Search

This research was carried out with the aim of developing a Likert-type measurement tool which measured the influence of the Islamic religion on the attitudes and behaviors of the individuals participating in sports activities. Explanatory and confirmatory factor analyzes were carried out for the scale called “Islamic Religion’s Impact Scale in Sportive Activities”. Alpha values ​​of the sub-dimensions of the scale were determined as α = 0.90 for Motivation dimension, α = 0.90 for Moral dimension, α = 0.92 for Autocontrol dimension, α = 0.90 for Clothing dimension, α = 0.89 for Opposite sex dimension and α = 0.53 for Participation dimension It was. The total Alpha value of the scale was found to be α = 0.95. Positive and moderate strong relationships were determined between the sub-dimensions of the scale. As a result, the scale in which the development study is conducted can be used. ​Extended English summary is in the end of Full Text PDF (TURKISH) file. Özet Bu araştırma sportif faaliyetlere katılan bireylerin tutum ve davranışları üzerinde İslam Dininin etkisini ölçen likert türü bir ölçme aracı geliştirmek amacı ile yapılmıştır. “Sportif Faaliyetlerde İslam Dini Etki Ölçeği” (SFİDEÖ) olarak adlandırılan ölçek için açıklayıcı ve doğrulayıcı faktör analizleri yapılmıştır. Ölçeğin alt boyutlarının alfa değerleri, Motivasyon boyutu için α=0.90, Ahlak boyutu için α=0.90, Otokontrol boyutu için α=0.92, Kıyafet boyutu için α=0.90, Karşı cins boyutu için α=0.89 ve Katılım boyutu için α=0.53 olarak tespit edilmiştir. Ölçeğin toplam Alfa değeri ise α=0.95 olarak bulunmuştur. Ölçeğin alt boyutları arasında pozitif yönde orta ve yüksek düzeyde güçlü ilişkiler tespit edilmiştir P

Every society whose livelyhood is based on agriculture and livestock has developed a kind of belief and application around its culture so as to resolve drought, and people have applied these methods till present time and they stil continue them. In societies, for the rain volley applications, some terms of magic of the rain and prayer of rain have been used. Although there are some magical applications among them, this pratice is generally called as the prayer of rain in Turkish culture.As the livelihood of the people in Takmak village, Eşme, a town of Uşak is based on agriculture and livestock, some practices are held during the drought seasons. The subject of the article is based on description and analysis of the techniques of the rain volley applications today in Takmak village. That’s why, important phenomenons of description data applications of the rain volley applications in Takmak village gained with participant observation and detailed interview technques will be evaluated in terms of History of Religions and the history of the rain volley applications in this village will be put forward with their religious origins. Geçim kaynağı tarım ve hayvancılığa dayanan her toplum, kuraklığı gidermek amacıyla kendi kültürü çevresinde birtakım inanış ve uygulamalar geliştirmiş, bunları geçmişten günümüze kadar uygulamış, halen de uygulamaya devam etmektedir. Toplumlarda, yağmur yağdırma uygulamaları için yağmur büyüsü ve yağmur duası terimleri kullanılmaktadır. Türk kültüründe ise bu işlemlere, içerisinde birtakım büyüsel ve sihirsel uygulamalar bulundurmakla birlikte, genel olarak yağmur duası denilmektedir.Uşak ili Eşme ilçesine bağlı olan Takmak köyünde halkın geçim kaynağı genel olarak tarım ve hayvancılık olması sebebiyle, mevsimin kurak gittiği dönemlerde, yağmur yağdırmak için birtakım pratikler yapılmaktadır. Makalenin konusunu, günümüzde Takmak köyünde uygulanmakta olan yağmur yağdırma tekniklerinin tasviri ve tahlili oluşturmaktadır. Bu manada, katılımlı gözlem ve derinlemesine mülakat teknikleriyle elde edilen Takmak köyündeki yağmur yağdırma uygulamalarının tasviri verilerinin önemli fenomenleri, Dinler Tarihi açısından değerlendirilerek, Takmak köyündeki yağmur yağdırma tekniklerinin tarihi-dini kökenleri ortaya konulmaya çalışılacaktır.

GENEL BİLGİLERAdı ve Soyadı: Songül Doğru GetirAnabilim Dalı: Siyaset Bilimi ve Uluslararası İlişkilerProgramı: Uluslararası İlişkilerTez Danışmanı: Doç. Dr. Erhan DoğanTez Türü ve Tarihi: Yüksek Lisans- Şubat 2014Anahtar Kelimeler: Ulusaşırı Yandaşlık Ağbağları, Almanya, Aleviler, Bumerang Kalıbı, Bumerang EtkisiÖZETALMANYA’DA TÜRKİYE KÖKENLİ ALEVİLER TARAFINDAN KURULAN ULUSAŞIRI YANDAŞLIK AĞBAĞLARI VE TÜRKİYE SİYASETİNE ETKİLERİ Tezin amacı, Almanya’da Türkiye kökenli Aleviler tarafından kurulan ulusaşırı yandaşlık ağbağlarını incelemek ve bunların Türkiye siyasetindeki etkilerine ışık tutmaktır. Ulus devletlerin başat aktörler olduğu dünya siyaseti artık uluslararası kuruluşlar, ulusal sivil toplum örgütleri, sosyal hareketler ve bunların oluşturduğu ulusaşırı ağbağları ile karşı karşıyadır ve tezin konusu olan ulusaşırı yandaşlık ağbağları artık dünya siyasetinde söz sahibi olmaya çalışmaktadır. Ulusaşırı yandaşlık ağbağları örneği olarak Aleviler alınmıştır. Yapılan çalışmada yarı yapılandırılmış röportajlar ve araştırmalarla Almanya’da bulunan Alevi toplumunun faaliyetleri incelenmiş ve oluşturulan ulusaşırı yandaşlık ağbağları ortaya konmuştur. Çalışmanın temel hipotezi kendi anavantanları olan Türkiye’de seslerini duyuramayan Alevilerin Bumerang Etkisi ile Almanya üzerinden çeşitli kanallarla Türkiye’nin siyasetine etki ederek pek çok konuda Türkiye’de siyasi tavır değişikliğine neden olduğudur. GENERAL INFORMATION Name and Surname: Songül Doğru GetirField: Political Science and International RelationsProgramme: International RelationsSupervisor: Associate Professor Erhan DoğanDegree Awarded and Date: Master of Arts, February 2014Keywords: Transnational Advocacy Networks, Germany, Alevis, Boomerang Pattern, Boomerang EffectABSTRACTTRANSNATIONAL ADVOCACY NETWORKS ESTABLISHED BY ALEVIS OF TURKISH ORIGIN IN GERMANY AND THEIR IMPACT ON TURKISH POLITICSThe objective of this thesis is to analyse the Transnational Advocacy Network initiated by Turkey-originated Alevis in Germany and to shed light on the impact of these networks on Turkish politics. World politics dominated by nation-states is now being challenged by transnational advocacy networks composed of international institutions, domestic non-governmental organisations and social movements and these transnational advocacy networks are now seeking to have a say in world politics. Alevis are taken as an example of transnational advocacy networks. The activities of Alevi community in Germany are scrutinised by way of semi-structured interviews and researches and Alevi transnational advocacy network is presented. It can be suggested that Alevis can’t make their voice heard in their homeland Turkey and by following the Boomerang Pattern, they make an impact on Turkish politics via Germany through various channels and trigger policy changes in many areas in the country.

ÖZETBu çalışmada, 1980 sonrası İslami romanlarda Müslüman kadın kimliğinin dönüşümü incelenmektedir. Çalışmanın amacı, 1980 sonrası dönemde bireyselleşen Müslüman kadın kimliğini analiz etmektir. Müslüman kadın imajı, İslami idealleri yaymak ve kamusal alanın seküler yapısını eleştirmek için İslami hareket tarafından her zaman elverişli bulunmuştur. Bu nedenle, 1980’li yıllarda başörtülü kadınların İslami hareketin nesnesi olarak ve kamusal alanda İslami idealleri temsil eden bir nesne olarak görüldüğü belirtilecektir. 28 Şubat (1997) döneminin, İslami aktörlerin seküler sistemle ilişkilerini dönüştürmede ve başörtülü kadınların kendilerini kamusal alandaki başörtüsü tartışmalarında yalnız bırakan İslami erkek aktörler hakkındaki algılarındaki değişimde dönüm noktası olduğu vurgulanacaktır. Müslüman kadın aktörler hayal kırıklıklarının bir sonucu olarak, İslami aktörlerin kolektif kimlik algısını, ataerkil yaklaşımlarını ve erkek egemen yaklaşımlar tarafından kendilerine verilen toplumsal cinsiyet rollerini eleştirmeye başlamışlardır. Hem kamusal alanın seküler yapısını eleştirmişler, hem de özel alandaki kadın-erkek ilişkilerini de eleştirerek modernitenin ve gelenekselliğin de sınırlarını sorgulamışlardır.İslami romanlar, İslami edebiyatın bir alt kategorisi olarak kabul edilecektir. Bundan dolayı, ontolojik alt yapısı olan İslami edebi eserler bu çalışmanın dışında bırakılmıştır. İslami romanların değişen karakteristikleri kendi dönemleriyle paralel olarak analiz edilecektir. İslami algıların değişimini analiz ederken, İslami ilkelere vurgu yapmak yerine, İslami aktörlerin, laiklik, modernizm ve İslami değerler ile ilgili algılarını incelemek daha faydalı bulunmuştur. Bugün de Müslüman kadınlar, seküler bir dil geliştirerek, kamusal alanda tartışmalar için kendilerine bir özne olarak yer açma çabasındadırlar. Anahtar Kelimeler: Kamusal Alan, Kadın, Modernleşme, İslam, Bireyselleşme, ÖzneleşmeDanışman: Doç. Dr. Yüksel TAŞKINSayfa: 149ABSTRACTThis thesis examines the changing image of the Muslim women in the Islamic novels after the 1980s. The basic purpose of the study is to analyze the individualization process of the Muslim women in the post-1980s. Muslim woman image has always been found convenient for the Islamic movement in order to make the propaganda of the Islamic ideals and also to criticize the secular acceptances of the public sphere. It will be portrayed that in the 1980s veiled women were the object of the Islamic movement and the most important indicative of the Islamic ideals in the public sphere. February 28 (1997) will be stressed as a turning point both for the linkages of the Islamic actors with the secular order and also perceptions of the Muslim women about the Islamic male actors who left them alone in the defense of the veiling issue in the public sphere. As a consequence of the disappointments of the Muslim women, they question the collective identity of the Islamic actors, patriarchal approaches of Muslims and gender roles that were given to them by the male-dominant perceptions. They both question the secular rules of the public sphere and relations between women and men in the private sphere by challenging borders of the modernity and traditionalism. Islamic novels will be defined as a sub-category of the Islamic literature. Hence, the Islamic literary works which have an ontological framework will be excluded from this analysis. The changing characteristics of the Islamic novels will be analyzed in parallel with their period. Islamic actor’s perceptions about the Islamic principles, laicism and modernity become more important to identify the changing nature of the Islamic perception rather than stressing the Islamic principles. Muslim women, whose changing discourse evolved into a more secular one, display an endeavor to find place as a subject for discussions in the public sphere, today. Key Words: Public Sphere, Women, Modernization, Islam, Individualization, SubjectivizationAdvisor: Associate Professor Yüksel TAŞKINPage: 149

Elinizdeki çalışmada savunulduğu üzere feministler iki ülkede de demokratikleşme ve devletten bağımsız bir sivil toplumun güçlenmesi için çalışan yakın dönemdeki en önemli toplumsal kesimlerin başında gelmektedir. Bu doğrultuda yakın dönem Türkiyesi ya da İranı üzerine çalışmak isteyen bir araştırmacının dikkatle izlemesi gereken bir toplumsal aktör olarak feministler tezin odak noktasını oluşturmaktadır.Çalışmanın amacı Türkiye ve İran'daki kadın hareketlerini karşılaştırarak, benzerlik ve farklılıkları analiz etmek, böylece özelde kendi toplumumuzu, genelde Ortadoğu toplumlarını daha iyi anlamaya hizmet etmektir. Çalışmada Modern Türkiye ve İran tarihlerinin benzerlikler gösteren başlıca dört dönemde ele alınabileceği görülmektedir. Bahsedilen bu dört dönemde kadınların değişen toplumsal konumlanmaları incelenmek ve karşılaştırılmakla birlikte son dönem (1980 sonrası) üzerinde yoğunlaşılmıştır. Iki ülkede de, modernleşmenin Batı'yı şeklen taklit etme ile özdeşleştirildiği 19. yy sonunda ve ulus-devletleşme sürecinin damgasını vurduğu 20. yy başında kadınlar, erkek modernleştiricilerin yürüttüğü modernleşme projesinin merkezine oturtulmuştur. Benzer şekilde, kadınların toplumda oynayacağı rol, toplumda modernite eleştirisinin yükseldiği, entellektüeller arasında yerel bir modernitenin mümkün olup olmadığı tartışmasının yapıldığı 1960 sonrası dönemde de moderniteye alternatif olma iddiasındaki toplumsal projelerin özel ilgisini çekmiştir. Ancak önceki dönemlerden farklı olarak, sivil toplumun güçlendiği ve tezin odaklandığı dönem olan 1980 sonrası dönemde, kendi kimliklerini bağımsız bir biçimde oluşturma ve bireyselleşme sürecini deneyimleyen kadınlar kendilerine dışarıdan dayatılan toplumsal rollere başkaldırarak özerk bir toplumsal hareket oluşturma çabasındadır.Anahtar Kelimeler: Özel Alan, Kamusal Alan, Modernleşme, İslam, Kadın, FeminizmDanışman: Doç. Dr. Yüksel TAŞKINSayfa: 122 As advocated in the thesis, feminists constitute a prominent social group which strive for democratization and consolidation of an autunomous civil society in both countries, Turkey and İran. Therefore, feminist movements are the focal point of the thesis as a social actor that a researcher who intends to study on contemporary Turkey and Iran should take into account.The basic purpose of the study is to compare feminists in Turkey and Iran, to reveal similarities and differences and to analyze them since I believe that such an effort will contribute to a better understanding of our society, in private, and Middle Eastern societies, in general. In the study, it can be seen that it is possible to compare modern history of Turkey and Iran in four parallel time periods. Transforming social status of women during modern period of both countries was examined. Women were placed at the center of modernization projects which were led by modernizing male reformers in both countries at the late 19th century in which modernity was identified with imitation of the West and at the early 20th century in which nation-state building was in the process. Similarly, women?s potential social use to shape the society was regarded as significant by alternative social projects to modernity in the post-1960s in which critic of modernity increased in the society and a search for a local modernity among intellectuals occurred. However, it is evident that the last period, the post-1980s, that the thesis was focused on, represents a radical break for women?s movement. Women who experienced the process of individualization and sought to form their own identity in the 1980s are striving to form an independent social movement by objecting social expectations which were imposed upon them.Key Words: Private sphere, Public sphere, Modernization, Islam, Women, FeminismAdvisor: Associate Professor Yüksel TAŞKINPage: 122 126