Amaç: Bu çalışmanın amacı; dünyada iş nedeniyle oluşan yaralanma ve ölümlerde ülkeler arasındaki farklılıkları ortaya koymak ve ülke düzeyinde çeşitli istatistiklerin bu farklılıklarla ilişkisinin olup olmadığını incelemektir. Gereç ve Yöntem: Ekolojik tipte olan bu çalışmada ülke düzeyinde veriler kullanılmış, ayrıca ülkeler bölgelere göre sınıflandırılmıştır. Veriler Uluslararası Çalışma Örgütü (UÇÖ), Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ), Dünya Bankası (DB), ABD Merkezi İstihbarat Teşkilatı (CIA), Gıda ve Tarım Örgütü (FAO), Birleşmiş Milletler Çocuklara Yardım Fonu (UNICEF), Birleşmiş Milletler Eğitim, Bilim ve Kültür Örgütü (UNESCO) ve Uluslararası Telekomünikasyon Birliği (ITU) veritabanlarından derlenerek elde edilmiştir. Araştırmanın bağımlı değişkenleri ülkelerin ölümlü ve toplam iş kazası hızlarıdır. Analize dahil olan 123 ülkenin 1991- 2015 yılları arasında ulaşılabilen en güncel iş kazası istatistikleri ile ülkelere ait diğer ilişkili etmenler arası ilişki Spearman korelasyon analizi ile incelenmiştir. Bölgesel düzeyde iş kaza hızları açısından gruplar arası fark Mann Whitney U testi ve Kruskal-Wallis varyans analizi ile karşılaştırılmıştır. Bağımlı değişkenler ve dönüşümleri normal dağılıma uymadığı ve bağımsız değişkenlerle lineer ilişki göstermediği için bağımlı değişenlere Box-Cox dönüşümü uygulanıp çok değişkenli regresyon analizi uygulanmıştır. Bulgular: Bölgesel düzeyde iş kaza istatistiklerinde en belirgin fark DB gelir gruplarında dikkat çekmektedir. Bu gruplar açısından ölümlü iş kaza hızı ortalaması en yüksekten en düşüğe sırasıyla alt orta gelirli ülkelerde yüzbinde 3,18±4,40, üst orta gelirli ülkelerde 3,02±2,32, yüksek gelirli ülkelerde 2,82±2,17 ve düşük gelirli ülkelerde 1,59±3,02 olarak tespit edilmiştir. Toplam iş kazaları bakımından ise sırasıyla yüksek gelirli ülkelerde kaza hızı ortalaması yüzde 1,35±1,54, üst orta gelirli ülkelerde 0,67±1,25, alt orta gelirli ülkelerde 0,56±1,17 ve düşük gelirli ülkelerde 0,06±0,12 olarak tespit edilmiştir. Ülke düzeyinde iş kazası istatistikleri ile ülkelere ait diğer ilişkili etmenler arası ilişki incelendiğinde, ölümlü iş kazası hızı ile kişi başı GSMH, yetişkinlerde kilo fazlalığı yaygınlığı, kentsel nüfus, uluslararası göçmen stoku, endüstriyel istihdam oranı, çalışan başına GSYH, kurumsal eğitim veren firma yüzdesi ve cinsiyet eşitliği derecelendirmesi arasında pozitif yönde orta düzeyde bir ilişki; yoksulluk oranı, yaş bağımlılık oranı, çocuk işçiliği yüzdesi, kayıt dışı istihdam yüzdesi, tarımsal istihdam oranı ve rüşvet insidansı arasında negatif yönde orta düzeyde bir ilişki gözlemlenmiştir. Öte yandan toplam iş kazası hızı ile kişi başı GSMH, yetişkinlerde kilo fazlalığı yaygınlığı, toplam sağlık harcaması, kişi başı sağlık harcaması, doğumda beklenen yaşam süresi, kentsel nüfus, hizmet sektörü istihdam oranı, çalışan başına GSYH, Ar-Ge personeli sayısı, internet kullanım oranı, toplu iş sözleşmesi kapsam oranı ve borçlu oranı arasında pozitif yönde güçlü bir ilişki; yetersiz beslenme yaygınlığı, tarımsal istihdam oranı ve rüşvet insidansı arasında negatif yönde güçlü bir ilişki tespit edilmiştir. Ölümlü iş kazası hızı ile yapılan çok değişkenli analiz tutarlı olmamıştır ve çıkarım yapmaya elverişli değildir ancak toplam iş kazası hızı ile yaş bağımlılık oranı ve tarımsal istihdam oranı arasında anlamlı ilişkiler gözlenmiştir. Sonuç: Gelişmiş ülkelerde tüm ölümler içinde iş nedeniyle ölüm oranı %5-7 civarında olmasına rağmen gelişmekte olan ülkelerde bu oran biraz daha düşüktür. Oysa iş harici nedenlerle oluşan ölüm yüzdeleri gelişmekte olan ülkelerde gelişmiş ülkelerden daha büyük bir paya sahiptir. Gelişmiş ülkelerden alınan raporlar genellikle daha kapsamlıdır, ancak çok sayıda ülke mesleki yaralanmalar ve hastalıklarla ilgili verilerini düzgün bir şekilde raporlamamaktadır. Gelişmiş ülkelerde iş kaza istatistiklerinin daha sağlıklı tutulması bu ülkelerde iş kazası sonucu ölüm ve yaralanma hızlarının diğer ülkelere nazaran daha yüksek görülmesine neden olsa da, gelişmekte olan ülkelerde bu hızların daha yüksek olduğu tahmin edilebilir. Gelişmeyle beraber sanayileşmedeki artış, henüz eğitim seviyeleri ve güvenlik kültürleri gelişmeden çalışanları birçok riskle karşı karşıya bırakmıştır. Gelişmekte olan ülkelerde üretim süreçlerinde otomasyon yerine emek yoğun işlerin daha fazla olması bu ülkelerde iş kazası riskine maruz kalan çalışan sayısını arttırmaktadır. Diğer taraftan gelişmiş ülkelerde artan sanayileşmeye rağmen, otomasyon sistemlerine geçilmesi, iş yerlerindeki ergonomik düzenlemeler ve etkili iş sağlığı ve güvenliği uygulamaları iş kazaları hızındaki düşüşün temel nedeni olabilir., Aim: The aim of this study is to identify the differences between countries around world in terms of occupational injuries and deaths and to examine whether various statistics at country level relate to these differences. Materials and method: In this ecological study, data were used at country level and also countries were classified according to regions. Data were collected from the International Labour Organization (ILO), World Health Organization (WHO), The World Bank, Central Intelligence Agency (CIA), Food and Agriculture Organization of the United Nations (FAO), The United Nations Children's Fund (UNICEF), United Nations Educational, Scientific and Cultural Organization (UNESCO) and International Telecommunication Union (ITU) databases. The dependent variables of the study are the fatal and total occupational accident rates of the countries. The relationship between the most recent occupational accident statistics of 123 countries between 1991 and 2015 and other related factors was examined by Spearman’s correlation analysis. The differences between the groups in terms of occupational accident rates at the regional level were compared with Mann Whitney U test and Kruskal-Wallis variance analysis. As the dependent variables and their transformations do not fit the normal distribution and do not show linear relationship with independent variables, Box-Cox transformation was applied to dependent variables and multivariate regression analysis was applied. The multivariate analysis performed with fatal occupational accident rate was not consistent and not conducive to inference, but significant relationships were observed between the total occupational accident rate and the age dependency rate and agricultural employment rate. Results: At regional level, the most significant difference in occupational accident statistics was observed in World Bank income groups. In these groups, from the highest to the lowest the average fatal occupational accident rate was 3,18±4,40 ( per 100.000) in lower middle-income countries, 3,02±2,32 in upper middle-income countries, 2,82±2,17 in high-income countries and 1,59±3,02 in low-income countries. In terms of total occupational accidents respectively, the average rate was 1,35±1,54 (per hundred) in high-income countries, 0,67±1,25 in upper middle-income countries, 0,56±1,17 in lower middle-income countries and 0, 06 ± 0,12 in low-income countries. At country level, when the relation between occupational accident statistics and other related factors was analyzed, it was observed that fatal occupational accident rate has a moderate positive relationship with GNI per capita, prevalence of overweight among adults, urban population, international migrant stock, employment in industry, GDP per employee, percentage of companies providing formal training and gender equality rating; a moderate negative relationship with poverty headcount ratio, age dependency ratio, percentage of child labour, informal employment rate, employment in agriculture and bribery incidence. On the other hand, there was identified that total occupational accident rate has a strong positive relationship with GNI per capita, prevalence of overweight among adults, total health expenditure, health expenditure per capita, life expectancy at birth, urban population, employment in services, GDP per employee, Researchers in R&D, internet usage rate, collective bargaining coverage ratio and borrowers ratio; a strong negative relationship with prevalence of undernourishment, employment in agriculture and bribery incidence. Conclusion: Although work related death rate among all deaths is around 5-7% in developed countries, this rate is somewhat lower in developing countries. Whereas, fatality rates due to non-occupational reasons have a larger share in developing countries than in developed countries. Reports from developed countries are generally more comprehensive, but many countries do not report data on occupational injuries and diseases properly. Although reliable reporting of occupational accident statistics in developed countries causes work related injury and death rates to be higher in these countries compared to other countries, it can be estimated that these rates are higher in developing countries. Growth in industrialization due to the development has brought many risks to employees without improving their education levels and security cultures. The fact that production processes are considerably more labour intensive rather than automation in developing countries increases the number of employees exposed to occupational accident risk. On the other hand, despite the growing industrialization in developed countries, usage of automation systems, ergonomic regulations at workplaces and effective occupational health and safety applications may be the main reason of decline in the occupational accident rates.