Search

A child’s diagnosis and hospitalization for congenital heart disease not only affects the child, but also causes major changes in daily life and role fulfillment for the child’s family. Family members experience intense anxiety and stress during this chronic disease process, and parents often feel inadequate because their children need care. The family is the main source of support for the child. The family-centered care approach to children with congenital heart disease incorporates the principles of mutual participation, cooperation, information sharing, respect, and honor between the family, child, and health professionals during decision-making and care. This approach protects the bond between child and family, includes the family in the care process, and helps the child and family feel safe and competent throughout hospitalization and follow-up. This approach also enhances the family’s knowledge and skills related to management of the chronic disease, thereby supporting and strengthening parenting roles. A family-centered care approach enables the unique developmental needs of each child with congenital heart disease to be met effectively. This review aims to highlight the importance of the family-centered care approach for children with congenital heart disease., Bir çocuğun konjenital kalp hastalığı tanısı alması ve hastane yatış süreçleri hem çocuk hem de ailesinin günlük yaşantısını devam ettirme ve rollerini yerine getirmede değişikliklere neden olmaktadır. Bu kronik hastalık sürecinde aile bireyleri yoğun bir kaygı ve stres yaşamakta, ebeveynler çocuklarının bakıma ihtiyaç duyması nedeniyle sıklıkla kendilerini yetersiz hissetmektedirler. Aile, çocuk için en önemli destek kaynağıdır. Konjenital kalp hastalığı olan çocuklara uygulanan aile merkezli bakım yaklaşımı, karar verme ve bakım süreçlerinde aile, çocuk ve sağlık profesyonelleri arasında katılım, iş birliği, bilgi paylaşımı, saygı ve onur ilkelerini içermektedir. Bu yaklaşım çocuk ve aile arasındaki bağları koruyan, aileyi bakıma dahil eden, çocuk ve ailenin hastanede yatış ve takip süreçlerinde kendini güvende ve yeterli hissetmesini sağlayan bir yaklaşımdır. Ailenin kronik hastalığın yönetimi konusunda bilgi ve becerilerini arttıran bu yaklaşım ile ebeveynlik rolleri desteklenmekte ve güçlendirilmektedir. Aile merkezli bakım yaklaşımı ile konjenital kalp hastalığı olan çocuğun kendine özgü ve gelişimsel ihtiyaçları karşılanabilmektedir. Bu derleme, konjenital kalp hastalığı olan çocuklarda aile merkezli bakım yaklaşımının önemini belirtmek amacıyla yazılmıştır.

Bu arastirmanin amaci, ortaogretim ogrencilerinin akademik bilgiye ulasmak amaciyla hangi bilgi kaynaklarini hangi sirada ve neden tercih ettiklerinin belirlenmesidir. Bu amacla ortaogretim ogrencilerinin onem duzeyine gore akademik bilgiye ulasmada hangi bilgi kaynaklarini tercih ettiklerini ikili karsilastirmalar yoluyla siralamalari istenmis ve Thurstone’un V. Hal denklemi ile olceklenmistir. Yapilan calismada var olan durumu ortaya koymak amaclandigindan betimsel bir arastirma niteligindedir. Olcekleme calismasi 698, icerik analizi 100 ortaogretim ogrencisinden elde edilen veriler uzerinden yurutulmustur. Yapilan olcekleme calismasinda ortaogretim ogrencilerinin akademik bilgiye ulasmada tercih ettikleri ilk kaynagin uzmanlar/ogretmenler oldugu ve olcek degerinin 1,058 oldugu gorulmektedir. Ikinci sirada tercih edilen kaynak internet olup olcek degeri 0,956’dir. Ucuncu sirada tercih edilen bilgi kaynagi olan kitaplarin olcek degeri ise 0,546 olup internet ve uzmanlarin tercih edilme sikliklarina oldukca uzaktir. Dorduncu sirada 0,228 olcek degeriyle TV ve besinci sirada 0,000 olcek degeriyle akranlar bulunmaktadir. Ogrencilerin internet kaynagini tercih etme nedenlerinden ilk ucu kolay ve hizli ulasilabilir olmasi, genis kapsama sahip olmasi ve guvenilir bir bilgi kaynagi olmasidir. Kitap icin ilk uc tercih nedeni; guvenilir bilgi, genis kapsam ve ogrencilerin ogrenme tercihleridir. Akran kaynagi icin kolay ve hizli ulasilabilirlik, rahat iletisim kurabilme ve ogrencilerin ortak hedefe sahip olmalaridir. Televizyon icin guvenilir bilgi, dikkat cekicilik ve ogrencilerin ogrenme tercihleri olmasi iken uzman icin guvenilir bilgi, etkilesim ve deneyim olarak belirtilmistir. Internet cok tercih edilen bir bilgi kaynagi oldugundan daha guvenli ve guvenilir bilgiye ulasabilmek acisindan bilgi okuryazarligi ve medya okuryazarligi konusunda hem aileler hem de ozellikle kucuk yaslardan itibaren ogrenciler egitilmelidirler.

İnsan hayatının her saha ve aşamasında din belirleyici bir rol oynamaktadır. Din, yaratıcı ile insanlar arasındaki ilişkiyi tesis etmekte, dünya ve ahiret mutluluğuna ulaştıracak öğretiler ihtiva etmektedir. İslâm dininin üç ana esası uluhiyet, nübüvvet ve ahirettir. Aşkın bir varlık olan yaratıcı ile fizik âlemdeki insan arasındaki ilişki vahiy ve nübüvvet aracılığıyla sağlanabilmektedir. Bu nedenle İslâm düşüncesinde nübüvvet müessesi büyük bir önem taşır. Nübüvvete yöneltilen itirazlar kelâm, felsefe ve tasavvuf ekollerince fikrî zeminde tartışılmıştır. İslâm dini evrensel olduğu için bu dinin peygamberi olan Hz. Muhammed'in risâleti de bütün insanlığı muhatap almaktadır. Bu nedenle her dönemde Hz. Muhammed'in nübüvveti aklî ve naklî delillerle ele alınmıştır. Nübüvvetin başka açılardan ele alınması zihnî olgunlukları ve kavrayış kabiliyetleri birbirinden farklı olan insanların bu müesseseye dair şüphelerini giderme veya imanlarını sağlamlaştırma imkânı tanıyacaktır. Bu fikirde olan İslâm mütefekkirleri Hz. Muhammed'in nübüvvetini ele alırken mucizeye dayandırmakla kalmamış, O'nun ahlâkını da ön plana çıkararak böylesine yetkin bir ahlâkın ancak bir peygamberde bulunabileceğini ispatlamaya çalışmışlardır. Bu çalışmada delâil'ün-nübüvve literatüründe ve nübüvveti konu edinen eserlerde Hz. Peygamber'in ahlâkının onun nübüvvetine delil oluş keyfiyetinin ortaya konulması amaçlanmaktadır. Religion has a decisive function in every field and stage of human life. It establishes the relationship between the Creator and human beings and comprises teachings to attain us to happiness for this world (ad-dunya) and the hereafter (al-akhirah). The two essential bases of the Islamic religion are Theology and Prophethood. The relationship between the Creator, a transcendental being and the human beings who live in this physical world can be established via the Revelation and the Prophethood. The significance of the Prophethood in the Islamic thought is comprehended and the objections to this establishment have been discussed on an intellectual basis by the schools of Ilm al-Kalam, Philosophy and Islamic mysticism. Because the Islamic religion is universal, the Prophethood of the Prophet Muhammad concerns all the humanity. For this reason, the Prophethood of the Prophet Muhammad has been approached with different evidences and methods. Approaching the Prophethood from different point of views will provide to clear up the doubts of human beings whose nature, mental maturity and understanding are different from each other and also strengthen their beliefs. The Islamic philosophers who thought in this manner not only based the Prophethood of the Prophet Muhammad in miracles but also gave prominence to his virtue and they endeavoured to prove that such a perfect character could only be found in a Prophet. In this study, it is intended to describe the virtues of the Prophet Muhammad and to reveal how his character denote his Prophethood with regard to the literature of Dala'il on-Nobovvah (the evidences of the Prophethood) and the works dealing with the Prophethood. 87

Preterm Bebekler için Anne Sütü/Formül Süt Hazırlama ve Isıtma Standardının Geliştirilmesi ve Etkinliğinin Değerlendirilmesi Eda AKTAŞ,Amaç: Araştırma YYBÜ'lerine yönelik olarak `Preterm Bebekler için Anne Sütü/Formül Süt Hazırlama ve Isıtma Standardının` geliştirilmesi ve etkinliğinin değerlendirilmesi amacı ile planlanmıştır.Gereç ve Yöntem: Ön test-son test kontrol gruplu deneysel tipte bir araştırmadır. Araştırma örneklemini 150 preterm bebek (Deney-1=50, Deney-2=50, Kontrol=50) oluşturmuştur. Araştırmanın verileri, preterm bebeği tanıtıcı bilgi formu, preterm bebek takip çizelgesi, preterm bebekler için anne sütü/formül süt hazırlama ve ısıtma standardı ve hemşire anne sütü/formül süt hazırlama ve ısıtma kontrol çizelgesi aracılığı ile toplanmıştır. Geliştirilen standart doğrultusunda hazırlanan anne sütü/formül sütler Deney-1 grubu bebeklere oda ısısında (24 ºC), Deney-2 grubu bebeklere vücut ısısında (37 ºC) verilmiştir. Bulgular: Gruplar tanımlayıcı özellikleri açısından benzerdir (p>0,05). Deney-2 grubu bebekleri beslenme başaldıktan sonra 5. ve 30. dakikalarda ölçülen vücut ısısı, SpO2, KTA ve solunum sayılarında Kontrol ve Deney-1 grubuna göre anlamlı farklılıklar saptanmıştır (p0.05). The body temperature of the babies in Experimental-2, measured at Minute 5 and Minute 30 after starting to feed, as well as their SpO2 rates, cardiac apex beats (CAB) and respiration rates, were found to display significant differences compared to the Control and Experimental-1 groups (p

Objective: nosocomial infections are the primary reason of morbidity and mortality especially at children's hospitals. Thus, educating pediatric health care providers is rather crucial in order to protect children from exposure to infection. This study was planned to examine reliability and validity of Nurses' Infection Prevention and Control Observation Questionnaire in Turkish Language. Methods: this methodological study was carried out at a randomly selected Children's Hospital from each of the 7 regions of Turkey. In total, 443 pediatric nurses from those hospitals participated in the study. Content validity, construct validity, inter-consistency reliability and item total correlation of the questionnaire were analysed in order to adjust reliability and validity. Results: the questionnaire has good content, face and construct validity. The acceptable level for scales' items was above 0.30 and had one factor according to results of explanatory factor analysis. The questionnaire model fitted the data according to confirmatory factor analysis. A level of Cronbach's alpha at 0.74 was considered to be an acceptable level of reliability and item-total score correlation of the study-except for four items - was identified above 0.30. Conclusion: the questionnaire was determined as a reliable and validate tool in evaluation of observation for nurses' infection prevention and control., NA