çıkış amacı kurum genelinde sistemli değişim ve dönüşümü gerçekleştirmek ve sonrasında da bunu sürdürebilmektir. Bu bağlamda çalışmanın amacı yönetimde karar süreçlerinde dönüşümcü liderlerin çalışanların yaratıcılıklarına etkisinin ortaya konulmasıdır. Araştırma kapsamında çalışanlara dönüşümcü liderlik ve yaratıcılık ölçeklerinden oluşan anket uygulanmıştır. Ölçeklere ilişkin Cronbach Alfa değerleri İdealleştirilmiş Etki 0,869, Telkinle Güdüleme 0,762, Bireysel Destek 0,814, Yaratıcılık ise 0,797'dır. Araştırmanın önemli bulguları içerisinde cinsiyetin idealleştirilmiş etki, telkinle güdüleme, bireysel destek ve yaratıcılık ölçeği toplam puan ortalamaları karşılaştırılmış, ortalamalar arasındaki farklılığın istatistiksel olarak anlamlı olmadığı sonucuna varılmıştır. Evli bireylerin telkinle güdüleme puanları bekarlara göre yüksek olduğu görülürken, bekar bireylerin yaratıcılık ölçeği toplam puanları evlilere göre anlamlı düzeyde yüksek olduğu görülmüştür. Medeni durum bakımından idealleştirilmiş etki ve bireysel destek puan ortalamaları arasındaki farklılığın istatistiksel olarak anlamlı olmadığı gözlenmiştir. Yaş düzeylerine göre ise idealleştirilmiş etki, telkinle güdüleme, bireysel destek ve yaratıcılık ölçeği toplam puan ortalamaları arasındaki farklılığın istatistiksel olarak anlamlı olup olmadığı araştırılmış, telkinle güdüleme ve bireysel destek toplam puan ortalamaları arasındaki farklılığın istatistiksel olarak anlamlı olduğu sonucuna varılmıştır. The transformational leader's goal is to achieve systemic change and transformation throughout the organization, and then to sustain it. In this context, the aim is to put the influence of the transformational leaders on the creativity of the employees in the decision process in the objective management. Within the scope of the research, a questionnaire consisting of transformational leadership and creativity scales was applied to the employees. The Cronbach Alpha values for the scales are: Idealized Impact 0,869, Induced Motivation 0,762, Individual Support 0,814, Creativity 0,797. Among the important findings of the research, the average of the total points of gender idealized effect, instinct motivation, individual support and creativity scale were compared and it was concluded that the difference between the averages was not statistically significant. Married individuals were found to have a higher incentive score than unmarried individuals, whereas the total scores of creativity scale of single individuals were found to be significantly higher than married ones. It was observed that the difference between the idealized effect and the individual support point averages in terms of marital status was not statistically significant. According to the age levels, it was investigated whether the difference between total mean scores of idealized effect, instinctive motivation, individual support and creativity scale was statistically significant, and the difference between instinctive motivation and individual support total score averages was statistically significant. 78

Bu çalışma Türk mobilya firmalarının uluslararasılaşma girişimlerini ve uluslararası pazarlardaki rekabet stratejilerini incelemek üzere yapılmıştır. Öncelikle çalışmanın yönlendirilmesinde gerekli olacak kuramsal bir çerçeve oluşturulmuş, daha sonra Türk mobilya firmalarının dünyanın farklı bölgelerindeki dış yatırımları ve bu yatırımlarla ilgili strateji ve sebepleri belirlenmeye çalışılmıştır. Türk mobilya sektöründeki uluslararasılaşma faaliyetlerinin yurt dışında imalata odaklanmaktan uzak oldukları anlaşılmaktadır. Bir başka ifadeyle mobilya sektöründeki Türk dış yatırımları çoğunlukla, fazla sermaye gerektirmeyen, pazarlama ve satış ağırlıklı faaliyetlerdir. Mobilya sektöründe doğrudan dış yatırımlara ilişkin veri temini çok büyük bir sorun alanıdır. Türk mobilya firmaları yöneticileri, özellikle de yatırımcı firmaların sahipleri ve sektörel derneklerin yöneticileri, uluslararasılaşma ve rekabet stratejilerine gerektiği önemi vermemektedirler. Anahtar Kelimeler: Doğrudan Dış Yatırım, Uluslararasılaşma, Rekabet Stratejisi, Mobilya Sektörü, Türkiye In this dissertation, the internationalization attempts of Turkish furniture companies and their competitive strategies in international markets have been investigated. In this respect, a theoretical framework has been established to understand and define the strategies of and motivations behind the internationalization experience and foreign direct investments (FDI) of the aforementioned furniture companies. Internationalization activities of the Turkish furniture industry is currently not focused on production abroad. Instead, FDI activities of Turkish furniture companies are mostly centered around sales and marketing, which do not require large capital investments. The collection of data on internationalization and FDI within the Turkish furniture industry presents significant technical and logistical challenges. This is mainly because the managing entities, especially the owners of these companies and leaders of relevant Turkish furniture associations, do not give the desired priority and attention to internationalization and competitive strategies. Key Words: Foreign Direct Investment (FDI), Internationalization, Competition Strategy, Furniture Industry, Turkey. 221

Acil durum yönetimi; acil durum öncesinde, sırasında ve sonrasında yapılması gereken çalışmaların planlanması ve uygulanması için tüm kaynakların bir arada yönetilmesidir. Bu çalışmanın amacı, bir mobilya fabrikası için kapsamlı olarak tüm acil durum tehlikeleri göz önünde tutularak mevzuata uygun bir acil durum planı hazırlamak ve acil durum yönetimini sağlamaktır. Mobilya fabrikalarında önceden hazırlanması gereken Acil Durum Yönetim Planlarının oluşturulması, ilgili yasa ve yönetmeliklerin ışığında o işyerine özgü özel ve genel tüm vaziyetler göz önüne alınarak önceden hazırlanması gerekir. Böylece; olası bir acil durumda, hazır olan plan uygulanarak tesis için hem çalışanların zarar görmemesi ya da zarar derecesinin en düşük düzeyde kalması sağlanırken diğer taraftan da büyük maddi kayıpların önüne geçilmiş olur. Acil durum Yönetim Planları çalışanlar ve yönetim için uygulaması pratik, kolay anlaşılır ve güncellemelere uygun olması gerekir. Çalışma boyunca ele alınacak olan bir mobilya fabrikası ve tüm verileri değerlendirmeye alınmış, işyerine özgü bir Acil Durum Yönetim Planı hazırlanmıştır. Öncelikle tesisin yeri, konumu, çevresi, fiziki (jeolojik, jeofizik) yapısı ortaya konulduktan sonra kapasitesi, diğer kuruluşlarla ilişkileri incelenmiştir. Fabrikanın tehlikeleri ve riskleri dahil acil durum olasılıkları incelemeye alınmış, yeterli literatür çalışması yapıldıktan sonra, tesiste tespiti yapılacak acil durumlar yanında doğal afetler ( deprem, su baskını vb.) de değerlendirmeye alınmıştır. Acil durumlar bakımından fabrikada yapılmış çalışmalar, planlar, hazırlık ve tedbirlerle birlikte mevcut durum ortaya konulmuştur. Özellikle deprem ve yangın konusunda detaylı bir çalışma yapılmıştır. İşyerinde giren-çıkan malzemeler, kullanılan ve depolardaki malzemeler, boyalar, solventler, cilalar, tinerler, özel yapıştırıcılar makine ve teçhizat yönüyle risk analizleri yapılarak acil durum planındaki ilişkileri ortaya koyulmuştur. Mevsimsel etki ve iş yoğunlukları da dikkate alınıp ilgili mevzuat çerçevesinde en uygun acil durum planı(ları) ve Risk Değerlendirmesi hazırlanıp, acil durum yönetiminin hangi organizasyon ve talimatlarla yapılacağı aşamalar şeklinde açıklanmıştır. Acil durum Yönetim Planının evrak bazında kalmaması, çalışanlara en etkili ve anlaşılır şekilde nasıl aktarılması gerektiği ile koordinasyonun nasıl gerçekleştirileceği üzerinde çalışmalar yapılmıştır.Anahtar kelimeler: Afet, acil durum yönetimi, risk değerlendirmesi, acil durum yönetim planı, doğal afet, acil durumlar. Occupational Health and Safety is to manage all the sources together with the project planned and practiced before, during and after the emergency. This project aims to prepare an emergency plan and assure emergency management for a furniture factory considering all the emergency dangers extensively according to the regulations. Emergency Management Plan that need to be prepared in furniture factories in advance must be prepared according to any case that is special or general for that workplace in consideration of applicable laws and regulations. Thus in case of an emergency by managing the prepared plan workers will stay unharmed or have the lowest degree of harm that possible while great financial loss is prevented. The Emergency Management Plan should be managed practically, understood easily and suitable for updates both for workers and management. An Emergency Management Plan peculiar to a furniture factory that handled during the project is prepared with all the data that evaluated. At first, the place, location, region, physical (geological, geophysical) structure is introduced, secondly the capacity and relationship with other foundations are examined. After examining the possible emergency dangers and risks of the factory and completing the literature research* natural disasters (earthquake, flooding etc.) besides the established emergencies are evaluated. Besides the projects, plans, preparations and precautions that prepared for the factory in case of an emergency, the current situation is also presented. A detailed project is prepared especially for an earthquake and fire. Materials that comes to and goes from workplace, in use and in storeroom such as paints, solvents, varnishes, thinners, special purpose glues are presented with their relationship in emergency plan by analyzing risks by* machine and equipment. The proper emergency plan(s) and Risk Assessment is prepared under the relevant legislations concerning the seasonal affect and workload, and the organization and instructions that emergency management will be performed are explained are explained gradually. There are studies about how to coordinate the Emergency Management Plan performed in terms of practicing, relaying workers effectively and understandable.Key words: disaster, emergency management, risk assessment, emergency management plan, natural disaster, emergency. 185

Çalışmanın amacı, güvenlik iklimi, güvenlik performansı, iş tatmini ve örgütsel bağlılık arasındaki ilişkileri tespit etmek ve bu ilişkilerde güvenlik performansının aracılık rolüne sahip olup olmadığının kontrolünü yapmaktır. Ayrıca, araştırmanın bir diğer amacı ise sadece güvenlik iklimi ve güvenlik performansı verileri kullanılarak iş tatmini ve örgütsel bağlılığın tahmin edilip edilemeyeceğini tespit etmektir.Bu çalışmada, iki bağımsız değişken ve iki bağımlı değişkenden oluşan bir model önerilmektedir. Önerilen model bağlamında SPSS ve AMOS programları kullanılarak istatistiksel analiz yöntemlerinden t-testi, tek yönlü anova testi, korelasyon analizi, basit ve çoklu regresyon analizi ve path analizi uygulanmıştır. Çalışma sonuçlarına göre güvenlik ikliminin güvenlik performansını, iş tatmini ve örgütsel bağlılığı artırdığı tespit edilmiştir. Bununla birlikte güvenlik performansının iş tatmini ve örgütsel bağlılığı artırdığı ve örgütsel bağlılığın iş tatminini artırdığı tespit edilmiştir. Ayrıca güvenlik iklimi-iş tatmini ve güvenlik iklimi- örgütsel bağlılık ilişkilerinde güvenlik performansı kısmi aracı role sahiptir.Daha sonra, WEKA ve MATLAB programları kullanılarak bağımsız değişken verileri üzerinden bağımlı değişken verilerinin tahminlemesi yapılmıştır. Hazırlanan farklı veri setleri üzerinde `Yapay Sinir Ağları` kullanılarak tahminlemede bulunulmuştur. Sonuçta güvenlik iklimi ve güvenlik performansı verileri kullanılarak iş tatmini ve örgütsel bağlılık verileri yüksek düzeyde başarı oranı ile tahmin edilmiştir.Anahtar Kelimeler: Güvenlik İklimi, Güvenlik Performansı, İş Tatmini, Örgütsel Bağlılık, Yapay Sinir Ağları. The purpose of the study is to identify the relationship between safety climate, safety performance, job satisfaction and organizational commitment, and also to control the intermediary role of safety performance in these relationships. In addition, another goal of the study is to determine whether to estimate job satisfaction and organizational commitment utilizing only the safety climate and safety performance's data.In this study, a model is proposed, consisting of three independent variables and a dependent variable. Using the SPSS statistical analysis and AMOS program in the context of proposed model, T-test, One Way Anova, Simple and Multiple Regression Analysis, Path Analysis are applied. As a result of this study, it is shown that safety climate can increase safety performance, job satisfaction and organizational commitment. Besides that, it is shown that safety performance can increase job satisfaction and organizational commitment, and organizational commitment can increase job satisfaction. In addition it is shown that safety performance has a partial mediadition rol in the relationship between safety climate and job satisfaction, and also the relationship between safety climate and organizational commitment.Finally, through the agency of the WEKA and MATLAB programs, the estimation of dependent data variables are made utilizing the independent data variables. `Artificial Neural Networks` is used for the estimation on different prepared data sets. Ultimately, the success rate of job satisfaction and organizational commitment is obtained at a high level using safety climate and safety performance's data.Keywords: Safety Climate, Safety Performance, Job Satisfaction, Organizational Commitment, Artificial Neural Networks. 227

Bu çalışmada, mobilya sanayisinde faaliyet gösteren genç, yatak, yemek odaları ve oturma grupları üreten bir işletmede bütünleşik üretim planlama faaliyetinin uygulanması amaçlanmıştır. Bütünleşik üretim planı çözümünde etkin bir matematiksel yöntem olan öncelikli hedef programlama yöntemi kullanılmıştır. Üretim planı üçer aylık dört dönem olarak ele alınmıştır. Karar verici için iki farklı bütünleşik üretim planı önerisi yapılmıştır. Planlardan biri iki öncelikli hedef programlama modelidir. Birinci öncelik hedeflenen kar miktarıdır, ikinci öncelik ise hedeflenen üretim miktarı ve hat düzgünleştirme hedefidir. Önerilen diğer üretim planı modeli üç önceliklidir. Birinci öncelik hedeflenen kar miktarıdır, ikinci öncelik hedeflenen üretim miktarıdır, üçüncü öncelik ise hat düzgünleştirme hedefidir. Önerilen her iki üretim planının geçmiş üretim planına göre daha yüksek kar sağlayacağı ortaya konulmuştur. Ayrıca bu planlara göre iş istasyonlarının boş kalma süreleri azalacaktır. Dört dönem sonunda üç öncelikli üretim planlama modelindeki kar beklentisi 40588240 TL dir. İki öncelikli üretim planlama modelinde beklenen kar 39212660 TL olacaktır. Yapılan bu çalışma sonucunda üretim planlama ve kontrol faaliyetlerinin işletme verimliliği üzerindeki önemi ortaya koyulmuş ve bu faaliyetlerde bilimsel metotların kullanılması gerektiği sonucuna ulaşılmıştır. Önerilen üretim planı modeli esas alınarak gelecek dönemlerde, model üzerinde ürün sayısı, çeşidi ve planlama dönemi sayısı değiştirilerek farklı amaçlar doğrultusunda yeni sonuçlar elde edilebilir. In this study, it is aimed to apply aggregate production planning in a furniture company which produces teenager, bedroom, dining room and sitting groups. Pre-empitive goal programming has been used which is an effective method in aggregate production planning solution. Production plan has been determined as 4 periods of 3 months each. Two different aggregate production plans has been suggested. One of the plans is two priority goal programming. First priority is targeted profit, second is both production size and line smoothing. Other production plan suggested consist of three priorities. First priority is targeted profit, second priority is targeted production size, third priority is line smoothing. It has been showned that both suggested production plans will provide more profit than the previous one. Besides, idle times will reduce according to these plans. At the end of four periods, profit expectation in the three priority production model is 40588240 TL. Expected profit in the two priority production plan is 39212660 TL. As a result of this study, the importance of production planning and control activities on the corporate profitability has been showned and it is concluded that scientific methods should be used. Based on the suggested production plan, it is possible to get new results by changing product numbers, types and number of planning periods. 211

Bu tez çalışması kapsamında, Bursa İnegöl bölgesinde faaliyet gösteren mobilya işletmelerinin uluslararasılaşma süreci, ilişki ağlarının bu işletmelerin uluslararasılaşmasındaki rolü ve bu işletmelerin uluslararasılaşma sürecinde karşılaştıkları engeller ve motive eden faktörler araştırılmıştır. Bursa-İnegöl bölgesinde bulunan uluslararası mobilya işletmelerinin uluslararasılaşırken hangi süreçlerden geçtiğini ortaya koymak için keşifsel araştırma yöntemi kullanılarak nitel çalışma yürütülmüştür. Bu bağlamda, bu bölgede faaliyet gösteren uluslararası mobilya işletmesinin uluslararasılaşma süreci ve bu süreçte karşılaştıkları engeller ile teşvik edici unsularlar derinlemesine mülakat yöntemi kullanılarak araştırılmıştır. İşletmelerin uluslararasılaşma sürecini açıklamak için Uppsala, Genişletilmiş (Revized) Uppsala, Eklektik, Genişletilmiş Eklektik (Revised Eclectic), Born Global, Born-again Global modellerinden faydalanılmıştır. Araştırma sonuçları, kültürel mesafe kavramının bu firmalar için önemli bir unsur olmasına rağmen hiçbirinin geleneksel uluslararasılaşma modelini (Uppsala) takip etmediğini ortaya koymuştur. Diğer taraftan geleneksel Uppsala modelini izlemeyen 4 mobilya işletmesinin- VA Home, Saka Mobilya, Pianta Koltuk ve Eral Mobilya- uluslararasılaşma süreçlerinde Genişletilmiş Uppsala Modelini takip ettikleri ortaya çıkmıştır. Araştırma sonuçlarına göre, eklektik ve genişletilmiş eklektik modellerinin bu işletmelerin hiç biri tarafından kullanılmazken; Born Global modeli ve Born again Global modelleri toplamda işletme tarafından takip edilmektedir (VA Home ve Saka Mobilya Born Global modeli; Pianta Koltuk ve Eral Mobilya Born-again Global modeli). Bulgular ayrıca, işletme yönetici ya da sahiplerinin şahsi ilişkilerine yada dernek üyeliklerine dayanan ilişkiler ağının işletmelerin (Eral Mobilya, Pianta Koltuk, Saka Mobilya ve VA Home) uluslararası pazarda büyümesine olan etkilerine de dikkat çekmektedir. Son olarak, bu çalışma, kâr ve büyüme hedefleri, yönetim isteği, ürünlerin tasarım ve rekabetçi fiyatı, vergi avantajları, piyasa bilgileri, iç pazar, dış pazarlardaki nakit satışları, iç ve dış pazarlardaki esneklik, kültürel mesafe gibi faktörlerin Bursa-İnegöl bölgesinde faaliyet gösteren mobilya işletmelerinin uluslararasılaşmasını teşvik ederken; devletin yetersiz desteği, yüksek gümrük vergileri, Ortadoğu bölgesine hakim olan istikrarsızlık, krizler ve savaşların bu işletmelerin uluslararasılaşmasında önemli engeller teşkil ettiği bulgusunuortaya koymuştur.Anahtar Kelimeler: Uluslararasılaşma Süreci; Türk Mobilyaları; Ağ İlişkileri; Güdüler ve Engeller This thesis investigates the internationalization process, the role of networks in internationalization, and motives and barriers of internationalization for Turkish furniture firms located in the Bursa-Inegol region. These all are based on the purpose of the research to describe how Turkish furniture companies located in this region internationalized. A qualitative exploratory approach is adopted in order to provide a better understanding of the process which is passed by the firms located in the Bursa-Inegol zone. In this context six firms located in that region have been investigated to explore the internationalization process, and internationalization motives/barriers for Bursa-Inegol located furniture firms. Survey results revealed that, although the concept of psychic distance has been a significant issue for these firms, none of them followed the stage model of internationalization (Uppsala). However, the Revised Model of Uppsala followed by four furniture firms including VA Home, Saka Mobilya, Pianta Koltuk, and Eral Mobilya. Findings also show that Eclectic (OLI) and the Revised Eclectic model of internationalization is not followed by furniture companies. Moreover, thesis illuminates that two furniture firms which are VA Home and Saka Mobilya followed Born Global pattern of internationalization and two other firms, Pianta Koltuk and Eral Mobilya followed the Born-again Global model. Findings demonstrate that companies engage in networks based on their personal relationships or by becoming a member of an association. Associations or unions provide market opportunities for the furniture firms in terms of exchange of information and creating a relationship to their foreign counterparts. According to the findings, network relationships had a significant influence on the growth of four Turkish furniture companies in the international markets including Eral Mobilya, Pianta Koltuk, Saka Mobilya, and VA Home firms. Finally, this study revealed some factors which motivate Turkish furniture firms toward international markets as like profit and growth goals managerial urge, design and competitive price of products, tax benefits, market information, domestic market, cash sales in the foreign markets, flexibility in both domestic and foreign markets, unsolicited foreign orders, and psychological distance. On the other hand, findings explored the major barriers for Bursa-Inegol furniture firms as foreign government restrictions, lack of governmental assistance in overcoming export barriers, high foreign tariffs, and civil strife, revolution, and wars in the Middle East region.Keywords: Internationalization Process; Turkish Furniture; Network Relationships;Motives and Barriers 105

Pazarlama karması içerisinde önemli bir eleman olan tutundurmanın halkla ilişkiler faaliyetleri günümüzde şirketlerin gündemlerinde ön plana çıkmaktadır. Bu kapsamda halkla ilişkilerin ve tutundurmanın ne olduğu ve nasıl yapıldığı, üzerinde durulması gereken bir konudur. Halkla ilişkiler kavramının içeriğini ve uygulamalarını iyi bilmeyen işletmeler başarılı bir halkla ilişkiler politikası icra edemezler. Bu çalışmada halkla ilişkilerin ve tutundurmanın tanıtıcı kavram ve tanımları üzerinde durulmuştur.Eskiden pazarlama sektöründe halkla ilişkiler pek bilinmezdi. Pazarlama karmasındaki tanıtım ayağı, ağırlıklı olarak reklamdan oluşuyordu. Halkla ilişkiler, ürünlerle ilgili basında haberlerin yayınlanması ihtiyacı olduğunda hatırlanan sadece ekstra bir tanıtım aracıydı. Halkla ilişkilerin ağırlıkla kurumsal iletişimden sorumlu olduğu kabul edilirdi. Son yıllarda müşteri¬lerle uzun vadeli ilişkiler kurulması ve sürdürülmesi için halkla ilişkilerin kendine özgü kolaylaştırıcı özellikleri daha çok kullanılmaya başlandı. Ürün markası iletişiminde, halkla ilişkilere duyulan ihtiya¬cın artmasıyla Pazarlama Amaçlı Halkla İlişkiler alanı doğdu. Bu dönemde ortaya çıkan, tek bir mesaj ve ortak hedefler doğrultusunda, tüketicilerle bütün temas noktalarında buluşarak, bütün iletişim araçlarının uzun vadeli birbiriyle uyumlu yönetilmesi yaklaşımı olan bütünleşik pazar¬lama iletişiminin şekillenmesinde halkla ilişkiler disiplininin önemli etkileri bulunmaktadır. Bu tezin ilk bölümünde pazarlama iletişiminin kavramsal çerçevesi, halkla ilişkilerde müşteri ilişkileri, basın ve son yıllarda teknolojinin gelişiminden doğan yeni bir iletişim ağı olan sosyal medya ile olan ilişkileri ve pazarlamada tutundurmanın diğer öğeleri konu edilmiştir. İkinci bölümünde de nitel veri toplama yöntemi ile yerel bir pazarlama firmasının yapısı, pazarlama çalışması incelenmiştir.Anahtar Kelimeler: Pazarlama, pazarlama yönetimi, halkla ilişkiler, pazarlama iletişimi, pazarlama amaçlı halkla ilişkiler, halkla ilişkiler kampanyası Marketing mix is an important element in the public relation activities and are coming to the fore of companies' agenda. In this context, what is public relations and how it should be done is an issue that needs to be concentrated. Companies that do not know the content and applications of public relations well cannot perform a successful public relations policy. Therefore, in this study, the concepts and definitions of public relations are focused.Integrated Marketing Communication with the understanding of Public Relations The discipline of public relations usually used to be at the secondary importance in marketing communication activities for ages. Promotion stage of marketing mix was mostly advertising. PR, however, was only an extra promotion tool remembered when product publicity was needed. It was accepted that PR had been mostly responsible for corporate communications. Recently, PR has been used to establish long term relations with customer. With increase in needs for public relations, public relations for promotion was developed. During this time, the discipline of PR had a significant impact on the development of Integrated Marketing Communication (IMC) approach which means the management of all communication tools in a long-term harmony by meeting consumers at all contact points in accordance with one message and shared aims. In the first part of this thesis, the conceptual frame of marketing communication and the development of IMC approach are summarized and customer relations in public relationship, press, and social media which is developed in recent years as communication network and other aspects of promotion in marketing. In the second part, qualitative data collection method and marketing work are investigated.Keywords: Marketing, Marketing Management, Public Relations, İntegrated Marketing Communication (IMC), Marketing Public Relations (MPR), Public Relations Campaign. 70

İşletmeler, mal ve hizmet üretiminden mal ve hizmetlerin satışına kadar birçok faaliyette bulunurlar. Yapılan tüm bu faaliyetlerde temel iki amaç vardır. Birincisi işletme sahiplerini memnun edecek kadar kâr elde etmek, ikincisi de işletmenin borçlarını zamanında ödeyebilmektir. İşletme ne kadar kâr elde ederse etsin borçlarını zamanında ödeyemediği sürece bir anlamı olmayacaktır. Çünkü borçlarını ödeyemeyen işletmeler, faaliyetlerini durdurmak zorunda kalacaktır. İşte bir işletmenin faaliyetlerini devamlı şekilde sürdürebilmesi için işletme de bulunması gereken bir sermaye vardır ki bu işletme sermayesidir. Bu çalışma ile Mobilya sektöründe söz sahibi olan İnegöl ilçesindeki firmaların işletme sermayesi yönetimi üzerinde bir inceleme yapılmıştır. İnegöl mobilya sektörünü temsil edebilecek firmalar arasından seçilen 6 firmanın son 5 yıla ait gelir tablosu ve bilançoları üzerinde Karşılaştırmalı Tablo ve Oran Analizi yapılarak İnegöl Mobilya sektöründe işletme sermayesi yönetiminin etkinliği ölçülmeye çalışılmıştır. Çalışma sonucunda incelenen firmaların çoğunun işletme sermayesi yönetiminde yeterli oldukları görülmüştür.Anahtar Kelimeler: İnegöl, mobilya sektörü, çalışma sermayesi, finansal analiz,işletme sermayesi yönetimi, çalışma sermayesi yönetimi, oran analizi. Business firms act in various operations from production of goods and service to the sale of these goods and services. They have two basic aims in all these operations. The first is to get the enough profit to satisfy the owners of the firm, while the second is to pay the depts of the firm on time. No matter how much profit the firm gains, this would not make a sense unless the firm could pay the depts on time. Forwhy, the firms, which cannot pay their depts, will have to stop their operations. Thus, there must be kind of capital in each firm, which is called working capital, in order to maintain its operations constantly. With this academic work, an investigation is conducted on working capital management of firms in İnegöl, a district closely involved in furniture sector. It is aimed to assess the efficiency of working capital management in İnegöl furniture sector by conducting a comparative table and a ratio analysis on the last 5 years' income statements and the balance sheets of 6 chosen firms in İnegöl furniture sector. As a conclusion of this academic work, there have been seen that most of the chosen firms are efficient about working capital management.Key Words: İnegöl, furniture sector, working capital management, Financial analysis, ratio analysis. 131

Tez (Yüksek Lisans) -- İstanbul Ticaret Üniversitesi -- Kaynakça var. Türkiye mobilya sektörünün uluslararası gücünün değerlendirildiği bu çalışmada, rekabet gücü kavramı çeşitli yönleri ile incelendikten ve irdelendikten sonra rekabet gücü ölçüm yöntemi olarak Açıklanmış Karşılaştırmalı Üstünlükler yöntemi kullanılarak Türkiye’nin mobilya sektöründe sahip olduğu rekabet gücü 2005 - 2015 yılları için hesaplanmış ve değerlendirilmiştir. Çalışmada, Uluslararası Ticaret Merkezi (ITC) tarafından geliştirilen ve Uluslararası Gümrük Tarife İstatistik Pozisyonu (Harmonized System) sınıflandırma sistemini temel alan Trade Map veri tabanından yararlanılarak, Türkiye’nin 2005 - 2015 yılları arasındaki mobilya sektörüne ait dış ticaret verileri toplanmıştır. Araştırmada Gümrük Tarife İstatistik Pozisyonu (GTIP) sınıflandırması kullanılmıştır. Bu sınıflandırmaya göre GTIP 94 mobilya sektörü (9405 ve 9406 hariç) ve bunun 12 haneli alt sektörlerinin 10 yıllık dönem itibariyle, Balassa’nın Açıklanmış Karşılaştırmalı Üstünlük (AKÜ) yöntemi ile AKÜ değerleri hesaplanarak sektörün rekabet gücü belirlenmiştir. Elde edilen veriler ile Türkiye’nin bu sektördeki rekabet gücü analiz edilmiştir. Çalışmanın sonuçlarına göre Türkiye’nin mobilya sektöründe genel olarak rekabet gücünün yüksek olduğu tespit edilmiştir. This study, focusing on the international power of the Turkish furniture industry, first discusses and examines various aspects of the concept of competitive power, and then calculates and assesses the competitive power of the Turkish furniture industry between 2005 and 2015, using the Revealed Comparative Advantages method to measure the competitive power. Foreign trade data related to the furniture industry between 2005 and 2015 were collected from the Trade Map database, which is developed by the International Trade Center and based on the Harmonized System classification. For the purpose of this study, Harmonized System (HS) classification was used. Based on this classification, the competitive power of furniture industry (HS Code 94, excluding 9405 and 9406) and its 12 subclasses were assessed for a period of ten years by means of Balassa’s Revealed Comparative Advantages method. Turkey’s competitive power in this sector was analyzed, based on the data obtained. The findings suggest that Turkey’s competitive power is high with regard to the furniture industry in general terms. ÖZ, iii -- ABSTRACT, iv -- ÖNSÖZ, v -- TABLOLAR LİSTESİ, viii -- ŞEKİLLER LİSTESİ, ix -- GRAFİKLER LİSTESİ, ix -- KISALTMALAR LİSTESİ, xiii -- GİRİŞ, 1 -- BİRİNCİ BÖLÜM, 3 -- ULUSLARARASI REKABET GÜCÜ, 3 -- 1.1. Rekabet Kavramı, 3 -- 1.2. Rekabet Gücü Kavramı, 4 -- 1.3. Rekabet Gücünün Unsurları, 6 -- 1.4. Rekabet Gücünün Mikro Temelleri, 6 -- 1.4.1. Değer Zincir Analizi, 7 -- 1.5. Rekabet Gücünün Makro Değerleri, 7 -- 1.5.1. Porter’in Rekabetçi Üstünlük Yaklaşımı, 8 -- 1.5.2. Dokuz Faktör Modeli Yaklaşımı, 8 -- 1.5.3. Çifte Elmas Yaklışımı, 8 -- 1.6. Bölgesel Rekabet Gücü, 9 -- 1.7. Uluslararası Rekabet Gücünü Etkileyen Faktörler, 9 -- 1.8. Genel Rekabet Stratejisi, 10 -- 1.9. Uluslararası Rekabet Gücünün Ölçülmesi ve Yöntemleri, 11 vii -- -- 1.9.1. Açıklanmış Karşılaştırmalı Üstünlükler Yöntemi (AKÜ), 14 -- İKİNCİ BÖLÜM, 15 -- MOBİLYA SEKTÖRÜNÜN DÜNYADAKİ VE TÜRKİYE’DEKİ DURUMU, 15 -- 2.1. Dünyada Mobilya Sektörü, 15 -- 2.2. Dünya Mobilya Üretimi, 15 -- 2.3. Dünya Mobilya Ticareti, 16 -- 2.3.1. İhracat, 16 -- 2.3.2. İthalat, 21 -- 2.4. Türkiye’de Mobilya Sektörü, 25 -- 2.5. Türkiye’de Mobilya Üretimi, 26 -- 2.6. Türkiye Mobilya Ticareti, 27 -- 2.6.1. Türkiye Mobilya İhracatı, 27 -- 2.6.2. Türkiye Mobilya İthalatı, 29 -- ÜÇÜNCÜ BÖLÜM, 32 -- MOBİLYA SEKTÖRÜNÜN REKABET GÜCÜNÜN DEĞERLENDİRİLMESİ ve SWOT ANALİZ, 32 -- 3.1. Çalışmanın Amacı, 32 -- 3.2. Çalışmanın Yöntemi ve Veri Kümesi, 32 -- 3.2.1. Çalışmanın Veri Kümeleri, 32 -- 3.2.2. Çalışmanın Yöntemi-AKÜ, 33 -- 3.2.3. Çalışma Yöntemi- SWOT Analiz, 86 -- SONUÇ, 90 -- KAYNAKÇA, 93 -- EKLER, 93

Bu araştırma, mobilya sektöründe ihracat yapan firmaların hangi fiyatlandırma stratejilerini kullandığını ve ihracat faaliyetinde bulunurken hangi kriterleri dikkate aldığını anlamaya yöneliktir. Bu amaçla, mobilya sektörünün önde gelen şehirlerinde (Kayseri, Ankara ve Bursa-İnegöl) 13 firmayla nitel veri toplama metodu olan derinlemesine mülakat gerçekleştirilerek fiyatlandırma konusunda bilgi edinilmiştir.Araştırma sonuçları firmaların maliyete dayalı fiyatlandırma stratejisini daha çok benimsediğini göstermektedir. Ayrıca firmaların ihracat yapacağı ülkelere göre fiyatlandırma politikasında herhangi bir farklılaştırmaya gitmediği görülmektedir. Firmaların fiyatlandırmada en önemli amacının kârlılık ve firmanın devamlılığını sağlamak olduğu da araştırmanın sonuçları arasındadır. Purpose of this study is to explain which pricing strategies are used by the exporting companies in the furniture sector and which criterions are considered by these companies during exporting. In accordance with this purpose, depth interview as a qualitative research method is used with the thirteen companies in order to obtain information about the pricing on the foremost cities in the furniture sector such as Kayseri, Ankara and Bursa-Inegol.Results of the research shows that the cost-based pricing strategy is commonly used. Furthermore, it shows that there is no difference in terms of the prices within the exporting countries. In addition to this, the main purposes of the pricing are profitability and the continuity of the company according to this study. 104

ÖZETMOBİLYA SEKTÖRÜNDE ÜRETİM VE TASARIMCI ETKİLEŞİMİ : GÜNÜMÜZDE TÜRKİYE ÖRNEĞİYerleşik düzene geçilmesi ile mobilya ihtiyacının oluşması ve göçebe kültürden uzaklaşılması Türk kültüründe mobilyanın yer almasının başlangıcı olmuştur. Şehirleşmenin başlaması ile mobilya ihtiyacı artmış, geleneksel yöntemler ile üretim yapılmıştır. Erken Cumhuriyet döneminde modern toplumun yaratılması ve konut düzenlerindeki değişim, mobilyanın da geleneklerden uzaklaşmasına, yeniden şekillenmesine neden olmuştur. Bu bölümde Cumhuriyet Dönemi öncesi ve sonrası dönemlerde kültürel yapının mobilya tasarımları üzerindeki etkileri anlatılmıştır.Çağdaş toplum bilincinin oluşturulması amacıyla, geleneksel yapıdan uzaklaşma hedefi batılılaşma çabaları ile toplumun belirli kesimlerine yayılmış, Cumhuriyet’in ilanı ile toplumun tüm kesimlerine yayılması hedeflenmiştir. Erken Cumhuriyet dönemi ile başlayan bu bölüm geçmişten günümüze geleneksel Türk mobilya kültürünü etkileyen toplumsal olaylar çerçevesinde dönemlere ayrılarak incelenmiştir. II. Dünya Savaşı’nın dünya mobilya sektörü üzerindeki etkileri Avrupa, Amerika ve Uzak Doğu başlıkları altında, dönemin öne çıkan mobilya tasarımları ve tasarımcıları detaylı olarak incelenerek, 1950’li yıllar ve sonrasında Türkiye’de yansımaları üzerinde durulmuştur.Kavramsal tanımlar ile başlayan bu bölümde Türkiye’de günümüz mobilya sektörünün mevcut durumu, Türk mobilya tasarıma hizmet eden firmalar, sektörde tasarım algısı ve tasarımcıya yüklenen roller başlıklar halinde incelenmiş, sektörü etkileyen olaylar üzerinde durulmuş, bünyesinde tasarımcı bulunduran üretici firmalar incelenmiştir.Günümüze gelindiğinde ise mobilya sektörünün mevcut durumunun açıklanabilmesi, tasarımcı ve üretici firma bakış açısıyla belirlenmesi amacıyla üretici firmalara ve bu firmalarda çalışan tasarımcılara anket uygulanmıştır. Bu anket sonucunda tasarımcı ile çalışan üretici firmaların ve bu firmalarda çalışan tasarımcıların mobilya sektörünün mevcut durumu hakkında bir bilgi kaynağı olabilmesi amaçlanmıştır. Mobilya sektörünün günümüz Türkiye’sinde bulunduğu konum, sektörel analiz yapılarak, tasarımcıların etkilerinin incelenmesi ile sonuçlandırılmaya çalışılmıştır.ABSTRACTINTERACTIVE RELATION OF DESIGNERS AND MANUFACTURERS IN FURNITURE INDUSTRY: A SAMPLE OF MODERN TURKEYAppearing of the need for furniture and secession from nomadic culture with the adoption of sedentary life is the beginning of the taking part of furniture in Turkish culture. With the beginning of urbanization, need for the furniture increased, production is made with the traditional methods. Creation of the modern society and the change in housing organization in the early Republic Period caused also the furniture to get away from traditions, to reshape. In this section, the effects of the cultural structure on the furniture designs in the pre-republican and post-republican periods are stated. With the aim of creating modern society consciousness, aim of secession from the traditional structure spread through certain parts of the society with westernization struggles and with the proclamation of the republic, its spreading through whole parts of the society is aimed. This part that begins with the early republic period is examined within the scope of the social events that affect the traditional Turkish furniture culture from past to the present by dividing it into periods. Effects of the Second World War on furniture sector is examined under the title of Europe, United States of America, Far East and also the prominent furniture designs and designers of the period are examined in detail, its reflections in Turkey in the 1950s and after this period are emphasized. In this section that begins with the notional definitions, the current situation of furniture sector in Turkey, the companies that serve to the Turkish furniture design, the design perception and the roles that are ascribed to the designer are examined in titles, the events that affect the sector are emphasized, the companies that include designers are examined.At the present time, with the aim of explaining, specifying the current situation of the furniture sector from the point of view of the designer and manufacturing company, a poll is carried out to both manufacturing companies and the designers that work in these companies. By the results of this poll, the companies that work the designer and the designers that work with the companies are aimed to be able to an information source. It is concluded by examining the position of the furniture sector in current day Turkey and the effects of the designers by doing sector analysis.

Küresel ekonomik etmenler, işletmelerin teknolojik faktörlere daha fazla önem vermesine neden olmuştur. İşletmeler üretim, yönetim ve pazarlama alanlarında teknolojiyi daha fazla kullanır hale gelmiştir. Söz konusu teknolojik faktörler ile birlikte müşteriler de ürün tercihlerinde kalite, marka ve satış sonrası hizmetler gibi kriterleri ön planda tutmaya başlamıştır. Bu kriterlere önem verilerek gerçekleşen mamul üretimi ise işletmelerin genel üretim maliyetlerinin artmasına neden olmuştur. Genel üretim maliyetleri, gelişen şartlar karşısında geleneksel maliyetleme sistemleri ile kontrol edilmeye çalışılmış fakat bu sistemler genel üretim maliyetlerini kontrol etme aşamasında istenilen sonuçları vermemiştir.Faaliyet Tabanlı Maliyetleme sistemi ise geleneksel maliyetleme sisteminin eksik kalan yönlerinden yola çıkarak önce Harvard İşletmecilik Okulunda geliştirilmiştir. Geleneksel maliyetleme sisteminde genel üretim maliyetleri, maliyet yerleri itibariyle önce bölümlerde toplanıp daha sonra mamullere yüklenirken, Faaliyet Tabanlı Maliyetleme sisteminde ise genel üretim maliyetleri faaliyetlere dayalı olarak maliyet gruplarında toplanmakta ve dağıtım anahtarı olarak faaliyet ölçütleri kullanılarak mamullere yüklenmektedir.Çalışmada geleneksel maliyetleme sistemini kullanan bir mobilya üretim işletmesinde çocuk odası takımına ait üretim sırasında gerçekleşen faaliyetler tespit edilerek gruplandırılmıştır. Gerçekleşen faaliyetlere göre maliyet tutarı hesaplanmış ve dağıtım anahtarları yoluyla mamullere yüklenmiştir. Ortaya çıkan sonuçlar, mevcut maliyetleme sistemiyle karşılaştırılarak, maliyet tutarlarında ki farklılıklar tespit edilmiştir. Global economic factors have led the businesses to pay more attention to the technological factors. Technology usage by the businesses has increased in production, management and marketing area. Along with the technological factors the customer were started to keep in the forefront the additional criteria in their choice of products, such as quality, brand and after-sales services. The product manufacturing with regard to these criteria has led to increase in the overall production costs of enterprises. General production costs across the developing conditions have been tried to control with traditional costing systems that have not produced the desired results in the control of overall production costs.The Activity Based Costing system has been developed at the Harvard Business School to eliminate the deficit aspects of traditional costing systems. In the traditional costing systems, overall production costs divided in segments then downloaded to the products. On the other hand, in the Activity Based Costing system, the overall cost of production is collected in the cost of the groups based on the activities and then loaded with products using operating criteria as a distribution key. This study was conducted in a furniture manufacturing company that uses traditional costing systems. Activities that occur during the production of children's room furniture were identified and grouped. The cost amount calculated based on actual activities and installed to the products with the disruption keys. The results are compared with existing costing system and the differences in the cost of the amount have been determined. 186

Araştırmaların, bulguların, fikirlerin ve görüşlerin bir araya getirilip bir yorum süzgecinden geçirilmesiyle ete kemiğe bürünen bu çalışmanın ruhunu, özünü, kısacası meydana getiriliş gayesini; yeni bir liderlik modeli olan otantik liderliğin çalışanların örgütsel bağlılık ve örgütsel yabancılaşmayla olan ilişkisini belirlemek oluşturmaktadır.Çalışma dört bölümden oluşmaktadır. Birinci bölümde liderliğin tanımı, önemi, liderlik teorileri, otantik liderliğin tanımı, önemi, boyutları ve otantik liderlerin temel özellikleri açıklandıktan sonra yazında ileri gelen düşünürlerin otantik liderlik kuramlarından bahsedilmiştir.İkinci bölümde örgüte, örgütü meydana getiren unsurlara ve örgüt çeşitlerine değinildikten sonra örgütsel bağlılık kavramı açıklanmaya çalışılmıştır. Daha sonra örgütsel bağlılığın tanımı, çeşitleri, boyutları, önemi, düzeyleri ifade edilmiş ve hangi örgütsel bağlılık düzeyinin örgütün başarısına, yönetimine olumlu ve olumsuz yönde etki ettiği belirtilmiştir. Diğer bir ifadeyle çalışanın hangi düzeyde örgütsel bağlılığının örgüte ne gibi avantaj sağladığı veya dezavantaja sebep olduğu açıklanmıştır.Üçüncü bölümde yabancılaşma kavramından, tanımından, boyutlarından bahsedilerek bir alt yapı oluşturulmuş ve örgütsel yabancılaşma olgusu açıklanmıştır. Daha sonra örgütsel yabancılaşmanın tanımı, boyutları, örgütsel yabancılaşmaya neden olan faktörler, örgütsel yabancılaşmanın sonuçları, örgütsel yabancılaşmayla mücadele yöntem ve çözümleri ifade edilmiş ve çalışanların örgütsel yabancılaşma düzeylerinin örgütün başarısına, yönetimine hangi yönde etki ettiği belirtilmiştir.Dördüncü bölümde Sivas ilinde mobilya sektöründe faaliyet bulunan, rekabette öncü iki işletmede toplam 268 çalışan üzerinde otantik liderlik anlayışının örgütsel bağlılık ve örgütsel yabancılaşmayla ilişkisini belirlemek amacıyla karşılaştırmalı bir araştırma yapılmış ve bu araştırmayla ilgili bulgulara ve yorumlara yer verilmiştir.Anahtar Kelimeler: Liderlik, Otantik Liderlik, Örgüt, Örgütsel Bağlılık, Örgütsel Yabancılaşma. Of research, findings, ideas, and views together with a version filtered through flesh and bone, shuttered in the spirit of this study, the purpose of the essence, in short, she had occurred; a new leadership model is authentic leadership employee organizational commitment and organizational forms to determine the relationship with alienation.The study consists of four parts. In the first section, the definition of leadership, leadership theories, authentic leadership definition, importance, size and the main features of the authentic leaders announced after the leading thinkers in the literature are authentic leadership theory.The second chapter of the Organization, and the elements that make up the Organization of this concept, the concept of organizational commitment after tried to unravel here. Later, organizational commitment of definition, types, sizes, the importance, levels are expressed, and for which the level of organizational commitment in the management of the Organization's success, positive and negative impact. In short, the level at which the employee organizational commitment the organization provides or disadvantage caused by what are described as advantages.In the third chapter the concept of alienation, definition, created an infrastructure and organizational dimensions, mentioning the case of alienation. Definition of alienation, then organizational dimensions organizational factors that cause... Her alienation, organizational results of alienation, struggling with alienation methods and organizational solutions are expressed and the organizational management of the Organization's success levels of alienation, which was mentioned in the direction of impact.The fourth chapter in the furniture sector, in the province of Sivas two of the organizations leading the competition a total of 268 employees, organizational commitment and organizational understanding of authentic leadership concepts of alienation in order to determine whether the relationship between the two companies made a comparative between the empirical research, this is research related findings and insights.Keywords: Leadership, Authentic Leadership, Organization, Organizational Commitment, Organizational Alienation. 281

Bu araştırmada, Hatay ve Gaziantep illeri kapsamında bulunan ahşap işleri ve mobilya üretimi yapan işletmelerde iş sağlığı ve güvenliği tedbirlerinin bilinebilirliğinin araştırılması kapsamında, yüz meslek çalışanı ile anket uygulaması yüz yüze görüşme metodu ile yapılmıştır. Böylelikle işletmelerdeki gürültü, titreşim, toz unsurları, şikâyetleri, istekleri, iş yeri memnuniyeti, iş sağlığı ve güvenliği bilgi durumları tespit edilmiştir.Mobilya imalat sektöründe çalışanların tesadüfî örnekleme yöntemi ile yüz çalışan ile görüşülmüştür. Mobilya sektöründe çalışanların %27'sinin kazaya maruz kaldığı tespit edilmiştir. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığının iş sağlığı ve güvenliği tedbirleri ile uyulması gereken kurallar ile ilgili %10'u hiç bilgisi olmadığı, %62 ise kısmen bilgisi olduğu tespit edilmiştir. Araştırma sonuçlarına göre, iş kazalarının genelde iş yerlerindeki elverişsiz ortam koşullarından, yerleşim planı hataları ve insan faktörüne ait yetersizliklerden, eğitim ve denetim eksikliğinden ya da bütün bu faktörlerin etkileşiminden ortaya çıktığı tespit edilmiştir. Büyük ölçüde insana ait görünen bu faktörlerin yanında, iş ortamında bulunan stresleri de dikkate almanın, neden sonuç ilişkileri açısından önemli olduğu ortaya çıkmıştır.Anahtar Kelimeler: ÇalıĢma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı, ĠĢ Sağlığı ve Güvenliği This research is done the method of by face to face survey on a hundred people who have been working in Hatay and Gaziantep cities on woodworking and furniture producing companies due to gain knowability occupational health and safety rules. By this way, information was held down about noise, vibration, dust factor, complaints, requests, workplace satisfaction, occupational health and safety. By random sampling method, a hundred employees, working in the furniture manufacturing sector, were interviewed. 27% of the employees in the furniture sector has been found to be exposed to an accident. It is analyzed that 10% of employees had no information and %62 of employees had partly information on Ministry of Labour and Social Security's measures on Occupational Health and Security and the rules and regulations need to be obeyed.According to the result of this resarch, It is identified that generally occupational accidents had because of unfavorable environmental conditions in workplaces, incorrect settlement plan and factor of insufficiency on employees and their training also supervision or the interaction of all these factors. It appears that the relation is so important that the cause and the effect relations between a large extent of workmen faults and the stress in the work environment.Key Words: Ministry of Labour and Social Security, Occupational Health andSafety. 81

Termoplastik esaslı ve termoset esaslı kompozit malzemeler üzerinde talep gün geçtikçe artmıştır. Günümüz uygulamalarında, inorganik bir dolgu maddesi yerine kısmen organik bir dolgu malzemesinin kullanılması kabul kazanmaya başlamıştır. Jüt, kenevir, sisal, buğday samanı, pirinç samanı ve ahşap ligno-selülozik dolgu maddeleri imalatta kullanılmaktadır. Poliüretan poliol, izosiyanat ve aerosilin belirli şartlar altında belirli oranlarda karışmasıyla oluşmaktadır. Bu çalışmada takviye elemanı olarak mobilya fabrikası atığı olan Medium Density Fiberboard (MDF) tozu kullanılarak poliüretan esaslı levhalar üretilmiştir. Farklı oranlarda (0br, 7.5br, 15br, 22.5br) mobilya fabrikası atıkları(MDF) ekleyerek, mobilya sektöründe aranılan özelliklere sahip, yoğunluğu düşük, dekoratif vb amaçlı kullanılabilecek ürün üretilmiştir. Tez kapsamında poliüretan esaslı levhaların üretimi gerçekleştirilmiş olup, konuyla ilgili yeni bilgiler üretilmiştir. Üretilen farklı poliüretan levhaların mekanik özellikleri (çekme direnci, eğilme direnci ve darbe direnci) belirlenmiştir. Yapılan testler sonucunda, takviye elemanı oranındaki artış ile çekme direncinin ortalama değerlerinin çok küçük sapmalarla değiştiği, eğilme direncini ve eğilmede elastikiyet modülü değerlerini ise önemli ölçüde etkilemediği gözlemlenmiştir. Bu tip çalışmaların bu konularda yapılacak yeni çalışmaları tetikleyebileceği düşünülmektedir. There is a growing interest and demand on both thermoplastic based and thermoset based composite materials. Nowadays the use of organic filler as a partial replacement of inorganic filler in certain applications has started to gain acceptance. Ligno-cellulosic filler from jute, hemp, sisal, wheat straw, rice straw and wood are utilized in composite manufacturing. Polyurethane is formed by mixing in certain proportions polyols, isocyanates and aerosil under certain conditions. In this study, furniture factory waste, which is obtained from Medium Density Fiberboard, was used as filler. The different rates of furniture factory waste (MDF) were used. Polyurethane which has desirable properties like low density, decorative, etc. in the furniture industry was used as polymer matrix. In this study, polyurethane-based panels were produced and new information has been found out on the subject. The mechanical properties (tensile, flexural and impact resistance) of the produced composites were determined in accordance with ASTM standards. The results of the tests show that the average value of tensile strength changed slightly with increase of the ratio of filler. The increase of filler did not have significant effect on the flexural strength and flexural modulus. This type of study is expected to trigger new studies to be done on these issues. 64

Endüstriyel bölge kavramını iktisadi düşünceyle 1890 yılında Alfred Marshall tanıştırmışsa da, kümelenme konusunu yıldızlığa yükselten Michael Porter olmuştur. O zamandan beri politikacılar, sivil toplum örgütleri, CEO'lar, danışmanlar ve akademisyenler bu konuya eğilmişlerdir. Ancak, kümelenmelerin inovasyon, bölgesel ekonomik gelişme ve milli refah gibi alanlardaki faydalarına dair birçok araştırma ve bilgi bulunmasına rağmen, bu kümelenmelerde yerleşmiş ve burada başarılı olan firmalar hakkında çok az bilgiye sahibiz. Bu nedenle işbu tez, firmaların kümelenmeler vasıtasıyla nasıl rekabetçi avantaj yarattıkları ve bunu nasıl savundukları sorusuna cevap aramaktadır. Bu çalışma, firmalar arasında performans farklılıkları yaratan firma özelliklerini bulmak için bir model oluşturmuş ve test etmiştir. Teorik model birçok değişken ve firma performansı arasındaki ilişkileri incelemektedir; iş bağlantıları, destek bağlantıları, girişimci yönelim ve stratejik öğrenme yetisi ve firma performansı arasındaki ilişkiler ve bu ilişkiler üzerinde kümelenmenin etkisi incelenmektedir. Kümelenme, coğrafi yoğunlaşma ve firmalar arası bağlantıları kapsayan iki boyut içermektedir. Türkiye'deki altı ayrı sektörde bulunan dokuz kümelenmede yer alan 160 firmadan anket toplanmıştır. Bulgular, girişimci yönelimin ve destek bağlantılarının gerek karlılık gerekse satış performansı üzerinde anlamlı ve pozitif bir etkiye sahip olduğunu, kümelenmenin de teorik modelde varsayılan ilişkilerin üzerinde anlamlı bir etkiye sahip olmadığını göstermiştir. Though Alfred Marshall first introduced the concept of industrial district into economic thought in 1890, it was Michael Porter who elevated `the cluster` to stardom. Since then, politicians, non-governmental organizations, CEOs, consultants, and the academia have paid more attention to it. However, despite all the research and knowledge about the ability of clusters to promote innovation, regional economic development, and national prosperity, we know very little about the firms that operate from within these clusters and drive their success. Therefore, this thesis tries to answer the following research question: how do firms create and defend competitive advantages through clusters? The present thesis tries to build and test a model to explore the firm characteristics that lead to performance differences among firms. The theoretical model examines the relationships between several constructs and firm performance, namely, business ties, support ties, entrepreneurial orientation and strategic learning capability, while being moderated by the cluster construct. A survey conducted with 160 firms from nine clusters in six industries in Turkey was conducted. The results indicate that 'entrepreneurial orientation' and 'support ties' have a significant positive impact on both the profitability and the sales performance of the firms, but 'cluster', defined in this thesis as consisting of geographical concentration and inter-firm linkages dimensions, does not significantly moderate any of the relationships hypothesized in the theoretical model. 266

Bu çalışmanın amacı, çalışanların örgütsel bağlılıklarının sağlanmasında çalışanlara ait kişilik özellikleri ile adalet algılarının yeri ve önemini anlatmaktır. Bu araştırma ile elde edilen bulgular ve sonuçların, Türkiye'deki örgütsel davranış çalışmaları açısından gerek kişilik özellikleri ve örgütsel adalet algısı çalışmalarına gerekse örgütsel bağlılık çalışmalarına bir katkı sağlayacağı, örgütsel bağlılığın artırılması yönünde alınacak bireysel ve örgütsel tedbirlere yardımcı olabileceği düşünülmektedir. Çalışma kapsamında örgütsel bağlılık; duygusal bağlılık, devam bağlılığı ve normatif bağlılık olmak üzere üç farklı boyutta, kişilik özellikleri; dışadönüklük, uyumluluk, özdisiplin, duygusal denge, gelişime açıklık, olmak üzere beş faktör olarak, örgütsel adalet algısı; dağıtım, süreç ve etkileşim adaleti olmak üzere üç boyutta ele alınmıştır. Kişilik özellikleri ve örgütsel adalet boyutları bağımsız değişken, örgütsel bağlılık boyutları ise bağımlı değişken olarak değerlendirilmiştir. Çalışmanın evrenini, Manisa ilinde mobilya sektöründe faaliyet gösteren bir işletmedeki çalışanlar oluşturmaktadır. Yapılan çalışmada öncelikle literatür taramasına yer verilmiş sonrasında ise uygulama gerçekleştirilmiştir. Araştırmada veri toplama aracı olarak anket tekniği kullanılmıştır. Elde edilen verilerin analizi ise için SPSS 21.0 for Windows istatistik paket programı yardımı ile yapılmıştır. Çalışmada verilerin güvenirliliğinin belirlenmesinde Cronbach Alfa katsayısı kullanılmıştır. Bağımlı ve bağımsız değişkenler arasında bir ilişkinin olup olmadığı Pearson korelasyon analiz yöntemi ile değişkenler arasındaki etkileşim ise basit doğrusal regresyon analiz yöntemi ile incelenmiştir. Yapılan çalışma sonucunda, duygusal bağlılık ile etkileşim adaleti arasında, devam bağlılığı ile süreç adaleti arasında, normatif bağlılık ile dağıtım, süreç ve etkileşim adaleti arasında anlamlı ve pozitif yönlü bir ilişki bulunmuştur. Kişilik özellikleri ile örgütsel bağlılık boyutları arasında ise herhangi bir ilişki tespit edilememiştir. The purpose of this research is, pointing the importance of relationship between employees' personality traits and justice perceptions in terms of employees' organizational commitment.The findings and results procured on this research will help personality traits and organizational justice perception in terms of organizational behavior studies in Turkey and developing individual and organizational precautions considering increased organizational commitment.In the study, organizational commitment is considered in three different subsections which are; emotional commitment, continuous commitment and normative commitment. Personality traits are considered in five different subsections which are; extroversion, compatibility, self-discipline, emotional balance, openness to improvement, organizational justice perception is considered in three different subsections which are; distribution, process and interaction justice. Personality traits and organizational justice subsections are mentioned as independent variable, organizational commitment subsections are mentioned as dependent variable. The environment of the study is formed around employees working in a facility operating in furniture business in city Manisa. In the study, literature browse has been held firstly and then the action took its place. Survey has been used as a means of gathering data. And for the analysis, SPSS 21.0 Windows For Statistical Pack has been used. Cronbach Alpha factor is also took its place. Relationship between dependent and independent variables are investigated via Pearson correlation analysis technique if there is any and interactions between variables are investigated via basic linear regression analysis technique. As a result, meaningful and positive relationship detected between emotional commitment and interaction justice, continuous commitment and process justice, normative commitment and distribution, process and interaction justice. No connection found between personality traits and organizational commitment subsections. 183

Mobilya sektörü hızlı bir gelişim sürecinde olan ve son on yılda dış ticaret açığı vermeyen nadir sektörlerden biridir. Sektörde 2023 yılında 10 milyar dolar ihracat geliri ve dünyanın 10. büyük mobilya üreticisi olmak hedeflenmektedir. Şüphesiz ki söz konusu hedeflere ulaşabilmek mevcut tedarik zinciri yönetimi ve lojistik yönetimi faaliyetlerinin iyileştirilmesi ve geliştirilmesi ile daha mümkün olacaktır. Çalışmada Türkiye toplam mobilya ihracatının %15'ini gerçekleştiren İnegöl ilçesinin mobilya sektörü lojistik faaliyetleri incelenmiştir.Çalışmanın amacı İnegöl'de faaliyet gösteren mobilya işletmelerinin lojistik faaliyetlerinin durumunu incelemek, işleyişini ortaya koymak ve işletmelerin lojistik yönlü profillerini tanımlamak olarak belirlenmiştir. Çalışmanın hedefi ise; İnegöl mobilya sektöründe faaliyet gösteren işletmelerin lojistik faaliyetlerine yeni alternatifler geliştirebilmek, sektördeki uygulayıcılara ve lojistik sektörüne katkı sağlamaktır. Yapılan araştırmada ilk olarak tedarik zinciri yönetimi ve lojistik yönetimi konuları ile ilgili literatür taraması yapılmış ve mobilya sektöründe uygulanan lojistik faaliyetler hakkında altyapı oluşturulmuştur. İkinci olarak Dünya'da Türkiye'de ve İnegöl'de mobilya sektörüne ilişkin konular ile ilgili literatür, arşiv ve istatistiki rapor taramaları yapılmıştır. Söz konusu kaynaklardan elde edilen veriler harmanlanarak araştırmanın sonraki üç bölümü oluşturulmuştur.Çalışmanın son kısmında ise İnegöl ilçesinde faaliyet gösteren 62 mobilya işletmesi ile görüşülmüştür. 35 sorudan oluşan veri toplama formlarından elde edilen veriler SPSS paket programı aracılığıyla analiz edilmiştir. Bu analizler ile ilk olarak işletmelerin lojistik faaliyetlerinin mevcut durumu ve temel lojistik faaliyetlerinin işleyişi ortaya konulmuştur. İkinci olarak ise bu veriler kapsamında çalışma başında oluşturulmuş olan dokuz adet hipotezin doğruluğu test edilmiştir. Çalışma sonucunda bahsedilen hipotezlerden sekizi anlamlı bulunmuştur. Ayrıca sektördeki uygulayıcılara katkı sağlayabilecek sonuçlar elde edilmiştir. Söz konusu sonuçlardan en dikkat çekici olanları; İnegöl'de hizmet veren lojistik şirketlerin yetersiz bulunması ve lojistik şirketlerde ve mobilya işletmeleri bünyesinde çalışan personellerin eğitim kalitesinin arttırılması gerektiği yönündeki sonuçlardır. Anahtar Kelimeler: Lojistik, Mobilya Lojistiği, İnegöl, Mobilya Ticareti, Lojistik Faaliyetler Furniture industry is one of the few sectors that are in the process of rapid development in the last decade and do not have foreign trade deficit. Sector aims to be the tenth largest furniture manufacturer in the world and to have 10 billion $ export revenues. Undoubtedly to achieve these targets will be more possible with improving and developing current supply chain management and logistics management activities. In this study, İnegöl furniture sector logistics activities which perform fifteen percent of Turkey's total furniture exports were analyzed.The aim of this study is to analyze logistics activities of furniture companies which are operating in İnegöl, reveal their functions and identify their logistics business profiles. The objective of the study is to develop new alternatives to the logistics activities of enterprises operating in İnegöl furniture industry and to contribute to the practitioners in the furniture and logistics industry. In this study firstly literature review was conducted about supply chain management and logistics management issues and infrastructure was established about logistics activities which were implemented in furniture industry. Secondly literature, archives and statistical reports were reviewed about issues related to World, Turkey and İnegöl furniture industry. With blending datas which were obtained from these resources next three chapters were established in research.In the last part of the study 62 furniture businesses from İnegöl were interviewed. Datas obtained from the data collection form that included 35 questions were analyzed through SPSS package programme. With these analyses firstly businesses logistics activities' current situation and the functioning of basic logistics activities were revealed. And secondly 9 hypotheses validity that were formed under these data in early stages of this study were tested. Eight of these hypotheses which were shown in the result of study results were found meaningful. Moreover the results that may contribute to the practitioners in the industry were obtained from this study. The most striking results from the study are; inadequacy of logistics companies that are serving in İnegöl and necessity of increasing the quality of the employee working in logistics or furniture companies in İnegöl.Keywords: Logistics, Furniture Logistics, İnegöl, Furniture Trade, Logistics Activities 171

Bu çalışmada örgütsel adaletin işten ayrılma niyetine etkisinde örgütsel güvenin aracı rolü açıklanmaya çalışılmıştır. Bu amaçla Ankara Mobilyacılar Sitesinde bulunan KOBİ'lerde, çalışanlara uygulanan anket ile gerçekleştirilmiş ve buradan alınan veriler, yapısal eşitlik modeli ile analiz edilmiştir.Öncelikle araştırmanın teorik alt yapısının oluşturulması için gerçekleştirilen literatür taraması sonucunda araştırmanın birinci bölümünde adalet kavramından, örgütsel adalet kavramının tanımından, örgüsel adaletin boyutlarından ve örgütsel adaletin teorilerinden bahsedilmiştir.Araştırmanın ikinci bölümünde güven kavramından, güven algısının boyutlarından, örgütsel güven kavramından, örgütsel güvenin boyutları ve örgütsel güven modellerinden bahsedilmiştir. Araştırmanın üçüncü bölümünde işten ayrılma niyeti kavramından, işten ayrılma niyetinin öncüllerinden ve işten ayrılma niyetinin ardıllarından bahsedilmiştir.Araştırmanın dördüncü bölümünde Çalışmanın amacı ve öneminden bahsedilmesine müteakip örgütsel adalet, örgütsel güven ve işten ayrılma niyeti kavramlarının arasındaki ilişkiler incelemiş, araştırmanın hipotezleri belirlenmiş ve araştırmanın modeli oluşturulmuştur. Daha sonra araştırmanın tasarımından ve yönteminden, araştırmanın sınırlılıklarından, araştırmanın evreni ve örneklem seçiminden, Ölçüm araçlarının oluşturulmasından bahsedilmiştir. Ölçeklerde belirlenen hususlar sırasıyla Açıklayıcı, doğrulayıcı ve yapısal eşitlik modellemesine tabi tutulmuştur. Elde edilen bulgulara göre hipotezlerin desteklenip desteklenmediği incelenmiş ve bütün hipotezlerin desteklendiği görülmüştür.Araştırmanın son bölümü olan beşinci bölümde bulgular değerlendirilmiş çıkan sonuçlar neticesinde; örgütsel adalet algısı, örgütsel güveni olumlu etkilediği ve aralarında doğrudan bir ilişki olduğu, örgütsel adalet algısı, işten ayrılma niyetini olumsuz etkilediği ve aralarında doğrudan bir ilişki olduğu, örgütsel güvenin işten ayrılma niyetini olumsuz etkilediği ve aralarında doğrudan bir ilişkinin olduğu ortaya çıkarılmıştır. In this study, intermediary role of organizational trust and an application in furniture sector within the effect of organizational justice on intention for quitting job is tried to be explained. The data acquired from the questionnaire applied to the workers who work in SME available in Ankara Furniture Workshops Area is analyzed with structural equation modeling.Primarily, as a result of literature search realized for the purpose of forming theoretical base of the study, in the first part of the study, justice concept, description of organizational justice concept, dimensions and theories of organizational justice are mentioned.In the second part, the concept of trust, dimensions of trust perception, concept, dimensions and patterns of organizational trust are mentioned. In the third part, the concept, premises and consecutives of intention for quitting the job are mentioned.In the fourth part, following to mentioning importance and aim of the study, the relations between organizational justice, trust and release intention concepts were examined, hypotheses of study was defined and the model of it was formed. Then, it was mentioned about design, method, restrictions, universe and samples of study, and forming the measurement tools. The subjects defined in scales were put to explanatory, confirmative and structural equation modeling. It was examined whether the hypotheses were supported, and it was seen that all hypotheses were supported.In the last part, the fifth, the results were evaluated; it was revealed organizational justice perception affects organizational trust positively, but it affects release intention negatively, organizational trust affects release intention negatively and there are direct relations between them. 139