32 results on '"Yildiz, Zeynep"'
Search Results
2. Parkinson Hastalığı Demansı ile Bağırsak Mikrobiyotasındaki Akkermansia Genomik Çeşitliliği Arasındaki İlişkinin İncelenmesi.
- Author
-
ARIKAN, Muzaffer, KAHRAMAN DEMİR, Tuğçe, YILDIZ, Zeynep, HELVACI YILMAZ, Nesrin, ŞEN, Aysu, HANOĞLU, Lütfü, and YILDIRIM, Süleyman
- Published
- 2024
- Full Text
- View/download PDF
3. Yazılıkaya Vadisi Midas Anıtı ve Köhnüş Vadisi Aslankaya Anıtı kaya kabartmalarındaki sembollerin incelenmesi ve linol baskı resim tekniği ile yorumlanması
- Author
-
Yildiz, Zeynep, Şahin, Selma, and Bileşik Sanatlar Ana Sanat Dalı
- Subjects
Fine Arts ,Güzel Sanatlar - Abstract
ÖZETFRİG VADİSİ KAYA ANITLARI VE ANITLARDAKİ GÖRSEL SEMBOLLERİN LİNOL BASKI TEKNİĞİ İLE YORUMLANMASIYILDIZ, ZeynepYüksek Lisans Tezi, Birleşik Sanatlar Ana Bilim DalıTez Danışmanı: Dr. Öğr. Üyesi Selma ŞAHİNTemmuz, 2019, 90 sayfaM.Ö. 12. yüzyıldaki Ege göçleri ile Anadolu'ya geldikleri düşünülen Frigler, Frig Vadisi denilen coğrafi bölgede yaşamış, sanatsal ve kültürel anlamda pek çok eser bırakmış büyük bir uygarlıktır. Bu eserlerden Midas Anıtı ve Aslankaya Anıtı olarak bilinen kaya anıtları, eşsiz mimari yapıları ve zengin görsel sembolleri ile dikkat çekicidir.Bu araştırma Midas Anıtı ve Aslankaya Anıtı'ndaki görsel sembollerin incelenmesi ve bu anıtların linol baskı tekniği ile yapılan sanatsal uygulamalara dikkatlerin çekilmesi açısından önemlidir. Tarama modelinde uygulanan araştırma kapsamında gezi, inceleme ve uygulama çalışmaları yapılmıştır. Araştırmanın amacı, Midas Anıtı ve Aslankaya Anıtındaki görsel sembollerin incelenmesi, sanatsal yorumlara dönüştürülmesi ve eserlerin analiz edilmesidir. Araştırma kapsamında linol baskı tekniği ile üretilen 14 eserin plastik açıdan analizleri yapılmıştır.Midas Anıtı ve Aslankaya Anıtı'na ait detaylar, Photoshop programında kolaj tekniği ile tasarlanmış ve linol baskı tekniği ile çok renkli olarak basılmıştır. Yapılardaki antik doku etkilerini vermek için, oyma uçlarından ve ıslak basma yöntemlerinden yararlanılmıştır. Bu yolla elde edilen dokusal etkiler, özgün bir anlatım diline ulaşma çabası elde etmede önemli rol oynamıştır.Anahtar Kelimeler: Frig Vadisi, Kaya Anıtları, Görsel Semboller, Linol Baskı Tekniği ABSTRACTTHE PHRYGIAN VALLEY ROCK MONUMENTS AND INTERPRETATION OF THE VISUAL SYMBOLS OF MONUMENTS WITH THE LINOL PRINTING TECHNIQUEYILDIZ, ZeynepMaster's Thesis, Combined Arts ProgramThesis Advisor: Dr. Selma ŞAHİNJuly, 2019, 90 pagesPhrygians, who were thought to come to Anatolia as a result of the Aegean migrations in the 12th century B.C. , are a great civilization that has given many work of arts in this land in artistic and cultural perspective. It is possible to see these work of arts today in the geographical region known as the Phrygian Valley. In this region, the unique Rock Monuments belonging to the Phrygians and the rich motifs and embellishments adorning these structures with their cults are noteworthy. These monuments are cultural heritages that need to be preserved and maintained. The unique architectural features of Midas Monument and Aslankaya Monument, which are two of Rock Monuments in the Phrygian Valley, are noteworthy with their rich visual symbols that adorn the structure.This study is important for examining the visual symbols of the Midas monument and the Aslankaya monument, and for attracting attention to artistic practices made with the Linolium printing technique of these monuments. This study is in screening model. In addition, this study has been conducted on excursions, examinations and practices. The aim of study is to examine the visual symbols at Midas Monument and Aslankaya Monument to transform the artistic interpretations with linol printing technique and to analyze the work of arts. In extent of this research, the plastic analysis of 14 work of arts produced by linol printing technique was made.The details taken from the ancient appearances of Midas Monument and Aslankaya Monument and the visual symbols in ancient structures were designed in Photoshop with a collage technique and were printed in multicolor with linol technique. In order to provide the ancient texture effects in the structures, wet-pressing methods by overlapping the carving tips and colors are used. The textural effects obtained in this way have played and important role in achieving an effort to reach an original expression language.Keywords: Phrygian Valley, Rock Monuments, Visual Symbols, Linol Printing Technique 106
- Published
- 2019
4. Multipl skleroz hastalarında apraksi değerlendirme ölçeği apraxia screen of tulia (AST) Türkçe versiyonunun geçerlik ve güvenirliği
- Author
-
Yildiz, Zeynep, Doymaz, Fadime, and Fizyoterapi ve Rehabilitasyon Ana Bilim Dalı
- Subjects
Reproducibility of results ,Multiple sclerosis ,Quality of life ,Apraxia ,Depression ,Scales ,Pain ,Fizyoterapi ve Rehabilitasyon ,Physiotherapy and Rehabilitation ,Turkish adaptation - Abstract
Multipl Skleroz-(MS) hastalarında apraksiyi değerlendirmek için kullanılan ''Apraxia Screen of TULIA-(AST)'' anketinin Türkçe geçerlik ve güvenirliğinin belirlenmesi, apraksi sıklığı, demografik özellikler, hastalığın şiddeti, türü, durasyonu, son atak zamanı, progresyon oranı, hastaların kognitif ve psikolojik durumları, yorgunluk seviyeleri, yaşam kaliteleri ve ağrı şiddetleri ile ilişkisini araştırmak amaçlanmaktadır.12 sorudan oluşan ''TULIA Apraksi Skalası-(TAS)'' grup çevirisi, geri-çeviri yöntemleriyle Türkçe'ye uyarlandı. Çalışmamıza İstanbul Üniversitesi, İstanbul Tıp Fakültesi Nöroloji Anabilim Dalı, Multipl Skleroz ve Miyelin Hastalıkları Biriminde 112 MS'li hasta dahil edildi. Olgular TAS, Genişletilmiş Özürlülük Durum Ölçeği-(EDSS), MS'e özgü Yaşam Kalitesi Ölçeği-(MUSIQoL), Standardize Mini Mental Test-(SMMT), Yorgunluk Şiddet Ölçeği-(YŞÖ), Hamilton Depresyon Değerlendirme Ölçeği-(HDDÖ) ve McGill Melzack Ağrı Anketiyle değerlendirildi. Apraksi değerlendirilirken hastalar video kaydına alındı. Test-tekrar test güvenirliği için anket 10 katılımcıya 1 ay arayla uygulandı. İç tutarlılığı hesaplamasında Cronbach Alfa katsayısı yüksek bulunmuştur-(α=0,999). Test-tekrar testteki korelasyon değeri 1,000 bulunmuştur. Faktör analizi sonucunda toplam varyansın %52,43'ünü açıklayan bir yapı elde edilmiştir. Apraksik grubun yaş ortalaması-(50,39±10,76), nonapraksik gruptan-(40,83±10,48) yüksek bulunmuştur. Apraksik grubun durasyon ortalaması-(15,50(0,00-41,00)), nonapraksik gruptan-(11,00 (1,00-51,00)) yüksek bulunmuştur-(p=0,020). EDSS ve TAS skorları arasında negatif-(r=-0,414; p
- Published
- 2019
5. Doygun Akım Değerini Etkileyen Faktörler:Erzincan Örneği
- Author
-
Yildiz, Zeynep, Bayata, Halim Ferit, and İnşaat Mühendisliği Anabilim Dalı
- Subjects
Traffic ,Trafik - Abstract
Daha sonra doldurulacaktır. Daha sonra doldurulacaktır. 0
- Published
- 2019
6. Müzik öğretmeni adaylarının öz yeterlik inançlarının ve mesleğe yönelik tutumlarının çeşitli değişkenlere göre incelenmesi: Karadeniz Teknik Üniversitesi örneği
- Author
-
Demir Yildiz, Zeynep, Kurtuldu, Mehmet Kayhan, and Güzel Sanatlar Eğitimi Ana Bilim Dalı
- Subjects
Eğitim ve Öğretim ,Education and Training ,Candidate teachers ,Vocational attitude ,Music education ,Self-efficacy ,Music lesson ,Music learning - Abstract
Öğretmen adaylarının öz yeterlik inancı ve mesleğe yönelik tutumları onların akademik ve mesleki hayatları açısından önem arz etmektedir. Bu bağlamda müzik öğretmeni adaylarının sahip olacakları öz yeterlik inancı ve mesleğe yönelik tutumları mesleki hayatlarını doğrudan etkileyebilecektir. Bu bilgiler ekseninde çalışmada, müzik öğretmeni adaylarının öz yeterlik inanç düzeyleri ve mesleğe yönelik tutum puanlarının tespiti, aralarındaki ilişkinin incelenmesi ve bu iki değişkenin çeşitli bağımsız değişkenlere göre incelenmesi amaçlanmıştır.Araştırmada nicel araştırma yöntemi benimsenmiştir. Araştırmanın verileri 2015-2016 eğitim-öğretim yılı güze döneminde Karadeniz Teknik Üniversitesi Müzik Öğretmenliği programında öğrenim gören toplam 165 öğretmen adayından toplanmıştır. Öğretmen adaylarının öz yeterlik inançlarını belirlemek için müzik öğretmeni adayı öz yeterlik ölçeği (Kurtuldu, 2009), mesleğe yönelik tutumlarını belirlemek için ise müzik öğretmenliği mesleğine yönelik tutum ölçeği (Tufan ve Güdek, 2008) kullanılmıştır. Elde edilen verilerin analizinde nicel yaklaşım benimsenmiş olup analiz işleminde SPSS 17,0 yazılımı kullanılmıştır. Öz yeterlik inançları ile ilgili veriler incelendiğinde; müzik öğretmeni adaylarının öz yeterlik inançlarının yüksek bir düzeyi yansıttığı, ölçeğin tüm alt boyutlarının da bu sonucu desteklediği görülmüştür. Mesleğe yönelik tutum ile ilgili veriler incelendiğinde, müzik öğretmeni adaylarının tutumlarının olumlu yönde olduğu, tutum ölçeğinin alt boyutlarının da bu sonucu desteklediği görülmüştür. Öğretmen adaylarının öz yeterlik inançları ve mesleğe yönelik tutumları arasındaki ilişki incelendiğinde öz yeterlik inançları ile mesleğe yönelik tutum arasında yüksek düzeyde bir ilişki tespit edilmiştir. Öz yeterlik inançları bağımsız değişkenler açısından incelendiğinde; öz yeterlik inançlarının, sınıf, cinsiyet, mezun olunan lise türü değişkenlerine yönelik olarak anlamlı olarak farklılaşmadığı; müzik öğretmeni olup olmama isteği, akademisyen olup olmama isteği ve okunan bölümü kendi isteğiyle seçip seçmeme değişkenlerine yönelik olarak ise anlamlı olarak farklılaştığı tespit edilmiştir. Mesleğe yönelik tutum bağımsız değişkenler açısından incelendiğinde, sınıf değişkenine yönelik olarak anlamlı olarak farklılaşmadığı; cinsiyet, mezun olunan lise, müzik öğretmeni olup olmama isteği, akademisyen olup olmama isteği ve okunan bölümü kendi isteğiyle seçip seçmeme değişkenlerine yönelik olarak ise anlamlı olarak farklılaştığı tespit edilmiştir. The self-efficacy belief and attitudes towards the profession of the pre-service teachers are important in terms of their academic and professional lives. In this sense, the self-efficacy belief and attitudes towards the profession of the pre-service music teachers might affect their professional lives. In accordance with these details, to determine the levels of self-efficacy belief and the points of attitudes, to examine the relation between these two and to examine it in terms of several independent variables are aimed in this study.The quantitive investigation method is adopted in this research. The data of the research has been obtained from 165 students studying in the department of music education of the Karadeniz Technical University in the autumn term of the 2015-2016 academic year. The scale of the self-efficacy of a pre-service music teacher (Kurtuldu, 2009) was used to determine the self-efficacy beliefs of the pre-service teachers, and the scale of attitudes towards the profession (Tufan and Güdek, 2008) was used to determine their attitudes towards the profession. The quantitive approach has been adopted in analyzing the data obtained and the SPSS 17,0 software has been used in the analyzing process.When the data about their self-efficacy beliefs was examined, it was seen that the general efficacy beliefs of the pre-service music teachers in music education were high and all sub dimensions of the scale supported this result. When the data about attitudes toward the profession was examined, it was seen that the attitudes of the music teachers candidates are in the positive direction and the subscales of the attitude scale support this result.When the relationship between self-efficacy beliefs and attitudes toward the profession of the pre-service music teachers was examined, there was a high level of relationship between self-efficacy beliefs and attitudes towards the profession.When the self-efficacy beliefs were examined in terms of the independent variables, it was identified that there was not significant difference between self-efficacy and the factors of class, sex and high school type, and that there was a significant difference between it and the factors that whether he/she chose willingly, whether he/she wanted to be a music teacher or academician. When the attitudes toward the profession of the pre-service music teachers were examined in terms of the independent variables, it was identified that there was not significant difference between attitudes toward the profession and the factor of class. But significant differences were identified in the factors of sex, high school type, whether he/she chose willingly, whether he/she wanted to be a music teacher or academician. 74
- Published
- 2018
7. Deniz makroalgi-kömür karışımlarının akışkan yatak reaktörde hızlı pirolizi ve elde edilen ürünlerin karakterizasyonu
- Author
-
Yildiz, Zeynep, Ceylan, Selim, and Kimya Mühendisliği Ana Bilim Dalı
- Subjects
Lignite coal ,Fluidized bed reactors ,Copyrolysis ,Bioenergy ,Seaweeds ,Green algae ,Chemical Engineering ,Kimya Mühendisliği - Abstract
Bu tez çalışmasında, bir deniz biyokütlesi olan Ulva lactuca makroalgi ve düşük kalitede linyit kömür karışımının (10:90) katalitik ko-pirolizi 650 C sıcaklığında, 100 mL/dk'lık akış hızında 1 saatlik reaksiyon süresi boyunca akışkan yatak reaktörde gerçekleştirildi. Yatak yüksekliği 1 cm sabit kalacak şekilde 5 g katalizör eklendi. Makroalg gibi doğada kendiliğinden yetişen, sulama, gübre ve yetiştirilme için tarım alanına ihtiyaç duymayan bir biyokütle türü ile düşük ısıl değerli linyit kömürün birlikte katalitik ko-pirolizi sonucu daha kaliteli yakıt ya da kimyasal üretiminde kullanılabilen sıvı (bio-oil), katı (bio-char) ve gaz (bio-gas) ürünler üretildi. Özellikle ucuz bir mineral olan dolomit katalizörünün piroliz ürünlerine olumlu etkisi incelendi. Katalizör etkisiyle birlikte piroliz sonrası elde edilen bio-oil yapısındaki aromatik yapılı bileşiklerin üretimi artmış ve fenolik bileşiklerde önemli derecede azalma sağlanmıştır. Ayrıca katalitik etkiyle birlikte piroliz sonrası oluşan katı üründe (bio-char) oksijen içeriği önemli ölçüde azalırken karbon içeriği artmıştır. Yüksek miktarda oksijen düşük miktarda karbon içeriği bio-char ürünlerinin yakıt olarak kullanım potansiyelini sınırlamaktadır. Ham Ulva lactuca, Linyit kömür ve Ulva lactuca-Linyit kömür karışımlarının termal bozunma davranışları ve katalitik piroliz kinetikleri incelenmiştir. Ulva lactuca (UL), Linyit kömür (LK), Ulva lactuca-Linyit kömür (UL-LK) ve Ulva lactuca-Linyit kömür-Dolomit (UL-LK-D) karışımlarının termal bozunumu eş zamanlı bir termogravimetrik analiz cihazı (TGA) ile inert azot atmosferinde oda sıcaklığından 800 ºC'ye ısıtılarak 20 ºC/dk ısıtma hızında gerçekleştirilmiştir. Kinetik çalışmalar için TGA verilerine Coats-Redfern kinetik metodu uygulanmış ve aktivasyon enerjisi (E) değerleri belirlenmiştir. Ham numuneler (UL ve LK) Elementel analiz (% C, H, N, S ve O), Kısmi analiz (%Uçucu madde, kül ve sabit karbon) ve FT-IR gibi analiz yöntemleri kullanılarak karakterize edilmiştir. Akışkan yatak reaktörde piroliz sonucu elde edilen sıvı (bio-oil) ve katı (bio-char) ürünler ise Elementel (% C, H, N, S ve O), FT-IR, GC-MS ve Isıl değer gibi analiz teknikleriyle karakterize edilerek yakıt performansları kıyaslanmıştır. In this thesis, the catalytic co-pyrolysis of a marine biomass Ulva lactuca macroalgae and low quality lignite coal was carried out in a fluidized bed reactor at a temperature of 650 C, flow rate of 100 mL/min for 1 hour reaction time. Catalytic co-pyrolysis was carried out by adding 5 g of catalyst so that the bed height remained constant for 1 cm. By the usage of blends of macroalgae that can be grown naturally in environment without need on fresh water, pesticide, fertilizer and farm lands with lignite coal that has low heating value, liquid (bio-oil), solid (bio-char) and gas (bio-gas) products that can be used in development of more valuable fuel or chemical production will be produced. Especially the positive effect of dolomite catalyst, which is a cheap mineral, on pyrolysis products was examined. With the catalytic effect, the production of aromatic compounds obtained in the bio-oil structure after pyrolysis increased and the phenolic compounds decreased significantly. In addition, the oxygen content of the solid product (bio-char) after pyrolysis decreased significantly while the carbon content increased. Large amounts of oxygen and low carbon content limit the potential of bio-char products as fuel. Thermal decomposition behaviors and catalytic pyrolysis kinetics of raw Ulva lactuca, lignite coal and Ulva lactuca- Lignite coal mixtures were investigated. The thermal decomposition of UL, LK, UL-LK and UL-LK-D mixtures was carried out with a simultaneous thermogravimetric analyzer (TGA) in an inert nitrogen atmosphere at a heating rate of 20 C/min from room temperature to 800C. Coats-Redfern kinetic method was applied to TGA data for kinetic studies and activation energy (E) values were determined. Raw samples (UL and LK) were characterized using analysis methods such as elemental analysis (% C, H, N, S and O), proximate analysis (% volatile matter, ash and constant carbon) and FT-IR. Liquid (bio-oil) and solid (bio-char) products obtained by pyrolysis in fluidized bed reactor were characterized by analysis techniques such as Elementel (% C, H, N, S and O), FT-IR, GC-MS and heating value and their fuel performance was compared. 94
- Published
- 2018
8. Mimari Miras Eğitiminde Artırılmış Gerçeklik ve Fotogrametri Desteği.
- Author
-
ÇİPİLOĞLU YILDIZ, Zeynep, TÜRKER, Melike, and A. K., Rumeysa Deniz
- Abstract
Copyright of International Journal of InformaticsTechnologies is the property of Institute of Informatics, Gazi University and its content may not be copied or emailed to multiple sites or posted to a listserv without the copyright holder's express written permission. However, users may print, download, or email articles for individual use. This abstract may be abridged. No warranty is given about the accuracy of the copy. Users should refer to the original published version of the material for the full abstract. (Copyright applies to all Abstracts.)
- Published
- 2021
- Full Text
- View/download PDF
9. Değişen Tüketim Kültürünün Yeni Mekanı: Açık Hava Alışveriş Merkezleri.
- Author
-
YILDIZ, Zeynep and USLUGİL, Hayriye Elif
- Abstract
Copyright of Journal of Social Research & Behavioral Sciences / Sosyal Araştırmalar ve Davranış Bilimleri Dergisi is the property of Journal of Social Research & Behavioral Sciences and its content may not be copied or emailed to multiple sites or posted to a listserv without the copyright holder's express written permission. However, users may print, download, or email articles for individual use. This abstract may be abridged. No warranty is given about the accuracy of the copy. Users should refer to the original published version of the material for the full abstract. (Copyright applies to all Abstracts.)
- Published
- 2020
10. Tüketimin mekansallaşması ve aynılaşması/M1 alışveriş merkezleri incelemesi
- Author
-
Yildiz, Zeynep, Alkan, Ahmet, and Mimarlık Anabilim Dalı
- Subjects
Architecture ,Mimarlık - Abstract
Bu çalışmada değişen tüketim kültürüyle birlikte 19. yüzyılda bina tipolojisine eklenen alışveriş merkezi yapısı incelenmiştir. Küreselleşen kapitalizm ve tüketim anlayışı alışveriş merkezlerinde mekâna dönüşmektedir. Bu dönüşüm yalnızca alışveriş merkezi ile sınırlı kalmamakta, kenti ve kent planlamasını da etkilemektedir. Artık geleneksel çarşılar yerini modern alışveriş merkezlerine, kent merkezleri yerini kent çeperlerinde oluşan alt merkezlere bırakmaktadır. Geleneksel alışveriş anlayışı ise yerini tüketime bırakmaktadır. Yaşanan bu değişimlerle tüm dünyada birbirine benzeyen alışveriş merkezleri inşa edilmeye devam etmektedir. Bu mekanlar bulunduğu yer ile bağ kurmayan birer tüketim aracına dönüşmektedir. Bu tüketim araçları yereli dikkate almadan evrensel bir mekân anlayışını her yere dayatmaktadır. Yere özgü tasarım yerini tekrarlanabilen, standartlaştırılmış mekân tasarımına bırakmaktadır.Bu çalışmada Türkiye'nin farlı kentlerinde aynı firma tarafından yapılmış olan M1 Alışveriş Merkezleri ele alınmıştır. Farklı yerlerde tekrarlanan ve aynılaşan bu mekanlar yer seçimi ve tasarım kriterleri doğrultusunda analiz edilmiştir. Analizler sonucunda bu mekanların benzer tasarım ilkelerine sahip olduğu ancak yer seçimi kriterleri bakımından farklılıkları olduğu görülmüştür. Sonuç olarak yer seçimi kriterlerine uygun yapılan alışveriş merkezlerinin tüketim faaliyetlerine başarıyla devam ettiği görülmüştür. In this study, the shopping center structure which was added to the typology of the building in the 19th century along with the changing consumption culture was examined. Globalization of capitalism and the concept of consumption are transforming to a locality into shopping centers. This transformation is not only limited to the shopping center, but also affects city and city planning. Now the traditional bazaars are placed by modern shopping centers, and the city centers are left to the sub-centers at the urban fringe Traditional shopping understanding has left its place to consumption. With all these changes in existence, shopping centers that resemble one another all over the world continue to be built. These spaces are transformed into consumption tools that do not connect with the place where they are located. These means of consumption impose a universal understanding of space everywhere without considering the locals. Repeatable, standardized space designs are applied instead of individual locally specialized designs.In this study, M1 Shopping Malls which were built by the same company in several cities of Turkey were discussed. These locations repeating and similarizing in different places were analyzed in respect of site selection and design criteria. As a result of the analyses, it was seen that these locations have similar design principles however they have differences in terms of site selection criteria. In conclusion, it was seen that the shopping malls built in compliance with the site selection criteria successfully maintain their consumption activities. 154
- Published
- 2017
11. Asetaldehidin karaciğer, kalp ve beyin gibi dokularda toksik ekilerinin incelenmesi:N-asetilsistein ve taurinin koruyucu etkisi
- Author
-
Yildiz, Zeynep Dicle, Vural, Pervin, and Tıbbi Biyokimya Anabilim Dalı
- Subjects
Liver ,Toxicity ,Taurine ,Oxidative stress ,Biyokimya ,Brain ,Heart ,Acetaldehyde ,Toxicity tests ,Biochemistry ,N-acetylcysteine ,Antioxidants - Abstract
Bu çalışma, İstanbul Üniversitesi Bilimsel Araştırma Projeleri Birimi tarafından desteklenmiştir. Proje No: 42685 Asetaldehit (AA) alkol metabolizmasında oluşan ilk metabolittir. AA aşırı alkol kullanımından sonra kanda ve karaciğerde birikmekte, farmakolojik ve toksik etkilere, davranış bozukluklarına neden olmaktadır. Karaciğer dokusu, AA'in oluşumu ve asetata oksidasyonunun başlıca yeri olup, kalp ve beyin gibi diğer organlarda da oluşmaktadır.AA birikmesi oksidatif stres oluşturarak organizmadaki lipid, protein DNA gibi makromoleküllerin yapı ve fonksiyonlarının bozulmasına yol açmaktadır. Çalışmamızda karaciğerde ve beyinde reaktif oksijen türleri (ROS) oluşumunun arttığı görüldü. Karaciğerde lipit peroksit, beyinde iseprotein karbonil (PK) düzeylerinde bir artış bulundu. Antioksidan sistem elemanlarında ise belirgin bir değişiklik saptanmadı. Üç dokuda da AA etkisiyle prooksidan bir durum geliştiği bulundu. N-Asetilsistein (NAC) ve taurine (TAU) hücreleri koruyucu etkilere sahip, antioksidan özellikleri olan iki bileşiktir. Dokularda AA'e bağlı değişikliklere NAC ve TAU etkileri araştırıldı ve NAC uygulamasının karaciğerde ROS ve PK düzeylerinde, beyinde ise ROS, MDA ve PK düzeylerinde anlamlı bir azalma yaptığı bulundu. TAU'nun ise karaciğer ve beyin dokularında ROS düzeylerini azalttığı gözlendi. NAC uygulaması karaciğer GSH düzeylerinde anlamlı bir artış oluştururken, TAU karaciğer ve beyinde GSH düzeylerini arttırdı ve artmış olan beyin GSH-Px aktivitesini azalttı. Kronik AA uygulamasının karaciğer, beyin ve kalp dokularında prooksidan bir durum yarattığını, NAC veya TAU uygulamalarının AA ile uyarılan oksidatif stresi baskılamada yararlı olabildiği görülmektedir. The present work was supported by the Research Fund of Istanbul University. Project No. 42685 Acetaldehyde (AA) is the first metabolite in the metabolism of alcohol. AA accumulates in the liver after extreme abuse of alcohol and causes pharmacological and toxic effects and behavioral disorders. AA formation and its oxidation to acetate take place mainly in liver. AA occurs also in other organs such as heart and brain.Accumulation of AA causing oxidative stress which affects the structure and function of macromolecules such as lipids, proteins and DNA. In our study, Reactive oxygen species (ROS) formation increased in liver and brain. Lipid peroxides levels in liver and protein carbonyl (PK) levels in brain were elevated. There was no significant increase in antioxidant system component. Prooxidant status was found to be accentuated in three tissue after AA application. N-acetyl cysteine (NAC) and taurine (TAU) exhibit protective effect having antioxidant properties. NAC was found to cause decreases in ROS and PK levels in liver and ROS, MDA and PK in brain. TAU caused a decrease in ROS in brain. NAC cause an increase in hepatic GSH and TAU demonstrated similar actions for liver and brain and also decreased the elevated GSH-Px activity in brain.The application of chronic AA has created a prooxidant status in liver , brain and heart tissues, and it appears that the application of NAC or TAU may be useful in suppression of the developed oxidative stress. 62
- Published
- 2016
12. 1923 - 1950 Gazi̇antep's li̇fe of the soci̇al, cultural and economi̇c
- Author
-
Yildiz, Zeynep, Ünüvar, Süleyman, and Tarih Anabilim Dalı
- Subjects
Tarih ,Economic structure ,Gaziantep ,History ,Socio-cultural situation ,Socio-cultural structure ,Economic situation ,Economy - Abstract
Milli Mücadele'nin kazanılmasının ardından yurdun her yerinde olduğu gibi Gaziantep de savaşın yaralarını sarmaya ekonomik açıdan ilerlemeye çalışmıştır. Savaş sonrasında Gaziantep evleri, binaları yanmış ve yıkık vaziyette yollar ise kapalıydı. Tarım alanları ekilmediğinden şehirde yiyecek sıkıntısı da çekilmekteydi. İşyerleri de düşman askerlerinin kurşunlarına hedef olmuştu. Gaziantep'in bu durumdan kurtarılması ve eski gücüne ulaşması için çalışmalara başlandı. Bu amaçla şehir halkının, hükümetin yardımları ve kendi imkânları ile ekonomik alanda birçok girişimleri oldu. Tarım ürünleri ekilmeye, kapanan işyerleri yeniden faaliyete başladı. Gaziantep için önemli olan Antep fıstığı, bağcılık ve Hasankeyf tütünleri kaliteli üretilerek ihraç edildi. Pamuk üretimi hızlandırılarak dokumacılık alanında ilerleme kaydedildi, birçok dokumacı kooperatifin Bakanlar Kurulu tarafından açılmasına izin verildi. Yeni kurumlar ve kuruluşlar açılmaya başlandı. Okul çağı gelmiş, köy ve kentlerdeki çocuklar için yeni okullar yaptırılarak eğitimlerine devam etmeleri sağlandı. Dönemdeki birçok bulaşıcı hastalıklar yapılan dispanserler, poliklinikler ve hastane ile önlenmeye çalışıldı. Bu gün Gaziantep'in ekonomi yönden Türkiye'de önemli bir yere sahip olmasında 1923-1950 yılları arasında Gaziantep halkının çalışmaları ve mücadeleleri sonucunda olmuştur. Anahtar Kelimeler:Gaziantep, Milli Mücadele sonrası, ekonomi, kurumlar ve kuruluşlar After the nationalin dependence war was won, as in all parts of Gaziantep was worked to heal the wounds of the war and tried to move on from economically perspective. After the war, houses, buildings of Gaziantep had been burned and the rooads had been closed. Because of agricultural fields were not planted, there were food shortage in Gaziantep. Businesses also had been struck by the bullets of the enemy soldiers. Such as, the works were started for restaration of Gaziantep. For this purpose, the people of the town were made many attempts with their own resources and helps of the government in the economic field. The agricultural products started to be planted and was restablished. Gaziantep pistachios ,viticulture and Hasankeyf quality to baccos which are important for Gaziantep. The production of cotton was speedup and the weaving was progressed. Many weavers cooperative were allowed to be opened by the Council of Ministers. New organizations and institutions were established. At schoolage, for children to continue their education in village sandcities had been built and new schools was provided. Made in the period many infectious diseases were attempted to prevent by build dispensaries, polyclinic sand hospitals. Economi caspects of Gaziantep in Turkey has an important place in this day between the years 1923-1950 in the fact that as a result of the effort sand struggles of the people of Gaziantep.Key Words: Gaziantep, the nationalin dependence war, economi, organizations and institutions 174
- Published
- 2015
13. XVIIT. Yüzyıla Ait Bir Güfte Mecmuası İncelernesi
- Author
-
BAŞARA, Erol, ERDOĞAN, Mehtap, and YILDIZ, Zeynep
- Subjects
Güfte,Beste,Güfte Mecmuası,Geleneksel Türk Musikisi - Abstract
Bu çalı§mada Yapı-Kredi Serınet Çifter Ara§tırma Kütüphanesi'nde 404 nurnarada kayıtlı olan vekim tarafından tertip edildiği bilinmeyen bir güfte mecmuası incelenmi§tir. Mecmuada 20'si Farsçaolmak üzere 212 güfte mevcuttur. Bu güftelerin tamamının ilk iki dizesi günümüz harflerineçevrilmi§ ve vezinleri saptanmı§tır. İncelenen güftelerin hiçbiri mecmuadaki §ekliyle TRTrepertuvarında kayıtlı değildir. Mecmuadaki güftelerden TRT repertuvarında farklı bir besteci,makam ve usillle kayıtlı olanlar ise dipnotta verilmi§tir.Anahtar Kelimeler: Güfte, Beste, Güfte Mecmuası, Geleneksel Türk MusikisiAbstractIn this study, an anonymous lyrics magazine is analized which is registercd as number 404 at theYapı Kredi Serınet Çifter Research Library. In the magazine there are 2 ı 2 lyrich which 20 ofthe m are Farsi. The fırst two lin es of the remaining 2 ı 2 lyrics are translated and thcir m eter aredetermined. None of the lyrics are found in TRT repertoire with their form in magazine. Theones registered with a different composer, maquam and usul are especially mentioned at the footno te.Key Words: Lyrics, Composition, Lyrics Magazine, Turkish Traditional Music
- Published
- 2014
14. Pamukta çeşit tercihinde dekara gelir yaklaşımı
- Author
-
Yildiz, Zeynep, Haliloğlu, Hasan, and Tarla Bitkileri Anabilim Dalı
- Subjects
Ziraat ,Agriculture - Abstract
Bu araştırma, Harran Ovası koşullarında bölgede ekimi yapılan 10 pamuk çeşidinin (Stoneville-468, Stoneville-453, Stoneville-373, BA-440, BA-119, Carisma, Candia, DP-499, DP-396 ve Uğur) verim, bitkisel özellikler ve lif kalite özellikleri yanında pazar fiyatı x verim = dekara gelir üzerinden çeşitleri sıralamak ve getirisi en yüksek olan çeşit veya çeşitleri belirlemek amacıyla planlanmıştır. Çalışma, Harran Üniversitesi Ziraat Fakültesi Eyyübiye kampüsü deneme alanında 2014 yılı yetiştirme sezonunda yürütülmüştür. Deneme tesadüf blokları deneme deseninde 4 tekerrürlü, her parsel 4 sıralı, sıra arası 70 cm ve sıra üzeri mesafe 20 cm olacak şekilde ekimi yapılmıştır. Ekim işlemi 2 Mayıs 2014 tarihinde yapılmıştır. Araştırma sonucunda; kütlü pamuk verimi ve dekara gelir yönünden Stoneville-468 ve BA-440 çeşitleri, erkencilik oranı yönünden BA-440, BA-119 ve Uğur çeşitleri, koza sayısı yönünden Stoneville-468, odun dalı sayısı yönünden BA-119, meyve dalı sayısı yönünden DP-499 ve Carisma, bitki boyu yönünden Candia, koza kütlü pamuk ağırlığı yönünden Stoneville-373 ve Candia, çırçır randımanı yönünden Carisma, Candia, BA-440 ve DP-396, 100 tohum ağırlığı yönünden Candia, Uğur ve Stoneville-453, lif indeksi yönünden Candia, lif mukavemeti ve lif inceliği yönünden BA-440, lif uzunluğu yönünden Uğur, Stoneville-373 ve Stoneville-453, kısa lif oranı yönünden DP-499 ve BA-440, kütlü fiyatı yönünden Candia ve Carisma çeşitlerinin ümitvar olduğu saptanmıştır. This research was conducted to determine the cultivar or cultivars to be able to get the highest income in the 10 cotton cultivars are commonly grown in Harran Plain conditions (Stoneville-468, Stoneville453, Stoneville-373, BA-440, B-119, Carisma Candia, DP-499, DP-396 and Uğur) and to rank varieties in terms of yield, plant characteristics and fiber quality parameters, market price x yield = income per decare. This study was carried out at the trial site of Agricultural Faculty of Harran University in Eyyübiye Campus in 2014 growing season. Cultivars were sown on May 2, 2014 with the randomized block experimental design with four replications. Experimental plots were consisted of four rows with 70 cm row spaces and 20 cm intrarow spaces. As a result of study; it was found that Stoneville-468 and BA-440 cultivars were promising in terms of seed cotton yield and profitable approach per decare. BA-440, BA-119 and Uğur cultivars were placed in first orders in terms of first harvest ratio, Stoneville-468 in terms of number of boll per plant, BA-119 in terms of number of monopodia, DP-499 and Carisma in terms of number of sympodia, Candia in terms of plant height, Stoneville-373 and Candia in terms of seed cotton yield per boll, Carisma, Candia, BA-440 and DP396 in terms of ginning outturn, Candia, Uğur and Stoneville-453 in terms of seed index, Candia in terms of fiber index, BA-440 in terms of fiber strenght and fiber fineness, Uğur, Stoneville-373 and Stoneville-453 in terms of fiber length, DP-499and BA-440 in terms of short fiber ratio, and Candia and Carisma in terms of seed cotton price. 70
- Published
- 2014
15. The effects of problem posing studies in mathematics to problem posing skills and metacognitive awareness of preservice teachers
- Author
-
Yildiz, Zeynep, Özdemir, Ahmet Ş, İlköğretim Anabilim Dalı İlköğretim Matematik Öğretmenliği Bilim Dalı, Özdemir, Ahmet Şükrü, and İlköğretim Anabilim Dalı
- Subjects
Matacognitive awereness ,Eğitim ,Eğitim ve Öğretim ,İlköğretim ,Mathematics teaching ,Education and Training ,Problem posing ,Candidate teachers ,Mathematics education - Abstract
ÖZETBu araştırmanın amacı, öncelikle ortaokul matematik öğretmen adaylarının problem kurma bakış açısı, deneyim ve becerilerini incelemek; sonrasında ise problem kurma hakkındaki öğretimin, öğretmen adaylarının problem kurma becerilerine ve üstbilişsel farkındalık seviyelerine etkisini incelemektir.Bu amaç doğrultusunda, araştırmanın yöntemi olarak nitel ve nicel yöntemlerin bir arada kullanıldığı karma yöntem belirlenmiştir. Araştırmanın örneklemini üniversite son sınıfta, iki ayrı şubede okuyan ortaokul matematik öğretmen adayları oluşturmaktadır. Var olan iki ayrı şubeden biri deney, diğeri kontrol grubu olarak yansız atama yoluyla belirlenmiştir. Araştırmada veri toplama aracı olarak; Problem Kurma Görüş ve Bilgi Formu, Üstbilişsel Farkındalık Envanteri ve Problem Kurma Beceri Testi kullanılmıştır.Araştırmanın sonuçlarına göre, ortaokul matematik öğretmen adaylarının problem ve problem kurma ile ilgili genel bilgi seviyelerinin yeterli olduğu, problem kurma çalışmalarına bakış açılarının da olumlu olduğu sonucu elde edilmiştir. Ancak problem kurma becerileri, çeşitli değişkenler açısından incelendiğinde öğretmen adayların problem kurma becerilerinin genel olarak düşük seviyede olduğu ortaya çıkmaktadır. Araştırmadan elde edilen bir başka sonuç da, problem kurma çalışmaları yapmanın, öğretmen adaylarının hem problem kurma becerilerini hem de üstbilişsel farkındalık seviyelerini anlamlı seviyede artırdığıdır. Araştırma kapsamında öğretmen adaylarının kurdukları problemlerin ayrıntılı bir şekilde incelenmesiyle, hangi tür problemleri kurmada zorluklar yaşandığı ve kurdukları problemlerin hangi açılardan başarı veya başarısızlık sergiledikleri de belirlenmeye çalışılmıştır. Elde edilen sonuçlar doğrultusunda ortaokul matematik öğretmen eğitiminde ve ortaokul seviyesinde problem kurma süreçlerinin gerçekleştirilmesine yönelik önerilerde bulunulmuştur.Anahtar Kelimeler: Problem Kurma, Ortaokul Matematik Öğretmen Adayları, Üstbilişsel FarkındalıkABSTRACTThe purpose of this research is firstly to analyse the perspectives and experiences of middle school pre-service mathematics teachers about problem posing; and then to analyse the effect of a teaching process designed according to the problem posing approach on problem posing abilities and the level of metacognition awareness of pre-service teachers.In the light of that purpose, combination of qualitative and quantitative methods has been defined as the research methods. The sample of the research consists of middle school pre-service teachers from two different classes of 4th class students from the university. One of classes was determined as experimental group and the other one was determined as control group randomly. Problem Posing Opinions and Information Form, Metacognitive Awareness Inventory and Problem Posing Ability Test were used as data collection instruments of this research.Based on the results of this research; Pre-service middle school teachers’ general level of knowledge about problems and problem posing is sufficient and also they have positive perspectives to problem posing studies. On the other hand, when their problem posing abilities were analysed within terms of different variables, it was seen that they have low level of problem posing abilities in general. Besides, within this research; it was also found that problem posing studies improve problem posing ability and also levels of metacognition awareness in a meaningful way. By detailed analysis of posed problems prepared by pre-service teachers, it was tried to be determined that in what kind of problems they have difficulties while posing and, sections of the success or failures in their posed problems. Based on the results of this research, some suggestions were done on middle school math teacher education and development of middle-school level problem posing skills. Keywords: Problem Posing, Middle School Pre-service Mathematics Teachers, Metacognitive Awareness
- Published
- 2014
16. Tereftalik asit ve vinilimidazol içeren koordinasyon bileşiklerinin sentezi, karakterizasyonu ve hidrojen depolama kapasiteleri
- Author
-
Yildiz, Zeynep, Andaç, Ömer, and Kimya Ana Bilim Dalı
- Subjects
Chemistry ,Crystallography ,Crystal structure ,Crystallization ,Kimya - Abstract
Bu çalışmada, tereftalik asit ve 1-vinilimidazol içeren Co(II), Cu(II), Ni(II), Zn(II) ve Cd(II) karışık ligantlı koordinasyon bileşikleri sentezlendi ve FT-IR, Elementel analiz, TG-DTA ve tek kristal X-ışını kırınımı tekniği ile karakterize edildi. Tereftalik asit ve 1-vinilimidazol ligantlarının koordinasyon davranışlarını IR spektrumlarına göre değerlendirmek için COO־ titreşimlerindeki frekans değişimleri kullanıldı.Komplekslerin termik davranışları eş zamanlı TG, DTG, DTA teknikleri ile incelendi. Elementel analiz ile C, N ve H miktarları simultane olarak ölçüldü. [Co3(tp)3(1-vim)2]n, [Cu(tp)(1-vim)2H2O]n, [Zn3(tp)3(1-vim)2]n ve [Cd2(tp)2(1-vim)3]n komplekslerin tek kristalleri elde edildi ve yapıları X-ışını kırınım metodu ile belirlendi. Elementel analiz ve IR verileri Ni(II) içeren bileşiğin formülünün Ni2(tp)2(1-vim)3(H2O)2,5 olduğunu ortaya koydu.Sentezlenen komplekslerinin hidrojen depolama kapasiteleri volumetri olarak 77 K sıcaklığında belirlendi. Anahtar Kelimeler: Tereftalik Asit, 1-vinilimidazol, MOF, Hidrojen Depolama In this work, mixed ligant coordination compounds of Co(II), Cu(II), Ni(II), Zn(II) and Cd(II) with terephthalic acid and vinylimidazole were synthesised and characterized by using FT-IR, Elemental analysis, TG-DTA, single crystal X-Ray diffraction techniques.The frequency changes in COO ־vibrations of the terephthalic acid ligands were used to explain their coordination behavior.Thermal decomposition behavior of complexes was investigated by TG and DTA techniques.C, N and H quantities were measured by using elemental analysis.Single crystals of [Co3(tp)3(1-vim)2]n, [Cu(tp)(1-vim)2H2O]n, [Zn3(tp)3(1-vim)2]n and [Cd2(tp)2(1-vim)3]n were obtained. Elemental analysis and IR data of Ni(II) containing coordination compound revealed that the complex has formula of [Ni2(tp)2(1-vim)3].The hydrogen storage performances of the synthesized complexes were examined volumetrically at 77 K.Key Words: Terephthalic acid, 1-vinylimidazole, MOFs, Hydrogen Storage 87
- Published
- 2014
17. Deneysel astım bronşiale modelinde sinomeninin yeri
- Author
-
ARIKAN YILDIZ, ZEYNEP, IŞIK, SAKİNE, ANAL, ÖZDEN, ÇAĞLAYAN SÖZMEN, ŞULE, BAĞRIYANIK, HÜSNÜ ALPER, KARAMAN, ÖZKAN, UZUNER, NEVİN, KARAMAN, MERAL, and CİLAKER MIÇILI, SERAP
- Published
- 2013
18. Deneysel astım bronşiale tedavisinde ursodeoksi kolik asitin yeri
- Author
-
ARIKAN YILDIZ, ZEYNEP, ANAL, ÖZDEN, CİLAKER MIÇILI, SERAP, BAĞRIYANIK, HÜSNÜ ALPER, KARAMAN, MERAL, KARAMAN, ÖZKAN, UZUNER, NEVİN, IŞIK, SAKİNE, and ÇAĞLAYAN SÖZMEN, ŞULE
- Published
- 2013
19. Belediyelerde çalışan memnuniyeti: Yalova Belediyesi örneği
- Author
-
Yildiz, Zeynep, Taş, Haci Yunus, and Çalışma Ekonomisi ve Endüstri İlişkileri Anabilim Dalı
- Subjects
Çalışma Ekonomisi ve Endüstri İlişkileri ,Labour Economics and Industrial Relations - Abstract
Günümüzün gelişen ve değişen dünyasında yerel yönetimlere verilen önem giderek artmaktadır. Yerel yönetimlerde personel yönetiminin gelişimi günümüze kadar pek çok değişim göstererek gelmiştir. Klasik personel yönetimi şimdiki zamanın gereklerine cevap verememektedir. Bundan dolayı klasik personel yönetimi son yıllarda şekil ve içerik değiştirerek, insan kaynakları yönetimine dönüşmek zorunda kalmıştır. Türkiye'de son yıllarda yerel yönetimlerle ilgili yeni düzenlemeler yapılmaktadır. Yeni yetki, görev ve sorumluluklarla yerel yönetimler bütünüyle yeniden yapılandırılmaktadır. Yerel yönetimlerin görevlerini gereği gibi yapabilmeleri için her şey den önce ona vücut veren görevlilere sahip olması gerekir. Yerel yönetimlere insan yetiştirecek akademinin kurulması ve insan kaynakları ihtiyacının buradan karşılanması gerekir. Bu çalışmada; birinci bölümde yerel yönetim kavramı, tanımı, belediye ve çalışan memnuniyeti hakkında bilgi verilmiş; ikinci bölümde, kalite, belediyelerde toplam kalite yönetimi, iç ve dış müşteri kavramı, insan kaynakları yönetimi ve fonksiyonlarına yer verilmiştir.Son bölümde ise Yalova Belediyesi çalışanlarına bir anket çalışması uygulanarak kurumda insan kaynakları fonksiyonlarının ne ölçüde etkili ve verimli bir şekilde uygulandığının ve çalışan memnuniyetine etkisinin olumlu ya da olumsuz sonuçları değerlendirilmeye çalışılmıştır. At the present time the world is changing and improving and as a result of that given importance is increasing to the local government. The development of personal management in local government has showed many changes. Traditional personal management could not enough for today?s requests. Therefore traditional personal management has to change its form and content into management of human resources. New regulations have made on local government in Turkey recently. Local governments are totally restructuring with new authorizations, duties and responsibilities. To do their duties properly, first of all the local governments should have the stuff who are the main component of the local governments. Establishment of academies to train people and to meet human resources requirement in those academies is necessity. In this study, the concept of local government in the first chapter, by definition, given information about the municipality and employee satisfaction, and the second section, the quality, municipalities, total quality management, internal and external customer concept and functions of human resource management are given.In last part an questionnaire applied to employee of city hall of Yalova, thus evaluation of the how effect of function of management of human resources and advantage and disadvantage of its on Employee Satisfaction has tried to find out. 106
- Published
- 2013
20. Kolon kanserli hastalarda paraoksonaz ve arilesteraz aktivitesi
- Author
-
Yildiz, Zeynep Deniz, Tülübaş, Feti, and Tıbbi Biyokimya Ana Bilim Dalı
- Subjects
Colonic neoplasms ,Paraoxonase ,Biyokimya ,Neoplasms ,Arylesterase ,Biochemistry ,Antioxidants - Abstract
Amaç: Bu çalışmada, kolon kanseri (KK) tanısı alan hastaların serum bazal ve indüklenebilir paraoksonaz-1 (PON1) ve arilesteraz (ARE) enzim aktivite değerlerinin sağlıklı bireylerin değerleri ile karşılaştırılması amaçlandı.Gereç ve Yöntem: Çalışmamız KK tanısı alan 30 tedavi edilmemiş hasta grubu ve benzer yaş-cinsiyetteki sağlıklı bireylerden oluşan kontrol grubundan oluşmaktadır. Her iki gruptaki bireylerin demografik bilgileri, serum lipid, protein ve tümör belirteci parametreleri kayıt altına alındı. Tüm bireylerin serum bazal ve indüklenebilir PON1 ile ARE aktiviteleri ölçüldü. Verilerin istatistiksel analizi için bağımsız örneklem t ? Testi ve Mann-Whitney U Testi kullanıldı.Bulgular: KK grubunda serum protein düzeyleri sağlıklı kontrol grubuna göre istatistiksel olarak düşük bulunurken karbohidrat antijen 19-9 (CA-19-9) ve karsinoembriyonik antijen (CEA) tümör belirteci düzeyleri ise istatistiksel olarak yüksek bulundu. Bazal ve indüklenebilir PON1 aktiviteleri sağlıklı kontrol grubuna göre KK grubunda istatistiksel olarak düşerken ARE aktivitesinde anlamlı bir değişiklik olmamıştır.Sonuç: KK hastalarda serum bazal ve indüklenebilir PON1 aktivitelerindeki anlamlı azalma, bu antioksidan enzim aktivitesinin KK kanseri patogenezi ile ilişkili olduğunu ve bir belirteç olarak kullanılabileceğini göstermektedir. Anahtar kelimeler: Kolon kanseri, paraoksonaz, arilesteraz, antioksidan Objectives: In this research, it is aimed to compare the basal and inducible paraoxonase-1 (PON1) and arylesterase (ARE) enzyme activities in healthy individuals and patients with colon cancer (CC).Material and Methods: This research is comprised of 30 untreated patients diagnosed with CC and healthy individuals with similar age-gender background. The serum lipid, protein and tumor marker levels, and demographical information of every individual in both groups were recorded. Serum basal and inducible PON1 and ARE activities of every individual were determined. Statistical analysis of the data was made by using Independent Samples t-Test and Mann-Whitney U test. Conclusion: The significantly decrease in serum basal and inducible PON1 activities in CC patients shows the fact that this antioxidant enzyme activity is related to CC pathogenesis and can be used as a marker.Results: Serum protein levels were found to be significantly lower in the patients with CC compared to healthy control group. Carbohydrate antigen 19-9 (CA 19-9) and carcinoembryonic antigen (CEA) tumor marker levels have been found to be significantly higher in the CC group compared to healthy control group. Basal and inducible PON1 activities were found significantly lower in CC group compared to healthy control group, however there was not a significantly change in ARE activity.Key Words: Colon cancer, paraoxonase, arylesterase, antioxidant 48
- Published
- 2013
21. ZAMAN VE MEKÂN KAVRAMLARI ARASINDAKİPARADOKSAL İLİŞKİNİN "BULUT ATLASI" FİLMİÜZERİNDEN OKUNMASI.
- Author
-
ERDOĞAN, Ebru and YILDIZ, Zeynep
- Abstract
Copyright of METU Journal of the Faculty of Architecture / Mimarlık Fakültesi Dergisi is the property of METU Journal of the Faculty of Architecture and its content may not be copied or emailed to multiple sites or posted to a listserv without the copyright holder's express written permission. However, users may print, download, or email articles for individual use. This abstract may be abridged. No warranty is given about the accuracy of the copy. Users should refer to the original published version of the material for the full abstract. (Copyright applies to all Abstracts.)
- Published
- 2018
- Full Text
- View/download PDF
22. 14. Yüzyılda Musiki Tasavvuru: Hasan Kâşânî’nin 'Kenzü’t-Tuhaf' Adlı Eseri
- Author
-
YILDIZ, Zeynep
- Subjects
Kenzü’t-Tuhaf,Hasan Kâşânî,Musiki Nazariyatı,Sazlar,Müzik Mitolojisi,Musikinin tesirleri,Müzikoloji,Etnomüzikoloji ,Kenzü’t-Tuhaf,Hasan Kâşânî,Music Theory,Musical Instruments,Music Mythology,Effects of Music,Musicology,Ethnomusicology ,Müzik ,Music - Abstract
Our knowledge of the musical vision of the fourteenth century in the Islamic world is very insufficient because of the lack of sources and relevant research. However, this century is a very important period in which the musical system of Safiyyüddîn was discussed and annotated, and so it prepared the ground for the coming of an important scholar such as Meragî. In addition, the names of the tones (desâtîn) appear for the first time in a source. In this article, I have analyzed the understanding of music, music theory, and musical instruments of the fourteenth century, deriving information from a Persian treatise named Kenzü’t-Tuhaf written by Hasan Kâşânî in the fourteenth century, 14 . yüzyılda, İslam dünyasında musiki tasavvuru, kaynakların ve araştırmaların yetersizliği gibi sebeplerle, hakkında çok fazla çalışılma yapılmamış bir konudur. Ancak araştırmalara göre bu dönem, Safiyüddin Urmevî’nin sisteminin tartışılıp şerh edildiği, Merâgî gibi önemli bir musiki âliminin gelişine zemin hazırlayan önemli bir dönemdir. Ayrıca musiki perdelerinin isimleri, ilk defa bu dönemde ortaya çıkmıştır. Bu makalede, 14. yüzyılda Hasan Kâşânî tarafından yazılmış Kenzü’t-Tuhaf isimli Farsça musiki risalesi üzerinden, dönemin musiki anlayışı, nazariyatı ve sazları konusu tartışılmaktadır.
- Published
- 2011
23. Hasan Kâşânî'nin Kenzü't-Tuhaf adlı eseri
- Author
-
Yildiz, Zeynep, Turabi, Ahmet Hakkı, and İlahiyat Anabilim Dalı
- Subjects
Art History ,Eastern Linguistics and Literature ,14. century ,Kasani ,Pamphlet ,Sanat Tarihi ,Müzik ,Doğu Dilleri ve Edebiyatı ,Kenzü`t-Tuhaf ,Music ,Risale-i Musiki - Abstract
Hasan Kâşânî'nin Kenzü't-Tuhaf isimli Farsça mûsikî risalesinin çevirisi ve incelemesi olan bu tezin amacı, önemli bir mûsikî risalesini Türkçe'ye kazandırdıktan sonra, eserin yazarının kimliğini, eserin dönemin mûsikîsine etkisini ve eserde kullanılan mûsikî terimlerini tespit etmektir. Tez, bir giriş ve üç bölüm içermektedir. Giriş bölümünde eserin yazıldığı döneme ait bilgiler verildikten sonra, birinci bölümde Hasan Kâşânî'nin hayatı ve eseri olan Kenzü't-Tuhaf hakkında bilgiler verildi. Kenzü't-Tuhaf'ın genel özellikleri, konusu, içeriği, yazım tarihi ve nüshaları bu bölümde yer aldı. İkinci bölümde Kenzü't-Tuhaf beş başlık altında incelendi. Bu başlıkları şöyle sıralayabiliriz; 1- Ses Sistemi, 2- îkâ ve Türleri, 3- Kompozisyon, 4- Sazlar, 5- Öğütler, Mûsikînin Tesirleri ve Mitoloji. Üçüncü ve son bölümde Kenzü't-Tuhaf adlı eserin Farsça'dan Türkçe'ye tercümesine yer verildi. Çalışmanın sonuna, eserin Takî Bîneş tarafından yapılmış edisyon kritik çalışması ve eserin British Museum (Londra)'da yer alan nüshası eklendi. This thesis is translation and examination of a Persian music treatise Kenzü?t-Tuhaf which written by Hasan Kasani. The purpose of this thesis is to translate of an importent music treatise, then to determine of the writer of treatise, impressions of the treatise for the period and music terms in the treatise. The thesis consist of an introduction and tree parts. The introduction contains information about the music of the period. The first chapter, contains information about Hasan Kâşânî?s life and his treatise Kenzü?t-Tuhaf. Kenzü?t-Tuhaf's general features, subject, content, date and copies of writing took place in this section. In the second part, Kenzü?t-Tuhaf examined under five main headings. These headings are as follows; 1- Sound System, 2- Ika and Types, 3- Composition, 4- Music Instrumants, 5- Tips, the effects of music and mythology. Persian ? Turkish tranlation of the Kenzü?t-Tuhaf took place in the third and final section. A critical edition on Kenzü?t-Tuhaf by Taki Binesh and a copy of Kenzü?t-Tuhaf which took place in British Museum (Londra), added to the end of the thesis. 268
- Published
- 2011
24. GEOMETRİK CİSİMLERİN YÜZEY ALANLARI VE HACİMLERİ KONULARINDA BİLGİSAYAR DESTEKLİ ÖĞRETİMİN İLKÖĞRETİM 8. SINIF ÖĞRENCİ TUTUMU VE BAŞARISINA ETKİSİ
- Author
-
YILDIZ, Zeynep and Mine AKTAŞ, Melek ÇAKMAK
- Subjects
Matematik,İlköğretim Matematik Öğretimi,Bilgisayar Destekli Öğretim,Matematik Başarısı,Tutum,Mathematics,Primary Mathematics Education,Computer Assisted Education, Mathematics Achievement,Attitude - Abstract
Bu araştırmada, ilköğretim 8. sınıf düzeyinde, geometrik cisimlerin yüzey alanları ve hacimleri konularında bilgisayar destekli öğretim yönteminin kullanılmasının öğrenci tutumu ve başarısına etkisi araştırılmıştır. Bu doğrultuda araştırma, ön test son test kontrol gruplu deneysel desen üzerine modellenmiştir. Araştırma, 20082009 Eğitim Öğretim Yılı'nda, 46 8. sınıf öğrencisi ile yürütülmüştür. Araştırmanın deney grubunda bulunan öğrencilerin (n=23) dersleri, beş hafta (20 ders saati) bilgisayar destekli öğretim yöntemi kullanılarak, araştırmacı tarafından hazırlanan eğitim yazılımı ile işlenmiştir. Kontrol grubunda bulunan öğrencilerin (n=23) dersleri ise aynı süreçte geleneksel öğretim yöntemi kullanılarak işlenmiştir. Araştırmada kullanılan veriler, daha önceden geçerliği ve güvenirliği hesaplanmış bir matematik dersi tutum ölçeği ve araştırmacı tarafından hazırlanan matematik başarı testi ile elde edilmiştir. Verilerin çözümlenmesinde t testi kullanılmıştır. Verilerin analiz edilmesiyle elde edilen sonuçlarda, deney ve kontrol grubundaki öğrencilerin uygulama süreci sonunda matematik başarılarında artış olduğu görülmüş, ancak bu artışın deney grubunda kontrol grubuna oranla anlamlı derecede daha yüksek olduğu gözlenmiştir. Bunun yanında deney grubu öğrencilerinin uygulama sonrasında matematik dersine karşı tutum puanları ortalamalarının, uygulama öncesindeki tutum puanı ortalamalarına göre anlamlı düzeyde daha yüksek olduğu sonucu da elde edilmiştir. Bilgisayar destekli öğretim yönteminin uygulandığı deney grubu öğrencilerinin uygulama sonundaki matematik başarıları cinsiyete göre incelendiğinde ise kız ve erkek öğrencilerin başarı ortalamalarında anlamlı bir fark bulunamamıştır. Elde edilen sonuçlar, geometrik cisimlerin yüzey alanları ve hacimleri konularında bilgisayar destekli öğretimin 8. sınıf öğrencilerinin tutumuna ve matematik başarısına olumlu etki ettiğini göstermektedir. In this study, the effect of computer assisted instruction related with surface area and volume of geometrical objects onto the achievement and attitude of eight grade primary school students was investigated. A pretest-posttest control group experimental study design was used. The study took place in the 20082009 academic years on 46 eight grade students. The students in this experimental group (n=23) were instructed by using a computer assisted instruction method for five weeks (20 class hours) with the educational software prepared by the investigator. The lessons of the students in the control group (n=23) were instructed by using the traditional instruction method within the same process. The data used during the study was obtained by using a mathematics attitude scale for which the reliability, the validity were estimated previously and with the help of mathematics achievement test which was prepared by the investigator. The t test was used for the analysis of the data. The analysis of the results indicated that the mathematics achievement of the students in both group (experimental group and control group) was improved but the improvement for the experimental group was significantly much more than the control group's improvement. On the other hand, after the application, the average attitude score of the mathematics lesson experimental group students was significantly much higher than the average attitude score obtained during the pre-application. When the achievements of the students at the end of application were analyzed based on the gender, there is no significant difference was recognized between the average achievement of the girls and the boys. These results indicate that, the computer assisted education related with the surface areas and volumes of geometrical object affects the attitude and mathematical achievement of eight grade primary school students positively.
- Published
- 2009
25. Raf yerleştirme düzeninin marka sermayesi (brand equity) üzerindeki etkileri ve ampirik bir denemesi
- Author
-
Ergun, Yildiz Zeynep, Kavak, Bahtişen, and Diğer
- Subjects
İşletme ,Business Administration - Abstract
ÖZET ERGUN, Yıldız Zeynep. `Raf Yerleştirme Düzeninin Marka Sermayesi (Brand Equity) Üzerindeki Etkileri ve Ampirik Bir Denemesi Yüksek lisans Tezi, Ankara, 2005. Bu çalışmanın amacı, perakende mağazalarında, ürünlere ayrılan raf genişliğinin, ürünlerin marka sermayesi değeri ve buna bağlı olarak tüketicilerin satın alma davranışı eğilimleri üzerine etkisinin tespit edilmesidir. Bu amaçla, marka sermayesi bileşenleri olarak, marka farkındalığı ve marka imajı belirlenmiştir. Bu kapsamda bir model geliştirilmiş ve bu model Ankara'da belirlenen bir hipermarketten alışveriş yapan tüketicilerde, bu hipermarkette yer alan benzer tutundurma ve pazarlama faaliyetlerine sahip, fakat farklı raf genişliklerinde sergilenen iki kolayda mal markası için test edilmiştir. Bu çerçevede, perakende mağazalarında ürünlere ayrılan raf genişliğinin artmasının, tüketici aklında yer alan marka farkındalığı ve marka imajım, buna bağlı olarak marka sermayesi değerini olumlu etkilediği belirlenmiştir. Artan marka sermayesi değerinin de tüketicilerin markalara karşı geliştirdikleri satın alma davranışı eğilimlerini olumlu etkilediği tespit edilmiştir. Sonuçta, ürünlere ayrılan raf genişliğinin artmasının, marka sermayesi değeri ve tüketicilerin satın alma davranışı eğilimlerini anlamlı şekilde etkilediği belirlenmiştir. Anahtar Sözcükler Marka, Sermaye, Perakende, Raf, Kolayda Mallar VI ABSTRACT ERGUN, Yıldız Zeynep. `The Effects of Display structure on Brand equity Value And an EmpricalModeP, Master's Thesis, Ankara, 2005. The purpose of this study to investigate whether the amount of shelf space allocated to a brand affects brand equity and also buyer brand choice behavior. For this purpose, first of all, the components of brand equity were identified. Brand awareness and image were identified as the components of brand equity. In this context, a descriptive model was proposed and tested on a sample of customers that usually shop from a hypermarket in Ankara for convenience goods which have similar marketing and promotional activities, but displayed at different amount of shelf space in that supermarket. The results show that a positive relationship exists between the amount of shelf space and brand awareness and image. In relation to this, brand equity value increases relatively with the amount of shelf space. It was also found that increase at brand equity value had a significant impact on buyer brand choice behavior. Key Words Brand, Equity, Retail, Display, Convenience Goods 102
- Published
- 2005
26. Investigation of Serum Lipid Levels in Patients With Iron Deficiency Anemia
- Author
-
ORAN, Mustafa, METE, Rafet, YILMAZ, Ahsen, YILDIZ, Zeynep Deniz, GÜREL, Ahmet, and TÜLÜBAŞ, Feti
- Subjects
Anemia,iron,cholesterol,LDL ,Anemi,demir,kolesterol,LDL - Abstract
Objective: Several metabolic pathways are affected by the reduction in the amount of iron iniron deficiency anemia (IDA). As a result, some hormonal control mechanisms, especiallycarbohydrates, proteins, nucleic acid metabolism, are influenced. In this study, we aimed toinvestigate the effect of IDA on serum lipid profile.Method: Files of 30 patients with IDA and 30 healthy people , whoconsulted to internal medicine and gastroenterology clinic in Namık Kemal University Facultyof Medicine, were scanned. The lipid and blood parameters of these people as well as theirdemographics were recorded.Results: While serum total cholesterol and low-density lipoprotein (LDL) levels were markedlylower in IDA cases than in controls, serum triglyceride, high-density lipoprotein (HDL) andvery low-density lipoprotein (VLDL) levels did not differ in patients with IDA compared withthe control group.Conclusion: It was observed that serum total cholesterol and LDL levels, whose main contentis cholesterol, were decreased in IDA. We consider that reduction of iron levels changescholesterol metabolism, Amaç: Demir eksikliği anemisi (DEA) sırasında demir miktarındaki azalma ile birlikte birçokmetabolik yol etkilenmektedir. Karbonhidrat, protein nükleik asit metabolizmaları başta olmaküzere bazı hormonal kontrol mekanizmaları da bundan etkilenmektedir. Çalışmamızda DEA’ninserum lipid profiline etkisini araştırmayı amaçladık.Gereç ve Yöntem: Namık Kemal Üniversitesi Araştırma ve Uygulama Hastanesi iç hastalıklarıve gastroenteroloji kliniğe başvurmuş ve DEA tanısı alan 18-60 yaş arası 30 hasta ve 30 sağlıklıkişiye ait dosya taraması yapıldı. Bu kişilerin demografik bilgileri ile birlikte lipid ve diğer kanparametreleri düzeyleri kayıt edildi.Bulgular: DEA hastalarının serum total kolesterol ve düşük yoğunluklu lipoprotein (LDL)düzeyleri kontrollere göre anlamlı olarak düşerken, serum trigliserid, yüksek yoğunluklulipoprotein (HDL) ve çok düşük yoğunluklu lipoprotein (VLDL) düzeylerinde ise anlamlı birdeğişiklik olmamıştır.Sonuç: DEA’nde serum kolestrol düzeyleri ile birlikte ana içeriği kolestrol olan LDLdüzeylerinin de azaldığı görülmüştür. Demir mikarındaki azalmanın kolesterol metabolizmasınıdeğiştirdiğini düşünmekteyiz
27. A Post-Treatment Evaluation of Total IgE, CRP and Blood Count Parameters of Children With Asthma
- Author
-
GÜREL, Ahmet, DONMA, Mustafa Metin, NALBANTOĞLU, Burçin, TOPÇU, Birol, YILDIZ, Zeynep Deniz, and TÜLÜBAŞ, Feti
- Subjects
Asthma,IgE,CRP,hemogram ,Astım,IgE,CRP,hemogram - Abstract
Objective: We aimed to study if inhaled corticosteroid and inhaled beta 2 agonist treatment to2-18 years old children with asthma resulted in recovery in serum total IgE, CRP, and wholeblood count levels and/or to evaluate the effect of treatment in comparison to healthy children.Methods: Data regarding pre and post treatment serum total IgE, CRP, and hemogram levelsof 2-18 years old, 99 children with asthma, who received inhaled corticosteroid and inhaledbeta 2 agonist treatment and who applied to Namık Kemal University Research and PracticeHospital Pediatrics Clinic, were obtained through file scanning. Data regarding demographicsand serum total IgE, CRP and hemogram levels of 99 healthy children in control group werealso obtained through file scanning.Results: In children with asthma, levels of serum total IgE, lymphocyte, eosinophil and basophilcounts and percentages were significantly increased compared to healthy controls, and theywere significantly decreased after treatment to the levels of healthy controls. Serum CRP levels,neutrophil counts and percentages were significantly decreased compared to healthy controls,and they were significantly increased after treatment.Conclusions: Inhaled steroid and beta 2 antagonist treatment to children with asthma resultedin recovery in levels of IgE, CRP, and some whole blood count parameters through decreasinginflammation with its anti-inflammatory effect, Amaç: Bu çalışmada, astım tanısı alan 2-18 yaş arası çocuklara uygulanan inhale kortikosteroidve inhale beta 2 agonist tedavisinin serum total IgE, CRP ve tam kan sayım düzeylerindeiyileşme sağlayıp sağlamadığını ve/veya iyileşmenin derecesini sağlıklı çocukların düzeyleriile karşılaştırarak tedavinin etkisini araştırmayı amaçladık.Gereç ve Yöntem: Namık Kemal Üniversitesi Uygulama ve Araştırma Hastanesi çocuk sağlığıve hastalıkları polikliniğine müracaat eden 2-18 yaş arası astım tanısı almış ve inhalekortikosteroid ve inhale beta 2 agonist tedavisi görmüş 99 çocuğun tedavi öncesi ve tedavisonrası serum total IgE, CRP ve hemogram düzeyleri ile kontrol grubunu oluşturan 99 sağlıklıçocuğun serum total IgE, CRP ve hemogram düzeyleri ve demografik bilgileri dosya taramasıile elde edildi.Bulgular: Astımlı çocuklarda serum total IgE düzeyleri, lenfosit, eozinofil ve bazofil sayılarıve yüzdeleri sağlıklı kontrollere göre anlamlı olarak artarken tedavi sonrasında sağlıklıkontrollerin seviyesine gerileyerek anlamlı bir azalma göstermiştir. Serum CRP düzeyleri ilenötrofil sayısı ve yüzdeleri astımlı çocuklarda sağlıklı kontrollere göre anlamlı olarak azalırkentedavi sonrasında anlamlı artış meydan gelmiştir.Sonuç: Sonuç olarak astımlı çocuklara uygulanan inhale steroid ve beta 2 antagonist tedavisi,gösterdiği anti-inflamatuar etki sonucunda inflamasyonu azaltarak total IgE, CRP ve bazı tamkan sayım parametrelerinde iyileşme sağlamıştır
28. Harold Pinter’in Kapıcı Adlı Oyununa Freudçu Psikanalitik Yaklaşım
- Author
-
KIRMIZI, Özkan and KURT YILDIZ, Zeynep
- Subjects
The Caretaker Kapıcı,Freud,Psikanaliz,toplum,nörotik bozukluk,yabancılaşma ,The Caretaker,Freud,Psychoanalysis,society,neurotic disorder,alienation - Abstract
Modern toplumlarda bireylerin yabancılaşma ve iletişim kaybı sıkıntısı çektiği gözlemlenebilir. Ruhsal bozukluklar, psikolojik sıkıntı ve nörotik rahatsızlıkların nedenleri arasında bireysel farklılıkların yanı sıra sosyal ve kültürel koşulların olduğunu varsayılmaktadır. Bu çalışmada sosyal yabancılaşma teorisi ile Freudçu psikanalitik nevroz teorisi kavramlarını ilişkilendirerek nörotik bozuklukların altında yatan başlıca nedenleri derinlemesine incelemek amacıyla toplumun ve otoriter güçlerin rolü sorgulanacaktır. Bu nedenle Harold Pinter tarafından yazılan The Caretaker Kapıcı 1960 , bireylerin yaşamındaki iç ve dış güçler göz önünde bulundurularak incelenecektir. Bu makale, dış güçlerin baskı ve otoriter güçlerin altında olan bireyin psikolojisi üzerindeki etkisini açığa çıkarmak amacıyla oyunu Freudçu psikoanalitik bakış açısından incelemeyi ve yorumlamayı amaçlamaktadır. Bu çalışma öncelikle Freudçu Psikanalitik Teori ve Absürt Tiyatro'ya kısaca değinmekte ve sonrasında da The Caretaker Kapıcı oyunu hakkında kısa bilgi vermektedir. Sonrasında ise oyunun Freudçu Psikanalitik Teori açısından analizi üzerinde durmaktadır, In modern societies, it can be observed that individuals suffer from alienation and loss of communication. Apart from individual differences, social and cultural conditions are assumed among the reasons behind mental disorders, psychological distress and neurotic disabilities. In this study, the role of society and authoritative forces will be questioned to scrutinize the core reasons behind the neurotic disorders through correlating the concepts of social theory of alienation and the Freudian psychoanalytic theory of neurosis. Therefore, The Caretaker 1960 , by Harold Pinter, will be examined by taking into consideration the internal and external forces in individuals’ life. The paper aims to examine and interpret the play from the Freudian psychoanalytic perspective in order to disclose the effect of external forces on individuals’ psyche under the condition of oppression and authoritative forces. In the first place, the study touches shortly upon the Freudian Psychoanalytic Theory and the Theatre of the Absurd and then gives brief information about the play, The Caretaker. Later, the study dwells on the analysis of the play from the point of the Freudian Psychoanalytic Theory
29. P155 - POLİKİSTİK OVER SENDROMLU HASTALARDA TGF-β1 G915C (ARG25PRO) POLİMORFİZMİNİN İNCELENMESİ.
- Author
-
YILDIZ, Zeynep, VURAL, Pervin, DOĞRU-ABBASOĞLU, Semra, GEDİKBAŞI, Ali, and UYSAL, Müjdat
- Abstract
PKOS, kronik anovulasyon, oligoamenore ve hiperandrojenemi ile karakterize bir reprodüktif endokrinopatidir. PKOS'da ateroskleroz ve kardiyovasküler hastalık gelişmesinde obezite, hipertansiyon, diabet ve insülin direnci gibi risk faktörlerin ne oranda etkili olduğu bilinmemektedir. Damarların endotel tabakasında meydana gelen hasar, aterosklerotik lezyonların oluşmasında etkin bir rol oynamaktadır. Endotel tabakası, bir yandan kan bileşiklerine karşı bir bariyer oluştururken, öte yandan çeşitli faktörler de salgılayarak aterosklerotik süreci etkiler. Endotel hücreleri, çeşitli otokrin ve parakrin etkili maddeler aracılığı ile vasküler homeostazın regulasyonunu sağlamaktadırlar. Transforme edici büyüme faktörü-β1 TGF-β1) bu maddeler arasında yer alan ve önemli fizyolojik fonksiyonlara sahip olan büyüme faktörüdür. TGF-β1 hücre proliferasyonu, diferansiyasyonu, migrasyonu ve gelişmesi, monosit/makrofaj kemotaksisi gibi olaylarla yakından ilgilidir. TGF-b1 PKOS'un etiyopatojenezi ve endotel disfonksiyonu ile yakın bir ilişki olduğu düşünülmektedir. TGF-β1 G915C (Arg25Pro) polimorfizminin TGF-β1 üretimini ve plazma düzeylerini etkilemektedir. Bu nedenle amacımız, TGF-β1 G915C (Arg25Pro) polimorfizmi ile PKOS arasındaki ilişkiyi incelemekti. Çalışmamıza 67 PKOS ve 105 sağlıklı kontrol dahil edildi. G915C Arg25Pro) genotip tayini PCR-RFLP tekniği ile gerçekleştirildi. PKOS ile bu polimorfizm arasında istatiksel olarak anlamlı bir ilişki saptanmadı. Sonuç olarak, TGF-β1 G915C (Arg25Pro) polimorfizmi PKOS için bir risk oluşturmamaktadır. Bununla birlikte örnek sayısı arttırılarak bulgularımız desteklenecektir. [ABSTRACT FROM AUTHOR]
- Published
- 2012
30. Astımlı Ãocuklarda Tedavi Sonrası Total IgE, CRP ve Tam Kan Sayım Parametrelerinin Değerlendirilmesi.
- Author
-
TÜLÜBaŞ, Feti, Gürel, Ahmet, Donma, Mustafa Metin, NalbantoĞLu, Burçin, Topçu, Birol, and Yildiz, Zeynep Deniz
- Abstract
Objective: We aimed to study if inhaled corticosteroid and inhaled beta 2 agonist treatment to 2-18 years old children with asthma resulted in recovery in serum total IgE, CRP, and whole blood count levels and/or to evaluate the effect of treatment in comparison to healthy children. Methods: Data regarding pre and post treatment serum total IgE, CRP, and hemogram levels of 2-18 years old, 99 children with asthma, who received inhaled corticosteroid and inhaled beta 2 agonist treatment and who applied to Namık Kemal University Research and Practice Hospital Pediatrics Clinic, were obtained through file scanning. Data regarding demographics and serum total IgE, CRP and hemogram levels of 99 healthy children in control group were also obtained through file scanning. Results: In children with asthma, levels of serum total IgE, lymphocyte, eosinophil and basophil counts and percentages were significantly increased compared to healthy controls, and they were significantly decreased after treatment to the levels of healthy controls. Serum CRP levels, neutrophil counts and percentages were significantly decreased compared to healthy controls, and they were significantly increased after treatment. Conclusions: Inhaled steroid and beta 2 antagonist treatment to children with asthma resulted in recovery in levels of IgE, CRP, and some whole blood count parameters through decreasing inflammation with its anti-inflammatory effect. [ABSTRACT FROM AUTHOR]
- Published
- 2013
31. Astımlı Çocuklarda Tedavi Sonrası Total IgE, CRP ve Tam Kan Sayım Parametrelerinin Değerlendirilmesi.
- Author
-
TÜLÜBAŞ, Feti, GÜREL, Ahmet, DONMA, Mustafa Metin, NALBANTOĞLU, Burçin, TOPÜU, Birol, and YILDIZ, Zeynep Deniz
- Subjects
- *
ADRENERGIC beta agonists , *ADRENOCORTICAL hormones , *HORMONE therapy , *ASTHMA treatment , *INFLAMMATION prevention , *BLOOD testing , *C-reactive protein , *IMMUNOGLOBULINS , *HEALTH outcome assessment , *TREATMENT effectiveness , *INHALATION administration , *CHILDREN , *THERAPEUTICS - Abstract
Objective: We aimed to study if inhaled corticosteroid and inhaled beta 2 agonist treatment to 2-18 years old children with asthma resulted in recovery in serum total IgE, CRP, and whole blood count levels and/or to evaluate the effect of treatment in comparison to healthy children. Methods: Data regarding pre and post treatment serum total IgE, CRP, and hemogram levels of 2-18 years old, 99 children with asthma, who received inhaled corticosteroid and inhaled beta 2 agonist treatment and who applied to Namık Kemal University Research and Practice Hospital Pediatrics Clinic, were obtained through file scanning. Data regarding demographics and serum total IgE, CRP and hemogram levels of 99 healthy children in control group were also obtained through file scanning. Results: In children with asthma, levels of serum total IgE, lymphocyte, eosinophil and basophil counts and percentages were significantly increased compared to healthy controls, and they were significantly decreased after treatment to the levels of healthy controls. Serum CRP levels, neutrophil counts and percentages were significantly decreased compared to healthy controls, and they were significantly increased after treatment. Conclusions: Inhaled steroid and beta 2 antagonist treatment to children with asthma resulted in recovery in levels of IgE, CRP, and some whole blood count parameters through decreasing inflammation with its anti-inflammatory effect. [ABSTRACT FROM AUTHOR]
- Published
- 2013
32. Demir Eksikliği Anemisi Hastalarında Serum Lipid Düzeylerinin Değerlendirilmesi.
- Author
-
TÜLÜBAŞ, Feti, ORAN, Mustafa, METE, Rafet, YILMAZ, Ahsen, YILDIZ, Zeynep Deniz, and GÜREL, Ahmet
- Abstract
Objective: Several metabolic pathways are affected by the reduction in the amount of iron in iron deficiency anemia (IDA). As a result, some hormonal control mechanisms, especially carbohydrates, proteins, nucleic acid metabolism, are influenced. In this study, we aimed to investigate the effect of IDA on serum lipid profile. Method: Files of 30 patients with IDA and 30 healthy people (both groups aged 18-60), who consulted to internal medicine and gastroenterology clinic in Namık Kemal University Faculty of Medicine, were scanned. The lipid and blood parameters of these people as well as their demographics were recorded. Results: While serum total cholesterol and low-density lipoprotein (LDL) levels were markedly lower in IDA cases than in controls, serum triglyceride, high-density lipoprotein (HDL) and very low-density lipoprotein (VLDL) levels did not differ in patients with IDA compared with the control group. Conclusion: It was observed that serum total cholesterol and LDL levels, whose main content is cholesterol, were decreased in IDA. We consider that reduction of iron levels changes cholesterol metabolism. [ABSTRACT FROM AUTHOR]
- Published
- 2013
Catalog
Discovery Service for Jio Institute Digital Library
For full access to our library's resources, please sign in.