Search

Bu araştırma, Anadolu’nun merkezi platosunda yer alan Konya şehir merkezine 1896 yılında Anadolu – Bağdat Demiryolu hattının inşa edilmesinden sonra kent içi ulaşım sisteminde bir alternatif olarak gelişen atlı tramvayı incelemektedir. Konya’ya demiryollarının gelişinden sonra kent merkezi ile mülhakatında önemli ekonomik ve sosyal gelişmeler yaşanırken kent içi ulaşımda da bir modernleşme pratiği izlenmiştir. Konya tren istasyonunun ilgili dönemde kent merkezine belli bir mesafede inşa edilmesi yolcu ve ticari emtianın taşınma sorununu beraberinde getirmiş ve bu durum o döneme kadar Konya ve çevresinde tecrübe edilmeyen atlı tramvayın ortaya çıkış sürecini hazırlamıştır. Atlı tramvay öncesi Konya kent merkezinde yolcu taşımacılığı için tek atlı yaylı arabalar ile faytonlar kullanılırken ticari eşya nakli için de genellikle at arabaları kullanılmaktaydı. Atlı tramvayın inşa edilmesi ve işletmeye açılmasıyla birlikte bu sürecin değişim yaşadığı anlaşılmaktadır. Bu değişim sürecini anlamak adına araştırmamızda atlı tramvay şirketinin kuruluşu, hat inşaatı ve hattın işletmeye açılması ve hattın kentsel mekâna etkisi gibi bir dizi etkenler incelenmiş ve atlı tramvayın kent tarihindeki önemi ortaya konulmaya çalışılmıştır.

İçinde bulunduğumuz yüzyılın trendleri arasında ön plana çıkan dijital pazarlama faaliyetleri, firmaların rekabet düzeyini artırmaktadır. Yaşanan teknolojik gelişmelere paralel olarak firmaların dijital pazarlama faaliyetlerine katılım düzeyleri ise, rakiplerine göre avantaj sağlamaları ve yüksek getiri oranlarına sahip olmaları açısından oldukça önemli görülmektedir. Bu çalışmanın amacı; seçilen Metaverse platformlarının, pazarlama karması bileşenlerine (ürün, fiyat, yer ve tutundurma) uygun olarak belirlenen kriterler aracılığıyla dijital pazarlama yeteneklerinin incelenmesidir. Analizler, Entropi ve CoCoSo yöntemleri kullanılarak yapılmıştır. Çalışmada, “Binance” ve “Intotheblock” platformlarındaki Metaverse’lere ait kriterler (toplam arz, sosyal medya, birim fiyat, piyasa değeri, ortalama işlem adedi, ortama adres sayısı, ortalama sahiplik süresi, küçük yatırımcı yüzdesi) Entropi yöntemiyle ağırlıklandırılmıştır. CoCoSo yöntemiyle elde edilen sonuçlara göre, Metaverse platformlarının başarı sıralaması “MANA, SAND, AXS, GHST, ALICE, SLP ve ILV” şeklinde gerçekleşmiştir. Ayrıca, pazarlama karması bağlamında çok kriterli karar verme yöntemlerinin, Metaverse platformlarına ait dijital pazarlama performans değerlendirilmesinde kullanılabileceği sonucuna ulaşılmıştır. Bunların yanı sıra çalışmada, pazarlama başarısının ölçülmesinde literatürde yoğun olarak kullanılan anketlere ek olarak çok kriterli karar verme yöntemleriyle de başarılı sonuçlar elde edilebileceği ortaya konulmuştur., Digital marketing activities, which stand out among the current century's trends, boost the competitiveness of companies. Parallel to technological advancements, the level of participation of businesses in digital marketing activities is regarded as critical in terms of providing advantages over competitors and having high return rates. The purpose of this study is to look into the digital marketing capabilities of selected Metaverse platforms using criteria based on marketing mix components (product, price, location and promotion). The analyses were performed using Entropy and CoCoSo methods. The Entropy method was used to weight Metaverse criteria (total supply, social media, unit price, market value, average number of transactions, average number of addresses, average ownership period, percentage of small investors) on the "Binance" and "Intotheblock" platforms. According to the CoCoSo method results, the Metaverse platforms' success rankings are "MANA, SAND, AXS, GHST, ALICE, SLP, and ILV." Furthermore, it has been concluded that multi-criteria decision-making methods in the context of marketing mix can be used to evaluate Metaverse platform digital marketing performance. In addition to these, the study revealed that successful results can be obtained with multi-criteria decision-making methods in addition to the questionnaires used extensively in literature in measuring marketing success.

İçinde bulunduğumuz yüzyılda gelişen teknolojinin sunmuş olduğu yenilikler ve pazarlama imkânları, kurumlara rekabet noktasında yarar sağlasa da firmaların rakiplerine üstünlük sağlayabilecekleri alan taklit edilmesi zor ve soyut bir kaynak olan kurumsal itibarları olmakta ve böylece itibar önemli bir stratejik rekabet unsuru haline gelmektedir. Müşterilerin algılarına yönelik soyut bir kavram olan kurumsal itibar, tüketicinin bağlılığını ve kuruma olan güvenini sağlamakta önemli bir rol üstlenmektedir. Bu çalışmanın amacı, 2019 yılında “Şikayetvar” sitesinde altı havayolu firması ile ilgili oluşturulan şikayet kayıtlarının tümü dikkate alınarak itibar katsayısı olarak ifade edilen RQ modelinin alt bileşenlerine göre sınıflandırılması ve bu sınıflandırılma işlemi sonrası oluşan kriterlerin detaylı olarak incelenmesidir. Ayrıca oluşturulan şikayetlerin RQ modelinin bileşenlerine göre her bir havayolu firması için ayrı ayrı değerlendirilmesi, bu havayolu firmalarının zayıf yönlerini görebilmesi ve bu doğrultuda gerekli düzenlemeleri yapabilmesi adına yol gösterici bir çalışma olması amaçlanmaktadır. Çalışmanın sonuçları altı havayolu firması için oluşturulan şikayetlerin çoğunluğunun ürün ve hizmet ile finansal performans bileşenlerinde yoğunlaştığını göstermektedir. Ayrıca çalışanların tutum ve davranışları, uçuş iptali durumunda bilet ücretlerinin iadesinde yaşanan gecikmeler, evcil hayvanların taşınma durumu, sosyal medya hesaplarının kullanımı ve firmaların şikayetlere dönüş kriterleri çalışmanın sonuçları açısından ön plana çıkmaktadır., While the innovations and marketing opportunities offered by the developing technology in the current century provide benefits to the institutions in terms of competition, the area in which companies can outperform their competitors is their corporate reputation, a difficult and abstract source to imitate, and thus reputation becomes an important strategic competitive element. Corporate reputation, which is an abstract concept for customer perceptions, plays an important role in ensuring consumer loyalty and trust in the organization. The purpose of this study is to classify the complaints records created on the “Şikayetvar” website in 2019 regarding six airlines according to the subcomponents of the RQ model, which is expressed as a reputation coefficient, taking into account all complaint records, and to examine the criteria formed after this classification process in detail. In addition, it is aimed to evaluate the complaints created separately for each airline according to the components of the RQ model, to be a guiding study in order to be able to see the weaknesses of these airlines and make the necessary arrangements accordingly. The results of the study show that the majority of complaints generated for six airlines are concentrated in the product and service and financial performance components. In addition, criteria such as the attitudes and behaviors of the employees, the delays in refunding the ticket fees in case of flight cancellation, the transportation of pets, the use of social media accounts and the response to complaints stand out in terms of the results of the study.

Today, individuals frequently use the broadcast media offered by digital platforms as well as conventional TV programs with developing technology. Netflix, which has been very popular among video streaming service providers in recent years, has seen a rapid increase in the number of users in Turkey. Netflix differentiates itself from its competitors in terms of creating various content for different markets, blending cultural differences, and eliminating geographical boundaries. Furthermore, it supports producers by branding many different contents such as series, movies, and documentaries. The aim of this study is to examine the effects of pass time, personalization, entertainment, and the use of recommendations on repurchase intention and to test whether price fairness has a mediating role in these relationships. These effects have been analyzed by using structural equation modeling with the data gathered from 341 surveys. The results indicate that pass time, personalization, entertainment, and price fairness had a significant effect on the intention to repurchase membership, while the use of recommendations did not have a significant effect. Moreover, it is found that price fairness has a partial mediating role between personalization and intention to repurchase membership and a full mediator role between the use of recommendations and intention to repurchase membership. However, price fairness did not have a mediating role in the effect of pass time and entertainment on repurchase intention., Günümüzde bireyler gelişen teknoloji ile birlikte normal TV programlarının yanı sıra, dijital platformların sunmuş oldukları yayın ortamlarını da sıklıkla kullanmaktadırlar. Video akış hizmet sağlayıcılarının arasında son yıllarda oldukça popüler olan ve Türkiye’deki kullanıcı sayısında da hızlı bir artış gözlemlenen Netflix; kullanıcılarına sunmuş olduğu dizi, film ve belgesel gibi içeriklerle birlikte, farklı pazarlar için değişik içerikleri oluşturması, kültürel farklılıkları harmanlayarak coğrafi sınırları ortadan kaldırması ve birçok farklı içeriği markalayarak yapımcılara destek olması ile rakiplerinden ayrılmaktadır. Bu çalışmanın amacı; zaman geçirme, kişiselleştirme, eğlence ve önerilerin kullanımının yeniden üyelik satın alma niyeti üzerindeki etkilerinin ve bu ilişkilerde fiyat adaletinin aracılık rolünün olup olmadığının incelenmesidir. Araştırma modelindeki ilişkilerin incelenmesi için anket yöntemiyle 341 katılımcıdan veri toplanmış ve toplanan veriler yapısal eşitlik modellemesi ile incelenmiştir. Elde edilen sonuçlara göre; zaman geçirme, kişiselleştirme, eğlence ve fiyat adaletinin yeniden üyelik satın alma niyeti üzerinde anlamlı etkisinin olduğu, önerilerin kullanımının ise anlamlı etkisi olmadığı sonucuna ulaşılmıştır. Ayrıca, fiyat adaletinin kişiselleştirme ile yeniden üyelik satın alma niyeti arasında kısmi aracılık rolü, önerilerin kullanılması ile yeniden üyelik satın alma niyeti arasında tam aracılık rolü olduğu sonucuna ulaşılmıştır. Zaman geçirme ve eğlencenin, yeniden üyelik satın alma niyeti üzerindeki etkisinde fiyat adaletinin aracılık rolü olmadığı görülmüştür.

In determining and solving spatial problems such as location selection, resource allocation, a huge amount of information is used, and different criteria are applied in which these data are included in the process. Geographic Information Systems (GIS) technologies are frequently preferred as a tool in planning studies and making multi-criteria analysis in the production of these decisions. The Analytic Hierarchy Process (AHP) used in these processes, referred to as multi-criteria decision-making (MCDM), is one of the most preferred methods among different MCDM methods and is used in different areas involving decision-making. Excluding other areas of use, this study focused on GIS supported planning studies. In solving spatial problems, a large amount of information should be evaluated according to very different criteria. In this evaluation process, when the analytical hierarchy process is used in integration with GIS, the selection of the objected alternative results becomes easier and more accurate. In this study, how the analytical hierarchy process works and its usage areas, criteria and outputs in 9 different studies are examined. The usage of analytical hierarchy process in geographic information systems supported planning studies are examined. A review has been made to understand the use of AHP in GIS supported planning studies. As a result of the study, it has been seen that the AHP is very helpful to the planner who is the decision maker in different areas such as urban and regional scale facility location selection, route planning, function decisions, land suitability evaluation. On the other hand, in the reviewed articles, it was determined that either manual calculations or a separate software was used for the AHP method. This situation has shown that it would be helpful to design an AHP module integrated with GIS software for more beneficial use of AHP in GIS supported planning studies. In addition, it is predicted that with the help of advanced technology, artificial intelligence and machine learning can produce planning decisions more efficiently. The process can be shortened considerably by generating final decisions using mass data and a lot of data that help planners. As a result, the integrated use of GIS, AHP and artificial intelligence methods in deciding very important issues related to settlement of humans can eliminate time and cost problems and provide more appropriate results, Yer seçimi, kaynak tahsisi gibi mekânsal sorunların ortaya konulması ve çözümünde hem çok büyük miktarda bilgi kullanılmakta, hem de bu verilerin sürece dahil edildiği farklı kriterler uygulanmaktadır. Bu kararların üretilmesinde Coğrafi Bilgi Sistemleri (CBS) teknolojileri, bir araç olarak planlama çalışmalarında, çok kriterli analizlerin yapımında sıklıkla tercih edilmektedir. Çok kriterli karar verme (ÇKKV) olarak anılan bu süreçlerde kullanılan AHS bu yöntemler arasında en sık tercih edilenlerden biridir ve karar verme süreçlerini barındıran farklı alanlarda kullanılmaktadır. Diğer kullanım alanları hariç tutularak bu çalışmada CBS destekli planlama çalışmalarına odaklanılmıştır. Mekânsal sorunların çözümlerinde çok miktarda bilginin çok farklı kriterlere göre değerlendirilmesi gerekmektedir. Bu değerlendirme sürecinde bir çok kriterli karar verme yöntemi olan analitik hiyerarşi süreci, coğrafi bilgi sistemleri ile entegre olarak kullanıldığında, çalışma sonucunda hedeflenen alternatif sonuçların seçimi hem kolaylaşmaktadır hem de daha doğru olmaktadır. Bu çalışmada analitik hiyerarşi sürecinin nasıl işlediği ve 9 farklı çalışmada kullanım alanları, kriterleri ve çıktıları üzerinden analitik hiyerarşi sürecinin coğrafi bilgi sistemleri destekli planlama çalışmalarındaki kullanımı incelenmiştir. AHS’nin CBS destekli planlama çalışmalarında kullanımını anlamaya yönelik olarak bir inceleme yapılmıştır. İnceleme sonucunda AHS’nin planlamada kentsel ve bölgesel ölçekte tesis yer seçimi, rota planlaması, işlev kararları, zemin değerlendirmesi gibi farklı alanlarda karar verici olan plancıya oldukça yardımcı olduğu görülmüştür. Öte yandan incelenen makalelerde AHS metodu için ya manuel hesaplamaların ya da CBS’den ayrı bir yazılımın kullanıldığı saptanmıştır. Bu durum, AHS’nin CBS destekli planlama çalışmalarında daha faydalı kullanımı için CBS yazılımlarına entegre bir AHS modülünün tasarlanmasının olumlu olacağını göstermiştir. Bunun yanında gelişen ileri teknolojinin yardımı ile yapay zeka ve makine öğrenmesi ile planlama kararlarının daha verimli üretebileceği öngörülmektedir. Yığın veri ile plancılara yardımcı çok fazla verinin kullanılarak sonuç kararlar üretilerek süreç oldukça kısalabilmektedir. Sonuç olarak insan yaşamında yerleşime ilişkin oldukça önemli konuların karar verilmesinde CBS, AHS ve yapay zekâ yöntemlerinin entegre olarak kullanımı zaman ve maliyet sorunlarını ortadan kaldırıp daha uygun sonuçların elde edilmesini sağlayabilir.

Currently, many studies are work in progress to establish a sustainable life. It is a worldwide accepted fact that the emission of greenhouse gases that increase the climate crisis is mostly caused by vehicles. “It is obvious that the enormous share of the sector in consumed petroleum energy, increasing private vehicle ownership and usage, rapidly growing population and the increasing gasoline pump prices have caused problems” (Varol, Öztürk ve Öztürk, 2018). The development of electric vehicles has gained momentum because the energy obtained from fossil fuels used by internal combustion engines is non-renewable and not economical. Considering the environmental awareness of electric vehicles, it is seen that they contribute to a sustainable life.When we add parameters such as the range of vehicles and current charging station locations at the latest point of electric vehicle technology, charging stations that will make intercity travel efficient which is insufficient currently. This study was carried out on the selection of suitable locations for charging stations, taking into account the charging capacities and car's range of electric vehicles in intercity transportation., Günümüzde sürdürülebilir yaşamın kurulabilmesi için pek çok çalışma yapılmaktadır. İklim krizini arttıran sera gazları salınımının büyük oranda ulaşım sektöründen kaynaklandığı, dünya genelinde kabul görmüş bir gerçektir. “Bu sektörün tüketilen petrol enerjisindeki payının fazla oluşu, özel araç sahipliğinin ve kullanımının günden güne artması, hızla artan nüfus ve benzin pompa fiyatlarının yıllar itibariyle artan bir eğilim göstermesinin sorunlar doğurduğu açıktır” (Varol, Öztürk, ve Öztürk, 2018). İçten yanmalı motorların kullanmakta olduğu fosil yakıttan elde edilen enerjinin yenilenemez bir enerji olması, ekonomik olmaması sebepleri ile de elektrikli araçların gelişimi ivme kazanmıştır. Elektrikli araçların çevreye duyarlı oluşu göz önünde bulundurulduğunda sürdürülebilir yaşama katkı sağladığı görülmektedir. Elektrikli araç teknolojisinin geldiği son noktada araçların menzilleri ve mevcut şarj istasyonu konumları gibi parametreleri eklediğimizde şehirler arası yolculuğu verimli hale getirecek şarj istasyonları yetersizdir. Bu çalışma şehirler arası ulaşımda elektrikli araçların şarj kapasiteleri ve menzilleri göz önünde bulundurularak, şarj istasyonları için uygun konumların seçilmesi üzerine gerçekleştirilmiştir.

Bu araştırma, 16 Aralık 1907 tarihinde Londra’da kurulup tüzel bir kişilik kazanan The Oriental Carpet Manufacturers Limited [OCM] veya diğer bir ismiyle Şark Halı Kumpanyası’nın 20. yüzyılın başında kuruluşuna giden süreci ve şirketin kuruluşuyla beraber Anadolu coğrafyasında 1908 yılından itibaren uyguladığı eve iş verme sistemini [putting – out ] ne şekilde organize ettiğini açıklamayı amaçlamaktadır. Araştırmamız ayrıca şirketin eve iş verme sistemi dâhilinde yürüttüğü halı üretim faaliyetleri sonucu Anadolu coğrafyasında istihdam ettiği, ettirdiği halı dokuma işçilerinin sayısını tespit edip, uygulanan ücret politikasını ve halı dokuma işçilerinin çalışma koşullarını ele alarak Osmanlı imalat sektörünün önemli üretim alanlarından biri olan halıcılığın Osmanlı işçi tarihindeki önemini incelemektedir. 1908’den 1914 yılına kadar sadece Anadolu coğrafyasında 50 – 60 bin arasında halı dokuma işçisi istihdam edip eve iş verme sistemi sayesinde kayda değer kârlar elde eden OCM, bu yönüyle Osmanlı halıcılığını monopolize etmiş ve I. Dünya Savaşı’nın hemen öncesine kadar halı üretim faaliyetlerini devam ettirerek aynı zamanda Anadolu - Osmanlı halılarının en önemli ihracatçılarından biri olmuştur., This study aims to explain the process of The Oriental Carpet Manufacturers Limited [OCM] or aka Şark Halı Kumpanyası founded in London on December 16, 1907 and acquired a legal personality from the beginning of the 20th century to its establishment and how the company has organized the home-employment system [putting – out ] it has been implementing in the Anatolian geography since 1908. Our study also determines the number of carpet weaving workers that the company has employed in the Anatolian geography as a result of the carpet production activities carried out within the home employment system, and it examines the importance of carpet weaving, which is one of the important production areas of the Ottoman manufacturing sector, in the history of Ottoman workers by considering the wage policy applied and the working conditions of carpet weaving workers. From 1908 until 1914, OCM employed 50 - 60 thousand carpet weaving workers in Anatolia alone and made significant profits thanks to the home employment system, it monopolized the Ottoman carpet weaving in this respect and at the same time it became one of the most important exporters of Anatolian - Ottoman carpets by continuing its carpet production activities until just before the First World War.

Purpose: The aim of this study; is to investigate the effect of 8-week badminton training on 12-13 age group badminton athletes on attention level and reaction times.Method: 45 (male = 23, female = 22) voluntary (on leave) children in the age group 12-13 were included in the study in Isparta. Children, the control group (n = 15) who does not engage in any sports activities, the badminton group (n = 15) who performs badminton basic training 3 days a week for 2 months, and the study group (n) who undergo badminton target training and coordination studies. It is divided into three groups as = 15). Burdon attention test was used to determine the attention levels of the children and the light speed trainer test was used to determine the reaction rate. In the study, measurements were taken as pretest-posttest model. In the analysis of the data obtained, Repeated Measures Variance Analysis was used in SPSS 22.0 package program. The degree of importance was accepted as (p, Amaç: Bu çalışmanın amacı, 12-13 yaş grubu badminton sporcularına uygulanan 8 haftalık badminton antrenmanlarının dikkat düzeyi ve reaksiyon zamanları üzerine etkisinin incelenmesidir.Yöntem: Çalışmaya Isparta ilinde 12-13 yaş grubu 45 (erkek=23, kadın=22) gönüllü (izinli) çocuk dahil edilmiştir. Çocuklar, herhangi bir spor aktivitesi içerisinde bulunmayan kontrol grubu (n=15), 2 ay boyunca haftada 3 gün badminton temel antrenmanları yapan badminton grubu (n=15) ve bu antrenmanlara ilaveten, badminton hedef antrenmanları ve koordinasyon çalışmalarına tabi tutulan çalışma grubu (n=15) olmak üzere üç gruba ayrılmıştır. Çocukların dikkat düzeylerini belirlemek için Burdon dikkat testi ve reaksiyon hızını belirlemek için ise light speed trainer testi kullanılmıştır. Çalışmada ön test-son test modeli şeklinde ölçüm alınmıştır. Elde edilen verilerin analizinde SPSS 22.0 paket programında Tekrarlı Ölçümler Varyans Analizi kullanılmıştır. Önem derecesi (p

Bu araştırma, Osmanlı halıcılığının hem üretim ve ticaret hem de Anadolu halılarının yurt dışı piyasalarına pazarlanma ve ihracatında önemli bir rol oynayan The Oriental Carpet Manufacturers Limited’i [OCM] konu edinmektedir. OCM, Anadolu halıcılığında 1908’den I. Dünya Savaşı’na kadar olan dönemde etkin bir rol oynamış ve Anadolu’nun birçok muhtelif yerinde tesis ettiği acenteler ve atölyeler sayesinde bu süreçte dikkate değer bir üretim hacmine ulaşmayı başarabilmiştir. OCM’nin bu başarısında şirketi meydana getiren altı kurucu şirket ile OCM’nin halı üretiminde uyguladığı eve iş verme sisteminin önemli bir rolü vardır. OCM, Bandırma Beyköy ve İzmir Mortakya’da kurduğu üretim tesisleriyle halı ham maddelerini de hegemonyasına almış ve bu anlamda halıcılıkta bir tekel olmuştur., This study focuses on The Oriental Carpet Manufacturers Limited [OCM], which plays an important role in the production and trade of Ottoman carpets as well as the marketing and export of Anatolian carpets to foreign markets. OCM, played an active role in the Anatolian Carpets from 1908 to the First World War and was able to reach a remarkable production volume in this process thanks to the agencies and workshops it established in various parts of Anatolia. In this success of OCM, six founding companies that make up this company and OCM's home employment system [putting – out], which is applied in carpet production, have an important role. OCM, also took the carpet raw materials into hegemony with the production facilities it established in Bandırma Beyköy and Izmir Mortakia and in this sense, it became a monopoly in carpet making. As a direct result of this monopolization, OCM employed carpet weavers ranging from 50 to 60 thousand in Anatolia.

Millet hafızasında yer eden siyasî, kültürel, ekonomik, sosyolojik dönüşümler veya dinamikler; destanlara, atasözlerine, deyimlere aksettiği gibi bütün bir söz varlığına ve kişi adlarına da yansır. Bu anlamda Türkmen dil varlığındaki kişi adları; bünyesinde toplumsal hafızanın kültür kodlarını, düşünce tarzını ve halk inanışını da taşıyan özel şifreler gibidir. Kişi adlarının ardında, derin bir felsefe ve sosyal anlamlar mevcuttur. Dolayısıyla bu dil verilerini, temsil ettiği kültürün özgül ağırlığıyla çözümleyebilmek için öncelikle ad bilimi geleneğini araştırmaya ve konuşurların sosyopsikolojik tarihini okumaya ihtiyaç vardır. Türkmen kişi adlarının bir bütün olarak ele alındığı bu çalışmada; Soltanşa Atanıyazov’un “Türkmen Adam Atlarınıň Düşündirişli Sözlügi” adlı eseri, temel referans kaynağı olarak kullanıldı. Türkmen kişi adları bilimi bakımından güncelliğini koruyan bu eserin yanı sıra kişi adlarının kökenine ve anlamına dair yazıların bulunduğu, erişime açık “Talyplar” adlı elektronik dergiden de yararlanıldı. Makalede “Türkmen Adam Atlary: Täze Meýiller we Köne Tejribeler” başlıklı gazete yazısıyla birlikte 7000’i aşkın kişi adı; geleneksel, tematik ve yapısal açıdan incelendi. Son bölümde ise kişi adlarına getirilen ekler ve birleşik adlara ilişkin örnekler iki ayrı tablo halinde gösterildi.

Amaç: Araştırmanınamacı üniversite öğrenci yurtlarında kalan kız öğrencilerin zaman yönetimbecerilerinin, sportif faaliyetlere katılım durumları ve akademik başarıdüzeyleri açısından incelenmesidir.Yöntem: Araştırmaya Hitit Üniversitesi’nde eğitim gören devletve özel öğrenci yurtlarında kalan 698 kız öğrenci gönüllü olarak katılmıştır.Araştırma kapsamında öğrencilerin akademik başarı düzeyleri dönem sonu dersnotları 4’ lük not sistemi üzerinden kötü (0-2), orta (2-3) ve iyi (3-4) olarakgruplandırılmıştır. Katılımcıların zaman yönetimi becerileri “Zaman Yönetimi Ölçeği”ile sportif etkinlik durumları ve akademik durumları ise demografik bilgi formukullanılarak elde edilmiştir. SPSS paket programında katılımcıların zamanyönetimi beceri düzeyi ve akademik başarıları arasındaki ilişki korelasyon testi, sportifetkinliklere katılım ile akademik başarı durumu arasındaki ilişki Independent Samplest Testi kullanılarak analiz edilmiştir.İstatistiksel analizlerde anlamlılık düzeyi p, Purpose: Theaim of the research is to examine the time management skills of female studentsstaying at university student dormitories in terms of their participation insports activities and their academic success levels.Method: In the research, 698 female students staying atstate and private dormitories studying at Hitit University voluntarily tookpart. As part of the research, the academic success levels of the students wereevaluated through the grade system of 4 and grouped as bad (0-2), medium (2 -3)and well (3-4). Participants' time management skills were obtained using the“Time Management Scale”, and their sports activity and academic status wereobtained using the demographic information form. In the SPSS package program,the relationship between the participants' time management skill level andtheir academic achievement was analyzed using the correlation test, and therelationship between participation in sports activities and their academicachievement status was analyzed using the Independent Samples t Test. Instatistical analysis, the level of significance was determined as p

Bu araştırma, Osmanlı halıcılığının hem üretim ve ticaret hem de Anadolu halılarının yurt dışı piyasalarına pazarlanma ve ihracatında önemli bir rol oynayan The Oriental Carpet Manufacturers Limited'i [OCM] konu edinmektedir. OCM, Anadolu halıcılığında 1908'den I. Dünya Savaşı'na kadar olan dönemde etkin bir rol oynamış ve Anadolu'nun birçok muhtelif yerinde tesis ettiği acenteler ve atölyeler sayesinde bu süreçte dikkate değer bir üretim hacmine ulaşmayı başarabilmiştir. OCM'nin bu başarısında bu şirketi meydana getiren altı kurucu şirket ile OCM'nin halı üretiminde uyguladığı eve iş verme sisteminin önemli bir rolü vardır. Kurucu şirketler, 19. yüzyılın ikinci çeyreğinden itibaren oluşmaya başlamakla beraber aynı yüzyılın ilerleyen zamanlarında ve 20. yüzyılın ilk yıllarında Osmanlı halıcılığını elinde tutan önemli şirketler arasında yer almaktaydılar. Bu kurucu şirketler, Avrupa ve Amerika piyasalarında Osmanlı halılarına olan talebin farkında olarak ve aynı zamanda halı ticaretindeki rekabeti ortadan kaldırabilmek amacıyla 16 Aralık 1907 tarihinde OCM'yi teşkil etmişlerdir. 16 Aralık 1907 itibariyle tüzel kişilik kazanan OCM, kendisini Londra'da kayıtlı bir İngiliz limitet şirketi göstererek Osmanlı kanun ve nizamlarının dışında kalabilmeyi başarabilmiş ve bu süreci 1918 yılına kadar da devam ettirmiştir. Osmanlı kanunlarının dışında teşkil edilmekle beraber OCM, 1 Ocak 1908 itibariyle Anadolu coğrafyasında halı üretim faaliyetlerine başlamış ve 1914 yılına kadar da halı üretiminde etkin bir rol oynamıştır. OCM, Bandırma Beyköy ve İzmir Mortakya'da kurduğu üretim tesisleriyle halı ham maddelerini de hegemonyasına almış ve bu anlamda halıcılıkta bir tekel olmuştur. OCM, bu tekelleşmenin doğrudan bir sonucu olarak Anadolu'da 50 – 60 bin arasında değişen halı dokuyucusu istihdam ettirmiş ve bu süreçte sermayesini 1910 yılında önce 500.000 £'e 1912 yılında ise 1.000.000 £'e yükseltmiştir. Anahtar Kelimeler: OCM, Anadolu, Osmanlı Halıcılığı, Halı Üretimi ve Ticareti This study focuses on The Oriental Carpet Manufacturers Limited [OCM], which plays an important role in the production and trade of Ottoman carpets as well as the marketing and export of Anatolian carpets to foreign markets. OCM, played an active role in the Anatolian Carpets from 1908 to the First World War and was able to reach a remarkable production volume in this process thanks to the agencies and workshops it established in various parts of Anatolia. In this success of OCM, six founding companies that make up this company and OCM's home employment system [putting – out], which is applied in carpet production, have an important role. Although founding companies started to form from the second quarter of the 19th century, they were among the important companies holding Ottoman carpet business later in the same century and in the first years of the 20th century. These founding companies created the OCM on December 16, 1907 being aware of the demand for Ottoman carpets in the European and American markets and also in order to eliminate the competition in the carpet trade. Having acquired a legal personality as of December 16, 1907, OCM was able to stay outside the Ottoman laws and regulations by showing itself a British limited company registered in London and continued this process until 1918. Although it was constituted outside the Ottoman laws, OCM started carpet production activities in Anatolian geography as of January 1, 1908 and played an active role in carpet production until 1914. OCM, also took the carpet raw materials into hegemony with the production facilities it established in Bandırma Beyköy and Izmir Mortakia and in this sense, it became a monopoly in carpet making. As a direct result of this monopolization, OCM employed carpet weavers ranging from 50 to 60 thousand in Anatolia and in this process, it increased its capital to £ 500.000 in 1910 and to £ 1.000.000 in 1912. Key Words: OCM, Anatolia, Ottoman Carpets, Carpet Production and Trade 440

Bilgi teknolojilerinde yaşanan büyük çaplı gelişmelerle birlikte, dünya genelinde geniş bir kullanım alanına sahip olan sosyal paylaşım siteleri ve bu sitelerin özelinde bilgi paylaşımlarının en yoğun şekilde yaşandığı bloglar, her alanda olduğu gibi turizm sektöründe de oldukça önemli bir hale gelmeye başlamıştır. Dünya ekonomisini etkisi altına alan bu gelişmelere paralel olarak en hızlı gelişen ve bu durumdan en çok etkilenen sektörlerden biri haline gelen turizm sektörü, hem dış gelirin büyük bir çoğunluğunun bu sektörden elde edilmesi, hem de popülerlik açısından Türkiye için de çok önemli bir noktada yer almaktadır. Bununla birlikte dijital kanallar aracılığıyla değişen pazarlama stratejilerinin sosyal medya ortamına taşınması, sosyal paylaşım siteleri ve bloglarda karşılaşılan yorumların, görüşlerin ve önerilerin etkisi ile turizm sektöründeki müşteri tercihlerinin de değişmesine yol açmıştır. Çevrimiçi müşteri yorumlarının satın alma davranışları üzerindeki etkisine dair son yıllarda birçok çalışma yapılmış ve söz konusu yorumların tüketici satın alma karar sürecinde önemli bir rol oynadığı iddia edilmiştir. Bu çalışmada; gelişmiş bir seyahat blog sitesi olan TripAdvisor'da oteller hakkında yapılan yorumlardan, içerik analizi ile elde edilen kriterlerin otellere verilen yıldız puanları üzerindeki etkisi `Panel Veri Analizi` yöntemi ile incelenmiştir. Bu bağlamda Türkiye'deki turizm sektöründe önemli yer tutan Akdeniz Bölgesi, Ege Bölgesi, İstanbul ve Kapadokya'daki oteller incelenerek, TripAdvisor sitesinde her bölge için en fazla yorum sayısına sahip 25 otel olmak üzere, toplamda 100 otel seçilmiş ve bu otellere ait 48.000 yorum ile çalışmanın konusu analiz edilmiştir. Yapılan içerik analizleri sonucunda; otellerin mimari yapısı, genel temizlik hizmetleri, konsepti dâhilinde yiyecek ve içecek olanakları, personel ve hizmet kalitesi, eğlence ve animasyon programları, konum ve ulaşım imkânları ile otelin diğer kullanıcılar tarafından tavsiye edilme düzeyi kriterleri belirlenmiştir. Bunlarla birlikte her bir kriterin belirlenen bu dört bölge için farklı önem düzeylerine sahip olduğu tespit edilmiş ve bu kriterlerin otellere verilen yıldız puanları üzerinde etkili olduğu sonucuna ulaşılmıştır.Anahtar Kelimeler: Sosyal Paylaşım Siteleri, Bloglar, TripAdvisor, İçerik Analizi, Panel Veri Analizi Following the large-scale developments in information technologies, social networking sites which have a wide range of usage across the world and blogs, where information sharing is the most intense in terms of such social networking sites, have become very important in the tourism sector as well as in every other field. The tourism sector has become the fastest developing sector under the influence of the world economy in parallel to these developments and one of the most affected sectors accordingly. Majority of extraneous income is obtained from this sector, which makes tourism sector highly important for Turkey, along with its popularity. Furthermore, the change in customer preferences in the tourism sector has been driven by the transfer of changing marketing strategies through digital channels to social media, the impact of comments, opinions and suggestions on social networking sites and blogs. A number of studies have been conducted in recent years on the impact of online customer comments on purchasing behavior and it has been claimed that these comments play a crucial role in the consumers' purchasing decision process. In this study, the effects of the criteria obtained by the content analysis on the star ratings given to the hotels on TripAdvisor – an advanced travel blog site in this field – are examined with `Panel Data Analysis` method. In this context, the hotels in Mediterranean Region, Aegean Region, Istanbul and Cappadocia, which all have an important place in the Turkish tourism sector, are examined; and 100 hotels in total, with maximum 25 comments for each region in TripAdvisor site, are selected and then the subject of the study is analyzed with 48,000 comments belonging to these hotels. As a result of the content analysis performed, the criteria of architectural structure of hotels, general cleaning services, food and beverage facilities within the concept, staff and service quality, entertainment and animation services, location and transportation facilities and the level of being recommended by other users are determined. In addition, it has been determined that each criterion has different significance levels for these four regions and it has been concluded that these criteria have a significant impact on star ratings given to hotels.Keywords: Social Networking Sites, Blogs, TripAdvisor, Content Analysis, Panel Data Analysis 116

Bu çalışma, 06.09.2018 - 21.06.2019 tarihleri arasında, İstanbul ilinin Kartal ilçesinin kuzeyinde yer alan Aydos Ormanında yapılan arazi çalışmaları sonuçlarını içermektedir. Aydos Ormanı yoğun şehirleşme baskısı altında kalan doğal alandır. Arazi çalışmalarında 18 takıma ait 41 familyadan 108 kuş türü tespit edilmiştir. Kuş türlerinin takımlara göre sayısal dağılımı; Galliformes 2, Anseriformes 3, Podicipediformes 2, Columbiformes 4, Caprimulgiformes 3, Cuculiformes 1, Gruiformes 2, Ciconiiformes 2, Pelecaniformes 1, Suliformes 2, Charadriiformes 2, Strigiformes 1, Accipitriformes 13, Bucerotiformes 1, Coraciiformes 2, Piciformes 3, Falconiformes 3, Passeriformes 61 tür şeklinde belirlenmiştir. Tespit edilen 108 kuş türünün alan statüleri 41'i yerli, 20'si yaz ziyaretçisi, 12'si kış ziyaretçisi ve 35'i transit göçer şeklindedir. Anahtar sözcükler: Avifauna, Aydos Ormanı, Ekoloji, İstanbul. This study includes the results of field surveys carried out in Aydos Forest which is located in the north of Kartal district of Istanbul province between 06.09.2018 - 21.06.2019. Aydos Forest is a natural area under the pressure of intense urbanization. In the field studies, 108 bird species from 41 families belonging to 18 orders were identified. Numerical distribution of bird species at the orders level; Galliformes 2, Anseriformes 3, Podicipediformes 2, Columbiformes 4, Caprimulgiformes 3, Cuculiformes 1, Gruiformes 2, Ciconiiformes 2, Pelecaniformes 1, Suliformes 2, Charadriiformes 2, Strigiformes 1, Accipitriformes 13, Bucerotiformes 1, Coraciiformes 2, Piciformes 3, Falconiformes 3, Passeriformes were identified in the from of 61 species. The area status of the 108 bird species are 41 native species, 20 summer visitors, 12 winter visitors and 35 transit migrating species.Keywords: Avifauna, Aydos Forest, Ecology, Istanbul. 135

Yayın Değerlendirme: Gurbangulı, Berdimuhamedov (2018).Türkmenistan - Büyük İpek Yolu’nun Kalbi.Ankara: TÜRKSOY Yayınları.&nbsp

Editörlüğünü Prof. Dr. M. Fatih Kirişçioğlu ile Arş. Gör. Sümeyra Harmanda’nın yaptığı ve yazarlar Ord. Prof. Dr. Muratgeldi Söyegov ile Doç. Dr. Seyitnazar Ernazarov tarfından hazırlanan Örnekli Türkmence Gramer adlı eser, Ses Bilgisi, Kelime Bilgisi, Şekil Bilgisi ve Cümle Bilgisi olmak üzere dört ana bölümden oluşmaktadır. Çalışma, “Önsöz” kısmında da ifade edildiği gibi; yazarların Türkmen Türkçesi eğitimi verdikleri öğrencilerinin ders malzemesi ve materyallerinden hareketle hazırlanmıştır. Eser, başta Gazi Üniversitesi olmak üzere, Türkiye ve Türkmenistan’daki yükseköğretim kurumlarında ders gören öğrencilerin, yapı ve işleyiş özelliklerini gereğince kavrayarak Türkmen Türkçesini doğru ve güzel kullanabilme yeteneğini kazanmalarına katkıda bulunmak amacıyla kaleme alınmıştır.

Doğrudan doğruya bir bahşı adayının çıraklığını ve bahşıçılığa geçiş sürecini anlatmasıyla diğer Türkmen destanlarından farklı bir konumda olan Türkmen şifahî halk ürünü Necep Oglan Destanı'nın fonetik ve morfolojik açıdan incelemesini hedefleyen bu çalışma, xxvii+260 sayfadan ibaret olup beş bölümden oluşmaktadır. Çalışmamıza kaynak teşkil eden eser; Türkmenistan'da ilk olarak 1939 yılında derlenmiş ve B. A. Garrıyev'in editörlüğünde N. Hocayev ve P. Agalıyev tarafından 1943 yılında Aşgabat'ta `Necep Oglan` adıyla Kril harfli Türkmen alfabesinde yayımlanmış, toplam 90 sayfadan ibaret, mensur ve manzum olarak karışık biçimde yazılmıştır. Manzum kısımlar metinde mensur kısımlardan daha azdır ve şiirler dörtlüklerle kurulmuştur. Birinci bölümde; Necep Oglan Destanı'nın yayılma alanları, derleyicileri ve mevcut varyantları hakkında kısa bilgiler verildi. İkinci bölümde; destan metninin ses özellikleri ele alınarak fonetik ve morfolojik açıdan dil incelemesi yapıldı.Üçüncü bölümde; destan metni sayfa ve satır numaraları belirtilerek Latinize edildi. Dördüncü bölümde; destan metni Türkiye Türkçesine aktarıldı.Son bölümde ise; metnin dizini yapılarak sözcüklerin kökeni ve anlamları hakkında kısa açıklamalara yer verildi. This study consists of five chapters and xxvii+260 pages, which is aimed to examine one of Turkmen stories Epic Necep Oglan perfectly different than the other Turkmen epics by telling directly the apprenticeship of an erudite candidate and his process of being an erudite. This work as a source of our study; firstly compiled in Turkmenistan in 1939 year and published by the name of Necep Oglan with Turkmen cyrilic alphabet in Aşgabat in 1943 year by N. Hocayev and P. Agalıyev by edited B. A. Garrıyev, it consists of a total 90 pages, also has been written the prose and poetical in mixed form. The poetical part is less than poetical part and the poems has been created with quatrains.The first chapter has been given brief information about the spread areas, compilers and existing copies of Epic Necep Oglan. In the second chapter, has been made the language examination by considering the sound characteristics of the epic text in terms of phonetic and morphological.In the third chapter, the epic text has been translated to Latin by specifying the page and line numbers. In the fourth chapter, the epic text has been transferred to Turkey Turkish.And in the last chapter, was given in the brief explanation about the origin and meaning of the word by making index the text. 291

Tez (yüksek lisans) - Anadolu Üniversitesi, Anadolu Üniversitesi, Sosyal Bilimler Enstitüsü, Tarih Anabilim Dalı, Kayıt no: 384050, Konya'nın 19. yüzyıldaki değişimini konu edindiğimiz çalışmamızda öncelikle kentin II. Abdülhamit dönemindeki genel yapısını açıklamaya çalıştık. Bu amaca ulaşmak için de Konya'nın II. Abdülhamit dönemi, tarım, sanayi, ticaret ve nüfus gibi özelliklerini açıklamaya çalıştık. Bir kırılma noktası olarak gördüğümüz, Anadolu – Bağdat Demiryolu hattının Konya'ya ulaşmasıyla kent yapısında birtakım değişimlerin yaşandığı anlaşılmaktadır. Eskişehir – Konya Demiryolu hattının inşasından önce daha geleneksel bir yapıya sahip olan kentte, demiryolunun gelişiyle birlikte bu geleneksel yapı kırılmaya başlanmış, daha önce var olmayan birtakım mekânlar ortaya çıkmıştır. Bu tür yeni mekânların ve demiryolunun varlığı kentte kültürel bir dışa açılımı getirdiği gibi nüfus hareketliliğine de sebep olmuş ve Konya kent merkezi daha modern bir yapıya sahip olmaya başlamıştır. Konya Demiryollarının Konya'ya gelişiyle birlikte, daha önceden asgari düzeyde gerçekleştirilen tahıl sevkiyatı artış göstermiş ve Konya başkent İstanbul'un tahıl ihtiyacı kısmen karşılamaya başlamıştır. Anadolu Demiryolu Şirketi'nin Konya'da tarımsal üretimi, ürün çeşitliliğini ve ekilebilir alanları arttırmak için giriştiği ve gerçekleştirdiği Konya Ovası Sulama Projesi, Konya ve çevresini Osmanlı İmparatorluğu'nun tarımsal kalkınmadaki öncü yerlerinden biri haline getirmiştir. Demiryollarının, birçok yerde olduğu gibi Konya'da da gelişime hız kazandırdığı ve kentte önemli değişimlerin yaşandığını söyleyebiliriz.

Amaç: Bu çalışmanın amacı, iliak arter anevrizmalarının endovasküler tedavisinin erken-orta dönem sonuçlarını değerlendirmektir.Gereç ve Yöntem: Bu çalışmaya 2005 ile 2015 yılları arasında Gazi Üniversitesi Tıp Fakültesi Radyoloji Anabilim Dalı'nda endovasküler yolla tedavi edilen 19 adet AAA ile devamlılığı olmayan iliak arter anevrizması (35- 78 yaşları arasında 16'si erkek, 2'si ise kadın, toplam 18 hasta) dahil edildi. Tedavi kriteri, anevrizmanın semptomatik olması ya da boyut olarak 3 cm çapa ulaşması idi.Lezyonlar işlem öncesi BT anjiografi ve DSA ile görüntülenmiş ve tedavi planlaması yapılmıştır. İşlem sonrası da 1, 6 ve 12. aylarda ve daha sonra yıllık BT anjiografi kontrolleri yapılmıştır. Kontrollerde stent-greft, koil/vasküler tıkaç migrasyonu, bütünlük kaybı, açıklığı, endolek (kaçak) varlığı ve diğer komplikasyonlar değerlendirilmiştir.Bulgular: Toplamda 13 AIA, 3 IIA, 3 EIA anevrizması endovasküler yolla tedavi edilmiştir. İki adet rüptüre anevrizma, üç adet psödoanevrizma, bir adet de disekan anevrizma tamiri yapılmıştır.Tüm işlemler hiçbir işlem sırası ya da işlem sonrası ciddi komplikasyon olmadan başarı ile gerçekleştirilmiştir. İşlem sırasında, erken ve orta dönem takiplerde mortalite oranı % 0 olarak gerçekleşmiştir. Hiçbir hastada rüptür, stent migrasyonu, trombozu ya da stent-greft ile ilişkili komplikasyon izlenmemiştir. Stent-greftlerin primer açıklık oranı % 100 olarak gerçekleşmiş olup hiçbir hastada ilave girişime gerek görülmemiştir.81Literatürde iliak arter anevrizmalarının endovasküler tedavisi sonucu komplikasyonlar ve sıklıkları tanımlanmıştır. Bizim çalışmamızda da literatürle benzer özellik ve sıklıkta komplikasyonlar izlenmiştir.Sonuç: İliak arter anevrizmalarının endovasküler tedavisi cerrahiye kıyasla daha az mortalite ve morbidite oranlarına sahip olup giderek daha fazla tercih edilen etkin ve güvenilir yöntemdir.Anahtar kelimeler: İliak arter anevrizması, anevrizma, endovasküler tedavi Purpose: The aim of this study is to evaluate short and mid-term follow-up results of endovascular treatment of iliac artery aneurysms.Materials and Methods: Endovascular iliac aneurysm repair was performed in 18 patients (range 35-78 years, 16 male, 2 female) between 2005 and 2015 in Gazi University of Medicine Deptartment of Radiology. Treatment is indicated if the aneurysm is > 3 cm or if the patient is symptomatic.İn all cases lesions were evaluated previously with Computed Tomography Angiography (CTA), DSA and treatment strategy was planned on images. CTA is routinely performed 1, 6, 12 months and than anually after endovascular treatment. Migration, failure, patency, endoleak, thrombosis of the stent-grafts and coils were evaluated at the controls.Results: Totally 13 common iliac artery (CIA), 3 internal iliac artery (IIA), 3 external iliac artery (EIA) aneurysms were repaired. Two ruptured aneurysms, 3 pseudoaneurysms and one dissecting aneurysm were treated.All of the interventions were finished succesfully with no procedural or postprocedural serious complications. Procedural, early and mid-term follow up mortality was % 0. No case shows stent migration, thrombosis, rupture or other complications. Primer patency rate is % 100 with no reinterventions. İn this study complication ratios are similar to the literatüre.Conclusion: Endovascular repair of iliac artery aneurysms is safe and effective and could be offered as first-line tretment.Keywords: İliac artery aneurysm, aneurysm, endovascular treatment 108

Bu araştırmanın amacı, 8-12 yaş çocuklarda düzenli yüzme antrenmanlarının fiziksel, fizyolojik ve bazı biyomotorik özelliklere etkisinin araştırılmasıdır.Araştırmaya Süleyman Demirel Üniversitesi 29 Ekim Yüzme Havuzu'nda düzenli yüzme kurslarına tabi tutulan 30 çocuk (erkek=14, bayan=16) velileri tarafından doldurulan `Veli Bilgilendirme Formu` ile katıldı. Araştırmadaki kızların yaşlarının ortalaması 9,50±1,41 yıl, erkeklerin 10,71±1,48 yıl, kızların boyları ortalaması ön test 1,34±0,12 m, son test 1,35±0,12 m, erkeklerin ön test 1,49±0,16 m, son test 1,49±0,16 m, kızların vücut ağırlıkları ortalaması ön test 33,85±8,85 kg, son test 34,43±8,77 kg, erkeklerin ön test 40,42±8,65 kg, son test 40,78±8,38 kg olarak tespit edildi. Araştırmaya katılan çocuklar 12 hafta boyunca yüzme eğitimi antrenmanlarına tabi tutuldu. Antrenmanlar 12 hafta, haftada 3 gün, günde en az 90 dakika olarak uygulandı. Çocuklara ilk antrenman günü öncesi ve son antrenman günü öncesi kalp atım sayısı, antropometrik ölçümler (uzunluk, çap, çevre ve deri altı yağ), VKİ, sağ-sol el kavrama kuvveti, bacak ve sırt kuvveti, dikey sıçrama, esneklik testleri uygulandı. Elde edilen verilerin istatistiksel analizinde SPSS 18.0 programında `Paired t testi` kullanıldı.Yüzme antrenmanları öncesi ve sonrası test değerlerinin karşılaştırılması sonucunda kızların vücut ağırlığı, çevre (kol kontraksiyon, önkol kontraksiyon, göğüs inspirasyon, kalça), genişlik (göğüs), dinlenik kalp atım sayısı, sağ el kavrama ve bacak kuvveti, mekik ve şınav, dikey sıçrama ve esneklik değerlerinde önemli derecede farka rastlanırken (p0,05). Erkeklerin dinlenik kalp atım sayısı, bacak kuvveti, şınav, dikey sıçrama, esneklik değerlerinde önemli derecede farka rastlanırken (p0,05). Sonuç olarak, 12 haftalık yüzme antrenmanlarının 8-12 yaş çocukların bazı fiziksel, fizyolojik ve biyomotorik özellikleri üzerine etkili olduğu belirlenmiştir.Anahtar Kelimeler: Yüzme, Antrenman, Antropometri, Biyomotorik The aim of this study is to investigate the swimming trainings' effects applied 8-12 age children on physical, physiologic and some biomotoric features.Thirty children (male=14, female=16) that were applied to regular swimming courses, joined to the study with the `Parents Information Form` filled by each parent. These were defined from female's mean of ages was 9,50±1,41 year, male's mean of ages was 10,71±1,48 year, female's mean of length was in pre-test 1,34±0,12 m, in post-test 1,35±0,12 m, male's mean of length was in pre-test 1,49±0,16 m, in post-test 1,49±0,16 m, and female's mean of weight in pre-test 33,85±8,85 kg, in post-test 34,43±8,77 kg, male's mean of weight in pre-test 40,42±8,65 kg, post-test 40,78±8,38 kg children had been subjected to swimming beginner trainings for 12 weeks. Trainings were applied as 12 weeks, 3 days a week, at least 90 minutes a day. Heart rate, anthropometric measurements (length, diameter, circumference and body fat value), BMI, right-left hand grip strength, leg and back strength, vertical jump, flexibility tests were applied to the children before first training and last training day. In analysing the handled datas, `Paired t Test` was used at SPSS 18.0 programme.The result of swimming trainings' pre and post test values, differences found significiantly in weight, circumference (shoulder, arm, arm contraction, forearm contraction, chest inspiration, hip), diameter (chest, chest depth), body fat value (pectoral), rested heart rate, leg and back strength, sit-up and push-up, vertical jump and flexibility measurements (p0,05).As a conclusion, it was defined that 12-week swimming trainings effect the 8-12 age children's physical, physiologic and some biomotoric features. Key Words: Swimming, Training, Anthropometric, Biomotoric. 120

Bu çalışma, açık ve kapalı alanlarında spor yapan sporcuların üst solunum yolları enfeksiyonlarına yakalanma risklerinin araştırmak amacı ile yapılmıştır. Çalışmaya, 17 - 20 yıl yaş aralığında olan, 100 futbolcu 50 hentbolcu ve 50 basketbolcu olmak üzere toplam 200 erkek sporcu gönüllü olarak katılmıştır. Basketbolcu ve hentbolcular kapalı alanda spor yapan grubu (KA), futbolcular ise açık alanda spor yapan grubu (AA) oluşturmuştur. Bu çalışmada, futbol, basketbol ve hentbolda aktif olarak her yıl liglerde mücadele eden sporcuların kulüplerine gidilerek, sporcular başta olmak üzere kulüp yöneticileri ve aileleri ile görüşülerek, gerekli izinleri dâhilinde sporcuların vatandaşlık numaraları alınarak Sağlık Bakanlığı?nın SGK ilaç sorgulama sisteminin kullanılarak arşiv taraması yapılmıştır. Yapılan bu arşiv taraması neticesinde elde edilen ilaç kullanım dökümleri içerisinden üst solunum yolu hastalıklarında kullanılan ilaçlar tespit edilmiştir. Bu çalışmada, sporcuların ilaç kullanma oranlarına göre dağılımı açık alanda spor yapan 100 kişilik sporcu grubunda ilaç kullanan 61 kişi, ilaç kullanmayan ise 39 kişidir. Kapalı spor alanında spor yapan 100 kişilik sporcu grubunda ise ilaç kullanan 85 kişi kullanmayan ise 15 kişi olarak tespit edilmiştir. Veriler IBM SPSS (Statistical package for social sciences) Statistics 21.0 paket programında değerlendirilmiştir. İstatistikler birim sayısı (n), yüzde (%), medyan, minimum ve maksimum değerler olarak verilmiştir. Verilerin istatistiksel analizinde iki değişken arasındaki ilişkinin belirlenmesi amacıyla Ki ? kare bağımsızlık testi, gruplar arası karşılaştırmada Mann ? Whitney U testi kullanılmıştır. p?0.05 değeri istatistiksel olarak anlamlı kabul edilmiştir. Kapalı alanda spor yapan sporcular ile açık alanda spor yapan sporcuların üst solunum yolu enfeksiyonlarına yakalanma risklerini karşılaştırdığımızda, kapalı sahada spor yapan sporcuların daha yüksek risk altında olduğu tespit edildi. Sonuç olarak, kapalı spor alanlarında spor yapan sporcuların daha fazla risk altında olması, salonun zemininde ve ortamında bulunan toz zerrecikleri ve onun içinde bulunan zararlı maddelerden kaynaklandığını düşünmekteyiz.Anahtar Kelimeler: Üst Solunum Yolu Hastalıkları, Açık ve Kapalı Spor Alanları, This study was carried out to investigate the risk of infection for sportsmen, who exercise in indoor and outdoor areas, by upper respiratory infections. This study covered 200 voluntary sportsmen, namely 50 handball players, 50 basketball players and 100 football players, whose ages range from 17 to 20. The basketball and handball players constituted the indoor group (IG), and the football players formed an outdoor group (OG). In this study, an archive research was carried out by consulting the club members including the sportsmen themselves, the families of them and using the Ministry of Health?s medication query service with the permission of the sportsmen themselves, taking their citizenship ID numbers. From among the results of this archive research, the sicknesses related to the infections of upper respiratory system were singled out. In this research, the ratio of the sportsmen?s use of medication has been confirmed as follows: a) among the indoor group of 100 sportsmen, the number of those who used medication was 61 and those who did not was 39 b) among the outdoor group of 100 sportsmen, the number of those who used medication was 85 and those who did not was 15. The data was determined via IBM SPSS ( statistical package for social sciences), Statistics 21.0 package program. The statistics were given in number of units (n), percentage (%), median and minimum and maximum values. Chi-square test of independence for determining the relationship between two variables in the statistical analysis of the data and Mann-Whitney U Test for the comparison of the groups were used. The value of p

Geride bıraktığımız on yıllık süreç içerisinde hızlı bir değişim ve gelişim gösteren internet teknolojileri; genel anlamda işletmelerin, özel anlamda da tüketicilerin karar alma ve bu kararları yönetme süreçlerinde oldukça önemli deği?ikliklere neden olmuştur. Bu değişim ve gelişmeler işletmelerin geçmişte var olan ve işletmenin varlığını sürdürebilmesi açısından önem taşıyan tüm stratejilerini etkilemiştir. Tüketiciler açısından ele alındığında ise bu durumun gelişen rekabet ortamında gücün el değiştirmesi olarak tanımlanması mümkündür. Özellikle tüketicilerin ürün satın alma süreçlerini oluşturan; ihtiyaçları belirleme, alternatifleri belirleme, alternatifleri değerlendirme, satın alma kararı ve satın alma sonrası değerlendirme aşamalarının bu hızlı ve teknik ilerlemeden dolayı değişim gösterdiği ifade edilebilir. internet teknolojilerinin birleştiği, etkin ve etkili olarak kullanıldığı bir alan olarak tanımlanabilecek sosyal paylaşım siteleri; tüketicilerin ürün veya hizmetleri satın alma karar süreçlerinde başvuru kaynağı olarak yoğun bir şekilde kullanılmaktadır. Sosyal paylaşım siteleri sahip oldukları farklı teknolojik ve yenilikçi özellikleriyle, tüketicileri ürün veya hizmetler konusunda daha önce ula?amadıkları yoğunlukta bilgilendirmektedir. Bu bağlamda çalı?mada, tüketicilerinsatın alma karar süreçleri üzerinde sosyal paylaşım sitelerinin etkilerini ortaya çıkarmak amacıyla Gaziantep Üniversite'sinde eğitim veren öğretim üyeleri ve öğretim elemanlarından elde edilen veriler kullanılmıştır. Elde edilen veriler SPSS 18.0 istatistik paket programı aracılığıyla Mann-Whitney U ve Kruskal Wallis analizleri yapılarak değerlendirilmiştir. Yapılan analizler sonucunda sosyal paylaşım sitelerinin satın alma karar süreci üzerindeki etkilerinin katılımcıların demografik özelliklerine göre farklılık gösterdiği sonucuna ulaşılmıştır. Anahtar Kelimeler: Sosyal Paylaşım Siteleri, Tüketici Satın Alma Karar In the last 10 years, rapid change and development occurred in internet technologies caused significant changes in decision making and managing decision processes for consumers and companies in general sense. These change and development affected companies former practices and all the strategies companies use to sustain its presence. For consumers, these resulted as the power changing hands in developing competitive environment. Especially the stages of consumer?s purchase decision process; such as addressing needs, determining alternatives, evaluating alternatives, purchase decision and post-purchase evaluation are facing change in this fast and technical progress. As a platform all internet technologies combined and performed efficiently and effectively, social networking websites are consulted by consumers in their purchase decision process. With different technologies and innovative features, social networking websites spread vast information on product and services to consumers more intensively. In this context, to identify the impact of social networking websites on consumers purchase decision process, in this study, data obtained from Gaziantep University's faculty members is used. Obtained data is processed through SPSS 18.0 and evaluated with MannWhitney U and Kruskal Wallis analyses. After the analyses, it is concluded that social networking websites influence over consumer?s purchase decision process shows variety across different consumer demographics.Keywords: Social Networking Websites, Consumer Buying Decision Process, Purchase Behaviors 138

Özet Kısmı daha sonra yüklenecektir. Summary Section will be installed later. 156

İç ortam hava kirliliği günümüzde insan sağlığını tehdit eden en önemli risklerden biri olarak kabul edilmektedir. Çeşitli kaynaklardan yayılan uçucu organik bileşiklerin (UOB) tespiti ve alınacak önlemler insan sağlığı açısından büyük önem taşımaktadır. ABD EPA'nın çalışmalarına göre bazı organik bileşiklerin evlerin iç ortam havalarındaki derişimi dış ortamdakinin iki - beş katına ulaşmaktadır. Boya yapmak gibi özel durumlarda ise dış ortamın 1000 katına kadar ulaştığına ilişkin kayıtlar vardır. Bu durum organik bileşikler ile üretim yapan sanayi tesisleri iç ortamları için düşünüldüğünde çok daha yüksek derişimlerin olacağını ortaya koymaktadır.Bu çalışmada, boya üretim tesisi ile çözücü dolum ve depolama tesisinde üretim sırasında kullanılan malzemelerden ve yapılan işlerden dolayı ortama yayılan UOBler aktif örnekleme yöntemi ile tespit edilmeye çalışılmış, daha sonra üç ayrı noktada pasif örnekleme yöntemi ile farklı zaman periyotları ile uzun süreli olarak izlenmiştir. Zamana ve konuma göre iç ortam havasında tespit edilen UOBlerin miktarlarındaki değişim incelenmiştir. Ayrıca çözücü dolum ve depolama tesisinde iç ortam havası aktif ve pasif örnekleme yöntemleri ile izlenmiş ve sonuçlar analiz edilmiştir.Bu çalışmada EPA Compendium Method-TO-17 esas alınmıştır. İlk önce izlenecek uçucu organik bileşiklerin tespiti için aktif örnekleme tüpleri ile söz konusu iş yerlerinin iç ortam havalarından örnekler alınmıştır. Daha sonra bu aktif tüplerde tutulan UOB'ler TD-GC-MS cihazı ile belirlenmiştir; tenax üzerine aktif örnek alma ile adsorplanarak tutulan bileşikler ısı ve gaz yardımı ile desorplandıktan sonra gaz kromatografi kolonunda ayırılarak kütle dedektörü ile nicelik ve niteliksel olarak tayin edilmiştir. Daha sonra tespit edilen UOB'ler pasif örnekleme tüpleri ile bir haftalık, iki haftalık ve dört haftalık periyotluk ölçümlerle izlenmiştir. Ayrıca çözücü dolum ve depolama tesisinde iç ortam havası üç gün boyunca aktif ve pasif örnekleme yöntemleri ile örneklenmiş ve sonuçları analiz edilmiştir. Analizi yapılarak tespit edilen uçucu organik bileşiklerin derişimleri Türkiye ve dünya mevzuatlarına göre sınır değerler ile karşılaştırılmıştır.Çözücü dolum ve depolama tesisinde sekiz saatlik yapılan pasif ölçüm sonuçları toluen için birinci gün 1,769 ppm, ikinci gün 1,736 ppm ve üçüncü gün 1,473 ppm olarak tespit edilmiştir. Toluen için tespit edilen bu değer hem ülkemizdeki hem de dünyadaki mevzuatlarda belirtilen sınır değerlerin altındadır. m,p-ksilen için birinci gün 0,236 ppm, ikinci gün 0,316 ppm ve üçüncü gün 0,193 ppm olarak tespit edilmiştir. Bu sonuçlar da sınır değerlerin altındadır. o-ksilen için durum için birinci gün 0,148 ppm, ikinci gün 0,185 ppm ve üçüncü gün 0,059 ppm olarak tespit edilmiştir. o-ksilen için de yine tespit edilen değerler sınır değerlerin altındadır.Çalışmanın neticesinde iş yerlerinde tespit edilen uçucu organik bileşiklerin miktarları ülkemiz ve çeşitli uluslar arası mevzuatlara göre sınır değerlerin altında kalmıştır. Ölçüm sonuçları bize dört haftalık bir adet tüple yapılan ölçüm sonuçlarının iki haftalık iki adet tüple yapılan ölçümlere göre daha az miktarlarda uçucu organik bileşik tespit edildiğini göstermiştir. Yine aynı şekilde dört haftalık bir adet tüp ve iki haftalık iki adet tüp ile yapılan ölçümlerde bir haftalık dört adet tüp ile yapılan ölçümlere göre daha az kirleticinin tutulduğunu göstermiştir. Kısa süreli pasif ölçümlerde de süre arttıkça toplanan UOB miktarları büyük oranda azalmıştır. Bu durum pasif izleme süresinin artmasının geri difüzyona neden olduğunu göstermektedir. Polluted air in ambient is considered one of the most important risks that threats human health. Detection and measures to be taken for control of volatile organic compounds (VOC) emitted from various sources is of great importance for human health. The studies conducted by U.S. EPA show that the concentration of some organic compounds in the indoor air of the houses may be two to five times greater than that of the air outside the houses. In same cases like painting, records show that concentrations rises up to 1000 times greater than that of air in outside. It should be considered that industrial facilities which use organic compounds in manufacturing processes and/or produce it would face much higher concentrations in regard to the outside ambient environment.In this study, VOCs emitted to the atmosphere during production in paint manufacturing plant and solvent filling and storage facility were under consideration and determined using active sampling method. Determined VOCs have been monitored with passive sampling method at three different points within the plant by using different passive sampling periods. The change in the amounts of VOCs determined in the indoor air was evaluated in terms of location and sampling period.In addition to that, indoor air in the solvent-filling and storage facility was monitored using active and short term passive sampling methodsThis study is based on EPA Compendium Method-TO-17. First, air samples to be monitored for the determination of volatile organic compounds were collected using active sampling tubes from the facility?s environment. Then VOCs in these active tubes were analyzed with TD-GC-MS device; after the compounds held on Tenax by absorption with the active sampling, were desorbed by using heat and gas, they were assessed quantitatively and qualitatively by mass detector in the gas chromatography column. After this, the detected VOCs were monitored based on measurements made with passive sampling tubes on one, two and four weeks? cycle. Additionally, ambient air in the solvent-filling and storage facility was sampled with active and passive sampling methods for three days and the results have been analyzed. Concentrations of VOCs determined and analyzed were compared to the limits described in regulations of Turkey and other countries.The results of 8 hours of passive measurement made in the filling and storage facility are as follows: three days results for toluene 1.769 ppm, 1.736 ppm and 1.473 ppm respectively. These levels for toluene are all below the limits in accordance with the descriptions of Turkish and world?s regulations. Three days results for p-xylene 0.236 ppm, 0.316 ppm and 0.193 ppm respectively. These results are below the limits as well. Three days results for o-xylene 0.148 ppm, 0.185 ppm and 0.059 ppm, respectively. Values for o-xylene are also below the limits.As a summary to this study, it has been found that the amounts of VOCs in plants are identified as below the limits conforming the limits in Turkish and world?s regulations. Measurement results show that the amount of VOCs in four week-measurement using single tube is lower than of VOCs in two two-week and four one- week measurements suggesting the significant back diffusion occurs for the extended passive sampling periods. The same thing was also observed for the short term passive sampling tubes. As the sampling period increases, the VOC amount in the tubes decreases. 215

Bu tez üç bölüm olarak düzenlenmiştir.Birinci bölümde, tez içerisinde kullanılan temel tanım ve teoremlere yer verilerek, Sturm-Liouville operatörlerinin genel özellikleri ile bu operatörlerin özdeğer ve öz fonksiyonlarıyla ilgili bazı teorem ve lemmalar verilmiştir.İkinci bölümde, Sturm-Liouville sınır değer problemindeki q(x) potansiyel fonksiyonu ve bu fonksiyonun her mertebeden türevlerinin, öz fonksiyonların nodal noktaları yardımı ile hesaplanabileceği gösterilmiştir.Üçüncü bölümde, öz değer parametresine bağlı Sturm-Liouville sınır değer problemindeki q(x) potansiyel fonksiyonu ve bu fonksiyonun her mertebeden türevlerinin, öz fonksiyonların nodal noktaları yardımı ile hesaplanabileceği gösterilmiştir.Anahtar Kelimeler : Sturm-Liouville denklemi, Prüfer Dönüşümü, Ters Nodal Problem This thesis is arranged in four chapters.In the first chapter, some basic concepts used in this thesis were demonsrated and general properties of Sturm-Liouville operators, some theorems and lemmas that are concerning eigenvalues and eigenfunctions of these operators were given.In the second chapter, it has been shown that the potential function q and all its derivatives, as well as the boundary conditions of the Sturm--Liouville problem can be reconstructed by using nodal points of the eigenfunctions.In the third chapter, it has been shown that the potential function q and all its derivatives, as well as the boundary conditions of the Sturm--Liouville problem depending on eigen parameter can be reconstructed by using nodal points of the eigenfunctions.Key Words: Sturm-Liouville equation, Prüfer Substitution, Inverse nodal problem. 66

125

KÜTAHYA L NDE SOSYAL SINIFLARIN BEL RLENMES VE VERMADENC L Ğ LE TÜKET C PROF L N N ÇIKARILMASINA YÖNEL KB R UYGULAMAEMRAH YILMAZÖZETTüm insan topluluklarının sosyal bir sınıflaşma sistemi ortaya koydukları vebelirli ortak özelliklere sahip gruplar altında toplandıkları bir gerçektir. Bu tabakalaşma,sosyal sınıflar şeklinde kendini göstermektedir. Nüfusu çeşitli gruplara ayırmadabaşvurulan demografik bilgiler bu sınıflaşma sonucunda oluşmaktadır ve pazarlamada,reklamcılıkta, medyada, siyasette yoğun bir şekilde kullanılmaktadır. Ortaya çıkan busosyal sınıflar tüketicilerin pazar ortamında gösterdiği davranışları açıklamada oldukçaönemli bilgiler vermektedir, dolayısıyla sosyal sınıfların belirlenmesi hitap edilecekolan tüketici profilinin çıkarılması açısından gereklidir.Geleneksel anlamda insan odaklı veri analizi ile çok ciddi miktarlardaki veri ileçalışmayı olanaksız bir durumda idi. Doksanlı yıllarda çok miktarda verinin ortayaçıkmasıyla beraber teknik olarak bu tür problemler baş göstermişti. Öyle ki zamanlaartan verinin toplanması ve saklanması dışında analiz edilmesi, özetlenmesi ve mevcutveriden anlamlı bilgi çıkarımı insanların yapabileceğinden çok daha fazlasını gerektirirhala gelmişti. Fakat veri tabanı teknolojisinin gelişmesiyle beraber verinin toplanmasıve saklanması olanaklı duruma getirildi ve sadece çok miktarda verinin nasıl analizedileceği ve veriden nasıl anlamlı bilgi çıkarımı sağlanacağı problemi kaldı ki bunoktada da veri madenciliği kavramı ortaya çıktı ve bu problemleri çözmede bizlereyardımcı olmaya başladı.Yüksek lisans tezi olarak sunduğum çalışmamda Kütahya ilindeki sosyalsınıflar incelenmiş, veri madenciliği metotları ile tüketici profili çıkarılmıştır. DETERMINATION OF KÜTAHYA?S SOCIAL CLASSES AND AN APPLIEDSTUDY TO DISCOVER THE CONSUMER PROFILE BY DATA MININGEMRAH YILMAZABSTRACTIt?s known that all human community has a social classification system and gettogether under groups that has common characteristics. This stratification is seen bymeans of social classes. Demographic data?s that is used to group the population isformed by means of this classification and generally used in marketing, advertising,media and politics. These exposed social classes are very important for discovering theconsumer?s behaviors on marketing, so that, it is necessary to determine the socialclasses for eliminating the consumer profile.Traditionally, it was impossible to work out with large data sets using thehuman focused data analysis. By means of increasing data sets in nineteen?s there werethese kinds of technical problems. So that, except collecting and saving this largeamount of data; analyzing, summarizing and getting significant results by means oflarge data sets was more then human can do. But the development in data analysisenabled the collecting and saving large amount of data and there was only one problemthat how to analyze and get significant results from these large data sets, herein datamining concept occurred and helped us to solve these problems.In my study of master?s thesis, an applied study has been carried out atKütahya for determining the social classes and to discover the consumer profile by datamining methods. 191