Search

The fragment Mainz 857 (verso) of the Berlin Turfan Collection contains a parallel to text F of the miscellaneous manuscript U 5335 (edited Berliner Turfantexte 34). The vertical lines (columns), which comprise an Old Uyghur translation of the beginning of the prologue to the Abhidharmāvatāra (T. 1554: 入阿毘達磨論 ru apidamo lun), are arranged in such a way that they proceed from right to left, contrary to the usual left-right direction.

By mistake two text portions are missing in the paper published in JOTS 2020. As AppA and AppB they are here edited as additions. The word forms of these two fragments were already included in the index of the main article.

In thispaper two Old Uyghur fragments are edited and discussed. Both are unique, andsince there are no continuous lines their interpretation is extremelydifficult. While the first one seems to be part of an unknown Buddhist sūtra,the other one belongs to a Buddhist confession text. In both remnants rarewords occur, among them yemdük whichis so far not attested in Old Uyghur.

Bu bildiride Dunhuang ve Turfan'da bulunan kağıda yazılı runik harfli metinlere ait birkaç pasaj hakkında görüşler paylaşılmıştır.

Her halkın tarihini araştırmak isteyenler için öz yazıtları en tercihli kaynaklardır. Bu yüzden de, runik yazıtlar, Türk halklarının eski veya en eski tarihi hakkında bugüne kadar en önemli metinler olarak kalmıştır. Fakat Çinler tarafından tarif edilmiş olan barbarlar arasında temayüz eden Uygurlar için durum nasıl? Runik yazı, bozkırdaki Uygurlar tarafından da kullanılmıştı.

The collection and the explanation of the Old Turkishpersonal names is of great importance for the study of the juridical andeconomic documents of Turfan.

Eski Türkçe kişi adlarının açıklanması ve toplanması, Turfandaki hukukî ve ekonomik belge çalışmaları açısından büyük önem taşımaktadır. Bu çalışmanın, belge basım işleriyle uğraşan insanların karşılıklı ilişkilerini anlamamıza yardımcı olduğundan söz edebiliriz. Eski Türkçe adlar ve bu adların köken-anlam çalışmasını yaparken, sadece kişi adlarını değil; dinî kitaplara bağlı baskılardaki isimleri de toplamak gereklidir. Şimdiye kadar düzenlenen, kişi adlarını içeren yayınlanmayan baskılar ve benzer yazılar, erişilebilir yeni kaynaklar yapmak için kullanılacaktır.