6 results on '"Kuru"'
Search Results
2. Application of the Mitscherlich-Bray equation in the estimation of nitrogen fertilizer requirements of bread wheat grown in dry and irrigated conditions
- Author
-
KORKMAZ, Ayşegül, GÖKMEN YILMAZ, Fatma, HARMANKAYA, Mustafa, and GEZGİN, Sait
- Subjects
Agricultural, Engineering ,Mühendislik, Ziraat ,Wheat ,KCl metod ,dry ,Mitscherlich-Bray ,irrigated ,Buğday ,KCl metodu ,kuru ,sulu - Abstract
Bu çalışmada, kuru ve sulu koşullarda artan dozlarda azot uygulamalarının üründe sağladığı arıtışa ve toprakta bulunan KCl ile ekstrakte edilebilir NO3-N’u miktarına bağlı olarak Mitscherlich-Bray Eşitliği kullanılarak ekmeklik buğdayın azot ihtiyacının belirlenmesi amaçlanmıştır. Tesadüf blokları deneme desenine göre kuru koşullarda yürütülen denemelerde dekara 0, 3, 6, 9 ve 12 kg N uygulanırken sulu koşullarda 0, 4, 8, 12, 16, 20 ve 24 kg N olacak şekilde üre (%46 N) gübresi kullanılarak uygulanmıştır. Çalışma sonucunda, topraktaki KCl ile ekstrakte edilebilir NO3-N içeriği ile ürün artışı arasında elde edilen ilişkinin önemli olduğu ve Mitscherlich-Bray eşitliğinin kullanılabileceği belirlenmiştir. Bitkinin azot ihtiyacının belirlenmesinde kuru koşullar için log (100-y)= log 100-b1*0.091-0.107*x ve sulu koşullar için log (100-y)= log 100-b1*0.043-0.076*x eşitlikleri belirlenmiştir. Ayrıca kuru koşullarda teorik maksimum verim 435 kg da-1 iken sulu koşullarda 574.3 kg da-1 olduğu bulunmuştur. Ekmeklik buğdayın teorik maksimum verimin %90’ını hedef alan bir üretim için kuru koşullarda toprakta 10 kg veya daha fazla, sulu koşullarda ise 22 kg veya daha fazla NO3-N’u olması gerektiği belirlenmiştir. Bu durumda üründe artışlar sağlanabildiği ancak ekonomik analizin yapılması gerekliği ifade edilmiştir. Sonuçta, kuru ve sulu koşullarda ekmeklik buğday için Mitscherlich-Bray eşitliği kullanarak belirlenmiş ve ekonomik olarak uygulanması gerekli azotlu gübre miktarları, eksik veya gereğinden fazla azotlu gübre kullanımın önüne geçecektir. Dahası, ihtiyaç kadar gübre kullanımı ile hem üreticiler hem de ülke ekonomisine büyük katkılar sağlanacaktır., This study aimed to determine the nitrogen requirement of bread wheat by using the Mitscherlich-Bray Equation, depending on the increase in the yield and increasing doses of nitrogen applications with the amount of KCl and extractable NO3-N in the soil in dry and irrigated conditions. The experiments were carried out according to the randomized blocks trial design using urea (46% N) fertilizer 0, 3, 6, 9, and 12 kg N da-1 at nitrogen doses were applied in dry conditions while in irrigated conditions were used at a rate of 0, 4, 8, 12, 16, 20 and 24 kg N da-1. As a result of the study, it was determined to have an essential relationship between NO3-N content extractable with KCl in the soil and increasing yield. This situation showed that the Mitscherlich-Bray equation could be used. The equations log (100-y)= log 100-b1*0.091-0.107*x for dry conditions and log (100-y)= log 100-b1*0.043-0.076*x for irrigated conditions were determined In defining the nitrogen requirement of the plant. In addition, the theoretical maximum yield in bread wheat was found at 435 kg da-1 in dry conditions, and 574.3 kg da-1 in irrigated conditions. For a production targeting 90% of the theoretical maximum yield of bread wheat, it was determined that the NO3-N content in the soil had 10 kg or above in dry conditions and 22 kg or above in irrigated conditions. Therefore, increasing crops could be provided in this case, but an economic analysis was required. Consequently, using insufficient or excessive nitrogen fertilizer could be economically prevented to the amount of nitrogen fertilizer required dose determined by using the Mitscherlich-Bray equation for bread wheat in dry and irrigated conditions. Furthermore, using fertilizer as needed will contribute significantly to the economy of producers and the country.
- Published
- 2022
3. Importance of Dry and Transitional Period in Terms of Mastitis in Dairy Cows
- Author
-
Hatice Esra Çolakoğlu, Şükrü Küplülü, Murat Onur Yazlik, Mehmet Rıfat Vural, and Serdal Kurt
- Subjects
Gynecology ,medicine.medical_specialty ,General Veterinary ,Geçiş Dönemi,İnek,Kuru Dönem,Mastitis ,business.industry ,Health Care Sciences and Services ,medicine ,Kuru ,Cow,Dry Period,Mastitis,Transition Period ,Sağlık Bilimleri ve Hizmetleri ,medicine.disease ,business ,Mastitis - Abstract
Sütçü işletmelerin en maliyetli sorunlarından biri olan mastitis, meme bezinin yangısı olarak tanımlanmaktadır. Mastitis insidansı yönetim şartlarına göre değişmekte olup %50-75 oranında kuru ve geçiş dönemlerinden köken alır. Kuru dönem; doğumdan önceki laktasyonsuz evre olarak tanımlanırken, geçiş dönemi; prepartum ve postpartum 3 haftalık süreç olarak tanımlanmaktadır. İnekler kuru dönemin ilk iki ve son iki haftasında mastitise karşı oldukça duyarlıdır. Bu zaman dilimlerinde meme hassasiyetinin nedenleri; memenin anatomik, hücresel ve humoral değişiklik geçirmesi ile immun sistemde yetersizliklerin oluşması olarak görülmektedir. Kuru dönemin başında kontagiyöz ve çevresel etkenler sorun oluştururken kuru dönemin sonunda çoğunlukla çevresel patojenler risk teşkil etmektedir. Sunulan derlemede amaç; mastitisleri önleme çalışmalarında kuru dönem yönetiminin önemine değinmektir. Bu aşamada ilk hedef; genel sağlığı koruyarak çevre ve barınak şartlarını iyileştirip her türlü stres faktörünü engellemek olmalıdır. Sonraki adım ise; ineklerin laktasyondaki sağlık kayıtları ve süt verimleri göz önünde bulundurulup uygun protokollerle kuruya alınması olmalıdır. Ayrıca kuru dönemde enerji metabolizması pozitifte tutulmaya çalışılarak vücut kondisyon skoru ideal sınırlarda tutulmalıdır. Bunların yanında hijyenik şartlar iyileştirilerek aşı, vitamin ve iz element uygulamaları yapılmalıdır., Mastitis, one of the most costly problems of dairy farms, is defined as inflammation of mammary gland. Incidence of mastitis varies according to management conditions. But, 50-75% of mastitis originates from dry and transition periods. The dry period is defined as non-lactation stage before parturition. The transition period is defined as the last three weeks before parturition to three weeks after parturition. Cows are very sensitive to mastitis during the first two and last two weeks of the dry period. This is due to anatomical, cellular and humoral changes in mammary at these stages, resulting in deficiencies in the immune system. Environmental pathogens create risk at the beginning and end of the dry period whereas contagious pathogens usually are problem at the beginning of the dry period. In presented review, it is aimed to emphasize importance of the dry period management in mastitis prevention. In this case, first goal should be to maintain general health, to improve environment and shelter conditions and to prevent any stress factor. Afterward, cows should be dry with appropriate protocols according to their health and yield status. In addition, body condition and energy metabolism should be kept at balance level. Also, vaccination, vitamin and trace element administrations should be performed and hygienic conditions must be improved.
- Published
- 2018
4. Çukurova koşullarında ayçiçeği (Helianthus annuus l.) ve börülce (Vigna sinensis l.)'nin hasıl olarak birlikte yetiştirilme olanaklarının saptanması üzerine bir araştırma
- Author
-
Boz, Ali Riza, Sağlamtimur, Turan, Tarla Bitkileri Anabilim Dalı, and Çukurova Üniversitesi, Fen Bilimleri Enstitüsü, Tarla Bitkileri Anabilim Dalı
- Subjects
Sunflower ,börülce ,cowpea ,kuru ,Ziraat ,dry forage yield ,yeşil ot verimi ,forage yield ,Agriculture ,Ayçiçeği ,birlikte yetiştirme ,intercropping - Abstract
TEZ5776 Tez (Yüksek Lisans) -- Çukurova Üniversitesi, Adana, 2006. Kaynakça (s.101-110) var. xiii, 111 s. : res. ; 29 cm. This study conducted to determine intercropping sunflower and cowpea in Çukurova region was arranged in randomized blocks design with four replications at the Yüreğir Plate Doğankent Village during the 2003 and 2004 growing seasons. As a result, Intercropping growing systems caused significiant differences on forage yield, dry forage yield, total forage yield, total dry forage yield, protein yield and land equivalent ratio (LER) which is a mesaurement of effectiveness of land using, of sunflower and cowpea. Plant hight, number of node, leaves ratio, stem ratio, head ratio and protein ratio, of sunflower and leaves ratio, stem ratio, pod ratio, protein ratio of cowpea were found no significiant differences among the intercropping sunflower and cowpea. Bu çalışma, Çukurova koşullarında, ayçiçeği ile börülcenin hasıl amacıyla birlikte yetiştirilme olanaklarını araştırmak amacı ile Yüreğir Ovası Doğankent Beldesi taban arazisinde, 2003 ve 2004 yıllarında, tesadüf blokları deneme deseninde, 4 tekrarlamalı olarak yapılmıştır. Araştırmada, birlikte yetiştirme uygulamalarının ayçiçeğinin yeşil ot verimi ve kuru ot verimi, börülcenin yeşil ot verimi ve kuru ot verimi, ayçiçeği ve börülcenin toplam yeşil ot verimi, toplam kuru ot verimi, protein verimi ve alan eşdeğerlik oranları gibi özellikleri üzerinde önemli bir etkisinin olduğu saptanmıştır. Çalışmada, birlikte yetiştirme uygulamalarının ayçiçeğinin, bitki boyu, boğum sayısı, yeşil otta yaprak, sap, tabla oranları, kuru otta yaprak, sap, tabla oranları, protein oranları üzerinde ve börülcede yeşil otta yaprak, sap, bakla oranları, kuru otta yaprak, sap, bakla oranları ve protein oranları üzerinde önemli bir etkisinin olmadığı saptanmıştır. Bu çalışma Ç.Ü. Bilimsel Araştırma Projeleri Birimi Tarafından Desteklenmiştir. Proje No:FBE2002D196
- Published
- 2006
5. Çukurova Bölgesi kıraç ve taban arazi koşullarında yetiştirilen biberiye (Rosmarinus Officinalis L.) çeşitlerinin verim ve kalitesi üzerine araştırmalar
- Author
-
Kirpik, Muzaffer, Özgüven, Menşure, Çukurova Üniversitesi, Fen Bilimleri Enstitüsü, Tarla Bitkileri Anabilim Dalı, and Tarla Bitkileri Anabilim Dalı
- Subjects
Leaf ,Ziraat ,Kuru ,Dry ,Rosemary ,Taze ,Fresh ,Agriculture ,Herbage ,Biberiye ,Herba ,Yaprak - Abstract
ÖZDOKTORA TEZÇUKUROVA BÖLGES KIRAÇ VE TABAN ARAZ KOŞULLARINDAYET ŞT R LEN B BER YE (Rosmarinus officinalis L.) ÇEŞ TLER N N VER MVE KAL TES ÜZER NE ARAŞTIRMALARMuzaffer KIRPIKÇUKUROVA ÜN VERS TESFEN B L MLER ENST TÜSÜTARLA B TK LER ANAB L M DALIDanışman :Prof. Dr. Menşure ÖZGÜVENYıl-Sayfa :2005-97Jüri Prof. Dr. Menşure ÖZGÜVENProf. Dr. Halis ARIOĞLUProf. Dr. Saliha KIRICIProf. Dr. Atilla GÜRYrd.Doç. Dr. Abdulhabip ÖZELÇukurova Bölgesi kıraç ve taban arazi koşullarında yetiştirilen biberiye (Rosmarinusofficinalis L.) genotiplerinin verim ve kalitesini belirlemek amacıyla yapılan bu çalışma 2003-2004 yılları arasında, Çukurova Üniversitesi, Ziraat Fakültesi, Tarla Bitkileri Bölümü denemealanında yürütülmüştür. Denemeler taban ve kıraç koşullarda olmak üzere farklı ikilokasyonda tesadüf blokları deneme desenine göre 3 tekrarlamalı olarak kurulmuş,denemelerde 15 farklı genotip 40 X 40 cm sıra arası ve üzeri mesafelerle dikilmiş veyetiştirilmesi sağlanmıştır.Yürütülen bu çalışmada, biberiye (Rosmarinus officinalis L.) genotiplerinin verim veverim komponentlerinden; bitki boyu, dal sayısı, taze herba verimi, kuru herba verimi, kuruyaprak verimi, kuru yaprak oranı, kuru madde oranı, uçucu yağ oranı, uçucu yağ bileşenlerive uçucu yağ verimi değerlerinin farklı yetiştirme koşullarına göre sulama sonucu değişimgösterdiği belirlenmiştir. Özellikle, taban koşullarda, kıraç koşullara göre daha yüksekdeğerler elde edildiği saptanmıştır. Ancak kıraç koşullarda elde edilen verilerinde tatminkardüzeyde olduğu belirtilmelidir.Anahtar Kelimeler: Biberiye, Taze, Kuru, Herba, Yaprak ABSTRACTPhD THESISRESEARCHES on the YIELD and QUALITY of ROSEMARY (Rosmarinusofficinalis L.) CULTIVARS GROWN in DRYLAND and HIGHLANDCONDITIONS of CUKUROVA REGIONMuzaffer KIRPIKDEPARTMENT of FIELD CROPSINSTITUTE of NATURAL and APPLIED SCIENCESUNIVERSITY of ÇUKUROVASupervisor :Prof. Dr. Menşure ÖZGÜVENYear-Pages :2005-97Jury Prof. Dr. Menşure ÖZGÜVENProf. Dr. Halis ARIOĞLUProf. Dr. Saliha KIRICIProf. Dr. Atilla GÜRAssist Prof. Dr. Abdulhabip ÖZELThis study was conducted in 2003 and 2004 at the Faculty of Agricultural Experimentalareas, University of Çukurova, to determine the yield and quality of rosemary (Rosmarinusofficinalis L.) varieties grown under dryland and highland conditions of Çukurova region.Field experiments were designed as randomised block designs with three replications at twodifferent locations. 15 different genotypes were grown in 40x40 cm row spacings.In study yield and related components, plant height, number of branches, fresh herbageyield, dry herba yield, dry leaf yield, dry leaf ratio, dry matter ratio, volatile oil ratio, volatileoil compositions and volatile oil yield, responses to different growing conditions wereevaluated. It was especially found that the highest values due to irrigation were obtained fromhighland conditions than dryland conditions. It must be indicated that data obtained fromdryland conditions seemed also satisfied.Key Words: Rosemary, Fresh, Dry, Herbage, Leaf 110
- Published
- 2005
6. Süt ineklerinde laktasyonun çeşitli evrelerinde ve kuru dönemde kandaki bazı biyokimyasal parametrelerdeki değişimler
- Author
-
Polat, Ümit, Çetin, Meltem, Uludağ Üniversitesi/Sağlık Bilimleri Enstitüsü/Biyokimya Anabilim Dalı., and Biyokimya Ana Bilim Dalı
- Subjects
Veterinary Medicine ,Veteriner Hekimliği ,Kuru ,Cow ,Dry ,Kan ,Biochemistry ,Laktasyon ,İnek ,Blood ,Biyokimya ,Lactation ,Food Hygiene and Technology ,Besin Hijyeni ve Teknolojisi - Abstract
ÖZET Sütçü inek yetiştiriciliği yapan çiftliklerde gerek klinik ve gerekse subklinik seyirli metabolik hastalıklardan dolayı, başta süt verimi olmak üzere önemli kayıplar meydana gelmektedir. Bu çalışmada, kura dönem ve laktasyonun çeşitli evrelerindeki ineklerin metabolik profillerinde meydana gelen değişikliklerin belirlenmesi amaçlandı. Materyal olarak Karacabey Doğancı Çiftliğinde bulunan 80 adet sağlıklı, 4 yaşlı Holstein ırkı sütçü inek kullanıldı. İneklerin 20'si kura dönemde, geri kalanı laktasyon dönemindeydi. Laktasyon döneminin 48-51., 147-161. ve 180. ve sonraki günleri sırasıyla L, n. ve III. evre olarak değerlendirildi. Her laktasyon evresinde 20 inek bulunmaktaydı. Kura dönem ve laktasyonun üç evresinde kan örnekleri V. subcutanea abdominis'den, asepsi ve antisepsi kurallarına uyularak, EDTA'lı ve antikoagulantsız olmak üzere 2 ayrı tüpe alındı. EDTA'lı kanda glukoz analizi gerçekleştirildi. Antikoagulantsız tüplere alınan kanların serumları ayrıldı. Serum numunelerinde inorganik fosfor (İP) tayini yapıldı ve tüm numuneler diğer analizlerin gerçekleştirileceği güne kadar derin dondurucuda -20 °C'de saklandı. Serum örneklerinde total lipit, total kolesterol, total protein, ürik asit, üre, sodyum (Na),potasyum (K) ve kalsiyum (Ca) düzeyleri ve alkalen fosfataz (ALP) enzimi aktivitesi ölçüldü. Kuru dönem ve laktasyonun L, II. ve III. evrelerindeki ineklerde glukoz, total lipit, total kolesterol, total protein, ürik asit, üre, sodyum, potasyum, kalsiyum, inorganik fosfor konsantrasyonları ve alkalen fosfataz aktiviteleri sırasıyla 69.90, 51.35, 48.35 ve 45.45 mg/dl, 511.0, 561.50, 522.30 ve 373.95 mg/dl, 112.45, 215.0, 238.75 ve 222.75 mg/dl, 6.20, 7.63, 6.69 ve 6.14 g/dl, 1.94, 2.47, 2.34 ve 2.75 mg/dl, 21.05, 26.90, 27.70 ve 25.15 mg/dl, 137.15, 143.65, 148.65 ve 149.10 mEq/l, 5.88, 4.81, 4.80 ve 4.91 mEq/l, 9.50, 9.69, 10.36 ve 9.88 mg/dl, 6.16, 6.53, 6.14 ve 5.89 mg/dl ve 34.60, 36.65, 41.65 ve 42.70 U/l olarak saptandı. Tüm gruplara ait biyokimyasal kan parametrelerine uygulanan varyans analizi sonuçlarına göre üre, ALP ve inorganik fosfor değerleri istatistiksel olarak önemli bir farklılık göstermedi. Glukoz, total lipit, total kolesterol, total protein, ürik asit, sodyum, potasyum ve kalsiyum değerlerinde ise p
- Published
- 2000
Catalog
Discovery Service for Jio Institute Digital Library
For full access to our library's resources, please sign in.