27 results on '"TÜRK, Fulya"'
Search Results
2. ÇEVRİMİÇİ GRUPLA PSİKOLOJİK DANIŞMADA YAŞANAN GÜÇLÜKLER VE ÇÖZÜM ÖNERİLERİ
- Author
-
ASLAN, Şebnem, AKŞAB, Gözde, KORKMAZ, Kübra, TÜRK, Fulya, and HAMAMCI, Zeynep
- Subjects
Çevrimiçi grupla psikolojik danışma,güçlükler,çevrimiçi psikolojik danışma ,Psychology, Multidisciplinary ,Psikoloji, Ortak Disiplinler - Abstract
Bu çalışmanın amacı, çevrimiçi olarak yürütülen grupla psikolojik danışma uygulamalarında yaşanan güçlükleri ortaya çıkarmak ve bu güçlüklerle başa çıkma yolları hakkında çözüm önerileri geliştirmek ve sunmaktır. Bu çalışma nitel bir araştırma olarak yürütülmüştür. 2020-2021 Eğitim Öğretim Yılı Bahar Dönemi’nde iki ayrı çevrimiçi grupla psikolojik danışma uygulamaları gerçekleştirilmiştir. Katılımcılar uygun örnekleme yöntemiyle seçilmiştir. Grup üyeleri Gaziantep Üniversitesi, Rehberlik ve Psikolojik Danışmanlık, İnsan Psikolojisi ve İletişim programlarında yüksek lisans eğitimi alan 11 gönüllü öğrencidir. Grupla psikolojik danışma uygulamaları, Gaziantep Üniversitesi Rehberlik ve Psikolojik Danışmanlık doktora programı öğrencileri tarafından ileri grupla psikolojik danışma uygulaması dersi kapsamında yürütülmüştür. Çevrimiçi psikolojik danışma uygulaması haftada bir oturum olmak üzere, sekiz hafta devam etmiştir. Doktora öğrencileri grupla psikolojik danışma sürecindeki her bir oturum için ilgili öğretim üyesinden süpervizyon almıştır. Araştırmada veri toplamak amacıyla, çalışmanın yazarları tarafından hazırlanan ve katılımcıların çevrimiçi grupla psikolojik danışmaya ilişkin görüşlerini ve deneyimlerini paylaşmalarını sağlayacak üç soru kullanılmıştır. Çalışmada veriler, katılımcıların çevrimiçi olarak kendilerine gönderilen soruları yazılı cevaplandırması yoluyla toplanmıştır. Çalışmanın nitel verileri, tematik analiz tekniği kullanılarak analiz edilmiştir. Çevrimiçi psikolojik danışma uygulamalarında yaşanan güçlükler, altı ayrı tema şeklinde sınıflandırılmıştır: Bu temalar; teknolojiye bağlı yaşanan sorunlar, web kamerasıyla etkileşime dayalı yaşanan sorunlar, gizliliğin sağlanmasında yaşanan sorunlar, ısınma alıştırmaları, etkinlik ve tekniklerin uygulanmasında yaşanan sorunlar, grup sürecini yürütmede yaşanan sorunlar ve diğer sorunlardır. Çalışmanın son bölümünde ise her bir güçlüğe ilişkin çözüm önerileri geliştirilmiştir.
- Published
- 2021
3. An Eclectic Psychotherapy Model: A Brief Overview of Cognitive Analytical Therapy
- Author
-
KATMER, Ayşe Nur and TÜRK, Fulya
- Subjects
Psikoloji ,Bilişsel Terapi,Analitik,Eklektik,Vyogotsky,Sosyokültürel Gelişim Kuramı ,Cognitive Therapy,Analytic,Eclectic,Vyogotsky,Sociocultural Developmental Context ,Psychology - Abstract
Bilişsel Analitik Terapi 1980’li yıllarda Anthony Ryle tarafından geliştirilmiştir. Bilişsel Analitik terapi; psikanalitik nesne ilişkilerini, bilişsel terapiyi, davranışçı terapiyi, Vygotsky’nin sosyal öğrenme kuramını içine alan yenilikçi ve bütünleştirici bir model olarak ortaya çıkmıştır. Bu terapi modeli, kendi hayatı üzerinde kontrolünü kaybettiğini düşünen danışanlarda davranış, duygu ve düşünce örüntülerini işleyerek danışanın kendi hayatını yeniden formüle etmesini sağlamaktadır. Terapi süreci ilk oturumlar, çalışma oturumları ve sonlandırma olmak üzere üç aşamadan oluşmaktadır. Süreç; danışana ait formülasyon-diyagram geliştirme ve bu formülasyonu yeniden formüle etme temelinde ilerlemektedir. Bu süreç hem bireyin kendini tanıması hem de bireyin hayatına dair yeni bir bakış açısı geliştirmesi için önemlidir. Terapi süreci yapılandırılmıştır. Bu durum uygulayıcıya kolaylık sağlamaktadır. Bilişsel analitik terapiye dayalı yapılmış olan çalışmalarda; bu terapi modelinin borderline, fobi, anksiyete, obsesif kompulsif bozukluklar, depresyon ve yeme bozuklukları gibi problemlerle gelen danışanlar üzerinde olumlu etkisi olduğu sonucuna ulaşılmıştır. Bunun yanı sıra kurama getirilen eleştirilerden biri yapılan çalışmaların sınırlı olması ve literatürdeki bilimsel çalışmaların çoğunlukla kuramcının kendisinin çalışmalarından oluşmasıdır. Güncel kuramlardan olan bilişsel analitik terapi dünyada ve ülkemizde henüz yeterince tanınmamaktadır. Bu çalışmanın amacı, bilişsel analitik terapinin ülkemizde tanınmasını sağlamaktır. Bu kapsamda mevcut çalışmada bilişsel analitik terapinin tarihi ve gelişimine, kuramsal temellerine ve ilkelerine, temel kavramlarına, terapi sürecine ve terapide kullanılan ilkelere yer verilmiştir. Bilişsel analitik terapi ile ilgili yapılmış çalışmalar ve bu modele getirilmiş olan eleştirilerin yanı sıra terapist olmak için alınacak eğitim sürecine değinilmiştir., Cognitive Analytical Therapy was developed by Anthony Ryle in the 1980s. Cognitive Analytical therapy; it has emerged as an innovative and integrative model that includes psychoanalytic object relations, cognitive therapy, behavioral therapy, and Vygotsky's social learning theory. This therapy model enables the client to reformulate her/his own life by processing patterns of behavior, emotions and thoughts in clients who think they have lost control over their own life. The therapy process consists of three stages: initial sessions, study sessions and termination. Process; it proceeds on the basis of the client's formulation-diagram development and reformulation of this formulation. This process is important both for the individual to know herself/ himself and to develop a new perspective on her/his life. The therapy process is structured. This situation provides convenience to the practitioner. In studies based on cognitive analytical therapy; It was concluded that this therapy model has a positive effect on clients who come with problems such as borderline, phobia, anxiety, obsessive-compulsive disorders, depression and eating disorders. In addition, one of the criticisms brought to the theory is that the studies are limited and the scientific studies in the literature are mostly composed of the studies of the theorist herself/himself. Cognitive analytical therapy, which is one of the current theories, is not known enough in the world and in our country yet. The aim of this study is to provide recognition of cognitive analytical therapy in our country. In this context, the history and development of cognitive analytical therapy, its theoretical foundations and principles, its basic concepts, the therapy process and the principles used in therapy are included in the present study. The studies on cognitive analytical therapy and the criticisms brought to this model, as well as the education process to be a therapist are mentioned.
- Published
- 2021
4. Gruplararası Tutum: Aynı Sınıflarda Eğitim Gören, Türkiyeli ve Suriyeli İlkokul Öğrencilerinin Birbirlerine Yönelik Tutumlarına ilişkin Okul Psikolojik Danışmanlarının Deneyimleri
- Author
-
TÜRNÜKLÜ, Abbas, TÜRK, Fulya, TERCAN, Mustafa, and KAÇMAZ, Tarkan
- Subjects
Social ,Intergroup attitude,intergroup contact ,Sosyal ,Gruplararası tutum,gruplararası temas - Abstract
The purpose of this study was to analyze the attitudes of Turkish and Syrian elementary school classmates towards each other within the framework of school psychological counselors' experiences. The study was carried out utilizing a phenomenological approach which is one of the qualitative research approaches. Semi-structured interview technique was used to collect data. The data were collected by interviewing a total of 40 school psychological counselors (8 males, 32 females). Qualitative data were analyzed using thematic analysis technique. As a result of the research, the prevalent themes that are effective in the development of Turkish and Syrian elementary school classmates' attitudes towards each other were found to be their sharing the same classroom, the common language and communication capabilities, intergroup contact and friendship, feelings of acceptance / belonging, exclusion and being excluded, perceived superiority, in-group solidarity, self-esteem, academic performance, teacher behaviors, and students’ families’ reactions against the out-group. Within this context, it can be concluded that planning and implementing mixed activities in and out of the classroom that would engage Turkish and Syrian students and allow them to have contact is likely to help develop positive intergroup attitudes., Bu çalışmanın amacı, aynı sınıflarda birlikte eğitim gören Türkiyeli ve Suriyeli ilkokul öğrencilerinin birbirlerine ilişkin tutumlarını, okul psikolojik danışmanlarının deneyimleri çerçevesinde incelemektedir. Çalışma, nitel araştırma yaklaşımlarından fenomenolojik yaklaşım kullanılarak gerçekleştirilmiştir. Araştırmada veri toplamak için yarı-yapılandırılmış görüşme tekniği kullanılmıştır. Araştırmada veriler, 8 erkek, 32 kadın olmak üzere toplam 40 psikolojik danışman ile görüşme yapılarak toplanmıştır. Nitel veriler tematik analiz tekniği kullanılarak analiz edilmiştir. Araştırmanın sonucunda, Türkiyeli ve Suriyeli ilkokul öğrencilerinin birbirlerine ilişkin tutumlarının oluşmasında etkili olan temaların başında, aynı sınıfta birlikte eğitim görmelerinin, ortak dilin ve iletişim kapasitesinin, gruplararası temasın ve arkadaşlığın, kabul edilme/ait olma duygularının, dışla(n)ma ve kendini üstün görme algısının, iç-grup dayanışmasının, özgüvenin, akademik başarının, öğretmen davranışlarının ve öğrencilerin ailelerinin dış-gruba ilişkin tepkilerinin geldiği saptanmıştır. Bu bağlamda, aynı sınıflarda birlikte eğitim gören Türkiyeli ve Suriyeli öğrencilerin, sınıf içinde ve dışında doğrudan temas edecekleri ve birlikte görev alacakları karma etkinliklerin planlanıp, yapılandırılarak sıkça uygulanmasının, gruplararası olumlu tutumları geliştireceği söylenebilir.
- Published
- 2020
5. Pozitif Psikoloji: Tarihçe, Temel Kavramlar, Terapötik Süreç, Eleştiriler ve Katkılar
- Author
-
DEMİR, Ramazan and TÜRK, Fulya
- Subjects
Psikoloji ,Positive psychology,positive,Martin Seligman,strengths aspects,well-being ,Pozitif psikoloji,olumlu,Martin Seligman,güçlü yönler,iyi oluş ,Psychology - Abstract
The aim of this study is to introduce positive psychology generally. In this regard firstly, it is included the biography of Martin Seligman and positive psychology is introduced. Then, historical process which has some ideas contrubuting to positive psychology is discussed. In the following section, concepts which are common and under the roof of positive psychology have been mentioned. After the evaluation of the view of positive psychology to human nature, therapeutic relationship and purposes are focused on. This is followed with therapeutic process and intervention methods. At the related part, therapy approaches which are evaluated under the roof of positive psychology and intervention methods which are used in positive pschology have been mentioned. Then, criticisms on positive psychology have been focused. Finally, the study has been finished with the closing part., Bu çalışmanın amacı pozitif psikolojiyi genel hatları ile tanıtmaktır. Bu bağlamda, öncelikle Martin Seligman’ın biyografisine yer verilmiştir. Ardından, pozitif psikolojiye giriş yapılmıştır. Daha sonra, pozitif psikolojinin gelişmesine katkıda bulunan görüşlerin yer aldığı tarihsel süreç ele alınmıştır. Bunu takip eden bölümde, pozitif psikoloji çatısı altında yer alan ve daha sık karşılaşılan kavramlara değinilmiştir. Pozitif psikolojinin insan doğasına bakışı değerlendirildikten sonra, terapötik amaçlar ve terapötik ilişki üzerinde durulmuştur. Bunu, terapötik süreç ve müdahale yöntemleri takip etmiştir. İlgili kısımda, pozitif psikoloji çatısı altında değerlendirilebilecek terapi yaklaşımlarına ve pozitif psikoloji bağlamında kullanılan birçok müdahale yöntemine yer verilmiştir. Ardından, pozitif psikolojiye yöneltilen eleştiriler üzerinde durulmuştur. Son olarak, çalışma sonuç kısmı ile noktalanmıştır.
- Published
- 2020
6. Aynı Sınıflarda Birlikte Eğitim Gören, Türkiyeli ve Suriyeli İlkokul Öğrencilerinin Birbirlerine Yönelik Tutumlarının İncelenmesi
- Author
-
TERCAN, MUSTAFA, TÜRK, FULYA, TÜRNÜKLÜ, ABBAS, and KAÇMAZ, TARKAN
- Published
- 2019
7. Gruplar Arası Olumlu ve Olumsuz Temas: Türk ve Suriyeli İlkokul Öğrencilerinin Sınıf İçi Etkileşimlerinin İncelenmesi
- Author
-
TERCAN, MUSTAFA, KAÇMAZ, TARKAN, TÜRNÜKLÜ, ABBAS, and TÜRK, FULYA
- Published
- 2019
8. Psikolojik Danışmanların Bakış Açısından Rehberlik Hizmetleri Yönetmeliği’nin İncelenmesi
- Author
-
AKAY, Selçuk, TÜRK, Fulya, MERCAN, Özge, and URTEKİN, Fadile
- Subjects
Social ,Psychological counselor,guidance counselor,guidance services regulation ,Psikolojik danışman,rehber öğretmen ,Sosyal - Abstract
The purpose of this study is to analyze the GuidanceServices Regulation published on 10 November 2017 from the perspective ofpsychological counselors. The research was designed with the phenomenologicalpattern of qualitative research methods. The data were obtained by applyingsemi-structured interview form to 40 psychological counselors (29 females, 11males), they work in different grades, different schools adhere to Ministry ofEducation which is situated various socioeconomic regions in central districtsof Şahinbey and Şehitkamil, Gaziantep province. Maximum sampling, one of thepurposeful sampling methods, was used in the determination of the study group.Content analysis method is used to analyze data that determined by interviews.Coder reliability was tested by two researchers and the reliability coefficientwas .82. Research findings show that most psychological counselors are notsatisfied with the Guidance Services Regulation. Psychological counselors, whostated that they were assigned to every job because of their mandatory jobdescriptions, stated that they could not get enough professional satisfactionbecause the job definition was not clear and the profession was not given thenecessary importance. Most psychological counselors agree that the regulationshould be revised and at least reinstated., Buaraştırmada, 10 Kasım 2017 tarihinde yayımlanan Rehberlik HizmetleriYönetmeliği’nin psikolojik danışmanların bakış açısından incelenmesiamaçlanmıştır. Araştırma, nitel araştırma yöntemlerinden olgubilim deseniyletasarlanmıştır. Araştırmada veriler, Gaziantep ili, Şahinbey ve Şehitkâmilmerkez ilçelerinde, MEB’e bağlı farklı sosyoekonomik bölgelerde yer alanokulların farklı kademelerinde görev yapan 40 psikolojik danışmana (29 kadın,11 erkek) yarı yapılandırılmış görüşme formu uygulanarak elde edilmiştir.Çalışma grubunun belirlenmesinde amaçlı örneklem yöntemlerinden biri olanmaksimum örneklemeden yararlanılmıştır. Görüşmeler sonucunda elde edilenveriler içerik analizi ile çözümlenmiştir. İki araştırmacı tarafından kodlayıcıgüvenirliği test edilerek güvenirlik kat sayısı .82 bulunmuştur. Araştırmabulguları çoğu psikolojik danışmanın Rehberlik Hizmetleri Yönetmeliği’ndenmemnun olmadığını göstermektedir. Zorunlu görev tanımları nedeniyle her işekoşturulduklarını ifade eden psikolojik danışmanlar, mesleki görev tanımınınnet olmaması ve mesleğe gereken önemin verilmemesi nedeniyle yeterli düzeyde mesleki doyum elde edemediklerinibelirtmişlerdir. Kimipsikolojik danışmanlar meslek değiştirmeyi düşünürken, kimileri de mesleğigerektiği gibi icra ederek yönetmeliğin psikolojik danışmanlar üzerindekiolumsuz etkisiyle baş etmeye çalıştıklarını ifade etmiştir. Ayrıca psikolojikdanışma kavramının yönetmelikten kaldırılmasını mesleğin içinin boşaltılmasıolarak değerlendiren bazı katılımcılar, psikolojik danışma ve rehberlikmesleğinin değersizleştirilerek alan dışı atamalara zemin hazırlandığını dilegetirmişlerdir. Çoğu psikolojik danışman,yönetmeliğin yeniden değiştirilmesi, en azından eski haline döndürülmesikonusunda hemfikirdir. Yönetmeliğinyeniden düzenlenmesi hususunda psikolojik danışma ve rehberlik alanında görevyapan psikolojik danışmanlara, uzmanlara ve akademisyenlere danışılmasıpsikolojik danışmanların önerileri arasında yer almaktadır.
- Published
- 2019
9. Psikolojik Danışmanların Suriyeli Mültecilere ve Suriyeli Öğrencilere İlişkin Görüşlerinin İncelenmesi
- Author
-
TÜRNÜKLÜ, ABBAS, TÜRK, FULYA, TERCAN, MUSTAFA, and KAÇMAZ, TARKAN
- Published
- 2019
10. Bilişsel Esneklik ve Psikolojik Esneklik Kavramlarının Karşılaştırılması.
- Author
-
Aslan, Şebnem and Türk, Fulya
- Subjects
- *
ACCEPTANCE & commitment therapy , *COGNITIVE therapy , *MENTAL health personnel , *COGNITIVE flexibility , *INDIVIDUAL needs - Abstract
Individuals need to have some abilities in order to cope with the difficulties that they may experience. Cognitive flexibility and psychological flexibility are within the scope of these abilities. Cognitive flexibility is a person’s being capable of having awareness about alternative options throughout his/her life, and being able to change initial thoughts by taking into consideration these options, and behaving according to the option that they chose. Cognitive flexibility is a concept that has been frequently associated with cognitive behavioral therapies. Psychological flexibility is based on six main components (acceptance, contact with the present moment, cognitive defusion, self as context, values and committed action) and it includes one’s accepting his/her feelings, thoughts and past experiences without trying to change them, living in the present moment, defusing from his/her thoughts, and living a value directed life by determining his/her values. Increasing the level of psychological flexibility is the main purpose of acceptance and commitment therapy (ACT). In this study, firstly cognitive flexibility was explained in the perspective of cognitive behavioral therapies, and related studies in literature were referred. After that, psychological flexibility was explained in the perspective of ACT, and studies related to this concept were presented in a similar way. Finally, cognitive flexibility and psychological flexibility were examined in terms of their similar and different aspects. Additionally, associated suggestions were presented for researchers and mental health professionals [ABSTRACT FROM AUTHOR]
- Published
- 2022
- Full Text
- View/download PDF
11. Covid-19 Pandemi Sürecinde Depresyon, Anksiyete ve Stres ile Başa Çıkma Tutumlarının Sosyal Medya Bağımlılığıyla İlişkisi.
- Author
-
ŞAHİN, Emine, HAMAMCI, Zeynep, and TÜRK, Fulya
- Abstract
Copyright of Journal of Erciyes Communication / Erciyes İletişim Dergisi is the property of Erciyes University, Faculty of Communication / Erciyes Universitesi Iletism Fakultesi and its content may not be copied or emailed to multiple sites or posted to a listserv without the copyright holder's express written permission. However, users may print, download, or email articles for individual use. This abstract may be abridged. No warranty is given about the accuracy of the copy. Users should refer to the original published version of the material for the full abstract. (Copyright applies to all Abstracts.)
- Published
- 2022
- Full Text
- View/download PDF
12. Gruplararası Olumlu ve Olumsuz Temas: Türk ve Suriyeli İlkokul Öğrencileri Arasında yaşanan Gruplararsı Arkadaşlık Deneyimlerinin İmncelenmesi
- Author
-
TÜRK, FULYA, TERCAN, MUSTAFA, KAÇMAZ, TARKAN, and TÜRNÜKLÜ, ABBAS
- Published
- 2018
13. Gruplar Arası Olumlu ve Olumuz Temas: Türk ve Suriyeli İlkokul Öğrencileri Arasında Yaşanan Gruplar Arası Arkadaşlık Deneyimlerinin İncelenmesi
- Author
-
TÜRK, FULYA, KAÇMAZ, TARKAN, TÜRNÜKLÜ, ABBAS, and TERCAN, MUSTAFA
- Published
- 2018
14. Türk ve Suriyeli İlkokul Öğrencilerinin Gruplar arası Arkadaşlık İlişkilerinin Okul Psikolojik Danışmanların Bakış Açısından İncelenmesi
- Author
-
KAÇMAZ, TARKAN, TERCAN, MUSTAFA, TÜRK, FULYA, and TÜRNÜKLÜ, ABBAS
- Published
- 2018
15. Bilişsel Davranışçı Yaklaşıma Dayalı Grup Müdahalelerinin Çocuk ve Ergenlerin İşlevsel Olmayan Düşünceleri Üzerindeki Etkisi: Meta-Analiz Çalışması
- Author
-
Türk, Fulya, Buğa, Ahmet, Çekiç, Ali, and Hamamcı, Zeynep
- Subjects
Bilişsel-davranışçı,Çocuk,Ergen,İşlevsel olmayan düşünceler,Meta-analiz - Abstract
Bu çalışmada ülkemizde çocuk ve ergenlere yönelik olarak yapılan bilişsel davranışçı müdahalelerin; bilişsel davranışçı yaklaşımın temel odağı olan işlevsel olmayan düşünceler olarak adlandırılan düşünceler üzerinde etkililiğinin incelenmesi amaçlanmıştır. Bilişsel-davranışçı yaklaşıma dayalı müdahalelerin çocuk ve ergenlerin işlevsel olmayan düşünceleri üzerindeki etkisini belirlemek amacıyla meta-analiz yöntemi kullanılmıştır. Bu kapsamda öncelikle geniş çaplı bir alan yazın taraması yapılmıştır. ULAKBİM, Google Akademik ve YÖK tez tarama sayfasında “işlevsel olmayan düşünceler, akılcı olmayan inançlar, bilişsel üçlü, otomatik düşünceler, bilişsel hatalar” kavramlarıyla arama yapılmıştır. Bu alan yazın taraması sonucu yaklaşık 240 araştırmaya ulaşılmıştır. Daha sonra araştırmaya dahil etme kriterleri belirlenmiştir. (Deneysel desen kullanılması, çocuk ve ergenlerle yürütülmesi, işlevsel olmayan düşünceleri bağımlı değişken olarak alması gibi) Bu kriterler çerçevesinde sekiz araştırma meta analiz çalışmasına dahil edilmiştir. Araştırmanın bulgular ve yorum kısmında kullanılan hesaplamaların, tablo ve grafiklerin oluşturulmasında MS Office Excel 2007 ve Comprehensive Meta Analysis (CMA) programından yararlanılmıştır. Araştırma sonuçlarına göre bireysel çalışmalara ait etki büyüklükleri 0,670 ile 2,793 arasında bulunmuştur. Bireysel çalışmalara ait etki büyüklüklerinin genel etki büyüklüğü 1,132 olarak bulunmuştur. Bu sonuca göre Türkiye’de yapılan bilişsel davranışçı müdahalelerin çocuk ve ergenlerin işlevsel olmayan düşünceleri üzerinde geniş düzeyde etki gösterdiği bulunmuştur.
- Published
- 2017
16. Akran arabuluculuk eğitiminin lise öğrencilerinin çatışma çözme becerileri empatik eğilim ve saldırganlık düzeyleri üzerindeki etkisinin incelenmesi
- Author
-
TÜRK, FULYA and TÜRNÜKLÜ, ABBAS
- Published
- 2016
17. Akran Arabulucuların Gözünden İlköğretim Öğrencilerinin Arabuluculuk Sürecinde Yaşadıkları Güçlüklerin İncelenmesi
- Author
-
Kaçmaz, Tarkan, Türnüklü, Abbas, and Türk, Fulya
- Subjects
conflict resolution,peer-mediation,negotiation ,çatışma çözümü,müzakere,akran arabuluculuk - Abstract
Background. Interpersonal conflicts are natural and unavoidable in the school context where students with varying backgrounds and different levels of social, psychological and cognitive development are brought together. Conflict resolution and peer mediation approach has been widely used in schools to address the problem of interpersonal conflicts among students.Effectiveness of these programs was extensively studied and reported by many researchers in the field. Very few, if any, of them, however, focus on the peer mediation process itself and/or the difficulties disputing students have during the mediation process. Purpose. Purpose of this study was to analyze the types of difficulties disputing students had during mediation process through peer mediator students' perspective. Method. The study utilized semi-structured interview technique to collect data from a total of 60 (34 females and 26 males; 30 4th-grade and 30 5thgrade) peer mediator students at two elementary schools in İzmir which serve students from low-SES families. Data collected through interviews were, then, transcribed into text and analyzed through content analysis. The interview transcriptions were coded by the same researcher twice, a week apart and intra-rater reliability was found to be 90.90%. Student statements in the interviews were coded under several categories based on the frequency. In addition to frequency and percentage figures, sample student statements were also provided in tables. Findings. In this study, mediation process was carried out in five steps; (1) engaging the disputants in a dialog to explain the nature and reasons of the conflict, their demands and reasons, (2) engaging the disputants in a dialog to explain their emotions and reasons, (3) helping disputants reflect on what they perceive to be the other party's demands, emotions and their reasons, (4) helping disputants to negotiate peaceful and integrative solution alternatives, (5) helping disputants reach a peaceful and integrative agreement. For the first step of mediation, peer-mediator students emphasized such difficulties as “difficulty in expressing oneself”, “inconsistency in statements”, “emotional resistance” and “difficulty in understanding”. Similar difficulties were observed in the second step, as well. “Inadequate communication” and “inability to emphatize” were the most prevalent types of difficulty in the third step. In the fourth step, “incompatible solutions”, “difficulty producing solutions”, “inadequate solution”, and “negative solutions” were the most common types of difficulty disputants had. Finally, in the last step, “self-centered thinking” and “blaming each other” caused the disputants to have difficulty in reaching a peaceful and integrative agreement. Discussion. Disputants seemed to have difficulty expressing themselves during mediation as they hurt each other physically, verbally and psychologically during the conflict. This may also be caused by their inability to effectively communicate. Similarly, disputants were embarrased by what they had said and done and, therefore, displayed a certain level of emotional resistance when asked to deal with the same issue again during negotiation. Disputants were also unable to empathize with the other party due to lack of communicative ability which often resulted in less than desirable agreement types; either sided or temporary. The emerging themes of lack of self-expression skills and empathy skills could be remedied in the long run by sustained training as part of conflict resolution and peer mediation programs., Okullarda öğrencilerin yaşadığı kişiler arası çatışmaların yapıcı ve barışçıl çözümü konusunda müzakere ve akran arabuluculuk yaklaşımının olumlu sonuçlar verdiği alanyazında birçok çalışma sonuçlarından görülmektedir. Ancak bu çalışmalar genelde verilen eğitimin ve sürecin etkileri ve sonuçları üzerine odaklanmaktadır. Süreç sırasında öğrencilerin yaşadıkları güçlükler hakkında yeterli çalışma bulunmamaktadır. Bu çalışmada, akran arabuluculuk sürecinde, çatışan ilköğretim öğrencilerinin yaşadıkları güçlükler, arabulucu öğrencilerin perspektifinden incelenmektedir.Alt sosyo-ekonomik gruptan öğrencilere eğitim veren iki ilköğretim okulunda 4 ve 5. sınıf öğrencilerinin verilen eğitim sonrasında akran arabulucular kolaylaştırıcılığında ortak sorunlarını müzakere ederken yaşadıkları güçlükler arabulucu öğrencilerin anlatımıyla nitel olarak incelenmiştir. Araştırmanın verileri nitel araştırma yöntemlerinden yarı yapılandırılmış görüşme tekniğiyle toplanmış ve içerik analizi yapılmıştır.Toplam 60 (34'ü kız, 26'sı erkek, 30'u 4. sınıf ve 30'u 5. sınıf) arabulucu öğrenci ile yapılan görüşmeler sonunda çatışan öğrencilerin arabuluculuk basamaklarında yaşadıkları güçlükler belli kategoriler altında gruplandırılmış ve incelenmiştir. Arabulucu öğrenciler, çatışan tarafların sıklıkla kendilerini ifade etmede güçlük çektiklerini ve duygusal direnç gösterdiklerini, yetersiz iletişim becerileri ve yetersiz empati düzeyi nedeniyle ya yanlı ya da geçiştirme çözümleri ürettiklerini vurgulamışlardır.
- Published
- 2014
18. ALABAMA EBEVEYN DAVRANIġLARI ÖLÇEĞĠ 'NĠN TÜRKÇE'YE UYARLANMASI: GEÇERLĠK VE GÜVENĠRLĠK ÇALIġMASI.
- Author
-
ÇEKĠÇ, Ali, TÜRK, Fulya, BUĞA, Ahmet, and HAMAMCI, Zeynep
- Abstract
This research aims to adapt Alabama Parenting Questionnaire (APQ), developed by Frick (1991), into Turkish. Confirmatory factor analysis (CFA) and reliability and validity analyses were conducted. CFA results revealed the fit indices as RMSEA=.04, NFI=.79, CFI=.90 ve GFI=.85. Significant differences in the subfactors were identified with the samples of parents seeking psychological help and parents not seeking psychological help from psychiatry clinics, guidance and research centers and school counseling services (p< .05). These indicate that the APQ is a valid and reliable instrument for the Turkish culture. [ABSTRACT FROM AUTHOR]
- Published
- 2018
- Full Text
- View/download PDF
19. Okul Psikolojik Danışmanlarının Penceresinden Türk ve Suriyeli İlkokul Öğrencilerinin Gruplararası Empati Deneyimlerinin İncelenmesi.
- Author
-
Türk, Fulya, Kaçmaz, Tarkan, Türnüklü, Abbas, and Tercan, Mustafa
- Subjects
INTERGROUP relations ,FRIENDSHIP ,SCHOOL children ,GROUP identity ,STUDENT counselors - Abstract
Copyright of Ilkogretim Online is the property of Ilkogretim Online and its content may not be copied or emailed to multiple sites or posted to a listserv without the copyright holder's express written permission. However, users may print, download, or email articles for individual use. This abstract may be abridged. No warranty is given about the accuracy of the copy. Users should refer to the original published version of the material for the full abstract. (Copyright applies to all Abstracts.)
- Published
- 2018
- Full Text
- View/download PDF
20. Akran arabuluculuk eğitiminin lise öğrencilerinin arabuluculuk becerilerine etkisinin incelenmesi
- Author
-
Türk, Fulya, Türnüklü, Abbas, and Eğitim Bilimleri Ana Bilim Dalı
- Subjects
Psikoloji ,Aggressiveness ,Eğitim ve Öğretim ,Mediation ,Education and Training ,Psychology ,High schools students ,Peer relationships ,Education psychology ,Empathic inclination ,Conflict resolution ,Peer tutoring teaching technique ,Mediation training - Abstract
Bu araştırmanın amacı, akran arabuluculuk eğitiminin lise öğrencilerinin arabuluculuk becerilerine etkisini incelemektir. İki aşamalı olarak yürütülen bu araştırmada, Çalışma 1 olarak adlandırılan birinci aşamada akran arabuluculuk eğitiminin lise öğrencilerinin çatışma çözme düzeyleri, empatik eğilim düzeyleri ve saldırganlık düzeyleri üzerindeki etkisi incelenmiştir. Ön test son test kontrol gruplu deneysel desenin kullanıldığı Çalışma 1'in bağımsız değişkeni akran arabuluculuk eğitimidir. Akran arabuluculuk eğitimi 10 oturumdan oluşmaktadır. Dört temel beceriyi içeren akran arabuluculuk eğitiminin içeriğinde şu beceriler içermektedir: Çatışma kavramının anlaşılması, iletişim becerileri, öfke yönetimi becerileri, müzakere ve arabuluculuk becerileridir. Araştırmanın ikinci aşaması olan Çalışma 2'de akran arabuluculuk eğitimi alan öğrencilerin arabuluculuk becerilerinin gerçek öğrenci çatışmalarının yapıcı ve barışçıl çözümünde etkisi incelenmiştir. Çalışma 2'de akran arabuluculuk sürecinin değerlendirmesi yapılmıştır. Çalışma 2'de arabuluculuk formu, akran arabulucuların ve çatışan tarafların arabuluculuğa ilişkin görüş, deneyim ve algılarına başvurulmuştur. Araştırma 2009-2010 eğitim-öğretim yılında Denizli ilinde bulunan iki Anadolu lisesinde yürütülmüştür. Çalışma 1 kapsamında, deney ve kontrol gruplarına ön test olarak Çatışma Çözme Ölçeği, Empatik Eğilim Ölçeği ve Saldırganlık Ölçeği uygulanmıştır. Daha sonra, sadece deney grubunda yer alan öğrencilere 10 oturumluk akran arabuluculuk eğitimi verilmiştir. Ardından, deney ve kontrol gruplarına son test olarak Çatışma Çözme Ölçeği, Empatik Eğilim Ölçeği ve Saldırganlık Ölçeği uygulanmıştır. Çalışma 2 kapsamında, sadece deney grubunda yer alan ve akran arabulucu olarak eğitilen öğrenciler, arkadaşlarının gerçek öğrenci çatışmalarında arabuluculuk yapmışlardır. Bu sürecin değerlendirilmesi için öğrencilerin arabuluculuk oturumlarında kullandıkları arabuluculuk formları kullanılmıştır. Ayrıca akran arabulucu ve çatışan taraf olarak öğrencilerin arabuluculuk sürecine ilişkin görüş ve algılarını tespit etmek amacıyla görüşmeler yapılmıştır. Çalışma 1?de akran arabuluculuk eğitiminin lise öğrencilerinin çatışma çözme ve empatik eğilim düzeylerine etkisini test etmek amacıyla 2X2 split-pilot karışık desen olarak tanımlanan tekrarlanmış ölçümler için iki faktörlü varyans analizi ANOVA kullanılmıştır. Akran arabuluculuk eğitiminin lise öğrencilerinin saldırganlık düzeylerine etkisini test etmek amacıyla parametrik olmayan istatistiksel yöntemlerden Mann-Whitney U kullanılmıştır. Çalışma 2?de akran arabulucu olarak eğitilen öğrencilerim arkadaşlarının gerçek öğrenci çatışmalarının yapıcı ve barışçıl çözümünde etkisini incelemek amacıyla nitel very analizlerinden içerik analizi kullanılmıştır. Çalışma 1?in bulguları incelendiğinde, deney grubunda yer alan öğrencilerin çatışma çözme düzeyleri kontrol grubunda yer alan öğrencilerin çatışma çözme düzeyleriyle karşılaştırıldığında istatistiksel olarak anlamlı düzeyde bir fark olduğu, deney grubunda yer alan öğrencilerin yapıcı çatışma çözme düzeylerinde anlamlı bir artış olduğu saptanmıştır. Deney ve kontrol gruplarında yer alan öğrencilerin ön test ve son test empatik eğilim düzeyleri karşılaştırıldığında, gruplar arasında anlamlı düzeyde fark olmadığı görülmüştür. Buna karşın, akran arabuluculuk eğitimi alan deney grubunda yer alan öğrencilerin saldırganlık düzeylerinin bu eğitimi almayan öğrencilere kıyasla anlamlı derecede azaldığı saptanmıştır. Çalışma 2?nin bulguları incelendiğinde, 39 öğrenci çatışmasının akran arabuluculuk yoluyla çözüldüğü görülmüştür. Bu çatışmaların % 97.5 oranında yapıcı bir anlaşmayla sonuçlandığı tespit edilmiştir. Öğrenciler en çok, olumsuz davranışı yapmamaya söz vererek anlaşmaya varmışlardır. Akran arabulucu 23 öğrencinin arabuluculuk uygulamaları ve deneyimlerine ilişkin görüşleri incelenmiştir. Buna göre akran arabulucuların üstlendikleri arabulucu rolünden çok memnun ve mutlu oldukları, kendilerini arkadaşlarına ve yeni görevlerine karşı sorumlu hissettikleri, davranışlarında olumlu yönde değişimler olduğu saptanmıştır. Akran arabulucular, arabuluculuk basamaklarını uygularken zaman zaman güçlükler yaşasalar da uygun baş etme stratejilerini kullandıkları sonucuna varılmıştır. Akran arabuluculuk yardımı alan ve çatışan taraf olarak uygulamalara katılan 41 öğrencinin arabuluculuk uygulamalarına ilişkin görüşleri, algıları ve deneyimleri incelenmiştir. Buna gore öğrenciler, bu sürece katılmaktan memnun olduklarını, arabuluculuğa başvurarak bundan yararlar sağladıklarını, tekrar arabuluculuğa başvurabileceklerini ve arkadaşlarına da tavsiye edebileceklerini aktarmışlardır. Çalışma 1 ve Çalışma 2?nin sonuçlar birlikte değerlendirildiğinde akran arabuluculuk eğitiminin lise öğrencilerinin yapıcı çatışma çözme becerilerinin gelişmesinde ve saldırganlık düzeylerinin azalmasında etkili olduğu ifade edilebilir. Buna ek olarak, akran arabuluculuğun lise öğrencilerinin gerçek öğrenci çatışmalarının yapıcı ve barışçıl çözümünde etkili bir yol olduğu söylenebilir. The purpose of this study is to investigate the effect of peer mediation training on mediation skills of high school students. In this study that was carried out in two stages, the first stage referred to as Study 1, the impact of peer mediation training was examined on the empathic tendency and aggression conflict resolution levels of high school students. İn study 1 pre-test and post-test control group experimental design was used. İndependent variable of the Study 1 is peer mediation training. Peer mediation training consists of 10 sessions. Peer mediation training which is composed of four basic skills include: Understanding of the concept of conflict, communication skills, anger management skills, and negotiation and mediation skills. In Study 2, the second phase of the study; the effect of mediation skills of students who had received the peer mediation training, in resolving actual student conflicts in a constructively and peacefully. In Study 2, the peer mediation process was evaluated. In Study 2, an opinion of peer mediators and conflicting parties regarding mediation experience and perceptions were consulted. Research was carried out in the academic year 2009-2010 in two Anatolian High School in the province of Denizli. Under Study 1, as a pre-test to the experimental and control groups, Resolving Conflict Scale, Empathic Tendency Scale, and Aggression Scales are applied. Then, only the students in the experimental group were given 10 sessions of peer mediation training. After that, Resolving Conflict Scale, Empathic Tendency Scale, and Aggression Scales are applied to the experimental and control groups as a final test. In the context of Study 2, only students in the experimental group trained as peer mediators, made mediation in their friends? actual student conflicts. For the evaluation of this process, the mediation forms used by students in the mediation sessions were used. Also interviews were conducted with the students as peer mediators and conflicting parties in mediation process, in order to determine their opinions and perceptions.In Study 1, 2X2 split-pilot described as a mixed pattern of two-factor analysis of variance for repeated measures ANOVA is used in order to test the effect of peer mediation training on level of conflict resolution and empathic tendency of high school students. Non-parametric Mann-Whitney U statistical methods were used in order to test the effect of peer mediation training to the level of aggression in high school students. In Study 2, content analysis, one of qualitative data analysis was used to investigate the effect of students trained as peer mediators for in resolving their friends? actual student conflicts in a constructive and peaceful way. As the findings Study 1 were analyzed, when the conflict resolution levels of the students in the experimental group and the control group were compared, it is observed that a statistically significant difference exist; there is a significant increase in the levels of conflict resolution of the students in the experimental group. When the levels of the pre-test and post-test empathic tendency of the students in the experimental and control groups, the difference between the two groups was not significant. In contrast, aggression levels were significantly lower in the students in the experimental group who received the peer mediation training, compared to students who did not.Examined the findings of Study 2, 39 student conflict has been resolved through peer mediation. It has been found that 97.5% of the conflicts resulted in a constructive agreement. Students mostly agreed by promising not to repeat the negative behavior. Views of 23 peer mediators on the peer mediation practices and experiences were investigated. Accordingly, peer mediators were very happy and pleased with themselves with their undertaken role of mediator; they felt responsible to their friends and to their new mission and their changes in behavior were found to be positive. Peer mediators faced difficulties from time to time while they were performing the steps of mediation, it is concluded that the appropriate coping strategies were used. Perceptions, opinions and experiences on the implementation of peer mediation of 41 students are examined, who received the help of mediation and participated the applications as the conflicting party peer mediation. Accordingly, students were pleased to participate in this process, they provided benefits by applying mediation, they would apply mediation again and they recommend it to their friends.Taken together the results of Study 1 and Study 2, peer mediation training can be said to be effective in developing conflict resolution skills of high school students and in reducing levels of aggression. In addition, peer mediation can be said to be an effective way of constructive and peaceful in actual high school student conflict resolution. 231
- Published
- 2013
21. Akran Arabulucuların Gözünden İlköğretim ÖğrencilerininArabuluculuk Sürecinde Yaşadıkları Güçlüklerin İncelenmesi
- Author
-
TÜRNÜKLÜ, ABBAS, TÜRK, FULYA, and KAÇMAZ, TARKAN
- Published
- 2011
22. Müzakere (problem çözme) ve arabuluculuk eğitim programının ilköğretim 4. ve 5. sınıf öğrencilerinin çatışma çözüm becerileri üzerinde etkisinin incelenmesi
- Author
-
Türk, Fulya, Türnüklü, Abbas, and Eğitim Bilimleri Ana Bilim Dalı
- Subjects
Psikoloji ,Conflict ,Eğitim ve Öğretim ,Mediation ,Education and Training ,Psychology ,Empathy ,Violence ,Agontiation ,Conflict resolution - Abstract
Bu araştırmada, Müzakere (Problem çözme) ve Arabuluculuk eğitim programının ilköğretim 4. ve 5. sınıf öğrencilerinin çatışma çözme becerilerine ve empati becerilerine etkisi incelenmiştir.Bu araştırma Milli Eğitim Bakanlığı'na bağlı üç ilköğretim okulunda 2006- 2007 eğitim-öğretim yılında gerçekleştirilmiştir. Araştırmada ön-test, son-test kontrol gruplu yarı deneysel desen kullanılmıştır. Araştırma kapsamında deney grubunda yer alan öğrencilere 16 hafta süresince Müzakere (Problem Çözme) ve Arabuluculuk eğitimi verilmiştir. Kontrol grubuna ise, herhangi bir eğitim verilmemiştir.Müzakere (Problem çözme) ve Arabuluculuk eğitim programı dört bölümden oluşmaktadır. Çatışmanın doğasının anlaşılması, iletişim becerileri, öfke yönetim becerileri ve çatışma çözme becerileri olarak da müzakere ve arabuluculuk becerileridir.Bu araştırmanın amacı, Müzakere (Problem Çözme) ve Arabuluculuk eğitim programının ilköğretim 4. ve 5. sınıf öğrencilerinin çatışma çözüm becerileri ve empati becerileri üzerindeki etkisinin olup olmadığını test etmektir. Bu nedenle araştırmanın bağımsız değişkeni deney grubuna uygulanan Müzakere (Problem Çözme) ve Arabuluculuk eğitim programı; bağımlı değişkenleri ise, çatışma çözme ve empati becerileridir.Müzakere (Problem Çözme) ve Arabuluculuk eğitim programı öncesinde ve sonrasında deney ve kontrol grubuna Çatışma Çözümü Ölçeği ve Çocuklar İçin Empati Ölçeği uygulanmıştır. Deney ve kontrol grubunun çatışma çözümü ve empati becerileri arasında anlamlı fark olup olmadığını test etmek amacıyla bağımsız iki örneklem t testi ve ANCOVA kullanılmıştır. Bunun yanında deney ve kontrol gruplarına ait fark (kazanç) puanları karşılaştırılarak, deneysel işlemin etkisi incelenmiştir.Yapılan istatistiksel analizler sonucunda deney grubunda yer alan öğrencilerin kontrol grubunda yer alan öğrencilere oranla çatışma çözümünde daha yapıcı oldukları ve daha az hükmetme ve kaçınma stratejilerini kullandıkları saptanmıştır. Müzakere (problem çözme) ve Arabuluculuk Eğitimi alan öğrencilerin empati becerilerinde kontrol grubu ile karşılaştırıldığında herhangi bir farklılık saptanmamıştır. Buna karşın, deney ve kontrol grubunun fark (kazanç) puanları değerlendirildiğinde, deney grubu lehine istatistikî olarak anlamlı bir farklılık saptanmıştır. Within this research, the effect of the negotiation (problem solving) and mediation training programme on the conflict resolution and empathy skills of the students in fourth and fifth grades of primary education has been examined.Research has been carried out on three primary schools which are affiliated to the Ministry of National Education during the 2006-2007 education period. Pre-test, post-test, semi experimental design with the control group have been used within the research. In the scope of the research, negotiation (problem solving) and mediation training has been provided to the students of the experiment group for 16 weeks, but the control group has not been provided any training.Negotiation (problem solving) and mediation training programme consists of four parts. Understanding the nature of conflict, communication skills, anger management skills and negotiation and mediation skills as the conflict resolution skills.The aim of this research is to test whether the negotiation (problem solving) and mediation training programme has effect on the conflict resolution and empathy skills of the students in fourth and fifth grades of primary education. For this reason, the independent variable of the research is the negotiation (problem solving) and mediation education programme which was applied to the experiment group, and the dependent variables are conflict resolution and empathy skills.Before and after the negotiation (problem solving) and mediation training programme, Conflict Resolution Ability Scale and Scale of Empathy for Children have been applied to the experiment and control groups to test if there is any difference between conflict resolution and empathy skills of the experiment and control group. Two independent sampling t test and ANCOVA have been used in order to test if there is any significant difference between conflict resolution and empathy skills. Besides, effect of the experimental process has been observed by comparing the difference (gaining) points of the experiment and control groups.Statistical analyses results indicates that the students of the experiment group are more constructive for conflict resolution and applying less domination and avoidance strategies compared to the students those in the control group. No difference observed for the empathy skills of the students who were provided the negotiation (problem solving) and mediation training compared to the control group. Nevertheless, when the difference (gaining) points of the experiment and control groups have been evaluated, statistically significant difference in favor to the experiment group is observed. 188
- Published
- 2008
23. Çatışan Öğrencilerin Bakış Açısından Akran Arabuluculuk Sürecinin Değerlendirilmesi.
- Author
-
TÜRK, Fulya and TÜRNÜKLÜ, Abbas
- Abstract
The purpose of this study was to analyze peer mediation process that was applied in a high school on conflicting students' point of views. This research was carried out in a high school in Denizli. After ten sessions of training in peer mediation, peer mediators mediated peers' real conflicts. In the research, 41 students (28 girls, 13 boys) who got help at least once were interviewed as a party to the conflict. Through semistructured interviews with conflicting students, the mediation process has been evaluated through the point of views of students. Eight questions were asked about the conflicting parties. Verbal data obtained from interviews were analyzed using the content analysis. When conflicting students' opinions and experiences about peer mediation were analyzed, it is seen that they were satisfied regarding the process, they have resolved their conflicts in a constructive and peaceful way, their friendship has been continuing as before. All of these results also indicate that peer mediation is an effective method of resolving student conflicts constructively. [ABSTRACT FROM AUTHOR]
- Published
- 2016
24. BİLİŞSEL-DAVRANIŞÇI YAKLAŞIMA DAYALI OLARAK UYGULANAN ÖFKE KONTROLÜ PROGRAMLARININ ETKİLİLİĞİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ: BİR META-ANALİZ ÇALIŞMASI.
- Author
-
TÜRK, Fulya and HAMAMCI, Zeynep
- Abstract
Copyright of Journal of International Social Research is the property of Journal of International Social Research and its content may not be copied or emailed to multiple sites or posted to a listserv without the copyright holder's express written permission. However, users may print, download, or email articles for individual use. This abstract may be abridged. No warranty is given about the accuracy of the copy. Users should refer to the original published version of the material for the full abstract. (Copyright applies to all Abstracts.)
- Published
- 2016
- Full Text
- View/download PDF
25. Akran Arabulucuların Gözünden İlköğretim Öğrencilerinin Arabuluculuk Sürecinde Yaşadıkları Güçlüklerin İncelenmesi.
- Author
-
Kaçmaz, Tarkan, Türnüklü, Abbas, and Türk, Fulya
- Subjects
ELEMENTARY school principals ,INTERPERSONAL conflict ,COGNITIVE development ,TEACHER effectiveness ,EDUCATIONAL programs ,EDUCATION research ,ACQUISITION of data ,EDUCATIONAL surveys - Abstract
Copyright of Educational Administration: Theory & Practice is the property of Educational Administration: Theory & Practice and its content may not be copied or emailed to multiple sites or posted to a listserv without the copyright holder's express written permission. However, users may print, download, or email articles for individual use. This abstract may be abridged. No warranty is given about the accuracy of the copy. Users should refer to the original published version of the material for the full abstract. (Copyright applies to all Abstracts.)
- Published
- 2011
26. Bilişsel davranışçı yaklaşıma dayalı psiko-eğitim programının psikolojik dayanıklılık üzerindeki etkisinin incelenmesi
- Author
-
Şahin, Hatice, Türk, Fulya, and Eğitim Bilimleri Anabilim Dalı
- Subjects
Psikoloji ,Eğitim ve Öğretim ,Education and Training ,Psychology - Abstract
Bu araştırmanın amacı bilişsel davranışçı yaklaşıma dayalı psiko-eğitim programının psikolojik dayanıklılık üzerindeki etkisini incelemektir. Araştırmanın alt amaçları ise, bilişsel davranışçı yaklaşıma dayalı psiko-eğitim programının akılcı olmayan inanç ve öznel iyi oluş üzerindeki etkisinin incelenmesidir. Çalışmaya lise birinci sınıfta öğrenim gören 29 öğrenci katılmıştır. Deney grubu 15 ve kontrol grubu 14 kişiden oluşmaktadır. Araştırmada veri toplama araçları olarak Gürgan (2006) tarafından geliştirilen Yılmazlık Ölçeği, Türküm (2005) tarafından geliştirilen Akılcı Olmayan İnançlar Ölçeği-Ergen Formu, Özen (2005) tarafından geliştirilen Öznel İyi Oluş Ölçeği-Lise Formu ve Terzi (2008) tarafından geliştirilen Risk Faktörlerini Belirleme Listesi kullanılmıştır. Araştırmada bilişsel davranışçı yaklaşıma dayalı psiko-eğitim programı haftada bir oturum olmak üzere toplam 10 oturumda deney grubuna uygulanmıştır. Kontrol grubu ile herhangi bir çalışma yapılmamıştır. Araştırmada 2x3'lük deneysel desen kullanılmıştır. Araştırmanın bitiminde son-test ve beş ay sonra izleme ölçümleri gerçekleştirilmiştir. Elde edilen verilerin analizinde ANCOVA ve ANOVA istatistiksel analizi kullanılmıştır. Yapılan analizler sonucunda bilişsel davranışçı yaklaşıma dayalı psiko-eğitim programına katılan öğrencilerin psikolojik dayanıklılık düzeylerinde anlamlı bir artışın, akılcı olmayan inanç düzeylerinde ise anlamlı bir azalmanın olduğu sonucuna ulaşılmıştır. Öğrencilerin öznel iyi oluş düzeylerinde uygulama öncesi ve sonrasında herhangi bir değişiklik olmadığı sonucuna ulaşılmıştır. Öğrencilerin psikolojik dayanıklılık ve akılcı olmayan inanç düzeylerindeki değişimin beş aylık izleme döneminde de devam ettiği sonucuna ulaşılmıştır. Elde edilen bulgular; kullanılan bilişsel davranışçı yaklaşıma dayalı psiko-eğitim programının lise öğrencilerinin psikolojik dayanıklılık düzeylerini artırmada ve akılcı olmayan inanç düzeylerini azaltmada etkili olduğunu göstermektedir. The aim of this study is to investigate the effect of psycho-education program based on cognitive behavioral approach on psychological resilience. The sub-objectives of the study are to investigate the effect of psycho-education program based on cognitive behavioral approach on irrational belief and subjective well-being. 29 high school students participated in the study. The experimental group consisted of 15 persons and the control group consisted of 14 persons. The Resilience Scale developed by Gürgan (2006) as a data collection tool in the study, the Irrational Beliefs Scale-Adlescent Form developed by Türküm (2005), the Subjective Well-being Scale-High School Form developed by Özen (2005) and The Determination of Risk Factors developed by Terzi (2008) was used. In the study, psycho-education program based on cognitive behavioral approach was applied to experimental group in 10 sessions, once a week. No study was performed with the control group. 2x3 experimental design was used in the research. The post-test was administered after the research was completed and follow-up measurements were performed five months later. ANCOVA and ANOVA statistical analysis were used to analyze the data. As a result of the analyzes, it is concluded that there is an increase in psychological resilience levels and a decrease in irrational belief levels of students who participated in psycho-education program based on cognitive behavioral approach. It is concluded that there isn't change in the subjective well-being of the students before and after the application. It is concluded that the changes in psychological resilience and irrational belief levels of the students continued in the five-month follow-up period. Findings; psycho-education program based on the cognitive behavioral approach used in this study is effective in increasing the psychological resilience levels and reducing irrational belief levels of high school students. 136
- Published
- 2019
27. Madde bağımlılığı tedavisi gören bireylerin bağlanma stilleri ve aleksitimi düzeyi arasındaki ilişki
- Author
-
Dinç, Naime, Türk, Fulya, and Eğitim Bilimleri Anabilim Dalı
- Subjects
Treatment ,Alexithymia ,Psikoloji ,Psychology ,Drug addiction ,Attachment ,Attachment styles ,AMATEM - Abstract
Bu araştımanın amacı Ankara AMATEM'de madde bağımlılığı tedavisi gören bireylerin bağlanma stilleri ile aleksitimidüzeyleri arasındaki ilişkisinin incelenmesidir. Örneklemi 270 kişi oluşturmaktadır. Betimsel tarama modeli kapsamında veri toplama aracı olarak; demografik bilgi formu, Brennan ve ark. (1998) tarafından geliştirilen, Selçuk ve ark. (2005) tarafından Türkçe'ye uyarlanan Yakın İlişkilerde Yaşantılar Envanteri-II ile Taylor ve ark. (1985) tarafından geliştirilen ve Dereboy(1990) tarafından Türkçe'ye uyarlanan Toronto Aleksitimi Ölçeği TAÖ-26 kullanılmıştır. Aleksitiminin ve bağlanma stillerinin incelendiğiregresyon analizi sonuçlarına göre aleksitimi cinsiyete göre değişmemektedir. Bağlanma kaçınması ise kadınlarda daha yüksek rapor edilmektedir. Tüm örneklemde bağlanma stilleri ile aleksitimi toplam puanı arasında ilişki bulunmamaktadır. Aynı zamanda bağlanma kaygısı ve aleksitimi toplam puanı arasında bazı sosyo-demografik değişkenlerinin aracı bir etkisi bulunmamaktadır. Erkeklerde ise bağlanma kaygısı ile aleksitimi arasında sınırda anlamlı yordayıcı bir ilişki mevcuttur. Bununla birlikte tüm örneklemde bağlanma kaygısı ile duyguları ve bedensel duyumları ayırt etme yetersizliği arasındaki anlamlı ilişkiden dolayı bağımlılık süresi ve aile öyküsünün aracı etkisi incelenmiştir. Elde edilen sonuçlara göre bu değişkenler arasındaki ilişki literatür ile uyumludur.Araştırmada elde edilen bulgular ilgili literatür ışığında tartışılmıştır. The purpose of this study is to examine the relationship between attachment styles and alexithymia level of individuals who received substance abuse treatment in Ankara AMATEM. The sample is composed of 270 people. In this research using descriptive scanning model, Demographic Information Form, Near Relevant Experiences Inventory II developed by Brennan et al. (1998) and adapted to Turkish by Selçuk et al. (2005) and Toronto Alexithymia Scale TAS-26 developed by Taylor et al. (1985) and adapted toTurkish by Dereboy (1990) were used as data collection tool. In this study, descriptive analysis was performed as data analysis. In addition, regression analyzes were performed among several variables in accordance with there search questions. According to the results of regression analysis of alexithymia and attachment styles, alexithymia does not change according to sex. Avoidance of attachment is reported higher in women. All sample, there is no correlation between the total score of alexithymia and attachment styles. At the same time, there is no mediating effect of some socio-demographic variables between the total score of attachment anxiety and alexithymia. In males, there is a limited meaningful predictive relationship between the anxiety of attachment and alexithymia. However, the median effect of addiction duration and family story was examined in the whole sample because of the significant association between attachment anxiety and inability to distinguish emotions and physical sensations. According to the results obtained, the relation between the sevariables is consistent with the literature.The results of the research were compared with the results of the researches in the literature. 135
- Published
- 2017
Catalog
Discovery Service for Jio Institute Digital Library
For full access to our library's resources, please sign in.